Dinin bana öğrettiği en güzel şey nefis . Ve bu nefsin eğitilebilir olduğunu göstermesi. Ikinci olarak bana öğrettiği güzel şey iyilik ve kötülük kavramlarını iyi bir temele oturtması ve iyilikten iyiliğin kötülükten de kötülüğün zuhur etmesi. Bunu bir çift şeritli yol gibi düşündüm yolun iyilik tarafında devam ettiğim sürece hep iyiliğe denk geleceğim ve varacağım sonda iyi olacak kötülük olan şeritten devam edersem asla iyi bir şeye denk gelmeyeceğim ve sonunda kötü olana varacağım. En basit misali sigara içiyorum önce benim bedenime zarar, sonra diğer insaların vücuduna zarar, sonra cebime zarar, sonra çevreye zarar, sonra israf ettiğim için muhtaç olanlara zarar . Bu böyle sirkülasyon halinde devam ediyor. Ve benim için en büyük özelliği olan katkısı ise manevi eksikliğine yanıt verişi oldu. Müzik dinlemek, film izlemek, tiyatro vb şeylere gitmek, bilgisayar oyunları, komik videolar , spor yapmak ,resim çizmek , diğer ilimlerden bir şeyler öğrenmek daha ne ekleyebilirseniz ekleyin hepsini yaptım ama gördüm ki hepsinin bir sonu var hepsi bir süre sonra sıkıcı hale geliyor ve insan bir yerden sonra şunu söylüyor "Ya bir şey eksik her şeyi yaptım ama yine de eksik hissediyorum" gerçekten de böyle kime sorsam hep eksik hissetmiyor musun dediğim de evet diyorlar . Ben namaza başladığım zaman o eksik benim için bitti. Psikolojik değil. Şu ayeti uzun süredir bizzat yaşıyorum . Ve benim için en büyük kanıt. Rad 28.Ayet: Bunlar, iman edenler ve gönülleri Allah´ın zikriyle sükûnete erenlerdir. Bilesiniz ki, kalpler ancak Allah´ı anmakla huzur bulur." Ben namaz kılınca, elime tespih alıp zikredince,Kur 'an tilaveti yapınca, doğaya bakıp tefekkür edince, Allah'ın verdiği nimetleri görünce, dini sohbetlere katılınca, günahlarım için göz yaşı dökünce, zor zamanlarda Allah'ın yardımının yanında olduğunu hissedince , beni o eski rezil hayatımdan buralara getirip Rabbime karşı yaptığım onca hataya rağmen ve herkesin seni menfaati için yanında bulunduğu ve sevdiğini fark edip , insanların seni seviyorum zensiz yapamam diyetlerin bile seni en ufak hatan için terk ettiği, ailenizin dahi bir süre sonra bile sana tahammül edemediği, akrabalarının seni dışlayıp görmezden geldiği dünya da Duha 2.Ayet: (1-3) Kuşluk vaktine ve sükûna erdiğinde geceye yemin ederim ki Rabbin seni bırakmadı ve sana darılmadı. "Gibi müthiş bir ayetle beni her seferin de ağlatan ve bana kıymetli olduğumu hissetiren bir Allah ı zikredip huzura ermemem mümkün değil.
@@gokhantepe9284 Sen kendini psikolojik olarak daha iyi hissettiğin için dine sarılmışsın. Yani dinin mantıksal değil duygusal tarafından dolayı inanıyorsun haksız mıyım?
@@yin-yang512 insanin hareketlerinde temel nokta mutlu olmaktır. Hareketlerimizin en arkasında ki sebep mutluluk ise seni mutlu daha mutlu eden şeyin mantıken daha iyi olduğu sonucu çıkar. Din bana daha iyi hissettiriyor olması onu mantık dışı yapmaz mantıklı yapar. Bilim adamı neden bilim yapıyor birşey icat etmek için. Edince ne oluyor mutlu oluyor. Kimse hareketlerinde mutsuz olmak için çabalamaz. En kötü isleri yapan bile mutlu olmaya çalışır. Akılla duygu ortak hareket eder . Duygusal dediğimiz şeylerinde akli zeminde karşılığı var . Akli dediğimiz şeylerinde duygusal zemini var . Bu ikisini koparmak imkansız.
