Kur'an'ın Allah-kul tasavvuru efendi-köle anlayışına mı dayanmaktadır? | Doç. Dr. Rabiye Çetin

แชร์
ฝัง
  • เผยแพร่เมื่อ 2 ม.ค. 2025

ความคิดเห็น • 75

  • @oguzc.2379
    @oguzc.2379 3 ปีที่แล้ว +15

    O kadar güzel bir anlatım ki tam ders niteliğinde, çok teşekkür ederim. Birçok başka kanallara kıyasla kadın bir hoca tercih etmenizden ötürü de tebrik ediyorum.

  • @artsanat9360
    @artsanat9360 3 ปีที่แล้ว +9

    Konuyu çok iyi toparladınız, Yürekten teşekkür ederim. Ayrıca Rabiye Çetin hocamızı tanımaktan büyük memnuniyet duydum. 😇 💐 🙏

    • @Slm_Peace_114
      @Slm_Peace_114 3 ปีที่แล้ว +1

      Eyvallah kardeşim. En son tartışmalı yazışmamızdan dolayı sizden özür dilerim, hakkınızı helal edin. Selametle

    • @artsanat9360
      @artsanat9360 3 ปีที่แล้ว +1

      @@Slm_Peace_114 Helal olsun kardeşim. Sevgilerimle... ❤️

  • @rdvanyavuzlar841
    @rdvanyavuzlar841 3 ปีที่แล้ว +3

    Çok teşekkürler hocam gayet güzel bir anlatım ve gayet zevkli bir ders olmuş,istifade ettik çok teşekkürler!... 😉👍🏽🇹🇷

  • @refikul-akl5105
    @refikul-akl5105 3 ปีที่แล้ว +7

    Rabiye Çetin çok değerli bir hocamızdır. Kendisine sonsuz saygılarımı ve sevgilerimi sunuyorum. Rabbim tüm işlerinde muvaffak kılsın hocamızı. Kendisini yakinen tanıyan biri olarak, kendisine çok şey borçlu olduğumu söyleyebilirim.

  • @denizbaykal8530
    @denizbaykal8530 3 ปีที่แล้ว +1

    Allah ın dinini kavramak için harika anlatım, teşekkür ederim.

  • @muratdasbilek4704
    @muratdasbilek4704 3 ปีที่แล้ว +4

    Rabia hocam dan 3 dönem ders aldım gerçekten çok güzel ders anlatıyor.Allah razı olsun

  • @fatihfidan5520
    @fatihfidan5520 3 ปีที่แล้ว +5

    Müthiş bir anlatım. Hocamıza ve kanala teşekkürler.

  • @muratdasbilek4704
    @muratdasbilek4704 2 ปีที่แล้ว +1

    Hocam teşekkür ederim çok güzel anlattiniz
    Devamı olursa çok iyi olur

  • @cigdem.e.7752
    @cigdem.e.7752 3 ปีที่แล้ว +1

    Harika bir anlatım...Çok teşekkürler🌿

  • @cemalettindag
    @cemalettindag 2 ปีที่แล้ว

    Şimdiye kadar kanalda izlediğim en iyi en doyurucu açıklama,anlatım
    Allah razı olsun

  •  3 ปีที่แล้ว +2

    Selam,
    Allah razı olsun hocamızdan sizden...

  • @Slm_Peace_114
    @Slm_Peace_114 3 ปีที่แล้ว +5

    Çok güzel bir izah olmuş, Allah razı olsun hocamızdan, Yasin kardeşimizden ve onun takımından. Selamlar

  • @huseyinuzuntepe
    @huseyinuzuntepe 3 ปีที่แล้ว +1

    Teşekürler hocam sizi yeni gördüğüm kadarıyla rahmetli hocamın kur'anı kerim türkçe meali söylediklerinin aynısıdır. Sizinde videolarını dinleyeceğim tekrar teşekürler iyi yayınlar dileriz.

  • @mustafayu3974
    @mustafayu3974 3 ปีที่แล้ว +1

    Rabia hocamıza teşekkür ederiz. Allah razı olsun. Harikulade anlatmış

  • @sehergulkaratas3616
    @sehergulkaratas3616 3 ปีที่แล้ว +3

    Bir konu ancak bu kadar güzel anlatılabilir. Allah razı olsun.

  • @Aysenur-dj7kt
    @Aysenur-dj7kt 3 ปีที่แล้ว

    Sizin gibi hocalarımızı daha çok görmek dinlemek isterim nekadar sade yalın anlaşılır bir anlatım maşallah benim gibi yanlız ilkokul okumuş bir ev hanımının anlayacağı dilde anlattınız çokkk teşekkür ederim

  • @ibrahimay124
    @ibrahimay124 3 หลายเดือนก่อน

    Allah razı olsun 🪷

  • @yektaygur3567
    @yektaygur3567 3 ปีที่แล้ว +1

    Allah Razı olsun.guzel yürekli hocam.

  • @n.zuhalsafak
    @n.zuhalsafak 3 ปีที่แล้ว +1

    Sayın Hocam iyi ki varsınız. Sizlerin hakikati konuşmasına anlatmasına çok ihtiyaç var . Kur'an ın anlamını kaydırmayan meallere çok ihtiyaç var. Allah'ın dininin , beşer geleneği-adeti-örfü-töresi olmadığını Lütfen anlatın-yazın .Saygıyla selamlıyorum sizi.

  • @elif2482
    @elif2482 3 ปีที่แล้ว +1

    Allah razi olsun. Rabbim ilminizi, ilmimizi arttirsin

  • @saigulikmahmet6857
    @saigulikmahmet6857 3 ปีที่แล้ว +2

    Çok ciddi bir bilgi birikimi ve anlatım.Allah razı olsun.

