Devamı Nj: boku yedik ulan. Hs: helvamız neyli olsun? Jn: olsun ya ben helva severim. Jk: bitmiyor adamın yemek aşkı! Jn: sus be küçük seni de yerim bak! Jm: inanırım. Gözlerim sonunda Tae nin odasına çarptığında beni neden engellemeye çalıştıklarını anlamıştım. Öfkeyle gözlerimi kıstım. Atkımı çıkarmaya başladım. Jk: hyung atkıyı çıkarıyor! Nj: görüyorum ulan! Jm: hyung kolunu da çemredi! Hs: eyvah! Yn: bu kızda kim ulan!!! Jm: Yn dur sandığın gibi değil. Yn: sabahtan beri bu kadınla mı görüşüyor bu Taehyung!!! Ve siz beni görmeyeyim diye oyalıyorsunuz. Ve bunun için bu Tae denen kocam olacak herif sizi tembihliyor. Ve sizde kabul EDİYORSUNUZ!!!! Öyle mi?!!! Jn: çok fazla ve var bu cümlede. Jk: sence sorun bu mu hyung. Yn: sizi teker teker si- Jm: ee oha yuh ama ne si*mesi Yn. Yn: silerim diyecektim ulan pis herif!!!! Tekrar odağıma döndüğümde sinir kat sayım artıyordu. Herkes ciddileşmeye başlamıştı. Jungkook yanıma gelip kolumu tutmuştu. Jk: gerçekten düşündüğün gibi bir şey değil. Biz asla öyle bir şeye arka çıkmayız. Yn: ben bu ikisini varya- Elimle gösterdim Tae ve elbise giymeyi unutmuş olan kadını. Yn: ben bu ikisini haşlayıp kedilere yem ederim! Jm: asıl mafya adamın karısıymış haberi yok. Yn: şuna bak görmüyorlar bile bizi. Kadın Tae nin ağzının içine düşecek. Jungkook onlara bakınca bana hak vermeye başladı. Jk: harbiden kadında sinirlenilmeyecek gibi değil. Herkes yanıma toplandı. Jm: Tae rahatsız görünüyor. Gördüğüm şeyle gözlerimi ovuşturdum ve tekrar bakıp biraz yaklaştım. Yn: kolunu tutuyor! Lan ulan ne oluyor kolunu tutuyor benim kocamın!! Odanın kapısına doğru koşmaya başladım ve o sırada Tae beni fark etmişti. E bi zahmet oldu ulan! İçeri daldım ve kadına ateş saçan gözlerle baktım. Hala kadın benim kocamın kolunu tutuyor ya birde okşuyor. Ok okşu okşuyor mu? Yn: o elini çek! Kadın: ne? Dedi umursamaz ve küçümseyici bir tavırla. Th: elini elini. Çek dedi. Benden. Kadın hala kocamı okşamaya devam edince çıldırmış gibi tepesinde durdum. Jk: işte benim kızım bee. Ne racon kesti ama. Jm: çok havalısın Yn. Nj: saygım arttı. Kadın: ne oluyor? Yn: bana bak ablacım. Bir kez daha söylemeyeceğim. Ya o elini kocamın üzerinden çek ya da ben senin bir taraflarını çekiştireceğim birazdan. Taehyung sırıtmaya başladı ve hareketlerimi hayranlıkla izlerken gülmesini bastırmaya çalışarak kıpırdamadı. Benim kadını başından atmamı bekliyordu. Kıskanmam hoşuna gitmişti gıcığın. Kadın: ablacım mı, kocam mı? Durdu ve Kadın: ne yapabilirsin ki? Dedi bana yeniden küçümseyerek. Jn: Yn tüm hıcını bir tokatla kızın suratında toplayacak. Jk: galiba öyle olacak. Hs: işte böyle bir durum olmasın diye uzak tutmuştuk. Nj: Taehyung’ un da hoşuna gidiyor. Elimi kızın bileğine attım ve sıkarak kızı kaldırdım. Kadın: acıyor be bırak kolumu. Yn: ama ben seni uyardım ablacım. Benim damarıma basmayacaktın. Kadını ensesinden tuttum. Jk: oyyy enseden kavradı. Jm: işte benim kızım bee. Hepsi benim kızı sürüklememle kapıdan uzaklaştılar. Kadını kapıdan dışarı ittirdim. Bana baktı acıdan sızlanarak. Yn: