-hiçbir gerçeklik payı yoktur, okuduğunuz diğer hikayeler gibi hayali bir kurgudur. -hikaye ve kapak tamamen bana aittir, (ç)almayın lütfen -emeğimin karşılığını size bırakıyorum 🔮 -smut kurgudur, rahatsız olacaksanız okumayın. -uyarılara rağmen saçma sapan yorum yapan kişilerin yorumları silinecektir, uzatmayın engelleyin geçin. -Jeon Jungkook -Kim Laura ~cookyxangel hikâyelerinden 📜 •İlkini vermek için fuhuş evine gidersin• [smut] ^^ Daniel: Duydunuz mu, Laura hâlâ bakireymiş. Orta sırada oturmuş başımı masaya koyup gözlerimi dinlendirirken hakkımda söylenenleri dinliyordum. Alex: Öyle bi kızla kim yatarki zaten, bazlama surat. Michelle: Söyleyin otuz biri azaltsın. Göremesemde arkamdan iğrenç konuları konuşanların seslerinin kesilmesiyle profesörün geldiğini anlayıp başımı masadan kaldırdım. Bıkkınlıkla derin bir nefes verip bugün biter mi acaba diye düşünmeye başladım. Bi sivilcelerim kalmıştı dalga malzemesi olmayan, tam oldu. Yanımda oturan sıra arkadaşım söylenenleri duymuş olacak ki önüme doğru küçük bi kağıt uzattı. Kağıdı alıp incelediğimde üzerinde numaradan başka bişey yoktu. Dersi anlatan hocanın bize bakmadığından emin olup kıza dönerek kulağına fısıldadım. "Bu ne?" Esila: Jigolo ararsan eğer, tavsiye ederim çocuk çok iyi. Kaşlarımı çatıp kağıdı önümdeki masaya fırlattım. Bu kız beni ne sanıyordu? "Gerek yok, sürtük olmaya meraklı değilim." Göz ucuyla demin arkamdan konuşan arka sıradakileri işaret edip tekrar bana döndü. Esila: O zaman bunları daha çok dinlersin. Git, sadece ilkini alsın. Milletin aklıyla hareket edecek değildim, neyin doğru neyin yanlış olduğunu anlayacak kadar olgundum da. Sırf bakireyim diye dışlayacaklarsa bu benim sorunum değil. Kızın son söylediklerini dikkate almayıp derse odaklanmaya çalıştım, beni bakire olup olmamam değil derslerim kurtaracak. (...) Okul çıkışı direkt eve geldikten sonra kendimi duşa attım. Tüm gün arkandan konuşulanları dinlemek cidden yoruyormuş insanı. Üniversite için ailemden uzakta oluşum yeterince canımı sıkarken bir de böyle saçma şeylerle uğraşıyordum. Üstüne üstlük yurt çıkmayınca tuttuğumuz 1+1 evde yalnız olduğumdan temizlik, yemek, bulaşık herşey bana kalmıştı. Son olarak yediğim yemeğin bulaşıklarını yıkadıktan sonra bedenimi küçük koltuğa bıraktım ve bugün dahil birkaç gündür konu olduğum iğrençliği düşünmeye başladım. Ne kadar boş versem de düşündükçe ağır geliyordu. Peki ya yanımda oturan kızın dediği gibi sadece ilkimi versem ve bir daha böyle bişey yapmasam? Beni rahat bırakırlar mıydı? Peki ya zevke gelmek nasıl bi duyguydu? Sürekli kınadığım şeyi yapmak her geçen dakikalarda mantıklı gelmeye başlıyordu. Hızla yerimden kalkıp çantama gizli gizli sıkıştırdığım kağıdı alarak üzerindeki numarayı telefona kaydettim. Kendimi biraz toparlayıp evden çıkarken kaydettiğim numarayı aramaya başladım. Yanlış olduğunu bildiğim halde gideceğim. (...) Telefonda konuştuğum adamın verdiği adrese geldiğimde kapının önünde üç kişinin sigara içtiğini gördüm. Yavaş adımlarla yaklaşırken içlerinden birinin beni farketmesiyle adımlarımı hızlandırdım. Jungkook: Hoşgeldin. Laura olmalısın, bende Jungkook. Sigarasını sol eline alıp boşta kalan sağ elini uzattığında bende elimi uzatıp sıktım. "Hoşbuldum." Elini gülümseyerek geri çektiğinde sigarasından son nefesini alıp dumanını üfledikten sonra izmaritini yere fırlatıp ayakkabısının ucuyla ezdi. Vücudunu baştan aşağı süzdüğümde kendi kendime sırıttığımı farkedip hemen toparlandım, tarif edemeyeceğim türden bi çekiciliği vardı. Jungkook: Telefonda randevu aldığın kişi bendim, içeri geçelim mi? Vakit kaybetmeyelim. "Olur~" Alt dudağındaki piercingleri ve sağ kolunun baştan sona dövme oluşu her ne kadar pįç imajı verse de samimi konuşması tam tersini söylüyordu. Ne kadar sakin kalmaya çalışsam da kalbimin hızlı atışı buna engel oluyordu. Gülümsemesini yüzünden eksik etmeyerek yaklaşıp elini belime attığında yavaş adımlarla eve doğru ilerlemeye başladık. Kai: Kızın güzelliği şaka mı, güzel kızların hepsinin Jungkook'a gelmesi şaka mı? Biz ne günah işledik lan? Mingyu: Sussana oğlum kız duyuyor. Eve girerken arkamızdan konuşulanları o da duymuş olacak ki arkasını dönüp adamlara tuhaf bi bakış attıktan sonra tekrar gülümseyerek bana döndü. Jungkook: Kusurlarına bakma, pek tatmin olamıyorlar. "Ah, sorun değil." Bu arada ilk defa biri sivilcelerimi görmezden gelip güzel olduğumu söyledi, sanırım bunu biraz düşüneceğim. Evin içine girdiğimizde bizi ilk olarak büyük bi salon karşılarken hemen arkasında da resepsiyon olarak tahmin ettiğim bi kısım vardı. Salonda birkaç erkek ve kadın oturup sohbet ederken çoktan Jungkook'un olduğunu düşündüğüm odanın önüne gelmiştik. Belimdeki elini çekerek kapıyı açtığında elini önden buyur der