dün gece tiyatrodaydım merhaba a merhaba b merhaba c ah ah ah ah ah hepiniz de buradasınız hepimiz de buradayız kanişler bakım ister evet biraz Aspirin uzun yaşar çiçekler çiçekler uzun yaşamalı çiçekler taze kalmalı çiçeklerin suyu her gün evet biraz Aspirin masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak kan sızan akkavaklar baktım arandım onu o yoktu oralarda hepimiz oradaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook Yok dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c yani hep buradayız yani hep bir arada yani keyfimiz gıcır ah ah ah ah ah ne mutlu türk'üm diyene ne mutlu sergi görene ne mutlu kokteyl içene tablolar hiç benzemiyor asılmışlara şu sarı'nın bir başka sarıyla hiçbir yakınlığı yok kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime şu mavi belki biraz yalnızlığın ama neden bunalmamış bu yeşil bu kara benzemiyor kayguma çizgiler küçük memur lekeler tutsak dışarıda kaldı cadde dışarıda kaldık grev dışarıda evlerin kanlı bıçaklılığı bu renkler bu duvarlar oh oh oh oh oh yani hep buradayız yani keyfimiz gıcır baktım aradım onu o yoktu oralarda hepimiz oradaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yok yok dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara stadyumlar hınca hınç kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık Kim demiş geri kalmışmışıkmışık Kim demiş azgelişmişikmişik Kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup yayaya şaşaşa Fenerbahçe çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda bıyıklar saçlar memeler hepimiz oradaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yok yok dedim ola ki sinemadadır kaldırdım yakamı daldım sinemalara kadınlar kızlar oğlanlar süt girip Bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyorlardı öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboylu tabancaları ve mutlaka yağmur vardı ve mutlaka yağmur yoktu evler ağaçlara asılmışlard0ı ağaçlar ışıklara tutunmuşlardı bekçiler hırsızları kovalarlardı bekçilerin kadillakları yoktu kaldırımlarda durup öksürürlerdi Bir kurbağa yavrusu sıçrar ıslaklığa ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını ah ne filmdi ne filmdi ne film o kadar çok ağladım ki o kadar çok güldüm ki eşek ne anlar hoşaftan baktım arandım onun o yoktu oralarda avuçları terli kızlar,oğlanlar ve bir yerleri mutlaka ıslak hepimiz oradaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yok yok taktım takıştırdım vurdum bulvara bulvar'da kürk mantolar bulvar'da dantel külotlar bulvar'da binbir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar vay anam o ne bacak vay anam o ne kalça o ne göğüs o ne saç o ne et o ne but itişilip bu kapıdan sürtünüşüp düşüp de şu kapıdan çıkılışıp o kapıdan tarhlarda da çiçekler mi dallarda da bulutlar mı Fidan Fidan umutlar mı neye baksam yiyip içmek neye baksam döküp saçmak neye baksam vay anam vay Allah'ına sevişmek baktım arandım onu o yoktu oralarda kucakları kitaplarla kızlar geçtiler bıyıkları yeni terli gençler geçtiler sigarayı silah sanan delikanlılar hepimiz oradaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yok yok dedim ola ki plajlardadır o portakal güneşler o Atlas sular dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere ninni ninni gemilerle aştım dişi suları Harmanlara gittim Ağustoslarda üzümler toplanırken gittim tütünler kırılırken gittim Pamuklar devşirilirken ağlar çekilirken sabaha karşı fabrikalar dağılırken çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken marşlarla yürürken şarkılarla gülünürken mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken bayraklar çekilirken gittim aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde aradım grevlerde aradım ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yeryüzünde aradım o yoktu her şey herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu Nobel düşü görüyordu katil pezevenk Nobel düşürüyordu hırsız Satılmış kanlı ellerini soframdan alıp yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu kim ki tükürmüş suratına çağın Yargıcı hepsi vardı bu topraklarda Fink atıyordu ama o o yoktu dedim görmediniz mi dediler yok yok bükülmesin diye boyunlar dinsin diye gözyaşı namluya kurşun diye sürdü o yüreğini davul çaldım davul çaldım duyan yok anam anam anam anam uzun ayak kısa ayak rap rap rap bir ölçüde basmadıkça toprağa akmadıkça denize nehirler gibi atlasak da sıçra sakta yırtsak da bilmem nemizi kurtuluş yok kurtuluş yok kurtuluş yok
bir ölçüde basmadıkça toprağa akmadıkça denize nehirler gibi atlasak da sıçrasak da yırtsak da bilmem nemizi kurtuluş yok kurtuluş yok kurtuluş yok? Kurtuluşu arıyor
uzun ayak kısa ayak rap rap rap bir ölçüde basmadıkça toprağa akmadıkça denize nehirler gibi atlasak da sıçrasak da yırtsak da bilmem nemizi kurtuluş yok kurtuluş yok kurtuluş yok?
dün gece tiyatrodaydım merhaba a merhaba b merhaba c ahahah hepiniz de burasınız hepimiz de burdayız kanişler bakım ister evet biraz aspirin uzun yaşar çiçekler çiçekler uzun yaşamalı çiçekler taze kalmalı çiçeklerin suyu her gün evet biraz aspirin masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak kan sızan ak kavaklar baktım arandım onu o yoktu oralarda hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c yani hep burdayız yani hep birarada yani keyfimiz gıcır ahahah ne mutlu türküm diyene ne mutlu sergi görene ne mutlu kokteyl içene tablolar hiç de benzemiyor asılmışlara şu sarının bi başka sarı ile hiçbir yakınlığı yok kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime şu mavi belki biraz yalnızlığıma ama neden bunalmamış bu yeşil bu kara benzemiyor kayguma çizgiler küçük memur lekeler tutsak dışarda kaldı cadde dışarda kaldı grev dışarda evlerin kanlı bıçaklılğı bu renkler bu duvarlar ohohoho yani hep burdayız yani keyfimiz gıcır baktım aradım onu o yoktu oralarda hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara stadyumlar hınca hınç kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık kim demiş geri kalmışmışmışık kim demiş az gelişmişikmişik kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup ya ya ya şa şa şa fenerbahçe çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda bıyıklar saçlar memeler hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki sinemadadır kaldırdım yakamı daldım sinemalara kadınlar kızlar oğlanlar süt girip bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyolardı öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboy tabancaları ve mutlaka yağmur vardı ve mutlaka yağmur yoktu evler ağaçlara asılmışlardı ağaçlar ışıklara tutulmuşlardı bekçiler hırsızları kovarlarlardı bekçilerin cadillacları yoktu kaldırımda durup öksürürlerdi bir kurbağa yavrusu sıçrardı ıslaklığa ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını ah ne filmdi ne filmdi ne film o kadar çok ağladım ki o kadar çok güldüm ki eşşek ne anlar hoşaftan baktım arandım onu o yoktu oralarda avuçları terli kızlar oğlanlar ve bir yerleri mutlaka ıslak hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook taktım takıştırdım vurdum bulvara bulvarda kürk mantolar bulvarda dantel külotlar bulvarda bin bir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar vay anam o ne bacak vay anam o ne kalça o ne göğüs o ne saç o ne et o ne but itişilip bu kapıdan sürtünüşüp şu kapıdan çıkılışıp o kapıdan tahlarda çiçekler mi dallarda bulutlar mı fidan fidan umutlar mı neye baksan yiyip içmek neye baksan döküp saçmak neye baksan vay anam vay allahına sevişmek baktım arandım onu o yoktu oralarda kucakları kitaplarla kızlar geçtiler bıyıkları yeni terli gençler geçtiler sigarayı silah sanan delikanlılar hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki plajlardadır o portakal güneşler o atlas sular dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere ninni ninni gemilerle aştım dişi suları harmanlara gittim ağustoslarda üzümler toplanırken gittim tütünler kırılırken gittim pamuklar devşirilirken ağıllar çekilirken sabaha karşı fabrikalar dağılırken çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken marşlarla yürünürken şarkılarla gülünürken mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken bayraklar çekilirken gittim aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde aradım grevlerde aradım ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yer yüzünde aradım onu o yoktu her şeyi herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu nobel düşü görüyordu katil pezevenk nobel düşü görüyordu hırsız satılmış kanlı ellerini soframdan alıp yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu kim ki tükürmüş suratına çağın yargıcı hepsi vardı bu topraklarda fing atıyordu ama o o yoktu dedim görmediniz mi dediler yook yook bükülmesin diye boyunlar dinsin diye gözyaşı namluya kurşun diye sürdü o yüreğini davul çaldım davul çaldım duyan yok anam anam anam anam uzun ayak kısa ayak rap rap rap bir ölçüde basmadıkça toprağa akmadıkça denize nehirler gibi atlasak da sıçrasak da yırtsak da bilmem nemizi kurtuluş yok kurtuluş yok kurtuluş yok!
