Pınar Aydınlar - Aramam Seni (Live Performance)

แชร์
ฝัง
  • เผยแพร่เมื่อ 2 ม.ค. 2025

ความคิดเห็น • 75

  • @yildizsavas1973
    @yildizsavas1973 หลายเดือนก่อน +4

    En güzel yorum dinlediklerimin içinde ❤

  • @serefkzlkula6487
    @serefkzlkula6487 19 วันที่ผ่านมา

    ❤️✌️✌️yüreğine ağzına sağlık harika yorum allah sağlık sıhhat afiyet huzur mutluluk versin inşallah saygılar

  • @TijaRoji
    @TijaRoji 20 วันที่ผ่านมา

    Muhlis Akarsu yad ediyorum saygıyla 🙏Bu Akşam yüreğimi yakıp geçtiniz …Xwede

  • @mehmetezer5922
    @mehmetezer5922 3 หลายเดือนก่อน +4

    Yüreğine sağlık ağzına sağlık yine de yaşamak direnmektir

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +4

    Dersim’in Yarası
    Dersim’in dağlarında ateş yandı,
    Bir ses yükseldi, Seyit Rıza’nın nefesi,
    Dedi ki yol haktır, zulme boyun eğilmez,
    Bir cümle can düştü toprağa,
    Dersim’in rüzgarı şahittir her damlaya.
    Kan aktı, diz çöktü çocuklar,
    Bir umut arandı, bir gölgeye sığınıldı,
    Yürekler dağlandı, diller kilitlendi,
    Ali’nin aşkıyla yürüdü canlar,
    O gün toprak bile ağıt yaktı.
    Nakarat:
    Dersim’in yarasında, çığlıklar yankılanır,
    Bir gün ağlar, bir gün isyan eder canlar,
    Seyit Rıza’nın sözü kalpte taşınır,
    Oğul der ki, yiğitlik kolay değil bu yolda.
    Göçüp giden canlar, kalpte bir sızı,
    Toprağa düşen her damla, her can,
    Bir seher vakti geldi mi anılarına,
    Dersim’in yüzü, her gün bir başka ağlar,
    Bir umudun peşinde, yolda dökülenler var.
    O vakit, rüzgar hırçın esti,
    Seyit Rıza’nın göğsünde bir dağ vardı,
    Dedi ki “Ser verip sır vermem” canım,
    Dedi ki “Bu zulüm bitmezse, canlar tükenir.”
    Nakarat:
    Dersim’in yarasında, çığlıklar yankılanır,
    Bir gün ağlar, bir gün isyan eder canlar,
    Seyit Rıza’nın sözü kalpte taşınır,
    Oğul der ki, yiğitlik kolay değil bu yolda.
    Her nefeste, her adımda hatıralar,
    Sazımda, sözümde yakarış var,
    Dersim’in isyanında eriyen bedenler,
    Ali’nin ışığına bakar, yine yürür bu canlar,
    Bir gün bu yol biterse, hakka varırız, serin.

  • @smitnas2915
    @smitnas2915 3 หลายเดือนก่อน +3

    Tüm alkışlar yoladaşım Pınara 👏👏👏👏👏👏👏👏👏👏👏

  • @LawinaGROUP
    @LawinaGROUP 3 หลายเดือนก่อน +2

    Sesine yüreğine sağlık. Hızır yoldaşın olsun güzel kalbli PINAR AYDINLAR🤍🤍

  • @AzemErdogan-o4y
    @AzemErdogan-o4y 3 หลายเดือนก่อน +1

    Eser Süper. Pınar da Eseri Süper Yorumlamış🎉Ağzına ve Yüreğine sağlık

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +3

    Dağlara Sözüm Var
    (Usul: Ağır ve içten, derin bir hüzünle, yüreğin titreyişiyle)
    I
    Ay doğar geceye, dert olur sazıma,
    Sürgün yollarına, adını kazıdım.
    Bir yanım memleket, bir yanım yaralı,
    Gözlerin düştü ya, o eski kırlarıma.
    Nakarat:
    Dağlara sözüm var, ateşlere yemin,
    Bir türküdür hasret, dillerde keman.
    Bilesin yar, bilesin, bu can neyleyim,
    Bağrımda kanayan, sevdanla yanar.
    II
    Aşklar yarım kalır, göğsümde sızılar,
    Bir nefes uzak, ellerin uzanmaz.
    Sırtımda yaradır, bu yaban diyarlar,
    Her adımda düştü, izimle kavgalar.
    Nakarat:
    Dağlara sözüm var, ateşlere yemin,
    Bir türküdür hasret, dillerde keman.
    Bilesin yar, bilesin, bu can neyleyim,
    Bağrımda kanayan, sevdanla yanar.
    III
    Bir avuç toprakta, bir umut yeşerir,
    Gözümde bir bulut, dilimde ahlar var.
    Gönül hep baharı, uzaklarda bekler,
    Kürdistan’dır yurdum, sinesine yaslanır.
    Nakarat:
    Dağlara sözüm var, ateşlere yemin,
    Bir türküdür hasret, dillerde keman.
    Bilesin yar, bilesin, bu can neyleyim,
    Bağrımda kanayan, sevdanla yanar.

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +3

    Karanlık gecede bir ateşin izinden yürürüm,
    Sonsuzluğa dönük, taşların ve toprakların arasından.
    Adımlarımda yankılanan her sessizlik,
    Yürek denen bu koca dehlizin içinde büyür.
    Bir zaman, rüzgarın yüzüme dokunduğu yerde
    Kaybolmuş yolların türküsünü duydum.
    Ellerim, ellerin içindeyken
    Zamanı tutmaya çalışırdık,
    Ama zaman, hırçın bir nehrin akışında
    Kaçar giderdi hep.
    Bir ömrün kaç yüzü vardır, kaç sırrı saklar?
    Kimi zaman gülümseyen gözlerde,
    Kimi zaman kırık bir aynanın ardında,
    Bir fırtına öncesi sessizlikte saklanır.
    Biz, o sessizliği okurduk,
    Yüreğimizde kayıp hikayeler gibi,
    Birbirimizin yaralarını sararken,
    Sarılan her yara, yeniden açılacak gibiydi.
    Bilir misin, kaç gözyaşı akar içimizde?
    Kaç umudun izi kalır, yılların çatlaklarında?
    Bir ses gelir uzaklardan,
    Belki bir ağıt, belki bir iç çekiş,
    Karanlığın içinde büyüyen o sızı.
    Ne zaman başlasak, ne zaman bitsek?
    Kelimeler içimizde büyüdükçe,
    Susmayı öğreniriz belki,
    Sözler yeter mi sanırsın?
    Sözler tükenir,
    Gözler kalır ardımızda.
    Ve sen, o anı bilirsin;
    Sanki bir bakışla dünyanın yükü omuzlarında.
    Kimi zaman bir yol ayrımında,
    Kimi zaman geçmişin unutulmuş bir köşesinde,
    Kendini ararken bulursun,
    Ama bulduğun hep başkasıdır.
    Belki de hep yanlıştan başladık,
    Hep eksik bir yerden devam ettik.
    Kelimeler yetmedi anlatmaya
    Düşlerin peşinden giderken kaybolduk.
    Bir adım, iki adım…
    Yolun sonunda hiçbir yere varmadık.
    Bir sabah, serin bir aydınlıkta uyanırsın,
    Geçmişin ağırlığı düşer omuzlarından,
    Bir şarkı söyler kalbin
    Ve belki de ilk defa,
    Gerçekten duyarsın.
    Ama o an bile,
    Anlamlar kaçar ellerinden.

