Mezmurlar 84'te Baka olarak geçiyor. Mekke'nin eski adı Bekke'ymiş. "Şüphesiz ki insanlar için kurulan ilk ev (mabet), âlemlere bereket ve hidayet kaynağı olan Bekke'deki (Kâbe)’dir." (Âl-i İmrân, 96)
Zamanında yapılsa güzel olurdu ve bir devrim şehidi gibi "ama kimse cevap veremdi" diye kayıtlara geçmezdi ama Turan Dursun'un iddialarına doyurucu cevap yazmak için kendi kitapları x3 kitap yazmak lazım. Ama en azında Daimond Thema ya yapılması lazım güncel olarak, onunla uğraşmak komik geliyor olabilir ama Zamanın turan dursu nu da benzer zaten. veya asıl soru Daimond ve benzerlerine insanlar niye gidiyor buna çözüm bulmak lazım.
Ben sizin yayınınzı beğenerek izliyorum. Yeni Abone oldum ve like da veriyorum. İlahiyat ve hıristiyanlık teoloji okumuş birisiyim. Bülent Hocayı da beğenerek izliyorum fakat bazı cemaatlara imalı Sözler söylemek hoş bir tavır değil. İddia: Burada her müşkil halledilir; her suale cevap verilir, fakat sual sorulmaz. Cevabım: Bu hususta kendileri (Said Nursi) derlerdi ki: "Ben ulemanın ilmini inkâr etmem. Binaenaleyh kendilerinden sual sormak fazladır. Benim ilmime şüphe edenler var ise sorsunlar onlara cevap vereyim. Şu halde sormak şüphe edenlerin hakkıdır."
Varaka bin newfel in bu namusu ekberdir dedigi söz ne anlama geliyor Fuat aydın hoca dinleri tarihiyle okumak adlı kitabında namus kelimesinin yünancadaki nomos olduğunu söylüyor namus ve nomos un bağlantısı ne
Nomos isim/ad demek Büyük ulu isim olabilir Nomo tetes isim ad koyucu Platon kratilos diyaloğunda ad ve isimleri işler. Nedir nasıl isim verilir isim ad ne işe yarar Buraya bakabilrsiniz
@Bülent Şahin Erdeğer! Bir sorum var; Babam 1974 yılında hacca gitti. Geri geldiginde söyledigi birsey vardı; Heryer cöl. Ot bitmiyor, su yok. Su sadece siselerde bulunuyor. Benim sorum; Bu cografyada, 1400 yıl önce, insanlar nasıl tarım ve hayvancılık yapmıs ve yiyecek tedarik etmisler? Peygamber esi Hatice bu cografyada nasıl hayvancılık yapmıs, hayvan yetistirmis ve ticaretini yapmıs? Mantıklı bir acıklaması varmı bunun??
Baban ancak gördüğü belli alanları anlatmış. Eğer aşatırırsan babanın yanlış bilgiler verdiğini görürsün. Mekke civarlarında büyük hurmalıklar, tarım alanları var. Ayrıca Mekke'ye yakın dağlık alanlar var, bu dağlar yeşillikleri ve su kaynakları bakımından zengindir, dolayısıyla hayvancılıkta vardır. Eğer TH-cam'de araştırıran bunu görürürsün. Birde uydu görüntülerine bakmanı tavsiye ederim
@@aligrosa2039 ! Babam tek basına gezmedi o cölleri. Tüm hacı adayları ile birlikte ziyaret edilecek yerleri ziyaret etti. Mekke civarında SU nerde var? Hurma agacı ile zakkum ve kaktüs agaclarını karıstırıyor olabilirmisin? 1974 de bile su sadece sislerde ise, 1400 yıl önce hangi su ile tarım yapmıslar? Isla(gı)m beyni böyle dumura ugratır, düsünemezsin. Sorgulamakta yasaktır. Sorgulayana herseye kaadir olan allah kahır bedduaları gönderir (müddessir suresi 16 ila 22 arası).
Mekkenin tarim urunlerini elde ettigi sehir taif sehridir. Mekkeye yakin bir sehir sulak ve yesil halen tarim ihracati yapilan gül yetistirilmesiyle de meshurdur. Mekke yogun ticaret merkezi oldugu icin her kervan yemene veya irak suriye tarafina gecerken mekkeden geciyordu dolayisiyla kuzey guneyde var olan urunler mekkede rahat bulunurdu.
Ben sana kaynak vereyim o mumya ve mezar boş sözde numya thutmose 3 e ait değil. Ayrıca, Thutmose III olarak etiketlenen mumya, röntgene göre tarihleriyle pek uyuşmuyor. Yazıtlarına göre, 60 yaşını geçene kadar ölmemiş olmalıydı, ancak Thutmose III olarak etiketlenen mumya 40-45 yaşlarında bir adamın kemik özelliklerini gösteriyor (Harris ve Weeks 1973: 138). Son olarak, Thutmose III, 23. yıldan 42. yıla kadar neredeyse her yıl düzenlediği seferlerle Mısır'ı Asya imparatorluğuna doğru yola koyan Firavun'du. Bu seferlerden gelen ekipman akışı ve ganimet akışı, İsraillilerin inşa ettiği söylenen depo şehirlerine olan talebi yaratmış olmalı (Çıkış 1:11).
Çok kritik bir tespitim olduğunu düşünüyorum. 5. yüzyılda kitap yazabilmek , bir şekilde not tutabilmek çok da zor değildi artık. 1. - 2 . yüzyılda bile yazılmış kitaplar bile var. Madem 5. yüzyılda kitap yazılsın emri verildi neden her söz o anda yada ertesi gün yada ertesi hafta bir şekilde acilen not alınmadı da yıllar sonra toplanmaya karar verildi ???? Pekala acilen not alınabilirdi . 6. yüzyılda o kadar da zor bir işlem değil bu konu. bu da bizi şuraya çıkarmıyor mu 1 ) Allah Kitap yazılmasını emretmedi . 2 ) Kitap yazılmasını emretti ama ciddiye alınmadı . 3) Kitaplaştırmak ihtiyacı sonradan doğdu. Allah herşeye gücü yeten ve herşeyi bile ise nasıl olur du sureleri aklında tutan insanlara güvenebildi ??? Hepsi güvenilir insanlar mıydı ??? Allah Gelen vahileri aklında tutan insanlara güvenebiliyor ise bu insanların özgür iradelerine müdahale etmiş olmalı ?? o zaman sınav nerede kaldı ???? Kötülük yaparak yanlış aktardılar belki ?? nereden biliyoruz ????
"Bakaları gibi her soruya cevap verilir hiçbir soru sorulmaz gibi hadsizliğimiz yok" cümlesinden sonra seyretmeyi noktalıyorum.Burnunun dibindeki olaylara bu taraflı ve gerçeği saptıran bakış açısını getiren tarihsel olaylarda ki doğruluğu ne kadar isabetli olabilir ki.
35:32 Bülent Hocanın "Her soruya cevap verilir, hiç kimseye soru sorulmaz" göndermesini anlayamadım. Said Nursi'nin kapısına astığı "Burada her müşkül hallolunur, her meseleye cevap verilir. Fakat suâl sorulmaz." levhasına gönderme yaptı herhalde, neden böyle bir şey yapma gereği duydu bilmiyorum, ama bence böyle bir saygısızlığa gerek yok. "Bize ilham olmuyor bazı şeyler" gibi göndermelerinizi anlayamamıştım, ama herhalde onlarda da yine Said Nursi'ye gönderme yapıyordunuz. Eserleri ve yolundan gidenlerle birlikte yüzbinlerce hatta belki de milyonlarca insanın sonradan Müslüman olmasına veya bilinçsiz Müslümanların bilinçlenmesine, imanlarını artırmalarına vesile olmuş bir insana neden bu şekilde alaycı bir tavırla yaklaşıyorsunuz? Ben de özellikle Sözler Köşkü'nden pek çok şey öğrendim ve bu sayede imanım da daha da kuvvetlendi. Farklı kaynaklardan pek çok şey öğrendim, öğrenmeye ve kendimi geliştirmeye gayret ediyorum. Sizden de Hz. Yusuf ve Hz. Musa ile ilgili tarihi olarak güzel şeyler öğrendim, ancak bu tavrınız beni üzdü açıkçası. Bunun sebebini bilen biri açıklarsa sevinirim. Edit: Sual sorulmaz kısmını kendini beğenmişlik olarak değil de "kim olduğun, ne olduğun önemli değil, sana bir şey sormayız, gel öğrenmek istediğini öğren" manasında algıladım. Ben mi yanlış düşündüm ya da algıladım acaba? Bu adam İslam için canını ortaya koymuş, defalarca kez zehirlenmiş, insanların imanlarını kurtarmak için ömrünü feda etmiş, duruşundan ödün vermemiş. Böyle bir sözü egosundan falan söylediğini düşünmüyorum. İnsanlara kızarken bile davası uğrundaki şeyler için kızmış bir insan. Egoist tavırlar sergileseydi insanları bu kadar etkileyemezdi. Onun izinden gidenler davasına adanmışlığını görerek, yaşayarak izinden gittiler, gidiyorlar diye düşünüyorum.
