Türkçe Öğrenmek Zor Mu? Yabancılar Ne Düşünüyorlar?

แชร์
ฝัง
  • เผยแพร่เมื่อ 23 พ.ค. 2020
  • Türkçe öğrenmenin nasıl bir duygu olduğunu hiç düşündünüz mü? Bizler hep İngilizce, Almanca, Fransızca gibi dillerin nasıl öğrenildiğine ve ne kadar zor olduklarına odaklandık. Peki ya Türkçe öğrenmek? Haydi gelin Julia'ya kulak verelim ve ondan duyalım Türkçe öğrenmek nasıl bir şeymiş :)
    Julia Graner'in TH-cam Kanalı:
    / @juliagrnr
    Julia'nın Instagram Profili: juliagrnr?...
    📢 Diğer Sosyal Medya Hesaplarımızı Takip Etmeyi Unutmayınız!
    ► Instagram: rb.gy/38tehp
    ► Facebook: rb.gy/ahogcn
    📚 Bakmanız Gereken Oynatma Listeleri
    ► A1 Almanca Dersleri: rb.gy/rqu2om
    ► A2 Almanca Dersleri: rb.gy/gwnm2v
    ► BeGi BeGi'nin Hayatından: rb.gy/jtoswj
    ► Almanca Öğrenme Taktik ve Önerileri: rb.gy/inlohf
    ► Almanca Kelime Ezberleme: rb.gy/de6djf
    ► Almanca Sınavları Goethe/Telc/Aile Birleşimi/: rb.gy/fbotr4
    ► Almanya'da Yaşam | Eğitim | Çalışma: rb.gy/jqbbcq

ความคิดเห็น • 146

  • @koltigin4097
    @koltigin4097 4 ปีที่แล้ว +55

    Dilbilimci olarak söyleyebilirim ki Türkçe öğrenmesi zor bir dildir. Sondan eklemeli bir dil olması hem Türkçeyi pratik bir dil yapıyor hem de öğrenmesi zor bir dil haline getiriyor. Türkçenin esas zor olduğu kısım bu noktadır. Mesela "geliyordunuz" (geniş zamanın hikayesi), "gitmişsem" (öğrenilen geçmiş zamanın şartı) gibi bir ifadeler için Avrupa dillerinde cümle kurmak gerekir, hatta bazı dillerde de bu ifadelerin zaman olarak karşılıkları yoktur, edatlardan yardım alır. Hele ki birleşik katmerli çekimlerin Avrupa dillerinde doğrudan karşılıkları yoktur. Mesela: "okuyacak idiysem" (gelecek zaman hikayesinin şartı). Bu arada Türkçenin pratik bir dil olmasının savaşlarla bir ilgisi yoktur, dilin oluşumu bu şekildedir. Bu arada Almanca kelime bakımından zengin bir dildir ve birkaç kelimenin birleşmesiyle yeni kelimeler türetildiği için Almanca öğrenecekleri genel olarak zorlar diye düşünüyorum. Bu arada Türkçedeki Fransızca kelimeler genel olarak Osmanlı'nın son dönemlerinde Fransa'yla yakın ilişkiler kurmasından ve Fransız edebiyatının rağbet görmesinden ileri geliyor. Bizim hikaye ve roman yazarı çoğu edebiyatçımız Fransız edebiyatından etkilenmiştir ve bu kişiler iyi derecede Fransızca bilirlerdi. Mesela Tevfik Fikret, Şemseddin Sami, Şinasi, Namık Kemal vesaire gibi.

    • @sercaneker8243
      @sercaneker8243 4 ปีที่แล้ว +7

      Bir yerde Türk dilllerinin fiil temelli diller olduğunu okumuştum.Asyada yaşamını devamlı oraya buraya göçerek,harala gürele savaşarak idame ettiren bir topluluk için bu mantıklı gelmişti bana.Yani orada yazdığına göre Türk dillerinde kavramdan çok hareketi anlatan kelimeler bulunurmuş.Bu yüzden Türkler başkalarıyla karşılaşınca onlardan hareket değil de daha çok kavram içeren kelimeleri almışlar.Ne kadar doğru bilmem.Kulağa mantıklı geliyor.

    • @mimi-is1sw
      @mimi-is1sw 3 ปีที่แล้ว

      Sizin Almanca'dan haberiniz yok galiba

    • @muharremyldrm3312
      @muharremyldrm3312 2 ปีที่แล้ว

      Türkçeyi zor yapan şey gramer yapısı değil, tek bir kelimeye onlarca anlam sığdırılabiliyor olması ve de çok serbest, özgür bir dil olması. Hangi kelimeyi nerde kullanırsanız kullanın anlatmak istediğiniz, vermek istediğiniz mesajı bir şekilde veriyorsunuz lakin çıkıp ta bunu Türkçe bilmeyen birisine anlatmak oldukça zordur. Bu mantığı kapan birisi rahatlıkla Türkçe öğrenebilir. He/she/it gibi cinsiyet ve canlı cansız ayrımı yoktur bizim dilimizde "o" kelimesi yeterlidir ama bunu gelde bilmeyene anlat :)))