  • @murattanriverdi8193
    @murattanriverdi8193 2 หลายเดือนก่อน +1

    ÇOK GÜZEL BIR SES YUREGINE SAĞLIK ABLAM

  • @ibrahimexasxase4253
    @ibrahimexasxase4253 3 หลายเดือนก่อน +1

    To rê serkewtene wazeno hunermenda heja yê Pınar can.
    Başarılar diliyorum Pınar can. Sedan Munzur gibi hep böyle çağlasın....🎉

  • @sumbulkrmztas1174
    @sumbulkrmztas1174 3 หลายเดือนก่อน +1

    Ses yorum ve türkü muhteşem bir uyum yüreğine sağlık pınar aydınlar 👏👏👏👏🌹🕊️✌️

  • @insancayasam9478
    @insancayasam9478 3 หลายเดือนก่อน +2

    Yoldaş, Can Pınar..!🌾♥️🕊💐☮️🙋‍♂️

  • @bilookay1124
    @bilookay1124 3 หลายเดือนก่อน +1

    Bir pınar gibi akıcı, sade, saf... ❤

  • @huseyinyildirim8466
    @huseyinyildirim8466 3 หลายเดือนก่อน +1

    Maşallah sesin süper başarılar

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +2

    Gönlümün Yolu
    Bir yanımda dumanlı dağlar,
    Bir yanımda sürgün yollar,
    Dersim’in serin sularında,
    Yaralı bir kuş gibi, dalar da, uçar da.
    Gönlümün yolu uzundur, yokuştur,
    Geceler kavuşmaz, günler soluktur,
    Bir mendil bırak bana, dertleri silsin,
    Ah, bu sevda, gönlümde bir hüzündür.
    Bir ağıt gibi yükselir sesim,
    Dağlardan yankılanır, duyar mı sesimi?
    Gönlü dağlı, yüreği yaralı,
    Bir sevda türkü olur da dilimde.
    Açılır kapılar, döner mi rüzgâr?
    Kürdistan’a varır mı bu nağmeler?
    Her dizesi hasret, her notası özlem,
    Bu türkü, senden bana, benden sana, derin bir elem.

    • @mustafakart3525
      @mustafakart3525 20 วันที่ผ่านมา +1

      Saxbi brayê hêja..
      Yüreğinize sağlık kardeşim..

    • @İbrahimAgir-w2b
      @İbrahimAgir-w2b 18 วันที่ผ่านมา

      Teşekkür ederim

  • @Mitraistbaba
    @Mitraistbaba 3 หลายเดือนก่อน +1

    Bravo Pinarxan. Tu pir xwes distiri.

  • @Suat-14
    @Suat-14 3 หลายเดือนก่อน +2

    Pınoooo👏👏👏👏✌️✌️💐💐🔥

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Beni yola vurdular, meçhule doğru
    Çığlığım yankı, dağlara vurur bu keder
    Kavuşmak hayal olmuş, sevdam bölünmüş
    Bir halkın türküsünde, gizli kalır her seher
    Nakarat:
    Dağlar yankı vermez, susmuş yollarım
    Ağlamış gözlerimde, umutlar var
    Bir kervan geçmiş, izi kalmamış
    Bu toprak yaralı, gönlüm yaralı
    Bir gül açar, kanar gönlümde yeniden
    Sesimden süzülür acı, hüzünle sarar
    Kara topraklarda sürgün düşümde
    Her nefesimde özgürlük yakar
    Nakarat:
    Dağlar yankı vermez, susmuş yollarım
    Ağlamış gözlerimde, umutlar var
    Bir kervan geçmiş, izi kalmamış
    Bu toprak yaralı, gönlüm yaralı
    Köprü:
    Zalimin kurduğu darağacında,
    Bir türkü kaldı yadigâr bana,
    Sesimde hürriyet, yüreğimde sevda,
    Bu türküyü yaktım, canım kavrulsa da.

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +2

    Gözlerimi kapattım, uzaklardan bir ses gelir,
    O eski günlerin tozu, göğsümde ağır bir hüzün.
    Bir zamanlar gülüşüyle bahar getiren,
    Bir fırtına kopar şimdi içimde, esir olurum.
    Her cümle bir yangın yeri, her sokak çıkmaz olur,
    Bir an duraksar zaman, sana gelmez hiçbir yol.
    Geçmişin sisli sokaklarında, adını fısıldarım,
    Ama yankısı hep kayıp, hep o aynı boşluk.
    Sahi, sen de hatırlar mısın o vakitleri?
    Birlikte kurduğumuz hayalleri, hep yarım bıraktıklarımızı.
    İlkbahar gibi gelir, sonbahar gibi giderdin,
    Ve ben hep o yerde, avucumda kırık dökük umutlar.
    Düşünmek bir ceza mıdır, bilmem,
    Gözlerin hala sıcacık hatıralarımda dolanırken.
    Kalbim usul usul bir şarkı mırıldanır,
    Sanki senin adını bir daha duymak ister gibi,
    Sanki o günlere dönmek ister gibi, ama yapamaz.
    Çünkü bilir ki, hiçbir yol çıkmaz sana.
    Bir söz daha söylesem mi, diye düşünürüm,
    Ama boğazıma düğümlenir her kelime, susarım.
    Anılar dökülür usulca, kırık dökük hecelerden,
    Ve o gözler… ah, o gözler bir yara gibi kalır aklımda.
    Bilsen ne çok bekledim o kapının ardında,
    Bilsen kaç gece yıldızlara sordum seni,
    Sanki onlar bile uzak, sanki hepsi düşman,
    Birlikte olduğumuz günlere inat, yalnızlığa inat.
    Şimdi hatıralar bir ince yağmur gibi düşer,
    Ve her damla, adını yazdırır toprağa.
    Her şey sustuğunda, kalbimde bir ağıt yükselir,
    Sanki o şarkının sesidir, bir kez daha dönmeni ister gibi.
    Ama bilirim, bazı şeyler hiç dönmez,
    Bazı yaralar hiç kapanmaz,
    Ve her gidiş bir mevsimi alıp götürür,
    Beni senden uzaklara, o tenha sokaklara bırakır.
    Şimdi kim bilir, hangi rüzgarlara savruldun?
    Hangi şehirde, hangi yüzlere karıştın?
    Ve ben, hala o eski şarkıyı mırıldanırım,
    Belki bir gün, o köşeden çıkıp gelirsin diye.
    Ama bilir misin, her geçen gün daha ağır gelir,
    Her adım bir hüzün, her adım bir eksik.
    Ve insan, kendinden bile vazgeçer bazen,
    Sırf o adımı duymak için, sırf o eski sesi.
    Yine de…
    Bir ışık yanar içimde, sönmez bir umut gibi,
    Bir gün döner misin, diye sorar kalbim usulca,
    Ama cevabı hep susar, hep o bilindik boşluk.
    Çünkü bilirim, bazı şarkılar hep yarım kalır.
    Ve biz…
    O şarkının en kırık yerinde kaldık,
    Ne bir adım ileri, ne bir geri,
    Sadece hatıralarda yankılanan bir ses gibi,
    Sadece o eski şarkıda adın gibi…

