Simülasyonda mı Yaşıyoruz? Bilim İnsanı'na Quantum Evrenini Sorduk! Prof.Dr.Yunus Çengel
ฝัง
- เผยแพร่เมื่อ 6 ม.ค. 2025
- Değerli takipçilerimiz bu hafta yine çok müthiş bir videoyla karşınızdayız. Dünyaca ünlü, kitapları onlarca dile çevrilmiş, termodinamik alanında dünyanın en iyilerinden birisi olarak gösterilen bilim insanına; bilim de yapılan dogmatizmi, kuantum ile ilgili merak ettiğiniz soruları, özellikle bir simülasyon da mı yaşıyoruz sorusunu, kainatta düzen mi yoksa kaos mu hakim sorusunu? Allahın varlığına bilimsel bir delili var mı? Kanunlar iş yapabilir mi? Bilim insanı ile bilim arasındaki fark nedir? Bilim insanının ideolojisini nasıl fark edeceğiz? Bilim, teoloji ve felsefe ilişkisi nasıl olmalı? Yoktan var olma, varken yok olma mümkün mü? gibi soruları sorduk.
Keyifli seyirler diliyorum.
Prof.Dr.Yunus Çengel hocamızla fizik bilimi, kaos, düzen ve inanç üzerine yaptığımız yeni harika videomuz yayında.
Beğenip paylaşmayı ve hâlen abone olmadıysaniz abone olmayı unutmayın.
Evrim
Deizm
ateizm
agnostizm
Diamond tema
diamond
evrim ağacı
evrim
evrim teorisi
evrim belgeseli
ateist
ateist ve müslüman tartışması
soramazsın ateist
ateist dediğin böyle soru sorar
celal şengör
celal şengör din
ilber ortaylı celal şengör
celal şengör ilber ortaylı
celal şengör evrim
Allah razı olsun Yunus Hocadan Serinin devamını bekliyoruz.
Kıymetli Hocalarım ve bu videolarda emeği geçen herkes, Allah hepinizden razı olsun, bu emeklerinizin herkes ulaşmasını nasip etsin İnşAllah.🤲🤲🤲
ALLAH razı olsun inşaAllah
Allah razı olsun hocamız ne kadar kibar.
İhtişamın muhteşem anlatımı 🎯
Allah razı olsun
Maşallah tebrik ediyorum Allah razı olsun 🤲🏻🌷
Kıymetli tatlı dilli hocam , Emeğinize sağlık , Yüreğinize sağlık .Allah ebeden razı olsun bizi gururlandırdınız tebrik ve takdir ediyoruz..mg
Evet, halı veya duvar gibi yüzeylerde kullanılan desenlerin oluşturulmasında matematiksel geometri açısından 17 temel düzlem simetri grubu vardır. Bu gruplar, duvarsı desen ya da tekrarlayan desenler olarak da bilinen şekillerin simetrisini açıklar. Bunlar, düzlemi kaplayan ve simetri işlemleri ile tekrarlanan motiflerin sınıflandırıldığı kristalografi ve gruplar teorisinin bir parçasıdır.
Bu 17 simetri grubu aşağıdaki temel simetri işlemlerini içerir:
1. Dönme (Rotation) - Bir şeklin etrafında belirli bir açıyla döndürülmesi.
2. Yansıma (Reflection) - Bir eksen boyunca bir şeklin simetrik olarak aynadaki gibi yansıması.
3. Kaydırma (Translation) - Şeklin belirli bir mesafe boyunca düz bir şekilde kaydırılması.
4. Kayma Yansıması (Glide Reflection) - Şeklin hem kaydırılması hem de yansıtılması.
Bu geometrik ilkeler özellikle İslam sanatı, halı dokumacılığı, seramik gibi geleneksel sanatlarda çokça kullanılmıştır.
Allâh razı olsun.
Allah razı olsun.
Allah c.c razı olsun bu hizmetinizden
harika....devamını bekleriz.
Hizmetiniz daim olsun.
Tebrik ederim Allah razı olsun
Bu videoların devamını bekliyoruz 💯
Teşekkürler
İşte halı, duvar ve benzeri yüzeylerde kullanılan desenlerin oluşturulmasında geometrik olarak tanımlanan 17 temel düzlem simetri grubu:
1. p1 - Sadece kaydırma simetrisi (translation) içerir.
2. p2 - İki yönlü kaydırma ve 180° dönme simetrisi.
3. pm - Kaydırma ve eksenel yansıma simetrisi.
4. pg - Kaydırma ve kayma yansıması simetrisi.
5. cm - Kaydırma ve eksenel yansıma ile asimetrik şekil.
6. pmm - Kaydırma, iki yönlü eksenel yansıma ve 90° dönme simetrisi.