  • @mesutmst7940
    @mesutmst7940 3 ปีที่แล้ว +1

    Dünyanın refeh içinde olması için herkesin Allah'a kul olması lazım

  • @onderkdbskdhd9676
    @onderkdbskdhd9676 3 ปีที่แล้ว +1

    Teşekkürler hocam videolarınızın devamını bekliyoruz

  • @YusufSaidCANBAZ
    @YusufSaidCANBAZ 3 ปีที่แล้ว +2

    teşekkürler güzel tespitler yapmış hocamız

  • @salihkarabey
    @salihkarabey 3 ปีที่แล้ว +1

    Öncelikle hocamızın verdiği teknik bilgilendirme için teşekkür ederim.Haddim olmayarak bu videonun efendi köle ilişkisini, abd kelimesi üzerinden izutsunun izafi anlam açısından semantik olarak yorumlanmasına katılmakla birlikte yine de hayatın anlam bütünlüğü içerisinde efendi köle ilişkisi içerisinde bir tanımlama yapılmış olduğunu soylemek istiyorum. Oysaki İlahiyatçı Halil Hacımüftüoğlu da Kral Tanrı Allah'ın Krallığı adlı eserinde; gerek Kuran’da ve gerek rivayetlerde Allah’ın çoğunlukla bir kral gibi açıklandığını ve aynı şekilde de algılandığını ifade eder. Oysa İslam tasavvuf geleneğinin daha çok Horasan melâmîliği kolu, Allah’ı kendilerine dost, kendilerini de Allah’ın evliyası (veli) olarak sunmuşlardır. İki anlayış arasında ne gibi fark vardır veya neye yol açar bu nüans? Öncelikle Allah’ı kral tanrı olarak gören anlayışın, dikey-hiyerarşik bir toplum tasavvuruna sahip olduğunu
    hatırlatır. Söz konusu toplum, kent merkezli yönetme ve yönetilme arzusuyla doludur. Dahası, buradaki yönetici kesim, toplumdaki herkesi ödenemeyecek bir borçla Allah’a
    borçlandırarak, halkın kendisine karşı da borçlarının olduğunun meşruluk zeminini oluşturmuş olur.
    Diğer taraftan İslam tasavvuf geleneğinin belli bir kolunun, daha çok da Horasan melâmîliğinin, Allah’ı kendilerine dost, kendilerini de Allah’ın evliyası (veli, dost) olarak
    sunarkar.. Bu görüşün toplumsal tasavvurunun da yatay olduğu ifade edilebilir. Yatay bir toplumsal yapıda yönetim zorunlu değildir ama toplum isterse birini ön plana çıkarabilir. Öyle bile olsa velînin Allah dostu, Allah’ın da veli dostu olduğu
    vurgulanarak yatay bir ilişki, yani dostluk ilişkisi kurulmuş olunur. Yatay ilişkinin ise zorunlu bir borç doğurmayacağı ve fakat gönüllü olarak bir borca girilebileceği îma
    edilmiş olunur.Bu bağlamda yapılacak bir anlam genişlemesi ise Ibadetleri bir borç olmaktan ziyade dostla buluşmaya götüren bir yola,Ayrıca Kral Allahın mülkü yerine bir Dostun mülkünde ve himayesinde dünyada mutlak özgürlüğü içselleştirerek yaşamamıza vesile olur.

  • @БаходирХолмирзайев
    @БаходирХолмирзайев 2 ปีที่แล้ว

    Allah razi olsun

  • @tuncertekin7202
    @tuncertekin7202 3 ปีที่แล้ว +1

    Hocam teşekkürler sizi daha çok dinlemek isterim beni bağışlayın sizi ilk kez dinliyorum

  • @bir.insanoglu.
    @bir.insanoglu. 3 ปีที่แล้ว

    teşekkür ederim hocam.

  • @davutdag7158
    @davutdag7158 ปีที่แล้ว

    Bu kanalın sahibi kimse Allah razı olsun

  • @MrLutfu
    @MrLutfu 3 ปีที่แล้ว

    Teşekkürler

  • @bulentbatmaz6295
    @bulentbatmaz6295 3 ปีที่แล้ว +1

    Kulluğu şöyle kategorize edilse daha iyi olmazmı?
    1- Zorunlu Kulluk
    2- Gönüllü Kulluk

    • @Slm_Peace_114
      @Slm_Peace_114 3 ปีที่แล้ว

      Güzel;
      Bence ümit ve korku arasında, hem uyarı hem müjde. Dinin yaptırım gücü küçümsenemeyecek kadar büyüktür, bundan dolayı sakınmakta bir erdemdir, lakin derin saygıyla, sorumluluk bilinciyle hareket etmek herhalde bunun bir üst mertebesidir. Selam ve dua ile

