Hasan bey, Dünyaya Bakış programından beri Besim Tibuk Hazretleri ile beraber ve samimi bir ortam oluşmuş durumda. Hasan bey olmadan bir şeyler eksik geliyor insana. Umarım bir daha bu denli uzun süre programdan uzak kalmaz.
Programın tartışmasız galibi, Hasan Bey oldu. Uzun süredir Besim Bey'i takip ediyorum, farklı farklı konularda değişik yorumları, insan da bakış açıları sağlıyor hem de insanı sorgulamaya ve araştırmaya itiyor. FAKAT, ilk defa savunduğu düşüncenin (sendika konusu), altında kaldığını gördüm. Programın tekrarını izlerse o da fark edecektir. Evet, "insanların mutluluğu/işini severek yapmak" konusu tam isabet nokta atışı bir tespit, ama arkasından gelen sendikalara ilişkin söyleşi de manasız bir diretme söz konusu oldu. Zaten programın bitişi de oldu bittiye geldi. Hasan Bey içinde şunu söylemek isterim, tabi başkanım , haklısınız başkanımcı söylemleri yok, konuya tamamen objektif ve mantikli yaklaşıyor. Severek izliyoruz, emeğinize gönlünüze zamanınıza sağlık. saygılarımla...
Yahu Hasan abinin geri gelmesi için yırtındım geri gelişine pek de sevindim. Ama bu programların en güzel saniyeleri Hz Besim tibukun birikerine " puşt" dediği anlar çok gülüyorum çok samimi adamlar yahu.
Hasan Bey'in Besim Bey Hazretlerine karşı argümanlar üretmesi, Besim Bey'in fikirlerini daha iyi anlatmasına olanak sağlıyor. Enver Aysever'in programındaki Besim Tibuk performansı gibi.
Bence konunun sendika ile ilgisi yok. Memleketim Muğla'nın Milas ilçesi. Bodrum'a 1 saat mesafede. Milas'ın köylerinden ve ilçe merkezinden bodrumdaki otel vb. yerlere günübirlik çalışmaya gidenler oluyorlar. Yarım otobüs veya minibüs tarzı servis arabaları ile gidip geliyorlar. Bizim köyden de çalışanlar var. Özellikle kadınlar Besim Beyin dediği gibi gerçekten çok mutlular. Bana göre bu mutluluğun sebebi türkiye'de iş bulmanın zor olması, yani bir nevi şükretme durumu. Bu çalışmaya gidenler çeşitli sebeplerle okumamış, çoğu köy kökenli, ama aslında içinde hevesleri olan insanlar. Kurumsal bir yerde iş bulup çalışmak, ekonomik bağımsızlığını kazanmak, ev hanımı olmamak, kendi çapında bir sosyal ortama girmek, istediklerini alabilmek vs. onları çok mutlu ediyor. Yani baştan beklentileri düşük. Yöneticileri iyiyse, asgari ücretten biraz fazlaca da alıyorlarsa değmeyin keyiflerine. Onların yerinde ben olsam ben de mutlu olurdum. Konunun sendikadan ziyade türkiyenin sosyoekonomik yapısı ile ilgisi var. Aynı yerde atanamamış öğretmen çalışsa mutlu olamaz mesela. Avrupa'da iş sahası geniş. İsteyen kolayca iş buluyor. Kolayca olmasa bile türkiye kadar zor değil en azından. E o ortamda garsonluk ve temizlikçilik sosyal hiyerarşinin dibine iniyor. Bizde ise hiyerarşinin dibinde işsizlik ve kadınlar için eve hapsolma var. Garsonluk ve temizlikçilik yapan bir üst basamakta.
Felsefe mezunu İngiltere'd cok iyi iş yapan döner salonu var daha sonra pizzayada geçti güzel para kazanıyordu ama okuduğu felsefe işini yapmadığı için mutsuzdu
12 yıldır turizm sektöründe çalışıyorum, bir çok isimli yerde çalıştım fakat ben öyle işini seven, mutlu olan, memnun olan pek görmedim. Türkiye'de 2-3 kişinin yapacağı işi 1 kişiye yaptırmaya çalışma, uzun, fazla ve yıpratıcı mesai saatleri, psikolojik baskı, genelde haftada 1 gün izin ve az maaş kıskacında sektör. Kaliteli, tecrübeli, iyi yapancı dil bilen çalışan bulmak gittikçe zorlaşıyor. Bir çok insan fırsatını bulduğunda başka sektörlere kaçmaya çalışıyor bir çoğu kaçtı bile. Bu hususta Besim bey biraz yanlış bilgilendirilmiş sanıyorum.
@@brainprism88 😂😂 besim tibuk gerçeklerden uzak, halktan uzak olduğu için bunun gibi bir kaç konuda da çok büyük yanılgılar içindeydi, kendi hayal dünyasında yaşıyor resmen😂
Volkswagen yetkili servisinde EGR parçasını değiştirdim. 7000 TL verdim. Adamlar motora giden kalın hortuma benzeyen demir bir parçayı sıkmamışlar. Allaha emanet gidiyormuşum 2 aydır. Konya'da Uysal Otomotiv sahibi kuzenim fotoğrafını çekip gösterdi şok oldum. Tam Besim Bey'in söylediğinin aynısı olmuş demek ki.
Taksicilik mesleği gerçekten kaldırılmalı. Tamamen her türlü araçla taşımacılık serbest olmalı. Bu konuda sayısız firma kurulacaktır.Büyük bir rekabet ile en iyi hizmet sağlanacaktır zaten.
Besim Bey sendika konusunda çok haklı. Bir eksiği var: işverenler tüm kontratlarını halka açacak. Bu şekilde işverenler de işçilere teklif ettikleri maaşlar ile birbirleriyle rekabet etmiş olacak.
