Antik Yunan hayranlığını ve Anadolu Mefeniyetini hiçe sayan düşünceyi yerle bir eden bu çok değerli hocamıza candan teşekkürler, saygılar .Bu videoyu hazırlamakta emeği geçen herkese de teşekkürler.
Öncelikle, bu videoyu yapan kardeşime katkılarından dolayı çok teşekkür ederim. Değerli Fahri Işık hocam, ben arkeoloji eğitimi almadım ve sadece bu konuya olan ilgimden dolayı kitabınızı aldım, okumaya çalışıyorum. Fakat kitap dilinin akıcılığı ile ilgili önemli bir sorunum var. Konu son derece ilgimi çekmesine rağmen, cümlelerin uzunluğu ve aynı cümlede iç içe geçen bilgi yoğunluğu anlamamı ve takibimi zorlaştırıyor. Bir paragraflık devrik cümleler var. Siz her şeye son derece hakimsiniz ama benim gibi bu konuya ilgi duyan insanların da akıcı olarak okuyabilmesi, bu bilgilerin yaygınlaşması için eminim çok faydalı olacaktır. Bu eleştirimi sadece yapınızın yaygınlaşması için yaptığım konusundan emin olmanızı dilerim ve emekleriniz için çok teşekkür ederim. - Abdullah Lermi.
Böylesine güzel bir ortamda yayınladığınız bu muhteşem söyleşi için çok teşekkürler.Bu tarz yayınlar olmasa bizler Fahri Hocam gibi duayenlere hiçbir zaman böyle kolayca ulaşıp değerli bilgilerinden faydalanamazdık.Diline emeğine sağlık."Mızrak çuvala sığmaz" der atalarımız.Bu nedenle Fahri Hocamız üzülmesin,mutlaka emeklerinin çabalarının karşılığını görecektir.
Ezberlerin bozulması birçoklarına ağır gelir.. Çok değerli hocamıza sonsuz saygılar, emekleri çok ama çok değerli ve önemli.. Bugün değer verilmezse de gelecekte heykeli dikilecektir eminim..
bu benim de hep sorguladığım bir konu olmuştur bu.bir yunan kolonizasyonu var ancak yunan'dan önce batı anadolu'da yaşayan insanlar da vardı. anglo saxon kolonizasyonundaki gibi kızılderililerin yok edilişi gibi bir şey mi oldu ? yoksa kültürler arasında kaynaşma mı oldu ? biz bunları irdelemeden okuduk ettik. 8. yüzyılda kuzey suriye levant ve mısır ile etkileşime geçen yunan kolonileri nasıl oluyor da batı anadolu'da kimseden etkilenmiyor. ama hocamızın üzerinde durduğu şeylerin önündeki en büyük problem özellikle batı anadolu'daki klasik tabakalarda erken dönemler hakkındaki verilerin çok sınırlı olması...hal böyleyken akademisyenler biraz da duygusal nedenlerden ötürü güzelim mermer sütunları tiyatroları kaldırıp alt tabakalara inmek istemiyorlar... bir başka önemli husus ise işe ideolojik yaklaşım. elbette avrupalılar 18 ve 19. yüzyıldan kalma bir romantizm ile klasik arkeolojiye yaklaştılar/yaklaşıyorlar ve maalesef bizim yerli akademisyenlerimizin de önemli bir bölümünde bu pan-hellenik ekolün etkileri ağır basmakta... işin daha da komik bir kısmı bu pan-hellenik ekolün bir sosyal bilim olan arkeolojide dogmatik bir hale dönüşmüş olması... farklı bir perspektiften yorum getirme kabul görmüyor. panhellenik bakış açısıyla açıklanamayan bir diğer husus ise, neredeyse tüm antik yunan doğa filozoflarının ionia ve batı anadolu kökenli olması. tarihin babası herodotos'un babasının adı bile karca...aslında platon'un atlantis'i ile alakalı kurgu deyip dalga geçerken, kolonizasyon gibi ciddi bir konuda kalan mitosları salt doğru kabul etme yanılgısı da büyük bir ikilem. hocamızın fikirleri şu an için ağırlığı fazla olan panhellenik ekole mensup kesim tarafından benimsenmese bile, dogmatik düşünceyle hareket edilmeyip yeni yorumlar getirmek gerekir. daha geçen sene amerikan chicago oriental studies departmanı konya ovası'nda luvice bir stel buldular üstelik, çağ olarak batı anadolu'da yunanların olduğu bir dönem... söz konusu stelde frigleri savaşta yenen hartapu krallığı diye daha önce hiç adı sanı bilinmeyen bir yerden bahsedilmekte... sözün özü, pan hellenik ekol ile yetişmiş birisi olarak yıllar geçtikçe at gözlüğünü çıkarttım ve daha geniş bir açıdan bakabiliyorum ben de... ama başta da dediğim gibi en büyük problemlerden birisi, bugün bilinen antik kentlerin çoğunda bu izlerin araştırılması için mevcut katmanların kaldırılıp daha alt katmanlara inilmesi gerekmekte o da hem etik hem de lojistik açıdan kazıların altından kalkabileceği bir iş değil.
"Bilimsel Aklın ve Felsefenin" beşiği, Ege Anadolu'nun aslında, Antik Yunan'a ait olmadığı gerçeğini de, Ege'nin her iki kıyısının filozoflarının düşünce sisteminin farklılığından görebiliyoruz. Keza Homeros'un İlyada'sında, Truva Savaşında, tıpkı Çanakkale Savaşında olduğu gibi, bütün Anadolunun Truva halkına, Yunan istilasına karşı yardıma gelmiş olmaları bile, Ege-Anadolu'nun, Antik Yunan medeniyetine sosyal, kültürel ve psikolojik olarak ait olmadığını göstermiyor mu..?
