Kolaylıklar dileriz, seriyi bekliyoruz. Küçük aksesuarlarını hala bulabileceğiniz yegane yer İstanbul'da Şenbaba Otomotiv. Biz de zamanında 4 kapı bir Akdeniz ile uğraşmıştık. Anadol'un fanclub'ı da gayet aktiftir ve başta Gürcan Bey olmak üzere çok yardımcı olurlar. Şaside çürüme varsa işçiliği esnasında ölçülerini tutturabilmek için biraz uğraştıracaktır, maalesef çekme yapmaya çok müsait zor bir tasarımı var. Yine Anadol fanclub'dan şasi çapraz ölçüleini bulabilirsiniz. Pekin-Paris rallisi konusu doğru, ancak o araçta komple motor değişimi söz konusu. Madem dayanıklılık istiyorsunuz ön salıncak tasarımında klasik"sarı burç" problemine çözüm aramanız gerekecek. 5mm sacdan alt salıncak üretip üzerinde R9 rotili kullananlar vardı, bizim aracımızda da Opel rotilleri kullanılmıştı. Arttıracağınız gücün torkunu kaldırabilmesi için arka aks/defransiyel olarak Otosan P-100'lerde kullanılmış olan Ford Atlas aks uyarlanabiliyor, hala çıkma olarak bulunuyor ülkemizde. Arka askı donanımında performansı arttırıp çok oynamamak istiyorsanız, tek yaprak kompozit makas kullanımı uygulanabiliyor, ölçülerinize göre üretim yapan hintli firmalar mevcut. Direksiyon kutusu kremayerdir, temiz çalışan bir kutu, tur sayısı nedeniyle servo takviyeye pek de ihtiyaç duymaz. Güç artışı nedeniyle hız artacağı için direksiyon kutusu üzerinde amortisör kullanımı, üst hızlarda stabiliteye çok fayda ediyor. Son olarak şasinin korozyona karşı korunmasında klasik anti-pas boyalar yerine gemilerin "zincirlik boyası" kullanmanızı tavsiye ederim, diğer araçlarımda da kullandım, tuz dayanımı çok yüksektir ve nispeten esnek kalan bir boya olduğu için pütür kullanımına da gerek bırakmıyor.
Merhaba, öncelikle alakanız için teşekkürler. Tanıdığımız çok anadol parçacısı var. Parçacılarla da aracı almadan konuştum. Şase kaynağını konusunu yaparken nasıl yapıldığını ayrıntılı anlatıcam. Daha önce de anadol şaseleri kaynattım. Doğru sabitleme, doğru puntolama ve kaynak stresini ters kaynakla giderme gibi teknikleri göstericem. Şaftların kalınlıklarına göre kaldırabilecekleri tork değerleri bellidir. Motorun üretebildiği torkun üzerinde değerler olmalı. Mesela arazi araçlarıdaiki katı kaldırması beklenir. Arka difi değiştirirsem de mutlaka lsd takarım, açık dif asla takmam. Tüm süspansiyon geometrisi sıfırdan hesaplanacak. Ayrıntılı anlatıcam. Son olarak bu yorumu okuyanları iki konuda uyarmak istiyorum. Türk forum sitelerinde okuduğunuz araç tamir bilgilerini daha kesin bir yerden doğrulamadan asla uygulamayın. Buralardan özellikle çıkma ve uydurma parça konusunda çok yardım görürsünüz ama ne yazık ki çok fazla hatalı bilgi paylaşılıyor. Bir de marine boyalar ilaçlı olabiliyor. Zincir boyası ilaçlı mı bilmiyorum ama ilaçlıysa özel maskeyle atılmalı. Araç altı nasıl korunur konusunu başka bir videomda anlatmıştım, burda uygulamasını göstericem.