7. pmg - Kaydırma, eksenel yansıma ve kayma yansıması simetrisi.
8. pgg - Kaydırma, kayma yansıması ve 180° dönme simetrisi.
9. cmm - Kaydırma, eksenel yansıma ve 90° dönme simetrisi; simetri merkezine sahip.
10. p4 - 90° dönme ve dört yönlü kaydırma simetrisi.
11. p4m - 90° dönme, eksenel yansıma ve dört yönlü simetri.
12. p4g - 90° dönme, kaydırma ve kayma yansıması simetrisi.
13. p3 - 120° dönme ve üç yönlü kaydırma simetrisi.
14. p3m1 - 120° dönme ve eksenel yansıma simetrisi.
15. p31m - 120° dönme, eksenel yansıma ve kaydırma simetrisi.
16. p6 - 60° dönme ve altı yönlü kaydırma simetrisi.
17. p6m - 60° dönme, eksenel yansıma ve altı yönlü simetri.
Bu gruplar, iki boyutlu yüzeylerde desenlerin nasıl tekrarlanabileceğini ve hangi simetri kurallarına uyabileceğini tanımlar. Özellikle İslam sanatında ve halı desenlerinde bu simetriler sıkça görülür.
Evren de geometri uzerine isliyor sanirim.Hersey son derece olculu.
"Bu dünya rüya dediler!" bende "bu dünyada rüyamızı yaşıyoruz!" dedim. ❤
Tanrı'nın rüyasını yaşıyorsak?
Harika bir röportaj Allah razı olsun
Allah sizlerden razı olsun
Lütfen Yunus hoca ile ilgili videoların devamı gelsin özellikle hayat mucizesi
ALLAH razı olsun çok eğitici ve harika bir video olmuş emeğinize sağlık
Enerji dolu harika bir insan
Teşekkürler 🇹🇷🌹🌷
Kimi bilim adamı insanliğı yaşatmak,kimi bilim adamı insanliğı yok etmek için çalışır.Ben, insanlığı yaşatmak için çalışanların yanındayım.
Üniversite de yunus hocamın termodinamik kitabını okumuştuk kendisini de görmüş oldum Allah razı olsun kendisinden
Yunus hoca evrensel biri
bilim dogmasını bitiren videolar çok mühim. bu dogmatik perde insanların gözünden kalkarsa zaten insanlar hakikati apaçık görür.
bilime dogma diyen en sivri zekalı olarak tarihe geçebilirsin :))
Bilim dogması veya din dogması farketmiyor. Her cins dogma insan aklını körleştiriyor ve kısıtlıyor...
Buradaki yorumların çoğu da dogmatik bilim anlayışına karşı dogmatik din (din olarak da sadece İslam ) anlayışını benimsemiş. Bilimi yenelim, böylece belki İslam galip kılarız beklentisi... Bir dogmanın başka bir dogma ile altedilemwyeceğini anlayamayacak kadar dogmatik fikirlere sahip çoğu insan... Hiçbir hakikat hiçbir dogma ile açığa çıkamaz, zaten de çıkmamış. Hatta dini dogmalar, bilimsel dogmaların yanında bu anlamda çok daha kabarık bir "gerçeği örtme" potansiyeline sahip....
Kasım hocam gerçekten müthiş video hepsi bu ikinci sefer videoyu zevkle seyrettim tebrikler
Hizmetimiz daim olsun.
Bütün ilimler ve bilimler alıp verdiğimiz nefeste gizlidir bütün sırlar
Maşallah, bu mecralarda çok değerli bilim insanlarımınızın bilimsel konuşmaları çok güzel ve umut verici. Artık her yerde ve alandan yetişmiş, bilgili, donanımlı, kültürlü hocalarımız ve akademisyenlerimiz var. Dinledikçe ve izledikçe ağlıyorum ve şükrediyorum her zaman. Bundan 20-30 yıl öncesine kadar her yerde bilim ve bilimsellik adına konuşanlar, bilimi kendi ve saplantılı ideolojik anlayışlarına göre yorumlayıp insanlarımıza ateist, materyalist ve pozitivist zehirler akitiyorlardi. Bu çarpık zihniyetliler gerçekte ne bilimi ne de bilimselliği zerre kadar önemsemiyorlardi ama her yerde bilim adına konuşup milletin diniyle, inançlarıyla, değerleriyle ağız dolusu hakaretler ediyor, dine inananları ve özellikle Müslümanları mağara insanı olarak görüyorlardı. Şimdi ise hadlerini ve hatlarını bilimle çizdiğimizi bildikleri için bu kadar rahat değiller ve artık zehir akitsalarda aklı selim sahipleri onları ciddiye bile almıyor. Şükür Yarabbi!