    • @sinnuri
      @sinnuri 3 ปีที่แล้ว

      @@Slm_Peace_114
      ALLAH - RAB - KUL
      allah benim neremde, veya ben allahın neresindeyim sorusu saçmadır. allahdan gayrısı yoktur. allah ; rab ile kulun cemidir. kul rabbının zuhurdaki nefsinin ismidir. rab da kul denen nefsin özündeki varlığıdır. bir sayısız dalgalı deniz vardır, ismi allah denizidir. dalga denizin, deniz dalganın neresindedir ? deniz dalganın rabbi, dalga da denizin kuludur. kulun kendi öz varlığından gayrı bir rabbı, rabbın da kendi tecellisinden gayrı bir kulu yoktur.
      Allah; hak ve halk denen mertebelerin cemiyle vahid olan zattır..
      Allah hak olması itibariyle , halk denen isim ve sıfatlarının zuhurunun rabbıdır. yani her nefsin rabbı vardır. çünkü: her nefs kendi özü olan rabbının varlığının zuhura gelmiş sıfatının ismidir. bu nedenle Allah ; alemler denen kendi zuhur mahallerindeki nefslerin özü olmak itibariyle o mazharların rabıdır (aslıdır).
      hakkın (mevsufun) zuhura geldiği haliyle (sıfat) aldığı isim halk ismi, rabbın esmasıyla zuhura geldiği halin ismi ise kuludur. kul denen esmanın müsemması, halk denen sıfatın mevsufu olan haktır.
      hak, halk ismiyle, rab da kul ismiyle zahir olandır.
      ya rabbi ; bende ve benden gayrılarında ''vucudun mevcudu'' olan senin KENDİ varlığındır. bende ve benden gayrılarının nefsi (m) ise , senin kendi sıfat tecellindir. bizim öz varlığımıza senin kendi varlığın ve, senin kendi teceline de bizim nefsimiz denir.
      Allah allahlığını kimseye vermez. çünkü: ondan gayrısı yoktur. gaye; onda, onun ondan gayrı olmayan kulu olmaktır.
      ben kendi özüme ''sen'' der ; fenafillah olurum. senin tecelline ''ben''der, bekabillah olurum.
      bende ve benden gayrılarında ''vucudun mevcudu'' olan sensin. ben hayalde ve zandaki birşeye değil, kendi öz varlığıma sen derim.
      ayniyet ; gayriyet olmaması anlamına gelir ama, ''fark'' olmaması anlamına gelmez.
      deniz ile dalganın aynı olmasının manası ''gayrı'' olmamasıdır ama, sonradan hasıl olmaklık dalgayı gayrı olmadığı denizden farklı kılar ve denize rab denirken, dalgaya da kul denir.
      KENDİ'miz den ''gayrı'' kimsemiz yok. sonradan zuhura gelmiş sayısız dalgasıyla bir denizdir biz olan ! her nefs , rabbülalemin denizinin bir dalgasıdır.
      marifet ; hak ile halk mertebeleri arasında istiklal (gayriyet) olmadan bir ''farkın'' söz konusu olduğunun idrakidir.
      o senin öncesi olmayan (kadim) özün, sen de o'nun sonrdan bir tecelli ile zuhura geldiği haliyle nefsisin. böylece; sen kendin için onun cüzi ve hadis olan nefsi olmaklığınla kulluğunu, onun için de vacib ve kadim oluşuyla rabblığını seç. hadis (halk) olan ile kadim olan mertebe arasında bir ''fark'' olmalı değil mi ?
      ene'l hak demek ; marifet değil...marifet ; ente'l hak ( sen benim hak olan özümsün, ben de senin kendinden bir tecellinden ibaret olarak halk olan kulunum ) demektir.
      marifet ; sonradan bir tecelli ile halk edilmiş bir nefs olarak beka zevk etmektir.
      ne benden gayrı sen, ne senden gayrı ben var. ben, senin kendinden bir tecelli ile sonradan halk ettiğin kulunum ve, sen de benim öncesi olmayan özümsün. bende ve benden gayrılarının özü olan.
      bizzat bende ben olan ( vucudun mevcudu ) ; bende ve benden gayrılarında da vucudun mevcudu ve sıfatın mevsufu olan ve, sıfat tecellisiyle zuhura geldiği hali üzre kulunun nefsini halk etmiş olan değil mi ?
      bizzatihi kendi vacib ve kadim olan özümün, sonradan tecellisi ile zuhura gelerek halk olmuş nefsiyim. kendisi olan O'nun , kendi(o)'m(nefs)olan durumuyum.
      senin ve senden gayrılarının nefsi ; sende ve senden gayrılarında ''vucudun mevcudu ve sıfatın mevsufu'' olan öz varlığın, sıfat tecellisi ile zuhura çıkmış halinin ifadesidir.
      rabbın kendisinden gayrı olmadan, kendi tecellisinden ibaret olan senin rabbın olduğu için; sen de, kendi özünden gayrı olmayan rabbının kulusun. alemlerin rabbı ; sende ve senden gayrılarında vucudun mevcudu ve sıfatın mevsufu olandır. sen ve senden gayrı olan nefsler ise ; rabbülalemin olan mevsufun, hadis olan sıfat tecellisiyle zuhura geldiği halin isimleridir.
      ene'l hak diyen ; bekayı ruh zevkeder ( hak zahir, halk batındır). ente'l hak diyen ( kendi özüne) bekayı nefs zevk eder ( halk zahir hak batındır.) sen zahiri ve batınının cemiyle bakisin. nefs aynı ruh olarak.
      ERDOĞAN YILDIRIM

  • @murat-pr4eu
    @murat-pr4eu 2 ปีที่แล้ว

    Teşekkürler.istifadeli oldu.

  • @youtubechannel-sl2db
    @youtubechannel-sl2db 3 ปีที่แล้ว

    Bir sorum olacak. Cevaplarsanız çok sevinirim : Tevbe suresi 29.ayeti nasıl anlamalıyız? Ayetin hükmü bütün gayrimüslimleri mi, yoksa yalnızca bize savaş açan ve savaşmakta ısrarcı olan gayrimüslimileri mi kapsar?

