Hayatınızdaki hiçbir insan ve olay tesadüf değildir. Her karşılaşma, görünmez ipliklerle dokunmuş bir hayat planının parçasıdır. Stoacı bir bakış açısıyla, bu video size her ilişkinin, her olayın ardındaki anlamı keşfetme fırsatı sunuyor. Videoyu izleyerek bu derinliklere dalın, düşüncelerinizi paylaşın ve birlikte bu yolculuğa devam edelim. Kanala abone olarak destek olabilir, ‘Katıl’ butonuyla topluluğumuza katkıda bulunabilir veya süper teşekkürle teşekkürlerinizi iletebilirsiniz. 😊
Anlattıgınız süreçlerden 2 sene önce geçtim ve bu olayları kendi iç dünyamda kabul ederek aştım tüm haksızlıkları kırgınlıkları kabul ettiğinizde çok güzel bir alan açılıyor 🙏🏻😊
Ben birçok zorlu şeyler yaşadım..en sonunda ise hasta oldum, insanlara bel bağladım..eş dost akraba yardımcı oldular Allah'a şükür..ama kendimi bulmam lazım dedim,,sizin videolarınızı izledim çok faydalı oldu,,şu anda kendimi tanımaya başladım,,%1.ama cesaretli, akılı ve dengeli oldum..teşekkürler
Tam da öyle, hiç bir olay ve hiç bir kişi tesadüf değil. Böyle olduğunu ya sonra anlıyorsun, ya da bunaldığın bir anda rastladığın bir durumdan sonra, nasıl yani diye sorgularken anlıyorsun. Anlayanlardan olmak ne güzel bir ayrıcalık, sizin araştırma ve deneyimlerinizi dinlerken yine anlıyor insan.
İzlememekte ısrar ediyordum, abone olmadığım halde videolarınız da karşıma çıkmakta.. bugün inceledim bulunduğum ruh halime iyi geleceğini düşünüyorum emeğinize sağlık
Teşekkürler hocam :)) Benim bir etkim olmaz ama felsefenin kesinlikle bir etkisi olacaktır. Seneca'nın "Ahlak Mektupları" kitabından alıntılıyorum: "... Neden hiç kimse hatalarını itiraf etmez? Çünkü hâlâ o hataların etkisi altındadır. Ancak sadece uyanık olan kişi rüyasını anlatabilir; aynı şekilde, bir hatanın itirafı sağlıklı bir zihnin kanıtıdır. O hâlde, hatalarımızı düzeltebilmek için kendimizi uyandıralım. Ancak bizi harekete geçirebilecek, derin uykumuzu bozabilecek tek güç felsefedir. Kendinizi bütünüyle felsefeye adayın. Siz ona layıksınız; o da size layık. Birbirinizi sevgi dolu bir kucaklamayla selamlayın. Diğer tüm ilgi alanlarına cesaretle ve dürüstlükle veda edin. Felsefeyi yalnızca boş zamanlarınızda çalışmayın. Eğer hasta olsaydınız, kişisel işlerinizi önemsemeyi bırakır, ticari sorumluluklarınızı unuturdunuz. Ağrılarınız biraz hafiflediğinde bile hiçbir müşteri için dava üstlenmeyi düşünmezdiniz. Hastalığınızdan bir an önce kurtulmak için elinizden geleni yapardınız. O hâlde şimdi neden aynı şeyi yapmayasınız? Tüm engelleri bir kenara bırakın ve sağlam bir zihin kazanmaya vaktinizi ayırın; çünkü başka işlere dalmış biri bunu asla elde edemez. Felsefe kendi otoritesine sahiptir; zamanını kendisi belirler ve ona zaman ayrılmasını talep etmez. O, rastgele zamanlarda takip edilecek bir şey değil, günlük bir pratik meselesidir; bir öğretmendir ve bizden tam katılım ister." Teşekkür ederim.
☺️Yine bir kum saati.Ne kadar otantik, bayıldım,içindeki çift de muhteşem,hiç ayrılmasınlar.Evet yine sanki tüm yaşadiklarimi özetleyen hayatımı film şeridi gibi gözümün önünde seyredip,dinlettirdiniz bana.Saliseleri bile o kadar doğru ki.Kişi önce kendine varmalı,kendini bilmeli ki.Bir ilişkiye hazır olup,o ilişkide yer alabilsin.Güçlü yanlarına çiçek açtırıp daha mutlu olacak, zayıfliklarinda değiştirebileceklerini elinden gelen her şeyi yapıp değiştirecek,gelistirecek.Olmuyorsa kabullenip,kaktüslerin de çiçek açabileceğini görecek.İki taraf da kendine varıp,kendini bildiğinde ilişkideki her pürüzü açık ve net görecektir.Ekip gibi olup karsilikli destek sunarak birlikte çözeceklerdir.Bu da ömür boyu sağlık, mutluluk ve gerçek bir doyum getirecektir.Ben aile bakanı olsam evlenecek çiftleri en az 6 ay ilişki, iletişim,empati ... gibi konularda eğitim verir ondan sonra balayı hediye ederdim.Her sağlık ocağına bir evlilik danışmanı, psikolog atardım.İnsanlara en güzel destek ve hizmet olurdu.Tabii boşanma avukatları ve ilaç firmaları bundan zararlı çıkardı.Ben her karşilaşmada bir sevgi ve sınav düşünürüm.Aslinda hayata geliş amacımız da budur belki.Erdem,ahlak ve değerlerimizle sınanmak ve sevmek.İmtihan dünyası lafı burdan geliyor.Sınandıkça öğren miyor muyuz?Sabrı ve olgunlaşmayı da öğretiyor hayat.Ama yanına sevgi katılmazsa tatsız,tuzsuz gibi oluyor.Gerçek sevgi varsa da evrene minnettarlık nüfuz ediyor.