Tüm evrenin ihtiyaçları karşılanırken ve insanında bir dine inanması ihtiyaçsa bu ihtiyaç dinle gideriliyorsa demek ki tüm evrenin ihtiyacını karşılayan bir şey var.Sizin bulduğunuz bu tezler bizim evreni ve öldükten sonra ne olacağımızın ve bunun gibi bir çok kavramı anlama ihtiyacımızı karşılamıyor.Sınırsız bir kudretin bunları sağlaması bizim için daha basit ve anlaşılır.Bilim tüm evreni keşfetse dahi bizdeki bu hayatı , düşünce ve duygu yapısının nasıl oluştuğunu açıklayamaz.Yoktan bir şeyi var edemez.
Bu çok ciddi, çok önemli bir soru! Bu soruyu, felsefeyle derinden ilgilenmiş bir kişinin yanıtlayamaması çok ilginç. Bu soruyu yanıtlamadan felsefe yapamazsınız, kaldı ki felsefenin kendisi bu sorunun yanıtıdır. Sevgili ÖYMEN' i çok önemsiyorum ama öncelikle bu sorunun yanıtını arasın. Bu sorunun yanıtını bulmadan, ancak başkalarının sözlerini söyler, kendi sözü hiçbir zaman olmaz.
Cevabı aslında bu, teistler sana hazır paket bir hayatın anlamını sunuyor, senin ise çözümlemen kavramları, terimleri belki de nedenselliği içeriyor ama anlam anlamında genel geçer bir çözümün hala yok. Neden geldik nereye gidiyoruz sorusuna karşı tarafın bir cevabı ve tarihten gelen hazır müşterisi var. Üstelik karşı taraf bunu bilmiyorum sadece inanıyorum diyerek kuruyorsa iş daha da zorlaşıyor. Çünkü denklem karşılıklı değil. Ayrıca duygular, tutkular, ihtiyaçlar karşı tarafta daha net ve daha vurgulu anlatılıyor. Hala güçlü olmasının temel sebebi bu.
Dr ikarus bu yaklasima gore inanma ihtiyaci neden var sorusu boşta kalır, var olan teoriler bana yetersiz geliyor. Insanda inanma ihtiyacının var oluşu dahil birçok önemli sorunun cevabının tesadüfle açıklanması bana dogmatik geliyor
Dr ikarus dinler cogu zaman fanatizmken burda boyle bir konuyu tartismaya calismamiz mantikli degildi sanirim. :) ben devam etmek isterdim ama yeri degilmis, demek istedim.
Dr ikarus ama sunu demeden geçemeyeceğim. bence hayattaki en önemli soru buyken sormaktan vazgeçmek ya tembellik ya da korkakliktir. bilmiyorum diyip uzeri kapatilabilecek bir konu oldugunu dusunmuyorum
Bu biraz medeni olmakla ilgili bir durum. Daha medeni toplumlarda daha iyi uygarlıklarda diyelim iyi siyasetle birlikte toplumun da ıslahı ile ilgili. Bundan bikac yy öncesine bakarsak islam dünyası çok daha medeni bi toplum idi. Daha öncesine bakarsak yunanlılar daha öncesi mısırlılar vs.
felsefede doktora yapmış bir insan olarak hocanın açıklamasını hiç tatmin edici bulmadım. insanların basitçe ölümden korktukları için tanrı'ya inandıklarını söylemek insanların hepsini aptal yerine koymak değil midir? sonuçta bu insan kendi kendiyle kaldığında "ulan ben bu tanrıya inanıyorum hani belki varsa ölünce inançla kurtuluruz" mu diyor? bu insan peki kendisini nasıl ikna ediyor? sadece psikolojik olarak açıklamak yeterli değil. bir toplumun ağırlıklı olarak ateist olması toplumun olumlu olduğu anlamına da gelmez. burada mesele kurumsallaşmış dinlerin baskısının ortadan kalkmasıdır. hiç bir dinde otantik olarak metni okuduğumuzda peygamberlere dahi ülke yönetme hakkı verilmiş değildir. dolayısıyla din devleti fikri saçmalığın dik alasıdır ve din dışıdır. yani ahlakla ilgili sorun aranıyorsa burada sorun insanlardadır. bir grup din adamının iktidar devşirerek her türlü sömürüyü yapması allah'ın suçu değil. allah'a inanıp inanmamak bile dinlerde sorun değil. dikkatli okursanız ateistlerle ilgili bir yaptırım yoktur. hiç birisinde yoktur. tanrı'nın tek sorunu şirktir. tevrat'ta da böyledir. bu yüzden buralardan tanrı'nın olmamasına ulaşmak zor. esasen bahsi geçen ülkelerin gelişmesinin sebebi tanrı'ya inanmamaları değil, papazlara inanmamalarıdır. papazların yetkilerinin sonlandırılmasıdır. tıpkı kralların, prenslerin yetkisizleştirilmesi gibi. bu yüzden modern devlete geçiş sürecini değerlendirip kahvehane sohbeti tadında yorumlar yapmazsak, birileri de "türkiye'de felsefe mi yapılıyor ya?" laflarını söylerken bizim de verecek bir karşılığımız olur. sizi görünce kendim adına endişelendim. biz ne yapacağız sizinle?
