Aslında ilk olarak (NEWALİ ÇORİ) de T sütun' orda bulunmuştu frat nehri kenarında 10bin yıllık bir geçmişe sahip göbekli tepeye 35'40km uzaklıktay şu anda Atatürk barajın sularına gömüldü malesef #Nevaliçori #göbeklitepe ve #Karahantepe hepsi birbirini takip ediyor..
Hoca fazlasıyla teknik anlatįyor. Ben sizin hikayelerle, masallarla örülmüş anlatım ve videolarınızı daha çok beğeniyorum. Ölü gömme ile ilgili daha önce okuduğum bir yorum da ölülerin bitki tohumu mantığıyla gömüldüğü yönünde. Yani insanların ölülerini toprağın altına gömmesindeki mantığın bitkiler gibi yeniden biteceklerine inancı olduğu. Bitkilerin tohum bölümü meyvadan çekirdeğin meyvanın etli kısmının sıyrılarak veya buğday başağında olduğu gibi baş kısmının saptan ayrılarak toprağın altına ekilmesi gibi. Insanlar da bedeni veya başı gömerek bir nevi insanları ektiği, toprağı sulama (hala mezar toprakları sulanır) ile bitmesini beklediği, insanın tekrar bitmesinin uzun sürdüğü ve yıllarca beklendiği şeklinde nitelendiriliyor.
Bahsedilen ölü gömme şekilleri tarıma geçişten sonra yapılıyor olsaydı dediğiniz mantıklı olabilirdi. Ancak videoda da değinildiği gibi insanlar henüz "toprağa ekilen tohumun, bitkinin yeniden çıkacağı" bilgisinden mahrum iken de ölülerini gömüyorlardı.
Ali Karduxos ile bir söyleyişi yapabilir misin aceba? Tarih ve Arkeoloji üzerine Yaşayan en bilgili Kürt Araştırmacı ve Dİl Etimologu kendisi.. İnanılmaz olur ikinizin buluşması..
Göbeklitepe'deki T şeklindeki bir yapının üzerinde nesli 17.yy'da aşırı avlanma sonucu tükenmiş olan Dodo kuşuna ait betimler yer almaktadır. Ancak bu Dodo kuşu sadece Madagaskar Adası'nın doğusundaki küçük bir adaya özgüdür. O kadar uzaktaki bir adadan gelen insanların da Göbeklitepe'de ibadet etmeye geldiklerini düşündürüyor bana. İnsanlar uzak yerlerdeki ibadet yerlerine günümüzde bile sık sık gitmektedirler.
Daha öncede izledim videoyu ama işte çalışırken arada kulaklıkla çaktırmadan videolar dinliyorum, bugün de bunu tekrar dinlemek istedim, " Anadolu feminist hareketin duymak istediği cümle" yine çok güldüm buna. 😁😁😁
Merhabalar Mesut bey, Tüm yayınlanan programlarınızı takip ediyorum. Ancak video sıralamasında bir karışıklık var gibi. Olmazsa videoları numaralandırsanız yada ayrı bir liste oluşturup yayınlasanız daha iyi takip etmiş oluruz. Bir de geçen canlı yayında bahsi geçen Al karısı ile ilgili olarak İnstagram’dan size bir mesaj atmıştım. İlginizi çekerse detayları size aktarırım. Başarılarınızın devamını diliyorum.
İlk yerel yerleşim merkezlerinin; güney, güney doğu anadolu, mezopotamya bölgelerinin öne çıkmasının nedeninin 'Nuh Tufanı' sonucu ile bağlantılı olunması gerekmiyormu?
@Ruşen Ali Tufanın sadece anlatılan-değindiğiniz gibi o bölge kapsamında olduğunun delilleri daha fazla. Tüm yer küreğinin tamamının tufan olduğu pek kayda değer olduğu da belirsiz. Zanımca öyle bir şey olsa Kur'andan belirtileri olur, yeni bir dünya yaşamı içinde; 'Adem'in çoçuklarının nesli değil, Nuh ve oğullarının nesli' diye bir anlatım-belirtileri olurdu. Benim okuduklarımdan anladığım bu.
