BENİM HİYAKEM Çok tembel bir öğrenciydim assında tembel öğrenci yoktur ders çalışmayan öğrenci vardır sanayide çalışırdım harçlık kazanmak için yağ kir pis içindeydim yaşım küçük olduğu için elime eldiven oturmazdı hep eldivensiz çalışırdım elim kir pas içindeydi kir bağlamıştı öğretmen tahtaya kaldırdığında hep laf vururdu senden adam olmaz bak arkadaşların okur güzel yerlere gelir sen sürünürsün şu ellerinin haline bak derdi hiç bir arkadaşım pogaça uzatmazdı ellerim kirli olduğu için okuldan çıkar eve gider üstümü değiştirir direk saniyeye giderdim yemek bile yemezdim çünkü sanayinin yemekleri özelliklede tostu çok güzel olurdu ustam öyle bir adamdıki öğlen akşam iyice karnımı doyurur sürekli eğitirdi beni yeri gelir azarlar kızardı ama hiç zoruma gitmezdi severdim ustamı işimi bazen işler durgun olurdu sürekli soru sorardım motorla arabayla alakalı hep anlatırdı bende iyice dinlerdim sorduğum sorularla alakalı arızalı araba geldiğinde apoooo diye bağırır beni hemen çağırırdı hemen giderdim uygulamalı olarak bana birdaha anlatırdı sökmeye takmaya parçalamaya sürekli beni teşvik ederdi adeta okulu unutmuş dükkana yönelmiştim ders bitsede biran önce sanayiye gidip tost yiyip işime başlasam diye can atardım defterlerime sürekli hayalimdeki dükkanı çizer hayalimdeki arabayı çizer sürekli hayal kurardım benim dükkanım arabam olacak müşterilerim olacak diye gel zaman git zaman 15 tatil yazın 3 ay tatilleri ful dükkanda geçirirdim ustam beni ben ustamı çok severdim gün geldi devran çattı okul bitti liseye gitmedim okulu bıraktım evin durumuda iyi değil maddi sıkıntılar içindeyiz ama ben dur durak bilmeden yaz kış sanayideyim arkadaşlarım Anadolu lisesi fen lisesi kazanmış tatili bitirip okula yerleşecekler bir ara kendi kendime düşündüm acaba okumamakla yanlış mı yapıyorum diye ama artık kararımı vermiştim ben usta olacaktım hiç abartmıyorum tam dört sene boyunca izinsiz istirahatsiz çalıştım kendimi çok güzel geliştirdim bayramlarda dükkan kapalıydı gider dükkanı açar hayalimdeki dükkan resimlerini hayalimdeki araba resimlerini çizerdim deli gibi inanmıştım kendime birgün dükkanda uyuya kalmışım sabah usta geldi kapının sesine uyandım ne yapıyon burda dedi eve gitmedin mi dedi yok ustam dedim elimdeki kağıda baktı bu ney dedi çok güzel bir dükkan önünde benim arabam falan çizili dükkanın önünde tamir için bekleyen arabaları çizmiştim.Ustam Tam resme bakarken dükkanın önüne bir araba durdu ustam dışarı çıktı adam arabanın sıkıntısını anlatıyordu bende üzerime örttüğüm battaniyeyi katlıyordum hiç unutmam daha dün gibi müşteriye demişki ustamı çağırayım baksın demiş bu sesi yıllar geçse unutmayacağım Abdullah ustam diye bağırdı ilk defa ustanız sizi ustam diye çağırıyorsa usta olmuşsunuz demektir arkadaşlar o kadar heyecanlandım ki size anlatamam bi koşu gittim abimizin bi arızası var bakarmısın dedi tabi dedim çekti arabayı içeri ustamın bana anlattıkları söktürdükleri taktırdıkları küçükken beynime öyle bir işlemiş ki otomatikmen söküp yapıyorsun hiç zorlanmıyorsun işi yaptım tertemiz taktım borçum ne kadar dedi benim para falan gözümde yok usta olmanın sevincini yaşıyordum abi sabah siftahı atarsan tamam yeter demiştim adama çıkarıp 50 lira para vermişti belki şimdi size 50 lira garip gelebilir ama o zaman çok