Bu kanal muazzam herkese tavsiye ederim
Ya islamla yükselir, ya inkârla çürürsün.
Bu yol mezarda bitmiyor, gittiğinde görürsün.
Boş yapma
MUHTEŞEM❤❤❤
Maşallah,Yunus hocamı kitaplarindan taniyorduk. Burada gördük, çok teşekkürler ediyoruz.
Bilimin doğruluğu önce alışkanlıklara sonra ise algılara dogrulaniyor. Sizce soruyorum algılar ne kadar doğrudur, ya da alışkanlıkla ne kadar tutarlıdır. ... Örneğin renkler beyinsel olaydır, doğada renk yoktur frekans vardır. Örneğin sıcaklık, sıcaktan soğuğa ya da sogugadan sıcağa olctugunde aynı sıcaklık olsa bile farklı sıcaklıkla olçersin,... Kuantum da göreceli durumlar vardır.
HOCAM BEN HUKUKCUYUM AGZINIZA SAGLIK ...ALLAH SIZE UZUN OMUR VERSIN...
BIZDE BILGILERINIZDEN ISTIFADE EDELIM......
Teşekkürler hocam
Hocam böyle bir ders yok Allah razı olsun
Tebrikler
17 kuantum alanı nedir atomu meydana getiren parçacık alanlarımı.çarpışmalarda her defasında farklı parçacık ortaya çıkıyor demişti Feyman .
Esir maddesi ?
Esir: Bütün kâinatta bulunan ve her tarafı kaplamış olan gürülmeyen ama varlığı kabul edilen latif, rakik ve seyyal madde. Elektrik, ışık ve hararetin yayılmasına vasıtalık eden madde.
ESİRاثير: Bütün kâinatta bulunan ve her tarafı kaplamış olan lâtif madde.
Elektrik, ışık ve hararetin yayılmasına vasıtalık eden madde. Görülmeyen ve varlığı bütün ehl-i ilimce kabul edilen lâtif, rakik, elâstikiyeti hâiz seyyal madde
[...Şöyle ki:
"İkisi de birbirine bitişikti, sonra ayrı ettik" manasında olan كَانَتَا رَتْقًا فَفَتَقْنَاهُمَا nın ifadesine nazaran, manzume-i şemsiye ile Arz, dest-i kudretin madde-i esîriyeden yoğurmuş olduğu bir hamur şeklinde imiş. Madde-i esîriye, mevcudata nazaran akıcı bir su gibi mevcudatın aralarına nüfuz etmiş bir maddedir. وَ كَانَ عَرْشُهُ عَلَى الْمَٓاءِ âyeti, şu madde-i esîriyeye işarettir ki, Cenab-ı Hakk'ın Arş'ı, su hükmünde olan şu esîr maddesi üzerinde imiş. Esîr maddesi yaratıldıktan sonra, Sâni'in ilk icadlarının tecellisine merkez olmuştur. Yani esîri halkettikten sonra, cevahir-i ferd'e kalbetmiştir...
كَانَتَا رَتْقًا فَفَتَقْنَاهُمَا
(Gök ile yer) bitişik iken, Biz onları birbirinden koparıp ayırdık. (Enbiyâ Sûresi, 21:30)
وَ كَانَ عَرْشُهُ عَلَى الْمَٓاءِ
Arşı su üzerindeyken... (Hûd Sûresi, 11:7)
Risale-i Nur Külliyatından, İşarat-ül İ'caz Mecmuası'ndan ]
Bu adam Termodinami'te Türkiye de bir marka
Mâşâallâh
Hocam selamlar alanında uzman prof veya doçent doktor bir fizyoloji veya fizyolog getirir misiniz? insan vucudunu (hücreleri, dolaşım, organların çalışmasını, sistemleri vb) anlatarak ALLAH ı varlığını ve birliğini ispatlayarak anlatsın
Allah'ın varlığını ispata çalışmak kadar saçma bir şey olamaz...denizdeki balık dış dünyayı algllayabilir mi?Biz de denizdeki balık misalıyiz...Ama kalbimizle var olduğunu biliriz...
bu kanala şimdiye kadar nasıl denk gelemedim hayret doğrusu
Hocanın güzel izah tarzı var
Yalniz hocanin vahiy ve nubuvvet yerine çözüm olarak felsefeyi önermesi çok isabetli gelmedi; sonuçta maddeci felsefe yahut felsefecinin zihni de bu maddi evrenin sınırları içinde hareket ediyor.
Kurûn-u ûlânın mecmu-u vahşetini bu medeniyet bir defada kustu!
