okay temiz deyince aklıma hep umut sarıkaya'nın bir karikatürü geliyor. "Abi istesen düzgün çalabilirsin de mi? Sende o yetenek var ama istemiyosun" 😂 Bu adamın daha doğru düzgün davul çaldığını görmedim.
Yaa. Sayın İlker Canikligil'e bu sohbet ve özellikle Sharon Kovacks için teşekkür ediyorum. Umarım kendisi yeni James Bond filmlerinin müziklerini seslendirir❤
Ortamda Türkçe bilmeyen birisi varken genel olarak Türkçe konuşulmasını hala anlamış değilim. (herkez İngilizce biliyorsa) Kovacs' ın sizin sorularınıza Felemenkçe cevap vermesi gibi birşey.
@ "sus lan" diye yorum aldığım bir ortamda yorum yazmak içimden gelmesede, orada seninle (Kovacs) istediğimiz zaman konuşuruz, açıklarız gibi bir tavrı pek doğru/kibar bulmadım. Dinleyici kitleyle ilgili olduğunu düşünmüyorum.
okay dayı dışarıda görsem deli sanıp para veririm.tarzı çok farklı ama cografik genleri bu tarzı üstünde komik göstermiş.kovacs abla da derin gözlere sahip farklı bir tarz ama galiba bu cazcılar dizi setinde kalan kostümleri giymiş gibiler
Altan Demir'in Hikayesi Odamda tek başıma derslere hazırlanıyordum ki Whatsapp'tan bir mesaj aldım. İlk başta kız arkadaşımdan olduğunu düşündüm. Ama kontrol ettiğimde '905' ile başlayan yeni bir numaraydı. 'Yeni öğrenciden olmalı', diye düşündüm. Mesajı açtığımda yeni bir numaraydı ve kişi kendini 'Altan Demir' olarak tanıttı. 'Merhaba, Altan' diye hemen cevap verdim. 'Sen İngilizce öğretmeni Daniel misin?' diye sordu, ben de 'Evet' yanıtını verdim. 'Demo ders ister misiniz?' diye ekledim. "Hayır" diye yanıtladı. 'Ne istiyor?' diye sordum kendi kendime. Sonra bana Türk öğrencilerimden Oktay'ın arkadaşı olduğunu söyledi. Ona göre Oktay benim hakkımda çok iyi konuşuyor; sabırlı olduğumu ve insanları dinlediğimi. Daha sonra bana son yaşadıklarını anlatmak istediğini söyledi. İşte bu noktada, onun hikayesine odaklanmak için yaptığım şeyi bıraktım. Altan, Kuzey Denizi'nde seyreden bir gemide şef olarak işe girdi. Röportaj sırasında, mürettebatın her zaman soğukla karşı karşıya kalması nedeniyle bazı sıcak ve baharatlı yiyecekler hazırlaması istendi. Bu yüzden sıcak kebaplar ve yöresel çorbalar hazırladı. İngilizce konuşan bir Fransız olan geminin kaptanı, Altan'ın yemeğini yiyene kadar en iyi yemeklerin Marsilya'dan geldiğini düşündüğünü söyledi. Altan o gün mülakata alınan üçüncü adaydı. Ancak görüşmeciler, ideal adayı bulduklarını öne sürerek, seansından sonra tüm görüşmeleri sonlandırdı. Altan işinde süperdi ve herkes onu severdi. En iyi yemekleri o yapardı ve çok rahattı. Sessizdi, bu yüzden herkes düşündü. Bununla birlikte, yalnızca bir kişi etrafında özgürdü - Torsten. Torsten, geminin Almanya'dan gelen ikinci mühendisiydi. Torsten'in bir zamanlar İstanbul'da yaşayan bir oda arkadaşı varmış. 'Altan neden sadece Torsten ile konuşuyor' diye merak ediliyordu. Devam edecek.
Sharon Kovacs ❤ I love your music and you being here in Turkey for letting us listen to your music
Thanks
Az, öz ve fekat çok yönlü bir sohbet olmuş. Çok teşekkür ediyorum. 🎶🍀
okay temiz deyince aklıma hep umut sarıkaya'nın bir karikatürü geliyor. "Abi istesen düzgün çalabilirsin de mi? Sende o yetenek var ama istemiyosun" 😂 Bu adamın daha doğru düzgün davul çaldığını görmedim.
Teşekkürler.
İlker Canikligil'den yine harika bir röportaj, teşekkürler.
İlker hocanin interview skilleri cok kuvvetli ya.
bu 3 karakterden aşırı iyi film çıkarmış inanılmaz tuhaf bir uyuşmazlık kimya dengesi var
Sir Ilker Canikligil Bey diyeceksiniz. O zaman tekrar yazalım; TH-cam Türkiye’nin zirvesi burası.
