Beyaz yakalıya giydiriyorlar hep ama sistem eleştrisi az. Ben memur çocuğuyum ve şehirde doğdum. Eğitim alıp sizin tabirinizle Beyaz Yaka işleri için büyütüldüm. Köy kökenimiz yok tarla bağ bahçe yok, ticaret kökenli aile yok ki iş öğrenelim. Ya da babamız usta falan değil zanaat öğrenelim. Benim gibi olanlar Beyaz yakalıdan farklı birşey olmak içinde önce beyaz yakalı olup sermaye biriktirmek zorunda. Bu belki geçmişte mümkündü ama son yıllarda işe girenler kendini anca geçindiriyor. Beyaz yaka olmak bir tercih değil mecburiyet bir çoğu için. Asıl bu mecburiyet nasıl oluştu bunu inceleyin.
hepimiz köleyiz aslında. Zirveye çıkan kesimin ise diğer insanlar hiç umurlarında değil. Mesela Jeff Bezos, geçen 500 milyon dolarlık yat yaptırıyormuş haberini gördüm. 500 milyon dolar kendi parası. Aslında sistemden ötürü bu kadar kazanırlar ya neyse. Yani 500 milyon dolarlık yat alacağına ben insanlık için bir şeyler yapardım. Şimdi biri çıkar der ki, zaten amazon firmasıyla ortaya koyulan nitelikli ürünler insanlığa hizmet ediyor :))) hadi canım :)) Teknoloji geliştikçe daha çok kendimize vaktimiz kalacaktı güya ama Elon Musk gibi Bezos gibi adamlar yüzünden bırak daha çok boş zaman kalmasını adamlar haftasonunu yok ettiler!! Tamam isteyen buzlu bademe de oturabilir de niye insanlık buna zorlanıyor anlamıyorum, tabi insanlardaki mallık ayrı bir konu, zirveye özenip yukarı çıkma telaşı, uçak helikopter yat sevdası... İnsanların çoğu böyle davranınca yasalar ve her şey ona göre oluyor, yapacak bir şey yok. Gönüllü köleler olduğu sürece zevk almaya bakacağız...
Aynen öyle. Aileden tarlası dükkanı olmayan insanlar ağır işlerde çalışmak yerine masa başı bir iş yapıp en azından orta gelir düzeyine sahip olabilmek için beyaz yakalı oluyor. Bir diğer seçenek de yazılım gibi az yatırım gerektiren bir sektörde startup kurup girişimcilik yapmak, onda da başarı oranı çok düşük olduğu için birçok kişi denemeye bile yeltenmiyor. Hayal olarak kalıyor. Beyaz yakalı hayatını görünce deneyen de çok oluyor ama başarmak çok zor ve birikimin olmadan aç kalıyorsun gerçekten.
Yaklaşık iki yıl önce babam beyin kanaması geçirdi, yoğun bakıma alındı, doktor herşeye hazırlıklı olun dedi, izin istedim, " baban nasılsa yoğun bakımda onu göremeyeceksin gidip ne yapacaksın, iyileşirse bir hafta sonu(!) ziyarete gidersin, vefat ederse direkt cenazeye gidersin" yanıtını aldım. Geçen kurban bayramında babamı kaybettik, doğru düzgün bir baş sağlığında dahi bulunmadılar. Ben de istifa ettim ve kendi işimi kurmaya karar verdim. Anlatacak çok seyim var ve çok doluyum. Kısacası insana değer verilmeyen bir sistemde çalışmak bana doğru gelmiyor.
Meslegime tam 7 sene verdim kendimi inanilmaz gelistirdim ama sonunda hep daha fazlasi istendi ve hic takdir edilmedi ve bunun üstüne yuzde 200 luk enflasyona karşı yuzde 10 gibi komik bir zam alinca bastim istifayi. 7 senede 20 sene yaslandim hissediyorum. 1 senedir işsizim ama benimki bir tercihti yani evimiz arabamiz var borcumuz yoktu ve bunu yapabildim cok şükür. Bir daha çalışırım gibi gelmiyor ve en büyük pişmanlığım okumak oldu hayatta. Su an cok mutluyum hobilerime zaman ayiriyorum, iyileşiyorum. Umarim isteyen herkes ara verebilir veya farkli bir yol cizebilir
Bunu yeni seyrettim.Hergun nefret ederek gittiğim iş hayatı benim için bitecek 4.Subat.2024 tarihinde.Bir arkadaşımın ısrarı ile bir arsa almistik yıllar önce emlakçı aradı imar geçti sanayi bölgesi oldu ,diye orayı satıyoruz arkadaşımla ve özgürlük.
Şirkete giderken kahvaltı yapayım dersin bir seyyar dayıdan simit poaça alırsın, ve muhabbet esnasında dayının senden iyi kazandığını görünce anlarsın sigortanın da ticketlarında aslında önemli olmadığını.
Bankalar caddesinde protakal suyu satan bir amca vardı, taze taze sıkar temiz bir şekilde paketlerdi. Bir sabah sıra bana gelmişken, portakalı bitti, cebinden kumandayım çıkarttı, biraz ilerisinde duran WW-Transporterın kapılarını açtı, sandığı aldı geldi, ben o saatten sonra kendimde değildim, halende değilim.. kıskanmadım, ama kendimi sorguladım.. soran olursa IT müdürümüz diyorlardı, ama cebimde Akbilim vardı :)
@@ramazankeskin8283 vefat etti sandviç satandan bahsediyorsan. iyi kazandığı noktasında haklısın. bu arada aynı durum bana da oluyordu ama hikayenin tam tersi, o amcanın yerinde hissediyordum. altımda vw jetta vardı oto yıkama sorumlusuydum araba yıkıyordum her gün.üniversitede okurken ek iş olarak yapıyordum ama bildiğin işçiydim. çok şaşıran oluyordu yıkamacı nasıl biniyor bu arabaya diye.o zamanlar jetta passat ayarında bir arabaydı 2015 öncesi sıfıra yakın satın almıştık. çoğu gün bahşişle 300-400 lira bana kalıyordu kasadan hariç. ki o zaman asgari ücret 2bin lira yoktur. şu anda günlük 2bin lira alıyorum gibi düşünebiliriz. pestilim çıkıyordu ama kazancım iyiydi. şu an beyaz yaka değilim ama mavi yaka da değilim :D
İyide kardeşim dayı kendi işini yapıyor kendi risklerini almış. Cesaret edip ticaret yapıyor kendi çapında. Tabi ki fazla kazanacak. Bende mühendisim ama gerek yok bir yerlerde personel olarak çalışmaya.
Sokaktaki simitçi, sanayideki boyacı, sahildeki midyeci, komagene büfesi, hepsi az biraz işlekse ülkemizdeki beyaz yakadan fazla kazanıyor. Ama sorsan kıdemlı yazılımcı, deneyimli ikcı, grup müdürü, kazandığı para maks 3 bin dolar.
Hayatımda izlediğim en güzel tespit videolarından biri, her biri işin içinden gelenlerle oluşturulduğu için tam bir tecrübe kovanı. Video tam olarak günümüz beyaz yaka sistemini açıklıyor.
Şu an iş bulamadığım için ailemin yanında ticaretle uğraşıyorum ve bundan mutlu değilim çünkü hep bı beyaz yakalı olma hayalim vardı. Bu videodaki insanların anlattıkları deneyimleri ve fikirlerini dinledikten sonra şimdi yaptığım işe daha çok emek verip bağlanmaya çalışacağım sanırım. Teşekkürler böyle bir videoyu bize sunduğunuz için 🤍
Bu saçma 7-5 cenderesinden çıkmak ve sistemden kopmak isteyen ben de dahil olmak üzere hiç yoksa onbinlerce insan vardır. Buna kendi adım kadar eminim ama ispat edemem.
Çok yararlı bir içerik sunmuşsunuz, açıkcası ben servisçilik yaptım araç ile personel servisçiliği beyaz yaka olanlar önce alınmak, kapılarının önünden alınma geç kaldığında dakikalarca beklenmesini isteme ve mavi yaka ile aynı servise binmek istememe gibi özelliklerini gördüm yani kendini yüksekyen görüyor mavi yakada ise bu durum dışlanmaya bağlı olarak içeri kapanma kendini çekme eylemi olduğunu gördüm ben bu iki kültürü gözlemledim eminim bunları gören başkalarıda vardır.
2 yıl böyle bir plaza ortamında çalışmak beni inanılmaz yordu, işi bırakıp uzun bir tatile çıktım kamp yaptım işsizliğim bilerek ve isteyerek 6 ay sürdü. Yeni başladığım işyerini çok küçük seçtim şu an daha mutlu ve huzurlu hissediyorum. Ama yine de sadece patron ve beyaz yakalılar değil, mavi yakalılar tarafından sürekli ima edilen sen ''beyaz yakalısın'' düşüncesi de çok üzücü bir durum, kendi çalıştığım ortamda sürekli bu bana hatırlatılınca özülüyorum. Sanırım insanlar parayı ya da statü peşinde koşacaklarına sadece tek bir soru her her şeye cevap verebilir. Bu yaptığım her neyse beni mutlu ediyor mu?
Ben seneler önce masamda beni bekleyen islerime bakarken tek yon G.Amerika bileti aldim, müdürun yanina gidip istifa ettiğimi söyledim ve bir daha donmedim.. Belirsiz bir yolculuk bundan daha kötü olamaz dedim. Kafayi dagitmak icin haftasonlari alisverise cikardim. Ne kadar gereksiz sey varsa alirdim. Yeni hayatimda ise yıllardır ayni kiyafetleri giyiyorum, kendimi tanidim, aslında yaptığım işin karakterime hic uyumlu olmadığını gördüm, kendimi tanidikca sevdigim islerin ne oldugunu buldum ve onlardan nasil para kazanacagimi ogrendim. Daha az kazaninca daha az harcamaya basladim, elimdekilerle yetinmeyi öğrendim. Görece pahalı kıyafetlerin ve 1 haftalık Avrupa tatilinin beni özel biri yapmadigini gördüm:). Kocaman ego yapmisim o dönemde. Tek pismanligim bunu daha once yapmamis olmam. Bedenim zaten mutsuzluğun sinyallerini vermisti, neyse ki o da kendine geldi sonrasinda.
Ailelerimiz, oku bak okumazsan böyle olursun (ismini vermek istemediğim herkesin bildiği o meslekler) şöyle olursun. Şimdi o ismini vermek istemediğim meslekleri yapanlar tırnak içinde okuyanlara göre ya benzer paralelde veya daha üstte kazançlar elde ediyorlar. Üstüne bir de eğitimle vakit kaybetmedikleri o 5-6 seneyi de çalışarak, para biriktirerek bir beyaz yakalının hayatta maddi anlamda çok ilerisinde olabiliyorlar.
İstanbuldan ayrılalı 3 yıl oldu,kızım 5 yaşındaydı.Doğum büyüdüğümüz yeri hiç özlemiyoruz desem yalan olmaz.Istanbul'a turist olarak gitmek paha biçilemez.Bunu bütün arkadaşlarım izlese keşke.Tüm yaşadıklarımızı o kadar güzel anlatmışki.3 yıldır bana sorulan tüm soruların cevabı var.Tüm topuklu ayakkabılılar,kravatlılar bir tek bana köle gibi gelmiyormuş.Bir tek ben değilmişim😃.Emeğinize sağlık.Devamı gelecekse bende birşeyler anlatmak isterim😉
Anlatılanlar o kadar doğru ki. Yaklaşık 8 yıldır İstanbul'da 6-7 farklı global diyebileceğimiz reklam ajanslarında çalıştım, Art Director olarak. Gelirlerimiz ancak kira + faturalar + 1 aylık gıdayı ancak karşılayacak düzeyde, kıyafet, teknoloji harcaması, tatil veya entellektüel bir aktiviteyi hiç bir türlü karşılayamayacak düzeyde ne yazık ki. Fakat ne yazık ki beyaz yakalılar olarak herkes kendinin bir tık iki tık üstünde yaşadığını göstermek zorunda kalıyor. Daha fazla borçlanara bu çarkın kölesi olmaya devam ediyor. Örneğin ajansta öğle arasında, bazıları mütevazı bi yerde yemek yerken bazı arkadaşlarımız gidip Pelit gibi pahalı bi yerde yemeği tercih ediyordu.
