Allah senden razı olsun Edip abi her ne kadar dini anlamda düşüncelerim aynı olmasa bile senin gibi cesur ve samimi Anadolu insanı keşke daha fazla yetişseydi şu topraklarda da toplum olarak daha büyük atılımlara ön ayak olabilseydi...
Bende İlahiyatçıyım. İlahiyatta birçok müşrik türleriyle tartıştım Edip bey.Beni dışlıyorlardı bu adam sürekli niye sorguluyor diye.Görüşüm ve düşüncem sadece Kuran yönünde olduğu için bunları yaşadım.Siz bana daha fazla cesaret verdiniz.Sizin herkesle tartışma üslubunuzu hep takdir ettim.Ve bundan sonra google'da site açtım.İnsanlarla dini ve diğer konularda tartıştım, yazılar, pdf kitaplar yazdım. Bunlara verilen cevaplar paralelinde tartıştım insanlarla.Meb'te paralı din anlatmak istemediğim için dışarıda bu eğitimi menfaatsizce öğretmek istedim.İlahiyatta zaten Arapça 'mı geliştirip Kuranda çok anlamlı kelime çalışmaları ve bütüncül okuma konusunda kendimi geliştirdim.Zaten Arapça çevirmenlik benim kendi işim ama Kuran'ı çevirmek ve menfaatsizce anlatmak yaşam amacım.Öte yandan sizin videolarda motive etmenizle buradan gelen tartışma cesaretimi güncel yaşamdaki çevreme de yaydım.Yakın akrabalarım, arkadaşlar, marketçi, esnaf, dışarıda sohbet ettiğim hemen hemen herkese anlatıyorum.Kurandan öğrendiğim doğruları insanlara anlatarak onları yanlış din algısından uzaklaştırmaya çalışıyorum.Mesela ailemden yenge, enişte eş dost vs beni kâfir gibi görebiliyor, saatlerce benimle mücadele ediyorlar. Ki elimde tek kaynağım, delilim Kuran oluyor.Bazen dışarıda yabancı insanlar veya esnaf gibi insanlarda çok mantıklı buluyor, reddetmiyor ve sorguluyor. Bu değişiyor. Zaten İbrahim nebi'nin yaptığı da bu diye biliyorum. Kuran'dan anladığımız hüccet gösterip Allah’ın dini için tartışıyor.Kuranda Bakara suresinde İbrahim'in yanında hac kelimesi yer alıyordu. Hatırladığım hacca diye geçen bir yer vardı.Dini yaşamakta Kuranı insanlara öğretip bununla eğitim yapıp insanlarla bu konuda delilli tartışmaktır.Benim anladığım bu. Birçok insana uzun yıllardır öğrendiğim ve okuduklarımla cevap verdim,yazdığım yazılar ve kitaplarla fikirlerini sorgulayan, atalar dinini sorgulayan insanlar oldu.Bana olumlu dönüş yapanlarda. Önemli olan sadece Kuran diyen birilerini bu yola çekmek şerefi bana nasip oldu mu? Olduysa ne mutlu bana. Selamlar ederim sizlere değerli Edip bey.Sizin bütün kitaplarınız çok önemli ve harika ama her zaman hepsini herkese tavsiye etmekle beraber manifesto kitabınız en çok benim elimden bırakmadığım,bana dokunan kitap oldu.Ayrıca sizi en çok anlayanlardan biriyim tabi yaşça sizin benden daha çok tecrübeleriniz olmuştur fakat bana İzmir gibi bir yerde Üniversite yaşamında çok dışlama yaptılar.Onlara okul gruplarına falan ayetlerle sadece Kuran dememiz gerektiğini anlatmama rağmen resmen ayetlerden nefret edip kaçtılar.İsra 46'daki anlatılan gibi nefret ediyorlar.Bunu yaşadım.Sözlerimi bitirirken şunları söylemek isterim ki, kendini sakın yalnız hissetme bizler seni destekliyoruz. Davamız sadece Kuran'dır.Seni çok sevdik Edip bey abi.İzmirde Onur isminde bir kardeşin var.Her zaman burada yerin var inşallah. Düşünün ve Kuran okuyun. Sadece Kuran!!
Onur, çok teşekkür ederim bu güzel paylaşım için. Maşallah. Onurlu, cesur bir monoteistsin. Bu dünya hayatında mükemmel sonuçlar bekleme. Sabırlı ol. Dürüst olma mücadelesinden yılma. Rabbim mücadeleni kolaylaştırsın. İnşallah yakında yüz yüze görüşme şansımız olur. Selam ve sevgiyle.