güzel paraydı herkeste elli lira olmazdı o zaman parayı aldım ustamla göz göze geldim oldun oğlum oldun usta oldun dedi ve o parayı çerçeve yaptırıp dükkana asmıştım. Ve şuanda aynı cerceve Benim dükkanımda asılı ustalık hikayem işte böyle başladı yıllar geçti devran döndü ustamda bana destek oldu hayalimdeki dükkanı açtım tam resimlerde çizdiğim gibi önüne hayalimdeki araba olan son model Audi a7 yi koydum kendime son model bir ofis yaptım ve ilk kazandığım parayı ofise astım biranda kurban olduğum verdikçe verdi Antalya’dan yazlık villa aldım yatırımlık ev aldım kiraya verdim dükkan aldım kiraya verdim ihtiyaç sahiplerine yardım ediyorum ben istiyorum Allah daha çok veriyor ben istiyorum Allah daha çok veriyor Allah’la yarışılırmı sürekli o kazanıyor şuanda bu yorumu yazarken gözlerim doldu eski günleri şöyle bir hatırladım gözlerim doldu yemin ederim bisiklet alacak param yoktu tost yiyecek param yoktu Allah verirse veriyor işte ve işin can alıcı noktası hikayenin asıl bombası burada başlıyor bu arada evlendim ellerinizden öper bir kız bir oğlum var Cuma günü okullar kapandı karneler geldi ben tembeldim ama çocuklarım bir tane bile zayıf getirmemiş ikiside taktiri almış getirdi karneleri kucağıma bıraktı dedim ne istiyorsunuz baba biz birşey istemiyoruz bizi Antalya’ya götür yazın tatili yazlıkta geçirelim dediler şöyle bir düşündüm işlerim çok yoğun artık kurban olduğum öyle bir açtı ki önümü şirket arabaları girdi işin içine randevuyla çalıyoruz ustada aldım iş yetişmiyor hanıma döndüm baktım ne diyon hanım dedim vallahi babası işlerinin yoğun olduğunu biliyoruz çocuklar ne istese aldın bir eksikleride yok birşeyde istemiyorlar yazlığa gitmek istiyorlar dedi bende dedim siz diğer arabayla gidin bende işleri toparlar gelirim dedim yok çocukları ikna edemedim sen işleri toparla hep beraber gidelim dediler.Uzatmaya gerek yok ertesi gün çıktık yola geze geze gidiyoruz Konyaya yaklaşınca çocuklar dordurma alırmısın baba dedi bende sağa sola iyi bakın kızım market görürseniz durayım yakıt istasyonlarındada olur bakarız ilerde dedim o arada az ilerde bir araba var dörtlü yakmış sağ tarafta bekliyor bir araba var durdum o insanı hiç unutamam bizim matematik öğretmeni yıllar geçmiş biraz yaşlanmış ama tanıdım tanıştık elini öptüm dedim hocam matematik işe yaramıyormu burda dedim biraz güldü araba eski model araba su kaynatmış borular falan delinmiş hanımıda yanında yolda kalmış yani anlayacağınız rezillik neyse Konya’daki ticaretimizi sürdürdüğümüz arkadaşlarla irtibata geçtim arabayı çektirdim hocamıda eşinide arabaya aldım çocuklara dedim ki bakın Buda benim öğretmenim dedim hocam dedim. Hep beraber yemek yemeye gittik yemekte kızım dediki hocama siz gerçekten babamın öğretmenimiydiniz dedi hocam evet gerçekten öğretmeniydim dedi babamın dersleri nasıldı dedi hocam dediki baban okulun en zeki öğrencisiydi kimse babanı geçemezdi sınavlarda hep birinci olurdu dedi çok çalışkandı dedi içimden dedimki borcunuzu ödediniz hocam yıllar önce beni sınıfta rezil etmiştiniz şimdide ailemin yanında çocuklarımın yanında gururlandırdınız teşekkürler hocam teşekkürler şuanda hayatta değil Allah mekanını cenne etsin arabasını yaptırıp ücretini ödeyip göndermiştim buraya kadar okuyan varmıdır bilmiyorum fakat buraya kadar okuyan varsa şunu sakın unutmasın AZİM VE İNANCIN ÖNÜNE HİÇ BİR GÜÇ GEÇEMEZ ALLAH DOĞRU DÜRÜST VE EKMEK YEDİĞİ SOFRAYA BIÇAK DÜRTMEDEN KALKANA VERİR SELAMETLE OKUMAK KÖTÜ BİRŞEY DEĞİL FAKAT DÜNYAYA BİRDAHA GELSEM GENE OKUMAMAYI TERXİH EDERDİM HİÇ ABARTMIYORUM UNUTMAYIN EĞİTİM CEHALETİ ALIR EŞEKLİK BAKİ KALIR