Bana geçen hafta katıldığım büyap zirvesindeki konuşmacıları hatırlattı. Orada da gelenlerin hiçbiri yaptıkları iş onları heyecanlandırdığı ya da sevdikleri bir şey olduğu için yaptıklarından bahsetmedi. Saatlerce oturup bize beyaz yakalı olma hayali aşılamalarını dinledik. Kendi hayatlarını gezmelerini ve yükselmelerini anlatıp durdular. O gün onları dinlerken bana saçma gelen ve huzursuz eden bir şey vardı da kelimelere dökemiyordum. Bu video ile anlamış oldum konuşmalarında beni iten şeyi. Ondan birkaç hafta önce de msmb zirvesine katılmıştım. Göktürk Yetim ve Serkan Keleşer'i dinlemiştim. Yaptıkları iş onları gerçekten heyecanlandırıyor ve kıymetli bir şey ortaya koyduklarına inanıyorlardı. İnsan bir şey yapıyorsa gerçekten inandığı, sevdiği için mi yapıyor yoksa algısal olarak mutlu olacağına inandırıldığı için mi bunu yapıyor dengesini korumak lazım sanırım. Çok da bir şey bildiğime değil işte öğrenciyim daha ama çok güzel bir video hazırlamışsınız benim de içimdekileri söyleyesim geldi.
Gayet hoş bir yaklaşım.Mesleğim Gemi Mühendisliği ve mesleğimi sevmemin en güçlü sebebi ülkelere ve dünyaya her geçen gün bir değer katmam.Daha çevreci hızlı büyük gemiler.İnsanın kendi çıkarları dışında da amaçları olunca yaptığı iş onu çok daha mutlu ediyor.
🙂GÜVENCELİ KORUMALI YAŞAM SİSTEMLERİMİZDEN YARATILIŞ SİSTEMLERİNİ OTOMATİK OLARAK EN HIZLI YÖNTEMLER İLE DÜZELTİYORUZ, BİLİNÇLERİ AÇIP BEYİNLERİ GELİŞTİRİYORUZ 👀🗣️ HER ZAMAN PARÇALARI OTOMATİK BİRLEŞTİRİYORUZ.🧩
Üniversite sınavları gibi aslında hayat. Çok zeki çok hızlı olanlar zirveye gidebiliyor. Geri kalan yığınlar maalesef alt katta koşturmaca içindeler. Zirvedekiler de istedikleri gibi dünyayı şekillendiriyorlar, alttakiler ise boyun eğiyor, kendilerine verileni kabul ediyor. Zirvedekiler alttakileri hiç mi hiç umursamıyor. Empati yoksunu, sevgi yoksunu ve hatta birbirlerinin kazançlarını ele geçirme hırsıyla da yanıp tutuşan zihinler. Bu sistem, kapitalist sistem böyle maalesef. Kapitalizmin yerine ne geçer bilmiyorum ama insanların her şeyi bok ettiğini biliyorum.
Ben senelerden bu yana, uzun zamandır beyaz yakalıyım ve işçi sınıfından olmadığımı hiç bir zaman, en başından beri düşünmedim. Ancak haklısınız çevremdeki, ofisteki beyaz yakalılar bunu bir türlü anlayamıyorlar veya anlamak istemiyorlar. Fakat ben de onların bu basit gerçeği anlamamalarını hayretler içinde çözemiyorum. Bir müdürüm var, bakın müdür diyorum. Hala yükselmek için kıçını yırtıyor ve ekibinden de yani bizlerden de doğal olarak bunu bekliyor. Ben de bu adam nasıl oluyor da 3 kuruş fazla almak için hayatını paspas ettiğini anlayamıyor diye kafayı yiyorum. Şirketten kar payı alsa bile (ki mümkün değil) mantıklı değil.
İşçi işçidir, patron değilsen işçisin demektir. İşçileri ikiye ayırmak için türemedi mi zaten bu beyaz yaka-mavi yaka tabirleri? Kendini işçi sınıfı görmeyen varsa ağır cahildir yani.
Beyaz yakalı çalışanın en büyük motivasyonu asgari ücretli ve mavi yakalıdan üç kuruş fazla kazanmaktı artık o da kalmadı, hepimizin maaşları asgari ücrete eşitlendi ya da yakın zamanda eşitlenecek :)
Belgesrl boyunca konuşan gözlüklü Beyefendi'ye (isimler küçük okuyamadım.) saygılarımı sunuyorum. O kadar gerçekçi ve dürüst konuşmuş ki, çok teşekkürler.
Bizim mühendislik şirketinde konuşulan konu hafta sonu ne yaptığın değil öğlen ucuza ne yiyebiliriz oluyordu sürekli. Bizim beyaz yakalılıkta bir sorun var galiba. İstanbulda yaşayıp 10000 lira kira, 1000 lira ulaşım 4000 lira da genel giderlere verdikten sonra zaten sana harcayacağın bir şey kalmıyor. Evdeki eşyaların gözünün içine bakıyorsun aman bozulmasın diye.
evet bunlar eski beyaz yaka sorunları herhalde. Anlattıklarına göre sistem baktı beyaz yakalara para fazla geldi ne yapacaklarını şaşırdılar, psikolojileri bozuldu. Sistem de para musluğunu kesti. Artık orta sınıf olarak da kabul edilmiyorlar. Yeni mekan arayışına da giremezler. Hafta sonu bilet de alamazlar. Ev sahibi de olamazlar, araba sahibi de zor olurlar.
@@bigsmokethegreat8351 Açıkçası hiç öyle tipte bir beyaz yaka olmadım. Mühendis olarak asosyalliğin dibine vururum ama bu ay verilen zamdan sonra daha fazla dayanamadım ve geçen hafta istifayı bastım. Birine %10, birine %95, diğerine %40 kafaya göre.
@@batubay92 Bu tür ortamda arkadaşlıklar nasıl oluyor? İnsanlar nasıl samimiyet kuruyorlar? Yani girdiğin işten birkaç ay sonra ayrılma ihtimalin var, insanın uzun ömürlü ilişki kurası gelmez. Ya da yeni bir işe başlayınca oradaki insanlar belki gruplaşmışlardır, aralarına katılmak zor olur diye düşünüyorum. Yoksa herkes kendi halinde, bireysel, samimiyeti arttırmadan mı çalışıyor?
@@bigsmokethegreat8351 İş arkadaşlarımla işyeri dışında görüştüğüm olmadı. Herhangi bir samimiyet kurmuyorsunuz genel olarak. Kurarsanız da canınızı yakarlar bir şekilde. :D Herkes birbirine düşman.
Hoca çok iyi açıklamış ben de bir beyaz yakalıyım ailem işçi sınıfı annem ev hanımı 'totalde' baktığımda anne ve babamın mutluluğuna terfi alacağım en üst pozisyona da gelsem ulaşamıyacağımı görüyorum. Duygusal olarak da fiziksel olarak da stres sizi eritiyor ama hayat gerekliliklerinden bunu bilseniz bile katlanıyorsunuz.
Çok özür diliyorum ama yıllardır söylüyorum yine söylicem,İstanbulda beyaz yakalı olmak için yaşanlara oldum olası acımışımdır aslında kendi iç dünyasındaki rafine zevkleri bulamayıp etrafından gördüğü görece kaliteli hayatı yaşamaya kendini mahkum etmiş herkese acımışımdır.Öncelikle ait olmadiginiz o şehirden kurtulmanın yollarına bakın insan sadece işe gidip gelmek için günlük 3 saat zaman harcarmı abi 😃 Bence hayat herkesin giydigini giyebilmek bindiğine binebilmek ve iş cikisi popüler kahvecilerde "kaliteli zaman" geçirmek için çok kısa.Sen ne yaptın diye soracaklar olabilir,ben herseyden uzaklasmak ve çok sevdigim bir sahil kasabasinda yasayabilmek için memur olarak oraya atandım belki bundan 1 sene sonra fikrim değişir yurt disina yerleşir kagıt toplarım bilemiyorum ama bildigim tek şey o havucun peşinde asla koşmam.Ben iş çıkışı sahilde gitarla şarkı söyleyemedikten sonra bana plazanın 28.katında masa verseniz noluur vermeseniz nolur.
@@Zekicanpolatt idare mahkemesinden başlayıp avrupa insan hakları mahkemesine kadar uzanan bir serüven başlar sorun yok :) sana tavsiyem içinde bulundugun vaziyeti aşağılık psikolojisiyle bastırma,ya kurtul ya sus
@@kuzeydeniz395 kardeşim 5 kere sürülmüş ve sonunda haksızlığa boyun egmeyip istifa etmis bir memurla konuşuyorsun... tavsiye vermek senin haddin değil hele ki daha "mı,mı"leri ayiramayan birinin tavsiyesi cok ironik 😂😂 bi kere Hsykya başsavcıyı ,biri kaymakam olmak üzere 5 kere idari amirini sikayet etmiş birine osogolok komplolso diyerek tanı koymak daha da ironik ama önemli değil sen de haklısın
@@kuzeydeniz395 valla hem haklısın hem haksız diyerek politik gireyim olaya :)) Şimdi öyle ki, kimi beyaz yaka göçü nedeniyle şimdi o sahil yerleri inanılmaz değerlendi, yurt dışından gelenler de olunca daha da katmerlendi, malum bir apartman dairesine vatandaşlık veriliyor bir de. Yani çalışan ve hatta birikim yapamayan bir insan için bulunduğu durumdan kurtulmak zor. Yani ya kimse farkında olmadan ilk yapanlardan olman lazım ya da yapamıyorsun. Şu da var, 3 saat yol çekmeyim ama gider tuvalet temizlerim der misin bilemem. Memurken şansını zorlayıp iyi uğraşmışsın tayin için ama milyonlarca insanı düşün. Şimdi sen oraya tayin oldun diye bir başkası belki birkaç sene oraya tayin olamayacak. Gerçi şimdi memurların çoğu sahil kentlerinden kaçıyor diye biliyorum ama bilemedim. Kısacası hep bir köşe kapmaca var. Sen geldiğin için bir başkası gelemeyecek seninle benzer düşünse bile. Senden önce davranan olsaydı belki sen gidemeyecektin. Yani bu sistemde bazılarımız senin gibi istese bile bazı şeyleri yapamıyorlar, ellerinde olmuyor. Sen yaptığın için her şey senin elindeymiş gibi de düşünme. Aslında sahip olduğun zekana, yüz hatlarına kadar birçok şey elinde değil. Başka birçok şey de elimde deme, sadece yanılsama.
Bir holdingde mal gibi 10 küsür yıl grafik tasarımcı olarak çalıştım. Anlatılanların hepsine katılıyorum. Yemişim yakasını mutlu olduğunuz ve size gerçekten deger veren yerde çalışın. Patrona birsey diyemem ama kızlarına selam olsun ..ktiniz koca holdingi alın başınıza çalın:)
bende aynı hatayı yapmış bir kurban olarak yazayım istedim, bir iş yerinde en fazla 3 veya 4 yıl çalışmak lazım, sonuçta dışarda mevsim bahar. ama böyle dememe rağmen 12 yıl çalışmak zorunda kaldım, şimdi dünyanın en aptal insanı olduğumu düşünüyorum. değmez bunca sıkıntıya..
23 yıldır havalandırma ustasıyım ve şu an kendi işimi yapıyorum. Benle düzgün konuşmayan adamın işine tenezül bile etmiyorum ve şu an Allah'a hamdolsun en üst düzey beyaz yakalının on katı para kazanıyorum...
Bir endüstri mühendisi olarak hiç kendimi ayrıcalıklı beyaz yaka olarak görmedim. parkta tanıştığım ev hanımı bir anne ile tanışırsam fabrikada çalışıyorum diyorum sadece. hep savunduğum bende işçiyim, her zaman işçiden yanayım :) popüler elektronik hiç bir şey almam. bir telefona haftalık ücretimden fazla vermem ve sonuna kadar kullanırım. 3 kere ekran değiştirdiğim telefonum olmuştur.
Bir işin onunla uğraşana maddi getirisi; o işin ne kadar ekonomik değer ürettiğine ve işi yapabilecek kişilerin azlığına bağlıdır. İşin gerektirdiği eğitimin veya zorluğunun (en azından doğrudan) bir etkisi olmaz. İşte bu yüzden üst geçitte 200 kişiye poğaça veren dayı ortalama bir beyaz yakadan daha fazla kazanıyor. Kışın karasında gün doğmadan üst geçitte saatlerini harcamaya gönüllü çok kişi bulamazsınız. Ama ısıtmalı ofiste Excel mühendisliği yapacak yüz binlerce yeni mezun bulabilirsiniz. Aynı mantık mavi yaka işler için de geçerli. Her ebeveyn çocuğunun okuyup büyük adam/kadın olmasını ister. Peki kaç ebeveynin gönlü razı olup da çocuğunu daha 11-12 yaşında yetişsin diye ustanın yanına ya da bir meslek lisesine verebiliyor?