@@IEEE_Engineer Şahsı yüceltme gibi bir şey söz konusu değil, kimse Said Nursi'ye tapmıyor. Kur'an bize düşünmemizi emrediyor, kendisi de düşünmüş, çok fazla iştigal etmiş, Allah da çabaları neticesinde kendisine bilgi vermiş, bazı yanlışları yapmasını önlemiş vb. olabilir. Kaderimizin çabamıza bağlı olduğunu biliyorsunuzdur diye düşünüyorum. Allah bu adamın çabalarını bu şekilde mükafatlandırmış olamaz mı? Hata etmeden Allah yolunda işler yapabilmek için çabalasak, Allah'a yalvarsak, Allah dualarımızı kabul edip sözlerimizin doğru olması için bizlere çeşitli yollarla yardımcı olamaz mı? Farkındaysanız siz olumsuz bir ön yargıyla bakıyorsunuz, ancak neticeye baktığımızda sizin iddia ettiğiniz gibi ayrı bir din çıkması vb. bir şey söz konusu değil. Said Nursi'nin izinden giden insanlara genel olarak bakarsanız hepsinin derdi insanların imanlarını kurtarmak, insanlara yardımcı olmak. Bu insanların Said Nursi'yi yüceltme, Onu Peygambermiş gibi gösterme tarzında yaklaşımları yok. Bakın ben samimi olarak söylüyorum Sözler Köşkü, Çınaraltı gibi kanallarda yüzlerce video izlemişimdir. Said Nursi'yi yüceltme gibi bir şey yaptıklarını zerre hissetmedim. Adamı ön plana bile çıkarmıyorlar, dertleri fikirlerini, düşüncelerini insanlara öğretmek, insanların Allah'a yönelmesine vesile olmak. Size bakış açınızı değiştirmenizi ve bu yönden değerlendirmenizi tavsiye ederim. İnsanlar Said Nursi'ye sizin tehlikeli gördüğünüz şekilde bakmıyorlar, zaten öyle bir bakışları olsa bunu fark eder ve uzak dururduk. Kimse babamızın oğlu değil sonuçta. Said Nursi de aynısını söyler diye bir cümle de kuruyorsunuz, bakın ne güzel işte, adam da aynı şeyi söylüyormuş zaten. Bazı insanlar Said Nursi üzerinden kötülük yapmaya çalışabilirler, bu tarz insanlara karşı yine Said Nursi'nin bu sözü üzerinden cevap verilebiliyorsa o zaman kendisini kullanmaya çalışan kötü niyetli kişileri tespit etmemiz ve onlardan uzaklaşmamız da gayet kolay olur diye düşünüyorum.
@@IEEE_Engineer Tamam işte doğrusunu alır yanlışını bırakırız. Ben bunun aksine bir söylemde bulunmadım. Adamın yüceltildiği konusu sizin algınızdan ibaret, belli ki bazı şeylere takılı kalmışsınız ve aşamıyorsunuz. Bir insan Allah'a kendisini adarsa Allah tarafından farklı şeylerle mükafatlandırılabilir, bunda İslam'a aykırı bir şey yok. Ama gördüğüm kadarıyla siz bunu kutsallık olarak kabul ediyor ve bundan dolayı kutsallık atfetme durumu olarak görüyorsunuz. Allah dilediğine dilediği mükafatı verir. Allah bu adama böyle eserler yazacak kabiliyeti vermiş. Yazdığı eserler sayesinde binlerce insanın hayata bakışı olumlu yönde değişmiş, imanı artmış vb. Bu adamın İslam'a yaptığı hizmetlerin, katkıların farkında olarak değerlendirebilirseniz daha doğru olur diye düşünüyorum. Ama sanki bu adam İslam'a çok büyük zararlar vermiş, insanları İslam'a düşman etmiş gibi bir gözle değerlendirirseniz o durumda hayatın akışına ters bir yaklaşımda bulunmuş olursunuz. Olumsuz bir gözle bakarak yapacağınız incelemeler ortada gerçekte olumsuz bir şey olmasa bile olumsuz sonuçlar çıkarmanıza sebebiyet verebilir. Az önce verdiğim kutsallık örneği de tam olarak böyle bir durumun yansıması bence. Bir insanın Allah tarafından belli şeylerle ödüllendirilmesi o insanı kutsal yapmaz. Bunun farkında olarak değerlendirirseniz ayrı, bunu görmezden gelerek değerlendirirseniz ayrı sonuca ulaşırsınız. Şimdi bu yazdıklarıma bakarak Said Nursi'yi kutsallaştırdığımı düşünebilirsiniz veya talebelerinden olduğumu da düşünebilirsiniz. Ancak böyle durumlar yok. Bu adamın yazdığı eserleri insanlara aktaran talebeler sayesinde benim imanım arttı ve iyice sağlamlaştı. Bu nedenle kendisine karşı olumlu hislerim olması gayet doğal, bu kutsallaştırma değil, bana kazandırdıkları için kendisine karşı hoş fikirlere ve düşüncelere sahip olmam gayet doğal değil mi sizce de? Aynı şeyi talebeleri daha da yoğun hissediyordur diye düşünüyorum. Bu adam sayesinde pek çok kişinin Müslüman olmasına veya imanlarının artmasına vesile oluyor, bol bol sevap kazanıyorlar. Sizce de sevmeleri doğal değil mi? Bu sevgiyi kutsallaştırma olarak görmeniz yanlış diye düşünüyorum. Böyle bir yaklaşım görmedim ben kimsede.
