anlatım konusunda hem net hem akılda kalıcı hem de dikkat çekici... asla sıkılmadan izliyorum... cok önemli bir yetenek... bilginizi net ve sade şekilde aktarabilme... mükemmel...
Bu videoyu izledikten sonra hayattaki tek mutluluğumun başarı olduğunu fark ettim. Her ne konuda olursa olsun o şeyde başarılı olmak beni fazlasıyla mutlu ediyor fakat bu çok kısa bir süre için çünkü her gördüğüm yeni hedefte tüm geçmişi unutup ona kitleniyorum. Zaten başarısız olursam hüsran. dünyanın en işe yaramaz en aptal varlığı ben oluyorum. Bu yüzden bu güzel yaşam serüveninin tatlı taraflarını asla tadamıyorum. Ve bu kısa süreli dopamin in bana hiç bir faydası yok bir yarış atı gibi koşturduğumu fark ettim. Gerçek mutluluk huzurdan geçer arkadaşlar eğer huzurluysanız bırakın öyle kalsın hayatın gereksiz meşkale ve hırslarından kaçının ki dikenin gülü olduğunu fark edebilin.
Aklına ruhuna ve emeğine teşekkürler . Kızımla beraber izledik. Anne ve baba kahkahalarını anlatman çok güzel oldu. Kızımda söyledi sizin kahkahalarınız beni mutlu ediyor.....
Gerçekten çok verimli ve anlamlı bir hizmet veriyorsunuz. Herkes felsefe tarihini anlamak ister ama kitaplarla çıkılan yolda bazen kafalar karışır ve düşünceler arasında bir köprü kuramaz ve dağılırsınız. Ama siz duru ve çok anlaşılır bir dille ve profesyonelce kronoloji ile çok güzel anlatıyorsunuz. Bu ülkenin sizin gibi eğitimcilere çook ama çoooook ihtiyacı var.
Herkes felsefe öğrenmeli. Sizin sayenizde felsefeyi biraz biraz öğreniyoruz. Genede herkezin bir felsefesi zaten var. Teşekkür ederim. Başarılar dilerim. Umarım prof olursunuz.
Felsefe yaparken kendi siyaset ve dine bakışın hakkında birsey söylemiyorsun ama ben bir oturuşta aralıksız 3 saat videolarını izlediğim için, bilim ve öğretilerde sıcak yaklaştığın öğreti ve çalışmalardan ikisini de çözebildim. Şunu söylemeliyim tamamen farklı görüşlerdeyiz ama TH-cam ve instagramda senin yeni bir paylaşım bildirimin gelsin diye sabırsızlanıyorum. Birincisi çok tatlı ve samimisin, ikincisi çok güzel, akıcı bir konuşman var ve kattığın yorumlamalar çok hoş ve düşündürücü. Sakın bu yaptığın şeyi bırakma çünkü takip ettiğim tüm platformlarda adın geçmeye başladı ve ciddi bir ihtiyaçmış bu tarz çalışmalar. Başarılarının devamını diliyor dediğim gibi sabırsızlıkla devamını bekliyoruz... 👋
"İskender olmasaydım, Diyojen olmak isterdim." Ama benim fikrim şu ki herkes Diyojen olmak isteseydi insan olarak basardigimiz kültür, bilim, dil hiçbirine ulasamazdik. Insan, köpekten farklı yaşamayı hayal edebildiği için insan olmuş ve toplumunu bunun üzerine kurmuştur.
@@sametgenc6396 Bunu yazmanızı ve tartışmamızı mümkün kılan dil, aktarmamizi sağlayan teknoloji, bizi birbirimizi isirmaktan alıkoyan insan kültürü. Insan olmanin günahını almayın yahu, tabi ki ülkemizde ve dünyada görmekten üzüntü duyduğumuz olaylara sebebiyet veren şahıslar da var, ama onlar insan olmanın güzelliğinin, birlikte basardiklarimizin farkında değiller bana kalırsa. Sokrates in belirttiği gibi, kimse bilerek kötülük yapmaz.
Hayatı yaşamaktır mutluluk. Hayatı hayatlı kılmak. Yüce yaratıcının verdiği en büyük nimet olan hayatı en iyi şekilde değerlendirmek ya da bu değerlendirme çabası içinde olmak gerçek mutluluktur.
5 ปีที่แล้ว +5
Video çok iyi hissettirdi böyle kulaklarımdan girenler içimde bir sıcaklık oluşturdu resmen. Hoştu. Sevgi ve özgürlük. İşte bütün mesele bu. ✨
İskender hikayesinin tam metni şöyle olacak, ordusuyla anadoluya geçmek üzere yolda iken İskender ordusunun başında Diyojen in yanında duraklar, "senin için akıllı insdanla akıllı olmayanı anlar diyorlar, nasıl anlıyorsun? der, Diyojen "konuşmasından" cevabını verir, İskender küstahça güler ve "ya hiç konıuşmazsa?" diye sorar, Diyojenin cevabı ise "o kadar akıllısını hiç görmedim" olur. Bunun üzerine >İskender yanındaki komutanına bakıp gülerek" İskender olmasaydım Diyojen olmak isterdim" der, Diyojen buna cevaben "ben Diypjen olmasaydım da İskender olmak istemezdim" der
Çok güzel bir kanal olmuş.. Bilginin üzerine yorum ilave edilmiş makale okuyor gibi hissediyorum tam çalışırken arka planda dinlemelik.. Video süreleri de 10 - 15 dk. ideal. x1.5 hızla da gayet iyi dinlenebiliyor.
Ben bir kır komünde çok mutlu olacağıma inanıyorum.Hayvan gibi çalışıp, sadece tüketip, başkalarının bana biçtiği rolü kabullenmek beni mutsuz eder. Her bireyin yaşadığı, yaşadığına verdiği reaksiyon ve reaksiyon oluşturduğu düşünce ve hisler benzer görünseler de farklıdır. Yaşadığın ve yaşadığına verdiğin tepki seni ve tercihlerini belirler.