  • @numanergun.5911
    @numanergun.5911 3 ปีที่แล้ว

    Rabiye çetin ,hocam teşekkür ederiz..Mümkünse bir öğrenmek istedeğim vardır,? Kuranı kerim ,cariyelik, ve köleliğin var olduğunu kabul eder mi ? Teşekkür ederim..sağlıcakla kalın

  • @sevdayigit1859
    @sevdayigit1859 3 ปีที่แล้ว

    🌷🕊

  • @canansenturk3214
    @canansenturk3214 3 ปีที่แล้ว +1

    Bir sorum olacak, cevap verirseniz sevinirim. "Bazen yardım etmekte Allah'ın işine karışmakatır." sözü doğru mu? Allah'ın işine karışmak ne demek. Teşekkürler

    • @Slm_Peace_114
      @Slm_Peace_114 3 ปีที่แล้ว +4

      Allah birçok iştedir, her an yaradan, diri olan diri tutandır. Gündüzü geceye, geceyi gündüze katandır. Akılların idrak edebileceği ve idrak edemiyeceği işlerdedir daima vb.vd.
      Bence Allahın işine karışmak onun Dinine ortak olmak istemek, eksik görmek, müdahil olmak, eklemek ile olur, örneğin haram olmayanı haram saymak gibi.
      Rablık taslamak insanları yargılamakla olur, cennetlik cehennemlik, kurtulmuşluk ve seçilmişlik psikozu ile hareket etmek.
      Allahlık torpilcilik / şefaatçilik dağıtmak ile olur, gaybdan yalan haber getirmekle, Kitapta olmadığı halde ondanmış gibi ağzını eğip bükerek konuşmakla olur.
      İnsanın öz çocuğuna Allahın hediyesi, mucizesi olarak değilde, Onun mahluku olarak değilde, ben yarattım, benimdir diyerekle olabilir. Allah onun rızkını verir değilde ben veririm anlayışı ile olma ihtimali vardır. Nimete ben aklımla ulaştım diyerek, Allahı tuşlamak ile olur. Birisine hidayeti ben veririm Rablık olur. Yani bizler aracıyız, güzellikler Rabbimizdendir. İyilik yaparak birisinin başına kakmakta çok çirkindir, milyonlar verilse ve karşı taraf ezilse bu sözde iyilik kül olur, o vakit tatlı dil bundan çok daha evladır. Sınırları Kuran çok güzel koymakta, okumanızı çok tavsiye ediyorum. Allah ‘sevdiğiniz mallardan harcamadıkça gerçek iyiliğe erişemezsiniz’ diye buyurmaktalar, başka ayette kendisi için güzel borç verilmesinden bahsedilir, hiçbir alışverişin-dostluğun-şefaatin olmadığı o gün gelmeden evvel infak edin der, yetimi-boynu bükük fakiri gözetin der, bizleri iyilikte yarışmaya teşvik eder; bunlar neden Allahın işine karışmak olsunki ? Allahın Rezzak isminin tecelli edebilmesi için onun kulu olan insan bu dünyada kolu olmalı ve yardım etmelidir, yoksa şeytanın ve müşriklerin kaderci inancından hiç farkı kalmaz. Hani müşrikler Rabbin onları doyursun, sen ve Rabbin onlar ile savaş demeleri, Şeytanında sen beni saptırmana karşılık demesi gibi. Selam ve dua ile

    • @canansenturk3214
      @canansenturk3214 3 ปีที่แล้ว

      @@Slm_Peace_114 Çok teşekkür ederim, tekrar, tekrar okuyacağım. Saygılar selamlar

  • @mesutmst7940
    @mesutmst7940 3 ปีที่แล้ว

    Allah'a kul olmayan başka birşeye kul olur .

  • @guneshikasei1608
    @guneshikasei1608 3 ปีที่แล้ว

    Nekadarı güzel anlıyatıyorusun

  • @izmirli_volkan
    @izmirli_volkan 3 ปีที่แล้ว

    verdiginiz ayetleri ayni anda diyanet sayfasindan bakiyorum evimde kuranda var ve surekli okurum.ayetler farkli farkli sekilde yazilmis bazen cok yakin bazen alakasiz anlamlara gidiyor anlatilmak istenen her kitapta tefsirde. bu kuranin neden 1 tane yazilmis hali yok herkes ayni satiri okusun aşk ederken dusunurken Rab aciklasin ruhuna gore insanlarin.Incil tevrat bozuk diyoruz ama satir satir her kitap ayni seyi yaziyor.degisik hukmu kalkmis bozuk kitap nasil oluyorda ayni seyden bahseder ve tutarli olur yanlis anlamayin beni insan sormadan veya dusunmeden edemiyor.

  • @guneshikasei1608
    @guneshikasei1608 3 ปีที่แล้ว

    Güzel anlatıyorusun hocam

  • @guneshikasei1608
    @guneshikasei1608 3 ปีที่แล้ว

    Allah iyi biri düşününü ben hepsini şuhurundayım meryem elimde .yeminle.Yalanım yok.

  • @mustafabozkurt1478
    @mustafabozkurt1478 3 ปีที่แล้ว

    ALLAH sayilarinizi artirsin tarikacilara dikat hocam.

  • @meralozkok7626
    @meralozkok7626 3 ปีที่แล้ว

    Hocam, abd kelime si nin Bu kadar süslü anlamını neden 57 islam ülkesi bilmiyor??

  • @qeribzaman4386
    @qeribzaman4386 3 ปีที่แล้ว

    Allah ilah sıfatında kul olduğunuz kimselerde onun kulu yani asıl kul onadır.

