5816 kaldırılsın da kim olursa olsun suç suçdur Ali şükrübey i AllAH Rahmet etsin mekan cennet olsun.Amiiin. olaya bak. bir millet vekili öldürülüp köşkün bahcesine kömüyorlar birde tabi oraya kimse giremez .o sürecde kim mühalefet olurki korkusundan . .
Sadece Millet Vekili mi Sevgilisi Fikriye hanım hastalaniyor tedaviye gidiyor dönüp geldiğinde kabul görmüyor ( Latife hanım la evli olduğundan ) ve bahçede öldürülüyor faili meçhul Ne ceset nede bir mezar i bile olmuyor
Türkiye'nin Müslüman gençliği Ali Şükrü Bey'in katlinin ve Birinci Meclisin hukuksuzca fesh edilişinin meclis tarafından yeniden ele alınmasını talep etmeli. M. Kamal meclis tarafından yargılanması lazım. Bu olduğu takdirde Türkiye barışa ve huzura kavuşacak. Kamalizm tam anlamıyla sona erecektir. Hasan Mezarcı bu meseleyi meclise sundu ama 28 Şubat sebebiyle meclisin gündemine gel(e)meden (!) mesele açılmadı/açtırılmadı. Büyük ihtimalle Hasan Mezarcı bu mesele yüzünden şu anki haline getirdiler. Ali Şükrü Bey'in cinayeti Kamalizmin en yumuşak karnı. Bu meselenin Millet Meclisi tarafından ele alınıp Kamal'in yargılanması durumunda Kamalizm kökten biter. Kamuoyuna bu meselenin açılması bile Kamalizmi bitirir. Bunun için müslüman gençlik örgütlenip hareket etmeli. Aynı şekilde Enver Paşa'nın kardeşi Nureddin Killigil Paşa'nın 1949 yılında Arap müslümanlara İ*rail'e karşı savaşlarına silah sevkiyatı yaptığı için İnönü ve ekibi tarafından fabrikasıyla birlikte havaya uçuruldu. Cenazesi bile kılınmadı. Ardından İ*rail'in "derhal" tanınmasını talep etti İnönü. Türkiye'nin müslüman gençliği bu meseleleri gündemine almalı ve bunların mecliste objektif şekilde tekrar araştırılması ve tüm hainliklerin ortaya çıkarılması gerekiyor.
Türkiye'nin Müslüman gençliği Ali Şükrü Bey'in katlinin ve Birinci Meclisin hukuksuzca fesh edilişinin meclis tarafından yeniden ele alınmasını talep etmeli. M. Kamal meclis tarafından yargılanması lazım. Bu olduğu takdirde Türkiye barışa ve huzura kavuşacak. Kamalizm tam anlamıyla sona erecektir. Hasan Mezarcı bu meseleyi meclise sundu ama 28 Şubat sebebiyle meclisin gündemine gel(e)meden (!) mesele açılmadı/açtırılmadı. Büyük ihtimalle Hasan Mezarcı bu mesele yüzünden şu anki haline getirdiler. Ali Şükrü Bey'in cinayeti Kamalizmin en yumuşak karnı. Bu meselenin Millet Meclisi tarafından ele alınıp Kamal'in yargılanması durumunda Kamalizm kökten biter. Kamuoyuna bu meselenin açılması bile Kamalizmi bitirir. Bunun için müslüman gençlik örgütlenip hareket etmeli. Aynı şekilde Enver Paşa'nın kardeşi Nureddin Killigil Paşa'nın 1949 yılında Arap müslümanlara İ*rail'e karşı savaşlarına silah sevkiyatı yaptığı için İnönü ve ekibi tarafından fabrikasıyla birlikte havaya uçuruldu. Cenazesi bile kılınmadı. Ardından İ*rail'in "derhal" tanınmasını talep etti İnönü. Türkiye'nin müslüman gençliği bu meseleleri gündemine almalı ve bunların mecliste objektif şekilde tekrar araştırılması ve tüm hainliklerin ortaya çıkarılması gerekiyor.
Topal Osman cahil biri değildir, meşrutiyet döneminde açılan astsubay okulundan mezun olmuş münevver, vatanperver bir kuvayimilliyecidir, tarih bilgine hayran oldum ( !)
