Sonunda kitabı okuyup 3 yıldır "daha sonra izle" listemde bulunan videoyu izleyebildim. Aşırı rahatlama geldi şu an... Keşke bu seriye devam etsen nilü :(
youtube'un dibi hareketinden geldim ama neden daha önce bulmadım diye pişman oldum günlerdir videolarını izliyorum her şey çok güzel bağımlısı oldum :'D umarım böyle güzel devam eder
Kitap çok güzeldi ayrıca sizin ve kitap klubündeki arkadaşların yorumları da yerinde ve kaliteli olmuş. Sunum, diksiyon ve vurgularınız çok iyi, bir bilim-kurgu sever olarak bu inceleme videonuzu çok beğendim.
Nilüfer abla youtube'un dibi hareketinden keşfettim.Keşke daha önce görseydim.Ben daha yeni yönetme ve yükselme sanatı adlı kitabı okuyan kitap sever bir insan olarak severek izliyorum.Mutlulukla kal, Kültürle kal.Alırım bi kalp :)
Bir zamanlar babaanneme giderken o ucuz kulaklıklarla bu ve Cesur Yeni Dünya videosunu podcast gibi dinlerdim videolar sayesinde o yol eğlenceli hale gelirdi. Hem böyle harika bir video hem de eski anıları tekrardan hatırlattığınız için teşekkür ederim iyi ki varsınız
En sonunda beklediğimiz video❤🌿🍁 ve kitap yorumum:Gerçekten gördüğüm en güzel kurgusal gerçekliklerden biriydi edebiyattan uzaklaşmadan saf guzel bir bilim kurguydu. 1950 yılında yazılmasına ramen bu günki birçok teknolojiyi gorebiliyorsun yazar gercekten mukemmel şekilde öngörüşlü bunun dışında yazarın dili gercekten cok akıcıydı fakat benim düşünce sistemime göre hiç bir utopya tamamen herkesi mutlu edemez.
Okuduğum ilk bilim kurgu klasiğiydi. Ve galiba mükemmel bir başlangıç yaptım. O kadar titizlikle yazılmış bir gelecekti ki çoğu zaman gerçek gibi geldi. Maddelerle devam edeyim. 1-En sevdiğim bölümlerden biri galiba Robbie’ydi. Bunu sevmemin nedeni bölümün efsane yazılmasından değil benim duygusal bağımdan kaynaklanıyor. Çocukluğum hep dışlanarak geçti ve hep benimle oyun oynayacak bir robot hayal ederdim. Robbie çocukluk hayallerimin yazıya dökülmüş şekliydi sanki. 2- En sevmediğim bölüm son bölümdü. Galiba işin içine ekonomi, dünya politikası girince sevemiyorum dkckskdos Ama yinede Asimov’un geleceğinde ki dünyanın hali ilgimi çekti ve tabiki Türkiye nerde oluyo acaba diye düşünmedim dkdjekdsoss Her hikayenin sonunda çok şaşırdım ve aslında her şeyin 3 temel kanuna bağlanması çok hoşuma gitti. Aşırı beğendim seni çoook seviyorum❤️
Daha önce hiçbir şekilde bu platformda yorum yapma gereği duymamıştım ama bu videoyu izledikten sonra yorum yapmadan geçmek istemiyorum. İzlediğim en iyi kitap yorumuydu. Bilgi verdiğin her şey, degindigin her konu ve okumaya değer gördüğün her satır beni o kadar etkiledi ki anlatamam. Benim kitap yorumlarından beklentim de bu işte. İyi, ama neden iyi? Hangi şartlara göre iyi ve nasıl bu kadar iyi olmuş? Kanalını 10 dakika önce keşfettim ve suan aboneyim. Her videonu da izlemek için sabırsızlanıyorum. Başarılarının devamını dilerim💕
Okuma grubunu ilk canlı yayınında söylediğinden beri takip ediyorum ama maalesef ilk okuyabildigim kitap ben robot oldu. Belki de daha iyi oldu çünkü bayıldım resmen, çok beğendim. İlk iki kitabı da bir an önce okuyacağım. "Ben robot" ile ilgili konuşacak olursam öncelikle okuduğum en güzel kitaplardan biriydi. Ben aslında robotların bir şekilde insanları yok etmeye çalışmasıyla ilgili bir konu bekliyordum hatta üç kanunu okuduktan sonra bile bekledim ama öyle olmayışı beni çok mutlu etti. İlk robottan itibaren olayların anlatılması da çok güzeldi. Ben kitabın herşeyini beğendim sanırım ya
Seninle bi şekilde abi kardeş ya da abla kardeş doğmalıydık, evde sürekli şöyle muhabbetler yapabilmek muazzam olurdu :D umarım gün gelir 100 bin kişiden 1 milyon kişilik bir aileye döneriz
Nilüfer abla seni çok seviyorum videoların diksiyonun samimiyetin ve dizilerden ve filmlerden ziyade kitap konseptlerine bayılıyorum bide stranger things in 2.sezon incelemesi gelecek mi
Merhaba ben kitap grubunuza yeni girdim ve Ben robot'ta okuduğum ilk bilimkurgu klâsiğiydi. Benim için farklı ve güzel bir deneyim oldu.Bundan sonra bitün kitapları okuyup yorum yapmaya çalışacağım. Ben Robot kitap yorumum; Öncelikle ben dediğim gibi daha önce hiç bilimkurgu klasiği okumamıştım o yüzden bu yorumum biraz amatörce olabilir. Kitap hakkındaki düşüncelerime geçecek olursak ben kitabı okurken gayet keyifli zaman geçirdim.Yazarın klasikleşmiş 'robotlar insanları yönetecek veya insanlığın sonunu getirecek' zihniyeti dışına çıkması , kitabı başında yazmış olduğu üç robot kuralına göre şekillendirmesi ve bunun sonucunda doğan sıkıntıları anlatması çok güzeldi.Ultra zekice yazılan kitapta karakterlerin birbirini tamamlamasına bayıldım.Mesela yazarın karakterlerin hepsinin olaylara farklı boyutlarda bakıp düşüncelerini birleştirip olayı çözmeye çalışmalarıyla karakterlerde güzel bi denge yakaladığını düşünüyorum.Kitabı tek bir olay şeklinde ilerletmesinden ziyade anı şeklinde anlatmasıda iyiydi .Genel olarak kitabı sevdim .Hatta çoooook sevdim diyebilirim.
