Ter kafama bağladığım bandanayı kafa derime yapıştırmış hissi veriyordu kaskımın altında,en son duş alalı dört gün olmuştu,ıslak mendil ve sarı bez ile yüzeysel temizlikler yapıyordum vücuduma,Karaşengel denilen bir küçük şehirde,12 lıtre kadar su almıştım,yol da dağda çeşme bulurum diye düşündüm. Bozuk bir yol ve ayna gibi parlayan çölde GPS cihazımın gösterdiği yolda yavaş yavaş pedallıyordum,Ton balığı ve yumurta makarna yemekten tiksinir olmuştum,bol sulu bir dometes acısından bir soğan bir elma için neler vermezdim. Yola ve uzaklara bakmak istemiyordum bir bıkkınlık bir bezginlik hali sarmıştı beni,gözlerim sürekli bisikletin KM saatindeki bir düşen bir yükselen dijital rakamları izliyordu,bir köy bir kasaba ne iyi olurdu,bir gazlı içecek bir karpuz falan ne güzel giderdi diye ara ara düşünüyordum. En yakın yerleşim yerine 87 KM diyordu GPS cihazı,saat 11:30 civarlarıydı bu yol almayla mümkün değil bu bozuk yolda oraya bugün ulaşmam.diye düşündüm. Asfalta savrulmuş ince kum tanelerinin hafif rüzgarla kısa savrulmalarını izledim bir müddet,rüzgarla hemen savrulup ve yere düşüyorlardı bir müddet rüzgarla savrulmuyorlardı küçük deniz dalgaları gibi hareket ediyorlardı. Git gide bozuluyordu yol,bir yokuş eğim falan olmadığı için şanslıydım,bozukta olsa yol beni yormuyordu,ya sıcak o kahrolası jilet keskinliğindeki çöl sıcağı,sanki tepemde sadece beni takip ediyordu güneş ve inadına beni kızartmak istercesine alçalıyor başıma doğru. beşer litrelik iki tane suuyum daha var,onları sıcaktan korumak için astanada aldığım inşaatlarda kullanılan dışı folyolu içi taş yünü denilen bir malzemeyle sarmıştım,su damacasına sarıp üzerini bant ile sarmıştım,işe yaramıştı da,su içilebilir kıvamdaydı,2 litrelik su mataramda da bir miktar su vardı. Anlıyorum bu çölde yalnızsın Ama ben sana yar yaren olamam Farklı dünyaların insanlarıyız biz Bir bulut gelir,keser aramızı Ben giderim sen gidersin bulut gider Belki bir gölgelik ayırır bir birimizi Öpemezsin kollarımı burnumu Üzülürsün Git falan diyerek güneşe bir şiir yazdım :)) Kurumuş ot topakları getirmeye başladı ara ara rüzgar,sevindim sanki canlılarmış oradan geçen birer yolcularmış gibi haykırarak selam veriyordum onlara. Selam kanka,dikkat et,heeey merhaba,seni bir yerlerden tanıyorum sanki,bana çarpmayın lütfen diyerek ara ara yanımda geçen ot kurularına sesleniyordum,bu biraz beni eğlendirdi. Öğle yemeğine yemek yapmak istemedim,çay yaptım,Moskova marka suntadan hallice bir bisküviyi kemirerek çayla içtim. Ve yola çıktım tekrar,ara ara molalar vererek akşam ettim yolda.Güneş son kızıllığını ufukta bırakırken,çocukluğum geldi aklıma,ne güzel mahallemiz vardı,yine böyle akşam kızıllığı olduğunda Anneler çocuklarını çağırırdı evlere,ufak bir sis çökerdi bazen,pişirilmekte olan akşam yemeklerinin kokusu sarardı mahalleyi,koşuşturmaktan enerjimiz bitmiş halde eve giderdik,Annem bizi yıkardı hemen toz topraktan arınırdık,sevgi dolu bakardı yüzümüze,üç numara traşlı kafama bazen bir öpücükte bırakırdı,canım annem. Şuraya kamp atarım diyerek nisbeten tümsek olan bir yere park ettim bisikletimi,zaten küçük olan çadırımı hemen kurdum,çadırımın kapısında oturarak akşam serinliğinin tadını çıkarttım,bu çöller gün içinde ne kadar acımasız sıcak oluyorsa da,geceleride aynı dercede soğuk oluyordu. Kızıl ufka baktım gmzlerim kısık.. Böyle olur bazen ansızın ve nedensiz Yorgun sokakların dökülüverir denizine Yalnızlıktan kuruyacağım sanıyorken....... Diye mırıldanırken,bir ağlama tuttu beni,ama nasıl bir ağlama hıçkırıklarım akşam kızıllığında yankılanıyordu çöl de,epey ağladım hem de ne ağlama Göz yaşlarım çeneme doğru oluk oluk akıyordı,gerçekten ya ben uzun yıllardır ağlamıyordum halbuki. Sevgili,Özge kardeşim o ağlamklı görüntün bana bu anımı hatırlattı yine gözlerim doldu ama ağlamadım :)) Sağlıcakla kalın sevgi ve saygılarımla.