bak hala bakıyor. Yürü lan yürü. Deyip birde kıçına hafif bir tekme attım. Onu fazla etkileyecek ve canını yakacak derecede şiddetli davranmadım. Ne olursa olsun doğru olmazdı. Tae ayağa kalktı. Yn: hiç bana yaklaşma. Th: kabahat bende. Seni kim durdurabildi ki şu zamana kadar. Yn: kimse. Jk: harbiden ha. Th: bak Yn- Bizimkilere döndüm. Yn: bir insan nasıl bu kadar soğuk olabilir ya. Gelme yanıma, kendinle birlikte buzulları da getiriyorsun herhalde. Th: tamam beni bir dinle. Lütfen. Yn: neyi dinleyeyim? Zaten biliyorum hayatım. Jm: olaylar bildiğin gibi değil Yn, dinle lütfen. Yn: Taehyung bu yapışkan kadınla bir toplantıya girdi çünkü anlaşma yapmak istiyordu ve şirketin kârı için buna ihtiyacı vardı bende çok sinirli ve kıskanç olduğum için aynı zamanda kadın habire kocama dokunduğu için ben bunu görürsem o kadını boğacağım için beni uzak tutmak istedi. Ve ben sizin şansınıza bugün şirkete geldim. Jm: olaylar bildiğin gibiymiş. Yn: sana çok kızgınım Kim Taehyung. Bana o kadar güzel bakıyordu ki. O kadar yakışıklıydı ki yanlışlıkla affedebilirdim onu. Dimdik tüm özgüveniyle beni izliyordu. Yn: sana bu konuda azıcık kızmış olabilirim ama asıl kızgın olma nedenim bu değil. Th: gerçekten seni üzmek istemezdim. Yn: bana ne dediğini hatırlıyor musun? Th: evet. Asla unutmam. Yn: seni asla üzmeyeceğim demiştin. Sana her zaman böyle sevildiğini hissettireceğim demiştin. Ama sen son günlerde yatağımıza bile gelmiyorsun. Dostlarımız bir film sahnesi izler gibi sessizce bizi izliyorlardı. Onlardan sakladığımız bir şeyde yoktu zaten. Her şeyi duyabilirlerdi. Yn: günlerdir suratını görmüyorum. Bana karşı çok soğuksun. Hiç mi özlemedin beni? Ben bunca şeye rağmen yemek yemeden çıktığın için sana yemek getiriyorum. Ve saat dokuzdan beri bekliyorum ama yanına gelemiyorum çünkü bu yapışkan kadınla üç saattir lanet olası bir sohbet içindesin. Th: meleğim. Çok haklısın bunu telafi edeceğim. Jungkook arkamdan Taehyung’a bakarak ‘yuh be Tae’ demişti elini sallayarak. Yn: bence de yuh. Jk: nereden gördün ulan. Yn: arkamda da gözüm var Jungkook. Taehyung hayranlıkla bakıyordu bana. Yn: ben gidiyorum. Hoşçakalın. Taehyung arkamdan koştu ve kolumdan yakaladı beni. Th: Yn gitme. Lütfen. Kolumu tutan yavaşça uzaklaştırdım kendimden. Yn: çok yorgunum. Ve sende benim yokluğumda biraz düşün. Asansöre doğru yürümeye başladım. Diğerlerine el salladım ve sonra görüşeceğimizi belirttim. Üstüme gelmek istemediler. Asansöre bindim ve zemin katı tuşladım. Tae koşup kapanmadan asansöre bindi. Yn: ne yapıyorsun? Th: sensiz kalamam. Yn: birkaç gündür bensiz gayet iyiydin hayatım ne oldu şimdi? Th: özür dilerim gerçekten. Ama sen bana yaklaşmıyorken kendimi affettiremem sana. Yn: Taehyung gerçekten en azından birkaç saat yalnız kalmak istiyorum. Bana izin ver. Ellerimden tuttu ve gözlerimin içine bakarak konuştu. Th: ben seni istiyorum ama. Yn: geç kaldın. Bir anda asansör salladı ve kırmızı ışıklar yandı. Hızla kapıya baktım. Yn: n ne oluyor? Asansörde mi kaldık? Th: s*ktir, bugün harbiden bir uğursuzluk var üzerimde.
