Rollo May der ki, aşkın karşıtı nefret değil kayıtsızlıktır. Yani nefret aslında aşkın başka bir biçimidir. Sizin anlatımınızla daha da zenginleşti bu tanım. Teşekkürler, lezzetli sohbet için, iyi ki varsınız, tek başınıza.
Hocam, kendimce o kadar çok şey öğreniyorum ki sohbetlerinizden. Aynı zamanda birçok ruhsal buhranima da tedavi oluyor anlattıklarınız. Teşekkür ederim.
“Aşk imiş her ne vâr âlemde ilm bir kıyl’ü kal imiş ancak” İnci tanesi gibi tane tane berrak,yumuşak, neşe, huzur ,mutlu,kutlu bir konuşma içinde teşekkür ediyorum.🤍💙
Kapanış dileğinize istinaden: Aşkın nefrete evrilişine tanık olunca, Allah esirgesin demek kaçınılmaz. Çünkü hasarlı bünyeler mevzuuyu bir daha kaldırmaz. 🖤 Söyleşi samimi ve lezzetliydi.
Gerçekten sohbetinize doyum olmuyor, her zamanki gibi yorulmuş bir beyinle uykuya gidiyorum. Biz de, sürç-ü yorum yaparsak affınıza sığınırız. :) Sağ olun, sesinize soluğunuza sağlık, iyi ki varsınız! 🙏
Gerçekten cok ufuk açıcı bir sohbetti Dücane Hocam. İlminizle aydınlattığınız icin teşekkür ederim. Bilgi paylaşıldıkça çoğalıyor, birikimi olan kişilerce yeniden yorumlanip baska boyutlarda genişliyor. Bizde kendimiz okuyarak bilgi edinme konusunda tembellik var ne yazık ki, okumak yerine dinlemeyi, bilene danışmayı daha çok seviyoruz ama sizin felsefe ve teoloji alanında okuduğunuz eserleri hem nitelik hem de nicelik bakımından tamamlamam imkansız olduğu için video paylasimlarinizdan istifade etmeye devam edeceğim. İyi ki varsınız. Doğalliğiniz, anlatimdaki akıcılığınız ve samimiyetiniz videoları daha ilgi çekici kılıyor. Araya girip soru yönelten bir sunucu olmadığı için anlatımlarınızın bütünselliği bozulmuyor. Videolarınızın devamını bekliyorum. Saygılarımla...
Her zamanki gibi keyifle dinlediğim bir söyleşi oldu.Neden sorusuna cevap verebiliyorsan gerçekten aşık değilsin ne kadar doğru bir tanımlama .Çok çok teşekkür ederim,sağlıkla kalın.
Her an bir ara-dalığı yaşayan, makro düzeyde doğum ve ölümün ara-dalığında olan insanın, bu aradalığa tahammül edemeyip belki de arada oluş hâlinden çıkma fantezisi; tanrıya benzemek, öte'nin sakini olmak. "Sanırım bu fantezi'den kurtulmak", verili olan bu ara-dalığın gereğini kavramak ve yaşayabilmek için elzem... Teşekkür ederiz Hocam, sevgiler olsun...
Teşekkürler , Dücane bey hocam, gerçek aşkı bilmeden şu dünyadan bir çoğumuz göçeceğiz, bildiğimiz iki gıdımlık duyguları da aşk sanacağız!! Korkunç değil mi? Ahh , ne büyük yanılgı.. 🌷
Hocam iyi ki varsınız muhabbettiniz o kadar keyifli ki bir videonuzdan başka bir videonuza geçiyorum çok etkileyici söylemleriniz bilgileriniz aklınıza fikrinize yüreğinize sağlık.
Bizler nereden doğduk? Aşktan. Nasıl yok olur gideriz? Aşksız. Kendimizi aşmanın çaresi nedir? Aşk. insan aşkı bulabilir mi? Aşk yoluyla. Uzun zaman ağlatmayan nedir? Aşk. Bizi hep ne bağlamalı? Aşk GOETHE, Aşk Serenadı
Eşikte beklemekteyiz. Yılların emeğinden Biz de payımıza duseni alacagız dersler vasıtası ile gorunuyor. Ancak bence bu söyleşiler de derslere giden yolların ince ince orulmus taşları. Emeğinize çabanıza saglık.