Benim sevgili askerlik arkadaşım Fahri, 1976'da Hacılar kırı'nda anfin kenarında sen bana Anadolu arkeolojisini anlatır, ben de sana Türkiye'nin jeolojisiden bahsederdim. Arkeoloji merakım vardı, o yıllarda Ceram'ın tanrılar, mezarlar ve bilginler ile tanrıların vatanı Anadolu eserlerini zaten merakla okumuştum. Çok güzel sohbetlerimiz olmuştu. Geçen kırk dört yıl içinde Antalya'ya iki kez değişik tarihlerde universiteye uğrayıp seni aradığımda bir görevli Almanya'da, sonuncusunda da İngiltere'de convention'da olduğun söylenmişti. Bir daha da aramak mümkün olmadı. Hem mesleğim icabı hem de Ankara dağcılık ve kış sporları kulübü üyesi olduğumdan Anadolu arkeolojisiyle hep ilgilendim. Amatör bir meraklı ve araştırmacı olarak analitik düşünen biri olarak bile batı Anadolu medeniyeti içinde yunan'ın ve Helenistik dönem diye bir evre akla ziyan olarak düşünüyordum. Bir ikincisi de tarihte hiç var olmamış "Bizans imparatorluğu"dur. Helenistik dönem dedikleri MÖ 335'de Mekadon iskender'in Anadolu'yu işgaliyle başladığı mı? İşgal sonrası Batı Anadolu'da resmi lisan Yunanca şartıyla belgelerde "yazıtlarda" Yunanca olması. Kafama takılan kullanılan harfler aslında Yunan harfleri mi yoksa Luvi harfleri mi olduğu. Eğer kullanılan harfler batı Anadolu medeniyeti kökenli ise ki VTR'lerinden birinde bir yerde Frig harflerinden bahsediyorsun. Öne sürülen tezin çok önemli. Artık Türkiye arkeologları ki sen öncü olmuşsun, Anadolu medeniyetinin doğru tarihi ve arkeolojisi ortaya konmalı. Çalışmalarında başarılarını candan diliyorum. Ayrıca seni dünya gözüyle de görmek isterim.
Saygıdeğer Fahri Hocamdan hem lisans döneminde aldığım derslerde, bize verdiğiniz eşsiz bilgiler için hem de y.lisans danışmanim (mezun olamasam da ) olarak, bizlere Arkeoloji biliminin ne olduğunu öğrettiğiniz için size çok teşekkür ederim. Sizi çok seviyoruz, Işığınız daim olsun..🙏🙏
Görüşlerimizden döneriz hocam. Akıl ve bilim yolundan dönmeyiz. Arkeolojik bulguların doğrultusunda görüş değiştirmek bilimsel ahlak gereğidir. Kitabınızı okuyorum. Fahri hocam ve Aykan kardeşimi emek ve çabalarınızdan dolayı tebrik ediyorum.
Ne zengin, ne dolu dolu bir sohbet. Tarihe ilgi duyanlar için inanılmaz iştah açan bir yayın olmuş. Kullandığınız görsel içerikler ve kaynak önerileriniz de çok besleyici. Konuyla ilgili devam videoları bizi çok mutlu eder. Emeğinize ve sohbetinize sağlık 🙏
Kitabınızı aldım, okudum. Muhteşemsiniz. İyi ki varsınız. Gerçekler kendini inşaa edecek, Avrupa'nın dayattığı Yunan merkezli bakış açısı elbet değişecektir. Mızrak çuvala sığmaz:) Çok güzel özetlemiş İlknur Hanım. Halikarnas Balıkçı'sının da kulakları çınlasın:) Videoyu hazırlayan herkese çok teşekkürler.
FAHRİ HOCAMIZ O KADAR BÜYÜK BİR İŞ YAPMAKTADIR Kİ DEĞER BİÇMEK GERÇEKTEN ÇOK ZOR. PAHA BİÇİLMEZ TESPİTLER. TARİH YENİ BAŞTAN YAZILMALIDIR. FAHRİ HOCAMIZA BİNLERCE KERE TEŞEKKÜR EDERİZ. AYKAN BEYE AYRICA TEŞEKKÜR EDERİZ.
Anadolu'ysa Anadolu, Persse Pers, Helen'se Helen, Hitit'se Hitit demedikten sonra bizim yaptığımız bilim olmaz. Masal devrinin sona ermesi için elimizden geleni yapacağız hocam...
Fahri Hocam büyük bir zevkle dinledim yüreğinize bilginize sesinize sağlık en kısa zamanda kitabınızı okuyacağım benim tek Arzum yazmış olduğunuz kitabın hak ettiği değeri bulması saygılar
Pergamon krallığını kuran aile de Anadolulu (İzmit tarafında) Pergamon'da yazıtlar Yunanca ama o dönem halkın ne konuştığunu hiç bilmiyoruz. Osmanşı'da da Türkçe konuşmak ilkellik kabul ediliyordu ama halk Türkçe konuşuyordu.
öncelikle böyle üstün insanlarla karşılaşmak, çok güzel, umut verici. iş sanat videolarının üzerine bu videoyu izledim olağanüstü şeyler öğrendim. Baklavaya sahip çıktığımız gibi, tarihimize de sahip çıkabilsek keşke. Siz önceden uygardınız, parayı, ticareti, sanatı, yazıyı sizlerin ataları yaptı demek siz de yapın demek. bunun politikacılar, islamcılar gibi halkımızı sömüren kesimler tarafından isteneceğini hiç sanmıyorum.
Hocam ,bilginize ve dürüstlüğünüze sağlık. Çanakkale’yim. Babam başlamıştı Truva’lnın!Yunan kenti devleti olmadığını,Afrodit’in,Apollon’un,Artemis’in bir Anadolu tanrıçaları,tanrısı olduğunu savunurdu. Ben kendimi bildim bileli bunu savundum. 1993 doğumlu bir kızım var Adı nüfus kağıdında AFRODİT Kardelen Adsal. Kızım ünv. Okurken enerji müh.liği okurken sanat tarihi dersi aldı. Derse ilk girdiğinde sanat tarihi hocası kendisini “aramızda bir Yunan tanrıçası var ,” diye tanıtıyor. Kızım şimdi akademik kariyerini yapıyor. Yenilenebilir ve sürdürebilirler konusunda dünyanın sayılı uzmanlarından biri yurt dışında gittiği heryerden kendisine “Yunan’mısınız sorusuna Afrodit’in ve Troya’nın Anadolu’nun bağrında doğmuş olduğunu,Luvi’lerin eş Yunan’lılarla hiçbir bağlantısı olmadığını anlatıyor. Kitaplarınınızı ilk maaşımda alacağım (malum emekliler maaş gününü bekler.) Ola ki bilinen kitapçılarda kitaplarınızı bulamazsam siz nerede bulacağımın bilgisini verebilirmisiniz? Çalışmalarınız da başarılar dilerim. .