2. Devamı Th: s*ktir, bugün harbiden bir uğursuzluk var üzerimde. Yn: T tae ben b ben- Th: ne oluyor? Güzelim sakin ol bir şey yok. Yn: Tae ben korkarım ben- Nefesim daralmaya başlamıştı. Th: senin klostrofobin mi var? Ölüyormuş gibi hissederken bile sinirlendiriyordu beni. Yn: bu kadar i iyi tanıma a ama beni. Ölürüm bak sonra. Yn: n nefes alamıyorum Tae. Öleceğim. Yere çöktüm. Th: sakin ol bebeğim. Alarm tuşlarından birine bastı ve görevlilerle konuştu. Th: güzelim birazdan kurtulacağız sakin ol. Yanıma çöktü. Zorla nefesler alırken boğazım kızarmaya başlamıştı. Taehyung ise bana fark ettirmemeye çalışsa da korkmaya başladı. Yanaklarımı kavradı ve gözlerimin içine baktı. Th: Yn, Yn güzelim bende kal. Bende kal Yn. Başımı dik tutmakta zorlanmaya başlamıştım. Konuşamıyordum artık. Tae öfkeyle ayağa kalktı ve tekrar zile bastı. Bağırdı. Th: NEREDE KALDINIZ!!! KIZ FENALAŞTI ULAN!!! Jimin ile bir şeyler konuştu. Ama duyacak durumda değildim. Tae nin pantolonunu tutup salladım bana bakması için. Bana baktı ve hemen yanıma çöktü. Yn: Taehyung (öksürmeye başlar) Th: zorlama kendini meleğim zorlama. Biliyorum her şeyi biliyorum. Beni sevdiğini biliyorum. Kafamı onu onaylayarak salladım. Th: bak şimdi benimle birlikte nefes alacaksın tamam mı? Yn: y yapamam. Th: yaparsın. Arkama geçti ve beni bacaklarının arasına aldı. Kollarını bedenime sardı. Dudaklarını kulağımın yanına getirdi. Ve sesli bir şekilde nefes alıp vermeye başladı. Th: benimle birlikte sevgilim. Nefes al. Benim için yap. Nefes almaya çalıştım. Tae elleriyle bel oyuntumu okşamaya başlamıştı. Yn: kafamı k karıştırıyorsun. Th: güzel. Yn: n neyi güzel? Th: nefes Yn, nefes al. Tae nin elleri ve kulağımın dibindeki dudakları kafamı allak bullak etmişti. Gözlerim kendiliğinden kapanmıştı. Kulağıma fısıldadı. Th: nefes alıyorsun. Yn: hı? Bir anda Tae ye döndüm. Bana olan yakınlığından dolayı dudağım dudağına çarptı. Beklemedi ve dudaklarını dudaklarıma yaklaştırdı. Ardından beni öpmeye başladı. Yavaşça hemde oldukça yavaş bir şekilde öptü dudağımı. Bende onu öperken içimde kelebekler uçuşuyordu. Klostrofobi mi o da ne? Tae sağ olsun. Açılan kapıları bile fark etmemiştik. Jm: ooo kardeşim pardon. Biz çıkalım. Deyip çıkmıştı. Jk: pardon ya asansör ya hani bu. Tahmin edemedik. Taehyung benden ayrıldığında gülümsüyordu. Diğerlerini aldırmıyordu bile. Jk: ben burada Yn nin klostrofobisi var diye ortalığı birbirine katayım, stresten asansörün başında kapıları ayırmaya çalışayım iron man gibi şunlara bak. Kaşlarım kalktı. Yn: biliyor. Taehyung dudaklarını büzüp kaşını kaldırdı. Th: ne biliyor. Yn: kocam klostrofobim olduğunu bilmiyor ama Jungkook biliyor. Jk: eh herkes bana benzemez güzelim. Bir farkımız olsun. Taehyung ayağa kalkıp belimden tuttu ve yavaşça beni de kaldırdı. Şaşkınca Jungkook a baktım. Yn: senii tebrik etmek istiyorum. Aferin sana Jungkook. Junhkook a sarılacakken Tae beni kendine çekti. Th: sarılamazsın. Jk: niye ya bıraksana kızı bana sarılacak. Th: ben varım sana niye