  • @haydarsahinkuzukiran5079
    @haydarsahinkuzukiran5079 3 หลายเดือนก่อน +1

    Hasan Baba'nın Sazı bir başkadır ❤

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Bir alev düştü toprağa,
    Savruldu kül gibi rüzgârla,
    Sivas’ın karanlığında kaldı,
    Göz göze bakışlar, umutlar…
    Bir söz vardı dillerde o gün,
    Bir yara açıldı gönüllerde,
    Ateşin sıcaklığı değil,
    İnsanın soğukluğu yaktı bizi en çok.
    Yakılan sadece bedenler miydi?
    Bir şehir mi, bir halk mı, bir inanç mı?
    Duman duman yükselirken sesler,
    Nefes alamadı vicdanlar, sustu.
    (Nakarat)
    Ah Madımak, yangının ortasında,
    Bir damla su yetişmez mi?
    Bu toprak bu kadar mı kurak,
    Bu yürekler bu kadar mı taş?
    Bir acı vardı o gün,
    Büyüdü, dağ oldu içimizde,
    Yaralarımıza tuz basan eller,
    Birbirini sıkarak döndü uzaklara.
    Zaman geçti, kül kaldı geride,
    Ama ne biz unuttuk ne yananlar,
    Her adımda anılarla doluyuz,
    Bu ülkenin vicdanı, hala yanık.
    Bir gök kubbe çöker üstümüze,
    Her gece bir ağıt gibi,
    Her sabah bir umut bekleriz,
    Belki döner döner de buluruz o ışığı.
    (Nakarat)
    Ah Madımak, yanmış canların türküsü,
    Hangi su söndürebilir bu ateşi?
    Hangi kelime, hangi gözyaşı,
    İnandırır bizi, bu yangın dindi diye?
    Bir çocuk sesi duyulur,
    Bir anne ağlayışında,
    Bir halkın özleminde,
    Her nefeste hissedilir, acı kalır.
    Biz, unutmayanlar,
    Biz, dilsiz çığlıklar taşıyanlar,
    Gözyaşlarımızda büyüyen,
    O yangının ortasında kalanlarız.
    (Nakarat)
    Ah Madımak, söndü mü sanırsın?
    Bu ateşin külleri,
    Her nefeste, her anıda,
    Yeniden yeniden yanar canlarımızda.

  • @IsmailAlkaya-q1t
    @IsmailAlkaya-q1t 3 หลายเดือนก่อน +1

    Sesine ve yorumu saglık pınar aydınlar

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Gözlerinde bir uzaklık var,
    yüreğime dokunan eski zamanların sesi,
    hissediyorum;
    kaybolmuş anların izi var sende.
    Bir dokunuş, bir hüzün, belki de susmuş kelimeler…
    Ama hep öylece duruyor orada,
    sessizliğin arkasında bekleyen o gizli bakış.
    Bazen durup da düşünürüm,
    neden bu kadar derin bakar insan?
    Bir hatıra mıdır yüzünü asan,
    yoksa belirsiz bir yarına duyulan korku mu?
    O an işte, kendimi bulurum
    sessizliğin içinde dolanan sorular arasında,
    cevapsızlıkta kaybolan düşüncelerin izinde.
    Sana bakmak,
    bir kayanın içinden fışkıran su gibi,
    tutulmaz, durdurulmaz,
    ama her bir damlası ruhuma işliyor.
    Bilir misin, yüreğinde taşır insan,
    o ağırlığı,
    dünyaya meydan okuyan ama içten içe titreyen o duyguyu.
    Her adımında,
    ardında bırakılmış izler var.
    Kimse dönüp bakmaz belki,
    ama gökyüzüne doğru uzanır adımların,
    bulutların ötesinde bir şeye ulaşmak ister gibi.
    Bir umudun sessiz haykırışıdır bu,
    hiç kimsenin duymadığı, ama var olduğunu bildiğin.
    Yollar var içimizde yürüdüğümüz,
    hiç görmediğimiz,
    ama hep var olduğunu hissettiğimiz.
    Bir an gelir,
    o yol biter sanırsın,
    ama aslında yol hep devam eder;
    bizim göremediğimiz yerlerden,
    başka hayatların kıyılarında.
    Bir yanımız suskun kalır,
    bir yanımız hep konuşmak ister,
    ama hangi kelime yeter ki anlatmaya?
    Hangi cümle o derinliği sarar?
    Hangi nefes o ağırlığı kaldırır?
    Belki de sadece bakmak yetmez,
    görmek gerekir içindekini,
    tam da senin baktığın yerden,
    o kaybolmuş anların gölgesinde.
    Durup da soluduğun hava,
    geçip gittiğin yolların yankısıdır,
    ama o yankı da bir gün silinir gider.
    Kendinden bir şeyler bırakırsın geride,
    hiç kimse fark etmese de,
    bir iz gibi, bir anı gibi,
    sonsuz bir boşluğa dokunan varlığınla.
    Bir sessizlik vardır ki,
    içindeki binlerce sesin yankısıdır.
    Duymaz kimse,
    ama sen bilirsin,
    her adımında biraz daha derine inersin.
    Ve her adımında, biraz daha kendi sesini bulursun.
    Gözlerin,
    işte orada saklı,
    bütün cevapların,
    sorulmamış soruların,
    ve tüm o sessiz bakışların.
    Bir ışık arar,
    bulunduğu karanlıkta,
    ama o ışık hep içindedir aslında.
    Aramaktan vazgeçtiğinde,
    bulursun.

    • @İbrahimAgir-w2b
      @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

      Sayın Pınar hanım benim ben bu şiirlerimi size armağan etmek istiyorum hiçbir karşılık vs beklemiyorum daha çok var selamlar saygılar

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Suskun Ateşler
    Bir gün seher vakti, dağlar uyanır
    Yürekten fırtına, sabırla yanar
    Dertlerim sırdaş, suskun ateşler
    Yollar uzun, gurbet hep yaman
    Deli rüzgârlarla savrulur bağrım
    Hasretin narında kavrulur çağrım
    Ellerim boş, gönlümde sevdan
    Her adımda bir umut doğar
    Nakarat:
    Duy beni, gül kokulu yarim
    Sana yandım, sana ağladım
    Dön gel, bu sevda ölmez ki
    Gözlerimde hüzün solmaz ki
    Sürgün rüzgârlar, umutlar yorgun
    Her gecede bir hayal yudum yudum
    Sılada kalmış sevdanın sesi
    Kalbimde bir türkü, düşler derin
    Yolunu gözledim, yıllar geçti
    Bir bahar gülüşü, hasret bitti
    Karanlık geceler, aşkı saklar
    Bir gün kavuşuruz, sabırla bekle
    Nakarat:
    Duy beni, gül kokulu yarim
    Sana yandım, sana ağladım
    Dön gel, bu sevda ölmez ki
    Gözlerimde hüzün solmaz ki

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Zamanın Gölgesinde
    I.
    Dağların sessizliğiyle,
    Açılır her sabah gözüm,
    Bir yaralı kuş misali,
    Yüreğimde hasret çözümsüz.
    Toprağın sesi yankılanır,
    Bir su gibi akar içimden,
    Bir umudun izinde yürürüm,
    Güneş doğmasa da gecemden.
    Nakarat:
    Ey yar, yollar dar,
    Ellerim boş, gönlüm kanar,
    Bir ağıtla çağırırım seni,
    Zamanın gölgesinde yanar.
    II.
    Zifiri karanlık gece,
    Yıldızsız gökyüzü susar,
    Bir türküdür fısıldarım sana,
    Sözlerimde dağlar kabarır.
    Yüreğime değen rüzgar,
    Taşır seni uzaklardan,
    Bir umut bırakır kapıma,
    Adın yazılı gözyaşlarımda.
    Nakarat:
    Ey yar, yollar dar,
    Ellerim boş, gönlüm kanar,
    Bir ağıtla çağırırım seni,
    Zamanın gölgesinde yanar.
    III.
    Güne döner yüzüm nihayet,
    Bir sevda yüklü dizelerle,
    Kavuşur mu kalbim bir gün,
    Sana açılan bu yollarla?
    Kırgın bir dağın yamacında,
    Çiçek açar umudum,
    Dikenlerle kanar ellerim,
    Ama vazgeçmez dururum.
    Nakarat:
    Ey yar, yollar dar,
    Ellerim boş, gönlüm kanar,
    Bir ağıtla çağırırım seni,
    Zamanın gölgesinde yanar.

