Akşam işten dönerken, aklıma geldi bu şiirin en vurucu kıtası... Kendi kendime dörtlüğü söylerken, dinlemek istedim. Bu sayede yıllar sonra kanalın olduğunu öğrenmiş oldum. Ve en vurucu olduğunu düşündüğüm kıtayı 2 defa arka arkaya okumuş olman da yüzlerce yorumun içinden neden seni seçtiğimi çok güzel özetliyor.
Eser güzel..Fakat onu seslendirmek de bir o kadar önemli..Şiire hakkını vererek okuyan bu sesin sahibine,Allahtan saglikli bir ömür dilerim.Bu ses..Çok etkileyici..🖒👏👏👏
BEDİRHAN GÖKÇE sizin radyo programı yapma zamanı geldi. 3. Sayfayı sabırsızlıkla bekliyoruz. İNŞALLAH tez zaman da iyi haberi verirsiniz.. BEDİRHAN GÖKÇE
Gâiblerden bir ses geldi: Bu adam, Gezdirsin boşluğu ense kökünde! Ve uçtu tepemden birdenbire dam; Gök devrildi, künde üstüne künde... Pencereye koştum: Kızıl kıyamet! Dediklerin çıktı, ihtiyar bacı! Sonsuzluk, elinde bir mavi tülbent, Ok çekti yukardan, üstüme avcı. Ateşten zehrini tattım bu okun. Bir anda kül etti can elmasımı. Sanki burnum, değdi burnuna "yok"un, Kustum, öz ağzımdan kafatasımı. Bir bardak su gibi çalkandı dünya; Söndü istikamet, yıkıldı boşluk. Al sana hakikat, al sana rüya! İşte akıllılık, işte sarhoşluk! Ensemin örsünde bir demir balyoz, Kapandım yatağa son çare diye. Bir kanlı şafakta, bana çil horoz, Yepyeni bir dünya etti hediye. Bu nasıl bir dünya hikâyesi zor; Mekânı bir satıh, zamanı vehim. Bütün bir kâinat muşamba dekor, Bütün bir insanlık yalana teslim. Nesin sen, hakikat olsan da çekil! Yetiş körlük, yetiş, takma gözde cam! Otursun yerine bende her şekil; Vatanım, sevgilim, dostum ve hocam! . . . . Aylarca gezindim, yıkık ve şaşkın, Benliğim bir kazan ve aklım kepçe. Deliler köyünden bir menzil aşkın, Her fikir içimde bir çift kelepçe. Niçin küçülüyor eşya uzakta? Gözsüz görüyorum rüyada, nasıl? Zamanın raksı ne, bir yuvarlakta? Sonum varmış, onu öğrensem asıl? Bir fikir ki, sıcak yarada kezzap, Bir fikir ki, beyin zarında sülük. Selâm, selâm sana haşmetli azap; Yandıkça gelişen tılsımlı kütük. Yalvardım: Gösterin bilmeceme yol! Ey yedinci kat gök, esrarını aç! Annemin duası, düş de perde ol! Bir asâ kes bana, ihtiyar ağaç! Uyku, kaatillerin bile çeşmesi; Yorgan, Allahsıza kadar sığınak. Teselli pınarı, sabır memesi; Size şerbet, bana kum dolu çanak. Bu mu, rüyalarda içtiğim cinnet, Sırrını ararken patlayan gülle? Yeşil asmalarda depreniş, şehvet; Karınca sarayı, kupkuru kelle... Akrep, nokta nokta ruhumu sokmuş, Mevsimden mevsime girdim böylece. Gördüm ki, ateşte, cımbızda yokmuş, Fikir çilesinden büyük işkence. . . . . Evet, her şey bende bir gizli düğüm; Ne ölüm terleri döktüm, nelerden! Dibi yok göklerden yeter