Lisedeyken satranç kolundaydım. Göstermelik olarak başlamıştı ama hafta içi saatlerce millet evine gittiğinde bizi okulda bırakıyorlardı. Eyüp edirnekapı istikametinde bir okul. Kendimi bitki olarak tanımladığım bir zaman. Bir nevi kendimden sırf kendim olduğum için haz aldığım bir dönem. Cuma namazlarına giderdim ama bilmiyorum çocukluktan miras bir başıbuyrukluk çabuk bıkma. Oluruna bırakma. Hatta erteleme halim hep benimleydi. Fakat düşüncesiz ve her şeye evet dediğim güzel günlerdi. Yazgı o ki babam köyde annem istanbulda kardeşimle birlikte çalışıyordu. Bense okuyordum. Amaç istikametim yok. Üstelik matematik bölümündeydim. Matematik hocasını Annemden çok görüyordum. Sesi kısık mıy mıy bir kadındı. Açıkçası ezberi ve anlaması yüksek bir öğrenciydim ama sayısalda değil. Tuhaf hevesim yoktu. Tarihe, edebiyata hiç birisine. Sadece olanı kabul ediyordum. Sınıfı geç işte. Komik olan hep okul dışı bir kitap şansıma denk gelirse onu gerçekten isteyerek okuyordum. Bu gazetede bir makale bile olabilirdi. Fakat bir nevi bir ağaç gibiydim. Her rüzgara açıktım. Ön sırada oturan mavi gözlü ve okul öncesi talihsiz bir karşılaşma yaşadığım bir kız ona tamamen aşıktım. 3yıl boyunca tek söz söyleyemedim. Çünkü ağaçlar sever. Ama gölgesinde dinlenmesini bilirsen. Sonuçta okul bitti. O bazen mavi gözlerini bana dikip uzun bakışları ve nadiren onunla olan sohbetlerim bana prostun gerçek cennetler unuttuklarımızdır sözünü hatırlatır. O cenneti zaman ve mekan mefhumundan bağımsız anlaklarda bulmuştu. Koca kayıp zamanın izindesinin çocukluğunda ve annesini çağırmak için kullandığı çıngarak sesiyle noktalaması yada bundan en son cildinin son sayfalarına doğru bahsetmesi tesadüf değildir. Hiç bir büyük eser ve yaşam tesadüf değildir. Satrançta önemli olan rakibi mat etmek. Bunları satranç kolunda öğrendim. Ama bütün grubun en zayıf halkası bendim. Herkes beni yeniyordu. Birde turnuvada birinci olmuş bir çocuk vardı. Kimse onu yenemezdi. Yada yenilmesi zordu. Birgün sıradan birgün onunla oynuyordum. Biraz havalı ve ukala bir tipti. Hakedilmemiş bir özgüveni vardı. O acıyı ve sevinci görmedin onda. Bütün havalı tiplemeler genelde yüzeyseldir. Arkadaşıyla sürekli geyik yapıyor. Bir yandanda oyununa devam ediyordu. Bense sadece gözlerimle satranç tahtasına bakıyordum. Maç boyunca hiç kafamı kaldırıpta ne ona nede etraftaki kalabalığa bakmadım. Ama istisnasız her şeyi görüyordum. Havada uçuşan sineğine kadar. Çünkü görmenin ilk koşulu bakmak değil dikkattir. Konsatrasyon bile değildir saf dikkat halidir.Ama dikkate bile dikkatini vermemen yani rahatlık hali.Sonuca değil tamamen sürece odaklı olma durumu. Beni çok hafife aldığından hamleleri özensizdi. Aslında mata yaklaştığı anlar oldu o ise gülüyor şakalaşıyordu ve eğer oyunu umursamasaydı bu onun için harika bir haldi. İnsan biraz rahat ve müreffeh olmalı. Fakat ben şah çektiğimde mat kaçınılmazdı. Suratının biçimi değil ama hali hala hafızamda. Yanındaki arkadaşı mat oldun oğlum galiba dediğinde ancak masaya bakan şaşkın bakışlarını bana doğrultabildi. İşte şimdi karşımda gerçek bir insan vardı. Zweigın intihardan önceki son kitabının adı satranç.Bu kitabı hiç okumadım. İçini hayal gücümle dolduruyorum. Tuhaf olan hitlerin kavgam kitabını gençliğimde okumuştum. Kapağında çok havalı asker pozuyla bir resmide vardı. Hitler bu kitabı hapishanede gücünün en az olduğu zamanda yazdı. Zweig yorgun ve güçsüz eşiyle birlikte intiharı seçtiğinde birbirlerine sarılmış ölmüş bedenlerinde saklı bir aşk vardı. Fotoğrafını görürseniz bu intiharın aslında bir şah çekmek olduğunu anlarsınız. Tanrıya şah çekmek. Her mat tanrısal ve zaman meselesidir. İroni budur. Matı hep tanrısal olan yapar. Sonuçta hitlerde karısıyla birlikte intihar etti. Ama bedenlerini bu dünyaya bırakmaya bile cesaret edemediler. Aşk korkaklara göre değildir. Hakikatse ne korkaklara nede cesurlara göre değildir. Açıklık ve tamlık bu bazen prostun labirentinde bir anne çağırma çıngırağı olur. Bazende zamansız mekansız mavi gözlü bir yaşamın sana uzun uzun bakışlarında kaybolmak olur. Hakikat kaybolmayı göze alabilecek bir tamlıktır. 4.Muradın dediği gibi elden ne gelir şair sözü.th-cam.com/video/62w_kVxgItw/w-d-xo.html
Kelimeleriniz beni de geçmişe götürdü. Hakikatın anlamını aradığım günlerdi, iş öyle bir noktaya gelmişti ki isyan etmek üzereydim ve etmiştim de, tüm o insanlar cehaletleri veya umursamazlıkları ile mutluluğu ve hayatı yudumlarken akşam vaktinde simsiyah gölgeme bakıyor kafamda ki sorular ve yalnızlığım ile isyan ediyordum. Neden her şey bu kadar zordu, neden her şey bu kadar karışıktı, isyan ediyordum. Neden diğer insanlar hakikat seni anlamak için hiç bir şey yapmazken onlara mutluluğu ve dinginliği veriyorken beni bu çukurlara fırlatıyorsun diye soruyordum. Sadece bir gün sonra , videoda söylendiği gibi o bakış fırlatıldı. İki siyah gözün etkisi musanın gözlerinin önünde paramparça olan dağ gibiydi , bu sefer musanın yerine ben geçmiştim. Tüm hayat her şey durmuştu, bu olayın üzerinden yıl ve aylar geçti. Hala o anda gördüğüm şeyi arıyorum, eskiden yanıtlanmamış sorularım ve isyanım vardı. Şimdi ise sadece ayrılık ve özlem
İlâhi saygıdeğer Hocam,çok hoşsunuz ,gülümseyerek bitirdim ya videonuzu"-Sağcıların da İslâmcıların da tanrısı kodu mu oturtan bir tanrıdır! Ömrünüze bereket ...
