Masalların ve hikayelerin olmasa geceleri nasıl uyurum hiç bilmiyorum 😭😭♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️💗💗💗💗💗💗 hype kullanamayacağım için çok üzgünüm ama haftaya bu video için söz
Senden birsey rica etsem ben yillar önce gilgamesi dinlemistim ama hic hatirlamiyorum kimden dinledigimi zamanin olursa senin tatli sesinden dinlemeyi cok isterim, Musmutlu aksamlarin olsun seni seviyorum canim .❤❤❤❤
2 หลายเดือนก่อน +1
Çook güzeel 👍👏👏👏👏🥰
2 หลายเดือนก่อน +1
Gılgamış destenını mı diyorsun Fatmacım? İnşallah bir gün seslendiririm canım benim 🤗🥰❤️❤️❤️
Recep İvedik ve Palto Recep İvedik, İstanbul’da büyük bir iş merkezinde çalışıyordu. İş yerinde dosyaları taşıyıp, belgeleri düzenlemek gibi sıradan işler yapıyordu. Herkes ona pek de ciddiye almadan “Recep Abi” derdi ama Recep, işini büyük bir ciddiyetle yapardı. İşten çıkıp mahallesine döndüğünde, her zamanki gibi kahveye gider, tavla oynar, çayını yudumlardı. Ancak bir süredir keyfi yoktu, çünkü kış kapıya dayanmıştı ve Recep’in doğru dürüst bir paltosu yoktu. Recep'in giydiği eski, yıpranmış montu artık ne soğuktan koruyordu ne de düzgün görünmesini sağlıyordu. Mahallede herkesin dalga geçtiği bu eski mont, Recep'in canını sıkmaya başlamıştı. En sonunda dayanamadı ve maaşından artırdığı parayı topladı. Yakın arkadaşı Tahsin’le birlikte bir palto almak için ünlü bir alışveriş merkezine gitti. Palto Alışverişi Mağazada Recep’in gözü, çok şık ve gösterişli bir paltoda takılı kaldı. İçinde kendini bambaşka biri gibi hissediyordu. Paltoyu denerken, aynada kendine baktı ve “Ulan, Brad Pitt gibiyim valla!” dedi gülerek. Satıcı da onu övünce Recep hemen kararlı bir şekilde paltosunu satın aldı. Parasının büyük bir kısmını bu pahalı paltoya yatırmıştı ama buna değdiğini düşünüyordu. Yeni paltosunu giyip iş yerine döndüğünde, herkes Recep’in üzerindeki bu değişikliği fark etti. İş arkadaşları ilk kez ona saygıyla yaklaştı, hatta patronu bile “Recep Bey, yeni paltonuz çok şık,” dedi. Recep, bu ilgi karşısında mest oldu. Kendi kendine “Demek ki, sadece dış görünüşle de adam oluyormuşsun,” dedi. Palto Krizi Fakat bu mutluluk uzun sürmedi. Bir akşam, işten çıktıktan sonra kahveye gitti. Herkes paltosuna bakarken Recep büyük bir keyifle paltosunu askıya astı. Ancak, kahvedeki bir tartışma esnasında, paltosunu unuttu ve eve paltosuz döndü. Sabah kalktığında fark etti ki, paltosu yerinde yoktu. Apar topar kahveye koştu ama ne yazık ki palto orada değildi. Kahveciye sordu, arkadaşlarına sordu ama paltodan iz yoktu. Recep, bu durum karşısında büyük bir yıkım yaşadı. Yeniden eski montunu giymek zorunda kalmıştı ve yine herkes onunla dalga geçiyordu. “Yeni paltom kayboldu, çaldılar!” dedikçe kimse onu ciddiye almıyordu. Hatta bazıları “Recep Abi, sen de amma attın! Kim senin paltosunu çalacak?” diyordu. Arayış Recep, kaybolan paltosunu bulmak için İstanbul’da ayak basmadık yer bırakmadı. Polis karakoluna gitti, kayıp eşya bürosuna başvurdu ama sonuç alamadı. Herkes onu geri çeviriyordu, kimse paltosunun peşine düşmüyordu. İş yerinde de eski itibarı yerle bir olmuştu. Artık kimse ona saygı göstermiyordu, herkes yine eskisi gibi alay ediyordu. Bir gün, son bir umutla o alışveriş merkezine gitti. Satıcıya durumu anlatıp başka bir palto almak istediğini söyledi. Ancak, elindeki parası ancak eski, ucuz montlara yetiyordu. Satıcı da alaycı bir tavırla “Recep Bey, o pahalı paltoyu almıştınız, yine aynı kaliteyi istiyorsanız biraz daha para biriktirmeniz lazım,” dedi. Bitiş ve Gerçeklik Recep, evine dönerken içindeki çaresizlik ve öfke birleşti. Paltoyu kaybetmek, onun için sadece bir eşyayı kaybetmek değil, aynı zamanda herkesin gözündeki itibarı ve kendine olan güvenini de kaybetmek demekti. Soğuk kış akşamında, üzerindeki ince montuyla sokakta yürürken, insanlar onu yine sıradan bir insan gibi görüyordu. Belki de bu durum, Recep’in gerçek yüzünü ortaya çıkarmıştı. Recep, bir köşede durup derin bir nefes aldı ve kendi kendine “Ulan bir paltoyla ne adam olundu ne de kaybedildi. Sen yine de bildiğin gibi ol Recep,” dedi. Ama bu bile onu teselli etmeye yetmedi. Kendi içine kapanıp eski hayatına, kimsenin ciddiye almadığı adam olmaya geri döndü. Ancak o kış, Recep İvedik’in hayatında unutulmaz bir iz bıraktı. Çünkü bir palto, onun sadece dış görünüşünü değil, hayatındaki küçük ama önemli bir eksikliği de gözler önüne sermişti: Toplumda kabul görmek için gösterişten daha fazlasına sahip olmak gerekiyordu.