ürktüğüm, Yetişir çektiğim mesafelerden! Ufuk bir tilkidir, kaçak ve kurnaz; Yollar bir yumaktır, uzun, dolaşık. Her gece rüyamı yazan sihirbaz, Tutuyor önümde bir mavi ışık. Büyücü, büyücü ne bana hıncın? Bu kükürtlü duman, nedir inimde? Camdan keskin, kıldan ince kılıcın, Bir zehirli kıymık gibi, beynimde. Lûgat, bir isim ver bana halimden; Herkesin bildiği dilden bir isim! Eski esvaplarım, tutun elimden; Aynalar, söyleyin bana, ben kimim? Söyleyin, söyleyin, ben miyim yoksa, Arzı boynuzunda taşıyan öküz? Belâ mimarının seçtiği arsa; Hayattan muhacir, eşyadan öksüz? Ben ki, toz kanatlı bir kelebeğim, Minicik gövdeme yüklü Kafdağı, Bir zerreciğim ki, Arş'a gebeyim, Dev sancılarımın budur kaynağı! Ne yalanlarda var, ne hakikatta, Gözümü yumdukça gördüğüm nakış. Boşuna gezmişim, yok tabiatta, İçimdeki kadar iniş ve çıkış. . . . . Gece bir hendeğe düşercesine, Birden kucağına düştüm gerçeğin. Sanki erdim çetin bilmecesine, Hem geçmiş zamanın, hem geleceğin. Açıl susam açıl! Açıldı kapı; Atlas sedirinde mâverâ dede. Yandı sırça saray, ilâhî yapı, Binbir âvizeyle uçsuz maddede. Atomlarda cümbüş, donanma, şenlik; Ve çevre çevre nur, çevre çevre nur. İçiçe mimarî, içiçe benlik; Bildim seni ey Rab, bilinmez meşhur! Nizam köpürüyor, med vakti deniz; Nizam köpürüyor, ta çenemde su. Suda bir gizli yol, pırıltılı iz; Suda ezel fikri, ebed duygusu. Kaçır beni âhenk, al beni birlik; Artık barınamam gölge varlıkta. Ver cüceye, onun olsun şairlik, Şimdi gözüm, büyük sanatkârlıkta. Öteler öteler, gayemin malı; Mesafe ekinim, zaman madenim. Gökte saman yolu benim olmalı; Dipsizlik gölünde, inciler benim. Diz çök ey zorlu nefs, önümde diz çök! Heybem hayat dolu, deste ve yumak. Sen, bütün dalların birleştiği kök; Biricik meselem, Sonsuza varmak
Tabiii ki Üstadın şiiri muazzaamm Ammaaa onu yorumlamaniz 👌 bu kadar mı efsane olur. Yüreğinize sesinize canınıza sağlık 👏👏👏 Allah size sağlık sıhhat afiyet versin. Ama dön artık saygıdeğer abim 🥀🥀🥀 Seni sevenlere , özleyenlere ve senden feyzlenip ufkunu açısını bambaşka yapacağın insanlara DÖN.
Unutmuş bu nesil Anne baba Duasının Şu hayat yokuşunda İşini gücünü rast getirecegini Eşya dediğin nedir ki halbuki İnsanın eşya kadar ömrü yok Değer mi kalp kırmaya Tamiri yok Dünya senin olsa Ahlak örtünle Sergiledigin karakterine Anda ekiyor Vakti gelince biciyorsun Sonra da dönüp Sorumlu arıyorsun Söylüyorum duymuyorsun Bakıyor gormuyorsun
Koca AKIF senin icin neyse sende benim icin o sun Bedir Abim bende senin oldugun yerdeyim görüyorum duyorum hisediyorum yanliz konusmuyorun sen benim yerime heseyi sölüyorsun sagol dilim sag gözüm
Bu adam harcanıyor....
