Ne Honda bekler 5500 devri, Ne taze karı Quattro Audi. Ne de Focus, bir virajı, Astra videosunu beklediğim kadar. Yine çok güzel bir video olmuş emeğinize sağlık.Hakan Abiyi de tekrardan görmek çok mutlu etti.
Tofaş sevgisinin çok mantıklı bir açıklaması yok. İnsanların hayat kadınlarına da açık olabiliyor olması gibi bir şey. W 124 kasa Mercedes ' im; 2.0 Focus Sedanım; 2.0 Mondeo 'm da oldu. Hepsini de çok sevdim. İlk acemiliğimi '79 Renault 12 sw' de çıkardım. Kendim de otomotiv teknikeriyim, iş icabı iyi kötü bir çok arabaya bindim. Bunlardan önce 6 tane Tofaş ' ım oldu, bugün yine hâlâ gözü Tofaş ' ta. Pioneer konusu bizim kırmızı çizgimizdir. Hayatımızda büyük yeri vardır. 90' larda mahalle abilerimizde gördüklerimizi 2010 larda ben de aynen uyguladım. 4 tane 6985, 2 tane 302 F bas, 9700 teyp ( kaset çalar olmasına rağmen bugün 15 bin liraya kadar fiyatları görüyor, inanılır gibi değil ) olmazsa olmaz ts s20 KT 4 7.5 / 9" jantlar 4 tane hella korna jilet gibi dümdüz fletolar... Bu arada 131 de şahin doğan arasındaki farklılardan bahsederken doğanda elektronik ateşleme olduğunu atladınız. Abiler çok seviyorum hepinizi. Oturup sizlerle bu sohbetlerinize eşlik etmeyi o kadar çok isterdim ki anlatamam.
Ben sizden daha çok bu serinin ilkten sona kadar modellerin arasında ne gibi farklar vardı, bu S-L-SL-SLX- i.e versiyonlar önceki modellere göre neler vaadetmişlerdi, hangi versiyonu neden tutmuştu/tutmamıştı, dizel şahin konusu hiç geçmedi, bunları öğrenmek isterdim. Serinin diğer videolarına göre teknik olarak çok eksik kalmış, aç kaldım diyebilirim. Yinede güzeldi ağzınıza sağlık. Bu yayınlar canlı olarak yapılsa daha da katkısı olabilir.
Üstadlar, ağzınıza dilinize sağlık öncelikle, 56 yaşındayım, beni gençliğime götürdünüz. Neden Tofaş? Bir kere çok kolay erişilebiliyordu, alternatif olarak da çok farklı marka-model yoktu, özellikle de 80li yıllarda. Doğan ın alternatifi asla Renault 12 TS ( ya da TX ) olamadı, hatta Renault un örneğin vites kolunun "sopa" olması ya da R. koltuklarının tabure gibi olması gibi farklar kuş serisini efsane yaptı. Ben hala daha 87-88 eski kasa Doğan ( özellikle de bordo ya da metalik gri ) arıyorum mesela, hafta sonu güzelce yıkayıp sahil yolunda keyif yapmak için :)
Bence ikonik olmasının sebebi bu araçların uzun bir dönem boyunca, hatta hala bile yüzbinlerce ailenin hayatına dokunmuş olması. Teknik bir mevzudan çok duygusal bir bağ diyelim. Ve insanların genel olarak mutlu hissettiği 80 sonu, 90’lı yıllara olan özlemin bir parçası.
84 de atom far derlerdi, 88 den itibaren doğan L de arka kol dayama vardı, günümüzde bile halaa opsiyon bile olmayan markalar var. 96 da klimalı si çıktı, kartala çok deginilmemis ama 95 de askerken alay komutanı düzeyinde siyah kartal vardı sadece. Say say bitmez 😁
Abi varya tam benim kafamda adamlarsınız. Vft58 deki kıyafetlerle bu programı yapmanız çok hoş bi detay olmuş. 94 şahinim var 9 senedir biniyorum. Yeni nesil araçlara binince zevk alamıyorum. Ayrıca aracıma kendi zevkime göre güncellemeler yapabilmek bana ayrı bi zevk veriyor. Örnek verecek olursak elektrikli benzin pompası yapıp mekanik pompayı sökünce motorun biraz daha güçlenmesi gibi.
Eskiden köye giderdik ve rahmetli dedemin metalik turkuaz rengi bir 88 Doğanı vardı. O arabayı görmemle araba ve Tofaş sevdam başlamıştı. O zamanlar 6 yaşlarımdaydım ama zamanla bir tutku haline geldi Tofaş ve çocukken Tofaş sahibi olmanın hayalini kurardım hep. Bir süre çalışıp para biriktirdikten sonra ilk arabam olan ve şuan hala kullandığım 1994 Doğan SLX imi 7 ay önce aldım. Yeni arabalarla kıyaslarsanız eksi yönleri çok olabilir ama dönemine göre alaşım jant, far yıkama, kadife döşeme, arka koltuklardaki kol dayama gibi tatlı detayları var, gerçi 2023 model olup bu özelliklere sahip olmayan arabalar da var :) tabii ki herkese aynı hisleri vermez ama ben bu arabanın sürüşünü çok seviyorum, hızlı bir araba değil ama garip bir şekilde zevkli :) ve Cengiz Kurtoğlu dinlemek başka hiç bir arabada bu kadar keyif vermiyor :) bu arabalar konusunda üzüldüğüm nokta ise yanlış ellere düşmüş olmaları. Kullanan kesimin yarısından fazlası düzgün olmadığı için insanlar sizin hakkınızda yanlış fikirlere kapılıyor, bu algıyı keşke yok edebilsek. Eklemek istediğim başka bir nokta ise Auto Show dergisinin 90lı yıllarda çıkardığı serilerin bazılarını sonradan edindim ve hangi sayı olduğunu hatırlamıyorum ama 1996 yılının bir dergisinde Onno Ustanın yaptığı 225 beygirlik turbolu beyaz Şahin yer alıyor. Bu dergi de koleksiyonum içinde ve bu eski serileri büyük bir zevkle okuyorum :)
ปีที่แล้ว +5
O deönemlerde 1989'da 1976 model Ford Taunus 1.3 GLX ile 160Km/s ile arkadan gelen Mercedes 190E'ye yol vermek için çıkmıştık ve final'de adam köprü gişenine 2 dk sonra gelmişti. Sürücü ve araç farkı. O Taunus çok arıyorum 100'den sonra otobanda sıfır ses sadece lastik sesiyle gitmek bir harikaydı.
Sevilmesinin nedeni fiyatının ulaşılabilir olması bir ürün bence çok satılırsa insanlarda ortak payda oldu. Bu seferde herkes araç hakkında konuşulacak çok mevzu olunca insanlara sempatik geldi ve insanlar ona karşı ilgi olunca bütün hepsi birbirini tetiklediğini düşünüyorum. Teşekkürler
55:00 Onno belgeseli mutlaka yapılmalı. Yıllardır bekliyorum böyle bir şey AutoClub sayfasından. Benim yaşım Onno ustaya yetti ama yetmedi. Asıl babam o günleri yaşayıp dükkanını işçiliğini görmüş. Ben en azından bu kadar yakınında olan Halit Bolkan'dan dinlemek isterim.
Köyde kullanıyoruz 90 model şahin. 2014ten beri bizde, taksi çıkması araç ve 200 bin km üzeri yol yaptık. Baskı balata falan hiçbir şekilde değişmedik, yağı yazdan kışa dönüşte değişiyoruz, bir de fren balatasıyla ön takımda bozulan parçaları değiştiriyoruz. Köy yolunda 700 kilo yem mi atmadık, içine koyun mu atmadık. Kışın karda ön çekişli arabaların çıkamadığı evimize her türlü çıkıyor iyi lastikle. Artık iyice dökülmeye başladığı için değiştirme vakti geldi. Masraf açmıyor, hastası değilim ama o kadar dandik gözüküp bu yükü yıllarca sorunsuz çekmesi çok şaşırttı bizi. Yolda yoruyor tabii, en kötü linea tarzı araçla değişeceğiz sanırım
2011 Peogeout Bipper'im var. 2. bir arabaya ihtiyacımız doğdu abimle. 150.000 TL' anca bütçe çıkarabildik. Görece temiz bir araç bulamadık. Bir gün 2000 Model enjeksiyonlu (Her Doğan Şahin gibi bunu da karbüratöre çevirmişler elbet) hidrolik direksiyonlu ve hem dış hem iç bayağı yapılı derli toplu bir Doğan görünümlü Şahin bulduk. Özellikle ben de bu güne kadar Kuş şerisiyle dalga geçerdim. Neyse araca baktık gerçekten iyi bakımlıydı ve aldık. CMS 40 jant yazılı 215 Jınyu lastikler filan filan araç bayağı yapılı. Herkes dönüp dönüp bakıyor. Ses sistemi vesaire. Hele bir benzin istasyonuna yıkamaya girdiğimde hele akşamları beyaz led farlar mavi Xenon sisler amerikan park lambaları filan herkes beni izliyor. Araca bayağı ısındım. 1 ay da Tofaşçı oldum çıktım resmen. :D Ancak Turgut ve Halit ağabeyinin sorusuna cevap da olarak şunu anladım; araç gerçekten ne kadar yeni nesil 2000 model olsa da cidden 60-70 teknolojisiyle üretilmiş. 2011 Bipperden inip Şahine biniyorum ve fren tutmuyor resmen. Ancak bu güne kadar bu araçlar herkesçe özellikle yaşı genç kesimce ulaşılabilir araçlardı hep. Bunun üzerine de modifiye yapılabilmesi işte bu araçların hala bu kadar hayran kitlesi olmasını sağlamış bunu anladım. Yalnız yiğidi öldürün ama hakkını verin: Bu yeni kasa Şahin / Doğan'lara da az bir şey modifiyle araçlar çok yakışıklı oluyor be. Aracın önü az basık CMS 40 215 yazılı lastikler; Xenon beyaz ledler mavi sisler ön farlar da silecekler; kapı alt marş piyelleri krom kaplama cam çıtaları dahil... Amerikan park vb. ile araç cidden çok yakışıklı oluyor ya. Ve ben özellikle içini çok sevdim bu araçların. Orta konsolu ve vites kısmının orası; hele koltukları ile tamamen beni kendine aşık etti araç. Bir de 2000 model Şahin de difransiyel sesi de olmadığı için o da tuzu biberi oldu resmen. :D :D :D Kısacası; ulaşılabilirlik (Tam 50 yıl ulaşılailir kalıp artık olmaması) aracın kasasının yakışıklı olması + kolayca modifiye yapılabilmesi. Arızalar da filan çözümleri basit olması. Az modifiye edince çok yakışıklı duruyorlar be :)
Tofaş’ın sevilme sebebi o yıllardaki araçların arasında en rahat en hoş duran otomobili olduğu İçin tutuluyor şimdi de aynı bi Toros la Yanyana koysak kartal daha alıcı duruyor Tofaş’ın yıllardır eskimeyen bi karizması ağırlığı var bir kartal hastası olarak söylüyorum
Ben de konu bomba olmasına rağmen muhabbet neden beklentimin altında kaldı diye düşünüyordum. Çünkü Onno Usta eksik 😔 Onno Usta programini bekliyorum. Ancak ustamızin sağlığı el veriyorsa ondan habersiz bir bölüm çekin. Onno Usta ile beraber hikayeler hakkında yorumlar yapın. Ustam girizgah olmadan acilamiyor. Isterse 6 bölüm olsun. Izlenme rekoru kırmazsa birşey bilmiyorum. Çok ozlendin be ustam.