öyle ya da böyle insanlar bunu anlayacak. Toplum ve aileleri tarafından o kadar bulandırılmışlarki okuduğu için fazla kazanması gerektiğini düşünüyorlar dediğiniz gibi üstelik çoğunun okudum demekle kastettiğine hiç girmiyorum bile. tabii burada hala çözemediğimiz şöyle bir sıkıntı var o da devlet oluyor. Özel sektör maaş dengesini iyi oturturken memurlar siyaset vesilesiyle bu dengeyi bozuyorlar.
Beyaz yakalı olarak şunu söyleyebilirim, arkadaşlar sonuçta kimse sizi zorla o masa başına getirmedi siz bu yolu seçtiniz ve istediniz. Maalesef bir şeyi eleştirirken hepimiz o kadar duyar abidesine bürünüyoruzki meseleyi bambaşka noktaya getiriyoruz. Çok zor koşullar altında çalışan insanlar var bende eğitim dönemimde ve öncesinde mavi yaka olarak çalıştım ve Orada yaşanan zorlukları iyi biliyorum. Buraya yorum atan beyaz yakalı arkadaşların yorumlarını okurken açıkcası üzüldüm. Çünkü emin olun zorluklar içinde çalışmak zorunda olan insanlar var ve bu insanlar ter dökerek çalışıyor. Beyaz yaka olarak zihinsel yorgunluk olabilir evet ama mavi yakadan daha iyi koşullarda çalışıyor eminim çoğunuz bunu biliyorsunuz. Yani burda gelip Beyaz yakanın psikolojisini araştırmak yerine mavi yaka çalışan insanların koşullarını nasıl iyileştirebiliriz diye bir araştırma yapın eminim daha faydalı olacaktır. Yok beyaz yaka kendine sürekli bakmak zorundaymış, yok sosyal hayatı renkli olması gerekiyormuş, yok sürekli bakımlı olmak zorundaymış, yok sürekli baskı varmış…. Ya siz ne anlatıyorsunuz? Bu bahsettiğiniz şeyler çok mu önemli çok mu problem? Kimseyle kendini yarışa sokmazsan zaten bunları yaşamazsın. Yok plaza hayatı zormuş yapma ya ne büyük dert. Sen bu gün hangi işi yaparsan yap yıpranırsın hiç bir iş yapma en nihayetinde yıllar senden bir şeyler alır götürür. Sen yıpranmayı üretim bandında makina sesinde gece mesai yapan emekçi insana bir sor o sana anlatsın yıpranmak ne olduğunu veya ayakta 12 saat çalışmak zorunda olan emekçiye sor. Bunu beyaz yaka çalışan birisi olarak söylüyorum ben, tamam bizlerde güllük gülistanlık çalışmıyoruz ama o zorlukta çalışan insanlar varken biraz şikayet ettiğimiz şeyleri düşünsek mi? Umarım bir gün zor koşulda çalışan insanların hayatı araştılır ve o koşulları iyileştirmek adına ciddi adımlar atılır.
Kardea inşaatta çalıştım, ikitelli de galvano teknik sanayi de pasin yağın içinde çalıştım şu an ailem çok istediği için zamanında çarkın içine girmiş bir beyaz yakalı olarak 7 yılımı dolduruyorum ve çok pişmanım o dediğin işlerde 7 yılımı doldurmuş olsam bedenen yorgun ama zihnen manen çok daha dinç olurdum, ve ben zihin sağlığını tercih ederim , kafam yerindeyse psikolojim bitmesiyde beden yorgunluğu atlatilitor bir sekilde
Güzel yorumun için öncelikle teşekkür ederim. Meslek lisesi mezunu olmama rağmen DGS sınavına girerek Mühendislik fakültesini kazanıp mezun olmuş ve 5 senedir mühendis olarak çalışıyorum. Okul tatil yaz dönemlerini hiç boş geçirmedim. Sanayi'de motor ustasının yanında, camcıda, markette çırak olarak ufak yaşta çalıştım. DGS sınavını kazanmadan önce 2 sene belli dönemler (6 ay 8 ay 1 sene) farklı sektörlerdeki fabrikalarda işçi olarak yevmiyeci olarak çalıştım. Bu çalışmalar seri üretim sistemi gece vardiyası gibi çalışma koşulları da içeriyordu. Ne zaman mühendis olarak beyaz yakalı olarak çalışmaya başladım, o zaman anladım ki insanı koşullar altında çalışmak en çok parayı kazanan mavi yakadan daha önemlidir. Beyaz yakalı olarak çalışmaktan şuan için çok memnunum. Bunu belli dönemler mavi yaka olarak çalıştığım için karşılaştırmalar yaparak buna dayanarak söylüyorum. Eminim ki bu videodaki insanlar sabit bir yerde durarak 24:00 - 08:00 vardiyasında hep aynı vidayı aynı yere sıkarak çalışmanın ne demek olduğunu anladıklarında, anlayacaklardır beyaz yakalının çalışma şartlarını. Sevgilerle
Güzel bir içerik olmuş. Beyaz yakalı ofis çalışanları gibi monoton, sıkıcı, stresli iş yoktur. Öyle çok bir maaşları da yok. Bir işletme açıp ticaret yapsan, yada elektrik teknisyeni, su tesisatçısı falan olsan daha çok kazanırsın, ve kafan rahat olur, stres yok, şirket içi alicengiz oyunları yok, işini yapar evine gidersin rahat kafa.
Videonun kendisi tam bir beyaz yaka video olmuş konuya bakışı itibariyle, artistik kareler, çapraz kurgu, slow motion ama ne söylediği belli değil, beyaz yakalı ama ne iş yaptığını anlamadığınız tipler vardır onun gibi yani. ama yine de teşekkürler bu videoyu hazırlayan herkese. Burada İstanbul gibi kaos olan bir şehirde yaşamak aslında eleştirilen, yani küçük esnaf da olsan, memur da olsan, mavi yaka da olsan beyaz yakalının yaşadığından farklı bir şey yaşamazsın. Eğitimli insanlar ne iş yapsın mesela bu videoya bakınca! Beyaz yakalılar kendilerini ayrıcalıklı görmüyor ki zaten, sadece yapabildikleri işi yapmaya devam ediyorlar. beyaz yakalının hakkı yeniyor evet ama atölyelerde çalışan işçilerin daha çok yeniyor, ya da başka meslek gruplarının. video bir soruna parmak basıyor ama o sorun sadece beyaz yakalının sorunu değil, ülkede çalışan herkesin ortak sorunları, İstanbul'da yaşayanların ortak sorunları. beyaz yakalı tabir edilen biri olarak evet zengin olmadım, kurumsal yapıda becerilerin kaybolup gidiyor ama mesela 40 ülke gezdim gördüm, kızıma deneyimlerimi anlatıp ufkunu açmaya çalışıyorum. Eee gezdin gördün de ne oldu! derseniz, o zaman zaten konuşmaya gerek yok, videodaki beyaz yaka kelimesini çıkar yerine hangi grubu koysan aynı sonuç. özetle evet beyaz yakalı mutsuz, az kazanıyor, tüm ülke gibi...
Kendilerini ayrıcalıklı görenler de var, yok mu hiç ? Hem de hem diğer beyaz yakalılardan ve diğerlerinden de. Tüm beyaz yakalılar tabiki böyle değil ki bu arkadaşlar da zaten onların arasından gelenler. Ama plaza dili denilen konuşma biçimi gerçekten seven benimseyen yükseldiğini zannedenler de var. Gökdelenlerin insanları nasıl cezbettiğini vb. Videoda geçen sermayedarlar dışında herkes bildiğin köle, yapacak bir şey yok. Eskiden köle olup sermayedar olup köle tutunlar da var :)) Herkes sermayedar olamıyor haliyle, herkes sermayedar olsa o sistem de işlemez zaten, çalışan olmadıktan sonra. Gelişen yapay zekayla ne olacak bilemiyorum ama teknoloji insanlara çok yaramadı. Nüfus artışı hızlandı yarış vahşileşti, altta yığılma çoğaldı. Amerikanın sermayedarları fabrikaları Çin gibi yerlere taşıyınca koca koca Amerikan şehirleri pespaye hale geldi. Yani bir şekilde güçlü olanlar, sistemin kurallarıyla zirveye gelebilenler haricinde insanlar gelecek kaygısıyla birbirlerini yiyorlar... burada hakikaten beyaz yakalı falan ayrımı da yok. Ama videodaki temel ayrımın aslında sermayedar olan olmayan şeklinde vurgusu önemli ve güzeldi.
"Ya bu sistemin içinde herkesle aynı şeyi yapıyor olacaksın. Köşelerin olmayacak sivrilmeyeceksin, yuvarlanarak devam edeceksin. Yada yıkılıp gideceksin" diyen beyfendi çok güzel konuşmuş. 👏🏻
Çok kompleksli ve çok kalıp bir düşünceyi sunan bir video . Çok bir genelleme yapılıyor fakat bu kadar özel nitelikler gerektiren işleri yapanları bu kadar basit bir kalıba sokarak düşünmek çok büyük bir genelleme oluyor
O kadar çok yer kapma telaşı ve hırsı var ki. Hakikaten videodaki gibi işle uğraşmak kafa yormak insanların yorduğu kadar yormuyor. Yalakalar megalomanlar narsistler sosyopatlar.. Hiç yok mu sanıyorsunuz veya sayıları az mı sanıyorsunuz ? Hele ki insanları yarıştıran bir sistemde.. bence çok yanılıyorsunuz. çok içten pazarlıklı insan var çok. Bugün mesela bir sorunun çözümü için yardım ettiğim kişi benden bahsetmedi toplantıda. Benzerini daha önceden yine yaşadım. Yardım isteyene yardım ederim, bu da benim özelliğim ama kişiyi tanıdıktan sonra tekrar yardım edip etmeyeceğimi bilirim. Ama neler neler işte... nerde çokluk orda bolluk diyeyim bitireyim :)
Mutlu olmak icin beyaz yaka olacaginiza, elektrik, insaat, arac tamirati veya daha da iyisi elektrikli arac tamiri konusunda uzmanlasin. Amerikadan selamlar
Yaklaşık 20 yıldır mesleğimi icra ediyorum Berberim hiçbirzaman işe koşarak gitmedim hiçbirzaman başımda müdürüm patronum olmadı evimi arabamı ve kendime göre para birikimi yaptım inşallah herkes sevdiği ve az da olsa rahat ettiği işi yapar Almanyadan selamlar
Türkiye gibi ülkelerde zor. Ha çok zekisindir, çok hırslısındır ama zeka büyük etmen burada, belki bunu 5 yılda yapabilirsin. O kadar zeki değilsen zaten şansın yok ve kimse de gözünün yaşına bakmıyor bu dünyada.
Üniversite mezunuyum, üç senedir mahalledeki fırında çalışıyorum. Bu hikâyeleri duyunca beyaz yaka hayalinden vazgeçtim. İngilizce ve Almanca öğrenmiştim. Unutmak için bir kursa yazılacağım. Bir de aldığın üniversite eğitimini unutmak için bir kurs açılırsa ona da gideceğim. Beni aydinlattiniz, teşekkürler.
Akademisyen olarak konuşan arkadaş kitabi bilgileri terimleri doğru veriyor ancak şahsi fikirlerini teori gibi sunması belgesel mantığına aykırı. İzleyiciyi bir fikre kanalize ediyor. Filmiz omurgasında olan bu akademisyen kritik konumda ve ne yazık ki beyaz yakalıyı hep mağdur, sömürülen profilde çizmesi bence yanlış. Beyaz yakalı olmak bilinçli bir seçim bazı insanlar için. Dengeyi sabit gelirde, finansal risk almak istemeyen, başkasının sermayesini yönetmeyi seçmiş bir çok insan var. Mutlular.
güzel kardeşim bende beyaz yakayım. Hafta sonu şöyle yaşaman lazım böyle yaşaman lazım, şunu giymen lazım muhabbetine hiç denk gelmedim. Gerçi ben fabrikadayım. Belki plazadaki arkadaşlar için geçerli bir durumdur. Başkalarına göre hareket etme dürtüsü olan insanların kişiliği henüz oturmamış demektir.