2 หลายเดือนก่อน
@@aliyildiz6057 Bu güzel yorum için çok tşk ederim. Filmi seyretmedim ama öyle güzel anlatmışsınız ki izlemiş gibi oldum. Sanırım film konusunu bu hikayeden almış gibi. ☺️🙏💐🙋♀️
Yeni sesli hikayelerinizi bekliyorum , kendinizi özlettiniz
Huzurlu sesinizle uyku vakti
Emeginize saglik perim❤💐
Çok tşk ederim Yasemincim 🙏🥰❤️💐🫠🙋♀️
Ne güzel ne huzur verici bir ses tonu, dinledikçe dinleyesi geliyor insanın. Emeğiniz için sonsuz teşekkürler❤👏👏👏
Çok tşk ederim sevgili Ayten. Beğenmenize çok sevindim 🙏🥰💐❤️🫠
Sesiniz ĥuzur veriyor yüreğinize sağlık devamını dilerim ❤🎉
@@sevimahraz9447 Çok tşk ederim Sevimcim. Beğenmenize sevindim 🙏🥰💐❤️
Büyük bir zevkle dinliyecegim❤❤❤
@@suleymandedeoglu Çok tşk ederim. Sizi burada da görmek çok güzel. Keyifli dinlemeler sevgili Süleyman 🙏☺️💐🙋♀️🫠
Teşekkürler emeğinize sağlık severek dinleyeceğim❤
@@haticeveelifsu3515 Çok tşk ederim Haticecim. Keyifli dinlemeler 🙏🥰🥰
Kuzey Avrupa dan Selamlar. İyi ki varsiniz?🇩🇪🌹🙏
Kuzey Avrupa’ya selamlar 🙋♀️ Çok tşk ederim sevgili Cenk. Siz de iyi ki varsınız 🙏☺️💐🫠
Hikaye güzel ve bir o kadar da hüzünlüydü😢
Çok tşk ederim sevgili Osman 🙏🫠💐☺️🙋♀️
❤❤❤
🙏🥰🥰🥰
Masalların ve hikayelerin olmasa geceleri nasıl uyurum hiç bilmiyorum 😭😭♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️💗💗💗💗💗💗 hype kullanamayacağım için çok üzgünüm ama haftaya bu video için söz
Çok tşk ederim canım benimm 🙏❤️🥰🫠
❤
🙏❤️🥰🫠💐
Surama batan diyor sair surama batan .
Özlem demeselerdi bicak derdim .
Cemal süreya .❤
💖😘😘😘😘💖
Senden birsey rica etsem ben yillar önce gilgamesi dinlemistim ama hic hatirlamiyorum kimden dinledigimi zamanin olursa senin tatli sesinden dinlemeyi cok isterim,
Musmutlu aksamlarin olsun seni seviyorum canim .❤❤❤❤
Çook güzeel 👍👏👏👏👏🥰
Gılgamış destenını mı diyorsun Fatmacım? İnşallah bir gün seslendiririm canım benim 🤗🥰❤️❤️❤️
Ah ya evet cok uzun zaman oldu cok hosuma gitmisti tekrar dinlemeyi cok isterim sagol canim benim seni seviyorum güzel Perim,
❤😘😘😘😘❤🙋♀️
Recep İvedik ve Palto
Recep İvedik, İstanbul’da büyük bir iş merkezinde çalışıyordu. İş yerinde dosyaları taşıyıp, belgeleri düzenlemek gibi sıradan işler yapıyordu. Herkes ona pek de ciddiye almadan “Recep Abi” derdi ama Recep, işini büyük bir ciddiyetle yapardı. İşten çıkıp mahallesine döndüğünde, her zamanki gibi kahveye gider, tavla oynar, çayını yudumlardı. Ancak bir süredir keyfi yoktu, çünkü kış kapıya dayanmıştı ve Recep’in doğru dürüst bir paltosu yoktu.