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Gecenin Koynunda Bir Yolculuk
    Gecenin koynunda, yıldızların altında,
    Bir yolculuk bu, sessiz ve derin,
    Düşlerin peşinde, umutların yitik,
    Ay ışığında saklı, hüzünlü bir zemin.
    Karaltılar düşer yollara, sessizce,
    Her adım, bir öykü, her soluk, bir iz.
    Yankılanır uzaklarda bir tren sesi,
    Gözlerimdeki yaş, yüreğimde sızı.
    Ah, ne çok hasret var içimde saklı,
    Ne çok sevda, ne çok kırık dökük hayal.
    Bir türlü dindiremediğim, kanayan bir yara bu,
    Gecenin bir yarısı, ansızın vuran rüzgarla.
    Sokak lambaları altında yürürken,
    Her gölge bir hikaye, her çatlakta bir yaşam.
    Bir bardak çayın buharında kaybolurken,
    Anılar serilir önüme, matemli bir paslaşma.
    Bir çalgı çalar uzaktan, belki bir bağlama,
    Notalar süzülürken geceye, yaslı bir tını.
    Her biri birer yanık türkü, yarimden yana,
    Dudaklarımdan dökülür, sessiz, usulca bir inilti.
    Bu şehir, bu sokaklar, bu köşe başları,
    Her biri tanık olmuş sevdalarıma.
    Bir zamanlar dolup taşan kahkahaları,
    Şimdi anılarda sade bir sızı, dökülen yaşlarla.
    Ve ben, bir göçmen kuş gibi, yorgun,
    Kanadı kırık, yüreği buruk,
    Aşkı ararım durmadan, soluksuz,
    Belki bir umut, belki bir hayal, ama hep uçsuz bucaksız.
    Gecenin bu yalnız saatlerinde,
    Hep bir şeyler eksik, hep bir şeyler fazla.
    Ruhumun derinliklerinde,
    Bir Yusuf misali, hüzünle dolu bir sazda.
    Ve yol alırım, gecenin koynunda,
    Yıldızların altında, düşlerin peşinde.
    Yusuf'un dediği gibi, hep bir hüzün var bu şarkıda,
    Bir ayrılık, bir kavuşamamanın izinde.
    Bir şiir bu, başladığı yerde sona erer,
    Her kelime, bir öncekinin yankısı.
    Gecenin koynunda, yıldızların altında,
    Bir yolculuk bu, sessiz ve derin, yalnızca bir iz bırakır.

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Dudaklarında asılı bir söz var,
    Gecenin karasında saklı, gözlerinde açılır,
    Zaman, göğsünün derinliğine düşen bir gölge,
    İzlerini toprak bile unutamaz.
    Bir sokak lambası gibi kırılgan,
    Ama bir dağ gibi sert,
    Sonsuz bir yolculukta kaybolan
    Adımların yankısında adın saklı.
    Bir ırmağın başında sessizce bekleyen sabır,
    Bütün zamanlara inat akan,
    Düşlerin ürkek telaşına benzer,
    Bir bakışın yakıcı hükmünde yanar.
    Düşe kalka yürüyen bir hayat,
    Bilinmeyenlerin peşine takılmış,
    Ve her adımında biraz daha eksilen,
    Ama bir o kadar da dolup taşan.
    Bir kuytuda unutulmuş anılar var,
    Her biri seni anlatan,
    Her biri seni susan,
    Ve her biri, yokluğuna inat var olan.
    Korkulara, umutlara karışan gölgeler,
    Ve ellerin boşlukta gezinen,
    Tüm ağırlığını sırtında taşıyan bu hayat,
    Bir sır gibi saklar seni.
    Gözlerinin karasında kaybolur zaman,
    Sözcükler susar, geriye bir nefes kalır,
    O nefes, yüreğinden süzülüp gelen,
    Bir ömrün yankısı olur.
    Kimsesizliğin en kalabalık anında bile
    Adımlarının sesini duyarsın,
    O ses ki karanlığı yaran bir bıçak gibi
    İçini titretir, varlığını yeniden hatırlatır.
    Ve sen,
    Bir yalnızlığa tutunursun,
    Bir ışığın gölgesine sığınırsın,
    O gölge ki sensin,
    O yalnızlık ki senin kendin.
    Bu şiir, senin içinden akan nehirlerin sesi,
    Bir kelebeğin kanatlarında, bir uçurumun kenarında,
    Hissederek, yaşanarak yazılmış bir hikâye,
    Ve her kelimesinde senin adın yankılanır.

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Yara Dağı
    Gönül dağım yandı, döndü dumanla,
    Bir ses gelir öteden, o yanık kemanla,
    Dilimde bir ah, gözlerim nemle dolu,
    Gidenlerin izi var, kalır her solukla.
    Bir yürek vardı, yandı kül olup savruldu,
    Bir türkü söyledi, dağlara vuruldu,
    Dersim’den esen rüzgar, hüzünle savrulur,
    Bir yol var uzakta, ışığı hep kaybolur.
    Nakarat:
    Duy beni, gör beni, ey yolun sevdası,
    Dağlarda kalan bir canın, yakar feryadı,
    Sönmeyen bir ateştir, bağrımda yarası,
    Bir türküdür bu, ah, dillerde yası.
    Geceler uzar, gündüzler küser hale,
    Bir damla düşer toprağa, dönerse çileye,
    Semah dönerken, gölgeler uzar, susar,
    Bir ağıttır bu, yüzyıllardır her nefeste var.
    Yolcusu olur mu bu kavganın, bu aşkın?
    Bir umut yeşerir mi bu kırgın, yaslı taşın?
    Bir ses kalır yankısız, bir iz kalır silinmez,
    Dünya döner, bizden kalan hep bir sızı, bir ezgi.
    Nakarat:
    Duy beni, gör beni, ey yolun sevdası,
    Dağlarda kalan bir canın, yakar feryadı,
    Sönmeyen bir ateştir, bağrımda yarası,
    Bir türküdür bu, ah, dillerde yası.
    Gözlerimde yaş, dilimde bir dua,
    Bir nefes çekerken, döner içime veda,
    Yanan canların izi, döner kül olup savrulur,
    Yara Dağı bu, hiç bitmeyen bir yangınla kavrulur.