İnsanlardaki koyun psikolojisi her yerde benzerdir. İyi para kötü parayı uzaklaştırır misali, sizin fabrikaya da hem zeki hem sahtekar ama işini iyi yapan biri gelse emin olan ortamı bozar, birileri kısmen çıkarları kısmen de kimi özentisiyle o sahtekar hayata doğru kaymaya başlayabilir :)
Bugün bir asma tavancı 1 ayda 75 80 bin tl net kar yapabiliyor ama beyaz yakalıya baktığın zaman da Ne güzel kızlı erkekli ortam var bu bile sabahları işe gitme isteğini artırır ortam nezih temiz bence tek kısas para olursa yanliş olur
ปีที่แล้ว +2
Yakasını kurtaran hayatta ikinci bir şans verilmiş gibi hisseder.
Çok değerli üniversite hocam Sn. Nevzat Evrim Önal'ı keyif ile izledim. Kendisinin "İnsan Bencil mi? Bireyin Toplumsallığı Üzerine Bir İnceleme" kitabını tavsiye ederim.
Orta sınıf diye bir kavram çıkarttılar. Orta sınıfın işçi sınıfı olmadığını kabul ettirmeye çalıştılar. Orta sınıf kayboldu dediler. Aslında olan orta sınıf işçi sınıfı olduğunu hatırladı.
Zihnen çöküşe götüren bir ortam fakat işin garibi o hamster çarkının içindekiler kendilerini ayrıcalıklı, kültürlü, iyi kazanan, toplumun büyük kısmının üstünde görüyor olması da çok ironik. öylelerine acıyarak gülüyorum durumun farkında olanlarında biran önce kurtulmasını diliyorum.
binlerce yıldır aynı aslında. Lordlar, derebeyleri, onların yanındaki daha iyi durumda olanlar, daha altta olanlar... aynı hikaye.. insanlar yine birbirlerine eziyet etmeye devam ediyorlar.
Hem mavi yaka hem beyaz yaka olarak çalıştım , ikisi de zor ama mavi yaka olarak uzmanlaşmadigim icin pismanim . Beyaz yaka olmus siyah yaka yasamayan bilmez.
2001 krizinden hemen sonra yani Türkiye'nin GSMH'si daha azken dolar ile maaş alıyordum. Sadece yeni uzmandım. Şimdi aradan 20 sene geçmiş iken bir sürü tecrübe ve kıdem almış iken TL ile maaş alıyorum ve dolar karışılığı olarak aynı seviyede hatta biraz düşüğünü kazanıyorum. Üstelik doların da kendi enflasyonu var o günkü satın alma gücü bugün yok... Kaç "beyaz yakalı" bu düzenin farkında????????????????
Programı yapan arkadaşların tamamlaması sanırım 10 sene filan sürmüş çünkü 10 sene önceki beyaz yaka plaza kültüründen bahsediyorsunuz artık kalmadı bu tip yaklaşımlar. Başta iyi eğitimli beyaz yaka olmak üzere herkes farkında en kral kaliteli köle olduğunun burada uzman olan adam yurt dışında katiplik, kütüphanecilik, garsonluk veya işçilik gibi bir meslek bulunca gözünü kırpmadan gidiyor. Bitti gitti o birbirine hava atmalar tepeden bakmalar herkesin tadı kaçtı.
BOMBOŞ bir içerik çalışmayın o zaman beyaz yaka olarak. Madem beyaz yaka ile mavi yaka arasında gelir anlamında bir fark kalmadı hatta mavi yaka beyaz yakayı geçti ise o zaman mavi yaka olarak çalışın tabi çalışabilirseniz ya da köyünüze evinize geri dönün. Elbette ki her işin bir zorluğu var beyaz yakanın en büyük derdi stres bende bir beyaz yaka olarak bunun farkındayım ancak bu derece beyaz yaka olarak çalışmayı kötülemekte rahat batması sonucu oluyor bence. Ofiste boş geçen zamanlar ve yorulmayan bir vücut her türlü kötü düşünceyi ve gereksiz sorgulamaları üretir. Bu videoda bunun kanıtı olmuş bence. Hayat zor çalışma koşulları zor para kolay kazanılmıyor emin olun beyaz yakalar ülkedeki çoğu kesimden (boş beleş takılan memur sınıfı hariç) daha rahat ve güvende yaşıyor. Bence en büyük sorun bilinçli bir şekilde ülkedeki her kesimi köle olarak çalışmaya iten ve sermaye sahiplerini daha da büyüten bu ekonomik sistem eğer bir suçlu arıyorsanız yanlış yerlere bakınıyorsunuz.
Uzun uzun cevap yazmıştım ama zaten sorunun ne olduğunu zaten sen de söylemişsin. Pastanın bölüştürülmesindeki adaletsizlik. Zaten sorun bu. Yoksa kimse çalışmayım falan demiyor ki. Mandıra Filozofunda bile adam yaşamak için evini teknesini temizlemek bakımını yapmak zorunda, ineğine bakmak zorunda vb. Çalışmadan hiçbir şey olmuyor dediğin gibi. ama çalışmak var, çılgın gibi yarışmak, yer kapmaya çalışmak var. Yani sen sevebilirsin gökdelenleri ofisleri çılgın geceleri vb. İnsanlık buna zorlanıyor, bir başka olay da bu. Zorlama yok deme, insanlar zamanında köyden kentlere boşuna göçmek zorunda kalmadılar. Hele ki ana babadan çiftçi falan değilsen köye gitmek imkansız, orada yaşamak imkansız, dediğin gibi her yerin zorluğu ayrı. İnsanlığa yön verenler var. Reklamlarla türlü özendirmelerle vb. Çıkarılan yasalar vb. Hatta devlet yönetimini kullanıp yüzlerce senedir atadan oturduğun köyü istimlak da edebiliyorlar. Her yerde aynı bu, bize özgü değil. Diğer insanları ne kadar önemsiyorsun bilemiyorum ama empati yeteneği olan insanlar için narsistlerin öne çıktığı bu dünyada var olmak zor. Videoda değinildiği gibi işten çok insanı en çok diğer insanlar yoruyorlar, birçok mevzuda zaten bunun üzerine duruluyor. Öylesine bir yarış var ki, insanlar insanlıklarını ve geçmişteki kazanımlarını bile kaybediyorlar her gün. Doğa da böyle, şu böyle istemiyorsan git gibi şeyler denebilir. Fırsatım olsa ben de çıkarım ama belki zekam yetmiyor o kadar sermaye için belki cesaretim belki şu belki bu. Sonuçta seçmediğimiz bir sistem içerisinde doğduk, ona alıştık, yontulduk. Ama ortada senin de değindiğin ortak sorunlar var, pastadaki pay mesela. Bu videoda dile getirilmese sen dile getirir miydin ? Bir de bomboş demişsin, demek ki o kadar boş değilmiş. Kendini yakın hissettiğin kimi noktalarda eleştiri oklarını üzerinde görmüş olabilirsin. Belki gökdelende kahve keyfi gibi. İlk başlarda bana da güzel gelirdi ama gelmiyor, gerçi şu anda remote takıldığım için rahatım. Ama gökdelen falan görmek içine girmek istemiyorum. Şirket içi boş boş muhabbetlere megoloman takılan tiplere katlanmak zor. Neyse, hepimizin kimi ortak sorunları olduğu ortada. Bir baktım ki bu da uzun olmuş :)
Beyaz yakalıya giydiriyorlar hep ama sistem eleştrisi az. Ben memur çocuğuyum ve şehirde doğdum. Eğitim alıp sizin tabirinizle Beyaz Yaka işleri için büyütüldüm. Köy kökenimiz yok tarla bağ bahçe yok, ticaret kökenli aile yok ki iş öğrenelim. Ya da babamız usta falan değil zanaat öğrenelim.
Benim gibi olanlar Beyaz yakalıdan farklı birşey olmak içinde önce beyaz yakalı olup sermaye biriktirmek zorunda. Bu belki geçmişte mümkündü ama son yıllarda işe girenler kendini anca geçindiriyor.
Beyaz yaka olmak bir tercih değil mecburiyet bir çoğu için. Asıl bu mecburiyet nasıl oluştu bunu inceleyin.
Tebrik ediyorum, kimsenin değinmediği can alıcı nokta bu. Ben de aynı durumdayım bu arada.
hepimiz köleyiz aslında. Zirveye çıkan kesimin ise diğer insanlar hiç umurlarında değil. Mesela Jeff Bezos, geçen 500 milyon dolarlık yat yaptırıyormuş haberini gördüm. 500 milyon dolar kendi parası. Aslında sistemden ötürü bu kadar kazanırlar ya neyse. Yani 500 milyon dolarlık yat alacağına ben insanlık için bir şeyler yapardım. Şimdi biri çıkar der ki, zaten amazon firmasıyla ortaya koyulan nitelikli ürünler insanlığa hizmet ediyor :))) hadi canım :)) Teknoloji geliştikçe daha çok kendimize vaktimiz kalacaktı güya ama Elon Musk gibi Bezos gibi adamlar yüzünden bırak daha çok boş zaman kalmasını adamlar haftasonunu yok ettiler!! Tamam isteyen buzlu bademe de oturabilir de niye insanlık buna zorlanıyor anlamıyorum, tabi insanlardaki mallık ayrı bir konu, zirveye özenip yukarı çıkma telaşı, uçak helikopter yat sevdası... İnsanların çoğu böyle davranınca yasalar ve her şey ona göre oluyor, yapacak bir şey yok. Gönüllü köleler olduğu sürece zevk almaya bakacağız...
Kesinlikle on numara tespit yapmışsın hocam. Ben de aynı durumdayım şuan bahsettiğin sermaye biriktirme aşamasındayım.
Aynen öyle. Aileden tarlası dükkanı olmayan insanlar ağır işlerde çalışmak yerine masa başı bir iş yapıp en azından orta gelir düzeyine sahip olabilmek için beyaz yakalı oluyor. Bir diğer seçenek de yazılım gibi az yatırım gerektiren bir sektörde startup kurup girişimcilik yapmak, onda da başarı oranı çok düşük olduğu için birçok kişi denemeye bile yeltenmiyor. Hayal olarak kalıyor. Beyaz yakalı hayatını görünce deneyen de çok oluyor ama başarmak çok zor ve birikimin olmadan aç kalıyorsun gerçekten.
açık ve net yazmışsın
Yaklaşık iki yıl önce babam beyin kanaması geçirdi, yoğun bakıma alındı, doktor herşeye hazırlıklı olun dedi, izin istedim, " baban nasılsa yoğun bakımda onu göremeyeceksin gidip ne yapacaksın, iyileşirse bir hafta sonu(!) ziyarete gidersin, vefat ederse direkt cenazeye gidersin" yanıtını aldım. Geçen kurban bayramında babamı kaybettik, doğru düzgün bir baş sağlığında dahi bulunmadılar. Ben de istifa ettim ve kendi işimi kurmaya karar verdim. Anlatacak çok seyim var ve çok doluyum. Kısacası insana değer verilmeyen bir sistemde çalışmak bana doğru gelmiyor.
Allah rahmet eylesin. Umarım her şey gönlünce olur. Kendini ezdirmeyecek kadar dik durman çok güzel. Karşılığını göreceğine inanıyorum.
@@aybarssf Çok teşekkür ederim 🙏🏻 sevgiler.
@@hulyaozkul2347 o tür yerlerden uzak kalmakla iyi etmişsiniz hocam
Adam olsan istifa ederdin o anda giderdin babanın yanına.gelip burda duygu sömürüsü yapma
@@akifcenker1284 o an gitmediğimi size düşündüren nedir ? Adam olsanız, pardon insan(!) olaya bu şekilde bakmazdınız.