    • @Abeturk
      @Abeturk 2 ปีที่แล้ว +3

      29+ tenses in turkish language
      Anatolian Turkish verb conjugations
      A= To (towards /~for) (for words with a thick vowel in the last syllable)
      E= To (towards /~for) (for words with a thin vowel in the last syllable)
      Okul=School
      U=(ou)=it’s (that)>(I /U /i /ü=~it’s about)
      Git=Go
      Mak/Mek (emek)=exertion /process
      Git-mek=(verb)= to Go (the process of going= getmek =to get there)
      Gel-mek= to Come
      1 .present continuous tense (right now or soon, now on or later, currently or nowadays)
      Used to explain the current actions or planned events (for the specified times)
      YOR-mak =to tire ( to try , to deal with) >Yor=~go over it (yorgunum=I’m tired)
      A/E Yormak=(to arrive at any idea/opinion over what it is)
      I/U Yormak=(to arrive wholly over it)
      used as the suffix=” ı/u - i/ü + Yor"
      positive
      Okula gidiyorsun ( you are going to school)= Okul-a Git-i-yor-u-Sen >(You’ try to Go to school) =School-to Go-to-try that-You<
      Evden geliyorum ( I'm coming from home) = Ev-de-en Gel-i-yor-u-Men >(from Home I’ try to Come) =Come-to-try that-Me Home-at-then<
      negative
      A)..Mã= Not B)Değil= it's not (the equivalent of)
      examples
      A: Okula gitmiyorsun ( you’re not going to school)= Okul-a Git-Mã-i-yor-u-Sen >You don't try to Go to school
      B: Okula gidiyor değilsin ( you aren’t going to school)=Okul-a Git-i-yor değil-sen >You aren't try..to Go to School
      Question sentence:
      Mã-u =Not-it =(is) Not it?
      Used as the suffixes =" Mı / Mu / Mi / Mü “
      Okula mı gidiyorsun? ( Are you going to school )= Okul-a Mã-u Git-i-yor-u-sen? (To-school/ Not-it / You-try-to-go)(Are you going towards the school or somewhere else?)
      Okula gidiyor musun? ( Do you go to school )= Okul-a Git-i-yor Mã-u-sen ? (To school /Try-to-go /Not-it-you)(~You try to go to school (now) or not ?) (~Do you go to school ? (at some specific times)
      Okula sen mi gidiyorsun ? (Are (only) you that going to school?)
      2 .simple extensive tense ( it's used to explain our own thoughts about the topic)
      (everytime, always, often, rarely, any time, sometimes, now on, soon or afterwards /gets a chance/ it's possible/ inshallah )
      positive
      VAR-mak = to arrive -at (to attain)
      (var= ~have got) used as the suffixes >"Ar-ır-ur" (for bold vowel)
      ER-mek= to get -at (to reach)
      (er= ~become got) used as the suffixes >"Er-ir-ür" (for thin vowel)
      examples
      Okula gidersin ( You get to go to school)= Okul-a Git-e-er-sen > You become got (a chance) to go to school
      Kuşlar gökyüzünde uçar (lar) (~ Birds fly in the sky )=Kuş-lar gökyüzü-n’de uç-a-var(u-lar)= The birds have got (an opportunity) to fly in the sky/ ~ Birds arrive flying in the sky
      Bunu görebilirler = (They can see this) = Bu-n’u Gör-e-Bil-e-er-ler =(They-get-to-Know-to-See this-what’s)>They get (at) the knowledge to see what this is
      Question sentence:
      in interrogative sentences it means : what do you think about this topic?/ is not it so?
      Okula gider misin? (Do you get to go to school ?)= Okul-a Git-e-er Mã-u-Sen >~You get to Go to School -is Not it?=~What about you getting to go to school
      Okula mı gidersin? =Do you get to go to school or somewhere else ?
      negative
      Bas-mak =to dwell on/ to tread on (bas git= ~leave and go > pas geç=pass by> vaz geç=give up
      Ez-mek = to crush (ez geç= think nothing about > es geç=skip/ quit thinking about)
      Mã= Not
      the suffix ="MAZ" Ma-bas=(No pass)=Na pas=(not to dwell on)>(to give up) (for bold vowel)
      the suffix ="MEZ" Mã-ez= (No crush) =does not>(to skip) (for thin vowel)
      examples
      Okula gitmezsin (you don't/ won't go to school)= Okul-a Git-mã-ez-sen > you skip of going to school
      Babam bunu yapmaz (my dad doesn't do this)= Baba-m bu-n’u yap-ma-bas > my dad doesn't dwell into doing this
      Niçün bunlara da bakmazsınız =Why don't you look at these too =Ne-u-çün bu-n’lar-a da bak-ma-bas-sen-iz (2. plural)> what-that-factor you give up looking at these too
      3.simple future tense (soon or later)
      Used to describe events that we are aiming for or think are in the future
      Çak-mak =~to fasten , ~to tack, ~to keep beside (for thick vowel)
      Çek-mek=~to attract , ~to pull ,~to feel inside , ~to take along, ~to want / to will (for thin vowel)
      can be pronounced as a/ı/u+ jeok or e/i/ü+ jaek in spoken language
      positive..
      Okula gideceksin ( you'll go to school)= Okul-a Git-e-çek-sen (~You fetch/take (in mind)-to-Go to school)
      Ali kapıyı açacak ( Ali is gonna open the door)= Ali Kapı-y-ı Aç-a-çak (~Ali wants/takes to open the door)
      negative
      A. Okula gitmeyeceksin (you won't go to school)= Okul-a Git-mã-e-çek-sen (~you don't keep/take (in mind) to go to school)
      B. Okula gidecek değilsin (you aren't gonna go to school)= Okul-a Git-e-çek değil-sen >~you're not (wanting/wanted) to go to school
      4 . simple past tense (currently or before)
      Used to explain the completed events we're sure about
      Di = now on (anymore) Di-mek(demek) = ~ to deem , ~ to mean, ~ to think this way
      Used as the suffixes= (Dı /Di /Du/ Dü - Tı /Ti /Tu /Tü)
      positive
      Okula gittin = You went to school = Okul-a Git-di-N
      Dün İstanbul'da kaldım= I stayed in Istanbul yesterday
      Okula gittin mi ? (Did you go to school ?)= Okul-a Git-di-n Mã-u?> You went to school or not?
      negative
      Okula gitmedin =You didn't go to school / Okul-a Git-mã-di-N
      Bugün pazara gitmediler mi? =Didn't they go to the (open public) market today?
      Dün çarşıya mı gittiniz? =Where did you go yesterday, to the (covered public) market?
      Akşamleyin bakkala/markete gittik mi?= Did we go to the market-shop in this evening?
      5 .narrative past tense- (just now or before)
      Used to explain the completed events that we're unsure of
      MUŞ-mak = ~ to inform (muşu=inform /notice> muşuş/mesaj=message /muştu=müjde=evangel)
      that means -I've been informed/ I heard that/ I noticed that/ I got it/ I found out that/ or it seems such (to me)
      used as the suffixes= (Mış/ Muş - Miş/ Müş)
      positive
      Okula gitmişsin= I heard that you went to school> Okul-a Git-miş-u-sen
      Yanlış yapmışım=~I noticed I made something wrong >Yaŋlış Yap-muş-u-men
      Okula gitmiş durumdasın=You've gone to school
      Yanılmışım=(got it) I'm fallen in a mistake
      negative
      A. Okula gitmemişsin (I’ve learned> you didn't go to school)= Okul-a Git-mã-miş-sen (I heard you've not been to school)
      B. Okula gitmiş değilsin =(You haven't gone to school) Okul-a Git--miş değil-sen
      in a question sentence it means: Do you have any inform about?- did you hear- are you aware -does it look like this?
      İbrahim bugün okula gitmiş mi? =Have you heard that did Abraham go to school today?
      6.Okula varmak üzeresin =You're about to arrive at school
      7.Okula gitmektesin (You're in (process of) going to school)= ~you’ve been going to school
      8.Okula gitmekteydin =~You had been going to school /Okula gidiyor olmaktaydın
      9.Okula gitmekteymişsin =I learned/heard >you've been going to school
      10.Okula gidiyordun (Okula git-i-yor er-di-n) = You were going to school
      11.Okula gidiyormuşsun (Okula git-i-yor er-miş-sen)= I heard that you are going to school > I learned you were going to school
      12.Okula gidiyor olacaksın (Okula git-i-yor ol-a-çak-sen)= You will be going to school
      13.Okula gitmekte olacaksın (Okula git-mek-de ol-a-çak-sen)= You will have been going to school
      14.Okula gitmiş olacaksın (Okula git-miş ol-a-çak-sen)= You will have gone to school
      15.Okula gidecektin (Okula git-e-çek er-di-n)(You would gonna go to school) (~You would go to school )(Said you or I had thought you'll be going to school)
      16.Okula gidecekmişsin (Okula git-e-çek ermişsen)=I learned you'll go to school>I heard that you'd like to go to school
      17.Okula giderdin ( Okula git-e-er erdin)=You used to go to school bf >~You would go to school
      18.Okula gidermişsin ( Okula git-e-er ermişsen)=I heard that you used to go to school> I realized that you'd get to go to school
      19.Okula gittiydin ( Okula git-di erdin)= I had seen you went to school >I remember you had gone to school
      20.Okula gitdiymişsin = I heard you went to school -but if what I heard is true
      21.Okula gitmişmişsin = I heard you've been to school -but what I heard didn't sound very convincing
      22.Okula gitmiştin (Okula git-miş er-di-n)= you had gone to school
      23.Okula gitmiş oldun (Okula git-miş ol-du-n)= you have been to school
      Dur-mak=to keep to be present/there = ~to remain
      Durur=remains to exist
      used as the suffixes=(Dır- dir- dur- dür / Tır- tir-tur-tür)
      It's often used in correspondences and literary language
      its meaning in official conversations= keeps going like this
      Bu Bir Elma = This is an apple
      Bu bir elmadır= (bu bir elma-durur)= This is an apple (and keeps to be such)
      Bu Bir Kitap = This is a book
      Bu bir kitaptır= (bu bir kitap-durur)= This is a book (and keeps to be such)
      informal meaning in everyday conversations=(I think /I guess /it seems so)
      Bu bir elmadır= (bu bir elma-durur)= remaining in my mind - this is an apple
      Bu bir kitaptır= (bu bir kitap-durur)=it looks such - this is a book
      Bu bir elma gibi duruyor=(looks like an apple this is )>This looks like an apple
      Bu bir kitap gibi duruyor=This looks like a book
      24.Okula gidiyordursun =(guess>likely-You were going to school
      25.Okula gidiyorsundur =(I think> you are going to school
      26.Okula gidecektirsin =(guess>likely- You would (gonna) go to school
      27.Okula gideceksindir=(I think> You'll go to school
      28.Okula gitmiştirsin =(guess >likely- You had gone to school
      29.Okula gitmişsindir =(I think> You've been to school