Yorumunuz için çok teşekkür ederim, gerçekten derin bir bakış açısı ve yine her zamanki gibi içten bir paylaşım olmuş. Özellikle ‘kişinin önce kendine varması’ ve ‘kaktüslerin de çiçek açabileceğini görebilmesi’ ifadeleriniz çok etkileyici. Ki kanalımda kaktüs çiçeği ile ilgili çok kısa bir hikaye anlattığım videom da var, kaktüsleri çok severim. Hayatta ve ilişkilerde bireysel farkındalığın önemine yaptığınız vurgu, Stoacılığın da temel prensiplerinden biri olan ‘kendini bilmek’ anlayışıyla tam örtüşüyor. Ayrıca, sevginin sabır ve olgunlaşmayla harmanlandığında hayatı nasıl daha anlamlı hale getirdiğini anlatmanız, izleyiciler için ilham verici bir bakış açısı. Evlilik öncesi eğitim ve destek öneriniz de çok önemli ve keşke hayata geçirilebilse. Bu tür bir yaklaşım, gerçekten toplumsal huzura büyük katkı sağlayabilir. Sevginin ve erdemin yol gösterdiği bir dünyada, herkesin sınavlarını sevgiyle aşabileceğine inanıyorum. Paylaşımınız için tekrar teşekkürler; yaptığınız her bir yorum çok kıymetli ve her yorumunuzun bu topluluğa çok şey kattığını düşünüyorum.
Kötü insanla sınanırken güzel kalpli biri çıktı ruhunda ki güzellikleriyle beni iyileştirdi uzakta olsa bile varlığı hep güç verdi ruhundan bir parça bana verdi ve iyileştim❤
Dikkat ediyorum da, benim 20 küsür dakika boyunca anlatmaya çalıştığım şeyin kalbine tek bir alıntı ile inebiliyorsunuz. Bu gerçekten büyük bir beceri, bilgi bakımından doluluğunuzu gösteriyor. Bu yüzden sizi hem tebrik ediyor hem de videolarımıza kattığınız zenginlik için size çok teşekkür ediyorum. Ancak minicik bir düzeltme yapmak isterim. Stoacı felsefede ceza kavramı, bildiğimiz anlamda bir 'ceza' olarak işlemez. Stoacılığa göre, hayatımızdaki olaylar, dışarıdan bakıldığında ceza gibi görünebilir, ancak bunlar aslında birer derstir. Stoacı bakış açısına göre, evrenin doğası adildir ve tüm olaylar insanın karakterini geliştirmesi için bir fırsattır. Eğer bir acı ya da sıkıntı yaşanıyorsa, bu olay bize bir şeyler öğretmek içindir. Eğer bu dersi alabilirsek, o olay bir cezadan çok bir rehber niteliği taşır. Ancak ders alınmazsa veya bu fırsat değerlendirilmezse, aynı tür zorluklar tekrar tekrar karşımıza çıkar ve o zaman bu, bir ceza gibi algılanabilir. Marcus Aurelius'un Kendime Düşünceler eserinde de belirttiği gibi, 'Her şey doğa ile uyumludur ve doğa insanın iyiliği için çalışır.' Bu nedenle, başımıza gelen zorlukları ceza yerine, hayat yolculuğunda bir rehber olarak görmemiz gerektiğini savunur. Özetle, Stoacılığa göre cezadan çok, öğrenme ve gelişim fırsatlarıyla dolu bir dünya içinde yaşıyoruz. Tekrar teşekkür ederim.
Hayatımdaki narsistlerden bir tanesini hayatımdan çıkartana kadar bir adım bile ileri atamadım. Birşeyler düzelmeye başladı ama yetersiz. Çünkü çok yakınımda hasta ruhlu, kişisel gelişim gösteremeyen biri daha kaldı. O da yalnızlık korkusuyla benim özgüvenimi düşürmeye, başarımı engellemeye çalışıyor. Biliyor ki ben başarılı olursam bir süre sonra güçlenip ayrılacağım ve tek başına kalacak. Bana yaşattığı bütün manipülasyonların arkasında bu var. Ama yakında bu problemi zor da olsa aşacağıma inanıyorum.
Kendinize inanın ve kendinizi sevin. Stoacı filozof Seneca'nın bana da bir zamanlar yol gösteren harika bir sözü var, der ki: "Nerede bir istek varsa, orada mutlaka bir yol vardır."
Lisedeyken hayalleri olan ve o hayalin gerçekleşebilmesi için umursamaz ve ders odaklı olduğum bir zaman dilimi vardı. Bu halim çevremdeki arkadaşlarımın tepkisini toplamama neden oluyordu bu yüzden bıraktım ve bana uygun ama daha düşükk puanlı bir bölüm seçme fikri için arkadaşlarıma söylediğimde hep bölüm değiştirdiğim için ciddiye almadılar. Lise bitti ve tahmin ettiğimden çok kötü bir puanla önlisans okudum. Ve araya mesafeler girdi, yanlış anlaşılmalar girdi. Ben artık kendimi açıklamak istemedim ama bir zamanlar ki en yakın arkadaşımın sormasını bekledim. Sormadı. Bende hepsini bıraktım biri hariç o an yanımda bir o kaldı. Aradan neredeyse 4 yıl geçtikten sonra eski arkadasim yazdı hâlâ elimi ayağımı titretecek ve beni saatlerce düşündürecek kadar etkisinde olduğumu farkettim ama geri dönemedim o kişiye. Aştım mı bilmiyorum ama ondan sonra kimse ile ne o kadar yakin oldum ne de sırtımı rahatça yasladım. Ona çok teşekkür borçluyum. Umarım harıka bir hayatı olur. Biliyorum günün birinde karşılaşacağız dilerim o güne kadar iki güçlü kadın olarak denk geliriz. Bu arada bunu belirtmeden geçemeyeceğim eskiden hep arkadaşlarımı suçlardım şimdi ise hepsinin aslında benim seçimim olduğunu daha iyi anladım. İrademin hayatıma yön verdiğini yeni yeni idrak ediyorum. 2025 yılının ilk zamanlarındayız(05/01/25) daha 22 yaşındayım kendime ve irademe birşeyler katmam için harika bir başlangıç ve bu kanalda iyi bir yol gösterici. Teşekkür ederim stoacı filozof.