@@IEEE_Engineer Yazınızdan anladığım kadarıyla siz Said Nursi'nin kutsallaştırıldığı konusunda gayet sabit fikirlisiniz. Benim buna dair bir kanıtım yok, sizde varsa buyurun sunun. Bir sürü insanın videosunu izledim, hiç birinde böyle bir kutsallık atfı görmedim. Ateistlerin kafasındaki Tanrı tasviri yanlış oluyor genelde, sizin kafanızdaki Said Nursi tasviri de yanlış. Benim kafamda bu adam çok zeki, kendisini Allah'a adamış, Allah'ın dinini yaymak için her şeyi göze almış, insanları kurtarabilmek için elinden geleni yapmış bir zat. Allah da çabalarını karşılıksız bırakmamış, kendisine İlim vermiş, hakikatleri güzelce ifade edebilmesine yardım etmiş, çağımıza uygun mantıklı ve yerinde deliller ile samimi şekilde arayışta olan insanları ikna edebilecek güçlü argümanlar ve yaklaşımlar içeren eserler bırakmayı nasip etmiş. Eleştiri konusuna gelirsek insan eleştirmek isterse Peygamber Efendimizi (s.a.v.) bile eleştirebilir, elbette bu eserlerde de hatalar, kusurlar olabilmesi mümkün, kimse Kur'an Ayetleri gibi hatasız olduklarını iddia etmiyor zaten. Alimler kendi aralarında fikir ayrılıklarına düşebiliyorlar, farklı yaklaşımlar sergileyebiliyorlar, İslam esnek bir din, tabi ki bazı sabit kısımları var, ancak Peygamber Efendimiz (s.a.v.) namazı bile sabit tek şekilde kılmamış, bu tarz konularda çeşitliliğin bir zararı yok kimseye. Bazı tipler tabi dini yontarak çıkar devşirme ya da toplumu bozma gibi şeyler yapma peşindeler, bunlara karşı uyanık olduktan sonra Ehli Sünnet içerisinde kalırsak bir problem yaşayacağımızı sanmıyorum. "Bilgi alınan bir şey değil verilen bir şeydir" bu lafı geçmişte duysam tuhaf karşılardım, ancak belli şeyleri yaşadıktan sonra gerçekten bunun böyle olduğunu anlayabiliyorsunuz. "Gerçekliğinde şüphe bulunmayan, her şeye hükümran olan Allah yüceler yücesidir. Sana vahyi tamamlanmadan Kur’an’ı okumada aceleci davranma ve “Rabbim! İlmimi arttır” de." Tâhâ 114 Ayet. Kur'an bize Allah'tan ilim talep etmemizi söylüyor. Ben de geçen günlerde kafama takılıp üzüldüğüm bazı şeylerle ilgili Allah'a yalvardım, bir şeyi uzun zamandır bir türlü anlamlandıramıyordum. Bir süre sonra o şeyi düşünmüyorken birden aklıma bir şey geldi ve resmen aydınlandım. Aslında cevap aylardır gözümün önünde olmasına rağmen bir türlü fark edememiştim ki farkındalığı da yüksek bir insanımdır genel olarak. Allah nasip etmedikten sonra bir şeyleri anlamak, öğrenmek mümkün değil. Bu nedenle ben de artık net olarak inanıyorum ki "bilgi alınan bir şey değil, verilen bir şeydir". Benzer şeyleri geçmişte de yaşamıştım aslında, bazı şeylerle ilgili alakasız zamanlarda cevap kafamda beliriyordu. Tek bir olay üzerinden böyle bir kabulde bulunduğumu düşünmeyin lütfen, bunu yaşamayan insanın anlaması gerçekten zor. Ama Allah düşünen, çabalayan, gayret eden insanlara vakti gelince gerekli bilgiyi nasip ediyor. Said Nursi'nin de böyle bir şeyler yaşamış olabileceğini düşünüyorum. Sen hata yapmamak, insanlara doğru bilgi verebilmek için Allah'a yalvarıp elinden geleni yaparsan Allah'ın sana yardım etmesi tuhaf olmaz öyle değil mi? Önerdiğiniz kitaba gelecek olursak, kitabın başlığı bile eleştiri zaten, güzel kardeşim eleştirecek onca şey varken bunca insanın faydalandığı bir şeyi eleştirmek için bu kadar çaba sarf etmek benim açımdan art niyet belirtisidir. Zira baktığım zaman bu yolda olan insanlar zararlı işler yapmadıkları gibi pek çok insanın da kurtulmasına vesile oluyorlar. Dertleri mal mülk de değil siyaset falan da değil, insanların imanlarını kurtarabilmek için çaba sarf ediyorlar. Bir insan bunları baltalamak için kitap yazıyorsa bunda art niyet vardır. İnsanların tabi ki şüpheyle yaklaşması doğal, ortada çok fazla yalan yanlış şey var, ama faydası bariz görülen bir şeyle ilgili de böyle bir yaklaşımda bulunarak belki de bazı insanların imanlarını kuvvetlendirmesinin önüne geçmiş oluyorsunuzdur ki bunun da bedeli Ahirette ağır olur. Kişinin kutsallaştırılmaması gerektiği konusunda size katılıyorum, ancak bu eleştiriyi bunu yapan kişilerle karşılaşırsanız onlara söyleyin. Ayrıca bir insanı sevmek onu kutsallaştırmak manasına da gelmiyor. Nur talebeleri bu adamı çok seviyorlar, ama kutsal olarak görmüyorlar. Bu görüşlerimi de dikkate alarak değerlendirme yapmanızı tavsiye ederim. Sizin kötü niyetli olduğunuzu düşünmüyorum. Kitabın etkisinde kalmış gibi görünüyorsunuz. Bu kitabın neden yazılmış olabileceğini de düşünmenizde fayda var diye düşündüm. İnsanlar milletin imanını Risaleler aracılığıyla kurtarabiliyorken, artırabiliyorken, böyle bir şeyin neden karalandığı üzerine düşünmek gerekiyor.
Madem İNCİL değiştirildi (değiştirildiğine eminim.), 600 yıl sonra Allah Kuran ı yazdırırken değiştirildiğinden neden bahsetmiyor ??? Neden biz İncil gönderdik diyor ?? İncil gönderilmiş bir kitap mıdır ki ?????? 4 - 5 kişinin yazdığı bir Biyografi Kutsal bir kitap sayılabilir mi ??? İsa bugün geri gelse İNCİL den haberdar mıdır ??? Kuranda geçen Hıristiyanlıktan İsa*nın haberi var mıdır ???? İsa tek bir cümlesinde Hıristiyan olun demiş midir ???? Yukarıdakilerin hiçbirini dememiştir.
Düşünce ve görüşlerini karşı tarafın inanç ve değerlerine saygı göstererek, hakaret etmeyerek, aşağlamayarak uygarca yapmaya çalış. Böyle nefret içeren, hakaret içeren yorumlarda bulunursan seni kimse dikkate almaz. Zaten senin gibi düşünceden olan insanlar her zaman vardı, kıyamete kadar da var olacak.
Birincisi herşeye güç yetiren, sonsuz kudret sahibi bir yaratıcının beşikteki bir çocuğu konuşturabilmesi mantık dışı değildir(canlılığın tesadüfen oluştuğu iddiasından çok daha mantıklıdır). Ayrıca vahiyler bir anda, bir kitap halinde indirilmemiştir. Belli dönem aralıklarında peyder pey indirilmiştir. Muhammed(a.s)'e başlangıçta Âlak suresinin ilk ayetlerinin vahyedilmesi gibi. İsa(a.s)'ya da başlangıçta birkaç İncil ayetinin vahyedilmesi tüm İncil'in anlık vahyedildiği anlamı taşımamaktadır. İkincisi kutsal kitaplarda kinaye, mecaz sıkça kullanılmaktadır. Bahsedilen ayetlerde "beşikteki çocuk" ifadesi "daha dünkü çocuk" anlamına da gelebilir. Bizim dilimizde de belli konularda yetişkinlerle tartışmaya giren gençlere "dünkü bebe" ifadesi kullanılmaktadır.
@@mayonnerissela8323 Gösteriyor; ' benim dinim bana senin dinin sana' Kafirun süresi 'dinde zorlama yoktur ' Bakara suresi 256 Saygı gösterilmeyen; Allah'ın dinine saygı göstermeyi bırak, işkence,baskı, hakaret edenleredir. Hz Muhammed'in hayatında bunu görüyoruz.
Muhammed Peygamberin Tanrı'nın Elçisi olduğuna inanabilirsiniz bunda sorun yok, Kuran ve tarihi veriler de bunun gerçek olduğunu gösteriyor. Ama görmediğiniz Elçiye nasıl şahitlik yapıyorsunuz bu durum anlaşılır değil.
