Cumartesi günü, Fenerbahçe ve Galatasaray'ın karşı karşıya geleceği gün. Bu sadece bir futbol maçı değil; bir tutku, bir varoluş mücadelesi. Bir tarafta sarı lacivert, diğer tarafta sarı kırmızı. Herkes bilir bu derbi, sadece bir derbi değildir. Bir yandan da kendini ifade etme yoludur. Kimi totemi kimi tezahüratı kimi ise haykırışı ile ifade eder. Benim kendimi ifade ediş şeklim ise; 2000'li yılların başında rahmetli dedemden kalma radyo ile başladı. Tarihi 6-0'lık maçı da yine radyodan dinlemek durumunda kaldım. Ve sadece hayal kurdum. 2010'lardaki derbili yıllar, bana bu heyecanı televizyon başında yaşattı. 2020'li yıllar ise stadyuma giriş yapmam ile devam etti. Benim için 2000'li yıllar ise varlığını bildiğim; fakat göremediğim, sevdiğim armaya dokunamadığım yıllardı. 2010'lu yıllar ise, bu tutkunun daha da derinleştiği, efsane isimlerinin artık isimlerini değil, şut stillerini bile hafızama kazıdığım bir dönemdi. 2020 ise, hayaline kavuştuğum stattan elimin boş ayrılmasıydı... Ancak zamanla derbinin sadece bir maç değil, hayatın bir parçası olduğunu fark ettim. Her yenilgi, bir ders; her zafer, yeni bir motivasyon kaynağıydı. İşte, bu yıllar benim için sadece bir derbi değil; tutkumu, sevgimi ve aidiyetimi ifade ettiğim bir platform haline geldi. Her karşılaşma, hayatımda yer eden bir anı olarak kalacak ve bu tutku, her zaman benimle olacak. 2000'li yılların hayalleri, 2010'lu yılların heyecanı ve 2020'li yılların gerçekleriyle, futbolun bana kattığı her şey için minnettarım. Bu derbiyi izlemek, benim için bir yaşam tarzı; tutku dolu bir hikaye. Fenerbahçe var ise Galatasaray var, Galatasaray var ise Fenerbahçe var. İyi ki futbol var! serhat.herguneryt@gmail.com
Emre Özcan'ın karşısındaki beyefendinin yorum yapmadan önce Türkiye ligini takip etmesini öneririm. Galatasaray geçen sezon 15 in üstünde duran toptan gol attı geçen sene Fenerbahçe'nin penaltıları çıkarırsak 2 ya da 3 golü olması lazım. Herkes her şeyi bilmek zorunda olmadığı gibi her konuda yorum yapmak zorunda da olmamalı
Eskiden olsa görsel şölen, mücadele, heyecan içeren maçlar izlerken ligimizin mevcut durumunda diğer takımların düştüğü seviye nedeniyle artık şampiyonluklar sadece derbilerde alınan fazla puanlarla belli olduğu için heyecansız, taktik savaşlarının olduğu maçlara dönüştü. Eski derbileri özledik
Üniversite yıllarında hiç gitmediğim bir yere ziyarete gitmiştim. O hafta Fb-Gs maçı vardı. Gittiğim yer köy gibi bir yerdi. Ben harıl harıl maçı izleyebileceğim bir yer arıyordum. Nitekim yakınlarda bir kasaba vardı. Zifiri karanlık ve ürkütücü bir yol bir yandan korku bir yandan heyecanla yolu yürüyorum. İlerde yoğun bir köpek sürüsü var( sesleri geliyor.) Yolun ürkütücü tarafı yolda başıma gelecekleri endişesi bir yandan da maçın heyecanı ile yürüyorum sadece (yaş 18) ve bir süre yürüdükten sonra yolda ender geçen bir araç otostop çekip izlemeye gitmiştim. İnanılmaz heyecanlıydı. Tüm bu riskleri gözüm kapalı alacak kadar anlamlı benim için Fb-Gs maçları O maç Sow ve Alex'in golleri ile 2-0 başlayıp 2-2 ile bitip baroş son dakika kaçırmıştı. Maçta fazlasıyla hakkını vermişti o günün muhteşemdi 🎉
2000'li yıllarda Melih Şendil, her Fenerbahçe Galatasaray derbisinin santrasında "Türkiye'de hayat durdu" derdi. Benim için tam olarak bu demek. Bütün hafta boyunca maçı düşünmekten işe, okula kendini veremezsin. Maç başlar, tuvalete gitmen gerektiğini bile devre arasında farkedersin. Maç bittikten sonra da etkisi bir o kadar sürer, hele ki kaybettiysen okul sana bir hafta zehir olur. Kim olursan ol, mesleğin ne olursa olsun Fenerbahçe - Galatasaray derbisi demek hayatın durması demektir.