2015 den bu zamana kadar doğan sürüyorum. 2015-2020 2021-2022 ve 2022-2023. Bu sürede 3. Aracım 2000 model doğan. Şuan başka bir araç kullanmak istiyorum ama maddi gücüm yetmiyor. Neden tercih ediyorum ? Sürüşünden zevk alıyorum. Sürerken eğleniyorum. Gaz tepkimesi olsun, ufaktan aragazı vermek olsun, az çok dilinden anlamam, milletin korkarak frenle girdiği viraja taba gaz girmem yani güçsüz motor olduğu için aracın sınırlarını zorlayabilmem, bulunduğum yerde tutulması. Satılırken hemen satılabilmesi. Genel olarak da modifiyeye yatkın olması. Egzoz, jant, lastik, motor güçlendirmesi vs. Çok tutulmasının sebeplerinden. (Modifiye yapmıyorum. Orijinalciyim)
Babamda 1992 Şahin vardı, 120 ile giderken 250 ile gidiyormuş hissiyatı veriyordu. Bir de otomatik jiklesi vardı, Renault'ları çalıştırmak kışın zordu.
18 senedir şahinimiz var 21 yaşında gencim.Benim ki tamamen manevi bağ.Ama bunun yanında kıyasladığınız renolardan gerek görünüş olsun gerek gerek sürüş zevki olsun daha ileride.En büyün avantajı ise arkadan itiş olması.Tofaş ın sevilme sebebi düşük maliyet dışında arkadan itiş olması ve göze hitap etmesidir.Herkese eder etmez ama sevenleri bu yüzden seviyor
Yıl 2012. İşyerinde bir genç bir çalışanımız, benim o günlerde sattığım 2006 Focus fiyatına 90 küsur model Şahin aldı. Aklım almamıştı. Meğer, her türlü tamiri kendisinin yaptığını, her türlü aksesuarı kolayca takabildiğini anlattı. Bu yüzden tercih ediyorlar. Bir de geçen gün hanımın kuaförü arabasını sattıktan sonra ihtiyacı görmek için Şahin almış. Yeni farları dört paket sigara parasına aldığını anlattı.
O kadar da değil şu şartlarda :) Orjinal farları Farba markadır şu an takımı 1100 1200 civarı zorlarsan 1000 e bile bulabilirsin :) O sizin dediğiniz çıkma veya yan sanayidir
Hastası neden çok var sebepleri şunlar olabilir : 1.Olarak Yedek parçası bulunabilir ve ustası direk anlar arızasını (Biz bile uğraşabiliyoruz) 2. Olarak Otomobilin sahibiyle kurduğu bir bağ var ben vazgeçemiyorum (bence en büyük sebebi bu olabilir mekanik) 3. Olarak Tipi güzel ve her türlü parça gidiyor yani modifikasyon yapılabiliyor ve hem motor hem dışında herşeye uyum sağlıyor 4. Olarak motorun seriliği gidişi sesi ve drift yapabilme özelliği (Motoru sorunsuzdu az masrafı oluyordu bakımı yapıldıkça) 5. Olarak ses sistemi yaparken çok güzel ses verebilmesi ( Her otomobil sağlayamabiliyor) 6.Olarak en güzel bence konforu iç tasarımı ve sunduğu özellik vb.. Bir Tofaş tutkunu olarak otomobillerimizi seviyoruz ben en çok doğan severim şahine göre daha konforlu ve özellikli Kuş serisine neden kuş serisini denildi hafifti gidişi iyiydi ve motor önde ağır arka hafif süspansiyonlar yumuşaksa arkada itişli olunca yanlamak çok kolay..
Merhaba ilk sahibi bir tofaş 1989 dogan sahibi olarak sohbeti nizi keyifle izledim aracım hiç LPG takmaynlardanım orijinalini bozmadım sıfırdan beri bizde benzinli kullanıyoruz moturu dahi daha orijinal bakımını tamir ini kendim yaparım bu arabayı da seviyorum. Klasik anadol cu olsamda 1971 anadol lumda olsa tofaş da klasik benim için hepinize saygılar selamlar.
Geçmişte 93 model Doğan slx ve 92 model şahin araçlarım oldu. Bu araçların kendine has bir kapı kapatma sesi vardır. Ayrıca koltukları günümüz yeni nesil araçlardan daha rahattır. Doğan slx deki koltuk kumaşı kadife olup, günümüz araçların çoğunun koltuk kumaşından daha kalitelidir.
İşte efsane bölüm.... Ağzınıza sağlık, üstadlara selâm... Bu arada neden diye sordunuz ya; Bu arabada , özellikle yeni kasada yemin ederim büyü var.tum modellerine sahip oldum,bu arabaların direksiyonuna binince bambaşka bir insan oluyorsun... Normalde efendi efendi arabaya binen bir adamım ama Tofaşa binince kılık değişiyor... Ha bu arada konfor, ısıtma sistemi, çekiş, iç ferahlık ve bagaj vs bakılınca renodan çok öndeydi abi....92de sıfırını kura çekimi ile sıra bekleyerek almıştık. Bakmayın şimdi apaçilerin eline düştüğüne,bu arabalar yarım asır Türkiye'yi taşımıştır
bir çocuğa bir kağıda araba çiz desen şahin çizer , kasa çizgileri en basit en güzel tasarımdı ve herkesin aksesuarla vs. bununla oynama şansı vardı o yüzden hala çok seviliyor...
İlk arabam 1982 1300 beyaz şahin, Üniversite yıllarımın en güzel zamanlarımı yaşattı bana , Aciko ekolayzır vazgeçilmezi idi müziklerin harika olduğu benimde genç olduğum dönemler idi. İkonik olmasını şu şekilde tanımlayabilirim. yaşadığım için. 1- Araba içinden dışarısı çok net görünüyordu 2-,Sol kolunu dışarı atabilme lüksüne sahiptik.3- Basit motor yapması kolay tel ile bağlasan gidiyorsun, İçinin geniş olması büyük etken, Fiatı ucuz değildi bence yüksek bir ücret ödemiş idik alır iken. 4- Aksesuar koymaya müsait olması, bu arabayı sevmemizi sağlamıştır.
87 Model 131 Doğan'dan selamlar Göstergede Saat (Hala çalışıyor Quarzo marka :D ) Devir saati hararet yakıt ve km saati var arka koltukta kolçak tavan deri döşeme koltuklar başlıklı düşük torpido 5 vites kaputun içinde ışık var torpido da ışık var) doğanlarda önde viraj demiri var. Günlük olarak kullandığım aracım çok seviyorum kullanmasını :) Neden seviyorum a gelirsek ilk arabamdı sonra bir çok arabam oldu ama yine 131 geri döndüm mekanik sürüş hissiyatı, eski şarkıları dinlemeyi seviyorum, genelde klasik araç kullannmayı seviyorum. Bakım maaliyetleri ucuz orjinal parça bulabiliyorum hala. Yanlaması çok keyifli içinde müzik dinlemek çok keyifli çevreden aldığım yorumlar vs. çok hoşuma gidiyor. 124 ve 131 kullananlar ayrı 88 den sonra Tofaş Şahin Doğan kullannlar genelde ayrı grup. İki kısımda biraz farklılık var Etiketçilik kültürü genelde 124-131 lerde var doğan şahin e de yapan var fakat eski modellerde farklı. 124 ve 131 Klasik olmuş durumda
bence tasarımları çok güzel arabalardı. tutarlıydı italyan esintisi kesin vardı içi dışı tutarlıydı. bence o yüzden hala seviliyor yakışıklı otomobiller.
90lı yıllara Onno usta autoshow dergisine mektup cevaplarına yazdığı yanıtlardan otomobil ansiklopedisi gibiydi çoğu tamirci otomobil motorları hakkındaki bilgiyi onno ustaya borçludur 90 lı yıllarda autoshow en çok okunan dergiydi
Rahmetli dedemin doğan L' si vardı. Beraber yıkamaya gider, bir kova su, bir sünger, bir de bezle komple arabayı tertemiz yapardı. Satmaya araba pazarına girdiğimizde herkes çullanmisti üstümüze, 10 dakikada satilmisti...
Merhaba, o dönem kuş serilerine mutlaka alüminyum alaşım jant ve geniş taban lastikler takılırdı, camlar karartılırdı, arka cam üzerine ve bagaj kapağına spoyler takılırdı vel hasıl her türlü aksesuar çok yakışırdı, arabayı kullanması çok zevklidir, direksiyon simidi spor bir direksiyon simidi ile değiştirilir. koltukları çok rahattır, japon arabalarına göre daha sessizdir, kapı kapanma sesleri çok beğenilir, eksoz ucuna mutlaka nikelajlı bir uç takılır hatta eksoz sesi değiştirilirdi. vs.
Bu arabanın tutulmasının en büyük nedeni sanayide ustanın anladığı otomobil olması temprayı hala sanayiye götür enjeksiyonlusunu ben anlamam deyip uğraşmazlar. Şahin çalışmıyorsa 3 sebebi vardır. Benzin gelmiyor. Ateşleme yapmıyor. Yoksa da motor kitlemiştir😊. Kolay kolay yolda kalmaz. Bu Norveç'e giden arkadaşı bence proğrama alarak yapsaydınız. Çok keyifli olurdu. Onno Başkan 😊efsane. Onu dinleyince üniversitede Aziz Sancar dan ders almış gibi pür dikkat dinliyorum.
Yaaa şimdi Halit bey kalorifer dedi aklıma geldi ... 88 yılında 86 model şahinimle Antalya ya gitmiştim ... 40 küsür derece sıcak vardı araç hararet yapmasın diye kaloriferi sıcakta çalıştırıp havayı aşağıya verdim mecburen ,, yaz zamanı çıplak ayak kullanıyorum ,,, ne yandıydı arkadaş ayaklarım acısı hala içimde... o zaman yaşım 21 idi şimdi 56 ,, kullanmadığım marka model yok gibi ,, gözümü 60 model Chevrolet impala da açtım , Station Renault'muz da oldu 114 kasa 200 Mercedes'imiz de ,, hatta ehliyetimi de o, 114 kasa ile aldım ,, ne BMW si ne Honda sı kaldı kullanmadığım ,,, şu an aracım 2017 İnsignia ... Aracıma aşığım,, belki de en severek kullandığım aracım şu ana kadar ... Ammmaaaaaaaa................. Hiç bir şeyden pişman olmadım o Şahin'imi sattığım kadar... Sevgiler selamlar ,, yayınlarınız neredeyse bağımlılık seviyesinde ,, Allahaşkına devam,,,ayynen devam... Hürmetler..
