arkadaşlar, videoda "10 günlük turistik gezimden çıkardığım gözlemler, tabii ki gerçekler farklı olabilir, daha olumsuz bir ortam olabilir" diye götümü yırtmama rağmen "çok kısa kalıp bu şekilde anlatmak komik olmş :s :s" diye yorum yapanlar var. ben anlamıyorum acaba kendimi daha net nasıl ifade edebilirim? bunlar BENİM, 10 GÜNLÜK deneyimlerim ve gözlemlerim. yorum okuduğuma pişman oluyorum valla çünkü ne söylersem söyleyeyim böyle aptal yerine konup çok bilmişlik taslamaktan özel bi zevk alan bi kitle var.
@@TheBırtcast keske size hakli oldugunuzu kanitliyabilsem ama durum sizin söylediginiz gibi üstelik trdeyken ekonomik besleniyorduk muz aldigimizda bile (sene 2000-2006civarlari) hamster gibi kemirerek yiyordum cünkü cabuk bitmesin diye. Yani demem oki herseyin ucuzunu alabilmek icin pazara giderdik, benim icin iskenceydi ama anmem eglenirdi pazar aktivitesinden cünkü kadin olarak gezebildigi tek yer orasi
@@TheBırtcast İçinde 'çatlayın da patlayın' gibi sözler geçen şarkı hissi vermek istemiyorum ama cidden sosyokültürel olarak o kadar düşük bir seviyedeyiz ki oraya gideBİLMİŞ olmana nefret kusuyor olabilirler. Ben ikinci üniversiteyi okurken 'ay bu yaştan sonra okuyup da ne yapacağım" diyerek yaptığım şeyi aşağılamaya çalışan akrabalarım vardı. Sanki şunu bunu yapıyorum diye ilan ediyorum, kendileri gelip soruyorlar. Evet, müthiş bir üniversitede okumadıkça diplomalarımız bir kağıt parçasından ibaret farkındayım ama hiçbir şey yapmamaktansa en basitine razıyım. Bu kadar temel bir şeyden bile rahatsız oluyorlar. Biz mi engel oluyoruz İngiltere'de yaşamalarına? Aklıma bir alıntı geldi ama onu da yanlış anlayıp başıma iş açarlar.
meryem bir getir depo çalışanı olarak söylüyorum, ürünlerin ambalajları yırtılmış olursa ya da çürük meyve sebze olursa patronlar onu atık olarak çıkarmanıza izin vermiyorlar. kurtarabildiğinizi kurtarın diyorlar. çoğu ambalajları yapıştırtıyorlar bize. mağazada sizin ya da bizim gördüğümüzde kusurlu ürün diye almayacağımız ürünleri sipariş geldiğinde yollatıyorlar bize. müşteri çoğu zaman şikayet etmiyor işlerine geliyor. ya da çürük çarık meyveler küf tutacak kıvama gelmemişse yine gönderin diyorlar. müşterilerin şikayet etmesi depo puanını düşürüyor bu yüzden şikayet gelirse anında hatalarını düzeltiyorlar. o yüzden siparişlerinizde bi kusur görürseniz direkt olarak canlı destek'e bağlanın. sizin düşük puan verme riskinizi göze alamazlar. ha bu arada aldığınız ürünlerin gramajlarına da dikkat edin. siz diyelim 100mg'lık bir ürün sipariş ettiniz ve ellerinde kalmamış. 80mg'lık ürün gönderip iadesini yapmıyorlar. konu yine meryemin söylediği "yalnızca ben kazanayım" mantığına geliyor. üstelik bu patronlar her ay deli paralar kazanıyorlar arkadaşlar. küçük paraların peşinde koşuyorlar buna rağmen. çalışan olarak bizim yapabileceğimiz bi şey de yok çünkü öyle emrediyorlar çok değerli(!) patronlar. müdürler bile çoğu zaman dur diyemiyor bozuk ürünlere. yani size o kara muzu gönderen de çalışanlar değil patronlar. bile isteye yapıyorlar. çalışanların yalnızca olur da yanlışlıkla fazladan ürün yollarsa başları belaya giriyor. kısacası memnun kalmadığınız bir şey olduğunda neyse diyip geçmeyin küçük hesaplarla kendilerini kurnaz sanarak kazıklıyorlar sizi. yazın canlı destek'e paranızı iade eder ya da istediğiniz ürünü gönderir ve patronların başına çökerler
@@caglacaglayan6846 bana bantlanmış patlak paketli ürün getirdiler, hem de pandemide mahalle bakkalının bile poşetlenmiş ekmek sattığı dönemde. Ardından tarihi geçmiş ürün geldi, yine pandemide marketlerde ürün yokken nereden buldularsa 2 ay önce skt geçmiş ürün. En son bana da bozuk muz ve çürük elma yolladılar. İlk şikayette canlı destek o ürünün para iadesini sağladı. İkincisinde kurye tek 1 ürün için tekrar gelmek zorunda kaldı, tarihi geçmiş ürünü alıp tarihi geçmemişi verdi. Sanki kendi yaptığı yoğurt bozuk çıkmış gibi de utandı. Balkondan baktım, benden aldığı ürünü bildirip çöpe attı hatta. 3.sünde yine şikayet ettim ama hiçbir şey yapmadılar, size yemek siparişi için kod verelim dediler sadece. Ben de o gün bugündür getir kullanmıyorum. Hiç üşenmeyip, kuryelere asla yüklenmeyip canlı destekten, ses kaydı alınırken bildirmeme rağmen bir noktadan sonra takmadıklarını gördüm çünkü. Şirket yönetimi herkesi 3 kuruş, 5 kuruş kazıklaya kazıklaya zengin olmuş bence. O yüzden de o kafayı sırf şikayetle değiştiremeyiz. Boykot etmek lazım.
İnternet konusu o kadar az konuşulan ama o kadar önemli bir konu ki. Devletin KYK yurdunda kalıyorum. Ankara’da Hacettepe Üniversitesi kampüsünün içinde yurt. Yurtta yenmeyecek derecede iğrenç yemekler çıkmasını, kendimize ait alanımızın asla olmamasını, bir anda habersiz bir şekilde sıcak suyun ya da komple suyun kesilmesini, asansörlerin düzenli aralıklarla bozulmasını, insanın kafasını yemesine sebep olacak şekilde sürekli anons geçilmesini, ahlakçı 23.00 giriş saatini, Osmanlıca ya da evlilik konulu saçma sapan taraflı ve tarikatların çağırıldığı konferansların zorunlu tutulmasını falan her şeyi bir yere koyuyorum şimdilik. Ama bir öğrencinin en çok ihtiyaç duyduğu şey internet değil midir ya. O kadar ulaşılamaz ki internet genelde bağlanamıyoruz bile. Wi fi ekranı yeterince şanslıysanız ve yurttaki herkes uyuduysa on dakikada anca yükleniyor. Bağlı kalamıyorsunuz her gün ya da yurttan ayrılıp her geldiğinizde tekrar bağlanmak zorundasınız. İki cihazdan bağlanılamıyor. Ki internete bağlanıp zoom görüşmesini bile rahat geçiremiyorum o kadar çekmiyor ki. Kendi tarifelerimiz su gibi zaten bitiyor. Ki onlar da yurtta çekmiyor. Devletin kütüphanesine gittiğimde de hep aynı sorunları yaşıyorum. Ancak mesela yurttaki öğrenci sayısının kaç katının bağlandığı bir internet olan Hacettepenin interneti su gibi. Tak diye açılıyor ekran tak diye bağlanıyorsun. Madem sağlanabiliyor bu GSB öğrencilerle dalga mı geçiyor anlamıyorum. Yoğun bir günden sonra reels kaydırmak istemek, açıp bir video izlemek, ders materyaline ulaşmak vs her öğrencinin en normal ve en gerekli hakkı. Kafayı yiyeceğim artık.
bizim kalin kafali millete bunu anlatamazsin iste. anlatmaya calistiginda da 'bAkMaYiVeR iNtErNeTe BiZiM zAmAnİmİzDa İnTeRnEt Mi vArDi" diye ahkam kesmeye kalkarlar
Abartmissin eduroam interneti var kampüste çok da iyi çekiyor. Ayni yurtta kaldım. Yemekler diğer KYK yurtlarina göre çok daha iyi. Dinci olmalari ve giriş saatleri konusunda haklısın o konuda katılar. Ama onun dışında gayet iyi bir yurttu.
Almanyada yaşayan bir takipçin olarak kesinlikle dediğin çogu şeye katılıyorum ne yazık ki sürekli türkiyede alternatif bir şeye yönlendirilmek ve her şeyden sanki biz şikayetçiymişiz gibi davranılması beni çok yoruyordu ama burada yaşadıkça görüyorum ki alakası yok sadece hayattan biraz olsun zevk alarak yaşamak istiyoruz hepsi bu. Bunun bile insana çok görülmesi çok üzücü.
25:14 ya gercekten oyle, ben de uc aydir japonyadayim ve ilk geldigimde yedigim her seyin tadini cok net alabilince sok olmustum. Aburcuburdan tut akliniza gelen her turlu gidaya kadar her hepsi kaliteli!! Hatta sadece yemekler de degil ya tum urunler oyle. Turkiyede bize neleri reva gormusler deliricem.
4 senedir İngiltere'deyim. Ondan önce de 2 sene Norveç'teydim. Normallik, huzursuzluk konusunda sizin de videonum sonunda değendiğiniz konu hakkında yorum yapmak istedim. Bir yerde yeteri kadar uzun süre kalınca, orada çalışıp para kazanıp yaşayınca, oranın haberlerini okuyup siyasetini takip edince o yer de stresli bir yere dönüşüyor. Turistken her yer güzel geliyor. Eğer asgari ücretli bir işle, herhangi bir ülkede büyük bir şehirde yaşıyorsanız hayat zor ve stresli olacak. Ama bu ülkelerde daha iyi maaşı olan bir işiniz varsa Türkiye'ye kıyasla çok daha rahat ve iyi. Örneğin ben yazılım mühendisiyim ve burada çoğunluğa göre daha iyi bir maaşım olduğu için İngiltere'de özellikle Türkiye'ye kıyasla çok saha refah içindeyim. Burada tek başıma çok rahat yaşayıp para biriktirebilirken Türkiye'de ev arkadaşıyla kalıyordum. İngiltere'deki insanlar da İngiltere için corrupted, done for vs deyip Kanada, ABD ve Avustralya'ya gitmeye çalışıyor. Ama Türkiye'ye kıyasla çok daha iyi elbette.
Sadece parasal olarak değil kendini daha güvende hissetme, başına bir şey gelse bile polislerin müdahale edeceğini bilme hissi bile biraz olsun huzur veriyordur bence. Videoda da verdiği örnek gibi gece mekanlarından çıkış dönüş kadınlar için çok çok daha güvenli, Türkiye'de her akşam ayrı olay.