. Elçinin getirdiği kitabı görüyoruz 1- Kur'an'ın orijinalliği konusunda dünyada tek orijinal kitap elinizde sayısız ilk dönem Kur'an örnekleri var karbon testiyle ilk dönemi gösteriyor 2-1400 yıldan beri müslümanlar sayısız konuda ihtilaf ve farklılık gösteriyor ken kuran konusunda tek 1 ihtilafın olmaması . Bunu da sebebi ilk dönem nushalarin olması ve Allah tarafından konurunmasi 3- Hz İsa Musa veya buda veya Sinto vs hiç Bir inanışın peygamberine ait hiç Bir kitap ve el yazması elimizde ve kimsede Yok . Yani misalen Hz İsa ya ait veya yaşadığı yüzyıl veya yakın zamanı dahil hiç Bir orijinal el yazması elimizde Yok 4- evrende 1 trilyonu aşkın galaxi var. 10^90 parçacık var . Insan oğlu ürettiği bir kalemi dâhi çöpe atmiyorken evreni yaratan varlık ve her an bu 10^90 parçacığı saniyede 300.000 deta etkileşim işinde tutan ve kontrol eden varlık ne evreni neden herşeyi başıboş bırakmadığı için . Nereden geldik ve nereye gidiyoruz bütün bu şeylerin anlamı nedir diye soran insan ancan yaratıcı yol göstermek zorunda olduğu için . Soyut akıl yurutmeyle asla ve asla bu sorulara cevap vermediğini ve anlamın ancak yaratıcının bize bildirmesi ile olmak zorunda olması gerektiği için. Ve bugün insnaligin elinde tutarlı ve insanın sorularını cevaplayan tek orijinal kitap Kur'an olduğu için işte sana peygambere indirilen kitaba peygamberin peygamber olduğuna iman ve şahitlik ederek Allah'ın bize ulaştırdığı rehber kitabı alıyoruz Dünya üzerinde başkada bir kitap yok.
1- senin babanin babasi var onu babasi onun babasi vs misalen sen 10 uncu veya 20 inci kusak deden olduguna mutlak eminsin a,a onu gormedin sen gormeden nasil sahit oilabiliyorsun?? gunku baba ogul abba ogul diye bir silsile icinde gelis var 2-sen hakim olsan bir davali gelse deseki benim muhammed dedem 1400 yil once bana bir kitap yollamis bu kitap benim dersen . o kitap karbon testi ile 1400 yili gosteriyor ise ve icindkei bilgilerde senin ve dedenin bilgileri geciyor ise , ve aksine hic bir tarihi baska bir yazlili delil yok ise , bu mutlak bir delil sayilmazmi? elbette bu mutlak bir delil sayilir 3-sen peygamberin yaninda ona vahii geldigi ana sahitlik etmekmi istiyorsun?? teknik olarak ve mantik yasalarina gore nasil olacak bu sen anlat bakalim? :)))))))))) 4-bir seyi kabul etmek icin o seyin olusum aninda goz ve duyu organlarimiz ile onu gormek ve sahit olmamiz gerekiyor iddianin tutarli mantiksal delili nedir??? 5-bak bugun dogada yasayan 20,000,000 askin cali turu var misalen suanda afrikada 10,000 lerce aslan hayatlarini surduruyor denizlerin altinda trilyonlarca canli hayatlarini surduruyor senin vucudunda trilyonlarca bakteri yasiyor ve sen hic birisini gormuyor ve hissetmiyorsun , sen simdi gormuyorsun diye her an bu isleyise sahit olamiyorsun diye aslan yoktur 20,000,000 cali tuur yoktur bakteriler virusler yoktur dersen ne derler ? akil problemi oldugunu herkes soyler simdi senin mantiginla gidelim 1-evren 13,7 milyar yil onve var oldu sen bunu gormedin sahit olmadin ? bana bunun delilini soylermisin sen evrenin var olma surecinin neresine sahitlik ettin ? 2-annen baban araciligiyla dunyaya geldiginin delili nedir? sahit olmadin bu surece 3-bak ben saba birseyler yaziyorum beni gormedigin halde .klavyenin ote ucunda biriisnin olduguna mutlak eminsin beni gormedigin halde :)))) sahil olmadigin bunun delili nedir sana gore? daha trilyon misal yazarim ama dusunen ve samimi insan icin bunlar yeterli sorularima mutlak cevap rica ediyorum sen gormedigin sahit olmadigin ama kabul ettigin kartilyonlarca fenomen var , sen bu fenomenleri gormeden nasil inaniyorsun?? tutarli olmak icin once sen kriterini acikla
@@silisgroupsilisgroup7635 Kuran ile veya Muhammet peygamber ile ilgili kimsenin sıkıntısı yok. Siz Muhammed Peygamberi gördünüz mü HAYIR görmediniz. Peki görmediğiniz bir kişiye nasıl ŞAHİTLİK yapabiliyorsunuz. Bu gün mahkemeye gitseniz görmediğiniz şeye şahitlik yapsanız yalancı şahitlikten tutuklanırsınız. Ben bütün elçiler gibi ayrım yapmadan Muhammed Peygamberin de Tanrı'nın elçisi olduğuna inanıyorum. Bu inancımın temel nedeni de Kuran ve onu destekleyen diğer kutsal ve tarihi metinler. Fakat bütün Elçiler gibi Muhammed Peygamberin de elçiliğine, benden önceki dönemde yaşadıkları için şahitlik yapamam. Anlatmak istediğim bu.
@@doğruluk-öğretmeni 1-surekli soru soran insan tutarsiz insandir. sana senin mantigina gore sayisiz soru sormustum ve demistimki mutlaka sorularima cevap ver, sen gormedigin sahit olmadigin halde kabul ettigin trilyonlarca fenomen var bak birdaha oku burayi sen gormedigin sahit olmadigin halde kabul ettigin trilyon tane fenomen var , sen acikla once sen nasil olurda gormeden sahit olmadan trilyonlarca seye inaniyorsun once sen baska seylere nasil inandiginin metedolojisinini aciklaman gerekiyorki bizde senin baska seyleri kabul etme mededolojini kullanarak peygamber meselesini delillendirelimki sen kabul etmememezlik yapmayasin sen sahil olmadigin kabul ettigin seyleri hangi kriterle kabul ediyorsun????????????????????????? en onemli soru bu cunku bir insan ne delil verirsen ver kivirmak isterse kivirabilir , karsindakinin kivirmamasi icin onun kriterini ogrenmen gerekiyor
@@doğruluk-öğretmeni sorularima cevap vermeden surekli soru ustune soru sormak samim bir davranis degil. defaatle sormustum senin gormedigin ve sahit olmadigin halde kabul ettigin trilyonlarca fenomen var sen gormeden sahit olmadan nasil inandiginin kriterini sunman gerekiyorki bizde sana ayni kritere uygun cevap verelim bak nekadar adil ve hakkaniyetli bir yontem cevap bekliyorum sonra senin sorularini cevaplarim
Kurani bir kavram olan "cihat" sizin bu yaptığınızda hayat buluyor. Güzel örnekliğiniz için teşekkür ediyorum.
Eyvallah, Başarılar diliyorum 🤲
Canlı izleyemedim.
Giriş kısmında harika tesbitleriniz için teşekkür ediyorum.
Allah razi olsun degerli kardeşlerim..
Cok güzel bir yayin olmuş.
Cok tskler...
Slm
Maşallah subhanallah hocalar
Bülent Bey, bir eleştiriye nasıl cevap verileceğine örnek olan kısım en öğretici bölümdü.
Tekrar tekrar izliyorum, ilk bölümde dahil, Allah sizden razı olsun
Allah sizden razı olsun hocalarım şu sıkıntılı günlerde sizlerin sayesinde ilim öğreniyoruz
Yine bilgilendirici bir yayın olmuş. Bu format hoş, yine sonuna kadar izlediğim uzun yayınlardan biri oldu.
Güzel bir yayın oldu Allah razı olsun
Mezmurlar 84'te Baka olarak geçiyor.
Mekke'nin eski adı Bekke'ymiş.
"Şüphesiz ki insanlar için kurulan ilk ev (mabet), âlemlere bereket ve hidayet kaynağı olan Bekke'deki (Kâbe)’dir." (Âl-i İmrân, 96)
Harika bir yayın. Teşekkür ederiz
Allah razı olsun inşallah
Allah razı olsun hocalarım ağzınıza sağlık
Cenneti kazandıracak bir video adeta
2 anlattığı tarihte yanlış
Teşekkür ederiz.