@@ENGEREK_AUTO Böyle bir projeyi bizimle paylaştığınız için öncelikle ben teşekkür ederim. Marine boyalar konusu eski mesleğim nedeniyle hakim olduğum bir konu, özellike karina ve faça boyaları anti-fouling özelliğe sahip olduklarından zehirli olabiliyor, doğru, ancak zincirlik boyası için bu durum geçerli değil. Sadece kendi incelticisini kullanmanız gerekiyor ki, esnekliğini uzun süre koruyabilsin. Ben International'in Intertuf 16 ürününü kullandım ve test etmeye devam ediyorum. Gemi demirinin zincirinin muhafaza edildiği kompartman için kullanılan, dolayısı ile özellikle tuzlu su, çamur ve mekanik yıpranma dayanımı yüksek olan bir boya, otomotivde tercih edilmemesinin tek nedeni maliyeti. Anadol gibi fiberglass gövdeli bir araçta korozyona maruz kalabilecek yegane metal aksam şasi olduğu için, m2 bazında maliyeti makul seviyelerde kalacaktır. Rulo ile de 18-26 No meme ile tabanca ile uygulanabiliyor, biz sac tabanda ilave ses yalıtımı sağlamak için rulo ile uygulamayı tercih ettik. Diferansiyel konusuna gelince, maksadınız performans aracında akselerasyon esnasında tutarlılık olacaksa evet LSD mantıklı. Ancak bakım kolaylığı açısından açık diferansiyel öne çıkıyor. Biz daha çok düşük hızda/arazi şartlarında patinaja düşme durumuna karşı çözüm arayışına girmiştik. Rusların Lada Niva'lar için uyguladığı "poor man's LSD" çözümü var. El frenini sağ ve sol olmak üzere iki tel ve iki kol ile kumanda edilecek şekilde bölerek, patinaja düşen tarafı manuel olarak frenliyorlar. Bu Gurgel tarafından da fabrikasyon uygulanmış bir çözüm, Anadol gibi toplam ağırlığı düşük araçlarda güzel sonuç veriyor. Videolarınızı merakla bekliyor olacağım, tekrar kolaylıklar dilerim.
Merhaba, boya konusunda verdiğiniz bilgi için teşekkürler. lsd kosu ne yazık ki bizde hiç bilinmiyor. Yalnız offroad yapanlar konuyu mecburen biraz biliyorlar. Ben de hem offroad yaptığım hem de offroad araçları üzerinde çalıştığım için neredeyse her çeşidini görme fırsatım oldu. Özellikle dört çeker olmayan sadece arkadan itişli araçlarda sadece hızlanma ve virajlarda değil güç aktarımı ve buna bağlı denge gibi daha bir çok olumlu etkisi var. Bu nedenle bu tip modifiye işlerinin yaygın olduğu abd gibi yerlerde neredeyse her toplanan spor araca konulur. Ayrıca, gerçek lsd diyebileceğim pullu lsd ler, fakir adamn lsd si denilen bir kaç yaygın uydurma mekanizmalar, frenleri kullanan sanal lsd ler ve torsen tip dişli lsd ler kodusunda bu seride yeri geldiğinde bilgi vereceğim.
Bu video serisi için çok teşekkürler. Bende amatörce elimden geldiği kadar Fransa'da Anadol A1 in mekaniğiyle uğraşıyorum. Pekin Paris rallisi hakkındaki bilginiz doğru, 2010'da Ahmet Öngün ve Erdal Tokcan Anadol A1 Mk1 ile Pekin Paris rallisine katılıp yarışı 2. sırada bitirdiler. Ahmet Öngün'ün "Anadol ile Pekin'den Paris'e 16.000 km" kitabını öneririm size. Ayrıca elimde çok detaylı Anadol arşivi mevcut, tamir ve yedek parça kitapların Pdf versiyonu, farklı fabrika teknik dokumanları, Anadol'un tarihi kitabı. Tamir için ihtiyacınız olursa gönderebilirim.
@@ENGEREK_AUTOanladım, yani bir nevi superşarj’ın çalışma prensibinde türbin turbo besleme. Aklıma Amerika’da çoğunlukla drag araçlarında kullanılan procharger’lar geldi egzoz gazı değilde krank tahrikli turbo besleme, süperşarj + turbo karışımıda denilebilir. Ayrıca sizi yeni keşfettim ve süperşarj’ı görünce ilgimi çekti açıkçası, bu tarz güçlendirmelere ülkemizde pek rastlamıyoruz maalesef. Sizi tebrik eder, esenlikler dilerim.
Merhaba, evet V motorlardaki sc lar hem uygulama hem de görüntü olarak güzeller çünkü V motorun üstünde kalan girinti sc, ara soğutucu ve gaz kelebeği için uygun motaj yeri oluşturuyor. Ancak onlarda da kaputa sığmama olabiliyor. Uzun süredir Amerika da da maliyet deniyle centrifugal supercharger lar çok popüler. Bir çok marka ve model bulunabiliyor. Bizlerin alınabilecek fiyatlardan bulmamız mümkün olmayacağı için kendim yapacağım.