Karabekir, konuyu yakın arkadaşı İsmet Paşa ile de görüşür. “16 Ağustos’ta İsmet Paşa ile görüştüm. 18 Temmuz’da Teşkilât-ı Esasiye münasebetiyle Fethi Bey ve arkadaşlarıyla yaptığımız (islâmlık terakkiye -ilerlemeye- manidir) münakaşasını ve Gazi M. Kemal’in yakın zamanlara kadar her yerde islâm dinini, Kur’ân’ı ve hilâfeti medh-ü sena ettiği ve pek fazla olarak Balıkesir’de minbere çıkıp aynı esaslarda hutbe dahi okuduğu halde dün gece Heyet-i ilmiye muvacehesinde Peygamberimiz ve Kur’an hakkında hatır ve hayale gelmeyecek tecavüzde bulunduğunu anlattım ve bu tehlikeli havanın Lozan’dan yeni geldiği hakkındaki kanaatin umumi olduğunu da söyledim. İsmet Paşa, Macarlar ve Bulgarlar, aynı saflarda itilâf Devletlerine karşı harp ettikleri ve mağlûp olduklarıhalde istiklâllerini muhafaza etmiş olmaları hristıyan olduklarından, bize istiklâl verilmemesi de islâm olduğumuzdan ileri geldiğini bugün kendi kuvvetimizle yıllarca uğraşarak kurtulduksa da islâm kaldıkça müstemlekeci (sömürgeci) devletlerin ve bu arada bilhassa İngilizlerin daima aleyhimizde olacaklarını ve istiklâlimizin de dalma tehlikede kalacağını, bana anlattı. Ben de bu fikre iştirak etmediğimi şu mütalâalarıma dayanarak söyledim: “Böyle bir fikrin doğuracağı hareket milletin başına yeniden daha korkunç ve daha meşum (uğursuz) bir istibdat (despotluk) idaresi getirecektir. Daha kazanamadığımız milli neşe kaçacak, birçok emekle kurulan “milli birliğimiz de bozulacaktır. Biz içerde birbirimizi boğarken bize bu kurtuluş yolunu gösteren politikacılar da (Türkler hıristiyan oldular) diye bütün islâm âlemini bizden nefret ettireceklerdir. Bu surette bizi tedip etmek için islâm âlemi ruhlarında isyan duyacaklardır. Artık İtilâf Devletleri Yunan ve Ermeni kuvvetleriyle başaramadıkları emellerini, islâm ordularını ve hele arapları, (salli âlâ Muhammed) diye üzerimize saldırmakla istihsale (elde etme) kalkışacaklardır. Sultan Mahmut devrinde (Türkler hıristiyan oluyor) diye arap ordularını Anadolu içlerine sevk eden ve orduları idare eden Fransızlar değil miydi? Türk donanmasını ifsat eden ve Mısır’a teslimine sebep olan politika aynı oyun değil miydi? Öteden beri bir taraftan hükümete (Avrupalı olun, garp hayatını aynen alın, başka kurtuluşunuz yoktur) derler. Diğer taraftan da attığımız adımlara teşvik ederler ve islâm âlemine de (Türkler hristiyan oluyor) diye aleyhimizde nefret uyandırırlar. Esasen imkânsız olan birşeyi yapıyor görünmek bile maddi ve manevî bütün kudret kaynaklarımızı mahv ve harap eder, Neticesi bu işi benimseyeceklerin hayatları ve prestijleri de kâfi gelmeyeceğinden kendi elimizle milleti anarşiye sürükleriz. Neticede bolşeviklik cereyanları arasında mahv olmak veya müstemleke olarak istiklâlimizi kaybetmek de çok uzun sürmez. M. Kemal Paşa’nın son beyanatı bütün ilim adamlarımızı hayret ve korku içinde bırakmıştır. Çok vahim neticeler doğurabilecek bu fikir hep birarada müzakere ve münakaşa etsek millet ve memleketin hayrına olur. Lozan bize istibdat ve tehlike getirmesin!” Sayfa 95, 96
Türkiye'nin Müslüman gençliği Ali Şükrü Bey'in katlinin ve Birinci Meclisin hukuksuzca fesh edilişinin meclis tarafından yeniden ele alınmasını talep etmeli. M. Kamal meclis tarafından yargılanması lazım. Bu olduğu takdirde Türkiye barışa ve huzura kavuşacak. Kamalizm tam anlamıyla sona erecektir. Hasan Mezarcı bu meseleyi meclise sundu ama 28 Şubat sebebiyle meclisin gündemine gel(e)meden (!) mesele açılmadı/açtırılmadı. Büyük ihtimalle Hasan Mezarcı bu mesele yüzünden şu anki haline getirdiler. Ali Şükrü Bey'in cinayeti Kamalizmin en yumuşak karnı. Bu meselenin Millet Meclisi tarafından ele alınıp Kamal'in yargılanması durumunda Kamalizm kökten biter. Kamuoyuna bu meselenin açılması bile Kamalizmi bitirir. Bunun için müslüman gençlik örgütlenip hareket etmeli. Aynı şekilde Enver Paşa'nın kardeşi Nureddin Killigil Paşa'nın 1949 yılında Arap müslümanlara İ*rail'e karşı savaşlarına silah sevkiyatı yaptığı için İnönü ve ekibi tarafından fabrikasıyla birlikte havaya uçuruldu. Cenazesi bile kılınmadı. Ardından İ*rail'in "derhal" tanınmasını talep etti İnönü. Türkiye'nin müslüman gençliği bu meseleleri gündemine almalı ve bunların mecliste objektif şekilde tekrar araştırılması ve tüm hainliklerin ortaya çıkarılması gerekiyor.