Olumlu insan sen gercegi cozeceginimi saniyorsun sana bu yetkiyi kim verdi sen ancak bildiginkadar konusursun eger insan herseyi cozse hayati devamliligi olamazdi ayrica yartcidan bahsederken saygili olmaklazim
İnanmayı psikolojiye indirerek küçümsemek çok aptalca ya. Bizim herşeyimiz psikoloji ile ilgili. Sizin inanmayaşınız da psikoloji ile ilgili. Cevap bu mu yani?
Hiçbir kafir bu *soruya* cevap *veremiyor* ...!Siz kafirlere bir soru eğer " *gram* " aklınız varsa *anlarsınız* ve *hayatınızda* gereken değişiklikleri yaparsınız... *Şimdi* ben *diyorum* ki: gelen *haberlere* *inanıyorum* ve normal bir yaşantım var ve *Yakında* herkes gibi ecelim *gelecek* öleceğim.. "Sizce ben bu *tutumumla* zararmı ediyorum yoksa siz mi zararın içindesiniz...?" ... *Şimdi* siz bu açık ve net soruyu da anlamazsınız veyahut anlamamazlıktan gelir yine aynı "akılsız" düşüncelerle kendinizi aldatıp durursunuz... *Mantıklı* bir Cevap veremeyeceksiniz *çünkü* sapıklar olmayı tercih ettiniz *geçici* olanı *ebedi* olana değiştiniz.. Şimdi de bu kararınızdan dönmek zor geliyor... ... *Yakında* kimin *doğru* bir yol tuttuğu *açığa* çıkacak.. *Bekleyin* .!
Örsan hocam , o listede kaydedilen oranlar da bir yanlışlık var galiba , bende internet den az önce baktım ,bu ülkeler kendilerini inançsız olarak göstermemisler , dindar olmadıklarını söylemişler , yani inanıyorlar ama tam anlamıyla din in onlardan istediği şekilde yaşamıyorlar ! Asılda benim düşüncem şu ; ülkelerin milli gelirleri ve gelirlerin halk arasında dağıtımı araştırmalıyız! Saydığınız ülkelerin nüfusları milli gelirleri ne göre az ! Yani çok para az kişi arasında kullanılıyor ! Nüfus arttıkça dağıtılan milli gelirde bu aronda azalıyor! Mesela çin , din e inananların sayısı %7 felan , ama ekonomik olarak halkın yaşam kalitesi olarak bizden çok kötü durumdalar ! Yani bu ahlak ve din olayını ekonomi kalitesine göre araştırmak pekte doğru olmuyor ama yinede beyin jimlastiğine devam 😆
Dinin bana öğrettiği en güzel şey nefis . Ve bu nefsin eğitilebilir olduğunu göstermesi. Ikinci olarak bana öğrettiği güzel şey iyilik ve kötülük kavramlarını iyi bir temele oturtması ve iyilikten iyiliğin kötülükten de kötülüğün zuhur etmesi. Bunu bir çift şeritli yol gibi düşündüm yolun iyilik tarafında devam ettiğim sürece hep iyiliğe denk geleceğim ve varacağım sonda iyi olacak kötülük olan şeritten devam edersem asla iyi bir şeye denk gelmeyeceğim ve sonunda kötü olana varacağım. En basit misali sigara içiyorum önce benim bedenime zarar, sonra diğer insaların vücuduna zarar, sonra cebime zarar, sonra çevreye zarar, sonra israf ettiğim için muhtaç olanlara zarar . Bu böyle sirkülasyon halinde devam ediyor. Ve benim için en büyük özelliği olan katkısı ise manevi eksikliğine yanıt verişi oldu. Müzik dinlemek, film izlemek, tiyatro vb şeylere gitmek, bilgisayar oyunları, komik videolar , spor yapmak ,resim çizmek , diğer ilimlerden bir şeyler öğrenmek daha ne ekleyebilirseniz ekleyin hepsini yaptım ama gördüm ki hepsinin bir sonu var hepsi bir süre sonra sıkıcı hale geliyor ve insan bir yerden sonra şunu söylüyor "Ya bir şey eksik her şeyi yaptım ama yine de eksik hissediyorum" gerçekten de böyle kime sorsam hep eksik hissetmiyor musun dediğim de evet diyorlar . Ben namaza başladığım zaman o eksik benim için bitti. Psikolojik değil. Şu ayeti uzun süredir bizzat yaşıyorum . Ve benim için en büyük kanıt.