Kitaptaki iyi yönlerden bahsedeceğim ilk önce: Öngörüler- Ben Siri bile gördüm kitapta. Kitap günümüzde yazılsaydı "aa Siri eleştirisi" falan derdim herhalde. Kurgu - Olay Örgüsü- Kitabın ilk öykü hariç tüm hikayelerinde sergi, düğüm ve çözüm çok çok iyi örülmüş. Ve bu akıcılık bakımından çoook büyük bir katkı sağlıyor. Mesaj- Çok fazla şey söylüyor bu kitap. Ama ben, en net duyduklarımı yazacağım: Neredeyse hepsinde karşılaştığımız mesaj; teoriyle pratiğin çatışması. İkincisi ise Calvin hanım kızımızın deyimiyle "çok iyi bir insan mı, yoksa bir robot mu?" sorusu. Şimdi kötü yanlarına gelebilirim: Karakterler- Karakterler dediğimde yanlış anlamayın karakterlerin hepsini çok sevdim. (Powell ve Donovan
Yaa çok güzel olmuş :D ağzına sağlık. Çok iyi oldu bu klüp :D Atina olmasının sebebi tarihteki ilk büyük kültürel bilimsel sıçramamın Atina'da daha doğrusu Yunan Medeniyetiyle olması muhtemelen.
kitabın başında hükümdarları olağan üstü, istediği her şeyi yapabilecek güçte algılamamıza karşın kitabın sonuna geldiğinde aslında onlarında güçlerinin ne kadar kısıtlı olduğunu ve aslında onlarında bizim gibi aciz olduğunu anlıyoruz. Bu çocukken babamızın ve annemizin her şeyi bildiğini ve her şeyi yapabileceğini sanıp çocukluğun sonuna geldiğimizde aslında onlarında pek bişey bilmediğimizi anlamamıza benziyor. Her ne kadar kitabın sonunda insanların bi anda evrimleşip ne idiğü belirsiz varlıklar hale gelmesi biraz canımı sıksa da kitap insanların mükemmel ve kutsal olmadığını hele de evrimin son aşaması hiç olmadığını, evrende yerimizin ve etkimizin, onu anlamadaki kapasitemizin çok çok küçük olduğu gerçeğini okuyucuya kafasına balyoz indirir gibi farkettiriyor. Kitap en başlarda ütöpya gibi ilerlese de bence ne ütöpya ne de distopya tam anlamıyla insanların acizliğinin manifestosu.
I robot bilim kurguya başlamamın sebebi i robotu okuduktan sonra bile bitmeyen bir teori üretim süreci başlıyor. Isaac asimov zaten en sevdiğim bilim kurgu yazarı ithakiye topluca yazdığımız dilekçeler neticesinde sonunda vakıf serisi basılmaya başlandı. Bence diğer kitabımız seri olabilir
Nilüm şu okuyacağımız kitapların isimlerinin 4 5 tanesini birden versen nasıl olur? İnternetten getiriyorum uygun oluyo diye ama bi tane bi tane sipariş ederek kargo parası vermek istemiyorum senin de istemediğin gibi. Lütfen bi duy beni 😘
Ben, Robot önemli bir kitaptır. “Üç Robot Yasası”, “Robot Konuşması” , “Grup Zekası” veya “Uzay Güneş Enerjisi İstasyonları” gibi kavramların ilk defa zikredilmiş olduğu öyküleri içeren bu kitap, bilimkurgu ve hatta bilimin kendisi için bir devrim niteliğindedir. Peki, genç Asimov’u tüm bunları yazmaya itmiş olan nedir? Eminim robot kavramının tüm bu kitapların temel öğesi olarak görülmesine rağmen bir metafor olduğu Robot Serisi ile az çok ilgilenen herkesin dikkatini çekmiştir. Peki, neye karşılık gelmektedir Robot? Robotları anlamak, öncelikle Asimov’un robotlar için oluşturmuş olduğu kurgunun irdelenmesiyle mümkün olacaktır elbette. Asimov’un robot vizyonu, her robot için özel olarak yürütülen hummalı tasarım ve üretim çalışmalarının sonucunda ortaya çıkan birer Pozitronik Beyin öngörmektedir. Pozitronik beyinler, alt düzey işlevleri düşünüldüğünde günümüz bilgisayarlarıyla çok büyük farklılıklar içermemektedirler. Onları farklı kılan temel matematik işlemleri çok yüksek bir hızla gerçekleştirmeleri yahut elektronlar yerine pozitronları kullanmaları da değildir. Farklılıklarının temel kaynağı, tüm bu devrelerin koordine çalışmaları sonucu ortaya çıkan bir “Robot Süper Egosu”nun varlığıdır. Her Asimov robotu, ayrı birer kişilik sahibidir ve her ne kadar üretiminde insanoğlu taklit edilmiş de olsa, her biri özel birer üretim amacına hizmet etmektedirler. Ve dolayısıyla karakterlerinde, bu üretim amacının izlerini barındırmaktadırlar. İnsanların robotları sosyoekonomik yaşantılarının bir parçası haline getirmesi, endüstriyel devrim sonucu olmuştur. İngiltere’de meydana gelen ve işçilerin işlerinden olmasına, kölelerin azat edilmesine yol açan bu devrimin teknolojinin bugünkü haline gelmesindeki payı büyüktür. Bizim için geçerli olan bu gerçekler, kuşkusuz Asimov’un evreninde de geçerliliğini korumaktadır. Küçük bir eklentiyle tabii… Çünkü pozitronik beyin denen şeyin icadı çok farklı bir milat olmuştur. Tıpkı “Çelik Mağaralar” kitabında R.Daneel Oliwav’ın Dedektif Elijah Baley’e dediği gibi: “Pozitronik beyin yapabilme kapasitesine ulaşmış bir medeniyet hayal edin Lije. Sizce Pozitronik beyine sahip bir traktör, bir araba, bir biçerdöver ve bir uçak yapmak mı daha verimli olurdu, yoksa bunların hepsini kullanabilecek bir insansı robot üretmek mi?” sorusu doğmuştur çünkü bu icattan. Tarihte sıkça rastlanan bir durum meydana gelmiştir, bir icat, bir başkasına ihtiyaç doğurmuştur. Böylelikle humaniform - başka bir deyişle antropomorfik (insansı)- robotlar, sosyal yaşantının olmazsa olmazları arasına girmişlerdir. Şimdi dilerseniz, her biri başka bir robot karakterin etrafında dönen ve bizleri insansı robotların en akla gelmedik yanlarıyla sarsan bu hikâyelere kısa birer bakış atalım. 0. Giriş Bütün öykülerin birleştiricisi olma özelliğini taşıyan bu bölüm, Susan Calvin ile genç bir bilim muhabirini buluşturur ve aralarındaki diyaloğu biz okurlara aktarır. Böylece geri kalan hikâyelerin tümünün başlangıçlarında Dr. Susan Calvin anlatıcı rolünde olacaktır. 