dün gece tiyatrodaydım merhaba a merhaba b merhaba c ahahah hepiniz de burasınız hepimiz de burdayız kanişler bakım ister evet biraz aspirin uzun yaşar çiçekler çiçekler uzun yaşamalı çiçekler taze kalmalı çiçeklerin suyu her gün evet biraz aspirin masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak kan sızan ak kavaklar baktım arandım onu o yoktu oralarda hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c yani hep burdayız yani hep birarada yani keyfimiz gıcır ahahah ne mutlu türküm diyene ne mutlu sergi görene ne mutlu kokteyl içene tablolar hiç de benzemiyor asılmışlara şu sarının bi başka sarı ile hiçbir yakınlığı yok kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime şu mavi belki biraz yalnızlığıma ama neden bunalmamış bu yeşil bu kara benzemiyor kayguma çizgiler küçük memur lekeler tutsak dışarda kaldı cadde dışarda kaldı grev dışarda evlerin kanlı bıçaklılğı bu renkler bu duvarlar ohohoho yani hep burdayız yani keyfimiz gıcır baktım aradım onu o yoktu oralarda hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara stadyumlar hınca hınç kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık kim demiş geri kalmışmışmışık kim demiş az gelişmişikmişik kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup ya ya ya şa şa şa Fenerbahçe çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda bıyıklar saçlar memeler hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki sinemadadır kaldırdım yakamı daldım sinemalara kadınlar kızlar oğlanlar süt girip bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyolardı öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboydu tabancaları ve mutlaka yağmur vardı ve mutlaka yağmur yoktu evler ağaçlara asılmışlardı ağaçlar ışıklara tutulmuşlardı bekçiler hırsızları kovarlarlardı bekçilerin cadillacları yoktu kaldırımda durup öksürürlerdi bir kurbağa yavrusu sıçrardı ıslaklığa ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını ah ne filmdi ne filmdi ne film o kadar çok ağladım ki o kadar çok güldüm ki eşek ne anlar hoşaftan baktım arandım onu o yoktu oralarda avuçları terli kızlar oğlanlar ve bir yerleri mutlaka ıslak hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook taktım takıştırdım vurdum bulvara bulvarda kürk mantolar bulvarda dantel külotlar bulvarda bin bir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar vay anam o ne bacak vay anam o ne kalça o ne göğüs o ne saç o ne et o ne but itişilip bu kapıdan sürtünüşüp şu kapıdan çıkılışıp o kapıdan tarhlarda da çiçekler mi dallarda bulutlar mı fidan fidan umutlar mı neye baksan yiyip içmek neye baksan döküp saçmak neye baksan vay anam vay allahına sevişmek baktım arandım onu o yoktu oralarda kucakları kitaplarla kızlar geçtiler bıyıkları yeni terli gençler geçtiler sigarayı silah sanan delikanlılar hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki plajlardadır o portakal güneşler o atlas sular dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere ninni ninni gemilerle aştım dişi suları harmanlara gittim ağustoslarda üzümler toplanırken gittim tütünler kırılırken gittim pamuklar devşirilirken ağıllar çekilirken sabaha karşı fabrikalar dağılırken çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken marşlarla yürünürken şarkılarla gülünürken mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken bayraklar çekilirken gittim aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde aradım grevlerde aradım ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yer yüzünde aradım onu o yoktu her şeyi herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu nobel düşü görüyordu katil pezevenk nobel düşü görüyordu hırsız satılmış kanlı ellerini soframdan alıp yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu kim ki tükürmüş suratına çağın yargıcı hepsi vardı bu topraklarda fink atıyordu ama o o yoktu dedim görmediniz mi dediler yook yook bükülmesin diye boyunlar dinsin diye gözyaşı namluya kurşun diye sürdü o yüreğini davul çaldım davul çaldım duyan yok anam anam anam anam uzun ayak kısa ayak rap rap rap bir ölçüde basmadıkça toprağa akmadıkça denize nehirler gibi atlasak da sıçrasak da yırtsak da bilmem nemizi kurtuluş yok! kurtuluş yok! kurtuluş yok!
dün gece tiyatrodaydım merhaba a merhaba b merhaba c ahahah hepiniz de burasınız hepimiz de burdayız kanişler bakım ister evet biraz aspirin uzun yaşar çiçekler çiçekler uzun yaşamalı çiçekler taze kalmalı çiçeklerin suyu her gün evet biraz aspirin masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak kan sızan ak kavaklar baktım arandım onu o yoktu oralarda hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c yani hep burdayız yani hep birarada yani keyfimiz gıcır ahahah ne mutlu türküm diyene ne mutlu sergi görene ne mutlu kokteyl içene tablolar hiç de benzemiyor asılmışlara şu sarının bi başka sarı ile hiçbir yakınlığı yok kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime şu mavi belki biraz yalnızlığıma ama neden bunalmamış bu yeşil bu kara benzemiyor kayguma çizgiler küçük memur lekeler tutsak dışarda kaldı cadde dışarda kaldı grev dışarda evlerin kanlı bıçaklılğı bu renkler bu duvarlar ohohoho yani hep burdayız yani keyfimiz gıcır baktım aradım onu o yoktu oralarda hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara stadyumlar hınca hınç kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık kim demiş geri kalmışmışmışık kim demiş az gelişmişikmişik kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup ya ya ya şa şa şa fenerbahçe çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda bıyıklar saçlar memeler hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki sinemadadır kaldırdım yakamı daldım sinemalara kadınlar kızlar oğlanlar süt girip bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyolardı öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboy tabancaları ve mutlaka yağmur vardı ve mutlaka yağmur yoktu evler ağaçlara asılmışlardı ağaçlar ışıklara tutulmuşlardı bekçiler hırsızları kovarlarlardı bekçilerin cadillacları yoktu kaldırımda durup öksürürlerdi bir kurbağa yavrusu sıçrardı ıslaklığa ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını ah ne filmdi ne filmdi ne film o kadar çok ağladım ki o kadar çok güldüm ki eşşek ne anlar hoşaftan baktım arandım onu o yoktu oralarda avuçları terli kızlar oğlanlar ve bir yerleri mutlaka ıslak hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook taktım takıştırdım vurdum bulvara bulvarda kürk mantolar bulvarda dantel külotlar bulvarda bin bir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar vay anam o ne bacak vay anam o ne kalça o ne göğüs o ne saç o ne et o ne but itişilip bu kapıdan sürtünüşüp şu kapıdan çıkılışıp o kapıdan tahlarda çiçekler mi dallarda bulutlar mı fidan fidan umutlar mı neye baksan yiyip içmek neye baksan döküp saçmak neye baksan vay anam vay allahına sevişmek baktım arandım onu o yoktu oralarda kucakları kitaplarla kızlar geçtiler bıyıkları yeni terli gençler geçtiler sigarayı silah sanan delikanlılar hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki plajlardadır o portakal güneşler o atlas sular dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere ninni ninni gemilerle aştım dişi suları harmanlara gittim ağustoslarda üzümler toplanırken gittim tütünler kırılırken gittim pamuklar devşirilirken ağıllar çekilirken sabaha karşı fabrikalar dağılırken çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken marşlarla yürünürken şarkılarla gülünürken mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken bayraklar çekilirken gittim aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde aradım grevlerde aradım ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yer yüzünde aradım onu o yoktu her şeyi herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu nobel düşü görüyordu katil pezevenk nobel düşü görüyordu hırsız satılmış kanlı ellerini soframdan alıp yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu kim ki tükürmüş suratına çağın yargıcı hepsi vardı bu topraklarda fing atıyordu ama o o yoktu dedim görmediniz mi dediler yook yook bükülmesin diye boyunlar dinsin diye gözyaşı namluya kurşun diye sürdü o yüreğini davul çaldım davul çaldım duyan yok anam anam anam anam uzun ayak kısa ayak rap rap rap bir ölçüde basmadıkça toprağa akmadıkça denize nehirler gibi atlasak da sıçrasak da yırtsak da bilmem nemizi kurtuluş yok kurtuluş yok kurtuluş yok?
dün gece tiyatrodaydım merhaba a merhaba b merhaba c ahahah hepiniz de burasınız hepimiz de burdayız kanişler bakım ister evet biraz aspirin uzun yaşar çiçekler çiçekler uzun yaşamalı çiçekler taze kalmalı çiçeklerin suyu her gün evet biraz aspirin masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak kan sızan ak kavaklar baktım arandım onu o yoktu oralarda hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c yani hep burdayız yani hep birarada yani keyfimiz gıcır ahahah ne mutlu türküm diyene ne mutlu sergi görene ne mutlu kokteyl içene tablolar hiç de benzemiyor asılmışlara şu sarının bi başka sarı ile hiçbir yakınlığı yok kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime şu mavi belki biraz yalnızlığıma ama neden bunalmamış bu yeşil bu kara benzemiyor kayguma çizgiler küçük memur lekeler tutsak dışarda kaldı cadde dışarda kaldı grev dışarda evlerin kanlı bıçaklılğı bu renkler bu duvarlar ohohoho yani hep burdayız yani keyfimiz gıcır baktım aradım onu o yoktu oralarda hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara stadyumlar hınca hınç kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık kim demiş geri kalmışmışmışık kim demiş az gelişmişikmişik kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup ya ya ya şa şa şa fenerbahçe çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda bıyıklar saçlar memeler hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki sinemadadır kaldırdım yakamı daldım sinemalara kadınlar kızlar oğlanlar süt girip bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyolardı öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboy tabancaları ve mutlaka yağmur vardı ve mutlaka yağmur yoktu evler ağaçlara asılmışlardı ağaçlar ışıklara tutulmuşlardı bekçiler hırsızları kovarlarlardı bekçilerin cadillacları yoktu kaldırımda durup öksürürlerdi bir kurbağa yavrusu sıçrardı ıslaklığa ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını ah ne filmdi ne filmdi ne film o kadar çok ağladım ki o kadar çok güldüm ki eşşek ne anlar hoşaftan baktım arandım onu o yoktu oralarda avuçları terli kızlar oğlanlar ve bir yerleri mutlaka ıslak hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook taktım takıştırdım vurdum bulvara bulvarda kürk mantolar bulvarda dantel külotlar bulvarda bin bir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar vay anam o ne bacak vay anam o ne kalça o ne göğüs o ne saç o ne et o ne but itişilip bu kapıdan sürtünüşüp şu kapıdan çıkılışıp o kapıdan tahlarda çiçekler mi dallarda bulutlar mı fidan fidan umutlar mı neye baksan yiyip içmek neye baksan döküp saçmak neye baksan vay anam vay allahına sevişmek baktım arandım onu o yoktu oralarda kucakları kitaplarla kızlar geçtiler bıyıkları yeni terli gençler geçtiler sigarayı silah sanan delikanlılar hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki plajlardadır o portakal güneşler o atlas sular dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere ninni ninni gemilerle aştım dişi suları harmanlara gittim ağustoslarda üzümler toplanırken gittim tütünler kırılırken gittim pamuklar devşirilirken ağıllar çekilirken sabaha karşı fabrikalar dağılırken çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken marşlarla yürünürken şarkılarla gülünürken mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken bayraklar çekilirken gittim aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde aradım grevlerde aradım ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yer yüzünde aradım onu o yoktu her şeyi herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu nobel düşü görüyordu katil pezevenk nobel düşü görüyordu hırsız satılmış kanlı ellerini soframdan alıp yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu kim ki tükürmüş suratına çağın yargıcı hepsi vardı bu topraklarda fing atıyordu ama o o yoktu dedim görmediniz mi dediler yook yook bükülmesin diye boyunlar dinsin diye gözyaşı namluya kurşun diye sürdü o yüreğini davul çaldım davul çaldım duyan yok anam anam anam anam uzun ayak kısa ayak rap rap rap bir ölçüde basmadıkça toprağa akmadıkça denize nehirler gibi atlasak da sıçrasak da yırtsak da bilmem nemizi kurtuluş yok kurtuluş yok kurtuluş yok?