@@edipyuksel Çok teşekkür ederim güzel sözleriniz için.Gerçekten bu hayat bizim için bu görünümdekilerle çok zor.Lakin biz Kuranda da nebilerin, resullerin çok zorluklar çektiğini biliyoruz.Bu mücadele kolay olmuyor.Sizde yaşamınızda bu mesajı kişilere anlatabilmek için zorluklara katlandınız.Bu bile çok değerli birşey. Buruc suresi 8.ayet tam bizi anlatmakta sadece Allah'a inananlara yapılan zülum :İnananlardan nefret ediyorlardı. Sadece, onlar Üstün ve Övgüye layık olan ALLAH'a inandıkları için.İnşallah yaşadığım sürece sadece Kuran yoluna insanları davet edip bu yolda çalışacağım Allah’ın izniyle.İyi ki sizleri tanıma şansı buldum ve eserlerinizle buluştum.İnşallah sizleri yüz yüze görmek isterim.Sizlere anlatacağım çok anım var tabi sizler kadar olmasa da.Özellikle İlahiyatta hadis proflarıyla saçma hadisleri gösterip tartışmam sonra benimle sadece alay etmeleri😂Adamların savunduğu şeyler maymunların recm etmesi,çıplak sandık iftirası rivayeti ve meşhur Ayşe perde rivayeti.Tasavvuf ve Kütübi sitteden fazlasını Tisa'ya kadar detaylı okumam yetti gözümün açılmasına.Daha kimsenin dile getirmediği habislerde var.Darimi,Musannef gibi eserler. Neler neler... Selam ve sevgi ile.
2 saate yakın video ama sıkılmadan, zevkle izledim Edip, teşekkür ederim! Böyle uzun videoları her zaman seviyorum. Gülmeyenler/gülümsemeyenler, dayak atanlar/sadistler, sessizler/sakinler, zararsızlar/robotlar... Aradan geçen on yıllar sonra hepsi tozlu raflardan çıkarılar sahifeler yordamıyla zihinlerdeki son halleriyle hatırlandılar, anıldılar. İyisiyle ve kötüsüyle gelip geçtiler. Hala sağ olup da bozulmadan kalan varsa selam (adı geçip de sağ olduğunu bildiğimiz o birkaç ismi göz ardı ediyorum).
Edip abi selamlar . *Umarım bu yazımı okursun*. Ben eskiden radikal bir sünni şeriat cısıydım . Bütün laikleri kafir olarak gören bir yobaz dım. 11. Sınıf da rahmetli yaşar nuri öztürk hocayı dinlemeye başladım . Ve bütün paradigmam değişmeye başladı.çünki önce den inandığım bazı şeylerin kurana aykırı olduğunu gördüm. Eskiden yobazlığımdan dolayı dışlanan birisiyken bir anda gayet aydın,mütevâzi,bilgili herkezin din konusunds soru sorduğu bir tip haline geldim . Hemde çoook kısa bir süre de. Ama o gelenek ile bağımı tam kopartabilmiş değildim. Bu yaz seni dilnlemeye başladım ve padigmam 180 derce değişti. Okulun mescidi nin baş imamı iken,bütün menfâtimi çöpe atıp, dinimi sadece ALLAH'a özgüledim. Ve dünya nın en özgür inasını oldum. Ve okulumzdaki yobaz din hocası ile tartışıp onu perişan ettim. ( özellikle enam 145 4 haram konusunda senin hüseyin avni kansızoğlu na yaptığından daha büyük bir ifşa yaptım) ve sünnileri ezme konusunda seni bile solladım 😂 şu an okulun dn aydı taleblerinden biriyim. ALLAH SENDEN RAZI OLSUN edip abi sizin vesilenizle oldu çok teşekür ederim. Umarım sizinle karşılaşma imkanı bulurum bir gün ve umarım bu yazımı okursun.
Edip, ben de senin gibi imalat hatasıyım... Okullarımdan(Ankara Gazi Anadolu Lisesi ve ODTÜ İnşaat Müh.) çıkmış bir imalat hatasıyım. APAÇIK-NET!! Ancak senden farklı olarak, HEPSİYLE tüm bağımı, ilişkimi, ilgimi-alakamı kestim, bitirdim, hayatımdan çıkardım HEPSİNİ yıllardır, en az 20 yıldır... HEPSİNİ(öğrencilerini, öğretmenlerini, hocalarını, idarecilerini) geride, geçmişte bıraktım! TAMAMEN önüme, ileriye bakıyorum...🙂😊☺😄
80'lerin başında İstanbul'u ziyaret etmekten büyük mutluluk duyduk. Orada İman Hatip Okulu öğrencileriyle tanışma şerefine nail olduk. Onlar gençliklerinin tadını doyasıya çıkaran harika gençlerdi. Zor çocukları olan ebeveynlerin, hayatlarının daha iyi olması umuduyla sık sık bu okula gittiklerini duymuştum.
