Sürüş şeklin ve yaptıkların tümü hatalar ile dolu. Birde video çekip yayınlamışsın. Trafik canavarı olma yolundasın az kalmış. Sen böyle devam et. Umarım birinin canını yakmazsın.
şahsen GS sempatim yok, motorun sesi falan da etkilemiyor, otomatik olması zaten hiç cazip gelmiyor .. ancak incelemeler önüme düştükçe izliyorum şöyle iyi böyle iyi diye zorla adama güzel gösteriyorsunuz :) evet teknolojik yağ gibi akıyor maşallah o da belli, ancak bu iş nereye varacak böyle giderse parası olanla olmayan arası iyice açılmaya başladı arabalardaki gibi.. eskiden motor dendimi üç aşağı beş yukarı güçü dışında diğer sürüş dinamikleri aynıydı, birbirimizin dilinden anlardık.. şimdi ben bundan almış birisiyle biryerde denk gelsem ne konuşacam, adam başlayacak özellikleri saymaya, bende sadece ABS var mı diyeceğim :) .. neyse izlerken bile bütün dert tasa çıktı gitti aklımdan pamuk gibi oldum teşekkür ederiz kardeş...
Aslında ben GS ile olan tüm duygularımı buradaki videoda detaylıca anlattım: th-cam.com/video/u0_MUXCg9gg/w-d-xo.htmlfeature=shared Ama sizin söyledikleriniz de çok doğru, açıkçası ben de bir zamanlar “Aman motor işte, ne farkı var ki?” diye düşünüyordum. Ancak farklı motosikletleri deneyimleyip ardından GS gibi bir motosiklete binince gerçekten işin rengi değişiyor. Otomatik vites meselesinde size tamamen katılıyorum. Açıkçası bu dönemde manuel motosiklet kullanmak benim için de çok daha keyifli geliyor; alışkanlıklardan olsa gerek. Zaten çoğu motosiklette quickshifter varken, resmen yarı otomatik gibi kullanıyoruz. Ama yine de GS’in teknolojisini deneyimledikten sonra bazı özellikleri gerçekten takdir etmemek elde değil. Özellikle adaptif cruise kontrol beni çok şaşırttı. İlk duyduğumda “Buna ne gerek var?” diyordum ama otobanda kullandığımda “Vay be, ne güzel bir özellikmiş!” dedirtti bana. Ses konusu ise apayrı bir olay! GS’in sesi ve gidişi beni gerçekten etkiledi. Kullandığım 500 km boyunca bu kadar rafine ve akıcı bir motosiklet olmasına hayran kaldım. Hatta GS beni ciddi ciddi düşündürdü; “Acaba CBR1000RR-R SP’nin yanına bir GS mi alsam?” diye kendime sormadım değil. 😊 Haklısınız, teknoloji geliştikçe motosikletler artık daha karmaşık ve donanımlı hale geliyor. Ancak bu da ister istemez motosikletler arasında sınıfsal bir fark yaratmaya başladı, tıpkı arabalarda olduğu gibi. Eskiden hepimiz birbiriyle aynı dilden konuşurduk, şimdi özellikleri saymaya kalkınca arada bir kopukluk oluyor gibi hissediliyor. Ama işin sonunda hepimiz aynı tutkuyu paylaşıyoruz, değil mi? 😊 Son olarak, şunu da söylemeden geçemem: Her motosiklet bir şekilde güzel ve keyiflidir. Önemli olan sağlık, huzur ve yol yapma hevesi. Zamanla insan her istediğini hayata geçirebiliyor, bir gün mutlaka gönlümüzden geçen tüm motosikletlere binmek nasip olur diye düşünüyorum. Sağlıcakla kalın, görüşmek üzere! Videoyu beğenmenize sevindim ayrıca teşekkür ederim :)
15.000 km 1250 gs adventure 17.000 km k1600 gtl 15.000 km ducati multistrada 1260 enduro kullanmıs biri olarak bmw gs çok etkilemedi beni mesela. Evet guzel makina ama anlatıldigi kadar degil tam bir hayal kırikligi motorda birkere ruh yok. Motordan cok fazla birsey beklemeyen bir adam icin gayet keyifli. Ama bir s1000 xr bir tracer 900 kullanan birisi gs te afallar. O sebeple guzel keyifli ama alternatiflerdeki rakipleri cok daha keyifli daha konforlu