    • @Abeturk
      @Abeturk 2 ปีที่แล้ว

      Su=water /水 (Suv)=fluent-flowing Suvu> Sıvı=fluid, liquid
      Suv-up =liquefied (~soup)
      Suv-mak= to make it flow onwards or upwards (>sıvamak)
      Suy-mak= to make it flow over
      Süv-mek= to make it flow inwards
      Sür-mek= to make it flow ON something
      Sur-up(şurup)=syrup / Suruppah(chorba)=soup /Suruppat(şerbet)=sorbet /meşrubat=beverage /şarap=wine
      Süp-mek= to make it flow outwards / Süp-der-mek>süptürmek>süpürmek=to sweep
      Say-mak= to make it flow drop by drop (one by one from the mind) = ~ to count ~ to deem (sayı=number) (bilgisayar=computer)
      Söy-mek= to make it flow from the mind / Söy-le-mek= to make the sentences flowing through the mind = to say, ~to tell
      Sev-mek= to make it flow(pour) from the mind to the heart = to love
      Söv-mek=to say whatever's on own mind (~call names)
      Süy-mek= to make it flow through (Süyüt> süt= milk)
      Soy-mak= to make it flow over it/him/her ( to peel, ~to strip, ~to rob ) (Suy-en-mak)>soyunmak=to undress
      (Suy-der-mak)>sıyırmak= skimming, ~skinning
      Siy-mek= to make it flow downwards / to pee Siyitik>sidik= urine
      Sağ-mak= ~to make it pour down (Sağanak=downpour)
      Sağ-en-mak>sağınmak= ~to spill it from thought into emotions
      Sağn-mak>San-mak= ~to pour from thought to idea (to arrive at the idea)
      Sav-mak= ~to make it pour outwards (2.>put forward /set forth in) (sağan)=Sahan=the container to pour water
      (Sav-der-mak)>savdurmak>savurmak (Sav-der-al-mak)>savurulmak> savrulmak=to get (scattered) driven away
      (Sav-en-mak)>savunmak=to defend (Sav-en-al-mak)>savunulmak=to get being defended
      (Sav-eş-mak)1.savaşmak=to pour blood / to shed each other's blood (savaş= the war)
      2.savuşmak=to get spilled around (altogether/downright)> sıvışmak=~running away in fear
      Süz-mek=~to make it lightly flow from up to downwards (~to filter, strain out)
      Sez-mek=~to make it lightly flow into the mind (~to perceive, to intuit)
      Sız-mak=~to get flowed slightly/slowly (~to infiltrate)
      Sun-mak=to extend forwards (presentation, exhibition, to serve up)
      Sün-mek=to expand reaching outwards (sünger=sponge)
      Sın-mak=to reach by extending upwards or forwards
      Sin-mek=to shrink (oneself) by getting down or back (to lurk, to hide onself)
      Sön-mek=to get decreased by getting out or in oneself (to be extinguished)
      al =get
      et= make
      en=own diameter
      eş=partner
      mak/mek>(emek)=exertion /process
      Tan= the dawn /旦
      Tanımak= to recognize (~to get the differences of)
      Tanılamak=tanı-la-mak= diagnose /to identify
      Tanınmak = tanı-en-mak= to be known
      Tanışmak=tanı-eş-mak= to get to know each other =(to meet first time)
      Danışmak= to get information through each other
      Tıŋı= the tune (timbre) /调 /ட்யூன்
      Tıŋ-mak=to react verbally
      Tıŋı-la-mak= to get the sound out >(Tınlamak=~reacting /answering /~to take heed of)
      Tiŋ-mek=to get at the silence >(Dinmek= to calm down / to get quiescent
      Tiŋi-le-mek=to get the sound in >(Dinlemek= to listen / 听)
      Çığ (chiuv) = snowslide / 雪崩
      Çığ-ur-mak =çığırmak= ~to scream / ~to sing shouting
      Çığırı > Jigir > Shuir> Şiir = Poetry / 诗歌
      Cır-la-mak > Jırlamak > to squeal / shouting by crying with a shrill noise
      Çığırgı > Jırgı> Shuirgı> Şarkı = Song / 曲子
      Çağ-ur-mak =çağırmak= calling - inviting / 称呼 / 邀请
      Çağrı = Calling / 称呼
      Uç > ~up-side (peak) / tepe=~top-side (o-bir-uç=burç= the extreme point= bourge)
      (Uç-mak)= to fly
      (Uç-a-var)= Uçar=it flies (has a chance to fly / arrives flying)
      (Uç-ma-bas)= uçmaz= doesn't fly (~gives up flying / doesn't bother to fly)
      (Uç-der-ma-bas)=(uçturmaz)=uçurmaz= doesn't fly it (doesn't make it fly)
      (Uç-eş-ma-bas)=uçuşmaz= doesn't (all)together fly
      (Uç-al-ma-bas)=uçulmaz= no one has gotten to fly /~no one's allowed to fly
      Der-mek= (~to provide) to set the layout by bringing together (der-le-mek= to compile)
      Dar-mak= to bring into a different order by disrupting the old (thara-mak=to comb)
      Dur-mak= to keep being present/there (~to survive/ ~to remain) (thuror>thor =permanent /he’s thuror=existent>hızır=green man)
      Dur-der-mak> durdurmak= ~to stop
      Dür-mek= to roll it up (to make it become a roll)
      Dör-mek= to rotate on its axis ( Thörmek>old meaning)- to stir /to mix (current meaning)
      (döngü)törüş/törüv=tour (törüv-çi / törüv-giş=tourist / thörük halk=mixed people among themself
      (Thöre-mek)>türemek= to get created a new layout/form by coming together in the same medium
      Töre=the order established over time= custom/tradition > (torah=sacred order) (tarih=history)
      Üre-mek=to get increased / proliferate Üre-et-mek>üretmek= to produce / generate
      Thör-et-mek=türetmek= to create a new layout by adding in each other= to derive
      Thör-en-mek>dörünmek= to rotate oneself /(2. to turn by oneself)
      Thör-en-mek>>dörn-mek>Dönmek= to turn oneself
      (Dön-der-mek)>döndürmek= to turn something
      (Dön-eş-mek)>dönüşmek= to turn (altogether) to something
      (Dön-eş-der-mek)>dönüştürmek= to convert/ to transform
      Eğ-mek=to turn something the other way or to a curved shape> eğmek= to tilt/ to bend
      Eğ-al-mek=Eğilmek=to get being inclined/ to be bent over
      Eğ-et-mek=Eğitmek=to educate
      Eğir-mek=to make it turn to something or turn around itself by bending it =~ to spin
      Evir-mek=to make it turn upside or turn up in other way at a specified time =~to invert / to make something gets evolved
      Eğir-al-mek=Eğrilmek= to become a skew / to become twisted
      Evir-al-mek=Evrilmek= to get a conversion/transformation over time
      (evrim=evolution evren=universe)
      Uğra-mak= to get (at) a place or a situation for a specified time> uğramak= drop by/ stop by
      Uğra-eş-mak=to stop altogether by into each other for a specified time> uğraşmak=to strive/ to deal with
      Uğra-et-mak= uğratmak = to put in a situation (for a specific time)
      Öğre-mek=to get (at) a status or a level within a certain time
      Öğre-en-mek=to get (at) a knowledge or a knowledge level at a certain time> öğrenmek= to learn
      Öğre-et-mek=to make someone get (at) a knowledge - level (at a certain time)= to teach
      Türkçe öğretiyorum =I am teaching turkish
      İngilizce öğreniyorsun = You are learning english
      Öğreniyorum = I am learning
      Öğreniyordum = I was learning
      Öğreniyormuşum=I heard/realized that I was learning
      Öğrenmekteyim=I have been learning / I am in (the process of) learning
      Öğrenmekteydim=I had been learning / I was in (the process of) learning
      Öğrenmekteymişim=I heard/noticed that I had been learning
      Öğrenirim = I get to learn ( ~ I learn henceforth)
      Öğrenirdim= ~I used to learn / I would learn (~I‘d get (a chance) to learn )
      Öğrenirmişim=I heard/noticed that I would be learning ( I realized I’ve got (a chance) to learn)
      Öğreneceğim= I will learn
      Öğrenecektim= I would gonna learn (I would learn)
      Öğrenecekmişim=I heard/ realized that I would have to learn
      Öğrendim = I learned
      Öğrenmiştim= I had learned
      Öğrenmiş oldum= I have learned
      Öğrendiydim= I remember I had learned
      Öğrenmişim =I noticed that I've learned
      Öğrendiymişim=I heard that I learned -but if what I heard is true
      Öğrenmişmişim=I heard that I've learned -but what I heard didn't sound very convincing
      Öğreniyorumdur =I guess/likely I am learning
      Öğreniyordurum =I think/likely I was trying to learn
      Öğreniyormuşumdur=As if I was probably learning
      Öğreneceğimdir= I think that I will probably learn
      Öğrenecektirim=I guess/likely I would gonna learn
      Öğrenecekmişimdir=As if I would probably have to learn
      Öğrenecekmiştirim=Seems that I would probably be learned
      Öğrenmişimdir = I think that I have probably learned
      Öğrenmiştirim= I guess/likely I had learned
      𐱅𐰇𐰼𐰰

  • @nrkrks1
    @nrkrks1 4 ปีที่แล้ว +36

    benden daha çok deyim kullanıyolar. benden daha iyi kullanıyor türkçeyi. helal olsun julia devam et

    • @juliagrnr
      @juliagrnr 4 ปีที่แล้ว +13

      Dankeschön =) Size de Almanca icin kolay gelsin

    • @irgendjemand7943
      @irgendjemand7943 4 ปีที่แล้ว +2

      @@juliagrnr ne zaman müslüman olacaksın?

    • @gargamelloraco
      @gargamelloraco 4 ปีที่แล้ว

      @@irgendjemand7943 Konumuz değimler madem ben de bu soruya ben bir kısaltma kullanayım E.A. .

    • @Admin-wg6bh
      @Admin-wg6bh 3 ปีที่แล้ว

      @xw nni adam soru sormuş sen müslümanlığa ve adamı kötülüyon qwıoek9qıwje9qıwej9qwıejkqw9ıjekwq

    • @Mr_Tulga
      @Mr_Tulga 3 ปีที่แล้ว +4

      @@irgendjemand7943 İnsanlara niye bu kadar saçma sorular soruyosunuzki, Sanane bundan ?

  • @sadrialsk4185
    @sadrialsk4185 4 ปีที่แล้ว +14

    bizde tam aksine kırık Türkçe konuşan insanı çok severiz, en azından ben çok severim

  • @hayalperest3715
    @hayalperest3715 4 ปีที่แล้ว +1

    Çok güzel, zevkle izledim, hem çok eğlenceli hem farklı bakış açısı veriyor

  • @kemalc3361
    @kemalc3361 4 ปีที่แล้ว +4

    Almanca da olmayıp Türkçemizde olan gramer yapılarını (veya tam tersi), Türkçe bilen bir Almanın⚘ kritize etmesi ,yorumlaması , karşılaştırması şahane bir durum bence. Bu şekilde, aradaki farkları konu alan videolar çok faydalı olur kanaatindeyim.. İkinizide çok başarılı buluyor ve özellikle beraber çektiğiniz videoları ilgiyle takip ediyoruz..🌷⚘🌹👍🙏👏👏

  • @cerendvc297
    @cerendvc297 4 ปีที่แล้ว +1

    Aa Julia ‘dan instagramdan istediğim videoyu çekmişsiniz Begi süpersiniz 😍😍😍

  • @sessizcglk7133
    @sessizcglk7133 4 ปีที่แล้ว +3

    Hem zengin içerik hem de çok tatlısınız. Emeğinize sağlık güzeller 😍

  • @sarklarsoyleyelim2484
    @sarklarsoyleyelim2484 4 ปีที่แล้ว +2

    Harika fikirler bende simdi düsündüm de bende aynisini yapmisim kelime calismak en etkin fikir ve hep elestiriyoruz bu ne bicim dil ya cok begebdim sevgiler hepinize tesekkür ediyorum

  • @akikoyamamoto4404
    @akikoyamamoto4404 3 ปีที่แล้ว

    cok iysiniz ,.basarilar ve tum guzelikler sizinle ve ailenle olsun

  • @orhunylmaz9519
    @orhunylmaz9519 4 ปีที่แล้ว +3

    Sayın Begi Begi A2 videolarının devamını bekliyoruz. Selam ve Dua ile :D

  • @marylme4951
    @marylme4951 4 ปีที่แล้ว +1

    Kendisini çok iyi anlatıyor. Ben de Rus bir arkadaşım ile konuşurken ingilizce bilmediğinden rusça anlaşmaya çalışıyorduk.Selam naberden başka bildiğim hiçbir şey yoktu ama çeviriyi kullana kullana çat pat öğrendim. Cümle kuramıyorum ama anlıyorum bu da bence 1 aylık bir süreç için başarılı. Tabii sonra birbirimizi yanlış anladığımızdan arkadaşlığımız falan bitti ama bu da tavsiyem olsun

  • @barscetin2894
    @barscetin2894 4 ปีที่แล้ว

    Hayırlı bayramlar harika yayın oldu

  • @hasankale5293
    @hasankale5293 3 ปีที่แล้ว

    Güzel bi sohbet olmuş, bende gıyabında katılmış oldum sohbete :) . Lütfen arkadaşınıza iletin, arkadaşınız gerçekten çok iyi bir insan . nerden anladın kardeşim dersiniz belki :) gözlerinden ve mimiklerinden belli oluyor rahatça. hani derler ya paçadan akıyor diye :)) iyi insan oluşu paçadan akıyor :). Belki bu terimi duymamıştır kendisi, türkçemizin anlatım halleri işte...

