Bu konu ile ilgili çok anlatılmayan bir şey eklemek istiyorum ben de. Hem bir eğitimci hem iki çocuk annesi olarak. Tuvalet iletişimi diye adlandırılan olay aslında ilk başlangıç oluyor. Çocuğun altını değiştirirken "kizim/oğlum çişini yapmış kalasını yapmış" gibi konuşmalar, 1 yaştan sonra " ben şimdi çişini yapmaya gidiyorum. Burası bizim tuvaletimiz. Kakamı çişimi burada yapıyorum"gibi haber verme cumleleri çok kıymetli. Hatta 1 yaştan sonra lazımlık dediğimiz (ya da onların herhangi bir türevi olur) tuvaletlere belli zamanlarda oturtup orada parmak oyunlari, şarkılar, kitap okuma olarak zaman geçirip yaptığı zaman "aa kızım/oğlum çişini kakası tuvalete yaptı" gini dönütler vermek. Bunlar atlanılan önemli süreçler. Sonra bi anda çocuk 2 yaş olunca pat diye tuvalet eğitimi olmamış oluyor. Bu süreç ara ara verilen, çocuğu yormayan, bilinç altına öğreti veren önemli bir süreç. Emin olun çocuklara da ebeeveynlere de böyle daha kolaylık.❤
Güzel ve faydalı bir yayın olmuş elinize sağlık. Her geçiş surecinde olduğu gibi bu dönemde de stresler kacinilmaz, yepyeni bir dönem basliyor hem minikler icin hem de ebeveynler icin. Herkese bol sabırlar diliyorum😊
Merhaba , öncelikle Sevgili Özden hanımın doğallığı , süreci yönetme becerisi ve diksiyonuna hayran olmakla birlikte çocuktan bahsederken sadece anneye ait bir Varlıkmış gibi bahsetmediği için teşekkür ederim. Lakin her iki uzmanından sürekli anne çocuk ilişkisi ile tuvalet kazandırma ilişkisini eş tutmasını anlayamıyorum. Çocuk bakımını üstlenmek anne ve babanın birlikte hareket etmesi gereken bir konudur hele ki günümüzde annelerin büyük oranının çalıştığı düşünülürse… Diğer bir konu ise çocuğun bezden kurtulması gerektiğine dair kurulan cümleler bana doğru gelmiyor . Memeden ayrılma , emzikten ayrılma, bezden ayrılma vs süreçlerin hepsi çocukta uzun süre devam eden ve akabinde sevgiyle sonlanması gereken bir süreç olarak düşünmekteyim. “Kurtulma” kelimesi bende sanırım hayal kırıklığına sebebiyet verdi . Sevgiler .
Harika bir program olmuş hocam ağzınıza sağlık🥰
Çok teşekkür ederiz,sevgiler...
Bu konu ile ilgili çok anlatılmayan bir şey eklemek istiyorum ben de. Hem bir eğitimci hem iki çocuk annesi olarak. Tuvalet iletişimi diye adlandırılan olay aslında ilk başlangıç oluyor. Çocuğun altını değiştirirken "kizim/oğlum çişini yapmış kalasını yapmış" gibi konuşmalar, 1 yaştan sonra " ben şimdi çişini yapmaya gidiyorum. Burası bizim tuvaletimiz. Kakamı çişimi burada yapıyorum"gibi haber verme cumleleri çok kıymetli. Hatta 1 yaştan sonra lazımlık dediğimiz (ya da onların herhangi bir türevi olur) tuvaletlere belli zamanlarda oturtup orada parmak oyunlari, şarkılar, kitap okuma olarak zaman geçirip yaptığı zaman "aa kızım/oğlum çişini kakası tuvalete yaptı" gini dönütler vermek. Bunlar atlanılan önemli süreçler. Sonra bi anda çocuk 2 yaş olunca pat diye tuvalet eğitimi olmamış oluyor. Bu süreç ara ara verilen, çocuğu yormayan, bilinç altına öğreti veren önemli bir süreç. Emin olun çocuklara da ebeeveynlere de böyle daha kolaylık.❤
👏👏emeğinize sağlık harika bir program olmuş❤
Çok teşekkür ederiz, sevgiler
Emeğinize sağlık 🤩
Çok teşekkür ederiz. sevgiler
Güzel ve faydalı bir yayın olmuş elinize sağlık. Her geçiş surecinde olduğu gibi bu dönemde de stresler kacinilmaz, yepyeni bir dönem basliyor hem minikler icin hem de ebeveynler icin. Herkese bol sabırlar diliyorum😊
Çok teşekkür ederiz, bizden de sevgiler...
Merhaba , öncelikle Sevgili Özden hanımın doğallığı , süreci yönetme becerisi ve diksiyonuna hayran olmakla birlikte çocuktan bahsederken sadece anneye ait bir Varlıkmış gibi bahsetmediği için teşekkür ederim. Lakin her iki uzmanından sürekli anne çocuk ilişkisi ile tuvalet kazandırma ilişkisini eş tutmasını anlayamıyorum. Çocuk bakımını üstlenmek anne ve babanın birlikte hareket etmesi gereken bir konudur hele ki günümüzde annelerin büyük oranının çalıştığı düşünülürse… Diğer bir konu ise çocuğun bezden kurtulması gerektiğine dair kurulan cümleler bana doğru gelmiyor . Memeden ayrılma , emzikten ayrılma, bezden ayrılma vs süreçlerin hepsi çocukta uzun süre devam eden ve akabinde sevgiyle sonlanması gereken bir süreç olarak düşünmekteyim. “Kurtulma” kelimesi bende sanırım hayal kırıklığına sebebiyet verdi . Sevgiler .
Yorumunuz için çok teşekkür ederiz, sevgiler