özge hanım siz motorsiklet olayını bitirdiniz herhalde. Kara Kızla birlikte sizin videolarınız vardı çok güzeldi. istanbul videolarınızı izlemiştim. Motor işi bitti mii ???? Kolay gelsin
Sevgili özge, cok fazla ter kaybetmenden ötürü biraz enerjin düşmüş gibi gözlemledim, mineral kaybini yerine koymak iyi gelir,günün sonunda bir madensuyu içmeni tavsiye ediyorum tecrübeyle sabit,tabi orada büfe olmadigindan yaninda tasimak lazim😊
Selam Özge Hanım, Sizin tek başınıza bu tip serüvenlere atılımınızı pek anlamış değilim.. Adrenal deseniz böyle adrenal mş olur diyesim geliyor.. Keyif deseniz yine toparlayamıyorum.. Hani ikili grup olabilir,destekle, dayanışma ile serüvenler daha heyecanlı ve atak olur du diye düşünüyorum.. Korku,evham,tedirginlik,endişe sıkıntı,yalnızlık gibi serüven.. Bilemedim.. Sanki çevresine küsmüş, acılı , bi o kadar da' başına buyruk' bir hava seziyorum gibi.. Neyse ... Kolaylıklar diliyorum. Neşeli serüvenleriniz olsun..
Doğrudan Brezilya'dan destekleyici bir yorum. sevgi dolu kucaklama. ❤
Teşekkür ederimm ❤
Özgenur Hanım sizi motor videolarınız ile tanımıştım. Motor videolarının devamı gelecek mi acaba? Kastamonudan selamlar Boji’yi de öpün
🧿👍👏
maşallah tebrikler
yolun açık olsun
Teşekkür ediyorum 😊
Ter kafama bağladığım bandanayı kafa derime yapıştırmış hissi veriyordu kaskımın altında,en son duş alalı dört gün olmuştu,ıslak mendil ve sarı bez ile yüzeysel temizlikler yapıyordum vücuduma,Karaşengel denilen bir küçük şehirde,12 lıtre kadar su almıştım,yol da dağda çeşme bulurum diye düşündüm.
Bozuk bir yol ve ayna gibi parlayan çölde GPS cihazımın gösterdiği yolda yavaş yavaş pedallıyordum,Ton balığı ve yumurta makarna yemekten tiksinir olmuştum,bol sulu bir dometes acısından bir soğan bir elma için neler vermezdim.
Yola ve uzaklara bakmak istemiyordum bir bıkkınlık bir bezginlik hali sarmıştı beni,gözlerim sürekli bisikletin KM saatindeki bir düşen bir yükselen dijital rakamları izliyordu,bir köy bir kasaba ne iyi olurdu,bir gazlı içecek bir karpuz falan ne güzel giderdi diye ara ara düşünüyordum.
En yakın yerleşim yerine 87 KM diyordu GPS cihazı,saat 11:30 civarlarıydı bu yol almayla mümkün değil bu bozuk yolda oraya bugün ulaşmam.diye düşündüm.
Asfalta savrulmuş ince kum tanelerinin hafif rüzgarla kısa savrulmalarını izledim bir müddet,rüzgarla hemen savrulup ve yere düşüyorlardı bir müddet rüzgarla savrulmuyorlardı küçük deniz dalgaları gibi hareket ediyorlardı.