Âlem-i İslâm'ın şu medeniyete karşı istinkâfı ve soğuk davranması ve kabulde ızdırabı cây-ı dikkattir. Zira istiğna ve istiklaliyet hâssasıyla mümtaz olan şeriattaki İlahî hidayet, Roma felsefesinin dehasıyla aşılanmaz, imtizac etmez, bel' olunmaz, tâbi' olmaz.
Bir asıldan tev'em olarak neş'et eden eski Roma ve Yunan iki dehaları; su ve yağ gibi mürur-u a'sar ve medeniyet ve Hristiyanlığın temzicine çalışmalarına rağmen, yine istiklallerini muhafaza, âdeta tenasühle o iki ruh şimdi de başka şekillerde yaşıyorlar. Onlar tev'em ve esbab-ı temzic varken imtizac olunmazsa, şeriatın ruhu olan nur-u hidayet, o muzlim medeniyetin esası olan Roma dehasıyla hiçbir vakit mezcolunmaz, bel' olunmaz...
Sünuhat - 47
Amma ilm-i hikmet dedikleri felsefe ise; huruf-u mevcudatın tezyinatında ve münasebatında dalmış ve sersemleşmiş, hakikatın yolunu şaşırmış. Şu kitab-ı kebirin hurufatına "mana-yı harfî" ile, yani Allah hesabına bakmak lâzım gelirken; öyle etmeyip "mana-yı ismî" ile, yani mevcudata mevcudat hesabına bakar, öyle bahseder. "Ne güzel yapılmış"a bedel, "Ne güzeldir" der, çirkinleştirir. Bununla kâinatı tahkir edip, kendisine müşteki eder. Evet dinsiz felsefe, hakikatsiz bir safsatadır ve kâinata bir tahkirdir...
Sözler - 131
Maşallah
Allah razı olsun, yine yeniden isbat etmişsiniz bizde iman ettikk..
Termodinağin kralı :) Bu memlekette termodinamiği herkes Hocamdan, öğrenmiştir.
Bu memlekette hiç kimse termodinamik öğrenememiştir 😁
👏👏👏
26. Dk ; ilginç olan bir şey daha varki, İnanç manüpile edilebilir. Bu sebeble Cenab-ı Hakk furkan-ı hakiminde inanın demez, iman edin der! .. Peki iman ne demektir? Nasıl iman edilir?
İman, Sa'd-ı Taftazanî'nin tefsirine göre: "Cenab-ı Hakk'ın istediği kulunun kalbine, cüz'-i ihtiyarının sarfından sonra ilka ettiği bir nurdur." denilmiştir. Öyle ise iman, Şems-i Ezelî'den vicdan-ı beşere ihsan edilen bir nur ve bir şuâdır ki, vicdanın içyüzünü tamamıyla ışıklandırır. Ve bu sayede bütün kâinat ile bir ünsiyet, bir emniyet peyda olur. Ve herşeyle kesb-i muarefe eder. Ve insanın kalbinde öyle bir kuvve-i maneviye husule gelir ki, insan o kuvvet ile her musibete, her hâdiseye karşı mukavemet edebilir. Ve öyle bir vüs'at ve genişlik verir ki, insan o vüs'atle geçmiş ve gelecek zamanları yutabilir.
Ve keza iman, Şems-i Ezelî'den ihsan edilmiş bir nur olduğu gibi; saadet-i ebediyeden de bir parıltıdır. Ve o parıltı ile, vicdanında bulunan bütün emel ve istidadlarının tohumları, bir şecere-i tûbâ gibi neşv ü nemaya başlar, ebed memleketine doğru hareket eder, gider.
İşarat-ül İ'caz - 42
Râbian:
Ulema-i İslâm ortasında "İslâm" ve "iman"ın farkları çok medar-ı bahsolmuş. Bir kısmı "İkisi birdir", diğer kısmı "İkisi bir değil, fakat biri birisiz olmaz" demişler ve bunun gibi çok muhtelif fikirler beyan etmişler. Ben şöyle bir fark anladım ki:
İslâmiyet, iltizamdır; iman, iz'andır. Tabir-i diğerle: İslâmiyet, hakka tarafgirlik ve teslim ve inkıyaddır; iman ise, hakkı kabul ve tasdiktir. Eskide bazı dinsizleri gördüm ki: Ahkâm-ı Kur'aniyeye şiddetli tarafgirlik gösteriyorlardı. Demek o dinsiz, bir cihette hakkın iltizamıyla İslâmiyete mazhardı; "dinsiz bir müslüman" denilirdi. Sonra bazı mü'minleri gördüm ki; ahkâm-ı Kur'aniyeye tarafgirlik göstermiyorlar, iltizam etmiyorlar.. "gayr-ı müslim bir mü'min" tabirine mazhar oluyorlar.
Acaba İslâmiyetsiz iman, medar-ı necat olabilir mi?
