🎔 Hikaye 🎔 1.𝘚𝘢𝘳𝘬𝘪𝘺𝘭𝘢 𝘰𝘬𝘶𝘮𝘢𝘯𝘪𝘻𝘪 𝘵𝘢𝘷𝘴𝘪𝘺𝘦 𝘦𝘥𝘦𝘳𝘪𝘮. 2.𝘓𝘪𝘬𝘦 𝘢𝘵𝘮𝘢𝘺𝘪, 𝘢𝘣𝘰𝘯𝘦 𝘰𝘭𝘮𝘢𝘺𝘪, 𝘣𝘪𝘭𝘥𝘪𝘳𝘪𝘮𝘭𝘦𝘳𝘪 𝘢𝘤𝘮𝘢𝘺𝘪 𝘶𝘯𝘶𝘵𝘮𝘢𝘺𝘪𝘯. 3.𝘡𝘰𝘳𝘭𝘢 𝘰𝘬𝘶𝘵𝘮𝘶𝘺𝘰𝘳𝘶𝘮 𝘪𝘴𝘵𝘦𝘺𝘦𝘯 𝘰𝘬𝘶𝘳, 𝘪𝘴𝘵𝘦𝘮𝘦𝘺𝘦𝘯 𝘰𝘬𝘶𝘮𝘢𝘻. 4.𝘒𝘦𝘺𝘪𝘧𝘭𝘪 𝘰𝘬𝘶𝘮𝘢𝘭𝘢𝘳 𝘥𝘪𝘭𝘦𝘳𝘪𝘮. 𝘕𝘖𝘛: 𝘒𝘢𝘯𝘢𝘭𝘪𝘮 𝘺𝘦𝘯𝘪, 𝘭𝘶𝘵𝘧𝘦𝘯 𝘥𝘦𝘴𝘵𝘦𝘬 𝘰𝘭𝘶𝘳 𝘮𝘶𝘴𝘶𝘯𝘶𝘻? :) hedef^300 )) ........... Jeon Jungkook + Min Dohee + Yeon Su Ho + Min Yoongi ........... ❧ ℒ𝑜𝓋𝑒𝓇 𝒦𝑜𝑜𝓀 𝓈𝓊𝓃𝒶𝓇... ☙ ................ (Telefon konuşması) "Efendim Suho?" Sh: Daha ne kadar söylemem gerekecek... "Ne? neyi??" Sh: Annemin söyledigi şu evlilik şeylerine "hayır, daha çok erken" gibi şeyler söylemen gerektigini?! "Ooof tamam iştee" Jk: Noluyor? bir sorun mu var? (Dohe kafasını sağa sola çevirerek bir sorun olmadıgını söylemeye çalıştı) Sh: Yanındaki kim? Jungkook mu?? "Evet Jungkook" Sh: Ben sana onunla görüşme demedim mi?? "Suho sonra konuşalım olur mu? işim var!" Sh: Ne işin?... Benle ayrılmadan onunla seks mi yapacaksın? "İyice saçmaladın!" Telefonu kapattım... Suho ile ailemin zoruyla sevgili olmuştum... Ona karşı zerre kadar hissim yoktu, bunu biliyorlardı ama emir emirdi!... Jk: Bir sorun mu var? "Yoo... her zamanki Suho işte saçmalıyor" Jk: ...Bu durum seni rahatsız ediyorsa arkadaşlığımızı bitirebili... "Saçmalama Kook! Sen benim en yakın arkadaşımsın" (Jk:**Keşke onu değil beni sevseydin Dohee...**) Jk: Neyse gidelim mi? "Evet..." Uni öğrencileriyiz... Jungkook benim çocukluk arkadaşım, aynı zamanda birbirimizin sıır, suç ortağıyız. Ne zaman bir sorunum olsa hemen Kook yanımda olur. Onsuz yaşamak benim için ölümden farksız, 6 senedir ona platonik aşığım.... Suho ile sevgili olduktan sonra bile Jungkook a olan sevgim bir an bile eksilmedi... Onunla arkadaşılığımızın biteceğinden hep korktum... Nihayet uni den çıkıp, eve geçiyorduk bu zaman telefonum çaldı... "Alo?" X: Dohee... "Tanıyamadım?" X: Abisini öldürdüğün insanı nasıl tanımazsın!? Jk: Kim? Elimle ona sus işareti verdim.... Konuştuğum kişiyi tanımaya çalışıyordum, bu sesi daha önce hiç duymamıştım bu yüzden onu sadece öldürdüğüm kişiden tanıyabilirdim... Telefonu kulağımdan çekeren sessiz bir şekilde fısıldandım... "Son öldürdüğümüz kişinin adı neydi?" Jk: Kim... Kim Namjoon?! Neden? "Şşşh" "Bay Kim?" X: Ooo tanıdın demek... Buluşmak istiyorum. "Neden?" X: Soruyor musun?? Abimi öldürdün be! "Beni öldürecek misin?" X: Bir şartım var! "Nee??" X: Attığım konuma gel... ama yalnız! Telefonu kapattığı anda yüzümü yanımdaki bedene doğru çevirdim, Jungkook soru dolu ifadesiyle bana bakıyordu. Jk: Noldu? "Yok bir şey.." Jk: Ne demek yok bir şey?! "Jungkook yok bir şey dedim işte" Jk: Tamam... geldik inebilirsin. "Görüşürüz!" Başını olumlu anlamda salladıktan sonra arabadan indim... Düşüncelerim birbirine karışmıştı, Şart ne olabilirdi? Bu zaman birisinin kolumu sert bir şekilde sıkmasıyla irkildim... "Aaa... Suho? Napıyorsun? bırak