Recep'in giydiği eski, yıpranmış montu artık ne soğuktan koruyordu ne de düzgün görünmesini sağlıyordu. Mahallede herkesin dalga geçtiği bu eski mont, Recep'in canını sıkmaya başlamıştı. En sonunda dayanamadı ve maaşından artırdığı parayı topladı. Yakın arkadaşı Tahsin’le birlikte bir palto almak için ünlü bir alışveriş merkezine gitti.
Palto Alışverişi
Mağazada Recep’in gözü, çok şık ve gösterişli bir paltoda takılı kaldı. İçinde kendini bambaşka biri gibi hissediyordu. Paltoyu denerken, aynada kendine baktı ve “Ulan, Brad Pitt gibiyim valla!” dedi gülerek. Satıcı da onu övünce Recep hemen kararlı bir şekilde paltosunu satın aldı. Parasının büyük bir kısmını bu pahalı paltoya yatırmıştı ama buna değdiğini düşünüyordu.
Yeni paltosunu giyip iş yerine döndüğünde, herkes Recep’in üzerindeki bu değişikliği fark etti. İş arkadaşları ilk kez ona saygıyla yaklaştı, hatta patronu bile “Recep Bey, yeni paltonuz çok şık,” dedi. Recep, bu ilgi karşısında mest oldu. Kendi kendine “Demek ki, sadece dış görünüşle de adam oluyormuşsun,” dedi.
Palto Krizi
Fakat bu mutluluk uzun sürmedi. Bir akşam, işten çıktıktan sonra kahveye gitti. Herkes paltosuna bakarken Recep büyük bir keyifle paltosunu askıya astı. Ancak, kahvedeki bir tartışma esnasında, paltosunu unuttu ve eve paltosuz döndü. Sabah kalktığında fark etti ki, paltosu yerinde yoktu. Apar topar kahveye koştu ama ne yazık ki palto orada değildi. Kahveciye sordu, arkadaşlarına sordu ama paltodan iz yoktu.
Recep, bu durum karşısında büyük bir yıkım yaşadı. Yeniden eski montunu giymek zorunda kalmıştı ve yine herkes onunla dalga geçiyordu. “Yeni paltom kayboldu, çaldılar!” dedikçe kimse onu ciddiye almıyordu. Hatta bazıları “Recep Abi, sen de amma attın! Kim senin paltosunu çalacak?” diyordu.
Arayış
Recep, kaybolan paltosunu bulmak için İstanbul’da ayak basmadık yer bırakmadı. Polis karakoluna gitti, kayıp eşya bürosuna başvurdu ama sonuç alamadı. Herkes onu geri çeviriyordu, kimse paltosunun peşine düşmüyordu. İş yerinde de eski itibarı yerle bir olmuştu. Artık kimse ona saygı göstermiyordu, herkes yine eskisi gibi alay ediyordu.
Bir gün, son bir umutla o alışveriş merkezine gitti. Satıcıya durumu anlatıp başka bir palto almak istediğini söyledi. Ancak, elindeki parası ancak eski, ucuz montlara yetiyordu. Satıcı da alaycı bir tavırla “Recep Bey, o pahalı paltoyu almıştınız, yine aynı kaliteyi istiyorsanız biraz daha para biriktirmeniz lazım,” dedi.
Bitiş ve Gerçeklik
Recep, evine dönerken içindeki çaresizlik ve öfke birleşti. Paltoyu kaybetmek, onun için sadece bir eşyayı kaybetmek değil, aynı zamanda herkesin gözündeki itibarı ve kendine olan güvenini de kaybetmek demekti. Soğuk kış akşamında, üzerindeki ince montuyla sokakta yürürken, insanlar onu yine sıradan bir insan gibi görüyordu. Belki de bu durum, Recep’in gerçek yüzünü ortaya çıkarmıştı.
Recep, bir köşede durup derin bir nefes aldı ve kendi kendine “Ulan bir paltoyla ne adam olundu ne de kaybedildi. Sen yine de bildiğin gibi ol Recep,” dedi. Ama bu bile onu teselli etmeye yetmedi. Kendi içine kapanıp eski hayatına, kimsenin ciddiye almadığı adam olmaya geri döndü.
Ancak o kış, Recep İvedik’in hayatında unutulmaz bir iz bıraktı. Çünkü bir palto, onun sadece dış görünüşünü değil, hayatındaki küçük ama önemli bir eksikliği de gözler önüne sermişti: Toplumda kabul görmek için gösterişten daha fazlasına sahip olmak gerekiyordu.
@@aliyildiz6057 Bu güzel yorum için çok tşk ederim. Filmi seyretmedim ama öyle güzel anlatmışsınız ki izlemiş gibi oldum. Sanırım film konusunu bu hikayeden almış gibi. ☺️🙏💐🙋♀️