2019nHaziranında Ermenistan’a gidip iki katı arkeolojik buluntulara ayrılmış Erivan Müzesi’ni dolaştığımda salonlardan birinde boy boy ve abartılı phallus heykelleri görmüş ve yapılma sebebine pek akıl erdirememiştim. Şimdi elleri phallus tutar gibi betimlenmiş ama phallus yapılmamış heykeller ile bunları bir arada düşünmek mümkün müdür?
Mesut hocam Tarım Devriminden konuyu açmışsıniz benim size birkaç sorum var 1) Yuval Noah Harari sapiens kitabında Tarım Devrimi en büyük aldatmaca diye bir bölüm var siz ona katılıyor musunuz? 2) Göbeklitepeyi referans alarak buğdayın ilk evcilleştirildiği yer olarak Karacadağ bölgesi olduğunu söylüyor Karacadağ ile Göbeklitepe arasındaki mesafe yaklaşık 150 km o gün için uzak bir mesafe değil mi? Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Harari'nin kitabı, arkeoloji ve antropoloji bilgisi olmayanda, düşünce karışıklığına yol açabilir. Okunmasını pek tavsiye etmiyorum. İnsanlar, tarıma başlamadan önce, avcı/toplayıcı göçebe olarak yaşardı. Sürekli olmayan, geçici yerleşim yerlerinde/kamplarda konaklardı. Toplum anaerkil bir yapıdaydı, kadın ve erkek arasında ayrım yoktu, ama işbölümü vardı. Yiyecekleri ortak toplayıp ya da avlayıp aynı biçimde ortak tüketirlerdi. Hepside anneden akraba olan, yirmi ya da otuz kişiyi geçmeyen Klanlar(Gens) içinde yaşardı. İnsanlar buğdayı, pirinci(çin), mısırı keşfedip, bu besinlerle beslenmeye başlayınca yerleşik hayata geçtiler. (Aslında paralel olarak Klan mülkiyetide doğuyor burda.) Mezopotamya'da buğday, arpa, nohut, mercimek v.s yabani halde bulunuyordu. Yiyecek bulmak için artık göç etmelerine gerek yoktu. İnsanlar Levanta yavaş yavaş yerleşik yaşama geçmeye başladı. Yabani Buğday ilk Karacadağ' da çıkmış, zamanlada doğal olarak yayılmıştır. Levant'a insanlar önce bazı bitkileri, kısa zaman sonrada hayvanları evcilleştirdiler. Yukarda anlattıklarım kısa zamanda gerçekleşmedi, yüzyıllar sürdü. (Çatal höyük). Haliyle insanların Klan içindeki anaerkil yaşamları tarımla, yani yeni üretim biçimiyle beraber değişikliğe uğradı, önce hiyaraşi, binlerce yıl sonrada sınıflar ve devlet ortaya çıktı.(Aslan tepe) Klanlar büyüdü, parçalandı başka Klanlar oluştu, onlar yeniden örgütlenip Kabileler olarak şekillendiler, kabilelerinde büyümesiyle Aşiretler oluştu. Zamanlada aşiretlerdeki hiyareşik (birleşme) örgütlenme devleti meydana getirdi. Anadoluda, mezopotamyada Tarım ve hayvancılığa geciş yüzyıllar sürdü. Ve binlerce yılda bu besi üretimi ve eşitlikçi yapı devam etti. Anadoludaki bir çok höyükten, önceleri bu toplumların eşitlikçi yaşadıklarını biliyoruz. Ta ki zamanla bu besin üretimi dönemi bitip, besin fazlasını üretebilecekleri ve ticaret yapabilecekleri bir döneme girildiğinde haliyle toplumun yapısıda değişti. Bu artı üretim fazlalığı toplum içindeki eşitlikçi yapıyı değiştirdi. Artık toplumda eşit olmayan, daha zengin ve güçlü olan büyük aileler vardı. Daha fazla besin, daha fazla toprak, daha fazla tarım yapabileceğiniz alanlar demektir. Daha fazla besi hayvanı, daha fazla otlayabilecekleri mera demektir. Küçük köyler yerini daha büyük kentlere bıraktı. Bu durum insanlar arası farklı bir örgütlenmeyi getirir. Artık kent devletleri rekabet halindedir. Barışçı değiller, toprak istilası yüzünden durmadan savaş halindedirler. Dünya üzerinde, ilk olarak, birbirinden tamamen bağımsız beş ya da altı bölgede yerleşik yaşama, dolayısıyla tarıma geçildi. Levant, Nil deltası, çin, güney amerika v.s. gibi ..