22 yaşındayım 2019 yılında ilk arabam olan 2000 doğan1.6ie'yi aldım tofaş çocukluğumdan beri istediğim bir araçtı bu araçları insanların hala kullanıyo olması eskiye olan özlem tofaş gerçekten modifiye için aşırı elverişli ve ufak dokunuşlarla güzelleştirebildiğimiz ülkemizde bir kültür oluşturmuş bir araç. izmirde ankarada trabzonda mersin gibi farklı illerde farklı modifiye anlayışları var bu yüzden biz gençler tofaş'a karşı bir sevgimiz var
şahin doğan kartal gezmeler piyasa yapmalar 1984-87 doğan efsanesi 4 vites 5 vites daha sonra hidrolik direksiyon doğan L ,sl,slx,1.6ie tempra motoru Müzik sistemi ,oto teyp ve hoparlörlerinden ev için yapılan setler araba bulunmaması telefonun 10 yılda çıkması hepsi doğru yaşandı vay bee.Yalnız mersedes 190 a benzeyen 88 şahinin resmini yanlış koydunuz 23:42 de ki resim bence 😁Bir arkadaşımın betaz 131 şahini var biniyor arkada yalnız şu yazıyor” BABA YORGUN” 😁
Dilinize saglik ustalarim ama bu konuyu ozellikle onno usta motor performans ayrintilari ve serdar bostanci ile ralli anilari harika olur kesinlikle bekliyoruz tofas 2. Bolumu miafioru ve 131 harika yayin icin tskler
Doğduğumda (75 yılı) 1974 model beyaz Murat 124 arabası vardı babamın 34 RA 258. Hatta beyaz öncesi benden önce kırmızı varmış 34 NK 544 plakalı. Ben beyazı bilirim. Sonra 81'de 34 S 6455 plakalı beyaz 131 oldu. Sonra 83 model 34 LE 990 oldu hatta 82 model beyaz 34 AH 275 oldu 83 öncesi. Hep sıfırdı bunlar. 84 yılında ikinci el 83 mode 34 Y 1138 oldu kiremit rengi ve hep T stoplu. 85'de 85 mode 34 AHF 61 oldu. 90 yılında siyah ŞAhin oldu 34 E 8522 ve 14 yıl 170527 km kullandık onu. 2002'de babam vefat edince araba bende iyice değerlendi. Ama 2004'de yenilemek zorunda kaldım 2005 Renault Symbol aldım ve Symbol'ü 2014'de Toyota'ya takas verip şu an kullandığım 2014 Corollayı aldım. 90 mode Şahin bakımlı orjinaldi v edebriyaj balatası bile değişmedi hiç. Tüpsüzdü. Ön arka amortisörleri bile 2003 yılında 166 bin km de değişti. 131 Şahin hayatımda önemli yere sahiptir benim için özellikle 90 ŞAhin. 131 Şahin 84'de ö narlar çift oldu direksiyon plastik oldu arka stoplar dikdörtgen oldu. 85'de direksiyon dört kol oldu 86 ve 87'de jantlar Yonca oldu. 88'de Regeta kasa oldu ŞAhin. 131 Doğan 82'de geldi ilk T stop oldu. 84'de plastik tampon oldu vegövde rengi jantlar oldu Yonca Jant. Şahin'ler 1990 yılında 5 vitesli oldu ve bizim Şahin Şubat çıkışlı olup ilk 5 viteslilerdendi. Ama ben Şahinimde Erkin abbayı, Cem babayı, Kramp, Whisky, Hendrix, Pink Floyd vs dinlerdim.
Rahmetli amcam, Renault station severdi. Dayanıklı olmasını, yükleme kapasitesini begenirdi. Tek sevmediği kısmı kaloriferi idi. Sırf bu yüzden kasa yenilendiğinde bir Kartal aldı. Ama kalorifer dışındaki kullanım özelliklerini hiç sevmedi.
Biz 1998 modelini 2004'ten beri kullanıyoruz. Ülkemizin bir ucundan diğer ucuna çok gittik geldik; hatta Nisan'da Erzurum'daydık. Bir ayda 5200 km yol yaptı tık demedi. Tofaş renault grubundan kat kat iyi bir otomobil. Bakımlısı kolay kolay arıza çıkarmaz. Konforu on numaradır, yol tutuşu güzeldir. Renolar Europa ve Megane dahil harareti sevmezler, su koyarlar. Europa kullandım yaklaşık 300 km yol yaptım; Doğan'ı mumla aradım. Tofaş grubu eskilerin dediği gibi "Yerli Mercedes"tir.
Sercede 140 gördüm ama gaz almam babamdır. Önce babam denemişti inegölde bursaya giderken cocacola düzlüğünde sonra bir gün giderken ben de babam yaptıysa ben de yaparım deyip görmüştün aynı hızı. Ya 2000li yıllarda tüpsüz serçe kullanan ender insanlardandık. Kapalı garajlara almıyorlardı tüp yok deyince otoparkta tek kuş serisi benim arabam oluyordu :)
Arka çeki demirine asılan nazar boncukları, Pioneer teybi olanın zengin sayılması, öten diferansiyel sesi, gaz verdikçe oynayan vites topuzu, kendine has iç kokusu, gıcırdayarak açılan bagaj kapağı, arka stoplara geçirilen siyah kadın çorapları, sopa gibi uzun egsoz borusu, hamam gibi ısıtan kaloriferleri vs tam bir ikonik arabadır Tofaş. 2 sene kullandım acemiliği atlatıp direkt sattim. Hiç yanlamadım araba tertemizdi ancak hiç güven vermiyordu. Hâlâ özlerim anılarım depreşti 🙂. Alacaklara tavsiyem mümkün mertebe 80/90 i geçmeyin takıp mesafesini güncel araçlara nazaran 2 kat arttırın ön takımını frenlerin 6 ayda bir kontrol ettirin.
ปีที่แล้ว +1
Ortaokulda hergün önünden gectiğimiz reno bayi vardı. Bayi derken bugünküler gibi sanmayın. 2 araba zor sığardı. Bir steyşın bir sedan 12 olurdu. Fiyatı üstüne yazarlardı. 1.000.000 tl renoyu ilk orada görmüştük. Sene 82- 84 arasıydı sanki
Emeğinize sağlık, Plymouth otomobillerde arka kanatlar için "fındık melahatın bacakları" benzetmesi yapılırdı. Kartalların bagaj bölümünün yükseltilmiş versiyonu için bir arkadaşım (babasının opar bayiliği vardı) köylüler süt güğümleri sığmadığı için kartal almıyorlarmış o yüzden yükseltildi, demişti. Şahin ve doğanlar için müzik sistemi hoparlörler için az geldiğinden Aciko marka Amfi takılırdı, bu sefer de hoparlörlerin kapasitesi yetmez daha büyük hoparlörler alınırdı. Milletimiz Pioneer marka ile kuş serisinde tanışmıştır.
Ben doğancıyım nedeni şahine kıyasla daha teknolojisi bol araba mesela basit gelecek ama kısaca ; ön cam buğu çözücü, far yıkama, emniyet kemer ışıklı irkazı, stop lambaları düz olması, kaput aydınlatması, arka kitap okuma aydınlatması, hidrolik direksiyon, arka kol dayama, kadife koltuk, çelik jantlar ,elektrikli camlar, devir saati, dijital saat, boya seçeneği daha fazla üçüncü fren lambası
1982 yılında üretilen ilk 1600 Şahin ve Doğanın diferansiyeli ufak kafa 10.39 du..Şarj dinamosu ,marşı ,alt takım geometrisi ,traversi direksiyon kutusu 1300ler ile aynıdır.. 'Direksiyon turları azdı' bu 83 84e kadar seyrekleşerek devam etmiş..Ve arka yolcu emniyet kemeri olmayan bu araçların bağlantı yerleri c stünunun iç sacında mevcuttu 77 ila 81e kadar . sonra takmayacaklarına karar verdikleri için iptal etmiş olmalılar.Türkiyede sevildiği gibi boş donanımı yüzünden adı bir o kadar kirlenmiş efsanevi İtalyan otomobili..
Tofaslarin bir belgeseli var blutvde, onu izledim hala anlmadim bu insanların neden bu araclara bukadar bağlı olduğunu. Ama özünde maddiyat yatıyor gibi geldi.
31:30 2000 model 1.4 Sienam var, marketin önündeki rampada park ettim, stop ettim, kardeşimin alış veriş yapmasını bekliyorum. Önümde park eden araç çıkınca biraz salayım da arkamdaki sokak girişi rahatlasın dedim. Vitesi boşa aldım, el frenini indirdim, araba hızlandı, frene basıyorum kazık, direksiyon kilit, öndeki araca çarpacağım, panik. Allah'tan direksiyon kaldırıma dönük olduğu için teker bordüre değince araba durdu, bir nefes aldım. Böylece araba çalışmazken fren ve direksiyonun çalışmadığını öğrenmiş oldum.
bizde murat 131 vardı. arabanın radyosu sol alttaydı. kaput açma kolunun olduğu yerde kızaklı radyo vardı. kaset değiştirirken babam yolda kaza yapıyordu. eğilip radyoyla uğraşırken :D
Tamamen duygusal bağ. İnsanlar mecburiyetten binmiş olsa bile o araçlarda yıllarca birsürü anı biriktirdiler. Kimisi babasından kaldı kimisi dedesinden. Başka bir açıklaması yok gayet basit
Sevgilerimle..ilk aşk 77 RenoTS, ama konfor ve rahatlık 84 beyaz şahin ile geldi.. Tofaş ilk araba,tek araba ve son araba.. düşünsenize mobilete, minibüse, otobüse binerken içinde paynır "tesisatlı" şahin sahibi oluyorsun,..dokunanın kanını içerim,istersen aşk hissetme..ikincisini almak imkanı yokki,para buna yetti ve aldık.. nokta . :) Sevgiyle kalın
Abi süpersiniz benim hic tofasim olmadi ama iki tane girisimin oldu Birisi sl orjina klimalı Digeri slx oda orjinal klimali ama alamadim malesef Bence doganin renoya karsi basarisi Bikere daha guzel gorunuyor On gogusun daha guzel olmasi Torpido gozunun isikli olmasi Konsolun vitesin oralarin daha yuksek olmasi Arka kapilar acilinca yanlarda isik yan masi Aynalarin icerden ayarlana bilmesi Ve cengiz kurt oğlunun araca daha cok yakis masi 😎 Arabaya disina yapilan bitakim seylerin yakismasi nacizane fikrim bu Buarada fiat brava kullaniyorum
Gene dersinizi çalışmadan gelmişsiniz. Tofaş şahin üretme lisansını Etiyopya'ya vermiştir. En son 2016'da üretiliyordu. Şahinlerin şasesinde a sütünu civarında kırılma noktası gibi bi birleştirme var. O yüzden ikiye bölünüyor. Etiyopya'da üretilenlerde o noktalar düzeltilmiştir. Koltukları çok çok rahattır. Arka aks bir tarafa fabrikasyon 2 cm kadar kayıktır. Ben bile bunları biliyorken sizin bunlardan bahsedemiyor olmanız beni şaşırttı.