Bir şeye dikkat çekmek istiyorum. Umarım hocamız da okur ve değerlendirir. Luvice 1000 yıl boyunca yazısız bir dil olarak varlığını sürdürdü diyoruz. Yalnız şöyle bir gerçek var. Bizim elimizdeki tüm Antik ve öncesi yazı örnekleri iki şeye dayanıyor. 1- Taş yazıtlar, 2- Son 2000 yılda tekrardan kaleme alınmış kopyalar. 2000 yıldan daha eski Yunanca yazılar da aslında Luvice olanlar gibi çok kısıtlı. Örneğin 2300 yıllık bir Homer metninin ufak bir parçası var en eski kopyası olarak, ve liğme liğme olmuş durumda. Oradan şu sonuca varabiliriz. Fenikeliler mö 1200den itibaren, kendi yazılarıyla birlikte papirüs ve mürekkeple dayanıksız yazı tekniklerini de yayıyor. Tabi papirüs haricinde deri üzerine ve duvarlara da yazı yazılabiliyor boya ile. Çivi yazısı olmadığı için de, kil tabletlere artık pek yazı yazılmıyor. Bronz çağındaki Hititler bile çivi yazısıyla 30 bin tablet kayıt tutmuşken, Luvilerin sadece birkaç taş anıtla uygarlığını 1000-1500 yıl daha sürdürdüğünü düşünebilir miyiz? Milat öncesinden elimize ulaşan yazıların çoğu kil tablet, çanak çömlek, ve taş yazıt. Papirüs, deri ve boya kullanılanlar 2000 yıl dayanmıyor. Örneğin mö 800-700 yıllar arasında hala Luvice hieroglif ve Fenikece (çift-dilli) taş yazıtlar ortaya çıkardık. Yunanca diye bir dil henüz ortada yok, çünkü ne doğru düzgün yazı yazmaya başlamışlar, ne de Anadoluda o kadar egemenler. Çünkü o dönem egemenlik hala Luvilerde. Fakat taş yazıtlar egemen kültürler, yani hükümdarlar tarafından yazdırılıyor. Helenistik dönemde ise taş yazıt dili egemen olan Yunancaya kaymış. O yüzden biz Luvicenin yokolduğunu varsayıyoruz. Fakat bu, Luvicenin (Karca, Lidce, Likçe) diğer malzemeler üzerine artık yazılmadığını göstermez. Peki neden o dönem yazılmış tüm kayıtları biz bugün Yunanca olarak biliyoruz, ve tüm Antik çağ yazarlarını da Yunan olarak biliyoruz? Çünkü yumuşak malzemeye yazılan her yazı, sadece TEKRARDAN KALEME ALINDIĞI sürece varlığını sürdürebiliyor. Ve bu da özellikle milattan itibaren sadece yunanca olarak devam etmiş. Diğer dillerde yazılar varsa, o diller ilk milenyumda (0-1000) unutuldukça da artık anlaşılmayan bir dil olduğu için tekrardan o dilde kopyalanmamış ve muhtemelen yokedilmiş. Bu yüzden kopyalar üzerinde tek hayatta kalan dil Yunanca olduğu için ve tüm eski metinler yunanca olarak sonraki çağlara aktarıldığı için biz hepsini yunanlar tarafından, yunanca olarak yazılmış olarak biliyoruz. Buna en güzel örnek, Hipokrat ve Galen (en önemli iki tıp yazarı) isimlerine ait eserlerin en eski kaynağı, Araplar tarafından çevrilmiş kopyaları. Yani Islamdan önceye ait hiçbir kopyası bulunmuyor. Yaklaşık 1000 yıllık kopyaları kayıp. Benzer şekilde, Matematik alanında tüm metinlerin en eski kopyaları milattan sonra ilk yüzyıllarda (Romada) yazılmış kopyalar. Biz bunların hiçbirinin orijinallerini bilmiyoruz. Sonuç olarak iki şey ortaya çıkıyor. Biz ne bu “Yunan” yazarlarının aslen yunan veya yunanca yazmış olduklarına emin olabiliyoruz, ne de eski Anadolu halklarının o dönemde yunanlılardan belki çok daha fazla yazılı edebiyatı olup da zaman içinde çürüyüp yokolmadığını bilebiliriz. Çünkü Luvice hieroglif taş yazıtlar mö 1300’de varsa, 800de ve 700de varsa, bunların arasında daha bir çok yazı tatbiki olmadan o yazı dilinin yüzyıllarca sonraya aktarılması zaten mümkün değil. Yunan egemenliği başladıktan sonra da Anadolu halklarının kendi dillerinde birçok şey yazmış olması, hatta Yunan diye bildiğimiz birçok şeyi de onların yazmış olmaları çok garip değil. Fakat maalesef global (akademik ve ana akım) arenada, o dönemki tüm bilim, sanat, düşünce Yunanlara aitmiş, hatta onlar tarafından “icat” edilmiş, Anadolulular da iki lafı bir araya getiremeyecek kadar aptal ve cahil toplumlarmış gibi bir kanı yaratılmış durumda. Yunan karanlık çağından gelip binlerce yıllık anadolu uygarlıklarını istila eden yarı-sivilize toplulukların, Anadoluya bilim, sanat, mimari, kültür ve uygarlık getirmiş, hatta “öğretmiş” olduklarını düşünmek bile zaten başlı başına çok komik.
Hocam siz calismalariniza devam edin, bize anlatmaya devam edin ve sevkinizi kirmayin lutfen. Tarihe arkeolojiye ilgiye duyan bizler cocuklarimiza da ogretecegiz ve zamanla Anadolu tarihine bakis degisecek, okudukca sorguladikca kiymetini anlayacagiz bilecegiz. Soylediginiz tarih yaziminda guya karanlik(!) donemlere dair aciklar, bu konularda akademik egitim almamis hobi olarak okuyanlarin bile dikkatini cekecek kadar acik..
Kültürel emperyalizm ile mücadelenizi takdir ediyorum hocam. Medeniyet bu topraklarda çıktı ve yükseldi. Hakikat güneş gibi parlaktır ve herkes bakmaya cüret edemiyor maalesef.
Tarihte hiçbir toplum sürekli bir gelişim içinde olmuyor. Bilgi, kültür gelişip göç ediyor. Bazen bir süre sonra göçüp geliştiği yerden geri dönüyor. Kimin hangi safhada nasıl bir rol aldığı önemli değil. Önemli olan tüm sürecin, insanlığın ortak uygarlık gelişim süreci içinde bir aşamada yer almak, bir katkı yapmak, duvara bir taş koymak. Bugün için geçmişten rol kapmaya çalışmaktan öte ileriye dönük çalışmanın içinde yer almak, katkıda bulunmak önceliklenmeli.
Hocam minnettarım bu topraklar her dalda kendi dilini oluşturmalıdır. Bu topraklar kendi AYDIN'INI yetiştirmelidir. BATI HAYRANI kompleksinden kurtulmalıdır. Örneğin: Felsefeyi en iyi bilmek ve en iyi aktarmak çok önemlidir; daha önemli olan"Bu Topraklar" kendi felsefe dilini ve felsefesini oluşturmalıdır. Dünya uygarlığına sunmalıdır.
Uygarlık Anadolu'dan Doğdu - Fahri IŞIK Satış fiyatı 1380 ₺ (yazım yanlışı yok) "bin üçyüz seksen TL" Okuyan yok diyen sayın hocama saygılarımı sunuyorum. Sabancı nın koç un torunu olsak alacağız fakat o parayı kitaba verebilme gücü sayılı kişide var.