Hocam Urfa'da bulunan heykelden bahsettiniz bulunan heykel Hz. İbrahim döneminden anlatılan putperestlik popülerliğinden kalan bir örnek olma ihtimali var mı? Dönemini bilmiyorum Sağlık çalışanıyım 😊
Bastan yanlis bilgilendiriyorsunuz. Yazik. Söz konusu olan yerlerin adi, Anadolu, güneydogu Anadolu veya Dogu Anadolu degildir. Söz konusu olan bölgenin veya bölgelerin adi MEZOPOTAMYA dir. Cografi olarakda Kuzey veya bati MEZOPOTAMYAdir.
Ali Karduxos ile bir söyleyişi yapabilir misin aceba? Tarih ve Arkeoloji üzerine Yaşayan en bilgili Kürt Araştırmacı ve Dİl Etimologu kendisi.. İnanılmaz olur ikinizin buluşması..
Müthiş bir video
Aslında ilk olarak (NEWALİ ÇORİ) de T sütun' orda bulunmuştu frat nehri kenarında 10bin yıllık bir geçmişe sahip göbekli tepeye 35'40km uzaklıktay şu anda Atatürk barajın sularına gömüldü malesef #Nevaliçori #göbeklitepe ve #Karahantepe hepsi birbirini takip ediyor..
Hoca fazlasıyla teknik anlatįyor. Ben sizin hikayelerle, masallarla örülmüş anlatım ve videolarınızı daha çok beğeniyorum.
Ölü gömme ile ilgili daha önce okuduğum bir yorum da ölülerin bitki tohumu mantığıyla gömüldüğü yönünde. Yani insanların ölülerini toprağın altına gömmesindeki mantığın bitkiler gibi yeniden biteceklerine inancı olduğu. Bitkilerin tohum bölümü meyvadan çekirdeğin meyvanın etli kısmının sıyrılarak veya buğday başağında olduğu gibi baş kısmının saptan ayrılarak toprağın altına ekilmesi gibi. Insanlar da bedeni veya başı gömerek bir nevi insanları ektiği, toprağı sulama (hala mezar toprakları sulanır) ile bitmesini beklediği, insanın tekrar bitmesinin uzun sürdüğü ve yıllarca beklendiği şeklinde nitelendiriliyor.
Bahsedilen ölü gömme şekilleri tarıma geçişten sonra yapılıyor olsaydı dediğiniz mantıklı olabilirdi. Ancak videoda da değinildiği gibi insanlar henüz "toprağa ekilen tohumun, bitkinin yeniden çıkacağı" bilgisinden mahrum iken de ölülerini gömüyorlardı.
Değerli Hocam Necmi Karul 'un da sizin de yüreğinize sağlık, bilginize kuvvet olsun. Çok teşekkür ederim sizlere , çok faydalı oldu .
Necmi Hoca'nın ellerinden öperim.Başarılar
Ali Karduxos ile bir söyleyişi yapabilir misin aceba? Tarih ve Arkeoloji üzerine Yaşayan en bilgili Kürt Araştırmacı ve Dİl Etimologu kendisi.. İnanılmaz olur ikinizin buluşması..
A
mesut hocam güzel sohbetlerine böyle devam yüreğine sağlık...
önceden de paylaşımlarınızın kalitesi çok yüksekti şimdi artık en üst seviyeye oturttunuz, çok teşekkürler
Yorumlarınızı ilgiyle takip ediyorum elinize emeğinize sağlık tesekkurler iyiki varsınız saygılar
Sondaki güzel yorum “sizi isotumızla yakıp ueriz”
Muhteşemsiniz! Saygılaarr .
Komite sınavlarım peşi sıra ama sizi izlemek istiyorum 💐👏👏
ne kadar keyifli bi sohbet olmuş =) severek dinledik
Göbeklitepe'deki T şeklindeki bir yapının üzerinde nesli 17.yy'da aşırı avlanma sonucu tükenmiş olan Dodo kuşuna ait betimler yer almaktadır. Ancak bu Dodo kuşu sadece Madagaskar Adası'nın doğusundaki küçük bir adaya özgüdür. O kadar uzaktaki bir adadan gelen insanların da Göbeklitepe'de ibadet etmeye geldiklerini düşündürüyor bana. İnsanlar uzak yerlerdeki ibadet yerlerine günümüzde bile sık sık gitmektedirler.