  • @ozgurkayakesen7455
    @ozgurkayakesen7455 3 ปีที่แล้ว +1

    Dil üzerinde farkındalık gelistirmek için faydalı bir video. .. Teşekkürler ...

  • @ugur_cantekdemir7540
    @ugur_cantekdemir7540 4 ปีที่แล้ว +1

    Julia bence türkçen çok güzel ve akıcı , hatta benden daha iyi konuşuyorsun .

  • @gamzeonder8763
    @gamzeonder8763 4 ปีที่แล้ว

    A2,B1,B2 derslerine devam edicek misiniz? Kanalı yeni kesfetmistik umarim devam edersiniz. Sevgiler.

  • @huseyinsari1591
    @huseyinsari1591 4 ปีที่แล้ว

    Güzel video farkındalık artrırdı teşekkürler

  • @efetasc4690
    @efetasc4690 4 ปีที่แล้ว +2

    "Ki" kelimesini konuşurken kullanabiliyor mu merak ettim. Zira ben dahi bazen neden "ki" kelimesini kullandığımı anlamıyorum. Sanki doğuştan benimle beraber gelmiş bir kelime gibi. Almancasını, keza ingilizcesini, bulamıyorum bu kelimenin. Buna mütavazi olarak, bunun gibi pek çok anlam ifade eden kelimeleri (Örneğin "çıkmak" kelimesinin, yanlış hatırlamıyorsam, altmışa yakın anlamı mevcut.) nasıl ezberlemiş. Merak ettim doğrusu.

  • @nergizbdr9360
    @nergizbdr9360 4 ปีที่แล้ว

    Harika gercekten 👏👏👏👏

  • @Doctrine85
    @Doctrine85 4 ปีที่แล้ว +1

    Julia ile karşılıklı diyalog videolarınızın sayısını arttırabilir misiniz. Sohbet tarzı bu tür videolarla beraber, seyahat rehberi içerikli videolar da çok güzel olacaktır. 🙏

  • @bulentay7003
    @bulentay7003 3 ปีที่แล้ว

    Gerçekten tebrikler...Ben de almancs öğrenmeye çalışıyorum.Julia bize almanca öğretim videoları yapsa. Bizim nelerde zorlanacağımızı bildiği için süper olur diye düşünüyorum.....

  • @allesprima13.
    @allesprima13. 3 ปีที่แล้ว +10

    Julia, bence bir çok türkten daha iyi Türkçe konuşuyor. Maşallah 💕 Bu kadar iyi derecede konuşmasının en önemli nedeni de Türk insanının sıcaklığı, yardımseverliği ve motive etmesi. Ben iki yıldan fazladır Almanyada'yım evde Almanca öğrenmeye çalışıyorum dışarda konuşmaya çalışınca bir çok Alman maalesef hevesimi kırıyor. Almanlar pratik yapmadan, yardımcı olmadan B2- C1 seviyesinde almanca konuşmanızı bekliyorlar. Motive edene çok az rastladım maalesef. Bu da insanın şevkini kırıyor.

    • @Turanid.209
      @Turanid.209 3 ปีที่แล้ว

      Hazımsız Nazi artıkları

    • @osmanyalcin5356
      @osmanyalcin5356 3 ปีที่แล้ว +1

      Tamamen katılıyorum insanın hevesini kırıyorlar birde türkçe konuşanlar için almanca çok zor onlar içinde türkçe tabiki ama kız diyor bazı şeyleri tuaf geliyor mesala eli nezzetli gibi ben onun gibi birsürü saçma tuhaf gelen almanca kelimeler var yazı yazarken bile her zaman almanca daha uzun oluyor sonra sayılar tersten okunuyor mesala dreizigundfünf olabilirdi deutsch daha kısa doç olabilirdi ikikere a2 snavına girdim ikisindede ister inanın ister inanmayın 1 puandan bıraktılar oda mektuptan ötekiler hepsi yüksek puandı mektubu 9 yada üzeri olması gerekirken ikisindede 8 yaptım bıktım artık hem çalış hemde almanca ezberle kolay değil 36 yaşındaki adam için boş kafa lazım böyle şeylere

    • @kaanoyunda9728
      @kaanoyunda9728 ปีที่แล้ว

      Gerçek türkçe konuşan bir insan gördün mü. Kurduğumuz cümlelerin nerdeyse hepsi yabancı dilden türetilmiştir.arastirmadan böyle bir yorum yapma

    • @kaanoyunda9728
      @kaanoyunda9728 ปีที่แล้ว +2

      Ve birçok türkten daha iyi Türkçe konuşmuyor.boyle konuşması gayet normal buda yabancı olduğu için ve alıştığı ses olayı farklı olduğu için böyle konuşuyor.herhangi bir yabancının bir türkten daha iyi Türkçe konuşmasi için ya o Türk'ün daha çok kuçuk yaşta olması gerekir yada o Türk'ün yabancı bir ülkede yetişmesi lazım

  • @b.yuliev
    @b.yuliev 4 ปีที่แล้ว

    Ikinizi de begenerek izliyorum , harikasiniz. Ayrica Julia kendine haksizlik yapma ; tanidigim bazi türklerden daha güzel konusuyorsun 😀
    3 aydir Hamburg'ta yim, almanca konusmaya calisiyorum. Almancayi iyi konusan yabancilar takdir ederken, almanlar aksini düsünüyor maalesef.

  • @meltemyerdak7144
    @meltemyerdak7144 4 ปีที่แล้ว +2

    Julia çok zeki bir kadın bayıldım

  • @benim_yolum
    @benim_yolum ปีที่แล้ว +2

    Türk olup yabancı dil öğrenmek gerçekten zor ,çünkü yabancı dil bilen sayisi az ,okul eğitimi yetersiz ,pratik yapma imkanı az

  • @metin5470
    @metin5470 4 ปีที่แล้ว +3

    MaşAllah her dil var abla da.

  • @MT-dq1zs
    @MT-dq1zs 4 ปีที่แล้ว +1

    Tebrik ediyorum arkadaşımızı.
    Ben de Yabancı Dil Olarak Türkçe öğretiyorum.Okutmanım,yurtdışında çalışıyorum.Bu arkadaşımız nerede öğrenmiş Türkçeyi? Yunus Emre Enstitüsü var en bilindik.

  • @ozgetrve
    @ozgetrve 4 ปีที่แล้ว +6

    "eli lezzetli olmak", "hochtürkisch" değil çünkü. 😅julia'nın bunu sezebiliyor olması mükemmel. 😍

    • @sadrialsk4185
      @sadrialsk4185 4 ปีที่แล้ว

      neyseki elin lezzetliymiş bi bakayım deyip el yemeye kalkmamış işte, mantık yürütmek çok güzel bişe

  • @panthillkip1137
    @panthillkip1137 4 ปีที่แล้ว +2

    Julia ile nasıl tanıştınız?

  • @volkanayaz9695
    @volkanayaz9695 4 ปีที่แล้ว

    Öncelikle emeğiniz için tesekkur ederim ve göç yasasındaki kanunlarla ilgili sorum olacaktı cevaplarsanız sevinirim...
    36 yasındayım meslegım torna freeze ve montaj ustasıyım, 1999 yılından kalfalık belgem var, gerekirse ustalık içinde basvuru alabılırım kısa zamanda ve Almanya göçü için maddi yonden sıkıntım yok fakat 2016 yılı da yasamıs oldugum saglık problemi yuzunden 3,4 kaburgam kırıldı ve omur boyu kelepce İle yasayacagım, turkıye saglık testi sonucunda %9.1 maluliyet oranım var ama turkıye sartlarında 12 saat bazen + 2,3,4 saatlık mesailerle calıstırılıyorum ve cok sukur bır sıkıntım olmadı amelıyatımdan sonra...
    Bu durumdayken Almanya da calısma hayali kurmalımıyım?? Tesekkurler saglık la kalın 😷👍

  • @BugBourne
    @BugBourne 4 ปีที่แล้ว +1

    İkiniz de o kadar sempatiksiniz ki, umarım devam eder bu video serisi diyorum.
    Yalnız diğer arkadaşların başına gelen benim başıma da gelmeye başladı, Julia'yı görünce heyecandan kalp atışım hızlanıyor.

  • @soncomarbukucu6268
    @soncomarbukucu6268 4 ปีที่แล้ว

    Julia ile soru cevap için canlı yayın yapsanız daha güzel olur

  • @sadrialsk4185
    @sadrialsk4185 4 ปีที่แล้ว +3

    Julia ya dilimizdeki argo ölmek veya kaza geçirmek laflarını öğretmek isterdim " mortu çekmek, cartayı çekmek, cızlamak, cortlamak, marize gelmek " çok acayip dilimiz çok

    • @Turanid.209
      @Turanid.209 3 ปีที่แล้ว

      Foto ile uyumlu bir yorum eski İstanbul kabadayısı seni :)

  • @geometrydash4562
    @geometrydash4562 4 ปีที่แล้ว

    Türkçe’deki gibi Almanca’da veya diğer dillerde de “yani” kelimesini yani “also”yu sık kullanıyor mu?