İnsanın sevdiği işi yapması mı yoksa yaptığı işi sevmesi mi? Eğer sevdiğimiz iş için çalıştığımız zaman geçinebiliyorsak işte o zaman böyle bir problemimiz kalmaz
Almanya'da yaşıyorum. Burada işçi hakları çok fazla. Bu ilk etapta işçiler için avantaj gibi görünüyor. ama öyle değil. Anlatıyorum: İşçi hakları çok yüksek ve kanunla sabitlenmiş surumda. İşyerinde iş yavaşlatan, sürekli hastalık iznine çıkan insanlar işten atılamıyor. Bu sebeple firmalar taşeronluk(Leihfirma) sistemi kurdular. işçiye verecekleri saatlik 35€ ücreti taşeron firmaya veriyorlar. onlar da 18-20€ ya çalışacak 3aylık aralıklarla geçici sözleşmeli işçi alıyorlar. sözleşmen uzaması için mecburen iyi performans sergilemen gerekiyor. Ve kadrolu çalışandan birkaç kat fazla çalışarak yarım kat ücret alıyorsun. İşçilere verilen bu sürdürülemez iş hakkı nedeniyle sistemi sui istimal eden işçiler nedeniyle bir nevi emek sömürüsü ortaya çıkmış oldu. Burada ana firmanın da bir kabahati yok. Sonuçta o yüksek meblağdan işçi ücretini de vermiş oluyor, Lakin ücretin çoğu Leihfirma nın cebine gidiyor.
Aynen... Bir Ära issiz kaldim. Bana Leih firmada is buldular. Memura dedim Git kendin calis. Soneasinda kendi isimi yapmaya basladim. Ama bu almanyada sendika son bulmali. Birde sart koyacan Yilda en fazla 4 Hafta Rapor alabilir diye.
Sendika konusu biraz uzak geldi. Çünkü bir güç dengesi olması gerekiyor.belki sendikalar lehine bozulmuş olabilir ama olması gerekir yine de böyle bir denge.
Başkanım Aziz bir ateşteki çıraysa, Havari Hasan o ateşin körüğüdür. Aziz konuları güzel başlatır, gerçekten kendini net ifade etmesine hayranız. Öte yandan Havari Hasan konulara öyle bir üfler ki Hz. Tibuk hiddetlenir, celallenir ve beynini tekrar kullanmasına teşvik eden bir konumda kendini bulur. Vallahi biz ikisinden de razıyız.
başlarda ben de hasan beyden rahatsızdım. çok konuşuyor diye. şimdilerde alıştım herhalde. program , hasan bey olmadan olmaz bence. böyle devam edersiniz umarım. severek takip ediyorum. emeğiniz için teşekkürler hasan bey.
Besim amca, insanlar işini sahiplendiği zaman aslında onun hakkında kafa yoruyor, düşünüp daha iyisini yapmaya çalışıyor. Division of labor kavramı ortaya çıkmadan önce acaba bu tip bi sorun herhangi bir zaman konuşulmuş mudur, sanmıyorum. İnsanlar şirkette bir şeyler yapıyorlar, birisi adam alıyor, diğeri rapor hazırlıyor, diğeri pazarlıyor ama geniş pencerede ortaya çıkarttıkları değeri sahiplenmeleri için bunu görebilmeleri gerekiyor. Şirket içi atmosferin rahat olması, iletişimin kolay olması, zaman zaman ansızın gelen primlerle mutlu edilmesi, küçük/büyük çaplı şirket içi etkinlikler yapılması çalışanlarda olumlu izlenim oluşturacaktır. Fakat tabi elbet %100'e ulaşma hayali gerçek olamaz bunu kabullenmek gerekir, insan rasyonel değildir, yanlış kararlar verip istemeyecekleri işlere girebilirler. Şimdilik aklıma gelenler, iyi günler.
Besim bey ve Hasan bey ;Türkiye de çok işsiz üniversite mezunu var. Kasiyer ve garson olmak istemiyoruz. Kendi mesleğimizi yapmak istiyoruz. Ailelerimiz de bu iş konusunda biz gençlere baskı yapıyor. Buna bir sonraki programda yer verirseniz seviniriz.Hz. Besim Tibuk'un tavsiye ve önerileri biz gençlere yol gösteriyor. Bunu dört gözle bekliyorum.
Medeni ülkelerde insanlar banka kredisi ile iş başlatıyorlar ve kendi işlerini kuruyorlar. Ne yazık ki Türkiye'de bu imkansız gibi bir şey. Türk Devleti, özel teşebbüs düşmanı. Kendi işini kurup bir yerlere gelmek, Türkiye'de devlet tarafından köstekleniyor. Allah işinizi kolay etsin
Öncellikle belirtmek isterim kişi kendi değerini piyasada kendi belirler. Eskiden üniversite okuyanların sayısı azdı değeri fazlaydı, şimdi 5 üniversite dışında değerleri yok çok fazla oldukları ve niteliksiz yetiştikleri için. Kötü bir üniversiteye gitmişsseniz üniversite sınavında başarılı olmamışsınızdır, yani piyasada sizden tonla olduğu için iş bulamamanız iş bulsanız bile hakketiğiniz değeri görmemeniz çok normal. Kısaca ne ekersen onu biçersin mantığı. Sevgiler.
23:15 çalışanların mutluluğu işletme bölümünde örgüt yönetimi dersinde geçer. Aslında konu çok derin, Besim başkan gibi bir duayenin tecrübeleriyle bir akademisyenin bu konuyu konuşması mükemmel olurdu …
Besim bey diyor ki, mutluluğun anahtarı işini severek yapmak, doğrudur katılırım, lakin önemli bir nokta daha var, malesef insanların mutlu olmak için başka bir kriteri vardır: "Az çalışıp çok para almak". Sendikalar da bunun için mücadele ettiklerinden, çalışanlar tarafından desteklenirler.
Hasan bey ve Cem bey'in konuya evet efendimci yaklaşmayan bakış açıları çok hoşuma gidiyor. Besim Tibuk güzel düşünen bir adam ama tartışmasız tadı çıkmaz, önemli olan fikirlerin irdelenmesidir diye bakıyorum.
Benim düşüncem bilmiyorum buna benzer bir kanun var mı ancak kılık kıyafet konusunda belirleyici şey çalışanın yaptığı işin özel sektörde de bir karşılığı var mı buna bakılmalı mesela öğretmen bunda kısıtlama olmamalı ya da doktor ancak asker hakim vs gibi yalnız devletin yapabileceği şeylerde ise birtakım düzenleme olabilir diye düşünüyorum
Besim Bey son iki videodur hasan beye video sonunda çok sinirlenerek tepki veriyor ya, hasan beyin zıt fikirlerini duymakta muhakeme ederken bize fayda sağlıyor, ben yararlı buluyorum.