@kedileriseverim8013 O konu da herhangi bir ülke çok farklı değil benim gördüğüm kadarıyla. İngiltere'de de insanlar güvenlikten, polisin hiçbir şey yapmamasından şikayetçi. Hergün gazete, haber okuyup insanlarla konuşunca bunu görmek çok basit. Örneğin sürekli Fransa'dan botlarla gelen yasadışı göçmenlerin durdurulmaması, devletin bu kaçakları 5 yıldızlı otelde ikamet ettirmesi, özel sağlık kurumlarında hizmetlerini karşılaması devlete olan güveni sarsıyor, clublarda barlarda publarda içki ilaçlamanın çok yaygın olması (spiking) ve kimsenin bir şey yapmaması, erkek arkadaşı tarafından dövüldüğünü duyup polis çağırdığımda gelen polislerin ağzından burnundan kan akan kadın bir şey yok deyince tamam deyip gitmesi, polislerin hırsızlık vakalarına bakmamaları (2 arkadaşım telefonunu çaldırdı oxford street'te, polisin bakmayacaklsrını bildikleri için tenezzül edip karakola bile gitmeden yeni telefon aldılar), hırsızlıkz taciz ve tecavüz gibi suçların oranlarının artması, suç işleyen zanlılar içeri atılmazken hükümeti protesto edenlerin içeri atılması ve sonra hapiste yer yok diye cezası dolmamış suçluların salıverilmesi gibi günlük pek çok şey yaşanıyor. Turist olarak 10 günlüğüne gelince veya dışarıdan bakınca tabii ki kimse bunlara bakmıyor veya bunları görmüyor. Kendi deneyimlerimden örnek vermem gerekirse en son geçtiğimiz perşembe Noel partisi için dışarıda geç vakitlere kadar bulunmuştum (2-3am) ve sokaklar şehir merkezinde olmamıza rağmen hiç de güvenli değildi, neredeyse her köşede bir junkhead var. Hafta sonları mekan dışlarında sarhoş kadın avına çıkan erkekleri, onların videosunu çekmeye gelen hintlileri, pakistanlıları da atlamamak lazım. (Manchesterda bunu iş olarak yapan ve sosyal medyaya yükleyen bi adam tutuklanıp sonra da salınmıştı birkaç güne) Norveç'te de göçmelerden, taciz tecavüz ve hırsızlık oranlarının artmasından şikayetçiydi en son insanlar. 2-3 sene önce de biri lgtb yürüyüşünde kendini patlatmıştı Oslo'da vsvs. Kıyaslayınca belki bir ülke diğerinden az da olsa daha iyi durumdadır ama globalizasyon ve özellikte batı ülkelerinin bir süredir izlediği open border politikası sonucu artık hiçbir yer o kadar da güvenli değil (Son zamanlarda Almanya, Polonya gibi ülkeler de sınır kontrolünü buna benzer yaşanan iç sorunlar nedeniyle sıkılaştırdı). Ve genel olarak batı ülkelerinden far-right yine aynı sebeplerden yükselişte. Tabii bu takip etmeyi tercih ettiğin haber kaynağına da bağlı biraz da. O ülkenin hükümetinin yanlısı haber kuruluşlarını takip ediyorsan her şey her yerde güllük gülüstanlık. O yüzden de kendime adıma konuşmak gerekirse bir ülke için geriye cazibe noktası olarak bir tek ekonomik refah seviyesi kalıyor. İtalya, Japonya, Malezya, Hong Kong, Fransa gibi gördüğüm ve orada yaşayanlarla konuştuğum ülkelerde ve yerlerde de durum çok farklı değil gibi görünüyor. Ama oralarda uzun süreli yaşamadığım ve haberlerini takip etmediğim için detaylı bir şey söyleyemem.
Meryem hanim önceden türkidede yasamis biri olarak yiyecekler kokusunda söylediklerinize cok katiliyorum. Bütün kaliteli yiyecekler türkiyeden avrupaya yollaniyor. midemde ancak buraya gelince kaliteli yiyecekler gecti
Meryem son bir bucuk senedir burada yasıyorum, cok guzel anlatmıssın. İnsanlar gercekten asırı kibar, tuketim konusunda cok duyarlılar, asırı ve doyumsuz tuketim diye bir sey yok. her mahallede bir community garden var ve cıkan sebze meyve tum mahalleyle paylasılıyor. belki londranın tam ici degil ama biraz 3. zone a geldiginde tertemiz, mis gibi bir hava, mis gibi bir doga, ve londra istanbuldan daha ucuz. Yemin ederim tum psikolojim duzeldi geldigimden beri. Ben hep arkama bakarak yurumeye hep tetikte olmaya alısmısım, burası beni asırı rahatlattı.
Bir de size cok net bir fark anlatcam: kızım burda ilkokula gidiyor, kendisi pek atletik bir insan degil, spora da cok bayılmıyor acıkcası. Futbol dersinde butun sınıf ona tezahurat edip cesaretlendiriyor, o kadar mutlu oluyor ki anlatamam. cocuklar cok terbiyeli, cok tatlılar. Toleranslı olmayı ilkokuldan ogreniyorlar.
@Lps.amy49merhabalar çok güzel anlatmışsınız, seneye master ile göçmek istiyorum. tr’de management of performing arts okudum orada da business management okumak istiyorum ama odada yaşama fikri beni korkutuyor. birkaç seneye toparlanır bu durum değil mi?:)
@@s000hjg burada yasamak eger sehrin gobeginde degilseniz dusundugunuzden de guzel bir sey. Sehir ici pis, gurultulu, insanlar bir tık daha kaba, ve meryemin de dedigi gibi biraz turistik olması nedeniyle tuketim cılgınlıgı. ama zone 3 ten ilerisi medeniyet, toplum olma hissini sonuna kadar yasayabileceginiz doga harikası bir cografya. kurallarla yasamayı seviyorsanız, dogaya hayvana saygılıysanız burası cennet. sadece cok soguk. Kalın kıyafetler alın yanınıza :) Allah isteyen herkese buralara gelmeyi nasip etsin.
@@s000hjg Bir de performing arts icin dogru yer de burası, Ben de global talent ile sanatcı olarak geldim, tiyatronun merkezi burası. Pahalısı da var ama ucuz oyun izlemek, sinemaya gidebilmek, konserler, benim gibi mimari meraklıları icin sehrin mimari tarihini okumak ve sadece yurumek bile muthiş bir his
@Lps.amy49 çok teşekkür ederim yanıtımız için❤️ giriş seviye bir işte olarak başlayıp yükselmek isterim, sizce birkaç sene içinde odada yaşamayacak bir maddi güce ulaşabilir miyim..:) size hayatınızda başarılar diliyorum yolunuz açık olsun
Ben Ingiltere’de yaşıyorum. Hiç London’da bulunmadım, genel olarak yakın olduğu için Liverpool’a gidiyorum.Ama genel olarak gözlemlerinizin doğru olduğunu düşünüyorum.Benim yasadıgım yer London’a kıyasla daha güvenli olmasına rağmen London’a karşı böyle düşünmenize sevindim.Ben de yeni geldim fakat gerçekten hava konusunda haklısınız. Ve kadınlara gerçekten saygı duyuluyor , ekonomi ve eğitim sistemi de benim gözlemlediğim kadarıyla gayet iyi.Benim yaşadığımın şehrin tek negatif yanı gerçekten çok küçük.Bu yüzden taşınmak istiyorum çünkü hiç bir şey yapılmıyor ve dükkanlar çok çok erken kapanıyor.Ama insanlar mutlu ve huzurlu.Aynı zamanda ve insanlar genel olarak çalıştığı için ( kiraların fiyatının da birazcık payı var sanırım.)Bu yüzden hazır yeme kültürü daha yoğun Düşüncelerimi bir Türk olarak paylaşmak istedim.Okuyup zaman ayırdığınız için teşekkür ediyorum.
Normallik hissi derken o kadar haklisin ki, yani 2019'da ünide günübirlik Gürcistan'a gitmiştik, Batum yani. Tek bir gün max 10 saatlik bir gezi. Hani o zamanlar bile nispeten daha iyiydi her şey ama yine de günden güne bozuluyordu filan, neyse oradaki on saatlik gezi bile o kadar farklı ve güzel hissettirmişti ki. Her yer tertemiz ucube tipler yok, etraf düzenli binalar şık, insanlar nispeten daha sakin kendi halinde aşırı chill bir ortamdı, rahat işte. Salak saçma anlaşma çabalarımız bile çok eğlenceliydi. Yani tr coğrafyası öyle bir kaos ki aramızda bir sınır olan ülkeyle ne kadar farklıyız demiştim. Oranın sakinliği çok güzel hissettirmişti sonra sınırda belgelere bakan suratsız insanlarla gerçeklerle yüzleşmiştik, çok zor bu ülkede huzurla yaşamaya çalışmak 8:08
17:58 selam meryem black friday ile aldığım penti kargomu ancak bugün alabildim ve sosyal medyada herkesin paylaştığı mağduriyeti açılmış yırtılmış kargo bana da gelecek mi diye endişeyle bekliyordum. kargo paketlerini değiştirmişler. artık bir plastik poşetin içinde geliyor ürünler. yapıştırdıkları yerde de şöyle bir yazı yazmışlar “Uyarı: kargo paketinizde hasar olup olmadığını kontrol edin. böyle bir durumla karşılaştıysanız paketinizi gelen kargo görevlisine hasar tespit tutanağı tutarak aide etmeyi unutmayın.” kargoda hiçbir hasar yoktu. yırtılma çizilme hiçbir şey yoktu. herkesin yaşadığı bu saçma durum konusunda bu şekilde bi çözüm sağlamışlar. umarım bu gerçekten bi çözüm olur
bnundan birkaç ay önce zincir marketlerin birinde çalışıyordum. 85 TL olan ithal muz, 65 TL’ye inecek diye 3 koca kasa ithal muz geldi. İndirime girdi ama kimse almadı. Haftalar geçti ve iş yeri de atmaya izin vermiyordu. O muz, kendi kasasının içinde sümüksü bir havuz oluşturmuştu. bir kaldırdık, leş gibi olmuş, sadece diğer kasalardaki biraz daha iyiydi yani bahsettiğin gibiydi "ezik muz daha lezzetlidir" durumu, ama leş gibi kokuyordu. ekonomi o kadar kötü ki, o muzu yarı fiyatına satırdılar bize. normalde çöpe atılması gerekirdi. ancak ucuz olduğu için, evine bir lokma meyve girebilsin diye alan çok insan oldu. Ben daha dayanamadım ve olduğu gibi çöp konteynerının yanına koydum. İsteyen tavuğuna aldı, isteyen kara yerlerini ayıklayıp yedi. Bu da böyle bir hikaye.
Henüz yenı actım bölümü dinliycem yorumlara bakayım, dedım bu benım en dertlı oldum konulardan evde bıle hıc israf yapmayız bahcemız tavuk kazımız var en kötü yem olur sabah işe gidip gelirken hep farklı yolu kullanırım en az koca bır poşet ekmek çıkar hayvanlara o koskaca mmmm logolu yer koca bır araba ekmegı çöpe atarken istediğim halde vermedi yasssahh hıhhhh
@@AyseOz-ze1zh evet genel olarak verilmez bizde çoğu zaman vermiyorduk sebebi ise bazı müşteriler bunu sorun haline getiriyor mesela bölge sorumlusu geldiğinde yada mağza teftişinde geldiklerinde bir anda bana muz ayırcaktın işte ekmek ayırcaktın ayırdın mı diye sorulunca çalışanın başı yanıyo o sebepten yasak diyoruz yada kendimiz bir yerler veriyoruz yada o an al diyoruz tabi size vermeyen kişi bile isteye gıcıklığına da demiş olabilir oluyo öyle ama genel olarak vermek tercih edilmiyor. misalinde ben tarihi 1 gûn geçmiş tavukları koklatıyodum köpeklere yiyolarsa açıyodum veriyodum 2 3 tane de tavuk göğüsûnü kendime alıyodum dondurucuya atıyodum halşayıp ekmek doğrayıp kedilere veriyodum o akşam yemeğinden ne artıysa (hayvanların yiyebileceği türden) yemekleri veriyodum o tavukla karışık marul artıyodu tavuklara veriyodum. kısaca çalışan normalinde vermemeli iş yeri sebepli kendi zor duruma düşebilir. bizim de tavuklarız ve kedilerimiz var lokantada çalışan komşumuz bazen marul bazen artan ekmekleri getiriyor biz onları evdeki herhangi artan yemekle karıştırıp tavuklara veriyoruz
Abla kendini bu kadar açıklamak zorunda değilsin biz ne anlatsan dinleriz konuşman huzur veriyor. Bu video da bana geleceğimi ingilterede kurmak üzere bir ilham oldu zaten yurt dışı düşünüyordum. Seni çok seviyorummm❤❤
16:20 o kadar haklısın ki Maria.. Geçen ay İsvicre Luzerndeydim halkımızın birbirinden nefretini en net orada gördüm. Bir heykelin onunde fotograf çekilirken yan tarafta Türk aile vardı Türkçe konuştuklarını duyunca mutlu oldum aa ne güzel dedim çok tatlıı aile fotoğrafı çektirdiler maşallah falan diyorum eşime, eşim de dedi sen neden öyle dedin ki onlar bizi görünce ağızlarını egerek Türkler de her yerdelar ya dediler fotoğraf çekmenizi istediler teşekkür bile etmediler falan dedi ben de şaşırdım, neyse yine de önemsemedim. Sonra yine ertesi gün ikonik anıtsal bir yere daha gittik bu aileyle yine karşılaştık. Bizi görünce sanki seytan görmüş kucumseyici bakışlar göz devirmeler. bu nedir ya ne yaptık acaba dedim . Diğer ülkelerden gelenlere bakıyorum gayet güler yüzlü tatlı tatlı.. aşağılık psikolojisi olan bir halk miyiz bilmiyorum kendi ülkesinden birine ne yurt içinde ne dışında tahammülleri yok galiba.. ya da birbirimizin iyiliğini istemiyor muyuz sadece kendileri mi yurt disina cikmaliydi bilemiyorum
Dün kırk yılda bir Starbucks vs dışında bir kafeye girdim; ilk dilimde kıl çıktı, garson bir tuhaf, hizmet anormal kötü. Bu yüzden, adım başı standardizasyonu oturmuş yerler bulmak çok önemli.