1. Robbie Her şeyin yolunda gittiği bir Amerikan banliyösünde sessiz bir değişim yaşanmaktadır. Konuşmak dışında tüm insani becerilere sahip olan robot Robbie, bay ve bayan Weston’un, küçük kızları Gloria’ya yeni hediyesidir. Ve Gloria, robotu ailesinin umduğundan biraz fazla sevmiştir. “Bir robot, toplum için ne ifade etmektedir?” sorusunun yanıtını bulabileceğiniz zekâ dolu bir öykü. 2. Köşekapmaca Merkür’ün yüzeyinde sürdürülen maden çalışmaları için bu bölgeye gönderilen, tuhaf ve başarılı bir ekip oluşturan iki mühendisimiz Gregory Powell ile Michael Donovan, büyük bir sorun ile karşı karşıyadır. Montajını bitirir bitirmez sahaya yolladıkları robot SPD-13 (öznel adıyla; Hızlı), bir buçuk saatlik görevinden beş saattir dönmemiştir. Ve onu geri getirmek bir hayli zor olacağa benzemektedir. Eski tarz basit bir mizah anlayışıyla karşımıza çıkan bu öykü, Üç Robot Yasası’nın ilk defa kullanıldığı eser olması açısından önemlidir. 3. Mantık Bir uzay enerji istasyonuna bırakılmış olan ve insanlar tarafından yönetilmeyi bekleyen robotları, bir sürpriz beklemektedir. Powell ile Donovan, QT-1 serisi robotumuz Cutie’yi (Şirin) istasyonun yeni yöneticisi olarak kurmak üzeredirler. Fakat iki kafadar, Cutie’nin gerçekte, varoluşunun sebebini sorgulayan ilk robot olduğunu fark edene kadar hiç bir problem yokmuş gibi görünmektedir. Ama robot Descartes’imiz, sanıldığından çok daha derin düşünmektedir. Biraz yakından baktığımızda tanıdık öğelere rastlayabileceğimiz, farklı düşünsel referansların bizi nasıl tamamen farklı gerçekliklere taşıdığını gösteren vurucu bir öykü. 4. Şu Tavşanı Tut Powell ile Donovan, yine bir uzay görevindedir ve yine kazı çalışmalarında görevli robotlarla başbaşadırlar. Yeni bir robot kurulumu söz konusudur ve bu robot ilk defa kendiyle birlikte beş ayrı robotun hareketini zihin dalgaları sayesinde sağlayabilmektedir. Ve yine kısa sürede çözülmesi gereken bir problem vardır. Çünkü robotumuz DV-5 (ya da mühendislerin taktığı adla; Dave) ve ekibi, şimdiye kadarki hiçbir gidişlerinden cıva ile dönmemişlerdir. Robot, gözetim altında değilken yaşadıklarıyla ilgili bir şeyler mi saklamaktadır? 5. Yakışıklı Bu öykü ise tatile çıktığında karısının yalnız kalması problemini çözmek isteyen bir kocanın bulduğu çözüme ilişkindir. Robot teknolojisi altın çağını yaşamaktadır ve bir robotun bir insandan ayırt edilebilmesi artık eskisi kadar kolay değildir. Ve Tony uzun boylu, esmer ve yakışıklıdır. “Bir bilim-kurgu yazarı, kadın doğası hakkında ne bilebilir ki?” diyorsanız, “Bunu okuyun, Satisfaction Guaranteed!” derim. 6. Yalancı! RB-34, beklenmedik biçimde insan zihnini okuma yeteneğine sahipti. US Robotics’in baş sorumlusu Alfred Lanning, onun bu yüzden karantinaya alınması, hatta üzerinde bir dizi inceleme yapılması gerektiğine karar vermişti. Problem, onun zihinleri okuyabiliyor olması değil, bunu yapması sağlayan şeyin ne olduğunun saptanamamış olmasıydı. Ve bu gizemi çözebileceğine inanılan tek kişi olarak göreve çağrılan Susan Calvin’i bekleyen bir dizi sürpriz vardı. Bir robotun ne kadar korkunç olabileceğine ve ne kadar korkunç durumlarda kalabileceğine dair iyi fikirler edinmenizi sağlayacak bir öykü. Susan Calvin’i hayat boyu unutmayacağım ve sebebi bu öyküdür. 7. Küçük Kayıp Robot Dev bir Hiperatomik Sürücü araştırması için bir araya getirilmiş altmış üç robottan biri kayıptır. Ve çalışma, bu robotun devreye sokup, geri çekmemiş olduğu kırmızı alarm yüzünden duraklamıştır. Robotun bulunup devre dışı bırakılması gerekmektedir, fakat her biri otuz bin dolar değerinde olan bu robotların tamamı aynı dış görünüme sahiptir. Yani robotlardan hangisinin altmış üçüncü robot olduğunu anlamak, Robopsikolojist Dr. Susan Calvin’in yardımı olmadan imkânsız görünmektedir. Ne var ki, kısa süre sonra bu görevin, onun için bile kolay ve hatta tehlikesiz olmadığı ortaya çıkacaktır. Robot davranışları için geliştirilmiş üç yasa vardı. Peki, insanlarınkiler için? 8. Kaçış Kitaptaki en zevkli ve sıradışı hikâyelerden biri olan Kaçış, Susan Calvin, Mike Donovan ve Greg Powell’ı bir araya getiriyor olması sebebiyle çok farklı bir havaya sahip. Konusu şöyle: insanlık, hiperatomik sürücünün ilk defa keşfedilmesi gibi bir miladın eşiğindedir. Artık mekâna ait tüm algıların değişmesi bir an meselesidir. Ve test aşaması için görevlendirilmiş US Robotics çalışanları, tam da bahsettiğimiz kişilerdir. Ve tüm meslek hayatlarının en şoke edici buluşu onları orada beklemektedir. 9. Kanıt Bir insanın, hatta bir sonraki vali olmasına kesin gözüyle bakılan bir avukatın, robot olduğunu kanıtlamak için para aldığınızı düşünün. Ve bunu onun insan olma ihtimalini göz önünde bulundurarak yapmak zorunda olduğunuzu… Yani X-ray yok. Elektrotlar, neşterler, haneye tecavüzler yok. Stephen Bryley, bir sonraki vali olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir ve baş rakibi, Francis Quinn, Dr. Alfred Lanning’ten, onun bir robot olduğunu ispatlamasını “rica” etmektedir. Dr. Alfred Lanning, hiç tereddüt etmeden bu iş için biçilmiş kaftan olan Robopsikolojist Dr. Susan Calvin’e müracaat edecektir. 10. Sakınılabilir Çatışma Stephen Bryley, Dünya olarak adlandırılan ve merkezi New York olan tek ülkenin Koordinatörlüğü görevini uzun süredir yürütmektedir. Breyley, eski dostu Susan Calvin’i Dünya’nın yönetilmesi için son derece kritik önem taşıyan bilgilerin akışını sağlayayan “Beyin” lerde saptanan bozukluklara ilişkin bir toplantı yapmak üzere çağırmıştır. Onun tahminlerine göre, Dünya, ikinci dünya savaşından sonraki en büyük çatışmaya doğru hızla sürüklenmektedir. Son söz olarak, “Ben, Robot”un bilimkurguyla ve hatta edebiyatla ilgilenen herkes tarafından rahatça ve keyifle okunabilecek bir kitap olduğunun altını çizmek isterim. Böylesine karmaşık görünen konuların, böylesine ilgi çekici bir atmosfere bürünmesi ancak Asimov’unki gibi bir zekâ ve ustalık sayesinde olabilirdi sanıyorum.