Elcevab: İmansız İslâmiyet, sebeb-i necat olmadığı gibi; İslâmiyetsiz iman da medar-ı necat olamaz. Felillahilhamdü velminnetü, Kur'anın i'caz-ı manevîsinin feyziyle Risale-i Nur mizanları, din-i İslâmın ve hakaik-i Kur'aniyenin meyvelerini ve neticelerini öyle bir tarzda
göstermişlerdir ki; dinsiz dahi onları anlasa, taraftar olmamak kabil değil. Hem iman ve İslâmın delil ve bürhanlarını o derece kuvvetli göstermişlerdir ki; gayr-ı müslim dahi anlasa, herhalde tasdik edecektir. Gayr-ı müslim kaldığı halde, iman eder.
Evet Sözler, Tûbâ-i Cennet'in meyveleri gibi tatlı ve güzel olan iman ve İslâmiyetin meyvelerini ve saadet-i dâreynin mehasini gibi hoş ve şirin öyle neticelerini göstermişler ki, görenlere ve tanıyanlara nihayetsiz bir tarafgirlik ve iltizam ve teslim hissini verir. Ve silsile-i mevcudat gibi kuvvetli ve zerrat gibi kesretli iman ve İslâmın bürhanlarını göstermişler ki, nihayetsiz bir iz'an ve kuvvet-i iman verirler. Hattâ bazı defa Evrad-ı Şah-ı Nakşibendî'de şehadet getirdiğim vakit,
عَلٰى ذٰلِكَ نَحْيٰى وَ عَلَيْهِ نَمُوتُ وَ عَلَيْهِ نُبْعَثُ غَدًا
dediğim zaman, nihayetsiz bir tarafgirlik hissediyorum. Eğer bütün dünya bana verilse, bir hakikat-i imaniyeyi feda edemiyorum. Bir hakikatın bir dakika aksini farzetmek, bana gayet elîm geliyor. Bütün dünya benim olsa, bir tek hakaik-i imaniyenin vücud bulmasına bilâ tereddüd vermesine, nefsim itaat ediyor.
وَ اٰمَنَّا بِمَا اَرْسَلْتَ مِنْ رَسُولٍ وَ اٰمَنَّا بِمَا اَنْزَلْتَ مِنْ كِتَابٍ وَ صَدَّقْنَا
dediğim vakit nihayetsiz bir kuvvet-i iman hissediyorum. Hakaik-i imaniyenin herbirisinin aksini aklen muhal telakki ediyorum, ehl-i dalaleti nihayetsiz ebleh ve divane görüyorum.
Mektubat (RNK) - 34
@@newjframe Hem meselâ: Dalaletin gayet müdhiş manevî elemini hisseden bir adama, iman ile hidayet ihsan etmek, eğer tevhid nazarıyla bakılsa, birden o cüz'î ve fâni ve âciz adam bütün kâinatın hâlıkı ve sultanı olan Mabudunun muhatab bir abdi olmak ve o iman vasıtasıyla bir saadet-i ebediyeyi ve şahane ve çok geniş ve şaşaalı bir mülk-ü bâki ve bâki bir dünyayı ihsan etmek ve onun gibi bütün mü'minleri dahi derecelerine göre o lütfa mazhar etmek olan bu ihsan-ı ekber yüzünde ve sîmasında, bir Zât-ı Kerim ve Muhsin'in öyle bir hüsn-ü ezelîsi ve öyle bir cemal-i lâyezalîsi görünür ki, bir lem'asıyla bütün ehl-i imanı kendine dost ve has kısmını da âşık yapıyor. Eğer tevhid nazarıyla bakılmazsa; o cüz'î imanı, ya mütehakkim ve hodbin Mu'tezileler gibi kendi nefsine veya bazı esbaba havale eder ki, hakikî fiyatı ve bahası Cennet olan o Rahmanî pırlanta bir cam parçasına inip âyinedarlık ettiği kudsî cemalin lem'asını kaybeder.