  • @delpierro213
    @delpierro213 4 ปีที่แล้ว +5

    Julia tam olarak Türk gibi konuşsan inan bana bu kadar sempatik olamazdın…… Yani bunu çok olumlu bir özellik olarak gör… İngiliz gibi ingilizce konuşan arkadaşın ingiltere de asla senin Türkiye`de olduğun kadar sempatik görünemeyecek…… Bak kanalın kısa sürede belli bir seviyeye yükseldi bile…
    Keşke Türkiye gibi yabancıları çok sempatik bulan başka bir ülke olsa da ben de onu öğrenmeye çalışsam… Biz yapılan telafuz ve gramer yanlışlarını vs sevimli bulan bir toplumuz… O sevimli aksanını hiç bozmaman dileğiyle…:)
    Saygılar…

  • @foreverevery1674
    @foreverevery1674 4 ปีที่แล้ว

    Muthis video muthissss💙💙💙💙

  • @Abeheshti
    @Abeheshti 4 ปีที่แล้ว +1

    5000 i geçtik Fransızca kelime vark Türkçe'de. 6000 üstü de Arapça kelime. O yüzden Fransızca bilene Türkçe en azından kelime bilgisi olarak kolay. Çünkü zaten 5000 tane kelime bilmiş oluyor.
    İngilizce biliyorum ve Fransızca öğrenmeye çalışıyorum şu an ve ödünç kelimeler çok yardım ediyor.

  • @haytjanOrazbayeva
    @haytjanOrazbayeva 4 ปีที่แล้ว +1

    Sizi çok seviyorum 🥰🥰🥰🥰😍😍

  • @kralorhan7012
    @kralorhan7012 4 ปีที่แล้ว

    dans ma maison , evimde !! je suis en france depuis longtemps je me sens étranger mais en allemagne ikinci evimde gibiyim ! Julia nin kanalini takip edenlerdenim ! ikinizede saygilar

  • @dormicom2545
    @dormicom2545 4 ปีที่แล้ว +1

    julia=jale helal olsun emek sonucu bulur

  • @andyspringchannel
    @andyspringchannel 4 ปีที่แล้ว +3

    Almanlar da ampula "parlayan armut" diyor mesela. Kapı koluna falan bu kadar takılmaya gerek yok. Her dilde böyle tuhaf ifadeler vardır. Yoksa yeni kelimeler türetilemezdi.

    • @filankisi4743
      @filankisi4743 4 ปีที่แล้ว

      Ben onu '' kapı kulu '' diye biliyorum.

    • @hayatatutun3937
      @hayatatutun3937 3 ปีที่แล้ว +1

      @@filankisi4743 kapı kulu Osmanlı döneminde hemen saray muhafızları a maaşlı askerlere deniyor.

  • @feqanislamov1623
    @feqanislamov1623 4 ปีที่แล้ว +1

    Konuşmanın diğer şekillerini de kullandım tabi de ama beginin de dediği gibi hiç eş anlamlı olduklarına dikkat etmemiştim veya hangisini nerede kullandığıma. Yabancı olunca tabi aa bu kelimeyi nedem burada kullandı da diğer kelimeyi kullanmadı diye düşünüyorsun demek ki

  • @ramazanramazan3383
    @ramazanramazan3383 4 ปีที่แล้ว

    Julia Türkçeyi ne kadar sürede içinde öğrendiniz?

  • @Kizilhxx
    @Kizilhxx 4 ปีที่แล้ว +2

    "olumlu" diyişine hastayım :)

  • @ugur_cantekdemir7540
    @ugur_cantekdemir7540 4 ปีที่แล้ว +2

    Hocam adjektiv deklinationen videosu çeker misiniz ?

    • @ahlusunnahwaljamaahkanalma903
      @ahlusunnahwaljamaahkanalma903 4 ปีที่แล้ว

      Nominativ
      Der schöne Mann.
      Die schöne Frau.
      Das schöne Kind.
      Die schönen Kinder.
      Ein schöner Mann.
      Eine schöne Frau.
      Ein schönes Kind.
      ----Schöne Kinder.
      Akkusativ
      Ich habe einen schönen Mann.
      .................eine schöne Frau.
      ..................ein schönes Kind.
      ....................schöne Kinder.
      Dativ
      Ich bin mit einem schönen Mann verheiratet.
      ......... mit einer schönen Frau....
      .......... mit einem schönen Auto gefahren.
      ....... mit schönen Autos gefahren.

  • @ahmethanerpay7374
    @ahmethanerpay7374 4 ปีที่แล้ว

    o zaman eş anlamlı kelimeler serisi gelmez mi begi begi?

  • @superemrullah
    @superemrullah 4 ปีที่แล้ว +3

    Türkçe gibi sondan eklemeli diller zordur.

  • @asiyeyildiz7180
    @asiyeyildiz7180 ปีที่แล้ว

    Bende çok taktir ettim. Çok tatlı.

  • @onudabitirkaleli8889
    @onudabitirkaleli8889 3 ปีที่แล้ว +1

    Türkçe esprilerin daha iyi yapılması konusunda çok doğru dedi. Türkçe mizah bi başkadır :)

  • @yeliza.6797
    @yeliza.6797 4 ปีที่แล้ว +1

    Türkçedeki --mişli geçmiş zaman almancada nasıl karşılık buluyor? Evet zaman yok, fakat nasıl ifade ediliyor?

    • @hayatatutun3937
      @hayatatutun3937 3 ปีที่แล้ว +2

      Bununla ilgili bugün bir video izledim. Sadece Almancada değil dünyanın hemen hemen başka hiçbir dilinde mişli geçmiş zaman yokmuş.
      Peki nasıl konuşulduğuna gelince
      Duydumki o çay içti.
      Gördümki o çay içti
      Veya
      Duydumki o sahile gitti
      Gördümki o sahile gitti
      İşte böyle konuşuyorlarmış
      Bir de sanırım biraz Korecede varmış. Ama o dilde de tam olarak ifade edilemiyormuş.

  • @aylanasirli9699
    @aylanasirli9699 4 ปีที่แล้ว

    Ne kadar mantıklı konuşuyor

  • @ley9475
    @ley9475 4 ปีที่แล้ว

    Cok merak etmiştim

  • @selin54119
    @selin54119 2 ปีที่แล้ว +1

    Kime göre zor kime göre kolay ve aynen kim nerden geldiğini de etkiliyor mesela arapça da her şey aynı mesela elin lezzetli falan hepsi arapçada aynı ondan araplara göre kolay bir dil birde aynı kelimeler var yani ondan kolay yani
    Bu arada ben türküm ama türkçe bilmiyordum 😂 biliyom garib ama ben Türkiye'nin dışında büyüdüğüm için türkçe bilmiyordum ve annemler falan arapça konuşuyordu hep zaten babamda çok bilmiyordu çünkü o küçükken türkiyeden çıkmışlar ondan yani ve dedem ölmüştü falan neyse ben 9 yaşındayken gelmiştik biz Türkiye'ye ve 3 ayda öğrendim ben türkçeyi ve çok kolaydı yani benim için hiç zor değildi şeyde aynı mesela elin lezzetli maşallah falanda araplarda var yani ondan da çok farklı olmamıştı ve çok zor olmamıştı birde çok fazla kelime aynı buda etkilemişti yani neyse yeter ne kadar çok yazdım kusura bakmayın neyse umarım mutlulukla başarılarla dolu bir hayatınız olur 💙

  • @quzgunsu
    @quzgunsu 4 ปีที่แล้ว +1

    Bilge susar mi hic :D Harikasiniz kizlar

  • @mta2065
    @mta2065 3 ปีที่แล้ว +1

    "Kapı kolu" olur mu? "airplane nose" , "male or female cable" olur mu? Olur mu olur walla.

  • @rrrrssss3704
    @rrrrssss3704 5 หลายเดือนก่อน

    Sprachen, reden, besprechen farklı anlamlı sözler. Konuşmak, demek, söylemek, sohbet etmek gibi.

  • @Mr_Tulga
    @Mr_Tulga 3 ปีที่แล้ว +1

    0:14 Araba farı görmüş tavşan gibi kilitlendi kameraya, çok tatlı yaa 😄😅😅

  • @barscetin2894
    @barscetin2894 4 ปีที่แล้ว +1

    Julia daha önce Türkiye'de yaşadığını ve hatta garsonluk bile yaptığını söylemişti. İstanbul'a sadece okul içinmi geldi?

  • @Sussudio70
    @Sussudio70 4 ปีที่แล้ว +1

    Habt ihr die Kissen an Julia's Kleid angepasst oder andersrum?

  • @haylinaaksu1729
    @haylinaaksu1729 3 ปีที่แล้ว +2

    Türkçe'nin aksanı çok zor hemen kendini belli ediyor...

    • @fatihurall8115
      @fatihurall8115 3 ปีที่แล้ว

      Kolay diyecektin heralde

    • @haylinaaksu1729
      @haylinaaksu1729 3 ปีที่แล้ว +1

      @@fatihurall8115 Kolay mı?
      Aksanı cidden zor hemen anlayabiliyorsun o kişinin yabancı biri olduğunu . Tabii sen anlamıyorsan o başka ...

