Fedakarlık şeması çok yüksek ebeveynler tarafından büyütüldüm. Fedakar olmayışın ayıp olduğu gibi büyük bir kodlamayla tüm çocukluk ve gençliğim kodlandı. Fedakarlık bir erdemdir benim ailemde. Patalojik boyutta olduğunu anlamam tokat gibi gelen sınavlar sonrası oldu. Hayatta kendimizi hiçe saydığımız her an özümüzden de o kadar uzaklaşıyoruz. Öyleki özümüz bize kendini kapatır hale geliyor. İç sesimizi duymaz oluyoruz, idrak etme melekelerimizi kaybediyoruz, kendimizi ezdiriyoruz ve bu denli bir fedakarlığın aslında patalojij bir kibir hali olduğunu göremiyoruz. Takdir görmek istiyoruz, fedakarlık yaptığımızdan -gerçekte- beklentimiz oluyor, kendimizi o insana karşı üstün addediyoruz. Bu kibir bizi, biz olmaktan çıkarıyor. Ali Beyin söylediği gibi Tanrı’yı oynamaktır bunun adı. Bunları farketmem, anlamam ve hayatıma katmam yıllarımı aldı. Artık nefes alabilen bir vücudum var. Videoda Ali Beyin söylediği gibi vücuda kitle oturuyor ve engelliyor sizi. Aynen öyleydim. Ne zaman sınırlarımı bildim, ne zaman başkalarının sınırlarını bildim ; işte o zaman nefes alabilir hale geldim. Çünkü fedakarlık aynı zamanda başkalarına baskı uygulamaktır ve buna asla hakkımız yok. Her şeyin bir edebi ve dozu var. Sevgi gibi son derece olumlu bir duygunun bile...
Cok tesekkurler dıger videolarını gıbı bu da harika bir videoydu hepsını elımd ekagıt kalemle durdura durdura basa sara sara dinliyorum emegınıze saglık❤️
Vicdan şeması ile onay arayıcılık şemasının kesiştiği ve karıştığı bir şey var. " Hakkınız olanı koruduğunuzda, karşı taraftan esirgediğiniz hissi" ben bunu ( anladığım kadarıyla sizlerde ), hep vicdan şemasına bağlıyordum. Oysa onay arayıcılık şemasıyla da çok ilgili ve hatta zaman zaman SADECE onay arayıcılık şemasıyla ilgili oluyor. Yani " hakkımı korudum ama o bana kırgın yada kızgın. Keşke verseydim." Duygusunu vicdan şeması dışında " onun onayını, sevgisini, dostluğunu kaybettim. Artık bana kırgın, artık beni onaylamıyor" diye hissederek onay arayıcılık şemasıyla da yapıyoruz. Ben bunu kendi hissettiğim " pişman olmak " duygumun peşine düşerek buldum. Belki işinize yarayabilir diye de sizlerle paylaşmak istedim. Emeğinize yüreğinize sağlık. Her anlamda birçok kişiye ışık oluyorsunuz. Allah razı olsun.
Resmen soka girdim. Ilk semam kendini feda ikincisi cezalandiricilik. Ve siz anlattikca resmen parcalar yerine oturdu sanki. Demek benim “acaba” larım, konu hakkında kesin emin olamamalarım bununla ilgili olabilir. Tesekkurler!