Yaklaşık 10 yıldan beri zevk ederek dinleyen,zleyen aynı zamanda okur olarak; imgeden kavrama çıkma sürecinde tasavvufu bir yaklaşımdan hareketle ilmel,aynel,hakkel yakin olarak bir deneyimi sohbetinizde açabilirseniz çok memnun olurum çok kıymetli Dücane hocam.Muhabbetlerimle
Harika anlattiniz tesekkur ederim Ruhuz buna katiliyorum bir de saf akil olarak birligi bilmemiz gerek Bence butun insanlar Kardeslerimizdir kime ne yaparsam kendime Yapmis Oluyorum Verdiklerimi kendime Vermis oluyorum
Çinli tabiatta ve varoluşta ( vahdet) birlik görür.Yang fail güç yani müzekker,erkek güç, olumlu güç yukarı çıkan yükselen güç.Yin ise olumsuz, kabulcü güç edilgen ve müennes,dişi güçtür. Yang, gök-yin ise yer.toplamından bir doğum ve sonuç meydana geliyor.
hocam ben de pencere kenarında oturmuş, top kesesenlere benzemeye başladım 🤣 yaştan ziyade aldığımız terbiye, görgü, akıl ekseninde kalmaya çalışmaktan bütün bunlar :)
Hocam, merhabalar. Nasılsınız, umarım iyisinizdir. Bir videonuzda "İşittik ve itaat ettik. Şöyle olsa olmaz mıydı, işittik, e biraz da duralım düşünelim" (tam olarak böyle değildi ama ana mantık burdakiyle aynıydı.) Bu bana mühlet isteyenlerden olmak gibi geliyor. Araf süresi 15. ayetteki gibi. Bu yaklaşım bu açıdan bakınca ne kadar doğru? Hocam bir de "Ya Aişe, Allah'a şükreden bir kul olmayayım mı?" diyen bir peygamberin dini bu çağda nasıl bu kadar çatırdayabiliyor (Hiç olmazsa benim için)? Hakikat değilse kim ayakları zonklayana kadar ibadet eder ki? Küçükken (nefsim uyanmadan önce) peygamber olmak da ne var derdim, anlayamazdım. Nefsim uyandığından beri bırakın peygamber olmayı insan olmanın ne kadar zor olduğunu anlamaya başladım. Bu başlangıçla Peygambere hürmetim daha bir arttı ama ondan gelenlerle bu çağda var olmak çok zor. Bu zorlukları, tüm sorulara cevap bulsan da geriye bir soru kalıyor tüm cevaplarımı eriten: Neden bu sorularla muhattabım? Benden öncekiler işin en fazla inancıyla sınanırken, şimdi ise dinin pratiği zar zor oluşturduğumuz inanca meydan okuyor, inanç da yeri geliyor akla meydan okuyor. Getirdiği hakikat üzere emrolunduğu gibi dost doğru yaşayan bir peygamberin mesajı bizi nasıl bu çelişkilere düşürüyor? Hayatı mı yalan? Yoksa içinde doğduğumuz çağ dikenlerle dolu da aklımız ve inancımız isyan mı ediyor?
Çifte Tazminat (Double Indemnity)1944 Bir baş yapıt. Yukarıdaki başlıklardan bir kaçına uyabilir. Özellikle hırs ve ihtiras. Sohbet için teşekkürler. Keyifliydi.
ihtiras daha cok kadinlarla ilgilidir sonucunu çıkarıyorsunuz felsefe ve psikanalizden yine de tartişmamiz gerekmez mi neden olumsuz saydiğımız insani özellikleri kadinlara yüklüyoruz?
Dücane hocam, Konuşmanın sonlarına doğru (1.52. dk) "Tanrı saf bilinç hali değil saf bilinçsizlik halidir. Tanrı ustur." dediniz. Konuşmanızı iki defa izledim ama zihnimdeki karışıklığı gideremedim. Bilinç ayrılıkta mı ortaya çıkıyor, "birlik"te bilinç yok mudur? Saf bilinçsizlik hali derken ayrılığın olmayışına mı vurgu yapıyorsunuz? Emekleriniz için minnettarım. Saygılar
Pardon araya giriyorum ama hoca bazı eski felsefi düşünürlerin tanrıya atfettiği yüklediği us idi öyle layik görüyorlardı dedi.. halbuki iyi kötü yok tam bilinçsizlik dedi diye düşünüyorum : )
Hocam sadece bu sohbetiniz bile felsefe tarihini anlamaya kapsamlı bir saatlik tefekkür ömre bedel oldu, tekrar tekrar dinlenecek gönüllere sürür veren sohbet oldu, yüreğinize sağlık, Felsefe tarihi derslerine nasıl katılabilirim, yeni başlıyacak olanı kaçırmak istemiyorum,
veysel şatıroğlu, başka bir erkekle evden kaçan karısının çorabının içine para koyar. yolda ihtiyacı olur diye düşünür. o yüzden aşık veysel denir bu gönlü yüce adama.