sarılıyor ulan! Nj: gönlünü kaptı kızın. Th: gönlü bana ait onun. Jm: kıskanıyor birileri. Bir anda Jin gelip sarıldı bana. Jn: endişelendim sana bir şey olacak diye. Jm: sağ gösterilip sol vurulduk resmen. Biz Jungkook sarılır diye bekliyorduk hamleyi Jin hyung yaptı. Jn: kıskanıyorsunuz değil mi beni. Gülümsedim. Jn: asansörde ben olsaydım yakışıklılığımdan unuturdun fobini. Ama ne yazıkki yoktum işte. Senin de şansın be Yncim. Th: ben vardım ya hyung. Jn: yavrum sen ben misin? Hs: bu özgüven nedir ya? Jk: arkadaşlar hadi yürüyün eve gidelim kız korktu gidelimde dinlensin. Th: evet zaten çok korktu. Yn: ben hala sana kızgınım. Th: ben alırım o kızgınlığı. Yg: hooop hayırdır kardeşim? Th: karım o benim karım. Özel işlerimiz var. Hep birlikte yürüyüp şirketten ayrıldık. Ve büyük arabaya binip eve doğru gittik. Bugün hep beraber bir akşam yemeği yemekte karar kılmıştık. Ama ilk önce biraz dinlenmem lazımdı. … Başımda saçlarımı okşayan parmakları hissettiğimde uyanmıştım. Tae karanlık odada yanıma oturmuş saçlarımı seviyordu. Th: uyandırdım mı? Yn: evet. Kahkaha attı. Th: çok açık sözlüsün. Yn: her zaman. Saat kaç. Th: akşamın yedisi. Yn: ne zamandır uyuyorum. Th: bayadır uyuyorsun güzelim. Yn: uyandırsaydın. Th: bugün çok değişik ve yorucuydu. Dinlenmeni istedim. Yanıma gelip uzandı ve bana sarıldı. Th: kadını odadan atışını unutamıyorum. Gülmeye başladı. Yn: çok sinirlendim. Seni camdan atmadığıma sevin bence. Alnımı öptü. Salona indik ve yemek masasına oturduk. Yg: daha iyi oldun mu? Yn: gayet iyiyim. Jk: ne gündü ama. Jn: değil mi ya? Nj: eğlenceliydi. Jm: kesinlikle. Hs: o kim ya? Yn: kim kim? Salondan bahçeye açılan cama baktım. Yn: ulan yine mi bu? Jk: ilk kıza acıdı ama bu sefer harbiden öldürebilir. Ayağa kalktım. Yn: harbiden ben iyi değilim. Tae elimden tuttu. Yn: ben bunun ağzını burnunu kırarım. Tae beni engellemek için belime sarıldı. Ama sinirden elinden kurtulmuştum. Th: oha bu güç nereden geliyor?! Jm: kıskançlıktan. Ve sinirden. Jk: şimdi anladın mı bizi? Th: anladım. Nj: ulan kıza koşuyor tutsanıza!!! Th: nereden çıktı bu manyak?! Jn: ne bilelim. Ben çoktan kızın yanına ulaşmıştım. Yn: bak kızım. Sevgilisi sevdiği ya da karısı olan adamlara. Dokunmayacaksın. Sana bunu öğreteceğim. Hs: Taehyung, Yn kızın kafasını havuza sokuyor. Th: kime çekti bu kız. İstifini hiç bozmadan oturan Yoongi kollarını birleştirip konuştu. Yg: bana. SON Yorumlarınızı merak ediyorum. Umarım beğenmişsinizdir. 😘
![Taehyung İle Hayal Et ‘Soğuk Patronunun Yanında Regl Olursun ve Sana Duş Aldırır’ [TB]](http://i.ytimg.com/vi/kY1LVD--W0s/mqdefault.jpg)
![Taehyung İle Hayal Et ‘Soğuk Patronunun Yanında Regl Olursun ve Sana Duş Aldırır’ [TB]](/img/tr.png)
![Kim Taehyung İle Hayal Et / Sevgililer Gününde Seni Terk Eder [TB]](/img/n.gif)
Bir kez mi beğenebiliyoruzzz, çok güzel olmuşş
Devamı
Nj: boku yedik ulan.
Hs: helvamız neyli olsun?
Jn: olsun ya ben helva severim.
Jk: bitmiyor adamın yemek aşkı!
Jn: sus be küçük seni de yerim bak!
Jm: inanırım.