Bir Başka Açıdan İnsan ve Serüveni… Aslolan sevgidir (şefkat). İnsan, kendisinde var olan ve bedeninde içkin ancak bedeninden bağımsız olup, madde ile sonlanmayan bir bilincinin (hafızadaki düşünce) bulunduğunun farkına vardığında gerçeklik duygusuna ulaşır. İnsanın serüveni yeryüzü ile sınırlı değildir. İnsanın varlık iddiasında bulunması geçici ve mecazidir. Akıl, zorunlu ve imkansızın (mevcudun-şimdiki zamanın-geçmiş zamanın) bilgisine vakıf olsa da, mümkünün (imkanın-gelecek zamanın) bilgisine vakıf olamaz. Çünkü zaman, imkanı kuşatmıştır. Zaman kavramı bütün soruların cevabıdır. Diyalektik Matrix Başlamak sırmış meğer amaç yolda olmakmış Aramakla bulunmaz bulanlar arayanlarmış Kuran Yeni Bir Kitap Değil Soy Bir Kitaptır Tüm Kitaplarla Gelen Mutlak Bilginin Yinelenmiş Halidir: Kuran metni mutlak bilgidir. Kuran metni dışında başka hiçbir mutlak bilgi yoktur. Tarih ve Bilim dahil mevcut tüm bilgi külliyatı göreceli ve yanlışlanabilir bilgidir, mutlak bilgi değildir. Kuran metninin kaynağı ise Allah’ın bizatihi kendisidir. Bütün kitaplar sadece tek bir Kitab’ın (Kuran) daha iyi anlaşılabilmesi için okunur. Kuran metni hariç diğer kaynaklardan gelen tüm bilgiler (Zebur, Tevrat, İncil metinleri dahil, hadis metinleri dahil, sünnet, icma, kıyas, örf, adet, gelenek, siyer/tarih, bilim, felsefe vb. tüm bilgiler) tarihsel ve görecelidir. Çünkü Kuran metni dışındaki tüm bu bilgiler her zaman farklı bakış açılarıyla yanlışlanabilir durumdadır. Bilgi adına tek kaynak ise sadece Kuran metnidir. Kuran metni dışında din de kaynak yoktur. Bugün kaynaklarda bulunan hadisler peygamberin söylediği söylenen sözlerdir. Peygamber Kuran’a aykırı söz söyleyemeyeceğine göre hadis kaynaklarındaki Kuran’a aykırı sözleri Peygamber söyledi demek öncelikle Peygambere büyük iftiradır. Hadisler Kuran’a göre din için kaynak değildir. Peygamberle ilgili gerekli tüm bilgi de Kuran’da mevcuttur. Ancak son peygamberin vefatından sonra; bugün islam diye, aslında hadis, sünnet adı altında oluşturulmuş, örf, adet, gelenek, tarihsel söylentiler, anlatılar, vehimler, uydurulmuş rivayetler, tarihsel varsayımlar, atasözleri, menkibe hikayeleri, kasıtlı yalanlardan oluşturulmuş bir din külliyatı var islam bu zannedilen. Kuran metnini mutlak ve tek kaynak olarak esas alarak tüm kitaplardan, bilimsel ve tarihi bilgilerden, yazılı, sözlü kaynaklardan, hadis diye söylenen sözlerden de yararlanılabilir Kuran metninin önüne geçirmemek kaydıyla ve mutlak olmayan, yanlışlanabilir bilgi anlamında. Ancak dinde tek kaynak sadece Kuran metnidir. Bilinen tüm ihtilaflar ve itirazlar, İslam adı altında dine yamanan örfler ve hurafe uygulamalardır. (recm, nasih-mensuh, sol elle yemek yasağı, sağdan başlama kuralı, sakal, saç örtüsü, üç vakit namazın 5 vakte çıkarılması, 4 aylık hac süresinin 10 güne sıkıştırılması, güneş takvimine uymayıp Ramazan Oruç ayının sürekli değişmesi, mirasta eşitsizlik algısı, cariyecilik, kadınların kötülenmesi, çocuk sünneti vb.) Kuran metni, ahlaki üstünlük vasfına sahiptir ve hiçbir rezilliği onaylamaz. “Hiç kimse bilgiyi ve aklını kullanmadan gerçeği bulamaz ve akıllarını kullanarak düşünmeyenler rezilliğe mahkum olurlar." (Kuran : 10:100) İslam, Muhammed Aleyhisselam ile başlamadı tüm Peygamberler İslam Peygamberiydi: İlk zamandan itibaren hep aynı din (Emirler/Yasaklar) vardı, zaman içinde tahrif edilmişti; güncellenmedi, yenilenmedi, Kuran ile yinelendi. İslam özel bir isim olmayıp Allah’a teslimiyet anlamına gelir. Tüm elçiler ve inananlar islam ve müslüman kelimelerinin kendi dillerindeki karşılıklarını, kendi inançlarını tanımlamak için kullanmışlardır. Tahrif