Ay maria o kadar haklısın ki. 1 yıl oldu Manchester a taşınalı. türkiyedeki fesatlık art niyet asla yok. Gardımı indirmek o kadar zor oldu ki Ayrıca work life balance a alışmak da çok zor oldu İnsan hayatının değer gördüğü bir ülkede yaşamak şok etkisi yarattı Konsantrasyon kampından gelmiş gibi hissediyorum
Bunu dinlemek nedense bana çok zor geldi 🥺 Ben de 3 senedir Almanya'da yaşıyorum. Burada anlatılanlar gibi. Tabii ki her ülkenin kendine has sorunları var, hiçbir yer cennet değil ama yaşam standartları gözle görülür, hissedilir bir şekilde farklı. Bir öğrenci olarak ülke ülke gezdim, kendi başıma yaşadım, güvende hissettim, canımın istediği birçok şeyi aldım. Ne yemek, ne kahve ne cilt bakımı ne kitap... hiçbiri lüks değil. Tabii ki öğrenci olarak alamadığım, yapamadığım çok şey oldu ama burada yaşadığım hayatın Türkiye'de hayalini bile kuramazdım. Her geri döndüğümde de üzülüyorum hayatın orada gittikçe zorlaşmasına, insanların mutsuz, agresif olmasına. Burada insanlar daha rahatlar, güleryüzlü ve yardımcılar çünkü ekonomik dertleri bizim kadar değil ve daha çok özgür bir ortam var. İnsanların derdi kim ne giymiş, kim kimle ne yapmış değil. Bu yüzden de ailemi ve arkadaşlarımı çok özlesem de geri dönmeye cesaret edemiyorum. İngiltere gözlemlerini dinlerken de çok güzel gözlemlediğini düşündüm. Bizi seçim yapmak zorunda bırakanlara kızdım bir kez daha. Umarım ki bir gün her şey daha güzel olur ülkemiz için çünkü bizim avrupalılardan bir farkımız yok. Aza kanaat etmek zorunda değiliz biz de insan gibi yaşamayı hakkediyoruz...
Starbucksta küçük boy (cafelerden büyük, koca kupaya sığıyor anca denendi) 70 Tl. Ayrıca uygulama kullanıyorsanız qr okutup satın alıyorsunuz. Daha sonra yenileme hakkınız oluyor. Satın aldıktan yarım saat sonra 2 saat dolana kadar yani size verilen bir buçuk saat aralığında boş bardağınızı götürüp tekrar qr okutup yeniden ücretsiz doldurtma hakkı. 2 koca kupa filtre kahve 70 tl oluyor. Bunu kalıp bayatlamasın diye yapıyorlar çünkü bayat satmıyorlar o kahveler dökülüyor bari dökülmesin bayatlamadan içilsin diye. Demem o ki ben ofis çalışanı olarak sabah ilk işimi halledip alıyorum içiyorum öğle yemeğimi yiyorum bir saat sonra, hemen gidip yeniletiyorum mis gibi oluyor. Cafeye git yerli milli Cafe filtre bir kupa 100 tl. Utanmadan fincanla o fiyata getirenler var. Sonra neden boykot değil. Çünkü beni dolandırmıyor. 35 tl bir kupa kahve çok iyi. Restoranlar kola ayran 50 TL’ye satıyor. Neden başka yere gideyim ki aptal mıyım?
41:00 ya bence biz bu kafelerdeki kahve fiyatlarının pahalılığına o kadar çok alıştık ki ben ogrenciyim ve sıkı çalışıyorum o yüzden işte calismam imkansiz ailemin parasıyla geçiniyorum ve arada sırada kafeye gidiyorum 1 bardak kahve 150 tl şaka mıdır yani kendimi sadece bu kahveye değil arkadaşlarla oturmak için de verdim bu parayı diye ikna etmeye çalışıyorum en sonunda filtre kahve sistemine geçtim sütsüz şekersiz 75 tl ve gayet guzel öğrenci arkadaşlara tavsiye edilir
8:00 gerçekten de öyle artık ülkede normal bir şey kalmadı. Herkes,her canlı huzursuz ve korkuyor doğal olarak. Umarım eskisine bari döneriz en azından daha güvende olduğumuz zamanlara 777!!
Meryem internet konusunda çok haklısın ve bir şey daha eklemek istiyorum. Ülkemizdeki tüm bu wifi sorunlarına ek, gsm şirketlerinin fahiş soygunları!! Gerçekten artık bu konuda inanılmaz doluyum. Bilmiyorum benim gibi hisseden var mı ama verilen internet paketleri İNANILMAZZZZ bir hızla bitiyor. 10 değil 50 gb bile alsanız ne olduğunu anlamadan tükenir. Ya nedir bu sistem? Biz neden sürekli kazıklanmak zorundayız? Dediğin gibi neden herkes birbirinden nefret edip yolmaya çalışıyor? Yani anlamıyorum zaten paketler AŞŞŞIRI pahalı bir de üzerine ayın yarısında bitiyor. Ha asla düzelmeyecek başka bir sorun da bir ay sonra hakkınızın dolması😂 ya gülüyorum ama artık sinirden. Paramla alıp kullanamıyorum ya şaka gibi. Off neyse inanılmaz doluyum bu konuda. Geçen şu ucuz internet sağlayan (netgsm galiba) şirketin devlet eliyle fiyatlandırılmasını duyduktan sonra bu ülkede yaşamaya dair sürekli hissettiğim tek duygu kazıklanmak. Her neyse. Umarım demli bir çay içebilmişsindir :)
ben bu sene cadılar bayramında gezergen elf kulağı ve melek halesi taç takmıştım kadıköyün ortasında olmama rağmen herkes tiptip bakmıştı bakanara tek tek bugün cadılar bayramı diye açıklamak zorunda kalmıştım küçük bir çocuk bana gelip bizim dinimizde böyle şeyler yok dedi:( komşumda kulağımda hastalık var sandı keşke bu tarz evrensel olmuş bayramlar daha çok bilinip kutlansa ülkemizi geçtim istanbul dünyanın başkenti mega metrapol felan kadıköyde en çok mekanların bulunduğu en seküler yerlerden biri millet ucubeymişim gibi davrandı çok gücüme gitti
Ben ingilterede gocmen olmanin kolay olmadigini dusunuyorum. Finlandiya da yasadim esimin isi nedeniyle geldik. Ev kiralamak , is bulmak, is icin kursa gitmek icin en az ulkede 3 yil bulunmus olmam gerektigini ogreniyorum. Yani beni depresyona surukledi bu durum. Acile gitmek durumunda kaldim doktor yok tansiyon olcumu yaptilar eger ölmüyorsan sabaha kadar doktor bekliyorsun eve de gondermiyorlar gidemezsiniz. Sabah 8 e kadar bekledik bekleme salonunda. Hemsireler vardiya degistirdi yenisi ile gorustuk nefes alamiyorum uyuyamiyorum yemek yiyemiyorum dedim. Degerleriniz normal gorunuyor eve gidebilirsiniz doktor beklemenize gerek yok dedi ne tavsiye ne ilac eger doktor bekleseydim 3 saat daha en az beklememiz gerekecegini ogrendik. Keske finlandiya ya da baska bir avrupa ulkesinde yasama sansimiz olsaydi esim avrupa vatandasi oldugu icin ve avrupa da insana daha iyi deger verildigi icin daha guzel olurdu. Ingiltereye geldigimde umutluydum hersey guzel gorunuyordu. Ama 3 yil gecmeden insan muamelesi yapilmiyor. Hastaneler pahali ve saglik sistemini dandik buldum akli ve sansi olan kuzey avrupaya goc eder.
@ece2586 esim yabanci ingilizce de biliyorum. Kendi alanimda almak istedigim cok basit kurslar bile ulkede en az 3 yil bulunmus olmam gerekiyor.gocmenler belki bu durumu olumsuz yonde kullandi belki bu yuzdendir. Ve son yillarda gocmenlere yonelik yasalarin degisti. Kendi deneyimlerimi anlattim. Zaten turkiye Ile karsilastirmadim. Finlandiya'ya gore kiyasladim. Brexit oncesi belki kolaydi ama elinizi atmak istediginiz Hersey kaliyor oyle. Gezmek icin turistik amacli guzel ama gocmen olmak gercekten cook zor. Avrupada cogu yerde destek alabiliyorsunuz sizi yonlendiriyorlar entegre olun diye.dili ingilizce olabilir ama gercekci bakarsak Bana gore avrupa da yasamaktan cok daha yipratici ve maliyetli. Gelirken zor olacagini biliyordum fakat bu kadar zorlayici olacagini bilmiyordum. Turkiyeye dair birsey soylemedim. Bircok acidan daha iyi burada yasamak ama gercekten cok yasada zorlastiriyor
Seni çok seviyorum tatilini tabi ki dinlemek isterim ne anlatsan dinlerim herşeyi anlatabilirsin 20 saat konuş öyle video çek lütfen🤧🤧🤧 uzun süre video atmadığında yokluğunu hissediyorum ve özlüyorum seni resmenn🥹🥹🥹
Coğrafya bölümü 2. Sınıf öğrencisiyim ekonomik coğrafya diye bir dersim var ve erişebilir su konusunda çok çok haklısın, Türkiye de su erişimi elimizden alınmış bir hak pek çok ülkede insanlar musluk suyu içiyor şişe taşıyor çünkü satılan su pahalı burada o kadar pahalı değil ama musluk suları içilemez halde üzücü olan ise satn aldığımız sularda da bazı markalar direkt bildiğimiz musluk suyunu doldurup bize satıyor kimisi de yine inanılmaz basit ucuz filtrelerle bize yüksej kar marjıyla satıyorlar
Maria seni bir süredir takip ediyorum ve çok iyi bir gözlemcisin, analizlerin ufkumu açıyor; farklı ve zekice yorumluyorsun birçok şeyi. Bu kadar kısa kalmana rağmen bile çok iyi anlattın gördüğün şeyleri, olumsuz yorumlara aldırma lütfen. Seni seviyoruzz, iyi ki varsın.😽😽💖
23:10 Ankara’daki elçilikte bulunan İngiliz okuluna ziyarete gittiğimde “NO BULLYING” yazılarını duvarlarda gördüğümde şok olmuştum. Aynı şehirde böyle bir okul da var, öğrencisini hırpalayan okul da. 😢
dusunecek oldugunda senin de kasiyerle konusmaya ihtiyacin var sis. insanin sosyal bir varlik olmasi en temel gercek, bunu gozetmeden organize olmus toplumlar literally hasta dusuyor. bizim cok onemsemedigimiz (belki munasebetsiz buldugumuz) o chitchat’ler -komik ama- insani yasatan bir sey
Yazın ailem beni Londra'ya göndermeyi planlıyordu ama tam da bugün gidemeyeceğimi öğrendim seneye gideceğim umarım demek istedim :') video için teşekkürler ❤
meryem özellikle muz konusu üzerinde anlattıklarında o kadar haklısın ki bende iki yıldır getir uygulamasını kullanıyordum ve her seferinde muz söylediğimde (özellikle bunu meyve sebze konusumda yapıyorlar) yeşil yenilemeyecek şekilde geliyordu ve sonrasında da o yeşil haliyle çürüyüp çöp oluyorlar. bunun üzerine uygulamayı kullanmayı bıraktım . dediklerine çok içtenlikle katılıyorum ülkemizde daha parasını ödediğin her hangi bir ürünü doğru ve düzgün bir biçimde alamıyorsun paranla rezil oluyorsun insanlar işin hep üçkağıdı peşinde
Geçenlerde markette kasadayken çalışanların kurduğu şu diyaloğa denk gelmiştim: -Depodayken cips paketlerini devirdim bi tanesi patladı döküldü ne yapıcam? +Ne yapman gerektiğini biliyorsun,bantla koy geri. -Ama içi olduğu gibi döküldü saçıldı?