Atina ➡️ Roma ➡️ Rönesans denkleminde sadece küçük bir değişiklik yapıyorsunuz hocam: Anadolu/Milet👉Atina ➡️ Roma ➡️ Rönesans. Maalesef, Batı merkezli tarih anlayışında bir değişiklik göremiyorum ben. Roma sonrası "Ortaçağ karanlığı"ndaki Bağdat, Semerkand, Buhara bilimi nereye oturuyor mesela? Ya da Milet öncesi Mısır, Sümer hatta Indus uygarlıkları?
Hocam Musterih olunuz. Butun bulgulariniz, calismalariniz tarafimizdan internet uzerinden dunyaya yayiliyor. Hic bir cabaniz bosa degil. Cok degerli ve faydali. Sonuclari tahmin ettiginizden de etkili olacaktir. Yasarken de, oldugunuzde de... Siz Medeniyetimizin gercek kahramanlarindansiniz. Sizi cok seviyoruz.
bencede ustu ortulen bir medeniyet ama bu bence batililarin yazdigi bir tarih oldugu icin kendi kokenlerini yunandan oteye goturmuyorlar ,sanki tarih medeniyet yunanla misirla basladi kesin inaniyorum anadolunun bir cok yeri sular altindayken bile yuksek rakimli yerlerde yasam vardi su kenarlarinda
Anadolu da Türkler geldiğinde bile Hititçe ve Luwice konuşuluyor olmalı ki bizim dilimize de şimdiki Anadolu Türkçesine de girmiş pek çok Hititçe Luwice kelime var : baba çocuk tava iskele … Hititçe Luwice kelimelerdir, Türkçe değildir Yani şimdiki Anadolu kültürü, Türk Hitit Luwi karışımıdır ve biz bu 15000 yıllık Anadolu kültürünün devamıyız.
Dil konusunda hocam haklı Mesela Asya da Türk lerin yaşadığı bir çok yerde rusça konuşuluyor ve rusça yazılıyor. ❗Buna rağmen Asya ve orta asyadaki halk genede Türk 😊🤔
Makale ve kitap ingilizce olmadıkça abd de incelenmiyor. Orasısın ekseriyetide yunan taraftarı ama kaynak ingilizce olunca en azından genç araştırmaçılara mutlaka etki edilir..
Bir daha gösteriyorki bizim tarihimiz 1071 Malazgirt savaşı ile başlamadı bizler uzun bir geçmişin tarihin devemiyiz bu kesin her şeyi yunanlılara bırak sahip çıkmasi kabullenenmeyiz çünkü bu doğru değil böyle değerli hocalarımiz sayesinde dünya ya kabul ettirmemiz lazım
Luvilerin Cezayir bir colonisi varmidir, yerli hak kabil veya berbères de eski yunan sanilan kisiler sahipleninyor dil uzani kilomètres magasins île ortaya koyuyor
Antik Yunan hayranlığını ve Anadolu Mefeniyetini hiçe sayan düşünceyi yerle bir eden bu çok değerli hocamıza candan teşekkürler, saygılar .Bu videoyu hazırlamakta emeği geçen herkese de teşekkürler.
benim gibi meraktan yüzeysel okumalar yapanları fahri hocayla tanıştırdığınız için sizlere çok teşekkür ederim
Men.AzerbaycandanFxri.qocaDuzdeyir.UrarrtodanLikiyeykimi.Talwdar.yasamwdi 7:47 8:14
Fahri Hocamızın anlatımını TEK geçerim!!Saatlerce dinledim ve dinlemeye devam ediyorum.VAR OL SAĞOL HOCAM.İyiki varsınız!
Öncelikle, bu videoyu yapan kardeşime katkılarından dolayı çok teşekkür ederim. Değerli Fahri Işık hocam, ben arkeoloji eğitimi almadım ve sadece bu konuya olan ilgimden dolayı kitabınızı aldım, okumaya çalışıyorum. Fakat kitap dilinin akıcılığı ile ilgili önemli bir sorunum var. Konu son derece ilgimi çekmesine rağmen, cümlelerin uzunluğu ve aynı cümlede iç içe geçen bilgi yoğunluğu anlamamı ve takibimi zorlaştırıyor. Bir paragraflık devrik cümleler var. Siz her şeye son derece hakimsiniz ama benim gibi bu konuya ilgi duyan insanların da akıcı olarak okuyabilmesi, bu bilgilerin yaygınlaşması için eminim çok faydalı olacaktır. Bu eleştirimi sadece yapınızın yaygınlaşması için yaptığım konusundan emin olmanızı dilerim ve emekleriniz için çok teşekkür ederim. - Abdullah Lermi.
Böylesine güzel bir ortamda yayınladığınız bu muhteşem söyleşi için çok teşekkürler.Bu tarz yayınlar olmasa bizler Fahri Hocam gibi duayenlere hiçbir zaman böyle kolayca ulaşıp değerli bilgilerinden faydalanamazdık.Diline emeğine sağlık."Mızrak çuvala sığmaz" der atalarımız.Bu nedenle Fahri Hocamız üzülmesin,mutlaka emeklerinin çabalarının karşılığını görecektir.
Ezberlerin bozulması birçoklarına ağır gelir.. Çok değerli hocamıza sonsuz saygılar, emekleri çok ama çok değerli ve önemli.. Bugün değer verilmezse de gelecekte heykeli dikilecektir eminim..