edilmiş olan bugünkü İncil, Tevrat vb kitapların orjinal hali Kuran’dır. Orjinal İncil, Tevrat vb kitap arayanlar Kuran’a bakabilirler. Kuran önceki kitapları kapsayan yeni bir kitap değildir. Önceki kitapların (emir ve yasaklar olarak) bizatihi kendisidir. Kutsal metin (Kuran) insanlık tarihi boyunca hiç değişmemiştir. Allah tarihsel süreçte tek bir kitap tek bir din göndermiştir. Bugünkü haliyle Kuran metni hariç tüm diğer kutsal zannedilen metinler de (Zebur, Tevrat, İncil, hadis, sünnet kitapları vb) geçersizdir. Kuran metninde bulunmayan hiç bir bilginin, iyi adet olarak bilinse de hiç farketmez, din açısından bir geçerliliği ve bağlayıcılığı yoktur. Kuran metni açık yeterlidir. İlk melek ve insandan itibaren sürekli “yinelenerek” gönderilmiş olan bu Kuran metninde temel olarak emirler (ibadetler) ve yasaklar (kötülükler) belirtilmiştir. Bu emirler ve yasaklar hiç değişmemiştir. Kuran’da yer alan; namaz kılma, oruç tutma, zekat verme sarhoşluk verenlerden sakınma, faizden sakınma, kumardan sakınma, zinadan sakınma vb. tüm emir ve yasaklar kutsal metinlerde hep vardı. Kuran metni de geçmişten bugüne doğruluk ve uygunluk sağlamasının ve teyidinin yapılabilmesi için matematiksel kodlama sistemi ile eklemelere ve çıkarmalara karşı korunmuştur. İslam, Muhammed Peygamber ile başlamadı, ilk zamandan itibaren hep aynı din (Emirler/Yasaklar) vardı, zaman içinde tahrif edilmişti; güncellenmedi, yenilenmedi, Kuran ile yinelendi. Salt düşünce metinleri zannedilen ve felsefe olarak bilinen bilgi külliyatının kaynağı da temel hatlarıyla meleklere ve insanlığa ilk gönderilen bu Kuran metnidir. Bilinen felsefecilerin birçoğu da aynı zamanda Allah’ın elçileridir. Allah, Elçi ve Peygamber olan Muhammed Aleyhisselam ile Kuran mesajını (Kuran Metni olan mutlak bilgiyi) son kez “yinelemiştir”. Önce gönderilen Tevrat ve İncil gibi tüm kutsal kitaplar da tahrif edilmeden önceki ilk hali itibariyle emir ve yasaklar kapsamında Kuran’dır. Bugün Tevrat ya da İncile uymak isteyenler de Kuran’a uymalıdır. Kuran metni dışında din adına kaynak yoktur. Kurandaki tüm bilginin kaynağı da Allah’ın bizatihi kendisidir. Bu bilgiyi doğrudan elçilerine kutsal kitaplar yoluyla Kuran olarak beyan etmiş ve açığa çıkarmıştır. Tüm yasaklar (haramlar) ve emirler (ibadetler) Kuran metninde bildirilmiştir. Kuran yeni bir kitap değil soy bir kitaptır tüm kitaplarla gelen mutlak bilginin yinelenmiş halidir. “Bu Kuran senden önce gönderdiğimiz elçilerimizin de yasasıdır. Sen bizim yasamızda bir değişiklik bulamazsın." (Kuran : 17:77) “Kuran, kendinden öncekileri tasdik eden, her şeyi açıklayan bir kitaptır; iman eden toplum için bir rahmet ve bir hidayettir. (Kuran : 12:111) “Oku, insana yazmayı ve bilgiyi öğreten Rabbin sonsuz iyilik ve ikram sahibidir.” (Kuran : 96:3,4,5)
Edip, Reşad'da yüce Allah'a güveniyordu ama kötü bir şekilde vefat etti maalesef. Nitekim öldürülen peygamberler de var. Yüce Allah'a güvenmek başımıza kötü birşey gelmeyeceğine garanti vermiyor. Sonuçta yüce Allah kötü birşeyde yazabilir bize. Bu durumda "teslimiyet" ile "güven" konusu farklı şeyler gibi geliyor bana. Ne zaman neyle imtihan olacağını bilemez sonuçta insan.
on numara manzaraymış abi sağol :D
Daha sık video at edip abi yoksa enişte gibi reaya olacağız :)
Yüce Allah sen ve senin gibilere sağlık ile huzur versin inşallah edip abi 👆👉👍👂🧠🌵🐝👀👏🌨️❄️🌧️💧❤️🤲
Allah senden razı olsun Edip abi her ne kadar dini anlamda düşüncelerim aynı olmasa bile senin gibi cesur ve samimi Anadolu insanı keşke daha fazla yetişseydi şu topraklarda da toplum olarak daha büyük atılımlara ön ayak olabilseydi...
