Çok doyurucu oldu. Sağolsunlar, Ulyses okuyacaktım ki karar verdim önce Tutunamayanları okuyacağım.
5 ปีที่แล้ว +4
Kitabı okumaya başlayacaktım birkaç gün içinde, çok ama çok güzel oldu bu yayın ile karşılaşmam. Gerçekten çok güzeldi,hoş ve faydalı bi sohbetti. Şahsım adına teşekkür ederim :)
Ömer Gezen keyif duyacaksın başın ağrıya ağrıya :)
5 ปีที่แล้ว +1
@@servetcabas46 bilemiyorum artık efendim. Kitaplarda zorlanmayı çok seviyorum ama :D canlı yayın yaparak her gün 1 bölüm okumayı düşünüyorum. Bas ağrılarımı görebilirsiniz belki 😂😂
Ulysses'i okumaya başlayınca doğal olarak aklım karıştı. Biraz da korktum. Sonra bakayım dedim var mı hakkında bir program. Buldum. Notlar alarak izledim. Korkumu hem azalttı hem çoğalttı. Garip şeyler oldu yani. Ama inat ettim bitecek Ulysses.
Mozart bethowen picasso dali baudelaire rimbaud vinci michaelangelo hepsi dahi de james joyce nesi dahi anlamak çok zor kerametine bi varamadık. Sanki kral çıplak demeğe çekiniliyor gibi
o kadar aynı fikirdeyim ki... bir Ulyses takıntısı var bu sektörde gidiyor. anlaşılmak için yazılmadıysa anlamayıver yani. anlaşılır kaliteli o kadar çok kitap, insan var ve bunların yarısına bile ulaşacak ömür yok zaten.
Armağan Ekinci'yi tanımak iyi oldu. Ancak konuşma dilinde çok eril kelimeler kullanıyor. Umarım çevirisi de öyle değildir. Örnek vermem gerekirse AKILLI ADAM bu kitabı çeviremez demiş. Çeviri yapmak için akıllı olmak lazım ama bence adam olmaya gerek yok :)
Armağan Ekici'yi (Ekinci değil) tanımak mı? Söyleşiyi böyle dinlersek nasıl tanıyacağız ki? 1-Cengiz Özdemir, Armağan Ekici'nin bir başka kitabı; "Umut Kendi Enkazından" kitabından söz ederken, Meltem Gürle' den söz ediyor. "Meltem Gürle, bir makalesinde şöyle bir ibare kullanmış: Akıllı adam gidip Ulysses'i çevirmez." demiş, diyor, ve gülerek Armağan Ekici'ye soruyor: "Doğru mu, akıllı adam bu kitabı çevirmez mi?" Görüyoruz ki bu söz Armağan Ekici'ye değil, çok değerli bir kadın akademisyen, yazar olan Sevgili Meltem Gürle'ye ait. Bu bir. 2.-Armağan Ekici'nin bu soruya yanıtı: " Benim bu soruya standart cevabım, kitabın arkasında yazıyor, merak edenler kitabın arkasına bakabilirler." oluyor. Cengiz Özdemir, Ulysess'in arkasına bakıyor, oysa cevap orada değil, biraz önce tanıttığı, "Umut Kendi Enkazından" başlıklı kitabın arkasında. Orada yazılan da şu: "Bazen yakın arkadaşlarımın bana, (hayır Joyce ile ilgisi olmayan bir konuda) 'bu yaptığımız delilik mi?' diye sordukları oluyor. Şimdiye kadar hep ayni cevabı verdim: "Bırak delilik olsun, şimdiye kadar akıllılardan ne hayır gördük?" Konuşmada ise, Armağan Ekici, Cengiz Özdemir'i "çeviri yapmak için akıllı olmak zorundayız şeklinde yanıtlayıp, neden akıllı olmak zorunda olduğumuzu açıklıyor. Armağan Ekici'nin Kadınlara bakış açısına gelirsek; Armağan Ekici, Umut kendi Enkazından adlı kitabının ilk yazısında; Türkçedeki klasikleşmiş ilk Odysseia çevirisinin bir kadının, Azra Erhat'ın elinden çıkmış olduğunu ifade ederken, Türkçedeki belli başlı çeviri metinleri, Mina Urgan, Nihal Yalaza Taluy, Roza Hakmen, Nuran Yavuz, Tomris Uyar, Seniha Akar, Nihal Yeğinobalı gibi isimlerin kalemlerinden okumaya alışkın olduğumuzu yazıyor. Varsa, merak eden okurlara sunuyorum.
Çok doyurucu oldu. Sağolsunlar, Ulyses okuyacaktım ki karar verdim önce Tutunamayanları okuyacağım.