kolumu!" Sh: Yine bu sik herifle birliktesin "Evet... arkadaşım o benim" Sh: Onun bakışları öyle demiyor ama?! "Saçmalama!!!" Sh: Sen benim sevgilimsin duydun mu? "Ooof sevmiyorsun bile" Sh: Bana bak küçük fahişe seni s.kerim duydun mu? Lafıma laf getirme defol git eve! derken kolumu sert bir şekilde sıkmıştı... Bu zaman Jungkook onun kolundan tutarak beni ondan ayırdı... Jk: Bana bak! Bu kıza karşı böyle it gibi davranırsan... o zaman ben senin hayatına son veririm! Sh: napıyorsun be? o benim sevgi... Jk: Kes sesini!! Diyerek onu yere itmişti... Bu konu git-gide büyüyecekti ve karşısını almam gerekiyordu... "Jungkook yeter! Hayatıma karışma lütfen." Jk: Ben... "Jungkook lütfennn" Diyerek meymenetsiz sevgilimin koluna girerek onunla eve girdim... ................ Bana gelen konum üzere evden çıktım... Kendi arabamla gidecektim o yüzden sessiz bir şekilde arabamı çalıştırdım. Az sonra konuma vardım. Eski püskü bir bina... Çok sessiz bir ortam ve korkunç bir otmosfer... Telefonum çaldı... X: Seni görüyorum Min Dohee! "Neredesin?" X: 2 kata çık. 2 kata çıktıgımda arkası dönük bir şekilde duran genç uzun boylu bir adama rasladım... X: Gelmeyecegini sanmıştım. "Şartını söyle!" X: Hmm... önce beni tanımak istemez misin? "Gerek duymuyorum" X: Ben Kim Tae Hyung! ...O mafya çocukla birleşip canına kıydığın Kim Namjoon un kardeşi "Hmm... abini neden öldürdeğümüzü sormayacak mısın?" Th: Gerek duymuyorum "Anladım... şartın ne?" Th: Suho "Nee?" Th: Suho yu bana ver "Anlamıyorum neden?" Th: Suho kız kardeşime tecavüz etti... üstelik bu yetmiyormuş gibi, hamile bıraktığı kadını... bebeğini sahiplenmedi. "Suho mu? nasıl? nasıl olur bu?" Th: Abim seni öldürmek için değil, Suho yu öldürmek için gelmişti o gece. "Ben... eğer Suho gerçekten böyle bir şey yaptıysa... özür dilerim.." Th: Artık bir anlamı yok... o iti bana ver, sende sevdigin kişiye kavuş "Ne? nasıl? nereden biliyorsun?" Th: Jeon Jung Kook... ona 6 yıldır aşıksın... platonik sanıyorsun ama... "Ne ama nee??" Th: Sana 8 yıldır aşık. Duyduklarım beni ciddi anlamda sarsıtmıştı... ne yapacagıma ne diyecegime şaşırıp donup kalmıştım... Ne yapmam gerekiyor? "Neyse.... Suho yu sana nasıl verecegim?!" Th: Yapman gereken tek şey yarın düzenlenecek partide Jungkook u öpmek "Nee? neden? ne alaka? Suho yu sana başka şekilde de verebilirim" Th: Dedigimi yapmazsan o aşık oldugun bay Jeon yarın partide ölecek! ........ Onunla razılığa gelip oradan ayrıldım... Kafamın içinde çözmeye çalıştıgım bir yığın şey varken, aklımda ki tek şey Jungkook un da bana aşık olup, olmamasıydı... 