Bende İlahiyatçıyım. İlahiyatta birçok müşrik türleriyle tartıştım Edip bey.Beni dışlıyorlardı bu adam sürekli niye sorguluyor diye.Görüşüm ve düşüncem sadece Kuran yönünde olduğu için bunları yaşadım.Siz bana daha fazla cesaret verdiniz.Sizin herkesle tartışma üslubunuzu hep takdir ettim.Ve bundan sonra google'da site açtım.İnsanlarla dini ve diğer konularda tartıştım, yazılar, pdf kitaplar yazdım. Bunlara verilen cevaplar paralelinde tartıştım insanlarla.Meb'te paralı din anlatmak istemediğim için dışarıda bu eğitimi menfaatsizce öğretmek istedim.İlahiyatta zaten Arapça 'mı geliştirip Kuranda çok anlamlı kelime çalışmaları ve bütüncül okuma konusunda kendimi geliştirdim.Zaten Arapça çevirmenlik benim kendi işim ama Kuran'ı çevirmek ve menfaatsizce anlatmak yaşam amacım.Öte yandan sizin videolarda motive etmenizle buradan gelen tartışma cesaretimi güncel yaşamdaki çevreme de yaydım.Yakın akrabalarım, arkadaşlar, marketçi, esnaf, dışarıda sohbet ettiğim hemen hemen herkese anlatıyorum.Kurandan öğrendiğim doğruları insanlara anlatarak onları yanlış din algısından uzaklaştırmaya çalışıyorum.Mesela ailemden yenge, enişte eş dost vs beni kâfir gibi görebiliyor, saatlerce benimle mücadele ediyorlar. Ki elimde tek kaynağım, delilim Kuran oluyor.Bazen dışarıda yabancı insanlar veya esnaf gibi insanlarda çok mantıklı buluyor, reddetmiyor ve sorguluyor. Bu değişiyor. Zaten İbrahim nebi'nin yaptığı da bu diye biliyorum. Kuran'dan anladığımız hüccet gösterip Allah’ın dini için tartışıyor.Kuranda Bakara suresinde İbrahim'in yanında hac kelimesi yer alıyordu. Hatırladığım hacca diye geçen bir yer vardı.Dini yaşamakta Kuranı insanlara öğretip bununla eğitim yapıp insanlarla bu konuda delilli tartışmaktır.Benim anladığım bu. Birçok insana uzun yıllardır öğrendiğim ve okuduklarımla cevap verdim,yazdığım yazılar ve kitaplarla fikirlerini sorgulayan, atalar dinini sorgulayan insanlar oldu.Bana olumlu dönüş yapanlarda. Önemli olan sadece Kuran diyen birilerini bu yola çekmek şerefi bana nasip oldu mu? Olduysa ne mutlu bana. Selamlar ederim sizlere değerli Edip bey.Sizin bütün kitaplarınız çok önemli ve harika ama her zaman hepsini herkese tavsiye etmekle beraber manifesto kitabınız en çok benim elimden bırakmadığım,bana dokunan kitap oldu.Ayrıca sizi en çok anlayanlardan biriyim tabi yaşça sizin benden daha çok tecrübeleriniz olmuştur fakat bana İzmir gibi bir yerde Üniversite yaşamında çok dışlama yaptılar.Onlara okul gruplarına falan ayetlerle sadece Kuran dememiz gerektiğini anlatmama rağmen resmen ayetlerden nefret edip kaçtılar.İsra 46'daki anlatılan gibi nefret ediyorlar.Bunu yaşadım.Sözlerimi bitirirken şunları söylemek isterim ki, kendini sakın yalnız hissetme bizler seni destekliyoruz. Davamız sadece Kuran'dır.Seni çok sevdik Edip bey abi.İzmirde Onur isminde bir kardeşin var.Her zaman burada yerin var inşallah. Düşünün ve Kuran okuyun. Sadece Kuran!!
Onur, çok teşekkür ederim bu güzel paylaşım için. Maşallah. Onurlu, cesur bir monoteistsin. Bu dünya hayatında mükemmel sonuçlar bekleme. Sabırlı ol. Dürüst olma mücadelesinden yılma. Rabbim mücadeleni kolaylaştırsın. İnşallah yakında yüz yüze görüşme şansımız olur. Selam ve sevgiyle.
Bende izmirdeyim onur bey, tanışmak isterim, maşallah...
Allah yok Kuran uydurma. Peygamberler yalancı. İlahiyatçılar üç kaatçı.
@@muhammetilyastas4818 İnşallah.Gönüller beraber dostlarım.
@@edipyuksel Çok teşekkür ederim güzel sözleriniz için.Gerçekten bu hayat bizim için bu görünümdekilerle çok zor.Lakin biz Kuranda da nebilerin, resullerin çok zorluklar çektiğini biliyoruz.Bu mücadele kolay olmuyor.Sizde yaşamınızda bu mesajı kişilere anlatabilmek için zorluklara katlandınız.Bu bile çok değerli birşey. Buruc suresi 8.ayet tam bizi anlatmakta sadece Allah'a inananlara yapılan zülum :İnananlardan nefret ediyorlardı. Sadece, onlar Üstün ve Övgüye layık olan ALLAH'a inandıkları için.İnşallah yaşadığım sürece sadece Kuran yoluna insanları davet edip bu yolda çalışacağım Allah’ın izniyle.İyi ki sizleri tanıma şansı buldum ve eserlerinizle buluştum.İnşallah sizleri yüz yüze görmek isterim.Sizlere anlatacağım çok anım var tabi sizler kadar olmasa da.Özellikle İlahiyatta hadis proflarıyla saçma hadisleri gösterip tartışmam sonra benimle sadece alay etmeleri😂Adamların savunduğu şeyler maymunların recm etmesi,çıplak sandık iftirası rivayeti ve meşhur Ayşe perde rivayeti.Tasavvuf ve Kütübi sitteden fazlasını Tisa'ya kadar detaylı okumam yetti gözümün açılmasına.Daha kimsenin dile getirmediği habislerde var.Darimi,Musannef gibi eserler. Neler neler...
Selam ve sevgi ile.
Edip seni izlemek güzel, Allah işini gücünü rast getirsin, azmini çalışkanlığını hiç bitirmesin.