  • @insaf6765
    @insaf6765 ปีที่แล้ว

    Ama "Alem" kelimesi Kur'an'da çoğu kez geniş anlamıyla geçmez. Ne yazık ki biz bu kelimeyi bu geniş anlama indirgemiş durumdayız... Alem, çoğu kez insan, insanlar anlamındadır. Dilimizde yaygın kullandığımız hani: "El alem ne der..." Cümle alem biliyor..." gibi... Peygamberin alemlere rahmet olarak gönderildiğinin ifadesi olan ayet bu bağlamda en çok yanlış anlaşılan ayetlerdendir... Zira çoğu Müslüman ve hatta ilahiyat camiasından pek çok kimse peygamberin insan veya değil tüm evrene rahmet olarak gönderildiği gibi anlamaktadır... Oysa peygamber kurda kuşa gelmiş değildir. İnsanlara rahmet olarak gelmiştir sadece... Keza Allah resulü cinlere peygamber olarak gönderilmiştir gibi yanlış bir yorum, gene bu "alemlere rahmet olma" yanlışına dayandırılmaktadır... Oysa Allah bir başka ayette, "Yeryüzünde gezenler melek olsaydı onlara melek elçi gönderirdik" deniyor olması çok açık bir şekilde gösterir ki cinlere (görünmeyen, insandan farklı bir yapıdaki varlığa, mesela meleklere) elçi olarak gönderilmemiştir Allah resulü... Cinlere de kur'an tebliğ etmiş değildir... Nereden nereye yani... Neyse bu duruma dikkat çekmek istedim...

  • @qeribzaman4386
    @qeribzaman4386 3 ปีที่แล้ว

    Allah ile Tanrı ayrı Tanrı kimise ilahılaştırmak Allah ise hakiki ilah buradan anladığım.

    • @sinnuri
      @sinnuri 3 ปีที่แล้ว

      ALLAH - RAB - KUL
      allah benim neremde, veya ben allahın neresindeyim sorusu saçmadır. allahdan gayrısı yoktur. allah ; rab ile kulun cemidir. kul rabbının zuhurdaki nefsinin ismidir. rab da kul denen nefsin özündeki varlığıdır. bir sayısız dalgalı deniz vardır, ismi allah denizidir. dalga denizin, deniz dalganın neresindedir ? deniz dalganın rabbi, dalga da denizin kuludur. kulun kendi öz varlığından gayrı bir rabbı, rabbın da kendi tecellisinden gayrı bir kulu yoktur.
      Allah; hak ve halk denen mertebelerin cemiyle vahid olan zattır..
      Allah hak olması itibariyle , halk denen isim ve sıfatlarının zuhurunun rabbıdır. yani her nefsin rabbı vardır. çünkü: her nefs kendi özü olan rabbının varlığının zuhura gelmiş sıfatının ismidir. bu nedenle Allah ; alemler denen kendi zuhur mahallerindeki nefslerin özü olmak itibariyle o mazharların rabıdır (aslıdır).
      hakkın (mevsufun) zuhura geldiği haliyle (sıfat) aldığı isim halk ismi, rabbın esmasıyla zuhura geldiği halin ismi ise kuludur. kul denen esmanın müsemması, halk denen sıfatın mevsufu olan haktır.
      hak, halk ismiyle, rab da kul ismiyle zahir olandır.
      ya rabbi ; bende ve benden gayrılarında ''vucudun mevcudu'' olan senin KENDİ varlığındır. bende ve benden gayrılarının nefsi (m) ise , senin kendi sıfat tecellindir. bizim öz varlığımıza senin kendi varlığın ve, senin kendi teceline de bizim nefsimiz denir.
      Allah allahlığını kimseye vermez. çünkü: ondan gayrısı yoktur. gaye; onda, onun ondan gayrı olmayan kulu olmaktır.
      ben kendi özüme ''sen'' der ; fenafillah olurum. senin tecelline ''ben''der, bekabillah olurum.
      bende ve benden gayrılarında ''vucudun mevcudu'' olan sensin. ben hayalde ve zandaki birşeye değil, kendi öz varlığıma sen derim.
      ayniyet ; gayriyet olmaması anlamına gelir ama, ''fark'' olmaması anlamına gelmez.
      deniz ile dalganın aynı olmasının manası ''gayrı'' olmamasıdır ama, sonradan hasıl olmaklık dalgayı gayrı olmadığı denizden farklı kılar ve denize rab denirken, dalgaya da kul denir.
      KENDİ'miz den ''gayrı'' kimsemiz yok. sonradan zuhura gelmiş sayısız dalgasıyla bir denizdir biz olan ! her nefs , rabbülalemin denizinin bir dalgasıdır.
      marifet ; hak ile halk mertebeleri arasında istiklal (gayriyet) olmadan bir ''farkın'' söz konusu olduğunun idrakidir.
      o senin öncesi olmayan (kadim) özün, sen de o'nun sonrdan bir tecelli ile zuhura geldiği haliyle nefsisin. böylece; sen kendin için onun cüzi ve hadis olan nefsi olmaklığınla kulluğunu, onun için de vacib ve kadim oluşuyla rabblığını seç. hadis (halk) olan ile kadim olan mertebe arasında bir ''fark'' olmalı değil mi ?
      ene'l hak demek ; marifet değil...marifet ; ente'l hak ( sen benim hak olan özümsün, ben de senin kendinden bir tecellinden ibaret olarak halk olan kulunum ) demektir.
      marifet ; sonradan bir tecelli ile halk edilmiş bir nefs olarak beka zevk etmektir.
      ne benden gayrı sen, ne senden gayrı ben var. ben, senin kendinden bir tecelli ile sonradan halk ettiğin kulunum ve, sen de benim öncesi olmayan özümsün. bende ve benden gayrılarının özü olan.
      bizzat bende ben olan ( vucudun mevcudu ) ; bende ve benden gayrılarında da vucudun mevcudu ve sıfatın mevsufu olan ve, sıfat tecellisiyle zuhura geldiği hali üzre kulunun nefsini halk etmiş olan değil mi ?
      bizzatihi kendi vacib ve kadim olan özümün, sonradan tecellisi ile zuhura gelerek halk olmuş nefsiyim. kendisi olan O'nun , kendi(o)'m(nefs)olan durumuyum.
      senin ve senden gayrılarının nefsi ; sende ve senden gayrılarında ''vucudun mevcudu ve sıfatın mevsufu'' olan öz varlığın, sıfat tecellisi ile zuhura çıkmış halinin ifadesidir.
      rabbın kendisinden gayrı olmadan, kendi tecellisinden ibaret olan senin rabbın olduğu için; sen de, kendi özünden gayrı olmayan rabbının kulusun. alemlerin rabbı ; sende ve senden gayrılarında vucudun mevcudu ve sıfatın mevsufu olandır. sen ve senden gayrı olan nefsler ise ; rabbülalemin olan mevsufun, hadis olan sıfat tecellisiyle zuhura geldiği halin isimleridir.
      ene'l hak diyen ; bekayı ruh zevkeder ( hak zahir, halk batındır). ente'l hak diyen ( kendi özüne) bekayı nefs zevk eder ( halk zahir hak batındır.) sen zahiri ve batınının cemiyle bakisin. nefs aynı ruh olarak.
      ERDOĞAN YILDIRIM

