SİZE TEŞEKÜLLER AYDIN ÇAĞDAŞ İNSANLAR.. GÜRLE VE KARSAK AKARSU HEMEN BAŞLANSIN. BİDE ARITMA SİSTEMLERİ İYİ TEKNOLEJİ SİSTEMLE ARITILSIN. ''İZNİK GÖL DERNEĞI KURULSUN. TŞLER.
Gerçekten çok güzel bir belgesel hazırlayan sunan ve emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum umarım bu çağrılarınız hatta bizim sesimize tercüman olmanız gerekli yerlere ulaşır ve bir an önce kuruyup giden ve gözlerimizin önünde yok olan İznik Gölü’ne bir çare olur.😥😥😥🙏🙏🙏
Harika bir belgesel olmuş. İZNİK ÇEVRE VE YAŞAM PLATFORMU 'na Üyelerimiz ; Ayşe Filiz Salıcı ve Kazım Sargın arkadaşlarımıza, Ekolojik Yaşam kanalına sonsuz teşekkür ederiz. Aktarılan bilgiler çok değerli. Umarm bir an önce önlemler alınır ve İznik golümüz kuraklık ve kirlilikten kurtulur.
Öncelikle bu mini belgeselde emeği geçen herkesin eline ağzına sağlık. Şu an zemini su altında bulunan Bazilika'dan biliyoruz ki 4. yy'da sular şu anki konumundan en az 15-20 mt daha gerideydi. Oluşumu milyonlarca yıl süren doğal yapılara birkaç yy'lık çok küçük bir perspektiften bakmak bazen bakanı yanıltabilir. Gölün tarihi boyunca çok çekildiği de olmuş, göl tarafındaki surlardaki izlerden anladığımız kadarı ile yükseldiği de. Sanırım asıl problemimiz bir problemi teşhis edecek kadar dahi bilgimizin olmaması. Ekolojik kirlilik zaten biliniyor. Kıskanılacak kadar verimli İznik Ovası'na son 50 yılda attığımız tarım kökenli tonlarca kimyasal belli, hoyrat halkın ve buna paralel yerel yönetimlerin duyarsızlığı malum ancak veriler, araştırmalar, uzmanlar olmadan bu konuyu çözmeye çalışmak bıçak yarasına bant yapıştırmaya benziyor. Cargill kurulduğunda üniversiteye yeni başlamış bir gençtim ve İznik ve Orhangazi'deki bir avuç aktivist dışında kimsenin sesi çıkmamıştı. Aksine yerel halk çıkacak iş fırsatları sebebiyle seviniyordu. Cargill'in yozlaşmış politikacılarla anlaşıp yerel mahkeme kararlarına rağmen İznik Gölü kıyısına fabrika açması nerden bakarsanız yanlış ama İznik Gölü'ndeki kirliliğin ana sebebinin bunun gibi sanayi kuruluşlarına bağlanması tam bize yakışan bir ezber. Bu arada kirliliğin tek sebebi bu da olabilir ama bilemiyoruz. Çevre ve su ürünleri konusunda araştırma yapması gereken bilimsel kurullarımız ve üniversitelerimiz sadece kağıt üstünde varlar. Akşehir gölü neden kurudu, etrafındaki yüzlerce sanayi tesisine rağmen Kuzey Amerika'daki Ontario Gölü'nde tatlı su balıkçılığı nasıl devam ediyor bunları bilen de yok, merak eden de, araştıran da. Devletin, kurumlarının ve içi boş üniversitelerin bu konuda bir çözüm bulamayacağı açık. Bu araştırmaları yapacak uzmanları fonlayan bir yapı kurulmadan problemi teşhis edemeyeceğimiz belli.
Faydalı olacağını umuyorum. Emeğinize sağlık.
SİZE TEŞEKÜLLER AYDIN ÇAĞDAŞ İNSANLAR..