👍 Tofaş genelde şehir merkezlerinde yaşayanların tercihi oluyordu. Renault ise önden çekişli olmasının avantajı ile sarp arazilerde yaşayanların tercihi oluyordu.
88 doğumluyum çocukluğum bahsettiğiniz kuş serisi ve renault 12 serisinde geçti görünüş ve konfor olarak tabiki tofaşın araçları çok çok konforluydu arka koltukta bile çok rahattım renault 12 nin içi çok dar ve rahatsız geliyordu bana özellikle uzun yolda çok fazla anlıyordun tofaşın konforunu
Renault 12, özellikle ailenin yeni ehliyet almış çocuğuna verilince devrilmesi ile meşhurdu. Üç bijonluydu, bir bijon kayıp olsa güvensiz olurdu. Tasarımı göze estetik gelmezdi. Ön cam çok yukarıda, yan camlar aşağıda ve bagaj şekli sanki başka bir araba için tasarlanmış da, sonra vaz geçilip kesilmiş gibiydi. Bu yüzden tavanı da arkaya doğru yükselir gibi görünür ve hiçbir yere varamadan aniden kesilirdi. Steyşın versiyonu daha estetikti. Renault 12 konforsuz ama ekonomik ve sağlam bir keçi arayanların otomobiliydi. Fiat ise, bizim toplumun "biz İtalyanlara çok benzeriz, Akdenizliyiz" hikâyesi ile çok örtüşürdü. Hafif araba, 1600 motor ile jet gibi giderdi (Tempra motorlu SLX ise tam bir afetti). Sınıfına göre konforluydu, İtalyan sürüş stilini yansıtırdı, risk almayı sevenlerin otomobiliydi. Devirmek 12'ye göre daha zordu. En önemlisi, alırken fiyatı daha ucuzdu. Sonra o bir Kara Murat'tı. Çocukken uzun yolda yanımdaki çocuk ile "bir araba tutalım, kimin tuttuğu çok geçerse o kazansın" oynardık. O ilk olarak "ben 124" deyince direk kaybetmiştim. Unutulan bir gariplik ise 131 ve Şahinlerde arka telerlek genişliği öne göre daha dardı, tekerlekler çamurluğun içinde daha gömülü dururdu. En son Kartal satışları azalınca, ellerinde kalan Kartal gövdelerini keserek Şahin'e çevirmeleri işin suyunu çıkaran nokta oldu. Fabrika kendini "biz teknik kurallara uyarak kestik" diye savunsa da, halkın gözünden düşmüştü.
Tasarım konusunda düşüncenize saygım var ama ben tam tersini düşünüyorum. Renault 12’nin ilk 1969 yılında üretildiğini düşünürsek, tasarımı bana daha estetik geliyor. Tasarımına dikkatli baktığımızda yanlardan dışa doğru dolgulu bir tasarımı var. Ön tarafının da biraz oval bir tasarımı var. Ön kapıların cam çerçevesi de yumuşak, eğimli bir tasarıma sahip. Tavanın geriye doğru yükseliyor gibi olması bence iç mekanda baş mesafesine etki etmiş. Arka koltukta otururken 1.81 boyum olduğu halde 4, 5 parmak baş mesafesi kalıyor. Bagaj kapağının da aşağı doğru eğimli olması da bence bir farklılık. Renault 12’den başka bagajı aşağı doğru eğimli olan bir otomobil gördüğümü hatırlamıyorum. Tasarım yönünden 1990’lı yılların Tofaş Şahin, Doğan modelleriyle kıyaslarsak bence Renault 12 daha estetik bir tasarıma sahip. Çünkü Şahin, Doğan’lar 1990 küsür model olmalarına rağmen çok ince, keskin ve köşeli tasarıma sahip otomobiller ki zaten 1990’lı yıllarda otomobil markaları tasarımda aksine daha yumuşak , eğimli hatlara geçmişler. Tabi ki tasarım görecelidir, kimisi Tofaş’ın, kimisi Renault’un tasarımını sever. Ben sadece görüşümü, hissimi, düşüncemi belirttim. Tabi ki motor seçenekleri, iç mekan özellikleri yönünden de Tofaş Şahin, Doğan ve Kartal, Renault 12’ye göre daha seçenekli, daha dolu, donanımlı otomobiller. Sonuçta Tofaş’lar da Renault’lar da ülkemizde yıllarca insanlara ekmek teknesi olmuş emektar arabalardır. Sevip sevmemek değişir, çünkü araba ihtiyaç olduğu gibi de zevk meselesidir ama kesinlikle bence bunlar saygı duyulması gereken arabalar.
@@cangul8515 Renault 12 önden çok güzel görünür. Arka tavan yüksekliği de subayların sevdiği bir özellikti. Her şeyin artıları olduğu gibi eksileri de vardır. Yukarıda da belirtiğim gibi 12'nin sağlamlığı ise tartışılmaz, kurşun geçirmez bir arabadır. Bu gün önemli bölümü hâlâ yollardadır. Bence 1980'lerin Toyota Hilux kamyonetleri ile karşılaştırılabilecek ölçüde sağlamdır. Halamların 12'si vardı, nizamiyede beklerken arkadan freni patlamış REO girdi ve aracı 100 metre sürükledi. Üç kişi arabadan sağlam çıktı. Bu dönemin bütün yerli arabalarını seviyoruz. Anılarımız onlarla dolu 😊
@@ktuzunalpVerdiğiniz değerli bilgiler ve anılarınızı paylaştığınız için teşekkür ederim. Geçirdiğiniz kaza için geçmiş olsun. İyi ki bir cana zarar gelmemiş. Ben o dönemlerde yaşamadım ama dedemde 1978 model Renault 12 TS Sedan var. Küçüklükten beri çok anılarım oldu bu arabayla. Hatta bu sene de köye geldim, bol bol sürdüm arabayı. Dedem izin verdi sağ olsun. Bu arabadan aldığım keyfi sürdüğüm, bindiğim hiçbir arabadan alamadım. Dediğiniz gibi, dayanıklılığı, uzun ömürlülüğü tartışılmaz zaten. 40, 50 küsür yıldır hala kullanılıyor olması bunun bir göstergesi. Tabi bir yandan bilinçli ve bakımlı kullanmanın da etkisi vardır. Dediğiniz gibi, binek arabaların Toyota Hilux’ı gibi düşünebiliriz. :) Ben de eski dönemlerin klasik arabalarını seviyorum. Umarım ilerleyen zamanlarda Tofaş Murat 124, 131, Şahin, Doğan, Kartal, Anadol, Ford Taunus, Chevrolet İmpala gibi arabaları kullanma fırsatım olur.
10:00 1980 lerin yaşamış biri olarak Cengiz Kurtoğlu nun dinlendiğini düşünmüyorum. 1989 da ünlü idi evet ama arabada cengiz Kurtoğlu dinleyerek gezen birilerini gördüğümü hatırlamıyorum. Biz arabesk, ferdi Orhan dinlerdik
Ne Honda bekler 5500 devri,
Ne taze karı Quattro Audi.
Ne de Focus, bir virajı,
Astra videosunu beklediğim kadar.
Yine çok güzel bir video olmuş emeğinize sağlık.Hakan Abiyi de tekrardan görmek çok mutlu etti.
5500 olarak düzeltme yapılmalı :)
@@KeremP_ Düzeltme yapıldı hocam. Teşekkürler bilgilendirmeniz için.
Opel sevmem ama emeğe saygı.elin dert görmesin
@@omerfarukkaradag7776 Teşekkür ederim efendim
Sen Opel'le sanayide beklemiyormusun hocam şaka bir yana :D
Tofaş sevgisinin çok mantıklı bir açıklaması yok. İnsanların hayat kadınlarına da açık olabiliyor olması gibi bir şey. W 124 kasa Mercedes ' im; 2.0 Focus Sedanım; 2.0 Mondeo 'm da oldu. Hepsini de çok sevdim. İlk acemiliğimi '79 Renault 12 sw' de çıkardım. Kendim de otomotiv teknikeriyim, iş icabı iyi kötü bir çok arabaya bindim. Bunlardan önce 6 tane Tofaş ' ım oldu, bugün yine hâlâ gözü Tofaş ' ta. Pioneer konusu bizim kırmızı çizgimizdir. Hayatımızda büyük yeri vardır. 90' larda mahalle abilerimizde gördüklerimizi 2010 larda ben de aynen uyguladım. 4 tane 6985, 2 tane 302 F bas, 9700 teyp ( kaset çalar olmasına rağmen bugün 15 bin liraya kadar fiyatları görüyor, inanılır gibi değil ) olmazsa olmaz ts s20 KT 4 7.5 / 9" jantlar 4 tane hella korna jilet gibi dümdüz fletolar...
Bu arada 131 de şahin doğan arasındaki farklılardan bahsederken doğanda elektronik ateşleme olduğunu atladınız.
Abiler çok seviyorum hepinizi. Oturup sizlerle bu sohbetlerinize eşlik etmeyi o kadar çok isterdim ki anlatamam.
Ben sizden daha çok bu serinin ilkten sona kadar modellerin arasında ne gibi farklar vardı, bu S-L-SL-SLX- i.e versiyonlar önceki modellere göre neler vaadetmişlerdi, hangi versiyonu neden tutmuştu/tutmamıştı, dizel şahin konusu hiç geçmedi, bunları öğrenmek isterdim. Serinin diğer videolarına göre teknik olarak çok eksik kalmış, aç kaldım diyebilirim. Yinede güzeldi ağzınıza sağlık. Bu yayınlar canlı olarak yapılsa daha da katkısı olabilir.
onno ustayla 2. bölüm gelsin bence Tofaş vol2 (sadece etiketçilik değil onno ustanın zamanında tofaşlara neler yaptığını konuşalım.)
Onno usta yı isteriz
Onno Usta yı isteriz.
Babasının arabasını türbo'layan dostumuzun hikayesi gelir mi acaba tekrardan
Onno ustanın yaptığı Yeşil 131 Ferrari'yi 400 metrede çok fena geçmişti gazetelere çıkmıştı o zamanlarda onno ustadan bunun reçetesini almak lazım :)
Bi insan daha izlemeden 59 dakika olduğunu görünce oh be diye mi sevinir, vallah sevindim, mutlu oldum.
Bence çocukluğunu tofaşla geçiren nesil o anılarının cazibesiyle araca duygusal olarak bağlantı kuruyor..
Üstadlar, ağzınıza dilinize sağlık öncelikle, 56 yaşındayım, beni gençliğime götürdünüz.