Besim bey, "greve karşıyım, yani beğenmeyen çalışmasın başka işe gitsin, ben o işi o paraya yapacak adam bulurum, sendikaları kaldırmak gerekir, çünkü çalıştıkları kuruma zararlıdırlar, o işyerinin batmasına bile sebep olurlar" diyor. Hasan bey ise videonun sonunda mantıklı karşı argüman ile grevin haklılığını, mesela çalışanın emeğinin karşılığını alması için grevin gerekli oluduğu türünde bir cevap vermek yerine, elini göğsüne koyarak "Besim bey bak ben bir liberalım, özgürlükten yanayım" gibi anlamsız birşey söylüyor.
Besim beyin liberal görüşlerine karşılık, karşısında havari hasan gibi sosyalist düşüncelere sahip birisinin olması çok iyi. Besim Tibuk Sherlock Holmes ise, havari hasan Dr. Watson'dır.
Toplu taşıma İstanbul'da asla bedava olmamalı. Yoğun hatlar günün çoğu saatinde çok kalabalık. Toplu taşımanın etrafı izlemek, içinde yatmak için kullanılmamasının önünde tek engel bu.
Türkiye 'de işçi işveren ilişkileri gelişmiş ülkelerdeki anlayışla sürdürülürse, bizim çağdaş ülkeler düzeyine çıkmamız mümkün değildir. Çünkü işveren ücret ve diğer görevlerini aksatirsa, işçi de sendikaya güvenerek işini savsaklarsa, sendika temsilcileri ortada boş dolaşırsa, buradan bir başarı, gelişme çıkması mümkün değildir. Sendikacı, diğer işçilere örnek olması gereken en iyi işçi özelliklerini taşımalıdır. Oysa ki işçi ve işveren birbirine güvense, işçi patronun imkanları içinde en iyi ücreti verdiğine, işverenin de işçinin zamanını tam olarak işine harcadığına, kaliteye gereken önemi verdiğine inanmasıyla oluşan ortamdan başarı çıkar. Mevcut sendikacılık anlayışı hakkında dedikleriniz doğrudur ama sendikaların kurumsal tanımı hakkındaki görüşünüz doğru olamaz. Çünkü sendikacılık bilinçsiz işverenlere karşı zayıf konumda olan işçiyi korur. Vergi ve sigortanın tam ödenmesi nedeniyle devlete ve çalışana faydası vardır. İşçi giriş çıkışları azalacağından kıdem ve uzmanlık artar. Özellikle sanayi sektöründe işte uzmanlık hammadde, malzeme, enerji tasarrufu sağlar; kalite yükselir. Bütün her şey, her alanda eğitim ve bilinç düzeyinin yükselmesiyle mümkündür.
Gerçek piyasa ekonomisinde, işçilerin iș güvenliğini sigorta şirketleri sağlar. Dolayısıyla işçinin yahut işverenin bilinçlenmesi gerekmez. İşçinin ücretini piyasa belirler; işini beğenmeyen ya da daha iyi iş bulan işçi gider. Işçisiz kalan iş yeri ise, ya batar, ya da ücretleri arttırmak zorunda kalır. Devletin yapması gereken tek iş ise, işçinin sigortalı olup olmadığını kontrol etmektir. Böyle bir sistemde sendikaya yer yoktur. Yani devlet üç işinden biri olan adaleti doğru dürüst yapsın; başka şeye ihtiyaç yok.
burdaki problem sendika değil. buradaki problem insanın kendi işinde çalışmıyor ve yaptığı işle bağlantısının kar etme üstünden koparılmış olması. sendika vs fasa fiso... bu insanı yaptığı işe yabancılaşmaya itiyor. giderek insanlar daha fazla kendi işini yapmaya kurmaya teşvik edilmeli ve mondragon Corporation gibi kooperatif örnekleri yaygınlaşmalı.
Hasan, sendika ve grev yapma hakkının kuruma zarar vermediği konusunda mantıklı bir cevap vermek yerine, "ben liberalım, özgürlükten yanayım" gibi alakasız cevap verince Besim bey, kapatın dedi. Bence doğru yaptı. O işe girmek için can atan binlerce insan varken, sendika greve gidiyor yüksek bir maaş artışı istiyor ve bazı durumlarda şirketin batmasına kapanmasına neden oluyor. Örneğin KTHY'da 14 maaş vardı arkadaşım İ.A. 18 yıllık teknisyendi, maaşı 3 bin TL idi, asgari ücret 1300 TL idi, $=1.5 TL idi, yıl 2009-2011. KTHY zor durumda, maaşlardan 500 TL keselim, durum düzelince tekrar veririz, TC 100 milyon TL yollayacak KTHY yüzdürülecekti. Sendika "Hayır olmaz dedi, grev yasağı biter bitmez Pazartesi sabah sabah greve gitti, insanları perişan etti. KTHY kapandı. Teknisyen arkadaşım 1400 TL maaşla özel bir üniversitede Elektrik Mühendisliği bçlümünde lab teknisyeni olarak çalışmaya başladı. 3000 TL'den 1400 TLye.
@MuptezelMartin1 "Sendika lafını duyunca bile Hazretleri tahammül edemiyor" diyorsunuz da Besim bey zaten sürekli sendika lafını ediyor, sendika konusunda düşünmek lazım diyor, ne kadar zararlı olduğunu anlatıyor. Sendikanın neden gerek olduğunu, şirkete zarar vermediğini, şirketi batırmayacağını, savunabilen var mıdır. Hasan bey bunu yapabildi mi? Bunu yapabilecek var mıdır. O işe girmek izteyen binlerce insan varken maaşını 2 katına çıkarmak için greve gidilse, o şirketin sahibi olsanız ne düşünürdünüz. Benim düşünceme göre, önemli olan bir işe girip çalışanın, yani emekçilerin çok maaş alıp rahat yaşamaları değildir, bir toplum için en önemli şey işsizliğin azaltılmasıdır, bunun için de yatırım gereklidir. Var olan işyerlerini zor duruma düşüren, hatta batmalarına, yatırım yapanı pişman ettiren sendika ve grevler konusunda toplumun tüm kesimleri düşünmelidir. Tabi ki sendikaya bağlı çalışanlar ve greve gidenler az çalışıp çok para almak ister. Peki o işi bile bulamayanlar ne yapacak, işsizlere kim yardım edecek. Bir ülkede işsizlik varsa, zaten patron yüksek maaş vermezse işçi bulamaz. Konu budur.