Gözlerim sonunda Tae nin odasına çarptığında beni neden engellemeye çalıştıklarını anlamıştım.
Öfkeyle gözlerimi kıstım. Atkımı çıkarmaya başladım.
Jk: hyung atkıyı çıkarıyor!
Nj: görüyorum ulan!
Jm: hyung kolunu da çemredi!
Hs: eyvah!
Yn: bu kızda kim ulan!!!
Jm: Yn dur sandığın gibi değil.
Yn: sabahtan beri bu kadınla mı görüşüyor bu Taehyung!!! Ve siz beni görmeyeyim diye oyalıyorsunuz. Ve bunun için bu Tae denen kocam olacak herif sizi tembihliyor. Ve sizde kabul EDİYORSUNUZ!!!!
Öyle mi?!!!
Jn: çok fazla ve var bu cümlede.
Jk: sence sorun bu mu hyung.
Yn: sizi teker teker si-
Jm: ee oha yuh ama ne si*mesi Yn.
Yn: silerim diyecektim ulan pis herif!!!!
Tekrar odağıma döndüğümde sinir kat sayım artıyordu.
Herkes ciddileşmeye başlamıştı. Jungkook yanıma gelip kolumu tutmuştu.
Jk: gerçekten düşündüğün gibi bir şey değil. Biz asla öyle bir şeye arka çıkmayız.
Yn: ben bu ikisini varya-
Elimle gösterdim Tae ve elbise giymeyi unutmuş olan kadını.
Yn: ben bu ikisini haşlayıp kedilere yem ederim!
Jm: asıl mafya adamın karısıymış haberi yok.
Yn: şuna bak görmüyorlar bile bizi. Kadın Tae nin ağzının içine düşecek.
Jungkook onlara bakınca bana hak vermeye başladı.
Jk: harbiden kadında sinirlenilmeyecek gibi değil.
Herkes yanıma toplandı.
Jm: Tae rahatsız görünüyor.
Gördüğüm şeyle gözlerimi ovuşturdum ve tekrar bakıp biraz yaklaştım.
Yn: kolunu tutuyor! Lan ulan ne oluyor
kolunu tutuyor benim kocamın!!
Odanın kapısına doğru koşmaya başladım ve o sırada Tae beni fark etmişti. E bi zahmet oldu ulan!
İçeri daldım ve kadına ateş saçan gözlerle baktım. Hala kadın benim kocamın kolunu tutuyor ya birde okşuyor. Ok okşu okşuyor mu?
Yn: o elini çek!
Kadın: ne?
Dedi umursamaz ve küçümseyici bir tavırla.
Th: elini elini. Çek dedi. Benden.
Kadın hala kocamı okşamaya devam edince çıldırmış gibi tepesinde durdum.
Jk: işte benim kızım bee. Ne racon kesti ama.
Jm: çok havalısın Yn.
Nj: saygım arttı.
Kadın: ne oluyor?
Yn: bana bak ablacım. Bir kez daha söylemeyeceğim. Ya o elini kocamın üzerinden çek ya da ben senin bir taraflarını çekiştireceğim birazdan.
Taehyung sırıtmaya başladı ve hareketlerimi hayranlıkla izlerken gülmesini bastırmaya çalışarak kıpırdamadı. Benim kadını başından atmamı bekliyordu. Kıskanmam hoşuna gitmişti gıcığın.
Kadın: ablacım mı, kocam mı?
Durdu ve
Kadın: ne yapabilirsin ki?
Dedi bana yeniden küçümseyerek.
Jn: Yn tüm hıcını bir tokatla kızın suratında toplayacak.
Jk: galiba öyle olacak.
Hs: işte böyle bir durum olmasın diye uzak tutmuştuk.
Nj: Taehyung’ un da hoşuna gidiyor.
Elimi kızın bileğine attım ve sıkarak kızı kaldırdım.
Kadın: acıyor be bırak kolumu.
Yn: ama ben seni uyardım ablacım. Benim damarıma basmayacaktın.
Kadını ensesinden tuttum.
Jk: oyyy enseden kavradı.
Jm: işte benim kızım bee.
Hepsi benim kızı sürüklememle kapıdan uzaklaştılar.
Kadını kapıdan dışarı ittirdim. Bana baktı acıdan sızlanarak.
Yn: bak hala bakıyor. Yürü lan yürü.