Ben, robot... Gerçekten güzel bir kitaptı ve yazıldığı dönemi ele alırsak kitap bit devrim niteliğinde. Kayıplara karışan robot, kaçış ve yalancı öykülerini çok sevdim. "Bana öyle geliyor ki, Dave ne zaman kafayı yese, oturup salak salak parmaklarıyla oynuyordu." benzetmesine bayıldım... 😀 akıl okuyan Herbie'ye üzüldüm nihayetinde insanlar ona ne olmasını söylediyse o oldu ama Susan'ın gazabına uğradı. Kant da Blverly'nin robot olup olmadığını hâlâ tam anlamadım ama galiba robottu 😁Bir sonraki kitap da görüşmek ümidiyle teşekkürler
Dune serisine de başlayacaksanız art arda 4 kitabı da okumaya çalışın, araya başka kitap almadan. Bu arada, bulunması çok zor ama Sarmal yayınları çevirilerini bulabilen onlardan okusun, diğer çeviriler o kadar da iyi değil.
Bu kitabı okumak isterdim.Ama maalesef zamanım yok.Yinede seni izlemek ve dinlemek çok güzel.Bunu izlemek bile kitap hakkında bilgi edinmemi sağladı.Teşekkür ederim.😍😍
Ben, robot harika bir kitaptı.yazarın robotlar üzerinden yaptığı metaforlara bayıldım.ama yinedeyazarın robotların olası geleceği hakkında masumca yaklaştığını düşünüyorum.güç kovalayan insanların 3 robot yasasının çiğneyip kendi imparatorluklarını yaratması düşüncesi insanı ürpertiyor hali hazırda böyle bir güç yokken zaten insanoğlu dehşet saçıyor.robotların işlevselliğini endüstride değilde savaş silahları olarak kullanacağı insanların doğasında var.
Spoiler! Benim anlamadigim insanlik kaybettigi 300 milyon cocuktan sonra neden kimsenin yeni cocuk yapmayi istememesi oldu. Neden insanlik cocuk yapmayarak birnevi intihar edip neslini tuketti. Birisi aciklarsa cok mutlu olurum
"Ben Robot" çok güzel bir seçim, önümüzdeki ay da "1984"ü veya bu serinin ismini oradan aldığını düşündüğüm "Otostopçunun Galaksi Rehberi"ni tartışabilir miyiz?
Begüm Potter Evet, ilk 10 kitabı okudum, daha sonra bir süre zaman olmadı tekrar başladığımda epeyi unutmuştum. Kütüphanemde hatıra olarak "Dünyanın Sonu" kitabı duruyor. En sevdiğim serilerdendir. Daha sonra neler oldu belki tekrar başlarım okumaya :)
Bu grup Bilimkurgu Okuma grubu değil. Bilimkurgu Klasikleri Okuma grubu ki, İthaki'nin Bilimkurgu Klasikleri kast ediliyor. Ayrıca 1984 herkesin okuduğu bir kitap, bir seri ise herkesin zaman ayirabilecegi, araya sokabilecegi bir şey değil maalesef.
Sonunda kitabı okuyup 3 yıldır "daha sonra izle" listemde bulunan videoyu izleyebildim. Aşırı rahatlama geldi şu an... Keşke bu seriye devam etsen nilü :(
gerçekten devam etse çok güzel olur bu kitabı okumama sebep olmuştu zamanında bu seri
youtube'un dibi hareketinden geldim ama neden daha önce bulmadım diye pişman oldum günlerdir videolarını izliyorum her şey çok güzel bağımlısı oldum :'D umarım böyle güzel devam eder
Yazarın, okuduğum ilk kitabıydı bu. Söylediklerinize katılıyorum. Bu tarzı seven herkese okumasını tavsiye ederim.
Kitap çok güzeldi ayrıca sizin ve kitap klubündeki arkadaşların yorumları da yerinde ve kaliteli olmuş. Sunum, diksiyon ve vurgularınız çok iyi, bir bilim-kurgu sever olarak bu inceleme videonuzu çok beğendim.
Bu okuma maratonunu çok güzel faydalı abla. Gerçekten seni tebrik ediyorum ve devamını diliyorum.
Geekyapar kanalındaki ufuk açıcı Sinema Günlükleri gibi, bu seri de ufuk açan bir Bilimkurgu Edebiyatı Günlükleri tarzı bir şey oldu benim için
Reshad Ganiyev kesinlikle.