Daha öncede izledim videoyu ama işte çalışırken arada kulaklıkla çaktırmadan videolar dinliyorum, bugün de bunu tekrar dinlemek istedim, " Anadolu feminist hareketin duymak istediği cümle" yine çok güldüm buna. 😁😁😁
👍👍👍
Çok iyi ve yararlı
iyiki varsın Mesut Alp sayende arkeolojiyi sevdik ....wesu war bi...
Bi tık daha etkili anlatılabilirdi... Emeginiz ve bilgilerinize saygıyla egiliyorum 🙏
Merhabalar Mesut bey, Tüm yayınlanan programlarınızı takip ediyorum. Ancak video sıralamasında bir karışıklık var gibi. Olmazsa videoları numaralandırsanız yada ayrı bir liste oluşturup yayınlasanız daha iyi takip etmiş oluruz. Bir de geçen canlı yayında bahsi geçen Al karısı ile ilgili olarak İnstagram’dan size bir mesaj atmıştım. İlginizi çekerse detayları size aktarırım. Başarılarınızın devamını diliyorum.
2. partı bulamadım . Umarım yakın zamanda yüklersiniz .
Müzik dikkat dağıtıcı, gerekliliği tartışılır. Bir DEHB'li olarak, müziği sürekli duyduğumdan sohbete yoğunlaşmakta güçlük çektim. 😞
🥰
İlk yerel yerleşim merkezlerinin; güney, güney doğu anadolu, mezopotamya bölgelerinin öne çıkmasının nedeninin 'Nuh Tufanı' sonucu ile bağlantılı olunması gerekmiyormu?
@Ruşen Ali Tufanın sadece anlatılan-değindiğiniz gibi o bölge kapsamında olduğunun delilleri daha fazla. Tüm yer küreğinin tamamının tufan olduğu pek kayda değer olduğu da belirsiz.
Zanımca öyle bir şey olsa Kur'andan belirtileri olur, yeni bir dünya yaşamı içinde; 'Adem'in çoçuklarının nesli değil, Nuh ve oğullarının nesli' diye bir anlatım-belirtileri olurdu. Benim okuduklarımdan anladığım bu.
2019nHaziranında Ermenistan’a gidip iki katı arkeolojik buluntulara ayrılmış Erivan Müzesi’ni dolaştığımda salonlardan birinde boy boy ve abartılı phallus heykelleri görmüş ve yapılma sebebine pek akıl erdirememiştim. Şimdi elleri phallus tutar gibi betimlenmiş ama phallus yapılmamış heykeller ile bunları bir arada düşünmek mümkün müdür?
Ha gayret DROPA'lari yakaliyoruz
Oooo iyi
Mesut hocam Tarım Devriminden konuyu açmışsıniz benim size birkaç sorum var
1) Yuval Noah Harari sapiens kitabında Tarım Devrimi en büyük aldatmaca diye bir bölüm var siz ona katılıyor musunuz?
2) Göbeklitepeyi referans alarak buğdayın ilk evcilleştirildiği yer olarak Karacadağ bölgesi olduğunu söylüyor Karacadağ ile Göbeklitepe arasındaki mesafe yaklaşık 150 km o gün için uzak bir mesafe değil mi? Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Harari'nin kitabı, arkeoloji ve antropoloji bilgisi olmayanda, düşünce karışıklığına yol açabilir. Okunmasını pek tavsiye etmiyorum.
İnsanlar, tarıma başlamadan önce, avcı/toplayıcı göçebe olarak yaşardı. Sürekli olmayan, geçici yerleşim yerlerinde/kamplarda konaklardı. Toplum anaerkil bir yapıdaydı, kadın ve erkek arasında ayrım yoktu, ama işbölümü vardı. Yiyecekleri ortak toplayıp ya da avlayıp aynı biçimde ortak tüketirlerdi. Hepside anneden akraba olan, yirmi ya da otuz kişiyi geçmeyen Klanlar(Gens) içinde yaşardı.
İnsanlar buğdayı, pirinci(çin), mısırı keşfedip, bu besinlerle beslenmeye başlayınca yerleşik hayata geçtiler. (Aslında paralel olarak Klan mülkiyetide doğuyor burda.) Mezopotamya'da buğday, arpa, nohut, mercimek v.s yabani halde bulunuyordu. Yiyecek bulmak için artık göç etmelerine gerek yoktu. İnsanlar Levanta yavaş yavaş yerleşik yaşama geçmeye başladı.