Etrafında sürekli dönüyoruz. Ancak Ruh nedir? Ruh var mıdır? Ruh tıpkı duygu gibi, düşünmek gibi, sevgi gibi, akıl yürütme gibi, bilinç gibi beynimizin bir edimi değil midir?
Üstadım saygılar, eğer aşk Tanrı ile bütünleşme, birleşme isteği ve nefret de itme, ayırma ise, ruhun bütünden ayrılması da bir nefretin sonucumudur ? Yani ayrık olan şeyin ayrılma sebebi hangi nefret / itme / gadap sonucunda meydana gelmiştir ? Tanrı'nın Ruhundan üflemesi, insan ruhunu kendisinden ayırması bir nefret eylemi midir ?
Lütfen bir gün de Lars Von Trier'in Idioterne filmi hakkında bir video paylaşın. En sevdiğiniz filmi olduğunu söylemiştiniz, çok merak ediyorum bakış açınızı.
Dücane Hocam, Şakir Kocabaş-İfadelerin Gramatik Ayrımı adlı kitabı üzerine düşüncelerinizi çok merak ediyorum. Yeri geldiğinde değinirseniz çok faydalı olacaktır. Selamlar, Hürmetler.
Aristoteles' e göre evren hep vardı.. Evren yaratılmadı. Evren sonsuzdu. Platon' a göre ise, evren sonradan yaratıldı, sonradan yaratıldı ise evrenin olmadığı bir zaman da vardı. Önce ruh vardı..
Rollo May der ki, aşkın karşıtı nefret değil kayıtsızlıktır. Yani nefret aslında aşkın başka bir biçimidir. Sizin anlatımınızla daha da zenginleşti bu tanım. Teşekkürler, lezzetli sohbet için, iyi ki varsınız, tek başınıza.
Teşekkür ederim Hocam emeklerinize sağlık saygılar
nefret sevginin narsisistik kirilmaya ugramis halidir, der
Hocam, kendimce o kadar çok şey öğreniyorum ki sohbetlerinizden. Aynı zamanda birçok ruhsal buhranima da tedavi oluyor anlattıklarınız. Teşekkür ederim.
“Aşk imiş her ne vâr âlemde ilm bir kıyl’ü kal imiş ancak”
İnci tanesi gibi tane tane berrak,yumuşak, neşe, huzur ,mutlu,kutlu bir konuşma içinde teşekkür ediyorum.🤍💙
Bir Dücane Cündioğlu atasözü der ki: "Bu DAİMA böyledir."
😃
Kapanış dileğinize istinaden: Aşkın nefrete evrilişine tanık olunca, Allah esirgesin demek kaçınılmaz. Çünkü hasarlı bünyeler mevzuuyu bir daha kaldırmaz. 🖤 Söyleşi samimi ve lezzetliydi.
Düşünmeye başlayan insan bir daha başladığı yere dönemiyor sanırım ... Hakikate aşık mecnunlar olmak temennisiyle... Sonsuz minnetle hocam....
Düşünmeyi bırakınca dönüyosun geri dönmenin zor olduğu bir yols tekrar
Gerçekten sohbetinize doyum olmuyor, her zamanki gibi yorulmuş bir beyinle uykuya gidiyorum. Biz de, sürç-ü yorum yaparsak affınıza sığınırız. :) Sağ olun, sesinize soluğunuza sağlık, iyi ki varsınız! 🙏
Gerçekten cok ufuk açıcı bir sohbetti Dücane Hocam. İlminizle aydınlattığınız icin teşekkür ederim. Bilgi paylaşıldıkça çoğalıyor, birikimi olan kişilerce yeniden yorumlanip baska boyutlarda genişliyor. Bizde kendimiz okuyarak bilgi edinme konusunda tembellik var ne yazık ki, okumak yerine dinlemeyi, bilene danışmayı daha çok seviyoruz ama sizin felsefe ve teoloji alanında okuduğunuz eserleri hem nitelik hem de nicelik bakımından tamamlamam imkansız olduğu için video paylasimlarinizdan istifade etmeye devam edeceğim. İyi ki varsınız. Doğalliğiniz, anlatimdaki akıcılığınız ve samimiyetiniz videoları daha ilgi çekici kılıyor. Araya girip soru yönelten bir sunucu olmadığı için anlatımlarınızın bütünselliği bozulmuyor. Videolarınızın devamını bekliyorum. Saygılarımla...
Derslerinizi başlangıcından itibaren izliyorum.Bu ders bir başkaydı.🙏🙏🙏🙏
Her zamanki gibi keyifle dinlediğim bir söyleşi oldu.Neden sorusuna cevap verebiliyorsan gerçekten aşık değilsin ne kadar doğru bir tanımlama .Çok çok teşekkür ederim,sağlıkla kalın.