Fenerbahçe galatasaray derbisi çocukken yaşadığın en güzel anıların bir oluşumudur , biri olmadan diğeri zaten bu ihtişama ulaşamazdı. Birbirini tamamlayan bir puzzle bir elmanın 2 yarısı gibilerdir. Bu derbinin olmadığı bir hayat düşünmek hiç de kolay değil
Van’da küçük bi köyde doğmuşum. İlginçtir ki, takvimler 19.07.1997’yi gösteriyomuş o gün. Annem adımın Mazlum olmasını istemesine karşın, herkesin fanatik Galatasaraylı olduğu ailem Hakan Şükür’den dolayı Hakan adını koymuş. (Annem hala Mazlum der bana) Tabi ben de Galatasaraylı olarak büyüdüm. Bir gün Galatasaray’a Ribery’nin geldiğini öğrendik. O sırada İstanbul’da inşaatta çalışan babamı aradım. Bana Ribery forması alır mısın dedim. Ne zaman gelceği belli değil adamın. Tamam oğlum alırım dedi. Neyse ben dayanamadım. 9 numaralı isimsiz bi Hakan Şükür formam vardı. Fakirdik tabi çakma formaydı. Aldım 9’u 8 yaptım, önüne 2 ekledim, üzerine Ribery yazdım djdjdkfkf. İşin komik tarafına geliyoruz. Bi gün eniştem sana 5 lira vereyim Fenerli ol dedi. Kabul ettim. (Şu an 100 lira falan yapar az para değil djfjfkflg) Neyse Fenerli olduk bi şekilde. Ribery formamızı yırttık, van Hooijdonk forması aldık. 2 ay geçti, 11 mayıs 2005. Derbi maçı var. Tüm sülale toplanmış, maç izlenecek. Sohbet konusu benim dönekliğim tabi. Bir şaka, iki şaka işin boku çıktı bi yerden sonra. Oturdum ağlamaya başladım. Maçta da Galatasaray bizi 5-1 yenmez mi😂😂. Ribery de gol atmıştı hiç unutmuyorum. Yine de gururuma yediremedim, o gece Fener formasıyla uyudum.. O gün bugündür fanatik Fenerbahçeliyim ama Ribery hep içimde bi yerlerde kaldı. Öyle yani. hakankocgurbuz@gmail.com
Dedem aşırı fanatik bir Fenerbahçe taraftarı, babam ve amcalarım ise onun zıttına gidip fanatik birer Galatasaray taraftarı olmuşlar. 19.08.2002 doğumluyum.Doğduğum gün dedem elinde sarı lacivert bir zıbınlıkla gelmiş hastaneye,amcamlarda sarı kırmızı zıbınlığı giydirmek için orada bekliyorlarmış. Benim hangi zıbınlığı giyeceğim yani hangi takımlı olacağım bir inatlaşmada kimin baskın olduğuna göre şekillenecekken annem ortaya bir fikir atmış ve aralarındaki ilk maçı hangisi kazanırsa Şamil de o takımın taraftarı olur. İki taraf da bu fikri mantıklı bulmuş ve onaylamışlar. Ve o inanılmaz gece 06.11.2002. Fenerbahçe tarihi farkla Galatasaray’ı mağlup ediyor ve benim Fenerbahçelilik serüvenim orada başlıyor.Benim için bu maç, bu derbi hayattaki rekabeti temsil ediyor çünkü daha dünyaya geldiğim ilk saatlerde başlayan rekabeti hala severek ve coşkuyla yaşıyorum. Dedemin emanetini hala gururla ve aşkla üzerimde taşımaya devam ediyorum ve son nefesime kadar da devam edeceğim.
