Saygılarımı sunuyorum Abuzer hocam.. Sizinle ne güzel dersler geçirdik. Sizin gibi donanımlı bir hocanın öğrencisi olduğumuz için çok şanslıydık. Dersinizi bütün hafta iple çekerdik çıt çıkmazdı dikkatle dinlerdik.
Öncelikle Abuzer Hocam'a verdiği yararlı bilgiler ve çizdiği çerçeve için çok teşekkürler Bu konular çok önemli ancak az bilinen alanlar. Toplumsal farkındalığımız açısından da faiz-döviz tartışmalarına kilitlenmiş "finansal" ekonomi programları ile karşılaştırıldığında bu gibi "ciddi" konulara ekranlarda yeteri ilginin gösterilmediğini maalesef gelen az sayıdaki yorumlardan öğreniyoruz.
Abuzer Hocam'a katkı açısından bir kaç konuda görüşlerimi belirtmek istiyorum. - Osmanlı bir din devletidir ve mülk Allah'a aittir ve Padişahın onun adına idare ettiği bir ortamda aydınlanma yaşamayan topluluklar bu dönemde geri kalmaya başlamışlardır. - Osmanlı geri kalmışlığında Abuzer Hoca'nın da isabetle belirttiği gibi Ahilik (Lonca) kurumunun rolüne özellikle değinmek gerekir . Özellikle İngiliz mallarının hızla pazarı işgal ettiği dönemde dış gümrüklerin İngilizler için nerede is sıfırlandığı dönemlerde hala içerde iç gümrüklerin yerli üreticiye uygulanması Osmanlı üretim yapısına ciddi bir darbedir. Bunun kaldırılmaya çalışılmasına ancak Birinci Dünya Savaşı hengamesi içinde başvurulmaya çalışılmış ama etkili olmamıştır. - Ayrıca Timur Kuran Hocanın belirttiği gibi Osmanlı Vakıf sisteminin vakıf senedinde günün şartlarına göre değişiklik yapılmasına elvermemesinin bir sonucu olarak vakıf sahiplerinin artık kimsenin geçmediği yerlere kurulmuş kervansaraylar yerine daha verimli başka alanlara yatırım yapmasını önleyen bu rijid sistem şirketleşmeye ve sermaye birikimine engel olmuş ve batı sermayesi ile rekabet edecek bir yapının oluşmasına engel teşkil etmiştir. - Düyun-u Umumiye 19 yy sonlarında tesis edildiği zaman ilk yıllarında Kırım savaşının finansmanı için borç alınmasına imkan vermiş ama Osmanlı'nın gelirine ve giderine (sadece savaş masrafları değil, Dolmabahçe sarayı inşaat masrafları gibi) sahip olamaması nedeni ile sonrasında alınan borçlar yine eski borçların finansmanında (Ponzi tarzı çıkmaza sürüklenme ) kullanılması ile iflasın eşiğine gelinmiştir. Sonuç olarak Osmanlı aydınlanma çağını kaçırmış olmasının bedelini ağır biçimde ödemiş ve Cumhuriyete de ağır bir enkaz bırakmıştır. Bu ortamda Osmanlı'nın reform çabalarının başarıya ulaşmasını beklemek çok gerçekçi değildir. Bu yararlı program için Hocama ve sizlere tekrar sevgi ve saygılarımı iletirim. Ferhat Emil Mülkiye 77 Bilkent Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Görevlisi
insanlar gercek tarih programlarini sevmiyor, tarih geyigi yapanlarin programlarini seviyorlar! halbuki gercek bilgi bu tip ciddi programlarda. tesekkurler
Saygılarımı sunuyorum Abuzer hocam.. Sizinle ne güzel dersler geçirdik. Sizin gibi donanımlı bir hocanın öğrencisi olduğumuz için çok şanslıydık. Dersinizi bütün hafta iple çekerdik çıt çıkmazdı dikkatle dinlerdik.
Çok nitelikli bir program, siyasetçiler de izlerse daha mutlu bir ülke oluruz. teşekkürler.