Merhabalar; Aslında motosikletten tam olarak ne beklediğiniz bu noktada kritik bir konu. Örneğin, S1000XR ve Tracer 900 gibi modelleri GS 1300 ya da herhangi bir GS ile kıyaslamak pek doğru bir yaklaşım değil. Sonuçta, bu motosikletler tamamen farklı segmentlerde yer alıyor. Bahsettiğiniz modeller daha tempolu ve agresif sürüş tarzı için üretilmişken, GS serisi ise öncelikli olarak konfor, uzun yol yetenekleri ve çok yönlülük sunmayı hedefler. Elbette S1000XR veya Tracer 900 gibi motosikletler, sportif bir sürüş arayanlar için daha mantıklı tercihler olabilir. Ancak GS’in bu konuda herhangi bir iddiası yok, çünkü zaten üretiliş amacı farklı. "Ruhsuz" tanımlamanızı da oldukça iyi anlıyorum, ancak bu ifade aslında GS’in ne kadar başarılı bir motosiklet olduğunu dolaylı yoldan ortaya koyuyor. GS, o kadar rafine bir deneyim sunuyor ki, yoldaki en ufak pürüzü veya sorunu size hissettirmiyor. Tüm bu pürüzleri kendi içinde çözüyor ve sürücüye pürüzsüz bir yolculuk bırakıyor. Aynı durum, Goldwing ve K1600 GTL gibi modeller için de geçerli. Bunlar, keyifli ve zahmetsiz bir sürüş deneyimi için tasarlanmış, premium motosikletler. Öte yandan, "Ben motosiklet satın alayım, sert virajlarda adrenalin yaşayayım ve hızlı bir sürüş tarzı ile performans odaklı bir deneyim arayayım." derseniz, kesinlikle S1000XR veya Tracer 900 gibi modellere yönelmek daha doğru bir tercih olur. Ancak, "Uzun yolculuklarda artçımla beraber konforlu bir sürüş yapayım, üçlü çantalarımı doldurayım ve hiçbir sorun yaşamadan kilometrelerce yol kat edeyim." diyorsanız, GS bir adım öne çıkıyor. Ducati kısmına gelince, fark ettiyseniz en son kısma sakladım ducatiyi. Türkiye şartlarında Ducati kullanmayı ben hiç bir zaman düşünemedim nedense. Bayiden çıkar çıkmaz değer kaybı(-100.000 TL) ve yüksek bakım maliyetleri,yedek parça stok problemi gibi gibi sebeplerle böyle narin bir markaya yönelmek bana mantıklı gelmiyor. Evet, çok iyi ve etkileyici motosikletler olabilir, ama ekonomik şartlarda ve Türkiye şartlarında böyle bir tercih yapmak bana hiç bir zaman mantıklı gelmiyor.
@EmirhanHERO haklısın .... mesela şuan ki bahsettigimiz makinalar kaç yüz bin km gidecek mühendislik harikasi.... bizim birbiriyle kiyas yapmak şımarıklik sadece 😀 ben nordkapp turu yaptim altimda triumph tiger 1200 vardi 2012 model ve keyifliydi ben turkiye turu yaptim altimda 1100 dragstar vardi hepsindede maksat farkli yerler gormek.. hatirlarmisin sizin bi videonuz var mt09 ile hadadadad 😀😀 onu gs le yapsana şafti eline alırsin 😄
@@melihcerit8612 Kesinlikle haklısınız! Aslında şu an konuştuğumuz makineler kaç yüz bin kilometre yapar, düşününce gerçekten birer mühendislik harikası. Bizim bunları birbiriyle kıyaslamak aslında biraz şımarıklık oluyor, doğru diyorsunuz. 😀 Nordkapp turunu Triumph Tiger 1200 ile yapmanız harika bir deneyim olmuştur, üstelik 2012 model! Aynı şekilde Türkiye turunu Dragstar 1100 ile yapmış olmanız da çok keyifli olmuştur eminim. Çünkü işin sonunda hepimizin amacı yeni yerler görmek ve yolda olmak değil mi? Gerçekten motosikletlerin özelliklerinden çok, yaşattığı anılar ve sağladığı özgürlük önemli. MT-09’a gelince… Hatırlamaz mıyım, her döneminde ayrı bir "hathathat" yaparak gezdiğim günlerdi onlar! 