Hocanın konu başlığını verirken ki hafif tebessümünü beyin kıvrımlarımda hissettim
Her an bir ara-dalığı yaşayan, makro düzeyde doğum ve ölümün ara-dalığında olan insanın, bu aradalığa tahammül edemeyip belki de arada oluş hâlinden çıkma fantezisi; tanrıya benzemek, öte'nin sakini olmak. "Sanırım bu fantezi'den kurtulmak", verili olan bu ara-dalığın gereğini kavramak ve yaşayabilmek için elzem... Teşekkür ederiz Hocam, sevgiler olsun...
Çok güzel bir adamsın düccane hoca,seni dinlemekte çok hoş..sağ ol kattıkların İçin öğettiklerin için..
üstadım çok teşekkür ederim çok öğreticiydi her zaman ki gibi eksik olmayın lütfen...
Teşekkürler , Dücane bey hocam, gerçek aşkı bilmeden şu dünyadan bir çoğumuz göçeceğiz, bildiğimiz iki gıdımlık duyguları da aşk sanacağız!! Korkunç değil mi? Ahh , ne büyük yanılgı.. 🌷
Çok teşekkürler hocam, her dinlediğimde yeni şerlere pencere açmamama vesile oldunuz... Sağ olun var olun..
Kıymetli hocam çok teşekkür ederim sağlık ve afiyet dilerim .
Pornografi sektörü bilmez!
Gözden göze bir yol vardır görünmez..
Kalpten kalbe bir dil vardır bilinmez..
Nefesinize sağlık 🌹
Pornografi ilr ne ilgisi var?
Çok teşekkür ederim, iyi ki varsınız
Hocam iyi ki varsınız muhabbettiniz o kadar keyifli ki bir videonuzdan başka bir videonuza geçiyorum çok etkileyici söylemleriniz bilgileriniz aklınıza fikrinize yüreğinize sağlık.
Emeğinize sağlık hocam çok teşekkür ederiz çok güzel bir sohbet her Sohbetinizi sabırsızlıkla bekliyorum
Bizler nereden doğduk?
Aşktan.
Nasıl yok olur gideriz?
Aşksız.
Kendimizi aşmanın çaresi nedir?
Aşk.
insan aşkı bulabilir mi?
Aşk yoluyla.
Uzun zaman ağlatmayan nedir?
Aşk.
Bizi hep ne bağlamalı?
Aşk
GOETHE, Aşk Serenadı
AŞKINIZ BATSIN
Bir sinek Aldi Kartali vurdu yere der Yunus Emre
Ve gordum o cikan Tozu der
Harikasiniz Muhtesem bir anlatim
Ask la dinledim Sagolun Varolun
Bu söyleşiden sonra felsefe derslerine katılan kişi sayısı katlanacak, Cenab-ı Aşk ve Ölümün Dört Rengi yok satacak. Beynim zevkten dört köşe oldu
Aşk inançtır, güç verir, ibadeti sevgidir, huzur verir.
Harika bi sohbetti ağzınıza sağlık hocam
Eşikte beklemekteyiz.
Yılların emeğinden
Biz de payımıza duseni alacagız dersler vasıtası ile gorunuyor. Ancak bence bu söyleşiler de derslere giden yolların ince ince orulmus taşları.
Emeğinize çabanıza saglık.
Muhterem Hocam teşekkür ederim.
Çok teşekkürler hocam allah sağlık afiyet versin.
Teşekkür ederiz 🌷🙋♀️
Yüreğinize nefesinize sağlık 🌹 teşekkürler hocam
Çok teşekkürler...
Çok teşekkürler ağzınıza sağlık hocam
Hocam ,cok tesekkur ederim 🌸🌸🌸
Lisedeyken satranç kolundaydım. Göstermelik olarak başlamıştı ama hafta içi saatlerce millet evine gittiğinde bizi okulda bırakıyorlardı. Eyüp edirnekapı istikametinde bir okul. Kendimi bitki olarak tanımladığım bir zaman. Bir nevi kendimden sırf kendim olduğum için haz aldığım bir dönem. Cuma namazlarına giderdim ama bilmiyorum çocukluktan miras bir başıbuyrukluk çabuk bıkma. Oluruna bırakma. Hatta erteleme halim hep benimleydi. Fakat düşüncesiz ve her şeye evet dediğim güzel günlerdi. Yazgı o ki babam köyde annem istanbulda kardeşimle birlikte çalışıyordu. Bense okuyordum. Amaç istikametim yok. Üstelik matematik bölümündeydim. Matematik hocasını Annemden çok görüyordum. Sesi kısık mıy mıy bir kadındı. Açıkçası ezberi ve anlaması yüksek bir öğrenciydim ama sayısalda değil. Tuhaf hevesim yoktu. Tarihe, edebiyata hiç birisine. Sadece olanı kabul ediyordum. Sınıfı geç işte. Komik olan hep okul dışı bir kitap şansıma denk gelirse onu gerçekten isteyerek okuyordum. Bu gazetede bir makale bile olabilirdi. Fakat bir nevi bir ağaç gibiydim. Her rüzgara açıktım. Ön sırada oturan mavi gözlü ve okul öncesi talihsiz bir karşılaşma yaşadığım bir kız ona tamamen aşıktım. 