Neden Tofaş? Bir kere çok kolay erişilebiliyordu, alternatif olarak da çok farklı marka-model yoktu, özellikle de 80li yıllarda. Doğan ın alternatifi asla Renault 12 TS ( ya da TX ) olamadı, hatta Renault un örneğin vites kolunun "sopa" olması ya da R. koltuklarının tabure gibi olması gibi farklar kuş serisini efsane yaptı. Ben hala daha 87-88 eski kasa Doğan ( özellikle de bordo ya da metalik gri ) arıyorum mesela, hafta sonu güzelce yıkayıp sahil yolunda keyif yapmak için :)
Bence ikonik olmasının sebebi bu araçların uzun bir dönem boyunca, hatta hala bile yüzbinlerce ailenin hayatına dokunmuş olması. Teknik bir mevzudan çok duygusal bir bağ diyelim. Ve insanların genel olarak mutlu hissettiği 80 sonu, 90’lı yıllara olan özlemin bir parçası.
Anlattıkça Halit Bey sanki o günleri aynen yaşıyor. Muhteşem :) Ağzınıza sağlık.
84 de atom far derlerdi, 88 den itibaren doğan L de arka kol dayama vardı, günümüzde bile halaa opsiyon bile olmayan markalar var.
96 da klimalı si çıktı, kartala çok deginilmemis ama 95 de askerken alay komutanı düzeyinde siyah kartal vardı sadece.
Say say bitmez 😁
@@KIVANC_OZMEN Bir de 131 Kartallar var. Kambur kartal olarak da bilinir ama pek bilinmez :)
@@KeremP_ ilk çıkan kartal ise çocukken çok okula giderken binmistik, komşumuzun vardı, muhtemelen 81-82 modeldi.
Abi varya tam benim kafamda adamlarsınız. Vft58 deki kıyafetlerle bu programı yapmanız çok hoş bi detay olmuş.
94 şahinim var 9 senedir biniyorum. Yeni nesil araçlara binince zevk alamıyorum. Ayrıca aracıma kendi zevkime göre güncellemeler yapabilmek bana ayrı bi zevk veriyor.
Örnek verecek olursak elektrikli benzin pompası yapıp mekanik pompayı sökünce motorun biraz daha güçlenmesi gibi.
Eskiden köye giderdik ve rahmetli dedemin metalik turkuaz rengi bir 88 Doğanı vardı. O arabayı görmemle araba ve Tofaş sevdam başlamıştı. O zamanlar 6 yaşlarımdaydım ama zamanla bir tutku haline geldi Tofaş ve çocukken Tofaş sahibi olmanın hayalini kurardım hep. Bir süre çalışıp para biriktirdikten sonra ilk arabam olan ve şuan hala kullandığım 1994 Doğan SLX imi 7 ay önce aldım. Yeni arabalarla kıyaslarsanız eksi yönleri çok olabilir ama dönemine göre alaşım jant, far yıkama, kadife döşeme, arka koltuklardaki kol dayama gibi tatlı detayları var, gerçi 2023 model olup bu özelliklere sahip olmayan arabalar da var :) tabii ki herkese aynı hisleri vermez ama ben bu arabanın sürüşünü çok seviyorum, hızlı bir araba değil ama garip bir şekilde zevkli :) ve Cengiz Kurtoğlu dinlemek başka hiç bir arabada bu kadar keyif vermiyor :) bu arabalar konusunda üzüldüğüm nokta ise yanlış ellere düşmüş olmaları. Kullanan kesimin yarısından fazlası düzgün olmadığı için insanlar sizin hakkınızda yanlış fikirlere kapılıyor, bu algıyı keşke yok edebilsek. Eklemek istediğim başka bir nokta ise Auto Show dergisinin 90lı yıllarda çıkardığı serilerin bazılarını sonradan edindim ve hangi sayı olduğunu hatırlamıyorum ama 1996 yılının bir dergisinde Onno Ustanın yaptığı 225 beygirlik turbolu beyaz Şahin yer alıyor. Bu dergi de koleksiyonum içinde ve bu eski serileri büyük bir zevkle okuyorum :)
O deönemlerde 1989'da 1976 model Ford Taunus 1.3 GLX ile 160Km/s ile arkadan gelen Mercedes 190E'ye yol vermek için çıkmıştık ve final'de adam köprü gişenine 2 dk sonra gelmişti. Sürücü ve araç farkı. O Taunus çok arıyorum 100'den sonra otobanda sıfır ses sadece lastik sesiyle gitmek bir harikaydı.
Sevilmesinin nedeni fiyatının ulaşılabilir olması bir ürün bence çok satılırsa insanlarda ortak payda oldu. Bu seferde herkes araç hakkında konuşulacak çok mevzu olunca insanlara sempatik geldi ve insanlar ona karşı ilgi olunca bütün hepsi birbirini tetiklediğini düşünüyorum. Teşekkürler
55:00 Onno belgeseli mutlaka yapılmalı. Yıllardır bekliyorum böyle bir şey AutoClub sayfasından. Benim yaşım Onno ustaya yetti ama yetmedi. Asıl babam o günleri yaşayıp dükkanını işçiliğini görmüş. Ben en azından bu kadar yakınında olan Halit Bolkan'dan dinlemek isterim.
Köyde kullanıyoruz 90 model şahin. 2014ten beri bizde, taksi çıkması araç ve 200 bin km üzeri yol yaptık. Baskı balata falan hiçbir şekilde değişmedik, yağı yazdan kışa dönüşte değişiyoruz, bir de fren balatasıyla ön takımda bozulan parçaları değiştiriyoruz. Köy yolunda 700 kilo yem mi atmadık, içine koyun mu atmadık. Kışın karda ön çekişli arabaların çıkamadığı evimize her türlü çıkıyor iyi lastikle. Artık iyice dökülmeye başladığı için değiştirme vakti geldi. Masraf açmıyor, hastası değilim ama o kadar dandik gözüküp bu yükü yıllarca sorunsuz çekmesi çok şaşırttı bizi. Yolda yoruyor tabii, en kötü linea tarzı araçla değişeceğiz sanırım
Kuş serisine olan sevgi Stockholm sendromudur. Mecbur kaldık.
2011 Peogeout Bipper'im var. 2. bir arabaya ihtiyacımız doğdu abimle. 150.000 TL' anca bütçe çıkarabildik. Görece temiz bir araç bulamadık. Bir gün 2000 Model enjeksiyonlu (Her Doğan Şahin gibi bunu da karbüratöre çevirmişler elbet) hidrolik direksiyonlu ve hem dış hem iç bayağı yapılı derli toplu bir Doğan görünümlü Şahin bulduk. Özellikle ben de bu güne kadar Kuş şerisiyle dalga geçerdim. Neyse araca baktık gerçekten iyi bakımlıydı ve aldık.
CMS 40 jant yazılı 215 Jınyu lastikler filan filan araç bayağı yapılı. Herkes dönüp dönüp bakıyor. Ses sistemi vesaire. Hele bir benzin istasyonuna yıkamaya girdiğimde hele akşamları beyaz led farlar mavi Xenon sisler amerikan park lambaları filan herkes beni izliyor. Araca bayağı ısındım. 1 ay da Tofaşçı oldum çıktım resmen. :D Ancak Turgut ve Halit ağabeyinin sorusuna cevap da olarak şunu anladım;
araç gerçekten ne kadar yeni nesil 2000 model olsa da cidden 60-70 teknolojisiyle üretilmiş. 2011 Bipperden inip Şahine biniyorum ve fren tutmuyor resmen. Ancak bu güne kadar bu araçlar herkesçe özellikle yaşı genç kesimce ulaşılabilir araçlardı hep. Bunun üzerine de modifiye yapılabilmesi işte bu araçların hala bu kadar hayran kitlesi olmasını sağlamış bunu anladım. Yalnız yiğidi öldürün ama hakkını verin: Bu yeni kasa Şahin / Doğan'lara da az bir şey modifiyle araçlar çok yakışıklı oluyor be. Aracın önü az basık CMS 40 215 yazılı lastikler; Xenon beyaz ledler mavi sisler ön farlar da silecekler; kapı alt marş piyelleri krom kaplama cam çıtaları dahil... Amerikan park vb. ile araç cidden çok yakışıklı oluyor ya. Ve ben özellikle içini çok sevdim bu araçların. Orta konsolu ve vites kısmının orası; hele koltukları ile tamamen beni kendine aşık etti araç.
Bir de 2000 model Şahin de difransiyel sesi de olmadığı için o da tuzu biberi oldu resmen. :D :D :D
Kısacası; ulaşılabilirlik (Tam 50 yıl ulaşılailir kalıp artık olmaması) aracın kasasının yakışıklı olması + kolayca modifiye yapılabilmesi. Arızalar da filan çözümleri basit olması. Az modifiye edince çok yakışıklı duruyorlar be :)
HAKAN ABİ HEP GELSİN BİLGİLERI ÇOK KIYMETLİ
Platin Bej 92 L ile 2023 te devam :) Seviyoruz,gerek kahverengi döşemesi,ince tatlı motor sesi, hatıralar...
Aynen bizde başkan 😊
İkonik olmasının sebebi bence yaşanmışlık, genişlik, yol konforu. Kartal vardı bizde, muadili Renaultlar ile ciddi konfor farkı vardı
Tofaş’ın sevilme sebebi o yıllardaki araçların arasında en rahat en hoş duran otomobili olduğu İçin tutuluyor şimdi de aynı bi Toros la Yanyana koysak kartal daha alıcı duruyor Tofaş’ın yıllardır eskimeyen bi karizması ağırlığı var bir kartal hastası olarak söylüyorum
Kartal candırrrr 🦅🦅🦅
Ben de konu bomba olmasına rağmen muhabbet neden beklentimin altında kaldı diye düşünüyordum. Çünkü Onno Usta eksik 😔
Onno Usta programini bekliyorum.
Ancak ustamızin sağlığı el veriyorsa ondan habersiz bir bölüm çekin. Onno Usta ile beraber hikayeler hakkında yorumlar yapın. Ustam girizgah olmadan acilamiyor.
Isterse 6 bölüm olsun. Izlenme rekoru kırmazsa birşey bilmiyorum.
Çok ozlendin be ustam.
Her ailenin bir sekilde hayatına dokunmuş bir araba bence hala bir değerinin olması bundan.
2015 den bu zamana kadar doğan sürüyorum. 2015-2020 2021-2022 ve 2022-2023. Bu sürede 3. Aracım 2000 model doğan. Şuan başka bir araç kullanmak istiyorum ama maddi gücüm yetmiyor. Neden tercih ediyorum ? Sürüşünden zevk alıyorum. Sürerken eğleniyorum. Gaz tepkimesi olsun, ufaktan aragazı vermek olsun, az çok dilinden anlamam, milletin korkarak frenle girdiği viraja taba gaz girmem yani güçsüz motor olduğu için aracın sınırlarını zorlayabilmem, bulunduğum yerde tutulması. Satılırken hemen satılabilmesi. Genel olarak da modifiyeye yatkın olması. Egzoz, jant, lastik, motor güçlendirmesi vs. Çok tutulmasının sebeplerinden. (Modifiye yapmıyorum. Orijinalciyim)
Kesinlikle Onno ustamın da dahil olması gerektiği bir program olmuş, ağzınıza sağlık.