Teşekkürler
Allah razı olsun
Zamanında yapılsa güzel olurdu ve bir devrim şehidi gibi "ama kimse cevap veremdi" diye kayıtlara geçmezdi ama Turan Dursun'un iddialarına doyurucu cevap yazmak için kendi kitapları x3 kitap yazmak lazım. Ama en azında Daimond Thema ya yapılması lazım güncel olarak, onunla uğraşmak komik geliyor olabilir ama Zamanın turan dursu nu da benzer zaten.
veya asıl soru Daimond ve benzerlerine insanlar niye gidiyor buna çözüm bulmak lazım.
Zafer Duygu yada Bülent Şahin Erdeğer hocama soruyorum; ilerde Tevrat yada İncilin, belkide bilmediğimiz vahiylerin(kitapların) özgün(orjinal)'lerinin, bozulmamış, değiştirilmemiş hallerinin bulunabilme olasılığı nedir?
"mehmet okuyan"a mı ayakları yere basandır diyorsunuz. 02:02:20 de anlayamadım.
Beğendim
Sayin Zafer Duygulu apokfir incil harici diğer incillerle ilgili dogru yada yanliş bilgilerinizi paylaşirsaniz çok memnun olucagim
Ben sizin yayınınzı beğenerek izliyorum. Yeni Abone oldum ve like da veriyorum. İlahiyat ve hıristiyanlık teoloji okumuş birisiyim. Bülent Hocayı da beğenerek izliyorum fakat bazı cemaatlara imalı Sözler söylemek hoş bir tavır değil.
İddia: Burada her müşkil halledilir; her suale cevap verilir, fakat sual sorulmaz.
Cevabım:
Bu hususta kendileri (Said Nursi) derlerdi ki:
"Ben ulemanın ilmini inkâr etmem. Binaenaleyh kendilerinden sual sormak fazladır. Benim ilmime şüphe edenler var ise sorsunlar onlara cevap vereyim. Şu halde sormak şüphe edenlerin hakkıdır."
Varaka bin newfel in bu namusu ekberdir dedigi söz ne anlama geliyor Fuat aydın hoca dinleri tarihiyle okumak adlı kitabında namus kelimesinin yünancadaki nomos olduğunu söylüyor namus ve nomos un bağlantısı ne
Nomos isim/ad demek
Büyük ulu isim olabilir
Nomo tetes isim ad koyucu
Platon kratilos diyaloğunda ad ve isimleri işler. Nedir nasıl isim verilir isim ad ne işe yarar
Buraya bakabilrsiniz
@Bülent Şahin Erdeğer!
Bir sorum var;
Babam 1974 yılında hacca gitti.
Geri geldiginde söyledigi birsey vardı; Heryer cöl. Ot bitmiyor, su yok. Su sadece siselerde bulunuyor.
Benim sorum;
Bu cografyada, 1400 yıl önce, insanlar nasıl tarım ve hayvancılık yapmıs ve yiyecek tedarik etmisler?
Peygamber esi Hatice bu cografyada nasıl hayvancılık yapmıs, hayvan yetistirmis ve ticaretini yapmıs?
Mantıklı bir acıklaması varmı bunun??
Baban ancak gördüğü belli alanları anlatmış.
Eğer aşatırırsan babanın yanlış bilgiler verdiğini görürsün.
Mekke civarlarında büyük hurmalıklar, tarım alanları var.
Ayrıca Mekke'ye yakın dağlık alanlar var, bu dağlar yeşillikleri ve su kaynakları bakımından zengindir, dolayısıyla hayvancılıkta vardır.
Eğer TH-cam'de araştırıran bunu görürürsün.
Birde uydu görüntülerine bakmanı tavsiye ederim
@@aligrosa2039 !
Babam tek basına gezmedi o cölleri. Tüm hacı adayları ile birlikte ziyaret edilecek yerleri ziyaret etti.
Mekke civarında SU nerde var? Hurma agacı ile zakkum ve kaktüs agaclarını karıstırıyor olabilirmisin?
1974 de bile su sadece sislerde ise, 1400 yıl önce hangi su ile tarım yapmıslar?
Isla(gı)m beyni böyle dumura ugratır, düsünemezsin. Sorgulamakta yasaktır. Sorgulayana herseye kaadir olan allah kahır bedduaları gönderir (müddessir suresi 16 ila 22 arası).
Mekkenin tarim urunlerini elde ettigi sehir taif sehridir. Mekkeye yakin bir sehir sulak ve yesil halen tarim ihracati yapilan gül yetistirilmesiyle de meshurdur. Mekke yogun ticaret merkezi oldugu icin her kervan yemene veya irak suriye tarafina gecerken mekkeden geciyordu dolayisiyla kuzey guneyde var olan urunler mekkede rahat bulunurdu.
@@youtubeizleyicisi3871 !
Mekke ile Taif arası kac KM?
@@mayonnerissela8323 95 km arabayla 1 saat -1 bucuk saat surer ancak
Ashab-ı Kehf hakkında bilgi verebilirsiniz
3. Tutmose mezarının bos olduğunu söyleyip kaynağını söylememek ve bunun uzerine tonla yorum yapmak nedir Bülent Bey? Kaynak nerde ?
Ben sana kaynak vereyim o mumya ve mezar boş sözde numya thutmose 3 e ait değil. Ayrıca, Thutmose III olarak etiketlenen mumya, röntgene göre tarihleriyle pek uyuşmuyor. Yazıtlarına göre, 60 yaşını geçene kadar ölmemiş olmalıydı, ancak Thutmose III olarak etiketlenen mumya 40-45 yaşlarında bir adamın kemik özelliklerini gösteriyor (Harris ve Weeks 1973: 138). Son olarak, Thutmose III, 23. yıldan 42. yıla kadar neredeyse her yıl düzenlediği seferlerle Mısır'ı Asya imparatorluğuna doğru yola koyan Firavun'du. Bu seferlerden gelen ekipman akışı ve ganimet akışı, İsraillilerin inşa ettiği söylenen depo şehirlerine olan talebi yaratmış olmalı (Çıkış 1:11).
Hocanın dediği doğru
Çok kritik bir tespitim olduğunu düşünüyorum. 5. yüzyılda kitap yazabilmek , bir şekilde not tutabilmek çok da zor değildi artık. 1. - 2 . yüzyılda bile yazılmış kitaplar bile var. Madem 5. yüzyılda kitap yazılsın emri verildi neden her söz o anda yada ertesi gün yada ertesi hafta bir şekilde acilen not alınmadı da yıllar sonra toplanmaya karar verildi ???? Pekala acilen not alınabilirdi . 6. yüzyılda o kadar da zor bir işlem değil bu konu. bu da bizi şuraya çıkarmıyor mu 1 ) Allah Kitap yazılmasını emretmedi . 2 ) Kitap yazılmasını emretti ama ciddiye alınmadı . 3) Kitaplaştırmak ihtiyacı sonradan doğdu. Allah herşeye gücü yeten ve herşeyi bile ise nasıl olur du sureleri aklında tutan insanlara güvenebildi ??? Hepsi güvenilir insanlar mıydı ??? Allah Gelen vahileri aklında tutan insanlara güvenebiliyor ise bu insanların özgür iradelerine müdahale etmiş olmalı ?? o zaman sınav nerede kaldı ???? Kötülük yaparak yanlış aktardılar belki ?? nereden biliyoruz ????
"Bakaları gibi her soruya cevap verilir hiçbir soru sorulmaz gibi hadsizliğimiz yok" cümlesinden sonra seyretmeyi noktalıyorum.Burnunun dibindeki olaylara bu taraflı ve gerçeği saptıran bakış açısını getiren tarihsel olaylarda ki doğruluğu ne kadar isabetli olabilir ki.
Habil kim? Kabil kim? Züleyha kim???
