Cok doyurucu,mantik sınırlarini zorlayan sira ďişi hatta olagan ustu bir üslupla bu kismini izledim.işte tam da bu çagin insanina hitap biçminizi saygi ile selamliyorum.
Allah Azze ve Celle İlminizi artırsın ve daim kılsın. Rabbim sirat-i mustakimde de daim etsin. Maşallah tebarekellah.. İlmek ilmek işliyor ruhumuza. Elhamdulilah.
,, Ta ki onlardan birine ölüm geldiği zaman der ki ; - Rabbim beni geri gönder yapamadığım kulluğumu telâfi edeyim! ( Allâh da buyurur ) asla ! Onun söylediği bu söz boş bir şey artık. Ve dirilecekleri güne kadar berzah da kalacaklar.,, KURÂN/ Mûminûn Sûresi : 99
Bir şeyi hatırlayabilmek için insana bellek gerekir. İnsan daha ruh iken beden verilmeden bir akıl yok iken hangi olayı nasıl hatırlayabilir bu mümkün değildir. O zaman biz ne diyoruz işittik ve itaat ettik ya Rab. Sen bizi bağışla günahlarımızı affet
Allah yarattığını test etmiş beni tanıyabiliyor bilebiliyor mu diye. Yaratmış sonra da sormuş. Yarattım test ettim. Test başarılı oldu, ben sizi beni tanıyacak, bulabilecek, bilebilecek şekilde yarattım, sizi gönderdiğim dünyada tercihleri siz yaptınız demek maksadıyla da bu olaydan da bizi haberdar etti kitapta.
Hocam ölen teyzem rüyama geldi.Bana kabir azabı ve cehennemin var olduğunu ,hepsini gördüğünü dünya yaşamında bana inançlı,imanlı olup ona göre yaşamamı tavsiye etti.
"E lestü bi rabbiküm - kalu bela" bu ifadeler metaforik bir anlatımdır. Ayrıca akıl gibi bir niğmet bahşedilen sorumluluk çağına ulaşan her insan Rabbi ile ahitleşmiştir gereğini yerine getirmezse sorumlu tutulur
Hocam Saygılar sunuyorum; Uzun zamandır cevabını aradığım bir konuya değinmişsiniz. Ben de meal çalışmanızda buraya gelmenizi bekliyordum. Kalu Bela olayı irademiz dışında gerçekleşmişse, ayetin başındaki "Kıyamet gününde, biz bundan habersizdik demeyesiniz diye .." vurgusunu nereye koymak gerekir. Buradan, irade dışında da olsa verdiğimiz sözün bizi bağlayacağı anlaşılmıyor mu? Daha ilerisi de var; "Evet haberimiz vardı, ama bunda bizim bir dahlimiz yok biz sadece atalarımızın takipçileriyiz" diyeceklerin de önü kesilmiş gibi görünüyor; A'râf :173 "Yahut «Daha önce babalarımız Allah'a ortak koştu, biz de onlardan sonra gelen bir nesildik (onların izinden gittik). Bâtıl işleyenlerin yüzünden bizi helâk edecek misin?» dememeniz için (böyle yaptık)." Cenab-ı Hakk(cc) böyle yapmakla, ayetlerini ayrıntılı açıkladığını ve inkarda kalmanın artık akledenler için mümkün olmadığını bildiriyor. A'raf:174 "Belki inkârdan dönerler diye âyetleri böyle ayrıntılı bir şekilde açıklıyoruz." Bütün bunlara; "Siz, hiçbir şey bilmezken Allah, sizi analarınızın karnından çıkardı; şükredesiniz diye size kulaklar, gözler ve kalpler verdi."(Nahl:78) ayeti ışığında nasıl bir cevap verilebilir? Tekrar saygılar sunuyorum.
@@oznurguldu286 E lestü bi rabbiküm - kalu bela" bu ifadeler metaforik bir anlatımdır. Ayrıca akıl gibi bir niğmet bahşedilen sorumluluk çağına ulaşan her insan Rabbi ile ahitleşmiştir gereğini yerine getirmezse sorumlu tutulur
@@tugbaerbak5071 E lestü bi rabbiküm - kalu bela" bu ifadeler metaforik bir anlatımdır. Ayrıca akıl gibi bir niğmet bahşedilen sorumluluk çağına ulaşan her insan Rabbi ile ahitleşmiştir gereğini yerine getirmezse sorumlu tutulur
E lestü bi rabbiküm - kalu bela" bu ifadeler metaforik bir anlatımdır. Ayrıca akıl gibi bir niğmet bahşedilen sorumluluk çağına ulaşan her insan Rabbi ile ahitleşmiştir gereğini yerine getirmezse sorumlu tutulur
Şu devâsâ evrene, bu dünyaya ve içindekilere şâhit olduğu hâlde, ALLAH'IN VARLIĞINDAN ŞÜPHE EDEBİLMEK...... VEYA ÂHİRETİN VARLIĞINDAN.... HEYHATTT!! He yavrum he, Allah böyle sonsuz sayıda muhteşem sistem içinde sistemi, keyiflerine göre takılsınlar diye, ortalama 70 yıllık bi ömür için yarattı...........!!!!!
E lestü bi rabbiküm - kalu bela" bu ifadeler metaforik bir anlatımdır. Ayrıca akıl gibi bir niğmet bahşedilen sorumluluk çağına ulaşan her insan Rabbi ile otomatik ahitleşmiştir gereğini yerine getirmezse sorumlu tutulur
Kalu bela da da aklın başında burdada...her iki tarafdanda ben sizin rabbiniz değilmiyim demiş ve diyor...ezan ı duyan insan bu soruya muhatap aslında ...ezanı duyan koşup sen bizim rabbimizsin diyor ve secdeye koşuyor...işte aklımız başımızda şimdi...kainat kitabını oku ....subhanallah elhamdülillah allahuekber de ve asıl ve kurtul...
AHIRZAMANDA HALİFELİĞİN YIKILMASI SONRASI ISLAM HUKUKUNUN SADECE MEKKE VE MEDINE SEHIRLERINDE KALACAGI ILE ILGILI HADISLER = Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:“İslam, garip (kimsesiz) başladı ve başladığı gibi kimsesiz hale dönecektir. İslam, yılanın deliğinde kıvrılıp toplandığı gibi iki mescid arasında toplanır.” Müslim 232/146
Allah Sübhanehu ve Teâlâ Adem (topraktan) As ın neslinin adını insan (unutan) koydu. Hatırlamıyorsan o Ayet-i Kerime nin bahsettiği sensin işte. Gerçeğin Ta Kendisi olan Allah söyledi
Benim anlamadığım, ben anne ve babamı elest meclisinde kendim seçtim. Ve şuan baktığımda ben babamdan hiç memnun değilim. Yani şuan bir seçim olsaydı babamı seçmezdim.Şimdi burda bir kaç soru aklıma takılıyor? 1. Ben babam olması için neden bu adamı (babamı) seçtim? -bir çıkarım mı var dı yoksa o an çok mu iyidi dünya da mı bozuldu? 2.Neye göre seçtim? 3. Yoksa ilk yaratılan ruhlar babalarını kaptı bana bu mu kaldı? 4. Yoksa bana kalanlar bundan daha kötü idi anca bunu mu seçtim? 5. Veya Benim dünyada napcağımı Allah biliyodu o yüzden bana bu adam mı kaldı? Ben neden bu adamı seçtiğimin cevabını istiyorum. Lütfen cevaplar mısınız?