1 gün sonra... Yazardan... ....3 Holdingin birliği şerefine düzenlenen parti çok çılgınca devam ediyordu, (MİNYOON HOLDİNG, SUYEO HOLDİNG ve KİM HOLDİNG) Dohee partiye adım attıgı andan itibaren bir gözü atrafı kolaçan ediyor, birilerinin onları izleyip izlememisini çözüyordu. Bu zaman biricik abisi ona yaklaştı... Yg: Bakıyorum yine... mafya prenses olmuşsunuz bayan Min Diyerek elini ona uzattı... Karşılık alamayınca konuşmaya başladı.. Yg: Aa prenses hayırdır? ne zamandan beri abinin dans teklifini reddeder oldun? "...Kusura bakma abicim, dalmışım. Olur mu hiiç? senle dans etmeyipte kiminle edecegim ki?!" Diyerek abisinin ona uzanan elini tuttu.... Kocaman bahçenin 4 tarafı korumalarla doluydu, tüm bunlara rağmen Dohee korkuyordu. Bu gece herşey olabilirdi. Dans sırası gözleri sadece bir kişiyi arıyordu... Nihayet o kişi de geldi. Dohee nin, Jungkook u görünce parlayan gözleri abisinin de dikkatini çekti. Yg: Hıhım... Dohee, Jungkook u görünce bir garip oldun? "Ne? Nasıl?" Yg: Heyecanlandın?! "Yoo ne alakası var?" Yg: Suho yu sevmedigini biliyordum ama Jungkook u sevdigini bilmiyordum!? "Abi yaa... yok öyle bir şey dedim!" Yg: Tamam tamam... sevgilin sana bakıyor. ...........
Az sonra dans ın ilk partını bitirip yerlerine geçtiler... Jungkook, insanların arasından sızarak Dohee ye yaklaştı.. Jk: Çok güzel olmuşsun "Teşekkürlerr..." hafifçe gülümseyerek ilave etti "Sen güzel bakıyorsundur..." Jk: Dohee... partiden sonra arabama kadar bana eşlik eder misin? sana söylemek istedigim bir şey var. "...Tamam... ama şimdi söylesen?!" Jk: Partiden sonra... Olumlu anlamda kafasını sallarken, Suho nun gelişi yine herşeyi mahvetmişti. Sh: Sevgilim çok güzelsin "Teşekkür ederim Suho!" Çok güzel bir şarkı çalmaya başlamıştı... Herkes kendi eşi (dans eşi) ile dans etmeye başlamıştı... Sh: Dans edelim mi? "Şeey..." Abisinin gelişi onu bu durumdan kurtarmıştı... Yg: Suho... seni arıyordum bende Sh: Bir şey mi oldu Yoongi abi? Yg: Benimle gelebilir misin? Sh: Tabii... Yg: Aaa tam unutuyordum... Dohee babam Suho gelene kadar Jungkook la dans etmeni söyledi. "Nee??" Sh: Nasıll?? Benim sevgilimken onunla..? **Ona aşığım** Yg: Bilmem öyle söyledi./ ..................... Beyaz tenli, minik elli mafya prenses ona uzanan yakışıklı mafya prensin elini zarif bir şekilde tuttu... Koyu bir dans başlamak üzereydi. Dohee tam önünde duran bedenle arasında ki bir milim mesafe sebebi heyecanlanmıştı... Jungkook ona bakan parlak gözlerin sihrine kapılmış gibiydi. Sanki onu ilk kez görüyordu. Kalbi çıkacak gibiydi... Hisslerine yenik düşmemeye çalışıyordu, sonuçta aşık oldugu kızın bir sevgilisi vardı. Jk: Dans yeteneğin... gerçekten harika "Abartma Kook... her zaman ki halim" Jk: Her zaman ki halinden haberim yoktu ki... bilemedim "Kook..." Jk: Efendim Dohee? "İyiki varsın Jungkook" Jk: Sende... durduk yere bu sözler nereden geliyor? "İçimden" Jk: Hımmm... bende içimden gelenleri söylesem?! Olumlu anlamda kafasını salladı... Bu zaman gözüne çarpan