#Ali Şükrü Bey in naaşı nerede bulunuyor? #Topal Osman katlinden önce neden papazın bağı adı verilen çan kaya ya saldırı düzenlediğinden bahsediliyor¿?
sosyal doku vakfı sohbetlerini hep takip ederr ve taraftarıyımdır. amaaa hala ders kitapları ne diyor. çocuklarımıza bu devlet hala neden yalanları öğretiyor? bunu bir türlü anlayamıyorum...
Bunlar işgal güçlerinin arkada bıraktıkları eniklerdir.cumhuriyeti ve Devletin Türke verilişini kabul etmezler.saltanat hilafen sürgünde Türk eskisi gibi ırgat kalsın isterler.
Türkiye'nin Müslüman gençliği Ali Şükrü Bey'in katlinin ve Birinci Meclisin hukuksuzca fesh edilişinin meclis tarafından yeniden ele alınmasını talep etmeli. M. Kamal meclis tarafından yargılanması lazım. Bu olduğu takdirde Türkiye barışa ve huzura kavuşacak. Kamalizm tam anlamıyla sona erecektir. Hasan Mezarcı bu meseleyi meclise sundu ama 28 Şubat sebebiyle meclisin gündemine gel(e)meden (!) mesele açılmadı/açtırılmadı. Büyük ihtimalle Hasan Mezarcı bu mesele yüzünden şu anki haline getirdiler. Ali Şükrü Bey'in cinayeti Kamalizmin en yumuşak karnı. Bu meselenin Millet Meclisi tarafından ele alınıp Kamal'in yargılanması durumunda Kamalizm kökten biter. Kamuoyuna bu meselenin açılması bile Kamalizmi bitirir. Bunun için müslüman gençlik örgütlenip hareket etmeli. Aynı şekilde Enver Paşa'nın kardeşi Nureddin Killigil Paşa'nın 1949 yılında Arap müslümanlara İ*rail'e karşı savaşlarına silah sevkiyatı yaptığı için İnönü ve ekibi tarafından fabrikasıyla birlikte havaya uçuruldu. Cenazesi bile kılınmadı. Ardından İ*rail'in "derhal" tanınmasını talep etti İnönü. Türkiye'nin müslüman gençliği bu meseleleri gündemine almalı ve bunların mecliste objektif şekilde tekrar araştırılması ve tüm hainliklerin ortaya çıkarılması gerekiyor.
çok iyi eğitim aldığını söylüyon ama nasıl , yerden eğitim aldığını bilmediğin için söylemiyon. Bir kişi hakkında konferans veriyon ama en basit temel bilgiyi bile araştırmamışsın.