hep büyük bir beklenti içinde günlerce gelmesini beklerken o beklentiyi karşılayamamasına rağmen bir sonrakini yine aynı döngü içinde beklediğimiz yıllardır heyecanını aynı düzeyde yaşadığımız izlerken bunu mu bekledik derken bile pişmanlık duymadığımız maç döngüsü
Fenerbahçe Galatasaray derbisi tüm gun heyecandan yemek yiyemeden maci beklemek macin sonunda da adrenalin normale donunce iki saat kendine gelememektir .
fenerbahçe galatasaray derbisi benim için heyecan ve merak vaat ediyor özellikle de bu sezon yapılan kadro düzenlerine bakarsak eski derbiler tadında bir maç bekliyorum.
galatasaray ve fenerbahçe arasında çok ciddi bir iştah farkı var bu sebeple galatasaray rahat kazanır derbiyi. fenerbahçelilerde mourinhonun eski mourinho olmadığını anlar
Çocukluğumun derbisi olan Fenerbahçe-Galatasaray derbisi bana hep uçurtmayı uçurmadan önceki koşma anını ifade ediyor. Uçurtmam rüzgarda alabora mı olacak yoksa gökyüzüne mi arşınlanacak heyecanı. Doksan dakikanın süresi ve o uçurtma ile koşma süresi, zamanda aynı benim için. Haftasonu uçurtmam gökyüzünde olur umarım:)
emre ozcanin jelert der demez yandaki değişik arkadaşın 11 m euro bu arada demesinin amacı nedir acaba en nesyriden bahsedilince 20 m bu arada diye bir sey duymadim ben holigan fenerlisin anladikta bonservisini çarpıtma bari keltoş jelert 9m euro verdik 2m bonus
Ya hocalarım ne olur Emre Özcan'ın program partnerini değiştirin cidden bu kadar itici çok az adam gördüm. Tamam adam kanalın sahibi de biraz seyiriciyi dinleseniz mi artık.
Fenerbahçe ile Galatasaray arasındaki derbi, bir futbol maçı olmanın çok ötesinde, nesilden nesile aktarılan bir tutku ve aidiyetin ifadesidir. Her iki takımın taraftarı için bu maçın anlamı büyük, ama Fenerbahçe taraftarı için bu maçın yeri bir başka. Kadıköy’deki o sarı-lacivert coşkuyu hissetmek, yılların birikmiş hikâyeleriyle harmanlanan bir heyecanla sahada izlenen her an, aslında bir taraftarın kimliğinin en derin yansımalarından biridir. Galatasaray’a karşı oynanan her maç, adeta bir savaş gibidir; kazanmak, sadece üç puandan ibaret değildir. Bu maçta galip gelmek, o hafta boyunca daha derin nefes almak, sokakta başı dik yürümek, sabah kahvesini huzurla içmek demektir. Yenilmek ise kelimelere sığmayacak bir burukluk, dostlarla bir araya gelindiğinde bakışların yere düşmesidir. Fenerbahçeli olmak, bu iniş çıkışları tüm kalbinle yaşamaktır. Bir Fenerbahçeli olarak, Galatasaray derbisi yaklaşırken içimde bir kıpırtı başlar. Sahada topun her hareketi, kalbimde yankı bulur. Saha dışında ise dost meclislerinde bu maçı tartışır, geçmiş zaferleri anarız. Yıllardır süregelen rekabet, her galibiyetin kıymetini arttırır. Ama bu sadece bir rekabet değil, aynı zamanda bu büyük camianın tarihine, kültürüne, değerlerine sıkı sıkıya bağlı bir yaşam biçimidir. Kadıköy’de derbi günü geldiğinde, stadyuma adım attığım anda kendimi binlerce Fenerbahçelinin arasında, tek yürek olmuş bir ordunun parçası gibi hissederim. O anlarda, Fenerbahçe’nin sadece bir futbol takımı olmadığını, hayatımın bir parçası olduğunu bir kez daha anlarım.
