Geydim Hırkayı Hakkın Yolunda
ฝัง
- เผยแพร่เมื่อ 16 ก.ย. 2024
- Merhum Elmalılı, ayetin tefsiri ile ilgili olarak şu izahı yapar: “Cihad, düşmana karşı savunmada bütün gücünü harcamaktır ki; üç kısımdır. Birincisi, açıkça kendini belli etmiş düşman ile yapılan cihad, ikincisi şeytan ile yapılan cihad, üçüncüsü de nefis ile yapılan cihaddır. Bazıları burada cihaddan maksat ilk şıktakidir demişlerdir. Bazıları da nefis ve heva ile yapılan cihad olduğunu söylemişlerdir. Fakat en doğru olanı üç kısmın üçünü de içine almış olmasıdır.
Allah uğrunda cihad etmenin hakkı da; onun hak ve ihlasa uygun olması, haksızlıktan, kötü gaye ve maksatlardan uzak olması, mümkün olduğu kadar gevşeklik ve tembellikten arınmış olmasıdır.
Hakkıyla cihad yapmanın, dine uymanın ve Müslümanlığı yaşamanın nasıl olacağını Peygamber size bizzat yaparak gösterip öğretmiş, siz de ona uymak sureti ile bütün insanlar için hakkın örnek tutulacak birer şahitleri olun…”
İmam Gazali rahmetullahi aleyh der ki: “Rasulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-in ashabının ve tabiînin üzerinde önemle durdukları beş şey vardır; 1. Cemaate devam etmek. 2. Sünnete uymak. 3. Mescitleri mamur etmek. 4. Kur’an okumak. 5. Allah yolunda cihad etmek.” (Ruhul Beyan, 7/7149)
Nebevi ölçü bütün müminleri küçük cihadın da bir yerinde olmaya teşvik eder. Peygamber Efendimiz buyurur ki; “Kim gazâya çıkmaz, veya gazâya çıkan bir mücâhidi techiz etmez, ya da cihada çıkan gâzinin aile fertlerine hayırla muamele etmez (yardımcı olmazsa) Allah o kimseyi kıyamet gününden önce büyük bir belaya uğratacaktır.” (Ebu Davud, Cihad)
Ümmetin, düşmanlarının açıkça bütün güçleri ile hücum ettiği, şeytanın mallara, evlatlara ortak olmak için bütün askerlerini sürdürdüğü, nefis ve hevaların, gayrimeşru meyillerin kontrol edilemediği zamanlarda, üç cephede de ortaya konulabilecek gayretler; hem ilâhî emre imtisal, hem de iki cihan saadetine kavuşturacak vesilelerdir.
“Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının (ondan korkun) O’na yaklaşmaya vesileler arayın. O’nun yolunda, (hakkıyla) cihad edin ki, kurtuluşa eresiniz…” (Maide, 35)
Geydim hırkayı Hakk'ın yolunda
Sildim aynayı Hakk'ın yolunda
Müstakim oldum nefsimi bildim
Dost'ula dostum Hakk'ın yolunda
Namaza durdum Kâbe'yi buldum
Bilmezem n'oldum Hakk'ın yolunda
Namazdır mîrac mü'mine sertâc
Nasîb oldu hac Hakk'ın yolunda
Adını sevdim zikrini ettim
Vechini gördüm Hakk'ın yolunda
Resûl Mustafa dostu kibriyâ
Şâh-ı Enbiyâ Hakk'ın yolunda
Nûreddin Pirim Fahreddin şeyhim
Aşkî azizim Hakk'ın yolunda
Muhibbi oldu Allah’ı buldu
Bulan o oldu Hakk'ın yolunda
روعة