Besim abi seni anladim ben ama sen de yanlış yerden dem vuruyorsun. Desene "Grev yapıyorsa da bana o adamı çıkarabilme hakkı verilsin ben de işini yapacak şartlara okeyse gelecek adamı işe alayim işimi aksatmiyim. Hatam varsa hukuk ile çözüm yoluna gitsin. Ayrica çıkarırken tazminat vs alacak vereceği varsa vereyim gitsin daha iyisinde çalışsın benim iyi para veya iyi sart verdiğimi düşünmüyorsa bu adam. O adam benimle ilişiğini kessin isterse beni protesto etsin daha iyisini bulduğu işte. " diye. Boşa agresif davranmanın manası yok özgürlüğü savunuyorsan her yönden savunmalisin hasan abi haklı olduğu nokta kanunda olmasa da bu adam gider seni protesto eder işin kötüyse bunu dile getirir. Özgür bırakmak lazım hem isletmeyi hem işçiyi.
Besim bey nasıl bir siyasi sistem varsa ülke de güzel olabilecek hicbirseyi yapıyorlar ha a parti ha b parti farketmiyor yani biz tartışmasına tartışıyoruz da asıl tartışması gerekenler hiç duymuyor
BESİM abim hatıralarımı tazeledi.. nuriomanıye feci bir yerdi okullar vardı matbaalar vardı adılye yakın gazeteler vardı orası turıstık yerdi vilayet alta sırkeci feci.. milliyet binası yanında bazaar64 vardı turıstık yerde matbaa olur mu ..istanbul facia zamanlar geçirdi.. cumhurıyet gazetesi kamyonlar gece gündüz trafık gemiler gelir nuriosmaniyye kadar trafık içinde zor giderdi. bızans tarıhıhını merkezinde matbaa olur mu ..
Besim Bey'in toplu taşıma önerisinde anlayamadığım bir nokta var. Herhangi bir bayram gününde İstanbul'da toplu taşıma ücretsiz olduğu zaman gerçekten hayattan ve bu şehirden nefret ediyoruz. Zaten kalabalıktan bazı yerlerde yürümesi zor olan bu şehrin toplu taşımasında nefes bile alamıyoruz.
Hasan bey, Dünyaya Bakış programından beri Besim Tibuk Hazretleri ile beraber ve samimi bir ortam oluşmuş durumda. Hasan bey olmadan bir şeyler eksik geliyor insana. Umarım bir daha bu denli uzun süre programdan uzak kalmaz.
Havari Hasan'sız olmaz. Tecrübesiyle, deneyimiyle sizi konuşturan Hasandır ama fazla söz kesmesin...
Halkın sesi o susturamazsınız
😂
Hasan ile Besim ağalarımın bu programı da olmasa şu hayata eksik bakacağız.
Girişimcilere yönelik tavsiyelerin devamını bekliyoruz Besim Bey'den.
Programın tartışmasız galibi, Hasan Bey oldu. Uzun süredir Besim Bey'i takip ediyorum, farklı farklı konularda değişik yorumları, insan da bakış açıları sağlıyor hem de insanı sorgulamaya ve araştırmaya itiyor. FAKAT, ilk defa savunduğu düşüncenin (sendika konusu), altında kaldığını gördüm. Programın tekrarını izlerse o da fark edecektir. Evet, "insanların mutluluğu/işini severek yapmak" konusu tam isabet nokta atışı bir tespit, ama arkasından gelen sendikalara ilişkin söyleşi de manasız bir diretme söz konusu oldu. Zaten programın bitişi de oldu bittiye geldi. Hasan Bey içinde şunu söylemek isterim, tabi başkanım , haklısınız başkanımcı söylemleri yok, konuya tamamen objektif ve mantikli yaklaşıyor.
Severek izliyoruz, emeğinize gönlünüze zamanınıza sağlık. saygılarımla...
Havari hasan gerekeni yaptı saygılar
Belli ki sonuna kadar izlemedin
Yine hayat dersleri ile dolu müthiş bir yayın olmuş. İYİ Kİ VARSINIZ BESİM BEY 🙏
Yahu Hasan abinin geri gelmesi için yırtındım geri gelişine pek de sevindim.
Ama bu programların en güzel saniyeleri Hz Besim tibukun birikerine " puşt" dediği anlar çok gülüyorum çok samimi adamlar yahu.
45:34 Kabotaj sabotajdır dedik kimse si-....
...ağzını açmadı..
:D
O yaşta o manevra çok başarılı.
Olmaz siz buranın demirbaşısınız ikinizi de çok seviyoruz
Hasan Bey'in Besim Bey Hazretlerine karşı argümanlar üretmesi, Besim Bey'in fikirlerini daha iyi anlatmasına olanak sağlıyor. Enver Aysever'in programındaki Besim Tibuk performansı gibi.
En iyi bolumlerden biriydi bu tür konulardan devam
Bence konunun sendika ile ilgisi yok.
Memleketim Muğla'nın Milas ilçesi. Bodrum'a 1 saat mesafede. Milas'ın köylerinden ve ilçe merkezinden bodrumdaki otel vb. yerlere günübirlik çalışmaya gidenler oluyorlar. Yarım otobüs veya minibüs tarzı servis arabaları ile gidip geliyorlar.
Bizim köyden de çalışanlar var. Özellikle kadınlar Besim Beyin dediği gibi gerçekten çok mutlular.
Bana göre bu mutluluğun sebebi türkiye'de iş bulmanın zor olması, yani bir nevi şükretme durumu. Bu çalışmaya gidenler çeşitli sebeplerle okumamış, çoğu köy kökenli, ama aslında içinde hevesleri olan insanlar. Kurumsal bir yerde iş bulup çalışmak, ekonomik bağımsızlığını kazanmak, ev hanımı olmamak, kendi çapında bir sosyal ortama girmek, istediklerini alabilmek vs. onları çok mutlu ediyor. Yani baştan beklentileri düşük. Yöneticileri iyiyse, asgari ücretten biraz fazlaca da alıyorlarsa değmeyin keyiflerine. Onların yerinde ben olsam ben de mutlu olurdum. Konunun sendikadan ziyade türkiyenin sosyoekonomik yapısı ile ilgisi var.