Nilüfer abla youtube'un dibi hareketinden keşfettim.Keşke daha önce görseydim.Ben daha yeni yönetme ve yükselme sanatı adlı kitabı okuyan kitap sever bir insan olarak severek izliyorum.Mutlulukla kal, Kültürle kal.Alırım bi kalp :)
Bir zamanlar babaanneme giderken o ucuz kulaklıklarla bu ve Cesur Yeni Dünya videosunu podcast gibi dinlerdim videolar sayesinde o yol eğlenceli hale gelirdi. Hem böyle harika bir video hem de eski anıları tekrardan hatırlattığınız için teşekkür ederim iyi ki varsınız
En sonunda beklediğimiz video❤🌿🍁 ve kitap yorumum:Gerçekten gördüğüm en güzel kurgusal gerçekliklerden biriydi edebiyattan uzaklaşmadan saf guzel bir bilim kurguydu. 1950 yılında yazılmasına ramen bu günki birçok teknolojiyi gorebiliyorsun yazar gercekten mukemmel şekilde öngörüşlü bunun dışında yazarın dili gercekten cok akıcıydı fakat benim düşünce sistemime göre hiç bir utopya tamamen herkesi mutlu edemez.
Canım Nilüfer Baş. İyi ki varsın kitap okuma hevesimi arttırıp bana hayallerim olduğunu hatırlatıyorsun.😙
Okuduğum ilk bilim kurgu klasiğiydi. Ve galiba mükemmel bir başlangıç yaptım. O kadar titizlikle yazılmış bir gelecekti ki çoğu zaman gerçek gibi geldi. Maddelerle devam edeyim.
1-En sevdiğim bölümlerden biri galiba Robbie’ydi. Bunu sevmemin nedeni bölümün efsane yazılmasından değil benim duygusal bağımdan kaynaklanıyor. Çocukluğum hep dışlanarak geçti ve hep benimle oyun oynayacak bir robot hayal ederdim. Robbie çocukluk hayallerimin yazıya dökülmüş şekliydi sanki.
2- En sevmediğim bölüm son bölümdü. Galiba işin içine ekonomi, dünya politikası girince sevemiyorum dkckskdos Ama yinede Asimov’un geleceğinde ki dünyanın hali ilgimi çekti ve tabiki Türkiye nerde oluyo acaba diye düşünmedim dkdjekdsoss Her hikayenin sonunda çok şaşırdım ve aslında her şeyin 3 temel kanuna bağlanması çok hoşuma gitti. Aşırı beğendim seni çoook seviyorum❤️
Geç kalmış olsam da bu kitabı alıp hemen okuyacağım. Bu kadar güzel olacağını tahmin etmemiştim. Bir sonraki ay elbette okuyup yorumumu ileteceğim. 🤗
Daha önce hiçbir şekilde bu platformda yorum yapma gereği duymamıştım ama bu videoyu izledikten sonra yorum yapmadan geçmek istemiyorum.
İzlediğim en iyi kitap yorumuydu. Bilgi verdiğin her şey, degindigin her konu ve okumaya değer gördüğün her satır beni o kadar etkiledi ki anlatamam. Benim kitap yorumlarından beklentim de bu işte. İyi, ama neden iyi? Hangi şartlara göre iyi ve nasıl bu kadar iyi olmuş?
Kanalını 10 dakika önce keşfettim ve suan aboneyim. Her videonu da izlemek için sabırsızlanıyorum. Başarılarının devamını dilerim💕
Okuma grubunu ilk canlı yayınında söylediğinden beri takip ediyorum ama maalesef ilk okuyabildigim kitap ben robot oldu. Belki de daha iyi oldu çünkü bayıldım resmen, çok beğendim. İlk iki kitabı da bir an önce okuyacağım. "Ben robot" ile ilgili konuşacak olursam öncelikle okuduğum en güzel kitaplardan biriydi. Ben aslında robotların bir şekilde insanları yok etmeye çalışmasıyla ilgili bir konu bekliyordum hatta üç kanunu okuduktan sonra bile bekledim ama öyle olmayışı beni çok mutlu etti. İlk robottan itibaren olayların anlatılması da çok güzeldi. Ben kitabın herşeyini beğendim sanırım ya
Feza Gezginleri'nin Fezası bu video'yu beğendi 😝
Seninle bi şekilde abi kardeş ya da abla kardeş doğmalıydık, evde sürekli şöyle muhabbetler yapabilmek muazzam olurdu :D umarım gün gelir 100 bin kişiden 1 milyon kişilik bir aileye döneriz
Nilüfer abla seni çok seviyorum videoların diksiyonun samimiyetin ve dizilerden ve filmlerden ziyade kitap konseptlerine bayılıyorum bide stranger things in 2.sezon incelemesi gelecek mi
Merhaba ben kitap grubunuza yeni girdim ve Ben robot'ta okuduğum ilk bilimkurgu klâsiğiydi. Benim için farklı ve güzel bir deneyim oldu.Bundan sonra bitün kitapları okuyup yorum yapmaya çalışacağım.
Ben Robot kitap yorumum;
Öncelikle ben dediğim gibi daha önce hiç bilimkurgu klasiği okumamıştım o yüzden bu yorumum biraz amatörce olabilir.
Kitap hakkındaki düşüncelerime geçecek olursak ben kitabı okurken gayet keyifli zaman geçirdim.Yazarın klasikleşmiş 'robotlar insanları yönetecek veya insanlığın sonunu getirecek' zihniyeti dışına çıkması , kitabı başında yazmış olduğu üç robot kuralına göre şekillendirmesi ve bunun sonucunda doğan sıkıntıları anlatması çok güzeldi.Ultra zekice yazılan kitapta karakterlerin birbirini tamamlamasına bayıldım.Mesela yazarın karakterlerin hepsinin olaylara farklı boyutlarda bakıp düşüncelerini birleştirip olayı çözmeye çalışmalarıyla karakterlerde güzel bi denge yakaladığını düşünüyorum.Kitabı tek bir olay şeklinde ilerletmesinden ziyade anı şeklinde anlatmasıda iyiydi .Genel olarak kitabı sevdim .Hatta çoooook sevdim diyebilirim.
Bayıldım bu seriye! :)
Yine muhteşem bir video olmuş, kitapları çok güzel özetliyorsun,mutlaka önerilerini deneyeceğim Nilüfer abla😘♥💗
Kitaptaki iyi yönlerden bahsedeceğim ilk önce:
Öngörüler- Ben Siri bile gördüm kitapta. Kitap günümüzde yazılsaydı "aa Siri eleştirisi" falan derdim herhalde.