Peygamberimizin (asm) davetiyle İslam’la şereflenen Habeş kıralı Necaşi, hicretin yedinci senesi vefat ettiği aynı anda Efendimiz (asm) sahabelerine haber vermiş ve cenaze namazını kılmıştır.[44] Bir hafta sonra haber gelmiştir ki, Efendimizin (asm) haber verdiği aynı zamanda vefat etmiştir. [44]Buharî, Cenâiz: 57, Menâkıbü’l-Ensâr: 38; Müslim, Ferâiz: 14; Ebû Dâvud, Cihad: 133; Büyû’: 9; Tirmizî, Cenâiz: 69; Nesâî, Cenâiz: 66, 67; İbni Mâce, Sadakat: 9, 13.
Selamunaleykum saygıdeğer hocam, Allah razı olsun siz ve sizin gibi hocalarımızdan. bu videoyu izlerken aklıma gelen, hz adem a.s dünyaya, yeryüzü' ne gönderildiğinde de, geldiği âlemi biliyormuydu? Mesela, tevbesi dünyada mıydı ? Dünyada ise öteki alemden bi haber değildi özetle bizler şimdi aracılar la rabbimizi bilip tanıyoruz kuran, elçi vb. Eger adem a.s da bizler gibi hatırlamıyorsa rabbini nasil bilip tanımıştır . tşk
Adem (a s) ilk insan olmasının yanında aynı zamanda ilk peygamber idi ,peygamberler ,ALLAH cc dan vahiy alırlar ,bu manada bizden daha üstün fıtri yapı, bilgi meziyet, gibi donanımlara sahipler.Yani akaid ilminde peygamberler in vasıfları da böyle anlatır ,kısaca seçilmiş insan
,, Sefâ sürün Yakında bileceksiniz! ,, KURÂN/ Rum Sûresi : 34. Âyet ,, Sen şimdi onlara Allah de, Sonra da bırak onları daldıkları batakta oynaya dursunlar. ,, KURÂN/ En'am Sûresi : 91. Âyet ,, Nasıl yaşıyorsanız öyle öleceksiniz Ve ne hâl üzere öldüyseniz öyle dirilecek mahşere geleceksiniz ,, Hz Muhammed s.a.v ,, Sizler doğru bir imân ile imân eder ve şükrederseniz ( hayırlı sâlih ameller işleyerek ve Allâh'ın rızâsını gözeterek ) Allâh ne diye size azâb etsin ! ,, KURÂN/ Nisâ Sûresi: 147. Âyet
Hergun rüya alemine girip bu dünyayı unutuyorsunuz. Yeni bir hafıza ve algı veriliyor. Uyanana kadar da sizin hayatınız dünyanız, rüyanızda ki mekan oluyor. Allah rüya yı insanları egitmek icin özel olarak surekli olarak gösteriyor. Derin düşünen insanlar rüya ve hayal ile çok derin iman ve sırlara vakıf olabilirler. Kalu bela doğru. Kur-an da yazan hersey doğru. Kur-an ı iyi anlayan, Allah'ın büyüklüğünü iyi kavrayan, maddenin hakikati bilen bir insan bu dunyanin bir rüya yeri olduğunu, yapay yapılmış yaratılmış olduğunu hemen anlar. Bu dunyanin gercek olmadığını anlamak isteyen şöyle yapsin; tek gözünü kapatsın, sonra herhangi bir nesneye bakarken diğer gözünün kenarına işaret parmağı ile hafifçe ileri geri bastırsın. Karşısında ki nesnenin sağa sola oynadığını görecektir. Eğer o nesne mutlak ve sabit olsaydı yerinden oynamazdı. Ozaman neymiş o nesne ekrana verilen bir görüntüymüş. Yani apartmanlar güneş ay yıldızlar nasıl yerinden oynuyor! Demekki gercek değilmiş. Hatta kendi bedeniniz de ekranın icinde sağa sola oynuyor. Gercek sandığınız beden ve maddeye göz ile bakılmıyor! Gercek bir göz yok. İşte bunu farkeden Ruh sahibi gerçek insan olmuş oluyor. Cenabı Allah Kuran'ın gercek olduğunu, Varlığının gercek olduğunu anlamamız için Kur-an a deliller koymuştur. Ve bu deliller aklın ihtiyarini almadan akıl vicdan ile bakıldığında anlaşılıyor. Allah atom dan hayvanlardan kainattan deniz ve karalardan herseyden örnekler veriyor. Bu verilen bilgilerin 1400 yıl önce bilinmesi mümkün değil. Demekki Allah zaman ve mekandan münezzeh. Biz bunu Kur-an dan anlıyoruz. Bize verilen delillerle Allahin herseyi bildiğini görüyoruz. Mesela bir örnek; Kur-an da suyun molekül numarasının kodlu olduğunu görüyoruz. Avagatro sayisi ile mol hesabı yapip molekülleri oluşturan atom grupları içindeki atomların sayisi büyüklüğünü ve ağırlığını bilmeden molekül numarasını tespit edemezsin. 1400 yıl önce değil atom ortada avagtro denen kişi de yoktu bulduğu hesapta yoktu. Bu sadece bir örnek. Bunun gibi sayısız örnek var. Böyle bir tesadüf olamaz. Kur-an doğru Allah gerçek cennet cehennem doğru ve Allah sonsuz bir kudrete sahip. Tarih boyunca yaşamış bütün insanların hayatlarının her saniyesi, neler yaptığı, aklından neler geçtiği, kaç nefes alıp verdi, kaç adım attı, kaç kelime konuştu, bütün hayvanlar, denizler karalar, bütün atomlar, sayısını sadece Allahin bildiği bütün atomlarin hareketleri, dünya da ne kadar ağaç geldi geçti ve hali hazırda var. Bu ağaçların yapraklarının gelişimi rengi ağırlığı boyutu hareketi ne zaman yere düştü sarardı kayboldu vs vs vs ve sonsuz fazlası Allah'ın ilmindedir. Hem görüntü hem de ses olarak. Allah'ın büyüklüğünü takdir edecek akla sahip olmak gerekir. Bu uçsuz bucaksız dediğiniz kainat, Allah dilerse insan şeklinde tecelli edip avucuna alacağı küçücük bir alemdir..
Oh ne güzel, kendi heva ve hevesine göre anlatıyorsun, peki Rabbimizin ''verdiğiniz sözü hatırlayın'' uyarısını neden gizliyorsun? 5:7 Allah'ın, size olan nimetini ve "İşittik ve itaat ettik." dediğinizde, ona verdiğiniz sözü HATIRLAYIN.
Kalu bela sahnesi hiç gerçekleşmemiştir. Allahu Teala bizlere verdiği, fitratimizda bulunan tedeyyun içgüdüsünu bizlere öğretiyor. Böyle bir içgüdünun varlığını, yaratıcıyı aklen bulabilme kabiliyetini fitratimiza yerleştirdigini bize öğretiyor.