dün gece tiyatrodaydım merhaba a merhaba b merhaba c ahahah hepiniz de burasınız hepimiz de burdayız kanişler bakım ister evet biraz aspirin uzun yaşar çiçekler çiçekler uzun yaşamalı çiçekler taze kalmalı çiçeklerin suyu her gün evet biraz aspirin masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak kan sızan ak kavaklar baktım arandım onu o yoktu oralarda hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c yani hep burdayız yani hep birarada yani keyfimiz gıcır ahahah ne mutlu türküm diyene ne mutlu sergi görene ne mutlu kokteyl içene tablolar hiç de benzemiyor asılmışlara şu sarının bi başka sarı ile hiçbir yakınlığı yok kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime şu mavi belki biraz yalnızlığıma ama neden bunalmamış bu yeşil bu kara benzemiyor kayguma çizgiler küçük memur lekeler tutsak dışarda kaldı cadde dışarda kaldı grev dışarda evlerin kanlı bıçaklılğı bu renkler bu duvarlar ohohoho yani hep burdayız yani keyfimiz gıcır baktım aradım onu o yoktu oralarda hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara stadyumlar hınca hınç kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık kim demiş geri kalmışmışmışık kim demiş az gelişmişikmişik kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup ya ya ya şa şa şa fenerbahçe çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda bıyıklar saçlar memeler hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki sinemadadır kaldırdım yakamı daldım sinemalara kadınlar kızlar oğlanlar süt girip bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyolardı öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboy tabancaları ve mutlaka yağmur vardı ve mutlaka yağmur yoktu evler ağaçlara asılmışlardı ağaçlar ışıklara tutulmuşlardı bekçiler hırsızları kovarlarlardı bekçilerin cadillacları yoktu kaldırımda durup öksürürlerdi bir kurbağa yavrusu sıçrardı ıslaklığa ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını ah ne filmdi ne filmdi ne film o kadar çok ağladım ki o kadar çok güldüm ki eşşek ne anlar hoşaftan baktım arandım onu o yoktu oralarda avuçları terli kızlar oğlanlar ve bir yerleri mutlaka ıslak hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook taktım takıştırdım vurdum bulvara bulvarda kürk mantolar bulvarda dantel külotlar bulvarda bin bir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar vay anam o ne bacak vay anam o ne kalça o ne göğüs o ne saç o ne et o ne but itişilip bu kapıdan sürtünüşüp şu kapıdan çıkılışıp o kapıdan tahlarda çiçekler mi dallarda bulutlar mı fidan fidan umutlar mı neye baksan yiyip içmek neye baksan döküp saçmak neye baksan vay anam vay allahına sevişmek baktım arandım onu o yoktu oralarda kucakları kitaplarla kızlar geçtiler bıyıkları yeni terli gençler geçtiler sigarayı silah sanan delikanlılar hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki plajlardadır o portakal güneşler o atlas sular dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere ninni ninni gemilerle aştım dişi suları harmanlara gittim ağustoslarda üzümler toplanırken gittim tütünler kırılırken gittim pamuklar devşirilirken ağıllar çekilirken sabaha karşı fabrikalar dağılırken çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken marşlarla yürünürken şarkılarla gülünürken mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken bayraklar çekilirken gittim aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde aradım grevlerde aradım ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yer yüzünde aradım onu o yoktu her şeyi herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu nobel düşü görüyordu katil pezevenk nobel düşü görüyordu hırsız satılmış kanlı ellerini soframdan alıp yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu kim ki tükürmüş suratına çağın yargıcı hepsi vardı bu topraklarda fing atıyordu ama o o yoktu dedim görmediniz mi dediler yook yook bükülmesin diye boyunlar
dün gece tiyatrodaydım merhaba a merhaba b merhaba c ahahah hepiniz de burasınız hepimiz de burdayız kanişler bakım ister evet biraz aspirin uzun yaşar çiçekler çiçekler uzun yaşamalı çiçekler taze kalmalı çiçeklerin suyu her gün evet biraz aspirin masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak kan sızan ak kavaklar baktım arandım onu o yoktu oralarda hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c yani hep burdayız yani hep birarada yani keyfimiz gıcır ahahah ne mutlu türküm diyene ne mutlu sergi görene ne mutlu kokteyl içene tablolar hiç de benzemiyor asılmışlara şu sarının bi başka sarı ile hiçbir yakınlığı yok kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime şu mavi belki biraz yalnızlığıma ama neden bunalmamış bu yeşil bu kara benzemiyor kayguma çizgiler küçük memur lekeler tutsak dışarda kaldı cadde dışarda kaldı grev dışarda evlerin kanlı bıçaklılğı bu renkler bu duvarlar ohohoho yani hep burdayız yani keyfimiz gıcır baktım aradım onu o yoktu oralarda hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara stadyumlar hınca hınç kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık kim demiş geri kalmışmışmışık kim demiş az gelişmişikmişik kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup ya ya ya şa şa şa fenerbahçe çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda bıyıklar saçlar memeler hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki sinemadadır kaldırdım yakamı daldım sinemalara kadınlar kızlar oğlanlar süt girip bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyolardı öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboy tabancaları ve mutlaka yağmur vardı ve mutlaka yağmur yoktu evler ağaçlara asılmışlardı ağaçlar ışıklara tutulmuşlardı bekçiler hırsızları kovarlarlardı bekçilerin cadillacları yoktu kaldırımda durup öksürürlerdi bir kurbağa yavrusu sıçrardı ıslaklığa ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını ah ne filmdi ne filmdi ne film o kadar çok ağladım ki o kadar çok güldüm ki eşşek ne anlar hoşaftan baktım arandım onu o yoktu oralarda avuçları terli kızlar oğlanlar ve bir yerleri mutlaka ıslak hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook taktım takıştırdım vurdum bulvara bulvarda kürk mantolar bulvarda dantel külotlar bulvarda bin bir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar vay anam o ne bacak vay anam o ne kalça o ne göğüs o ne saç o ne et o ne but itişilip bu kapıdan sürtünüşüp şu kapıdan çıkılışıp o kapıdan tahlarda çiçekler mi dallarda bulutlar mı fidan fidan umutlar mı neye baksan yiyip içmek neye baksan döküp saçmak neye baksan vay anam vay allahına sevişmek baktım arandım onu o yoktu oralarda kucakları kitaplarla kızlar geçtiler bıyıkları yeni terli gençler geçtiler sigarayı silah sanan delikanlılar hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki plajlardadır o portakal güneşler o atlas sular dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere ninni ninni gemilerle aştım dişi suları harmanlara gittim ağustoslarda üzümler toplanırken gittim tütünler kırılırken gittim pamuklar devşirilirken ağıllar çekilirken sabaha karşı fabrikalar dağılırken çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken marşlarla yürünürken şarkılarla gülünürken mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken bayraklar çekilirken gittim aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde aradım grevlerde aradım ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yer yüzünde aradım onu o yoktu her şeyi herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu nobel düşü görüyordu katil pezevenk nobel düşü görüyordu hırsız satılmış kanlı ellerini soframdan alıp yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu kim ki tükürmüş suratına çağın yargıcı hepsi vardı bu topraklarda fing atıyordu ama o o yoktu dedim görmediniz mi dediler yook yook bükülmesin diye boyunlar dinsin diye gözyaşı namluya kurşun diye sürdü o yüreğini davul çaldım davul çaldım duyan yok anam anam anam anam uzun ayak kısa ayak rap rap rap bir ölçüde basmadıkça toprağa akmadıkça denize nehirler gibi atlasak da sıçrasak da yırtsak da bilmem nemizi kurtuluş yok kurtuluş yok kurtuluş yok?
dün gece tiyatrodaydım merhaba a merhaba b merhaba c ahahah hepiniz de burasınız hepimiz de burdayız kanişler bakım ister evet biraz aspirin uzun yaşar çiçekler çiçekler uzun yaşamalı çiçekler taze kalmalı çiçeklerin suyu her gün evet biraz aspirin masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak kan sızan ak kavaklar baktım arandım onu o yoktu oralarda hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c yani hep burdayız yani hep birarada yani keyfimiz gıcır ahahah ne mutlu türküm diyene ne mutlu sergi görene ne mutlu kokteyl içene tablolar hiç de benzemiyor asılmışlara şu sarının bi başka sarı ile hiçbir yakınlığı yok kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime şu mavi belki biraz yalnızlığıma ama neden bunalmamış bu yeşil bu kara benzemiyor kayguma çizgiler küçük memur lekeler tutsak dışarda kaldı cadde dışarda kaldı grev dışarda evlerin kanlı bıçaklılğı bu renkler bu duvarlar ohohoho yani hep burdayız yani keyfimiz gıcır baktım aradım onu o yoktu oralarda hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara stadyumlar hınca hınç kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık kim demiş geri kalmışmışmışık kim demiş az gelişmişikmişik kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup ya ya ya şa şa şa fenerbahçe çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda bıyıklar saçlar memeler hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki sinemadadır kaldırdım yakamı daldım sinemalara kadınlar kızlar oğlanlar süt girip bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyolardı öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboy tabancaları ve mutlaka yağmur vardı ve mutlaka yağmur yoktu evler ağaçlara asılmışlardı ağaçlar ışıklara tutulmuşlardı bekçiler hırsızları kovarlarlardı bekçilerin cadillacları yoktu kaldırımda durup öksürürlerdi bir kurbağa yavrusu sıçrardı ıslaklığa ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını ah ne filmdi ne filmdi ne film o kadar çok ağladım ki o kadar çok güldüm ki eşşek ne anlar hoşaftan baktım arandım onu o yoktu oralarda avuçları terli kızlar oğlanlar ve bir yerleri mutlaka ıslak hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook taktım takıştırdım vurdum bulvara bulvarda kürk mantolar bulvarda dantel külotlar bulvarda bin bir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar vay anam o ne bacak vay anam o ne kalça o ne göğüs o ne saç o ne et o ne but itişilip bu kapıdan sürtünüşüp şu kapıdan çıkılışıp o kapıdan tahlarda çiçekler mi dallarda bulutlar mı fidan fidan umutlar mı neye baksan yiyip içmek neye baksan döküp saçmak neye baksan vay anam vay allahına sevişmek baktım arandım onu o yoktu oralarda kucakları kitaplarla kızlar geçtiler bıyıkları yeni terli gençler geçtiler sigarayı silah sanan delikanlılar hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki plajlardadır o portakal güneşler o atlas sular dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere ninni ninni gemilerle aştım dişi suları harmanlara gittim ağustoslarda üzümler toplanırken gittim tütünler kırılırken gittim pamuklar devşirilirken ağıllar çekilirken sabaha karşı fabrikalar dağılırken çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken marşlarla yürünürken şarkılarla gülünürken mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken bayraklar çekilirken gittim aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde aradım grevlerde aradım ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yer yüzünde aradım onu o yoktu her şeyi herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu nobel düşü görüyordu katil pezevenk nobel düşü görüyordu hırsız satılmış kanlı ellerini soframdan alıp yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu kim ki tükürmüş suratına çağın yargıcı hepsi vardı bu topraklarda fing atıyordu ama o o yoktu dedim görmediniz mi dediler yook yook bükülmesin diye boyunlar dinsin diye gözyaşı namluya kurşun diye sürdü o yüreğini davul çaldım davul çaldım duyan yok anam anam anam anam uzun ayak kısa ayak rap rap rap bir ölçüde basmadıkça toprağa akmadıkça denize nehirler gibi atlasak da sıçrasak da yırtsak da bilmem nemizi kurtuluş yok kurtuluş yok kurtuluş yok?