Yeni şiir Albümü çıkarsın diyen kardeşlerim bi ses verin daa? 😊
KELİMELERİ TANK GİBİ KULLANAN BÜYÜK ŞAİR NECİP FAZIL'DAN ÇİLE ŞİİRİ BEDİRHAN GÖKÇE'DEN MUHTEŞEM
Şiirleriniz çok güzel muhteşem her biri bir başka güzel olmuş emeğinize yüreğinize sağlık paylaşımlar süper ✔️✔️✔️💯💯💯👍👍👍👌👌👌
Allah cc rahmet eylesin mekânı cennet olsun
Üstad ile görüşmek nasip olmadı ama ahirette Rabbim nasip etsin inşallah
Bu nasil bir eser ya insalari bu yuzden seviyorum ALLAH' ın yarattigi en hayirli varlik
Yeşil bağla al üstüne yakışmazsa öldür beni.
BEYZA mümkünse çok sevinirim..TEŞEKKÜRLER
Abi eskiden kral FM proğram yapardın çok dinledim seni yine öyle birşey yapsan harika olur Allah sana ömür versin
Bu kadar mı güzel karşı tarafa hissettirilir bir şiir karşımda üstad bir kez daha diriliyor sanki emeğine sağlık güzel insan
RABBİM hayırlı huzurlu sağlıklı uzun ömürler nasip etsin inşaallah. ağzınıza yüreğinize sesinize sağlık. MAŞALLAH Bedirhan abimize
Akşam işten dönerken, aklıma geldi bu şiirin en vurucu kıtası... Kendi kendime dörtlüğü söylerken, dinlemek istedim. Bu sayede yıllar sonra kanalın olduğunu öğrenmiş oldum. Ve en vurucu olduğunu düşündüğüm kıtayı 2 defa arka arkaya okumuş olman da yüzlerce yorumun içinden neden seni seçtiğimi çok güzel özetliyor.
Eser güzel..Fakat onu seslendirmek de bir o kadar önemli..Şiire hakkını vererek okuyan bu sesin sahibine,Allahtan saglikli bir ömür dilerim.Bu ses..Çok etkileyici..🖒👏👏👏
Birkez daha fethettiniz gönülleri...
İyi ki varsınız , hep varolun....
☺️🤗
Allah agzina saglik versin abim senin gibi guzel yorumculara ihtiyacimiz var selam ve dua ile...
😍❤️❤️❤️🍀🍀🍀🍀.. MUHTEŞEMSİNİZ..... Siz Çook yaşayın .🙏
Çile şairinin çilekeş varislerinden olmak zordur. Ruhuna sağlık abi..
Senide sesinide özledik can dostum geceleri sesiyle yalnızlığıma arkadaş iyiki varsın bi ses insanı bu kadar mı dinlendirir
Yasamisin ve yasatmissin güzel adam
BEDİRHAN GÖKÇE sizin radyo programı yapma zamanı geldi. 3. Sayfayı sabırsızlıkla bekliyoruz. İNŞALLAH tez zaman da iyi haberi verirsiniz.. BEDİRHAN GÖKÇE
Ağzına sağlık güzel insan,üstadın muhteşem bir şiiri ve muhteşem yorum selametle kalın.
Gâiblerden bir ses geldi: Bu adam,
Gezdirsin boşluğu ense kökünde!
Ve uçtu tepemden birdenbire dam;
Gök devrildi, künde üstüne künde...
Pencereye koştum: Kızıl kıyamet!
Dediklerin çıktı, ihtiyar bacı!
Sonsuzluk, elinde bir mavi tülbent,
Ok çekti yukardan, üstüme avcı.
Ateşten zehrini tattım bu okun.
Bir anda kül etti can elmasımı.
Sanki burnum, değdi burnuna "yok"un,
Kustum, öz ağzımdan kafatasımı.
Bir bardak su gibi çalkandı dünya;
Söndü istikamet, yıkıldı boşluk.
Al sana hakikat, al sana rüya!
İşte akıllılık, işte sarhoşluk!
Ensemin örsünde bir demir balyoz,
Kapandım yatağa son çare diye.
Bir kanlı şafakta, bana çil horoz,
Yepyeni bir dünya etti hediye.
Bu nasıl bir dünya hikâyesi zor;
Mekânı bir satıh, zamanı vehim.