Git gide bozuluyordu yol,bir yokuş eğim falan olmadığı için şanslıydım,bozukta olsa yol beni yormuyordu,ya sıcak o kahrolası jilet keskinliğindeki çöl sıcağı,sanki tepemde sadece beni takip ediyordu güneş ve inadına beni kızartmak istercesine alçalıyor başıma doğru.
beşer litrelik iki tane suuyum daha var,onları sıcaktan korumak için astanada aldığım inşaatlarda kullanılan dışı folyolu içi taş yünü denilen bir malzemeyle sarmıştım,su damacasına sarıp üzerini bant ile sarmıştım,işe yaramıştı da,su içilebilir kıvamdaydı,2 litrelik su mataramda da bir miktar su vardı.
Anlıyorum bu çölde yalnızsın
Ama ben sana yar yaren olamam
Farklı dünyaların insanlarıyız biz
Bir bulut gelir,keser aramızı
Ben giderim sen gidersin bulut gider
Belki bir gölgelik ayırır bir birimizi
Öpemezsin kollarımı burnumu
Üzülürsün
Git
falan diyerek güneşe bir şiir yazdım :))
Kurumuş ot topakları getirmeye başladı ara ara rüzgar,sevindim sanki canlılarmış oradan geçen birer yolcularmış gibi haykırarak selam veriyordum onlara.
Selam kanka,dikkat et,heeey merhaba,seni bir yerlerden tanıyorum sanki,bana çarpmayın lütfen diyerek ara ara yanımda geçen ot kurularına sesleniyordum,bu biraz beni eğlendirdi.
Öğle yemeğine yemek yapmak istemedim,çay yaptım,Moskova marka suntadan hallice bir bisküviyi kemirerek çayla içtim.
Ve yola çıktım tekrar,ara ara molalar vererek akşam ettim yolda.Güneş son kızıllığını ufukta bırakırken,çocukluğum geldi aklıma,ne güzel mahallemiz vardı,yine böyle akşam kızıllığı olduğunda Anneler çocuklarını çağırırdı evlere,ufak bir sis çökerdi bazen,pişirilmekte olan akşam yemeklerinin kokusu sarardı mahalleyi,koşuşturmaktan enerjimiz bitmiş halde eve giderdik,Annem bizi yıkardı hemen toz topraktan arınırdık,sevgi dolu bakardı yüzümüze,üç numara traşlı kafama bazen bir öpücükte bırakırdı,canım annem.
Şuraya kamp atarım diyerek nisbeten tümsek olan bir yere park ettim bisikletimi,zaten küçük olan çadırımı hemen kurdum,çadırımın kapısında oturarak akşam serinliğinin tadını çıkarttım,bu çöller gün içinde ne kadar acımasız sıcak oluyorsa da,geceleride aynı dercede soğuk oluyordu.
Kızıl ufka baktım gmzlerim kısık..
Böyle olur bazen ansızın ve nedensiz
Yorgun sokakların dökülüverir denizine
Yalnızlıktan kuruyacağım sanıyorken.......
Diye mırıldanırken,bir ağlama tuttu beni,ama nasıl bir ağlama hıçkırıklarım akşam kızıllığında yankılanıyordu çöl de,epey ağladım hem de ne ağlama
Göz yaşlarım çeneme doğru oluk oluk akıyordı,gerçekten ya ben uzun yıllardır ağlamıyordum halbuki.
Sevgili,Özge kardeşim o ağlamklı görüntün bana bu anımı hatırlattı yine gözlerim doldu ama ağlamadım :))
Sağlıcakla kalın sevgi ve saygılarımla.
Ne güzel yazmışsınız, teşekkür ederim 🙏
@@ozgenurozbek Saygilarimla 😊
Çok güzel birisin herşey gönlüne göre olsun ❤
teşekkürler
Video için teşekkürler...
🙏
Özge, 782 ci abonen oldum kolay gelsin dümbelek ten gamzenin motor dan düştüğü yerden selamlar.