🎉😊😅😮😢😂❤❤❤❤❤
35:32 Bülent Hocanın "Her soruya cevap verilir, hiç kimseye soru sorulmaz" göndermesini anlayamadım. Said Nursi'nin kapısına astığı "Burada her müşkül hallolunur, her meseleye cevap verilir. Fakat suâl sorulmaz." levhasına gönderme yaptı herhalde, neden böyle bir şey yapma gereği duydu bilmiyorum, ama bence böyle bir saygısızlığa gerek yok. "Bize ilham olmuyor bazı şeyler" gibi göndermelerinizi anlayamamıştım, ama herhalde onlarda da yine Said Nursi'ye gönderme yapıyordunuz. Eserleri ve yolundan gidenlerle birlikte yüzbinlerce hatta belki de milyonlarca insanın sonradan Müslüman olmasına veya bilinçsiz Müslümanların bilinçlenmesine, imanlarını artırmalarına vesile olmuş bir insana neden bu şekilde alaycı bir tavırla yaklaşıyorsunuz? Ben de özellikle Sözler Köşkü'nden pek çok şey öğrendim ve bu sayede imanım da daha da kuvvetlendi. Farklı kaynaklardan pek çok şey öğrendim, öğrenmeye ve kendimi geliştirmeye gayret ediyorum. Sizden de Hz. Yusuf ve Hz. Musa ile ilgili tarihi olarak güzel şeyler öğrendim, ancak bu tavrınız beni üzdü açıkçası. Bunun sebebini bilen biri açıklarsa sevinirim.
Edit: Sual sorulmaz kısmını kendini beğenmişlik olarak değil de "kim olduğun, ne olduğun önemli değil, sana bir şey sormayız, gel öğrenmek istediğini öğren" manasında algıladım. Ben mi yanlış düşündüm ya da algıladım acaba? Bu adam İslam için canını ortaya koymuş, defalarca kez zehirlenmiş, insanların imanlarını kurtarmak için ömrünü feda etmiş, duruşundan ödün vermemiş. Böyle bir sözü egosundan falan söylediğini düşünmüyorum. İnsanlara kızarken bile davası uğrundaki şeyler için kızmış bir insan. Egoist tavırlar sergileseydi insanları bu kadar etkileyemezdi. Onun izinden gidenler davasına adanmışlığını görerek, yaşayarak izinden gittiler, gidiyorlar diye düşünüyorum.
@@IEEE_Engineer Şahsı yüceltme gibi bir şey söz konusu değil, kimse Said Nursi'ye tapmıyor. Kur'an bize düşünmemizi emrediyor, kendisi de düşünmüş, çok fazla iştigal etmiş, Allah da çabaları neticesinde kendisine bilgi vermiş, bazı yanlışları yapmasını önlemiş vb. olabilir. Kaderimizin çabamıza bağlı olduğunu biliyorsunuzdur diye düşünüyorum. Allah bu adamın çabalarını bu şekilde mükafatlandırmış olamaz mı? Hata etmeden Allah yolunda işler yapabilmek için çabalasak, Allah'a yalvarsak, Allah dualarımızı kabul edip sözlerimizin doğru olması için bizlere çeşitli yollarla yardımcı olamaz mı?
Farkındaysanız siz olumsuz bir ön yargıyla bakıyorsunuz, ancak neticeye baktığımızda sizin iddia ettiğiniz gibi ayrı bir din çıkması vb. bir şey söz konusu değil. Said Nursi'nin izinden giden insanlara genel olarak bakarsanız hepsinin derdi insanların imanlarını kurtarmak, insanlara yardımcı olmak. Bu insanların Said Nursi'yi yüceltme, Onu Peygambermiş gibi gösterme tarzında yaklaşımları yok. Bakın ben samimi olarak söylüyorum Sözler Köşkü, Çınaraltı gibi kanallarda yüzlerce video izlemişimdir. Said Nursi'yi yüceltme gibi bir şey yaptıklarını zerre hissetmedim. Adamı ön plana bile çıkarmıyorlar, dertleri fikirlerini, düşüncelerini insanlara öğretmek, insanların Allah'a yönelmesine vesile olmak. Size bakış açınızı değiştirmenizi ve bu yönden değerlendirmenizi tavsiye ederim. İnsanlar Said Nursi'ye sizin tehlikeli gördüğünüz şekilde bakmıyorlar, zaten öyle bir bakışları olsa bunu fark eder ve uzak dururduk. Kimse babamızın oğlu değil sonuçta.
Said Nursi de aynısını söyler diye bir cümle de kuruyorsunuz, bakın ne güzel işte, adam da aynı şeyi söylüyormuş zaten. Bazı insanlar Said Nursi üzerinden kötülük yapmaya çalışabilirler, bu tarz insanlara karşı yine Said Nursi'nin bu sözü üzerinden cevap verilebiliyorsa o zaman kendisini kullanmaya çalışan kötü niyetli kişileri tespit etmemiz ve onlardan uzaklaşmamız da gayet kolay olur diye düşünüyorum.
@@IEEE_Engineer Tamam işte doğrusunu alır yanlışını bırakırız. Ben bunun aksine bir söylemde bulunmadım.
Adamın yüceltildiği konusu sizin algınızdan ibaret, belli ki bazı şeylere takılı kalmışsınız ve aşamıyorsunuz. Bir insan Allah'a kendisini adarsa Allah tarafından farklı şeylerle mükafatlandırılabilir, bunda İslam'a aykırı bir şey yok. Ama gördüğüm kadarıyla siz bunu kutsallık olarak kabul ediyor ve bundan dolayı kutsallık atfetme durumu olarak görüyorsunuz. Allah dilediğine dilediği mükafatı verir. Allah bu adama böyle eserler yazacak kabiliyeti vermiş.
Yazdığı eserler sayesinde binlerce insanın hayata bakışı olumlu yönde değişmiş, imanı artmış vb. Bu adamın İslam'a yaptığı hizmetlerin, katkıların farkında olarak değerlendirebilirseniz daha doğru olur diye düşünüyorum. Ama sanki bu adam İslam'a çok büyük zararlar vermiş, insanları İslam'a düşman etmiş gibi bir gözle değerlendirirseniz o durumda hayatın akışına ters bir yaklaşımda bulunmuş olursunuz. Olumsuz bir gözle bakarak yapacağınız incelemeler ortada gerçekte olumsuz bir şey olmasa bile olumsuz sonuçlar çıkarmanıza sebebiyet verebilir. Az önce verdiğim kutsallık örneği de tam olarak böyle bir durumun yansıması bence. Bir insanın Allah tarafından belli şeylerle ödüllendirilmesi o insanı kutsal yapmaz. Bunun farkında olarak değerlendirirseniz ayrı, bunu görmezden gelerek değerlendirirseniz ayrı sonuca ulaşırsınız.
Şimdi bu yazdıklarıma bakarak Said Nursi'yi kutsallaştırdığımı düşünebilirsiniz veya talebelerinden olduğumu da düşünebilirsiniz. Ancak böyle durumlar yok. Bu adamın yazdığı eserleri insanlara aktaran talebeler sayesinde benim imanım arttı ve iyice sağlamlaştı. Bu nedenle kendisine karşı olumlu hislerim olması gayet doğal, bu kutsallaştırma değil, bana kazandırdıkları için kendisine karşı hoş fikirlere ve düşüncelere sahip olmam gayet doğal değil mi sizce de? Aynı şeyi talebeleri daha da yoğun hissediyordur diye düşünüyorum. Bu adam sayesinde pek çok kişinin Müslüman olmasına veya imanlarının artmasına vesile oluyor, bol bol sevap kazanıyorlar. Sizce de sevmeleri doğal değil mi? Bu sevgiyi kutsallaştırma olarak görmeniz yanlış diye düşünüyorum. Böyle bir yaklaşım görmedim ben kimsede.
@@IEEE_Engineer Yazınızdan anladığım kadarıyla siz Said Nursi'nin kutsallaştırıldığı konusunda gayet sabit fikirlisiniz. Benim buna dair bir kanıtım yok, sizde varsa buyurun sunun. Bir sürü insanın videosunu izledim, hiç birinde böyle bir kutsallık atfı görmedim. Ateistlerin kafasındaki Tanrı tasviri yanlış oluyor genelde, sizin kafanızdaki Said Nursi tasviri de yanlış. Benim kafamda bu adam çok zeki, kendisini Allah'a adamış, Allah'ın dinini yaymak için her şeyi göze almış, insanları kurtarabilmek için elinden geleni yapmış bir zat. Allah da çabalarını karşılıksız bırakmamış, kendisine İlim vermiş, hakikatleri güzelce ifade edebilmesine yardım etmiş, çağımıza uygun mantıklı ve yerinde deliller ile samimi şekilde arayışta olan insanları ikna edebilecek güçlü argümanlar ve yaklaşımlar içeren eserler bırakmayı nasip etmiş.