kişiyle donakalmıştı... Tae Hyung da buradaydı, bizzat onun gelecegini bilmiyordu.... Gözleri berelemişti. Hem korkmuş, hem heyecanlanmıştı... Bu zaman Jungkook sükutu bozdu. Jk: Bunlar nasıl söylenir bilmiyorum Dohee... Hani diyorlar ya midem de kelebekler uçuşuyor, kalbim yerinden çıkacak gibi oluyor, aklım fikrim tüm zihnimi ele geçirmiş gibi... Sanırım bana da aynı şeyler oluyor... "Nasıl?" Jk: Aslında sanırım demek yalan olur... Sana aşığım Dohee..! Dohee duyduğu heyecan aynı zamanda korku verici sözlerle şaşkın bir şekilde Tae Hyung a baktı... Onu görünce gülümseyen Tae gözleriyle Jungkook u işaret etti. Şimdi ona odaklanması gerekiyordu. Jk: Bir şey söylemeyecek misin? ...ve zaman durmuştu. Dohee ayak uçlarına kalkarak dolgun dudaklarını, Jungkook un dudaklarıyla birleştirmişti... Kalbi çok hızlı bir şekilde çarparken gözlerini kapatmış, aklında ki herşeyi silmiş, tamamen karşısındaki kişiye odaklanmıştı... Jungkook tuttuğu eli bırakarak, elini onun beline dolamıştı. Tüm bunlar istemeden olmuştu, kaşları çatıkken dudaklarına değen soğuk dudaklara odaklanmıştı... X: Aaa... bay Min in kızı Dohee değil mi? X: Evett... karşısında ki kim? X: Sevgilisi?! X: Bay Yeon mu? o degil gibi!? Yg: Millet herkes dağılsın! O Dohee nin sevgilisi! Dohee yavaşça büyük bedenden ayrılarak gözlerini açtı... Büyük beden hala şok içerisinde, gözleri kapalı şekilde duruyordu... Utancından kızarmıştı. Dohee herkesin onlara baktığını görünce Tae yi aramaya başladı. Ama gitmişti... Yoongi kız kardeşine yaklaşarak koluna girdi... Yg: Rezil olduk gidebiliriz "Abi ben... sadece" Yg: Şşşh biliyorum bende bu işin bir parçasıyım Dohee! "Nee? ne demek??" derken salondan ayrılmışlardı... "Abi... bunu bana mutlaka anlatmanı istiyorum" Yg: Tamam ama şimdi degil. "Abi... Jungkook" Yg: Şşşhh ......................... (TV) // x: Ünlü holding sahibi Yeon Han Von biricik oğlunu kaybetti. Oğlunun ölümü ile ilgili hiç bir bilgi vermeyen bay Yeon biricik evladına sıradan bir cenaze töreni ile veda etti. // (WhattsApp yazışması) Jungoo: Haberleri gördün mü? DoHee.m: Ebet, çok üzüldüm Jungoo: Cidden? DoHee.m: Bilmem Jungoo: Beni sevdigini neden ilk başta söylemedin? DoHee.m: Sen niye söylemedin? Jungoo: Ama ilk bne sordum DoHee.m: 8 yıldır beni severek nasıl dayanmışsın?? Jungoo: Gerçekten sevmişim... DoHee.m: Bende seni seviyorum Jungoo SON
Smut hikayemiz akşam gelecek
Her gören beğense? :))
Askim gercekten calisiyorum ve okuyacak zamanim yok okul gotumenzor geldi çalışmaya basladim cigerim cikiyo her gun hic zamanim olmuyo
Yaa kıyamam ;) Zaman buldugunda dinlen kendini çok yorma bebegim
@@LoverKook97orospu babam 17 yıldır Yoktu yanımda pic şimdi geliyo yanımıza kaçmak için çalışıyorum ve ölüyorum her gün
🎔 Hikaye 🎔
1.𝘚𝘢𝘳𝘬𝘪𝘺𝘭𝘢 𝘰𝘬𝘶𝘮𝘢𝘯𝘪𝘻𝘪 𝘵𝘢𝘷𝘴𝘪𝘺𝘦 𝘦𝘥𝘦𝘳𝘪𝘮.