![“อ.เบียร์ คนตื่นธรรม” มาตามคำเรียกร้อง แหกศาสตร์ฮวงจุ้ย เตือนสติอย่างมงาย | แฉ 7 พ.ย. 67 [1/3]](http://i.ytimg.com/vi/5fc4S3xBNfc/mqdefault.jpg)
Cumartesi günü, Fenerbahçe ve Galatasaray'ın karşı karşıya geleceği gün. Bu sadece bir futbol maçı değil; bir tutku, bir varoluş mücadelesi. Bir tarafta sarı lacivert, diğer tarafta sarı kırmızı. Herkes bilir bu derbi, sadece bir derbi değildir. Bir yandan da kendini ifade etme yoludur. Kimi totemi kimi tezahüratı kimi ise haykırışı ile ifade eder.
Benim kendimi ifade ediş şeklim ise; 2000'li yılların başında rahmetli dedemden kalma radyo ile başladı. Tarihi 6-0'lık maçı da yine radyodan dinlemek durumunda kaldım. Ve sadece hayal kurdum. 2010'lardaki derbili yıllar, bana bu heyecanı televizyon başında yaşattı. 2020'li yıllar ise stadyuma giriş yapmam ile devam etti. Benim için 2000'li yıllar ise varlığını bildiğim; fakat göremediğim, sevdiğim armaya dokunamadığım yıllardı. 2010'lu yıllar ise, bu tutkunun daha da derinleştiği, efsane isimlerinin artık isimlerini değil, şut stillerini bile hafızama kazıdığım bir dönemdi. 2020 ise, hayaline kavuştuğum stattan elimin boş ayrılmasıydı...
Ancak zamanla derbinin sadece bir maç değil, hayatın bir parçası olduğunu fark ettim. Her yenilgi, bir ders; her zafer, yeni bir motivasyon kaynağıydı. İşte, bu yıllar benim için sadece bir derbi değil; tutkumu, sevgimi ve aidiyetimi ifade ettiğim bir platform haline geldi. Her karşılaşma, hayatımda yer eden bir anı olarak kalacak ve bu tutku, her zaman benimle olacak.
2000'li yılların hayalleri, 2010'lu yılların heyecanı ve 2020'li yılların gerçekleriyle, futbolun bana kattığı her şey için minnettarım. Bu derbiyi izlemek, benim için bir yaşam tarzı; tutku dolu bir hikaye. Fenerbahçe var ise Galatasaray var, Galatasaray var ise Fenerbahçe var. İyi ki futbol var!
serhat.herguneryt@gmail.com
Hiç güzel bir yorum değil
Çok zorlama olmuş
Küçük bir tavsiyem var, emre özcanın partneri değişirse video daha kaliteli olur
ligimiz gibi kalitesiz ve bayıyor tam uymuş bence kalsın böyle o yüzden :D
Emre Özcan'ın karşısındaki beyefendinin yorum yapmadan önce Türkiye ligini takip etmesini öneririm. Galatasaray geçen sezon 15 in üstünde duran toptan gol attı geçen sene Fenerbahçe'nin penaltıları çıkarırsak 2 ya da 3 golü olması lazım. Herkes her şeyi bilmek zorunda olmadığı gibi her konuda yorum yapmak zorunda da olmamalı
Eskiden olsa görsel şölen, mücadele, heyecan içeren maçlar izlerken ligimizin mevcut durumunda diğer takımların düştüğü seviye nedeniyle artık şampiyonluklar sadece derbilerde alınan fazla puanlarla belli olduğu için heyecansız, taktik savaşlarının olduğu maçlara dönüştü. Eski derbileri özledik
Yarışma sonuçlandığında iletişime geçebilmemiz için mail adresinizi belirtebilir misiniz?
Üniversite yıllarında hiç gitmediğim bir yere ziyarete gitmiştim. O hafta Fb-Gs maçı vardı. Gittiğim yer köy gibi bir yerdi. Ben harıl harıl maçı izleyebileceğim bir yer arıyordum. Nitekim yakınlarda bir kasaba vardı. Zifiri karanlık ve ürkütücü bir yol bir yandan korku bir yandan heyecanla yolu yürüyorum.
İlerde yoğun bir köpek sürüsü var( sesleri geliyor.)