‘’İnsan kendini hoşluk haline ne denli bırakırsa, karşı kutbun potansiyeli o denli büyür. Mutluluğunu sağlığa bağlarsa, bir nezle bile onu mutsuz edebilir. Hep eğlence istiyorsa gönlü, bir saat sıkılmak onu mutsuz etmeye yeter. Hep genç kalmayı istese, yaşlanmak ona daha fazla acı verir. Hayat sırf zevk almak için mi yaşanır? Öyle ise, dişçide duyacağınız acı peşinen hayatınızın bir haftasını gölgeleyecektir. Sırf başarı mıdır önemli olan? O zaman tek bir başarısızlık bile hayattan bıktırabilir. Yaşama sanatı, her şeyde mucizevi olanı görmek midir? O zaman gündelik hayata damgasını vuran ve hic de mucizevi olmayan şeyler değersizleşir, oysa onlarla yaşamak da yaşama sanatının parçasıdır.’’🎯🍷 Mutsuz Olmak, Wilhelm Schmid
Mutlu olduğunuzu hissettiğiniz iki durumu örnek verdiniz ve bunların; herhangi bir materyale ihtiyaç duymadığınız konular ya da hazza dayanmadığını düşündüğünüz konular olduğunu ifade ettiniz. Bu sözleriniz bana şunları düşündürdü: * Kendinize ait bir odada -ki muhtemelen zevkinize göre döşenmiş, size özgü bir yaşamı sürdürebildiğiniz bir alan- tertemiz bir yorganın altında ve tertemiz bir evde yatarken, sevdiklerinizin kahkahaları ile mutlu olduğunuzu hissetmeniz, belli bir standartta -bu sadece maddi anlamda değil, manevi anlamda da geçerli.. Örneğin doğru seçimlerle birbirini bulmuş iki insanın, kendi mutluluklarıyla yakınlarını da mutlu edebilmeleri gibi..- yaşarken, mutlu hissetmesi ve dolayısıyla tüm bunlardan haz alması söz konusu diye düşünüyorum. Aynı şekilde, birlikte kahkaha atabildiğiniz, aynı yöne bakarak, benzer şeyleri yaparak bir birliktelik oluşturduğunuz arkadaşlarınızın olması ve tabii ''tatile gidebilmek'', orada ortak paylaşımlarla gülebilmek, benzer bir durum diyerek ekliyorum, iki örneğinizi birbirine.. Sahip olunan ''şartların'' çoğu zaman o mutluluk üzerinde belirleyici olduklarını düşünürüm. Bunlar da, dolaylı da olsa materyal olarak düşünülebilir kanısındayım. * Diyojen'in reddettiği şeyin ''gölge'' olduğunu düşünüyorum. İskender'e de ifade ettiği gibi ama tabii hayatına uyarlayınca bir metafor olarak gölge.. Çünkü birebir herkeste aynı sonuçlar oluşmasa da, çoğunlukla insanın en mutlu olduğu şeylerin nihayetinde ''bile'' o mutlulukların ''gölgelendiği'' deneyimleniyor.. Alınan hazzın, o anda yaşattığı şeylerden ziyade, gölgelendiği zamanlarda verdiği acı ve yoksunluk, insana ağır geliyor ve çoğu zaman her şey, hiçbir anlam ifade etmez oluyor. * Benim düşüncem: İnsan belli şartlarda mutlu olmayı ya da olmamayı bir ölçü olarak kendisine daha başından belirlerse, elbette yanı sıra mutsuzluk da gelecektir. Hiçbir beklenti olmadan, ânı yaşamak ve gidene de gelene de açık bir zihnin alt yapısını oluşturmak.. Özellikle köylerde yaşayan çocukların oyunlarında ve gözlerinde bunu görürüm. ''Şu oyuncağım olursa çok mutlu olurum,'' diye düşünmeden, bir poşetin üzerinde yokuş aşağı kayarkenki gülüşleri gibi.. Öte yandan, günlerce ''şunu istiyorum,'' diye ağlayan bir çocuk örneğinde olduğu gibi.. Dışardan -bu aile de olabilir, diğerleri de- bize öğretilenler, dayatılanlar vs bizim sonraki yaşamımızın da ''gölgeleri'' oluyor.. İskender'in (doğruluğunu bilmiyorum ama şöyle söylediği ifade ediliyor) ''İskender olmasaydım, Diyojen olmak isterdim'' sözünde kendi gölgesi de kendisine ''gölge''.. Bunun tersini Diyojen'in düşünmediğini kim söyleyebilir.? ''Diyojen olmasaydım, İskender olmak isterdim,'' gibi.. O tip bir yaşam bana, çoğunlukla kaçış ve korkaklık olarak gözüküyor.. Mesele, her şeyin içinde, o her şeye, hiçbir şey muamelesi yapabilmek.. İçselleştirerek.. Programınızı sabahtan beri kopuk kopuk dinliyorum. Başım ağrırken, inat ettim, bitireyim, diyorum.. Yazma ihtiyacı hissettim. 😊
5 ปีที่แล้ว +39
Spinoza ismi geçince akıllara gelen Ulus Baker'e selam olsun :)
Bir ucus personeli olarak su an Berlin icin havalimanina gidiyorum. Guzel tesaduf oldu. Bu vesile ile tum paylasimlariniz icin minnettar oldugumu belirtmek isterim. Yoldaki dostum oldunuz. Kanalinizla uzun bir yolculuga baslamis gibi hissediyorum 🙏🏻
Hacı abla bak şimdi, sana bi çift sözüm var. Atölyede çalışırken izlediğim, dinlediğim bir sürü şeyin arasına senin kanalını da kattım. Tabi eklemeden önce birkaç videonu gözlerimi kısarak, pür dikkat izledim. Acaba özgüven patlaması yaşayan, yarım yamalak gerekli gereksiz bilgilerle laf kalabalığı yapan tuhaf tiplerden biri daha mısın? ki acaba?? mi acabaa?? diye... Fakat kısa süre içinde, diksiyonun, beden dilin, mimiklerin, sempatik halin, akıcı sunumun, vurguların, tonlamaların ve bahsettiğin konuların ayarını tam kararında belirlemen gibi bir dizi unsur sebebiyle seni çok takdir ettim. Bazı insanlar ilgilendikleri şey ne ise sanki dünyaya onu yapmaya gelmiş gibi olurlar. :) Hah, işte sendeki durum da buna işaret etmekte. Bilmiyorum bir hoca mısın veya hoca adayı mısın? Ya da benzer bi şeyler mi? Fakat görünen o ki, iştigalinle karakterin tam uymuş :) Yaptığın şeyin kendi hayatına olan yadsınamaz katkıları kadar bir sürü genç insana da önemli katkıları olduğunu düşünüyorum. Çünkü; Kitap okuyun, okumak lazım hede hödö demekle bu işler halledilmiyor. Kendimi bildim bileli sayısız kitaplar okumuş biri olarak, bunun her yönüyle ne denli zor bişey olduğunu iyi biliyorum. Her insandan bunu beklemek, hele de ergenlerden/gençlerden bu gibi şeyler beklemek maalesef naiflik olur. Bununla beraber, ilginç bir şekilde ben yeni nesillere güvenmekteyim. Çünkü son yıllarda ilginç bir tabii gidişat gözlemledim. Doğrusu hiç ummamıştım veya bu kadar erken beklemiyordum diyelim. Bunlar aslında çok uzun mevzular, burada kafasını gözünü yara yara özet geçiyorum. (Oysa gerçekte bizim de Stoacılar gibi Balkoncular diye bi grubumuz var. Bizim evin büyük balkonunda her mevsim günler boyu süren felsefe, sosyoloji, tarih, antropoloji, psikoloji vs. sohbetlerimiz yüzünden bu ismi koyduk :) Ha tabi eşim hariç hepimiz cayır cayır sigara içtiğimiz için paso balkonda tünüyoruz :) Marxistimiz var, Türkçü var, anarşist mevcut, kişisel gelişim kitapları zehirlenmesi geçirip güneşe müneşe selam veren tip var, Alman var, Malezyalı var... O var bu var :) :) Şimdi her konuda yoğunlaşmış personelimiz olunca tabi, çözülmedik konu kalmıyo burda :) Ne takıldı kafana, çat atıyosun ortaya, konuya göre 3 ila 24 saat içinde ayıklanmış halde acısıyla tatlısıyla servise hazır. :) Eh bilirsin tatsız şeyler de çok bu hayatta. Neyse, ne diyordum ben? Seni ululuyordum, goygoya dönüverdi mevzu. Hah gençler !! Neyse işte bu gençler, internetten bişeyler öğrenmeye başladı. Yani şunu demek istiyorum, biraz olsun bi farkındalıkları oluşmaya başladı. En azından tarihe, bilime, sanata, felsefeye yavaş yavaş bi göz kulak aşinalığı oluşmaya başladı. (bunu işim için gittiğim kasabalarda, sokalarda falan filan görebilmeye başladım, takribi son 10 yıldır) İşte tam bu noktada tam da senin gibi insanlar tam kilit noktalardasınız. Benim için sadece bilge bir arkadaşsın mesela ama seni izleyen Kütahya Altıntaş ilçesinden bi 15 yaşında kız düşün ! Veya bizim İzmirden 17 yaşındaki bi oğlan. Onların, senin anlattıklarını anladıkça nasıl bi heyecana kapıldıklarını bi düşün. ( o yüzden, konuların ayarını kararında sunduğunu söylüyorum. Tutar Platonu bi eşelersen burda, mevzu derinlere bi giderse, bütün kurbaacıklar ürküverir zira. Sonra bi bakmışsın benim gibi 8-10 manyak kalmış sadece seni dinleyen. :) İşte devletimizin ve ailelerin bir türlü gençlere veremediği özgüven damlaları, senin gibi insanlarla tabii yollardan ortaya dökülüyor. Sen şimdi 3 yıl 5 yıl bu yayınları yapsan, sonra bırakıp başka işlere dönüp gitsen bile, burada bu videolar dikili meyve ağacı gibi durur. Şunca emeğinden sonra, sadece 3-4 genç, şunlardan zerre miskal aydınlanma yaşasa, o hislerle 2 sayfa daha ilim irfana yönelse, akil bir insan olmaya meyletse bile, tüm çabana değer. (Al işte yaşamak için ulvi bi gaye daha!) Hani videonda da dediğin gibi; Binlerce yıldır hep aynı soruya cevap arıyoruz: İnsan neyle yaşar? :) :) :) Bana sorarsan, bu soruyu da cevabını da girift hale getiren yine insanın kendisi. Pekala cevabı bence insanın kendi bünyesiyle değişkenlik gösteren bi durum. Tek bi çeşit insan mı var ki, tek bi cevabı olsun !! Yani insan da biraz ''insan'' olacak, azcık da kendi anlam verecek mevzulara. Yoksa yani rakı makı içip ''herşey bojjj'' diye babam da vızıklar öyle. Biz de biliyoruz herşeyin boş olduğunu, biz koyacaz işte o anlamı oraya. Mutluluk öyle oluyo yani. Gayesiz ve gayretsiz mutluluk yok. Bak Diyojen bile nasıl emek sarf ediyo işte, adam zorla zorla köpek olmaya çalışıyo, az iş mi şu allasen ! İzmirden selamlar, başarılar...