dün gece tiyatrodaydım merhaba a merhaba b merhaba c ahahah hepiniz de burasınız hepimiz de burdayız kanişler bakım ister evet biraz aspirin uzun yaşar çiçekler çiçekler uzun yaşamalı çiçekler taze kalmalı çiçeklerin suyu her gün evet biraz aspirin masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak kan sızan ak kavaklar baktım arandım onu o yoktu oralarda hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c yani hep burdayız yani hep birarada yani keyfimiz gıcır ahahah ne mutlu türküm diyene ne mutlu sergi görene ne mutlu kokteyl içene tablolar hiç de benzemiyor asılmışlara şu sarının bi başka sarı ile hiçbir yakınlığı yok kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime şu mavi belki biraz yalnızlığıma ama neden bunalmamış bu yeşil bu kara benzemiyor kayguma çizgiler küçük memur lekeler tutsak dışarda kaldı cadde dışarda kaldı grev dışarda evlerin kanlı bıçaklılğı bu renkler bu duvarlar ohohoho yani hep burdayız yani keyfimiz gıcır baktım aradım onu o yoktu oralarda hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara stadyumlar hınca hınç kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık kim demiş geri kalmışmışmışık kim demiş az gelişmişikmişik kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup ya ya ya şa şa şa fenerbahçe çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda bıyıklar saçlar memeler hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki sinemadadır kaldırdım yakamı daldım sinemalara kadınlar kızlar oğlanlar süt girip bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyolardı öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboy tabancaları ve mutlaka yağmur vardı ve mutlaka yağmur yoktu evler ağaçlara asılmışlardı ağaçlar ışıklara tutulmuşlardı bekçiler hırsızları kovarlarlardı bekçilerin cadillacları yoktu kaldırımda durup öksürürlerdi bir kurbağa yavrusu sıçrardı ıslaklığa ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını ah ne filmdi ne filmdi ne film o kadar çok ağladım ki o kadar çok güldüm ki eşşek ne anlar hoşaftan baktım arandım onu o yoktu oralarda avuçları terli kızlar oğlanlar ve bir yerleri mutlaka ıslak hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook taktım takıştırdım vurdum bulvara bulvarda kürk mantolar bulvarda dantel külotlar bulvarda bin bir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar vay anam o ne bacak vay anam o ne kalça o ne göğüs o ne saç o ne et o ne but itişilip bu kapıdan sürtünüşüp şu kapıdan çıkılışıp o kapıdan tahlarda çiçekler mi dallarda bulutlar mı fidan fidan umutlar mı neye baksan yiyip içmek neye baksan döküp saçmak neye baksan vay anam vay allahına sevişmek baktım arandım onu o yoktu oralarda kucakları kitaplarla kızlar geçtiler bıyıkları yeni terli gençler geçtiler sigarayı silah sanan delikanlılar hepimiz ordaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi dediler yook yook dedim ola ki plajlardadır o portakal güneşler o atlas sular dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere ninni ninni gemilerle aştım dişi suları harmanlara gittim ağustoslarda üzümler toplanırken gittim tütünler kırılırken gittim pamuklar devşirilirken ağıllar çekilirken sabaha karşı fabrikalar dağılırken çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken marşlarla yürünürken şarkılarla gülünürken mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken bayraklar çekilirken gittim aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde aradım grevlerde aradım ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yer yüzünde aradım onu o yoktu her şeyi herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu nobel düşü görüyordu katil pezevenk nobel düşü görüyordu hırsız satılmış kanlı ellerini soframdan alıp yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu kim ki tükürmüş suratına çağın yargıcı hepsi vardı bu topraklarda fing atıyordu ama o o yoktu dedim görmediniz mi dediler yook yook bükülmesin diye boyunlar dinsin diye gözyaşı namluya kurşun diye sürdü o yüreğini davul çaldım davul çaldım duyan yok anam anam anam anam uzun ayak kısa ayak rap rap rap bir ölçüde basmadıkça toprağa akmadıkça denize nehirler gibi atlasak da sıçrasak da yırtsak da bilmem nemizi kurtuluş yok kurtuluş yok kurtuluş yok?
Tek bir gülüşüyle beni mutlu edebilen birinden aldığım muazzam şiir tavsiyesi😊
Iyiki az kişi dinliyoruz bu şiiri
Kendimi özel hissediyorum
O yok
@@cyranodebergarec671 kim o
O mecno
Bakın birazdan biri yorum yapacak
Beni takip edin instadan
bu nasıl bir arayış, bu nasıl bir anlatım, bu nasıl bir seslendirme anam anammm anammm :) süperrr
Ya bu nasıl bir şiir bu nasıl bir okuyuş!
İkisi de birbirinden mükemmel!
Şiirde güzel okuyanda etkili okumuş emeklerine sağlık…
Bu kadar mı güzel okunur yahu.... ellerinize sağlık..
Bu şiiri en güzel okuyan sensin be Mehmet hocam❤
Bükülmesin boyunlar dinsin diye göz yaşı namluya sürdü o yüreğini
Bana bu şiiri öneren muazzam insan,teşekkür ederim :)
rica ederim :)
O kadar ses analizi yaptım. Hayatımda gördüğüm her anlamda en güzeli Mehmet Atay'ın sesi.
Hepsi vardı bu topraklarda fing atıyordu.. Ama o,
o yoktu..
seslendiren arkadaş çok keyifli çok güzel seslendirmiş
Seslendireni tebrik ediyorum ayrı bir güzellik katmış.
kavganın şairi, bu gerçek değil imkansız. nasıl böyle mükemmel
taylan tekin kavganın şairi???
Şair Hasan Hüseyin Korkmazgil şiirleriyle yaşıyor, yaşıyacak.
Saygı ve özlemle…
İyiki bu Dünyadan geçmiş.
Arkadaşlar seslendiren kişi: Mehmet Atay'dır.
Ne muhteşem bir sestir...
Seslendirdiği Başka şiiri varmi dır.
Muazzam hakikaten şiirde seslendiren de yeni keşfettim
Bir ses bu kadar mı yakışır bir şiire ❤️❤️
Gerçek olamayacak kadar iyi ❤
Yaşasın sanat ve sanatçılar 🍀
Süper 🙌
gayet açık net ne söylediği neden farklı birşey anlayayım ki...
Şiir harika.
Okuyan harika.
Teşekkürler.
Ve mutlaka yagmur vardi ve mutlaka yagmur yoktu
Bana bu şiiri öneren Sait Öğretmene sonsuz teşekkürler 🙏🏼
Bana bu şiiri öneren güzel insan, bir gün tekrardan kavuşacağız...
Mehmet Atay.. harika seslendirmiş
tek kelimeyle müthiş.
İçimde bir sesleniş
Bunu dinledikçe Yusuf Atılgan'ın Aylak Adam'ını hatırlayan tek ben değilimdir herhalde.
seslendiren ses bi yerden tanıdık geliyor sanki , çok güzel.
Mehmet atay
dün gece tiyatrodaydım
merhaba a merhaba b merhaba c
ah ah ah ah ah
hepiniz de buradasınız
hepimiz de buradayız
kanişler bakım ister
evet biraz Aspirin
uzun yaşar çiçekler
çiçekler uzun yaşamalı
çiçekler taze kalmalı
çiçeklerin suyu her gün
evet biraz Aspirin
masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak
kan sızan akkavaklar
baktım arandım onu
o yoktu oralarda
hepimiz oradaydık
o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi
dediler yook Yok
dün akşam sergideydim
merhaba a merhaba b merhaba c
yani hep buradayız
yani hep bir arada
yani keyfimiz gıcır
ah ah ah ah ah
ne mutlu türk'üm diyene
ne mutlu sergi görene
ne mutlu kokteyl içene
tablolar hiç benzemiyor asılmışlara
şu sarı'nın bir başka sarıyla hiçbir yakınlığı yok
kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime şu mavi belki biraz yalnızlığın ama
neden bunalmamış bu yeşil
bu kara benzemiyor kayguma
çizgiler küçük memur
lekeler tutsak
dışarıda kaldı cadde
dışarıda kaldık grev
dışarıda evlerin kanlı bıçaklılığı
bu renkler bu duvarlar
oh oh oh oh oh
yani hep buradayız
yani keyfimiz gıcır
baktım aradım onu
o yoktu oralarda
hepimiz oradaydık
o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi
dediler yok yok
dedim ola ki maçlardadır
aldım başımı gittim maçlara
stadyumlar hınca hınç
kadınlar kızlar oğlanlar
çığlık çığlığa bir kalabalık
Kim demiş geri kalmışmışıkmışık
Kim demiş azgelişmişikmişik
Kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler
laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki
ne laf ne laf ne laf
işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup
yayaya şaşaşa Fenerbahçe çok yaşa
baktım arandım onu
o yoktu oralarda
bıyıklar saçlar memeler
hepimiz oradaydık
o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi
dediler yok yok
dedim ola ki sinemadadır
kaldırdım yakamı daldım sinemalara kadınlar kızlar oğlanlar
süt girip Bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyorlardı öbür kapıdan
kiminin gözleri ıslak
kiminin kovboylu tabancaları
ve mutlaka yağmur vardı
ve mutlaka yağmur yoktu
evler ağaçlara asılmışlard0ı
ağaçlar ışıklara tutunmuşlardı
bekçiler hırsızları kovalarlardı
bekçilerin kadillakları yoktu
kaldırımlarda durup öksürürlerdi
Bir kurbağa yavrusu sıçrar ıslaklığa
ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını
ah ne filmdi ne filmdi ne film
o kadar çok ağladım ki o kadar çok güldüm ki
eşek ne anlar hoşaftan
baktım arandım onun
o yoktu oralarda
avuçları terli kızlar,oğlanlar
ve bir yerleri mutlaka ıslak
hepimiz oradaydık o yoktu oralarda dedim görmediniz mi
dediler yok yok
taktım takıştırdım
vurdum bulvara
bulvar'da kürk mantolar
bulvar'da dantel külotlar
bulvar'da binbir oyuncak
kadınlar kızlar oğlanlar
vay anam o ne bacak
vay anam o ne kalça
o ne göğüs o ne saç
o ne et o ne but
itişilip bu kapıdan sürtünüşüp düşüp de
şu kapıdan çıkılışıp o kapıdan
tarhlarda da çiçekler mi
dallarda da bulutlar mı
Fidan Fidan umutlar mı
neye baksam yiyip içmek
neye baksam döküp saçmak
neye baksam
vay anam vay Allah'ına sevişmek
baktım arandım onu
o yoktu oralarda
kucakları kitaplarla kızlar geçtiler
bıyıkları yeni terli gençler geçtiler
sigarayı silah sanan delikanlılar
hepimiz oradaydık
o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi
dediler yok yok
dedim ola ki plajlardadır
o portakal güneşler
o Atlas sular
dedim ola ki dağlardadır
o çamlar
o çam gölleri
dedim ola ki yollardadır
bindim kayan yıldız gibi otobüslere
ninni ninni gemilerle aştım dişi suları
Harmanlara gittim Ağustoslarda
üzümler toplanırken gittim
tütünler kırılırken gittim
Pamuklar devşirilirken
ağlar çekilirken sabaha karşı
fabrikalar dağılırken
çelenkler kurulurken
kurtuluşlar kutlanırken
marşlarla yürürken
şarkılarla gülünürken
mendiller sallanırken
ağıtlar düzülürken
bayraklar çekilirken
gittim aradım onu
aradım çarşılarda
aradım mitinglerde
aradım grevlerde
aradım ki güzel
ne ki canlı
ne ki diri şu yeryüzünde
aradım o yoktu
her şey herkes her alçaklık şu yeryüzünde
o yoktu
Nobel düşü görüyordu katil pezevenk
Nobel düşürüyordu hırsız Satılmış
kanlı ellerini soframdan alıp
yeni
doğmuşların sütüne uzatıyordu
kim ki tükürmüş suratına çağın Yargıcı
hepsi vardı bu topraklarda
Fink atıyordu ama o
o yoktu
dedim görmediniz mi
dediler yok yok
bükülmesin diye boyunlar
dinsin diye gözyaşı
namluya kurşun diye sürdü o yüreğini
davul çaldım
davul çaldım
duyan yok
anam anam anam anam
uzun ayak kısa ayak
rap rap rap
bir ölçüde basmadıkça toprağa
akmadıkça denize nehirler gibi
atlasak da sıçra sakta
yırtsak da bilmem nemizi
kurtuluş yok
kurtuluş yok
kurtuluş yok
Süper 👏👏👏👏⚘️⚘️⚘️✌️✌️✌️
Merak edenler için seslendiren Mehmet Atay.