Merhaba, Öncelikle yorumunuz için teşekkür ederim, bu kadar samimi ve derin bir paylaşımı okumak gerçekten etkileyici. Stoacı felsefeye göre, geçmişteki olaylar ya da ilişkiler, kim olduğumuzu ve kim olmaya çalıştığımızı şekillendiren değerli derslerdir. Bu süreçte, yaşanan her şeyin bir sebebi olduğu ve bu sebebin bizi daha güçlü, daha bilinçli bir hale getirmek için var olduğu düşünülür. Şunu da eklemek isterim ki, çoğu insanla bakış açısı olarak fark da burada doğuyor aslında. Sevgili dostum, yanlış yol yoktur, sadece farklı yolculuklar vardır. Seçilen her yol sadece onu seçen için tasarlanmış bir yolculuktur. Stoacılar, geçmişteki pişmanlıklarımızı ya da kırgınlıklarımızı, şu anki değerlerimize ve karakterimize katkıda bulunan birer yapı taşı olarak görürler. Marcus Aurelius, "Geçmiş geçmişte kaldı, geleceğin ise kontrol edemeyeceğin şekillerde gelişeceğini unutma. Sadece şu anki eylemlerin senindir," der. Bu, geçmişte alınan kararların ya da yaşanan ilişkilerin, şu anki irademiz ve eylemlerimizle anlam kazandığını ifade eder. Arkadaşlarınızla ilgili hissettiğiniz şeylerin zaman içinde irade ve anlayışla farklı bir perspektife oturması, Stoacı felsefeye içgüdüsel bir yakınlık gösteriyor. Bugün, hayatınızı yönlendiren seçimlerinizi daha bilinçli bir şekilde yapma farkındalığınız, aslında kendi içsel gücünüzün bir yansımasıdır. Umarım bu farkındalığınız, sizin için aydınlatıcı bir yolculuğun başlangıcı olur. Yorumunuzla buraya kattığınız derinlik için teşekkür ederim.
Kesinlikle. Biraz yukarıda buna benzer bir yorum vardı, cevaplamıştım. @Püren123adanalı buna benzer bir yorum yazmıştı, eğer vaktiniz olursa okumanızı isterim. Ayrıca yorumunuz ve bakış açınızı paylaştığınız için teşekkür ederim.
@@JohnDoe-vc3nd beni yanlış anladınız. Elbette düşüncelerinizi yazın, zaten sizden beklediğim şey ne düşündüğünüzü bilmek, görüşlerinizi duymak. Sadece sizin yorumunuza benzer bir yoruma çok detaylı bir cevap yazdığım için, size de aynısını yazmamak için okumanızı önerdim.
Rica ederim yanlış anlama yok,farkında olmadan yazmıştım, gelecekte daha temkinli davranırım. Teşekkür ederim. Zaten Söz La Edri'ye ait,tahmin ediyorum biliyorsunuz. "Hiç bir İnsan öylesine girmiyor hayatımıza, kimileri Ceza, kimileri bela, kimileri imtihan, kimileri ise Armağan" Saygılarımla.
Evet 14 yil asir önce Kuranda ve Efendimizin sözlerindede Tavsiyesidir Tesaduf yoktur Hersey Rabbimin izniyle Gelisiyor Her olanda hayir vardir Allah bilir siz bilemessiniz Sabredenlere Musdele ayeti neguzel
Stoacı felsefeye göre kader, evrendeki her şeyin doğa yasalarına, ilahi akla (logos), ve neden-sonuç zincirine göre belirlenmiş olmasıdır. Stoacılar, evrenin rasyonel bir düzeni olduğuna inanır ve bu düzenin bir parçası olan kaderin, her olayın belirli bir sebebe dayanarak meydana geldiğini savunurlar. Bu nedenle, kader kaçınılmazdır ve değiştirilemez. Kader, seçimlerimizin toplamıdır. İslami açıdan baktığımızda da, doğru bilinen çok büyük bir yanlış var. Kader, Allah’ın ezelde her şeyi bilmesi, belirlemesi ve yaratmasıdır. Allah, her şeyin başlangıcını ve sonunu, sebeplerini ve sonuçlarını, tüm detaylarıyla bilir. Ancak bu bilme ve belirleme, insanın özgür iradesini ortadan kaldırmaz. İslam’da kader, insanın iradesi ile Allah’ın bilgisi ve kudreti arasında bir denge içinde anlaşılır. Allah insana irade vermiştir, bu da seçim yapabilme ve sorumluluk taşıyabilme yeteneğidir. İnsan, özgür iradesiyle yaptığı seçimlerden sorumludur ve bu seçimlerin sonucunda ödüllendirilir veya cezalandırılır. Eğer insan tamamen önceden belirlenmiş bir çizgide hareket etmek zorunda kalsaydı, cennet ve cehennem gibi kavramların anlamı olmazdı, çünkü sınavın bir anlamı kalmazdı. İslam’da kader ve özgür irade arasındaki ilişkiyi anlamanın temelinde şu iki kavram yatar: 1- Kaza ve Kader: Kader, Allah’ın her şeyi bilmesi ve takdir etmesi iken, kaza, bu takdir edilenlerin zamanla gerçekleşmesidir. İnsan bu gerçekleşmenin bir parçasıdır, ancak seçim yapma hakkına sahiptir. 2- Cüz-i İrade ve Külli İrade: İnsan, cüz-i iradesiyle (küçük irade) kendi seçimlerini yapar; Allah ise küllî iradesiyle (büyük irade) her şeyi kuşatır. Yani, insanın iradesi Allah’ın iradesiyle çelişmez, aksine onun bir parçasıdır. Bu açıdan bakıldığında, kader sadece "yazılmış bir çizgi" değildir; insanın kendi çabası, niyeti ve seçimleri bu kaderin şekillenmesinde önemli bir role sahiptir. Özetle: Stoacılara göre kader, evrenin rasyonel ve düzenli işleyişidir; ona direnmek yerine, onunla uyum içinde yaşamak, huzur ve bilgelik getirir. Teşekkür ederim.
@@stoacifilozof Doğru hocam ama şunu da eklemek istedim. Kader iki çeşittir. Izdırari kader, ihtiyari kader. İhtiyari kader yukarıda bahsettiğiniz gibidir. Ancak ızdırari kader bizim seçimimiz dışındaki Allah tarafından belirlenmiş kaderdir. Ailemiz,görünüşümüz, doğduğumuz yer gibi gibi sayılabilir. Ve ekstra Allah tarafından biz doğru seçimi yaptığımız takdirde İMTİHAN olarak verilen şeyler ızdırari kader olarak sayılabilir. Ve stoacılığın en çok ızdırari kaderde işe yarayacağını düşünüyorum. Çünkü stoacılık bize değiştiremeyeceğiniz şeyler Hakkında iç huzuru ve mutluluğu nasıl koruyabilecegimizden bahsediyor. Izdırari kader de bu sınıfa giriyor. Stoacı gözünden İhtiyari kader = kontrol edebildiklerin üstüne yoğunlaş. Izdırari kader = kontrol edemediklerini kabullen ve bundaki nedeni bulup hayatına olumlu olarak katmak.