Hani Rabbin (ezelde) Âdemoğullarının sulplerinden zürriyetlerini almış, onları kendilerine karşı şahit tutarak, “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” demişti. Onlar da, “Evet, şahit olduk (ki Rabbimizsin)” demişlerdi. Böyle yapmamız kıyamet günü, “Biz bundan habersizdik” dememeniz içindir. Yahut, “Bizden önce babalarımız Allah’a ortak koşmuşlar. Biz onlardan sonra gelen bir nesiliz. Şimdi batılcıların işlediği yüzünden bizi helâk mı edeceksin?” dememeniz içindir. (Araf 172)
@@Ghdf1_2hyt tekrar tekrar söylüyorum, öyle bir sahne hiç yaşanmadı. Allah, hiç kimseyi hatırlamadığı bir sözden hesaba çekmez. Kalu bela sahnesini hiçbir insan hatırlamıyor. Allah azze ve celle, içimize koyduğu tedeyyun içgüdüsunu haber veriyor bize. Ki ahirette, yarabbi biz senden haberdar değildik demeyelim. Çünkü her insanda yaratıcıyı bulma özelliği vardır.
@@Ghdf1_2hyt Allah diyor ki, Rabbim Adem oğullarının bellerinden zurriyetlerini çıkardı, onları kendilerine şahit tuttu ve dedi ki ben sizin rabbiniz degil miyim? Onlarda evet şahit olduk dediler. Şimdi ben soruyorum, yaşadığı anı hatırlamayan birinden şahit olur mu?
@@serkan0101Hocanın anlatımından şunu anladım, biz Rabbimizle yaptığımız ahidleşmeyi, yani konuşmayı, sözleşmeyi hatırlasaydık, ozaman bize irade verilmezdi ve bu imtihan sırrına aykırı olurdu,yani zâten itaat ederdik.Düşünsene alemlerin Rabbiyle konuşup ahidleşme gibi bir olaya şahitlik edeceksin ,sonrada onu inkârla âsi olacaksın (ateist olanları kastediyorum) bu durum sadece şeytana özel bir durum olabilir ALLAH ualem ,ona mühlet verilmiştir insanları imtihan etme sebeb-i olarak, ama neticede rahmetten kovulmuş affedilme ihtimali kalmamıştır
Sayın Hocam iradesiz oşarak Kalu bela dediğimizi ifadevettiniz. Ancak ayet elbette ile başlıyor, yani pekiştirme var. Anlık bir soru cevap değil bir yaşanmışlığa dayalı bir bilgi ile verilen bir cevap. Zaten irade dışı olsa anlamlı ve bağlayıcı olabilir mi ki..
Ben kalu belada su diyeceklerime aksi bir ayet yada hadis Duymadım. Aksine ahzap 72-73 destekler gibi. Ancak tabiki bu sadece bir yorum . Allah ruhları dirilttiginde bir şekilde onun emir ve yasaklarına uyacagimiza söz almalı, rab olarak sahit tutmasının yanında. O halde bana mı sordu , beni yaratırken sorusu cevap buluyor. Evet hepimize sordu ve kabul etmeyenler oldumu bilmiyorum ama olduysa yok edilmiştir ama kabul edenler dunyada imtihana gönderildi. Tabiki bu sadece benim yorumum yoksa Allah istediğini yapmaya elbet kadirdir, o mutlak güç sahibidir.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Deccal’in çıkmasından önce üç şiddetli yıl olur. İnsanlar o yıllarda şiddetli kıtlığa maruz kalırlar. Sonra ilk yıl Allah semaya emreder, sema yağmurun üçte birini hapseder tutar. Yere emreder, yer nebatının üçte birini hapseder tutar. Sonra ikinci yıl Allah semaya emreder, yağmurunun üçte ikisini tutar. Yere emreder, nebatının üçte ikisini tutar. Sonra üçüncü yıl Allah semaya emreder, yağmurunun tamamını tutar, bir damla yağmur düşmez. Yere emreder, nebatının tamamını tutar, hiç yeşillik bitmez! Allah’ın dilediği hariç, çift tırnaklı (geviş getiren) helak olmayan hiç hayvan kalmaz!” Denildi ki: −O zaman insanlar ne ile yaşarlar? Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: −“Tehlil, tekbir, tahmid onlar için yiyecek yerine geçer.” Tehlil; ‘La ilahe illallah’ demektir. Tekbir; ‘Allah-u Ekber’ demektir. Tahmid; ‘Elhamdulillah’ demektir. İbni Mace 4077 KONU ILE ILGILI BAKINIZ INSANLARIN OLULERI YEDIGI VE PAZARDA INSAN ETLERINI SATTIGI 192123 RUS KITLIGI
Kâlû belâ… başka bir boyutta gerçekleşmiş ve bizim hatırlamadığımız bir şey olamaz. Bu Kur’ân’la çelişiyor. Şahit olmadığımız, hatırlamadığımız bir sözden nasıl sorumlu tutabilir bizi yaratan? Bu O’nun adaletine yakışmaz. Salih Bey kardeşim. Bu konuda ‘ezber bilgi’ üzerine açıklama binâ gayretinizi çok ama çok garipsiyorum. Ayette ‘sırtlarından zürriyet alınması’ gibi çok dikkat çekici bir anlatımı ıskalıyorsunuz. Bir de ‘kendisini nefsine şahit tutma’ iddiasını... Bu hususta kendisi tıp doktoru olan Zeki Bayraktar’ın izahatlarını okumamızı şiddetle tavsiye ediyorum. Göreceksiniz! ‘Kâlû belâ’ tamamen realistik bir tecrübedir her insan için. Her insanın bu dünyada yaşarken ergenlikte yaptığı bir şehadet ve ikrardır ‘belâ’. Selam ve duayla, Vadullah Yaşar. Fatih - İstanbul.
O söz, başlarına geldiği zaman, onlara yerden bir Dabbe çıkarırız; o da, insanların Bizim ayetlerimize kesin bir bilgiyle inanmadıklarını onlara söyler. Neml Suresi, 82. ayet: BU AYETTE GECEN Dâbbetül-Arz IN EBCED DEĞERİ HİCRİ 1441 MİLADİ 2019-2020 YILIDIR .
Ya Halis Bey, siz ayeti de okuyorsunuz ama ayeti anlamıyorsunuz Anlaşılan ya da geleneksel kültürün etkisinde kalarak konuşuyorsunuz. Yüce Allah (cc), bellerinden zürriyetlerini aldıktan sonra insanlara "Ben sizin Rabb'iniz değil miyim" buyuruyor. Bu ne demek, insanlar dünyaya geldikten sonra bir zürriyet olarak yüce Allah (cc) onlara, kitap ve Rasul göndererek Kendi Rububiyeti anlatıyor gönderdiği kitaplarda Kur'an'da bu çok açıktır ve yüce Allah (cc), Kıyamet gününde bunun hesabını soracak Nasıl oluyor da daha bir iradeye sahip olmayan insana Rabb'imin böyle dediğini iddia ediyorsunuz gayet iyi okuyun ayeri lütfen Selametle,
Sadece dünya hayatı yani maddi alemde irade vardır bence ondan bahsediyordur. günah ve sevap iyiyi ve kötüyü secmek için iradeye ihtiyaç vardır ben böyle düşünüyorum
@lisaa bence saf bilinç ve ruh dünyasından bu dünyaya yani 4 elementten oluşan hava su toprak ateş bunların bir dengeyi oluşturduğu madde âlemine geldik burada bilinçli yani secimlerinden sorumlu olan beşerler olarak varız .Anlamayi sorgulamayı hayatı okumayı vazife edinmeliyiz bu elementlere bağlı olarak mizacimiza uygun beslenmeyi , iş hayatini ,yaşam biçimini... vs bunlarla meşgul olmayı yani bize verilen cüzi iradeyi kullanmiyiz . Diğer alemde iradeye ihtiyaç duyacağımizdan emin değilim kardeşim yani en sonunda bir parçacık olarak bütüne karisacagiz
Bu olay bu kadar mistik bir yorum ile çözülmez kanımca…bu olay kişi vahiyle tanıştığı andan itibaren Yaratıcı ile yaptığı akittir ve anttır,kişi hangi dönemde sorumlu varlık olduğunu hissettiği an imanın gereğini yerine getirerek kalu bela diyor kısacası….yani iman ettim demek yetmiyor akit ve ant içiyor ki hidayeti daim olsun.saygılarımla
Allah insanın akralık bağlarından onu izole ediyor ve nefsini de insan a şahit tutuyor.yani nefsini de izole ediyor .O nün da zürriyetin de etkisinin olmadığı bir ortamda insan...RABBİNİN KİM OLDUĞUNU ANLIYOR..Bu kıssa ile Allah akleden kullarına.Nefsinden ve zürriyetinden arınınca YARATAN ını bulabileceğini ögretiyor..Sefa ile....