Kurgu - Olay Örgüsü- Kitabın ilk öykü hariç tüm hikayelerinde sergi, düğüm ve çözüm çok çok iyi örülmüş. Ve bu akıcılık bakımından çoook büyük bir katkı sağlıyor.
Mesaj- Çok fazla şey söylüyor bu kitap. Ama ben, en net duyduklarımı yazacağım: Neredeyse hepsinde karşılaştığımız mesaj; teoriyle pratiğin çatışması. İkincisi ise Calvin hanım kızımızın deyimiyle "çok iyi bir insan mı, yoksa bir robot mu?" sorusu.
Şimdi kötü yanlarına gelebilirim:
Karakterler- Karakterler dediğimde yanlış anlamayın karakterlerin hepsini çok sevdim. (Powell ve Donovan
TH-cam`un Dibi Hareketi sayesinde senin kanalını tanıdım. Çok güzel içeriklerin var. Başarılar dilerim. *Konsol Üssü
Nilüfer abla Mulholland Çıkmazı filmini izlediysen yorumlayabilir misin? Ben anlam karmaşasına uğradım da. İyi yayınlar...
Yaa çok güzel olmuş :D ağzına sağlık. Çok iyi oldu bu klüp :D Atina olmasının sebebi tarihteki ilk büyük kültürel bilimsel sıçramamın Atina'da daha doğrusu Yunan Medeniyetiyle olması muhtemelen.
kitabın başında hükümdarları olağan üstü, istediği her şeyi yapabilecek güçte algılamamıza karşın kitabın sonuna geldiğinde aslında onlarında güçlerinin ne kadar kısıtlı olduğunu ve aslında onlarında bizim gibi aciz olduğunu anlıyoruz. Bu çocukken babamızın ve annemizin her şeyi bildiğini ve her şeyi yapabileceğini sanıp çocukluğun sonuna geldiğimizde aslında onlarında pek bişey bilmediğimizi anlamamıza benziyor. Her ne kadar kitabın sonunda insanların bi anda evrimleşip ne idiğü belirsiz varlıklar hale gelmesi biraz canımı sıksa da kitap insanların mükemmel ve kutsal olmadığını hele de evrimin son aşaması hiç olmadığını, evrende yerimizin ve etkimizin, onu anlamadaki kapasitemizin çok çok küçük olduğu gerçeğini okuyucuya kafasına balyoz indirir gibi farkettiriyor. Kitap en başlarda ütöpya gibi ilerlese de bence ne ütöpya ne de distopya tam anlamıyla insanların acizliğinin manifestosu.
Mülksüzler'i de bu listeye ekleyebilir miyiz?
I robot bilim kurguya başlamamın sebebi i robotu okuduktan sonra bile bitmeyen bir teori üretim süreci başlıyor. Isaac asimov zaten en sevdiğim bilim kurgu yazarı ithakiye topluca yazdığımız dilekçeler neticesinde sonunda vakıf serisi basılmaya başlandı. Bence diğer kitabımız seri olabilir
Nilüm şu okuyacağımız kitapların isimlerinin 4 5 tanesini birden versen nasıl olur? İnternetten getiriyorum uygun oluyo diye ama bi tane bi tane sipariş ederek kargo parası vermek istemiyorum senin de istemediğin gibi. Lütfen bi duy beni 😘
14:45 matrixde de vardi bu yaklasim
Ben, Robot önemli bir kitaptır. “Üç Robot Yasası”, “Robot Konuşması” , “Grup Zekası” veya “Uzay Güneş Enerjisi İstasyonları” gibi kavramların ilk defa zikredilmiş olduğu öyküleri içeren bu kitap, bilimkurgu ve hatta bilimin kendisi için bir devrim niteliğindedir.
Peki, genç Asimov’u tüm bunları yazmaya itmiş olan nedir? Eminim robot kavramının tüm bu kitapların temel öğesi olarak görülmesine rağmen bir metafor olduğu Robot Serisi ile az çok ilgilenen herkesin dikkatini çekmiştir. Peki, neye karşılık gelmektedir Robot? Robotları anlamak, öncelikle Asimov’un robotlar için oluşturmuş olduğu kurgunun irdelenmesiyle mümkün olacaktır elbette. Asimov’un robot vizyonu, her robot için özel olarak yürütülen hummalı tasarım ve üretim çalışmalarının sonucunda ortaya çıkan birer Pozitronik Beyin öngörmektedir. Pozitronik beyinler, alt düzey işlevleri düşünüldüğünde günümüz bilgisayarlarıyla çok büyük farklılıklar içermemektedirler. Onları farklı kılan temel matematik işlemleri çok yüksek bir hızla gerçekleştirmeleri yahut elektronlar yerine pozitronları kullanmaları da değildir. Farklılıklarının temel kaynağı, tüm bu devrelerin koordine çalışmaları sonucu ortaya çıkan bir “Robot Süper Egosu”nun varlığıdır. Her Asimov robotu, ayrı birer kişilik sahibidir ve her ne kadar üretiminde insanoğlu taklit edilmiş de olsa, her biri özel birer üretim amacına hizmet etmektedirler. Ve dolayısıyla karakterlerinde, bu üretim amacının izlerini barındırmaktadırlar.
İnsanların robotları sosyoekonomik yaşantılarının bir parçası haline getirmesi, endüstriyel devrim sonucu olmuştur. İngiltere’de meydana gelen ve işçilerin işlerinden olmasına, kölelerin azat edilmesine yol açan bu devrimin teknolojinin bugünkü haline gelmesindeki payı büyüktür. Bizim için geçerli olan bu gerçekler, kuşkusuz Asimov’un evreninde de geçerliliğini korumaktadır. Küçük bir eklentiyle tabii… Çünkü pozitronik beyin denen şeyin icadı çok farklı bir milat olmuştur. Tıpkı “Çelik Mağaralar” kitabında R.Daneel Oliwav’ın Dedektif Elijah Baley’e dediği gibi: “Pozitronik beyin yapabilme kapasitesine ulaşmış bir medeniyet hayal edin Lije. Sizce Pozitronik beyine sahip bir traktör, bir araba, bir biçerdöver ve bir uçak yapmak mı daha verimli olurdu, yoksa bunların hepsini kullanabilecek bir insansı robot üretmek mi?” sorusu doğmuştur çünkü bu icattan. Tarihte sıkça rastlanan bir durum meydana gelmiştir, bir icat, bir başkasına ihtiyaç doğurmuştur. Böylelikle humaniform - başka bir deyişle antropomorfik (insansı)- robotlar, sosyal yaşantının olmazsa olmazları arasına girmişlerdir. Şimdi dilerseniz, her biri başka bir robot karakterin etrafında dönen ve bizleri insansı robotların en akla gelmedik yanlarıyla sarsan bu hikâyelere kısa birer bakış atalım.