gibi uzatıp geçmemi bekledi. Odanın içine doğru çekingen adımlarla yürüdüğümde heyecanım giderek artıyordu. Kapı kapanma ve kilit sesi tüm odada yankılanırken bir yandan sakin kalmaya çalışıyor, odayı inceliyordum. Kırmızı loş ışıkta gördüğüm kadarıyla tamamen siyah renkte dekore edilmiş boğucu bir o kadar da şık bi odaydı. Jungkook: Zevkim biraz farklıdır, rahatsız hissediyorsan başka bi odaya geçelim. Bana doğru yaklaşırken ne kadar samimi olduğunu bir kez daha düşündüm. Acaba ona gelen her kıza bu kadar ilgili mi davranıyordu? "Hayır hayır, güzel dekore edilmiş hoşuma gitti." Jungkook: Pekâlâ. Pencereye doğru yaklaşıp camları kapattıktan sonra perdeyi çekti. Pencerenin hemen altında bulunan zigon sehpanın üzerinden klimanın kumandasını alıp klimayı açtıktan sonra yavaş adımlarla üzerime doğru yürüdü. Derin bir nefes aldım, fena halde etkileniyorum şuan. Adımlarını tam önümde durdurduğunda odak noktası dudaklarımdı. Jungkook: Kaç saatlik? "B-bir yeterli." Kahretsin! Niye kekeliyorum? İçimden kendime her türlü küfrü basarken o, bakışlarını gözlerime çıkarmış dalga geçer gibi kaşlarını havaya kaldırmıştı. Jungkook: Bir? Bu kadar kısa sürede ne sen zevk alırsın ne de ben. "Bakireyim Jungkook, sadece ilkimi almanı istiyorum." Jungkook: Tamam güzelim, alırız. Ama ilk deneyiminin güzel geçmesini istiyorum, ki cinsellikten uzaklaşma. "Kaç saat olması gerekiyor?" Jungkook: Ortalama bi beş saat falan, yani tüm gece. İlkin olacağım yavrum, zevkin tadını çıkar. Üzerindeki atlet tipi sıfır kol tişörtü çıkarıp sehpanın yanındaki tekli koltuğa fırlattığında gözlerim hâlâ dövmeli kolundaydı, ciddi ciddi tüm kolu baştan sona dövme kaplıydı. Jungkook: Vücuduma veya gözlerime bakman gerekmiyor muydu? Dövmelerim hoşuna gitti sanırım. "Dövmeyi ilk yakıştırdığım erkek olabilirsin." Jungkook: İzninle, başka bir konuda daha ilk olmak istiyorum. Çapkın gülümsemesine karşılık hafif tebessüm ederken başımı aşağı yukarı salladım. Onayı alır almaz dudaklarını yumuşak bir şekilde dudaklarıma bastırdı. Elleri bel boşluğumu bulup iyice kendine çekerken öpücüğü giderek sertleşiyordu. Ellerimi nereye koyacağımı bilemeden omuzlarına çıkardığımda diliyle dudaklarıma hafif darbeler atıyor, ne yapmaya çalıştığını anlamıyordum. Yavaşça geri çekilip kısık gözlerle gözlerimin içine bakarken nefessizlikten ve heyecandan göğsümün hızlı hızlı inip kalkmasına takıldı. Jungkook: Gerilme bu kadar, kendini bana bırak. Ayrıca øpüşürken dudaklarını hafif arala ki dilimi kolayca kullanabileyim. Başımı tekrar aşağı yukarı salladığımda ince parmaklarını üzerimdeki crobun eteklerine geçirip sanki incinecekmişim gibi dikkatlice çıkardı. Altımdaki şort eteğe de uzanırken durdurup kendim çıkardım. Tuhaf bi bakış atsa da ilkim olduğundan bişey demeyip kendi kıyafetlerini çıkarmaya başladı. Tamamen soyunup bana baktığında gözlerimi o hariç her yerde gezdiriyor odayı inceliyormuş gibi yapıyordum. Birazdan ilişki yaşayacağım adamın karşısında çıplak kalmaktan çekiniyorum evet. Klima açık olmasına rağmen fena halde sıcak basıyor neyden olduğunu bilmediğim bir şekilde titriyordum. Benden bir hamle gelmeyince bıkkınca bi nefes verip hafiften tebessüm ederek yanıma geldiğinde bakışlarımı yüzüne çıkardım. Ellerini sütyen kopçasına attığında titrediğimi farketmiş olacakki açmadan öylece bekledi. Jungkook: Korkuyor musun? "Bilmiyorum Jungkook ama fena halde sıcak basıyor bayılacak gibi hissediyorum." Gülümseyerek kopçayı açtığında göğüslerim boşluğa düşmüş, düşmek üzere olan sütyeni de tamamen çıkarıp diğer kıyafetlerimizin yanına göndermişti. Devamı alttaki yorumda 🫦
Devamı; Jungkook: Şimdi derin nefesler alıp ver ve sakinleşmeye çalış. İlerleyen saatlerde zevkten bayılacak duruma geleceksin zaten. Şu anki bi tık fazla gibi. Derin bir iç çekip gözlerimi ondan ayırmazken o çoktan önümde diz çökmüş iç çamaşırlarımın son parçasını yavaşça çıkarıyordu. Gözlerini gözlerimden ayırmıyordu, yoğun bi göz teması kurmuşken tangamın bacak aramdan kayıp düştüğünü hissettim. Ayağa kalktığında dudaklarını tekrar yumuşak bir şekilde dudaklarıma bastırırken bir eli bel boşluğumu diğer eli kızlığımı bulmuş hafiften kıvama getirmeye çalışıyordu. Soğuk parmakları kızlığımda her yuvarlandığında inlemelerime hakim olamıyor, ağzının içine boğuk bir şekilde inliyordum. Dudaklarımın aralanmasını fırsat bilip dilini yuvarlarken hızına yetişmeye çalışıyordum. İlkim olduğundan pek bişey bilmesem de ayak uydurduğum söylenebilirdi. Ellerimi tam ensesine çıkaracağım zaman omuzlarımdan ittirmesiyle bedenim arkamdaki yatağa düştü. Bacaklarımı iki yana açıp hızlı bir şekilde arasına yerleştiğinde ağırlığını vermeden üzerimde durdu. Tekrar göz teması kurmuşken utandırmak istemediğinden vücuduma bakmadığını düşünmeye