Hikayenin basinda iyi başladın, fakat ilerledikçe senin paranın çoğaldığını ama cehaletin ve eşşekliginin yerinde saydığını gördüm. Azıcık mütevazı ve malinla övünmesen adam derim, ama ne yazikki o parayla en fazla bu dunyada hava atarsın. (İKRA=OKU) Bunu unutma kardeşim. Selametle🖐️🖐️
@@Videoykspaylaştım_dertyks Melis seni en iyi anlayacak olanlardan biri olarak sana diyorum ki başarısız olmak önemli değil önemli olan her başırısızlığından sonra tekrar denemeye devam etmek yılmamak azim etmek. Sakın unutma cesaret dediğin şey korkmamak değil tüm korkularına rağmen yapmak denemek demektir.Sakın başarısız oluyorum diye denemekten vazgeçme sakın bırak millet aptal desin salak desin melisten birşey olmaz desin unutma kaybettiğinde değil vazgeçtiğinde biter herşey
@@MehmetYılmaz-v2q teşekkür ederim kardeşim eğer yılmayıp bu kadar uzun hikayemi okuduysan sendede bende olan azim kesin vardır işte süreç ne kadar uzun olursa olsun başı soğandan acı sonu baldan tatlı oluyorgecwn güzel olsun selametle
BENİM HİYAKEM Çok tembel bir öğrenciydim assında tembel öğrenci yoktur ders çalışmayan öğrenci vardır sanayide çalışırdım harçlık kazanmak için yağ kir pis içindeydim yaşım küçük olduğu için elime eldiven oturmazdı hep eldivensiz çalışırdım elim kir pas içindeydi kir bağlamıştı öğretmen tahtaya kaldırdığında hep laf vururdu senden adam olmaz bak arkadaşların okur güzel yerlere gelir sen sürünürsün şu ellerinin haline bak derdi hiç bir arkadaşım pogaça uzatmazdı ellerim kirli olduğu için okuldan çıkar eve gider üstümü değiştirir direk saniyeye giderdim yemek bile yemezdim çünkü sanayinin yemekleri özelliklede tostu çok güzel olurdu ustam öyle bir adamdıki öğlen akşam iyice karnımı doyurur sürekli eğitirdi beni yeri gelir azarlar kızardı ama hiç zoruma gitmezdi severdim ustamı işimi bazen işler durgun olurdu sürekli soru sorardım motorla arabayla alakalı hep anlatırdı bende iyice dinlerdim sorduğum sorularla alakalı arızalı araba geldiğinde apoooo diye bağırır beni hemen çağırırdı hemen giderdim uygulamalı olarak bana birdaha anlatırdı sökmeye takmaya parçalamaya sürekli beni teşvik ederdi adeta okulu unutmuş dükkana yönelmiştim ders bitsede biran önce sanayiye gidip tost yiyip işime başlasam diye can atardım defterlerime sürekli hayalimdeki dükkanı çizer hayalimdeki arabayı çizer sürekli hayal kurardım benim dükkanım arabam olacak müşterilerim olacak diye gel zaman git zaman 15 tatil yazın 3 ay tatilleri ful dükkanda geçirirdim ustam beni ben ustamı çok severdim gün geldi devran çattı okul bitti liseye gitmedim okulu bıraktım evin durumuda iyi değil maddi sıkıntılar içindeyiz ama ben dur durak bilmeden yaz kış sanayideyim arkadaşlarım Anadolu lisesi fen lisesi kazanmış tatili bitirip okula yerleşecekler bir ara kendi kendime düşündüm acaba okumamakla yanlış mı yapıyorum diye ama artık kararımı vermiştim ben usta olacaktım hiç abartmıyorum tam dört sene boyunca izinsiz istirahatsiz çalıştım kendimi çok güzel geliştirdim