Bütün bir kâinat muşamba dekor,
Bütün bir insanlık yalana teslim.
Nesin sen, hakikat olsan da çekil!
Yetiş körlük, yetiş, takma gözde cam!
Otursun yerine bende her şekil;
Vatanım, sevgilim, dostum ve hocam!
.
.
.
.
Aylarca gezindim, yıkık ve şaşkın,
Benliğim bir kazan ve aklım kepçe.
Deliler köyünden bir menzil aşkın,
Her fikir içimde bir çift kelepçe.
Niçin küçülüyor eşya uzakta?
Gözsüz görüyorum rüyada, nasıl?
Zamanın raksı ne, bir yuvarlakta?
Sonum varmış, onu öğrensem asıl?
Bir fikir ki, sıcak yarada kezzap,
Bir fikir ki, beyin zarında sülük.
Selâm, selâm sana haşmetli azap;
Yandıkça gelişen tılsımlı kütük.
Yalvardım: Gösterin bilmeceme yol!
Ey yedinci kat gök, esrarını aç!
Annemin duası, düş de perde ol!
Bir asâ kes bana, ihtiyar ağaç!
Uyku, kaatillerin bile çeşmesi;
Yorgan, Allahsıza kadar sığınak.
Teselli pınarı, sabır memesi;
Size şerbet, bana kum dolu çanak.
Bu mu, rüyalarda içtiğim cinnet,
Sırrını ararken patlayan gülle?
Yeşil asmalarda depreniş, şehvet;
Karınca sarayı, kupkuru kelle...
Akrep, nokta nokta ruhumu sokmuş,
Mevsimden mevsime girdim böylece.
Gördüm ki, ateşte, cımbızda yokmuş,
Fikir çilesinden büyük işkence.
.
.
.
.
Evet, her şey bende bir gizli düğüm;
Ne ölüm terleri döktüm, nelerden!
Dibi yok göklerden yeter ürktüğüm,
Yetişir çektiğim mesafelerden!
Ufuk bir tilkidir, kaçak ve kurnaz;
Yollar bir yumaktır, uzun, dolaşık.
Her gece rüyamı yazan sihirbaz,
Tutuyor önümde bir mavi ışık.
Büyücü, büyücü ne bana hıncın?
Bu kükürtlü duman, nedir inimde?
Camdan keskin, kıldan ince kılıcın,
Bir zehirli kıymık gibi, beynimde.
Lûgat, bir isim ver bana halimden;
Herkesin bildiği dilden bir isim!
Eski esvaplarım, tutun elimden;
Aynalar, söyleyin bana, ben kimim?
Söyleyin, söyleyin, ben miyim yoksa,
Arzı boynuzunda taşıyan öküz?
Belâ mimarının seçtiği arsa;
Hayattan muhacir, eşyadan öksüz?
Ben ki, toz kanatlı bir kelebeğim,
Minicik gövdeme yüklü Kafdağı,
Bir zerreciğim ki, Arş'a gebeyim,
Dev sancılarımın budur kaynağı!
Ne yalanlarda var, ne hakikatta,
Gözümü yumdukça gördüğüm nakış.
Boşuna gezmişim, yok tabiatta,
İçimdeki kadar iniş ve çıkış.
.
.
.
.
Gece bir hendeğe düşercesine,
Birden kucağına düştüm gerçeğin.
Sanki erdim çetin bilmecesine,
Hem geçmiş zamanın, hem geleceğin.
Açıl susam açıl! Açıldı kapı;
Atlas sedirinde mâverâ dede.
Yandı sırça saray, ilâhî yapı,
Binbir âvizeyle uçsuz maddede.
Atomlarda cümbüş, donanma, şenlik;
Ve çevre çevre nur, çevre çevre nur.
İçiçe mimarî, içiçe benlik;
Bildim seni ey Rab, bilinmez meşhur!
Nizam köpürüyor, med vakti deniz;
Nizam köpürüyor, ta çenemde su.