@@goldenfurkan6132 elbette o tiplerden biri benim ve buna hakkım var, zira ben yayın yapmıyorum. Yayıncıların benim gibi boş muhabbet yapma lüksleri olmaz. Yani beni yok yere eleştiriyorsun :) Benim zaten dolu konuşmak gibi bir misyonum yok ki :)
katılıyorum. ben ahmet arslan'ın videolarını silip süpürüp, celal şengör'ün son kalan kırıntılarında bu kanalı keşfedenlerdenim. kanal sahibini onların yanına/ardına koymuş olmam da başarı. bundan da haz duyabilirsin.
Minimalizm özgürlüktür , ne kadar sade hayat o kadar mutluluk 😉✌️ Tüm her şeyi terkedip yaşayabilmek değil de sahip olduğumuz her şeye doğru anlamlar yüklemek, gerektiği ölçüde değer vermek ve "o şey"leri hayatımızda doğru yerlere koyabilmek mutluluk getiriyor sanki ya da daha az mutsuz ediyor 🙃
Başarılı bir sunum. Katkı olsun diye şu üç noktayı eklemek istedim. 1. Diyojen’in sözü şu şekilde değil miydi? “Gölge etme başka ihsan istemem.” Videoda “eylemem” kelimesi kullanıldı. 2. Türk Dil Kurumunun hazzı “İstediği şeyi elde etmekten duyulan hoşnutluk duygusu” olarak tanımlaması, sadece maddi şeylerle sınırlı değil. Sevilmeyi istemek de bir istek ve maddi değil. 3. “Descartes’in başımıza sarmış olduğu bir mevhum” sözü ile ne kastedilmiştir. Mevhum mu mefhum mu, buradaki ifade?
Mutluluğun sırrı bence kaygısız olmaktır. Mutlu olduğunuz anıları hatırlarken içinizin huzur dolmasının sebebi geçmişteki o "anda" yaşadığınız kaygısızlıktır. Ve dikkat ederseniz herkes kendi çocukluğunu sever ve her çocuk kötü bir gün geçirmiş olsa dahi başını yastığa koyduğunda mutludur. Biraz carpe diem'e de kaçıyor aslında. Kinizm veya minimalizm olarak bakarsak da bu sadece mutluluğun üstünde etkisi olan bir yaşam tarzıdır. Spor yapmak, düzenli beslenmek vs. gibi. Bu yaşam tarzının verdiği mutluluk, kaygıları yok ettiğindendir. Hayvan gibi yaşamanın çekiciliği de burda yatıyor aslında. Ve kaygıları yok etmek için illa ki minimalist olmaya veya hayvan gibi yaşamaya, hippi olmaya gerek yoktur. Dediğim gibi bu sadece bir yaşam tarzıdır ve kaygısızlık da bunun getirisidir. Kayıtsızlık ile karıştırılmamalıdır. Mutsuzluğumuzun sebebi kesinlikle kaygılarımızdır. Bunun yanında kimseyi yargılamamak, eşitlik duygusu da var tabi. O yüzden kaygılarımıza neden olan problemleri yok etmeliyiz. Ihtiyaclar piramidinin gerçekleşmesi de doğru orantılı bununla.
Harika bi kanal:) izlerken düşündürüyor. Kendi fikirlerimle geçmişteki filozofların düşüncelerini karşılaştırıyorum(tabii filozof değilim ama olsun) . Efsane bi uğraş oluyor benim için.
Denk geldiğim birkaç kaliteli insandan bir tanesi çok güzel bir anlatımın var , eğer ülkemiz bir gün bilgiye acıkırsa izlenip büyüyecek kanalların başında geliyor. Keşke bütün kelime dağarcığı küfürden ibaret olan kanallar kadar izlense , destek vermek için video beğenme ve yorum dışında bir faydamız olabilecekse lütfen bize bildir uygulamaktan zevk alırım. İyi çalışmalar.
Ulus Baker in "Sanat ve Arzu" videoları ve kitabın da : bu konuları hem felsefi hem sanat hem dünyevi yaşam açılarından ele almış detaylı bir çalışma... Yine çok net çok bilgilendirici bir video olmuş 👏👏
Sokratesin aksine, bilmek=mutsuzluk diye düşünüyorum. Gerçeğin getirdiği mutluluk, cehaletin getirdiği mutluluk ile kıyaslanamaz bir boyutta. Cahillik mutluluktur.
O mutluluk insanın mutluluğu değil bana kalirsa, o Diyojen in, bir hayvanın mutluluğu :) Her ne kadar üzücü olsa da Tesla nin hayatını bilmek size mutluluk vermiyor mu? Bilmemeyi yeğler miydiniz? Veya başka bir şekilde sizin düşüncelerinizi, fikirlerinizi aktaran bir sanat eseri, film, müzik ile tanıştığınızda mutlu olmuyor musunuz? Şüphesiz sokaktaki hayvan da mutlu ama bu insaninki gibi bir mutluluk olmasa gerek. Insan olarak mutluluk veya daha dar anlamda haz duyabilecegimiz şeyler var. Ben Sokrates e kesinlikle katılıyorum. Üzerinde düşünülmeyen bir hayat, yaşanmaya değmez.
@@kerimmoral Bilgi kişinin hayatına atfettiği anlamı ve değerlerini anlamsızlaştırıyor. Bilgi her zaman insana farklı bir bakış açısı kazandırdığı için bir süre sonra hiçbir şeyi savunamayacak ya da hiçbir şeyin ardından koşamayacak hale geliyor. Ki bahsettiğin zevkler temeli doğal güdülere sahip zevkler yani bir süre sonra o zevklere karşı duyarsızlaşmak da söz konusu.
Kusra bakma da, madem cahillik mutluluktur. Neden turkiyem mutlu degil? Gelişmiş ülkelerdeki insanlar neden daha mutlu? Daha az cahil oldukları için olmasın?
@@lethe4398 hocam ahlâkın temeli bu bahsettiğiniz şey zaten. Seçim yapmak. Bir insan iki şeyi bilecek, onları kiyaslayip birini seçecek ki bunu hayatına uygulayabilsin. Öbür türlü gökten inen emirlerle kimse kusura bakmasın karşılaştığımız şey Türkiye veyahut daha kapsamlı olarak orta doğu. -Niye bunu yapıyorsun? +Vallah böyle buyrulmuş.