3yıl boyunca tek söz söyleyemedim. Çünkü ağaçlar sever. Ama gölgesinde dinlenmesini bilirsen. Sonuçta okul bitti. O bazen mavi gözlerini bana dikip uzun bakışları ve nadiren onunla olan sohbetlerim bana prostun gerçek cennetler unuttuklarımızdır sözünü hatırlatır. O cenneti zaman ve mekan mefhumundan bağımsız anlaklarda bulmuştu. Koca kayıp zamanın izindesinin çocukluğunda ve annesini çağırmak için kullandığı çıngarak sesiyle noktalaması yada bundan en son cildinin son sayfalarına doğru bahsetmesi tesadüf değildir. Hiç bir büyük eser ve yaşam tesadüf değildir. Satrançta önemli olan rakibi mat etmek. Bunları satranç kolunda öğrendim. Ama bütün grubun en zayıf halkası bendim. Herkes beni yeniyordu. Birde turnuvada birinci olmuş bir çocuk vardı. Kimse onu yenemezdi. Yada yenilmesi zordu. Birgün sıradan birgün onunla oynuyordum. Biraz havalı ve ukala bir tipti. Hakedilmemiş bir özgüveni vardı. O acıyı ve sevinci görmedin onda. Bütün havalı tiplemeler genelde yüzeyseldir. Arkadaşıyla sürekli geyik yapıyor. Bir yandanda oyununa devam ediyordu. Bense sadece gözlerimle satranç tahtasına bakıyordum. Maç boyunca hiç kafamı kaldırıpta ne ona nede etraftaki kalabalığa bakmadım. Ama istisnasız her şeyi görüyordum. Havada uçuşan sineğine kadar. Çünkü görmenin ilk koşulu bakmak değil dikkattir. Konsatrasyon bile değildir saf dikkat halidir.Ama dikkate bile dikkatini vermemen yani rahatlık hali.Sonuca değil tamamen sürece odaklı olma durumu. Beni çok hafife aldığından hamleleri özensizdi. Aslında mata yaklaştığı anlar oldu o ise gülüyor şakalaşıyordu ve eğer oyunu umursamasaydı bu onun için harika bir haldi. İnsan biraz rahat ve müreffeh olmalı. Fakat ben şah çektiğimde mat kaçınılmazdı. Suratının biçimi değil ama hali hala hafızamda. Yanındaki arkadaşı mat oldun oğlum galiba dediğinde ancak masaya bakan şaşkın bakışlarını bana doğrultabildi. İşte şimdi karşımda gerçek bir insan vardı. Zweigın intihardan önceki son kitabının adı satranç.Bu kitabı hiç okumadım. İçini hayal gücümle dolduruyorum. Tuhaf olan hitlerin kavgam kitabını gençliğimde okumuştum. Kapağında çok havalı asker pozuyla bir resmide vardı. Hitler bu kitabı hapishanede gücünün en az olduğu zamanda yazdı. Zweig yorgun ve güçsüz eşiyle birlikte intiharı seçtiğinde birbirlerine sarılmış ölmüş bedenlerinde saklı bir aşk vardı. Fotoğrafını görürseniz bu intiharın aslında bir şah çekmek olduğunu anlarsınız. Tanrıya şah çekmek. Her mat tanrısal ve zaman meselesidir. İroni budur. Matı hep tanrısal olan yapar. Sonuçta hitlerde karısıyla birlikte intihar etti. Ama bedenlerini bu dünyaya bırakmaya bile cesaret edemediler. Aşk korkaklara göre değildir. Hakikatse ne korkaklara nede cesurlara göre değildir. Açıklık ve tamlık bu bazen prostun labirentinde bir anne çağırma çıngırağı olur. Bazende zamansız mekansız mavi gözlü bir yaşamın sana uzun uzun bakışlarında kaybolmak olur. Hakikat kaybolmayı göze alabilecek bir tamlıktır. 4.Muradın dediği gibi elden ne gelir şair sözü.th-cam.com/video/62w_kVxgItw/w-d-xo.html
Kaleminize sağlık hepsini okudum yazdıklarınızın
Kelimeleriniz beni de geçmişe götürdü. Hakikatın anlamını aradığım günlerdi, iş öyle bir noktaya gelmişti ki isyan etmek üzereydim ve etmiştim de, tüm o insanlar cehaletleri veya umursamazlıkları ile mutluluğu ve hayatı yudumlarken akşam vaktinde simsiyah gölgeme bakıyor kafamda ki sorular ve yalnızlığım ile isyan ediyordum. Neden her şey bu kadar zordu, neden her şey bu kadar karışıktı, isyan ediyordum. Neden diğer insanlar hakikat seni anlamak için hiç bir şey yapmazken onlara mutluluğu ve dinginliği veriyorken beni bu çukurlara fırlatıyorsun diye soruyordum. Sadece bir gün sonra , videoda söylendiği gibi o bakış fırlatıldı. İki siyah gözün etkisi musanın gözlerinin önünde paramparça olan dağ gibiydi , bu sefer musanın yerine ben geçmiştim. Tüm hayat her şey durmuştu, bu olayın üzerinden yıl ve aylar geçti.
Hala o anda gördüğüm şeyi arıyorum, eskiden yanıtlanmamış sorularım ve isyanım vardı. Şimdi ise sadece ayrılık ve özlem
Sayın hocam yüreğinize emeğinize sağlık teşekkürler
İlâhi saygıdeğer Hocam,çok hoşsunuz ,gülümseyerek bitirdim ya videonuzu"-Sağcıların da İslâmcıların da tanrısı kodu mu oturtan bir tanrıdır!
Ömrünüze bereket ...
Teşekkür ederim.