2.𝘓𝘪𝘬𝘦 𝘢𝘵𝘮𝘢𝘺𝘪, 𝘢𝘣𝘰𝘯𝘦 𝘰𝘭𝘮𝘢𝘺𝘪, 𝘣𝘪𝘭𝘥𝘪𝘳𝘪𝘮𝘭𝘦𝘳𝘪 𝘢𝘤𝘮𝘢𝘺𝘪 𝘶𝘯𝘶𝘵𝘮𝘢𝘺𝘪𝘯.
3.𝘡𝘰𝘳𝘭𝘢 𝘰𝘬𝘶𝘵𝘮𝘶𝘺𝘰𝘳𝘶𝘮 𝘪𝘴𝘵𝘦𝘺𝘦𝘯 𝘰𝘬𝘶𝘳, 𝘪𝘴𝘵𝘦𝘮𝘦𝘺𝘦𝘯 𝘰𝘬𝘶𝘮𝘢𝘻.
4.𝘒𝘦𝘺𝘪𝘧𝘭𝘪 𝘰𝘬𝘶𝘮𝘢𝘭𝘢𝘳 𝘥𝘪𝘭𝘦𝘳𝘪𝘮.
𝘕𝘖𝘛: 𝘒𝘢𝘯𝘢𝘭𝘪𝘮 𝘺𝘦𝘯𝘪, 𝘭𝘶𝘵𝘧𝘦𝘯 𝘥𝘦𝘴𝘵𝘦𝘬 𝘰𝘭𝘶𝘳 𝘮𝘶𝘴𝘶𝘯𝘶𝘻? :) hedef^300 ))
...........
Jeon Jungkook + Min Dohee + Yeon Su Ho + Min Yoongi
...........
❧
ℒ𝑜𝓋𝑒𝓇 𝒦𝑜𝑜𝓀 𝓈𝓊𝓃𝒶𝓇...
☙
................
(Telefon konuşması)
"Efendim Suho?"
Sh: Daha ne kadar söylemem gerekecek...
"Ne? neyi??"
Sh: Annemin söyledigi şu evlilik şeylerine "hayır, daha çok erken" gibi şeyler söylemen gerektigini?!
"Ooof tamam iştee"
Jk: Noluyor? bir sorun mu var?
(Dohe kafasını sağa sola çevirerek bir sorun olmadıgını söylemeye çalıştı)
Sh: Yanındaki kim? Jungkook mu??
"Evet Jungkook"
Sh: Ben sana onunla görüşme demedim mi??
"Suho sonra konuşalım olur mu? işim var!"
Sh: Ne işin?... Benle ayrılmadan onunla seks mi yapacaksın?
"İyice saçmaladın!"
Telefonu kapattım... Suho ile ailemin zoruyla sevgili olmuştum... Ona karşı zerre kadar hissim yoktu, bunu biliyorlardı ama emir emirdi!...
Jk: Bir sorun mu var?
"Yoo... her zamanki Suho işte saçmalıyor"
Jk: ...Bu durum seni rahatsız ediyorsa arkadaşlığımızı bitirebili...
"Saçmalama Kook! Sen benim en yakın arkadaşımsın"
(Jk:**Keşke onu değil beni sevseydin Dohee...**)
Jk: Neyse gidelim mi?
"Evet..."
Uni öğrencileriyiz... Jungkook benim çocukluk arkadaşım, aynı zamanda birbirimizin sıır, suç ortağıyız. Ne zaman bir sorunum olsa hemen Kook yanımda olur. Onsuz yaşamak benim için ölümden farksız, 6 senedir ona platonik aşığım....
Suho ile sevgili olduktan sonra bile Jungkook a olan sevgim bir an bile eksilmedi... Onunla arkadaşılığımızın biteceğinden hep korktum... Nihayet uni den çıkıp, eve geçiyorduk bu zaman telefonum çaldı...
"Alo?"
X: Dohee...
"Tanıyamadım?"
X: Abisini öldürdüğün insanı nasıl tanımazsın!?