2 saate yakın video ama sıkılmadan, zevkle izledim Edip, teşekkür ederim! Böyle uzun videoları her zaman seviyorum.
Gülmeyenler/gülümsemeyenler, dayak atanlar/sadistler, sessizler/sakinler, zararsızlar/robotlar... Aradan geçen on yıllar sonra hepsi tozlu raflardan çıkarılar sahifeler yordamıyla zihinlerdeki son halleriyle hatırlandılar, anıldılar. İyisiyle ve kötüsüyle gelip geçtiler. Hala sağ olup da bozulmadan kalan varsa selam (adı geçip de sağ olduğunu bildiğimiz o birkaç ismi göz ardı ediyorum).
Edip abi selamlar . *Umarım bu yazımı okursun*. Ben eskiden radikal bir sünni şeriat cısıydım . Bütün laikleri kafir olarak gören bir yobaz dım. 11. Sınıf da rahmetli yaşar nuri öztürk hocayı dinlemeye başladım . Ve bütün paradigmam değişmeye başladı.çünki önce den inandığım bazı şeylerin kurana aykırı olduğunu gördüm. Eskiden yobazlığımdan dolayı dışlanan birisiyken bir anda gayet aydın,mütevâzi,bilgili herkezin din konusunds soru sorduğu bir tip haline geldim . Hemde çoook kısa bir süre de. Ama o gelenek ile bağımı tam kopartabilmiş değildim. Bu yaz seni dilnlemeye başladım ve padigmam 180 derce değişti. Okulun mescidi nin baş imamı iken,bütün menfâtimi çöpe atıp, dinimi sadece ALLAH'a özgüledim. Ve dünya nın en özgür inasını oldum. Ve okulumzdaki yobaz din hocası ile tartışıp onu perişan ettim. ( özellikle enam 145 4 haram konusunda senin hüseyin avni kansızoğlu na yaptığından daha büyük bir ifşa yaptım) ve sünnileri ezme konusunda seni bile solladım 😂 şu an okulun dn aydı taleblerinden biriyim. ALLAH SENDEN RAZI OLSUN edip abi sizin vesilenizle oldu çok teşekür ederim. Umarım sizinle karşılaşma imkanı bulurum bir gün ve umarım bu yazımı okursun.
Bilgilerini bizlerle daha çok paylaş Edip abi vakit buldukca seni seviyoruz
Merhaba edip allah sana ve ailene sağlıklı uzun ömürler versin inşallah saygı ve sevgilerimi 🙏
Merhaba Edip Bey , uzun zamandır yoktunuz
İyi günler edip bey. Dua eder dua isteriz.
Toruna Maşallah, Allah bağışlasın. İnşallah dede gibi zeki olur
❤❤❤iyi yayınlar
Edip, ben de senin gibi imalat hatasıyım... Okullarımdan(Ankara Gazi Anadolu Lisesi ve ODTÜ İnşaat Müh.) çıkmış bir imalat hatasıyım. APAÇIK-NET!! Ancak senden farklı olarak, HEPSİYLE tüm bağımı, ilişkimi, ilgimi-alakamı kestim, bitirdim, hayatımdan çıkardım HEPSİNİ yıllardır, en az 20 yıldır... HEPSİNİ(öğrencilerini, öğretmenlerini, hocalarını, idarecilerini) geride, geçmişte bıraktım! TAMAMEN önüme, ileriye bakıyorum...🙂😊☺😄
Eyvallah. Herkesin geçmişiyle hesaplaşması farklıdır. Selam ve sevgiyle.
Hayırlı yayınlar
80'lerin başında İstanbul'u ziyaret etmekten büyük mutluluk duyduk. Orada İman Hatip Okulu öğrencileriyle tanışma şerefine nail olduk. Onlar gençliklerinin tadını doyasıya çıkaran harika gençlerdi. Zor çocukları olan ebeveynlerin, hayatlarının daha iyi olması umuduyla sık sık bu okula gittiklerini duymuştum.
Nihayet video attın Edip Hoca.Parayı buldun unuttun bizi
Mamosta Edip Yuksel ne mutlu ki seni tanimisim
Edip abi son 2-3 yıldır eski tarz videolar yüklemiyorsun , nedendir acaba
Edip bey nezaman Van'a doğru geleceksiniz sizi bekliyorum misafirimsin.
Üst köşede Mustafa Sağ'ın kendi ismini bastığı kitabını koyman 😂😅😅 seviyorum bu orijinal yönünü Edip. Eleştirel ve kararlı tavır 🤜
EDİP ; Yeminle söylüyorum, harika bir espiri anlayışın var,
Gürkan engin ilem Reşad hakkında yayin gelsin
Edip abi nerelerdesin sen yaw özlettin kendini.❤
Bir Başka Açıdan İnsan ve Serüveni…
Aslolan sevgidir (şefkat). İnsan, kendisinde var olan ve bedeninde içkin ancak bedeninden bağımsız olup, madde ile sonlanmayan bir bilincinin (hafızadaki düşünce) bulunduğunun farkına vardığında gerçeklik duygusuna ulaşır. İnsanın serüveni yeryüzü ile sınırlı değildir.