Rad 28.Ayet: Bunlar, iman edenler ve gönülleri Allah´ın zikriyle sükûnete erenlerdir. Bilesiniz ki, kalpler ancak Allah´ı anmakla huzur bulur." Ben namaz kılınca, elime tespih alıp zikredince,Kur 'an tilaveti yapınca, doğaya bakıp tefekkür edince, Allah'ın verdiği nimetleri görünce, dini sohbetlere katılınca, günahlarım için göz yaşı dökünce, zor zamanlarda Allah'ın yardımının yanında olduğunu hissedince , beni o eski rezil hayatımdan buralara getirip Rabbime karşı yaptığım onca hataya rağmen ve herkesin seni menfaati için yanında bulunduğu ve sevdiğini fark edip , insanların seni seviyorum zensiz yapamam diyetlerin bile seni en ufak hatan için terk ettiği, ailenizin dahi bir süre sonra bile sana tahammül edemediği, akrabalarının seni dışlayıp görmezden geldiği dünya da
Duha 2.Ayet: (1-3) Kuşluk vaktine ve sükûna erdiğinde geceye yemin ederim ki Rabbin seni bırakmadı ve sana darılmadı. "Gibi müthiş bir ayetle beni her seferin de ağlatan ve bana kıymetli olduğumu hissetiren bir Allah ı zikredip huzura ermemem mümkün değil.
Farklı ve gayet açıklayıcı bir yazı. Teşekkürler.
Yorumun sonunda kendin de söylemişsin psikolojik olarak din gibi bir uyuşturucuya ihtiyacın var işte.
@@yin-yang512 hahaha kalıplaşmış cümlelerin beni bağlamaz. İşi akli sahaya cekersen eğer herşeyin uyuştucu olduğunu kanıtlarım. Ozaman hayatındaki bütün değerlere uyuştucu demek zorunda kalırsın.
@@gokhantepe9284 Sen kendini psikolojik olarak daha iyi hissettiğin için dine sarılmışsın. Yani dinin mantıksal değil duygusal tarafından dolayı inanıyorsun haksız mıyım?
@@yin-yang512 insanin hareketlerinde temel nokta mutlu olmaktır. Hareketlerimizin en arkasında ki sebep mutluluk ise seni mutlu daha mutlu eden şeyin mantıken daha iyi olduğu sonucu çıkar. Din bana daha iyi hissettiriyor olması onu mantık dışı yapmaz mantıklı yapar. Bilim adamı neden bilim yapıyor birşey icat etmek için. Edince ne oluyor mutlu oluyor. Kimse hareketlerinde mutsuz olmak için çabalamaz. En kötü isleri yapan bile mutlu olmaya çalışır. Akılla duygu ortak hareket eder . Duygusal dediğimiz şeylerinde akli zeminde karşılığı var . Akli dediğimiz şeylerinde duygusal zemini var . Bu ikisini koparmak imkansız.
Tüm evrenin ihtiyaçları karşılanırken ve insanında bir dine inanması ihtiyaçsa bu ihtiyaç dinle gideriliyorsa demek ki tüm evrenin ihtiyacını karşılayan bir şey var.Sizin bulduğunuz bu tezler bizim evreni ve öldükten sonra ne olacağımızın ve bunun gibi bir çok kavramı anlama ihtiyacımızı karşılamıyor.Sınırsız bir kudretin bunları sağlaması bizim için daha basit ve anlaşılır.Bilim tüm evreni keşfetse dahi bizdeki bu hayatı , düşünce ve duygu yapısının nasıl oluştuğunu açıklayamaz.Yoktan bir şeyi var edemez.
Din sadece insanları sakinleştirmek için...
Hoca bu istatistigi bugün derste söyledi
Bu basit cevabı yakıştıramadım.Gerçi buna cevap verebilse zaten bir dine intisap ederdi.Edenler cevap verebilir mi?Çoğu hayır,o da doğru.
Genelleme yapıp tümellemeymiş gibi algılamayın.