Trabzonlu biri olarak bu olay ne yazık ki bu olmalıydı, Donanma konusunda büyük bir isim kaybettik ama hilafet konusunda gerici idi, sözlerine ve dolaylı yoldan İngilizlerin işine gelecek şekilde meclisi bekletiyordu. Misak-ı Milliyi savunup hükümeti eleştirmesine rağmen Lozan'daki olaylarda İngilizlerin işine gelecek şekilde davrandı. İnönü konusunda iyi bir siyaset izleyip Atatürk ile uyuşsa idi yerine geçip hem adalara hem de donanmaya büyük hizmet edecekti. Kişisel hırsı ve Trabzonlu küfürbazlığı iş bitiriciliğine engel oldu. Çok büyük bir kayıp üzücü bir durum. Saltanat kaldırılması için olumlu oy verdi. Videodaki kişi akademik şekilde konuşmasına rağmen İslamcı hilafet isteyen zihin yapısını göstermekte ve işine gelen şekilde durumu çaktırmadan çarpıtmakta. Kurucu yapılar her daim sert ve dikta olur, olması da gerekir yoksa devlet yaşamaz ve gericiler yüzünden çöker. İkinci grup durumu idrak edemeyip devrimleri meclis ile yavaşlatmak istemiştir bu ise akla aykırıdır. Düşman bertaraf edilip yeni konular yani donanma ve etnik mübadele tartışacaklarına durumu kişisel husumete çevirdiler, iş yapmayan sadece küfürleşen bir oluşum artık dağıtılırdı. 1921'e kadar muazzam işler yapan Ali Şükrü Bey aşırı mutaassıplığının kurbanı oldu. Dindarlık ile devlet işleri tartışılmaz bu nesnelliğe aykırıdır, düşmana istemeden hizmet ettirir. Ruhu şad olsun..
Ne demek "bu olay bu şekilde olmalıydı"? Kendisinizce objektif bakış açısı yakalamaya çalışmışsınız ama cümlelerinizde tarafgirlik kokusu bariz belli. O yüzden son cümlenize katılıyorum ve sizin de bu yazdıklarınızın tarihi bir tür yorumlama olduğunu ileri sürüyorum. Bu açıdan ortaya farklı tezler sürülebilir. Sizin tezinize haliyle katılmıyorum. Çünkü İngilizlerin elini rahatlatma girişiminde bulunduğunu öne sürüyorsunuz ancak İngilizler ile istiklal savaşı döneminin önde gelenlerini düşündüğümüzde çok daha farklı yorumlar ortaya çıkacaktır. İngiliz konusuna girersek çıkabilmek kolay olmayacaktır. Ayrıca bir adam dinini hem üzerinde taşıyor hem de onu savunuyorsa bizim ona mutaassıp diyerek hor görme hakkımız olamaz. Eğer öyle dersek siz de kendi ideolojinizin mutaassıbı olursunuz. Çünkü iddianız var. Yanlış noktalardan yaklaşmışsınız.
@@Hibrahim-a Bilgi konusunda tek cümleniz yok, Ali Şükrü Bey'in İngiltere'de okuyup İngilizlerle daha çok ilişkisi olduğunu dahi bilmiyorsunuz. İftira atılsa Ali Şükrü Bey'e atılması daha mantıklı olur, aklınıza kullanın objektifliği kaçırmayın dini saikleri gündelik konulara geçirmeyin, size nasihatim her şeyi didik didk edip karşıt olduğunuz görüşün yazarlarının binlerce sayfa eser ve makalellerini de okuyun. Diğer ülkelerin askeri arşivlerini okumadan bu yorumları yaptıysanız da müslüman olduğunuzu ifade etmeyin.
ALI ŞÜKRÜ BEY
ALLAH RAHMET EYLESİN.
Ağzına sağlık hocam güzel yorumladın
Vay be ne ihanetler yapılmış kim bilir zaman geçtikçe daha neler ortaya çıkacak
ÇIKMASI IÇIN 5816 NIN KALKMASI GEREKLİ.
5816 kaldırılsın da kim olursa olsun suç suçdur Ali şükrübey i AllAH Rahmet etsin mekan cennet olsun.Amiiin. olaya bak. bir millet vekili öldürülüp köşkün bahcesine kömüyorlar birde tabi oraya kimse giremez .o sürecde kim mühalefet olurki korkusundan .
.