Ağrıda yaşıyorum ve internet konusunda çok muzdaribiz kpss sürecimde ders çalışmak için net bağlatmak istedik oturduğum yerde internet altyapısı olmadigi için ev interneti almak istediğimizde mecbur magnet(taşınabilir ev interneti) almak zorunda kaldık bu da iş görüyor ama normal internete göre hem hız hem fiyat anlamında gercekten çok zorluyor. Kaldı ki aylık 900 liraya yakın para veriyor olmamiza rağmen çok işlevsiz
Ya bazen "sizlanmalarimi dinlemek icin gelmiyorsunuz, boyle konulari dinelemek istemiyorsunuz, eglenmek icin geliyorsunuz" falan diyosun bence yanlis bir dusunce tabi diger takipcilerin ne der bilmiyorum ama ben senin sizlanmalarini veya sinirlendigin, uzuldugun seyleri anlatmani seviyorum cunku ev gibi hissettiriyorsun ve evde her zaman eglenmek zorunda degiliz COKCA I LOVE U💖💋
İngiltere’de yeşil alanlar kraliyet ailesine ait. Bu yüzden parklara sahip çıkılıyor ve site yapılmıyor. Ama elbette İngiltere’de dd ev sorunu var ve birçok green belt denilen yer imara açılmaya başladı maalesef. Yeni gelen hükümetin sözlerinden biri de yeşil alanların siteye dönüştürülmesiydi
videonun sonuna doğru kedilerini seviyorsun ya bu beni çok mutlu ediyor, kayb ettiğim kedileri mi hatırlatıyor bana ve onları sevdiğim anılarım canlanıyor kafmada, cidi anlamda bu beni çok mutlu ediyor bunun için sana teşekkür ediyorum 56:08
Hayaller gerçek oldu maria bir videosu da olsa 6 yıl sonra kedisi videoda poz verdi video kapağını kedisiyle yapabildi londrayı bi kaçsaat daha anlatsan dinlerdik gidemedim dinlediğimle daha da bayıldım londraya
Normal penti gibi iç çamaşırcılarının içinde sex shop ürünleri var. Ve böyle 50 yaşında evli çift falan görüyorum içerde o kadar havalı geliyo ki bu bana.
Ya Maria zaten kendin de söylüyorsun turist olarak gözlemlerini söylediğini ama orada yaşamayan biri olarak yaşadığın yerle karşılaştırman biraz talihsiz olmuş bence. Mesela Polonya'da Erasmus sürecini anlattığında daha adil bir durumdu, sonuçta bir süre o ülkede bulunmuştun. Turist olarak herhangi bir yerde zaten çok fazla kötü bir şeyle karşılaşmıyorsun. Ki İngiltere de Brexit süreçlerinden sonra diğer Avrupa ülkelerine göre sıkıntıda, İngiltere vatandaşlarının Belçika gibi ülkelerden çifte vatandaşlık kapmaya falan çalışıyorlar. (Bu arada seni severek izliyorum, sadece karşılaştırmanın pek adil olmadığını düşündüm, seni seviyorum 🙏)
Meryem internet konusunda o kadar haklısın ki yapay zeka mühendisliği okuyorum internet elim ayağım yani . Yurtta kalıyorum o kadar yetersiz leş bir internet var ki yurtta ders çalışabilmek mümkün olmuyo. Çoğu şeyde yetersiz olduğumuz gibi bu konuda da yetersiziz ve bu ülkede benim en çok canımı sıkan şey bir şeylerin olabilecekken olmaması, olabilme kapasitesinin olup da olmaması.
İngiltere’de para perakende sektörü sayesinde el değiştiriyor . Daha çok turistlere hitap ediyor. Eğer bir İngiliz gereksiz bir şey alıp sıkılırsa bunu 3. Gün evine en yakın charity shop un kapı koluna asar
Ya Vodafone milyon liralık reklamlar yapıyor. Ankara'da çoğu yerde elektrikler gidince Vodafone internetim de gidiyor :DD 21. yy dayız. deli gibi paralar ödüyorum aylık. ama elektrikler gidince internetim yok arama bile yapamıyorum. Jeneratörler devreye girmiyor mu ne haltsa artık. Vodafone dan bıktık. Ayrıca çok aydınlatıcı bir video olmuş. İngiltere'ye gidesim geldi hehe :DD
Beyoğlunda yaşıyorum benimde internet sorunlarım var butun internetleri denedim su zamana kadar hepsiyle 6 ay kadar kullanma sürem oldu en sonunda bıktık ve iptal ettik daha sonra baska bi markaya gectik ama hala aynı alt yapınızyok deniyo fiber öneriyolar fiber alıyoruz hala aynı ne zaman çözülecek
@@TheBırtcastizmir coffy şubeleri çok rahat oluyor genelde sıcak ortamı oluyor 150 liraya butik bi kafedeki kahve fiyatına tatlı+kahve yapabiliyoz tam ogrencı yerı abla bosver bız gıderız 😣
Anlattıklarında o kadar haklısın ki. Geçen gün marketten laktozsuz yoğurt aldım ve yoğurt bildiğiniz küf tutmuş. Fişimi ve ürünü aldım markete gittim. Sorunu belirtip iade istediğimi söyledim. Tavrımda da asla anormal negatif bir şey yok. Kasiyer yemek kartıyla alışveriş yaptığım için iade yapamayacaklarını, yeni bir yoğurtla değiştirmemi söyledi. Ben de aldığım bir yoğurt bozuk çıktı zaten diğerleri de muhtemelen öyledir ürünlere güvenmediğim için almak istemiyorum dedim. Kadın beni terslemeye başladı bir anda. Gidip açıp bakarız işte bozulmamışsa alın falan dedi. Ben de istemiyorum paramı iade edin lütfen dedim. Bu sefer müdürünü çağırdı. Müdüründe de aynı negatif tavır. Yoğurdum bozuk çıktı diye beni suçlayacaklar neredeyse. Müdür de girin içeriden başka ürün alın diyor. Bu tüm konuşma boyunca bir kere özür dileriz, kusura bakmayın demediler ve inanamadım buna ya. Kimse asla yapıcı bir tavır takınmıyor, çözümcül olmuyor. En son dedim ki bana bir fiş kağıt bir teminat verin sonra gelip o tutarda alışveriş yaparım. Tamam diyip yazdı. Yani bu çözümü benim mi üretmem gerekiyordu gerçekten?? Günlük yaşamda bir yoğurt iadesi yapabilmenin bile psikolojik savaşa dönmesi o kadar rahatsız ediyor ki beni artık.
Ay 2023 Mayıs’ta Londra’da telefonumu çaldılar😢 İyi ki başına gelmemiş. Çünkü polislerin falan asla umrunda değil. Sürekli olduğu için alışmışlar artık. Dubai’de açtılar telefonu 2 ay sonra, sonra tamamen yok oldu 😂 O kadar sinir bozucu bi şey ki. Uçak biletleri, mobil bankacılık telefonda kaldığı için bi anda her şey korkunçlaşıyor. Ama yine gidicem çünkü ben de çok sevdim Londra’yı❤
arkadaşlar, videoda "10 günlük turistik gezimden çıkardığım gözlemler, tabii ki gerçekler farklı olabilir, daha olumsuz bir ortam olabilir" diye götümü yırtmama rağmen "çok kısa kalıp bu şekilde anlatmak komik olmş :s :s" diye yorum yapanlar var. ben anlamıyorum acaba kendimi daha net nasıl ifade edebilirim? bunlar BENİM, 10 GÜNLÜK deneyimlerim ve gözlemlerim. yorum okuduğuma pişman oluyorum valla çünkü ne söylersem söyleyeyim böyle aptal yerine konup çok bilmişlik taslamaktan özel bi zevk alan bi kitle var.
@@TheBırtcast keske size hakli oldugunuzu kanitliyabilsem ama durum sizin söylediginiz gibi üstelik trdeyken ekonomik besleniyorduk muz aldigimizda bile (sene 2000-2006civarlari) hamster gibi kemirerek yiyordum cünkü cabuk bitmesin diye. Yani demem oki herseyin ucuzunu alabilmek icin pazara giderdik, benim icin iskenceydi ama anmem eglenirdi pazar aktivitesinden cünkü kadin olarak gezebildigi tek yer orasi
@@TheBırtcast İçinde 'çatlayın da patlayın' gibi sözler geçen şarkı hissi vermek istemiyorum ama cidden sosyokültürel olarak o kadar düşük bir seviyedeyiz ki oraya gideBİLMİŞ olmana nefret kusuyor olabilirler. Ben ikinci üniversiteyi okurken 'ay bu yaştan sonra okuyup da ne yapacağım" diyerek yaptığım şeyi aşağılamaya çalışan akrabalarım vardı. Sanki şunu bunu yapıyorum diye ilan ediyorum, kendileri gelip soruyorlar.
Evet, müthiş bir üniversitede okumadıkça diplomalarımız bir kağıt parçasından ibaret farkındayım ama hiçbir şey yapmamaktansa en basitine razıyım. Bu kadar temel bir şeyden bile rahatsız oluyorlar.
Biz mi engel oluyoruz İngiltere'de yaşamalarına? Aklıma bir alıntı geldi ama onu da yanlış anlayıp başıma iş açarlar.
@@Anankekronostavırlara gel aw
NOOOLUR NOOOLUR OYTUN ERBAŞ BAMYASİNİN VİDEOSUNU İZLE
NOOOLURRRRRR NOOOLUR AYAKLARİNİ YALİYİM NOLURTRRRRRTTRRRRRRRR
bu bitti yenisini at.
benim doyumsuzluk
@@yetmiskiloderdimvar CİDDEN
Atar beş ay sonra ndnff
BAHAHAAH mood
bizim tuketim kulturu ama 🤭🤭
meryem bir getir depo çalışanı olarak söylüyorum, ürünlerin ambalajları yırtılmış olursa ya da çürük meyve sebze olursa patronlar onu atık olarak çıkarmanıza izin vermiyorlar. kurtarabildiğinizi kurtarın diyorlar. çoğu ambalajları yapıştırtıyorlar bize. mağazada sizin ya da bizim gördüğümüzde kusurlu ürün diye almayacağımız ürünleri sipariş geldiğinde yollatıyorlar bize. müşteri çoğu zaman şikayet etmiyor işlerine geliyor. ya da çürük çarık meyveler küf tutacak kıvama gelmemişse yine gönderin diyorlar. müşterilerin şikayet etmesi depo puanını düşürüyor bu yüzden şikayet gelirse anında hatalarını düzeltiyorlar. o yüzden siparişlerinizde bi kusur görürseniz direkt olarak canlı destek'e bağlanın. sizin düşük puan verme riskinizi göze alamazlar. ha bu arada aldığınız ürünlerin gramajlarına da dikkat edin. siz diyelim 100mg'lık bir ürün sipariş ettiniz ve ellerinde kalmamış. 80mg'lık ürün gönderip iadesini yapmıyorlar. konu yine meryemin söylediği "yalnızca ben kazanayım" mantığına geliyor. üstelik bu patronlar her ay deli paralar kazanıyorlar arkadaşlar. küçük paraların peşinde koşuyorlar buna rağmen. çalışan olarak bizim yapabileceğimiz bi şey de yok çünkü öyle emrediyorlar çok değerli(!) patronlar. müdürler bile çoğu zaman dur diyemiyor bozuk ürünlere. yani size o kara muzu gönderen de çalışanlar değil patronlar. bile isteye yapıyorlar. çalışanların yalnızca olur da yanlışlıkla fazladan ürün yollarsa başları belaya giriyor. kısacası memnun kalmadığınız bir şey olduğunda neyse diyip geçmeyin küçük hesaplarla kendilerini kurnaz sanarak kazıklıyorlar sizi. yazın canlı destek'e paranızı iade eder ya da istediğiniz ürünü gönderir ve patronların başına çökerler
Bu uyarılar çok değerli teşekkür ediyorum
@eminesenmisin3547 rica ederim umarım birilerinin işine yarar söylediklerim.