    • @vanhelsing7505
      @vanhelsing7505 3 ปีที่แล้ว +1

      Tanrı Yaradıcının dilimzdə adıdır. Necə ki ruslar Boq ingilislər Qad farslar Xuda deyir bu da elə. Quranda Rəbb sözü də keçir bu söz Yəhudi dilindən gəlmə sözdür. Bəs buna sözünüz? Ayrı vaxt yəhudiləri lənətləyirsiniz)))

  • @guneshikasei1608
    @guneshikasei1608 3 ปีที่แล้ว

    Ayrımcılık başta girdi aramıza tarışma gökte başladı yere indi

  • @mustafakara2894
    @mustafakara2894 3 ปีที่แล้ว +6

    Aboooo şimdi birileri bir bayan hemde açık saçlı nasıl din hakkında konuşur diye kalp krizi geçiriyordur.
    Konuyu anlamak yerine şekle saplanıp kalmış takunyalı, sarıklı, şalvarlı tarikatçılar videoyu izlemeden önce kalp hapı alsın.😄😄😄

    • @oguzc.2379
      @oguzc.2379 3 ปีที่แล้ว +1

      maalesef çok haklısın, hocamızın ne dediğini dinlemeye bile tenezzül etmezler zaten böyleleri

    • @siyahuzay5223
      @siyahuzay5223 3 ปีที่แล้ว +1

      Tiklanma sayisindan belli. Aglayan, salya sümüklüker lazim bizim topluma.