Sadece Millet Vekili mi
Sevgilisi Fikriye hanım hastalaniyor tedaviye gidiyor dönüp geldiğinde kabul görmüyor ( Latife hanım la evli olduğundan ) ve bahçede öldürülüyor faili meçhul
Ne ceset nede bir mezar i bile olmuyor
Türkiye'nin Müslüman gençliği Ali Şükrü Bey'in katlinin ve Birinci Meclisin hukuksuzca fesh edilişinin meclis tarafından yeniden ele alınmasını talep etmeli. M. Kamal meclis tarafından yargılanması lazım. Bu olduğu takdirde Türkiye barışa ve huzura kavuşacak. Kamalizm tam anlamıyla sona erecektir. Hasan Mezarcı bu meseleyi meclise sundu ama 28 Şubat sebebiyle meclisin gündemine gel(e)meden (!) mesele açılmadı/açtırılmadı. Büyük ihtimalle Hasan Mezarcı bu mesele yüzünden şu anki haline getirdiler. Ali Şükrü Bey'in cinayeti Kamalizmin en yumuşak karnı. Bu meselenin Millet Meclisi tarafından ele alınıp Kamal'in yargılanması durumunda Kamalizm kökten biter. Kamuoyuna bu meselenin açılması bile Kamalizmi bitirir. Bunun için müslüman gençlik örgütlenip hareket etmeli. Aynı şekilde Enver Paşa'nın kardeşi Nureddin Killigil Paşa'nın 1949 yılında Arap müslümanlara İ*rail'e karşı savaşlarına silah sevkiyatı yaptığı için İnönü ve ekibi tarafından fabrikasıyla birlikte havaya uçuruldu. Cenazesi bile kılınmadı. Ardından İ*rail'in "derhal" tanınmasını talep etti İnönü. Türkiye'nin müslüman gençliği bu meseleleri gündemine almalı ve bunların mecliste objektif şekilde tekrar araştırılması ve tüm hainliklerin ortaya çıkarılması gerekiyor.
Demekki ali şükrü bey hakiki Türk evladı Allah rahmet eylesin bunu yapanlar yazıklar olsun
Çok daha iyisi için çalışmanızı ve hazırlayıp sunmanızı RİCA EDİYORUM. ÇOK TEŞEKKÜRLER.
Allah razı olsun
GERÇEK LE RIN ORTAYA ÇIKMASINDAN KORKULDUĞU IÇIN 5816 VAR .
Türkiye'nin Müslüman gençliği Ali Şükrü Bey'in katlinin ve Birinci Meclisin hukuksuzca fesh edilişinin meclis tarafından yeniden ele alınmasını talep etmeli. M. Kamal meclis tarafından yargılanması lazım. Bu olduğu takdirde Türkiye barışa ve huzura kavuşacak. Kamalizm tam anlamıyla sona erecektir. Hasan Mezarcı bu meseleyi meclise sundu ama 28 Şubat sebebiyle meclisin gündemine gel(e)meden (!) mesele açılmadı/açtırılmadı. Büyük ihtimalle Hasan Mezarcı bu mesele yüzünden şu anki haline getirdiler. Ali Şükrü Bey'in cinayeti Kamalizmin en yumuşak karnı. Bu meselenin Millet Meclisi tarafından ele alınıp Kamal'in yargılanması durumunda Kamalizm kökten biter. Kamuoyuna bu meselenin açılması bile Kamalizmi bitirir. Bunun için müslüman gençlik örgütlenip hareket etmeli. Aynı şekilde Enver Paşa'nın kardeşi Nureddin Killigil Paşa'nın 1949 yılında Arap müslümanlara İ*rail'e karşı savaşlarına silah sevkiyatı yaptığı için İnönü ve ekibi tarafından fabrikasıyla birlikte havaya uçuruldu. Cenazesi bile kılınmadı. Ardından İ*rail'in "derhal" tanınmasını talep etti İnönü. Türkiye'nin müslüman gençliği bu meseleleri gündemine almalı ve bunların mecliste objektif şekilde tekrar araştırılması ve tüm hainliklerin ortaya çıkarılması gerekiyor.
Topal Osman cahil biri değildir, meşrutiyet döneminde açılan astsubay okulundan mezun olmuş münevver, vatanperver bir kuvayimilliyecidir, tarih bilgine hayran oldum ( !)
Cahil olmasa kendini böyle kullandırır mı Enver gibi oda cahil ama gözü kara bir şahsiyetmiş
Karabekir, konuyu yakın arkadaşı İsmet Paşa ile de görüşür.