Aynı yerde atanamamış öğretmen çalışsa mutlu olamaz mesela.
Avrupa'da iş sahası geniş. İsteyen kolayca iş buluyor. Kolayca olmasa bile türkiye kadar zor değil en azından. E o ortamda garsonluk ve temizlikçilik sosyal hiyerarşinin dibine iniyor. Bizde ise hiyerarşinin dibinde işsizlik ve kadınlar için eve hapsolma var. Garsonluk ve temizlikçilik yapan bir üst basamakta.
Felsefe mezunu İngiltere'd cok iyi iş yapan döner salonu var daha sonra pizzayada geçti güzel para kazanıyordu ama okuduğu felsefe işini yapmadığı için mutsuzdu
Haftaya siyasete atılacaklara tavsiyeler de gelebilir. Parti zamanı hatıraları da olur.
Kitabını satın alın bence
@@psdy9495 hangi kitaptı hocam
@@getr3kt192 yarını yaşayan adam
@@psdy9495 Satılıyor mu ?
@@pensive_2224 tabi
12 yıldır turizm sektöründe çalışıyorum, bir çok isimli yerde çalıştım fakat ben öyle işini seven, mutlu olan, memnun olan pek görmedim. Türkiye'de 2-3 kişinin yapacağı işi 1 kişiye yaptırmaya çalışma, uzun, fazla ve yıpratıcı mesai saatleri, psikolojik baskı, genelde haftada 1 gün izin ve az maaş kıskacında sektör. Kaliteli, tecrübeli, iyi yapancı dil bilen çalışan bulmak gittikçe zorlaşıyor. Bir çok insan fırsatını bulduğunda başka sektörlere kaçmaya çalışıyor bir çoğu kaçtı bile. Bu hususta Besim bey biraz yanlış bilgilendirilmiş sanıyorum.
aynen öyle... aslında besimin fark etmediği türk işçisinin ağzını açıp gık diyememesi :) o hoşuna gidiyor.
@@brainprism88 😂😂 besim tibuk gerçeklerden uzak, halktan uzak olduğu için bunun gibi bir kaç konuda da çok büyük yanılgılar içindeydi, kendi hayal dünyasında yaşıyor resmen😂
bütün sektörlerde aynı durum
Besim tibuk işçi düşmanı olduğu için böyle konuşuyor
Kibris'ta ayni duzeydeki calisanlara en iyi maasi Hz. Besim tibuk veriyo
Hasan bey sizsiz de olmaz. Her pazar akşamı yayını bekliyorum
Volkswagen yetkili servisinde EGR parçasını değiştirdim. 7000 TL verdim. Adamlar motora giden kalın hortuma benzeyen demir bir parçayı sıkmamışlar. Allaha emanet gidiyormuşum 2 aydır. Konya'da Uysal Otomotiv sahibi kuzenim fotoğrafını çekip gösterdi şok oldum. Tam Besim Bey'in söylediğinin aynısı olmuş demek ki.
Taksicilik mesleği gerçekten kaldırılmalı.
Tamamen her türlü araçla taşımacılık serbest olmalı. Bu konuda sayısız firma kurulacaktır.Büyük bir rekabet ile en iyi hizmet sağlanacaktır zaten.
Besim Bey sendika konusunda çok haklı. Bir eksiği var: işverenler tüm kontratlarını halka açacak. Bu şekilde işverenler de işçilere teklif ettikleri maaşlar ile birbirleriyle rekabet etmiş olacak.
Havari Hasan’sız olmaz. Gülen yüzünüz hep daim olsun 😊
Abi bu ikili süper. Özellikle Besim Tibuğun hayvan oğlu hayvan birde eşşoğlu edeceği koparıyor insanı😅
İnsanın sevdiği işi yapması mı yoksa yaptığı işi sevmesi mi? Eğer sevdiğimiz iş için çalıştığımız zaman geçinebiliyorsak işte o zaman böyle bir problemimiz kalmaz
Harika insanlarsiniz
Havari hasan abi senide seviyoruz yuzun hep gulsun ✌️😁
Yayınlar süper
Cok keyifli bir program, beyninize saglık. Ufak bir geri bildirim; Besim Bey konusurken biraz sık kesiliyor sozleri. Bırakınız biraz yukselsin
Zevkle izledim.
Hasan hocamizi ozlemisiz, hosgeldin
Almanya'da yaşıyorum. Burada işçi hakları çok fazla. Bu ilk etapta işçiler için avantaj gibi görünüyor. ama öyle değil. Anlatıyorum: İşçi hakları çok yüksek ve kanunla sabitlenmiş surumda. İşyerinde iş yavaşlatan, sürekli hastalık iznine çıkan insanlar işten atılamıyor. Bu sebeple firmalar taşeronluk(Leihfirma) sistemi kurdular. işçiye verecekleri saatlik 35€ ücreti taşeron firmaya veriyorlar. onlar da 18-20€ ya çalışacak 3aylık aralıklarla geçici sözleşmeli işçi alıyorlar. sözleşmen uzaması için mecburen iyi performans sergilemen gerekiyor. Ve kadrolu çalışandan birkaç kat fazla çalışarak yarım kat ücret alıyorsun. İşçilere verilen bu sürdürülemez iş hakkı nedeniyle sistemi sui istimal eden işçiler nedeniyle bir nevi emek sömürüsü ortaya çıkmış oldu. Burada ana firmanın da bir kabahati yok. Sonuçta o yüksek meblağdan işçi ücretini de vermiş oluyor, Lakin ücretin çoğu Leihfirma nın cebine gidiyor.
Aynen... Bir Ära issiz kaldim. Bana Leih firmada is buldular. Memura dedim Git kendin calis. Soneasinda kendi isimi yapmaya basladim. Ama bu almanyada sendika son bulmali. Birde sart koyacan Yilda en fazla 4 Hafta Rapor alabilir diye.
