Allah vardı zaman yoktu, Allah önce zamanı sonra evreni varetti. Ezeli ve ebedi (başlangıcı ve sonu olmayan), varlığı kendinden olan Allah, bilinmeyi dilemiş; zamanı yaratmış, sonra zamana bağımlı olan varlığı/maddeyi (evreni/kainatı) ve melek türünü daha sonra da insan türünü (Adem) yaratmıştır. Allah’ın yaratması; varlığı, yoklukta bırakmamak içindir ve tercihini yaratmaktan yana kullanmasının bir sonucudur. Bu ise Rahman ve Rahim isminin bir tecellisi olsa gerek. Allah’ın, kainatı ve içindekileri yaratma/varetme amacı ise kendisini göstermeyi, bilinmeyi dilemesidir. Bu ihsanlar, her daim yaratmalar ve lütuflar olmasaydı, Allah’ın bu sıfatları belkide tecelli etmemiş olacaktı. Ama varlığı her daim hiç bir şeye ihtiyaç duymadan devam edecekti. Allah’a ulaşmayı istemek meleklere ve insanlara kalmıştır, ancak senin istemeni de dileyen kimdir sorusunun cevabı da yine Allah’ın bizatihi kendisidir. Çünkü Allah zamanı ve tüm varlığı kuşatmıştır. Melek ve insana düşen ise acziyetinin farkına vararak ve benlik duvarını aşarak dünyada iken Allah’a ulaşmaktır. Son bilmece, Allah’ı görmektir. Bir gün Allah’a ulaşacaksınız. İradenizi de Allah’a teslim edeceksiniz ve Allah’ın Zat’ını göreceksiniz. Allah’ı dünyada görebilmek inananlar için imkansız değildir… Allah yoktan varedendir. Allah sürekli yaratandır ve yokedendir, herşeye hakimdir ve Allah için imkansız yoktur. Allah her şeye kadirdir ve Allah için herşey mümkündür. Allah dilediğine/dileyene, dilediğini verendir…
Melekleri ve insanları ancak, beni bilmeleri, sevmeleri, tanımaları, ibadet etmeleri ve bana ulaşmaları, beni görmeleri, benimle konuşabilmeleri, mutlu olmaları için yarattım. (Küntü Kenzen Mahfiyyen Fehalaktü'l Halka Liya'rifûnî) Ben bir gizli hazine idim, görülmek, bilinmek, sevilmek diledim, bu yüzden âlemi (evreni, kainatı, maddeyi, tüm varlığı) yarattım. (Kuran : 51:56) İnanıp erdemli bir hayat sürerek namazı gözetenlerin ve zekatı verenlerin ödülleri Rab'leri katındadır. Onlar için korku yoktur ve onlar mahzun da olmayacaklardır. (Hüzün duymayacaklardır, üzülmeyeceklerdir). (Kuran : 2:277) Eğer siz Allah’ı gereği gibi tanımış olsaydınız, Allah’ın dilemesiyle sular üzerinde gezerdiniz ve duanız sayesinde dağlar yerinden oynardı…
Madde enerjidir enerji maddedir,herşey madde ve enerjiyse ya maddedir ya enerjidir, o zaman maddenin oluşumu yani tanrının oluşumu için bir başka yaratıcı gerekiyor, evrendeki yasaları insanlar kabul ettiği için var
Çok ilginç. Tanrıyı kim yarattı demeleri aslında evet tanrı var demek aslında bunu kabul etmiş oluyor. Tanrıyı var kabul edip, O nu kim yarattı sorusu soruyor. Var olan bir şeyi gözümüz ve bütün duygularımız ile onaylıyoruz. Eh o halde mantığın temel şartı o hâlde bir var eden var. Var olanin, yok ispatı zaten olmaz. Tanrı o hâlde var olduğuna göre daha nasıl bir varlık ispatı istiyoruz. Görmekle mi, duymakla mi...deney ve gözlem ile mi. Sonsuz kudret ve sanat Sahibini hangi sonlu ve sınırlı kapasite ile fizik aleminde somut hâle getirmek mümkün. Ancak bu âlemde O nu tecellileri ile ve Sanatları ve sıfatları ile tanıyabiliriz. Bence imkanları akıldan da gelmiyor. Çünkü onu da kullanmıyorlar. Allah iman nasip etsin....
inanan bir insan için uçan bir kuştan evrendeki herşeye kadar tanrının varlığına birçok argüman bulabilirsiniz. inanmayan biri için söylediklerinizin hiçbiri kanıt sayılmaz. zaman ve mekandan aşkın bir yaratıcı için nasıl var olduğu sorulamaz mı..allah nasıl var olduğunu söylemezken bunu insanların açıklamaya çalışması çok garip. aslında tek bir cevap var, Bilmiyoruz
Aristo mantığını kullanıp, Celâl bey bu mantığın bile sınırlarına yanasmamak. Çok ciddi bir ironi içinde. Bence inkarı düşünce süzgecinden geçmeden yapıyor.... Böyle ciddi bir bilim birikimi olan kişi nasıl oluyor da inkâr ediyor. Hafızam almıyor ve cidden üzülüyorum ve gençlerin inancını zora sokuyor. Vebali çok büyük. Allah iman nasip etsin....
Kimse tasarlamadı onun için Allah Tanrı ilah olan odur.
Yaratılan yaratıcı olabilir mi...