😂 Ama dediğiniz gibi, GS veya herhangi bir touring motosikletle bu tarz şeyler yapmak zaten onların olayı değil. Yine de itiraf edeyim, GS’in tek teker olayı beni benden aldı. Geçtiğimiz pazar birkaç kez teker yapıp sıkı bir tur attım. Arkadaşlara dönüp "Acaba bu şaft kırılırsa ne olur?" diye sormadım değil. 😄 Ama sonuçta GS’i alıp efendi efendi kullanmak, uzun yollar yapmak ve keyifle gezmek en mantıklısı gibi duruyor. Touring motosikletlerin olayı da zaten bu; sakin ve konforlu bir şekilde yol almak. Son olarak, söylediklerinizin özü aslında çok doğru: “Kullandığımız motosiklet en iyisidir.” Çünkü o motosikletle ne yaşadığımız, bize neler hissettirdiği önemli. Bir dönem YBR 125 ile Japonya’ya giden TH-camr arkadaş aklıma geldi mesela, ki o da bunun en güzel örneklerinden biriydi. Mesele ne kullandığımız değil, yolda olmanın ve anın tadını çıkarabilmek. Ayrıca Çok teşekkür ederim, yorumumu beğenip faydalı bulmanıza gerçekten sevindim! 😊 Böyle geri dönüşler almak beni çok motive ediyor. Sizinle bu güzel sohbeti yapmak da ayrı bir keyifti. ✌ Her zaman fikir alışverişi yapabiliriz, motosiklet tutkusu paylaşıldıkça daha da güzel! 🚀 Sağlıcakla kalın, görüşmek üzere! 😊
tecrübeli sürücüler trafiği doğru okur ve diğer sürücülere yanaşmadan yoldaki bütün boşlukları kullanarak böyle tempolu sürüşler yapabilirler.. çok ekstrem bir aksilik olmadığı müddetçe kimseye de sıkıntı yaratmazlar .. elbette evrensel trafik kuralları dahilinde değerlendirilirse videodaki sürüş baştan sona kural dışı.. o zaman her türlü kara taşıtı için bu güçlerde araçların üretilmesi yasaklanmalı ya da trafiğe çıkması sınırlandırılmalıdır, başka çözümü yoktur..
Sürüş şeklin ve yaptıkların tümü hatalar ile dolu. Birde video çekip yayınlamışsın. Trafik canavarı olma yolundasın az kalmış. Sen böyle devam et. Umarım birinin canını yakmazsın.
şahsen GS sempatim yok, motorun sesi falan da etkilemiyor, otomatik olması zaten hiç cazip gelmiyor .. ancak incelemeler önüme düştükçe izliyorum şöyle iyi böyle iyi diye zorla adama güzel gösteriyorsunuz :) evet teknolojik yağ gibi akıyor maşallah o da belli, ancak bu iş nereye varacak böyle giderse parası olanla olmayan arası iyice açılmaya başladı arabalardaki gibi.. eskiden motor dendimi üç aşağı beş yukarı güçü dışında diğer sürüş dinamikleri aynıydı, birbirimizin dilinden anlardık.. şimdi ben bundan almış birisiyle biryerde denk gelsem ne konuşacam, adam başlayacak özellikleri saymaya, bende sadece ABS var mı diyeceğim :) .. neyse izlerken bile bütün dert tasa çıktı gitti aklımdan pamuk gibi oldum teşekkür ederiz kardeş...
Aslında ben GS ile olan tüm duygularımı buradaki videoda detaylıca anlattım: th-cam.com/video/u0_MUXCg9gg/w-d-xo.htmlfeature=shared
Ama sizin söyledikleriniz de çok doğru, açıkçası ben de bir zamanlar “Aman motor işte, ne farkı var ki?” diye düşünüyordum. Ancak farklı motosikletleri deneyimleyip ardından GS gibi bir motosiklete binince gerçekten işin rengi değişiyor.
Otomatik vites meselesinde size tamamen katılıyorum. Açıkçası bu dönemde manuel motosiklet kullanmak benim için de çok daha keyifli geliyor; alışkanlıklardan olsa gerek. Zaten çoğu motosiklette quickshifter varken, resmen yarı otomatik gibi kullanıyoruz. Ama yine de GS’in teknolojisini deneyimledikten sonra bazı özellikleri gerçekten takdir etmemek elde değil. Özellikle adaptif cruise kontrol beni çok şaşırttı. İlk duyduğumda “Buna ne gerek var?” diyordum ama otobanda kullandığımda “Vay be, ne güzel bir özellikmiş!” dedirtti bana.