Maden suyu içmek gibi benim için Dücane Hoca. Ilkten sevmezken sonra icmeye kanılamayan... 🤗🎈
sevgi ve nefretin fizikteki karşılığı, affinite, çekim ve itim,
Ağzına sağlık hocam
"Bilmenin üzerine uygarlık kurmanın mümkün olmadığı ortaya çıkar.." Platon öncesi filozoflar s:35.. daha bir anlamak isterdim.!
Çok keyifli bir sohbetti. Teşekkürler hocam.
Çok teşekkür ederim.emeğiniz çok değerli benim için..
Hocam iyi geceler , gayretinize sağlık , teşekkürler 🙏
Yaklaşık 10 yıldan beri zevk ederek dinleyen,zleyen aynı zamanda okur olarak; imgeden kavrama çıkma sürecinde tasavvufu bir yaklaşımdan hareketle ilmel,aynel,hakkel yakin olarak bir deneyimi sohbetinizde açabilirseniz çok memnun olurum çok kıymetli Dücane hocam.Muhabbetlerimle
Favori dersim bu oldu. Çok iyiydi Hocam ağzınıza sağlık. Etimolojiyi lütfen atlamayın, kelimeler arasındaki akrabalıklar ufkumuzu açıyor.
Harika anlattiniz tesekkur ederim
Ruhuz buna katiliyorum bir de saf akil olarak birligi bilmemiz gerek
Bence butun insanlar Kardeslerimizdir kime ne yaparsam kendime Yapmis
Oluyorum Verdiklerimi kendime
Vermis oluyorum
Nefesinize sağlık
Coştunuz, coşturdurdunuz hocam. Harikasınız, nutkum tutuldu. Müsaadenizle haykırmalıyım. Aaaaahhhhhhh... Aşkla kalın. Aşkçakalın
Ya ders notları paylaşan arkadaş nerdesin lütfen bu değerli notları deftere geçirmek en büyük nimet bizim için
bundan daha cömet davrandığımı hatırlamam ,tek kelime ile harikaydı ,harikasınız, iyiki varsınız
Muhteşemdiniz hocam. Çok teşekkür ediyoruz.❤
'Bol aşklar...'
Ne güzel bir temenni!
Müteşekkirim hocam, çok güzeldi bu akşam.
Sevgiler ☘️
İyi ki varsınız❤👏❤👏
Teşekkürler hocam....
antikçağ-histeri
ortaçağ-melankoli
modern çağ-depresyon
40:44
Aşk olsun hocam :)
Çinli tabiatta ve varoluşta ( vahdet) birlik görür.Yang fail güç yani müzekker,erkek güç, olumlu güç yukarı çıkan yükselen güç.Yin ise olumsuz, kabulcü güç edilgen ve müennes,dişi güçtür. Yang, gök-yin ise yer.toplamından bir doğum ve sonuç meydana geliyor.
Çok teşekkür ederiz hocam HARİKA💜💙💚
hocam ben de pencere kenarında oturmuş, top kesesenlere benzemeye başladım 🤣 yaştan ziyade aldığımız terbiye, görgü, akıl ekseninde kalmaya çalışmaktan bütün bunlar :)
saygı ve hürmetler..
Faydalı oldu.sağolun.
Teşekkürler reiz.
👏👏👏
Teşekkürler
İnsan kendinde olana aşık olur..
Muthiş
Merhaba dücane bey, youtube kanalımda sizin için fuzuli den yaptığım besteyi koydum.
Hocam, merhabalar. Nasılsınız, umarım iyisinizdir.
Bir videonuzda "İşittik ve itaat ettik. Şöyle olsa olmaz mıydı, işittik, e biraz da duralım düşünelim" (tam olarak böyle değildi ama ana mantık burdakiyle aynıydı.) Bu bana mühlet isteyenlerden olmak gibi geliyor. Araf süresi 15. ayetteki gibi. Bu yaklaşım bu açıdan bakınca ne kadar doğru?
Hocam bir de "Ya Aişe, Allah'a şükreden bir kul olmayayım mı?" diyen bir peygamberin dini bu çağda nasıl bu kadar çatırdayabiliyor (Hiç olmazsa benim için)? Hakikat değilse kim ayakları zonklayana kadar ibadet eder ki? Küçükken (nefsim uyanmadan önce) peygamber olmak da ne var derdim, anlayamazdım. Nefsim uyandığından beri bırakın peygamber olmayı insan olmanın ne kadar zor olduğunu anlamaya başladım. Bu başlangıçla Peygambere hürmetim daha bir arttı ama ondan gelenlerle bu çağda var olmak çok zor. Bu zorlukları, tüm sorulara cevap bulsan da geriye bir soru kalıyor tüm cevaplarımı eriten: Neden bu sorularla muhattabım? Benden öncekiler işin en fazla inancıyla sınanırken, şimdi ise dinin pratiği zar zor oluşturduğumuz inanca meydan okuyor, inanç da yeri geliyor akla meydan okuyor. Getirdiği hakikat üzere emrolunduğu gibi dost doğru yaşayan bir peygamberin mesajı bizi nasıl bu çelişkilere düşürüyor? Hayatı mı yalan? Yoksa içinde doğduğumuz çağ dikenlerle dolu da aklımız ve inancımız isyan mı ediyor?
Ya dinden yada gerçekten haberin yok...