    • @mertaliozcan4342
      @mertaliozcan4342 2 ปีที่แล้ว

      @@haylinaaksu1729 katılıyorum kesinlikle biz yabancı dil konuşsak kimse anlamaz belki Türk olduğumuzu ama yabancılar bizim gibi konuşamıyor dilimizi

  • @lesgibson969
    @lesgibson969 4 ปีที่แล้ว +1

    Alman kızları niye bu kadar güzel Julia çabuk cevap versin

  • @ahmetkaracabey264
    @ahmetkaracabey264 3 ปีที่แล้ว +1

    Ablacığım japon hamza diye bi youtube kanalı var hamza aynı sana benziyor

  • @nilgunakyurek6969
    @nilgunakyurek6969 3 ปีที่แล้ว

    Sevgiler...😀😀😀

  • @sevgiates7501
    @sevgiates7501 3 ปีที่แล้ว +1

    Almanca da bize cok zor geliyor hele o artikeller

  • @Sussudio70
    @Sussudio70 4 ปีที่แล้ว

    kuaför. makyaj, tretuar, frambuaz, kolaj, lise, asansör, kürdan. vites, direksiyon, debriaj, fren gibi bircok fransizca kelime var türkcede ama en ilginci "vasistas". Türkce'ye Fransizca'dan ve Fransizca'ya da Almanca'dan gectigi tahmin ediliyor "was ist das"

  • @firdevsbyikloglu7050
    @firdevsbyikloglu7050 3 ปีที่แล้ว

    Abla çok tatlı yaaa🤗🤗

  • @mehmetselimsaglam4559
    @mehmetselimsaglam4559 4 ปีที่แล้ว

    şey kelimesinin kullanımlarını öğrenirken çok zorlandı mı

  • @feqanislamov1623
    @feqanislamov1623 4 ปีที่แล้ว +2

    İşte almanlar ve Türkler arasındaki insani fark bu

  • @S.Yucel1962
    @S.Yucel1962 4 ปีที่แล้ว

    Kızma ama aldığın karar doğru, konukların konuşsun.

  • @coskunuysal8965
    @coskunuysal8965 3 ปีที่แล้ว

    Anadili Türkçe olan birçok insandan daha iyi konuştuğunu söyleyebilirim. Bir kere bile kelime yanlışı yapmadı

  • @fatihurall8115
    @fatihurall8115 3 ปีที่แล้ว

    Ana dilim türkçe sanki en doğal dil bizimmiş gibi geliyo meğersem yanılmışım

  • @erhanozdemir5580
    @erhanozdemir5580 4 ปีที่แล้ว +6

    Liebe Grüße aus Istanbul

  • @akerke632
    @akerke632 3 ปีที่แล้ว +1

    herhangi bir türk halkları dillerini bilen insan için Türkçe zor değil. Ama oluşu bir başka olan, Avrupalı dillerde konuşan insan için zor olabilir.

  • @alpertonga3186
    @alpertonga3186 2 ปีที่แล้ว

    Yarı İngiliz yarı türk mü yoksa
    Türkçe yı çok iyi konuşuyor bu kız

  • @kamilsaskara3767
    @kamilsaskara3767 4 ปีที่แล้ว +2

    Türkç öğrenmek zor deyil,ben üç yaşımda öğrenmişim😬

    • @osmancoskun81
      @osmancoskun81 3 ปีที่แล้ว +7

      Kamil Şaşkara deyil yazdığına göre bence daha öğrenememişsin

  • @markuslanz6086
    @markuslanz6086 2 ปีที่แล้ว

    Ich finde es gibt kaum einen Unterschied zwischen der türkischen Sprache und den westeuropäischen Sprachen außer einem. Man trennt Pronomen von den Verben und Substantiven. Ich gehe, gidiyorum.
    Man kann im türkischen das Pronomen zusätzlich hinzufügen, aber beim täglichen Gespräch, verwendet man sie nicht. Mein Haus. Evim. Das ist das einzige Problem, die Wörter sind alphabetisch und leicht auswendig zu lernen. Diese Grammatik hat man von der arabischen Sprache kopiert.
    Liebe Grüße

  • @tolga555
    @tolga555 4 ปีที่แล้ว +3

    +Sana türkçe ogretmediler mi bu aksan ne?
    -Abi ben almanım zaten.
    +heee 😅😅

  • @sabrigakko9070
    @sabrigakko9070 4 ปีที่แล้ว

    Fransizcada misli zaman var

  • @HakanSabir
    @HakanSabir 3 ปีที่แล้ว

    Bizde bir tek ich liebe dich demesini öğrendik :)

  • @caglayanyildiz4133
    @caglayanyildiz4133 4 ปีที่แล้ว

    İsim Farsça,ad ise Türkçe.Her ikisini de kullanıyoruz.

  • @erhandeniz878
    @erhandeniz878 4 ปีที่แล้ว

    17 yıldır almanyadayım julia nın türkçesinin 10 da biri kadar almanca bilmiyorum

    • @yeliza.6797
      @yeliza.6797 4 ปีที่แล้ว +1

      😂🤣 O da güzelmiş! 17 yıl... Peki Almanca bilmiyor olmak rahatsız etmiyor mu sizi? Ya da denildiği gibi mi: " Türkler bütün meseleleri kendı aralarında hallediyorlar ve ne almancaya ne de Almanlara ihtiyaç duyuyorlar." 🤷‍♀️

    • @yakup030
      @yakup030 4 ปีที่แล้ว

      @@yeliza.6797 aynen öyle, en azindan sonradan gelenlerin büyük bir bölümünün almancasi tarzanca almancaya bile yetmez, lakin vardir bir hemserisi almanca bilen, tabi bu hemseri ne kadar almanca biliyor onu bilemiyor garibim ama isler bir sekilde yürür iste.

  • @alckmk1
    @alckmk1 ปีที่แล้ว

    Mecaz anlamdan haberi yok arkadaşın. Birinin eli lezzetlidir derken elinin kendisi değil lezzetli olan ama gel bunu anlat

  • @karadenz61
    @karadenz61 3 ปีที่แล้ว +1

    Benden iyi Türkce konusuyor 😱😱😱

  • @karadenz61
    @karadenz61 3 ปีที่แล้ว +1

    Bol bol kelimemi fiilmi ezberleyelim ??nasil yapmam gerektigini bilmiyorum 😐

  • @fevzibagc5003
    @fevzibagc5003 5 หลายเดือนก่อน

    Çok güzel türkce konuş uyu ör gerçekten

  • @azad6558
    @azad6558 ปีที่แล้ว

    Bu kadın kaç senedir türkiyede

  • @LoneShin0bi
    @LoneShin0bi 4 ปีที่แล้ว

    Man ist sie süß...