Yaa. Sayın İlker Canikligil'e bu sohbet ve özellikle Sharon Kovacks için teşekkür ediyorum. Umarım kendisi yeni James Bond filmlerinin müziklerini seslendirir❤
Harun'u sevdim. Marjinal olayım derken köyün delisine çevirmemiş kendini.
Oha Kovacs
İstanbulda değilim, morcheeba canlı dinlemek isterdim :(
my love, diamond rings and chevrolet
Programlarımız çok güzel ,Nevzat Kaya hocayı daha fazla görmek istiyoruz😊
Onu taniması gereken bir gençlik var
Bu bölümümüzde çok güzel her zamanki gibi lezzetli
Hocamiz kendi kanalinda devam ediyor.
@@flu onu takip ediyorum ama flu TV izleyicisi daha çok ya daha çok kitleye ulaşması için nacizhane tavsiyem.eger hocam da isterse tabi
Istemiyor maalesef
Woww buralar çok elit 🤍💐
Kovacs neymiş açiyim da bakiim
Kovacs, Youn Sun Nah
🤘🤘🤘🤘🤘🤘🤘
KOVAAAAAAAAAAAAAAAACSSSS
yorum yok
🎉
👋👍🏻👏👋👍🏻👏
Congratulations
🫀🫀🫀
döndüm mevlana gibi
Ortamda Türkçe bilmeyen birisi varken genel olarak Türkçe konuşulmasını hala anlamış değilim. (herkez İngilizce biliyorsa) Kovacs' ın sizin sorularınıza Felemenkçe cevap vermesi gibi birşey.
Harbi ingilizce konusup altyazili yapsalarmis en kötü
Bu dinleyici kitleyle alakalı bir şey ki olabildiğince konuşmaları açıkladılar ve onu da konuşmaya kattılar.
sus lan
@ "sus lan" diye yorum aldığım bir ortamda yorum yazmak içimden gelmesede, orada seninle (Kovacs) istediğimiz zaman konuşuruz, açıklarız gibi bir tavrı pek doğru/kibar bulmadım. Dinleyici kitleyle ilgili olduğunu düşünmüyorum.
👍
AAA MANZARA
okay dayı dışarıda görsem deli sanıp para veririm.tarzı çok farklı ama cografik genleri bu tarzı üstünde komik göstermiş.kovacs abla da derin gözlere sahip farklı bir tarz ama galiba bu cazcılar dizi setinde kalan kostümleri giymiş gibiler
Altan Demir'in Hikayesi
Odamda tek başıma derslere hazırlanıyordum ki Whatsapp'tan bir mesaj aldım. İlk başta kız arkadaşımdan olduğunu düşündüm. Ama kontrol ettiğimde '905' ile başlayan yeni bir numaraydı. 'Yeni öğrenciden olmalı', diye düşündüm. Mesajı açtığımda yeni bir numaraydı ve kişi kendini 'Altan Demir' olarak tanıttı. 'Merhaba, Altan' diye hemen cevap verdim. 'Sen İngilizce öğretmeni Daniel misin?' diye sordu, ben de 'Evet' yanıtını verdim. 'Demo ders ister misiniz?' diye ekledim. "Hayır" diye yanıtladı. 'Ne istiyor?' diye sordum kendi kendime. Sonra bana Türk öğrencilerimden Oktay'ın arkadaşı olduğunu söyledi. Ona göre Oktay benim hakkımda çok iyi konuşuyor; sabırlı olduğumu ve insanları dinlediğimi. Daha sonra bana son yaşadıklarını anlatmak istediğini söyledi. İşte bu noktada, onun hikayesine odaklanmak için yaptığım şeyi bıraktım.
Altan, Kuzey Denizi'nde seyreden bir gemide şef olarak işe girdi. Röportaj sırasında, mürettebatın her zaman soğukla karşı karşıya kalması nedeniyle bazı sıcak ve baharatlı yiyecekler hazırlaması istendi. Bu yüzden sıcak kebaplar ve yöresel çorbalar hazırladı. İngilizce konuşan bir Fransız olan geminin kaptanı, Altan'ın yemeğini yiyene kadar en iyi yemeklerin Marsilya'dan geldiğini düşündüğünü söyledi.
Altan o gün mülakata alınan üçüncü adaydı. Ancak görüşmeciler, ideal adayı bulduklarını öne sürerek, seansından sonra tüm görüşmeleri sonlandırdı.
Altan işinde süperdi ve herkes onu severdi. En iyi yemekleri o yapardı ve çok rahattı. Sessizdi, bu yüzden herkes düşündü. Bununla birlikte, yalnızca bir kişi etrafında özgürdü - Torsten. Torsten, geminin Almanya'dan gelen ikinci mühendisiydi. Torsten'in bir zamanlar İstanbul'da yaşayan bir oda arkadaşı varmış.
'Altan neden sadece Torsten ile konuşuyor' diye merak ediliyordu.
Devam edecek.
Ne zaman gelir
@@demirlady3672 Yakında