örsan k. öymen neden zayıflamadı?
Hahshahsahs
Gercekten neden boylesiniz siz
Aklına turp sıkayım Ad hominem'cı dangalak!..
Hocam korelasyon safsatası yaptığını sandım bir an.
Ne güzel bir insan bu Prof. Dr. Örsan K. Öymen ya!
Dinler insan evriminin doğal bir sürecidir
Hiç açıklayıcı bir cevap değil bu konuşmada sadece ben reddediyorum dediğini çıkarabildim bu konuşmadan.
Şimdi tekrar dinlenmeni ve yaptığın yorumu değerlendirip kendini tartmanı isterim, 3 yılda eminim bir çok şey değişmiştir algında
Bu çok ciddi, çok önemli bir soru! Bu soruyu, felsefeyle derinden ilgilenmiş bir kişinin yanıtlayamaması çok ilginç. Bu soruyu yanıtlamadan felsefe yapamazsınız, kaldı ki felsefenin kendisi bu sorunun yanıtıdır. Sevgili ÖYMEN' i çok önemsiyorum ama öncelikle bu sorunun yanıtını arasın. Bu sorunun yanıtını bulmadan, ancak başkalarının sözlerini söyler, kendi sözü hiçbir zaman olmaz.
Cevabı aslında bu, teistler sana hazır paket bir hayatın anlamını sunuyor, senin ise çözümlemen kavramları, terimleri belki de nedenselliği içeriyor ama anlam anlamında genel geçer bir çözümün hala yok. Neden geldik nereye gidiyoruz sorusuna karşı tarafın bir cevabı ve tarihten gelen hazır müşterisi var. Üstelik karşı taraf bunu bilmiyorum sadece inanıyorum diyerek kuruyorsa iş daha da zorlaşıyor. Çünkü denklem karşılıklı değil. Ayrıca duygular, tutkular, ihtiyaçlar karşı tarafta daha net ve daha vurgulu anlatılıyor. Hala güçlü olmasının temel sebebi bu.
insanlarin psikolojik olarak inanca muhtaç olarak yaratılması Allah in varliginin delilidir.
Samet Bey psikoloji akildan bagimsiz degildir zaten yani pek anlamadim dediginizi
Dr ikarus bu yaklasima gore inanma ihtiyaci neden var sorusu boşta kalır, var olan teoriler bana yetersiz geliyor. Insanda inanma ihtiyacının var oluşu dahil birçok önemli sorunun cevabının tesadüfle açıklanması bana dogmatik geliyor
Dr ikarus bahsettiginiz sey ahiret inanci. yuce guc inanci degil
Dr ikarus dinler cogu zaman fanatizmken burda boyle bir konuyu tartismaya calismamiz mantikli degildi sanirim. :) ben devam etmek isterdim ama yeri degilmis, demek istedim.
Dr ikarus ama sunu demeden geçemeyeceğim. bence hayattaki en önemli soru buyken sormaktan vazgeçmek ya tembellik ya da korkakliktir. bilmiyorum diyip uzeri kapatilabilecek bir konu oldugunu dusunmuyorum
Bu biraz medeni olmakla ilgili bir durum. Daha medeni toplumlarda daha iyi uygarlıklarda diyelim iyi siyasetle birlikte toplumun da ıslahı ile ilgili. Bundan bikac yy öncesine bakarsak islam dünyası çok daha medeni bi toplum idi. Daha öncesine bakarsak yunanlılar daha öncesi mısırlılar vs.
Medeni sözcüğünün anlamı nedir beyefendi ?