“16 Ağustos’ta İsmet Paşa ile görüştüm. 18 Temmuz’da Teşkilât-ı Esasiye münasebetiyle Fethi Bey ve arkadaşlarıyla yaptığımız (islâmlık terakkiye -ilerlemeye- manidir) münakaşasını ve Gazi M. Kemal’in yakın zamanlara kadar her yerde islâm dinini, Kur’ân’ı ve hilâfeti medh-ü sena ettiği ve pek fazla olarak Balıkesir’de minbere çıkıp aynı esaslarda hutbe dahi okuduğu halde dün gece Heyet-i ilmiye muvacehesinde Peygamberimiz ve Kur’an hakkında hatır ve hayale gelmeyecek tecavüzde bulunduğunu anlattım ve bu tehlikeli havanın Lozan’dan yeni geldiği hakkındaki kanaatin umumi olduğunu da söyledim. İsmet Paşa, Macarlar ve Bulgarlar, aynı saflarda itilâf Devletlerine karşı harp ettikleri ve mağlûp olduklarıhalde istiklâllerini muhafaza etmiş olmaları hristıyan olduklarından, bize istiklâl verilmemesi de islâm olduğumuzdan ileri geldiğini bugün kendi kuvvetimizle yıllarca uğraşarak kurtulduksa da islâm kaldıkça müstemlekeci (sömürgeci) devletlerin ve bu arada bilhassa İngilizlerin daima aleyhimizde olacaklarını ve istiklâlimizin de dalma tehlikede kalacağını, bana anlattı. Ben de bu fikre iştirak etmediğimi şu mütalâalarıma dayanarak söyledim:
“Böyle bir fikrin doğuracağı hareket milletin başına yeniden daha korkunç ve daha meşum (uğursuz) bir istibdat (despotluk) idaresi getirecektir. Daha kazanamadığımız milli neşe kaçacak, birçok emekle kurulan “milli birliğimiz de bozulacaktır. Biz içerde birbirimizi boğarken bize bu kurtuluş yolunu gösteren politikacılar da (Türkler hıristiyan oldular) diye bütün islâm âlemini bizden nefret ettireceklerdir. Bu surette bizi tedip etmek için islâm âlemi ruhlarında isyan duyacaklardır. Artık İtilâf Devletleri Yunan ve Ermeni kuvvetleriyle başaramadıkları emellerini, islâm ordularını ve hele arapları, (salli âlâ Muhammed) diye üzerimize saldırmakla istihsale (elde etme) kalkışacaklardır. Sultan Mahmut devrinde (Türkler hıristiyan oluyor) diye arap ordularını Anadolu içlerine sevk eden ve orduları idare eden Fransızlar değil miydi? Türk donanmasını ifsat eden ve Mısır’a teslimine sebep olan politika aynı oyun değil miydi? Öteden beri bir taraftan hükümete (Avrupalı olun, garp hayatını aynen alın, başka kurtuluşunuz yoktur) derler. Diğer taraftan da attığımız adımlara teşvik ederler ve islâm âlemine de (Türkler hristiyan oluyor) diye aleyhimizde nefret uyandırırlar. Esasen imkânsız olan birşeyi yapıyor görünmek bile maddi ve manevî bütün kudret kaynaklarımızı mahv ve harap eder, Neticesi bu işi benimseyeceklerin hayatları ve prestijleri de kâfi gelmeyeceğinden kendi elimizle milleti anarşiye sürükleriz. Neticede bolşeviklik cereyanları arasında mahv olmak veya müstemleke olarak istiklâlimizi kaybetmek de çok uzun sürmez. M. Kemal Paşa’nın son beyanatı bütün ilim adamlarımızı hayret ve korku içinde bırakmıştır. Çok vahim neticeler doğurabilecek bu fikir hep birarada müzakere ve münakaşa etsek millet ve memleketin hayrına olur. Lozan bize istibdat ve tehlike getirmesin!”
Sayfa 95, 96
Ali Şükrü bey islam şehidimizdir.ALLAH rahmet eylesin.