Çox gözəl bir kanalınız var. Və hər videonu sevərək izləyirəm❤ "Gölge etme başka ihsan istemem" aslı böyle başka ihsan eylemem mana olarak düzgün değil
Stoacılar'ı öğrenip, kendimi bilmeden de olsa geçmiş ve şu anki eylemlerime bakarak stoacı ilan etmiştim. Sonra da; diğerlerini de öğrenene kadar tabi, demiştim. Video sonunda başarmışım gibi hissettim ve mutlu oldum. Doğruyu yaptığımı düşündüğüm için değil; kendimi ilk öğrendiğim şeye ait hissetmek yerine ilk öğrendiğimin kendim olmasına denk gelişimdi mutlu eden. Gerçi stoacılıkta denk gelme diye bir şey yok :) thanks god deyim o zaman bari haha ve teşekkkürler ki bu kanalla tanıştırdın beni :)
Cahillik mutluluktur fikrini redd ediyorum... mutsuz olup gerçekleri anlamayı tercih ederim, sorgulamayı, araştırmayı... sorgulanmamış hayat hiç yaşanmamış hayattır...
Evlilik, millet, vatan gibi değerleri insani değerler olarak ele almışsınız. Kinikliği savunduğum için değil ama nasıl dinler insanlar tarafından yaratıldıysa, toprağa sınırlar çekmek ve buna vatan demek gibi şeyler de insanlar tarafından yaratılmış değerlerdir diye düşünüyorum.
Bence farklı sevgi dilleri olabilir. 5 sevgi dilini okudum ve de herkesin sevgi anlayışı farklı olabilir .Benim mutluluk kaynağım bilgi hiçbir şey beni onun kadar mutlu etmiyor.❤
Uugarlık ve medeniyet olarak ilerlese de İnsan formasyonunun karakteristik düşünce kalıpları aynı kalmıştır... Yaşamı anlama ve korku güdüleri ile Tanrı kavramını yaratması, dinlerin oluşması, ve halen dinlerin insanları kontrol etmede en etkili güç olması... Dipnot: Şahsen dinlerin ve insanların çizdiği Tanrı kavramının hemen hemen dışında Bir güç olduğuna inanırım...
Yaklaşık 5 aydır dilozof ismini keşfettim ve kullanıyorum. Yani nickname olarak kullanıyorum. Şu an bu sayfanın ismini görünce sevindim ve takip ettim😀
Felsefe tarihi hakkında okumalar yapmak istiyordum bu yüzden Russell'ın felsefe tarihi kitabının ilk cildinin edindim fakat hiç el atmadan aylardır bekletiyorum. Attığınız videolar bende okuma isteği uyandırdı. Sanırsam tekrar deneyeceğim. Teşekkür ederim.
Neden mutlu olmaya çalışıyoruz? Neden mutlu olma olgusu bir amaç olarak yaşamımızı yönlendirsin? Mutlu olmak ya da mutsuz olmak gibi bir durum neden var? Olduğumuz haldeyken OL' ma kavramının nedenselliği konusunda neden düşünmüyoruz? Aslında yalnızca saf farkındalığın kendisi olmak neden yeterli değil? Çabalamak yabancılaşmak değil mi?
Bence mutluluk dengede olmaktir. Denge ise o esyanin tabiatina uygun hareket etmesidir. Tabiatinda merhamet olan kisi merhametsizlik eder ise mutlu olabilir mi
![[27/55] Dinler Tarihi IV: Budizm Nedir? | Pelin Batu ile Sapien Tarihi](/img/n.gif)
"yorum" yazmak kanalı destekleyen bir eylemmiş. Bu yazıyı o amaçla yazıyorum :) Tüm kaliteli içerikleriniz için teşekkürler.
anlatım konusunda hem net hem akılda kalıcı hem de dikkat çekici... asla sıkılmadan izliyorum... cok önemli bir yetenek... bilginizi net ve sade şekilde aktarabilme... mükemmel...
Mutsuz olmanın sebebi sensin...
Çünkü mutlu olmak istiyorsun...
Bu videoyu izledikten sonra hayattaki tek mutluluğumun başarı olduğunu fark ettim. Her ne konuda olursa olsun o şeyde başarılı olmak beni fazlasıyla mutlu ediyor fakat bu çok kısa bir süre için çünkü her gördüğüm yeni hedefte tüm geçmişi unutup ona kitleniyorum. Zaten başarısız olursam hüsran. dünyanın en işe yaramaz en aptal varlığı ben oluyorum. Bu yüzden bu güzel yaşam serüveninin tatlı taraflarını asla tadamıyorum. Ve bu kısa süreli dopamin in bana hiç bir faydası yok bir yarış atı gibi koşturduğumu fark ettim. Gerçek mutluluk huzurdan geçer arkadaşlar eğer huzurluysanız bırakın öyle kalsın hayatın gereksiz meşkale ve hırslarından kaçının ki dikenin gülü olduğunu fark edebilin.
Aklına ruhuna ve emeğine teşekkürler . Kızımla beraber izledik. Anne ve baba kahkahalarını anlatman çok güzel oldu. Kızımda söyledi sizin kahkahalarınız beni mutlu ediyor.....
Gerçekten çok verimli ve anlamlı bir hizmet veriyorsunuz. Herkes felsefe tarihini anlamak ister ama kitaplarla çıkılan yolda bazen kafalar karışır ve düşünceler arasında bir köprü kuramaz ve dağılırsınız. Ama siz duru ve çok anlaşılır bir dille ve profesyonelce kronoloji ile çok güzel anlatıyorsunuz. Bu ülkenin sizin gibi eğitimcilere çook ama çoooook ihtiyacı var.
Herkes felsefe öğrenmeli. Sizin sayenizde felsefeyi biraz biraz öğreniyoruz. Genede herkezin bir felsefesi zaten var. Teşekkür ederim. Başarılar dilerim. Umarım prof olursunuz.
ülkede skini sallasan prof'a değiyor, pelin de olsun
Felsefe benim en ilgi duyduğum alanlardan bir tanesi. Müthiş bir ses tonunuz var güzel de konuşuyorsun başarılı gidiyorsun yanınızdayız.
Dilozof süpersin
Başa sarıp dinliyorum çok hoşsun
Başarılarının devamını dilerim
Heyecanın devami olsun
Mükemmel bir kanal ya video attiğinda o kadar mutlu oluyorum ki anlatamam lutfen devam et .
Felsefe yaparken kendi siyaset ve dine bakışın hakkında birsey söylemiyorsun ama ben bir oturuşta aralıksız 3 saat videolarını izlediğim için, bilim ve öğretilerde sıcak yaklaştığın öğreti ve çalışmalardan ikisini de çözebildim. Şunu söylemeliyim tamamen farklı görüşlerdeyiz ama TH-cam ve instagramda senin yeni bir paylaşım bildirimin gelsin diye sabırsızlanıyorum. Birincisi çok tatlı ve samimisin, ikincisi çok güzel, akıcı bir konuşman var ve kattığın yorumlamalar çok hoş ve düşündürücü. Sakın bu yaptığın şeyi bırakma çünkü takip ettiğim tüm platformlarda adın geçmeye başladı ve ciddi bir ihtiyaçmış bu tarz çalışmalar. Başarılarının devamını diliyor dediğim gibi sabırsızlıkla devamını bekliyoruz... 👋
"İskender olmasaydım, Diyojen olmak isterdim."
Ama benim fikrim şu ki herkes Diyojen olmak isteseydi insan olarak basardigimiz kültür, bilim, dil hiçbirine ulasamazdik. Insan, köpekten farklı yaşamayı hayal edebildiği için insan olmuş ve toplumunu bunun üzerine kurmuştur.
Kerim Moral küçük iskender!
@@sametgenc6396 Bunu yazmanızı ve tartışmamızı mümkün kılan dil, aktarmamizi sağlayan teknoloji, bizi birbirimizi isirmaktan alıkoyan insan kültürü.