matrix misaline teyit bir söz ayni minvalde zannedeeim hocam. cehaleti övülmesi. Herşeyi bilmek her şeyin sonu olur. Çekici olan bilememektir. Sis her şeye harika bir güzellik katar. Aklın da sınırları var.
HİLAFET YIKILDIKTAN SONRA Kİ DURUM= Hz. Huzeyfe anlatıyor: Resulüllah (a.s.m); “Nübüvvet içinizde, Allah’ın dilediği kadar devam eder; sonra dilediği zaman onu ortadan kaldırır. Sonra, nübüvvet sisteminde bir hilafet olacaktır. Bu da Allah’ın dilediği kadar devam eder; ardından Allah onu da -dilediği zaman- ortadan kaldırır. Sonra ısırıcı bir saltanat olur. O da Allah’ın dilediği kadar devam eder, sonra Allah dilediğinde onu ortadan kaldırır. Daha sonra ceberut bir saltanat/bir krallık/zalim yönetimler başa gelir; o da Allah’ın dilediği kadar devam eder, ardından Allah dilediği zaman onu ortadan kaldırır. Sonra, nübüvvet sisteminde bir hilafet olur.” buyurdu ve sonra sustu. (bk. Ahmed b. Hanbel, 4/273) - Bu hadis-i şerifte İslam ümmetinin gelecekte geçireceği safhaları haber verilmiş ve tarih tarafından tasdik edilmiştir. Bu açıdan bu hadis ihbar-ı gaybî nevinden bir mucizedir. - Bu hadisin anlattığı safhaları şöyle sıralayabiliriz: 1. Peygamberlik dönemi; 23 yıl sürmüştür. 2. Raşit halifeler devri; 30 yıl sürmüştür. 3. Saltanat devri; Hz. Muaviye (veya oğlu Yezid) ile başlayan ve Osmanlı devletinin sonuna kadar devam eden süreç. 4. Ceberût devri; (CEBERRÜTİYE)Osmanlı devletinin yıkılmasından sonra bütün İslam aleminde küçük- büyük devletlerde hüküm sürmüş ve sürmekte olan şiddetli zulüm, istibdat ve ceberut dönemine işarettir. 14 asır boyunca İslamın en kötü durumda olduğu bu devir inşaallah 10-15 yıl içinde ölebilir.
Muaviye ve yezit ceberrut değil miydi yani? Vah vah senin anlayışına. Sunni hanifi bir müslumanim ama Hz. Ali efendimizle mücadele eden Muaviye'ye hazret diyenlere kıl oluyorum.
Teşekkürler hocam. İlgilenen arkadaşlara şuradaki anlatımı da dinlemelerini öneririrm. Meseleye çok farklı ama çok mantıklı yaklaşmışlar. th-cam.com/video/a8UEz6q1CQs/w-d-xo.html
anne karnında olduğun süreyi niye hatırlamıyorsun o halde? anne karnında olmanda iraden varmı kendi isteğinlemi anne karnına girdin? bu kadar yakın bir vetireyi hatırlamayan insanın elest bezmini hatırlamaması fıtrata daha uygun değilmi? yaratan kudret dileseydi onuda hatırlatabilirdi?
Cok doyurucu,mantik sınırlarini zorlayan sira ďişi hatta olagan ustu bir üslupla bu kismini izledim.işte tam da bu çagin insanina hitap biçminizi saygi ile selamliyorum.
Cevapların saklı olduğu insansınız Halis hocam.Allah sizden ve yol arkadaşlarınızdan razı olsun.
Çok güzel sohbetler Allah razı olsun
Iyiki varsiniz hocam Allah razi olsun
Allah razı olsun Sn. Hocam.
Allah Azze ve Celle İlminizi artırsın ve daim kılsın. Rabbim sirat-i mustakimde de daim etsin. Maşallah tebarekellah..
İlmek ilmek işliyor ruhumuza. Elhamdulilah.
Allah razı olsun hocam
Ben artık hatırlıyorum Hocam.
Rabbim ilmini arttırsın. Bildiklerimizle hareket etmeyi nasip etsin amin.
Rabbim ebediyen razı olsun kıymetli hocam
Allah cc razı olsun.
Rabbim ilminizi arttırsın.Allah razı olsun.🕊
Allah sizleri hayr ile mükafatlandırsın
Severek takip ediyorum
Radi tü Billehi Rabbe ve İslâmi Dine n ve bi Mammedin Nebiyyen ve Rasülen.(S.A.V.
)
Allah razı olsun
Allah razı olsun hocam seviyoruz seni
Dilinize saglik... Teşekkürler
Allah cc sizin gibi Alimleri arttırsın İnşaallah
Sohbet çok güzel
,, Ta ki onlardan birine ölüm geldiği zaman der ki ;
- Rabbim beni geri gönder yapamadığım kulluğumu telâfi edeyim!
( Allâh da buyurur ) asla ! Onun söylediği bu söz boş bir şey artık.
Ve dirilecekleri güne kadar berzah da kalacaklar.,,
KURÂN/ Mûminûn Sûresi : 99
Bir şeyi hatırlayabilmek için insana bellek gerekir. İnsan daha ruh iken beden verilmeden bir akıl yok iken hangi olayı nasıl hatırlayabilir bu mümkün değildir. O zaman biz ne diyoruz işittik ve itaat ettik ya Rab. Sen bizi bağışla günahlarımızı affet
Allah yarattığını test etmiş beni tanıyabiliyor bilebiliyor mu diye. Yaratmış sonra da sormuş. Yarattım test ettim. Test başarılı oldu, ben sizi beni tanıyacak, bulabilecek, bilebilecek şekilde yarattım, sizi gönderdiğim dünyada tercihleri siz yaptınız demek maksadıyla da bu olaydan da bizi haberdar etti kitapta.
Eywallah
Müthiş
İlk kez izliyorum takibe aldim
Hocam ölen teyzem rüyama geldi.Bana kabir azabı ve cehennemin var olduğunu ,hepsini gördüğünü dünya yaşamında bana inançlı,imanlı olup ona göre yaşamamı tavsiye etti.
O şeytan olmasın
Şeytanın var olduğuna inanan cennet cehenneme de inanır herhalde. @@mustafakemalceylan1865
"E lestü bi rabbiküm - kalu bela" bu ifadeler metaforik bir anlatımdır.