Türkiye'nin Müslüman gençliği Ali Şükrü Bey'in katlinin ve Birinci Meclisin hukuksuzca fesh edilişinin meclis tarafından yeniden ele alınmasını talep etmeli. M. Kamal meclis tarafından yargılanması lazım. Bu olduğu takdirde Türkiye barışa ve huzura kavuşacak. Kamalizm tam anlamıyla sona erecektir. Hasan Mezarcı bu meseleyi meclise sundu ama 28 Şubat sebebiyle meclisin gündemine gel(e)meden (!) mesele açılmadı/açtırılmadı. Büyük ihtimalle Hasan Mezarcı bu mesele yüzünden şu anki haline getirdiler. Ali Şükrü Bey'in cinayeti Kamalizmin en yumuşak karnı. Bu meselenin Millet Meclisi tarafından ele alınıp Kamal'in yargılanması durumunda Kamalizm kökten biter. Kamuoyuna bu meselenin açılması bile Kamalizmi bitirir. Bunun için müslüman gençlik örgütlenip hareket etmeli. Aynı şekilde Enver Paşa'nın kardeşi Nureddin Killigil Paşa'nın 1949 yılında Arap müslümanlara İ*rail'e karşı savaşlarına silah sevkiyatı yaptığı için İnönü ve ekibi tarafından fabrikasıyla birlikte havaya uçuruldu. Cenazesi bile kılınmadı. Ardından İ*rail'in "derhal" tanınmasını talep etti İnönü. Türkiye'nin müslüman gençliği bu meseleleri gündemine almalı ve bunların mecliste objektif şekilde tekrar araştırılması ve tüm hainliklerin ortaya çıkarılması gerekiyor.
Çok üzücü bir olay
TEKRAR TEKRAR LÜTFEN YAYINLANSIN .
HALKIN GERÇEKLERİ GORMESI VE DUYMASI GEREKLİ.
Haaastir Lan
#Ali Şükrü Bey in naaşı nerede bulunuyor?
#Topal Osman katlinden önce neden papazın bağı adı verilen çan kaya ya saldırı düzenlediğinden bahsediliyor¿?
allah sıratı müstegim üzere maddi ve manevi sizlere güç, kuvvet versin.
Sesli kitap okuyarak hitabetini duzeltebilirsin
sosyal doku vakfı sohbetlerini hep takip ederr ve taraftarıyımdır. amaaa hala ders kitapları ne diyor. çocuklarımıza bu devlet hala neden yalanları öğretiyor? bunu bir türlü anlayamıyorum...
Saltanatın kaldırılması birinci meclistedir. Ali Şükrü Bey de kabul reyi vermiştir.
Osman ağam ,senin kadar Cahil değildi hocam!
bi giresunlu olarak asla osman agaya yapılan suçlamaları kabul etmiyorum
Bunlar işgal güçlerinin arkada bıraktıkları eniklerdir.cumhuriyeti ve Devletin Türke verilişini kabul etmezler.saltanat hilafen sürgünde Türk eskisi gibi ırgat kalsın isterler.
Türkiye'nin Müslüman gençliği Ali Şükrü Bey'in katlinin ve Birinci Meclisin hukuksuzca fesh edilişinin meclis tarafından yeniden ele alınmasını talep etmeli. M. Kamal meclis tarafından yargılanması lazım. Bu olduğu takdirde Türkiye barışa ve huzura kavuşacak. Kamalizm tam anlamıyla sona erecektir. Hasan Mezarcı bu meseleyi meclise sundu ama 28 Şubat sebebiyle meclisin gündemine gel(e)meden (!) mesele açılmadı/açtırılmadı. Büyük ihtimalle Hasan Mezarcı bu mesele yüzünden şu anki haline getirdiler. Ali Şükrü Bey'in cinayeti Kamalizmin en yumuşak karnı. Bu meselenin Millet Meclisi tarafından ele alınıp Kamal'in yargılanması durumunda Kamalizm kökten biter. Kamuoyuna bu meselenin açılması bile Kamalizmi bitirir. Bunun için müslüman gençlik örgütlenip hareket etmeli. Aynı şekilde Enver Paşa'nın kardeşi Nureddin Killigil Paşa'nın 1949 yılında Arap müslümanlara İ*rail'e karşı savaşlarına silah sevkiyatı yaptığı için İnönü ve ekibi tarafından fabrikasıyla birlikte havaya uçuruldu. Cenazesi bile kılınmadı. Ardından İ*rail'in "derhal" tanınmasını talep etti İnönü. Türkiye'nin müslüman gençliği bu meseleleri gündemine almalı ve bunların mecliste objektif şekilde tekrar araştırılması ve tüm hainliklerin ortaya çıkarılması gerekiyor.
Topal osman girosunu rumlara satarken yakalanmistir topallardan korkacaksin yere bakan yürek yakar derlermis
Bireysel değiştirmez.
Eczacı mısınız tarihçi mi
Rahmetlinin soyundan neden bahsedilmiyor
Sayın kardeş rahmetli soyu kimlere dayanıyor bende bu kitabı vardı caldirdim
çok iyi eğitim aldığını söylüyon ama nasıl , yerden eğitim aldığını bilmediğin için söylemiyon.