Jk: Kim?
Elimle ona sus işareti verdim.... Konuştuğum kişiyi tanımaya çalışıyordum, bu sesi daha önce hiç duymamıştım bu yüzden onu sadece öldürdüğüm kişiden tanıyabilirdim...
Telefonu kulağımdan çekeren sessiz bir şekilde fısıldandım...
"Son öldürdüğümüz kişinin adı neydi?"
Jk: Kim... Kim Namjoon?! Neden?
"Şşşh"
"Bay Kim?"
X: Ooo tanıdın demek... Buluşmak istiyorum.
"Neden?"
X: Soruyor musun?? Abimi öldürdün be!
"Beni öldürecek misin?"
X: Bir şartım var!
"Nee??"
X: Attığım konuma gel... ama yalnız!
Telefonu kapattığı anda yüzümü yanımdaki bedene doğru çevirdim, Jungkook soru dolu ifadesiyle bana bakıyordu.
Jk: Noldu?
"Yok bir şey.."
Jk: Ne demek yok bir şey?!
"Jungkook yok bir şey dedim işte"
Jk: Tamam... geldik inebilirsin.
"Görüşürüz!"
Başını olumlu anlamda salladıktan sonra arabadan indim... Düşüncelerim birbirine karışmıştı, Şart ne olabilirdi? Bu zaman birisinin kolumu sert bir şekilde sıkmasıyla irkildim...
"Aaa... Suho? Napıyorsun? bırak kolumu!"
Sh: Yine bu sik herifle birliktesin
"Evet... arkadaşım o benim"
Sh: Onun bakışları öyle demiyor ama?!
"Saçmalama!!!"
Sh: Sen benim sevgilimsin duydun mu?
"Ooof sevmiyorsun bile"
Sh: Bana bak küçük fahişe seni s.kerim duydun mu? Lafıma laf getirme defol git eve!
derken kolumu sert bir şekilde sıkmıştı... Bu zaman Jungkook onun kolundan tutarak beni ondan ayırdı...
Jk: Bana bak! Bu kıza karşı böyle it gibi davranırsan... o zaman ben senin hayatına son veririm!
Sh: napıyorsun be? o benim sevgi...
Jk: Kes sesini!!
Diyerek onu yere itmişti... Bu konu git-gide büyüyecekti ve karşısını almam gerekiyordu...
"Jungkook yeter! Hayatıma karışma lütfen."
Jk: Ben...
"Jungkook lütfennn"
Diyerek meymenetsiz sevgilimin koluna girerek onunla eve girdim...
................
Bana gelen konum üzere evden çıktım... Kendi arabamla gidecektim o yüzden sessiz bir şekilde arabamı çalıştırdım. Az sonra konuma vardım. Eski püskü bir bina... Çok sessiz bir ortam ve korkunç bir otmosfer...
Telefonum çaldı...
X: Seni görüyorum Min Dohee!
"Neredesin?"
X: 2 kata çık.
2 kata çıktıgımda arkası dönük bir şekilde duran genç uzun boylu bir adama rasladım...
X: Gelmeyecegini sanmıştım.
"Şartını söyle!"
X: Hmm... önce beni tanımak istemez misin?
"Gerek duymuyorum"
X: Ben Kim Tae Hyung! ...O mafya çocukla birleşip canına kıydığın Kim Namjoon un kardeşi
"Hmm... abini neden öldürdeğümüzü sormayacak mısın?"
Th: Gerek duymuyorum
"Anladım... şartın ne?"
Th: Suho
"Nee?"
Th: Suho yu bana ver
"Anlamıyorum neden?"
Th: Suho kız kardeşime tecavüz etti... üstelik bu yetmiyormuş gibi, hamile bıraktığı kadını... bebeğini sahiplenmedi.
"Suho mu? nasıl? nasıl olur bu?"
Th: Abim seni öldürmek için değil, Suho yu öldürmek için gelmişti o gece.
"Ben... eğer Suho gerçekten böyle bir şey yaptıysa... özür dilerim.."
Th: Artık bir anlamı yok... o iti bana ver, sende sevdigin kişiye kavuş
"Ne? nasıl? nereden biliyorsun?"
Th: Jeon Jung Kook... ona 6 yıldır aşıksın... platonik sanıyorsun ama...
"Ne ama nee??"