Merhaba, öncelikle yorumunuz için teşekkür ederim. Bu sorunuzun cevabı aslında o kadar basit değil. Sevgi ödül aramaz, ödül sunar" ifadesi, Stoacı felsefenin sevgiye yaklaşımını oldukça derin bir şekilde özetler. Bu, sevginin bir ticaret ya da karşılıklı bir kazanç ilişkisi olmadığını; gerçek sevginin kendi başına yeterli olduğunu ifade eder. Stoacılık, sevgiyi bir erdem olarak görür ve erdemlerin doğası gereği dış koşullardan bağımsız olduğunu savunur. Karşılıksız sevmek zorunlu bir ideal gibi değil, bir özgürlük eylemi olarak düşünülür. Sevgi, bir beklenti olmaksızın sunduğunuz bir armağandır, çünkü sevdiğiniz kişinin mutluluğu ve iyiliği kendi içinde değer taşır. Marcus Aurelius şöyle der: "Birine yardım ettiğin zaman, buna ödül gibi bakma. Sadece sevginin doğasına uygun davrandığını fark et." Bu, sevmenin bir yük ya da bir görev olmadığı; aksine, bizi insan yapan doğal ve değerli bir ifade biçimi olduğu anlamına gelir. Karşılık beklemek, sevginin saflığını gölgeleyebilir, oysa gerçek sevgi sadece verir. Bu, kendinizi tüketmek anlamına gelmez; aksine, sevgiyle hareket ettiğinizde zaten evrenle uyum içinde olduğunuzu hissettirir. Yani Stoacılığın bakış açısına göre, sevgi bir ödül ya da beklenti değil, insanın içsel uyumunun ve erdemlerinin bir yansımasıdır. Bu yüzden sevgi, sadece birine sunulduğu için anlamlıdır. Umarım açıklayabilmişimdir.
ben herkesin ruhlar aleminde tanıştığına ve hadisi şerifin gereği üzere kişiler ruhlar aleminde tanışır daha önce dünyada yeni tanışıp frekansı tutan kişiler deriz ya tanımadığın halde 1 saat konuşursun ve ona karşı empati beslersin çünkü sendede onda olan bir huy yada özellik olduğundan senin ilgini çekmiştir.işte bu tanışmada anlaşanlar burdada anlaşır ama kalu belada anlaşamayanlar burdada ihtilaf ederler yani şu adama uyuz oldum dersin kendince bunun sebebi ruhlar aleminde uyuşamamızdır hadisi şerif gereğince
Merhaba, öncelikle yorumunuz için teşekkür ederim. Kesinlikle öyleler. Ben hep şöyle düşünürüm: Dünyada, yeri geldiğinde hiç önemesemeden ezdiğimiz değersiz gibi görünen bir otun bile, yegane bir amacı vardır. Her şey bi rnedenle var olur ve bir nedenle sonuçlanır. Felsefe, özellikle de Stoacı felsefe, doğayı temel aldığından, bir felsefeci için, herhangi bir şeyin nedensiz olduğunu söylemekten daha anlamsız bir şey olamaz.
Hayatınızdaki hiçbir insan ve olay tesadüf değildir. Her karşılaşma, görünmez ipliklerle dokunmuş bir hayat planının parçasıdır. Stoacı bir bakış açısıyla, bu video size her ilişkinin, her olayın ardındaki anlamı keşfetme fırsatı sunuyor. Videoyu izleyerek bu derinliklere dalın, düşüncelerinizi paylaşın ve birlikte bu yolculuğa devam edelim. Kanala abone olarak destek olabilir, ‘Katıl’ butonuyla topluluğumuza katkıda bulunabilir veya süper teşekkürle teşekkürlerinizi iletebilirsiniz. 😊
Eynən...möhtəşəmsiniz...təşəkkürlər...Rast gətirən Rəbbimə şükürlər olsun...❤❤❤
Bakış açımızı süper değiştiriyorsunuz çok Tşkler.❤❤
👍🤲🇳🇱🙏
Tamda bu anlatılıtanları yaşadığım bır dönemden geçiyorum 😢😢😢iç seslerimi dinledim Allah buyuk cok tesettürler emeğinıze
Anlattıgınız süreçlerden 2 sene önce geçtim ve bu olayları kendi iç dünyamda kabul ederek aştım tüm haksızlıkları kırgınlıkları kabul ettiğinizde çok güzel bir alan açılıyor 🙏🏻😊
Ben birçok zorlu şeyler yaşadım..en sonunda ise hasta oldum, insanlara bel bağladım..eş dost akraba yardımcı oldular Allah'a şükür..ama kendimi bulmam lazım dedim,,sizin videolarınızı izledim çok faydalı oldu,,şu anda kendimi tanımaya başladım,,%1.ama cesaretli, akılı ve dengeli oldum..teşekkürler
Dönüşüm cesaret ve yüzleşme ister. Bu cesareti gösterdiğiniz için sizi tebrik ederim. İnşallah bundan sonraki yolculuğunuz huzurla dolar.
Tam da öyle, hiç bir olay ve hiç bir kişi tesadüf değil. Böyle olduğunu ya sonra anlıyorsun, ya da bunaldığın bir anda rastladığın bir durumdan sonra, nasıl yani diye sorgularken anlıyorsun. Anlayanlardan olmak ne güzel bir ayrıcalık, sizin araştırma ve deneyimlerinizi dinlerken yine anlıyor insan.
Teşekkürler.
Desteğiniz için, çok teşekkür ederim.
Cok teşekkürler ederim kıymetli İnsanlar. 😊
İzlememekte ısrar ediyordum, abone olmadığım halde videolarınız da karşıma çıkmakta.. bugün inceledim bulunduğum ruh halime iyi geleceğini düşünüyorum emeğinize sağlık
Teşekkür ederim. Umarım faydalı bulmuşsunuzdur.
Kendi çıkarını değil Sevilenin iyiliğini arar. Gerçek sevgi ödül aramaz ödül sunar
her biri bir ayna,kendimizi görebilirsek ,tekamül de yol olarak dönüyor
Hayat her zaman istediğinizi vermez ama ihtiyacınız olanı mutlaka verir.