Deyip birde kıçına hafif bir tekme attım. Onu fazla etkileyecek ve canını yakacak derecede şiddetli davranmadım. Ne olursa olsun doğru olmazdı.
Tae ayağa kalktı.
Yn: hiç bana yaklaşma.
Th: kabahat bende. Seni kim durdurabildi ki şu zamana kadar.
Yn: kimse.
Jk: harbiden ha.
Th: bak Yn-
Bizimkilere döndüm.
Yn: bir insan nasıl bu kadar soğuk olabilir ya. Gelme yanıma, kendinle birlikte buzulları da getiriyorsun herhalde.
Th: tamam beni bir dinle. Lütfen.
Yn: neyi dinleyeyim? Zaten biliyorum hayatım.
Jm: olaylar bildiğin gibi değil Yn, dinle lütfen.
Yn: Taehyung bu yapışkan kadınla bir toplantıya girdi çünkü anlaşma yapmak istiyordu ve şirketin kârı için buna ihtiyacı vardı bende çok sinirli ve kıskanç olduğum için aynı zamanda kadın habire kocama dokunduğu için ben bunu görürsem o kadını boğacağım için beni uzak tutmak istedi. Ve ben sizin şansınıza bugün şirkete geldim.
Jm: olaylar bildiğin gibiymiş.
Yn: sana çok kızgınım Kim Taehyung.
Bana o kadar güzel bakıyordu ki. O kadar yakışıklıydı ki yanlışlıkla affedebilirdim onu. Dimdik tüm özgüveniyle beni izliyordu.
Yn: sana bu konuda azıcık kızmış olabilirim ama asıl kızgın olma nedenim bu değil.
Th: gerçekten seni üzmek istemezdim.
Yn: bana ne dediğini hatırlıyor musun?
Th: evet. Asla unutmam.
Yn: seni asla üzmeyeceğim demiştin. Sana her zaman böyle sevildiğini hissettireceğim demiştin. Ama sen son günlerde yatağımıza bile gelmiyorsun.
Dostlarımız bir film sahnesi izler gibi sessizce bizi izliyorlardı. Onlardan sakladığımız bir şeyde yoktu zaten. Her şeyi duyabilirlerdi.
Yn: günlerdir suratını görmüyorum. Bana karşı çok soğuksun. Hiç mi özlemedin beni? Ben bunca şeye rağmen yemek yemeden çıktığın için sana yemek getiriyorum. Ve saat dokuzdan beri bekliyorum ama yanına gelemiyorum çünkü bu yapışkan kadınla üç saattir lanet olası bir sohbet içindesin.
Th: meleğim. Çok haklısın bunu telafi edeceğim.
Jungkook arkamdan Taehyung’a bakarak ‘yuh be Tae’ demişti elini sallayarak.
Yn: bence de yuh.
Jk: nereden gördün ulan.
Yn: arkamda da gözüm var Jungkook.
Taehyung hayranlıkla bakıyordu bana.
Yn: ben gidiyorum. Hoşçakalın.
Taehyung arkamdan koştu ve kolumdan yakaladı beni.
Th: Yn gitme. Lütfen.
Kolumu tutan yavaşça uzaklaştırdım kendimden.
Yn: çok yorgunum. Ve sende benim yokluğumda biraz düşün.
Asansöre doğru yürümeye başladım. Diğerlerine el salladım ve sonra görüşeceğimizi belirttim. Üstüme gelmek istemediler. Asansöre bindim ve zemin katı tuşladım. Tae koşup kapanmadan asansöre bindi.
Yn: ne yapıyorsun?
Th: sensiz kalamam.
Yn: birkaç gündür bensiz gayet iyiydin hayatım ne oldu şimdi?
Th: özür dilerim gerçekten. Ama sen bana yaklaşmıyorken kendimi affettiremem sana.
Yn: Taehyung gerçekten en azından birkaç saat yalnız kalmak istiyorum. Bana izin ver.
Ellerimden tuttu ve gözlerimin içine bakarak konuştu.
Th: ben seni istiyorum ama.
Yn: geç kaldın.
Bir anda asansör salladı ve kırmızı ışıklar yandı. Hızla kapıya baktım.
Yn: n ne oluyor? Asansörde mi kaldık?
Th: s*ktir, bugün harbiden bir uğursuzluk var üzerimde.