Ayrıca akıl gibi bir niğmet bahşedilen sorumluluk çağına ulaşan her insan Rabbi ile ahitleşmiştir gereğini yerine getirmezse sorumlu tutulur
hz ALLAH a hamd olsun
Allah razı olsun hocam. Sonunda Matrix'e referans veren bir hocaya denk geldim
Mükemmel ya
Hocam Saygılar sunuyorum;
Uzun zamandır cevabını aradığım bir konuya değinmişsiniz. Ben de meal çalışmanızda buraya gelmenizi bekliyordum.
Kalu Bela olayı irademiz dışında gerçekleşmişse, ayetin başındaki "Kıyamet gününde, biz bundan habersizdik demeyesiniz diye .." vurgusunu nereye koymak gerekir. Buradan, irade dışında da olsa verdiğimiz sözün bizi bağlayacağı anlaşılmıyor mu?
Daha ilerisi de var;
"Evet haberimiz vardı, ama bunda bizim bir dahlimiz yok biz sadece atalarımızın takipçileriyiz" diyeceklerin de önü kesilmiş gibi görünüyor;
A'râf :173
"Yahut «Daha önce babalarımız Allah'a ortak koştu, biz de onlardan sonra gelen bir nesildik (onların izinden gittik). Bâtıl işleyenlerin yüzünden bizi helâk edecek misin?» dememeniz için (böyle yaptık)."
Cenab-ı Hakk(cc) böyle yapmakla, ayetlerini ayrıntılı açıkladığını ve inkarda kalmanın artık akledenler için mümkün olmadığını bildiriyor.
A'raf:174
"Belki inkârdan dönerler diye âyetleri böyle ayrıntılı bir şekilde açıklıyoruz."
Bütün bunlara;
"Siz, hiçbir şey bilmezken Allah, sizi analarınızın karnından çıkardı; şükredesiniz diye size kulaklar, gözler ve kalpler verdi."(Nahl:78) ayeti ışığında nasıl bir cevap verilebilir?
Tekrar saygılar sunuyorum.
Evet hocam ben de bu soruların cevabını bilmek istiyorum
Ben de merak ediyorum?
@@oznurguldu286 E lestü bi rabbiküm - kalu bela" bu ifadeler metaforik bir anlatımdır.
Ayrıca akıl gibi bir niğmet bahşedilen sorumluluk çağına ulaşan her insan Rabbi ile ahitleşmiştir gereğini yerine getirmezse sorumlu tutulur
@@tugbaerbak5071 E lestü bi rabbiküm - kalu bela" bu ifadeler metaforik bir anlatımdır.
Ayrıca akıl gibi bir niğmet bahşedilen sorumluluk çağına ulaşan her insan Rabbi ile ahitleşmiştir gereğini yerine getirmezse sorumlu tutulur
E lestü bi rabbiküm - kalu bela" bu ifadeler metaforik bir anlatımdır.
Ayrıca akıl gibi bir niğmet bahşedilen sorumluluk çağına ulaşan her insan Rabbi ile ahitleşmiştir gereğini yerine getirmezse sorumlu tutulur
Teşekkürler hocam, matrix filmindeki adam mimar değil aktör olmak istiyordu😊
Elhamdülillah
Güzel Peki harika
Hocamiz konuya hakim maşallah
Allah Allah Allahm
Çok güzel
Matrix örnegi harika bende o sahneyi unutmam. Dunya harebe olmus, adam Matrixteki yalan hayati tercih etti. 👏🏻👏🏻👏🏻
Şu devâsâ evrene, bu dünyaya ve içindekilere şâhit olduğu hâlde, ALLAH'IN VARLIĞINDAN ŞÜPHE EDEBİLMEK...... VEYA ÂHİRETİN VARLIĞINDAN.... HEYHATTT!! He yavrum he, Allah böyle sonsuz sayıda muhteşem sistem içinde sistemi, keyiflerine göre takılsınlar diye, ortalama 70 yıllık bi ömür için yarattı...........!!!!!
'cehalet mutluluktur' tam da budur.
Çok saçma bence de Allah illa da insanı yakacam demiş resmen
👍🌹
Bu kadar güzel anlatılabilirdi
🌷🌷🌷
Ne güzel konu anlatımı . Ekberiyet ekolü mü yoksa
E lestü bi rabbiküm - kalu bela" bu ifadeler metaforik bir anlatımdır.
Ayrıca akıl gibi bir niğmet bahşedilen sorumluluk çağına ulaşan her insan Rabbi ile otomatik ahitleşmiştir gereğini yerine getirmezse sorumlu tutulur
🤲🤲🤲🏻🤲🏻🕋🕋🕋
galü belayı kimse hatırlamıyo hatırlarsa kafayı secdeden kaldırmaz
"Yalan olduğunu bile bile dünyaya fit olmak..." hiç olası birşey değilmiş gibi🙄 ama hiçte öyle değil🤯
Selâm aleyküm ablacım dünyaya bağlılıktan nasıl kopabiliirz ablacim
Kalu bela da da aklın başında burdada...her iki tarafdanda ben sizin rabbiniz değilmiyim demiş ve diyor...ezan ı duyan insan bu soruya muhatap aslında ...ezanı duyan koşup sen bizim rabbimizsin diyor ve secdeye koşuyor...işte aklımız başımızda şimdi...kainat kitabını oku ....subhanallah elhamdülillah allahuekber de ve asıl ve kurtul...
Oncesinden herhangi bir sey getiremez 😄 ruhumuzu getiriyoruz ya Allâh Azze ve Cellenin izni ile prof bey
AHIRZAMANDA HALİFELİĞİN YIKILMASI SONRASI ISLAM HUKUKUNUN SADECE MEKKE VE MEDINE SEHIRLERINDE KALACAGI ILE ILGILI HADISLER = Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:“İslam, garip (kimsesiz) başladı ve başladığı gibi kimsesiz hale dönecektir. İslam, yılanın deliğinde kıvrılıp toplandığı gibi iki mescid arasında toplanır.”
Müslim 232/146
O ilk bahsettiği kuyu filmini merak ettim.
Allah Sübhanehu ve Teâlâ Adem (topraktan) As ın neslinin adını insan (unutan) koydu. Hatırlamıyorsan o Ayet-i Kerime nin bahsettiği sensin işte. Gerçeğin Ta Kendisi olan Allah söyledi
Benim anlamadığım, ben anne ve babamı elest meclisinde kendim seçtim. Ve şuan baktığımda ben babamdan hiç memnun değilim. Yani şuan bir seçim olsaydı babamı seçmezdim.Şimdi burda bir kaç soru aklıma takılıyor?
1. Ben babam olması için neden bu adamı (babamı) seçtim?
-bir çıkarım mı var dı yoksa o an çok mu iyidi dünya da mı bozuldu?
2.Neye göre seçtim?
3. Yoksa ilk yaratılan ruhlar babalarını kaptı bana bu mu kaldı?
4. Yoksa bana kalanlar bundan daha kötü idi anca bunu mu seçtim?
5. Veya Benim dünyada napcağımı Allah biliyodu o yüzden bana bu adam mı kaldı?
Ben neden bu adamı seçtiğimin cevabını istiyorum. Lütfen cevaplar mısınız?
Peygamberimizin (asm) davetiyle İslam’la şereflenen Habeş kıralı Necaşi, hicretin yedinci senesi vefat ettiği aynı anda Efendimiz (asm) sahabelerine haber vermiş ve cenaze namazını kılmıştır.[44] Bir hafta sonra haber gelmiştir ki, Efendimizin (asm) haber verdiği aynı zamanda vefat etmiştir. [44]Buharî, Cenâiz: 57, Menâkıbü’l-Ensâr: 38; Müslim, Ferâiz: 14; Ebû Dâvud, Cihad: 133; Büyû’: 9; Tirmizî, Cenâiz: 69; Nesâî, Cenâiz: 66, 67; İbni Mâce, Sadakat: 9, 13.