Kolaylıklar dileriz, seriyi bekliyoruz. Küçük aksesuarlarını hala bulabileceğiniz yegane yer İstanbul'da Şenbaba Otomotiv. Biz de zamanında 4 kapı bir Akdeniz ile uğraşmıştık. Anadol'un fanclub'ı da gayet aktiftir ve başta Gürcan Bey olmak üzere çok yardımcı olurlar. Şaside çürüme varsa işçiliği esnasında ölçülerini tutturabilmek için biraz uğraştıracaktır, maalesef çekme yapmaya çok müsait zor bir tasarımı var. Yine Anadol fanclub'dan şasi çapraz ölçüleini bulabilirsiniz. Pekin-Paris rallisi konusu doğru, ancak o araçta komple motor değişimi söz konusu. Madem dayanıklılık istiyorsunuz ön salıncak tasarımında klasik"sarı burç" problemine çözüm aramanız gerekecek. 5mm sacdan alt salıncak üretip üzerinde R9 rotili kullananlar vardı, bizim aracımızda da Opel rotilleri kullanılmıştı. Arttıracağınız gücün torkunu kaldırabilmesi için arka aks/defransiyel olarak Otosan P-100'lerde kullanılmış olan Ford Atlas aks uyarlanabiliyor, hala çıkma olarak bulunuyor ülkemizde. Arka askı donanımında performansı arttırıp çok oynamamak istiyorsanız, tek yaprak kompozit makas kullanımı uygulanabiliyor, ölçülerinize göre üretim yapan hintli firmalar mevcut. Direksiyon kutusu kremayerdir, temiz çalışan bir kutu, tur sayısı nedeniyle servo takviyeye pek de ihtiyaç duymaz. Güç artışı nedeniyle hız artacağı için direksiyon kutusu üzerinde amortisör kullanımı, üst hızlarda stabiliteye çok fayda ediyor. Son olarak şasinin korozyona karşı korunmasında klasik anti-pas boyalar yerine gemilerin "zincirlik boyası" kullanmanızı tavsiye ederim, diğer araçlarımda da kullandım, tuz dayanımı çok yüksektir ve nispeten esnek kalan bir boya olduğu için pütür kullanımına da gerek bırakmıyor.
Merhaba, öncelikle alakanız için teşekkürler. Tanıdığımız çok anadol parçacısı var. Parçacılarla da aracı almadan konuştum. Şase kaynağını konusunu yaparken nasıl yapıldığını ayrıntılı anlatıcam. Daha önce de anadol şaseleri kaynattım. Doğru sabitleme, doğru puntolama ve kaynak stresini ters kaynakla giderme gibi teknikleri göstericem. Şaftların kalınlıklarına göre kaldırabilecekleri tork değerleri bellidir. Motorun üretebildiği torkun üzerinde değerler olmalı. Mesela arazi araçlarıdaiki katı kaldırması beklenir. Arka difi değiştirirsem de mutlaka lsd takarım, açık dif asla takmam. Tüm süspansiyon geometrisi sıfırdan hesaplanacak. Ayrıntılı anlatıcam. Son olarak bu yorumu okuyanları iki konuda uyarmak istiyorum. Türk forum sitelerinde okuduğunuz araç tamir bilgilerini daha kesin bir yerden doğrulamadan asla uygulamayın. Buralardan özellikle çıkma ve uydurma parça konusunda çok yardım görürsünüz ama ne yazık ki çok fazla hatalı bilgi paylaşılıyor. Bir de marine boyalar ilaçlı olabiliyor. Zincir boyası ilaçlı mı bilmiyorum ama ilaçlıysa özel maskeyle atılmalı. Araç altı nasıl korunur konusunu başka bir videomda anlatmıştım, burda uygulamasını göstericem.
@@ENGEREK_AUTO Böyle bir projeyi bizimle paylaştığınız için öncelikle ben teşekkür ederim. Marine boyalar konusu eski mesleğim nedeniyle hakim olduğum bir konu, özellike karina ve faça boyaları anti-fouling özelliğe sahip olduklarından zehirli olabiliyor, doğru, ancak zincirlik boyası için bu durum geçerli değil. Sadece kendi incelticisini kullanmanız gerekiyor ki, esnekliğini uzun süre koruyabilsin. Ben International'in Intertuf 16 ürününü kullandım ve test etmeye devam ediyorum. Gemi demirinin zincirinin muhafaza edildiği kompartman için kullanılan, dolayısı ile özellikle tuzlu su, çamur ve mekanik yıpranma dayanımı yüksek olan bir boya, otomotivde tercih edilmemesinin tek nedeni maliyeti. Anadol gibi fiberglass gövdeli bir araçta korozyona maruz kalabilecek yegane metal aksam şasi olduğu için, m2 bazında maliyeti makul seviyelerde kalacaktır. Rulo ile de 18-26 No meme ile tabanca ile uygulanabiliyor, biz sac tabanda ilave ses yalıtımı sağlamak için rulo ile uygulamayı tercih ettik. Diferansiyel konusuna gelince, maksadınız performans aracında akselerasyon esnasında tutarlılık olacaksa evet LSD mantıklı. Ancak bakım kolaylığı açısından açık diferansiyel öne çıkıyor. Biz daha çok düşük hızda/arazi şartlarında patinaja düşme durumuna karşı çözüm arayışına girmiştik. Rusların Lada Niva'lar için uyguladığı "poor man's LSD" çözümü var. El frenini sağ ve sol olmak üzere iki tel ve iki kol ile kumanda edilecek şekilde bölerek, patinaja düşen tarafı manuel olarak frenliyorlar. Bu Gurgel tarafından da fabrikasyon uygulanmış bir çözüm, Anadol gibi toplam ağırlığı düşük araçlarda güzel sonuç veriyor. Videolarınızı merakla bekliyor olacağım, tekrar kolaylıklar dilerim.