Sendika konusu biraz uzak geldi. Çünkü bir güç dengesi olması gerekiyor.belki sendikalar lehine bozulmuş olabilir ama olması gerekir yine de böyle bir denge.
Hoşgeldiniz Hasan Bey
Başkanım Aziz bir ateşteki çıraysa, Havari Hasan o ateşin körüğüdür.
Aziz konuları güzel başlatır, gerçekten kendini net ifade etmesine hayranız. Öte yandan Havari Hasan konulara öyle bir üfler ki Hz. Tibuk hiddetlenir, celallenir ve beynini tekrar kullanmasına teşvik eden bir konumda kendini bulur.
Vallahi biz ikisinden de razıyız.
Merhaba Hasan bey, özlemişiz
Hasan bey az konuşun bu Başbuğun her saniyesi bizim için çok değerli
Koskoca Türkiye' de şöyle bir program yok.
Hasan Bey hoşgeldiniz. İyi ki geldiniz.
HZ BESİM NE GÜZEL ÇAY İÇİYOR YAVV HÜÜÜPPPP
Havari hasanım özlemişim ya seni :))
İçecek servisini kızlar yapabilir mi lütfen? Teşekkürler.
başlarda ben de hasan beyden rahatsızdım. çok konuşuyor diye. şimdilerde alıştım herhalde. program , hasan bey olmadan olmaz bence. böyle devam edersiniz umarım. severek takip ediyorum. emeğiniz için teşekkürler hasan bey.
havari hasan konuşmayı kısa tutuyor aziz reis on numara ne kadar tutsa sizi o kadar iyi bizler için
Besim amca, insanlar işini sahiplendiği zaman aslında onun hakkında kafa yoruyor, düşünüp daha iyisini yapmaya çalışıyor. Division of labor kavramı ortaya çıkmadan önce acaba bu tip bi sorun herhangi bir zaman konuşulmuş mudur, sanmıyorum. İnsanlar şirkette bir şeyler yapıyorlar, birisi adam alıyor, diğeri rapor hazırlıyor, diğeri pazarlıyor ama geniş pencerede ortaya çıkarttıkları değeri sahiplenmeleri için bunu görebilmeleri gerekiyor. Şirket içi atmosferin rahat olması, iletişimin kolay olması, zaman zaman ansızın gelen primlerle mutlu edilmesi, küçük/büyük çaplı şirket içi etkinlikler yapılması çalışanlarda olumlu izlenim oluşturacaktır. Fakat tabi elbet %100'e ulaşma hayali gerçek olamaz bunu kabullenmek gerekir, insan rasyonel değildir, yanlış kararlar verip istemeyecekleri işlere girebilirler. Şimdilik aklıma gelenler, iyi günler.
Besim bey ve Hasan bey ;Türkiye de çok işsiz üniversite mezunu var. Kasiyer ve garson olmak istemiyoruz. Kendi mesleğimizi yapmak istiyoruz. Ailelerimiz de bu iş konusunda biz gençlere baskı yapıyor. Buna bir sonraki programda yer verirseniz seviniriz.Hz. Besim Tibuk'un tavsiye ve önerileri biz gençlere yol gösteriyor. Bunu dört gözle bekliyorum.
Medeni ülkelerde insanlar banka kredisi ile iş başlatıyorlar ve kendi işlerini kuruyorlar.
Ne yazık ki Türkiye'de bu imkansız gibi bir şey. Türk Devleti, özel teşebbüs düşmanı. Kendi işini kurup bir yerlere gelmek, Türkiye'de devlet tarafından köstekleniyor.
Allah işinizi kolay etsin
Öncellikle belirtmek isterim kişi kendi değerini piyasada kendi belirler. Eskiden üniversite okuyanların sayısı azdı değeri fazlaydı, şimdi 5 üniversite dışında değerleri yok çok fazla oldukları ve niteliksiz yetiştikleri için. Kötü bir üniversiteye gitmişsseniz üniversite sınavında başarılı olmamışsınızdır, yani piyasada sizden tonla olduğu için iş bulamamanız iş bulsanız bile hakketiğiniz değeri görmemeniz çok normal. Kısaca ne ekersen onu biçersin mantığı. Sevgiler.
Gültekin Bey ile Besim Bey'in muhabbetini merak ediyorum. Kendisini de davet etmenizi bekleriz.
Geçenlerde düşünüyorum o halde varım
-sir BESİM TİBUK
Besim ilk kez aynı dilden konuştuk
23:15 çalışanların mutluluğu işletme bölümünde örgüt yönetimi dersinde geçer. Aslında konu çok derin, Besim başkan gibi bir duayenin tecrübeleriyle bir akademisyenin bu konuyu konuşması mükemmel olurdu …
Stereo ses ters geliyor. Besim Bey'in sesi sağdan geliyor, moderatörün sesi soldan. Tersi olması lazım görüntüye göre.
Besim bey diyor ki, mutluluğun anahtarı işini severek yapmak, doğrudur katılırım, lakin önemli bir nokta daha var, malesef insanların mutlu olmak için başka bir kriteri vardır: "Az çalışıp çok para almak". Sendikalar da bunun için mücadele ettiklerinden, çalışanlar tarafından desteklenirler.
Hasan bey ve Cem bey'in konuya evet efendimci yaklaşmayan bakış açıları çok hoşuma gidiyor. Besim Tibuk güzel düşünen bir adam ama tartışmasız tadı çıkmaz, önemli olan fikirlerin irdelenmesidir diye bakıyorum.
Benim düşüncem bilmiyorum buna benzer bir kanun var mı ancak kılık kıyafet konusunda belirleyici şey çalışanın yaptığı işin özel sektörde de bir karşılığı var mı buna bakılmalı mesela öğretmen bunda kısıtlama olmamalı ya da doktor ancak asker hakim vs gibi yalnız devletin yapabileceği şeylerde ise birtakım düzenleme olabilir diye düşünüyorum
48:03 özöl söktör söndökölaşma dedin besim abiyi kaybettin
Teşekkürler
hz besim bizi de Kıbrısa götür
Besim Bey son iki videodur hasan beye video sonunda çok sinirlenerek tepki veriyor ya, hasan beyin zıt fikirlerini duymakta muhakeme ederken bize fayda sağlıyor, ben yararlı buluyorum.