Meslegime tam 7 sene verdim kendimi inanilmaz gelistirdim ama sonunda hep daha fazlasi istendi ve hic takdir edilmedi ve bunun üstüne yuzde 200 luk enflasyona karşı yuzde 10 gibi komik bir zam alinca bastim istifayi. 7 senede 20 sene yaslandim hissediyorum. 1 senedir işsizim ama benimki bir tercihti yani evimiz arabamiz var borcumuz yoktu ve bunu yapabildim cok şükür. Bir daha çalışırım gibi gelmiyor ve en büyük pişmanlığım okumak oldu hayatta. Su an cok mutluyum hobilerime zaman ayiriyorum, iyileşiyorum. Umarim isteyen herkes ara verebilir veya farkli bir yol cizebilir
Bunu yeni seyrettim.Hergun nefret ederek gittiğim iş hayatı benim için bitecek 4.Subat.2024 tarihinde.Bir arkadaşımın ısrarı ile bir arsa almistik yıllar önce emlakçı aradı imar geçti sanayi bölgesi oldu ,diye orayı satıyoruz arkadaşımla ve özgürlük.
naptın abi sattınız mı ?@@Elizi687
çok güzel duygulara tercüman olmuşsunuz. tamda öyle
Aynı durumdayım ve canim çok sıkkın
Erkek olsaydınız sanayii sitelerimize bekleyebilirdik.
Şirkete giderken kahvaltı yapayım dersin bir seyyar dayıdan simit poaça alırsın, ve muhabbet esnasında dayının senden iyi kazandığını görünce anlarsın sigortanın da ticketlarında aslında önemli olmadığını.
Bankalar caddesinde protakal suyu satan bir amca vardı, taze taze sıkar temiz bir şekilde paketlerdi. Bir sabah sıra bana gelmişken, portakalı bitti, cebinden kumandayım çıkarttı, biraz ilerisinde duran WW-Transporterın kapılarını açtı, sandığı aldı geldi, ben o saatten sonra kendimde değildim, halende değilim.. kıskanmadım, ama kendimi sorguladım.. soran olursa IT müdürümüz diyorlardı, ama cebimde Akbilim vardı :)
@@ramazankeskin8283 😂😂😂
@@ramazankeskin8283 vefat etti sandviç satandan bahsediyorsan. iyi kazandığı noktasında haklısın. bu arada aynı durum bana da oluyordu ama hikayenin tam tersi, o amcanın yerinde hissediyordum. altımda vw jetta vardı oto yıkama sorumlusuydum araba yıkıyordum her gün.üniversitede okurken ek iş olarak yapıyordum ama bildiğin işçiydim. çok şaşıran oluyordu yıkamacı nasıl biniyor bu arabaya diye.o zamanlar jetta passat ayarında bir arabaydı 2015 öncesi sıfıra yakın satın almıştık. çoğu gün bahşişle 300-400 lira bana kalıyordu kasadan hariç. ki o zaman asgari ücret 2bin lira yoktur. şu anda günlük 2bin lira alıyorum gibi düşünebiliriz. pestilim çıkıyordu ama kazancım iyiydi. şu an beyaz yaka değilim ama mavi yaka da değilim :D
İyide kardeşim dayı kendi işini yapıyor kendi risklerini almış. Cesaret edip ticaret yapıyor kendi çapında. Tabi ki fazla kazanacak. Bende mühendisim ama gerek yok bir yerlerde personel olarak çalışmaya.
Sokaktaki simitçi, sanayideki boyacı, sahildeki midyeci, komagene büfesi, hepsi az biraz işlekse ülkemizdeki beyaz yakadan fazla kazanıyor. Ama sorsan kıdemlı yazılımcı, deneyimli ikcı, grup müdürü, kazandığı para maks 3 bin dolar.
Hayatımda izlediğim en güzel tespit videolarından biri, her biri işin içinden gelenlerle oluşturulduğu için tam bir tecrübe kovanı. Video tam olarak günümüz beyaz yaka sistemini açıklıyor.
Şu an iş bulamadığım için ailemin yanında ticaretle uğraşıyorum ve bundan mutlu değilim çünkü hep bı beyaz yakalı olma hayalim vardı. Bu videodaki insanların anlattıkları deneyimleri ve fikirlerini dinledikten sonra şimdi yaptığım işe daha çok emek verip bağlanmaya çalışacağım sanırım. Teşekkürler böyle bir videoyu bize sunduğunuz için 🤍
Doğru bir yönlenme olmuş. Kurulu düzen varsa eli yüzü düzgün ise sıkı sıkıya sarılmaya bak
@Barış Güngör birçok sebep var vazgeçmem için aslında ve hiçbir zaman tam olarak vazgeçeceğimi sanmıyorum
Yaptığınız ticaret ne olursa olsun bırakmayın.
@Barış Güngör hayatta hep mutlu ol dostum. Şansın bol olsun.
Bu saçma 7-5 cenderesinden çıkmak ve sistemden kopmak isteyen ben de dahil olmak üzere hiç yoksa onbinlerce insan vardır. Buna kendi adım kadar eminim ama ispat edemem.
Çok yararlı bir içerik sunmuşsunuz, açıkcası ben servisçilik yaptım araç ile personel servisçiliği beyaz yaka olanlar önce alınmak, kapılarının önünden alınma geç kaldığında dakikalarca beklenmesini isteme ve mavi yaka ile aynı servise binmek istememe gibi özelliklerini gördüm yani kendini yüksekyen görüyor mavi yakada ise bu durum dışlanmaya bağlı olarak içeri kapanma kendini çekme eylemi olduğunu gördüm ben bu iki kültürü gözlemledim eminim bunları gören başkalarıda vardır.
son 2 yılda düşündüğüm herşeyi ortaya koyan bir yapım olmuş. BRAVO!!!
2 yıl böyle bir plaza ortamında çalışmak beni inanılmaz yordu, işi bırakıp uzun bir tatile çıktım kamp yaptım işsizliğim bilerek ve isteyerek 6 ay sürdü. Yeni başladığım işyerini çok küçük seçtim şu an daha mutlu ve huzurlu hissediyorum. Ama yine de sadece patron ve beyaz yakalılar değil, mavi yakalılar tarafından sürekli ima edilen sen ''beyaz yakalısın'' düşüncesi de çok üzücü bir durum, kendi çalıştığım ortamda sürekli bu bana hatırlatılınca özülüyorum. Sanırım insanlar parayı ya da statü peşinde koşacaklarına sadece tek bir soru her her şeye cevap verebilir. Bu yaptığım her neyse beni mutlu ediyor mu?
Ben seneler önce masamda beni bekleyen islerime bakarken tek yon G.Amerika bileti aldim, müdürun yanina gidip istifa ettiğimi söyledim ve bir daha donmedim.. Belirsiz bir yolculuk bundan daha kötü olamaz dedim. Kafayi dagitmak icin haftasonlari alisverise cikardim. Ne kadar gereksiz sey varsa alirdim. Yeni hayatimda ise yıllardır ayni kiyafetleri giyiyorum, kendimi tanidim, aslında yaptığım işin karakterime hic uyumlu olmadığını gördüm, kendimi tanidikca sevdigim islerin ne oldugunu buldum ve onlardan nasil para kazanacagimi ogrendim. Daha az kazaninca daha az harcamaya basladim, elimdekilerle yetinmeyi öğrendim. Görece pahalı kıyafetlerin ve 1 haftalık Avrupa tatilinin beni özel biri yapmadigini gördüm:). Kocaman ego yapmisim o dönemde. Tek pismanligim bunu daha once yapmamis olmam. Bedenim zaten mutsuzluğun sinyallerini vermisti, neyse ki o da kendine geldi sonrasinda.
Şuanda kaç yaşındasınız ve kendini tanıma ,kendi işini yapma düşüncesi için geç kalmış hissetmiyor musunuz kendinizi teşekkürler
Ailelerimiz, oku bak okumazsan böyle olursun (ismini vermek istemediğim herkesin bildiği o meslekler) şöyle olursun. Şimdi o ismini vermek istemediğim meslekleri yapanlar tırnak içinde okuyanlara göre ya benzer paralelde veya daha üstte kazançlar elde ediyorlar. Üstüne bir de eğitimle vakit kaybetmedikleri o 5-6 seneyi de çalışarak, para biriktirerek bir beyaz yakalının hayatta maddi anlamda çok ilerisinde olabiliyorlar.
İstanbuldan ayrılalı 3 yıl oldu,kızım 5 yaşındaydı.Doğum büyüdüğümüz yeri hiç özlemiyoruz desem yalan olmaz.Istanbul'a turist olarak gitmek paha biçilemez.Bunu bütün arkadaşlarım izlese keşke.Tüm yaşadıklarımızı o kadar güzel anlatmışki.3 yıldır bana sorulan tüm soruların cevabı var.Tüm topuklu ayakkabılılar,kravatlılar bir tek bana köle gibi gelmiyormuş.Bir tek ben değilmişim😃.Emeğinize sağlık.Devamı gelecekse bende birşeyler anlatmak isterim😉
Anlatılanlar o kadar doğru ki. Yaklaşık 8 yıldır İstanbul'da 6-7 farklı global diyebileceğimiz reklam ajanslarında çalıştım, Art Director olarak. Gelirlerimiz ancak kira + faturalar + 1 aylık gıdayı ancak karşılayacak düzeyde, kıyafet, teknoloji harcaması, tatil veya entellektüel bir aktiviteyi hiç bir türlü karşılayamayacak düzeyde ne yazık ki. Fakat ne yazık ki beyaz yakalılar olarak herkes kendinin bir tık iki tık üstünde yaşadığını göstermek zorunda kalıyor. Daha fazla borçlanara bu çarkın kölesi olmaya devam ediyor. Örneğin ajansta öğle arasında, bazıları mütevazı bi yerde yemek yerken bazı arkadaşlarımız gidip Pelit gibi pahalı bi yerde yemeği tercih ediyordu.
Bana geçen hafta katıldığım büyap zirvesindeki konuşmacıları hatırlattı. Orada da gelenlerin hiçbiri yaptıkları iş onları heyecanlandırdığı ya da sevdikleri bir şey olduğu için yaptıklarından bahsetmedi. Saatlerce oturup bize beyaz yakalı olma hayali aşılamalarını dinledik. Kendi hayatlarını gezmelerini ve yükselmelerini anlatıp durdular. O gün onları dinlerken bana saçma gelen ve huzursuz eden bir şey vardı da kelimelere dökemiyordum. Bu video ile anlamış oldum konuşmalarında beni iten şeyi. Ondan birkaç hafta önce de msmb zirvesine katılmıştım. Göktürk Yetim ve Serkan Keleşer'i dinlemiştim. Yaptıkları iş onları gerçekten heyecanlandırıyor ve kıymetli bir şey ortaya koyduklarına inanıyorlardı. İnsan bir şey yapıyorsa gerçekten inandığı, sevdiği için mi yapıyor yoksa algısal olarak mutlu olacağına inandırıldığı için mi bunu yapıyor dengesini korumak lazım sanırım. Çok da bir şey bildiğime değil işte öğrenciyim daha ama çok güzel bir video hazırlamışsınız benim de içimdekileri söyleyesim geldi.
Gayet hoş bir yaklaşım.Mesleğim Gemi Mühendisliği ve mesleğimi sevmemin en güçlü sebebi ülkelere ve dünyaya her geçen gün bir değer katmam.Daha çevreci hızlı büyük gemiler.İnsanın kendi çıkarları dışında da amaçları olunca yaptığı iş onu çok daha mutlu ediyor.
🙂GÜVENCELİ KORUMALI YAŞAM SİSTEMLERİMİZDEN YARATILIŞ SİSTEMLERİNİ OTOMATİK OLARAK EN HIZLI YÖNTEMLER İLE DÜZELTİYORUZ, BİLİNÇLERİ AÇIP BEYİNLERİ GELİŞTİRİYORUZ 👀🗣️
HER ZAMAN PARÇALARI OTOMATİK BİRLEŞTİRİYORUZ.🧩
Üniversite sınavları gibi aslında hayat. Çok zeki çok hızlı olanlar zirveye gidebiliyor. Geri kalan yığınlar maalesef alt katta koşturmaca içindeler. Zirvedekiler de istedikleri gibi dünyayı şekillendiriyorlar, alttakiler ise boyun eğiyor, kendilerine verileni kabul ediyor. Zirvedekiler alttakileri hiç mi hiç umursamıyor. Empati yoksunu, sevgi yoksunu ve hatta birbirlerinin kazançlarını ele geçirme hırsıyla da yanıp tutuşan zihinler. Bu sistem, kapitalist sistem böyle maalesef. Kapitalizmin yerine ne geçer bilmiyorum ama insanların her şeyi bok ettiğini biliyorum.