Bunun doğru olduğunu kendi hayatımda defalarca kez gözlemledim. Teşekkür ederim, umarım videomuzu faydalı bulmuşsunuzdur.
Bende deneyimledim Jesus Christ🤲
Ayrılığı kabullenmek hayatın bizim için açtığı yeni fırsatlara yer açmak demektir. ❤
Çok teşekkür ediyorum aldım kabul etti aznza yureynze salık hocam ❤
Çok teşekkür ediyoruz. 😊
Ben teşekkür ederim 🙏😊
Emeğinize, yüreğinize sağlık... Yaşamımın hızırısısınız... Değerli bilgileriniz için teşekkürler🌿🍀
Emeğinize yüreginize sağlık.... Yaşamımın hızırısınız... Değerli bilgileriniz için teşekkürler.. 🍀🌿
Öğrencilerimi sizinle tanıştırdım. Mutlaka hayatlarinda bir etkiniz olacaktır.
Teşekkürler hocam :)) Benim bir etkim olmaz ama felsefenin kesinlikle bir etkisi olacaktır. Seneca'nın "Ahlak Mektupları" kitabından alıntılıyorum:
"... Neden hiç kimse hatalarını itiraf etmez? Çünkü hâlâ o hataların etkisi altındadır. Ancak sadece uyanık olan kişi rüyasını anlatabilir; aynı şekilde, bir hatanın itirafı sağlıklı bir zihnin kanıtıdır.
O hâlde, hatalarımızı düzeltebilmek için kendimizi uyandıralım. Ancak bizi harekete geçirebilecek, derin uykumuzu bozabilecek tek güç felsefedir. Kendinizi bütünüyle felsefeye adayın. Siz ona layıksınız; o da size layık. Birbirinizi sevgi dolu bir kucaklamayla selamlayın. Diğer tüm ilgi alanlarına cesaretle ve dürüstlükle veda edin. Felsefeyi yalnızca boş zamanlarınızda çalışmayın.
Eğer hasta olsaydınız, kişisel işlerinizi önemsemeyi bırakır, ticari sorumluluklarınızı unuturdunuz. Ağrılarınız biraz hafiflediğinde bile hiçbir müşteri için dava üstlenmeyi düşünmezdiniz. Hastalığınızdan bir an önce kurtulmak için elinizden geleni yapardınız. O hâlde şimdi neden aynı şeyi yapmayasınız? Tüm engelleri bir kenara bırakın ve sağlam bir zihin kazanmaya vaktinizi ayırın; çünkü başka işlere dalmış biri bunu asla elde edemez.
Felsefe kendi otoritesine sahiptir; zamanını kendisi belirler ve ona zaman ayrılmasını talep etmez. O, rastgele zamanlarda takip edilecek bir şey değil, günlük bir pratik meselesidir; bir öğretmendir ve bizden tam katılım ister."
Teşekkür ederim.
Ağzınıza sağlıq 🙏♥️
Her konuşma net👌👍
☺️Yine bir kum saati.Ne kadar otantik, bayıldım,içindeki çift de muhteşem,hiç ayrılmasınlar.Evet yine sanki tüm yaşadiklarimi özetleyen hayatımı film şeridi gibi gözümün önünde seyredip,dinlettirdiniz bana.Saliseleri bile o kadar doğru ki.Kişi önce kendine varmalı,kendini bilmeli ki.Bir ilişkiye hazır olup,o ilişkide yer alabilsin.Güçlü yanlarına çiçek açtırıp daha mutlu olacak, zayıfliklarinda değiştirebileceklerini elinden gelen her şeyi yapıp değiştirecek,gelistirecek.Olmuyorsa kabullenip,kaktüslerin de çiçek açabileceğini görecek.İki taraf da kendine varıp,kendini bildiğinde ilişkideki her pürüzü açık ve net görecektir.Ekip gibi olup karsilikli destek sunarak birlikte çözeceklerdir.Bu da ömür boyu sağlık, mutluluk ve gerçek bir doyum getirecektir.Ben aile bakanı olsam evlenecek çiftleri en az 6 ay ilişki, iletişim,empati ... gibi konularda eğitim verir ondan sonra balayı hediye ederdim.Her sağlık ocağına bir evlilik danışmanı, psikolog atardım.İnsanlara en güzel destek ve hizmet olurdu.Tabii boşanma avukatları ve ilaç firmaları bundan zararlı çıkardı.Ben her karşilaşmada bir sevgi ve sınav düşünürüm.Aslinda hayata geliş amacımız da budur belki.Erdem,ahlak ve değerlerimizle sınanmak ve sevmek.İmtihan dünyası lafı burdan geliyor.Sınandıkça öğren miyor muyuz?Sabrı ve olgunlaşmayı da öğretiyor hayat.Ama yanına sevgi katılmazsa tatsız,tuzsuz gibi oluyor.Gerçek sevgi varsa da evrene minnettarlık nüfuz ediyor.
Yorumunuz için çok teşekkür ederim, gerçekten derin bir bakış açısı ve yine her zamanki gibi içten bir paylaşım olmuş. Özellikle ‘kişinin önce kendine varması’ ve ‘kaktüslerin de çiçek açabileceğini görebilmesi’ ifadeleriniz çok etkileyici. Ki kanalımda kaktüs çiçeği ile ilgili çok kısa bir hikaye anlattığım videom da var, kaktüsleri çok severim. Hayatta ve ilişkilerde bireysel farkındalığın önemine yaptığınız vurgu, Stoacılığın da temel prensiplerinden biri olan ‘kendini bilmek’ anlayışıyla tam örtüşüyor. Ayrıca, sevginin sabır ve olgunlaşmayla harmanlandığında hayatı nasıl daha anlamlı hale getirdiğini anlatmanız, izleyiciler için ilham verici bir bakış açısı.
Evlilik öncesi eğitim ve destek öneriniz de çok önemli ve keşke hayata geçirilebilse. Bu tür bir yaklaşım, gerçekten toplumsal huzura büyük katkı sağlayabilir. Sevginin ve erdemin yol gösterdiği bir dünyada, herkesin sınavlarını sevgiyle aşabileceğine inanıyorum. Paylaşımınız için tekrar teşekkürler; yaptığınız her bir yorum çok kıymetli ve her yorumunuzun bu topluluğa çok şey kattığını düşünüyorum.