Besim bey, "greve karşıyım, yani beğenmeyen çalışmasın başka işe gitsin, ben o işi o paraya yapacak adam bulurum, sendikaları kaldırmak gerekir, çünkü çalıştıkları kuruma zararlıdırlar, o işyerinin batmasına bile sebep olurlar" diyor. Hasan bey ise videonun sonunda mantıklı karşı argüman ile grevin haklılığını, mesela çalışanın emeğinin karşılığını alması için grevin gerekli oluduğu türünde bir cevap vermek yerine, elini göğsüne koyarak "Besim bey bak ben bir liberalım, özgürlükten yanayım" gibi anlamsız birşey söylüyor.
Bu kanalı ilkez izliyorum. İlk hasanı izledim çok beğendim sonra hasan beyi izledim. Hasan bey daha bilgili daha iyi her zaman havari hasan❤
Mr Havari bey birdaha gitmeyiniz efenim..
bezim bey garson kız içecek getirince gel yavrum diyor, oğlan getirince elinin tersiyle çakacak sandım aq😂😂
ben oteline gittim gördüm resmen Cumhuriyet kurmuş buradan sayın resim çubuğu kutluyor efsanesinin dünyaya duyurmasını temenni ediyorum
Çubuk 😅😅😅
Besim beyin liberal görüşlerine karşılık, karşısında havari hasan gibi sosyalist düşüncelere sahip birisinin olması çok iyi. Besim Tibuk Sherlock Holmes ise, havari hasan Dr. Watson'dır.
Toplu taşıma İstanbul'da asla bedava olmamalı. Yoğun hatlar günün çoğu saatinde çok kalabalık. Toplu taşımanın etrafı izlemek, içinde yatmak için kullanılmamasının önünde tek engel bu.
Seni seviyoruz Havari Hasan!
Hasan agam, biz bu programı senle özdeşleştirdik...
Çok şükür besim baba gibi yaşayan efsane var
havari hasan haklı... işçiler grev yapabilmeli, bunun karşısında patronlar da işçiyi tazminatsız çıkartabilmeli
Hasan Bey'i seviyoruz, lütfen özletmesin kendini 🙏☺️
Türkiye 'de işçi işveren ilişkileri gelişmiş ülkelerdeki anlayışla sürdürülürse, bizim çağdaş ülkeler düzeyine çıkmamız mümkün değildir. Çünkü işveren ücret ve diğer görevlerini aksatirsa, işçi de sendikaya güvenerek işini savsaklarsa, sendika temsilcileri ortada boş dolaşırsa, buradan bir başarı, gelişme çıkması mümkün değildir. Sendikacı, diğer işçilere örnek olması gereken en iyi işçi özelliklerini taşımalıdır. Oysa ki işçi ve işveren birbirine güvense, işçi patronun imkanları içinde en iyi ücreti verdiğine, işverenin de işçinin zamanını tam olarak işine harcadığına, kaliteye gereken önemi verdiğine inanmasıyla oluşan ortamdan başarı çıkar. Mevcut sendikacılık anlayışı hakkında dedikleriniz doğrudur ama sendikaların kurumsal tanımı hakkındaki görüşünüz doğru olamaz. Çünkü sendikacılık bilinçsiz işverenlere karşı zayıf konumda olan işçiyi korur. Vergi ve sigortanın tam ödenmesi nedeniyle devlete ve çalışana faydası vardır. İşçi giriş çıkışları azalacağından kıdem ve uzmanlık artar. Özellikle sanayi sektöründe işte uzmanlık hammadde, malzeme, enerji tasarrufu sağlar; kalite yükselir. Bütün her şey, her alanda eğitim ve bilinç düzeyinin yükselmesiyle mümkündür.
Gerçek piyasa ekonomisinde, işçilerin iș güvenliğini sigorta şirketleri sağlar. Dolayısıyla işçinin yahut işverenin bilinçlenmesi gerekmez. İşçinin ücretini piyasa belirler; işini beğenmeyen ya da daha iyi iş bulan işçi gider. Işçisiz kalan iş yeri ise, ya batar, ya da ücretleri arttırmak zorunda kalır.
Devletin yapması gereken tek iş ise, işçinin sigortalı olup olmadığını kontrol etmektir. Böyle bir sistemde sendikaya yer yoktur.
Yani devlet üç işinden biri olan adaleti doğru dürüst yapsın; başka şeye ihtiyaç yok.
Besim tibuk herhangi bir soruna çözüm üretecek: Vergi almam
burdaki problem sendika değil. buradaki problem insanın kendi işinde çalışmıyor ve yaptığı işle bağlantısının kar etme üstünden koparılmış olması. sendika vs fasa fiso... bu insanı yaptığı işe yabancılaşmaya itiyor.
giderek insanlar daha fazla kendi işini yapmaya kurmaya teşvik edilmeli ve mondragon Corporation gibi kooperatif örnekleri yaygınlaşmalı.
Sayın BT, lütfen. Bu ülke için vergi verecek, ama haklarından eşit faydalanmayacağım. Çok zeki beyinleri heba etmeyin. Türbana saygı.
Aydın Selcen’i konuk alsanız ne güzel olur.
Hz. Besim Tibuk Cumhurbaşkanı adayı olsun!
Aziz beyin moderatörlugü programa güç katıyor.
Havari Hasan la ilgili yorumları , havari hasanin sesiyle okuyorum
havari geri dönmüşse biz de tekrardan yerimizi alalım
allah şeyhimize sağlık sıhhat versin
Allah uzun ömür versin sana ya Hz. Besim Tibuk... uzun uzun anlat pazarları keyifli oluyo.....