Çifte Tazminat (Double Indemnity)1944 Bir baş yapıt. Yukarıdaki başlıklardan bir kaçına uyabilir. Özellikle hırs ve ihtiras. Sohbet için teşekkürler. Keyifliydi.
Hocam, kelimelerin kökenine dair kitap öneriniz olabilir mi? Tesekkur ederim.
ihtiras daha cok kadinlarla ilgilidir sonucunu çıkarıyorsunuz felsefe ve psikanalizden yine de tartişmamiz gerekmez mi neden olumsuz saydiğımız insani özellikleri kadinlara yüklüyoruz?
Notlarını paylaşıp özet geçen arkadaş nerede:))
Dücane hocam,
Konuşmanın sonlarına doğru (1.52. dk) "Tanrı saf bilinç hali değil saf bilinçsizlik halidir. Tanrı ustur." dediniz. Konuşmanızı iki defa izledim ama zihnimdeki karışıklığı gideremedim. Bilinç ayrılıkta mı ortaya çıkıyor, "birlik"te bilinç yok mudur? Saf bilinçsizlik hali derken ayrılığın olmayışına mı vurgu yapıyorsunuz? Emekleriniz için minnettarım. Saygılar
Bilinç devinimdir, gürültüdür.
Pardon araya giriyorum ama hoca bazı eski felsefi düşünürlerin tanrıya atfettiği yüklediği us idi öyle layik görüyorlardı dedi.. halbuki iyi kötü yok tam bilinçsizlik dedi diye düşünüyorum : )
Hoca ya bir şey katabilecek bir şeyler sorabilir miyiz bilemiyorum...
@@DucaneCundiogluResmiKanal teşekkür ederim hocam.
@@nilgunay3948 anlamaya çalışıyorum. Soru sormamın nedeni hocaya bir şey katmak değil, ondan istifade etmek. Soru sormanın amacı budur zaten.
Aşk.Lütfen, burnumun dibinden biraz öteme yerleş, Biraz uzağımda, biraz da yükseğimde eğleş! Yoksa nasıl derim ben, cânânım yıldızlara eş? (Nietzsche)
Hocam yine harikaydınız🌹
Hocam sadece bu sohbetiniz bile felsefe tarihini anlamaya kapsamlı bir saatlik tefekkür ömre bedel oldu, tekrar tekrar dinlenecek gönüllere sürür veren sohbet oldu, yüreğinize sağlık,
Felsefe tarihi derslerine nasıl katılabilirim, yeni başlıyacak olanı kaçırmak istemiyorum,
bkz. felsefedersleri.com
Hocam, bir Dionysos-Apollon dersi yapmayı düşünüyor musunuz?
"Her zamanki gibi yanılırsınız" :))
veysel şatıroğlu, başka bir erkekle evden kaçan karısının çorabının içine para koyar. yolda ihtiyacı olur diye düşünür. o yüzden aşık veysel denir bu gönlü yüce adama.
Etrafında sürekli dönüyoruz.
Ancak Ruh nedir? Ruh var mıdır? Ruh tıpkı duygu gibi, düşünmek gibi, sevgi gibi, akıl yürütme gibi, bilinç gibi beynimizin bir edimi değil midir?
Olsun...
Hocam metafizikte burhana nasıl ulaşılır.
Üstadım saygılar, eğer aşk Tanrı ile bütünleşme, birleşme isteği ve nefret de itme, ayırma ise, ruhun bütünden ayrılması da bir nefretin sonucumudur ? Yani ayrık olan şeyin ayrılma sebebi hangi nefret / itme / gadap sonucunda meydana gelmiştir ? Tanrı'nın Ruhundan üflemesi, insan ruhunu kendisinden ayırması bir nefret eylemi midir ?
🙏🏻🙏🏻
Lütfen bir gün de Lars Von Trier'in Idioterne filmi hakkında bir video paylaşın. En sevdiğiniz filmi olduğunu söylemiştiniz, çok merak ediyorum bakış açınızı.
Ejder emekli oldu galiba
🙏🙏✋
Janubiy Koreyadan Salamlar olsun qardaslar
🌹🌹🌹
Dücane Hocam, Şakir Kocabaş-İfadelerin Gramatik Ayrımı adlı kitabı üzerine düşüncelerinizi çok merak ediyorum. Yeri geldiğinde değinirseniz çok faydalı olacaktır. Selamlar, Hürmetler.
Bu arada kıymetli hocam videolarınızda kimlik,kişilik,kendilik isimli videoyu bulamıyorum.Bu videoyu nasıl bulabilirim.?
Levent bey,oynatma listelerinde 'imgeden kavrama' kısmında ilk video,matrix filmini baz alıp yorumlamıştı hocamız.
@@fatmanur7397 tşk ederim buldum.
lütfen saglığınıza dikkat edin bizim icin ,etmiyorsunuz gibi görünüyor
bir ben vardır, benden içeru
Bu ekranın ışığına kim bu kadar takılıyor ben anlamadım ya...
Aristoteles' e göre evren hep vardı.. Evren yaratılmadı. Evren sonsuzdu.
Platon' a göre ise, evren sonradan yaratıldı, sonradan yaratıldı ise evrenin olmadığı bir zaman da vardı. Önce ruh vardı..
abicim 10 dakika içine 24 dakika reklam gömmek nedir Allah aşkına ya
❤️