@stoacifilozof Rica ederim.Kaktüs hikayesini bilmiyorum hangi videonuzdaydı,yazabilirsiniz izleyeyim.
Geçmişin zincirini kırıyor huzuru seçiyorum
❤🎉teşekkürler saygılar
Sevgi ödül aramaz. Ödül sunar ❤
Geçmişin zincirlerini kırıyor,huzuru seçiyorum.
Sevdiğimiz kişinin Geçmişteki yaptıkları berbatlıkları unutmalımıyız?…
Bu güzel video için teşekkür ederim.
Nazik sözleriniz için ben teşekkür ederim. Umarım faydalı olmuştur.
Harika bir video olmuş. Emeğinize sağlık ❤❤❤
Yorumunuz ve desteğiniz için çok teşekkür ederim.
Kötü insanla sınanırken güzel kalpli biri çıktı ruhunda ki güzellikleriyle beni iyileştirdi uzakta olsa bile varlığı hep güç verdi ruhundan bir parça bana verdi ve iyileştim❤
Karşımıza çıkan herkesin bir amacı vardır.
Harfi harfine doğru bir video yine ❤
Teşekkürler.
Tesekkurler..Cok dogru
Fakat aslında tesadüf diye bir şey yoktur. Her şey ya sınav ya ceza ya ödül ya da önlemdir diyor Voltaire
Dikkat ediyorum da, benim 20 küsür dakika boyunca anlatmaya çalıştığım şeyin kalbine tek bir alıntı ile inebiliyorsunuz. Bu gerçekten büyük bir beceri, bilgi bakımından doluluğunuzu gösteriyor. Bu yüzden sizi hem tebrik ediyor hem de videolarımıza kattığınız zenginlik için size çok teşekkür ediyorum. Ancak minicik bir düzeltme yapmak isterim. Stoacı felsefede ceza kavramı, bildiğimiz anlamda bir 'ceza' olarak işlemez.
Stoacılığa göre, hayatımızdaki olaylar, dışarıdan bakıldığında ceza gibi görünebilir, ancak bunlar aslında birer derstir. Stoacı bakış açısına göre, evrenin doğası adildir ve tüm olaylar insanın karakterini geliştirmesi için bir fırsattır. Eğer bir acı ya da sıkıntı yaşanıyorsa, bu olay bize bir şeyler öğretmek içindir. Eğer bu dersi alabilirsek, o olay bir cezadan çok bir rehber niteliği taşır. Ancak ders alınmazsa veya bu fırsat değerlendirilmezse, aynı tür zorluklar tekrar tekrar karşımıza çıkar ve o zaman bu, bir ceza gibi algılanabilir.
Marcus Aurelius'un Kendime Düşünceler eserinde de belirttiği gibi, 'Her şey doğa ile uyumludur ve doğa insanın iyiliği için çalışır.' Bu nedenle, başımıza gelen zorlukları ceza yerine, hayat yolculuğunda bir rehber olarak görmemiz gerektiğini savunur. Özetle, Stoacılığa göre cezadan çok, öğrenme ve gelişim fırsatlarıyla dolu bir dünya içinde yaşıyoruz. Tekrar teşekkür ederim.
Hayatımdaki narsistlerden bir tanesini hayatımdan çıkartana kadar bir adım bile ileri atamadım. Birşeyler düzelmeye başladı ama yetersiz. Çünkü çok yakınımda hasta ruhlu, kişisel gelişim gösteremeyen biri daha kaldı. O da yalnızlık korkusuyla benim özgüvenimi düşürmeye, başarımı engellemeye çalışıyor. Biliyor ki ben başarılı olursam bir süre sonra güçlenip ayrılacağım ve tek başına kalacak. Bana yaşattığı bütün manipülasyonların arkasında bu var. Ama yakında bu problemi zor da olsa aşacağıma inanıyorum.
Hepsini bu vidyo sayesinde aştım siz yeterki inanın 🙏
Kendinize inanın ve kendinizi sevin. Stoacı filozof Seneca'nın bana da bir zamanlar yol gösteren harika bir sözü var, der ki: "Nerede bir istek varsa, orada mutlaka bir yol vardır."
Ağzına sağlık
Lisedeyken hayalleri olan ve o hayalin gerçekleşebilmesi için umursamaz ve ders odaklı olduğum bir zaman dilimi vardı. Bu halim çevremdeki arkadaşlarımın tepkisini toplamama neden oluyordu bu yüzden bıraktım ve bana uygun ama daha düşükk puanlı bir bölüm seçme fikri için arkadaşlarıma söylediğimde hep bölüm değiştirdiğim için ciddiye almadılar. Lise bitti ve tahmin ettiğimden çok kötü bir puanla önlisans okudum. Ve araya mesafeler girdi, yanlış anlaşılmalar girdi. Ben artık kendimi açıklamak istemedim ama bir zamanlar ki en yakın arkadaşımın sormasını bekledim. Sormadı. Bende hepsini bıraktım biri hariç o an yanımda bir o kaldı. Aradan neredeyse 4 yıl geçtikten sonra eski arkadasim yazdı hâlâ elimi ayağımı titretecek ve beni saatlerce düşündürecek kadar etkisinde olduğumu farkettim ama geri dönemedim o kişiye. Aştım mı bilmiyorum ama ondan sonra kimse ile ne o kadar yakin oldum ne de sırtımı rahatça yasladım. Ona çok teşekkür borçluyum. Umarım harıka bir hayatı olur. Biliyorum günün birinde karşılaşacağız dilerim o güne kadar iki güçlü kadın olarak denk geliriz. Bu arada bunu belirtmeden geçemeyeceğim eskiden hep arkadaşlarımı suçlardım şimdi ise hepsinin aslında benim seçimim olduğunu daha iyi anladım. İrademin hayatıma yön verdiğini yeni yeni idrak ediyorum. 2025 yılının ilk zamanlarındayız(05/01/25) daha 22 yaşındayım kendime ve irademe birşeyler katmam için harika bir başlangıç ve bu kanalda iyi bir yol gösterici. Teşekkür ederim stoacı filozof.