İşte bu üç misale kıyasen, daire-i kesretin müntehasındaki cüz'iyatın, cüz'iyat-ı ahvalinde tevhid noktasında cemal-i İlahînin ve kemal-i Rabbanînin binler enva'ı ve yüzbin çeşitleri onlarda temerküz cihetinde görünür, anlaşılır, bilinir, tahakkuku sabit olur. İşte tevhidde cemal ve kemal-i İlahînin kalben görünmesi ve ruhen
hissedilmesi içindir ki; bütün evliya ve asfiya, en tatlı zevklerini ve en şirin manevî rızıklarını kelime-i tevhid olan "Lâ ilahe illallah" zikrinde ve tekrarında buluyorlar. Hem kelime-i tevhidde azamet-i kibriya ve celal-i Sübhanî ve saltanat-ı mutlaka-i rububiyet-i Samedaniye tahakkuk etmesi içindir ki, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm ferman etmiş:
اَفْضَلُ مَا قُلْتُ اَنَا وَالنَّبِيُّونَ مِنْ قَبْل۪ى لَٓا اِلٰهَ اِلَّا اللّٰهُ
Yani: "Ben ve benden evvel gelen peygamberlerin en ziyade faziletli ve kıymetli sözleri, "Lâ ilahe illallah" kelâmıdır." Evet bir meyve, bir çiçek, bir ışık gibi küçücük bir ihsan, bir nimet, bir rızık; bir küçük âyine iken, tevhidin sırrıyla birden bütün emsaline omuz omuza verip ittisal ettiğinden, o nevi büyük âyineye dönüp o nev'e mahsus cilvelenen bir çeşit cemal-i İlahîyi gösterir. Ve fâni, muvakkat olan güzellik ile, bâki bir nevi hüsn-ü sermedîyi irae eder. Ve Mevlâna Celaleddin'in dediği gibi,
آنْ خَيَالَات۪ى كِه دَامِ اَوْلِيَاسْتْ ٭ عَكْسِ مَهْرُويَانِ بُوسْتَانِ خُدَاسْتْ
sırrıyla bir âyine-i cemal-i İlahî olur. Yoksa eğer tevhid sırrı olmazsa, o cüz'î meyve tek başına kalır. Ne o kudsî cemal, ne de o ulvî kemali gösterir. Ve içindeki cüz'î bir lem'a dahi söner, kaybolur. Âdeta başaşağı olup elmastan şişeye döner.
Şualar (RNK) - 8
Selam ve dua ile...
Elhamdülillah
Bizden ayrılan hayat nedir?
Barekallâh
İnanç lazım.inanci çok güzel ifade etmiş.gormuyoruz ama hissediyoruz tahmin ediyoruz.
Vicdanın ziyası, ulûm-u diniyedir. Aklın nuru, fünun-u medeniyedir. İkisinin imtizacıyla hakikat tecellî eder.
BİİZNİLLAHİ TEALA YENİ BİR ASIR kitabını okuyunuz. Sitesinde pdf olarak yüklü açılır okunur. Üniversite fizik hocalarına iletilmiş bir eser...
Bilim -ilim ile pekiştiginde on numara olduğunun örneği hoca
Tam izlerken izlediğim kişinin birden kim olduğunu farkettim. İnsanın ilmi ve bilgisi arttıkça tevasuzu da artıyor demek ki. Ne kadar çok bilgi verirseniz gençlere o kadar karşılık alırsnız.
Dolaylı yoldan evet cevabını verdi
Bir iğne ustasız olmaz...
Sanat eseri sanatkârı icap eder.
Sanat sanatkarı gösterir nokta.
Hoca, bilimsel konuları objektif bir şekilde anlatmaya gayret ederken, moderatör sık sık dini konuları araya sokarak manipülasyon yapmaya çalışıyor. Asıl gayesi bilim değil, adeta din dersi vermek. Ancak hoca, bu tür müdahalelere aldırış etmiyor ve yoluna kararlılıkla devam ediyor..:))
Evet gayesi dindir. Öyle olması gerekir. Bu kanalın amacı o. Ama bunu yaparken akla mantığa uygun olarak yapıyor. Hocanın onermelerine örnek mahiyetinde konuşuyor. Hoca algımız gerçeklerden daha önemli diyor . Yani bilim dediğin şey saatin yelkovani akrebi sayıları veya mekanizmasının nasıl olduğu ile ilgileniyor. Ama arkasındaki mekanizmanın sahibi kim nasıl bir mühendis hangi özellikleri var . Bunlarla ilgilenmek daha önemli diyor. Hocanın kendisi bunu diyor. Moderatör de onu teyit edecek . Eklemeler yapıyor.
Aynen ben de onu fark ettim 😅
İstediği cevabı alamadı ama Kasım hoca.
Aslında malzemeyi de o kadar saf katıksız veriyor ki Yunus hoca.
Kırımızı asa serisi vardı bi ara. Evrim ile ilgili Osman ın güzel bir tespiti vardı. Diyor ki: müslümanlar illa ki evrimin çürütülmesine odaklanmış. Peki yarın öbür gün bir ayet evrimi destekler şekilde çok net tespit edilirse görüşünü değiştirecek misin?
Yanlış anlaşılmasın evrimi falan savunduğum yok. Lakin biz çok çok çok daha temel bir konuyu atlıyoruz. Şu kâinatta olan hadiseleri sebeplere, tesadüfe veya tabiata mı vereceğiz yoksa nihayetsiz İLİM İRADE KUDRET sahibi bir varlığa mı!!!