Babamda 1992 Şahin vardı, 120 ile giderken 250 ile gidiyormuş hissiyatı veriyordu. Bir de otomatik jiklesi vardı, Renault'ları çalıştırmak kışın zordu.
18 senedir şahinimiz var 21 yaşında gencim.Benim ki tamamen manevi bağ.Ama bunun yanında kıyasladığınız renolardan gerek görünüş olsun gerek gerek sürüş zevki olsun daha ileride.En büyün avantajı ise arkadan itiş olması.Tofaş ın sevilme sebebi düşük maliyet dışında arkadan itiş olması ve göze hitap etmesidir.Herkese eder etmez ama sevenleri bu yüzden seviyor
Kesinlikle göze hitap ediyor ustam ya cidden öyle sadeliği o kare yapısı çok hoş bence de
Yıl 2012. İşyerinde bir genç bir çalışanımız, benim o günlerde sattığım 2006 Focus fiyatına 90 küsur model Şahin aldı. Aklım almamıştı. Meğer, her türlü tamiri kendisinin yaptığını, her türlü aksesuarı kolayca takabildiğini anlattı. Bu yüzden tercih ediyorlar. Bir de geçen gün hanımın kuaförü arabasını sattıktan sonra ihtiyacı görmek için Şahin almış. Yeni farları dört paket sigara parasına aldığını anlattı.
O kadar da değil şu şartlarda :)
Orjinal farları Farba markadır şu an takımı 1100 1200 civarı zorlarsan 1000 e bile bulabilirsin :)
O sizin dediğiniz çıkma veya yan sanayidir
Hastası neden çok var sebepleri şunlar olabilir :
1.Olarak Yedek parçası bulunabilir ve ustası direk anlar arızasını (Biz bile uğraşabiliyoruz)
2. Olarak Otomobilin sahibiyle kurduğu bir bağ var ben vazgeçemiyorum (bence en büyük sebebi bu olabilir mekanik)
3. Olarak Tipi güzel ve her türlü parça gidiyor yani modifikasyon yapılabiliyor ve hem motor hem dışında herşeye uyum sağlıyor
4. Olarak motorun seriliği gidişi sesi ve drift yapabilme özelliği (Motoru sorunsuzdu az masrafı oluyordu bakımı yapıldıkça)
5. Olarak ses sistemi yaparken çok güzel ses verebilmesi ( Her otomobil sağlayamabiliyor)
6.Olarak en güzel bence konforu iç tasarımı ve sunduğu özellik vb..
Bir Tofaş tutkunu olarak otomobillerimizi seviyoruz ben en çok doğan severim şahine göre daha konforlu ve özellikli
Kuş serisine neden kuş serisini denildi hafifti gidişi iyiydi ve motor önde ağır arka hafif süspansiyonlar yumuşaksa arkada itişli olunca yanlamak çok kolay..
Etiketçi tayfa var onlar sayesinde ve ulaşılmaz aşklar vardı reis kızın kapısından Cengiz’le geçmek Müslüm’le geçmek paha biçilmez bir aşk dı ❤❤❤
Merhaba ilk sahibi bir tofaş 1989 dogan sahibi olarak sohbeti nizi keyifle izledim aracım hiç LPG takmaynlardanım orijinalini bozmadım sıfırdan beri bizde benzinli kullanıyoruz moturu dahi daha orijinal bakımını tamir ini kendim yaparım bu arabayı da seviyorum. Klasik anadol cu olsamda 1971 anadol lumda olsa tofaş da klasik benim için hepinize saygılar selamlar.
Geçmişte 93 model Doğan slx ve 92 model şahin araçlarım oldu. Bu araçların kendine has bir kapı kapatma sesi vardır. Ayrıca koltukları günümüz yeni nesil araçlardan daha rahattır. Doğan slx deki koltuk kumaşı kadife olup, günümüz araçların çoğunun koltuk kumaşından daha kalitelidir.
Çıkığı zamanları bilemem ama şu an en büyük sevenlerinden biri özellikle gençler için arkadan itiş olması ve aksesuar çeşitliliği
Ohh bea 1 saat program tam kadro. Beğendim videoyu ama musait olynca keyifle izleyecegim. Saygilar abilerim
Kuş serisi araçların hepsini kullandım sw hariç yolda kaldığım oldu kendim onarıp devam ettim şimdi ödüm patlıyor yolda kalmaya yapılamaz yolda
İşte efsane bölüm....
Ağzınıza sağlık, üstadlara selâm...
Bu arada neden diye sordunuz ya;
Bu arabada , özellikle yeni kasada yemin ederim büyü var.tum modellerine sahip oldum,bu arabaların direksiyonuna binince bambaşka bir insan oluyorsun... Normalde efendi efendi arabaya binen bir adamım ama Tofaşa binince kılık değişiyor...
Ha bu arada konfor, ısıtma sistemi, çekiş, iç ferahlık ve bagaj vs bakılınca renodan çok öndeydi abi....92de sıfırını kura çekimi ile sıra bekleyerek almıştık.
Bakmayın şimdi apaçilerin eline düştüğüne,bu arabalar yarım asır Türkiye'yi taşımıştır
bir çocuğa bir kağıda araba çiz desen şahin çizer , kasa çizgileri en basit en güzel tasarımdı ve herkesin aksesuarla vs. bununla oynama şansı vardı o yüzden hala çok seviliyor...
O eskidendi, şimdi çocuklar yumurta gibi silüyetler çiziyorlar denir daha çok:)
İlk arabam 1982 1300 beyaz şahin, Üniversite yıllarımın en güzel zamanlarımı yaşattı bana , Aciko ekolayzır vazgeçilmezi idi müziklerin harika olduğu benimde genç olduğum dönemler idi.
İkonik olmasını şu şekilde tanımlayabilirim. yaşadığım için. 1- Araba içinden dışarısı çok net görünüyordu 2-,Sol kolunu dışarı atabilme lüksüne sahiptik.3- Basit motor yapması kolay tel ile bağlasan gidiyorsun, İçinin geniş olması büyük etken, Fiatı ucuz değildi bence yüksek bir ücret ödemiş idik alır iken. 4- Aksesuar koymaya müsait olması, bu arabayı sevmemizi sağlamıştır.
87 Model 131 Doğan'dan selamlar Göstergede Saat (Hala çalışıyor Quarzo marka :D ) Devir saati hararet yakıt ve km saati var arka koltukta kolçak tavan deri döşeme koltuklar başlıklı düşük torpido 5 vites kaputun içinde ışık var torpido da ışık var) doğanlarda önde viraj demiri var. Günlük olarak kullandığım aracım çok seviyorum kullanmasını :) Neden seviyorum a gelirsek ilk arabamdı sonra bir çok arabam oldu ama yine 131 geri döndüm mekanik sürüş hissiyatı, eski şarkıları dinlemeyi seviyorum, genelde klasik araç kullannmayı seviyorum. Bakım maaliyetleri ucuz orjinal parça bulabiliyorum hala. Yanlaması çok keyifli içinde müzik dinlemek çok keyifli çevreden aldığım yorumlar vs. çok hoşuma gidiyor. 124 ve 131 kullananlar ayrı 88 den sonra Tofaş Şahin Doğan kullannlar genelde ayrı grup. İki kısımda biraz farklılık var Etiketçilik kültürü genelde 124-131 lerde var doğan şahin e de yapan var fakat eski modellerde farklı. 124 ve 131 Klasik olmuş durumda
bence tasarımları çok güzel arabalardı. tutarlıydı italyan esintisi kesin vardı içi dışı tutarlıydı. bence o yüzden hala seviliyor yakışıklı otomobiller.
90lı yıllara Onno usta autoshow dergisine mektup cevaplarına yazdığı yanıtlardan otomobil ansiklopedisi gibiydi çoğu tamirci otomobil motorları hakkındaki bilgiyi onno ustaya borçludur 90 lı yıllarda autoshow en çok okunan dergiydi
Onno programı kesinlikle olmalı
Videoyu izledikçe gaza geliyorum 🙂
Rahmetli dedemin doğan L' si vardı. Beraber yıkamaya gider, bir kova su, bir sünger, bir de bezle komple arabayı tertemiz yapardı. Satmaya araba pazarına girdiğimizde herkes çullanmisti üstümüze, 10 dakikada satilmisti...
Ne zaman satılmıştı
46:00 doğan L ve SL yerini SLX e bıraktı. Benim gördüğüm araclarin tamamında SLX yazıyor
Merhaba, o dönem kuş serilerine mutlaka alüminyum alaşım jant ve geniş taban lastikler takılırdı, camlar karartılırdı, arka cam üzerine ve bagaj kapağına spoyler takılırdı vel hasıl her türlü aksesuar çok yakışırdı, arabayı kullanması çok zevklidir, direksiyon simidi spor bir direksiyon simidi ile değiştirilir. koltukları çok rahattır, japon arabalarına göre daha sessizdir, kapı kapanma sesleri çok beğenilir, eksoz ucuna mutlaka nikelajlı bir uç takılır hatta eksoz sesi değiştirilirdi. vs.
Bu arabanın tutulmasının en büyük nedeni sanayide ustanın anladığı otomobil olması temprayı hala sanayiye götür enjeksiyonlusunu ben anlamam deyip uğraşmazlar. Şahin çalışmıyorsa 3 sebebi vardır. Benzin gelmiyor. Ateşleme yapmıyor. Yoksa da motor kitlemiştir😊. Kolay kolay yolda kalmaz. Bu Norveç'e giden arkadaşı bence proğrama alarak yapsaydınız. Çok keyifli olurdu. Onno Başkan 😊efsane. Onu dinleyince üniversitede Aziz Sancar dan ders almış gibi pür dikkat dinliyorum.
1:53 hakan abi dışında şunu kim derse desin tatlı gelmez seviyoruz hakan abim ustam ❤
Şu geçmişe yolculuk bende bir bağımlılıktı, siz abilerimle beraber iyice uçuşa geçtim 🥲
Yaaa şimdi Halit bey kalorifer dedi aklıma geldi ... 88 yılında 86 model şahinimle Antalya ya gitmiştim ... 40 küsür derece sıcak vardı araç hararet yapmasın diye kaloriferi sıcakta çalıştırıp havayı aşağıya verdim mecburen ,, yaz zamanı çıplak ayak kullanıyorum ,,, ne yandıydı arkadaş ayaklarım acısı hala içimde... o zaman yaşım 21 idi şimdi 56 ,, kullanmadığım marka model yok gibi ,, gözümü 60 model Chevrolet impala da açtım , Station Renault'muz da oldu 114 kasa 200 Mercedes'imiz de ,, hatta ehliyetimi de o, 114 kasa ile aldım ,, ne BMW si ne Honda sı kaldı kullanmadığım ,,, şu an aracım 2017 İnsignia ... Aracıma aşığım,, belki de en severek kullandığım aracım şu ana kadar ... Ammmaaaaaaaa................. Hiç bir şeyden pişman olmadım o Şahin'imi sattığım kadar... Sevgiler selamlar ,, yayınlarınız neredeyse bağımlılık seviyesinde ,, Allahaşkına devam,,,ayynen devam... Hürmetler..