Insan olmanin günahını almayın yahu, tabi ki ülkemizde ve dünyada görmekten üzüntü duyduğumuz olaylara sebebiyet veren şahıslar da var, ama onlar insan olmanın güzelliğinin, birlikte basardiklarimizin farkında değiller bana kalırsa. Sokrates in belirttiği gibi, kimse bilerek kötülük yapmaz.
Insan hayallerini gerçekleştirebilme kapasitesiyle yaratıldığı için insan olmuştur .
insan neyi başarmış birbirini ve doğayı katletmekten başka bir fanusun içinde olduğunu unutup kendi kıyametini hazırlıyor çokta kalmadı....
@@nurigokalpaksoy4754 çok uzun yıllarca hep kıyamet beklenmiş bi gelmedi gitti
Hayatı yaşamaktır mutluluk. Hayatı hayatlı kılmak. Yüce yaratıcının verdiği en büyük nimet olan hayatı en iyi şekilde değerlendirmek ya da bu değerlendirme çabası içinde olmak gerçek mutluluktur.
Video çok iyi hissettirdi böyle kulaklarımdan girenler içimde bir sıcaklık oluşturdu resmen. Hoştu. Sevgi ve özgürlük. İşte bütün mesele bu. ✨
İskender hikayesinin tam metni şöyle olacak, ordusuyla anadoluya geçmek üzere yolda iken İskender ordusunun başında Diyojen in yanında duraklar, "senin için akıllı insdanla akıllı olmayanı anlar diyorlar, nasıl anlıyorsun? der, Diyojen "konuşmasından" cevabını verir, İskender küstahça güler ve "ya hiç konıuşmazsa?" diye sorar, Diyojenin cevabı ise "o kadar akıllısını hiç görmedim" olur. Bunun üzerine >İskender yanındaki komutanına bakıp gülerek" İskender olmasaydım Diyojen olmak isterdim" der, Diyojen buna cevaben "ben Diypjen olmasaydım da İskender olmak istemezdim" der
Çok güzel bir kanal olmuş.. Bilginin üzerine yorum ilave edilmiş makale okuyor gibi hissediyorum tam çalışırken arka planda dinlemelik.. Video süreleri de 10 - 15 dk. ideal. x1.5 hızla da gayet iyi dinlenebiliyor.
Ben bir kır komünde çok mutlu olacağıma inanıyorum.Hayvan gibi çalışıp, sadece tüketip, başkalarının bana biçtiği rolü kabullenmek beni mutsuz eder. Her bireyin yaşadığı, yaşadığına verdiği reaksiyon ve reaksiyon oluşturduğu düşünce ve hisler benzer görünseler de farklıdır. Yaşadığın ve yaşadığına verdiğin tepki seni ve tercihlerini belirler.
‘’İnsan kendini hoşluk haline ne denli bırakırsa, karşı kutbun potansiyeli o denli büyür. Mutluluğunu sağlığa bağlarsa, bir nezle bile onu mutsuz edebilir. Hep eğlence istiyorsa gönlü, bir saat sıkılmak onu mutsuz etmeye yeter. Hep genç kalmayı istese, yaşlanmak ona daha fazla acı verir. Hayat sırf zevk almak için mi yaşanır? Öyle ise, dişçide duyacağınız acı peşinen hayatınızın bir haftasını gölgeleyecektir. Sırf başarı mıdır önemli olan? O zaman tek bir başarısızlık bile hayattan bıktırabilir. Yaşama sanatı, her şeyde mucizevi olanı görmek midir? O zaman gündelik hayata damgasını vuran ve hic de mucizevi olmayan şeyler değersizleşir, oysa onlarla yaşamak da yaşama sanatının parçasıdır.’’🎯🍷
Mutsuz Olmak, Wilhelm Schmid
Diksiyonun, konuların çok içerikli, kaliteli tatlım! 👏👏👏 İlk izliyorum, ilk 3 dakikada abone oldum! ÇOKÇA BAŞARILAR 🐞
Mutlu olduğunuzu hissettiğiniz iki durumu örnek verdiniz ve bunların; herhangi bir materyale ihtiyaç duymadığınız konular ya da hazza dayanmadığını düşündüğünüz konular olduğunu ifade ettiniz. Bu sözleriniz bana şunları düşündürdü:
*
Kendinize ait bir odada -ki muhtemelen zevkinize göre döşenmiş, size özgü bir yaşamı sürdürebildiğiniz bir alan- tertemiz bir yorganın altında ve tertemiz bir evde yatarken, sevdiklerinizin kahkahaları ile mutlu olduğunuzu hissetmeniz, belli bir standartta -bu sadece maddi anlamda değil, manevi anlamda da geçerli.. Örneğin doğru seçimlerle birbirini bulmuş iki insanın, kendi mutluluklarıyla yakınlarını da mutlu edebilmeleri gibi..- yaşarken, mutlu hissetmesi ve dolayısıyla tüm bunlardan haz alması söz konusu diye düşünüyorum.
Aynı şekilde, birlikte kahkaha atabildiğiniz, aynı yöne bakarak, benzer şeyleri yaparak bir birliktelik oluşturduğunuz arkadaşlarınızın olması ve tabii ''tatile gidebilmek'', orada ortak paylaşımlarla gülebilmek, benzer bir durum diyerek ekliyorum, iki örneğinizi birbirine.. Sahip olunan ''şartların'' çoğu zaman o mutluluk üzerinde belirleyici olduklarını düşünürüm. Bunlar da, dolaylı da olsa materyal olarak düşünülebilir kanısındayım.
*
Diyojen'in reddettiği şeyin ''gölge'' olduğunu düşünüyorum. İskender'e de ifade ettiği gibi ama tabii hayatına uyarlayınca bir metafor olarak gölge.. Çünkü birebir herkeste aynı sonuçlar oluşmasa da, çoğunlukla insanın en mutlu olduğu şeylerin nihayetinde ''bile'' o mutlulukların ''gölgelendiği'' deneyimleniyor.. Alınan hazzın, o anda yaşattığı şeylerden ziyade, gölgelendiği zamanlarda verdiği acı ve yoksunluk, insana ağır geliyor ve çoğu zaman her şey, hiçbir anlam ifade etmez oluyor.
*
Benim düşüncem: İnsan belli şartlarda mutlu olmayı ya da olmamayı bir ölçü olarak kendisine daha başından belirlerse, elbette yanı sıra mutsuzluk da gelecektir. Hiçbir beklenti olmadan, ânı yaşamak ve gidene de gelene de açık bir zihnin alt yapısını oluşturmak..
Özellikle köylerde yaşayan çocukların oyunlarında ve gözlerinde bunu görürüm. ''Şu oyuncağım olursa çok mutlu olurum,'' diye düşünmeden, bir poşetin üzerinde yokuş aşağı kayarkenki gülüşleri gibi.. Öte yandan, günlerce ''şunu istiyorum,'' diye ağlayan bir çocuk örneğinde olduğu gibi..
Dışardan -bu aile de olabilir, diğerleri de- bize öğretilenler, dayatılanlar vs bizim sonraki yaşamımızın da ''gölgeleri'' oluyor..
İskender'in (doğruluğunu bilmiyorum ama şöyle söylediği ifade ediliyor) ''İskender olmasaydım, Diyojen olmak isterdim'' sözünde kendi gölgesi de kendisine ''gölge''.. Bunun tersini Diyojen'in düşünmediğini kim söyleyebilir.? ''Diyojen olmasaydım, İskender olmak isterdim,'' gibi..
O tip bir yaşam bana, çoğunlukla kaçış ve korkaklık olarak gözüküyor.. Mesele, her şeyin içinde, o her şeye, hiçbir şey muamelesi yapabilmek.. İçselleştirerek..