İnsanın varlık iddiasında bulunması geçici ve mecazidir. Akıl, zorunlu ve imkansızın (mevcudun-şimdiki zamanın-geçmiş zamanın) bilgisine vakıf olsa da, mümkünün (imkanın-gelecek zamanın) bilgisine vakıf olamaz. Çünkü zaman, imkanı kuşatmıştır. Zaman kavramı bütün soruların cevabıdır.
Diyalektik Matrix
Başlamak sırmış meğer amaç yolda olmakmış
Aramakla bulunmaz bulanlar arayanlarmış
Kuran Yeni Bir Kitap Değil Soy Bir Kitaptır Tüm Kitaplarla Gelen Mutlak Bilginin Yinelenmiş Halidir:
Kuran metni mutlak bilgidir. Kuran metni dışında başka hiçbir mutlak bilgi yoktur. Tarih ve Bilim dahil mevcut tüm bilgi külliyatı göreceli ve yanlışlanabilir bilgidir, mutlak bilgi değildir. Kuran metninin kaynağı ise Allah’ın bizatihi kendisidir. Bütün kitaplar sadece tek bir Kitab’ın (Kuran) daha iyi anlaşılabilmesi için okunur. Kuran metni hariç diğer kaynaklardan gelen tüm bilgiler (Zebur, Tevrat, İncil metinleri dahil, hadis metinleri dahil, sünnet, icma, kıyas, örf, adet, gelenek, siyer/tarih, bilim, felsefe vb. tüm bilgiler) tarihsel ve görecelidir. Çünkü Kuran metni dışındaki tüm bu bilgiler her zaman farklı bakış açılarıyla yanlışlanabilir durumdadır. Bilgi adına tek kaynak ise sadece Kuran metnidir. Kuran metni dışında din de kaynak yoktur. Bugün kaynaklarda bulunan hadisler peygamberin söylediği söylenen sözlerdir. Peygamber Kuran’a aykırı söz söyleyemeyeceğine göre hadis kaynaklarındaki Kuran’a aykırı sözleri Peygamber söyledi demek öncelikle Peygambere büyük iftiradır. Hadisler Kuran’a göre din için kaynak değildir. Peygamberle ilgili gerekli tüm bilgi de Kuran’da mevcuttur. Ancak son peygamberin vefatından sonra; bugün islam diye, aslında hadis, sünnet adı altında oluşturulmuş, örf, adet, gelenek, tarihsel söylentiler, anlatılar, vehimler, uydurulmuş rivayetler, tarihsel varsayımlar, atasözleri, menkibe hikayeleri, kasıtlı yalanlardan oluşturulmuş bir din külliyatı var islam bu zannedilen. Kuran metnini mutlak ve tek kaynak olarak esas alarak tüm kitaplardan, bilimsel ve tarihi bilgilerden, yazılı, sözlü kaynaklardan, hadis diye söylenen sözlerden de yararlanılabilir Kuran metninin önüne geçirmemek kaydıyla ve mutlak olmayan, yanlışlanabilir bilgi anlamında. Ancak dinde tek kaynak sadece Kuran metnidir. Bilinen tüm ihtilaflar ve itirazlar, İslam adı altında dine yamanan örfler ve hurafe uygulamalardır. (recm, nasih-mensuh, sol elle yemek yasağı, sağdan başlama kuralı, sakal, saç örtüsü, üç vakit namazın 5 vakte çıkarılması, 4 aylık hac süresinin 10 güne sıkıştırılması, güneş takvimine uymayıp Ramazan Oruç ayının sürekli değişmesi, mirasta eşitsizlik algısı, cariyecilik, kadınların kötülenmesi, çocuk sünneti vb.) Kuran metni, ahlaki üstünlük vasfına sahiptir ve hiçbir rezilliği onaylamaz.