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 20 วันที่ผ่านมา

    Sancının Gölgesinde
    Geceyi bölen bir çığlık gibi duruyor,
    ellerimde unutulmuş bir halkın rüyası.
    Kırılmış aynalar kadar gerçek,
    dağların eteklerine sinmiş bir ağıt bu,
    duyuyor musun?
    Çünkü biz,
    şehrin paslı kapılarında biriken
    eski sevdaları taşırız;
    yangından arta kalan
    kül gibi bir aşkın suretini,
    bir bayrak gibi açarız yüreğimizde.
    İçimizde bir kervan geçer,
    uzun yolların yorgun ayak izleriyle,
    suskun taşların altındaki hikâyelerle.
    Bir mezar taşı bile bulamazsın,
    ölülerimiz adını kaybettiğinde.
    Ama bil ki,
    her harf öfkeye dönüştü burada.
    Sonra, bir sokak arasında unutulan
    çocuk kahkahaları gibiyiz,
    her gülüş bir çatlak bırakır taşlarda.
    Ama bir de bakarsın,
    kan renginde bir sessizlik çökmüş üzerimize.
    Sevdadan bahsederken susmayı öğrendik,
    çünkü sevda burada bir firardır.
    Dağların doruğunda yankılanan bir isyan
    ve her harfi ateşe bulanmış bir destandır.
    Bir kadın düşer aklıma,
    elleri nasırlı,
    gözleri uzak köylerin karası.
    Bir adam düşer aklıma,
    avuçlarında sabır taşır,
    kendi hikâyesini dağlara anlatır.
    Ve o dağlar,
    her şeyin şahididir,
    her şeyin göğsünü deler.
    Sen bilmezsin,
    gözyaşlarımızı gizleriz çoğu kez,
    bir ağıt gibi susarız.
    Ama her suskunluk,
    bir çığlıktır aslında,
    her çığlık,
    bir çağrıdır adalete.
    Sonra yollar biter,
    ama biz bitmeyiz,
    çünkü biz tarihin kırık yüzünde,
    gölgesini arayan yıldırımlarız.
    Ve bil ki,
    hiçbir ateş söndürülmez,
    bir kıvılcım yeniden yanana dek.
    Ey sevdanın adını unutan şehir!
    Biz sana hâlâ türküler söyleriz,
    bir merminin gölgesinde büyüyen umutlarla.
    Ve her umut,
    bir nefes kadar değerlidir,
    çünkü biz,
    nefesiyle yıkarız tüm zincirleri.
    Belki de en büyük suçumuz
    inanmaktı,
    aşkın ve kavganın aynı şiirde buluşabileceğine.
    Ama işte buradayız,
    hâlâ buradayız,
    ellerimizde hiçbir vakit bitmeyen
    bir seher rüzgârı.
    Ve bu rüzgâr,
    şimdi sana seslenir:
    Uyan!
    Çünkü aşk da bir direniştir,
    ve her direniş,
    bir sevdanın izini taşır.

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Dersim’in Suları
    Dersim’in yollarında, ince bir iz bıraktım
    Ay ışığı vururken, serin sulara daldım
    Bir yanım hüzünle doldu, bir yanım kavruldu
    Ah, bu toprakta sevda, her gün yeniden doğdu
    Gönlümde bir hasret var, gözlerimde nem olur
    Bir yanım çiçek açar, bir yanım kül olur
    Munzur’un sularında, yıkandım arı duru
    Ah, bu yolda yürüyen, nice sevda soldu
    Nakarat:
    Dersim’in suları çağlar, dertleri taşır her gece
    Bir türküyle yanar gönlüm, sevdanın ateşiyle
    Yaralı bir yürek taşır, bu dağların sessizliği
    Ah, yolum uzun, derdim derin, umutlar kanat çırpar da
    Bir meşe dalı gibi, kök saldım bu toprakta
    Her yaprağıma bir anı, bir sevda dolandı da
    Zaman geçer, ay döner, ben hep aynı türküyüm
    Ah, bu dağlar, bu sular, sevdamla yoğrulur da
    Nakarat:
    Dersim’in suları çağlar, dertleri taşır her gece
    Bir türküyle yanar gönlüm, sevdanın ateşiyle
    Yaralı bir yürek taşır, bu dağların sessizliği
    Ah, yolum uzun, derdim derin, umutlar kanat çırpar da

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Gözlerimde Sonbahar
    Birinci Kıta:
    Gözlerimde sonbahar, içimde hazan,
    Bir rüzgar eser de, savrulur yapraklar,
    Ellerim soğuk, tenimde uzaklar,
    Yüreğimde kor gibi, eski hatıralar.
    Nakarat:
    Ah dön gel yârim, bu yollar sensiz mi?
    Dağlarda yitip giden, o ses sen misin?
    Bir türkü söylerim, ah içimden gelen,
    Belki duyar da gelirsin, sesim titrek, derinden.
    İkinci Kıta:
    Bir yol düştü, virane köylerden,
    Gözümde bir umut, geçer mi zaman,
    Bir ceylan kaçar, dağların ardından,
    İzlerim kaybolur, yüreğimde duman.
    Nakarat:
    Ah dön gel yârim, bu yollar sensiz mi?
    Dağlarda yitip giden, o ses sen misin?
    Bir türkü söylerim, ah içimden gelen,
    Belki duyar da gelirsin, sesim titrek, derinden.
    Köprü:
    Dağlar kadar hasret, denizler kadar uzak,
    Bir gülüşün yeter, bu ömrüme merhem.
    Duyar mısın, sessizce bekleyen bu can,
    Bir adım atsan, ah sevda olur yeniden.
    Nakarat:
    Ah dön gel yârim, bu yollar sensiz mi?
    Dağlarda yitip giden, o ses sen misin?
    Bir türkü söylerim, ah içimden gelen,
    Belki duyar da gelirsin, sesim titrek, derinden.

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Kerbela’nın Gölgesinde
    Yol düştü Kerbela’ya, kanla sulandı toprak,
    Hasan’ın gözlerinde umut, Hüseyin’in ellerinde sancak,
    Bir cümle aşk, bir cümle yas,
    Dediler ki bu yol çetin,
    Dediler ki hak yoludur, ey can, yürürsen yanacaksın.
    Su aradı mazlum canlar, çölün ortasında serinlik,
    Güneş yaktı, kavurdu yürekleri,
    Hüseyin’in adını anarak, susuz kaldı çocuklar,
    Ali’nin gölgesinde, bir adım atsan alevde yanarsın.
    Nakarat:
    Dersim’in derin yollarında, canlar dile gelir,
    Ali’nin adıyla çağırdım, Kerbela’da kan döküldü,
    Bir nefeslik huzur aradık, bulduk mu bilemedik,
    Yaralı yüreklerde, hep Hüseyin’in sesi yankılanır.
    Bir alev düştü o topraklara,
    Hasan’ın gülüşünde direndi umut,
    Hüseyin’in bağrında taşıdı sancısını,
    Ali’nin ışığına bakarak, canlar hakka yürüdü,
    O gün bir cihan yandı, bir cihan dirildi.
    Gördüm ki bu yol uzun,
    Gözler dolu, diller susar,
    Bir ateş var ki sönmez bağrımda,
    Kerbela’nın izinde yürürüm her nefeste,
    Düşersem kalkarım, Ali’nin gölgesine sığınıp.
    Nakarat:
    Dersim’in derin yollarında, canlar dile gelir,
    Ali’nin adıyla çağırdım, Kerbela’da kan döküldü,
    Bir nefeslik huzur aradık, bulduk mu bilemedik,
    Yaralı yüreklerde, hep Hüseyin’in sesi yankılanır.
    Seher vakti, yürek yanar,
    Sazımda acı, sözümde aşk,
    Duyar mısın Ali’m, yüreğimde yerin,
    Bir gün sana ersek de,
    Ölsek de senin yolunda, serin.