2. Devamı
Th: s*ktir, bugün harbiden bir uğursuzluk var üzerimde.
Yn: T tae ben b ben-
Th: ne oluyor? Güzelim sakin ol bir şey yok.
Yn: Tae ben korkarım ben-
Nefesim daralmaya başlamıştı.
Th: senin klostrofobin mi var?
Ölüyormuş gibi hissederken bile sinirlendiriyordu beni.
Yn: bu kadar i iyi tanıma a ama beni. Ölürüm bak sonra.
Yn: n nefes alamıyorum Tae. Öleceğim.
Yere çöktüm.
Th: sakin ol bebeğim.
Alarm tuşlarından birine bastı ve görevlilerle konuştu.
Th: güzelim birazdan kurtulacağız sakin ol.
Yanıma çöktü.
Zorla nefesler alırken boğazım kızarmaya başlamıştı. Taehyung ise bana fark ettirmemeye çalışsa da korkmaya başladı.
Yanaklarımı kavradı ve gözlerimin içine baktı.
Th: Yn, Yn güzelim bende kal. Bende kal Yn.
Başımı dik tutmakta zorlanmaya başlamıştım. Konuşamıyordum artık. Tae öfkeyle ayağa kalktı ve tekrar zile bastı. Bağırdı.
Th: NEREDE KALDINIZ!!! KIZ FENALAŞTI ULAN!!!
Jimin ile bir şeyler konuştu. Ama duyacak durumda değildim.
Tae nin pantolonunu tutup salladım bana bakması için. Bana baktı ve hemen yanıma çöktü.
Yn: Taehyung (öksürmeye başlar)
Th: zorlama kendini meleğim zorlama. Biliyorum her şeyi biliyorum. Beni sevdiğini biliyorum.
Kafamı onu onaylayarak salladım.
Th: bak şimdi benimle birlikte nefes alacaksın tamam mı?
Yn: y yapamam.
Th: yaparsın.
Arkama geçti ve beni bacaklarının arasına aldı. Kollarını bedenime sardı. Dudaklarını kulağımın yanına getirdi. Ve sesli bir şekilde nefes alıp vermeye başladı.
Th: benimle birlikte sevgilim. Nefes al. Benim için yap.
Nefes almaya çalıştım. Tae elleriyle bel oyuntumu okşamaya başlamıştı.
Yn: kafamı k karıştırıyorsun.
Th: güzel.
Yn: n neyi güzel?
Th: nefes Yn, nefes al.
Tae nin elleri ve kulağımın dibindeki dudakları kafamı allak bullak etmişti.
Gözlerim kendiliğinden kapanmıştı.
Kulağıma fısıldadı.
Th: nefes alıyorsun.
Yn: hı?
Bir anda Tae ye döndüm. Bana olan yakınlığından dolayı dudağım dudağına çarptı. Beklemedi ve dudaklarını dudaklarıma yaklaştırdı. Ardından beni öpmeye başladı. Yavaşça hemde oldukça yavaş bir şekilde öptü dudağımı. Bende onu öperken içimde kelebekler uçuşuyordu.
Klostrofobi mi o da ne?
Tae sağ olsun.
Açılan kapıları bile fark etmemiştik.
Jm: ooo kardeşim pardon. Biz çıkalım.
Deyip çıkmıştı.
Jk: pardon ya asansör ya hani bu. Tahmin edemedik.
Taehyung benden ayrıldığında gülümsüyordu. Diğerlerini aldırmıyordu bile.
Jk: ben burada Yn nin klostrofobisi var diye ortalığı birbirine katayım, stresten asansörün başında kapıları ayırmaya çalışayım iron man gibi şunlara bak.
Kaşlarım kalktı.
Yn: biliyor.
Taehyung dudaklarını büzüp kaşını kaldırdı.
Th: ne biliyor.
Yn: kocam klostrofobim olduğunu bilmiyor ama Jungkook biliyor.
Jk: eh herkes bana benzemez güzelim. Bir farkımız olsun.
Taehyung ayağa kalkıp belimden tuttu ve yavaşça beni de kaldırdı.
Şaşkınca Jungkook a baktım.
Yn: senii tebrik etmek istiyorum. Aferin sana Jungkook.
Junhkook a sarılacakken Tae beni kendine çekti.
Th: sarılamazsın.
Jk: niye ya bıraksana kızı bana sarılacak.