Mevcudata mana-yı ismiyle değil, mana-yı harfiyle bakmak gerekir. O zaman insan olabiliriz. Aksi takdirde maddenin içinde boğulur, hakikat güneşinden mahrum kalırız. Risale-i Nur, bilimin ulaşamadığı derinliklere dalıp en ince noktalarda Sani'in varlığına deliller gösteriyor.
dicle üni den selamlar
Barekallâh
❤❤❤
❤
İnsan doğal mıdır yoksa doğal olmayan bir ürün müdür hocam?
İnsan Fatır-ı Hakîm'in Masnuatıdır...
FÂTIR: Benzeri bulunmayan şeyi yaratan. Hârika üstün san'atiyle yaratan. Halkedici Allah (C.C.)
HAKÎM: Hikmetle muttasıf olan ve mevcudatın hakikatına vâkıf olan. Hikmet mütehasssı. İlm-i hikmette mütebahhir ve mütehassıs olan. İş ve emirleri hikmetli ve yanlışsız olan. * Tabib, doktor.
MASNUAT: San'atkârâne yapılan şeyler. Yapılanlar.
Doğal(natür) : Tabiatın yarattığı eşya,doğanın ilahlığı ile yaratılan şeyler.
(Materyalizm ve Darvinizm dinlerinin terminolojisi olan bir kelime.)
👍
48.dk ; demek ki madde asıl değil herşey bir mana ile kaimdir.. Annenizin ölü bedeni yanınızda otursa Artık o anneniz midir? Öyle ise annenizi Anne yapan olgu nedir? Ruh-hayat-vücud ne demektir?
anneyi karıştırma birader
😂@@volkanyilmaz7109
Deneyim
felsefe evet ztn Anlam arayışıdır, ama dini inançlardan farkı sürekli aramaktadır bulamaz arama yapar sadece buluncaya kadar felsefeyi yaşar buluncada o ânlâma inanır
Kur'an, kudret-i ezeliyenin, inayet ile insana bahşettiği kütüb-ü semaviyenin en güzelidir. Beşeriyetin refahı nokta-i nazarından Kur'anın beyanatı, Yunan felsefesinin ifadatından pek ziyade ulvîdir. Kur'an, arz ve semanın Hâlıkına hamd ü şükranla doludur. Kur'anın her kelimesi, her şeyi yaratan ve her şeyi haiz olduğu kabiliyete göre sevk ve irşad eden Zât-ı Kibriya'nın azametinde mündemicdir. Edebiyat ile alâkadar olanlar için Kur'an, bir kitab-ı edebdir. Lisan mütehassısları için Kur'an, bir elfaz hazinesidir. Şâirler için Kur'an, bir ahenk menbaıdır. Bundan başka bu kitab; ahkâm ve fıkıh namına bir muhit-i maariftir. Davud'un (A.S.) zamanından, Jan Talmus'un devrine kadar gönderilen kitabların hiçbiri, Kur'an-ı Kerim'in âyetleriyle muvaffakıyetli bir şekilde rekabet edememiştir. Bundan dolayıdır ki, Müslümanların yüksek sınıfları, hayatın hakikatını kavramak nokta-i nazarından ne kadar tenevvür ederlerse, o derece Kur'an ile alâkadar oluyorlar ve ona o kadar ta'zim ve hürmet gösteriyorlar.
İşarat-ül İ'caz - 214
Bilgi var sikinti kullanilmasinda bedava elektirik kullanabilir bedava araclarimiza binebiliriz suanki bilimle mumkun zararsiz maddelerle cevreyi koruyarak bir cok ihtiyaclarimizi halledebiliriz hocam ipucu verdi bircok seyi gorerek yapabiliyoruz ama izin verilmesi muhim
19.34 kendini çok güzel özetlemişsin kamil
Yav adam anlatiyor hala bos yapiyorsun bi trafa cekmeye calisiyorsun helal olsun duzgunce anlatti anlayana
Uuuuuu hocaların hocası
Allahın hikmetidir mi sadece ?
Burda tek sorun. O ilim kudrer sahibi hangisinin anlattığı tanrıdır. Yada daha anlatılmamış olan tanrimi. Oteki türlü bu argüman lar ile deizm de açıklanır.
Bilim, gözlem ve deneylerle varlığı, işlerliği kanıtlanan şeylerdir. Her hangi bir metodoloji ile ortaya konulan felsefe, sosyoloji, tarih, din, siyaset gibi konular bilimin kapsamına girmez. Bilimin kanıtladığı konular aksi ispatlanmadıkça tartışılmaz. Diğer konular ise her zaman tartışmaya açıktır.