Th: Sana 8 yıldır aşık.
Duyduklarım beni ciddi anlamda sarsıtmıştı... ne yapacagıma ne diyecegime şaşırıp donup kalmıştım... Ne yapmam gerekiyor?
"Neyse.... Suho yu sana nasıl verecegim?!"
Th: Yapman gereken tek şey yarın düzenlenecek partide Jungkook u öpmek
"Nee? neden? ne alaka? Suho yu sana başka şekilde de verebilirim"
Th: Dedigimi yapmazsan o aşık oldugun bay Jeon yarın partide ölecek!
........
Onunla razılığa gelip oradan ayrıldım... Kafamın içinde çözmeye çalıştıgım bir yığın şey varken, aklımda ki tek şey Jungkook un da bana aşık olup, olmamasıydı...
1 gün sonra...
Yazardan...
....3 Holdingin birliği şerefine düzenlenen parti çok çılgınca devam ediyordu, (MİNYOON HOLDİNG, SUYEO HOLDİNG ve KİM HOLDİNG) Dohee partiye adım attıgı andan itibaren bir gözü atrafı kolaçan ediyor, birilerinin onları izleyip izlememisini çözüyordu. Bu zaman biricik abisi ona yaklaştı...
Yg: Bakıyorum yine... mafya prenses olmuşsunuz bayan Min
Diyerek elini ona uzattı... Karşılık alamayınca konuşmaya başladı..
Yg: Aa prenses hayırdır? ne zamandan beri abinin dans teklifini reddeder oldun?
"...Kusura bakma abicim, dalmışım. Olur mu hiiç? senle dans etmeyipte kiminle edecegim ki?!"
Diyerek abisinin ona uzanan elini tuttu.... Kocaman bahçenin 4 tarafı korumalarla doluydu, tüm bunlara rağmen Dohee korkuyordu. Bu gece herşey olabilirdi.
Dans sırası gözleri sadece bir kişiyi arıyordu... Nihayet o kişi de geldi. Dohee nin, Jungkook u görünce parlayan gözleri abisinin de dikkatini çekti.
Yg: Hıhım... Dohee, Jungkook u görünce bir garip oldun?
"Ne? Nasıl?"
Yg: Heyecanlandın?!
"Yoo ne alakası var?"
Yg: Suho yu sevmedigini biliyordum ama Jungkook u sevdigini bilmiyordum!?
"Abi yaa... yok öyle bir şey dedim!"
Yg: Tamam tamam... sevgilin sana bakıyor.
...........
Az sonra dans ın ilk partını bitirip yerlerine geçtiler... Jungkook, insanların arasından sızarak Dohee ye yaklaştı..
Jk: Çok güzel olmuşsun
"Teşekkürlerr..." hafifçe gülümseyerek ilave etti "Sen güzel bakıyorsundur..."
Jk: Dohee... partiden sonra arabama kadar bana eşlik eder misin? sana söylemek istedigim bir şey var.
"...Tamam... ama şimdi söylesen?!"
Jk: Partiden sonra...
Olumlu anlamda kafasını sallarken, Suho nun gelişi yine herşeyi mahvetmişti.
Sh: Sevgilim çok güzelsin
"Teşekkür ederim Suho!"
Çok güzel bir şarkı çalmaya başlamıştı... Herkes kendi eşi (dans eşi) ile dans etmeye başlamıştı...
Sh: Dans edelim mi?
"Şeey..." Abisinin gelişi onu bu durumdan kurtarmıştı...
Yg: Suho... seni arıyordum bende
Sh: Bir şey mi oldu Yoongi abi?
Yg: Benimle gelebilir misin?
Sh: Tabii...
Yg: Aaa tam unutuyordum... Dohee babam Suho gelene kadar Jungkook la dans etmeni söyledi.
"Nee??"
Sh: Nasıll?? Benim sevgilimken onunla..?
**Ona aşığım**
Yg: Bilmem öyle söyledi./
.....................
Beyaz tenli, minik elli mafya prenses ona uzanan yakışıklı mafya prensin elini zarif bir şekilde tuttu... Koyu bir dans başlamak üzereydi. Dohee tam önünde duran bedenle arasında ki bir milim mesafe sebebi heyecanlanmıştı... Jungkook ona bakan parlak gözlerin sihrine kapılmış gibiydi. Sanki onu ilk kez görüyordu. Kalbi çıkacak gibiydi... Hisslerine yenik düşmemeye çalışıyordu, sonuçta aşık oldugu kızın bir sevgilisi vardı.