bu benim de hep sorguladığım bir konu olmuştur bu.bir yunan kolonizasyonu var ancak yunan'dan önce batı anadolu'da yaşayan insanlar da vardı. anglo saxon kolonizasyonundaki gibi kızılderililerin yok edilişi gibi bir şey mi oldu ? yoksa kültürler arasında kaynaşma mı oldu ? biz bunları irdelemeden okuduk ettik. 8. yüzyılda kuzey suriye levant ve mısır ile etkileşime geçen yunan kolonileri nasıl oluyor da batı anadolu'da kimseden etkilenmiyor. ama hocamızın üzerinde durduğu şeylerin önündeki en büyük problem özellikle batı anadolu'daki klasik tabakalarda erken dönemler hakkındaki verilerin çok sınırlı olması...hal böyleyken akademisyenler biraz da duygusal nedenlerden ötürü güzelim mermer sütunları tiyatroları kaldırıp alt tabakalara inmek istemiyorlar... bir başka önemli husus ise işe ideolojik yaklaşım. elbette avrupalılar 18 ve 19. yüzyıldan kalma bir romantizm ile klasik arkeolojiye yaklaştılar/yaklaşıyorlar ve maalesef bizim yerli akademisyenlerimizin de önemli bir bölümünde bu pan-hellenik ekolün etkileri ağır basmakta... işin daha da komik bir kısmı bu pan-hellenik ekolün bir sosyal bilim olan arkeolojide dogmatik bir hale dönüşmüş olması... farklı bir perspektiften yorum getirme kabul görmüyor. panhellenik bakış açısıyla açıklanamayan bir diğer husus ise, neredeyse tüm antik yunan doğa filozoflarının ionia ve batı anadolu kökenli olması. tarihin babası herodotos'un babasının adı bile karca...aslında platon'un atlantis'i ile alakalı kurgu deyip dalga geçerken, kolonizasyon gibi ciddi bir konuda kalan mitosları salt doğru kabul etme yanılgısı da büyük bir ikilem. hocamızın fikirleri şu an için ağırlığı fazla olan panhellenik ekole mensup kesim tarafından benimsenmese bile, dogmatik düşünceyle hareket edilmeyip yeni yorumlar getirmek gerekir. daha geçen sene amerikan chicago oriental studies departmanı konya ovası'nda luvice bir stel buldular üstelik, çağ olarak batı anadolu'da yunanların olduğu bir dönem... söz konusu stelde frigleri savaşta yenen hartapu krallığı diye daha önce hiç adı sanı bilinmeyen bir yerden bahsedilmekte... sözün özü, pan hellenik ekol ile yetişmiş birisi olarak yıllar geçtikçe at gözlüğünü çıkarttım ve daha geniş bir açıdan bakabiliyorum ben de... ama başta da dediğim gibi en büyük problemlerden birisi, bugün bilinen antik kentlerin çoğunda bu izlerin araştırılması için mevcut katmanların kaldırılıp daha alt katmanlara inilmesi gerekmekte o da hem etik hem de lojistik açıdan kazıların altından kalkabileceği bir iş değil.
"Bilimsel Aklın ve Felsefenin" beşiği, Ege Anadolu'nun aslında, Antik Yunan'a ait olmadığı gerçeğini de,
Ege'nin her iki kıyısının filozoflarının düşünce sisteminin farklılığından görebiliyoruz.
Keza Homeros'un İlyada'sında, Truva Savaşında, tıpkı Çanakkale Savaşında olduğu gibi, bütün Anadolunun Truva halkına, Yunan istilasına karşı yardıma gelmiş olmaları bile, Ege-Anadolu'nun, Antik Yunan medeniyetine sosyal, kültürel ve psikolojik olarak ait olmadığını göstermiyor mu..?
Stel ne demek?
I gilizcede bir Steel var
Aklima gelen en yakin kelime o
O kadar kivirmissin ki kavramları bir ucu herkese girer
@@cemasti4524Düz yüzeye kabartmalı yazı ve figür.
@@krbn80
Hangi dil oluyor bu?
Emeğinize yüreğinize sağlık hocam muhteşem sin gurur duyuyorum ülkemizde sizin yüzlerce arkoleji bilim adamları olması dileğiyle teşekkürler
Benim sevgili askerlik arkadaşım Fahri,
1976'da Hacılar kırı'nda anfin kenarında sen bana Anadolu arkeolojisini anlatır, ben de sana Türkiye'nin jeolojisiden bahsederdim. Arkeoloji merakım vardı, o yıllarda
Ceram'ın tanrılar, mezarlar ve bilginler ile tanrıların vatanı Anadolu eserlerini zaten merakla okumuştum. Çok güzel sohbetlerimiz olmuştu.
Geçen kırk dört yıl içinde Antalya'ya iki kez değişik tarihlerde universiteye uğrayıp seni aradığımda bir görevli Almanya'da, sonuncusunda da İngiltere'de convention'da olduğun söylenmişti. Bir daha da aramak mümkün olmadı. Hem mesleğim icabı hem de Ankara dağcılık ve kış sporları kulübü üyesi olduğumdan Anadolu arkeolojisiyle hep ilgilendim. Amatör bir meraklı ve araştırmacı olarak analitik düşünen biri olarak bile batı Anadolu medeniyeti içinde yunan'ın ve Helenistik dönem diye bir evre akla ziyan olarak düşünüyordum. Bir ikincisi de tarihte hiç var olmamış "Bizans imparatorluğu"dur.
Helenistik dönem dedikleri MÖ 335'de Mekadon iskender'in Anadolu'yu işgaliyle başladığı mı?
İşgal sonrası Batı Anadolu'da resmi lisan Yunanca şartıyla belgelerde "yazıtlarda" Yunanca olması. Kafama takılan kullanılan harfler aslında Yunan harfleri mi yoksa Luvi harfleri mi olduğu. Eğer kullanılan harfler batı Anadolu medeniyeti kökenli ise ki VTR'lerinden birinde bir yerde Frig harflerinden bahsediyorsun.
Öne sürülen tezin çok önemli.
Artık Türkiye arkeologları ki sen öncü olmuşsun, Anadolu medeniyetinin doğru tarihi ve arkeolojisi ortaya konmalı.
Çalışmalarında başarılarını candan diliyorum. Ayrıca seni dünya gözüyle de görmek isterim.
harikasınız, beni duygulandırdınız..
@@eminberkeaydn543 Teşekkürler.
Türkiye arkeolojisiyle tüm tarihini yeniden kendi yazmalıdır.
Çok çok önemli bir konu değerli Fahri hoca ile bizleri aydınlattığınız için teşekkürler. Ah Atatürk sağ olsaydı demeden edemiyorum..
Sevgili hocamızı çoğaltmak lazım. Çok bilgili ve tv lerde de halkımıza ulaşmalı. Sevgiler.
Saygıdeğer Fahri Hocamdan hem lisans döneminde aldığım derslerde, bize verdiğiniz eşsiz bilgiler için hem de y.lisans danışmanim (mezun olamasam da ) olarak, bizlere Arkeoloji biliminin ne olduğunu öğrettiğiniz için size çok teşekkür ederim. Sizi çok seviyoruz, Işığınız daim olsun..🙏🙏
Gerçekten soluksiz izliyoruz. Binlerce kez teşekkür ederiz.
Sayın Fahri Işık hocam. Ağzınıza, emeğinize, yüreğinize sağlık.
Umarım milletçe uyanır, Anadolu nun kadim halkı olduğumuz gerçeğini kavrarız.
Görüşlerimizden döneriz hocam. Akıl ve bilim yolundan dönmeyiz. Arkeolojik bulguların doğrultusunda görüş değiştirmek bilimsel ahlak gereğidir. Kitabınızı okuyorum. Fahri hocam ve Aykan kardeşimi emek ve çabalarınızdan dolayı tebrik ediyorum.
Bravo çok güzel devamını diliyorum
Ne zengin, ne dolu dolu bir sohbet. Tarihe ilgi duyanlar için inanılmaz iştah açan bir yayın olmuş. Kullandığınız görsel içerikler ve kaynak önerileriniz de çok besleyici. Konuyla ilgili devam videoları bizi çok mutlu eder. Emeğinize ve sohbetinize sağlık 🙏
Kitabınızı aldım, okudum. Muhteşemsiniz. İyi ki varsınız. Gerçekler kendini inşaa edecek, Avrupa'nın dayattığı Yunan merkezli bakış açısı elbet değişecektir. Mızrak çuvala sığmaz:) Çok güzel özetlemiş İlknur Hanım. Halikarnas Balıkçı'sının da kulakları çınlasın:)
Videoyu hazırlayan herkese çok teşekkürler.