başladım, gözlerini gözlerimden ayırmıyordu çünkü. Jungkook: Elimden geldiğince canını acıtmamaya çalışacağım, başta biraz zorlanacağız ama işin zevki daha büyük güzelim emin ol. "Sana güvenmesem şuan bu durumda olmazdık zaten, ilkim oluşu aklının bi köşesinde hep farkındayım." Jungkook: İyiliğin benim için önemli. Gülümseyerek elinin tersiyle yanaklarımı ve burnumun ucunu okşadıktan sonra elini erkekliğine indirip bir iki defa çekiştirdi. Jungkook: Hazır mısınız matmazel? Derin bir nefes alıp ellerimi tutunmak adına omuzlarına çıkardığımda başımı aşağı yukarı salladım. Yutkunup erkekliğinin ucunu kløristimin arasına yerleştiğinde istemsizce minik bi inilti bıraktım. Aletini girişime doğru kaydırdığında ve bir iki defa bu şekilde gelgit yaptığında tekrardan göz göze geldik. Ellerim karıncalanıyor kızlığım kasılıyordu. Erkekliğinin ucunu girişimden içeri doğru yavaş yavaş ittirirken el ve ayak parmaklarım kendiliğinden kıvrılıyor gözlerim hafiften kayıyordu. Daha yarısını bile sokmamışken kızlığımda ufak bi sızı oluşup kendimi kasmaya başladığımda bir anda tamamını içime ittirmiş ikimizin de inlemesini sağlamıştı. Jungkook: Acıdı mı? Çıkayım mı? "Hayır hayır, çok acımadı." Aslında fena halde canım yanmıştı, büyüklüğündendir deyip kendimi kandırmaya çalışıyordum. Böyle hiçbir şey yapmadan durmaya devam ederse altında kıvranacağım sanırım. Yavaş yavaş gelgitlerine başladığında altımda kızlığımdan kalçalarıma bi ıslaklık süzüldüğünü hissettim. Jungkook'da hissetmiş olacak ki başını eğip erkekliğini içimden çıkmadan hafif geri çektiğinde üzerindeki kırmızı lekeyi görünce gülümseyerek tekrar bana döndü. Jungkook: Eğer sadece istediğini yapmış olsaydık seni şuan bırakmam lazımdı. "O akan şey-" Jungkook: İlkindi, evet. Eh ilkini de aldığıma göre kalkayım artık. "Hayır!" Pįç gibi sırıtıp gözlerini kıstığında yüzüme hafiften eğildi. Jungkook: Bana ne istediğini söyle. "Seni istiyorum." Jungkook: Kelimelerin daha da baştan çıkarıcı olabilir bence. "P₺nisini istiyorum Jungkook, seni istiyorum. İçimdeki ateşi söndür istiyorum." Sessiz bi küfür savurup tekrar gelgitlere başladığında kendimi kasmamaya çalıştım çünkü kasıldıkça daha çok canım yanıyordu. Gelgitlerini yavaş yavaş hızlandırırken ikimizin de inlemeleri birbirine karışıyor her inledikçe daha da hızlanıyordu. Aldığım hazdan belim yay gibi gerilirken başımı yastıktan düşürdüm. Boynumun açılmasını fırsat bilen üstümdeki zeus yarması hızlı gelgitlerini sertleştirirken boynuma gömülüp renkli imzasını atmaya başlamıştı bile. Tam alıştım derken erkekliğinin ucu içimde yumuşak tepeye çarpmasıyla inlemelerim çığlığa dönüşürken tırnaklarım sırtını bulup baştan aşağı tırmaladı. " Ahh Jungkook, orası evet.. daha sert ol." Aynı noktaya sürekli olarak baskı uyguladıkça içimde bişeylerin dolduğunu hissediyordum. Başını boynumdan kaldırıp hızlı gelgitlerinden dolayı dudaklarıma kapanmaya çalıştıkça içimdeki doluluk hissi artıyor hatta yavaş yavaş aktığı anlaşılıyordu. Her girip çıktıkça farklı bi sıcaklık hissetmeye başladığımda Jungkook gelgitlerini durdurmuş yavaş yavaş çıkıp sert bi şekilde girmeye başlamıştı. Dudaklarıma tamamen kapandığında ve son gelgitini yaptığında kasıklarımdaki keskin sızıyla ağzının içine boğuk bir inleme bıraktım. Öpücüğü sonlandırıp içimden çıktığında kendini yanıma atarak nefesini düzenlemeye çalıştı. Göz ucuyla baktığımda ne kadar çekici olduğunu birkez daha düşündüm. Sevgilim olsa herkesten kıskanırdım herhalde. Gözlerini açıp başını bana doğru çevirdiğinde tekrardan bir süre göz göze kaldık. Ta ki göz kırpıp gülümseyene kadar. Jungkook: Kalk güzelim. "Hm?" Jungkook: Kalk ve yüzüme otur. "Jungkook-" Jungkook: Hadi~ "Ama boğulursun, hem yüzüne oturduğumda ne yapacaksın?" Kendini tutamayıp kahkaha attığında bilinçsizce bende kıkırdadım, çok güzel gülüyordu. Jungkook: İlk defa bi kız boğulacağımı düşünüp oturmuyor, çok hoşuma gitti bu. Boğulmam merak etme. Zevk alman için çabalıyorum, işim bu ya güzelim. Başka kızlarla birlikte olduğu düşüncesi moralimi düşürürken uzandığım yerden doğrulup yatakta dizlerimin üzerinde durdum. Emekleyerek ona yaklaştığımda bacağımı diğer tarafına atarak ve ağırlığımı vermeyerek yavaşça yüzüne oturdum. Yatak başlığına tutunurken ellerini bacaklarıma sarıp kendine daha çok yaklaştırdığında sıcak ve ıslak dilini kızlığımda hissetmemle içime kadar titredim. Dili v&jina dudaklarımda boydan boya gezerken inlemelerim haddinden fazla tiz çıkıyordu. Çıtayı yükseltip emmeye ve ısırmaya başladığında kendimi yüzüne daha çok bastırıp yerimde kıvranmaya başladım. Ellerim ve ayaklarım zevkten uyuşmuş durumdaydı. Gözlerimi kaydığından dolayı açık tutamıyordum. Islak dili girişimde turlarken dilinin ucunu hafiften sokup çıkarıyor kløristimi ısırmaya