0. Giriş
Bütün öykülerin birleştiricisi olma özelliğini taşıyan bu bölüm, Susan Calvin ile genç bir bilim muhabirini buluşturur ve aralarındaki diyaloğu biz okurlara aktarır. Böylece geri kalan hikâyelerin tümünün başlangıçlarında Dr. Susan Calvin anlatıcı rolünde olacaktır.
1. Robbie
Her şeyin yolunda gittiği bir Amerikan banliyösünde sessiz bir değişim yaşanmaktadır. Konuşmak dışında tüm insani becerilere sahip olan robot Robbie, bay ve bayan Weston’un, küçük kızları Gloria’ya yeni hediyesidir. Ve Gloria, robotu ailesinin umduğundan biraz fazla sevmiştir. “Bir robot, toplum için ne ifade etmektedir?” sorusunun yanıtını bulabileceğiniz zekâ dolu bir öykü.
2. Köşekapmaca
Merkür’ün yüzeyinde sürdürülen maden çalışmaları için bu bölgeye gönderilen, tuhaf ve başarılı bir ekip oluşturan iki mühendisimiz Gregory Powell ile Michael Donovan, büyük bir sorun ile karşı karşıyadır. Montajını bitirir bitirmez sahaya yolladıkları robot SPD-13 (öznel adıyla; Hızlı), bir buçuk saatlik görevinden beş saattir dönmemiştir. Ve onu geri getirmek bir hayli zor olacağa benzemektedir. Eski tarz basit bir mizah anlayışıyla karşımıza çıkan bu öykü, Üç Robot Yasası’nın ilk defa kullanıldığı eser olması açısından önemlidir.
3. Mantık
Bir uzay enerji istasyonuna bırakılmış olan ve insanlar tarafından yönetilmeyi bekleyen robotları, bir sürpriz beklemektedir. Powell ile Donovan, QT-1 serisi robotumuz Cutie’yi (Şirin) istasyonun yeni yöneticisi olarak kurmak üzeredirler. Fakat iki kafadar, Cutie’nin gerçekte, varoluşunun sebebini sorgulayan ilk robot olduğunu fark edene kadar hiç bir problem yokmuş gibi görünmektedir. Ama robot Descartes’imiz, sanıldığından çok daha derin düşünmektedir. Biraz yakından baktığımızda tanıdık öğelere rastlayabileceğimiz, farklı düşünsel referansların bizi nasıl tamamen farklı gerçekliklere taşıdığını gösteren vurucu bir öykü.
4. Şu Tavşanı Tut
Powell ile Donovan, yine bir uzay görevindedir ve yine kazı çalışmalarında görevli robotlarla başbaşadırlar. Yeni bir robot kurulumu söz konusudur ve bu robot ilk defa kendiyle birlikte beş ayrı robotun hareketini zihin dalgaları sayesinde sağlayabilmektedir. Ve yine kısa sürede çözülmesi gereken bir problem vardır. Çünkü robotumuz DV-5 (ya da mühendislerin taktığı adla; Dave) ve ekibi, şimdiye kadarki hiçbir gidişlerinden cıva ile dönmemişlerdir. Robot, gözetim altında değilken yaşadıklarıyla ilgili bir şeyler mi saklamaktadır?
5. Yakışıklı
Bu öykü ise tatile çıktığında karısının yalnız kalması problemini çözmek isteyen bir kocanın bulduğu çözüme ilişkindir. Robot teknolojisi altın çağını yaşamaktadır ve bir robotun bir insandan ayırt edilebilmesi artık eskisi kadar kolay değildir. Ve Tony uzun boylu, esmer ve yakışıklıdır. “Bir bilim-kurgu yazarı, kadın doğası hakkında ne bilebilir ki?” diyorsanız, “Bunu okuyun, Satisfaction Guaranteed!” derim.
6. Yalancı!
RB-34, beklenmedik biçimde insan zihnini okuma yeteneğine sahipti. US Robotics’in baş sorumlusu Alfred Lanning, onun bu yüzden karantinaya alınması, hatta üzerinde bir dizi inceleme yapılması gerektiğine karar vermişti. Problem, onun zihinleri okuyabiliyor olması değil, bunu yapması sağlayan şeyin ne olduğunun saptanamamış olmasıydı. Ve bu gizemi çözebileceğine inanılan tek kişi olarak göreve çağrılan Susan Calvin’i bekleyen bir dizi sürpriz vardı. Bir robotun ne kadar korkunç olabileceğine ve ne kadar korkunç durumlarda kalabileceğine dair iyi fikirler edinmenizi sağlayacak bir öykü. Susan Calvin’i hayat boyu unutmayacağım ve sebebi bu öyküdür.
7. Küçük Kayıp Robot
Dev bir Hiperatomik Sürücü araştırması için bir araya getirilmiş altmış üç robottan biri kayıptır. Ve çalışma, bu robotun devreye sokup, geri çekmemiş olduğu kırmızı alarm yüzünden duraklamıştır. Robotun bulunup devre dışı bırakılması gerekmektedir, fakat her biri otuz bin dolar değerinde olan bu robotların tamamı aynı dış görünüme sahiptir. Yani robotlardan hangisinin altmış üçüncü robot olduğunu anlamak, Robopsikolojist Dr. Susan Calvin’in yardımı olmadan imkânsız görünmektedir. Ne var ki, kısa süre sonra bu görevin, onun için bile kolay ve hatta tehlikesiz olmadığı ortaya çıkacaktır. Robot davranışları için geliştirilmiş üç yasa vardı. Peki, insanlarınkiler için?
8. Kaçış
Kitaptaki en zevkli ve sıradışı hikâyelerden biri olan Kaçış, Susan Calvin, Mike Donovan ve Greg Powell’ı bir araya getiriyor olması sebebiyle çok farklı bir havaya sahip.