Ses konusu ise apayrı bir olay! GS’in sesi ve gidişi beni gerçekten etkiledi. Kullandığım 500 km boyunca bu kadar rafine ve akıcı bir motosiklet olmasına hayran kaldım. Hatta GS beni ciddi ciddi düşündürdü; “Acaba CBR1000RR-R SP’nin yanına bir GS mi alsam?” diye kendime sormadım değil. 😊
Haklısınız, teknoloji geliştikçe motosikletler artık daha karmaşık ve donanımlı hale geliyor. Ancak bu da ister istemez motosikletler arasında sınıfsal bir fark yaratmaya başladı, tıpkı arabalarda olduğu gibi. Eskiden hepimiz birbiriyle aynı dilden konuşurduk, şimdi özellikleri saymaya kalkınca arada bir kopukluk oluyor gibi hissediliyor. Ama işin sonunda hepimiz aynı tutkuyu paylaşıyoruz, değil mi? 😊
Son olarak, şunu da söylemeden geçemem: Her motosiklet bir şekilde güzel ve keyiflidir. Önemli olan sağlık, huzur ve yol yapma hevesi. Zamanla insan her istediğini hayata geçirebiliyor, bir gün mutlaka gönlümüzden geçen tüm motosikletlere binmek nasip olur diye düşünüyorum. Sağlıcakla kalın, görüşmek üzere!
Videoyu beğenmenize sevindim ayrıca teşekkür ederim :)
valla reis şiir gibi akıyor maşallah kazasız belasız
teşekkürler cümlemize kazasız belasız süürşler inşallah :)
Sesi çok bozuldu ya, keşke sesi eskisi gibi olsa
🔥🔥🔥
15.000 km 1250 gs adventure
17.000 km k1600 gtl
15.000 km ducati multistrada 1260 enduro kullanmıs biri olarak bmw gs çok etkilemedi beni mesela. Evet guzel makina ama anlatıldigi kadar degil tam bir hayal kırikligi motorda birkere ruh yok. Motordan cok fazla birsey beklemeyen bir adam icin gayet keyifli. Ama bir s1000 xr bir tracer 900 kullanan birisi gs te afallar. O sebeple guzel keyifli ama alternatiflerdeki rakipleri cok daha keyifli daha konforlu
Merhabalar;
Aslında motosikletten tam olarak ne beklediğiniz bu noktada kritik bir konu. Örneğin, S1000XR ve Tracer 900 gibi modelleri GS 1300 ya da herhangi bir GS ile kıyaslamak pek doğru bir yaklaşım değil. Sonuçta, bu motosikletler tamamen farklı segmentlerde yer alıyor. Bahsettiğiniz modeller daha tempolu ve agresif sürüş tarzı için üretilmişken, GS serisi ise öncelikli olarak konfor, uzun yol yetenekleri ve çok yönlülük sunmayı hedefler.
Elbette S1000XR veya Tracer 900 gibi motosikletler, sportif bir sürüş arayanlar için daha mantıklı tercihler olabilir. Ancak GS’in bu konuda herhangi bir iddiası yok, çünkü zaten üretiliş amacı farklı.
"Ruhsuz" tanımlamanızı da oldukça iyi anlıyorum, ancak bu ifade aslında GS’in ne kadar başarılı bir motosiklet olduğunu dolaylı yoldan ortaya koyuyor. GS, o kadar rafine bir deneyim sunuyor ki, yoldaki en ufak pürüzü veya sorunu size hissettirmiyor. Tüm bu pürüzleri kendi içinde çözüyor ve sürücüye pürüzsüz bir yolculuk bırakıyor. Aynı durum, Goldwing ve K1600 GTL gibi modeller için de geçerli. Bunlar, keyifli ve zahmetsiz bir sürüş deneyimi için tasarlanmış, premium motosikletler.
Öte yandan, "Ben motosiklet satın alayım, sert virajlarda adrenalin yaşayayım ve hızlı bir sürüş tarzı ile performans odaklı bir deneyim arayayım." derseniz, kesinlikle S1000XR veya Tracer 900 gibi modellere yönelmek daha doğru bir tercih olur. Ancak, "Uzun yolculuklarda artçımla beraber konforlu bir sürüş yapayım, üçlü çantalarımı doldurayım ve hiçbir sorun yaşamadan kilometrelerce yol kat edeyim." diyorsanız, GS bir adım öne çıkıyor.