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Yaralı Yürekler İçin
    Bir sabah uyandım dağlara,
    Ellerimde yok bir umut, yok hüzün,
    Bir ses duydum, içimde yanan,
    Dediler ki yolun hak,
    Dediler ki Ali’den yana.
    Yolum düştü, darda kaldım,
    Bir avuç suya hasretim,
    Gözümde yaş, içimde dert,
    Ali, seninle yürüdüm bu yolda,
    Bir nefes ki serinlik versin diye.
    Nakarat:
    Dersim’in dağları, yolumun başı,
    Ali diye çağırdım, duydu mu beni?
    Yaralı yürekle, dillerde adın,
    İsyan ederim, gönlümde sızı.
    Göçüp giden canlar, düştü yerlere,
    Kırk kapının ardında bekledik,
    Bir damla nur aradık geceye,
    Ali’nin ışığıyla erdik hakka,
    Bir cümle sevdik, bir cümle yandık.
    Gördüm ki yollar uzun,
    Eller uzanmaz, diller susar,
    Bir ateş ki bağrımda sönmez,
    Ali’nin adını söylerim her nefeste,
    Düşersem de kalkarım, ona sığınıp.
    Nakarat:
    Dersim’in dağları, yolumun başı,
    Ali diye çağırdım, duydu mu beni?
    Yaralı yürekle, dillerde adın,
    İsyan ederim, gönlümde sızı.
    Bir seher vakti gelirse gönlüm,
    Sazımda, sözümde bulurum onu,
    Duyar mısın Ali’m, yüreğimde yerin,
    Bir gün sana ersek de,
    Ölsek de senin yolunda, serin.

  • @mustafakart3525
    @mustafakart3525 20 วันที่ผ่านมา

    Sehetxweş û temen dirêj be hozan a hêja.!

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Dersim’in Kerbela’sı
    Kerbela’yı gördü bu topraklar,
    Yüzyıllar sonra bir kez daha,
    Seyit Rıza, Alişer, Zarife,
    El ele verdi, dağların gölgesinde,
    Dediler ki, bu zulme boyun eğilmez.
    Bir gece vakti toplandılar,
    Dersim’in karanlığında ışık aradılar,
    Gözlerinde umut, dillerinde aşk,
    Ali’nin yolundan gitmek ne demek,
    Anladılar, Kerbela’nın izinden yürüdüler.
    Nakarat:
    Dersim’in Kerbela’sında canlar düştü toprağa,
    Seyit Rıza’nın sözü, Alişer’in aşkı,
    Zarife’nin gözyaşı, hepsi bir oldu,
    O gün dağlar ağladı, Dersim’in yüreği sızladı.
    Gün doğarken bir çığlık duyuldu,
    Çocuklar, kadınlar, yaşlılar,
    Hepsi toprağa düştü, bir cümleyle,
    Ali’ye adanan, Kerbela’nın ruhuyla,
    Dersim’in bağrında bir ateş yandı.
    Bir ağıt yükseldi gecenin derinliğinden,
    Dediler ki “Zalimler geçer, hak kalır”,
    Seyit Rıza’nın yüreğinde aslan yattı,
    Zarife’nin bakışında, bir çocuk kadar masum,
    Alişer’in aşkında bir yol vardı, bu yol hakka.
    Nakarat:
    Dersim’in Kerbela’sında canlar düştü toprağa,
    Seyit Rıza’nın sözü, Alişer’in aşkı,
    Zarife’nin gözyaşı, hepsi bir oldu,
    O gün dağlar ağladı, Dersim’in yüreği sızladı.
    Gözümde bir resim var, bugünün gölgesinde,
    Geçmişin acısıyla yoğrulmuş,
    Bir nefes kadar yakın, bir cihan kadar uzak,
    Yine bugün, yine yarın,
    Kerbela’nın izinden yürür canlar, hak arar.
    O gün ne yaşandıysa,
    Bugün de yürekler bilmez mi,
    Seyit Rıza’nın sesi hâlâ dağlarda yankılanır,
    Alişer ve Zarife, bir deyişle anılır,
    Bu topraklar hep hatırlatır, adaletle yanılır.
    Nakarat:
    Dersim’in Kerbela’sında canlar düştü toprağa,
    Seyit Rıza’nın sözü, Alişer’in aşkı,
    Zarife’nin gözyaşı, hepsi bir oldu,
    O gün dağlar ağladı, Dersim’in yüreği sızladı.

  • @hacitunc5452
    @hacitunc5452 3 หลายเดือนก่อน +3

    Sen 🥀🥀gönlümüzün
    🥀🙏🥀Sultanı sin

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Kelimeler köhne bir köprüdür bazen,
    Sessizliğin eşiğinde yankılanır hüzün.
    Dün gece, gecenin tam ortasında,
    Sokak lambaları titredi birer birer,
    Gözlerimde tutsak kalmış gölgeler
    Bir eski hikâyeyi fısıldadılar zihnime.
    Zamanın ağırlığı omuzlarımda,
    Bir şehir geçip giderken ansızın,
    Yarım kalmış cümleler bıraktı ardında.
    Bir kalemin ucunda titreyen notalar
    Ezgisiz şarkılara sürüklerdi beni,
    Ama bir cevap bulamazdı sorularıma.
    Bir zamanlar, sokaklarda yürüyen genç adam,
    Kaybolmuş izlerin peşinde, sessizce,
    Gözlerinde umudu büyüten bir çizgi
    Kör bir kavganın ortasında durur gibiydi.
    Ellerinde titrek bir umut,
    Yürüdü, yürüdü, hep yürüdü.
    Şimdi gökyüzünde bir bulut kadar yalnız,
    Bir yol kadar uzun hatıraların içinde
    Geçmişin izleri dolaşıyor,
    Bir zamanlar söyleyemediklerimiz kadar ağır
    Biriken her şey gözlerimde birikiyor,
    Ama söylemek yetmiyor, içimde bir şey eksik.
    Bir sokak köşesinde unutulmuş sözler,
    Bir şehrin en eski duvarlarına yazılmış
    Kelimeler dönüyor yavaşça,
    Anılarla dolu boş bir defter gibi
    Herkesin bakıp da göremediği bir hikaye
    Ve bu hikayede eksik kalmış tüm virgüller.
    Sabahlar gecenin peşine takıldığında,
    Uykusuzluğun derin kuyusunda kaybolmuş
    Bir adım ileri, bin adım geri gidiyorum.
    Kim bilir hangi sokaklarda kaybolur insan?
    Hangi kapılar ardında gizlenir gerçek?
    Ve ne zaman buluruz asıl aradığımızı?
    Sokaklar bir ninni gibi başlar,
    Adımlarımızı sarar sessizce,
    Bir adım daha atarım, bir yenilgi daha,
    Ama pes etmek uzak bir hayal,
    Gözlerimde son kalan ışıkla yürürüm
    Ve unutulmuş sözlerin peşinden giderim.
    Ellerimde titreyen umutlar,
    Bir gün aydınlığa çıkar belki,
    Belki de unutulmuş köhne bir kitabın
    Son sayfasında bulunur asıl cevap.
    Ama yol bitmedi daha, daha yürüyeceğiz,
    Çünkü zamanın bir sonu yok,
    Çünkü hayat hep bir adım önde.
    Bir sokak lambasının altında bekler gibi
    Ansızın beliren bir umut ışığına,
    Sessizlikte kaybolmuş bir ses arıyorum,
    Ve biliyorum ki o ses bir gün yankılanacak
    Yorgun sokakların kalbinde,
    Bir adım daha atacağım o zaman,
    O son adımda buluşacağız.
    Zaman yavaşça eriyip giderken,
    Bir şehir büyür içimde,
    Ve o şehirde kaybolmuş ben,
    Her sokak köşesinde yeniden doğarım.
    Bir hayalin peşinde koştuğumuz her an
    Bir başka başlangıcın habercisi,
    Ve her bitiş aslında yeni bir başlangıçtır.
    Sana yazdığım bu kelimeler,
    Bir eski kitabın sayfalarına kazınmış gibi,
    Zamanla sararacak, belki unutulacak,
    Ama içinde bir parça bırakacak,
    Sessizce, derinlerde bir yerde yankılanan
    Bir hatıra olacak, bir iz bırakacak.
    Ve biz, bu sonsuz yolda yürürken,
    Ardımızda bıraktığımız her adımda
    Bir başka hikaye yazılacak,
    Bir başka şarkı söylenecek,
    Ve biliyorum ki, sonunda,
    Gözlerimizde saklı o son ışık
    Bir kez daha parlayacak,
    O güne kadar, yürümeye devam.