bayramlarda dükkan kapalıydı gider dükkanı açar hayalimdeki dükkan resimlerini hayalimdeki araba resimlerini çizerdim deli gibi inanmıştım kendime birgün dükkanda uyuya kalmışım sabah usta geldi kapının sesine uyandım ne yapıyon burda dedi eve gitmedin mi dedi yok ustam dedim elimdeki kağıda baktı bu ney dedi çok güzel bir dükkan önünde benim arabam falan çizili dükkanın önünde tamir için bekleyen arabaları çizmiştim.Ustam Tam resme bakarken dükkanın önüne bir araba durdu ustam dışarı çıktı adam arabanın sıkıntısını anlatıyordu bende üzerime örttüğüm battaniyeyi katlıyordum hiç unutmam daha dün gibi müşteriye demişki ustamı çağırayım baksın demiş bu sesi yıllar geçse unutmayacağım Abdullah ustam diye bağırdı ilk defa ustanız sizi ustam diye çağırıyorsa usta olmuşsunuz demektir arkadaşlar o kadar heyecanlandım ki size anlatamam bi koşu gittim abimizin bi arızası var bakarmısın dedi tabi dedim çekti arabayı içeri ustamın bana anlattıkları söktürdükleri taktırdıkları küçükken beynime öyle bir işlemiş ki otomatikmen söküp yapıyorsun hiç zorlanmıyorsun işi yaptım tertemiz taktım borçum ne kadar dedi benim para falan gözümde yok usta olmanın sevincini yaşıyordum abi sabah siftahı atarsan tamam yeter demiştim adama çıkarıp 50 lira para vermişti belki şimdi size 50 lira garip gelebilir ama o zaman çok güzel paraydı herkeste elli lira olmazdı o zaman parayı aldım ustamla göz göze geldim oldun oğlum oldun usta oldun dedi ve o parayı çerçeve yaptırıp dükkana asmıştım. Ve şuanda aynı cerceve Benim dükkanımda asılı ustalık hikayem işte böyle başladı yıllar geçti devran döndü ustamda bana destek oldu hayalimdeki dükkanı açtım tam resimlerde çizdiğim gibi önüne hayalimdeki araba olan son model Audi a7 yi koydum kendime son model bir ofis yaptım ve ilk kazandığım parayı ofise astım biranda kurban olduğum verdikçe verdi Antalya’dan yazlık villa aldım yatırımlık ev aldım kiraya verdim dükkan aldım kiraya verdim ihtiyaç sahiplerine yardım ediyorum ben istiyorum Allah daha çok veriyor ben istiyorum Allah daha çok veriyor Allah’la yarışılırmı sürekli o kazanıyor şuanda bu yorumu yazarken gözlerim doldu eski günleri şöyle bir hatırladım gözlerim doldu yemin ederim bisiklet alacak param yoktu tost yiyecek param yoktu Allah verirse veriyor işte ve işin can alıcı noktası hikayenin asıl bombası burada başlıyor bu arada evlendim ellerinizden öper bir kız bir oğlum var Cuma günü okullar kapandı karneler geldi ben tembeldim ama çocuklarım bir tane bile zayıf getirmemiş ikiside taktiri almış getirdi karneleri kucağıma bıraktı dedim ne istiyorsunuz baba biz birşey istemiyoruz bizi Antalya’ya götür yazın tatili yazlıkta geçirelim dediler şöyle bir düşündüm işlerim çok yoğun artık kurban olduğum öyle bir açtı ki önümü şirket arabaları girdi işin içine randevuyla çalıyoruz ustada aldım iş yetişmiyor hanıma döndüm baktım ne diyon hanım dedim vallahi babası işlerinin yoğun olduğunu biliyoruz çocuklar ne istese aldın bir eksikleride yok birşeyde istemiyorlar yazlığa gitmek istiyorlar dedi bende dedim siz diğer arabayla gidin bende işleri toparlar gelirim dedim yok çocukları ikna edemedim sen işleri toparla hep beraber gidelim dediler.Uzatmaya gerek yok ertesi gün çıktık yola geze geze gidiyoruz Konyaya yaklaşınca çocuklar dordurma alırmısın