Programınızı sabahtan beri kopuk kopuk dinliyorum. Başım ağrırken, inat ettim, bitireyim, diyorum.. Yazma ihtiyacı hissettim. 😊
Spinoza ismi geçince akıllara gelen Ulus Baker'e selam olsun :)
Bak şimdi! ulus baker ismi ancak bu kanalda geçerdi. Saygı ile...
@@10lu hatta hangi videoda geçecek diye merakla bekliyodum :)
Bir ucus personeli olarak su an Berlin icin havalimanina gidiyorum. Guzel tesaduf oldu. Bu vesile ile tum paylasimlariniz icin minnettar oldugumu belirtmek isterim. Yoldaki dostum oldunuz. Kanalinizla uzun bir yolculuga baslamis gibi hissediyorum 🙏🏻
Öyle güzel anlatıyorsun ki video hiç bitmesin istiyorum...
Mutluluğun tek anahtarı vardır
Gerçekten ne istediğini keşfetmek bunu anlamak çok zordur.
Bir mühendis olarak hic bir bilgi sahibi olmadigim konularda ufukumu actiginiz icin teşekkürler. Başarılar diliyorum.
Hacı abla bak şimdi, sana bi çift sözüm var. Atölyede çalışırken izlediğim, dinlediğim bir sürü şeyin arasına senin kanalını da kattım. Tabi eklemeden önce birkaç videonu gözlerimi kısarak, pür dikkat izledim. Acaba özgüven patlaması yaşayan, yarım yamalak gerekli gereksiz bilgilerle laf kalabalığı yapan tuhaf tiplerden biri daha mısın? ki acaba?? mi acabaa?? diye... Fakat kısa süre içinde, diksiyonun, beden dilin, mimiklerin, sempatik halin, akıcı sunumun, vurguların, tonlamaların ve bahsettiğin konuların ayarını tam kararında belirlemen gibi bir dizi unsur sebebiyle seni çok takdir ettim. Bazı insanlar ilgilendikleri şey ne ise sanki dünyaya onu yapmaya gelmiş gibi olurlar. :) Hah, işte sendeki durum da buna işaret etmekte. Bilmiyorum bir hoca mısın veya hoca adayı mısın? Ya da benzer bi şeyler mi? Fakat görünen o ki, iştigalinle karakterin tam uymuş :) Yaptığın şeyin kendi hayatına olan yadsınamaz katkıları kadar bir sürü genç insana da önemli katkıları olduğunu düşünüyorum. Çünkü; Kitap okuyun, okumak lazım hede hödö demekle bu işler halledilmiyor. Kendimi bildim bileli sayısız kitaplar okumuş biri olarak, bunun her yönüyle ne denli zor bişey olduğunu iyi biliyorum. Her insandan bunu beklemek, hele de ergenlerden/gençlerden bu gibi şeyler beklemek maalesef naiflik olur. Bununla beraber, ilginç bir şekilde ben yeni nesillere güvenmekteyim. Çünkü son yıllarda ilginç bir tabii gidişat gözlemledim. Doğrusu hiç ummamıştım veya bu kadar erken beklemiyordum diyelim. Bunlar aslında çok uzun mevzular, burada kafasını gözünü yara yara özet geçiyorum. (Oysa gerçekte bizim de Stoacılar gibi Balkoncular diye bi grubumuz var. Bizim evin büyük balkonunda her mevsim günler boyu süren felsefe, sosyoloji, tarih, antropoloji, psikoloji vs. sohbetlerimiz yüzünden bu ismi koyduk :) Ha tabi eşim hariç hepimiz cayır cayır sigara içtiğimiz için paso balkonda tünüyoruz :) Marxistimiz var, Türkçü var, anarşist mevcut, kişisel gelişim kitapları zehirlenmesi geçirip güneşe müneşe selam veren tip var, Alman var, Malezyalı var... O var bu var :) :) Şimdi her konuda yoğunlaşmış personelimiz olunca tabi, çözülmedik konu kalmıyo burda :) Ne takıldı kafana, çat atıyosun ortaya, konuya göre 3 ila 24 saat içinde ayıklanmış halde acısıyla tatlısıyla servise hazır. :) Eh bilirsin tatsız şeyler de çok bu hayatta. Neyse, ne diyordum ben? Seni ululuyordum, goygoya dönüverdi mevzu. Hah gençler !! Neyse işte bu gençler, internetten bişeyler öğrenmeye başladı. Yani şunu demek istiyorum, biraz olsun bi farkındalıkları oluşmaya başladı. En azından tarihe, bilime, sanata, felsefeye yavaş yavaş bi göz kulak aşinalığı oluşmaya başladı. (bunu işim için gittiğim kasabalarda, sokalarda falan filan görebilmeye başladım, takribi son 10 yıldır) İşte tam bu noktada tam da senin gibi insanlar tam kilit noktalardasınız. Benim için sadece bilge bir arkadaşsın mesela ama seni izleyen Kütahya Altıntaş ilçesinden bi 15 yaşında kız düşün ! Veya bizim İzmirden 17 yaşındaki bi oğlan. Onların, senin anlattıklarını anladıkça nasıl bi heyecana kapıldıklarını bi düşün. ( o yüzden, konuların ayarını kararında sunduğunu söylüyorum. Tutar Platonu bi eşelersen burda, mevzu derinlere bi giderse, bütün kurbaacıklar ürküverir zira. Sonra bi bakmışsın benim gibi 8-10 manyak kalmış sadece seni dinleyen. :) İşte devletimizin ve ailelerin bir türlü gençlere veremediği özgüven damlaları, senin gibi insanlarla tabii yollardan ortaya dökülüyor. Sen şimdi 3 yıl 5 yıl bu yayınları yapsan, sonra bırakıp başka işlere dönüp gitsen bile, burada bu videolar dikili meyve ağacı gibi durur. Şunca emeğinden sonra, sadece 3-4 genç, şunlardan zerre miskal aydınlanma yaşasa, o hislerle 2 sayfa daha ilim irfana yönelse, akil bir insan olmaya meyletse bile, tüm çabana değer. (Al işte yaşamak için ulvi bi gaye daha!) Hani videonda da dediğin gibi; Binlerce yıldır hep aynı soruya cevap arıyoruz: İnsan neyle yaşar? :) :) :) Bana sorarsan, bu soruyu da cevabını da girift hale getiren yine insanın kendisi. Pekala cevabı bence insanın kendi bünyesiyle değişkenlik gösteren bi durum. Tek bi çeşit insan mı var ki, tek bi cevabı olsun !! Yani insan da biraz ''insan'' olacak, azcık da kendi anlam verecek mevzulara. Yoksa yani rakı makı içip ''herşey bojjj'' diye babam da vızıklar öyle. Biz de biliyoruz herşeyin boş olduğunu, biz koyacaz işte o anlamı oraya. Mutluluk öyle oluyo yani. Gayesiz ve gayretsiz mutluluk yok. Bak Diyojen bile nasıl emek sarf ediyo işte, adam zorla zorla köpek olmaya çalışıyo, az iş mi şu allasen ! İzmirden selamlar, başarılar...
@@pelindilaracolak Balkoncular ve şahsım adına; Biz tişikkir idiriz honfendi :) :)
sanki gerekli gereksiz bilgilerle laf kalabalığı yapan tuhaf tiplerden biri sensin :)
@@goldenfurkan6132 elbette o tiplerden biri benim ve buna hakkım var, zira ben yayın yapmıyorum. Yayıncıların benim gibi boş muhabbet yapma lüksleri olmaz. Yani beni yok yere eleştiriyorsun :) Benim zaten dolu konuşmak gibi bir misyonum yok ki :)
Dünyadan en iyi öğrendiğim şudur ki ; Herşeyin aşırısı zararlı dır o yüzden bu öğreti bi yere kadar iyi iken fazlası zarar
Anlatım diliniz gayet sade ve anlaşılır, teşekkür ederiz.