çok teşekkürler bu bilgiler için.
@@caglacaglayan6846 bana bantlanmış patlak paketli ürün getirdiler, hem de pandemide mahalle bakkalının bile poşetlenmiş ekmek sattığı dönemde. Ardından tarihi geçmiş ürün geldi, yine pandemide marketlerde ürün yokken nereden buldularsa 2 ay önce skt geçmiş ürün. En son bana da bozuk muz ve çürük elma yolladılar. İlk şikayette canlı destek o ürünün para iadesini sağladı. İkincisinde kurye tek 1 ürün için tekrar gelmek zorunda kaldı, tarihi geçmiş ürünü alıp tarihi geçmemişi verdi. Sanki kendi yaptığı yoğurt bozuk çıkmış gibi de utandı. Balkondan baktım, benden aldığı ürünü bildirip çöpe attı hatta. 3.sünde yine şikayet ettim ama hiçbir şey yapmadılar, size yemek siparişi için kod verelim dediler sadece. Ben de o gün bugündür getir kullanmıyorum. Hiç üşenmeyip, kuryelere asla yüklenmeyip canlı destekten, ses kaydı alınırken bildirmeme rağmen bir noktadan sonra takmadıklarını gördüm çünkü. Şirket yönetimi herkesi 3 kuruş, 5 kuruş kazıklaya kazıklaya zengin olmuş bence. O yüzden de o kafayı sırf şikayetle değiştiremeyiz. Boykot etmek lazım.
Patronlardan nefret ettiğimiz bir gün daha
İnternet konusu o kadar az konuşulan ama o kadar önemli bir konu ki. Devletin KYK yurdunda kalıyorum. Ankara’da Hacettepe Üniversitesi kampüsünün içinde yurt. Yurtta yenmeyecek derecede iğrenç yemekler çıkmasını, kendimize ait alanımızın asla olmamasını, bir anda habersiz bir şekilde sıcak suyun ya da komple suyun kesilmesini, asansörlerin düzenli aralıklarla bozulmasını, insanın kafasını yemesine sebep olacak şekilde sürekli anons geçilmesini, ahlakçı 23.00 giriş saatini, Osmanlıca ya da evlilik konulu saçma sapan taraflı ve tarikatların çağırıldığı konferansların zorunlu tutulmasını falan her şeyi bir yere koyuyorum şimdilik. Ama bir öğrencinin en çok ihtiyaç duyduğu şey internet değil midir ya. O kadar ulaşılamaz ki internet genelde bağlanamıyoruz bile. Wi fi ekranı yeterince şanslıysanız ve yurttaki herkes uyuduysa on dakikada anca yükleniyor. Bağlı kalamıyorsunuz her gün ya da yurttan ayrılıp her geldiğinizde tekrar bağlanmak zorundasınız. İki cihazdan bağlanılamıyor. Ki internete bağlanıp zoom görüşmesini bile rahat geçiremiyorum o kadar çekmiyor ki. Kendi tarifelerimiz su gibi zaten bitiyor. Ki onlar da yurtta çekmiyor. Devletin kütüphanesine gittiğimde de hep aynı sorunları yaşıyorum. Ancak mesela yurttaki öğrenci sayısının kaç katının bağlandığı bir internet olan Hacettepenin interneti su gibi. Tak diye açılıyor ekran tak diye bağlanıyorsun. Madem sağlanabiliyor bu GSB öğrencilerle dalga mı geçiyor anlamıyorum. Yoğun bir günden sonra reels kaydırmak istemek, açıp bir video izlemek, ders materyaline ulaşmak vs her öğrencinin en normal ve en gerekli hakkı. Kafayı yiyeceğim artık.
Yaa eduroam cekmiyor mu kampus icinden
Ben de kaldım eger emine şerife ise 5 yıl boyunca o kadar iyi anlıyorum ki
bizim kalin kafali millete bunu anlatamazsin iste. anlatmaya calistiginda da 'bAkMaYiVeR iNtErNeTe BiZiM zAmAnİmİzDa İnTeRnEt Mi vArDi" diye ahkam kesmeye kalkarlar
Abartmissin eduroam interneti var kampüste çok da iyi çekiyor. Ayni yurtta kaldım. Yemekler diğer KYK yurtlarina göre çok daha iyi. Dinci olmalari ve giriş saatleri konusunda haklısın o konuda katılar. Ama onun dışında gayet iyi bir yurttu.
Almanyada yaşayan bir takipçin olarak kesinlikle dediğin çogu şeye katılıyorum ne yazık ki sürekli türkiyede alternatif bir şeye yönlendirilmek ve her şeyden sanki biz şikayetçiymişiz gibi davranılması beni çok yoruyordu ama burada yaşadıkça görüyorum ki alakası yok sadece hayattan biraz olsun zevk alarak yaşamak istiyoruz hepsi bu. Bunun bile insana çok görülmesi çok üzücü.
25:14 ya gercekten oyle, ben de uc aydir japonyadayim ve ilk geldigimde yedigim her seyin tadini cok net alabilince sok olmustum. Aburcuburdan tut akliniza gelen her turlu gidaya kadar her hepsi kaliteli!! Hatta sadece yemekler de degil ya tum urunler oyle. Turkiyede bize neleri reva gormusler deliricem.
4 senedir İngiltere'deyim. Ondan önce de 2 sene Norveç'teydim. Normallik, huzursuzluk konusunda sizin de videonum sonunda değendiğiniz konu hakkında yorum yapmak istedim. Bir yerde yeteri kadar uzun süre kalınca, orada çalışıp para kazanıp yaşayınca, oranın haberlerini okuyup siyasetini takip edince o yer de stresli bir yere dönüşüyor. Turistken her yer güzel geliyor. Eğer asgari ücretli bir işle, herhangi bir ülkede büyük bir şehirde yaşıyorsanız hayat zor ve stresli olacak. Ama bu ülkelerde daha iyi maaşı olan bir işiniz varsa Türkiye'ye kıyasla çok daha rahat ve iyi. Örneğin ben yazılım mühendisiyim ve burada çoğunluğa göre daha iyi bir maaşım olduğu için İngiltere'de özellikle Türkiye'ye kıyasla çok saha refah içindeyim. Burada tek başıma çok rahat yaşayıp para biriktirebilirken Türkiye'de ev arkadaşıyla kalıyordum.
İngiltere'deki insanlar da İngiltere için corrupted, done for vs deyip Kanada, ABD ve Avustralya'ya gitmeye çalışıyor. Ama Türkiye'ye kıyasla çok daha iyi elbette.
Sadece parasal olarak değil kendini daha güvende hissetme, başına bir şey gelse bile polislerin müdahale edeceğini bilme hissi bile biraz olsun huzur veriyordur bence. Videoda da verdiği örnek gibi gece mekanlarından çıkış dönüş kadınlar için çok çok daha güvenli, Türkiye'de her akşam ayrı olay.
@kedileriseverim8013 O konu da herhangi bir ülke çok farklı değil benim gördüğüm kadarıyla. İngiltere'de de insanlar güvenlikten, polisin hiçbir şey yapmamasından şikayetçi. Hergün gazete, haber okuyup insanlarla konuşunca bunu görmek çok basit. Örneğin sürekli Fransa'dan botlarla gelen yasadışı göçmenlerin durdurulmaması, devletin bu kaçakları 5 yıldızlı otelde ikamet ettirmesi, özel sağlık kurumlarında hizmetlerini karşılaması devlete olan güveni sarsıyor, clublarda barlarda publarda içki ilaçlamanın çok yaygın olması (spiking) ve kimsenin bir şey yapmaması, erkek arkadaşı tarafından dövüldüğünü duyup polis çağırdığımda gelen polislerin ağzından burnundan kan akan kadın bir şey yok deyince tamam deyip gitmesi, polislerin hırsızlık vakalarına bakmamaları (2 arkadaşım telefonunu çaldırdı oxford street'te, polisin bakmayacaklsrını bildikleri için tenezzül edip karakola bile gitmeden yeni telefon aldılar), hırsızlıkz taciz ve tecavüz gibi suçların oranlarının artması, suç işleyen zanlılar içeri atılmazken hükümeti protesto edenlerin içeri atılması ve sonra hapiste yer yok diye cezası dolmamış suçluların salıverilmesi gibi günlük pek çok şey yaşanıyor. Turist olarak 10 günlüğüne gelince veya dışarıdan bakınca tabii ki kimse bunlara bakmıyor veya bunları görmüyor. Kendi deneyimlerimden örnek vermem gerekirse en son geçtiğimiz perşembe Noel partisi için dışarıda geç vakitlere kadar bulunmuştum (2-3am) ve sokaklar şehir merkezinde olmamıza rağmen hiç de güvenli değildi, neredeyse her köşede bir junkhead var. Hafta sonları mekan dışlarında sarhoş kadın avına çıkan erkekleri, onların videosunu çekmeye gelen hintlileri, pakistanlıları da atlamamak lazım. (Manchesterda bunu iş olarak yapan ve sosyal medyaya yükleyen bi adam tutuklanıp sonra da salınmıştı birkaç güne)
Norveç'te de göçmelerden, taciz tecavüz ve hırsızlık oranlarının artmasından şikayetçiydi en son insanlar. 2-3 sene önce de biri lgtb yürüyüşünde kendini patlatmıştı Oslo'da vsvs.
Kıyaslayınca belki bir ülke diğerinden az da olsa daha iyi durumdadır ama globalizasyon ve özellikte batı ülkelerinin bir süredir izlediği open border politikası sonucu artık hiçbir yer o kadar da güvenli değil (Son zamanlarda Almanya, Polonya gibi ülkeler de sınır kontrolünü buna benzer yaşanan iç sorunlar nedeniyle sıkılaştırdı). Ve genel olarak batı ülkelerinden far-right yine aynı sebeplerden yükselişte. Tabii bu takip etmeyi tercih ettiğin haber kaynağına da bağlı biraz da. O ülkenin hükümetinin yanlısı haber kuruluşlarını takip ediyorsan her şey her yerde güllük gülüstanlık. O yüzden de kendime adıma konuşmak gerekirse bir ülke için geriye cazibe noktası olarak bir tek ekonomik refah seviyesi kalıyor.
İtalya, Japonya, Malezya, Hong Kong, Fransa gibi gördüğüm ve orada yaşayanlarla konuştuğum ülkelerde ve yerlerde de durum çok farklı değil gibi görünüyor. Ama oralarda uzun süreli yaşamadığım ve haberlerini takip etmediğim için detaylı bir şey söyleyemem.