Bu kitabı nereden aldınız acaba. Hiçbir yerde bulamıyorum
Fahri Hoca ile tanışmayı çok isterdim, ne kadar iyi bir insana benziyor ve ne kadar dolu. Uzun ömürleriniz olsun hocam.
Sayın Fahri hocam emeğinize bilginize sağlık, çok teşekkürler.
Yüreginize sağlık hocam bilginiz daim olsun
Muhteşem çok teşekkür ederim yüreğinize emeğinize sağlık saygıyla selamlıyorum
FAHRİ HOCAMIZ
O KADAR BÜYÜK BİR İŞ YAPMAKTADIR Kİ DEĞER BİÇMEK GERÇEKTEN ÇOK ZOR.
PAHA BİÇİLMEZ TESPİTLER.
TARİH YENİ BAŞTAN YAZILMALIDIR.
FAHRİ HOCAMIZA BİNLERCE KERE TEŞEKKÜR EDERİZ.
AYKAN BEYE AYRICA TEŞEKKÜR EDERİZ.
Anadolu'ysa Anadolu, Persse Pers, Helen'se Helen, Hitit'se Hitit demedikten sonra bizim yaptığımız bilim olmaz. Masal devrinin sona ermesi için elimizden geleni yapacağız hocam...
Harika bir röportaj, çok değerli bilgiler aldık. Fahri hocamıza tüm emeklerinden dolayı ve size teşekkür ederiz. Okuyacağız Fahri Hocamızın kitabını.
Şahane. Hoca keşke neolitik' e kadar giderek birşeyler de anlatsaydı :) Çok teşekkürler.
Hocam çok teşekkür ederim, kitabı hemen okuyacağım. Aykan bey çok güzel bir söyleşiydi, emeğinize sağlık sizin de.
Fahri Hocam büyük bir zevkle dinledim yüreğinize bilginize sesinize sağlık en kısa zamanda kitabınızı okuyacağım benim tek Arzum yazmış olduğunuz kitabın hak ettiği değeri bulması saygılar
Çok teşekkür, Hocam. Aydınlattınız bizləri🙏
Bravo hocamız.
teşekkürler....ne güzel anlattınız...güneş balçıkla sıvanmaz...
Emeğinize sağlık hocam en azından tarihi bir belge kayıt larda var bu o kadar değerli ki
Aydınlanıyoruz. Çok teşekkür ederim
Kaç kez dinledim 2.3. Ama değer FAHRI HOCAM VE EMEĞİ GEÇEN HERKESİ KUTLAMAK ISTIYORUZ.!!
Bir konu bu kadar acık ve net,bukadar güzel anlatılır...çok teşekkürler hocam
Gerçekten çok önemli bilgiler içeren bir video.Hocanın kitabını mutlaka okuyacağım.
Ne harika bi insanmissiniz yeni tanidim,hem bilgilendim hem ruhum dinlendi..
Sagolasiniz varolasiniz. Cok aydinlatici bir yayin oldu.
Muhteşem soyleşi oldu gerçekten.
Hemen kitabınızı aldım hocam emeklerinize sağlık teşekkürler
Her yeni dusunce kaygi yaratir eskinin uzerinde, zordur yeniyi kabullenmek , dusunceleriniz, hakettigi degeri bizim gozumuzde simdiden kazanmistir.
Pergamon krallığını kuran aile de Anadolulu (İzmit tarafında) Pergamon'da yazıtlar Yunanca ama o dönem halkın ne konuştığunu hiç bilmiyoruz. Osmanşı'da da Türkçe konuşmak ilkellik kabul ediliyordu ama halk Türkçe konuşuyordu.
Hocam ağzınıza sağlık. Kitabınızı okumamış olma ayıbımı derhal düzelteceğim.
Çok teşekkür ederiz🙏🥰
aydınlandım teşekkürler
Harikasınız
Hocam emeğinize yüreğinize azminize sağlık
Keşke tüm makalelerinizi Türkçe de yazsaydınız. Emeklerinize gönlünüze dürüstlüğünüze sağlık.
Hocamıza teşekkür ederiz birde kitaplarının düzgün bilim amacında bir yayın evinde yeniden basılması gerekiyor ulaşmak zor. İletilirse seviniriz
Teşekkürker hocam. Anadoluya hayran Bıraktın bizi. Emeğinize sağlık. Luvileri çok merak ediyorum
hocam siz tarihe geçeceksiniz, çok nadir insanlardan birisinz
sağ olun
Hocamın agzına saglık takibe aldım her konusmasını dinleyecegim kanala tesekkurler❤
Hocam çok teşekkür ederim. İzindeyiz🤗
Türkler yaptı..Yunanlilar yazdı diye duymuştum ..bugün sayenizde hocam cevabını aldım..çok ama.çok teşekkürler..
Yüreğinize sağlık
Anlatım arasına bahsedilen buluntuların görsellerini ekleyebilir misiniz? Çok güzel anlatıyor Hocamız, teşekkürler.
öncelikle böyle üstün insanlarla karşılaşmak, çok güzel, umut verici.
iş sanat videolarının üzerine bu videoyu izledim olağanüstü şeyler öğrendim.
Baklavaya sahip çıktığımız gibi, tarihimize de sahip çıkabilsek keşke.
Siz önceden uygardınız, parayı, ticareti, sanatı, yazıyı sizlerin ataları yaptı demek siz de yapın demek. bunun politikacılar, islamcılar gibi halkımızı sömüren kesimler tarafından isteneceğini hiç sanmıyorum.
❤❤çok teşekkürler
Cok tesekkurler
Hocam ağzınıza sağlık 🙏🙏🙏
Teşekkürler
50:40 402''de Atina'da toplanıyorlar.. Milet Alfabesini kabulleniyorlar
Hocam sizleri çok seviyorum iyiki varsınız Allah'a emanet olun ❤
DERT GÖRMEYESİN FAHRİ HOCAM.
DİNLEDİKÇE KONU KONUYU AÇIYOR.
Herkes aydınlanacak sevgili hocam🍀likyalı ,lada kadını olarak….herşey ortaya net bir şekilde çıkacak.
Çok güzel konuşma ve anlatım
Hocam ,bilginize ve dürüstlüğünüze sağlık.
Çanakkale’yim.
Babam başlamıştı Truva’lnın!Yunan kenti devleti olmadığını,Afrodit’in,Apollon’un,Artemis’in bir Anadolu tanrıçaları,tanrısı olduğunu savunurdu.