Bilim akıl ve kalbi doyurmaz. Akıl ve kalbimizi doyurmak ancak Kur'anın metoduyla kainata bakmakla mümkündür. Yani
S: Ne için Kur'an da, hikmet ve felsefe gibi kâinattan bahsetmiyor?
C: Felsefe hakikattan udûl etmiş, kâinata mana-yı ismiyle bakarak, kâinatı kâinat hesabına istihdam ediyor. Kur'an ise, Haktan hak ile nâzil olmuş, hakikata gidiyor. Mevcudata mana-yı harfiyle bakarak Hâlıkının hesabına istihdam ediyor.
Mesnevi-i Nuriye - 232
Görmek istemeyen kadar kör birisi yoktur. Allah sayınızı artırsın.
Çok istifade ettik. Maddenin korunumu, iğne misali... Hizmetlerinize Rabbim ecirler yağdırsın.
Evrim
Hocam bilim konuşulacak sandık ama ilk dakikalar sikildim sonunu dinlemedim
...
.
Hoca okula gittiği kadar dergahlara da takılmış anlaşılan.
Senin café'ye takılmandan iyi olmuştur.. Kariyeri de iyi.. Heğh! Bu arada sende ne vardı? Kafa cinsinden!!
Nereden biliyorsun arkadaşın kafelere takıldığını.
Bu kuranda belirtilen gerçek “oku, yaratan rabbinin adıyla oku” vahyinin karşılığıdır. Geçmişte ibni sina, Ali kuşçu, Farabi, mimar Sinan başarılı olmuş ise ilim ile bilimi birleştirerek olmuştur. Bilmiyor iseniz saçma sapan yorumu yapmayin. Normal sorun cevap vermeye çalışalım.
@@alikucuk5563yazdıklarından !!!
@@alikucuk5563Nerden biliyosun arkadaş dergahta takıldığını
Evet dinsizleri alalım
Bende birşey diyeceksin sandım hocam herşeyi Tanrı yaptı de fazla uğraşma gitsin
bilim insanı değil. bilim adamı
Adam ve insan eş anlamlı kelimeler
Yahu allah askina
Ne similasyonu?
Gercek te yasiyorsunuz.
Diyelimki similadyonda yasiyorsunuz?
Ozaman neden elenmask
Marsa gitmek istiyor
Neden aya gitmek istihor??
Simolasyonda yasiyorsananiz????
O zaman elanmaask
Onca mars ve ay.masrafini neden yapiyor?????
Insanlar cok komik cok...
Demekki Elon maskda similasyonda olduğunu bildiği için yeni bir yaşam alanı arıyor 😂
Bediüzzaman bilimi dinleyin öğretmenlerinizin dediğini (felsefe) değil .Bilim dili gerçekleri konuşur
Arkadaşım Bediüzzaman felsefeyi ikiye ayırıyor müspet ve menfi olarak, Kur'an ile dost ve barışık ve onun maksatlarına hizmet eden felsefeden bahsediyor.
Onu bilmiyorum da bilim ile felsefe arasında farklar olduğunu belirtmeni oldukça takdir ediyorum.Felsefe cevabı olmayan sorular üzerine yürürken (Analitik Felsefede bu durum daha az) bilim daha çok cevabı olan sorular üzerine yürür.Bunun vurgusunu yapıyor olabilir.
Sobayla konuşan sait mi bu
La yürü git bediü bilmem neymiş. Dırrik ya
Zamanın Bedisi Allahtir. Bu isimleme tarzı dahi bile şirk kokuyor.‼️ Psikiyatrik problemleri olan, paralel kuran yazan, Türk düşmanı Sait Kürdi nin adını burada anmak bilime hakarettir.
Hep aynı şeyleri tekrarlamış imam mısın bilim adamı mı anlamadım 😅
Söylediklerinde yanlışları ortaya koy da senin de ne olduğunu bilelim.
Bir adamın iman sahibi olması için imam olmasına gerek yok.Bilim adamının iman etmiş ve inancını savunması neden rahatsız etti.
Kuşadalı birine göre fazla doğulu bir konuşma tarzı yok mu? Bana mı öyle geliyor? Garip geldi.
Allah dediğin varlık nasıl oldu kendi kendine? Sor bir bu kadar mükemmelin karesi nasıl oldu da kendi kendine oldu ? Şimdi normal de bakayım göreyim seni .
Allah var olmadı hep vardı yani varlığının bir başlangıcı yok,bir şeye dayanarak var olmadı varlığı kendinden olarak var ezeli ve ebedi
Allah zaman ve mekana bağlı değil!😌
Sonradan olan İlah olmaz. Lem yelid velem yuled. Ezeli ve ebedi olan İlahtır.