Bir kişi hakkında konferans veriyon ama en basit temel bilgiyi bile araştırmamışsın.
Osman aga cahil degildir yalan anlatiyor
Atam doģru söylüyor
okumada vurguyu öğren be arkadaş
Trabzonlu biri olarak bu olay ne yazık ki bu olmalıydı, Donanma konusunda büyük bir isim kaybettik ama hilafet konusunda gerici idi, sözlerine ve dolaylı yoldan İngilizlerin işine gelecek şekilde meclisi bekletiyordu. Misak-ı Milliyi savunup hükümeti eleştirmesine rağmen Lozan'daki olaylarda İngilizlerin işine gelecek şekilde davrandı. İnönü konusunda iyi bir siyaset izleyip Atatürk ile uyuşsa idi yerine geçip hem adalara hem de donanmaya büyük hizmet edecekti. Kişisel hırsı ve Trabzonlu küfürbazlığı iş bitiriciliğine engel oldu. Çok büyük bir kayıp üzücü bir durum. Saltanat kaldırılması için olumlu oy verdi.
Videodaki kişi akademik şekilde konuşmasına rağmen İslamcı hilafet isteyen zihin yapısını göstermekte ve işine gelen şekilde durumu çaktırmadan çarpıtmakta. Kurucu yapılar her daim sert ve dikta olur, olması da gerekir yoksa devlet yaşamaz ve gericiler yüzünden çöker.
İkinci grup durumu idrak edemeyip devrimleri meclis ile yavaşlatmak istemiştir bu ise akla aykırıdır.
Düşman bertaraf edilip yeni konular yani donanma ve etnik mübadele tartışacaklarına durumu kişisel husumete çevirdiler, iş yapmayan sadece küfürleşen bir oluşum artık dağıtılırdı.
1921'e kadar muazzam işler yapan Ali Şükrü Bey aşırı mutaassıplığının kurbanı oldu.
Dindarlık ile devlet işleri tartışılmaz bu nesnelliğe aykırıdır, düşmana istemeden hizmet ettirir.
Ruhu şad olsun..
Ne demek "bu olay bu şekilde olmalıydı"? Kendisinizce objektif bakış açısı yakalamaya çalışmışsınız ama cümlelerinizde tarafgirlik kokusu bariz belli. O yüzden son cümlenize katılıyorum ve sizin de bu yazdıklarınızın tarihi bir tür yorumlama olduğunu ileri sürüyorum. Bu açıdan ortaya farklı tezler sürülebilir. Sizin tezinize haliyle katılmıyorum. Çünkü İngilizlerin elini rahatlatma girişiminde bulunduğunu öne sürüyorsunuz ancak İngilizler ile istiklal savaşı döneminin önde gelenlerini düşündüğümüzde çok daha farklı yorumlar ortaya çıkacaktır. İngiliz konusuna girersek çıkabilmek kolay olmayacaktır. Ayrıca bir adam dinini hem üzerinde taşıyor hem de onu savunuyorsa bizim ona mutaassıp diyerek hor görme hakkımız olamaz. Eğer öyle dersek siz de kendi ideolojinizin mutaassıbı olursunuz. Çünkü iddianız var. Yanlış noktalardan yaklaşmışsınız.
@@Hibrahim-a Bilgi konusunda tek cümleniz yok, Ali Şükrü Bey'in İngiltere'de okuyup İngilizlerle daha çok ilişkisi olduğunu dahi bilmiyorsunuz. İftira atılsa Ali Şükrü Bey'e atılması daha mantıklı olur, aklınıza kullanın objektifliği kaçırmayın dini saikleri gündelik konulara geçirmeyin, size nasihatim her şeyi didik didk edip karşıt olduğunuz görüşün yazarlarının binlerce sayfa eser ve makalellerini de okuyun. Diğer ülkelerin askeri arşivlerini okumadan bu yorumları yaptıysanız da müslüman olduğunuzu ifade etmeyin.
Bu kadar yalan/yanlış/tarafkir yorum için kendini boşa yormuşsun.
konuşmacının retoriği çok sıkıcı
O kelime yerine hitabet diyebilirdin
Kamal Ali Şükrü beyi
Sevmiyordu
KAMALİ sevmiyorum Saygıda duymuyorum...