devam ediyordu. Tekrar bøşalmaya yaklaştığımda vücudumu havaya kaldırdım. Tam tamamen yüzünden kalkacaktım ki ellerini tekrar bacaklarıma sarıp kendine doğru çekti. Jungkook: Daha bøşalmadın? "Yeterli bu kadar." Şehvetten gözlerim kaysa da yüzüne bøşalmak istemiyordum. Jungkook: Güzelim, tadına bakmak istiyorum. İzin ver tamamıyla rahatlatayım seni. Reddedecek durumda değildim. Yavaşça yüzüne oturduğumda tekrar sıcak dilini hissetmemle birlikte baş parmağıyla da kløristimin başına bastırarak ovalamasıyla çifte haz yaşatıyordu. Diliyle bir iki gelgit yaptığında tüm vücuduma yayılan titremeyle ağzına doğru bøşalmaya başladım. Son damlasına kadar hepsini yutup kızlığımı da yalayarak temizlediğinde üzerinden kalkıp yüz üstü yanına uzandım. Gözlerimi kapatıp nefesimi düzenlemeye çalışıyordum. Jungkook: Zevkten bayılacak duruma geleceğini söylemiştim. Nasıl bi duygu? "Çok güzel.. güzel hissettiriyor." Jungkook: Sen daha güzelsin bebeğim. İnce parmaklarını önüme gelen saçlarımı çekip kulağımın arkasına yerleştirmek için kullandıktan sonra büzüşmüş dudaklarıma minik bi öpücük bıraktı. Jungkook: Rahatlarkenki yüz ifadeni görmen lazımdı, çok güzeldin.. Elinin tersiyle açıkta kalan sırtımı okşarken bir anda doğrulup arkama geçtiğinde ellerini belime yerleştirdi. Jungkook: Kalk kalk kalk, uyumak yok. Tüm gece sürecek demiştim. Şimdi kaldır popişini bakayım~ /Birkaç gün sonra/ Okuldan sonra iki saatlik çalışmanın ardından bir kase ramen hazırlayıp küçük televizyonun karşısına geçip oturduktan sonra günlerdir yeni bölümün gelmesini beklediğim diziyi açtım. Dizinin her bir karesini kaçırmamak için gözlerimi ayırmazken kapının çalmasıyla oflayıp hızlıca kapıya koştum. Kapıyı açtığımda karşımda Jungkook'u görmeyi beklemiyordum tabi. Kolunu kapının kenarına yaslamış yağmurdan ıslanan saçlarını geriye atarak bana sormadan içeri girdiğinde homurdanarak kapıyı kapatıp arkasından ilerledim. Jungkook: Gel dedim gelmedin? "Üniversiteye gidiyorum ya hani?" Jungkook: Akşamları da mı gelemezdin? "Jungkook cidden mi?" Jungkook: Günlerdir başka bi kıza dokunamadım, p3nisim sızlıyor kızım! "Jigolo değil misin sen, nasıl dokunamadın?" Jungkook: Küçük jungkook laura diye haykırıyor da ondan, geç yatağa geliyorum. 𝓽𝓱𝓮 𝓮𝓷𝓭 🫧 | umarım beğenirsiniz sonraki kurguda görüşürüüz 💋
Dövme ve piercingi normalde beğenmeyip bi tek jungkookda bu kadar harika durduğuna hepimiz hemfikiriz galiba mgdhkşhdh part 2'si gelmez mi be güzelim 🌸💜
![Askeriyede Kalem'i Olduğun Yüzbaşıyla Birlikte Olursun | [Jungkook ile Hayal Et ] [ SMUT ]🔞❗](/img/n.gif)
-hiçbir gerçeklik payı yoktur, okuduğunuz diğer hikayeler gibi hayali bir kurgudur.
-hikaye ve kapak tamamen bana aittir, (ç)almayın lütfen
-emeğimin karşılığını size bırakıyorum 🔮
-smut kurgudur, rahatsız olacaksanız okumayın.
-uyarılara rağmen saçma sapan yorum yapan kişilerin yorumları silinecektir, uzatmayın engelleyin geçin.
-Jeon Jungkook
-Kim Laura
~cookyxangel hikâyelerinden 📜
•İlkini vermek için fuhuş evine gidersin• [smut]
^^
Daniel: Duydunuz mu, Laura hâlâ bakireymiş.
Orta sırada oturmuş başımı masaya koyup gözlerimi dinlendirirken hakkımda söylenenleri dinliyordum.
Alex: Öyle bi kızla kim yatarki zaten, bazlama surat.
Michelle: Söyleyin otuz biri azaltsın.
Göremesemde arkamdan iğrenç konuları konuşanların seslerinin kesilmesiyle profesörün geldiğini anlayıp başımı masadan kaldırdım. Bıkkınlıkla derin bir nefes verip bugün biter mi acaba diye düşünmeye başladım. Bi sivilcelerim kalmıştı dalga malzemesi olmayan, tam oldu.
Yanımda oturan sıra arkadaşım söylenenleri duymuş olacak ki önüme doğru küçük bi kağıt uzattı. Kağıdı alıp incelediğimde üzerinde numaradan başka bişey yoktu. Dersi anlatan hocanın bize bakmadığından emin olup kıza dönerek kulağına fısıldadım.
"Bu ne?"
Esila: Jigolo ararsan eğer, tavsiye ederim çocuk çok iyi.
Kaşlarımı çatıp kağıdı önümdeki masaya fırlattım. Bu kız beni ne sanıyordu?
"Gerek yok, sürtük olmaya meraklı değilim."
Göz ucuyla demin arkamdan konuşan arka sıradakileri işaret edip tekrar bana döndü.
Esila: O zaman bunları daha çok dinlersin. Git, sadece ilkini alsın.
Milletin aklıyla hareket edecek değildim, neyin doğru neyin yanlış olduğunu anlayacak kadar olgundum da. Sırf bakireyim diye dışlayacaklarsa bu benim sorunum değil. Kızın son söylediklerini dikkate almayıp derse odaklanmaya çalıştım, beni bakire olup olmamam değil derslerim kurtaracak.
(...)
Okul çıkışı direkt eve geldikten sonra kendimi duşa attım. Tüm gün arkandan konuşulanları dinlemek cidden yoruyormuş insanı. Üniversite için ailemden uzakta oluşum yeterince canımı sıkarken bir de böyle saçma şeylerle uğraşıyordum. Üstüne üstlük yurt çıkmayınca tuttuğumuz 1+1 evde yalnız olduğumdan temizlik, yemek, bulaşık herşey bana kalmıştı.