Ahhahahahha selamlar
Bu üstün cesaretinden dolayı gerçekten kutlarım seni baya bi ilerleme var Bolu dan selam hoşça kal
Teşekkür ediyorum 🙏
💛❤️💛❤️🧿🧿🧿🥰
Maaşallah 💪🧿
🙏🙏🙏
Seni izliyorduk 4. Bölüm Yok keşke devam etseniz
maalesef kayıtlarla beraber kameram kayboldu :(
Likya yolu tamamlandı mı, devam edecek mi
özge hanım siz motorsiklet olayını bitirdiniz herhalde. Kara Kızla birlikte sizin videolarınız vardı çok güzeldi. istanbul videolarınızı izlemiştim. Motor işi bitti mii ???? Kolay gelsin
Merhaba Motosikletim duruyor onunla da seyahate devam etmeyi umarak ülkemizin ekonomisine göre gezme tarzımı şekillendiriyorum 😊
NERDE KALMIŞTIK 😂
Tek Başıma Dağ Başında | Likya Yolu #4 nerede?
Kameramı içinde kayıtlar ile beraber kaybettim bir kaç tane önceden aktardığım video ile belki 4 gelir :(
@@ozgenurozbek :((
👍👍👏👏👏🧿🧿
Sevgili özge, cok fazla ter kaybetmenden ötürü biraz enerjin düşmüş gibi gözlemledim, mineral kaybini yerine koymak iyi gelir,günün sonunda bir madensuyu içmeni tavsiye ediyorum tecrübeyle sabit,tabi orada büfe olmadigindan yaninda tasimak lazim😊
Ne kadar yol yaparsak yapalım, her ilk gün tecrübesizlik oluyor 😅 teşekkür ederim 🙏
ohooo daha ilk saatlerde böyle yaparsan ortadan başlıcamız seri geliyor demektir 😅😂
Selamlar Özge yanına ilaç vs. almayı ihmal etme.
özge bu videoda yürüdüğün yol tam olarak hangi etap üzerinde?
Geyikbayırı-Hisarçandır rotası
sen ağlayınca bnm içim gitti://
amam dikkat et
Özgehanim öncelik le başarılar diliyorum ve sormak istiyorum gerçekten yalnız başına mı yürüyorsun
Evet yalnız yürüyorum
Özge hanım cesaretini ayakta alkışlıyorum
ağustosta gidilir mi sıcak sorun olur mu?
Tavsiye etmem çok zorlar. Nisan Mayıs Eylül Ekim ayları en uygunu
ben temmuz da 4 gün yürüdüm su harici keyifliydi
@@yollardayiz iyi bir termos ile gidilse su tu kontrollü kullansak, sıcak açısından ciddi sorun kalmaz mı?
@@kubilayakkuzey5868 kişiye bağlı tabiki hocam daha çok
Ben de kedimden ayrı kalınca 3 gün ağlamıştım 😅 şimdi birbirimize kavuştuk, kendi halinde takılıyor, umrunda bile değilim 😂😂😂
Ahahhahaha bizde durum vahim yanımdan ayrılmıyor tekrar giderim diye tekrar ağlıyorum 😅
@@ozgenurozbek 🥹 hayat hassas kalpler için çok zor 😅🙈
adamumsun..:))))))))))))))))
allah yürü ya kulum dedi mi
Bi yere kadar demiş
İstifa edip geziyodun ne oldu paranmı bitti 8 aydır gezememişsin😂
Selam Özge Hanım,
Sizin tek başınıza bu tip serüvenlere atılımınızı pek anlamış değilim..
Adrenal deseniz böyle adrenal mş olur diyesim geliyor..
Keyif deseniz yine toparlayamıyorum..
Hani ikili grup olabilir,destekle, dayanışma ile serüvenler daha heyecanlı ve atak olur du diye düşünüyorum..
Korku,evham,tedirginlik,endişe sıkıntı,yalnızlık gibi serüven.. Bilemedim..
Sanki çevresine küsmüş, acılı , bi o kadar da' başına buyruk' bir hava seziyorum gibi..
Neyse ...
Kolaylıklar diliyorum.
Neşeli serüvenleriniz olsun..
Yorumunuz için teşekkür ediyorum adrenalin aramıyorum, deneyimliyorum 😊
Teşekkürler. .
çok kötü.