🌿🍁
Neden hatirlamiyoruz
🌹
❤❤❤
Selamunaleykum saygıdeğer hocam, Allah razı olsun siz ve sizin gibi hocalarımızdan. bu videoyu izlerken aklıma gelen, hz adem a.s dünyaya, yeryüzü' ne gönderildiğinde de, geldiği âlemi biliyormuydu? Mesela, tevbesi dünyada mıydı ? Dünyada ise öteki alemden bi haber değildi özetle bizler şimdi aracılar la rabbimizi bilip tanıyoruz kuran, elçi vb. Eger adem a.s da bizler gibi hatırlamıyorsa rabbini nasil bilip tanımıştır . tşk
Usta felsefemi okuyorsun ne işin var böyle derin soruda 😃
Adem (a s) ilk insan olmasının yanında aynı zamanda ilk peygamber idi ,peygamberler ,ALLAH cc dan vahiy alırlar ,bu manada bizden daha üstün fıtri yapı, bilgi meziyet, gibi donanımlara sahipler.Yani akaid ilminde peygamberler in vasıfları da böyle anlatır ,kısaca seçilmiş insan
Hz İbrahim ile bir farkı yoktur
Hz Ademe vahiy gelmiştir belki bütün peygamberlere geldigi gibi.
,, Sefâ sürün
Yakında bileceksiniz! ,,
KURÂN/ Rum Sûresi : 34. Âyet
,, Sen şimdi onlara Allah de,
Sonra da bırak onları daldıkları batakta oynaya dursunlar. ,,
KURÂN/ En'am Sûresi : 91. Âyet
,, Nasıl yaşıyorsanız öyle öleceksiniz
Ve ne hâl üzere öldüyseniz öyle dirilecek mahşere geleceksiniz ,,
Hz Muhammed s.a.v
,, Sizler doğru bir imân ile imân eder ve şükrederseniz ( hayırlı sâlih ameller işleyerek ve Allâh'ın rızâsını gözeterek )
Allâh ne diye size azâb etsin ! ,,
KURÂN/ Nisâ Sûresi: 147. Âyet
Hergun rüya alemine girip bu dünyayı unutuyorsunuz. Yeni bir hafıza ve algı veriliyor. Uyanana kadar da sizin hayatınız dünyanız, rüyanızda ki mekan oluyor. Allah rüya yı insanları egitmek icin özel olarak surekli olarak gösteriyor. Derin düşünen insanlar rüya ve hayal ile çok derin iman ve sırlara vakıf olabilirler. Kalu bela doğru. Kur-an da yazan hersey doğru. Kur-an ı iyi anlayan, Allah'ın büyüklüğünü iyi kavrayan, maddenin hakikati bilen bir insan bu dunyanin bir rüya yeri olduğunu, yapay yapılmış yaratılmış olduğunu hemen anlar. Bu dunyanin gercek olmadığını anlamak isteyen şöyle yapsin; tek gözünü kapatsın, sonra herhangi bir nesneye bakarken diğer gözünün kenarına işaret parmağı ile hafifçe ileri geri bastırsın. Karşısında ki nesnenin sağa sola oynadığını görecektir. Eğer o nesne mutlak ve sabit olsaydı yerinden oynamazdı. Ozaman neymiş o nesne ekrana verilen bir görüntüymüş. Yani apartmanlar güneş ay yıldızlar nasıl yerinden oynuyor! Demekki gercek değilmiş. Hatta kendi bedeniniz de ekranın icinde sağa sola oynuyor. Gercek sandığınız beden ve maddeye göz ile bakılmıyor! Gercek bir göz yok. İşte bunu farkeden Ruh sahibi gerçek insan olmuş oluyor.
Cenabı Allah Kuran'ın gercek olduğunu, Varlığının gercek olduğunu anlamamız için Kur-an a deliller koymuştur. Ve bu deliller aklın ihtiyarini almadan akıl vicdan ile bakıldığında anlaşılıyor. Allah atom dan hayvanlardan kainattan deniz ve karalardan herseyden örnekler veriyor. Bu verilen bilgilerin 1400 yıl önce bilinmesi mümkün değil. Demekki Allah zaman ve mekandan münezzeh. Biz bunu Kur-an dan anlıyoruz. Bize verilen delillerle Allahin herseyi bildiğini görüyoruz. Mesela bir örnek; Kur-an da suyun molekül numarasının kodlu olduğunu görüyoruz. Avagatro sayisi ile mol hesabı yapip molekülleri oluşturan atom grupları içindeki atomların sayisi büyüklüğünü ve ağırlığını bilmeden molekül numarasını tespit edemezsin. 1400 yıl önce değil atom ortada avagtro denen kişi de yoktu bulduğu hesapta yoktu. Bu sadece bir örnek. Bunun gibi sayısız örnek var. Böyle bir tesadüf olamaz. Kur-an doğru Allah gerçek cennet cehennem doğru ve Allah sonsuz bir kudrete sahip. Tarih boyunca yaşamış bütün insanların hayatlarının her saniyesi, neler yaptığı, aklından neler geçtiği, kaç nefes alıp verdi, kaç adım attı, kaç kelime konuştu, bütün hayvanlar, denizler karalar, bütün atomlar, sayısını sadece Allahin bildiği bütün atomlarin hareketleri, dünya da ne kadar ağaç geldi geçti ve hali hazırda var. Bu ağaçların yapraklarının gelişimi rengi ağırlığı boyutu hareketi ne zaman yere düştü sarardı kayboldu vs vs vs ve sonsuz fazlası Allah'ın ilmindedir. Hem görüntü hem de ses olarak. Allah'ın büyüklüğünü takdir edecek akla sahip olmak gerekir. Bu uçsuz bucaksız dediğiniz kainat, Allah dilerse insan şeklinde tecelli edip avucuna alacağı küçücük bir alemdir..
Bana ruyamda sordular uyku uyaniklik arasi yemin ederim yasadim ben herkes galu bela diyordu ...
Sevgili admin, videoları mantıklı bir uzunlukta yap, konuları anlaşılmayacak şekilde yarım bırakma!
Hocam filmin adını da söyleseydiniz keşke)
Sebep
Naapcan izleyip günahamı gircen
Ben daha dün ne yediğimi hatırlamıyorum kalu belayı nerden hatırlayacam.
Oh ne güzel, kendi heva ve hevesine göre anlatıyorsun, peki Rabbimizin ''verdiğiniz sözü hatırlayın'' uyarısını neden gizliyorsun?
5:7 Allah'ın, size olan nimetini ve "İşittik ve itaat ettik." dediğinizde, ona verdiğiniz sözü HATIRLAYIN.
Görmediğim Şeyi Görüyormuş Gibi Yapmak! Kendini Aldatmaktır!
İsa aleyhisselamin soruya cevap vermesi dogdugu anda öteden bilgi getirmedimi bunu nasil aciklarsaniz
İnsanlar kalu belayı hatirlasa idi melek gibi olurdu o zaman polise mahkemelere gerek olmazdı
Hocam kalu bela Allahin ummetlerle kitap antlasmasidir,saygilar,
Kalu bela sahnesi hiç gerçekleşmemiştir.