HAYAT BAŞLADI
HAYAT DEVAM EDİYOR
hayatbitti
Meryem hanim önceden türkidede yasamis biri olarak yiyecekler kokusunda söylediklerinize cok katiliyorum. Bütün kaliteli yiyecekler türkiyeden avrupaya yollaniyor. midemde ancak buraya gelince kaliteli yiyecekler gecti
Meryem son bir bucuk senedir burada yasıyorum, cok guzel anlatmıssın. İnsanlar gercekten asırı kibar, tuketim konusunda cok duyarlılar, asırı ve doyumsuz tuketim diye bir sey yok. her mahallede bir community garden var ve cıkan sebze meyve tum mahalleyle paylasılıyor. belki londranın tam ici degil ama biraz 3. zone a geldiginde tertemiz, mis gibi bir hava, mis gibi bir doga, ve londra istanbuldan daha ucuz. Yemin ederim tum psikolojim duzeldi geldigimden beri. Ben hep arkama bakarak yurumeye hep tetikte olmaya alısmısım, burası beni asırı rahatlattı.
Bir de size cok net bir fark anlatcam: kızım burda ilkokula gidiyor, kendisi pek atletik bir insan degil, spora da cok bayılmıyor acıkcası. Futbol dersinde butun sınıf ona tezahurat edip cesaretlendiriyor, o kadar mutlu oluyor ki anlatamam. cocuklar cok terbiyeli, cok tatlılar. Toleranslı olmayı ilkokuldan ogreniyorlar.
@Lps.amy49merhabalar çok güzel anlatmışsınız, seneye master ile göçmek istiyorum. tr’de management of performing arts okudum orada da business management okumak istiyorum ama odada yaşama fikri beni korkutuyor. birkaç seneye toparlanır bu durum değil mi?:)
@@s000hjg burada yasamak eger sehrin gobeginde degilseniz dusundugunuzden de guzel bir sey. Sehir ici pis, gurultulu, insanlar bir tık daha kaba, ve meryemin de dedigi gibi biraz turistik olması nedeniyle tuketim cılgınlıgı. ama zone 3 ten ilerisi medeniyet, toplum olma hissini sonuna kadar yasayabileceginiz doga harikası bir cografya. kurallarla yasamayı seviyorsanız, dogaya hayvana saygılıysanız burası cennet. sadece cok soguk. Kalın kıyafetler alın yanınıza :) Allah isteyen herkese buralara gelmeyi nasip etsin.
@@s000hjg Bir de performing arts icin dogru yer de burası, Ben de global talent ile sanatcı olarak geldim, tiyatronun merkezi burası. Pahalısı da var ama ucuz oyun izlemek, sinemaya gidebilmek, konserler, benim gibi mimari meraklıları icin sehrin mimari tarihini okumak ve sadece yurumek bile muthiş bir his
@Lps.amy49 çok teşekkür ederim yanıtımız için❤️ giriş seviye bir işte olarak başlayıp yükselmek isterim, sizce birkaç sene içinde odada yaşamayacak bir maddi güce ulaşabilir miyim..:) size hayatınızda başarılar diliyorum yolunuz açık olsun
Ben Ingiltere’de yaşıyorum. Hiç London’da bulunmadım, genel olarak yakın olduğu için Liverpool’a gidiyorum.Ama genel olarak gözlemlerinizin doğru olduğunu düşünüyorum.Benim yasadıgım yer London’a kıyasla daha güvenli olmasına rağmen London’a karşı böyle düşünmenize sevindim.Ben de yeni geldim fakat gerçekten hava konusunda haklısınız. Ve kadınlara gerçekten saygı duyuluyor , ekonomi ve eğitim sistemi de benim gözlemlediğim kadarıyla gayet iyi.Benim yaşadığımın şehrin tek negatif yanı gerçekten çok küçük.Bu yüzden taşınmak istiyorum çünkü hiç bir şey yapılmıyor ve dükkanlar çok çok erken kapanıyor.Ama insanlar mutlu ve huzurlu.Aynı zamanda ve insanlar genel olarak çalıştığı için ( kiraların fiyatının da birazcık payı var sanırım.)Bu yüzden hazır yeme kültürü daha yoğun
Düşüncelerimi bir Türk olarak paylaşmak istedim.Okuyup zaman ayırdığınız için teşekkür ediyorum.
Bırtcast bende klasik koşullanma yarattı dinlediğimde acıkıyorum
Biraz da psikoloji 😜
Bence hemen oje sürüyorum
Normallik hissi derken o kadar haklisin ki, yani 2019'da ünide günübirlik Gürcistan'a gitmiştik, Batum yani. Tek bir gün max 10 saatlik bir gezi. Hani o zamanlar bile nispeten daha iyiydi her şey ama yine de günden güne bozuluyordu filan, neyse oradaki on saatlik gezi bile o kadar farklı ve güzel hissettirmişti ki. Her yer tertemiz ucube tipler yok, etraf düzenli binalar şık, insanlar nispeten daha sakin kendi halinde aşırı chill bir ortamdı, rahat işte. Salak saçma anlaşma çabalarımız bile çok eğlenceliydi. Yani tr coğrafyası öyle bir kaos ki aramızda bir sınır olan ülkeyle ne kadar farklıyız demiştim. Oranın sakinliği çok güzel hissettirmişti sonra sınırda belgelere bakan suratsız insanlarla gerçeklerle yüzleşmiştik, çok zor bu ülkede huzurla yaşamaya çalışmak 8:08
17:58 selam meryem black friday ile aldığım penti kargomu ancak bugün alabildim ve sosyal medyada herkesin paylaştığı mağduriyeti açılmış yırtılmış kargo bana da gelecek mi diye endişeyle bekliyordum. kargo paketlerini değiştirmişler. artık bir plastik poşetin içinde geliyor ürünler. yapıştırdıkları yerde de şöyle bir yazı yazmışlar “Uyarı: kargo paketinizde hasar olup olmadığını kontrol edin. böyle bir durumla karşılaştıysanız paketinizi gelen kargo görevlisine hasar tespit tutanağı tutarak aide etmeyi unutmayın.” kargoda hiçbir hasar yoktu. yırtılma çizilme hiçbir şey yoktu. herkesin yaşadığı bu saçma durum konusunda bu şekilde bi çözüm sağlamışlar. umarım bu gerçekten bi çözüm olur
bnundan birkaç ay önce zincir marketlerin birinde çalışıyordum. 85 TL olan ithal muz, 65 TL’ye inecek diye 3 koca kasa ithal muz geldi. İndirime girdi ama kimse almadı. Haftalar geçti ve iş yeri de atmaya izin vermiyordu. O muz, kendi kasasının içinde sümüksü bir havuz oluşturmuştu. bir kaldırdık, leş gibi olmuş, sadece diğer kasalardaki biraz daha iyiydi yani bahsettiğin gibiydi "ezik muz daha lezzetlidir" durumu, ama leş gibi kokuyordu. ekonomi o kadar kötü ki, o muzu yarı fiyatına satırdılar bize. normalde çöpe atılması gerekirdi. ancak ucuz olduğu için, evine bir lokma meyve girebilsin diye alan çok insan oldu. Ben daha dayanamadım ve olduğu gibi çöp konteynerının yanına koydum. İsteyen tavuğuna aldı, isteyen kara yerlerini ayıklayıp yedi. Bu da böyle bir hikaye.
Henüz yenı actım bölümü dinliycem yorumlara bakayım, dedım bu benım en dertlı oldum konulardan evde bıle hıc israf yapmayız bahcemız tavuk kazımız var en kötü yem olur sabah işe gidip gelirken hep farklı yolu kullanırım en az koca bır poşet ekmek çıkar hayvanlara o koskaca mmmm logolu yer koca bır araba ekmegı çöpe atarken istediğim halde vermedi yasssahh hıhhhh
@@AyseOz-ze1zh evet genel olarak verilmez bizde çoğu zaman vermiyorduk sebebi ise bazı müşteriler bunu sorun haline getiriyor mesela bölge sorumlusu geldiğinde yada mağza teftişinde geldiklerinde bir anda bana muz ayırcaktın işte ekmek ayırcaktın ayırdın mı diye sorulunca çalışanın başı yanıyo o sebepten yasak diyoruz yada kendimiz bir yerler veriyoruz yada o an al diyoruz tabi size vermeyen kişi bile isteye gıcıklığına da demiş olabilir oluyo öyle ama genel olarak vermek tercih edilmiyor. misalinde ben tarihi 1 gûn geçmiş tavukları koklatıyodum köpeklere yiyolarsa açıyodum veriyodum 2 3 tane de tavuk göğüsûnü kendime alıyodum dondurucuya atıyodum halşayıp ekmek doğrayıp kedilere veriyodum o akşam yemeğinden ne artıysa (hayvanların yiyebileceği türden) yemekleri veriyodum o tavukla karışık marul artıyodu tavuklara veriyodum. kısaca çalışan normalinde vermemeli iş yeri sebepli kendi zor duruma düşebilir. bizim de tavuklarız ve kedilerimiz var lokantada çalışan komşumuz bazen marul bazen artan ekmekleri getiriyor biz onları evdeki herhangi artan yemekle karıştırıp tavuklara veriyoruz
Abla kendini bu kadar açıklamak zorunda değilsin biz ne anlatsan dinleriz konuşman huzur veriyor. Bu video da bana geleceğimi ingilterede kurmak üzere bir ilham oldu zaten yurt dışı düşünüyordum. Seni çok seviyorummm❤❤
16:20 o kadar haklısın ki Maria.. Geçen ay İsvicre Luzerndeydim halkımızın birbirinden nefretini en net orada gördüm. Bir heykelin onunde fotograf çekilirken yan tarafta Türk aile vardı Türkçe konuştuklarını duyunca mutlu oldum aa ne güzel dedim çok tatlıı aile fotoğrafı çektirdiler maşallah falan diyorum eşime, eşim de dedi sen neden öyle dedin ki onlar bizi görünce ağızlarını egerek Türkler de her yerdelar ya dediler fotoğraf çekmenizi istediler teşekkür bile etmediler falan dedi ben de şaşırdım, neyse yine de önemsemedim. Sonra yine ertesi gün ikonik anıtsal bir yere daha gittik bu aileyle yine karşılaştık. Bizi görünce sanki seytan görmüş kucumseyici bakışlar göz devirmeler. bu nedir ya ne yaptık acaba dedim . Diğer ülkelerden gelenlere bakıyorum gayet güler yüzlü tatlı tatlı.. aşağılık psikolojisi olan bir halk miyiz bilmiyorum kendi ülkesinden birine ne yurt içinde ne dışında tahammülleri yok galiba.. ya da birbirimizin iyiliğini istemiyor muyuz sadece kendileri mi yurt disina cikmaliydi bilemiyorum
Dün kırk yılda bir Starbucks vs dışında bir kafeye girdim; ilk dilimde kıl çıktı, garson bir tuhaf, hizmet anormal kötü. Bu yüzden, adım başı standardizasyonu oturmuş yerler bulmak çok önemli.
Hasta hasta burnumu çekerken keşke Bırtcast gelse demiştim. Duamın bu kadar erken kabul olacağını bilseydim birkaç şey daha isterdim
Ay maria o kadar haklısın ki. 1 yıl oldu Manchester a taşınalı. türkiyedeki fesatlık art niyet asla yok. Gardımı indirmek o kadar zor oldu ki
Ayrıca work life balance a alışmak da çok zor oldu
İnsan hayatının değer gördüğü bir ülkede yaşamak şok etkisi yarattı
Konsantrasyon kampından gelmiş gibi hissediyorum
Yıllar geçti sanki video gelmeyeli, bildirim geldiği gibi uçtum. ❤
Bunu dinlemek nedense bana çok zor geldi 🥺 Ben de 3 senedir Almanya'da yaşıyorum. Burada anlatılanlar gibi. Tabii ki her ülkenin kendine has sorunları var, hiçbir yer cennet değil ama yaşam standartları gözle görülür, hissedilir bir şekilde farklı. Bir öğrenci olarak ülke ülke gezdim, kendi başıma yaşadım, güvende hissettim, canımın istediği birçok şeyi aldım. Ne yemek, ne kahve ne cilt bakımı ne kitap... hiçbiri lüks değil. Tabii ki öğrenci olarak alamadığım, yapamadığım çok şey oldu ama burada yaşadığım hayatın Türkiye'de hayalini bile kuramazdım. Her geri döndüğümde de üzülüyorum hayatın orada gittikçe zorlaşmasına, insanların mutsuz, agresif olmasına. Burada insanlar daha rahatlar, güleryüzlü ve yardımcılar çünkü ekonomik dertleri bizim kadar değil ve daha çok özgür bir ortam var. İnsanların derdi kim ne giymiş, kim kimle ne yapmış değil. Bu yüzden de ailemi ve arkadaşlarımı çok özlesem de geri dönmeye cesaret edemiyorum. İngiltere gözlemlerini dinlerken de çok güzel gözlemlediğini düşündüm. Bizi seçim yapmak zorunda bırakanlara kızdım bir kez daha. Umarım ki bir gün her şey daha güzel olur ülkemiz için çünkü bizim avrupalılardan bir farkımız yok. Aza kanaat etmek zorunda değiliz biz de insan gibi yaşamayı hakkediyoruz...