Son olarak yediğim yemeğin bulaşıklarını yıkadıktan sonra bedenimi küçük koltuğa bıraktım ve bugün dahil birkaç gündür konu olduğum iğrençliği düşünmeye başladım. Ne kadar boş versem de düşündükçe ağır geliyordu. Peki ya yanımda oturan kızın dediği gibi sadece ilkimi versem ve bir daha böyle bişey yapmasam? Beni rahat bırakırlar mıydı? Peki ya zevke gelmek nasıl bi duyguydu? Sürekli kınadığım şeyi yapmak her geçen dakikalarda mantıklı gelmeye başlıyordu. Hızla yerimden kalkıp çantama gizli gizli sıkıştırdığım kağıdı alarak üzerindeki numarayı telefona kaydettim. Kendimi biraz toparlayıp evden çıkarken kaydettiğim numarayı aramaya başladım. Yanlış olduğunu bildiğim halde gideceğim.
(...)
Telefonda konuştuğum adamın verdiği adrese geldiğimde kapının önünde üç kişinin sigara içtiğini gördüm. Yavaş adımlarla yaklaşırken içlerinden birinin beni farketmesiyle adımlarımı hızlandırdım.
Jungkook: Hoşgeldin. Laura olmalısın, bende Jungkook.
Sigarasını sol eline alıp boşta kalan sağ elini uzattığında bende elimi uzatıp sıktım.
"Hoşbuldum."
Elini gülümseyerek geri çektiğinde sigarasından son nefesini alıp dumanını üfledikten sonra izmaritini yere fırlatıp ayakkabısının ucuyla ezdi. Vücudunu baştan aşağı süzdüğümde kendi kendime sırıttığımı farkedip hemen toparlandım, tarif edemeyeceğim türden bi çekiciliği vardı.
Jungkook: Telefonda randevu aldığın kişi bendim, içeri geçelim mi? Vakit kaybetmeyelim.
"Olur~"
Alt dudağındaki piercingleri ve sağ kolunun baştan sona dövme oluşu her ne kadar pįç imajı verse de samimi konuşması tam tersini söylüyordu. Ne kadar sakin kalmaya çalışsam da kalbimin hızlı atışı buna engel oluyordu. Gülümsemesini yüzünden eksik etmeyerek yaklaşıp elini belime attığında yavaş adımlarla eve doğru ilerlemeye başladık.
Kai: Kızın güzelliği şaka mı, güzel kızların hepsinin Jungkook'a gelmesi şaka mı? Biz ne günah işledik lan?
Mingyu: Sussana oğlum kız duyuyor.
Eve girerken arkamızdan konuşulanları o da duymuş olacak ki arkasını dönüp adamlara tuhaf bi bakış attıktan sonra tekrar gülümseyerek bana döndü.
Jungkook: Kusurlarına bakma, pek tatmin olamıyorlar.
"Ah, sorun değil."
Bu arada ilk defa biri sivilcelerimi görmezden gelip güzel olduğumu söyledi, sanırım bunu biraz düşüneceğim.
Evin içine girdiğimizde bizi ilk olarak büyük bi salon karşılarken hemen arkasında da resepsiyon olarak tahmin ettiğim bi kısım vardı. Salonda birkaç erkek ve kadın oturup sohbet ederken çoktan Jungkook'un olduğunu düşündüğüm odanın önüne gelmiştik. Belimdeki elini çekerek kapıyı açtığında elini önden buyur der gibi uzatıp geçmemi bekledi. Odanın içine doğru çekingen adımlarla yürüdüğümde heyecanım giderek artıyordu. Kapı kapanma ve kilit sesi tüm odada yankılanırken bir yandan sakin kalmaya çalışıyor, odayı inceliyordum. Kırmızı loş ışıkta gördüğüm kadarıyla tamamen siyah renkte dekore edilmiş boğucu bir o kadar da şık bi odaydı.
Jungkook: Zevkim biraz farklıdır, rahatsız hissediyorsan başka bi odaya geçelim.
Bana doğru yaklaşırken ne kadar samimi olduğunu bir kez daha düşündüm. Acaba ona gelen her kıza bu kadar ilgili mi davranıyordu?
"Hayır hayır, güzel dekore edilmiş hoşuma gitti."
Jungkook: Pekâlâ.
Pencereye doğru yaklaşıp camları kapattıktan sonra perdeyi çekti. Pencerenin hemen altında bulunan zigon sehpanın üzerinden klimanın kumandasını alıp klimayı açtıktan sonra yavaş adımlarla üzerime doğru yürüdü. Derin bir nefes aldım, fena halde etkileniyorum şuan. Adımlarını tam önümde durdurduğunda odak noktası dudaklarımdı.
Jungkook: Kaç saatlik?
"B-bir yeterli."
Kahretsin! Niye kekeliyorum? İçimden kendime her türlü küfrü basarken o, bakışlarını gözlerime çıkarmış dalga geçer gibi kaşlarını havaya kaldırmıştı.
Jungkook: Bir? Bu kadar kısa sürede ne sen zevk alırsın ne de ben.
"Bakireyim Jungkook, sadece ilkimi almanı istiyorum."
Jungkook: Tamam güzelim, alırız. Ama ilk deneyiminin güzel geçmesini istiyorum, ki cinsellikten uzaklaşma.
"Kaç saat olması gerekiyor?"
Jungkook: Ortalama bi beş saat falan, yani tüm gece. İlkin olacağım yavrum, zevkin tadını çıkar.
Üzerindeki atlet tipi sıfır kol tişörtü çıkarıp sehpanın yanındaki tekli koltuğa fırlattığında gözlerim hâlâ dövmeli kolundaydı, ciddi ciddi tüm kolu baştan sona dövme kaplıydı.
Jungkook: Vücuduma veya gözlerime bakman gerekmiyor muydu? Dövmelerim hoşuna gitti sanırım.
"Dövmeyi ilk yakıştırdığım erkek olabilirsin."
Jungkook: İzninle, başka bir konuda daha ilk olmak istiyorum.
Çapkın gülümsemesine karşılık hafif tebessüm ederken başımı aşağı yukarı salladım. Onayı alır almaz dudaklarını yumuşak bir şekilde dudaklarıma bastırdı. Elleri bel boşluğumu bulup iyice kendine çekerken öpücüğü giderek sertleşiyordu. Ellerimi nereye koyacağımı bilemeden omuzlarına çıkardığımda diliyle dudaklarıma hafif darbeler atıyor, ne yapmaya çalıştığını anlamıyordum. Yavaşça geri çekilip kısık gözlerle gözlerimin içine bakarken nefessizlikten ve heyecandan göğsümün hızlı hızlı inip kalkmasına takıldı.