Ben kendimi bildim bileli bunu savundum.
1993 doğumlu bir kızım var Adı nüfus kağıdında AFRODİT Kardelen Adsal.
Kızım ünv. Okurken enerji müh.liği okurken sanat tarihi dersi aldı.
Derse ilk girdiğinde sanat tarihi hocası kendisini “aramızda bir Yunan tanrıçası var ,” diye tanıtıyor.
Kızım şimdi akademik kariyerini yapıyor.
Yenilenebilir ve sürdürebilirler konusunda dünyanın sayılı uzmanlarından biri yurt dışında gittiği heryerden kendisine “Yunan’mısınız sorusuna Afrodit’in ve Troya’nın Anadolu’nun bağrında doğmuş olduğunu,Luvi’lerin eş Yunan’lılarla hiçbir bağlantısı olmadığını anlatıyor.
Kitaplarınınızı ilk maaşımda alacağım (malum emekliler maaş gününü bekler.)
Ola ki bilinen kitapçılarda kitaplarınızı bulamazsam siz nerede bulacağımın bilgisini verebilirmisiniz?
Çalışmalarınız da başarılar dilerim.
.
Bir şeye dikkat çekmek istiyorum. Umarım hocamız da okur ve değerlendirir.
Luvice 1000 yıl boyunca yazısız bir dil olarak varlığını sürdürdü diyoruz. Yalnız şöyle bir gerçek var. Bizim elimizdeki tüm Antik ve öncesi yazı örnekleri iki şeye dayanıyor.
1- Taş yazıtlar,
2- Son 2000 yılda tekrardan kaleme alınmış kopyalar.
2000 yıldan daha eski Yunanca yazılar da aslında Luvice olanlar gibi çok kısıtlı. Örneğin 2300 yıllık bir Homer metninin ufak bir parçası var en eski kopyası olarak, ve liğme liğme olmuş durumda.
Oradan şu sonuca varabiliriz. Fenikeliler mö 1200den itibaren, kendi yazılarıyla birlikte papirüs ve mürekkeple dayanıksız yazı tekniklerini de yayıyor. Tabi papirüs haricinde deri üzerine ve duvarlara da yazı yazılabiliyor boya ile.
Çivi yazısı olmadığı için de, kil tabletlere artık pek yazı yazılmıyor. Bronz çağındaki Hititler bile çivi yazısıyla 30 bin tablet kayıt tutmuşken, Luvilerin sadece birkaç taş anıtla uygarlığını 1000-1500 yıl daha sürdürdüğünü düşünebilir miyiz?
Milat öncesinden elimize ulaşan yazıların çoğu kil tablet, çanak çömlek, ve taş yazıt. Papirüs, deri ve boya kullanılanlar 2000 yıl dayanmıyor.
Örneğin mö 800-700 yıllar arasında hala Luvice hieroglif ve Fenikece (çift-dilli) taş yazıtlar ortaya çıkardık. Yunanca diye bir dil henüz ortada yok, çünkü ne doğru düzgün yazı yazmaya başlamışlar, ne de Anadoluda o kadar egemenler. Çünkü o dönem egemenlik hala Luvilerde.
Fakat taş yazıtlar egemen kültürler, yani hükümdarlar tarafından yazdırılıyor. Helenistik dönemde ise taş yazıt dili egemen olan Yunancaya kaymış. O yüzden biz Luvicenin yokolduğunu varsayıyoruz.
Fakat bu, Luvicenin (Karca, Lidce, Likçe) diğer malzemeler üzerine artık yazılmadığını göstermez.
Peki neden o dönem yazılmış tüm kayıtları biz bugün Yunanca olarak biliyoruz, ve tüm Antik çağ yazarlarını da Yunan olarak biliyoruz?
Çünkü yumuşak malzemeye yazılan her yazı, sadece TEKRARDAN KALEME ALINDIĞI sürece varlığını sürdürebiliyor. Ve bu da özellikle milattan itibaren sadece yunanca olarak devam etmiş. Diğer dillerde yazılar varsa, o diller ilk milenyumda (0-1000) unutuldukça da artık anlaşılmayan bir dil olduğu için tekrardan o dilde kopyalanmamış ve muhtemelen yokedilmiş.
Bu yüzden kopyalar üzerinde tek hayatta kalan dil Yunanca olduğu için ve tüm eski metinler yunanca olarak sonraki çağlara aktarıldığı için biz hepsini yunanlar tarafından, yunanca olarak yazılmış olarak biliyoruz.
Buna en güzel örnek, Hipokrat ve Galen (en önemli iki tıp yazarı) isimlerine ait eserlerin en eski kaynağı, Araplar tarafından çevrilmiş kopyaları. Yani Islamdan önceye ait hiçbir kopyası bulunmuyor. Yaklaşık 1000 yıllık kopyaları kayıp.
Benzer şekilde, Matematik alanında tüm metinlerin en eski kopyaları milattan sonra ilk yüzyıllarda (Romada) yazılmış kopyalar.
Biz bunların hiçbirinin orijinallerini bilmiyoruz. Sonuç olarak iki şey ortaya çıkıyor. Biz ne bu “Yunan” yazarlarının aslen yunan veya yunanca yazmış olduklarına emin olabiliyoruz, ne de eski Anadolu halklarının o dönemde yunanlılardan belki çok daha fazla yazılı edebiyatı olup da zaman içinde çürüyüp yokolmadığını bilebiliriz.
Çünkü Luvice hieroglif taş yazıtlar mö 1300’de varsa, 800de ve 700de varsa, bunların arasında daha bir çok yazı tatbiki olmadan o yazı dilinin yüzyıllarca sonraya aktarılması zaten mümkün değil.
Yunan egemenliği başladıktan sonra da Anadolu halklarının kendi dillerinde birçok şey yazmış olması, hatta Yunan diye bildiğimiz birçok şeyi de onların yazmış olmaları çok garip değil.
Fakat maalesef global (akademik ve ana akım) arenada, o dönemki tüm bilim, sanat, düşünce Yunanlara aitmiş, hatta onlar tarafından “icat” edilmiş, Anadolulular da iki lafı bir araya getiremeyecek kadar aptal ve cahil toplumlarmış gibi bir kanı yaratılmış durumda.
Yunan karanlık çağından gelip binlerce yıllık anadolu uygarlıklarını istila eden yarı-sivilize toplulukların, Anadoluya bilim, sanat, mimari, kültür ve uygarlık getirmiş, hatta “öğretmiş” olduklarını düşünmek bile zaten başlı başına çok komik.