Yeni video gelmedi mi diye sayfayı yenilemekten ciğerim soldu. Bu hafta 2 video daha atsana guzelim uzun suredir yoktun
Starbucksta küçük boy (cafelerden büyük, koca kupaya sığıyor anca denendi) 70 Tl. Ayrıca uygulama kullanıyorsanız qr okutup satın alıyorsunuz. Daha sonra yenileme hakkınız oluyor. Satın aldıktan yarım saat sonra 2 saat dolana kadar yani size verilen bir buçuk saat aralığında boş bardağınızı götürüp tekrar qr okutup yeniden ücretsiz doldurtma hakkı. 2 koca kupa filtre kahve 70 tl oluyor. Bunu kalıp bayatlamasın diye yapıyorlar çünkü bayat satmıyorlar o kahveler dökülüyor bari dökülmesin bayatlamadan içilsin diye. Demem o ki ben ofis çalışanı olarak sabah ilk işimi halledip alıyorum içiyorum öğle yemeğimi yiyorum bir saat sonra, hemen gidip yeniletiyorum mis gibi oluyor. Cafeye git yerli milli Cafe filtre bir kupa 100 tl. Utanmadan fincanla o fiyata getirenler var. Sonra neden boykot değil. Çünkü beni dolandırmıyor. 35 tl bir kupa kahve çok iyi. Restoranlar kola ayran 50 TL’ye satıyor. Neden başka yere gideyim ki aptal mıyım?
Starbucks mustehak size aciklamaya bak aq dkakdjsknf tmm siz stara gidin
41:00 ya bence biz bu kafelerdeki kahve fiyatlarının pahalılığına o kadar çok alıştık ki ben ogrenciyim ve sıkı çalışıyorum o yüzden işte calismam imkansiz ailemin parasıyla geçiniyorum ve arada sırada kafeye gidiyorum 1 bardak kahve 150 tl şaka mıdır yani kendimi sadece bu kahveye değil arkadaşlarla oturmak için de verdim bu parayı diye ikna etmeye çalışıyorum en sonunda filtre kahve sistemine geçtim sütsüz şekersiz 75 tl ve gayet guzel öğrenci arkadaşlara tavsiye edilir
8:00 gerçekten de öyle artık ülkede normal bir şey kalmadı. Herkes,her canlı huzursuz ve korkuyor doğal olarak. Umarım eskisine bari döneriz en azından daha güvende olduğumuz zamanlara 777!!
Meryem internet konusunda çok haklısın ve bir şey daha eklemek istiyorum. Ülkemizdeki tüm bu wifi sorunlarına ek, gsm şirketlerinin fahiş soygunları!!
Gerçekten artık bu konuda inanılmaz doluyum. Bilmiyorum benim gibi hisseden var mı ama verilen internet paketleri İNANILMAZZZZ bir hızla bitiyor. 10 değil 50 gb bile alsanız ne olduğunu anlamadan tükenir. Ya nedir bu sistem? Biz neden sürekli kazıklanmak zorundayız? Dediğin gibi neden herkes birbirinden nefret edip yolmaya çalışıyor? Yani anlamıyorum zaten paketler AŞŞŞIRI pahalı bir de üzerine ayın yarısında bitiyor. Ha asla düzelmeyecek başka bir sorun da bir ay sonra hakkınızın dolması😂 ya gülüyorum ama artık sinirden. Paramla alıp kullanamıyorum ya şaka gibi. Off neyse inanılmaz doluyum bu konuda. Geçen şu ucuz internet sağlayan (netgsm galiba) şirketin devlet eliyle fiyatlandırılmasını duyduktan sonra bu ülkede yaşamaya dair sürekli hissettiğim tek duygu kazıklanmak.
Her neyse. Umarım demli bir çay içebilmişsindir :)
AMAN AMAN AMAN KİM GELİYORRR. KRALİÇE GELMİŞŞ
ben bu sene cadılar bayramında gezergen elf kulağı ve melek halesi taç takmıştım kadıköyün ortasında olmama rağmen herkes tiptip bakmıştı bakanara tek tek bugün cadılar bayramı diye açıklamak zorunda kalmıştım küçük bir çocuk bana gelip bizim dinimizde böyle şeyler yok dedi:( komşumda kulağımda hastalık var sandı keşke bu tarz evrensel olmuş bayramlar daha çok bilinip kutlansa ülkemizi geçtim istanbul dünyanın başkenti mega metrapol felan kadıköyde en çok mekanların bulunduğu en seküler yerlerden biri millet ucubeymişim gibi davrandı çok gücüme gitti
Eskiden vardı knk
Ucube gibi gezmeseydin o zman
@@Elifledeneironi mi bu?
@@Era_ormnah vardı eskiden
@@Elifledene mal mısın
Ben ingilterede gocmen olmanin kolay olmadigini dusunuyorum. Finlandiya da yasadim esimin isi nedeniyle geldik. Ev kiralamak , is bulmak, is icin kursa gitmek icin en az ulkede 3 yil bulunmus olmam gerektigini ogreniyorum. Yani beni depresyona surukledi bu durum. Acile gitmek durumunda kaldim doktor yok tansiyon olcumu yaptilar eger ölmüyorsan sabaha kadar doktor bekliyorsun eve de gondermiyorlar gidemezsiniz. Sabah 8 e kadar bekledik bekleme salonunda. Hemsireler vardiya degistirdi yenisi ile gorustuk nefes alamiyorum uyuyamiyorum yemek yiyemiyorum dedim. Degerleriniz normal gorunuyor eve gidebilirsiniz doktor beklemenize gerek yok dedi ne tavsiye ne ilac eger doktor bekleseydim 3 saat daha en az beklememiz gerekecegini ogrendik. Keske finlandiya ya da baska bir avrupa ulkesinde yasama sansimiz olsaydi esim avrupa vatandasi oldugu icin ve avrupa da insana daha iyi deger verildigi icin daha guzel olurdu. Ingiltereye geldigimde umutluydum hersey guzel gorunuyordu. Ama 3 yil gecmeden insan muamelesi yapilmiyor. Hastaneler pahali ve saglik sistemini dandik buldum akli ve sansi olan kuzey avrupaya goc eder.
@ece2586 esim yabanci ingilizce de biliyorum. Kendi alanimda almak istedigim cok basit kurslar bile ulkede en az 3 yil bulunmus olmam gerekiyor.gocmenler belki bu durumu olumsuz yonde kullandi belki bu yuzdendir. Ve son yillarda gocmenlere yonelik yasalarin degisti. Kendi deneyimlerimi anlattim. Zaten turkiye Ile karsilastirmadim. Finlandiya'ya gore kiyasladim. Brexit oncesi belki kolaydi ama elinizi atmak istediginiz Hersey kaliyor oyle. Gezmek icin turistik amacli guzel ama gocmen olmak gercekten cook zor. Avrupada cogu yerde destek alabiliyorsunuz sizi yonlendiriyorlar entegre olun diye.dili ingilizce olabilir ama gercekci bakarsak Bana gore avrupa da yasamaktan cok daha yipratici ve maliyetli. Gelirken zor olacagini biliyordum fakat bu kadar zorlayici olacagini bilmiyordum. Turkiyeye dair birsey soylemedim. Bircok acidan daha iyi burada yasamak ama gercekten cok yasada zorlastiriyor
durakta otobus beklerken ayni podcast bolumlerini dinlemekten daral gelmisti hos geldinn ❤️
Düzgün hizmet almayı istediğinde birilerinin seni enayi yerine koymasına dayanamıyorum hayır ben alterantif çözüm istemiyorum ben sarı muz istiyorum
Seni çok seviyorum tatilini tabi ki dinlemek isterim ne anlatsan dinlerim herşeyi anlatabilirsin 20 saat konuş öyle video çek lütfen🤧🤧🤧 uzun süre video atmadığında yokluğunu hissediyorum ve özlüyorum seni resmenn🥹🥹🥹
Her hafta bir video gelmeli :( seni çok seviyoruz
Meryem ne güzel anlattın ya 🥰 bu seyahatin seni ne kadar mutlu ettiği belli, çok sevindim 😇
O kadar uzun zamandır bekliyorum ki
Coğrafya bölümü 2. Sınıf öğrencisiyim ekonomik coğrafya diye bir dersim var ve erişebilir su konusunda çok çok haklısın, Türkiye de su erişimi elimizden alınmış bir hak pek çok ülkede insanlar musluk suyu içiyor şişe taşıyor çünkü satılan su pahalı burada o kadar pahalı değil ama musluk suları içilemez halde üzücü olan ise satn aldığımız sularda da bazı markalar direkt bildiğimiz musluk suyunu doldurup bize satıyor kimisi de yine inanılmaz basit ucuz filtrelerle bize yüksej kar marjıyla satıyorlar
Sonunda sonunda sonunda çok özledik seni birde artık şu hoodieler stoğa girsinnnn
videolarını çok seviyorum!! TRde favori youtube kanalımsın !!
Londrada gece taksi ile bir adrese gidiyorsaniz eger kadinlar olarak,taksici guvende oldugunuzdan emin olmadan gitmez.
Maria seni bir süredir takip ediyorum ve çok iyi bir gözlemcisin, analizlerin ufkumu açıyor; farklı ve zekice yorumluyorsun birçok şeyi. Bu kadar kısa kalmana rağmen bile çok iyi anlattın gördüğün şeyleri, olumsuz yorumlara aldırma lütfen. Seni seviyoruzz, iyi ki varsın.😽😽💖
23:10 Ankara’daki elçilikte bulunan İngiliz okuluna ziyarete gittiğimde “NO BULLYING” yazılarını duvarlarda gördüğümde şok olmuştum. Aynı şehirde böyle bir okul da var, öğrencisini hırpalayan okul da. 😢
Maria Yusuf Güney'i incelese çok eğleniriz
dusunecek oldugunda senin de kasiyerle konusmaya ihtiyacin var sis. insanin sosyal bir varlik olmasi en temel gercek, bunu gozetmeden organize olmus toplumlar literally hasta dusuyor. bizim cok onemsemedigimiz (belki munasebetsiz buldugumuz) o chitchat’ler -komik ama- insani yasatan bir sey
Yazın ailem beni Londra'ya göndermeyi planlıyordu ama tam da bugün gidemeyeceğimi öğrendim seneye gideceğim umarım demek istedim :') video için teşekkürler ❤
Ay canım benim umarım en yakın zamanda gidersin 💜
@@Aphelia. Yaaaaa çok teşekkür ederimm 😭🩵🫶
KESKE kulaklığımı yanıma alsaydım dolmuştayım dinlerdim😭😭😭
proje yaparken senden londra dinlemek o kadar güzeldi ki özellikle londra vs ankara hjjhgkkg
hacettepeye soylesiye geldi ve o kadarrr tatli biri ki 🥹🥹💗💗💗 love youuu
meryem özellikle muz konusu üzerinde anlattıklarında o kadar haklısın ki bende iki yıldır getir uygulamasını kullanıyordum ve her seferinde muz söylediğimde (özellikle bunu meyve sebze konusumda yapıyorlar) yeşil yenilemeyecek şekilde geliyordu ve sonrasında da o yeşil haliyle çürüyüp çöp oluyorlar. bunun üzerine uygulamayı kullanmayı bıraktım . dediklerine çok içtenlikle katılıyorum ülkemizde daha parasını ödediğin her hangi bir ürünü doğru ve düzgün bir biçimde alamıyorsun paranla rezil oluyorsun insanlar işin hep üçkağıdı peşinde
hayat bitti demiştim tam üstüne geldi🌟
İyi bari çocuğumu uyuturken dinlemelik yetişti 😍
Geçenlerde markette kasadayken çalışanların kurduğu şu diyaloğa denk gelmiştim:
-Depodayken cips paketlerini devirdim bi tanesi patladı döküldü ne yapıcam?