Jungkook: Gerilme bu kadar, kendini bana bırak. Ayrıca øpüşürken dudaklarını hafif arala ki dilimi kolayca kullanabileyim.
Başımı tekrar aşağı yukarı salladığımda ince parmaklarını üzerimdeki crobun eteklerine geçirip sanki incinecekmişim gibi dikkatlice çıkardı. Altımdaki şort eteğe de uzanırken durdurup kendim çıkardım. Tuhaf bi bakış atsa da ilkim olduğundan bişey demeyip kendi kıyafetlerini çıkarmaya başladı. Tamamen soyunup bana baktığında gözlerimi o hariç her yerde gezdiriyor odayı inceliyormuş gibi yapıyordum. Birazdan ilişki yaşayacağım adamın karşısında çıplak kalmaktan çekiniyorum evet.
Klima açık olmasına rağmen fena halde sıcak basıyor neyden olduğunu bilmediğim bir şekilde titriyordum. Benden bir hamle gelmeyince bıkkınca bi nefes verip hafiften tebessüm ederek yanıma geldiğinde bakışlarımı yüzüne çıkardım. Ellerini sütyen kopçasına attığında titrediğimi farketmiş olacakki açmadan öylece bekledi.
Jungkook: Korkuyor musun?
"Bilmiyorum Jungkook ama fena halde sıcak basıyor bayılacak gibi hissediyorum."
Gülümseyerek kopçayı açtığında göğüslerim boşluğa düşmüş, düşmek üzere olan sütyeni de tamamen çıkarıp diğer kıyafetlerimizin yanına göndermişti.
Devamı alttaki yorumda 🫦
Devamı;
Jungkook: Şimdi derin nefesler alıp ver ve sakinleşmeye çalış. İlerleyen saatlerde zevkten bayılacak duruma geleceksin zaten. Şu anki bi tık fazla gibi.
Derin bir iç çekip gözlerimi ondan ayırmazken o çoktan önümde diz çökmüş iç çamaşırlarımın son parçasını yavaşça çıkarıyordu. Gözlerini gözlerimden ayırmıyordu, yoğun bi göz teması kurmuşken tangamın bacak aramdan kayıp düştüğünü hissettim. Ayağa kalktığında dudaklarını tekrar yumuşak bir şekilde dudaklarıma bastırırken bir eli bel boşluğumu diğer eli kızlığımı bulmuş hafiften kıvama getirmeye çalışıyordu.
Soğuk parmakları kızlığımda her yuvarlandığında inlemelerime hakim olamıyor, ağzının içine boğuk bir şekilde inliyordum. Dudaklarımın aralanmasını fırsat bilip dilini yuvarlarken hızına yetişmeye çalışıyordum. İlkim olduğundan pek bişey bilmesem de ayak uydurduğum söylenebilirdi.
Ellerimi tam ensesine çıkaracağım zaman omuzlarımdan ittirmesiyle bedenim arkamdaki yatağa düştü. Bacaklarımı iki yana açıp hızlı bir şekilde arasına yerleştiğinde ağırlığını vermeden üzerimde durdu. Tekrar göz teması kurmuşken utandırmak istemediğinden vücuduma bakmadığını düşünmeye başladım, gözlerini gözlerimden ayırmıyordu çünkü.
Jungkook: Elimden geldiğince canını acıtmamaya çalışacağım, başta biraz zorlanacağız ama işin zevki daha büyük güzelim emin ol.
"Sana güvenmesem şuan bu durumda olmazdık zaten, ilkim oluşu aklının bi köşesinde hep farkındayım."
Jungkook: İyiliğin benim için önemli.
Gülümseyerek elinin tersiyle yanaklarımı ve burnumun ucunu okşadıktan sonra elini erkekliğine indirip bir iki defa çekiştirdi.
Jungkook: Hazır mısınız matmazel?
Derin bir nefes alıp ellerimi tutunmak adına omuzlarına çıkardığımda başımı aşağı yukarı salladım. Yutkunup erkekliğinin ucunu kløristimin arasına yerleştiğinde istemsizce minik bi inilti bıraktım. Aletini girişime doğru kaydırdığında ve bir iki defa bu şekilde gelgit yaptığında tekrardan göz göze geldik. Ellerim karıncalanıyor kızlığım kasılıyordu. Erkekliğinin ucunu girişimden içeri doğru yavaş yavaş ittirirken el ve ayak parmaklarım kendiliğinden kıvrılıyor gözlerim hafiften kayıyordu. Daha yarısını bile sokmamışken kızlığımda ufak bi sızı oluşup kendimi kasmaya başladığımda bir anda tamamını içime ittirmiş ikimizin de inlemesini sağlamıştı.
Jungkook: Acıdı mı? Çıkayım mı?
"Hayır hayır, çok acımadı."
Aslında fena halde canım yanmıştı, büyüklüğündendir deyip kendimi kandırmaya çalışıyordum. Böyle hiçbir şey yapmadan durmaya devam ederse altında kıvranacağım sanırım.
Yavaş yavaş gelgitlerine başladığında altımda kızlığımdan kalçalarıma bi ıslaklık süzüldüğünü hissettim. Jungkook'da hissetmiş olacak ki başını eğip erkekliğini içimden çıkmadan hafif geri çektiğinde üzerindeki kırmızı lekeyi görünce gülümseyerek tekrar bana döndü.
Jungkook: Eğer sadece istediğini yapmış olsaydık seni şuan bırakmam lazımdı.
"O akan şey-"
Jungkook: İlkindi, evet. Eh ilkini de aldığıma göre kalkayım artık.
"Hayır!"
Pįç gibi sırıtıp gözlerini kıstığında yüzüme hafiften eğildi.
Jungkook: Bana ne istediğini söyle.
"Seni istiyorum."
Jungkook: Kelimelerin daha da baştan çıkarıcı olabilir bence.
"P₺nisini istiyorum Jungkook, seni istiyorum. İçimdeki ateşi söndür istiyorum."