baba dedi bende sağa sola iyi bakın kızım market görürseniz durayım yakıt istasyonlarındada olur bakarız ilerde dedim o arada az ilerde bir araba var dörtlü yakmış sağ tarafta bekliyor bir araba var durdum o insanı hiç unutamam bizim matematik öğretmeni yıllar geçmiş biraz yaşlanmış ama tanıdım tanıştık elini öptüm dedim hocam matematik işe yaramıyormu burda dedim biraz güldü araba eski model araba su kaynatmış borular falan delinmiş hanımıda yanında yolda kalmış yani anlayacağınız rezillik neyse Konya’daki ticaretimizi sürdürdüğümüz arkadaşlarla irtibata geçtim arabayı çektirdim hocamıda eşinide arabaya aldım çocuklara dedim ki bakın Buda benim öğretmenim dedim hocam dedim. Hep beraber yemek yemeye gittik yemekte kızım dediki hocama siz gerçekten babamın öğretmenimiydiniz dedi hocam evet gerçekten öğretmeniydim dedi babamın dersleri nasıldı dedi hocam dediki baban okulun en zeki öğrencisiydi kimse babanı geçemezdi sınavlarda hep birinci olurdu dedi çok çalışkandı dedi içimden dedimki borcunuzu ödediniz hocam yıllar önce beni sınıfta rezil etmiştiniz şimdide ailemin yanında çocuklarımın yanında gururlandırdınız teşekkürler hocam teşekkürler şuanda hayatta değil Allah mekanını cenne etsin arabasını yaptırıp ücretini ödeyip göndermiştim buraya kadar okuyan varmıdır bilmiyorum fakat buraya kadar okuyan varsa şunu sakın unutmasın AZİM VE İNANCIN ÖNÜNE HİÇ BİR GÜÇ GEÇEMEZ ALLAH DOĞRU DÜRÜST VE EKMEK YEDİĞİ SOFRAYA BIÇAK DÜRTMEDEN KALKANA VERİR SELAMETLE OKUMAK KÖTÜ BİRŞEY DEĞİL FAKAT DÜNYAYA BİRDAHA GELSEM GENE OKUMAMAYI TERXİH EDERDİM HİÇ ABARTMIYORUM UNUTMAYIN EĞİTİM CEHALETİ ALIR EŞEKLİK BAKİ KALIR
Hikayenin basinda iyi başladın, fakat ilerledikçe senin paranın çoğaldığını ama cehaletin ve eşşekliginin yerinde saydığını gördüm. Azıcık mütevazı ve malinla övünmesen adam derim, ama ne yazikki o parayla en fazla bu dunyada hava atarsın. (İKRA=OKU) Bunu unutma kardeşim. Selametle🖐️🖐️
Şuan yks de başarısız olmuş yeniden tabi başarısız olmuş biri olarak şuan 20 yaşındayım eskiyi özlüyorum heöde çok
@@Videoykspaylaştım_dertyks Melis seni en iyi anlayacak olanlardan biri olarak sana diyorum ki başarısız olmak önemli değil önemli olan her başırısızlığından sonra tekrar denemeye devam etmek yılmamak azim etmek. Sakın unutma cesaret dediğin şey korkmamak değil tüm korkularına rağmen yapmak denemek demektir.Sakın başarısız oluyorum diye denemekten vazgeçme sakın bırak millet aptal desin salak desin melisten birşey olmaz desin unutma kaybettiğinde değil vazgeçtiğinde biter herşey
Valla okudum kral helal olsun sana❤
@@MehmetYılmaz-v2q teşekkür ederim kardeşim eğer yılmayıp bu kadar uzun hikayemi okuduysan sendede bende olan azim kesin vardır işte süreç ne kadar uzun olursa olsun başı soğandan acı sonu baldan tatlı oluyorgecwn güzel olsun selametle
koyduğunuz yazılar logolar küçük olmuş daha büyük olması lazım
Ağlamak istiyorum hemde hıçkıra hickira
Bu bir filmi? İsmini bilen yazabilir mi
Yaralı bir gün
Bazen küçücük bir çocuk ögretir insana hayatı.Kocaman yüreğiyle.
Filmin ismi ne?
*MERHAMETİN BİTTİĞİ YERDEYİM*
یک کلیپ بسیار غمگین
گریم گرفت 😢😢
Adı ne filmin
Kısa film bu
Zel
Ön yargı ,,, dinlemiyorsunuz insanları ,,,,
Sonuna kadar okudum
Film Ismus ne
Eklediğin şarkıyla içine etmişsin kısa filmin
Haklısın
Daha iyisini yap.