Besim bey yaşlanmış. :=)
Sendika lafını duyunca bile Hazretleri tahammül edemiyor. Hasan havari sonda sendika konusunu uzatacaktı adam sinirden yayını bitirtti 🤣🤣
Hasan, sendika ve grev yapma hakkının kuruma zarar vermediği konusunda mantıklı bir cevap vermek yerine, "ben liberalım, özgürlükten yanayım" gibi alakasız cevap verince Besim bey, kapatın dedi. Bence doğru yaptı. O işe girmek için can atan binlerce insan varken, sendika greve gidiyor yüksek bir maaş artışı istiyor ve bazı durumlarda şirketin batmasına kapanmasına neden oluyor. Örneğin KTHY'da 14 maaş vardı arkadaşım İ.A. 18 yıllık teknisyendi, maaşı 3 bin TL idi, asgari ücret 1300 TL idi, $=1.5 TL idi, yıl 2009-2011. KTHY zor durumda, maaşlardan 500 TL keselim, durum düzelince tekrar veririz, TC 100 milyon TL yollayacak KTHY yüzdürülecekti. Sendika "Hayır olmaz dedi, grev yasağı biter bitmez Pazartesi sabah sabah greve gitti, insanları perişan etti. KTHY kapandı. Teknisyen arkadaşım 1400 TL maaşla özel bir üniversitede Elektrik Mühendisliği bçlümünde lab teknisyeni olarak çalışmaya başladı. 3000 TL'den 1400 TLye.
@MuptezelMartin1
"Sendika lafını duyunca bile Hazretleri tahammül edemiyor" diyorsunuz da Besim bey zaten sürekli sendika lafını ediyor, sendika konusunda düşünmek lazım diyor, ne kadar zararlı olduğunu anlatıyor. Sendikanın neden gerek olduğunu, şirkete zarar vermediğini, şirketi batırmayacağını, savunabilen var mıdır. Hasan bey bunu yapabildi mi? Bunu yapabilecek var mıdır. O işe girmek izteyen binlerce insan varken maaşını 2 katına çıkarmak için greve gidilse, o şirketin sahibi olsanız ne düşünürdünüz. Benim düşünceme göre, önemli olan bir işe girip çalışanın, yani emekçilerin çok maaş alıp rahat yaşamaları değildir, bir toplum için en önemli şey işsizliğin azaltılmasıdır, bunun için de yatırım gereklidir. Var olan işyerlerini zor duruma düşüren, hatta batmalarına, yatırım yapanı pişman ettiren sendika ve grevler konusunda toplumun tüm kesimleri düşünmelidir. Tabi ki sendikaya bağlı çalışanlar ve greve gidenler az çalışıp çok para almak ister. Peki o işi bile bulamayanlar ne yapacak, işsizlere kim yardım edecek. Bir ülkede işsizlik varsa, zaten patron yüksek maaş vermezse işçi bulamaz. Konu budur.
Çok teşekkürler, iyiki varsınız 😊
Dipnot: -ki ayrı mı değil mi? (Hadi bakalım)
Ayrı
BESİM ABİM gelelim KKTC ye ne olacak bıktım NYC den
37:42 en iyi yer
46:15 otoriter Besim Tibuk
Galiba yaşlılık yanında otoriterliği de getiriyor, iktidara gelmeyince bile.
hoşgeldin Havari Hasan
besim bey tartışma çıksın istiyor ama iş tartışmaya gelince hasan bey'i dinlemeye bile tahammül etmiyor.
HASAN beyın kafası karısık metro var istanbulda ıstanbul biz bile arabamızı kullanmıyoruz metro veya toplu tasıma
moov diye dakikalık araba kiralama uygulaması var, ehliyeti olanlar için taksicilere ihtiyaç bırakmıyor.
awesome hasan the havari is back
Lazika Kralı Tibuçi Besim
Besim abi seni anladim ben ama sen de yanlış yerden dem vuruyorsun. Desene "Grev yapıyorsa da bana o adamı çıkarabilme hakkı verilsin ben de işini yapacak şartlara okeyse gelecek adamı işe alayim işimi aksatmiyim. Hatam varsa hukuk ile çözüm yoluna gitsin. Ayrica çıkarırken tazminat vs alacak vereceği varsa vereyim gitsin daha iyisinde çalışsın benim iyi para veya iyi sart verdiğimi düşünmüyorsa bu adam. O adam benimle ilişiğini kessin isterse beni protesto etsin daha iyisini bulduğu işte. " diye. Boşa agresif davranmanın manası yok özgürlüğü savunuyorsan her yönden savunmalisin hasan abi haklı olduğu nokta kanunda olmasa da bu adam gider seni protesto eder işin kötüyse bunu dile getirir. Özgür bırakmak lazım hem isletmeyi hem işçiyi.
Peki sendikalara firma sahipleri kârdan bir yuzde verseler, sorun çözülür mü? :)
Besim bey nasıl bir siyasi sistem varsa ülke de güzel olabilecek hicbirseyi yapıyorlar ha a parti ha b parti farketmiyor yani biz tartışmasına tartışıyoruz da asıl tartışması gerekenler hiç duymuyor
BESİM abim hatıralarımı tazeledi.. nuriomanıye feci bir yerdi okullar vardı matbaalar vardı adılye yakın gazeteler vardı orası turıstık yerdi vilayet alta sırkeci feci.. milliyet binası yanında bazaar64 vardı turıstık yerde matbaa olur mu ..istanbul facia zamanlar geçirdi.. cumhurıyet gazetesi kamyonlar gece gündüz trafık gemiler gelir nuriosmaniyye kadar trafık içinde zor giderdi. bızans tarıhıhını merkezinde matbaa olur mu ..
İşini sev, çalışanını öp!
Hasan abi iyidir ama reisi konuşurken kesmesin başka istegim yok şahsen
BU bölüm saha öğretici oldu, hem sahadan gerçek hayattan konuşulduğu için hem de tartışma olduğu için
Besim Reyis için burdayız diğerleri diğerleridir
Reis gene haklı
Besim Bey'in toplu taşıma önerisinde anlayamadığım bir nokta var. Herhangi bir bayram gününde İstanbul'da toplu taşıma ücretsiz olduğu zaman gerçekten hayattan ve bu şehirden nefret ediyoruz. Zaten kalabalıktan bazı yerlerde yürümesi zor olan bu şehrin toplu taşımasında nefes bile alamıyoruz.
Bayram günü kalabalık olmasının sebebi; bedava olması değil, o günün bayram olmasıdır.
Kameralar değişmiş galiba belli ediyor kendini hocam
Besim Bey'in rahmetli Kadir Mısıroğlu ile bir akrabalığı var mı acaba?
Yüzü o kadar benziyor ki.