Helal olsun yazanada seslendirenede
Seslendiren: Mehmet Atay
Sevdiğim adama son kez sarılıp ben uykuya dalarken bu şiiri dinlemiştik, o da ezbere takip etmişti şiiri.
Son değildir o
@@enesalper4466 Evet yine sarılacağız ama çok var...
@@nietzscheanperspective6686 anı biriktir anlatacak ve dinlemeye can at,en güzeli bekleyebilmek
@@enesalper4466 Neredeyse bir sene oldu, daha kaç sene var :)
@@nietzscheanperspective6686 çok zor sorular soruyosun :d cevabı hayat verecek
Dat diri dat dat dat diri dat dat daaat
Ola ki kayalardadir..
Seslendirme gercekten fena
Müthiş
baktım arandım onu, o yoktu oralarda...
Muthiş
siirde aradığı şey ne olabilir ??
Adalet....
Kurtuluş
O sen neyi istiyorsan o’dur ARADIĞIN O’dur
her okuyan icin farklidir aranan sey. hatta bir kisi icin her okudugunda bile farkli sey olabilir.
bir ölçüde basmadıkça toprağa
akmadıkça denize nehirler gibi
atlasak da sıçrasak da
yırtsak da bilmem nemizi
kurtuluş yok
kurtuluş yok
kurtuluş yok?
Kurtuluşu arıyor
Atay.. tabi yaa.. Oğuz Atay'ın kardeşi.
arka plandaki fonu nasıl bulabilirim, bir şiir yarışmasında bunu okumayı düşünüyorum ama bundan başka fon uymuyor ve bulmam gerek
Bulabildin mi?
çok anlamsız gibi ama çok anlamlı da gibi ilk dinlediğimde hiçbir şey anlamadım hala anlamadım ama dinlemeye devam ediyorum çok garip
Yüzümüze ayna tutuyor
Müthiş bir yorum okuma❤ Mehmet Atay
Sabahattin Ali'den bahsettiğini düşünen bir tek ben miyim?
00:50 00:10
Bu şiiri kendim başıma okumak istiyorum ama bu fon müzikte. Bilen varmı fon müziği lütfen birisi fon müziği soylesin
Laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf laf ki ne laf
"Nobel düşü görüyordu" dizesinde kimden bahsediliyor acaba bilen var mı?
Orhan Pamuk geldi aklıma
@@omeraltinok6278hasan hüseyin korkmazgil 84 yılında öldü, orhan pamuk 2006da nobel aldı. Muhtemelen faşist bir romancıdan bahsediyor.
tamamını nereden bula bilirim
Neden bunu dinlediğimde aklıma aliço veya çeto geliyor 😂😂
Fonu bulan yok mu hala ?
uzun ayak kısa ayak rap rap rap
bir ölçüde basmadıkça toprağa
akmadıkça denize nehirler gibi
atlasak da sıçrasak da
yırtsak da bilmem nemizi
kurtuluş yok
kurtuluş yok
kurtuluş yok?
Fon müziğini bilen var mı?
bulabildin mi kardeşim
@@mahallesizlererkenoten1918 yok
@@kavgannsiirleri212 baktım arandım o yoktu oralarda :)))
Çok.
Derin ve Anlamlı
bunu okuyan kim? sesin sahibini arıyoruz...
mehmet atay
@@Leland4646 Ç9ş8ç5b7b98bğ89b5758b687868b787b9 ü
Neyinizi kaybettiniz ?
insanlığı
Denizi,Deniz Gezmiş'imi.
dün gece tiyatrodaydım
merhaba a merhaba b merhaba c ahahah
hepiniz de burasınız
hepimiz de burdayız
kanişler bakım ister
evet biraz aspirin uzun yaşar çiçekler
çiçekler uzun yaşamalı
çiçekler taze kalmalı
çiçeklerin suyu
her gün evet biraz aspirin
masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak
kan sızan ak kavaklar
baktım arandım onu o yoktu oralarda
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi
dediler yook yook
dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c
yani hep burdayız yani hep birarada yani keyfimiz gıcır ahahah
ne mutlu türküm diyene
ne mutlu sergi görene
ne mutlu kokteyl içene
tablolar hiç de benzemiyor asılmışlara
şu sarının bi başka sarı ile hiçbir yakınlığı yok
kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime
şu mavi belki biraz yalnızlığıma
ama neden bunalmamış bu yeşil
bu kara benzemiyor kayguma
çizgiler küçük memur lekeler tutsak
dışarda kaldı cadde dışarda kaldı grev
dışarda evlerin kanlı bıçaklılğı
bu renkler bu duvarlar ohohoho
yani hep burdayız yani keyfimiz gıcır
baktım aradım onu o yoktu oralarda
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara
stadyumlar hınca hınç
kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık
kim demiş geri kalmışmışmışık
kim demiş az gelişmişikmişik
kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler
laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf
işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup ya ya ya şa şa şa fenerbahçe
çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda
bıyıklar saçlar memeler hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki sinemadadır
kaldırdım yakamı daldım sinemalara
kadınlar kızlar oğlanlar süt girip bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyolardı
öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboy tabancaları
ve mutlaka yağmur vardı
ve mutlaka yağmur yoktu
evler ağaçlara asılmışlardı
ağaçlar ışıklara tutulmuşlardı
bekçiler hırsızları kovarlarlardı
bekçilerin cadillacları yoktu
kaldırımda durup öksürürlerdi
bir kurbağa yavrusu sıçrardı ıslaklığa
ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını
ah ne filmdi ne filmdi ne film
o kadar çok ağladım ki
o kadar çok güldüm ki
eşşek ne anlar hoşaftan
baktım arandım onu o yoktu oralarda
avuçları terli kızlar oğlanlar
ve bir yerleri mutlaka ıslak
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
taktım takıştırdım vurdum bulvara
bulvarda kürk mantolar
bulvarda dantel külotlar
bulvarda bin bir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar
vay anam o ne bacak
vay anam o ne kalça
o ne göğüs
o ne saç
o ne et o ne but
itişilip bu kapıdan
sürtünüşüp şu kapıdan
çıkılışıp o kapıdan
tahlarda çiçekler mi
dallarda bulutlar mı
fidan fidan umutlar mı
neye baksan yiyip içmek
neye baksan döküp saçmak
neye baksan vay anam vay allahına sevişmek
baktım arandım onu o yoktu oralarda
kucakları kitaplarla kızlar geçtiler
bıyıkları yeni terli gençler geçtiler
sigarayı silah sanan delikanlılar
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki plajlardadır
o portakal güneşler o atlas sular
dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri
dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere
ninni ninni gemilerle aştım dişi suları
harmanlara gittim ağustoslarda
üzümler toplanırken gittim
tütünler kırılırken gittim
pamuklar devşirilirken
ağıllar çekilirken sabaha karşı
fabrikalar dağılırken
çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken
marşlarla yürünürken şarkılarla gülünürken
mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken
bayraklar çekilirken gittim
aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde
aradım grevlerde aradım
ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yer yüzünde aradım onu
o yoktu
her şeyi herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu
nobel düşü görüyordu katil pezevenk
nobel düşü görüyordu hırsız satılmış
kanlı ellerini soframdan alıp
yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu
kim ki tükürmüş suratına çağın yargıcı
hepsi vardı bu topraklarda fing atıyordu ama o
o yoktu
dedim görmediniz mi
dediler yook yook
bükülmesin diye boyunlar
dinsin diye gözyaşı
namluya kurşun diye sürdü o yüreğini
davul çaldım
davul çaldım duyan yok
anam anam anam anam
uzun ayak kısa ayak rap rap rap
bir ölçüde basmadıkça toprağa
akmadıkça denize nehirler gibi
atlasak da sıçrasak da
yırtsak da bilmem nemizi
kurtuluş yok
kurtuluş yok
kurtuluş yok!
🍀💙
👉🛎🎁👍💐👏
şiirin tamamını nerden bula bilirim.
Şiirin tamamı bu.Okumak istersen Acıyı Bal Eyledik kitabından bulabilirsin.
sağol bebiğim
.
Rica şekerim.
Phil Jacksona benzettim bir an
Gözlük taksa daha da benzer
kurtuluş yok
Gördün mü Mert?