+Ne yapman gerektiğini biliyorsun,bantla koy geri.
-Ama içi olduğu gibi döküldü saçıldı?
Podcastin ana fikri muz yok muz herşey 😂
Hayat kalitemiz O KADAR düşük ki o kadar mutsusuz ki oturup saatlerce ağlamak istiyorum bu konuda
köye çıkacaktım sıkıntıdan bir gün daha video atmasaydın video atan ellerin dert görmesin🥺🌸
Ağrıda yaşıyorum ve internet konusunda çok muzdaribiz kpss sürecimde ders çalışmak için net bağlatmak istedik oturduğum yerde internet altyapısı olmadigi için ev interneti almak istediğimizde mecbur magnet(taşınabilir ev interneti) almak zorunda kaldık bu da iş görüyor ama normal internete göre hem hız hem fiyat anlamında gercekten çok zorluyor. Kaldı ki aylık 900 liraya yakın para veriyor olmamiza rağmen çok işlevsiz
Ya bazen "sizlanmalarimi dinlemek icin gelmiyorsunuz, boyle konulari dinelemek istemiyorsunuz, eglenmek icin geliyorsunuz" falan diyosun bence yanlis bir dusunce tabi diger takipcilerin ne der bilmiyorum ama ben senin sizlanmalarini veya sinirlendigin, uzuldugun seyleri anlatmani seviyorum cunku ev gibi hissettiriyorsun ve evde her zaman eglenmek zorunda degiliz COKCA I LOVE U💖💋
İngiltere’de yeşil alanlar kraliyet ailesine ait. Bu yüzden parklara sahip çıkılıyor ve site yapılmıyor. Ama elbette İngiltere’de dd ev sorunu var ve birçok green belt denilen yer imara açılmaya başladı maalesef. Yeni gelen hükümetin sözlerinden biri de yeşil alanların siteye dönüştürülmesiydi
videonun sonuna doğru kedilerini seviyorsun ya bu beni çok mutlu ediyor, kayb ettiğim kedileri mi hatırlatıyor bana ve onları sevdiğim anılarım canlanıyor kafmada, cidi anlamda bu beni çok mutlu ediyor bunun için sana teşekkür ediyorum 56:08
28:59 Hep karadenizle İngiltereyi bagdastirmannn OWAKSNSKWNSKSK COK İYİ YAAA
Hayaller gerçek oldu maria bir videosu da olsa 6 yıl sonra kedisi videoda poz verdi video kapağını kedisiyle yapabildi londrayı bi kaçsaat daha anlatsan dinlerdik gidemedim dinlediğimle daha da bayıldım londraya
Normal penti gibi iç çamaşırcılarının içinde sex shop ürünleri var. Ve böyle 50 yaşında evli çift falan görüyorum içerde o kadar havalı geliyo ki bu bana.
Çok süper bir podcast bölümüydü ❤
Azerbaycandan severek izleyen bir takipçin olarak bir gün buraya da gelmeni dilerim🥰🥰🥰
Videonun sonuna kalbimi bıraktım ve koşarak çileğimi sıkmaya gidiyorum. 💕💕💕
Ya Maria zaten kendin de söylüyorsun turist olarak gözlemlerini söylediğini ama orada yaşamayan biri olarak yaşadığın yerle karşılaştırman biraz talihsiz olmuş bence. Mesela Polonya'da Erasmus sürecini anlattığında daha adil bir durumdu, sonuçta bir süre o ülkede bulunmuştun. Turist olarak herhangi bir yerde zaten çok fazla kötü bir şeyle karşılaşmıyorsun. Ki İngiltere de Brexit süreçlerinden sonra diğer Avrupa ülkelerine göre sıkıntıda, İngiltere vatandaşlarının Belçika gibi ülkelerden çifte vatandaşlık kapmaya falan çalışıyorlar. (Bu arada seni severek izliyorum, sadece karşılaştırmanın pek adil olmadığını düşündüm, seni seviyorum 🙏)
Meryem internet konusunda o kadar haklısın ki yapay zeka mühendisliği okuyorum internet elim ayağım yani . Yurtta kalıyorum o kadar yetersiz leş bir internet var ki yurtta ders çalışabilmek mümkün olmuyo. Çoğu şeyde yetersiz olduğumuz gibi bu konuda da yetersiziz ve bu ülkede benim en çok canımı sıkan şey bir şeylerin olabilecekken olmaması, olabilme kapasitesinin olup da olmaması.
00:00 tık doğdu güneşim
56:08 batdı roje mın ❤
27:09 Maria Marx... helal olsun arkandayız ha gayret uyandıracaksın bu halkı :D
bir gun sen de boyle olcan karadeniz.
queen is backkkk
hoş geldin maria bırtcast'te gerçekten biz bize havası var çok özlemişim
sana o kadar güveniyorum ki izlemeden like'a abanıyorum
İngiltere’de para perakende sektörü sayesinde el değiştiriyor . Daha çok turistlere hitap ediyor. Eğer bir İngiliz gereksiz bir şey alıp sıkılırsa bunu 3. Gün evine en yakın charity shop un kapı koluna asar
nasılsın ablammm seni cok seviyorumm❤❤
Ya Vodafone milyon liralık reklamlar yapıyor. Ankara'da çoğu yerde elektrikler gidince Vodafone internetim de gidiyor :DD 21. yy dayız. deli gibi paralar ödüyorum aylık. ama elektrikler gidince internetim yok arama bile yapamıyorum. Jeneratörler devreye girmiyor mu ne haltsa artık. Vodafone dan bıktık. Ayrıca çok aydınlatıcı bir video olmuş. İngiltere'ye gidesim geldi hehe :DD
Beyoğlunda yaşıyorum benimde internet sorunlarım var butun internetleri denedim su zamana kadar hepsiyle 6 ay kadar kullanma sürem oldu en sonunda bıktık ve iptal ettik daha sonra baska bi markaya gectik ama hala aynı alt yapınızyok deniyo fiber öneriyolar fiber alıyoruz hala aynı ne zaman çözülecek
Abla özleştik ya
Pankekin totosu 🤎 lutfen daha uzun videolar gelsin seni dinlemeyi ozluyorummmmm
gsb nin interneti sayesinde bunu zar zor dinleyen yurt öğrencileri
Ablaa seni çok seviyorumm , Polonya'dan sevgilerr 💋🎡
55:05 kedo koklama ve koklayarak opme kısmı her podcastte olmali! cok rahatladim😻
Tam evde neden 1 aydır potcast yok diye sinir olurken gelen bildirim
42:10 bence coffyler yaygınlaşırsa yavaş yavaş bu konuda gelişebiliriz.Kahveler uygun ortam güzel ama az şube olduğu icin tıklım tıklım
kahvesi kotu çok az daha fazla versen starbucks içiyorsun
coffy sandalyeleri de berbat ya. asla cozy bi ortam yok ucuzluğa odaklanılmış durumda.
@@TheBırtcast ve hep dolu
@@TheBırtcastizmir coffy şubeleri çok rahat oluyor genelde sıcak ortamı oluyor 150 liraya butik bi kafedeki kahve fiyatına tatlı+kahve yapabiliyoz tam ogrencı yerı abla bosver bız gıderız 😣
Maria sadece yiyecek ve çay muhabbeti yaptığın bir öneri yayını gelmeli
Anlattıklarında o kadar haklısın ki. Geçen gün marketten laktozsuz yoğurt aldım ve yoğurt bildiğiniz küf tutmuş. Fişimi ve ürünü aldım markete gittim. Sorunu belirtip iade istediğimi söyledim. Tavrımda da asla anormal negatif bir şey yok. Kasiyer yemek kartıyla alışveriş yaptığım için iade yapamayacaklarını, yeni bir yoğurtla değiştirmemi söyledi. Ben de aldığım bir yoğurt bozuk çıktı zaten diğerleri de muhtemelen öyledir ürünlere güvenmediğim için almak istemiyorum dedim. Kadın beni terslemeye başladı bir anda. Gidip açıp bakarız işte bozulmamışsa alın falan dedi. Ben de istemiyorum paramı iade edin lütfen dedim. Bu sefer müdürünü çağırdı. Müdüründe de aynı negatif tavır. Yoğurdum bozuk çıktı diye beni suçlayacaklar neredeyse. Müdür de girin içeriden başka ürün alın diyor. Bu tüm konuşma boyunca bir kere özür dileriz, kusura bakmayın demediler ve inanamadım buna ya. Kimse asla yapıcı bir tavır takınmıyor, çözümcül olmuyor. En son dedim ki bana bir fiş kağıt bir teminat verin sonra gelip o tutarda alışveriş yaparım. Tamam diyip yazdı. Yani bu çözümü benim mi üretmem gerekiyordu gerçekten?? Günlük yaşamda bir yoğurt iadesi yapabilmenin bile psikolojik savaşa dönmesi o kadar rahatsız ediyor ki beni artık.
abla bu sene okuduğun kitaplarla ilgili bir video çekersen harika olurr
Londrada yazın benim de hissettiğim şey buydu normallik. En azından fiyet sabitliği
Daha çok kedi öpme kısmı isterizzz
çok özlemişimmmm daha çok video at lütfen eski videoları 50 kere hatmettim
ben çok seviyorum böyle gezi tecrübesi anlatılan videoları😋
yurt dışına çıkmaktan mı yoksa tatil yapmaktan mı bilmiyorum ama bir şeyler değişmiş ve iyi gelmiş gerçekten
Ay 2023 Mayıs’ta Londra’da telefonumu çaldılar😢 İyi ki başına gelmemiş. Çünkü polislerin falan asla umrunda değil. Sürekli olduğu için alışmışlar artık. Dubai’de açtılar telefonu 2 ay sonra, sonra tamamen yok oldu 😂 O kadar sinir bozucu bi şey ki. Uçak biletleri, mobil bankacılık telefonda kaldığı için bi anda her şey korkunçlaşıyor. Ama yine gidicem çünkü ben de çok sevdim Londra’yı❤
Ben de londrq metrosunda cuzdanimi caldirmistim, metronun icindeki polise gittim bir suru insan var, dedim bosver yeni kart cikaritim 😂
Hırsızlık ingilterede suç değil gibi bi şey resmen ya. Ama işte tacizdir şiddettir silahlanmadır yok o yüzden güvenli
Bence kendini bu kadar aciklamak zorunda degilsin abla tatil yapmak ve dinlenmek senin de hakkin biz seni her kosulda seviyor ve destekliyoruz 🩷🫶🫶🫶
Yasanır iki kez gittim mükemmel bir ülke param olsa İngiltere dee yaşarım
podcastler 2 saat olsunn
ŞÜKÜR HAYAT ARTIK DAHA DA YAŞANILABİLİR
Sen anlat meryemm ben her ayrıntıyı dinlemek istiyorum
Birazcık Türkiye'den çıkıp kontrastta nefes almışsın sanki, ama 1-2 yıl kalınca ve kontrastın büyüsü kalkınca çok daha depresif olmaya başlıyor.
iki ulkede de yasiyan birisi olarak turkiyede de artik yolda dusup kalp krizi gecirsen kimse umursamaz mlsf
Artık bölümler neden Spotifya gelmiyor bilen var mı