Yolun ürkütücü tarafı yolda başıma gelecekleri endişesi bir yandan da maçın heyecanı ile yürüyorum sadece (yaş 18) ve bir süre yürüdükten sonra yolda ender geçen bir araç otostop çekip izlemeye gitmiştim. İnanılmaz heyecanlıydı. Tüm bu riskleri gözüm kapalı alacak kadar anlamlı benim için Fb-Gs maçları
O maç Sow ve Alex'in golleri ile 2-0 başlayıp 2-2 ile bitip baroş son dakika kaçırmıştı. Maçta fazlasıyla hakkını vermişti o günün muhteşemdi 🎉
Yarışma sonuçlandığında iletişime geçebilmemiz için mail adresinizi belirtebilir misiniz?
21:30 arkadaşın gsnin geçen sene kaç tane duran top gol attığından haberi yok galiba
2000'li yıllarda Melih Şendil, her Fenerbahçe Galatasaray derbisinin santrasında "Türkiye'de hayat durdu" derdi. Benim için tam olarak bu demek. Bütün hafta boyunca maçı düşünmekten işe, okula kendini veremezsin. Maç başlar, tuvalete gitmen gerektiğini bile devre arasında farkedersin. Maç bittikten sonra da etkisi bir o kadar sürer, hele ki kaybettiysen okul sana bir hafta zehir olur. Kim olursan ol, mesleğin ne olursa olsun Fenerbahçe - Galatasaray derbisi demek hayatın durması demektir.
Yarışma sonuçlandığında iletişime geçebilmemiz için mail adresinizi belirtebilir misiniz?
Fenerbahçe galatasaray derbisi çocukken yaşadığın en güzel anıların bir oluşumudur , biri olmadan diğeri zaten bu ihtişama ulaşamazdı. Birbirini tamamlayan bir puzzle bir elmanın 2 yarısı gibilerdir. Bu derbinin olmadığı bir hayat düşünmek hiç de kolay değil
Van’da küçük bi köyde doğmuşum. İlginçtir ki, takvimler 19.07.1997’yi gösteriyomuş o gün. Annem adımın Mazlum olmasını istemesine karşın, herkesin fanatik Galatasaraylı olduğu ailem Hakan Şükür’den dolayı Hakan adını koymuş. (Annem hala Mazlum der bana) Tabi ben de Galatasaraylı olarak büyüdüm.
Bir gün Galatasaray’a Ribery’nin geldiğini öğrendik. O sırada İstanbul’da inşaatta çalışan babamı aradım. Bana Ribery forması alır mısın dedim. Ne zaman gelceği belli değil adamın. Tamam oğlum alırım dedi. Neyse ben dayanamadım. 9 numaralı isimsiz bi Hakan Şükür formam vardı. Fakirdik tabi çakma formaydı. Aldım 9’u 8 yaptım, önüne 2 ekledim, üzerine Ribery yazdım djdjdkfkf.
İşin komik tarafına geliyoruz. Bi gün eniştem sana 5 lira vereyim Fenerli ol dedi. Kabul ettim. (Şu an 100 lira falan yapar az para değil djfjfkflg) Neyse Fenerli olduk bi şekilde. Ribery formamızı yırttık, van Hooijdonk forması aldık.
2 ay geçti, 11 mayıs 2005. Derbi maçı var. Tüm sülale toplanmış, maç izlenecek. Sohbet konusu benim dönekliğim tabi. Bir şaka, iki şaka işin boku çıktı bi yerden sonra. Oturdum ağlamaya başladım. Maçta da Galatasaray bizi 5-1 yenmez mi😂😂. Ribery de gol atmıştı hiç unutmuyorum. Yine de gururuma yediremedim, o gece Fener formasıyla uyudum.. O gün bugündür fanatik Fenerbahçeliyim ama Ribery hep içimde bi yerlerde kaldı. Öyle yani.
hakankocgurbuz@gmail.com
Bu derbi bana çocukluğumda yasadigim heyecani hatirlatiyor
Dedem aşırı fanatik bir Fenerbahçe taraftarı, babam ve amcalarım ise onun zıttına gidip fanatik birer Galatasaray taraftarı olmuşlar. 19.08.2002 doğumluyum.Doğduğum gün dedem elinde sarı lacivert bir zıbınlıkla gelmiş hastaneye,amcamlarda sarı kırmızı zıbınlığı giydirmek için orada bekliyorlarmış. Benim hangi zıbınlığı giyeceğim yani hangi takımlı olacağım bir inatlaşmada kimin baskın olduğuna göre şekillenecekken annem ortaya bir fikir atmış ve aralarındaki ilk maçı hangisi kazanırsa Şamil de o takımın taraftarı olur. İki taraf da bu fikri mantıklı bulmuş ve onaylamışlar. Ve o inanılmaz gece 06.11.2002.
