İnsanın zihin karmaşıklığı ve aklı kurma yetisi, aynı şeylere farklı anlam ve değer ataması yapar. Metafiziğin açmazı budur. Metafizik abartılırsa fizik dahi dışlanabilir.
Fenomen (araz)deyip geçsek iş tamam oluyor, zihnimizdeki anlamlar çoğu zaman şeyin kendisini temsil ve ilzam etmez, çünkü anlam zihinde öznel bir akıl kurmayı gerekli kılar. Şeyin kendisi tek başına anlam kurmaya yetmez. Bazen de şey dışlanıp öznel anlam çok abartılır.
Maalesef söylemek gerekirse,şifa külliyatı çok acele edilerek çevrilmiş ve günümüz Türkçesine aktarıldığın daha da anlaşılmaz hale getirilmiş.ibni Sina'nın kavram ve terkibleri terk edilmiş ve modernize edilmeye çalışılmış. şerhi muvafat tercümesi eserinizde böyle bir durumu görmüyoruz.Bence aynı dil kavram modelleri devam ettirilmeliydi ibni Sina'nın eserlerinde. Yeniden Osmanlıca Türkçesi devam ettirilmeli; günümüz Türkçesine aktarım için başka bir plan yapılmalı ve Türkçeye uygun bir kavramlar dizgesi kurulabilmeli.Bence baştan almak lazım yani.Zaten dikkat ediyorum:kitaptan hiçbir aktarım yapmıyorsunuz sayın hocam Selamlar..
İnsanın zihin karmaşıklığı ve aklı kurma yetisi, aynı şeylere farklı anlam ve değer ataması yapar. Metafiziğin açmazı budur. Metafizik abartılırsa fizik dahi dışlanabilir.
İdrak için arada bir münasebet olması gerek diyebiliriz mesela kulak ve manzara resmi örneğinde olduğu gibi birbiriyle alakalı olmalı. 🤔
İnsanın zihin karmaşıklığı ve aklı kurma yetisi, aynı şeylere farklı anlam ve değer ataması yapar. Metafiziğin açmazı budur. Metafizik abartılırsa fizik dahi dışlanabilir.
Zihin ve dış arasında temsilin ötesinde hakikat birliği var ise dıştaki sıcak ve soğuğun zihnimizdeki hakikati nedir?
Fenomen (araz)deyip geçsek iş tamam oluyor, zihnimizdeki anlamlar çoğu zaman şeyin kendisini temsil ve ilzam etmez, çünkü anlam zihinde öznel bir akıl kurmayı gerekli kılar. Şeyin kendisi tek başına anlam kurmaya yetmez. Bazen de şey dışlanıp öznel anlam çok abartılır.
Ya keşke bu konuyu direk işarat kitabından aktarım yaparak anlatsaydınız sayın hocam. Kafam karıştı, zaten ağır bir konu.
Maalesef söylemek gerekirse,şifa külliyatı çok acele edilerek çevrilmiş ve günümüz Türkçesine aktarıldığın
daha da anlaşılmaz hale getirilmiş.ibni Sina'nın kavram ve terkibleri terk edilmiş ve modernize edilmeye çalışılmış.
şerhi muvafat tercümesi eserinizde böyle bir durumu görmüyoruz.Bence aynı dil kavram modelleri devam ettirilmeliydi ibni Sina'nın eserlerinde.
Yeniden Osmanlıca Türkçesi devam ettirilmeli; günümüz Türkçesine aktarım için başka bir plan yapılmalı ve Türkçeye uygun bir kavramlar dizgesi kurulabilmeli.Bence baştan almak lazım yani.Zaten dikkat ediyorum:kitaptan hiçbir aktarım yapmıyorsunuz sayın hocam
Selamlar..
Hegel’in diyalektik dediği şeyden bunun farkı yokki, toplamı değil, içererek yeni anlama varmak.
Aslında saf varlık derken bile doğru...iç dışı bir olan diyoruz.bu anlamda doğru.gokteki akıllarda öyle vücudu ile mahiyeti aynı.
40:40
Güzel ders
Güzel
vahdeti vucud....
vahdeti vucuda ulaşmak...imkan verdi...kelimelere bak sanki isbatlamış..
İnsanın zihin karmaşıklığı ve aklı kurma yetisi, aynı şeylere farklı anlam ve değer ataması yapar. Metafiziğin açmazı budur. Metafizik abartılırsa fizik dahi dışlanabilir.