Suda bir gizli yol, pırıltılı iz;
Suda ezel fikri, ebed duygusu.
Kaçır beni âhenk, al beni birlik;
Artık barınamam gölge varlıkta.
Ver cüceye, onun olsun şairlik,
Şimdi gözüm, büyük sanatkârlıkta.
Öteler öteler, gayemin malı;
Mesafe ekinim, zaman madenim.
Gökte saman yolu benim olmalı;
Dipsizlik gölünde, inciler benim.
Diz çök ey zorlu nefs, önümde diz çök!
Heybem hayat dolu, deste ve yumak.
Sen, bütün dalların birleştiği kök;
Biricik meselem, Sonsuza varmak
NECİP FAZIL KISAKÜREK.
Vallahi çok ğüzel okuyorsun
Tabiii ki Üstadın şiiri muazzaamm
Ammaaa onu yorumlamaniz 👌 bu kadar mı efsane olur.
Yüreğinize sesinize canınıza sağlık 👏👏👏 Allah size sağlık sıhhat afiyet versin.
Ama dön artık saygıdeğer abim 🥀🥀🥀
Seni sevenlere , özleyenlere ve senden feyzlenip ufkunu açısını bambaşka yapacağın insanlara DÖN.
inan varya sacma sapan bir şiir herşeyden almış gibi yapmış ama boş 🤔
Her zamanki gibi eşsiz yorum 👏👏👏
emeğinize yüreginize sağlık şiir çok çok güzel 👌👌👌👏👏👏👏👏🥀🥀🥀🥀🥀
Türkiye'nin en iyi şiir sesi 👋🏻👋🏻
Ağzına yüreğine sağlık
Ağzına yüreğine gönlüne sağlık Allah siz ve siz gibi dosdoğru olanların yolunu açık eylesin inş kardeşim seviyoruz 😊
🌜✨🌛🎈🌜✨🌛Ustadım yüreğine sesine sağlık 🌻🎈🌻Muhteşem🌻🎈🌻
Adasimsin abi qew
Üstadın şiiri çok kıymetli ve önemlidir ama sende okurken resmen yaşadın be abi
Yüreğine sesine sağlık
Abi cok özledik seni
SEYRU SULUK YOLUNDA YAŞADIKLARINI,GORDUKLERİNİ, ÇEKTİĞİ SIKINTILARINI ANLATMIŞ ŞAİR.
Allah'ını seven; yârine kavuşmak isteyen fonu söylesin artık. Bilmez mi Allah kulu? Kaldı mı aramadığım yer sormadığım kişi 😔
Nfk nın cinnet müstatili adlı eserini okumayan arkadaşlar mutlaka okuyun o zaman üstadı anlarsınız işte...
🎉🎉🎉🎉🎉🎉🎉🎉🎉🎉🎉🎉🎉
Unutmuş bu nesil
Anne baba
Duasının
Şu hayat yokuşunda
İşini gücünü rast getirecegini
Eşya dediğin nedir ki halbuki
İnsanın eşya kadar ömrü yok
Değer mi kalp kırmaya
Tamiri yok
Dünya senin olsa
Ahlak örtünle
Sergiledigin karakterine
Anda ekiyor
Vakti gelince biciyorsun
Sonra da dönüp
Sorumlu arıyorsun
Söylüyorum duymuyorsun
Bakıyor gormuyorsun
Şiir devri bitmesin hocam güzel Necip fazil ustatin şiirlerini bekliyoruz
bir BEDİRHAN GÖKÇE birde MURAT İNCE
👏👏👏
Koca AKIF senin icin neyse sende benim icin o sun Bedir Abim bende senin oldugun yerdeyim görüyorum duyorum hisediyorum yanliz konusmuyorun sen benim yerime heseyi sölüyorsun sagol dilim sag gözüm
👍
Radio programı yap yine abican
Yeni video nerde reis
Bu adamın saç ve sakalı boyamı diye tek merak eden ben miyim acaba :)
Fon müziği çokk kısık yaa biraz daha yükselsin