felsefede doktora yapmış bir insan olarak hocanın açıklamasını hiç tatmin edici bulmadım. insanların basitçe ölümden korktukları için tanrı'ya inandıklarını söylemek insanların hepsini aptal yerine koymak değil midir? sonuçta bu insan kendi kendiyle kaldığında "ulan ben bu tanrıya inanıyorum hani belki varsa ölünce inançla kurtuluruz" mu diyor? bu insan peki kendisini nasıl ikna ediyor? sadece psikolojik olarak açıklamak yeterli değil. bir toplumun ağırlıklı olarak ateist olması toplumun olumlu olduğu anlamına da gelmez. burada mesele kurumsallaşmış dinlerin baskısının ortadan kalkmasıdır. hiç bir dinde otantik olarak metni okuduğumuzda peygamberlere dahi ülke yönetme hakkı verilmiş değildir. dolayısıyla din devleti fikri saçmalığın dik alasıdır ve din dışıdır. yani ahlakla ilgili sorun aranıyorsa burada sorun insanlardadır. bir grup din adamının iktidar devşirerek her türlü sömürüyü yapması allah'ın suçu değil. allah'a inanıp inanmamak bile dinlerde sorun değil. dikkatli okursanız ateistlerle ilgili bir yaptırım yoktur. hiç birisinde yoktur. tanrı'nın tek sorunu şirktir. tevrat'ta da böyledir. bu yüzden buralardan tanrı'nın olmamasına ulaşmak zor. esasen bahsi geçen ülkelerin gelişmesinin sebebi tanrı'ya inanmamaları değil, papazlara inanmamalarıdır. papazların yetkilerinin sonlandırılmasıdır. tıpkı kralların, prenslerin yetkisizleştirilmesi gibi. bu yüzden modern devlete geçiş sürecini değerlendirip kahvehane sohbeti tadında yorumlar yapmazsak, birileri de "türkiye'de felsefe mi yapılıyor ya?" laflarını söylerken bizim de verecek bir karşılığımız olur. sizi görünce kendim adına endişelendim. biz ne yapacağız sizinle?
???? ??????????
Olumlu insan sen gercegi cozeceginimi saniyorsun sana bu yetkiyi kim verdi sen ancak bildiginkadar konusursun eger insan herseyi cozse hayati devamliligi olamazdi ayrica yartcidan bahsederken saygili olmaklazim
Peki siz neden zayıflamadınız???
Madde madeye baglanir . Madde maddeyei ceker.
İnanmayı psikolojiye indirerek küçümsemek çok aptalca ya. Bizim herşeyimiz psikoloji ile ilgili. Sizin inanmayaşınız da psikoloji ile ilgili. Cevap bu mu yani?
Orkestralarda devasa bir davul yada zil olur ve durur durur güm diye vurur ya, Örsan hoca videonun sonunda tam da bunu yapmış!
Çünkü Allah'ın nuru sönmez ve Allah nurunu tamamlayacaktır kâfirler istemese de
Türkiyede son 5 senedir 3kat arttı %15 oldu
Dinmi kalmış
Hiçbir kafir bu *soruya* cevap *veremiyor* ...!Siz kafirlere bir soru eğer " *gram* " aklınız varsa *anlarsınız* ve *hayatınızda* gereken değişiklikleri yaparsınız... *Şimdi* ben *diyorum* ki: gelen *haberlere* *inanıyorum* ve normal bir yaşantım var ve *Yakında* herkes gibi ecelim *gelecek* öleceğim.. "Sizce ben bu *tutumumla* zararmı ediyorum yoksa siz mi zararın içindesiniz...?" ... *Şimdi* siz bu açık ve net soruyu da anlamazsınız veyahut anlamamazlıktan gelir yine aynı "akılsız" düşüncelerle kendinizi aldatıp durursunuz... *Mantıklı* bir Cevap veremeyeceksiniz *çünkü* sapıklar olmayı tercih ettiniz *geçici* olanı *ebedi* olana değiştiniz.. Şimdi de bu kararınızdan dönmek zor geliyor... ... *Yakında* kimin *doğru* bir yol tuttuğu *açığa* çıkacak.. *Bekleyin* .!
3 yıl oldu ne kadar bekleyeceğiz
Örsan hocam , o listede kaydedilen oranlar da bir yanlışlık var galiba , bende internet den az önce baktım ,bu ülkeler kendilerini inançsız olarak göstermemisler , dindar olmadıklarını söylemişler , yani inanıyorlar ama tam anlamıyla din in onlardan istediği şekilde yaşamıyorlar ! Asılda benim düşüncem şu ; ülkelerin milli gelirleri ve gelirlerin halk arasında dağıtımı araştırmalıyız! Saydığınız ülkelerin nüfusları milli gelirleri ne göre az ! Yani çok para az kişi arasında kullanılıyor ! Nüfus arttıkça dağıtılan milli gelirde bu aronda azalıyor! Mesela çin , din e inananların sayısı %7 felan , ama ekonomik olarak halkın yaşam kalitesi olarak bizden çok kötü durumdalar ! Yani bu ahlak ve din olayını ekonomi kalitesine göre araştırmak pekte doğru olmuyor ama yinede beyin jimlastiğine devam 😆
Ben dindar değilim dersem sen ne anlarsın peki
şisko kendin bşr zayıfla hele :)))
Dış görünüşle dalga geçecek kadar eziksin. 🤦