Çok güzel bir seri olmuş.Beyaz yakalılar işçi sınıfından olduklarını kabul etmezler ve kapitalizmin en sadık savaşçılarıdır,öncüleridir.
Ben senelerden bu yana, uzun zamandır beyaz yakalıyım ve işçi sınıfından olmadığımı hiç bir zaman, en başından beri düşünmedim. Ancak haklısınız çevremdeki, ofisteki beyaz yakalılar bunu bir türlü anlayamıyorlar veya anlamak istemiyorlar. Fakat ben de onların bu basit gerçeği anlamamalarını hayretler içinde çözemiyorum. Bir müdürüm var, bakın müdür diyorum. Hala yükselmek için kıçını yırtıyor ve ekibinden de yani bizlerden de doğal olarak bunu bekliyor. Ben de bu adam nasıl oluyor da 3 kuruş fazla almak için hayatını paspas ettiğini anlayamıyor diye kafayı yiyorum. Şirketten kar payı alsa bile (ki mümkün değil) mantıklı değil.
@@healthandbeauty1674 Ben reklamcıyım. İlk 4-5 yılımdan sonra kendimi hep reklam mavi yakalısı olarak andım (:
Bu tespite bayıldım.
İşçi işçidir, patron değilsen işçisin demektir. İşçileri ikiye ayırmak için türemedi mi zaten bu beyaz yaka-mavi yaka tabirleri? Kendini işçi sınıfı görmeyen varsa ağır cahildir yani.
Beyaz yaka ayrıcalıktır. Burda prim için sallayanlara inat, herkesin bildiği gibi BEYAZ YAKA AYRICALIKTIR
Videonun daha yarısına vardım ama söylemeliyim ki son zamanlarda izlediğim en bilgilendirici en nokta atışı video tebrik ediyorum.
Hayatın içinden ve entelektüel açıdan çok iyi bir yapım olmuş. Tebrikler
Beyaz yakalı çalışanın en büyük motivasyonu asgari ücretli ve mavi yakalıdan üç kuruş fazla kazanmaktı artık o da kalmadı, hepimizin maaşları asgari ücrete eşitlendi ya da yakın zamanda eşitlenecek :)
Geçti bile
Belgesrl boyunca konuşan gözlüklü Beyefendi'ye (isimler küçük okuyamadım.) saygılarımı sunuyorum. O kadar gerçekçi ve dürüst konuşmuş ki, çok teşekkürler.
Her kesimin kendi adına dersler çıkarabileceği harika bir belgesel. Emeğinize sağlık
Bizim mühendislik şirketinde konuşulan konu hafta sonu ne yaptığın değil öğlen ucuza ne yiyebiliriz oluyordu sürekli. Bizim beyaz yakalılıkta bir sorun var galiba. İstanbulda yaşayıp 10000 lira kira, 1000 lira ulaşım 4000 lira da genel giderlere verdikten sonra zaten sana harcayacağın bir şey kalmıyor. Evdeki eşyaların gözünün içine bakıyorsun aman bozulmasın diye.
evet bunlar eski beyaz yaka sorunları herhalde. Anlattıklarına göre sistem baktı beyaz yakalara para fazla geldi ne yapacaklarını şaşırdılar, psikolojileri bozuldu. Sistem de para musluğunu kesti. Artık orta sınıf olarak da kabul edilmiyorlar. Yeni mekan arayışına da giremezler. Hafta sonu bilet de alamazlar. Ev sahibi de olamazlar, araba sahibi de zor olurlar.
@@bigsmokethegreat8351 Açıkçası hiç öyle tipte bir beyaz yaka olmadım. Mühendis olarak asosyalliğin dibine vururum ama bu ay verilen zamdan sonra daha fazla dayanamadım ve geçen hafta istifayı bastım. Birine %10, birine %95, diğerine %40 kafaya göre.
@@batubay92 Bu tür ortamda arkadaşlıklar nasıl oluyor? İnsanlar nasıl samimiyet kuruyorlar? Yani girdiğin işten birkaç ay sonra ayrılma ihtimalin var, insanın uzun ömürlü ilişki kurası gelmez. Ya da yeni bir işe başlayınca oradaki insanlar belki gruplaşmışlardır, aralarına katılmak zor olur diye düşünüyorum. Yoksa herkes kendi halinde, bireysel, samimiyeti arttırmadan mı çalışıyor?
@@bigsmokethegreat8351 İş arkadaşlarımla işyeri dışında görüştüğüm olmadı. Herhangi bir samimiyet kurmuyorsunuz genel olarak. Kurarsanız da canınızı yakarlar bir şekilde. :D Herkes birbirine düşman.
Hoca çok iyi açıklamış ben de bir beyaz yakalıyım ailem işçi sınıfı annem ev hanımı 'totalde' baktığımda anne ve babamın mutluluğuna terfi alacağım en üst pozisyona da gelsem ulaşamıyacağımı görüyorum. Duygusal olarak da fiziksel olarak da stres sizi eritiyor ama hayat gerekliliklerinden bunu bilseniz bile katlanıyorsunuz.
Çok özür diliyorum ama yıllardır söylüyorum yine söylicem,İstanbulda beyaz yakalı olmak için yaşanlara oldum olası acımışımdır aslında kendi iç dünyasındaki rafine zevkleri bulamayıp etrafından gördüğü görece kaliteli hayatı yaşamaya kendini mahkum etmiş herkese acımışımdır.Öncelikle ait olmadiginiz o şehirden kurtulmanın yollarına bakın insan sadece işe gidip gelmek için günlük 3 saat zaman harcarmı abi 😃 Bence hayat herkesin giydigini giyebilmek bindiğine binebilmek ve iş cikisi popüler kahvecilerde "kaliteli zaman" geçirmek için çok kısa.Sen ne yaptın diye soracaklar olabilir,ben herseyden uzaklasmak ve çok sevdigim bir sahil kasabasinda yasayabilmek için memur olarak oraya atandım belki bundan 1 sene sonra fikrim değişir yurt disina yerleşir kagıt toplarım bilemiyorum ama bildigim tek şey o havucun peşinde asla koşmam.Ben iş çıkışı sahilde gitarla şarkı söyleyemedikten sonra bana plazanın 28.katında masa verseniz noluur vermeseniz nolur.
Gec bunları bi tane kaymakamin gel lan buraya demesine bakar tüm kariyerin
@@Zekicanpolatt idare mahkemesinden başlayıp avrupa insan hakları mahkemesine kadar uzanan bir serüven başlar sorun yok :) sana tavsiyem içinde bulundugun vaziyeti aşağılık psikolojisiyle bastırma,ya kurtul ya sus
@@kuzeydeniz395 kardeşim 5 kere sürülmüş ve sonunda haksızlığa boyun egmeyip istifa etmis bir memurla konuşuyorsun... tavsiye vermek senin haddin değil hele ki daha "mı,mı"leri ayiramayan birinin tavsiyesi cok ironik 😂😂 bi kere Hsykya başsavcıyı ,biri kaymakam olmak üzere 5 kere idari amirini sikayet etmiş birine osogolok komplolso diyerek tanı koymak daha da ironik ama önemli değil sen de haklısın
@@kuzeydeniz395 valla hem haklısın hem haksız diyerek politik gireyim olaya :)) Şimdi öyle ki, kimi beyaz yaka göçü nedeniyle şimdi o sahil yerleri inanılmaz değerlendi, yurt dışından gelenler de olunca daha da katmerlendi, malum bir apartman dairesine vatandaşlık veriliyor bir de. Yani çalışan ve hatta birikim yapamayan bir insan için bulunduğu durumdan kurtulmak zor. Yani ya kimse farkında olmadan ilk yapanlardan olman lazım ya da yapamıyorsun. Şu da var, 3 saat yol çekmeyim ama gider tuvalet temizlerim der misin bilemem. Memurken şansını zorlayıp iyi uğraşmışsın tayin için ama milyonlarca insanı düşün. Şimdi sen oraya tayin oldun diye bir başkası belki birkaç sene oraya tayin olamayacak. Gerçi şimdi memurların çoğu sahil kentlerinden kaçıyor diye biliyorum ama bilemedim. Kısacası hep bir köşe kapmaca var. Sen geldiğin için bir başkası gelemeyecek seninle benzer düşünse bile. Senden önce davranan olsaydı belki sen gidemeyecektin. Yani bu sistemde bazılarımız senin gibi istese bile bazı şeyleri yapamıyorlar, ellerinde olmuyor. Sen yaptığın için her şey senin elindeymiş gibi de düşünme. Aslında sahip olduğun zekana, yüz hatlarına kadar birçok şey elinde değil. Başka birçok şey de elimde deme, sadece yanılsama.
Son durum nedir
Bir holdingde mal gibi 10 küsür yıl grafik tasarımcı olarak çalıştım. Anlatılanların hepsine katılıyorum. Yemişim yakasını mutlu olduğunuz ve size gerçekten deger veren yerde çalışın. Patrona birsey diyemem ama kızlarına selam olsun ..ktiniz koca holdingi alın başınıza çalın:)
bende aynı hatayı yapmış bir kurban olarak yazayım istedim, bir iş yerinde en fazla 3 veya 4 yıl çalışmak lazım, sonuçta dışarda mevsim bahar. ama böyle dememe rağmen 12 yıl çalışmak zorunda kaldım, şimdi dünyanın en aptal insanı olduğumu düşünüyorum. değmez bunca sıkıntıya..
Holding hangi Holding
23 yıldır havalandırma ustasıyım ve şu an kendi işimi yapıyorum. Benle düzgün konuşmayan adamın işine tenezül bile etmiyorum ve şu an Allah'a hamdolsun en üst düzey beyaz yakalının on katı para kazanıyorum...
usta ayıptır sorması aylık 600-700 bin mi kazanıyorsun?
Bir endüstri mühendisi olarak hiç kendimi ayrıcalıklı beyaz yaka olarak görmedim. parkta tanıştığım ev hanımı bir anne ile tanışırsam fabrikada çalışıyorum diyorum sadece. hep savunduğum bende işçiyim, her zaman işçiden yanayım :) popüler elektronik hiç bir şey almam. bir telefona haftalık ücretimden fazla vermem ve sonuna kadar kullanırım. 3 kere ekran değiştirdiğim telefonum olmuştur.
Fazla tevazu, vasattan nasihat dinletir hocam. Saygılar.
Bir işin onunla uğraşana maddi getirisi; o işin ne kadar ekonomik değer ürettiğine ve işi yapabilecek kişilerin azlığına bağlıdır. İşin gerektirdiği eğitimin veya zorluğunun (en azından doğrudan) bir etkisi olmaz. İşte bu yüzden üst geçitte 200 kişiye poğaça veren dayı ortalama bir beyaz yakadan daha fazla kazanıyor. Kışın karasında gün doğmadan üst geçitte saatlerini harcamaya gönüllü çok kişi bulamazsınız. Ama ısıtmalı ofiste Excel mühendisliği yapacak yüz binlerce yeni mezun bulabilirsiniz. Aynı mantık mavi yaka işler için de geçerli. Her ebeveyn çocuğunun okuyup büyük adam/kadın olmasını ister. Peki kaç ebeveynin gönlü razı olup da çocuğunu daha 11-12 yaşında yetişsin diye ustanın yanına ya da bir meslek lisesine verebiliyor?
öyle ya da böyle insanlar bunu anlayacak. Toplum ve aileleri tarafından o kadar bulandırılmışlarki okuduğu için fazla kazanması gerektiğini düşünüyorlar dediğiniz gibi üstelik çoğunun okudum demekle kastettiğine hiç girmiyorum bile.
tabii burada hala çözemediğimiz şöyle bir sıkıntı var o da devlet oluyor. Özel sektör maaş dengesini iyi oturturken memurlar siyaset vesilesiyle bu dengeyi bozuyorlar.
çok iyi analiz yapan ve yorumlayan kişilerin konuşmaları… Harika bi çalışma olmuş
Valla ben dinlerken yoruldum, Allah beyaz yakalı işlerde çalışan kardeşlerimizin yardımcısı olsun!