GÜRLE VE KARSAK AKARSU HEMEN BAŞLANSIN. BİDE ARITMA SİSTEMLERİ İYİ TEKNOLEJİ SİSTEMLE ARITILSIN.
''İZNİK GÖL DERNEĞI KURULSUN.
TŞLER.
Gerçekten çok güzel bir belgesel hazırlayan sunan ve emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum umarım bu çağrılarınız hatta bizim sesimize tercüman olmanız gerekli yerlere ulaşır ve bir an önce kuruyup giden ve gözlerimizin önünde yok olan İznik Gölü’ne bir çare olur.😥😥😥🙏🙏🙏
İznik Gölü ve içinde bulunduğu tehlike daha güzel izah edilemezdi. Emeği geçenleri kutluyorum.
Filiz bambaşka bir insandır, onun konuşmasını dinlemek bir şeref
TŞLER
CANLARRRRRRRRRRR.
Harika bir belgesel olmuş.
İZNİK ÇEVRE VE YAŞAM PLATFORMU 'na
Üyelerimiz ;
Ayşe Filiz Salıcı ve Kazım Sargın arkadaşlarımıza, Ekolojik Yaşam kanalına sonsuz teşekkür ederiz.
Aktarılan bilgiler çok değerli. Umarm bir an önce önlemler alınır ve İznik golümüz kuraklık ve kirlilikten kurtulur.
Kendini övüyo adama bak
Öncelikle bu mini belgeselde emeği geçen herkesin eline ağzına sağlık.
Şu an zemini su altında bulunan Bazilika'dan biliyoruz ki 4. yy'da sular şu anki konumundan en az 15-20 mt daha gerideydi. Oluşumu milyonlarca yıl süren doğal yapılara birkaç yy'lık çok küçük bir perspektiften bakmak bazen bakanı yanıltabilir. Gölün tarihi boyunca çok çekildiği de olmuş, göl tarafındaki surlardaki izlerden anladığımız kadarı ile yükseldiği de.
Sanırım asıl problemimiz bir problemi teşhis edecek kadar dahi bilgimizin olmaması. Ekolojik kirlilik zaten biliniyor. Kıskanılacak kadar verimli İznik Ovası'na son 50 yılda attığımız tarım kökenli tonlarca kimyasal belli, hoyrat halkın ve buna paralel yerel yönetimlerin duyarsızlığı malum ancak veriler, araştırmalar, uzmanlar olmadan bu konuyu çözmeye çalışmak bıçak yarasına bant yapıştırmaya benziyor.
Cargill kurulduğunda üniversiteye yeni başlamış bir gençtim ve İznik ve Orhangazi'deki bir avuç aktivist dışında kimsenin sesi çıkmamıştı. Aksine yerel halk çıkacak iş fırsatları sebebiyle seviniyordu. Cargill'in yozlaşmış politikacılarla anlaşıp yerel mahkeme kararlarına rağmen İznik Gölü kıyısına fabrika açması nerden bakarsanız yanlış ama İznik Gölü'ndeki kirliliğin ana sebebinin bunun gibi sanayi kuruluşlarına bağlanması tam bize yakışan bir ezber. Bu arada kirliliğin tek sebebi bu da olabilir ama bilemiyoruz. Çevre ve su ürünleri konusunda araştırma yapması gereken bilimsel kurullarımız ve üniversitelerimiz sadece kağıt üstünde varlar. Akşehir gölü neden kurudu, etrafındaki yüzlerce sanayi tesisine rağmen Kuzey Amerika'daki Ontario Gölü'nde tatlı su balıkçılığı nasıl devam ediyor bunları bilen de yok, merak eden de, araştıran da. Devletin, kurumlarının ve içi boş üniversitelerin bu konuda bir çözüm bulamayacağı açık. Bu araştırmaları yapacak uzmanları fonlayan bir yapı kurulmadan problemi teşhis edemeyeceğimiz belli.