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Dersim’in Elleri
    Giriş:
    Karanlığın göğsüne, sessizce doğan bir ışık,
    Dağlar selam verirken, rüzgarla yürüyor bir kadın,
    Elleriyle dokunmuş yüreklere, kanadı kırık bir kuş gibi,
    Dersim’in yollarında, adımları ağır, gözü nemli…
    Nakarat:
    Dersim’in elleri, dağlar dile gelir,
    Bir türküde buluşur, tüm hüzünler, tüm sevdalar,
    Düşer yüreklere, bir damla gözyaşı gibi,
    Dersim’in yolları, taşlı, ince bir yaradır…
    Birinci Kıta:
    Sırtında bir tarih var, suskun, ama derin,
    Adını söyleyemeyenlerin, dillerinde dolanan,
    Buğday tarlalarında açar çiçekler, sarıya durur saçları,
    Dersim’in çocukları, göç yollarında yitik…
    Nakarat:
    Dersim’in elleri, dağlar dile gelir,
    Bir türküde buluşur, tüm hüzünler, tüm sevdalar,
    Düşer yüreklere, bir damla gözyaşı gibi,
    Dersim’in yolları, taşlı, ince bir yaradır…
    İkinci Kıta:
    Ana dolu bir yürek var, sesinde yankılanan,
    Elleriyle ördüğü o sevdayı, bir ateşte yakar,
    Gecenin karanlığında, yıldızsız gökyüzü altında,
    Dersim’in ağıdı, sessizce yükselir toprağa…
    Nakarat:
    Dersim’in elleri, dağlar dile gelir,
    Bir türküde buluşur, tüm hüzünler, tüm sevdalar,
    Düşer yüreklere, bir damla gözyaşı gibi,
    Dersim’in yolları, taşlı, ince bir yaradır…
    Bir kadın yürürken, yüreğinde dağ gibi yükler,
    Sımsıcak bir türkü bırakır rüzgara,
    Elleriyle büyütür umudu, düşleri savurur Dersim’e,
    Ve türkü, zamansız bir sevdaya döner…

  • @NecatiÇetinkaya-j3w
    @NecatiÇetinkaya-j3w หลายเดือนก่อน

    O güzel sesine yureğine sağlik pınar bacim

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Sessiz bir gecenin içinden, ağır bir solukla başlıyorum söze,
    Her kelimenin altında bir sır var, her virgülün ardında bir hikaye.
    Gözlerim uzaklara dalıyor, ellerim unutulmuş bir gökyüzünü arıyor,
    Kalbim eski sokakların yankısını duyuyor, taş basamaklarda yürüyen ayak izlerini.
    Bir adamın yalnızlığıyla başlar her şey,
    Bir kadının sessiz bekleyişinde sona erer mi diye sorarsın,
    Fakat cevaplar her zaman uzaklarda değildir,
    Onlar bazen gözlerinin içindedir, bir dokunuş kadar yakın.
    Sözler titrerken dudaklarda, her hece bir savaşı anlatır,
    İçimizde kopan fırtınalar, göğsümüze bir dağ gibi yaslanır.
    Zaman denilen o ağır yük, sırtımıza çökerken,
    Sonsuz bir sevdanın ağırlığını taşırız ruhumuzda.
    Öyle çok şey var ki anlatılacak,
    Ve bir o kadar da saklanacak, derinlere gömülecek.
    Söylenmemiş cümlelerin ortasında bir bakış,
    Sessizliğin içinde patlayan bir çığlık gibi,
    Kim bilir, kaç kere sustuk, kaç kere konuştuk sadece içimizde.
    Kırık hayallerin arasında yürürken ayaklarım,
    Toprak kokusu gelir burnuma, geçmişin izi silinmez.
    Her köşede bir hatıra, her adımda bir iz bıraktık,
    Ama ne kadar uzaklaşırsak uzaklaşalım, hiçbir zaman unutmadık.
    Ağır bir yük gibi yüreğimde hissettiğim bu dünya,
    Ve seninle paylaştığım bu kelimeler,
    Bir araya gelir mi sanırsın, bir bütün olur mu?
    Kırılmış bir aynanın parçaları gibiyiz, her birimiz ayrı bir öykü.
    Ne kadar direnirsek direnelim, içimizde bir boşluk kalır hep,
    Doldurulamayan, kapatılmayan bir yaradır o.
    Ama biz yine de yürürüz, inadına, zorlaya zorlaya,
    Çünkü umut, her şeyin ötesinde, kalbimizin derinliklerinde gizlidir.
    Gözlerindeki hüzün, dudaklarındaki gülümseme kadar gerçek,
    Ve bizler, hep yarım kalan cümlelerin peşinde koşarız.
    Bir gün tamamlanır mı dersin? Yoksa hep böyle mi kalırız,
    Yarım, eksik, kırık dökük?
    Ama işte, o eksikliktir belki de bizi biz yapan,
    O yarım kalan cümlelerdir ruhumuza şekil veren.
    Bir ömür boyu ararız o eksik parçayı,
    Ve belki de bulamayız asla.
    Ama aramaya devam ederiz,
    Çünkü aramak, bulmaktan daha değerli bazen.
    Ve sen, bu dizelerde kaybolurken,
    Belki de kendini bulacaksın, sessizliğin içinde.
    Bir fırtına kopacak belki, içimizde bir şeyler yıkılacak,
    Ama sonra yeniden inşa edeceğiz, her seferinde daha güçlü,
    Daha kararlı, daha tutkulu.
    Çünkü yaşam budur; her düşüşte yeniden ayağa kalkmak,
    Her acıda biraz daha büyümek.
    Ve belki de en önemlisi,
    Sevmekten asla vazgeçmemek.

  • @alibaki4184
    @alibaki4184 3 หลายเดือนก่อน +2

    Pınar Bacı dört gözle bekliyorum

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน

    Güneşin Gölgeleri
    I.
    Gurbet yolları uzanır, gönlüm yaralı
    Özlem büyür, dağlarda yankılanır feryadı
    Toprak kokusu sinmiş ellerimde hâlâ
    Sana seslenir, dağ rüzgârı, dost cana.
    NAKARAT:
    Ah güneşin gölgeleri, düşer toprağıma
    Yarına umut ekmişiz, baş eğilmez asla
    Bir sevdadır, yürekte koca bir yangın
    Dön gel, ey yar, yollar kısalsın artık.
    II.
    Anılar sırtımızda, ağır mı ağır
    Her adımda hasret, içimizde bahar
    Gözlerinde bir başka dünya, bende koca bir isyan
    Bağrımıza basmışız, umutla dolu yarınları.
    NAKARAT:
    Ah güneşin gölgeleri, düşer toprağıma
    Yarına umut ekmişiz, baş eğilmez asla
    Bir sevdadır, yürekte koca bir yangın
    Dön gel, ey yar, yollar kısalsın artık.
    III.
    Her nefeste hasret, her gözyaşında sabır
    Bizimdir bu toprak, dökülse de cana sabır
    Düşmedik, düşmeyiz, yıldızlara meydan
    Senin için türküler söyledik bir destan.
    NAKARAT:
    Ah güneşin gölgeleri, düşer toprağıma
    Yarına umut ekmişiz, baş eğilmez asla
    Bir sevdadır, yürekte koca bir yangın
    Dön gel, ey yar, yollar kısalsın artık.