Beyaz yakalı olarak şunu söyleyebilirim, arkadaşlar sonuçta kimse sizi zorla o masa başına getirmedi siz bu yolu seçtiniz ve istediniz. Maalesef bir şeyi eleştirirken hepimiz o kadar duyar abidesine bürünüyoruzki meseleyi bambaşka noktaya getiriyoruz. Çok zor koşullar altında çalışan insanlar var bende eğitim dönemimde ve öncesinde mavi yaka olarak çalıştım ve Orada yaşanan zorlukları iyi biliyorum. Buraya yorum atan beyaz yakalı arkadaşların yorumlarını okurken açıkcası üzüldüm. Çünkü emin olun zorluklar içinde çalışmak zorunda olan insanlar var ve bu insanlar ter dökerek çalışıyor. Beyaz yaka olarak zihinsel yorgunluk olabilir evet ama mavi yakadan daha iyi koşullarda çalışıyor eminim çoğunuz bunu biliyorsunuz. Yani burda gelip Beyaz yakanın psikolojisini araştırmak yerine mavi yaka çalışan insanların koşullarını nasıl iyileştirebiliriz diye bir araştırma yapın eminim daha faydalı olacaktır. Yok beyaz yaka kendine sürekli bakmak zorundaymış, yok sosyal hayatı renkli olması gerekiyormuş, yok sürekli bakımlı olmak zorundaymış, yok sürekli baskı varmış….
Ya siz ne anlatıyorsunuz? Bu bahsettiğiniz şeyler çok mu önemli çok mu problem? Kimseyle kendini yarışa sokmazsan zaten bunları yaşamazsın. Yok plaza hayatı zormuş yapma ya ne büyük dert. Sen bu gün hangi işi yaparsan yap yıpranırsın hiç bir iş yapma en nihayetinde yıllar senden bir şeyler alır götürür. Sen yıpranmayı üretim bandında makina sesinde gece mesai yapan emekçi insana bir sor o sana anlatsın yıpranmak ne olduğunu veya ayakta 12 saat çalışmak zorunda olan emekçiye sor. Bunu beyaz yaka çalışan birisi olarak söylüyorum ben, tamam bizlerde güllük gülistanlık çalışmıyoruz ama o zorlukta çalışan insanlar varken biraz şikayet ettiğimiz şeyleri düşünsek mi? Umarım bir gün zor koşulda çalışan insanların hayatı araştılır ve o koşulları iyileştirmek adına ciddi adımlar atılır.
Hay ağzına sağlık
Aradigim yorum..👍
Kardea inşaatta çalıştım, ikitelli de galvano teknik sanayi de pasin yağın içinde çalıştım şu an ailem çok istediği için zamanında çarkın içine girmiş bir beyaz yakalı olarak 7 yılımı dolduruyorum ve çok pişmanım o dediğin işlerde 7 yılımı doldurmuş olsam bedenen yorgun ama zihnen manen çok daha dinç olurdum, ve ben zihin sağlığını tercih ederim , kafam yerindeyse psikolojim bitmesiyde beden yorgunluğu atlatilitor bir sekilde
Müdürün bu yorumu görmeyecek knk
Güzel yorumun için öncelikle teşekkür ederim.
Meslek lisesi mezunu olmama rağmen DGS sınavına girerek Mühendislik fakültesini kazanıp mezun olmuş ve 5 senedir mühendis olarak çalışıyorum. Okul tatil yaz dönemlerini hiç boş geçirmedim. Sanayi'de motor ustasının yanında, camcıda, markette çırak olarak ufak yaşta çalıştım. DGS sınavını kazanmadan önce 2 sene belli dönemler (6 ay 8 ay 1 sene) farklı sektörlerdeki fabrikalarda işçi olarak yevmiyeci olarak çalıştım. Bu çalışmalar seri üretim sistemi gece vardiyası gibi çalışma koşulları da içeriyordu. Ne zaman mühendis olarak beyaz yakalı olarak çalışmaya başladım, o zaman anladım ki insanı koşullar altında çalışmak en çok parayı kazanan mavi yakadan daha önemlidir. Beyaz yakalı olarak çalışmaktan şuan için çok memnunum. Bunu belli dönemler mavi yaka olarak çalıştığım için karşılaştırmalar yaparak buna dayanarak söylüyorum. Eminim ki bu videodaki insanlar sabit bir yerde durarak 24:00 - 08:00 vardiyasında hep aynı vidayı aynı yere sıkarak çalışmanın ne demek olduğunu anladıklarında, anlayacaklardır beyaz yakalının çalışma şartlarını.
Sevgilerle
Güzel bir içerik olmuş. Beyaz yakalı ofis çalışanları gibi monoton, sıkıcı, stresli iş yoktur. Öyle çok bir maaşları da yok. Bir işletme açıp ticaret yapsan, yada elektrik teknisyeni, su tesisatçısı falan olsan daha çok kazanırsın, ve kafan rahat olur, stres yok, şirket içi alicengiz oyunları yok, işini yapar evine gidersin rahat kafa.
Kötü olan bu videoyu düzenleyen emeği olanların yarısından çoğu da bu şekilde çalışıyor🥲
Tek derdi dünya olanın, dünya kadar derdi olur.
Sabahın 4ünde bu videoyu izlemem birçok olumlu şeyler kattı. Emeğiniz işin teşekkürler.
2013 de ayrıldım maslaktan, maslak diyince hâlâ kardıma kramplar giriyor. Zorda olsa o fare kapanından kurtuldum, çok şükür.
Sonuç olarak adamlar doğru söylüyor diyip hayatımıza devam edeceğiz 🙂
ahahahah :) aynen
dünya çapında bir kaos olmadan çok zor. Kaos olduktan sonra nasıl bir dünya olur, orası daha da belirsiz :))
@@futurexjam2 kaos kapida
24:00 bi' anda ÇS girmesini hiç beklemiyordum :D Keyifli bir seri olacak gibi şimdiden, emeğinize sağlık.
+ :)
Gözlüklü beyin tespitleri gerçekten cok güzel
Videonun kendisi tam bir beyaz yaka video olmuş konuya bakışı itibariyle, artistik kareler, çapraz kurgu, slow motion ama ne söylediği belli değil, beyaz yakalı ama ne iş yaptığını anlamadığınız tipler vardır onun gibi yani.
ama yine de teşekkürler bu videoyu hazırlayan herkese.
Burada İstanbul gibi kaos olan bir şehirde yaşamak aslında eleştirilen, yani küçük esnaf da olsan, memur da olsan, mavi yaka da olsan beyaz yakalının yaşadığından farklı bir şey yaşamazsın. Eğitimli insanlar ne iş yapsın mesela bu videoya bakınca! Beyaz yakalılar kendilerini ayrıcalıklı görmüyor ki zaten, sadece yapabildikleri işi yapmaya devam ediyorlar.
beyaz yakalının hakkı yeniyor evet ama atölyelerde çalışan işçilerin daha çok yeniyor, ya da başka meslek gruplarının.
video bir soruna parmak basıyor ama o sorun sadece beyaz yakalının sorunu değil, ülkede çalışan herkesin ortak sorunları, İstanbul'da yaşayanların ortak sorunları.
beyaz yakalı tabir edilen biri olarak evet zengin olmadım, kurumsal yapıda becerilerin kaybolup gidiyor ama mesela 40 ülke gezdim gördüm, kızıma deneyimlerimi anlatıp ufkunu açmaya çalışıyorum. Eee gezdin gördün de ne oldu! derseniz, o zaman zaten konuşmaya gerek yok, videodaki beyaz yaka kelimesini çıkar yerine hangi grubu koysan aynı sonuç.
özetle evet beyaz yakalı mutsuz, az kazanıyor, tüm ülke gibi...
Kendilerini ayrıcalıklı görenler de var, yok mu hiç ? Hem de hem diğer beyaz yakalılardan ve diğerlerinden de. Tüm beyaz yakalılar tabiki böyle değil ki bu arkadaşlar da zaten onların arasından gelenler. Ama plaza dili denilen konuşma biçimi gerçekten seven benimseyen yükseldiğini zannedenler de var. Gökdelenlerin insanları nasıl cezbettiğini vb. Videoda geçen sermayedarlar dışında herkes bildiğin köle, yapacak bir şey yok. Eskiden köle olup sermayedar olup köle tutunlar da var :)) Herkes sermayedar olamıyor haliyle, herkes sermayedar olsa o sistem de işlemez zaten, çalışan olmadıktan sonra. Gelişen yapay zekayla ne olacak bilemiyorum ama teknoloji insanlara çok yaramadı. Nüfus artışı hızlandı yarış vahşileşti, altta yığılma çoğaldı. Amerikanın sermayedarları fabrikaları Çin gibi yerlere taşıyınca koca koca Amerikan şehirleri pespaye hale geldi. Yani bir şekilde güçlü olanlar, sistemin kurallarıyla zirveye gelebilenler haricinde insanlar gelecek kaygısıyla birbirlerini yiyorlar... burada hakikaten beyaz yakalı falan ayrımı da yok. Ama videodaki temel ayrımın aslında sermayedar olan olmayan şeklinde vurgusu önemli ve güzeldi.
"Ya bu sistemin içinde herkesle aynı şeyi yapıyor olacaksın. Köşelerin olmayacak sivrilmeyeceksin, yuvarlanarak devam edeceksin. Yada yıkılıp gideceksin" diyen beyfendi çok güzel konuşmuş. 👏🏻
sonda çağrı sinci girmesi ile efsane bir final olmuş elinize sağlık
muhteşem olmuş çok teşekkürler slot ekibi
Çok kompleksli ve çok kalıp bir düşünceyi sunan bir video . Çok bir genelleme yapılıyor fakat bu kadar özel nitelikler gerektiren işleri yapanları bu kadar basit bir kalıba sokarak düşünmek çok büyük bir genelleme oluyor
O kadar çok yer kapma telaşı ve hırsı var ki. Hakikaten videodaki gibi işle uğraşmak kafa yormak insanların yorduğu kadar yormuyor. Yalakalar megalomanlar narsistler sosyopatlar.. Hiç yok mu sanıyorsunuz veya sayıları az mı sanıyorsunuz ? Hele ki insanları yarıştıran bir sistemde.. bence çok yanılıyorsunuz. çok içten pazarlıklı insan var çok. Bugün mesela bir sorunun çözümü için yardım ettiğim kişi benden bahsetmedi toplantıda. Benzerini daha önceden yine yaşadım. Yardım isteyene yardım ederim, bu da benim özelliğim ama kişiyi tanıdıktan sonra tekrar yardım edip etmeyeceğimi bilirim. Ama neler neler işte... nerde çokluk orda bolluk diyeyim bitireyim :)
Sondaki abi çobanlık yaparken filozof olmuş sonunu 10 kere tekrar izledim
Çok keyifli bir seri...
Bu kanalda böyle daha fazla içerik görmek isterim
Yaklaşmakta olduğum bir süreci açıklayan harika bir içerik. Teşekkürler.
bu ne guzel belgesel ya cok guzel icerik tebrik ederim
Mutlu olmak icin beyaz yaka olacaginiza, elektrik, insaat, arac tamirati veya daha da iyisi elektrikli arac tamiri konusunda uzmanlasin. Amerikadan selamlar
Kariyer dediğiniz şey, eğitimli ve tahsilli çalışanı daha iyi somurebilmek için işveren tarafından uydurulmuş bir motivasyon kelimesidir.
Harika bir konu, muazzam insanlar. Çok iyi bir içerik olmuş.
Yaklaşık 20 yıldır mesleğimi icra ediyorum Berberim hiçbirzaman işe koşarak gitmedim hiçbirzaman başımda müdürüm patronum olmadı evimi arabamı ve kendime göre para birikimi yaptım inşallah herkes sevdiği ve az da olsa rahat ettiği işi yapar Almanyadan selamlar
Kişi kendini tanımalı sevmediği bir işte çalışmamalı😌Yada bir hedef koyup 5 yıl o yıllarda birikim yapıp değerlendirip özgür olmalı.😱😱😘😘
Türkiye gibi ülkelerde zor. Ha çok zekisindir, çok hırslısındır ama zeka büyük etmen burada, belki bunu 5 yılda yapabilirsin. O kadar zeki değilsen zaten şansın yok ve kimse de gözünün yaşına bakmıyor bu dünyada.
Beyaz yaka olup kafesteki aslan olmaktansa sıradan bir işte ormanda hür ve özgürce gezen bir tilki olmak daha iyi aslında
çok güzel bir belgesel olmuş elinize sağlık.
tekrar tekrar izlenmesi gereken bir video
Üniversite mezunuyum, üç senedir mahalledeki fırında çalışıyorum. Bu hikâyeleri duyunca beyaz yaka hayalinden vazgeçtim.
İngilizce ve Almanca öğrenmiştim.