Hayran olmamak elde değil
Hocam siz calismalariniza devam edin, bize anlatmaya devam edin ve sevkinizi kirmayin lutfen. Tarihe arkeolojiye ilgiye duyan bizler cocuklarimiza da ogretecegiz ve zamanla Anadolu tarihine bakis degisecek, okudukca sorguladikca kiymetini anlayacagiz bilecegiz.
Soylediginiz tarih yaziminda guya karanlik(!) donemlere dair aciklar, bu konularda akademik egitim almamis hobi olarak okuyanlarin bile dikkatini cekecek kadar acik..
Okuyacağım hocam teşekkürler 😊
Halikarnas Balıkçısı ve Şadan Gökovalı yı anımsadım....iddiaları doğrulanmış oluyor.
Kültürel emperyalizm ile mücadelenizi takdir ediyorum hocam. Medeniyet bu topraklarda çıktı ve yükseldi. Hakikat güneş gibi parlaktır ve herkes bakmaya cüret edemiyor maalesef.
Sizi elestirebilmek için bilgide derinleşmek gerekir Fahri Hocam
Tarihte hiçbir toplum sürekli bir gelişim içinde olmuyor. Bilgi, kültür gelişip göç ediyor. Bazen bir süre sonra göçüp geliştiği yerden geri dönüyor.
Kimin hangi safhada nasıl bir rol aldığı önemli değil. Önemli olan tüm sürecin, insanlığın ortak uygarlık gelişim süreci içinde bir aşamada yer almak, bir katkı yapmak, duvara bir taş koymak.
Bugün için geçmişten rol kapmaya çalışmaktan öte ileriye dönük çalışmanın içinde yer almak, katkıda bulunmak önceliklenmeli.
Hocam minnettarım bu topraklar her dalda kendi dilini oluşturmalıdır. Bu topraklar kendi AYDIN'INI yetiştirmelidir. BATI HAYRANI kompleksinden kurtulmalıdır. Örneğin: Felsefeyi en iyi bilmek ve en iyi aktarmak çok önemlidir; daha önemli olan"Bu Topraklar" kendi felsefe dilini ve felsefesini oluşturmalıdır. Dünya uygarlığına sunmalıdır.
Uygarlık Anadolu'dan Doğdu - Fahri IŞIK Satış fiyatı 1380 ₺ (yazım yanlışı yok) "bin üçyüz seksen TL" Okuyan yok diyen sayın hocama saygılarımı sunuyorum. Sabancı nın koç un torunu olsak alacağız fakat o parayı kitaba verebilme gücü sayılı kişide var.
Selamlar
Atina ➡️ Roma ➡️ Rönesans denkleminde sadece küçük bir değişiklik yapıyorsunuz hocam:
Anadolu/Milet👉Atina ➡️ Roma ➡️ Rönesans.
Maalesef, Batı merkezli tarih anlayışında bir değişiklik göremiyorum ben.
Roma sonrası "Ortaçağ karanlığı"ndaki Bağdat, Semerkand, Buhara bilimi nereye oturuyor mesela?
Ya da Milet öncesi Mısır, Sümer hatta Indus uygarlıkları?
Bu tür hala yasiyor mu yahu.
Hocam Musterih olunuz. Butun bulgulariniz, calismalariniz tarafimizdan internet uzerinden dunyaya yayiliyor. Hic bir cabaniz bosa degil. Cok degerli ve faydali. Sonuclari tahmin ettiginizden de etkili olacaktir. Yasarken de, oldugunuzde de... Siz Medeniyetimizin gercek kahramanlarindansiniz. Sizi cok seviyoruz.
Bildiğini paylaşmadıktan sonra onun anlamı yok ki/hocamdan alacağımı aldım sağolsunlar
İşin gerçeği şu ki ''Tarih'' batılılardan ve onların dayatmalarını benimseyen resmi tarihçilerden öğrenilmez.
🙏🥰🥰🇹🇷
Hocam soyadınız da olduğu gibi ,luvi (ışık)toplumun size bir misyonudur bu açıklamaların,kim bilebilir?
bencede ustu ortulen bir medeniyet ama bu bence batililarin yazdigi bir tarih oldugu icin kendi kokenlerini yunandan oteye goturmuyorlar ,sanki tarih medeniyet yunanla misirla basladi kesin inaniyorum anadolunun bir cok yeri sular altindayken bile yuksek rakimli yerlerde yasam vardi su kenarlarinda
Albert Einstein, eski yanlış bilgileri değiştirmenin güçlüğü konusunda: "Önyargıları parçalamak, atomu parçalamaktan daha zordur” diyor.
Uygarlik anadoluda dogdu ancak baktiki burada olmuyor göçetti.
Bizdeki üniversite hocaları Avrupa’nın fikirlerine karşı çıkarlarsa dışlacaklarından korkuyorlar
Sadece 877 beğeni. Çok az
👏👏👏👏👏👏👍
Anadolu da Türkler geldiğinde bile Hititçe ve Luwice konuşuluyor olmalı ki bizim dilimize de şimdiki Anadolu Türkçesine de girmiş pek çok Hititçe Luwice kelime var : baba çocuk tava iskele … Hititçe Luwice kelimelerdir, Türkçe değildir Yani şimdiki Anadolu kültürü, Türk Hitit Luwi karışımıdır ve biz bu 15000 yıllık Anadolu kültürünün devamıyız.
Bu toprakların ismi bile özel Anadolu … Doğuran topraklar
Dil konusunda hocam haklı Mesela Asya da Türk lerin yaşadığı bir çok yerde rusça konuşuluyor ve rusça yazılıyor. ❗Buna rağmen Asya ve orta asyadaki halk genede Türk 😊🤔
🙏🏻
Makale ve kitap ingilizce olmadıkça abd de incelenmiyor. Orasısın ekseriyetide yunan taraftarı ama kaynak ingilizce olunca en azından genç araştırmaçılara mutlaka etki edilir..
İngiltere de de Galce ve İskoçça farklı dillerdir Hepsi İngilizce de bilir konuşur ama anadilleri farklıdır Kelt uygarlığına Keltçe ye dayanır
Bugüne hükmeden tarihe hükmeder,
tarihe hükmeden bugüne hükmeder..Orwell
Bir daha gösteriyorki bizim tarihimiz 1071 Malazgirt savaşı ile başlamadı bizler uzun bir geçmişin tarihin devemiyiz bu kesin her şeyi yunanlılara bırak sahip çıkmasi kabullenenmeyiz çünkü bu doğru değil böyle değerli hocalarımiz sayesinde dünya ya kabul ettirmemiz lazım
👏👏👏👏👏👏 Aynı fikirdeyim. Biz Türkler bu toprakların kadim halkıyız.
♥️
Luvilerin Cezayir bir colonisi varmidir, yerli hak kabil veya berbères de eski yunan sanilan kisiler sahipleninyor dil uzani kilomètres magasins île ortaya koyuyor
Dücane Cündioğlu brought me here