Kitabı okumaya başlayacaktım birkaç gün içinde, çok ama çok güzel oldu bu yayın ile karşılaşmam. Gerçekten çok güzeldi,hoş ve faydalı bi sohbetti. Şahsım adına teşekkür ederim :)
Ömer Gezen keyif duyacaksın başın ağrıya ağrıya :)
@@servetcabas46 bilemiyorum artık efendim. Kitaplarda zorlanmayı çok seviyorum ama :D canlı yayın yaparak her gün 1 bölüm okumayı düşünüyorum. Bas ağrılarımı görebilirsiniz belki 😂😂
Ömer Gezen umarım beklediğiniz gibi olmaz :)
Okudunuz mu?
Arada bir tek bölüm okumak önerisini çok sevdim,
"Malesef akıllı olmak zorundayız" 👌
Zor olması, anlaşamaması önemli değil. Ah yarım yarım cümleler olmasa.
Ulysses'i okumaya başlayınca doğal olarak aklım karıştı. Biraz da korktum. Sonra bakayım dedim var mı hakkında bir program. Buldum. Notlar alarak izledim. Korkumu hem azalttı hem çoğalttı. Garip şeyler oldu yani. Ama inat ettim bitecek Ulysses.
Bitirdiniz mi acaba, fikirleriniz ne oldu? Çok mu zor?
@@everythingwillbeokay 1 yıldır sayfa 100'deyim. Bakalım ne zaman biter.
@@emelkalender anlaşıldı ben unutayım en iyisi😂
@@everythingwillbeokay 😂
@@emelkalender bitirdiniz mi acaba
Aslında her paragrafta ne denmek isteniyor izah edilse daha iyi olmaz mı?
Mozart bethowen picasso dali baudelaire rimbaud vinci michaelangelo hepsi dahi de james joyce nesi dahi anlamak çok zor kerametine bi varamadık. Sanki kral çıplak demeğe çekiniliyor gibi
o kadar aynı fikirdeyim ki... bir Ulyses takıntısı var bu sektörde gidiyor. anlaşılmak için yazılmadıysa anlamayıver yani. anlaşılır kaliteli o kadar çok kitap, insan var ve bunların yarısına bile ulaşacak ömür yok zaten.
Konuşmalara bakılırsa dünyanın en önemli kitabı. Dublin de dünyanın merkezi.
Dublin'in planı çokmu önemli?
Armağan Ekinci'yi tanımak iyi oldu. Ancak konuşma dilinde çok eril kelimeler kullanıyor. Umarım çevirisi de öyle değildir. Örnek vermem gerekirse AKILLI ADAM bu kitabı çeviremez demiş. Çeviri yapmak için akıllı olmak lazım ama bence adam olmaya gerek yok :)
Armağan Ekici'yi (Ekinci değil) tanımak mı? Söyleşiyi böyle dinlersek nasıl tanıyacağız ki?
1-Cengiz Özdemir, Armağan Ekici'nin bir başka kitabı; "Umut Kendi Enkazından" kitabından söz ederken,
Meltem Gürle' den söz ediyor. "Meltem Gürle, bir makalesinde şöyle bir ibare kullanmış: Akıllı adam gidip Ulysses'i çevirmez." demiş, diyor, ve gülerek Armağan Ekici'ye soruyor: "Doğru mu, akıllı adam bu kitabı çevirmez mi?"
Görüyoruz ki bu söz Armağan Ekici'ye değil, çok değerli bir kadın akademisyen, yazar olan Sevgili Meltem Gürle'ye ait. Bu bir.
2.-Armağan Ekici'nin bu soruya yanıtı: " Benim bu soruya standart cevabım, kitabın arkasında yazıyor, merak edenler kitabın arkasına bakabilirler." oluyor. Cengiz Özdemir, Ulysess'in arkasına bakıyor, oysa cevap orada değil, biraz önce tanıttığı, "Umut Kendi Enkazından" başlıklı kitabın arkasında. Orada yazılan da şu: "Bazen yakın arkadaşlarımın bana, (hayır Joyce ile ilgisi olmayan bir konuda) 'bu yaptığımız delilik mi?' diye sordukları oluyor. Şimdiye kadar hep ayni cevabı verdim: "Bırak delilik olsun, şimdiye kadar akıllılardan ne hayır gördük?" Konuşmada ise, Armağan Ekici, Cengiz Özdemir'i "çeviri yapmak için akıllı olmak zorundayız şeklinde yanıtlayıp, neden akıllı olmak zorunda olduğumuzu açıklıyor. Armağan Ekici'nin Kadınlara bakış açısına gelirsek; Armağan Ekici, Umut kendi Enkazından adlı kitabının ilk yazısında; Türkçedeki klasikleşmiş ilk Odysseia çevirisinin bir kadının, Azra Erhat'ın elinden çıkmış olduğunu ifade ederken, Türkçedeki belli başlı çeviri metinleri, Mina Urgan, Nihal Yalaza Taluy, Roza Hakmen, Nuran Yavuz, Tomris Uyar, Seniha Akar, Nihal Yeğinobalı gibi isimlerin kalemlerinden okumaya alışkın olduğumuzu yazıyor. Varsa, merak eden okurlara sunuyorum.