Merhaba, Öncelikle yorumunuz için teşekkür ederim, bu kadar samimi ve derin bir paylaşımı okumak gerçekten etkileyici. Stoacı felsefeye göre, geçmişteki olaylar ya da ilişkiler, kim olduğumuzu ve kim olmaya çalıştığımızı şekillendiren değerli derslerdir. Bu süreçte, yaşanan her şeyin bir sebebi olduğu ve bu sebebin bizi daha güçlü, daha bilinçli bir hale getirmek için var olduğu düşünülür. Şunu da eklemek isterim ki, çoğu insanla bakış açısı olarak fark da burada doğuyor aslında. Sevgili dostum, yanlış yol yoktur, sadece farklı yolculuklar vardır. Seçilen her yol sadece onu seçen için tasarlanmış bir yolculuktur.
Stoacılar, geçmişteki pişmanlıklarımızı ya da kırgınlıklarımızı, şu anki değerlerimize ve karakterimize katkıda bulunan birer yapı taşı olarak görürler. Marcus Aurelius, "Geçmiş geçmişte kaldı, geleceğin ise kontrol edemeyeceğin şekillerde gelişeceğini unutma. Sadece şu anki eylemlerin senindir," der. Bu, geçmişte alınan kararların ya da yaşanan ilişkilerin, şu anki irademiz ve eylemlerimizle anlam kazandığını ifade eder.
Arkadaşlarınızla ilgili hissettiğiniz şeylerin zaman içinde irade ve anlayışla farklı bir perspektife oturması, Stoacı felsefeye içgüdüsel bir yakınlık gösteriyor. Bugün, hayatınızı yönlendiren seçimlerinizi daha bilinçli bir şekilde yapma farkındalığınız, aslında kendi içsel gücünüzün bir yansımasıdır. Umarım bu farkındalığınız, sizin için aydınlatıcı bir yolculuğun başlangıcı olur. Yorumunuzla buraya kattığınız derinlik için teşekkür ederim.
@stoacifilozof Asıl hep geri dönüşleriniz için ben teşekkür ederim.
Yeni biriyle tanıştım bir iki saat önce ve şimdi bu videonun önüme çıkması tesadüf değil.
Tesadüf
😂😂@@gezicom4897
@gezicom4897 değil sus😔
Teşekkürler
Ben teşekkür ederim, umarım faydalı olmuştur.
Sayenizde çok düşüncem degisti ancak hala uygulamaya tam gecemedim
Bizi öldürmeyen şey güçlendirir 🤜
Kesinlikle öyle.
Doğru teşekkürler
Ben teşekkür ederim, umarım faydalı olmuştur.
Tesadüf yoktur inanmam da.
Kimse öylesine girmiyor hayatımıza,kimi ceza,kimi imtihan,kimi ise hediye
Kesinlikle. Biraz yukarıda buna benzer bir yorum vardı, cevaplamıştım.
@Püren123adanalı buna benzer bir yorum yazmıştı, eğer vaktiniz olursa okumanızı isterim. Ayrıca yorumunuz ve bakış açınızı paylaştığınız için teşekkür ederim.
Her hanki bir yorumu okumadan yazmıştım,evet benziyor,okusaydım yorum yazmazdım.
@@JohnDoe-vc3nd beni yanlış anladınız. Elbette düşüncelerinizi yazın, zaten sizden beklediğim şey ne düşündüğünüzü bilmek, görüşlerinizi duymak. Sadece sizin yorumunuza benzer bir yoruma çok detaylı bir cevap yazdığım için, size de aynısını yazmamak için okumanızı önerdim.
Rica ederim yanlış anlama yok,farkında olmadan yazmıştım, gelecekte daha temkinli davranırım. Teşekkür ederim.
Zaten Söz La Edri'ye ait,tahmin ediyorum biliyorsunuz.
"Hiç bir İnsan öylesine girmiyor hayatımıza, kimileri Ceza, kimileri bela, kimileri imtihan, kimileri ise Armağan"
Saygılarımla.
👍
6:34 tesadüf bilimseldir
@@gezicom4897 Tesadüf bilimsel, islamda da tevafuk.
Peki sevilmeyip kandırılmak terkedilmek hakarete uğramak bu nasıl atlatılır
👌
🍀🍀🍀🍀🍀🍀🍀👌👌👌👌👌👌👌👌🌊🌊🌊🌊🌊🌊🍀🍀🍀❤
Evet
14 yil asir önce
Kuranda ve
Efendimizin sözlerindede
Tavsiyesidir
Tesaduf yoktur
Hersey Rabbimin izniyle
Gelisiyor
Her olanda hayir vardir
Allah bilir siz bilemessiniz
Sabredenlere
Musdele ayeti neguzel
Yorumunuz ve değerli katkılarınız için teşekkür ederim.
Tesadüf evrende vardır 5:42
1:21 kader nedir
Stoacı felsefeye göre kader, evrendeki her şeyin doğa yasalarına, ilahi akla (logos), ve neden-sonuç zincirine göre belirlenmiş olmasıdır. Stoacılar, evrenin rasyonel bir düzeni olduğuna inanır ve bu düzenin bir parçası olan kaderin, her olayın belirli bir sebebe dayanarak meydana geldiğini savunurlar. Bu nedenle, kader kaçınılmazdır ve değiştirilemez. Kader, seçimlerimizin toplamıdır.
İslami açıdan baktığımızda da, doğru bilinen çok büyük bir yanlış var. Kader, Allah’ın ezelde her şeyi bilmesi, belirlemesi ve yaratmasıdır. Allah, her şeyin başlangıcını ve sonunu, sebeplerini ve sonuçlarını, tüm detaylarıyla bilir. Ancak bu bilme ve belirleme, insanın özgür iradesini ortadan kaldırmaz. İslam’da kader, insanın iradesi ile Allah’ın bilgisi ve kudreti arasında bir denge içinde anlaşılır.
Allah insana irade vermiştir, bu da seçim yapabilme ve sorumluluk taşıyabilme yeteneğidir. İnsan, özgür iradesiyle yaptığı seçimlerden sorumludur ve bu seçimlerin sonucunda ödüllendirilir veya cezalandırılır. Eğer insan tamamen önceden belirlenmiş bir çizgide hareket etmek zorunda kalsaydı, cennet ve cehennem gibi kavramların anlamı olmazdı, çünkü sınavın bir anlamı kalmazdı.