Gördüm güzelim :)
@@generousturks ama görmemen lazımdı
@@meleksahbaz9205 Her yerde gözüm vardir benim :)
@@generousturks hepimiz ordaydık ama sen yoktun oralarda
Hasan hüseyinin kemikleri okuyaydı keşke
Esra
İyi de o kim?
kimi, neyi arıyorsak o
kurtulus
Turaç ve Gülemine- Hasan Hüseyin Korkmazgil'den güzel iki şiir
th-cam.com/video/ezuoEF7oTXU/w-d-xo.html
Bu şiiri kimin seslendirdiğini bilen var mı ?
Mehmet Atay
genco erkal ın sesine benzettim ben o ola bilir belki
dün gece tiyatrodaydım
merhaba a merhaba b merhaba c ahahah
hepiniz de burasınız
hepimiz de burdayız
kanişler bakım ister
evet biraz aspirin uzun yaşar çiçekler
çiçekler uzun yaşamalı
çiçekler taze kalmalı
çiçeklerin suyu
her gün evet biraz aspirin
masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak
kan sızan ak kavaklar
baktım arandım onu o yoktu oralarda
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi
dediler yook yook
dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c
yani hep burdayız yani hep birarada yani keyfimiz gıcır ahahah
ne mutlu türküm diyene
ne mutlu sergi görene
ne mutlu kokteyl içene
tablolar hiç de benzemiyor asılmışlara
şu sarının bi başka sarı ile hiçbir yakınlığı yok
kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime
şu mavi belki biraz yalnızlığıma
ama neden bunalmamış bu yeşil
bu kara benzemiyor kayguma
çizgiler küçük memur lekeler tutsak
dışarda kaldı cadde dışarda kaldı grev
dışarda evlerin kanlı bıçaklılğı
bu renkler bu duvarlar ohohoho
yani hep burdayız yani keyfimiz gıcır
baktım aradım onu o yoktu oralarda
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara
stadyumlar hınca hınç
kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık
kim demiş geri kalmışmışmışık
kim demiş az gelişmişikmişik
kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler
laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf
işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup ya ya ya şa şa şa Fenerbahçe
çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda
bıyıklar saçlar memeler hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki sinemadadır
kaldırdım yakamı daldım sinemalara
kadınlar kızlar oğlanlar süt girip bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyolardı
öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboydu tabancaları
ve mutlaka yağmur vardı
ve mutlaka yağmur yoktu
evler ağaçlara asılmışlardı
ağaçlar ışıklara tutulmuşlardı
bekçiler hırsızları kovarlarlardı
bekçilerin cadillacları yoktu
kaldırımda durup öksürürlerdi
bir kurbağa yavrusu sıçrardı ıslaklığa
ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını
ah ne filmdi ne filmdi ne film
o kadar çok ağladım ki
o kadar çok güldüm ki
eşek ne anlar hoşaftan
baktım arandım onu o yoktu oralarda
avuçları terli kızlar oğlanlar
ve bir yerleri mutlaka ıslak
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
taktım takıştırdım vurdum bulvara
bulvarda kürk mantolar
bulvarda dantel külotlar
bulvarda bin bir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar
vay anam o ne bacak
vay anam o ne kalça
o ne göğüs
o ne saç
o ne et o ne but
itişilip bu kapıdan
sürtünüşüp şu kapıdan
çıkılışıp o kapıdan
tarhlarda da çiçekler mi
dallarda bulutlar mı
fidan fidan umutlar mı
neye baksan yiyip içmek
neye baksan döküp saçmak
neye baksan vay anam vay allahına sevişmek
baktım arandım onu o yoktu oralarda
kucakları kitaplarla kızlar geçtiler
bıyıkları yeni terli gençler geçtiler
sigarayı silah sanan delikanlılar
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki plajlardadır
o portakal güneşler o atlas sular
dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri
dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere
ninni ninni gemilerle aştım dişi suları
harmanlara gittim ağustoslarda
üzümler toplanırken gittim
tütünler kırılırken gittim
pamuklar devşirilirken
ağıllar çekilirken sabaha karşı
fabrikalar dağılırken
çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken
marşlarla yürünürken şarkılarla gülünürken
mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken
bayraklar çekilirken gittim
aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde
aradım grevlerde aradım
ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yer yüzünde aradım onu
o yoktu
her şeyi herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu
nobel düşü görüyordu katil pezevenk
nobel düşü görüyordu hırsız satılmış
kanlı ellerini soframdan alıp
yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu
kim ki tükürmüş suratına çağın yargıcı
hepsi vardı bu topraklarda fink atıyordu ama o
o yoktu
dedim görmediniz mi
dediler yook yook
bükülmesin diye boyunlar
dinsin diye gözyaşı
namluya kurşun diye sürdü o yüreğini
davul çaldım
davul çaldım duyan yok
anam anam anam anam
uzun ayak kısa ayak rap rap rap
bir ölçüde basmadıkça toprağa
akmadıkça denize nehirler gibi
atlasak da sıçrasak da
yırtsak da bilmem nemizi
kurtuluş yok!
kurtuluş yok!
kurtuluş yok!
tınısal31 cok tesekkurler
Çok teşekkürler 😊🌸
Eyvallah
dün gece tiyatrodaydım
merhaba a merhaba b merhaba c ahahah
hepiniz de burasınız
hepimiz de burdayız
kanişler bakım ister
evet biraz aspirin uzun yaşar çiçekler
çiçekler uzun yaşamalı
çiçekler taze kalmalı
çiçeklerin suyu
her gün evet biraz aspirin
masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak
kan sızan ak kavaklar
baktım arandım onu o yoktu oralarda
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi
dediler yook yook
dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c
yani hep burdayız yani hep birarada yani keyfimiz gıcır ahahah
ne mutlu türküm diyene
ne mutlu sergi görene
ne mutlu kokteyl içene
tablolar hiç de benzemiyor asılmışlara
şu sarının bi başka sarı ile hiçbir yakınlığı yok
kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime
şu mavi belki biraz yalnızlığıma
ama neden bunalmamış bu yeşil
bu kara benzemiyor kayguma
çizgiler küçük memur lekeler tutsak
dışarda kaldı cadde dışarda kaldı grev
dışarda evlerin kanlı bıçaklılğı
bu renkler bu duvarlar ohohoho
yani hep burdayız yani keyfimiz gıcır
baktım aradım onu o yoktu oralarda
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara
stadyumlar hınca hınç
kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık
kim demiş geri kalmışmışmışık
kim demiş az gelişmişikmişik
kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler
laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf
işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup ya ya ya şa şa şa fenerbahçe
çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda
bıyıklar saçlar memeler hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki sinemadadır
kaldırdım yakamı daldım sinemalara
kadınlar kızlar oğlanlar süt girip bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyolardı
öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboy tabancaları
ve mutlaka yağmur vardı
ve mutlaka yağmur yoktu
evler ağaçlara asılmışlardı
ağaçlar ışıklara tutulmuşlardı
bekçiler hırsızları kovarlarlardı
bekçilerin cadillacları yoktu
kaldırımda durup öksürürlerdi
bir kurbağa yavrusu sıçrardı ıslaklığa
ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını
ah ne filmdi ne filmdi ne film
o kadar çok ağladım ki
o kadar çok güldüm ki
eşşek ne anlar hoşaftan
baktım arandım onu o yoktu oralarda
avuçları terli kızlar oğlanlar
ve bir yerleri mutlaka ıslak
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
taktım takıştırdım vurdum bulvara
bulvarda kürk mantolar
bulvarda dantel külotlar
bulvarda bin bir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar
vay anam o ne bacak
vay anam o ne kalça
o ne göğüs
o ne saç
o ne et o ne but
itişilip bu kapıdan
sürtünüşüp şu kapıdan
çıkılışıp o kapıdan
tahlarda çiçekler mi
dallarda bulutlar mı
fidan fidan umutlar mı
neye baksan yiyip içmek
neye baksan döküp saçmak
neye baksan vay anam vay allahına sevişmek
baktım arandım onu o yoktu oralarda
kucakları kitaplarla kızlar geçtiler
bıyıkları yeni terli gençler geçtiler
sigarayı silah sanan delikanlılar
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki plajlardadır
o portakal güneşler o atlas sular
dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri
dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere
ninni ninni gemilerle aştım dişi suları
harmanlara gittim ağustoslarda
üzümler toplanırken gittim
tütünler kırılırken gittim
pamuklar devşirilirken
ağıllar çekilirken sabaha karşı
fabrikalar dağılırken
çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken
marşlarla yürünürken şarkılarla gülünürken
mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken
bayraklar çekilirken gittim
aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde
aradım grevlerde aradım
ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yer yüzünde aradım onu
o yoktu
her şeyi herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu
nobel düşü görüyordu katil pezevenk
nobel düşü görüyordu hırsız satılmış
kanlı ellerini soframdan alıp
yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu
kim ki tükürmüş suratına çağın yargıcı
hepsi vardı bu topraklarda fing atıyordu ama o
o yoktu
dedim görmediniz mi
dediler yook yook
bükülmesin diye boyunlar
dinsin diye gözyaşı
namluya kurşun diye sürdü o yüreğini
davul çaldım
davul çaldım duyan yok
anam anam anam anam
uzun ayak kısa ayak rap rap rap
bir ölçüde basmadıkça toprağa
akmadıkça denize nehirler gibi
atlasak da sıçrasak da
yırtsak da bilmem nemizi
kurtuluş yok
kurtuluş yok
kurtuluş yok?