    • @Eberala
      @Eberala 3 ปีที่แล้ว

      Boş boş konuşma lütfen

    • @sinnuri
      @sinnuri 3 ปีที่แล้ว

      ALLAH - RAB - KUL
      allah benim neremde, veya ben allahın neresindeyim sorusu saçmadır. allahdan gayrısı yoktur. allah ; rab ile kulun cemidir. kul rabbının zuhurdaki nefsinin ismidir. rab da kul denen nefsin özündeki varlığıdır. bir sayısız dalgalı deniz vardır, ismi allah denizidir. dalga denizin, deniz dalganın neresindedir ? deniz dalganın rabbi, dalga da denizin kuludur. kulun kendi öz varlığından gayrı bir rabbı, rabbın da kendi tecellisinden gayrı bir kulu yoktur.
      Allah; hak ve halk denen mertebelerin cemiyle vahid olan zattır..
      Allah hak olması itibariyle , halk denen isim ve sıfatlarının zuhurunun rabbıdır. yani her nefsin rabbı vardır. çünkü: her nefs kendi özü olan rabbının varlığının zuhura gelmiş sıfatının ismidir. bu nedenle Allah ; alemler denen kendi zuhur mahallerindeki nefslerin özü olmak itibariyle o mazharların rabıdır (aslıdır).
      hakkın (mevsufun) zuhura geldiği haliyle (sıfat) aldığı isim halk ismi, rabbın esmasıyla zuhura geldiği halin ismi ise kuludur. kul denen esmanın müsemması, halk denen sıfatın mevsufu olan haktır.
      hak, halk ismiyle, rab da kul ismiyle zahir olandır.
      ya rabbi ; bende ve benden gayrılarında ''vucudun mevcudu'' olan senin KENDİ varlığındır. bende ve benden gayrılarının nefsi (m) ise , senin kendi sıfat tecellindir. bizim öz varlığımıza senin kendi varlığın ve, senin kendi teceline de bizim nefsimiz denir.
      Allah allahlığını kimseye vermez. çünkü: ondan gayrısı yoktur. gaye; onda, onun ondan gayrı olmayan kulu olmaktır.
      ben kendi özüme ''sen'' der ; fenafillah olurum. senin tecelline ''ben''der, bekabillah olurum.
      bende ve benden gayrılarında ''vucudun mevcudu'' olan sensin. ben hayalde ve zandaki birşeye değil, kendi öz varlığıma sen derim.
      ayniyet ; gayriyet olmaması anlamına gelir ama, ''fark'' olmaması anlamına gelmez.
      deniz ile dalganın aynı olmasının manası ''gayrı'' olmamasıdır ama, sonradan hasıl olmaklık dalgayı gayrı olmadığı denizden farklı kılar ve denize rab denirken, dalgaya da kul denir.
      KENDİ'miz den ''gayrı'' kimsemiz yok. sonradan zuhura gelmiş sayısız dalgasıyla bir denizdir biz olan ! her nefs , rabbülalemin denizinin bir dalgasıdır.
      marifet ; hak ile halk mertebeleri arasında istiklal (gayriyet) olmadan bir ''farkın'' söz konusu olduğunun idrakidir.
      o senin öncesi olmayan (kadim) özün, sen de o'nun sonrdan bir tecelli ile zuhura geldiği haliyle nefsisin. böylece; sen kendin için onun cüzi ve hadis olan nefsi olmaklığınla kulluğunu, onun için de vacib ve kadim oluşuyla rabblığını seç. hadis (halk) olan ile kadim olan mertebe arasında bir ''fark'' olmalı değil mi ?
      ene'l hak demek ; marifet değil...marifet ; ente'l hak ( sen benim hak olan özümsün, ben de senin kendinden bir tecellinden ibaret olarak halk olan kulunum ) demektir.
      marifet ; sonradan bir tecelli ile halk edilmiş bir nefs olarak beka zevk etmektir.
      ne benden gayrı sen, ne senden gayrı ben var. ben, senin kendinden bir tecelli ile sonradan halk ettiğin kulunum ve, sen de benim öncesi olmayan özümsün. bende ve benden gayrılarının özü olan.
      bizzat bende ben olan ( vucudun mevcudu ) ; bende ve benden gayrılarında da vucudun mevcudu ve sıfatın mevsufu olan ve, sıfat tecellisiyle zuhura geldiği hali üzre kulunun nefsini halk etmiş olan değil mi ?
      bizzatihi kendi vacib ve kadim olan özümün, sonradan tecellisi ile zuhura gelerek halk olmuş nefsiyim. kendisi olan O'nun , kendi(o)'m(nefs)olan durumuyum.
      senin ve senden gayrılarının nefsi ; sende ve senden gayrılarında ''vucudun mevcudu ve sıfatın mevsufu'' olan öz varlığın, sıfat tecellisi ile zuhura çıkmış halinin ifadesidir.
      rabbın kendisinden gayrı olmadan, kendi tecellisinden ibaret olan senin rabbın olduğu için; sen de, kendi özünden gayrı olmayan rabbının kulusun. alemlerin rabbı ; sende ve senden gayrılarında vucudun mevcudu ve sıfatın mevsufu olandır. sen ve senden gayrı olan nefsler ise ; rabbülalemin olan mevsufun, hadis olan sıfat tecellisiyle zuhura geldiği halin isimleridir.
      ene'l hak diyen ; bekayı ruh zevkeder ( hak zahir, halk batındır). ente'l hak diyen ( kendi özüne) bekayı nefs zevk eder ( halk zahir hak batındır.) sen zahiri ve batınının cemiyle bakisin. nefs aynı ruh olarak.
      ERDOĞAN YILDIRIM

    • @sinnuri
      @sinnuri 3 ปีที่แล้ว

      Istanbultevhidokulu.org
      Kitaplar bölümü
      "SEYİR-3 Bİ-İZNİLLAHİ TEALA YENİ BİR ASIR" kitabını okuyunuz.
      Bu eserde Rabbinizin kuranda Nur ( nur35) olarak nitelendirdiği asli varlığından, Nurundan kuantlardan-atomlara bu alemleri halk-etmesini,
      Bu alemleri yaratmadan önceki VUCUD sıfatının ( varlıksal durumunu) hakikatini,
      Meleklerin varlık hakikatini, ( mesela atom proton elektron nötron vesair),
      Kur'anda ki BİZ hitabının hakikatini,
      Diğer boyutları ve zaman genişliğini ve daha birçok bilgiyi bulacaksınız.
      Fizik Mezunu, Allah'a iman sahibi, lakin Allahın varlık hakikatinden habersiz olan birinin okuyup hayret ettiği bir eser ve hocalarına ilettiği eser.
      Bu eserde hiç-bir cemaat tarikat ve şahıs propagandası yoktur. Bu eserin sahibi ile zahiren hiçbir bağlantı ve görüşmem yoktur.
      Yine kitaplar bölümü
      Sonsuzdanuzananel yazısının içinde,
      1- VARLIK VE VAROLUŞ
      2- YAKAZA
      3- RÜYALAR kitabından istifade ediniz.
      Bütün eserlere ücretsiz olarak internetten ulaşıp okuyabilirsiniz. PDF olarak açılır sitesinde.
      Allah'a emanet olunuz. İyi günler iyi seyirler.