Allahu Teala bizlere verdiği, fitratimizda bulunan tedeyyun içgüdüsünu bizlere öğretiyor. Böyle bir içgüdünun varlığını, yaratıcıyı aklen bulabilme kabiliyetini fitratimiza yerleştirdigini bize öğretiyor.
Hani Rabbin (ezelde) Âdemoğullarının sulplerinden zürriyetlerini almış, onları kendilerine karşı şahit tutarak, “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” demişti. Onlar da, “Evet, şahit olduk (ki Rabbimizsin)” demişlerdi. Böyle yapmamız kıyamet günü, “Biz bundan habersizdik” dememeniz içindir.
Yahut, “Bizden önce babalarımız Allah’a ortak koşmuşlar. Biz onlardan sonra gelen bir nesiliz. Şimdi batılcıların işlediği yüzünden bizi helâk mı edeceksin?” dememeniz içindir. (Araf 172)
@@cengizozdemir3685 Biz senden habersizdik ya Rabbi demememiz için, rabbimiz fıtratımıza yaratıcıyi aklen bulabilme kabiliyetini yerleştirdi.
@@Ghdf1_2hyt tekrar tekrar söylüyorum, öyle bir sahne hiç yaşanmadı. Allah, hiç kimseyi hatırlamadığı bir sözden hesaba çekmez. Kalu bela sahnesini hiçbir insan hatırlamıyor.
Allah azze ve celle, içimize koyduğu tedeyyun içgüdüsunu haber veriyor bize. Ki ahirette, yarabbi biz senden haberdar değildik demeyelim. Çünkü her insanda yaratıcıyı bulma özelliği vardır.
@@Ghdf1_2hyt Allah diyor ki, Rabbim Adem oğullarının bellerinden zurriyetlerini çıkardı, onları kendilerine şahit tuttu ve dedi ki ben sizin rabbiniz degil miyim? Onlarda evet şahit olduk dediler.
Şimdi ben soruyorum, yaşadığı anı hatırlamayan birinden şahit olur mu?
@@serkan0101Hocanın anlatımından şunu anladım, biz Rabbimizle yaptığımız ahidleşmeyi, yani konuşmayı, sözleşmeyi hatırlasaydık, ozaman bize irade verilmezdi ve bu imtihan sırrına aykırı olurdu,yani zâten itaat ederdik.Düşünsene alemlerin Rabbiyle konuşup ahidleşme gibi bir olaya şahitlik edeceksin ,sonrada onu inkârla âsi olacaksın (ateist olanları kastediyorum) bu durum sadece şeytana özel bir durum olabilir ALLAH ualem ,ona mühlet verilmiştir insanları imtihan etme sebeb-i olarak, ama neticede rahmetten kovulmuş affedilme ihtimali kalmamıştır
Sayın Hocam iradesiz oşarak Kalu bela dediğimizi ifadevettiniz. Ancak ayet elbette ile başlıyor, yani pekiştirme var. Anlık bir soru cevap değil bir yaşanmışlığa dayalı bir bilgi ile verilen bir cevap. Zaten irade dışı olsa anlamlı ve bağlayıcı olabilir mi ki..
Isterseniz acabilirim,
Ben kalu belada su diyeceklerime aksi bir ayet yada hadis Duymadım. Aksine ahzap 72-73 destekler gibi. Ancak tabiki bu sadece bir yorum .
Allah ruhları dirilttiginde bir şekilde onun emir ve yasaklarına uyacagimiza söz almalı, rab olarak sahit tutmasının yanında. O halde bana mı sordu , beni yaratırken sorusu cevap buluyor. Evet hepimize sordu ve kabul etmeyenler oldumu bilmiyorum ama olduysa yok edilmiştir ama kabul edenler dunyada imtihana gönderildi.
Tabiki bu sadece benim yorumum yoksa Allah istediğini yapmaya elbet kadirdir, o mutlak güç sahibidir.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Deccal’in çıkmasından önce üç şiddetli yıl olur. İnsanlar o yıllarda şiddetli kıtlığa maruz kalırlar. Sonra ilk yıl Allah semaya emreder, sema yağmurun üçte birini hapseder tutar. Yere emreder, yer nebatının üçte birini hapseder tutar. Sonra ikinci yıl Allah semaya emreder, yağmurunun üçte ikisini tutar. Yere emreder, nebatının üçte ikisini tutar. Sonra üçüncü yıl Allah semaya emreder, yağmurunun tamamını tutar, bir damla yağmur düşmez. Yere emreder, nebatının tamamını tutar, hiç yeşillik bitmez! Allah’ın dilediği hariç, çift tırnaklı (geviş getiren) helak olmayan hiç hayvan kalmaz!”
Denildi ki:
−O zaman insanlar ne ile yaşarlar?
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
−“Tehlil, tekbir, tahmid onlar için yiyecek yerine geçer.”
Tehlil; ‘La ilahe illallah’ demektir.
Tekbir; ‘Allah-u Ekber’ demektir.
Tahmid; ‘Elhamdulillah’ demektir.
İbni Mace 4077
KONU ILE ILGILI BAKINIZ INSANLARIN OLULERI YEDIGI VE PAZARDA INSAN ETLERINI SATTIGI 192123 RUS KITLIGI
Kâlû belâ… başka bir boyutta gerçekleşmiş ve bizim hatırlamadığımız bir şey olamaz. Bu Kur’ân’la çelişiyor.
Şahit olmadığımız, hatırlamadığımız bir sözden nasıl sorumlu tutabilir bizi yaratan? Bu O’nun adaletine yakışmaz.
Salih Bey kardeşim.
Bu konuda ‘ezber bilgi’ üzerine açıklama binâ gayretinizi çok ama çok garipsiyorum.
Ayette ‘sırtlarından zürriyet alınması’ gibi çok dikkat çekici bir anlatımı ıskalıyorsunuz. Bir de ‘kendisini nefsine şahit tutma’ iddiasını...
Bu hususta kendisi tıp doktoru olan Zeki Bayraktar’ın izahatlarını okumamızı şiddetle tavsiye ediyorum.
Göreceksiniz!
‘Kâlû belâ’ tamamen realistik bir tecrübedir her insan için. Her insanın bu dünyada yaşarken ergenlikte yaptığı bir şehadet ve ikrardır ‘belâ’.
Selam ve duayla,
Vadullah Yaşar.
Fatih - İstanbul.
O söz, başlarına geldiği zaman, onlara yerden bir Dabbe çıkarırız; o da, insanların Bizim ayetlerimize kesin bir bilgiyle inanmadıklarını onlara söyler. Neml Suresi, 82. ayet: BU AYETTE GECEN Dâbbetül-Arz IN EBCED DEĞERİ HİCRİ 1441 MİLADİ 2019-2020 YILIDIR .
Ya Halis Bey, siz ayeti de okuyorsunuz ama ayeti anlamıyorsunuz Anlaşılan ya da geleneksel kültürün etkisinde kalarak konuşuyorsunuz.
Yüce Allah (cc), bellerinden zürriyetlerini aldıktan sonra insanlara "Ben sizin Rabb'iniz değil miyim" buyuruyor.