Sessiz bi küfür savurup tekrar gelgitlere başladığında kendimi kasmamaya çalıştım çünkü kasıldıkça daha çok canım yanıyordu. Gelgitlerini yavaş yavaş hızlandırırken ikimizin de inlemeleri birbirine karışıyor her inledikçe daha da hızlanıyordu. Aldığım hazdan belim yay gibi gerilirken başımı yastıktan düşürdüm. Boynumun açılmasını fırsat bilen üstümdeki zeus yarması hızlı gelgitlerini sertleştirirken boynuma gömülüp renkli imzasını atmaya başlamıştı bile. Tam alıştım derken erkekliğinin ucu içimde yumuşak tepeye çarpmasıyla inlemelerim çığlığa dönüşürken tırnaklarım sırtını bulup baştan aşağı tırmaladı.
" Ahh Jungkook, orası evet.. daha sert ol."
Aynı noktaya sürekli olarak baskı uyguladıkça içimde bişeylerin dolduğunu hissediyordum. Başını boynumdan kaldırıp hızlı gelgitlerinden dolayı dudaklarıma kapanmaya çalıştıkça içimdeki doluluk hissi artıyor hatta yavaş yavaş aktığı anlaşılıyordu. Her girip çıktıkça farklı bi sıcaklık hissetmeye başladığımda Jungkook gelgitlerini durdurmuş yavaş yavaş çıkıp sert bi şekilde girmeye başlamıştı. Dudaklarıma tamamen kapandığında ve son gelgitini yaptığında kasıklarımdaki keskin sızıyla ağzının içine boğuk bir inleme bıraktım. Öpücüğü sonlandırıp içimden çıktığında kendini yanıma atarak nefesini düzenlemeye çalıştı. Göz ucuyla baktığımda ne kadar çekici olduğunu birkez daha düşündüm. Sevgilim olsa herkesten kıskanırdım herhalde. Gözlerini açıp başını bana doğru çevirdiğinde tekrardan bir süre göz göze kaldık. Ta ki göz kırpıp gülümseyene kadar.
Jungkook: Kalk güzelim.
"Hm?"
Jungkook: Kalk ve yüzüme otur.
"Jungkook-"
Jungkook: Hadi~
"Ama boğulursun, hem yüzüne oturduğumda ne yapacaksın?"
Kendini tutamayıp kahkaha attığında bilinçsizce bende kıkırdadım, çok güzel gülüyordu.
Jungkook: İlk defa bi kız boğulacağımı düşünüp oturmuyor, çok hoşuma gitti bu. Boğulmam merak etme. Zevk alman için çabalıyorum, işim bu ya güzelim.
Başka kızlarla birlikte olduğu düşüncesi moralimi düşürürken uzandığım yerden doğrulup yatakta dizlerimin üzerinde durdum. Emekleyerek ona yaklaştığımda bacağımı diğer tarafına atarak ve ağırlığımı vermeyerek yavaşça yüzüne oturdum. Yatak başlığına tutunurken ellerini bacaklarıma sarıp kendine daha çok yaklaştırdığında sıcak ve ıslak dilini kızlığımda hissetmemle içime kadar titredim. Dili v&jina dudaklarımda boydan boya gezerken inlemelerim haddinden fazla tiz çıkıyordu. Çıtayı yükseltip emmeye ve ısırmaya başladığında kendimi yüzüne daha çok bastırıp yerimde kıvranmaya başladım. Ellerim ve ayaklarım zevkten uyuşmuş durumdaydı. Gözlerimi kaydığından dolayı açık tutamıyordum. Islak dili girişimde turlarken dilinin ucunu hafiften sokup çıkarıyor kløristimi ısırmaya devam ediyordu. Tekrar bøşalmaya yaklaştığımda vücudumu havaya kaldırdım. Tam tamamen yüzünden kalkacaktım ki ellerini tekrar bacaklarıma sarıp kendine doğru çekti.
Jungkook: Daha bøşalmadın?
"Yeterli bu kadar."
Şehvetten gözlerim kaysa da yüzüne bøşalmak istemiyordum.
Jungkook: Güzelim, tadına bakmak istiyorum. İzin ver tamamıyla rahatlatayım seni.
Reddedecek durumda değildim. Yavaşça yüzüne oturduğumda tekrar sıcak dilini hissetmemle birlikte baş parmağıyla da kløristimin başına bastırarak ovalamasıyla çifte haz yaşatıyordu. Diliyle bir iki gelgit yaptığında tüm vücuduma yayılan titremeyle ağzına doğru bøşalmaya başladım. Son damlasına kadar hepsini yutup kızlığımı da yalayarak temizlediğinde üzerinden kalkıp yüz üstü yanına uzandım. Gözlerimi kapatıp nefesimi düzenlemeye çalışıyordum.
Jungkook: Zevkten bayılacak duruma geleceğini söylemiştim. Nasıl bi duygu?
"Çok güzel.. güzel hissettiriyor."
Jungkook: Sen daha güzelsin bebeğim.
İnce parmaklarını önüme gelen saçlarımı çekip kulağımın arkasına yerleştirmek için kullandıktan sonra büzüşmüş dudaklarıma minik bi öpücük bıraktı.
Jungkook: Rahatlarkenki yüz ifadeni görmen lazımdı, çok güzeldin..
Elinin tersiyle açıkta kalan sırtımı okşarken bir anda doğrulup arkama geçtiğinde ellerini belime yerleştirdi.
Jungkook: Kalk kalk kalk, uyumak yok. Tüm gece sürecek demiştim. Şimdi kaldır popişini bakayım~
/Birkaç gün sonra/
Okuldan sonra iki saatlik çalışmanın ardından bir kase ramen hazırlayıp küçük televizyonun karşısına geçip oturduktan sonra günlerdir yeni bölümün gelmesini beklediğim diziyi açtım. Dizinin her bir karesini kaçırmamak için gözlerimi ayırmazken kapının çalmasıyla oflayıp hızlıca kapıya koştum. Kapıyı açtığımda karşımda Jungkook'u görmeyi beklemiyordum tabi. Kolunu kapının kenarına yaslamış yağmurdan ıslanan saçlarını geriye atarak bana sormadan içeri girdiğinde homurdanarak kapıyı kapatıp arkasından ilerledim.
Jungkook: Gel dedim gelmedin?
"Üniversiteye gidiyorum ya hani?"
Jungkook: Akşamları da mı gelemezdin?
"Jungkook cidden mi?"
Jungkook: Günlerdir başka bi kıza dokunamadım, p3nisim sızlıyor kızım!