çok iyi bir bölüm.hocam çok bilgili ve iyi bir anlatıma sahip olması için gerekli özen gösterilmiş. teşekkürler
Ekranlardaki en öğretici program.
Öncelikle Abuzer Hocam'a verdiği yararlı bilgiler ve çizdiği çerçeve için çok teşekkürler Bu konular çok önemli ancak az bilinen alanlar. Toplumsal farkındalığımız açısından da faiz-döviz tartışmalarına kilitlenmiş "finansal" ekonomi programları ile karşılaştırıldığında bu gibi "ciddi" konulara ekranlarda yeteri ilginin gösterilmediğini maalesef gelen az sayıdaki yorumlardan öğreniyoruz.
Abuzer Hocam'a katkı açısından bir kaç konuda görüşlerimi belirtmek istiyorum.
- Osmanlı bir din devletidir ve mülk Allah'a aittir ve Padişahın onun adına idare ettiği bir ortamda aydınlanma yaşamayan topluluklar bu dönemde geri kalmaya başlamışlardır.
- Osmanlı geri kalmışlığında Abuzer Hoca'nın da isabetle belirttiği gibi Ahilik (Lonca) kurumunun rolüne özellikle değinmek gerekir . Özellikle İngiliz mallarının hızla pazarı işgal ettiği dönemde dış gümrüklerin İngilizler için nerede is sıfırlandığı dönemlerde hala içerde iç gümrüklerin yerli üreticiye uygulanması Osmanlı üretim yapısına ciddi bir darbedir. Bunun kaldırılmaya çalışılmasına ancak Birinci Dünya Savaşı hengamesi içinde başvurulmaya çalışılmış ama etkili olmamıştır.
- Ayrıca Timur Kuran Hocanın belirttiği gibi Osmanlı Vakıf sisteminin vakıf senedinde günün şartlarına göre değişiklik yapılmasına elvermemesinin bir sonucu olarak vakıf sahiplerinin artık kimsenin geçmediği yerlere kurulmuş kervansaraylar yerine daha verimli başka alanlara yatırım yapmasını önleyen bu rijid sistem şirketleşmeye ve sermaye birikimine engel olmuş ve batı sermayesi ile rekabet edecek bir yapının oluşmasına engel teşkil etmiştir.
- Düyun-u Umumiye 19 yy sonlarında tesis edildiği zaman ilk yıllarında Kırım savaşının finansmanı için borç alınmasına imkan vermiş ama Osmanlı'nın gelirine ve giderine (sadece savaş masrafları değil, Dolmabahçe sarayı inşaat masrafları gibi) sahip olamaması nedeni ile sonrasında alınan borçlar yine eski borçların finansmanında (Ponzi tarzı çıkmaza sürüklenme ) kullanılması ile iflasın eşiğine gelinmiştir.
Sonuç olarak Osmanlı aydınlanma çağını kaçırmış olmasının bedelini ağır biçimde ödemiş ve Cumhuriyete de ağır bir enkaz bırakmıştır. Bu ortamda Osmanlı'nın reform çabalarının başarıya ulaşmasını beklemek çok gerçekçi değildir.
Bu yararlı program için Hocama ve sizlere tekrar sevgi ve saygılarımı iletirim.
Ferhat Emil
Mülkiye 77
Bilkent Üniversitesi
İktisat Bölümü Öğretim Görevlisi
Tesekkurler
insanlar gercek tarih programlarini sevmiyor, tarih geyigi yapanlarin programlarini seviyorlar! halbuki gercek bilgi bu tip ciddi programlarda. tesekkurler
Güzel bir seri
Türkiye sürekli bir ekonomik kriz döngüsü içerisinde
Bunu artık aşmamız gerekiyor, yakışmıyor
Kıbrıs Barış harekâtı 50 sene once yapıldı. Trafik yönü bile, hâlâ, soldan. Sagdan direksiyonlu, ingiliz kraliyetinde!
Açık, hür, ücretsiz ve serbest... İşte gerçek anlamda A.Ö.F.