Bu ne demek, insanlar dünyaya geldikten sonra bir zürriyet olarak yüce Allah (cc) onlara, kitap ve Rasul göndererek Kendi Rububiyeti anlatıyor gönderdiği kitaplarda Kur'an'da bu çok açıktır ve yüce Allah (cc), Kıyamet gününde bunun hesabını soracak
Nasıl oluyor da daha bir iradeye sahip olmayan insana Rabb'imin böyle dediğini iddia ediyorsunuz gayet iyi okuyun ayeri lütfen
Selametle,
Kalu bela ortamının iradenin olmadığı bir ortam olduğunun kanıtı nedir?
Sadece dünya hayatı yani maddi alemde irade vardır bence ondan bahsediyordur. günah ve sevap iyiyi ve kötüyü secmek için iradeye ihtiyaç vardır ben böyle düşünüyorum
@@cerenyilmaz8730 İradesi olmayan bir topluluğa sınav mahiyetinde soru sormanın mantığını anlayamadım.
@@mahmutbayram1167 gazi ozdemirden dinlemiştim onun gibi güzel anlatamam bı dinleyin isterseniz
@lisaa bence saf bilinç ve ruh dünyasından bu dünyaya yani 4 elementten oluşan hava su toprak ateş bunların bir dengeyi oluşturduğu madde âlemine geldik burada bilinçli yani secimlerinden sorumlu olan beşerler olarak varız .Anlamayi sorgulamayı hayatı okumayı vazife edinmeliyiz bu elementlere bağlı olarak mizacimiza uygun beslenmeyi , iş hayatini ,yaşam biçimini... vs bunlarla meşgul olmayı yani bize verilen cüzi iradeyi kullanmiyiz . Diğer alemde iradeye ihtiyaç duyacağımizdan emin değilim kardeşim yani en sonunda bir parçacık olarak bütüne karisacagiz
Bu olay bu kadar mistik bir yorum ile çözülmez kanımca…bu olay kişi vahiyle tanıştığı andan itibaren Yaratıcı ile yaptığı akittir ve anttır,kişi hangi dönemde sorumlu varlık olduğunu hissettiği an imanın gereğini yerine getirerek kalu bela diyor kısacası….yani iman ettim demek yetmiyor akit ve ant içiyor ki hidayeti daim olsun.saygılarımla
Hiç bir şey anlaşılmıyor doyurucu olmadı
Allah insanın akralık bağlarından onu izole ediyor ve nefsini de insan a şahit tutuyor.yani nefsini de izole ediyor .O nün da zürriyetin de etkisinin olmadığı bir ortamda insan...RABBİNİN KİM OLDUĞUNU ANLIYOR..Bu kıssa ile Allah akleden kullarına.Nefsinden ve zürriyetinden arınınca YARATAN ını bulabileceğini ögretiyor..Sefa ile....
w
Hoca i.manı Amentü billahı anlat,risalei nuru anlat
1,55 . sn isa geldiğinde konuşuyordu ondan kuran bu sözü nakletmiyor beşikte konuşuyor ayeti iyi okuyun insanlardan saklamyın
matrix misaline teyit bir söz ayni minvalde zannedeeim hocam.
cehaleti övülmesi.
Herşeyi bilmek her şeyin sonu olur.
Çekici olan bilememektir.
Sis her şeye harika bir güzellik katar.
Aklın da sınırları var.
😂 😂 😂
Teşekkürler. Şu linkte çok güzel anlatmışlar Kalu Bela'yı. Herkese tavsiye ederim. th-cam.com/video/a8UEz6q1CQs/w-d-xo.html
Dikkat! Kuran da KALU BELE var. İSPAT Araf 172 bakınız.
th-cam.com/video/a8UEz6q1CQs/w-d-xo.html bir de bu linkteki kalu bela'yı dinlerseniz farklı bakış açısından ele almış.
HİLAFET YIKILDIKTAN SONRA Kİ DURUM=
Hz. Huzeyfe anlatıyor: Resulüllah (a.s.m);
“Nübüvvet içinizde, Allah’ın dilediği kadar devam eder; sonra dilediği zaman onu ortadan kaldırır. Sonra, nübüvvet sisteminde bir hilafet olacaktır. Bu da Allah’ın dilediği kadar devam eder; ardından Allah onu da -dilediği zaman- ortadan kaldırır. Sonra ısırıcı bir saltanat olur. O da Allah’ın dilediği kadar devam eder, sonra Allah dilediğinde onu ortadan kaldırır. Daha sonra ceberut bir saltanat/bir krallık/zalim yönetimler başa gelir; o da Allah’ın dilediği kadar devam eder, ardından Allah dilediği zaman onu ortadan kaldırır. Sonra, nübüvvet sisteminde bir hilafet olur.” buyurdu ve sonra sustu. (bk. Ahmed b. Hanbel, 4/273)
- Bu hadis-i şerifte İslam ümmetinin gelecekte geçireceği safhaları haber verilmiş ve tarih tarafından tasdik edilmiştir. Bu açıdan bu hadis ihbar-ı gaybî nevinden bir mucizedir.
- Bu hadisin anlattığı safhaları şöyle sıralayabiliriz:
1. Peygamberlik dönemi; 23 yıl sürmüştür.
2. Raşit halifeler devri; 30 yıl sürmüştür.
3. Saltanat devri; Hz. Muaviye (veya oğlu Yezid) ile başlayan ve Osmanlı devletinin sonuna kadar devam eden süreç.
4. Ceberût devri; (CEBERRÜTİYE)Osmanlı devletinin yıkılmasından sonra bütün İslam aleminde küçük- büyük devletlerde hüküm sürmüş ve sürmekte olan şiddetli zulüm, istibdat ve ceberut dönemine işarettir. 14 asır boyunca İslamın en kötü durumda olduğu bu devir inşaallah 10-15 yıl içinde ölebilir.
Muaviye ve yezit ceberrut değil miydi yani? Vah vah senin anlayışına. Sunni hanifi bir müslumanim ama Hz. Ali efendimizle mücadele eden Muaviye'ye hazret diyenlere kıl oluyorum.
Bu hocamız İsrail'ogulari ndan belli bilim ilim e karşı İsrail'ogulari yazmaları biliyor iyide biz türküz
Ne diyon anlamadık
Teşekkürler hocam. İlgilenen arkadaşlara şuradaki anlatımı da dinlemelerini öneririrm. Meseleye çok farklı ama çok mantıklı yaklaşmışlar. th-cam.com/video/a8UEz6q1CQs/w-d-xo.html
Erkeklerin saçlarını uzatması sünnet mı ?
Bu konuyu benliğini Allah’a teslim etmiş alim cevaplar bu adam kendince uyduruyor kalü belada irade var bu adam yok diyor
anne karnında olduğun süreyi niye hatırlamıyorsun o halde? anne karnında olmanda iraden varmı kendi isteğinlemi anne karnına girdin? bu kadar yakın bir vetireyi hatırlamayan insanın elest bezmini hatırlamaması fıtrata daha uygun değilmi? yaratan kudret dileseydi onuda hatırlatabilirdi?
Ruhlar aleminden bahsetmiyot allah, dunyada yasayan indankara inen ayetlerden,kutsal kitaplardan bahsediyor allah
q
Kalu bela A raf Suresi 172, hatırlasan dünya hayatı oyunu oynanmazdı .Bu kadar basit. Oyunun kuralı bir.
Anlat anlat dur hepsi bu , neyin peşindesin?
Bu herifi de hiç sevmem,hangi filmin repliğiydi?
Sevmediğin adamın videosunu izleyip yorum yapma . Sevenlerede mani olma. Kimi seviyosan orda ol. Kimse sana kimi sevip sevmediğini sormadı uza git...
Allah razı olsun hocam