Ducati kısmına gelince, fark ettiyseniz en son kısma sakladım ducatiyi. Türkiye şartlarında Ducati kullanmayı ben hiç bir zaman düşünemedim nedense. Bayiden çıkar çıkmaz değer kaybı(-100.000 TL) ve yüksek bakım maliyetleri,yedek parça stok problemi gibi gibi sebeplerle böyle narin bir markaya yönelmek bana mantıklı gelmiyor. Evet, çok iyi ve etkileyici motosikletler olabilir, ama ekonomik şartlarda ve Türkiye şartlarında böyle bir tercih yapmak bana hiç bir zaman mantıklı gelmiyor.
@EmirhanHERO haklısın .... mesela şuan ki bahsettigimiz makinalar kaç yüz bin km gidecek mühendislik harikasi.... bizim birbiriyle kiyas yapmak şımarıklik sadece 😀 ben nordkapp turu yaptim altimda triumph tiger 1200 vardi 2012 model ve keyifliydi ben turkiye turu yaptim altimda 1100 dragstar vardi hepsindede maksat farkli yerler gormek.. hatirlarmisin sizin bi videonuz var mt09 ile hadadadad 😀😀 onu gs le yapsana şafti eline alırsin 😄
@EmirhanHERO bu arada emegine saglik yorumunu 3 defa okudum bilgilendirici yorumdu ✌️
@@melihcerit8612 Kesinlikle haklısınız! Aslında şu an konuştuğumuz makineler kaç yüz bin kilometre yapar, düşününce gerçekten birer mühendislik harikası. Bizim bunları birbiriyle kıyaslamak aslında biraz şımarıklık oluyor, doğru diyorsunuz. 😀
Nordkapp turunu Triumph Tiger 1200 ile yapmanız harika bir deneyim olmuştur, üstelik 2012 model! Aynı şekilde Türkiye turunu Dragstar 1100 ile yapmış olmanız da çok keyifli olmuştur eminim. Çünkü işin sonunda hepimizin amacı yeni yerler görmek ve yolda olmak değil mi? Gerçekten motosikletlerin özelliklerinden çok, yaşattığı anılar ve sağladığı özgürlük önemli.
MT-09’a gelince… Hatırlamaz mıyım, her döneminde ayrı bir "hathathat" yaparak gezdiğim günlerdi onlar! 😂 Ama dediğiniz gibi, GS veya herhangi bir touring motosikletle bu tarz şeyler yapmak zaten onların olayı değil. Yine de itiraf edeyim, GS’in tek teker olayı beni benden aldı. Geçtiğimiz pazar birkaç kez teker yapıp sıkı bir tur attım. Arkadaşlara dönüp "Acaba bu şaft kırılırsa ne olur?" diye sormadım değil. 😄
Ama sonuçta GS’i alıp efendi efendi kullanmak, uzun yollar yapmak ve keyifle gezmek en mantıklısı gibi duruyor. Touring motosikletlerin olayı da zaten bu; sakin ve konforlu bir şekilde yol almak.
Son olarak, söylediklerinizin özü aslında çok doğru: “Kullandığımız motosiklet en iyisidir.” Çünkü o motosikletle ne yaşadığımız, bize neler hissettirdiği önemli. Bir dönem YBR 125 ile Japonya’ya giden TH-camr arkadaş aklıma geldi mesela, ki o da bunun en güzel örneklerinden biriydi. Mesele ne kullandığımız değil, yolda olmanın ve anın tadını çıkarabilmek.
Ayrıca Çok teşekkür ederim, yorumumu beğenip faydalı bulmanıza gerçekten sevindim! 😊 Böyle geri dönüşler almak beni çok motive ediyor. Sizinle bu güzel sohbeti yapmak da ayrı bir keyifti. ✌ Her zaman fikir alışverişi yapabiliriz, motosiklet tutkusu paylaşıldıkça daha da güzel! 🚀
Sağlıcakla kalın, görüşmek üzere! 😊
Sagdan geciyorsun bunu yapma hizin cok yuksek bu hizlarda motor surulmez
tecrübeli sürücüler trafiği doğru okur ve diğer sürücülere yanaşmadan yoldaki bütün boşlukları kullanarak böyle tempolu sürüşler yapabilirler.. çok ekstrem bir aksilik olmadığı müddetçe kimseye de sıkıntı yaratmazlar .. elbette evrensel trafik kuralları dahilinde değerlendirilirse videodaki sürüş baştan sona kural dışı.. o zaman her türlü kara taşıtı için bu güçlerde araçların üretilmesi yasaklanmalı ya da trafiğe çıkması sınırlandırılmalıdır, başka çözümü yoktur..