Eleştiri konusuna gelirsek insan eleştirmek isterse Peygamber Efendimizi (s.a.v.) bile eleştirebilir, elbette bu eserlerde de hatalar, kusurlar olabilmesi mümkün, kimse Kur'an Ayetleri gibi hatasız olduklarını iddia etmiyor zaten. Alimler kendi aralarında fikir ayrılıklarına düşebiliyorlar, farklı yaklaşımlar sergileyebiliyorlar, İslam esnek bir din, tabi ki bazı sabit kısımları var, ancak Peygamber Efendimiz (s.a.v.) namazı bile sabit tek şekilde kılmamış, bu tarz konularda çeşitliliğin bir zararı yok kimseye. Bazı tipler tabi dini yontarak çıkar devşirme ya da toplumu bozma gibi şeyler yapma peşindeler, bunlara karşı uyanık olduktan sonra Ehli Sünnet içerisinde kalırsak bir problem yaşayacağımızı sanmıyorum.
"Bilgi alınan bir şey değil verilen bir şeydir" bu lafı geçmişte duysam tuhaf karşılardım, ancak belli şeyleri yaşadıktan sonra gerçekten bunun böyle olduğunu anlayabiliyorsunuz.
"Gerçekliğinde şüphe bulunmayan, her şeye hükümran olan Allah yüceler yücesidir. Sana vahyi tamamlanmadan Kur’an’ı okumada aceleci davranma ve “Rabbim! İlmimi arttır” de." Tâhâ 114 Ayet.
Kur'an bize Allah'tan ilim talep etmemizi söylüyor. Ben de geçen günlerde kafama takılıp üzüldüğüm bazı şeylerle ilgili Allah'a yalvardım, bir şeyi uzun zamandır bir türlü anlamlandıramıyordum. Bir süre sonra o şeyi düşünmüyorken birden aklıma bir şey geldi ve resmen aydınlandım. Aslında cevap aylardır gözümün önünde olmasına rağmen bir türlü fark edememiştim ki farkındalığı da yüksek bir insanımdır genel olarak. Allah nasip etmedikten sonra bir şeyleri anlamak, öğrenmek mümkün değil. Bu nedenle ben de artık net olarak inanıyorum ki "bilgi alınan bir şey değil, verilen bir şeydir". Benzer şeyleri geçmişte de yaşamıştım aslında, bazı şeylerle ilgili alakasız zamanlarda cevap kafamda beliriyordu. Tek bir olay üzerinden böyle bir kabulde bulunduğumu düşünmeyin lütfen, bunu yaşamayan insanın anlaması gerçekten zor. Ama Allah düşünen, çabalayan, gayret eden insanlara vakti gelince gerekli bilgiyi nasip ediyor. Said Nursi'nin de böyle bir şeyler yaşamış olabileceğini düşünüyorum. Sen hata yapmamak, insanlara doğru bilgi verebilmek için Allah'a yalvarıp elinden geleni yaparsan Allah'ın sana yardım etmesi tuhaf olmaz öyle değil mi?
Önerdiğiniz kitaba gelecek olursak, kitabın başlığı bile eleştiri zaten, güzel kardeşim eleştirecek onca şey varken bunca insanın faydalandığı bir şeyi eleştirmek için bu kadar çaba sarf etmek benim açımdan art niyet belirtisidir. Zira baktığım zaman bu yolda olan insanlar zararlı işler yapmadıkları gibi pek çok insanın da kurtulmasına vesile oluyorlar. Dertleri mal mülk de değil siyaset falan da değil, insanların imanlarını kurtarabilmek için çaba sarf ediyorlar. Bir insan bunları baltalamak için kitap yazıyorsa bunda art niyet vardır. İnsanların tabi ki şüpheyle yaklaşması doğal, ortada çok fazla yalan yanlış şey var, ama faydası bariz görülen bir şeyle ilgili de böyle bir yaklaşımda bulunarak belki de bazı insanların imanlarını kuvvetlendirmesinin önüne geçmiş oluyorsunuzdur ki bunun da bedeli Ahirette ağır olur. Kişinin kutsallaştırılmaması gerektiği konusunda size katılıyorum, ancak bu eleştiriyi bunu yapan kişilerle karşılaşırsanız onlara söyleyin. Ayrıca bir insanı sevmek onu kutsallaştırmak manasına da gelmiyor. Nur talebeleri bu adamı çok seviyorlar, ama kutsal olarak görmüyorlar. Bu görüşlerimi de dikkate alarak değerlendirme yapmanızı tavsiye ederim. Sizin kötü niyetli olduğunuzu düşünmüyorum. Kitabın etkisinde kalmış gibi görünüyorsunuz. Bu kitabın neden yazılmış olabileceğini de düşünmenizde fayda var diye düşündüm. İnsanlar milletin imanını Risaleler aracılığıyla kurtarabiliyorken, artırabiliyorken, böyle bir şeyin neden karalandığı üzerine düşünmek gerekiyor.
Madem İNCİL değiştirildi (değiştirildiğine eminim.), 600 yıl sonra Allah Kuran ı yazdırırken değiştirildiğinden neden bahsetmiyor ??? Neden biz İncil gönderdik diyor ?? İncil gönderilmiş bir kitap mıdır ki ?????? 4 - 5 kişinin yazdığı bir Biyografi Kutsal bir kitap sayılabilir mi ??? İsa bugün geri gelse İNCİL den haberdar mıdır ??? Kuranda geçen Hıristiyanlıktan İsa*nın haberi var mıdır ???? İsa tek bir cümlesinde Hıristiyan olun demiş midir ???? Yukarıdakilerin hiçbirini dememiştir.
Hz İsa ile ilgili ayetleri Google yaz ve oku. Cahil cahil konuşma.
@Zafer Duygu!
Vahiy alma, gaipten ses duyma iddialarını biryerlere temellendirebiliyormusun, ki arap sacmalamalarına hala kuranı kerim diyebiliyorsun?
Incillerin nasıl yazıldıgını biliyorsun.
Peki arap sacmalamaları kuranda, meryem suresi 30. ayette bahsedilen, besikteki Isa'nın eline tutusturulan incil varmı?
Düşünce ve görüşlerini karşı tarafın inanç ve değerlerine saygı göstererek, hakaret etmeyerek, aşağlamayarak uygarca yapmaya çalış.
Böyle nefret içeren, hakaret içeren yorumlarda bulunursan seni kimse dikkate almaz.
Zaten senin gibi düşünceden olan insanlar her zaman vardı, kıyamete kadar da var olacak.
Birincisi herşeye güç yetiren, sonsuz kudret sahibi bir yaratıcının beşikteki bir çocuğu konuşturabilmesi mantık dışı değildir(canlılığın tesadüfen oluştuğu iddiasından çok daha mantıklıdır).
Ayrıca vahiyler bir anda, bir kitap halinde indirilmemiştir.
Belli dönem aralıklarında peyder pey indirilmiştir.
Muhammed(a.s)'e başlangıçta Âlak suresinin ilk ayetlerinin vahyedilmesi gibi.
İsa(a.s)'ya da başlangıçta birkaç İncil ayetinin vahyedilmesi tüm İncil'in anlık vahyedildiği anlamı taşımamaktadır.
İkincisi kutsal kitaplarda kinaye, mecaz sıkça kullanılmaktadır.
Bahsedilen ayetlerde "beşikteki çocuk" ifadesi "daha dünkü çocuk" anlamına da gelebilir.
Bizim dilimizde de belli konularda yetişkinlerle tartışmaya giren gençlere "dünkü bebe" ifadesi kullanılmaktadır.
@@aligrosa2039!