22 yaşındayım 2019 yılında ilk arabam olan 2000 doğan1.6ie'yi aldım tofaş çocukluğumdan beri istediğim bir araçtı bu araçları insanların hala kullanıyo olması eskiye olan özlem tofaş gerçekten modifiye için aşırı elverişli ve ufak dokunuşlarla güzelleştirebildiğimiz ülkemizde bir kültür oluşturmuş bir araç. izmirde ankarada trabzonda mersin gibi farklı illerde farklı modifiye anlayışları var bu yüzden biz gençler tofaş'a karşı bir sevgimiz var
şahin doğan kartal gezmeler piyasa yapmalar 1984-87 doğan efsanesi 4 vites 5 vites daha sonra hidrolik direksiyon doğan L ,sl,slx,1.6ie tempra motoru Müzik sistemi ,oto teyp ve hoparlörlerinden ev için yapılan setler araba bulunmaması telefonun 10 yılda çıkması hepsi doğru yaşandı vay bee.Yalnız mersedes 190 a benzeyen 88 şahinin resmini yanlış koydunuz 23:42 de ki resim bence 😁Bir arkadaşımın betaz 131 şahini var biniyor arkada yalnız şu yazıyor” BABA YORGUN” 😁
Dilinize saglik ustalarim ama bu konuyu ozellikle onno usta motor performans ayrintilari ve serdar bostanci ile ralli anilari harika olur kesinlikle bekliyoruz tofas 2. Bolumu miafioru ve 131 harika yayin icin tskler
En güzel kuş serisi SL olanları bence.Koltukları filan çok güzel görünüyordu
Doğduğumda (75 yılı) 1974 model beyaz Murat 124 arabası vardı babamın 34 RA 258. Hatta beyaz öncesi benden önce kırmızı varmış 34 NK 544 plakalı. Ben beyazı bilirim. Sonra 81'de 34 S 6455 plakalı beyaz 131 oldu. Sonra 83 model 34 LE 990 oldu hatta 82 model beyaz 34 AH 275 oldu 83 öncesi. Hep sıfırdı bunlar. 84 yılında ikinci el 83 mode 34 Y 1138 oldu kiremit rengi ve hep T stoplu. 85'de 85 mode 34 AHF 61 oldu. 90 yılında siyah ŞAhin oldu 34 E 8522 ve 14 yıl 170527 km kullandık onu. 2002'de babam vefat edince araba bende iyice değerlendi. Ama 2004'de yenilemek zorunda kaldım 2005 Renault Symbol aldım ve Symbol'ü 2014'de Toyota'ya takas verip şu an kullandığım 2014 Corollayı aldım. 90 mode Şahin bakımlı orjinaldi v edebriyaj balatası bile değişmedi hiç. Tüpsüzdü. Ön arka amortisörleri bile 2003 yılında 166 bin km de değişti. 131 Şahin hayatımda önemli yere sahiptir benim için özellikle 90 ŞAhin. 131 Şahin 84'de ö narlar çift oldu direksiyon plastik oldu arka stoplar dikdörtgen oldu. 85'de direksiyon dört kol oldu 86 ve 87'de jantlar Yonca oldu. 88'de Regeta kasa oldu ŞAhin. 131 Doğan 82'de geldi ilk T stop oldu. 84'de plastik tampon oldu vegövde rengi jantlar oldu Yonca Jant. Şahin'ler 1990 yılında 5 vitesli oldu ve bizim Şahin Şubat çıkışlı olup ilk 5 viteslilerdendi. Ama ben Şahinimde Erkin abbayı, Cem babayı, Kramp, Whisky, Hendrix, Pink Floyd vs dinlerdim.
Bu videoda hakan abi olmazsa olmazdı. Ankaraya film gibi kar yağıyor şuan. Bu muhabbetle ne izlenir şimdi.
bi mercedes w124 w201 w210 programı gelmez mi? efsane herkesin hayali olmuş araçlardır.2000e kadar mercedes konuşmalıyız:)
Rahmetli amcam, Renault station severdi. Dayanıklı olmasını, yükleme kapasitesini begenirdi. Tek sevmediği kısmı kaloriferi idi. Sırf bu yüzden kasa yenilendiğinde bir Kartal aldı. Ama kalorifer dışındaki kullanım özelliklerini hiç sevmedi.
Harikasınız yine. tüm yorgunluğum gitti. Çok teşekkür ederim.
Teşekkürler beyler, süpersiniz yine bu akşam...
Biz 1998 modelini 2004'ten beri kullanıyoruz. Ülkemizin bir ucundan diğer ucuna çok gittik geldik; hatta Nisan'da Erzurum'daydık. Bir ayda 5200 km yol yaptı tık demedi. Tofaş renault grubundan kat kat iyi bir otomobil. Bakımlısı kolay kolay arıza çıkarmaz. Konforu on numaradır, yol tutuşu güzeldir. Renolar Europa ve Megane dahil harareti sevmezler, su koyarlar. Europa kullandım yaklaşık 300 km yol yaptım; Doğan'ı mumla aradım. Tofaş grubu eskilerin dediği gibi "Yerli Mercedes"tir.
Sercede 140 gördüm ama gaz almam babamdır. Önce babam denemişti inegölde bursaya giderken cocacola düzlüğünde sonra bir gün giderken ben de babam yaptıysa ben de yaparım deyip görmüştün aynı hızı. Ya 2000li yıllarda tüpsüz serçe kullanan ender insanlardandık. Kapalı garajlara almıyorlardı tüp yok deyince otoparkta tek kuş serisi benim arabam oluyordu :)
Hepimizin bindiği bugünlerde yüzüne bakılmayan ama hâlâ yollarda olan araca selâm olsun 🥰
Arka çeki demirine asılan nazar boncukları, Pioneer teybi olanın zengin sayılması, öten diferansiyel sesi, gaz verdikçe oynayan vites topuzu, kendine has iç kokusu, gıcırdayarak açılan bagaj kapağı, arka stoplara geçirilen siyah kadın çorapları, sopa gibi uzun egsoz borusu, hamam gibi ısıtan kaloriferleri vs tam bir ikonik arabadır Tofaş. 2 sene kullandım acemiliği atlatıp direkt sattim. Hiç yanlamadım araba tertemizdi ancak hiç güven vermiyordu. Hâlâ özlerim anılarım depreşti 🙂. Alacaklara tavsiyem mümkün mertebe 80/90 i geçmeyin takıp mesafesini güncel araçlara nazaran 2 kat arttırın ön takımını frenlerin 6 ayda bir kontrol ettirin.
Ortaokulda hergün önünden gectiğimiz reno bayi vardı. Bayi derken bugünküler gibi sanmayın. 2 araba zor sığardı. Bir steyşın bir sedan 12 olurdu. Fiyatı üstüne yazarlardı. 1.000.000 tl renoyu ilk orada görmüştük. Sene 82- 84 arasıydı sanki
Efsane olmasinin iki nedeni vardi. Her yönüyle Yalindi, Basitti
ve tesisata cok uygundu.
Emeğinize sağlık, Plymouth otomobillerde arka kanatlar için "fındık melahatın bacakları" benzetmesi yapılırdı. Kartalların bagaj bölümünün yükseltilmiş versiyonu için bir arkadaşım (babasının opar bayiliği vardı) köylüler süt güğümleri sığmadığı için kartal almıyorlarmış o yüzden yükseltildi, demişti. Şahin ve doğanlar için müzik sistemi hoparlörler için az geldiğinden Aciko marka Amfi takılırdı, bu sefer de hoparlörlerin kapasitesi yetmez daha büyük hoparlörler alınırdı. Milletimiz Pioneer marka ile kuş serisinde tanışmıştır.
Ankara kültüründe Tofaş'ın arkası kaldırıldıysa eğer Diferansiyel vs gözüken bütün kısımlar kromla kaplanır :)
Karbüratörlü aracın günü vardır efsane sözdür. hakikaten öyle kafasına göre günü ve çekişi vardır. rampadan inerken bile devri değişir😂
Ben doğancıyım nedeni şahine kıyasla daha teknolojisi bol araba mesela basit gelecek ama kısaca ; ön cam buğu çözücü, far yıkama, emniyet kemer ışıklı irkazı, stop lambaları düz olması, kaput aydınlatması, arka kitap okuma aydınlatması, hidrolik direksiyon, arka kol dayama, kadife koltuk, çelik jantlar ,elektrikli camlar, devir saati, dijital saat, boya seçeneği daha fazla üçüncü fren lambası
Onno usta kadar hakan abi de ikoniktir su savaşlarını izleyince hayran kaldım geyiğini bekliyorum hakan abi
1982 yılında üretilen ilk 1600 Şahin ve Doğanın diferansiyeli ufak kafa 10.39 du..Şarj dinamosu ,marşı ,alt takım geometrisi ,traversi direksiyon kutusu 1300ler ile aynıdır.. 'Direksiyon turları azdı' bu 83 84e kadar seyrekleşerek devam etmiş..Ve arka yolcu emniyet kemeri olmayan bu araçların bağlantı yerleri c stünunun iç sacında mevcuttu 77 ila 81e kadar . sonra takmayacaklarına karar verdikleri için iptal etmiş olmalılar.Türkiyede sevildiği gibi boş donanımı yüzünden adı bir o kadar kirlenmiş efsanevi İtalyan otomobili..
Tam benim kalemimsin,seninle ne kadar özel ve güzel kafa dengi sohbetler ederiz biz abim
Tofaslarin bir belgeseli var blutvde, onu izledim hala anlmadim bu insanların neden bu araclara bukadar bağlı olduğunu. Ama özünde maddiyat yatıyor gibi geldi.
kesinlikle öyle. Ayrıca satışı da çok hızlı. gerçekleşiyor.
Dk 45:54 çok iyi ya.. Tam yeşilçamda kötü adam gülüşü😂😂😂😂😂
Ağzınıza ,emeginize sağlık cok keyifliydi sizi izlemek.
Tofaş, bizim çocukluğumuz, hayalimiz, ulaşmaya çalıştığımız ve ulaşma ihtimalimiz olan otomobil di
10.000 tane de olsa, 100.000 tane de olsa satarsınız ustam. Bana bir tane ayırın, Doğan SL. Bordo renkli olsun 😔
47:06 Hay ağzına sağlık be Hakan abi!
31:30 2000 model 1.4 Sienam var, marketin önündeki rampada park ettim, stop ettim, kardeşimin alış veriş yapmasını bekliyorum. Önümde park eden araç çıkınca biraz salayım da arkamdaki sokak girişi rahatlasın dedim. Vitesi boşa aldım, el frenini indirdim, araba hızlandı, frene basıyorum kazık, direksiyon kilit, öndeki araca çarpacağım, panik. Allah'tan direksiyon kaldırıma dönük olduğu için teker bordüre değince araba durdu, bir nefes aldım. Böylece araba çalışmazken fren ve direksiyonun çalışmadığını öğrenmiş oldum.