Yabani Buğday ilk Karacadağ' da çıkmış, zamanlada doğal olarak yayılmıştır.
Levant'a insanlar önce bazı bitkileri, kısa zaman sonrada hayvanları evcilleştirdiler.
Yukarda anlattıklarım kısa zamanda gerçekleşmedi, yüzyıllar sürdü. (Çatal höyük).
Haliyle insanların Klan içindeki anaerkil yaşamları tarımla, yani yeni üretim biçimiyle beraber değişikliğe uğradı, önce hiyaraşi, binlerce yıl sonrada sınıflar ve devlet ortaya çıktı.(Aslan tepe)
Klanlar büyüdü, parçalandı başka Klanlar oluştu, onlar yeniden örgütlenip Kabileler olarak şekillendiler, kabilelerinde büyümesiyle Aşiretler oluştu. Zamanlada aşiretlerdeki hiyareşik (birleşme) örgütlenme devleti meydana getirdi. Anadoluda, mezopotamyada Tarım ve hayvancılığa geciş yüzyıllar sürdü. Ve binlerce yılda bu besi üretimi ve eşitlikçi yapı devam etti.
Anadoludaki bir çok höyükten, önceleri bu toplumların eşitlikçi yaşadıklarını biliyoruz.
Ta ki zamanla bu besin üretimi dönemi bitip, besin fazlasını üretebilecekleri ve ticaret yapabilecekleri bir döneme girildiğinde haliyle toplumun yapısıda değişti. Bu artı üretim fazlalığı toplum içindeki eşitlikçi yapıyı değiştirdi. Artık toplumda eşit olmayan, daha zengin ve güçlü olan büyük aileler vardı. Daha fazla besin, daha fazla toprak, daha fazla tarım yapabileceğiniz alanlar demektir. Daha fazla besi hayvanı, daha fazla otlayabilecekleri mera demektir. Küçük köyler yerini daha büyük kentlere bıraktı. Bu durum insanlar arası farklı bir örgütlenmeyi getirir. Artık kent devletleri rekabet halindedir. Barışçı değiller, toprak istilası yüzünden durmadan savaş halindedirler.
Dünya üzerinde, ilk olarak, birbirinden tamamen bağımsız beş ya da altı bölgede yerleşik yaşama, dolayısıyla tarıma geçildi. Levant, Nil deltası, çin, güney amerika v.s. gibi ..
Gene yeni bir tapınak mı bulundu???
Tamam da o dönemde insanlar bebeğin anne karnında hangi pozisyonda durduğunu nerden biliyorlar?
Bulunan ölü iskeletlerinden, DNA örnekleri alındı mı ?
Tu bı xér hati kekémın
KARAHANTEPE TAM OLARAK NEREDE MAMOSTE
Urfada
Ez gelek mame li benda vê vidoyo yê
Hocam Urfa'da bulunan heykelden bahsettiniz bulunan heykel Hz. İbrahim döneminden anlatılan putperestlik popülerliğinden kalan bir örnek olma ihtimali var mı? Dönemini bilmiyorum Sağlık çalışanıyım 😊
Selam Mesut bey göbeklitepe ile mu kıtası arasında bir bağlantı var mı ?
mu kıtası varmı önce onu düşünmeli
mu kıldır tüydür ciddiye almayin
:)
Mu kıtası şimdi yok :) ama geçmişti var mu kıtası
robert morresey mu ciddi varlıktı bence dinlerin ışığı bence
#????
,
Bastan yanlis bilgilendiriyorsunuz. Yazik. Söz konusu olan yerlerin adi, Anadolu, güneydogu Anadolu veya Dogu Anadolu degildir. Söz konusu olan bölgenin veya bölgelerin adi MEZOPOTAMYA dir. Cografi olarakda Kuzey veya bati MEZOPOTAMYAdir.
Ali Karduxos ile bir söyleyişi yapabilir misin aceba? Tarih ve Arkeoloji üzerine Yaşayan en bilgili Kürt Araştırmacı ve Dİl Etimologu kendisi.. İnanılmaz olur ikinizin buluşması..