EL KEBİR - EL MÜTEKEBBİR | El Esma-ül Hüsna Dersleri 17 | Tekin İreç
ฝัง
- เผยแพร่เมื่อ 7 ก.พ. 2025
- El-Kebîr ve El-Mütekebbir, Allah'ın Esmâü’l-Hüsnâ'sından (güzel isimlerinden) iki tanesidir. Bu isimler, Allah'ın büyüklüğünü, yüceliğini ve her şeyin üzerinde olduğunu ifade eder. Her biri derin anlamlar taşır ve Allah'ın eşsiz sıfatlarını anlamamıza yardımcı olur.
El-Kebîr (الكبير)
Anlamı:
"Çok büyük, büyüklükte eşsiz, mutlak büyüklük sahibi" demektir.
Allah, zâtı, sıfatları ve fiilleri ile her türlü büyüklüğün sahibidir. Hiçbir şey O'nun büyüklüğüyle kıyaslanamaz.
Kur'an'da Geçtiği Yerler: El-Kebîr ismi Kur'an-ı Kerim'de birkaç kez zikredilmiştir. Örneğin:
"O, en yüce, en büyük olandır." (Sebe, 34:23)
Tefekkür:
El-Kebîr ismi, Allah'ın sonsuz büyüklüğünü anlamamız için bir vesiledir. İnsan, bu ismi tefekkür ederek kendi sınırlı varlığını ve Allah'a olan ihtiyacını fark eder.
İnsan, bu isimle Allah’ın yüceliği karşısında tevazu sahibi olmalı ve büyüklük iddiasından uzak durmalıdır.
El-Mütekebbir (المتكبر)
Anlamı:
"Her şeyde ve her durumda büyüklüğünü izhar eden, ululukta eşsiz olan" demektir.
Allah, mutlak büyüklüğün ve yüceliğin sahibidir. O'nun büyüklüğü yaratılmışların büyüklüğü gibi sınırlı veya izafî değildir.
Kur'an'da Geçtiği Yerler: Bu isim de Allah'ın mutlak yüceliğini ifade eder. Örneğin:
"O, yaratan, var eden, şekil veren Allah’tır. En güzel isimler O’nundur. Göklerde ve yerde ne varsa O'nu tesbih eder. O, mutlak güç sahibidir, her işte üstün ve hikmet sahibidir." (Haşr, 59:24)
Tefekkür:
El-Mütekebbir ismi, Allah’ın büyüklüğünü ve azametini bilmemizi sağlar. Bu isim, insanlara kibirden uzak durmayı öğretir. Çünkü kibirlenmek, sadece Allah’a mahsus bir sıfattır ve insan için çirkin bir davranıştır.
Allah’ın büyüklüğü karşısında insanın acziyetini idrak etmesi, onu daha alçakgönüllü bir kul olmaya yönlendirir.
Bu İsimlerin Hayatımıza Etkisi
Tevazu: El-Kebîr ve El-Mütekebbir isimlerini bilen bir mümin, kendi küçüklüğünü ve Allah’ın büyüklüğünü idrak eder. Bu da kibirden sakınıp tevazu sahibi olmasına vesile olur.
Allah’a Güven: Allah’ın büyüklüğüne inanmak, O’na her durumda güvenmeyi ve yalnızca O'na dayanmayı gerektirir.
Tesbih ve Şükür: Mümin, Allah’ın büyüklüğünü sürekli zikrederek O’na tesbihte bulunur ve şükreder.