Felsefeye oldu bitti merakım vardı sanırım kanalımı buldum.devam et lütfen güzel insan!
Bir felsefe içerikli videoya bir günde 150 yorum girilmiş....
Bu senin başarın.. Haz duymalısın!
katılıyorum. ben ahmet arslan'ın videolarını silip süpürüp, celal şengör'ün son kalan kırıntılarında bu kanalı keşfedenlerdenim. kanal sahibini onların yanına/ardına koymuş olmam da başarı. bundan da haz duyabilirsin.
Oh beee hacı yolu bekler gibi bekledim video atmanı. Harika içerikler atıyosun Allah nazardan saklasın 😊
Minimalizm özgürlüktür , ne kadar sade hayat o kadar mutluluk 😉✌️
Tüm her şeyi terkedip yaşayabilmek değil de sahip olduğumuz her şeye doğru anlamlar yüklemek, gerektiği ölçüde değer vermek ve "o şey"leri hayatımızda doğru yerlere koyabilmek mutluluk getiriyor sanki ya da daha az mutsuz ediyor 🙃
Düşünce, bu kadar yalın anlatılabilir..
Harikasınız...
Başarılı bir sunum. Katkı olsun diye şu üç noktayı eklemek istedim.
1. Diyojen’in sözü şu şekilde değil miydi? “Gölge etme başka ihsan istemem.”
Videoda “eylemem” kelimesi kullanıldı.
2. Türk Dil Kurumunun hazzı “İstediği şeyi elde etmekten duyulan hoşnutluk duygusu” olarak tanımlaması, sadece maddi şeylerle sınırlı değil. Sevilmeyi istemek de bir istek ve maddi değil.
3. “Descartes’in başımıza sarmış olduğu bir mevhum” sözü ile ne kastedilmiştir. Mevhum mu mefhum mu, buradaki ifade?
Bence mutluluk tam olarak tanımlayabileceğimiz bir şey değil, kişiden kişiye değişen bir kavram. Yine her şey beyinde bitiyor.
Mutluluğun sırrı bence kaygısız olmaktır. Mutlu olduğunuz anıları hatırlarken içinizin huzur dolmasının sebebi geçmişteki o "anda" yaşadığınız kaygısızlıktır.
Ve dikkat ederseniz herkes kendi çocukluğunu sever ve her çocuk kötü bir gün geçirmiş olsa dahi başını yastığa koyduğunda mutludur. Biraz carpe diem'e de kaçıyor aslında.
Kinizm veya minimalizm olarak bakarsak da bu sadece mutluluğun üstünde etkisi olan bir yaşam tarzıdır. Spor yapmak, düzenli beslenmek vs. gibi. Bu yaşam tarzının verdiği mutluluk, kaygıları yok ettiğindendir. Hayvan gibi yaşamanın çekiciliği de burda yatıyor aslında. Ve kaygıları yok etmek için illa ki minimalist olmaya veya hayvan gibi yaşamaya, hippi olmaya gerek yoktur. Dediğim gibi bu sadece bir yaşam tarzıdır ve kaygısızlık da bunun getirisidir. Kayıtsızlık ile karıştırılmamalıdır.
Mutsuzluğumuzun sebebi kesinlikle kaygılarımızdır. Bunun yanında kimseyi yargılamamak, eşitlik duygusu da var tabi. O yüzden kaygılarımıza neden olan problemleri yok etmeliyiz. Ihtiyaclar piramidinin gerçekleşmesi de doğru orantılı bununla.
Çok akıcı olmuş. Tebrik ederim. 😊
Harika bi kanal:) izlerken düşündürüyor. Kendi fikirlerimle geçmişteki filozofların düşüncelerini karşılaştırıyorum(tabii filozof değilim ama olsun) . Efsane bi uğraş oluyor benim için.
yahu youtube böylesi bir kanal varken nelerle geliyosun bana , hemen sıkı takibe aldım :)
6:30 ➡️ "Sene 1997 ben bir güldüm..." çok güzel hareketlerden Metin Yıldız 🤣🤣
Ne kadar övgü yağdırsam azdır, Zeus değilim ki bir övgü fırtınası yaratayım... Bu anlamda çok çok teşekkürler...
Denk geldiğim birkaç kaliteli insandan bir tanesi çok güzel bir anlatımın var , eğer ülkemiz bir gün bilgiye acıkırsa izlenip büyüyecek kanalların başında geliyor. Keşke bütün kelime dağarcığı küfürden ibaret olan kanallar kadar izlense , destek vermek için video beğenme ve yorum dışında bir faydamız olabilecekse lütfen bize bildir uygulamaktan zevk alırım. İyi çalışmalar.
Özgürlüğü istemek ya da sevilmeyi ve sevmeyi istemek bunun sonucunda insaninda oluşan haz
Dilozof abla, yine efsaneydi video.Emeğinize sağlık.Başarılarınızın devamını dilerim.
Hemen koklayarak bulmuş olduğum bu güzel kanala abone olup tüm videoları izlemeye başlayabilirim
Ulus Baker in "Sanat ve Arzu" videoları ve kitabın da : bu konuları hem felsefi hem sanat hem dünyevi yaşam açılarından ele almış detaylı bir çalışma... Yine çok net çok bilgilendirici bir video olmuş 👏👏
En büyük zenginlik,her seyinin olmasi degil,ne kadar az seye ihtiyacinin oldugudur.
-Platon.
Hiçbir şeye sahip olmadan yaşamak demek aslında hiç yaşamamak demektir
-Onur
Harikasınız, böyle devam edin lütfen. Felsefeyi seviyorduk, sizinle daha da bağlandık.
Diyojen günümüz hippilerinin de ilham kaynağı olabilir bence. Güzel ve eğitici olmuş, teşekkürler.
Her videonu büyük bir heyecan ve mutlulukla izliyor ve dinliyorum.konuları muazzam bir sadelik ve netlikte aktarıyorsun.Başarılar diliyorum🌸
Gerçekten ağzım açık izliyorum bütün videolarını! Çok başarılısın çoo...ook! Daha çok video, daha çok.
Büyüklerimizin bir sözü sanırım kabaca özetler "azi karar, çoğu zarar" :))
İçerikler çok kaliteli, imkan buldukça izliyorum, harika bir video arşivi. Teşekkürler...
bu seriyi sindirerek izlemek istediğim için 3 günde anca buraya gelebildim ama memleketlimi dinlemeye değdi sanki ellerine sağlık
Böyle bir kanal olması çok sevindirici fakat ülkede bilim felsefe yok 😂
Sokratesin aksine, bilmek=mutsuzluk diye düşünüyorum. Gerçeğin getirdiği mutluluk, cehaletin getirdiği mutluluk ile kıyaslanamaz bir boyutta. Cahillik mutluluktur.
Sokratesin insan doğasını bilmesine rağmen insan konusunda birçok noktada yanıldığını düşünüyorum. Özellikle kötülük hakkındaki fikirleri.
O mutluluk insanın mutluluğu değil bana kalirsa, o Diyojen in, bir hayvanın mutluluğu :) Her ne kadar üzücü olsa da Tesla nin hayatını bilmek size mutluluk vermiyor mu? Bilmemeyi yeğler miydiniz? Veya başka bir şekilde sizin düşüncelerinizi, fikirlerinizi aktaran bir sanat eseri, film, müzik ile tanıştığınızda mutlu olmuyor musunuz? Şüphesiz sokaktaki hayvan da mutlu ama bu insaninki gibi bir mutluluk olmasa gerek. Insan olarak mutluluk veya daha dar anlamda haz duyabilecegimiz şeyler var. Ben Sokrates e kesinlikle katılıyorum. Üzerinde düşünülmeyen bir hayat, yaşanmaya değmez.