Kuranı kerim diyerek yücelttiginiz kitapta yazanlar karsı tarafın inanc ve degerlerine saygı gösteriyormu?
Hic okudunmu o kitabı?
@@mayonnerissela8323
Diamond Tema denen ergenin saçma sapan laflarını burda yazıp durma.
Mesela En'am 108'e bak.
@@mayonnerissela8323
Gösteriyor;
' benim dinim bana senin dinin sana' Kafirun süresi
'dinde zorlama yoktur ' Bakara suresi 256
Saygı gösterilmeyen; Allah'ın dinine saygı göstermeyi bırak, işkence,baskı, hakaret edenleredir. Hz Muhammed'in hayatında bunu görüyoruz.
Muhammed Peygamberin Tanrı'nın Elçisi olduğuna inanabilirsiniz bunda sorun yok, Kuran ve tarihi veriler de bunun gerçek olduğunu gösteriyor. Ama görmediğiniz Elçiye nasıl şahitlik yapıyorsunuz bu durum anlaşılır değil.
. Elçinin getirdiği kitabı görüyoruz
1- Kur'an'ın orijinalliği konusunda dünyada tek orijinal kitap elinizde sayısız ilk dönem Kur'an örnekleri var karbon testiyle ilk dönemi gösteriyor
2-1400 yıldan beri müslümanlar sayısız konuda ihtilaf ve farklılık gösteriyor ken kuran konusunda tek 1 ihtilafın olmaması . Bunu da sebebi ilk dönem nushalarin olması ve Allah tarafından konurunmasi
3- Hz İsa Musa veya buda veya Sinto vs hiç Bir inanışın peygamberine ait hiç Bir kitap ve el yazması elimizde ve kimsede Yok . Yani misalen Hz İsa ya ait veya yaşadığı yüzyıl veya yakın zamanı dahil hiç Bir orijinal el yazması elimizde Yok
4- evrende 1 trilyonu aşkın galaxi var. 10^90 parçacık var . Insan oğlu ürettiği bir kalemi dâhi çöpe atmiyorken evreni yaratan varlık ve her an bu 10^90 parçacığı saniyede 300.000 deta etkileşim işinde tutan ve kontrol eden varlık ne evreni neden herşeyi başıboş bırakmadığı için . Nereden geldik ve nereye gidiyoruz bütün bu şeylerin anlamı nedir diye soran insan ancan yaratıcı yol göstermek zorunda olduğu için . Soyut akıl yurutmeyle asla ve asla bu sorulara cevap vermediğini ve anlamın ancak yaratıcının bize bildirmesi ile olmak zorunda olması gerektiği için. Ve bugün insnaligin elinde tutarlı ve insanın sorularını cevaplayan tek orijinal kitap Kur'an olduğu için işte sana peygambere indirilen kitaba peygamberin peygamber olduğuna iman ve şahitlik ederek Allah'ın bize ulaştırdığı rehber kitabı alıyoruz
Dünya üzerinde başkada bir kitap yok.
1- senin babanin babasi var onu babasi onun babasi vs misalen sen 10 uncu veya 20 inci kusak deden olduguna mutlak eminsin a,a onu gormedin sen gormeden nasil sahit oilabiliyorsun?? gunku baba ogul abba ogul diye bir silsile icinde gelis var
2-sen hakim olsan bir davali gelse deseki benim muhammed dedem 1400 yil once bana bir kitap yollamis bu kitap benim dersen . o kitap karbon testi ile 1400 yili gosteriyor ise
ve icindkei bilgilerde senin ve dedenin bilgileri geciyor ise , ve aksine hic bir tarihi baska bir yazlili delil yok ise , bu mutlak bir delil sayilmazmi? elbette bu mutlak bir delil sayilir
3-sen peygamberin yaninda ona vahii geldigi ana sahitlik etmekmi istiyorsun?? teknik olarak ve mantik yasalarina gore nasil olacak bu sen anlat bakalim? :))))))))))
4-bir seyi kabul etmek icin o seyin olusum aninda goz ve duyu organlarimiz ile onu gormek ve sahit olmamiz gerekiyor iddianin tutarli mantiksal delili nedir???
5-bak bugun dogada yasayan 20,000,000 askin cali turu var misalen suanda afrikada 10,000 lerce aslan hayatlarini surduruyor
denizlerin altinda trilyonlarca canli hayatlarini surduruyor
senin vucudunda trilyonlarca bakteri yasiyor ve sen hic birisini gormuyor ve hissetmiyorsun , sen simdi gormuyorsun diye her an bu isleyise sahit olamiyorsun diye
aslan yoktur
20,000,000 cali tuur yoktur
bakteriler virusler yoktur dersen ne derler ? akil problemi oldugunu herkes soyler
simdi senin mantiginla gidelim
1-evren 13,7 milyar yil onve var oldu sen bunu gormedin sahit olmadin ? bana bunun delilini soylermisin sen evrenin var olma surecinin neresine sahitlik ettin ?
2-annen baban araciligiyla dunyaya geldiginin delili nedir? sahit olmadin bu surece
3-bak ben saba birseyler yaziyorum beni gormedigin halde .klavyenin ote ucunda biriisnin olduguna mutlak eminsin beni gormedigin halde :)))) sahil olmadigin bunun delili nedir sana gore?
daha trilyon misal yazarim ama dusunen ve samimi insan icin bunlar yeterli
sorularima mutlak cevap rica ediyorum sen gormedigin sahit olmadigin ama kabul ettigin kartilyonlarca fenomen var , sen bu fenomenleri gormeden nasil inaniyorsun??
tutarli olmak icin once sen kriterini acikla
@@silisgroupsilisgroup7635 Kuran ile veya Muhammet peygamber ile ilgili kimsenin sıkıntısı yok. Siz Muhammed Peygamberi gördünüz mü HAYIR görmediniz. Peki görmediğiniz bir kişiye nasıl ŞAHİTLİK yapabiliyorsunuz. Bu gün mahkemeye gitseniz görmediğiniz şeye şahitlik yapsanız yalancı şahitlikten tutuklanırsınız. Ben bütün elçiler gibi ayrım yapmadan Muhammed Peygamberin de Tanrı'nın elçisi olduğuna inanıyorum. Bu inancımın temel nedeni de Kuran ve onu destekleyen diğer kutsal ve tarihi metinler. Fakat bütün Elçiler gibi Muhammed Peygamberin de elçiliğine, benden önceki dönemde yaşadıkları için şahitlik yapamam. Anlatmak istediğim bu.
@@doğruluk-öğretmeni
1-surekli soru soran insan tutarsiz insandir. sana senin mantigina gore sayisiz soru sormustum ve demistimki mutlaka sorularima cevap ver,
sen gormedigin sahit olmadigin halde kabul ettigin trilyonlarca fenomen var
bak birdaha oku burayi sen gormedigin sahit olmadigin halde kabul ettigin trilyon tane fenomen var , sen acikla once sen nasil olurda gormeden sahit olmadan trilyonlarca seye inaniyorsun
once sen baska seylere nasil inandiginin metedolojisinini aciklaman gerekiyorki
bizde senin baska seyleri kabul etme mededolojini kullanarak peygamber meselesini delillendirelimki sen kabul etmememezlik yapmayasin
sen sahil olmadigin kabul ettigin seyleri hangi kriterle kabul ediyorsun?????????????????????????
en onemli soru bu cunku bir insan ne delil verirsen ver kivirmak isterse kivirabilir , karsindakinin kivirmamasi icin onun kriterini ogrenmen gerekiyor
@@doğruluk-öğretmeni
sorularima cevap vermeden surekli soru ustune soru sormak samim bir davranis degil.
defaatle sormustum
senin gormedigin ve sahit olmadigin halde kabul ettigin trilyonlarca fenomen var
sen gormeden sahit olmadan nasil inandiginin kriterini sunman gerekiyorki bizde sana ayni kritere uygun cevap verelim
bak nekadar adil ve hakkaniyetli bir yontem
cevap bekliyorum sonra senin sorularini cevaplarim
Zevkli bir program yine