Konusu şöyle: insanlık, hiperatomik sürücünün ilk defa keşfedilmesi gibi bir miladın eşiğindedir. Artık mekâna ait tüm algıların değişmesi bir an meselesidir. Ve test aşaması için görevlendirilmiş US Robotics çalışanları, tam da bahsettiğimiz kişilerdir. Ve tüm meslek hayatlarının en şoke edici buluşu onları orada beklemektedir.
9. Kanıt
Bir insanın, hatta bir sonraki vali olmasına kesin gözüyle bakılan bir avukatın, robot olduğunu kanıtlamak için para aldığınızı düşünün. Ve bunu onun insan olma ihtimalini göz önünde bulundurarak yapmak zorunda olduğunuzu… Yani X-ray yok. Elektrotlar, neşterler, haneye tecavüzler yok. Stephen Bryley, bir sonraki vali olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir ve baş rakibi, Francis Quinn, Dr. Alfred Lanning’ten, onun bir robot olduğunu ispatlamasını “rica” etmektedir. Dr. Alfred Lanning, hiç tereddüt etmeden bu iş için biçilmiş kaftan olan Robopsikolojist Dr. Susan Calvin’e müracaat edecektir.
10. Sakınılabilir Çatışma
Stephen Bryley, Dünya olarak adlandırılan ve merkezi New York olan tek ülkenin Koordinatörlüğü görevini uzun süredir yürütmektedir. Breyley, eski dostu Susan Calvin’i Dünya’nın yönetilmesi için son derece kritik önem taşıyan bilgilerin akışını sağlayayan “Beyin” lerde saptanan bozukluklara ilişkin bir toplantı yapmak üzere çağırmıştır. Onun tahminlerine göre, Dünya, ikinci dünya savaşından sonraki en büyük çatışmaya doğru hızla sürüklenmektedir.
Son söz olarak, “Ben, Robot”un bilimkurguyla ve hatta edebiyatla ilgilenen herkes tarafından rahatça ve keyifle okunabilecek bir kitap olduğunun altını çizmek isterim. Böylesine karmaşık görünen konuların, böylesine ilgi çekici bir atmosfere bürünmesi ancak Asimov’unki gibi bir zekâ ve ustalık sayesinde olabilirdi sanıyorum.
O kadar da çok hgbnxh
100.000 e az kaldı abla 😄😄
Videoda ses kayması var.
arka planda hoş olmayan bir ses var,kısık sesli müzikse biraz rahatsız ediyor
Orange animesini izleyip kasım favorilerimden bahsedermisin? 😄
Goodreads uygulamasını telefonuma indirdim. Grubuda buldum fakat üye olamıyorum.
Ben, robot... Gerçekten güzel bir kitaptı ve yazıldığı dönemi ele alırsak kitap bit devrim niteliğinde. Kayıplara karışan robot, kaçış ve yalancı öykülerini çok sevdim. "Bana öyle geliyor ki, Dave ne zaman kafayı yese, oturup salak salak parmaklarıyla oynuyordu." benzetmesine bayıldım... 😀 akıl okuyan Herbie'ye üzüldüm nihayetinde insanlar ona ne olmasını söylediyse o oldu ama Susan'ın gazabına uğradı. Kant da Blverly'nin robot olup olmadığını hâlâ tam anlamadım ama galiba robottu 😁Bir sonraki kitap da görüşmek ümidiyle teşekkürler
Stranger things gelmeyecek mi
Fi çi pi serisini okudunuz mu?
Dune serisine de başlayacaksanız art arda 4 kitabı da okumaya çalışın, araya başka kitap almadan. Bu arada, bulunması çok zor ama Sarmal yayınları çevirilerini bulabilen onlardan okusun, diğer çeviriler o kadar da iyi değil.
Bu kitabı okumak isterdim.Ama maalesef zamanım yok.Yinede seni izlemek ve dinlemek çok güzel.Bunu izlemek bile kitap hakkında bilgi edinmemi sağladı.Teşekkür ederim.😍😍
Ben, robot harika bir kitaptı.yazarın robotlar üzerinden yaptığı metaforlara bayıldım.ama yinedeyazarın robotların olası geleceği hakkında masumca yaklaştığını düşünüyorum.güç kovalayan insanların 3 robot yasasının çiğneyip kendi imparatorluklarını yaratması düşüncesi insanı ürpertiyor hali hazırda böyle bir güç yokken zaten insanoğlu dehşet saçıyor.robotların işlevselliğini endüstride değilde savaş silahları olarak kullanacağı insanların doğasında var.
Spoiler! Benim anlamadigim insanlik kaybettigi 300 milyon cocuktan sonra neden kimsenin yeni cocuk yapmayi istememesi oldu. Neden insanlik cocuk yapmayarak birnevi intihar edip neslini tuketti. Birisi aciklarsa cok mutlu olurum
Bilim-Kurgu Klasikleri serisinden Çocukluğun Sonu dışında kitap önerebilecek olan var mı?
"Ben Robot" çok güzel bir seçim, önümüzdeki ay da "1984"ü veya bu serinin ismini oradan aldığını düşündüğüm "Otostopçunun Galaksi Rehberi"ni tartışabilir miyiz?
Berke Ünal sen de mi dedektif kurukafa fanısınn:))
Begüm Potter Evet, ilk 10 kitabı okudum, daha sonra bir süre zaman olmadı tekrar başladığımda epeyi unutmuştum. Kütüphanemde hatıra olarak "Dünyanın Sonu" kitabı duruyor. En sevdiğim serilerdendir. Daha sonra neler oldu belki tekrar başlarım okumaya :)
Bu grup Bilimkurgu Okuma grubu değil. Bilimkurgu Klasikleri Okuma grubu ki, İthaki'nin Bilimkurgu Klasikleri kast ediliyor. Ayrıca 1984 herkesin okuduğu bir kitap, bir seri ise herkesin zaman ayirabilecegi, araya sokabilecegi bir şey değil maalesef.
Nilüfer abla, son okuma tarihine 12.11.2017 yazmışsın, sanırım o 12.12.2017 olacak. :)
Youtobe dibi hareketinden geldim ;)
Özlemişim sesini💕
Lütfen kitabı okuyan biri şuan bugün bana özetleyebilir mi
100.000 mi geliyor nilüfer ?
Sende sınav haftası kıtap okuyamadiginda, karakterleri özluyor musun ? Su an kvothe yi özlüyorum ❤
Umut fakirin ekmeği en nihayetinde..
Kırkiki
Herkes okulda
Ilkkkkk yorumm