  • @fraubabanli5745
    @fraubabanli5745 4 ปีที่แล้ว

    Guzel

  • @ART-mu9fc
    @ART-mu9fc 4 ปีที่แล้ว +1

    Ja ja Julia
    Ich sage nur Handschuhe

    • @juliagrnr
      @juliagrnr 4 ปีที่แล้ว

      😄😄👍

  • @harunaker6117
    @harunaker6117 ปีที่แล้ว

    Teşekkürler

  • @Abeturk
    @Abeturk 2 ปีที่แล้ว

    29+ tenses in turkish language
    Anatolian Turkish verb conjugations
    A= To (towards /~for) (for words with a thick vowel in the last syllable)
    E= To (towards /~for) (for words with a thin vowel in the last syllable)
    Okul=School
    U=(ou)=it’s (that)>(I /U /i /ü=~it’s about)
    Git=Go
    Mak/Mek (emek)=exertion /process
    Git-mek=(verb)= to Go (the process of going= getmek =to get there)
    Gel-mek= to Come
    1 .present continuous tense (right now or soon, now on or later, currently or nowadays)
    Used to explain the current actions or planned events (for the specified times)
    YOR-mak =to tire ( to try , to be busy) >Yor=~go over it (yorgunum=I’m tired)
    A/E Yormak=(to arrive at any opinion over what it is)
    I/U Yormak=(to arrive wholly over it)
    used as the suffix=” ı/u - i/ü + Yor"
    positive
    Okula gidiyorsun ( you are going to school)= Okul-a Git-i-Yor-u-Sen >School-to Go-to-Try that-You < (please read backwards)
    Evden geliyorum ( I'm coming from home) = Ev-de-en Gel-i-yor-u-Men >(from Home I’ try to Come) =Come-to-try that-Me Home-at-then<
    negative
    A)..Mã= Not B)Değil= it's not (the equivalent of)
    examples
    A: Okula gitmiyorsun ( you’re not going to school)= Okul-a Git-Mã-i-yor-u-Sen >You don't try to Go to school
    B: Okula gidiyor değilsin ( you aren’t going to school)=Okul-a Git-i-yor değil-sen >You aren't try..to Go to School
    Question sentence:
    Mã-u =Not-it =(is) Not it?
    Used as the suffixes =" Mı / Mu / Mi / Mü “
    Okula mı gidiyorsun? ( Are you going to school )= Okul-a Mã-u Git-i-yor-u-sen? (To-school/ Not-it / You-try-to-go)(Are you going towards the school or somewhere else?)
    Okula gidiyor musun? ( Do you go to school )= Okul-a Git-i-yor Mã-u-sen ? (To school /Try-to-go /Not-it-you)(~You try to go to school (now) or not ?) (~Do you go to school ? (at some specific times)
    Okula sen mi gidiyorsun ? (Are (only) you that going to school?)
    2 .simple extensive tense ( it's used to explain our own thoughts about the topic)
    (always, since long.., for a long time, sometimes, right now, soon or later /gets a chance/ it's possible/ inshallah )
    positive
    VAR-mak = to arrive -at (to attain)
    (var= ~have got) used as the suffixes >"Ar-ır-ur" (for bold vowel)
    ER-mek= to get -at (to reach)
    (er= ~become got) used as the suffixes >"Er-ir-ür" (for thin vowel)
    examples
    Okula gidersin ( You get to go to school)= Okul-a Git-e-er-sen > You become got (a chance) to go to school
    Kuşlar gökyüzünde uçar (lar) (~ Birds fly in the sky )=Kuş-lar gökyüzü-n’de uç-a-var(u-lar)= The birds have got (an opportunity) to fly in the sky/ ~ Birds arrive flying in the sky
    Bunu görebilirler = (They can see this) = Bu-n’u Gör-e-Bil-e-er-ler =(They-get-to-Know-to-See this-what’s)>They get (at) the knowledge to see what this is
    Question sentence:
    in interrogative sentences it means : what do you think about this topic?/ is not it so?
    Okula gider misin? (Do you get to go to school ?)= Okul-a Git-e-er Mã-u-Sen >~You get to Go to School -is Not it?=~What about you getting to go to school
    Okula mı gidersin? =Do you get to go to school or somewhere else ?
    negative
    Bas-mak =to tread on/ to dwell on/ to stand on (bas git=~leave and go > pas geç=pass by> vaz geç=give up
    Ez-mek = to crush/ to run over (ez geç= think nothing about > es geç=skip/ quit thinking about)
    Mã= Not
    the suffix ="MAZ" Ma-bas=(No-pass)=Na pas=(not to dwell on)>(to give up) (for bold vowel)
    the suffix ="MEZ" Mã-ez= (No-crush) =does not>(to skip) (for thin vowel)
    examples
    Okula gitmezsin (you don't/ won't go to school)= Okul-a Git-mã-ez-sen > you skip of going to school
    Babam bunu yapmaz (my dad doesn't do this)= Baba-m bu-n’u yap-ma-bas > my dad doesn't dwell into doing this
    Niçün bunlara da bakmazsınız =Why don't you look at these too =Ne-u-çün bu-n’lar-a da bak-ma-bas-sen-iz (2. plural)> what-that-factor you give up looking at these too
    3.simple future tense (soon or later)
    Used to describe events that we are aiming for or think are in the future
    Çak-mak =~to fasten , ~to tack, ~to keep beside (for thick vowel)
    Çek-mek=~to attract , ~to pull ,~to feel inside , ~to take along, ~to want / to will (for thin vowel)
    can be pronounced as a/ı/u+ jeok or e/i/ü+ jaek in spoken language
    positive..
    Okula gideceksin ( you'll go to school)= Okul-a Git-e-çek-sen (~You fetch/take (in mind)-to-Go to school)
    Ali kapıyı açacak ( Ali is gonna open the door)= Ali Kapı-y-ı Aç-a-çak (~Ali wants/takes to open the door)
    negative
    A. Okula gitmeyeceksin (you won't go to school)= Okul-a Git-mã-e-çek-sen (~you don't keep/take (in mind) to go to school)
    B. Okula gidecek değilsin (you aren't gonna go to school)= Okul-a Git-e-çek değil-sen >~you're not (wanting/wanted) to go to school
    4 . simple past tense (currently or before)
    Used to explain the completed events we're sure about
    Di = now on (anymore) Di-mek(demek) = ~ to deem , ~ to mean, ~ to think this way
    Used as the suffixes= (Dı /Di /Du/ Dü - Tı /Ti /Tu /Tü)
    positive
    Okula gittin = You went to school = Okul-a Git-di-N
    Dün İstanbul'da kaldım= I stayed in Istanbul yesterday
    Okula gittin mi ? (Did you go to school ?)= Okul-a Git-di-n Mã-u?> You went to school or not?
    negative
    Okula gitmedin =You didn't go to school / Okul-a Git-mã-di-N
    Bugün pazara gitmediler mi? =Didn't they go to the (open public) market today?
    Dün çarşıya mı gittiniz? =Where did you go yesterday, to the (covered public) market?
    Bu akşam bakkala (markete) gittik mi?= Did we go to the grocery store in this evening?
    5 .narrative past tense- (just now or before)
    Used to explain the completed events that we're unsure of
    MUŞ-mak = ~ to inform (muşu=inform /notice> muşuş/mesaj=message /muştu=müjde=evangel)
    that means -I've been informed/ I heard and learnt that/ I saw and realized that/ I've noticed that/ or it seems such (to me)
    used as the suffixes= (Mış/ Muş - Miş/ Müş)
    positive
    Okula gitmişsin= I heard that you went to school> Okul-a Git-miş-u-sen
    Yanlış yapmışım=~I noticed I made something wrong >Yaŋlış Yap-muş-u-men
    Okula gitmiş durumdasın=You've gone to school
    Yanılmışım=(got it) I'm fallen in a mistake
    negative
    A. Okula gitmemişsin (I’ve learned> you didn't go to school)= Okul-a Git-mã-miş-sen (I heard you' haven’t gone to school)
    B. Okula gitmiş değilsin =(You haven't been to school) Okul-a Git--miş değil-sen
    in a question sentence it means: Do you have any inform about- have you heard- are you aware -does it look like this?
    İbrahim bugün okula gitmiş mi? =Have you heard / did Abraham go to school today?
    6.Okula varmak üzeresin =You're about to arrive at school
    7.Okula gitmektesin (You're in (process of) going to school)= ~you’ve been going to school
    8.Okula gitmekteydin =~You had been going to school /Okula gidiyor olmaktaydın
    9.Okula gitmekteymişsin =I learned/heard >you've been going to school
    10.Okula gidiyordun (Okula git-i-yor er-di-n) = You were going to school
    11.Okula gidiyormuşsun (Okula git-i-yor er-miş-sen)= I heard that you are going to school > I learned you were going to school
    12.Okula gidiyor olacaksın (Okula git-i-yor ol-a-çak-sen)= You will be going to school
    13.Okula gitmekte olacaksın (Okula git-mek-de ol-a-çak-sen)= You will have been going to school
    14.Okula gitmiş olacaksın (Okula git-miş ol-a-çak-sen)= You will have gone to school
    15.Okula gidecektin (Okula git-e-çek er-di-n)(You would gonna go to school) (~You would go to school )(Said you or I had thought you'll be going to school)
    16.Okula gidecekmişsin (Okula git-e-çek ermişsen)=I learned you'll go to school>I heard that you'd like to go to school
    17.Okula giderdin ( Okula git-e-er erdin)=You used to go to school bf >~You would go to school
    18.Okula gidermişsin ( Okula git-e-er ermişsen)=I heard that you used to go to school> I realized that you'd get to go to school
    19.Okula gittiydin ( Okula git-di erdin)= I had seen you went to school >I remember you had gone to school
    20.Okula gitdiymişsin = I heard you went to school -but if what I heard is true
    21.Okula gitmişmişsin = I heard you've been to school -but what I heard didn't sound very convincing
    22.Okula gitmiştin (Okula git-miş er-di-n)= you had gone to school
    23.Okula gitmiş oldun (Okula git-miş ol-du-n)= you have been to school
    Dur-mak=to keep to be present/there = ~to remain
    Durur=remains to exist
    used as the suffixes=(Dır- dir- dur- dür / Tır- tir-tur-tür)
    It's often used in correspondences and literary language
    its meaning in official conversations= keeps going like this
    Bu Bir Elma = This is an apple
    Bu bir elmadır= (bu bir elma-durur)= This is an apple (and keeps to be such)
    Bu Bir Kitap = This is a book
    Bu bir kitaptır= (bu bir kitap-durur)= This is a book (and keeps to be such)
    informal meaning in everyday conversations=(I think /looks so /probably)
    Bu bir elmadır= (bu bir elma-durur)= remaining in my mind/ I think> this is an apple
    Bu bir kitaptır= (bu bir kitap-durur)= this is a book (it seems so)
    Bu bir elma gibi duruyor=(looks like an apple this is )>This looks like an apple
    Bu bir kitap gibi duruyor=This looks like a book
    24.Okula gidiyordursun =(guess>likely-You were going to school
    25.Okula gidiyorsundur =(I think> you are going to school
    26.Okula gidecektirsin =(guess>likely- You would (gonna) go to school
    27.Okula gideceksindir=(I think> You'll go to school
    28.Okula gitmiştirsin =(guess >likely- You had gone to school
    29.Okula gitmişsindir =(I think> You've been to school