Merhaba, boya konusunda verdiğiniz bilgi için teşekkürler. lsd kosu ne yazık ki bizde hiç bilinmiyor. Yalnız offroad yapanlar konuyu mecburen biraz biliyorlar. Ben de hem offroad yaptığım hem de offroad araçları üzerinde çalıştığım için neredeyse her çeşidini görme fırsatım oldu. Özellikle dört çeker olmayan sadece arkadan itişli araçlarda sadece hızlanma ve virajlarda değil güç aktarımı ve buna bağlı denge gibi daha bir çok olumlu etkisi var. Bu nedenle bu tip modifiye işlerinin yaygın olduğu abd gibi yerlerde neredeyse her toplanan spor araca konulur. Ayrıca, gerçek lsd diyebileceğim pullu lsd ler, fakir adamn lsd si denilen bir kaç yaygın uydurma mekanizmalar, frenleri kullanan sanal lsd ler ve torsen tip dişli lsd ler kodusunda bu seride yeri geldiğinde bilgi vereceğim.
Selamlar güzel bir proje olacak bittiğinde size kolay gelsin herşey istediğiniz gibi olsun
Harika. Diğer konularda teknik videolarda gelmeye devam edecek mi?
Merhaba, atölye cihaz ve makineleri için bir başlık açtım oradan da devamlı paylaşım yapacağım.
Bu video serisi için çok teşekkürler. Bende amatörce elimden geldiği kadar Fransa'da Anadol A1 in mekaniğiyle uğraşıyorum. Pekin Paris rallisi hakkındaki bilginiz doğru, 2010'da Ahmet Öngün ve Erdal Tokcan Anadol A1 Mk1 ile Pekin Paris rallisine katılıp yarışı 2. sırada bitirdiler. Ahmet Öngün'ün "Anadol ile Pekin'den Paris'e 16.000 km" kitabını öneririm size. Ayrıca elimde çok detaylı Anadol arşivi mevcut, tamir ve yedek parça kitapların Pdf versiyonu, farklı fabrika teknik dokumanları, Anadol'un tarihi kitabı. Tamir için ihtiyacınız olursa gönderebilirim.
Merhaba, teşekkürler.
Abi kolay gelsin bildiğimiz aşırı besleme, kompresör olan süperşarj mı olacak.
Merhaba, hayır kompresör tip değil centrifugal supercharger takıcam. Onu da egzoz tip turbodan kendim yapıcam.
@@ENGEREK_AUTOanladım, yani bir nevi superşarj’ın çalışma prensibinde türbin turbo besleme. Aklıma Amerika’da çoğunlukla drag araçlarında kullanılan procharger’lar geldi egzoz gazı değilde krank tahrikli turbo besleme, süperşarj + turbo karışımıda denilebilir. Ayrıca sizi yeni keşfettim ve süperşarj’ı görünce ilgimi çekti açıkçası, bu tarz güçlendirmelere ülkemizde pek rastlamıyoruz maalesef. Sizi tebrik eder, esenlikler dilerim.
Merhaba, evet V motorlardaki sc lar hem uygulama hem de görüntü olarak güzeller çünkü V motorun üstünde kalan girinti sc, ara soğutucu ve gaz kelebeği için uygun motaj yeri oluşturuyor. Ancak onlarda da kaputa sığmama olabiliyor. Uzun süredir Amerika da da maliyet deniyle centrifugal supercharger lar çok popüler. Bir çok marka ve model bulunabiliyor. Bizlerin alınabilecek fiyatlardan bulmamız mümkün olmayacağı için kendim yapacağım.
@@ENGEREK_AUTOanlıyorum, projenizi merakla bekliyorum iyi çalışmalar.
@@ENGEREK_AUTO çin üretimi asian amr300 yada amr500 deneyebilirsiniz. ben 1965 VW beetle marka arabamıza yapacağım