"Jigolo değil misin sen, nasıl dokunamadın?"
Jungkook: Küçük jungkook laura diye haykırıyor da ondan, geç yatağa geliyorum.
𝓽𝓱𝓮 𝓮𝓷𝓭 🫧 | umarım beğenirsiniz sonraki kurguda görüşürüüz 💋
@@cookyxangelyaw bu kızın içinden ne çık tı okurken bi başta ki kıza bakıyorum nide sonlara doğru olan töbe töbe. Ellerine sağlık😊
@@cookyxangelĝoĝ muk lan
Devamı açılmıyor
@@cookyxangel
Çok iyi olmuş tüm videolarını okudum az önce gerçektende çok başarılı
Beğendiysen ne mutlu bana 🎀🫶🏻
Dövme piercing olayı hiç atlanmayan detay her kurguda var şaşmıyorrr
Düşüyoruz o detaylara napalım 😩
@@cookyxangel ay tek düşmeyen benim sanırım çok klasik erkek görünümü
@@mydarkworlded_ aşkım valla burdaki erkekler dağdan inme gibi olunca jungkook gibi olanlar bana nimet geliyor ksnfksnfkdnksnd
@@cookyxangel o konuda haklısın bdhabucd
Dövme ve piercingi normalde beğenmeyip bi tek jungkookda bu kadar harika durduğuna hepimiz hemfikiriz galiba mgdhkşhdh part 2'si gelmez mi be güzelim 🌸💜
Adam ne yapsa yakışıyor 😩
@@cookyxangel Kesinlikle katılıyorum
Sjsjsjsjsj ayn
ğağağ sanki laura benmişim gibi utandım yaaa Mükəmməl olmuş ellerine sağlık
O kadar fazla kurgu okudum ki sayamam bile ama bu okuduğum günden beri en sevdiğim, böyle devam et güzelim.
🥹🫶🏼
Jungkook səni çox sevirəm ❤❤
Ayyy çıldırıyorum çok iyiii bayıldımm ellerine emeğine sağlık bebeğim çok iyi yazıyorsun 💋💖
Teşekkür ederim güzeliimm 💋🫶🏼
@@cookyxangel Rica ederim bebeğim ve kesinlikle daha sık kurgu atmalısın çok güzel yazıyorsunn💋🎀
Tanrımmm mükkemmeldiiiii🎉🎉🎉🎉
Seni artik başlik fantezilerin ve hikayelerinle aklima yazdim çikmaz kolay kolay😂❤ hikaye zaten kendinde biliyorsun harika
KDJFKNDJF farklı hikayeler yazayım diye kırk takla atıyorum ama arada hikaye bok yoluna kayıyor 😩
Güzel kızların hepsi jungkook'a gelmesi şaka mı😂😂😂😂😂 Kai ya
Tek kelimeyle mükemmel👌🏻👌🏻👌🏻
@@Taeninguccidonubö 💋🫶🏼
Ba-yil-dim ellerine sağlık ❤❤❤
Ayy bayıldım elerine sağlık aşkım❤💫
@@FOREVER.BLİNK_2017 😙🫶🏼🎀
Kai: Biz ne günah işledik lan?😂😂😂
sınıfımda alex ve michelle diye birilerin olması...
Yanacağız ateşlerdeeee
@@NumberoneR1Sgirl bişey yok bişey yok bişey yok
@@cookyxangelnerelerdesin
@Ela_1234-x3d burdayımmm
@@cookyxangelneden video atmıyorsunnn (fikir mi gelmiyor?)
@Ela_1234-x3d okuldan dolayı aşkım sınavlarım aşırı zor geçti şuan yeni bi kurgu hazırlıyorum birkaç güne paylaşmış olurum 😽
Uyyy süper olmuş
🤭🫶🏼
İlk🎉🎉🎉❤😊
😙🫶🏼🎀
Acil part 2!!BAYILDIMMMM❤️❤️❤️❤️
@@zeynep52261 teşekkür ederiimm tek parttı maalesef güzelim 🫶🏼
@@cookyxangel peki olsun yinede çok güzel❤️
@@zeynep52261 teşekkür ederim güzeliimm beğendiysen ne mutlu bana 🎀🫶🏼
Harika olmuş ellerine sağlık
Sağol güzelim 🥹🫶🏻
@@cookyxangel rica ederim
🥵🥵MÜQ OLMUŞ
Gerçekten harikasın
Lütfen devamı gelsinnn
Yeni kurgu ne zaman geliyooor😫
Jigolo yaşlı kadınlara eskortluk yapan erkeklere denmiyor muydu. Jungkook normal Eskort anladığım kadarıyla
Ay harbiden öyleymiş ya ben erkek işçilerin geneline söyleniyor sanıyordum
Ayy bir garip oldum, kahkaha attım Jk normal eskort herhaldede smskqlqlwkdhf
@bangarmi normal eskort çok garip bir söz olmuş cidden sjhduqbdjqdjs
Bayıldımm
🥹🫶🏻
Bence bunun devamı gelmeli😊
İkinci part tutmuyor aşkım ya
@@cookyxangel aşkım tutar çünkü çok iyi yazmışsın thank you ☺️
Efsane olmuş hayatımda ilk defa bir povu beğeniyorum rahatsız olmazsan birsey sorabilir miyim
@@elaanur. Sor tabi güzelim
@@cookyxangel bakire ve ilkim ne demek bilmiyorum da
@@elaanur. Hımm yaşın küçük sanırım fıstık yine de bi özet geçeyim bakire ve ilk aynı şey aslında yani daha önce ilişkiye girmemiş kızlara denir
@@cookyxangel 16 yaşındayım cnm sen kaç yaşındasın
@@cookyxangel anlattığın için teşekkürler bebeğim
Askim yanlış anlamazsan bi şey sorabilir miyim?? Nerede yaşıyorsun?
@@7gunahh yok kuzum estağfurullah niye yanlış anlayayım antepte yaşıyorum ama üniversite okuduğumdan osmaniyedeyim 🥲
Ya yazarr hikaye at nolurr❤
Biz yazalım
Mükemmeldi.
💋🫶🏼
part iki gelsinn
Tek parttı güzelim maalesef 😔
izlerken ellemeden duramadim super olmus
Pintin var mı
@Ela_1234-x3d var ver sen
Açilmiyo bendee
Ya nereden okunuyo
Açıklama veya yorum
Part 2de gelsin lütfen