Unutmak için bir kursa yazılacağım. Bir de aldığın üniversite eğitimini unutmak için bir kurs açılırsa ona da gideceğim.
Beni aydinlattiniz, teşekkürler.
asdajsadasd
Akademisyen olarak konuşan arkadaş kitabi bilgileri terimleri doğru veriyor ancak şahsi fikirlerini teori gibi sunması belgesel mantığına aykırı. İzleyiciyi bir fikre kanalize ediyor. Filmiz omurgasında olan bu akademisyen kritik konumda ve ne yazık ki beyaz yakalıyı hep mağdur, sömürülen profilde çizmesi bence yanlış. Beyaz yakalı olmak bilinçli bir seçim bazı insanlar için. Dengeyi sabit gelirde, finansal risk almak istemeyen, başkasının sermayesini yönetmeyi seçmiş bir çok insan var. Mutlular.
valla bence risk almamak en büyük risk. risk almadan sürekli maaşlı çalışmak en büyük risklerden bence. insanlar bunun ne kadar farkında tartışılır.
Beyaz yakalar kendisini her zaman “ en kültürlü “ sanar 🥲
O kadar doğru ki. İş yormuyor. Çalıştığın insanlar yoruyor. Havuç hep var ama havuç hızlı koşanların, nefesi tükenmeyen makina ruhların.
ofisinde meeting set ederken alttan video serisini dinleyecek olanlar yine beyaz yakalı köleler:) ‘Hatçe ablaaaa bana bir kahve verir misin’
sevdim bu videoyu emekleriniz için teşekkürler
Harika bir video idi lütfen tekrarı gelsin saygılar
çok güzel iş ellerinize sağlık slot ailesi
❤️
Nevzat hocam saygılar :) bir zamanlar sizin öğrenciniz olabilmek çok güzeldi...
nevzat hocanın içinde olduğu her iş harika.
güzel kardeşim bende beyaz yakayım. Hafta sonu şöyle yaşaman lazım böyle yaşaman lazım, şunu giymen lazım muhabbetine hiç denk gelmedim. Gerçi ben fabrikadayım. Belki plazadaki arkadaşlar için geçerli bir durumdur. Başkalarına göre hareket etme dürtüsü olan insanların kişiliği henüz oturmamış demektir.
İnsanlardaki koyun psikolojisi her yerde benzerdir. İyi para kötü parayı uzaklaştırır misali, sizin fabrikaya da hem zeki hem sahtekar ama işini iyi yapan biri gelse emin olan ortamı bozar, birileri kısmen çıkarları kısmen de kimi özentisiyle o sahtekar hayata doğru kaymaya başlayabilir :)
Bugün bir asma tavancı 1 ayda 75 80 bin tl net kar yapabiliyor ama beyaz yakalıya baktığın zaman da Ne güzel kızlı erkekli ortam var bu bile sabahları işe gitme isteğini artırır ortam nezih temiz bence tek kısas para olursa yanliş olur
Yakasını kurtaran hayatta ikinci bir şans verilmiş gibi hisseder.
Ooo Mustafa abi de burdaymis 👌🏼🤠
Her an her yerde karşınıza çıkabilirim :))
Çok değerli üniversite hocam Sn. Nevzat Evrim Önal'ı keyif ile izledim. Kendisinin "İnsan Bencil mi? Bireyin Toplumsallığı Üzerine Bir İnceleme" kitabını tavsiye ederim.
Beni de annem küçükken şirkette götürdüğünde büyülenirdim, herkes şık ve ofis ortamındaki tıkır tıkır sesler 😄 uzaktan güzelmiş. Neyse ben meetinge kaçar
tebrikler güzel iler yapıyorsunuz
Orta sınıf diye bir kavram çıkarttılar. Orta sınıfın işçi sınıfı olmadığını kabul ettirmeye çalıştılar. Orta sınıf kayboldu dediler. Aslında olan orta sınıf işçi sınıfı olduğunu hatırladı.
Zihnen çöküşe götüren bir ortam fakat işin garibi o hamster çarkının içindekiler kendilerini ayrıcalıklı, kültürlü, iyi kazanan, toplumun büyük kısmının üstünde görüyor olması da çok ironik. öylelerine acıyarak gülüyorum durumun farkında olanlarında biran önce kurtulmasını diliyorum.
th-cam.com/video/Qs1IQAdp-60/w-d-xo.html
binlerce yıldır aynı aslında. Lordlar, derebeyleri, onların yanındaki daha iyi durumda olanlar, daha altta olanlar... aynı hikaye.. insanlar yine birbirlerine eziyet etmeye devam ediyorlar.
Hem mavi yaka hem beyaz yaka olarak çalıştım , ikisi de zor ama mavi yaka olarak uzmanlaşmadigim icin pismanim . Beyaz yaka olmus siyah yaka yasamayan bilmez.
Çok başarılı bir yapım, teşekkürler.
10 yıllık beyaz yakalıyım, videonun altına imzamı atarım.
İyi saplamışlar !
Ülkemiz tam bir universite tuzağı ile işe yaramaz beyazyaka fabrikasi. Keşke berber yada kasap olsaydim
Gayet güzel bir video olmuş.Elinize sağlık.
İzlerken bunaldım , Tanrı ' ya yemin olsun asla böyle biri olmayacağım .
Beyaz yakalıların da ne cok derdi varmis be üzüldüm 😂
ayakkabıcı abi best ya adam harbiden içinden geçmiş sistemin :))
Hep kırpılmayı beklenen koyun olarak görüyordum bu koyunları. Videonun başındaki cümlede baya hoşuma gitti.
Sinemaya gitsem bu kadar keyif almazdım , nefis ..nefis...
23:31 bak abiye koşuyor mesela yetişmesi gereken 1 yer var super ya =)
15 yıldır tecrübem arttı, konumum yükseldi. yaptığım işler arttı, maaşım döviz bazında 5 yıl önceki ile aynı.
2001 krizinden hemen sonra yani Türkiye'nin GSMH'si daha azken dolar ile maaş alıyordum. Sadece yeni uzmandım. Şimdi aradan 20 sene geçmiş iken bir sürü tecrübe ve kıdem almış iken TL ile maaş alıyorum ve dolar karışılığı olarak aynı seviyede hatta biraz düşüğünü kazanıyorum. Üstelik doların da kendi enflasyonu var o günkü satın alma gücü bugün yok... Kaç "beyaz yakalı" bu düzenin farkında????????????????
Programı yapan arkadaşların tamamlaması sanırım 10 sene filan sürmüş çünkü 10 sene önceki beyaz yaka plaza kültüründen bahsediyorsunuz artık kalmadı bu tip yaklaşımlar. Başta iyi eğitimli beyaz yaka olmak üzere herkes farkında en kral kaliteli köle olduğunun burada uzman olan adam yurt dışında katiplik, kütüphanecilik, garsonluk veya işçilik gibi bir meslek bulunca gözünü kırpmadan gidiyor. Bitti gitti o birbirine hava atmalar tepeden bakmalar herkesin tadı kaçtı.
Çok iyi anlatım.
Beyaz yakayı, sermayenin ve mavi yakanın önüne köpek gibi atan bir serinin ilk videosu.
Tebrikler!
mükemmel içerik olmuş. ellerinize sağlık
Çok güzel bir içerik… 🙏
Çok güzel bir belgeseldi
İlyas salmanın oynadığı "sarı mercedes" Filmindeki "Bayram". İşte günümüzdeki "Beyaz yaka" O kişi.
Uleen mustafa heryerden cıkıyon. Beyaz yaka bükücü
BOMBOŞ bir içerik çalışmayın o zaman beyaz yaka olarak. Madem beyaz yaka ile mavi yaka arasında gelir anlamında bir fark kalmadı hatta mavi yaka beyaz yakayı geçti ise o zaman mavi yaka olarak çalışın tabi çalışabilirseniz ya da köyünüze evinize geri dönün. Elbette ki her işin bir zorluğu var beyaz yakanın en büyük derdi stres bende bir beyaz yaka olarak bunun farkındayım ancak bu derece beyaz yaka olarak çalışmayı kötülemekte rahat batması sonucu oluyor bence. Ofiste boş geçen zamanlar ve yorulmayan bir vücut her türlü kötü düşünceyi ve gereksiz sorgulamaları üretir. Bu videoda bunun kanıtı olmuş bence. Hayat zor çalışma koşulları zor para kolay kazanılmıyor emin olun beyaz yakalar ülkedeki çoğu kesimden (boş beleş takılan memur sınıfı hariç) daha rahat ve güvende yaşıyor. Bence en büyük sorun bilinçli bir şekilde ülkedeki her kesimi köle olarak çalışmaya iten ve sermaye sahiplerini daha da büyüten bu ekonomik sistem eğer bir suçlu arıyorsanız yanlış yerlere bakınıyorsunuz.
daha güvenli mi ?? pandemide gördük 1 ay ücretsiz izin denildi beyaz yakalılar ölüyodu nerdeyse.. ya da işten çıkarmalarda
Uzun uzun cevap yazmıştım ama zaten sorunun ne olduğunu zaten sen de söylemişsin. Pastanın bölüştürülmesindeki adaletsizlik. Zaten sorun bu. Yoksa kimse çalışmayım falan demiyor ki. Mandıra Filozofunda bile adam yaşamak için evini teknesini temizlemek bakımını yapmak zorunda, ineğine bakmak zorunda vb. Çalışmadan hiçbir şey olmuyor dediğin gibi. ama çalışmak var, çılgın gibi yarışmak, yer kapmaya çalışmak var. Yani sen sevebilirsin gökdelenleri ofisleri çılgın geceleri vb. İnsanlık buna zorlanıyor, bir başka olay da bu. Zorlama yok deme, insanlar zamanında köyden kentlere boşuna göçmek zorunda kalmadılar. Hele ki ana babadan çiftçi falan değilsen köye gitmek imkansız, orada yaşamak imkansız, dediğin gibi her yerin zorluğu ayrı. İnsanlığa yön verenler var. Reklamlarla türlü özendirmelerle vb. Çıkarılan yasalar vb. Hatta devlet yönetimini kullanıp yüzlerce senedir atadan oturduğun köyü istimlak da edebiliyorlar. Her yerde aynı bu, bize özgü değil. Diğer insanları ne kadar önemsiyorsun bilemiyorum ama empati yeteneği olan insanlar için narsistlerin öne çıktığı bu dünyada var olmak zor. Videoda değinildiği gibi işten çok insanı en çok diğer insanlar yoruyorlar, birçok mevzuda zaten bunun üzerine duruluyor. Öylesine bir yarış var ki, insanlar insanlıklarını ve geçmişteki kazanımlarını bile kaybediyorlar her gün. Doğa da böyle, şu böyle istemiyorsan git gibi şeyler denebilir. Fırsatım olsa ben de çıkarım ama belki zekam yetmiyor o kadar sermaye için belki cesaretim belki şu belki bu. Sonuçta seçmediğimiz bir sistem içerisinde doğduk, ona alıştık, yontulduk. Ama ortada senin de değindiğin ortak sorunlar var, pastadaki pay mesela. Bu videoda dile getirilmese sen dile getirir miydin ? Bir de bomboş demişsin, demek ki o kadar boş değilmiş. Kendini yakın hissettiğin kimi noktalarda eleştiri oklarını üzerinde görmüş olabilirsin. Belki gökdelende kahve keyfi gibi. İlk başlarda bana da güzel gelirdi ama gelmiyor, gerçi şu anda remote takıldığım için rahatım. Ama gökdelen falan görmek içine girmek istemiyorum. Şirket içi boş boş muhabbetlere megoloman takılan tiplere katlanmak zor. Neyse, hepimizin kimi ortak sorunları olduğu ortada. Bir baktım ki bu da uzun olmuş :)
Beyaz yakayı öven yokki mavi yalaya saygı duyuyorum bir sanatı mesleği var aç kalmaz beyaz yaka kendimi bişey zanneden köle
Kaan sekbanı dinleyince demiştim bizim bankanın aynısını anlatıyor diye, meğer aynı yerde çalışıyormuşuz :)
Daha iyi anlatılamazdı. Tokat gibi çarptı yüzümüze gerçekleri...
Beyaz yakanın hali böyle ise gerçek işçi ne yapsın.
TH-cam da genel bi müziğin video sesinin üstüne çıkması durumu var neden buna hiç kimse çözüm bulmak istemiyor anlamıyorum