İslam’da kader ve özgür irade arasındaki ilişkiyi anlamanın temelinde şu iki kavram yatar:
1- Kaza ve Kader: Kader, Allah’ın her şeyi bilmesi ve takdir etmesi iken, kaza, bu takdir edilenlerin zamanla gerçekleşmesidir. İnsan bu gerçekleşmenin bir parçasıdır, ancak seçim yapma hakkına sahiptir.
2- Cüz-i İrade ve Külli İrade: İnsan, cüz-i iradesiyle (küçük irade) kendi seçimlerini yapar; Allah ise küllî iradesiyle (büyük irade) her şeyi kuşatır. Yani, insanın iradesi Allah’ın iradesiyle çelişmez, aksine onun bir parçasıdır.
Bu açıdan bakıldığında, kader sadece "yazılmış bir çizgi" değildir; insanın kendi çabası, niyeti ve seçimleri bu kaderin şekillenmesinde önemli bir role sahiptir.
Özetle: Stoacılara göre kader, evrenin rasyonel ve düzenli işleyişidir; ona direnmek yerine, onunla uyum içinde yaşamak, huzur ve bilgelik getirir. Teşekkür ederim.
@@stoacifilozof Doğru hocam ama şunu da eklemek istedim. Kader iki çeşittir. Izdırari kader, ihtiyari kader. İhtiyari kader yukarıda bahsettiğiniz gibidir. Ancak ızdırari kader bizim seçimimiz dışındaki Allah tarafından belirlenmiş kaderdir. Ailemiz,görünüşümüz, doğduğumuz yer gibi gibi sayılabilir. Ve ekstra Allah tarafından biz doğru seçimi yaptığımız takdirde İMTİHAN olarak verilen şeyler ızdırari kader olarak sayılabilir. Ve stoacılığın en çok ızdırari kaderde işe yarayacağını düşünüyorum. Çünkü stoacılık bize değiştiremeyeceğiniz şeyler Hakkında iç huzuru ve mutluluğu nasıl koruyabilecegimizden bahsediyor. Izdırari kader de bu sınıfa giriyor. Stoacı gözünden İhtiyari kader = kontrol edebildiklerin üstüne yoğunlaş. Izdırari kader = kontrol edemediklerini kabullen ve bundaki nedeni bulup hayatına olumlu olarak katmak.
Su yapay zeka robot sesini gelistirmelisiniz.
Sevgi ödül aramaz ödül sunar ne demek oluyor? Karşılıksızmı sevmek lazım bunumu kastedyorsunuz?
Merhaba, öncelikle yorumunuz için teşekkür ederim. Bu sorunuzun cevabı aslında o kadar basit değil. Sevgi ödül aramaz, ödül sunar" ifadesi, Stoacı felsefenin sevgiye yaklaşımını oldukça derin bir şekilde özetler. Bu, sevginin bir ticaret ya da karşılıklı bir kazanç ilişkisi olmadığını; gerçek sevginin kendi başına yeterli olduğunu ifade eder. Stoacılık, sevgiyi bir erdem olarak görür ve erdemlerin doğası gereği dış koşullardan bağımsız olduğunu savunur.
Karşılıksız sevmek zorunlu bir ideal gibi değil, bir özgürlük eylemi olarak düşünülür. Sevgi, bir beklenti olmaksızın sunduğunuz bir armağandır, çünkü sevdiğiniz kişinin mutluluğu ve iyiliği kendi içinde değer taşır. Marcus Aurelius şöyle der: "Birine yardım ettiğin zaman, buna ödül gibi bakma. Sadece sevginin doğasına uygun davrandığını fark et."
Bu, sevmenin bir yük ya da bir görev olmadığı; aksine, bizi insan yapan doğal ve değerli bir ifade biçimi olduğu anlamına gelir. Karşılık beklemek, sevginin saflığını gölgeleyebilir, oysa gerçek sevgi sadece verir. Bu, kendinizi tüketmek anlamına gelmez; aksine, sevgiyle hareket ettiğinizde zaten evrenle uyum içinde olduğunuzu hissettirir.
Yani Stoacılığın bakış açısına göre, sevgi bir ödül ya da beklenti değil, insanın içsel uyumunun ve erdemlerinin bir yansımasıdır. Bu yüzden sevgi, sadece birine sunulduğu için anlamlıdır. Umarım açıklayabilmişimdir.
ben herkesin ruhlar aleminde tanıştığına ve hadisi şerifin gereği üzere kişiler ruhlar aleminde tanışır daha önce dünyada yeni tanışıp frekansı tutan kişiler deriz ya tanımadığın halde 1 saat konuşursun ve ona karşı empati beslersin çünkü sendede onda olan bir huy yada özellik olduğundan senin ilgini çekmiştir.işte bu tanışmada anlaşanlar burdada anlaşır ama kalu belada anlaşamayanlar burdada ihtilaf ederler yani şu adama uyuz oldum dersin kendince bunun sebebi ruhlar aleminde uyuşamamızdır hadisi şerif gereğince
Değerli yorumunuz ve görüşlerinizle kattığınız zenginlik için teşekkür ederim.
Hayatımıza giren herkes gerçekten bir amaç içinmi hayatımızdalar?
Merhaba, öncelikle yorumunuz için teşekkür ederim. Kesinlikle öyleler. Ben hep şöyle düşünürüm: Dünyada, yeri geldiğinde hiç önemesemeden ezdiğimiz değersiz gibi görünen bir otun bile, yegane bir amacı vardır. Her şey bi rnedenle var olur ve bir nedenle sonuçlanır. Felsefe, özellikle de Stoacı felsefe, doğayı temel aldığından, bir felsefeci için, herhangi bir şeyin nedensiz olduğunu söylemekten daha anlamsız bir şey olamaz.
20 seanslık psikoterapi tek videoda…
Aldınız mı psikoterapi
Nazik sözleriniz ve desteğiniz için çok teşekkür ederim.
🇦🇿🇦🇿🇦🇿🇦🇿🇦🇿🔥🔥🔥🇦🇿🇦🇿🇦🇿🇦🇿🇦🇿
Neden hayat diyorsunuz? Allah demeniz gerekiyor Allah her zaman istediğinizi vermez ama ihtiyacınız olanı verir.
Hayy at da o dur zaten ❤
Geçmişin zincirini kırıyor huzuru seçiyorum
Huzur sizinle olsun.
Geçmişin zincirlerini kırıyor huzuru seçiyorum