Celal hocaya cevap
SEN
Bu tamamen senin tasarımın
Allah vardı zaman yoktu, Allah önce zamanı sonra evreni varetti. Ezeli ve ebedi (başlangıcı ve sonu olmayan), varlığı kendinden olan Allah, bilinmeyi dilemiş; zamanı yaratmış, sonra zamana bağımlı olan varlığı/maddeyi (evreni/kainatı) ve melek türünü daha sonra da insan türünü (Adem) yaratmıştır. Allah’ın yaratması; varlığı, yoklukta bırakmamak içindir ve tercihini yaratmaktan yana kullanmasının bir sonucudur. Bu ise Rahman ve Rahim isminin bir tecellisi olsa gerek. Allah’ın, kainatı ve içindekileri yaratma/varetme amacı ise kendisini göstermeyi, bilinmeyi dilemesidir. Bu ihsanlar, her daim yaratmalar ve lütuflar olmasaydı, Allah’ın bu sıfatları belkide tecelli etmemiş olacaktı. Ama varlığı her daim hiç bir şeye ihtiyaç duymadan devam edecekti.
Allah’a ulaşmayı istemek meleklere ve insanlara kalmıştır, ancak senin istemeni de dileyen kimdir sorusunun cevabı da yine Allah’ın bizatihi kendisidir. Çünkü Allah zamanı ve tüm varlığı kuşatmıştır. Melek ve insana düşen ise acziyetinin farkına vararak ve benlik duvarını aşarak dünyada iken Allah’a ulaşmaktır. Son bilmece, Allah’ı görmektir. Bir gün Allah’a ulaşacaksınız. İradenizi de Allah’a teslim edeceksiniz ve Allah’ın Zat’ını göreceksiniz. Allah’ı dünyada görebilmek inananlar için imkansız değildir… Allah yoktan varedendir. Allah sürekli yaratandır ve yokedendir, herşeye hakimdir ve Allah için imkansız yoktur. Allah her şeye kadirdir ve Allah için herşey mümkündür. Allah dilediğine/dileyene, dilediğini verendir…
Melekleri ve insanları ancak, beni bilmeleri, sevmeleri, tanımaları, ibadet etmeleri ve bana ulaşmaları, beni görmeleri, benimle konuşabilmeleri, mutlu olmaları için yarattım. (Küntü Kenzen Mahfiyyen Fehalaktü'l Halka Liya'rifûnî) Ben bir gizli hazine idim, görülmek, bilinmek, sevilmek diledim, bu yüzden âlemi (evreni, kainatı, maddeyi, tüm varlığı) yarattım. (Kuran : 51:56)
İnanıp erdemli bir hayat sürerek namazı gözetenlerin ve zekatı verenlerin ödülleri Rab'leri katındadır. Onlar için korku yoktur ve onlar mahzun da olmayacaklardır. (Hüzün duymayacaklardır, üzülmeyeceklerdir). (Kuran : 2:277)
Eğer siz Allah’ı gereği gibi tanımış olsaydınız, Allah’ın dilemesiyle sular üzerinde gezerdiniz ve duanız sayesinde dağlar yerinden oynardı…
Madde enerjidir enerji maddedir,herşey madde ve enerjiyse ya maddedir ya enerjidir, o zaman maddenin oluşumu yani tanrının oluşumu için bir başka yaratıcı gerekiyor, evrendeki yasaları insanlar kabul ettiği için var
Üstad, Tanrı Alem ilişkisinde biz o zaman Allahın içindeyiz sonucu çıkmıyor mu?
Çok ilginç. Tanrıyı kim yarattı demeleri aslında evet tanrı var demek aslında bunu kabul etmiş oluyor. Tanrıyı var kabul edip, O nu kim yarattı sorusu soruyor. Var olan bir şeyi gözümüz ve bütün duygularımız ile onaylıyoruz. Eh o halde mantığın temel şartı o hâlde bir var eden var. Var olanin, yok ispatı zaten olmaz. Tanrı o hâlde var olduğuna göre daha nasıl bir varlık ispatı istiyoruz. Görmekle mi, duymakla mi...deney ve gözlem ile mi. Sonsuz kudret ve sanat Sahibini hangi sonlu ve sınırlı kapasite ile fizik aleminde somut hâle getirmek mümkün. Ancak bu âlemde O nu tecellileri ile ve Sanatları ve sıfatları ile tanıyabiliriz. Bence imkanları akıldan da gelmiyor. Çünkü onu da kullanmıyorlar. Allah iman nasip etsin....
Sen bayağı uzun saçmaladın
inanan bir insan için uçan bir kuştan evrendeki herşeye kadar tanrının varlığına birçok argüman bulabilirsiniz. inanmayan biri için söylediklerinizin hiçbiri kanıt sayılmaz. zaman ve mekandan aşkın bir yaratıcı için nasıl var olduğu sorulamaz mı..allah nasıl var olduğunu söylemezken bunu insanların açıklamaya çalışması çok garip. aslında tek bir cevap var, Bilmiyoruz
Kanalimda bununla ilgili 3 video var, agnostisizm ve Daimond Tema'ya cevap vermiştim, kitabını kritik ederek. Siz anladığım kadarıyla agnostiksiniz.
@@mehmetdemfelsefe-din değerli hocam bu konuda aradığımız cevaplar için benim neye inandığımın bir önemi var mı..?
Aristo mantığını kullanıp, Celâl bey bu mantığın bile sınırlarına yanasmamak. Çok ciddi bir ironi içinde. Bence inkarı düşünce süzgecinden geçmeden yapıyor.... Böyle ciddi bir bilim birikimi olan kişi nasıl oluyor da inkâr ediyor. Hafızam almıyor ve cidden üzülüyorum ve gençlerin inancını zora sokuyor. Vebali çok büyük. Allah iman nasip etsin....
Senin saçmalamana cevap vermeye bile değmez , vaz geçtim