@@kerimmoral Bilgi kişinin hayatına atfettiği anlamı ve değerlerini anlamsızlaştırıyor. Bilgi her zaman insana farklı bir bakış açısı kazandırdığı için bir süre sonra hiçbir şeyi savunamayacak ya da hiçbir şeyin ardından koşamayacak hale geliyor. Ki bahsettiğin zevkler temeli doğal güdülere sahip zevkler yani bir süre sonra o zevklere karşı duyarsızlaşmak da söz konusu.
Kusra bakma da, madem cahillik mutluluktur. Neden turkiyem mutlu degil? Gelişmiş ülkelerdeki insanlar neden daha mutlu? Daha az cahil oldukları için olmasın?
@@lethe4398 hocam ahlâkın temeli bu bahsettiğiniz şey zaten. Seçim yapmak. Bir insan iki şeyi bilecek, onları kiyaslayip birini seçecek ki bunu hayatına uygulayabilsin. Öbür türlü gökten inen emirlerle kimse kusura bakmasın karşılaştığımız şey Türkiye veyahut daha kapsamlı olarak orta doğu. -Niye bunu yapıyorsun? +Vallah böyle buyrulmuş.
Çox gözəl bir kanalınız var. Və hər videonu sevərək izləyirəm❤ "Gölge etme başka ihsan istemem" aslı böyle başka ihsan eylemem mana olarak düzgün değil
Benim de dikkatimi çekti 😄😄
Önce beğenip sonra izliyorum izlerken yorumluyorum :)) öyle bir eminlik iyi ki varsın 🙏
Stoacılar'ı öğrenip, kendimi bilmeden de olsa geçmiş ve şu anki eylemlerime bakarak stoacı ilan etmiştim. Sonra da; diğerlerini de öğrenene kadar tabi, demiştim. Video sonunda başarmışım gibi hissettim ve mutlu oldum. Doğruyu yaptığımı düşündüğüm için değil; kendimi ilk öğrendiğim şeye ait hissetmek yerine ilk öğrendiğimin kendim olmasına denk gelişimdi mutlu eden. Gerçi stoacılıkta denk gelme diye bir şey yok :) thanks god deyim o zaman bari haha ve teşekkkürler ki bu kanalla tanıştırdın beni :)
Cahillik mutluluktur fikrini redd ediyorum... mutsuz olup gerçekleri anlamayı tercih ederim, sorgulamayı, araştırmayı... sorgulanmamış hayat hiç yaşanmamış hayattır...
Sorgulama başladığında düşünebilme yeteneği de geliyor zaten bilgeliğin ilk adımı sonuç tatmin olmuş bir ruh
Bio Rulman sıfır & ikinci el aynen... aradığın sorunun cevabının canını acıtacağını bile bile aramak...
Çok iyi kanal. Hayranı oldum ..
Yaptığınız felsefe dizisi için teşekkür ederim. Gayet güzel. Beğendim. Ellerinize emeğinize sağlık
Dünyada 9 milyar insan var. Bu insanlardan biri mutlu değilse hiç biri tam olarak mutlu değil demektir.
Maşallah. Hep böyle güzel anlatın inşallah.
Diyojenin hayat hikayesini dinleyelim diye geldik yayıncı abla kendi hayat hikayesini anlattı
Evlilik, millet, vatan gibi değerleri insani değerler olarak ele almışsınız. Kinikliği savunduğum için değil ama nasıl dinler insanlar tarafından yaratıldıysa, toprağa sınırlar çekmek ve buna vatan demek gibi şeyler de insanlar tarafından yaratılmış değerlerdir diye düşünüyorum.
Çok keyifli ve netti... teşekkür ederiz
Bence farklı sevgi dilleri olabilir. 5 sevgi dilini okudum ve de herkesin sevgi anlayışı farklı olabilir .Benim mutluluk kaynağım bilgi hiçbir şey beni onun kadar mutlu etmiyor.❤
Küs olduğum felsefe ile barıştıran insan 🤗 Çok teşekkür ederim
Seni izlerken mutlu oluyorum
Mutluluk bilginin haz ile birleşimidir bence,yani göreceli .
dişleriniz çok güzel Dilara hanım
Paylasimlarin mukemmel.Tesekkurler!
Oldukça sarsımtılı bir günden sonra bu video iyi geldi.
Enerjine bayılıyorum asla sıkılmıyorsun dinlerken ❤️
Çok beğendim. Umarım daha çok izlenme alırsın.
Çok süper kanal. Başarılar dilerim efenim👍
çocukken mutluyduk, sonra epifiz paslandı öylece kaldık biz de..
Uugarlık ve medeniyet olarak ilerlese de İnsan formasyonunun karakteristik düşünce kalıpları aynı kalmıştır... Yaşamı anlama ve korku güdüleri ile Tanrı kavramını yaratması, dinlerin oluşması, ve halen dinlerin insanları kontrol etmede en etkili güç olması... Dipnot: Şahsen dinlerin ve insanların çizdiği Tanrı kavramının hemen hemen dışında Bir güç olduğuna inanırım...
Yaklaşık 5 aydır dilozof ismini keşfettim ve kullanıyorum. Yani nickname olarak kullanıyorum. Şu an bu sayfanın ismini görünce sevindim ve takip ettim😀
Mutluluğun sırrı sizin videoları izlemek 😊
konunun stoacılığa bağlanacağı baştan belliydi :)
youtube daki sayılı faydalı kanallardan birisiniz. hep böyle devam etmeniz dileğiyle.
Harika bir kanal teşekkürler .
Felsefe tarihi hakkında okumalar yapmak istiyordum bu yüzden Russell'ın felsefe tarihi kitabının ilk cildinin edindim fakat hiç el atmadan aylardır bekletiyorum. Attığınız videolar bende okuma isteği uyandırdı. Sanırsam tekrar deneyeceğim. Teşekkür ederim.
Anlatımınız harika başarılar dilerim
Tam benim istediğim hayat tarzı dünya için değil ınsan kendi için yaşamalı hiç birşeye maddî olarak bekçi olmamalı
Güzel anlatım. Teşekkürler.
örneğin bu kanalı keşfetmek bir mutluluk
Spor ve sağlıklı beslenme de yüzde yüz haklısın mutsuz olan deneyebilir benim hayatımı değiştitdi
Ses ve kelime vurgularınız mükemmel
Biraz da kaliteli mikrofon la Harika olabilir
örneğin razer seiren gibi
Neden mutlu olmaya çalışıyoruz?
Neden mutlu olma olgusu bir amaç olarak yaşamımızı yönlendirsin?
Mutlu olmak ya da mutsuz olmak gibi bir durum neden var?
Olduğumuz haldeyken OL' ma kavramının nedenselliği konusunda neden düşünmüyoruz?
Aslında yalnızca saf farkındalığın kendisi olmak neden yeterli değil?
Çabalamak yabancılaşmak değil mi?
güzel diksiyon ve temaya küçük bir katkı : ... ihsanı "eyleyecek" olan İskender'dir , Diogen "isteyebilir" anca !
O 3 sorunun cevabını en güzel ve aklı, kalbi ve ruhu en rahatlatan cevabı veren ISLAM dır
Aynen öyle haklısınız.
Bence mutluluk dengede olmaktir. Denge ise o esyanin tabiatina uygun hareket etmesidir.
Tabiatinda merhamet olan kisi merhametsizlik eder ise mutlu olabilir mi
Ne tuhaf okullar var ya😄 teşekkürler güzel bilgiler için
Spinoza, isteğin varlığın özü olduğunu söylüyor deyince aklıma; 'Duanız olmasaydı ne ehemmiyetiniz vardı.' ayeti geldi
Hocam özgürlük, bağımsızlı ve huzurlu-sevgi dolu bir ortam maddi kazançla(parayla) doğrudan bağlantısı var gb sanki.
Okulda hoca bunu anlattiktan sonra gelip senin vidronu izledim 😍
8:54 Çocuk niye elini kullanıyorsun ağzını daya öyle iç diyecek sandım ')
Mazallah aklına gelseydi ellerini keserdi diyojen