    • @Abeturk
      @Abeturk 2 ปีที่แล้ว

      Su=water /水 (Suv)=fluent-flowing Suvu> Sıvı=fluid, liquid
      Suv-up =liquefied (~soup)
      Suv-mak= to make it flow onwards or upwards (>sıvamak)
      Suy-mak= to make it flow over
      Süv-mek= to make it flow inwards
      Sür-mek= to make it flow ON something
      Sur-up(şurup)=syrup / Suruppah(chorba)=soup /Suruppat(şerbet)=sorbet /meşrubat=beverage /şarap=wine
      Süp-mek= to make it flow outwards / Süp-der-mek>süptürmek>süpürmek=to sweep
      Say-mak= to make it flow drop by drop (one by one from the mind) = ~ to count ~ to deem (sayı=number) (bilgisayar=computer)
      Söy-mek= to make it flow from the mind / Söy-le-mek= to make the sentences flowing through the mind = to say, ~to tell
      Sev-mek= to make it flow(pour) from the mind to the heart = to love
      Söv-mek=to say whatever's on own mind (~call names)
      Süy-mek= to make it flow through (Süyüt> süt= milk)
      Soy-mak= to make it flow over it/him/her ( to peel, ~to strip, ~to rob ) (Suy-en-mak)>soyunmak=to undress
      (Suy-der-mak)>sıyırmak= ~skinning , ~skimming
      Siy-mek= to make it flow downwards / to pee Siyitik>sidik= urine
      Sağ-mak= ~to make it pour down (Sağanak=downpour)
      Sağ-en-mak>sağınmak= ~to spill it from thought into emotions> ~longing
      Sağn-mak>San-mak= ~to pour from thought to idea (to arrive at a guess)
      Sav-mak= ~to make it pour outward (2.>put forward /set forth in) (sağan)=Sahan=the container to pour water
      (Sav-en-mak)>savunmak=to defend (Sav-en-al-mak)>savunulmak=to get being defended
      (Sav-eş-mak)1.savaşmak=to pour blood / to shed each other's blood (savaş= war)
      2.savuşmak=to get spilled around (altogether/downright)> sıvışmak=~running away in fear
      Soğ-mak= to penetrate through Soğ-der-mak>soğurmak=~ make it spread inside
      Sok-mak= ~to put/take it (by forcing) inward
      Sök-mek= ~take/put it (by forcing) outward (~unstitch)
      Sık-mak = ~to squeeze /tighten (Sıkı= stringent)
      Sığ-mak= ~fit inside
      Süz-mek=~to make it lightly flow from up to downwards (~to filter, strain out)
      Sez-mek=~to make it lightly flow into the mind (~to perceive, to intuit)
      Sız-mak=~to get flowed slightly/slowly (~to infiltrate)
      Sun-mak=to extend forwards (presentation, exhibition, to serve up)
      Sün-mek=to expand reaching outwards (sünger=sponge)
      Sın-mak=to reach by extending upwards or forwards
      Sin-mek=to shrink (oneself) by getting down or back (to lurk, to hide onself)
      Sön-mek=to get decreased by getting out or in oneself (to be extinguished)
      mak/mek>(emek)=exertion /process
      al =get
      et= make
      en=own diameter
      eş=partner
      Tan= the dawn /旦
      Tanımak= to recognize (~to get the differences of)
      Tanılamak=tanı-la-mak= diagnose /to identify
      Tanınmak = tanı-en-mak= to be known
      Tanıtmak = tanı-et-mak=to make it to be known /to introduce
      Tanışmak=tanı-eş-mak= to get to know each other =(to meet first time)
      Danışmak= to get information through each other
      Tıŋı= the tune (timbre) /调 /ட்யூன்
      Tıŋ-mak=to react verbally
      Tıŋı-la-mak= to get the sound out >(Tınlamak=~reacting /answering /~to take heed of)
      Tiŋ-mek=to get at the silence >(Dinmek= to calm down / to get quiescent
      Tiŋi-le-mek=to get the sound in >(Dinlemek= to listen / 听)
      Çığ (chiuv) = snowslide / 雪崩
      Çığ-ur-mak =çığırmak= ~to scream / ~to sing shouting
      Çığırı > Jigir > Shuir> Şiir = Poetry / 诗歌
      Cır-la-mak > Jırlamak > to squeal / shouting by crying with a shrill noise
      Çığırgı > Jırgı> Shuirgı> Şarkı = Song / 曲子
      Çağ-ur-mak =çağırmak= calling - inviting / 称呼 / 邀请
      Çağrı = Calling / 称呼
      Uç > ~up-side (endpoint) (o-bir-uç=burç=extreme point= bourge) / tepe=~top-point
      (Uç-mak)= to fly
      (Uç-a-var)= Uçar=it flies (has a chance to fly / arrives by flying)
      (Uç-ma-bas)= uçmaz= doesn't fly (~gives up flying / doesn't bother to fly)
      (Uç-der-ma-bas)=(uçturmaz)=uçurmaz= doesn't fly it (doesn't make it fly)
      (Uç-eş-ma-bas)=uçuşmaz= doesn't (all)together fly
      (Uç-al-ma-bas)=uçulmaz= no one has gotten to fly /~no one's allowed to fly
      Der-mek= (~to provide) to set the layout by bringing together (der-le-mek= to compile)
      Dar-mak= to bring into a different order by disrupting the old (thara-mak=to comb)
      Dur-mak= to keep being present/there (~to survive/ ~to remain) (thuror>thor =permanent /he’s thuror>hıdır>hızır=existent=green man)
      Dur-der-mak> durdurmak= ~to stop
      Dür-mek= to roll it up (to make it become a roll)
      Dör-mek= to rotate on its axis ( Thörmek>old meaning)- to stir /to mix (current meaning)
      (döngü)törüş/törüv=tour (törüv-çi / törüv-giş=tourist / thörük halk=mixed people among themself
      (Thöre-mek)>türemek= to get created a new layout/form by coming together in the same medium (tür= kind / type)
      Töre=the order established over time= custom/tradition > (torah=sacred order) (tarih=history)
      Thör-et-mek=türetmek= to create a new layout by adding in each other= to derive
      Thör-en-mek>dörünmek= to rotate oneself /(2. to turn by oneself)
      Thör-en-mek>>dörn-mek>Dönmek= to turn oneself
      (Dön-der-mek)>döndürmek= to turn something
      (Dön-eş-mek)>dönüşmek= to turn (altogether) to something
      (Dön-eş-der-mek)>dönüştürmek= to convert/ to transform
      Eğ-mek=to turn something the other way or to a curved shape> eğmek= to tilt/ to bend
      Eğ-al-mek=Eğilmek=to get being inclined/ to be bent over
      Eğ-et-mek=Eğitmek=to educate
      Eğir-mek= to turn around itself by bending it or make it turn to another way in a specified time =~ to spin (eğri =curve /awry)
      Evir-mek=to make it turn upside or turn up in other way over a specified time =~to invert /make it turn to something different in a specified time
      Eğir-al-mek=Eğrilmek= to become a skew / to become twisted
      Evir-al-mek=Evrilmek= to get a conversion/transformation over time
      (evrim=evolution evren=universe)
      Uğra-mak= to get (at) a place or a situation for a specified time> uğramak= drop by/ stop by
      Uğra-eş-mak=to stop altogether by into each other for a specified time> uğraşmak=to strive/ to deal with
      Uğra-et-mak= uğratmak = to put in a situation for a specific time (uğru = the way of)
      Öğre-mek=to get (at) a status or a level within a certain time
      Öğre-en-mek=to get (at) a knowledge or a knowledge level at a certain time> öğrenmek= to learn
      Öğre-et-mek=to make someone get (at) a knowledge - level (at a certain time)= to teach
      Türkçe öğretiyorum =I am teaching turkish
      İngilizce öğreniyorsun = You are learning english
      Öğreniyorum = I am learning
      Öğreniyordum = I was learning
      Öğreniyormuşum=I heard/realized that I was learning
      Öğrenmekteyim=I have been learning / I am in (the process of) learning
      Öğrenmekteydim=I had been learning / I was in (the process of) learning
      Öğrenmekteymişim=I heard/noticed that I had been learning
      Öğrenirim = I get to learn ( ~ I learn henceforth)
      Öğrenirdim= ~I used to learn / I would learn (~I‘d get (a chance) to learn )
      Öğrenirmişim=I heard/noticed that I would be learning ( I realized I’ve got (a chance) to learn)
      Öğreneceğim= I will learn
      Öğrenecektim= I would gonna learn (I would learn)
      Öğrenecekmişim=I heard/ realized that I would have to learn
      Öğrendim = I learned
      Öğrenmiştim= I had learned
      Öğrenmiş oldum (öğrenmiş durumdayım)= I have learned
      Öğrendiydim= I remember having learned /I remember such that I've learned
      Öğrenmişim =I noticed that I've learned
      Öğrendiymişim=I heard that I learned -but if what I heard is true
      Öğrenmişmişim=I heard that I've learned -but what I heard didn't sound very convincing
      Öğreniyorumdur =I guess/likely I am learning
      Öğreniyordurum =I think/likely I was trying to learn
      Öğreniyormuşumdur=As if I was probably learning
      Öğreneceğimdir= I think that I will probably learn
      Öğrenecektirim=I guess/likely I would gonna learn
      Öğrenecekmişimdir=As if I would probably have to learn
      Öğrenecekmiştirim=Seems that I would probably be learned
      Öğrenmişimdir = I think that I have probably learned
      Öğrenmiştirim= I guess/likely I had learned
      𐱅𐰇𐰼𐰰

  • @ben_gidiyom
    @ben_gidiyom 2 ปีที่แล้ว

    İngilizce dışında bir yabancı dil öğrenmek gereksiz bence. İngilizce aynı dolar gibi her yerde geçer. İngilizceyi iyi bilirsen başka dile gerek yok bence. İster Türk ister japon, ister Afrikalı ol fark etmez. İngilizce bil yeterli.

  • @Matruk1706
    @Matruk1706 4 ปีที่แล้ว +3

    İlk ben izledim.
    İch habe erste gesehen.🤣

    • @AmonEKO
      @AmonEKO 4 ปีที่แล้ว +1

      Valla almancam iyi degil ama "gesehen" olabilir o.

    • @Matruk1706
      @Matruk1706 4 ปีที่แล้ว

      Haklısın.

  • @mehmetkose7346
    @mehmetkose7346 4 ปีที่แล้ว

    ich heisse ..... / my name ist .......

  • @hzmehdi5369
    @hzmehdi5369 4 ปีที่แล้ว

    begi begi kanki

  • @gokboru1154
    @gokboru1154 4 ปีที่แล้ว

    labern

  • @irgendjemand7943
    @irgendjemand7943 4 ปีที่แล้ว +1

    ne zaman müslüman olacaksın, Julia?

    • @ardagumus2487
      @ardagumus2487 4 ปีที่แล้ว +12

      Sen ne zaman hıristiyan olacaksın ya da budist ya da başka bir din ?

  • @kadirucar9074
    @kadirucar9074 ปีที่แล้ว

    Süper yaa

  • @kadirucar9074
    @kadirucar9074 ปีที่แล้ว

    Vielen dank