  • @huseyinsarkaya8928
    @huseyinsarkaya8928 3 หลายเดือนก่อน +1

    cansın

  • @huseyinekinci5264
    @huseyinekinci5264 3 หลายเดือนก่อน +2

    ❤❤❤❤

  • @Deli_Ozan_Memo
    @Deli_Ozan_Memo 3 หลายเดือนก่อน +1

    😢👍

  • @Feride-Tamer
    @Feride-Tamer 3 หลายเดือนก่อน

    👏👏👏👏👏👏

  • @huseyinurun115
    @huseyinurun115 3 หลายเดือนก่อน

    😘Arars..😘

  • @İbrahimAgir-w2b
    @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน +1

    Pınar arkadaş ben yorumlara bıraktığım şiirler ve türkü besteleri size armağanımdır değerlendirmenizi rica ediyorum sizden hiçbir talebim yoktur kesinlikle selamlar saygılar…İbrahim

  • @huseyinurun1494
    @huseyinurun1494 3 หลายเดือนก่อน +1

    ❤💙

  • @aysegulyokus8396
    @aysegulyokus8396 2 หลายเดือนก่อน

    🎉❤

    • @İbrahimAgir-w2b
      @İbrahimAgir-w2b 2 หลายเดือนก่อน

      Bir akşam vakti, sokağın köşesinde, unutulmuş bir şarkı gibi durur yalnızlık.
      Gözlerinde bir ağırlık var, geçmişin bıraktığı izler gibi,
      Birbirine karışan seslerin ortasında, bir dokunuşun eksikliği büyür,
      Ve bir çığlık, sessizliğin tam ortasında yankı bulmadan kaybolur.
      Buraların karanlığı, bildiğin gibi değil,
      Zamanın, adını unuttuğun bir yüz gibi geçip gitmesini izliyorsun.
      Sahi, kaç yıl oldu, saymayı bıraktın değil mi?
      Kaç gece daha bekleyeceksin, gelmeyecek olanı?
      Belki bir şey değişir sanmıştın, belki de hiç değişmez.
      Ama her adım, seni aynı çıkmaz sokağa çıkarıyor;
      Bir elvedanın izi hep sende kalırmış, bunu yeni öğreniyorsun.
      Sana anlatılan masalların yalan olduğunu biliyorsun,
      Kendine tekrarladığın gerçekler ise sustuğunda daha da büyüyor.
      Bir ağrıdır içini kemiren, bir boşluk, tarif edilmesi zor bir şey.
      Hiçbir şehrin sokakları o adımların ağırlığını kaldıramaz,
      Hiçbir duvar dokunmaz o yaralı yüreğe.
      Sokak lambalarının altında, sönük bir gülümseme taşırsın yüzünde,
      Bir yabancının gölgesiyle kucaklaşırsın her köşe başında.
      Kırılmış bir aynaya bakar gibi,
      Kendi parçalarından geriye ne kaldığını anlamaya çalışırsın.
      Ama parçalar dağılmış, toplanmayacak kadar uzağa savrulmuş.
      Çocukken duyduğun o eski şarkıları hatırlıyor musun?
      O zamanlar anlamını bilmediğin kelimeler şimdi diline ağır geliyor.
      Sanki her şey bir oyundu, şimdi ise sahne çoktan boş kalmış.
      Yalnızlık, kimseye anlatamayacağın kadar büyük bir yük,
      Ve göğsüne çökmüş, nefesini kesiyor.
      Şimdi, eski zamanların hayaletleriyle yan yana yürüyorsun.
      Bir zamanlar umutla baktığın yolların, şimdi sadece bir sonu var.
      Bir adım daha atsan, kaybolacak gibisin, ama kalmak da mümkün değil.
      Hiçbir yol seni geriye götürmüyor artık,
      Ve hiçbir yol seni ondan uzaklaştırmıyor da.
      Belki bir gün, bir köşe başında karşılaşırsınız,
      Ama kimsenin tanımayacağı iki yabancı olarak.
      O anın ağırlığını kim kaldırabilir?
      Sözlerin yetersizliğinde, sessizlik seni boğar.
      Hiç söyleyemediğin şeyler dudaklarının kıyısında bekler,
      Ama hiçbir kelime o eksikliği dolduramaz.
      Yollar geçilir, adımlar sayılır,
      Ama en derin yalnızlık, içindeki en büyük fırtına olur.
      Zaman geçer, isimler unutulur,
      Ama yüreğine işleyen o son bakış kalır,
      Çünkü her ayrılık, bir yara bırakır.
      Ve hiçbir zaman kapanmayacak o yaranın,
      Bir gün hafifleyeceğine dair inancın,
      Gözlerinden dökülen bir damla kadar kırılgandır.

  • @Dersim689
    @Dersim689 3 หลายเดือนก่อน +1

    ❤❤❤⚘️⚘️✌️✌️✌️

  • @muratok939
    @muratok939 3 หลายเดือนก่อน

    👏🏼👏🏼

  • @ceylanbektas
    @ceylanbektas 3 หลายเดือนก่อน +1

  • @ergunerdogan4651
    @ergunerdogan4651 3 หลายเดือนก่อน +1

    ❤72❤66❤

  • @IsmailAlkaya-q1t
    @IsmailAlkaya-q1t 3 หลายเดือนก่อน +1

    Burjuvazinin

  • @srsmusic_
    @srsmusic_ 3 หลายเดือนก่อน +2

    🤍👏

  • @MySmallWorld.
    @MySmallWorld. 3 หลายเดือนก่อน +3

    Cok agir bir parca.Hic cekilmiyor.Dertli dunyada,daha fazla dertlere ,yada olan dertlerimzi hatirlamaya ihtiyacimiz varmi ?. Sanatsal degeri olmayan bir parca.soylemede pek iyi olmamis.Yinede Basarilar.

    • @haydardemir59
      @haydardemir59 2 หลายเดือนก่อน

      Yani diyorsunki, arkadas benim derdim bana yeter, ben dertlerimi unutup göbek atmak istiyorum.
      At be kardesim, ac bir ciftetelli bak keyfine. Buralarda isin ne? PINAR AYDINLAR sana mastika da söyleyemez, ne olacak simdi?
      Dertlisini istemiyorsun, agir da olmayacak, sanat degeri zirvelerde olmazsa seni kesmez, söylemesi de Maria Callas'a ayar olsun, yahu sen hangi padisahin soyundan geliyonda, ta buralara kadar yolun düstü? Bence sen kaybolmussun hemserim. Ara kendini bul. Ama bir yerde gene de bir incelik var sende. Basarilar dilemissin. Ben de sana basarilar dilerim. Öyle ya, kavga etmek en kolayi, biraz da nezaket bizde olsun.

  • @OktayYlmaz50
    @OktayYlmaz50 2 หลายเดือนก่อน +1