Çok teşekkürler keyifle izledim. Ama Onno Usta yıda görmek istiyoruz. Sohbetlerinize onu da çağırsanız olmaz mı?
Doğan demek 1987 model demektir. Bir de arka farlara siyah kadın çorabı ile siyah yapma vardı.
Her videosunu beğendiğim, tek kanalsınız. İyi ki varsınız, emeklerinize sağlık 🙏🏽
bizde murat 131 vardı. arabanın radyosu sol alttaydı. kaput açma kolunun olduğu yerde kızaklı radyo vardı. kaset değiştirirken babam yolda kaza yapıyordu. eğilip radyoyla uğraşırken :D
Muhtesem içeriklere devam Hakan abi mize de selamlar saygılar!Efsaneler tamamlandı!
Tamamen duygusal bağ. İnsanlar mecburiyetten binmiş olsa bile o araçlarda yıllarca birsürü anı biriktirdiler. Kimisi babasından kaldı kimisi dedesinden. Başka bir açıklaması yok gayet basit
Sevgilerimle..ilk aşk 77 RenoTS, ama konfor ve rahatlık 84 beyaz şahin ile geldi.. Tofaş ilk araba,tek araba ve son araba.. düşünsenize mobilete, minibüse, otobüse binerken içinde paynır "tesisatlı" şahin sahibi oluyorsun,..dokunanın kanını içerim,istersen aşk hissetme..ikincisini almak imkanı yokki,para buna yetti ve aldık.. nokta . :) Sevgiyle kalın
Abi süpersiniz benim hic tofasim olmadi ama iki tane girisimin oldu
Birisi sl orjina klimalı
Digeri slx oda orjinal klimali ama alamadim malesef
Bence doganin renoya karsi basarisi
Bikere daha guzel gorunuyor
On gogusun daha guzel olmasi
Torpido gozunun isikli olmasi
Konsolun vitesin oralarin daha yuksek olmasi
Arka kapilar acilinca yanlarda isik yan masi
Aynalarin icerden ayarlana bilmesi
Ve cengiz kurt oğlunun araca daha cok yakis masi 😎
Arabaya disina yapilan bitakim seylerin yakismasi nacizane fikrim bu
Buarada fiat brava kullaniyorum
Gene dersinizi çalışmadan gelmişsiniz. Tofaş şahin üretme lisansını Etiyopya'ya vermiştir. En son 2016'da üretiliyordu.
Şahinlerin şasesinde a sütünu civarında kırılma noktası gibi bi birleştirme var. O yüzden ikiye bölünüyor. Etiyopya'da üretilenlerde o noktalar düzeltilmiştir.
Koltukları çok çok rahattır.
Arka aks bir tarafa fabrikasyon 2 cm kadar kayıktır.
Ben bile bunları biliyorken sizin bunlardan bahsedemiyor olmanız beni şaşırttı.
Her yerinden rüzgar girerdi.Kışlık müşür takılı ise yazın kaloriferden kaloriferi çalıştırmadığınız halde oluk oluk sıcak hava girerdi.
76-2001 arası tüm modellerini kullandım 2001 babam galericilik yaptı 2 yıl o dönemde binmiştim hepsine hatta ilk kazamı 1992 serçe ile yaptim
Tofaş candır abim kıymetini bilene
👍 Tofaş genelde şehir merkezlerinde yaşayanların tercihi oluyordu. Renault ise önden çekişli olmasının avantajı ile sarp arazilerde yaşayanların tercihi oluyordu.
Kuş serisinin Türkiye'nin nüfus planlamasına çok büyük katkıları olmuştur. Bugün ülkenin nüfusu 200 milyon değilse Kuş serisi sayesinde
Ofansif olmuş başkan
88 doğumluyum çocukluğum bahsettiğiniz kuş serisi ve renault 12 serisinde geçti görünüş ve konfor olarak tabiki tofaşın araçları çok çok konforluydu arka koltukta bile çok rahattım renault 12 nin içi çok dar ve rahatsız geliyordu bana özellikle uzun yolda çok fazla anlıyordun tofaşın konforunu
Renonun ön takım sağlam
Renault 12, özellikle ailenin yeni ehliyet almış çocuğuna verilince devrilmesi ile meşhurdu. Üç bijonluydu, bir bijon kayıp olsa güvensiz olurdu. Tasarımı göze estetik gelmezdi. Ön cam çok yukarıda, yan camlar aşağıda ve bagaj şekli sanki başka bir araba için tasarlanmış da, sonra vaz geçilip kesilmiş gibiydi. Bu yüzden tavanı da arkaya doğru yükselir gibi görünür ve hiçbir yere varamadan aniden kesilirdi. Steyşın versiyonu daha estetikti. Renault 12 konforsuz ama ekonomik ve sağlam bir keçi arayanların otomobiliydi. Fiat ise, bizim toplumun "biz İtalyanlara çok benzeriz, Akdenizliyiz" hikâyesi ile çok örtüşürdü. Hafif araba, 1600 motor ile jet gibi giderdi (Tempra motorlu SLX ise tam bir afetti). Sınıfına göre konforluydu, İtalyan sürüş stilini yansıtırdı, risk almayı sevenlerin otomobiliydi. Devirmek 12'ye göre daha zordu. En önemlisi, alırken fiyatı daha ucuzdu. Sonra o bir Kara Murat'tı. Çocukken uzun yolda yanımdaki çocuk ile "bir araba tutalım, kimin tuttuğu çok geçerse o kazansın" oynardık. O ilk olarak "ben 124" deyince direk kaybetmiştim. Unutulan bir gariplik ise 131 ve Şahinlerde arka telerlek genişliği öne göre daha dardı, tekerlekler çamurluğun içinde daha gömülü dururdu. En son Kartal satışları azalınca, ellerinde kalan Kartal gövdelerini keserek Şahin'e çevirmeleri işin suyunu çıkaran nokta oldu. Fabrika kendini "biz teknik kurallara uyarak kestik" diye savunsa da, halkın gözünden düşmüştü.
Tasarım konusunda düşüncenize saygım var ama ben tam tersini düşünüyorum. Renault 12’nin ilk 1969 yılında üretildiğini düşünürsek, tasarımı bana daha estetik geliyor. Tasarımına dikkatli baktığımızda yanlardan dışa doğru dolgulu bir tasarımı var. Ön tarafının da biraz oval bir tasarımı var. Ön kapıların cam çerçevesi de yumuşak, eğimli bir tasarıma sahip. Tavanın geriye doğru yükseliyor gibi olması bence iç mekanda baş mesafesine etki etmiş. Arka koltukta otururken 1.81 boyum olduğu halde 4, 5 parmak baş mesafesi kalıyor. Bagaj kapağının da aşağı doğru eğimli olması da bence bir farklılık. Renault 12’den başka bagajı aşağı doğru eğimli olan bir otomobil gördüğümü hatırlamıyorum. Tasarım yönünden 1990’lı yılların Tofaş Şahin, Doğan modelleriyle kıyaslarsak bence Renault 12 daha estetik bir tasarıma sahip. Çünkü Şahin, Doğan’lar 1990 küsür model olmalarına rağmen çok ince, keskin ve köşeli tasarıma sahip otomobiller ki zaten 1990’lı yıllarda otomobil markaları tasarımda aksine daha yumuşak , eğimli hatlara geçmişler. Tabi ki tasarım görecelidir, kimisi Tofaş’ın, kimisi Renault’un tasarımını sever. Ben sadece görüşümü, hissimi, düşüncemi belirttim. Tabi ki motor seçenekleri, iç mekan özellikleri yönünden de Tofaş Şahin, Doğan ve Kartal, Renault 12’ye göre daha seçenekli, daha dolu, donanımlı otomobiller. Sonuçta Tofaş’lar da Renault’lar da ülkemizde yıllarca insanlara ekmek teknesi olmuş emektar arabalardır. Sevip sevmemek değişir, çünkü araba ihtiyaç olduğu gibi de zevk meselesidir ama kesinlikle bence bunlar saygı duyulması gereken arabalar.
@@cangul8515 Renault 12 önden çok güzel görünür. Arka tavan yüksekliği de subayların sevdiği bir özellikti. Her şeyin artıları olduğu gibi eksileri de vardır. Yukarıda da belirtiğim gibi 12'nin sağlamlığı ise tartışılmaz, kurşun geçirmez bir arabadır. Bu gün önemli bölümü hâlâ yollardadır. Bence 1980'lerin Toyota Hilux kamyonetleri ile karşılaştırılabilecek ölçüde sağlamdır. Halamların 12'si vardı, nizamiyede beklerken arkadan freni patlamış REO girdi ve aracı 100 metre sürükledi. Üç kişi arabadan sağlam çıktı. Bu dönemin bütün yerli arabalarını seviyoruz. Anılarımız onlarla dolu 😊
@@ktuzunalpVerdiğiniz değerli bilgiler ve anılarınızı paylaştığınız için teşekkür ederim. Geçirdiğiniz kaza için geçmiş olsun. İyi ki bir cana zarar gelmemiş. Ben o dönemlerde yaşamadım ama dedemde 1978 model Renault 12 TS Sedan var. Küçüklükten beri çok anılarım oldu bu arabayla. Hatta bu sene de köye geldim, bol bol sürdüm arabayı. Dedem izin verdi sağ olsun. Bu arabadan aldığım keyfi sürdüğüm, bindiğim hiçbir arabadan alamadım. Dediğiniz gibi, dayanıklılığı, uzun ömürlülüğü tartışılmaz zaten. 40, 50 küsür yıldır hala kullanılıyor olması bunun bir göstergesi. Tabi bir yandan bilinçli ve bakımlı kullanmanın da etkisi vardır. Dediğiniz gibi, binek arabaların Toyota Hilux’ı gibi düşünebiliriz. :) Ben de eski dönemlerin klasik arabalarını seviyorum. Umarım ilerleyen zamanlarda Tofaş Murat 124, 131, Şahin, Doğan, Kartal, Anadol, Ford Taunus, Chevrolet İmpala gibi arabaları kullanma fırsatım olur.
Fiat 131 Modelini Seat İçinde Üretip Seat Markası ile De Satışını Yaptı
Bence 90❤ larin cocuklari büyüdü.
Kültablası hiç takırdamazdı. Attınız.
10:00 1980 lerin yaşamış biri olarak Cengiz Kurtoğlu nun dinlendiğini düşünmüyorum. 1989 da ünlü idi evet ama arabada cengiz Kurtoğlu dinleyerek gezen birilerini gördüğümü hatırlamıyorum. Biz arabesk, ferdi Orhan dinlerdik
ikonik olmasının sebebi her türlü aksesuar takılarak kişiselleştirildi ve her türlü tesisat uyması ses tesisatı için sırf bu arabayı alan vardı
48:50.... Ahahah... Bende dikis makinası gibi ses yapmıştı. Bayram günü geri döndük mu hatırlamıyorum... Yaglaninca o ses gitmişti 😅
27:45 eğer orjinalse bagaj kapağını açınca gelen gıcırtı (doğan SLX)
Kapak fotoğrafı efsane olmuş 😂😂