Th: ben varım sana niye sarılıyor ulan!
Nj: gönlünü kaptı kızın.
Th: gönlü bana ait onun.
Jm: kıskanıyor birileri.
Bir anda Jin gelip sarıldı bana.
Jn: endişelendim sana bir şey olacak diye.
Jm: sağ gösterilip sol vurulduk resmen. Biz Jungkook sarılır diye bekliyorduk hamleyi Jin hyung yaptı.
Jn: kıskanıyorsunuz değil mi beni.
Gülümsedim.
Jn: asansörde ben olsaydım yakışıklılığımdan unuturdun fobini. Ama ne yazıkki yoktum işte. Senin de şansın be Yncim.
Th: ben vardım ya hyung.
Jn: yavrum sen ben misin?
Hs: bu özgüven nedir ya?
Jk: arkadaşlar hadi yürüyün eve gidelim kız korktu gidelimde dinlensin.
Th: evet zaten çok korktu.
Yn: ben hala sana kızgınım.
Th: ben alırım o kızgınlığı.
Yg: hooop hayırdır kardeşim?
Th: karım o benim karım. Özel işlerimiz var.
Hep birlikte yürüyüp şirketten ayrıldık. Ve büyük arabaya binip eve doğru gittik. Bugün hep beraber bir akşam yemeği yemekte karar kılmıştık. Ama ilk önce biraz dinlenmem lazımdı.
…
Başımda saçlarımı okşayan parmakları hissettiğimde uyanmıştım. Tae karanlık odada yanıma oturmuş saçlarımı seviyordu.
Th: uyandırdım mı?
Yn: evet.
Kahkaha attı.
Th: çok açık sözlüsün.
Yn: her zaman. Saat kaç.
Th: akşamın yedisi.
Yn: ne zamandır uyuyorum.
Th: bayadır uyuyorsun güzelim.
Yn: uyandırsaydın.
Th: bugün çok değişik ve yorucuydu. Dinlenmeni istedim.
Yanıma gelip uzandı ve bana sarıldı.
Th: kadını odadan atışını unutamıyorum.
Gülmeye başladı.
Yn: çok sinirlendim. Seni camdan atmadığıma sevin bence.
Alnımı öptü. Salona indik ve yemek masasına oturduk.
Yg: daha iyi oldun mu?
Yn: gayet iyiyim.
Jk: ne gündü ama.
Jn: değil mi ya?
Nj: eğlenceliydi.
Jm: kesinlikle.
Hs: o kim ya?
Yn: kim kim?
Salondan bahçeye açılan cama baktım.
Yn: ulan yine mi bu?
Jk: ilk kıza acıdı ama bu sefer harbiden öldürebilir.
Ayağa kalktım.
Yn: harbiden ben iyi değilim.
Tae elimden tuttu.
Yn: ben bunun ağzını burnunu kırarım.
Tae beni engellemek için belime sarıldı. Ama sinirden elinden kurtulmuştum.
Th: oha bu güç nereden geliyor?!
Jm: kıskançlıktan. Ve sinirden.
Jk: şimdi anladın mı bizi?
Th: anladım.
Nj: ulan kıza koşuyor tutsanıza!!!
Th: nereden çıktı bu manyak?!
Jn: ne bilelim.
Ben çoktan kızın yanına ulaşmıştım.
Yn: bak kızım. Sevgilisi sevdiği ya da karısı olan adamlara. Dokunmayacaksın. Sana bunu öğreteceğim.
Hs: Taehyung, Yn kızın kafasını havuza sokuyor.
Th: kime çekti bu kız.
İstifini hiç bozmadan oturan Yoongi kollarını birleştirip konuştu.
Yg: bana.
SON
Yorumlarınızı merak ediyorum. Umarım beğenmişsinizdir. 😘
Beğenmek ne kelime bayıldımmm acayip iyi olmuş gül gül bittim😀 muhtesemdiii🫶🏻
@@Jisooya_2e teşekkür ederim birtanemm😍
daha okumadım ama şüphem yok sen yazdıysan güzeldir
@@Rosiewxs-posiewxs 😘😘
Aaa ilkim ama hikaye yookk 😂🥰
@ilkay_4 🤣aslında çabucak atmıştım ya. Çok hızlısın.
@btsmydreamy3241 evt öyleyimdir 😊😂