dün gece tiyatrodaydım
merhaba a merhaba b merhaba c ahahah
hepiniz de burasınız
hepimiz de burdayız
kanişler bakım ister
evet biraz aspirin uzun yaşar çiçekler
çiçekler uzun yaşamalı
çiçekler taze kalmalı
çiçeklerin suyu
her gün evet biraz aspirin
masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak
kan sızan ak kavaklar
baktım arandım onu o yoktu oralarda
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi
dediler yook yook
dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c
yani hep burdayız yani hep birarada yani keyfimiz gıcır ahahah
ne mutlu türküm diyene
ne mutlu sergi görene
ne mutlu kokteyl içene
tablolar hiç de benzemiyor asılmışlara
şu sarının bi başka sarı ile hiçbir yakınlığı yok
kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime
şu mavi belki biraz yalnızlığıma
ama neden bunalmamış bu yeşil
bu kara benzemiyor kayguma
çizgiler küçük memur lekeler tutsak
dışarda kaldı cadde dışarda kaldı grev
dışarda evlerin kanlı bıçaklılğı
bu renkler bu duvarlar ohohoho
yani hep burdayız yani keyfimiz gıcır
baktım aradım onu o yoktu oralarda
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara
stadyumlar hınca hınç
kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık
kim demiş geri kalmışmışmışık
kim demiş az gelişmişikmişik
kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler
laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf
işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup ya ya ya şa şa şa fenerbahçe
çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda
bıyıklar saçlar memeler hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki sinemadadır
kaldırdım yakamı daldım sinemalara
kadınlar kızlar oğlanlar süt girip bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyolardı
öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboy tabancaları
ve mutlaka yağmur vardı
ve mutlaka yağmur yoktu
evler ağaçlara asılmışlardı
ağaçlar ışıklara tutulmuşlardı
bekçiler hırsızları kovarlarlardı
bekçilerin cadillacları yoktu
kaldırımda durup öksürürlerdi
bir kurbağa yavrusu sıçrardı ıslaklığa
ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını
ah ne filmdi ne filmdi ne film
o kadar çok ağladım ki
o kadar çok güldüm ki
eşşek ne anlar hoşaftan
baktım arandım onu o yoktu oralarda
avuçları terli kızlar oğlanlar
ve bir yerleri mutlaka ıslak
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
taktım takıştırdım vurdum bulvara
bulvarda kürk mantolar
bulvarda dantel külotlar
bulvarda bin bir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar
vay anam o ne bacak
vay anam o ne kalça
o ne göğüs
o ne saç
o ne et o ne but
itişilip bu kapıdan
sürtünüşüp şu kapıdan
çıkılışıp o kapıdan
tahlarda çiçekler mi
dallarda bulutlar mı
fidan fidan umutlar mı
neye baksan yiyip içmek
neye baksan döküp saçmak
neye baksan vay anam vay allahına sevişmek
baktım arandım onu o yoktu oralarda
kucakları kitaplarla kızlar geçtiler
bıyıkları yeni terli gençler geçtiler
sigarayı silah sanan delikanlılar
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki plajlardadır
o portakal güneşler o atlas sular
dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri
dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere
ninni ninni gemilerle aştım dişi suları
harmanlara gittim ağustoslarda
üzümler toplanırken gittim
tütünler kırılırken gittim
pamuklar devşirilirken
ağıllar çekilirken sabaha karşı
fabrikalar dağılırken
çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken
marşlarla yürünürken şarkılarla gülünürken
mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken
bayraklar çekilirken gittim
aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde
aradım grevlerde aradım
ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yer yüzünde aradım onu
o yoktu
her şeyi herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu
nobel düşü görüyordu katil pezevenk
nobel düşü görüyordu hırsız satılmış
kanlı ellerini soframdan alıp
yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu
kim ki tükürmüş suratına çağın yargıcı
hepsi vardı bu topraklarda fing atıyordu ama o
o yoktu
dedim görmediniz mi
dediler yook yook
bükülmesin diye boyunlar
dinsin diye gözyaşı
namluya kurşun diye sürdü o yüreğini
davul çaldım
davul çaldım duyan yok
anam anam anam anam
uzun ayak kısa ayak rap rap rap
bir ölçüde basmadıkça toprağa
akmadıkça denize nehirler gibi
atlasak da sıçrasak da
yırtsak da bilmem nemizi
kurtuluş yok
kurtuluş yok
kurtuluş yok?
dün gece tiyatrodaydım
merhaba a merhaba b merhaba c ahahah
hepiniz de burasınız
hepimiz de burdayız
kanişler bakım ister
evet biraz aspirin uzun yaşar çiçekler
çiçekler uzun yaşamalı
çiçekler taze kalmalı
çiçeklerin suyu
her gün evet biraz aspirin
masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak
kan sızan ak kavaklar
baktım arandım onu o yoktu oralarda
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi
dediler yook yook
dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c
yani hep burdayız yani hep birarada yani keyfimiz gıcır ahahah
ne mutlu türküm diyene
ne mutlu sergi görene
ne mutlu kokteyl içene
tablolar hiç de benzemiyor asılmışlara
şu sarının bi başka sarı ile hiçbir yakınlığı yok
kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime
şu mavi belki biraz yalnızlığıma
ama neden bunalmamış bu yeşil
bu kara benzemiyor kayguma
çizgiler küçük memur lekeler tutsak
dışarda kaldı cadde dışarda kaldı grev
dışarda evlerin kanlı bıçaklılğı
bu renkler bu duvarlar ohohoho
yani hep burdayız yani keyfimiz gıcır
baktım aradım onu o yoktu oralarda
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara
stadyumlar hınca hınç
kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık
kim demiş geri kalmışmışmışık
kim demiş az gelişmişikmişik
kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler
laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf
işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup ya ya ya şa şa şa fenerbahçe
çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda
bıyıklar saçlar memeler hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki sinemadadır
kaldırdım yakamı daldım sinemalara
kadınlar kızlar oğlanlar süt girip bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyolardı
öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboy tabancaları
ve mutlaka yağmur vardı
ve mutlaka yağmur yoktu
evler ağaçlara asılmışlardı
ağaçlar ışıklara tutulmuşlardı
bekçiler hırsızları kovarlarlardı
bekçilerin cadillacları yoktu
kaldırımda durup öksürürlerdi
bir kurbağa yavrusu sıçrardı ıslaklığa
ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını
ah ne filmdi ne filmdi ne film
o kadar çok ağladım ki
o kadar çok güldüm ki
eşşek ne anlar hoşaftan
baktım arandım onu o yoktu oralarda
avuçları terli kızlar oğlanlar
ve bir yerleri mutlaka ıslak
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
taktım takıştırdım vurdum bulvara
bulvarda kürk mantolar
bulvarda dantel külotlar
bulvarda bin bir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar
vay anam o ne bacak
vay anam o ne kalça
o ne göğüs
o ne saç
o ne et o ne but
itişilip bu kapıdan
sürtünüşüp şu kapıdan
çıkılışıp o kapıdan
tahlarda çiçekler mi
dallarda bulutlar mı
fidan fidan umutlar mı
neye baksan yiyip içmek
neye baksan döküp saçmak
neye baksan vay anam vay allahına sevişmek
baktım arandım onu o yoktu oralarda
kucakları kitaplarla kızlar geçtiler
bıyıkları yeni terli gençler geçtiler
sigarayı silah sanan delikanlılar
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki plajlardadır
o portakal güneşler o atlas sular
dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri
dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere
ninni ninni gemilerle aştım dişi suları
harmanlara gittim ağustoslarda
üzümler toplanırken gittim
tütünler kırılırken gittim
pamuklar devşirilirken
ağıllar çekilirken sabaha karşı
fabrikalar dağılırken
çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken
marşlarla yürünürken şarkılarla gülünürken
mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken
bayraklar çekilirken gittim
aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde
aradım grevlerde aradım
ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yer yüzünde aradım onu
o yoktu
her şeyi herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu
nobel düşü görüyordu katil pezevenk
nobel düşü görüyordu hırsız satılmış
kanlı ellerini soframdan alıp
yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu
kim ki tükürmüş suratına çağın yargıcı
hepsi vardı bu topraklarda fing atıyordu ama o
o yoktu
dedim görmediniz mi
dediler yook yook
bükülmesin diye boyunlar
dün gece tiyatrodaydım
merhaba a merhaba b merhaba c ahahah
hepiniz de burasınız
hepimiz de burdayız
kanişler bakım ister
evet biraz aspirin uzun yaşar çiçekler
çiçekler uzun yaşamalı
çiçekler taze kalmalı
çiçeklerin suyu
her gün evet biraz aspirin
masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak
kan sızan ak kavaklar
baktım arandım onu o yoktu oralarda
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi
dediler yook yook
dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c
yani hep burdayız yani hep birarada yani keyfimiz gıcır ahahah
ne mutlu türküm diyene
ne mutlu sergi görene
ne mutlu kokteyl içene
tablolar hiç de benzemiyor asılmışlara
şu sarının bi başka sarı ile hiçbir yakınlığı yok
kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime
şu mavi belki biraz yalnızlığıma
ama neden bunalmamış bu yeşil
bu kara benzemiyor kayguma
çizgiler küçük memur lekeler tutsak
dışarda kaldı cadde dışarda kaldı grev
dışarda evlerin kanlı bıçaklılğı
bu renkler bu duvarlar ohohoho
yani hep burdayız yani keyfimiz gıcır
baktım aradım onu o yoktu oralarda
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara
stadyumlar hınca hınç
kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık
kim demiş geri kalmışmışmışık
kim demiş az gelişmişikmişik
kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler
laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf
işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup ya ya ya şa şa şa fenerbahçe
çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda
bıyıklar saçlar memeler hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki sinemadadır
kaldırdım yakamı daldım sinemalara
kadınlar kızlar oğlanlar süt girip bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyolardı
öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboy tabancaları
ve mutlaka yağmur vardı
ve mutlaka yağmur yoktu
evler ağaçlara asılmışlardı
ağaçlar ışıklara tutulmuşlardı
bekçiler hırsızları kovarlarlardı
bekçilerin cadillacları yoktu
kaldırımda durup öksürürlerdi
bir kurbağa yavrusu sıçrardı ıslaklığa
ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını
ah ne filmdi ne filmdi ne film
o kadar çok ağladım ki
o kadar çok güldüm ki
eşşek ne anlar hoşaftan
baktım arandım onu o yoktu oralarda
avuçları terli kızlar oğlanlar
ve bir yerleri mutlaka ıslak
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
taktım takıştırdım vurdum bulvara
bulvarda kürk mantolar
bulvarda dantel külotlar
bulvarda bin bir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar
vay anam o ne bacak
vay anam o ne kalça
o ne göğüs
o ne saç
o ne et o ne but
itişilip bu kapıdan
sürtünüşüp şu kapıdan
çıkılışıp o kapıdan
tahlarda çiçekler mi
dallarda bulutlar mı
fidan fidan umutlar mı
neye baksan yiyip içmek
neye baksan döküp saçmak
neye baksan vay anam vay allahına sevişmek
baktım arandım onu o yoktu oralarda
kucakları kitaplarla kızlar geçtiler
bıyıkları yeni terli gençler geçtiler
sigarayı silah sanan delikanlılar
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki plajlardadır
o portakal güneşler o atlas sular
dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri
dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere
ninni ninni gemilerle aştım dişi suları
harmanlara gittim ağustoslarda
üzümler toplanırken gittim
tütünler kırılırken gittim
pamuklar devşirilirken
ağıllar çekilirken sabaha karşı
fabrikalar dağılırken
çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken
marşlarla yürünürken şarkılarla gülünürken
mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken
bayraklar çekilirken gittim
aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde
aradım grevlerde aradım
ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yer yüzünde aradım onu
o yoktu
her şeyi herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu
nobel düşü görüyordu katil pezevenk
nobel düşü görüyordu hırsız satılmış
kanlı ellerini soframdan alıp
yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu
kim ki tükürmüş suratına çağın yargıcı
hepsi vardı bu topraklarda fing atıyordu ama o
o yoktu
dedim görmediniz mi
dediler yook yook
bükülmesin diye boyunlar
dinsin diye gözyaşı
namluya kurşun diye sürdü o yüreğini
davul çaldım
davul çaldım duyan yok
anam anam anam anam
uzun ayak kısa ayak rap rap rap
bir ölçüde basmadıkça toprağa
akmadıkça denize nehirler gibi
atlasak da sıçrasak da
yırtsak da bilmem nemizi
kurtuluş yok
kurtuluş yok
kurtuluş yok?