cok faydali isler yapiyorsunuz tesekkerler yarali cocuk ile iletisine gecmek be saglikli yetiskini nasil guckendireniliriz konulu video cekebilirmisiniz
Fedakarlık şeması çok yüksek ebeveynler tarafından büyütüldüm. Fedakar olmayışın ayıp olduğu gibi büyük bir kodlamayla tüm çocukluk ve gençliğim kodlandı. Fedakarlık bir erdemdir benim ailemde. Patalojik boyutta olduğunu anlamam tokat gibi gelen sınavlar sonrası oldu. Hayatta kendimizi hiçe saydığımız her an özümüzden de o kadar uzaklaşıyoruz. Öyleki özümüz bize kendini kapatır hale geliyor. İç sesimizi duymaz oluyoruz, idrak etme melekelerimizi kaybediyoruz, kendimizi ezdiriyoruz ve bu denli bir fedakarlığın aslında patalojij bir kibir hali olduğunu göremiyoruz. Takdir görmek istiyoruz, fedakarlık yaptığımızdan -gerçekte- beklentimiz oluyor, kendimizi o insana karşı üstün addediyoruz. Bu kibir bizi, biz olmaktan çıkarıyor. Ali Beyin söylediği gibi Tanrı’yı oynamaktır bunun adı.
Bunları farketmem, anlamam ve hayatıma katmam yıllarımı aldı. Artık nefes alabilen bir vücudum var. Videoda Ali Beyin söylediği gibi vücuda kitle oturuyor ve engelliyor sizi. Aynen öyleydim. Ne zaman sınırlarımı bildim, ne zaman başkalarının sınırlarını bildim ; işte o zaman nefes alabilir hale geldim. Çünkü fedakarlık aynı zamanda başkalarına baskı uygulamaktır ve buna asla hakkımız yok.
Her şeyin bir edebi ve dozu var. Sevgi gibi son derece olumlu bir duygunun bile...
Tşk ederim
ne güzel farkındalıklar, şifa olsun
Cok tesekkurler dıger videolarını gıbı bu da harika bir videoydu hepsını elımd ekagıt kalemle durdura durdura basa sara sara dinliyorum emegınıze saglık❤️
Vicdan şeması ile onay arayıcılık şemasının kesiştiği ve karıştığı bir şey var. " Hakkınız olanı koruduğunuzda, karşı taraftan esirgediğiniz hissi" ben bunu ( anladığım kadarıyla sizlerde ), hep vicdan şemasına bağlıyordum. Oysa onay arayıcılık şemasıyla da çok ilgili ve hatta zaman zaman SADECE onay arayıcılık şemasıyla ilgili oluyor. Yani " hakkımı korudum ama o bana kırgın yada kızgın. Keşke verseydim." Duygusunu vicdan şeması dışında " onun onayını, sevgisini, dostluğunu kaybettim. Artık bana kırgın, artık beni onaylamıyor" diye hissederek onay arayıcılık şemasıyla da yapıyoruz. Ben bunu kendi hissettiğim " pişman olmak " duygumun peşine düşerek buldum. Belki işinize yarayabilir diye de sizlerle paylaşmak istedim.
Emeğinize yüreğinize sağlık. Her anlamda birçok kişiye ışık oluyorsunuz. Allah razı olsun.
TH-cam yorumlarında bulmayı ummadığım bir beyin fırtınası. Teşekkürler.
Resmen soka girdim. Ilk semam kendini feda ikincisi cezalandiricilik. Ve siz anlattikca resmen parcalar yerine oturdu sanki. Demek benim “acaba” larım, konu hakkında kesin emin olamamalarım bununla ilgili olabilir. Tesekkurler!
Çok teşekkürler ve de emeğinize sağlık.
Teşekkürler 😊
Emeğinize sağlık hocam
cok faydali isler yapiyorsunuz tesekkerler yarali cocuk ile iletisine gecmek be saglikli yetiskini nasil guckendireniliriz konulu video cekebilirmisiniz
Hata yaptigimda cezalandirilma duygusundan kaygisindan kurtulamamak cok yorucu hocam.
Ben de bunu arıyordum.
Alma verme dengesi önemli...
Soru sorabikmek ve sohbete katılmak için ne yapabiluriz
Saçma fedakarlıkları kendimi cezalandirmalati bırakmam için neler mümkün?
Kesinlikle harikasınız
👏
Sevgili hocam konuyla alakasız ama odada kedi var di miiii☺️🙏🐱💕
😊