  • @sinnuri
    @sinnuri 3 ปีที่แล้ว +1

    ALLAH - RAB - KUL
    allah benim neremde, veya ben allahın neresindeyim sorusu saçmadır. allahdan gayrısı yoktur. allah ; rab ile kulun cemidir. kul rabbının zuhurdaki nefsinin ismidir. rab da kul denen nefsin özündeki varlığıdır. bir sayısız dalgalı deniz vardır, ismi allah denizidir. dalga denizin, deniz dalganın neresindedir ? deniz dalganın rabbi, dalga da denizin kuludur. kulun kendi öz varlığından gayrı bir rabbı, rabbın da kendi tecellisinden gayrı bir kulu yoktur.
    Allah; hak ve halk denen mertebelerin cemiyle vahid olan zattır..
    Allah hak olması itibariyle , halk denen isim ve sıfatlarının zuhurunun rabbıdır. yani her nefsin rabbı vardır. çünkü: her nefs kendi özü olan rabbının varlığının zuhura gelmiş sıfatının ismidir. bu nedenle Allah ; alemler denen kendi zuhur mahallerindeki nefslerin özü olmak itibariyle o mazharların rabıdır (aslıdır).
    hakkın (mevsufun) zuhura geldiği haliyle (sıfat) aldığı isim halk ismi, rabbın esmasıyla zuhura geldiği halin ismi ise kuludur. kul denen esmanın müsemması, halk denen sıfatın mevsufu olan haktır.
    hak, halk ismiyle, rab da kul ismiyle zahir olandır.
    ya rabbi ; bende ve benden gayrılarında ''vucudun mevcudu'' olan senin KENDİ varlığındır. bende ve benden gayrılarının nefsi (m) ise , senin kendi sıfat tecellindir. bizim öz varlığımıza senin kendi varlığın ve, senin kendi teceline de bizim nefsimiz denir.
    Allah allahlığını kimseye vermez. çünkü: ondan gayrısı yoktur. gaye; onda, onun ondan gayrı olmayan kulu olmaktır.
    ben kendi özüme ''sen'' der ; fenafillah olurum. senin tecelline ''ben''der, bekabillah olurum.
    bende ve benden gayrılarında ''vucudun mevcudu'' olan sensin. ben hayalde ve zandaki birşeye değil, kendi öz varlığıma sen derim.
    ayniyet ; gayriyet olmaması anlamına gelir ama, ''fark'' olmaması anlamına gelmez.
    deniz ile dalganın aynı olmasının manası ''gayrı'' olmamasıdır ama, sonradan hasıl olmaklık dalgayı gayrı olmadığı denizden farklı kılar ve denize rab denirken, dalgaya da kul denir.
    KENDİ'miz den ''gayrı'' kimsemiz yok. sonradan zuhura gelmiş sayısız dalgasıyla bir denizdir biz olan ! her nefs , rabbülalemin denizinin bir dalgasıdır.
    marifet ; hak ile halk mertebeleri arasında istiklal (gayriyet) olmadan bir ''farkın'' söz konusu olduğunun idrakidir.
    o senin öncesi olmayan (kadim) özün, sen de o'nun sonrdan bir tecelli ile zuhura geldiği haliyle nefsisin. böylece; sen kendin için onun cüzi ve hadis olan nefsi olmaklığınla kulluğunu, onun için de vacib ve kadim oluşuyla rabblığını seç. hadis (halk) olan ile kadim olan mertebe arasında bir ''fark'' olmalı değil mi ?
    ene'l hak demek ; marifet değil...marifet ; ente'l hak ( sen benim hak olan özümsün, ben de senin kendinden bir tecellinden ibaret olarak halk olan kulunum ) demektir.
    marifet ; sonradan bir tecelli ile halk edilmiş bir nefs olarak beka zevk etmektir.
    ne benden gayrı sen, ne senden gayrı ben var. ben, senin kendinden bir tecelli ile sonradan halk ettiğin kulunum ve, sen de benim öncesi olmayan özümsün. bende ve benden gayrılarının özü olan.
    bizzat bende ben olan ( vucudun mevcudu ) ; bende ve benden gayrılarında da vucudun mevcudu ve sıfatın mevsufu olan ve, sıfat tecellisiyle zuhura geldiği hali üzre kulunun nefsini halk etmiş olan değil mi ?
    bizzatihi kendi vacib ve kadim olan özümün, sonradan tecellisi ile zuhura gelerek halk olmuş nefsiyim. kendisi olan O'nun , kendi(o)'m(nefs)olan durumuyum.
    senin ve senden gayrılarının nefsi ; sende ve senden gayrılarında ''vucudun mevcudu ve sıfatın mevsufu'' olan öz varlığın, sıfat tecellisi ile zuhura çıkmış halinin ifadesidir.
    rabbın kendisinden gayrı olmadan, kendi tecellisinden ibaret olan senin rabbın olduğu için; sen de, kendi özünden gayrı olmayan rabbının kulusun. alemlerin rabbı ; sende ve senden gayrılarında vucudun mevcudu ve sıfatın mevsufu olandır. sen ve senden gayrı olan nefsler ise ; rabbülalemin olan mevsufun, hadis olan sıfat tecellisiyle zuhura geldiği halin isimleridir.
    ene'l hak diyen ; bekayı ruh zevkeder ( hak zahir, halk batındır). ente'l hak diyen ( kendi özüne) bekayı nefs zevk eder ( halk zahir hak batındır.) sen zahiri ve batınının cemiyle bakisin. nefs aynı ruh olarak.
    ERDOĞAN YILDIRIM

  • @tomasfredward3175
    @tomasfredward3175 3 ปีที่แล้ว

    Varsaym .ikna .. avuntu....kökten silin hepsini... Ne ararsan Kendinde ara...bildiklerini unut. .

  • @MuhammedIscan000
    @MuhammedIscan000 หลายเดือนก่อน

    Safsata video

  • @gunaywerner2677
    @gunaywerner2677 3 ปีที่แล้ว

    ALLAH YOKTUR

    • @mehmetdinc680
      @mehmetdinc680 3 ปีที่แล้ว +2

      Ölünce anlarsın abla, varmı yokmu.Bu dünyada kafana göre takıl bakalım.

    • @adem.akin79
      @adem.akin79 3 ปีที่แล้ว

      Eee bu inancın bayram mı tasa mı ? Zavallı mahluk

    • @ardaciftci6008
      @ardaciftci6008 10 หลายเดือนก่อน

      Vardır