dün gece tiyatrodaydım
merhaba a merhaba b merhaba c ahahah
hepiniz de burasınız
hepimiz de burdayız
kanişler bakım ister
evet biraz aspirin uzun yaşar çiçekler
çiçekler uzun yaşamalı
çiçekler taze kalmalı
çiçeklerin suyu
her gün evet biraz aspirin
masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak
kan sızan ak kavaklar
baktım arandım onu o yoktu oralarda
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi
dediler yook yook
dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c
yani hep burdayız yani hep birarada yani keyfimiz gıcır ahahah
ne mutlu türküm diyene
ne mutlu sergi görene
ne mutlu kokteyl içene
tablolar hiç de benzemiyor asılmışlara
şu sarının bi başka sarı ile hiçbir yakınlığı yok
kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime
şu mavi belki biraz yalnızlığıma
ama neden bunalmamış bu yeşil
bu kara benzemiyor kayguma
çizgiler küçük memur lekeler tutsak
dışarda kaldı cadde dışarda kaldı grev
dışarda evlerin kanlı bıçaklılğı
bu renkler bu duvarlar ohohoho
yani hep burdayız yani keyfimiz gıcır
baktım aradım onu o yoktu oralarda
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara
stadyumlar hınca hınç
kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık
kim demiş geri kalmışmışmışık
kim demiş az gelişmişikmişik
kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler
laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf
işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup ya ya ya şa şa şa fenerbahçe
çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda
bıyıklar saçlar memeler hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki sinemadadır
kaldırdım yakamı daldım sinemalara
kadınlar kızlar oğlanlar süt girip bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyolardı
öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboy tabancaları
ve mutlaka yağmur vardı
ve mutlaka yağmur yoktu
evler ağaçlara asılmışlardı
ağaçlar ışıklara tutulmuşlardı
bekçiler hırsızları kovarlarlardı
bekçilerin cadillacları yoktu
kaldırımda durup öksürürlerdi
bir kurbağa yavrusu sıçrardı ıslaklığa
ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını
ah ne filmdi ne filmdi ne film
o kadar çok ağladım ki
o kadar çok güldüm ki
eşşek ne anlar hoşaftan
baktım arandım onu o yoktu oralarda
avuçları terli kızlar oğlanlar
ve bir yerleri mutlaka ıslak
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
taktım takıştırdım vurdum bulvara
bulvarda kürk mantolar
bulvarda dantel külotlar
bulvarda bin bir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar
vay anam o ne bacak
vay anam o ne kalça
o ne göğüs
o ne saç
o ne et o ne but
itişilip bu kapıdan
sürtünüşüp şu kapıdan
çıkılışıp o kapıdan
tahlarda çiçekler mi
dallarda bulutlar mı
fidan fidan umutlar mı
neye baksan yiyip içmek
neye baksan döküp saçmak
neye baksan vay anam vay allahına sevişmek
baktım arandım onu o yoktu oralarda
kucakları kitaplarla kızlar geçtiler
bıyıkları yeni terli gençler geçtiler
sigarayı silah sanan delikanlılar
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki plajlardadır
o portakal güneşler o atlas sular
dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri
dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere
ninni ninni gemilerle aştım dişi suları
harmanlara gittim ağustoslarda
üzümler toplanırken gittim
tütünler kırılırken gittim
pamuklar devşirilirken
ağıllar çekilirken sabaha karşı
fabrikalar dağılırken
çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken
marşlarla yürünürken şarkılarla gülünürken
mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken
bayraklar çekilirken gittim
aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde
aradım grevlerde aradım
ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yer yüzünde aradım onu
o yoktu
her şeyi herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu
nobel düşü görüyordu katil pezevenk
nobel düşü görüyordu hırsız satılmış
kanlı ellerini soframdan alıp
yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu
kim ki tükürmüş suratına çağın yargıcı
hepsi vardı bu topraklarda fing atıyordu ama o
o yoktu
dedim görmediniz mi
dediler yook yook
bükülmesin diye boyunlar
dinsin diye gözyaşı
namluya kurşun diye sürdü o yüreğini
davul çaldım
davul çaldım duyan yok
anam anam anam anam
uzun ayak kısa ayak rap rap rap
bir ölçüde basmadıkça toprağa
akmadıkça denize nehirler gibi
atlasak da sıçrasak da
yırtsak da bilmem nemizi
kurtuluş yok
kurtuluş yok
kurtuluş yok?
dün gece tiyatrodaydım
merhaba a merhaba b merhaba c ahahah
hepiniz de burasınız
hepimiz de burdayız
kanişler bakım ister
evet biraz aspirin uzun yaşar çiçekler
çiçekler uzun yaşamalı
çiçekler taze kalmalı
çiçeklerin suyu
her gün evet biraz aspirin
masmavi bir kürenin yüreğine bir bıçak
kan sızan ak kavaklar
baktım arandım onu o yoktu oralarda
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi
dediler yook yook
dün akşam sergideydim merhaba a merhaba b merhaba c
yani hep burdayız yani hep birarada yani keyfimiz gıcır ahahah
ne mutlu türküm diyene
ne mutlu sergi görene
ne mutlu kokteyl içene
tablolar hiç de benzemiyor asılmışlara
şu sarının bi başka sarı ile hiçbir yakınlığı yok
kırmızı benzemiyor sabahki gözlerime
şu mavi belki biraz yalnızlığıma
ama neden bunalmamış bu yeşil
bu kara benzemiyor kayguma
çizgiler küçük memur lekeler tutsak
dışarda kaldı cadde dışarda kaldı grev
dışarda evlerin kanlı bıçaklılğı
bu renkler bu duvarlar ohohoho
yani hep burdayız yani keyfimiz gıcır
baktım aradım onu o yoktu oralarda
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki maçlardadır aldım başımı gittim maçlara
stadyumlar hınca hınç
kadınlar kızlar oğlanlar çığlık çığlığa bir kalabalık
kim demiş geri kalmışmışmışık
kim demiş az gelişmişikmişik
kim demiş borçlu doğuyormuş bebeler
laf ulan laf laf ulan laf laf ulan laf ki ne laf ne laf ne laf
işçi köylü küçük esnaf kaynaşmış bir kitle olup ya ya ya şa şa şa fenerbahçe
çok yaşa baktım arandım onu o yoktu oralarda
bıyıklar saçlar memeler hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki sinemadadır
kaldırdım yakamı daldım sinemalara
kadınlar kızlar oğlanlar süt girip bir kapıdan yoğurt yoğurt çıkıyolardı
öbür kapıdan kiminin gözleri ıslak kiminin kovboy tabancaları
ve mutlaka yağmur vardı
ve mutlaka yağmur yoktu
evler ağaçlara asılmışlardı
ağaçlar ışıklara tutulmuşlardı
bekçiler hırsızları kovarlarlardı
bekçilerin cadillacları yoktu
kaldırımda durup öksürürlerdi
bir kurbağa yavrusu sıçrardı ıslaklığa
ucuz şarap ıslatırdı bulvarın kuytularını
ah ne filmdi ne filmdi ne film
o kadar çok ağladım ki
o kadar çok güldüm ki
eşşek ne anlar hoşaftan
baktım arandım onu o yoktu oralarda
avuçları terli kızlar oğlanlar
ve bir yerleri mutlaka ıslak
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
taktım takıştırdım vurdum bulvara
bulvarda kürk mantolar
bulvarda dantel külotlar
bulvarda bin bir oyuncak kadınlar kızlar oğlanlar
vay anam o ne bacak
vay anam o ne kalça
o ne göğüs
o ne saç
o ne et o ne but
itişilip bu kapıdan
sürtünüşüp şu kapıdan
çıkılışıp o kapıdan
tahlarda çiçekler mi
dallarda bulutlar mı
fidan fidan umutlar mı
neye baksan yiyip içmek
neye baksan döküp saçmak
neye baksan vay anam vay allahına sevişmek
baktım arandım onu o yoktu oralarda
kucakları kitaplarla kızlar geçtiler
bıyıkları yeni terli gençler geçtiler
sigarayı silah sanan delikanlılar
hepimiz ordaydık o yoktu oralarda
dedim görmediniz mi dediler yook yook
dedim ola ki plajlardadır
o portakal güneşler o atlas sular
dedim ola ki dağlardadır o çamlar o çam gölleri
dedim ola ki yollardadır bindim kayan yıldız gibi otobüslere
ninni ninni gemilerle aştım dişi suları
harmanlara gittim ağustoslarda
üzümler toplanırken gittim
tütünler kırılırken gittim
pamuklar devşirilirken
ağıllar çekilirken sabaha karşı
fabrikalar dağılırken
çelenkler kurulurken kurtuluşlar kutlanırken
marşlarla yürünürken şarkılarla gülünürken
mendiller sallanırken ağıtlar düzülürken
bayraklar çekilirken gittim
aradım onu aradım çarşılarda aradım mitinglerde
aradım grevlerde aradım
ki güzel ne ki canlı ne ki diri şu yer yüzünde aradım onu
o yoktu
her şeyi herkes her alçaklık şu yeryüzünde o yoktu
nobel düşü görüyordu katil pezevenk
nobel düşü görüyordu hırsız satılmış
kanlı ellerini soframdan alıp
yeni doğmuşların sütüne uzatıyordu
kim ki tükürmüş suratına çağın yargıcı
hepsi vardı bu topraklarda fing atıyordu ama o
o yoktu
dedim görmediniz mi
dediler yook yook
bükülmesin diye boyunlar
dinsin diye gözyaşı
namluya kurşun diye sürdü o yüreğini
davul çaldım
davul çaldım duyan yok
anam anam anam anam
uzun ayak kısa ayak rap rap rap
bir ölçüde basmadıkça toprağa
akmadıkça denize nehirler gibi
atlasak da sıçrasak da
yırtsak da bilmem nemizi
kurtuluş yok
kurtuluş yok
kurtuluş yok?