Jk: Dans yeteneğin... gerçekten harika
"Abartma Kook... her zaman ki halim"
Jk: Her zaman ki halinden haberim yoktu ki... bilemedim
"Kook..."
Jk: Efendim Dohee?
"İyiki varsın Jungkook"
Jk: Sende... durduk yere bu sözler nereden geliyor?
"İçimden"
Jk: Hımmm... bende içimden gelenleri söylesem?!
Olumlu anlamda kafasını salladı... Bu zaman gözüne çarpan kişiyle donakalmıştı... Tae Hyung da buradaydı, bizzat onun gelecegini bilmiyordu.... Gözleri berelemişti. Hem korkmuş, hem heyecanlanmıştı... Bu zaman Jungkook sükutu bozdu.
Jk: Bunlar nasıl söylenir bilmiyorum Dohee... Hani diyorlar ya midem de kelebekler uçuşuyor, kalbim yerinden çıkacak gibi oluyor, aklım fikrim tüm zihnimi ele geçirmiş gibi... Sanırım bana da aynı şeyler oluyor...
"Nasıl?"
Jk: Aslında sanırım demek yalan olur... Sana aşığım Dohee..!
Dohee duyduğu heyecan aynı zamanda korku verici sözlerle şaşkın bir şekilde Tae Hyung a baktı... Onu görünce gülümseyen Tae gözleriyle Jungkook u işaret etti. Şimdi ona odaklanması gerekiyordu.
Jk: Bir şey söylemeyecek misin?
...ve zaman durmuştu. Dohee ayak uçlarına kalkarak dolgun dudaklarını, Jungkook un dudaklarıyla birleştirmişti... Kalbi çok hızlı bir şekilde çarparken gözlerini kapatmış, aklında ki herşeyi silmiş, tamamen karşısındaki kişiye odaklanmıştı...
Jungkook tuttuğu eli bırakarak, elini onun beline dolamıştı. Tüm bunlar istemeden olmuştu, kaşları çatıkken dudaklarına değen soğuk dudaklara odaklanmıştı...
X: Aaa... bay Min in kızı Dohee değil mi?
X: Evett... karşısında ki kim?
X: Sevgilisi?!
X: Bay Yeon mu? o degil gibi!?
Yg: Millet herkes dağılsın! O Dohee nin sevgilisi!
Dohee yavaşça büyük bedenden ayrılarak gözlerini açtı... Büyük beden hala şok içerisinde, gözleri kapalı şekilde duruyordu... Utancından kızarmıştı. Dohee herkesin onlara baktığını görünce Tae yi aramaya başladı. Ama gitmişti...
Yoongi kız kardeşine yaklaşarak koluna girdi...
Yg: Rezil olduk gidebiliriz
"Abi ben... sadece"
Yg: Şşşh biliyorum bende bu işin bir parçasıyım Dohee!
"Nee? ne demek??"
derken salondan ayrılmışlardı...
"Abi... bunu bana mutlaka anlatmanı istiyorum"
Yg: Tamam ama şimdi degil.
"Abi... Jungkook"
Yg: Şşşhh
.........................
(TV)
// x: Ünlü holding sahibi Yeon Han Von biricik oğlunu kaybetti. Oğlunun ölümü ile ilgili hiç bir bilgi vermeyen bay Yeon biricik evladına sıradan bir cenaze töreni ile veda etti. //
(WhattsApp yazışması)
Jungoo:
Haberleri gördün mü?
DoHee.m:
Ebet, çok üzüldüm
Jungoo:
Cidden?
DoHee.m:
Bilmem
Jungoo:
Beni sevdigini neden ilk başta söylemedin?
DoHee.m:
Sen niye söylemedin?
Jungoo:
Ama ilk bne sordum
DoHee.m:
8 yıldır beni severek nasıl dayanmışsın??
Jungoo:
Gerçekten sevmişim...
DoHee.m:
Bende seni seviyorum Jungoo
SON
Ilkk🎉🎉🎉🎉
Oha bütün yrogunlugum gitti@@LoverKook97
@@NisaYılmaz-h5b yerimmm :))