“Hiç kimse bilgiyi ve aklını kullanmadan gerçeği bulamaz ve akıllarını kullanarak düşünmeyenler rezilliğe mahkum olurlar." (Kuran : 10:100)
İslam, Muhammed Aleyhisselam ile başlamadı tüm Peygamberler İslam Peygamberiydi:
İlk zamandan itibaren hep aynı din (Emirler/Yasaklar) vardı, zaman içinde tahrif edilmişti; güncellenmedi, yenilenmedi, Kuran ile yinelendi. İslam özel bir isim olmayıp Allah’a teslimiyet anlamına gelir. Tüm elçiler ve inananlar islam ve müslüman kelimelerinin kendi dillerindeki karşılıklarını, kendi inançlarını tanımlamak için kullanmışlardır. Tahrif edilmiş olan bugünkü İncil, Tevrat vb kitapların orjinal hali Kuran’dır. Orjinal İncil, Tevrat vb kitap arayanlar Kuran’a bakabilirler. Kuran önceki kitapları kapsayan yeni bir kitap değildir. Önceki kitapların (emir ve yasaklar olarak) bizatihi kendisidir. Kutsal metin (Kuran) insanlık tarihi boyunca hiç değişmemiştir. Allah tarihsel süreçte tek bir kitap tek bir din göndermiştir. Bugünkü haliyle Kuran metni hariç tüm diğer kutsal zannedilen metinler de (Zebur, Tevrat, İncil, hadis, sünnet kitapları vb) geçersizdir. Kuran metninde bulunmayan hiç bir bilginin, iyi adet olarak bilinse de hiç farketmez, din açısından bir geçerliliği ve bağlayıcılığı yoktur. Kuran metni açık yeterlidir. İlk melek ve insandan itibaren sürekli “yinelenerek” gönderilmiş olan bu Kuran metninde temel olarak emirler (ibadetler) ve yasaklar (kötülükler) belirtilmiştir. Bu emirler ve yasaklar hiç değişmemiştir. Kuran’da yer alan; namaz kılma, oruç tutma, zekat verme sarhoşluk verenlerden sakınma, faizden sakınma, kumardan sakınma, zinadan sakınma vb. tüm emir ve yasaklar kutsal metinlerde hep vardı. Kuran metni de geçmişten bugüne doğruluk ve uygunluk sağlamasının ve teyidinin yapılabilmesi için matematiksel kodlama sistemi ile eklemelere ve çıkarmalara karşı korunmuştur. İslam, Muhammed Peygamber ile başlamadı, ilk zamandan itibaren hep aynı din (Emirler/Yasaklar) vardı, zaman içinde tahrif edilmişti; güncellenmedi, yenilenmedi, Kuran ile yinelendi.
Salt düşünce metinleri zannedilen ve felsefe olarak bilinen bilgi külliyatının kaynağı da temel hatlarıyla meleklere ve insanlığa ilk gönderilen bu Kuran metnidir. Bilinen felsefecilerin birçoğu da aynı zamanda Allah’ın elçileridir. Allah, Elçi ve Peygamber olan Muhammed Aleyhisselam ile Kuran mesajını (Kuran Metni olan mutlak bilgiyi) son kez “yinelemiştir”. Önce gönderilen Tevrat ve İncil gibi tüm kutsal kitaplar da tahrif edilmeden önceki ilk hali itibariyle emir ve yasaklar kapsamında Kuran’dır. Bugün Tevrat ya da İncile uymak isteyenler de Kuran’a uymalıdır. Kuran metni dışında din adına kaynak yoktur. Kurandaki tüm bilginin kaynağı da Allah’ın bizatihi kendisidir. Bu bilgiyi doğrudan elçilerine kutsal kitaplar yoluyla Kuran olarak beyan etmiş ve açığa çıkarmıştır. Tüm yasaklar (haramlar) ve emirler (ibadetler) Kuran metninde bildirilmiştir. Kuran yeni bir kitap değil soy bir kitaptır tüm kitaplarla gelen mutlak bilginin yinelenmiş halidir.
“Bu Kuran senden önce gönderdiğimiz elçilerimizin de yasasıdır. Sen bizim yasamızda bir değişiklik bulamazsın." (Kuran : 17:77)
“Kuran, kendinden öncekileri tasdik eden, her şeyi açıklayan bir kitaptır; iman eden toplum için bir rahmet ve bir hidayettir. (Kuran : 12:111)
“Oku, insana yazmayı ve bilgiyi öğreten Rabbin sonsuz iyilik ve ikram sahibidir.” (Kuran : 96:3,4,5)
Selam Edip
Edip ABE, dünyanın en mutlu üçüncü adamına selam ve esenlik diliyorum çünki ikincisi benim ;) :)
Selam Edip Agabey. Uzun zaman oldu.
Edip abi gitgide Back to the future filmindeki Doc Emmett Brown rolüne bürünüyorsun.😅 Selam ve sevgi ile
ODTÜ anilarini da bekliyoruz abim
Selam Hocam
❤
Sen bizim ATAKÜRT’ü müzsün ; Edip Yüksel’in Askerleriyiz,
Emu te hezdıken ; Edip, bizi atalarımızın dininden kurtardın.
Edip abi Selamn Alekum ozledik seni
edip amca nihayet
Su formulu yazin hocam geometri formulunu
Edip abi sana nereden ulaşabilirim
Edip selam nasılsın kolay gelsin
Academia dan bir sey pdf indirmek icin ücret talep ediyor. Ücretsiz versiyonu olsaydi iyiydi.
Bunu bilmiyordum. Abone olduğum için farkına varmamışım. Bakacağım inşallah.
Selam edip uzun zaman oldu
Edip, Reşad'da yüce Allah'a güveniyordu ama kötü bir şekilde vefat etti maalesef. Nitekim öldürülen peygamberler de var. Yüce Allah'a güvenmek başımıza kötü birşey gelmeyeceğine garanti vermiyor. Sonuçta yüce Allah kötü birşeyde yazabilir bize. Bu durumda "teslimiyet" ile "güven" konusu farklı şeyler gibi geliyor bana. Ne zaman neyle imtihan olacağını bilemez sonuçta insan.
Naber edip ?
Dünya yıkılıyor, yaptğı videolara bak.
Merhaba edip
Edip manzara görünmedi 😁
Selam