Fenerbahçe tarihi farkla Galatasaray’ı mağlup ediyor ve benim Fenerbahçelilik serüvenim orada başlıyor.Benim için bu maç, bu derbi hayattaki rekabeti temsil ediyor çünkü daha dünyaya geldiğim ilk saatlerde başlayan rekabeti hala severek ve coşkuyla yaşıyorum. Dedemin emanetini hala gururla ve aşkla üzerimde taşımaya devam ediyorum ve son nefesime kadar da devam edeceğim.
hep büyük bir beklenti içinde günlerce gelmesini beklerken o beklentiyi karşılayamamasına rağmen bir sonrakini yine aynı döngü içinde beklediğimiz yıllardır heyecanını aynı düzeyde yaşadığımız izlerken bunu mu bekledik derken bile pişmanlık duymadığımız maç döngüsü
Yarışma sonuçlandığında iletişime geçebilmemiz için mail adresinizi belirtebilir misiniz?
Yorumcular maç sonu tahmini için kanalın isminin hakkını vermişler :D
Gerçekten çok samimi bir şekilde bu maça gitmek istiyorum
Yarışma sonuçlandığında iletişime geçebilmemiz için mail adresinizi belirtebilir misiniz?
Bu derbi sarıya aşık iki rengin yüz yildir birbiriyle yaptigi en güzel düettir
Yarışma sonuçlandığında iletişime geçebilmemiz için mail adresinizi belirtebilir misiniz?
Bi insanın kendisine hem rakip hem kendi takımı üzerinden kendi rızası ile yasatabilecegi en keskin en uç duygular fırtınası
Yarışma sonuçlandığında iletişime geçebilmemiz için mail adresinizi belirtebilir misiniz?
Fb-gs derbisi benim için hayatin anlamı , dünyanın en iyi derbisi , bu maça gitmezsem intihar ederim (kesinlikle Beşiktaşlı değilim)
Soldaki arkadaş sara da sara sara da sara diye diye videoyu bitirdi
Fenerbahçe Galatasaray derbisi tüm gun heyecandan yemek yiyemeden maci beklemek macin sonunda da adrenalin normale donunce iki saat kendine gelememektir .
fenerbahçe galatasaray derbisi benim için heyecan ve merak vaat ediyor özellikle de bu sezon yapılan kadro düzenlerine bakarsak eski derbiler tadında bir maç bekliyorum.
Yarışma sonuçlandığında iletişime geçebilmemiz için mail adresinizi belirtebilir misiniz?
galatasaray ve fenerbahçe arasında çok ciddi bir iştah farkı var bu sebeple galatasaray rahat kazanır derbiyi. fenerbahçelilerde mourinhonun eski mourinho olmadığını anlar
ilk 6 dakika nasıl sadece dolgu cümlesi konuşabilirsin be adam? ilk 6 dakika habire konuşup hiçbir şey demiyorsun.
Ya abi 50 kere yorum yaptım neden yok kafayı yemek üzereyim ağlıycam
Engelim var passo çıkarmadım o yüzdenn kazananlara iyi eğlenceler… LACİ TARAF KAZANIR💙
Bileti vermemek için yorumumu silmenize gerek yoktu ama neyse..
Çocukluğumun derbisi olan Fenerbahçe-Galatasaray derbisi bana hep uçurtmayı uçurmadan önceki koşma anını ifade ediyor. Uçurtmam rüzgarda alabora mı olacak yoksa gökyüzüne mi arşınlanacak heyecanı. Doksan dakikanın süresi ve o uçurtma ile koşma süresi, zamanda aynı benim için. Haftasonu uçurtmam gökyüzünde olur umarım:)
Yarışma sonuçlandığında iletişime geçebilmemiz için mail adresinizi belirtebilir misiniz?
emre ozcanin jelert der demez yandaki değişik arkadaşın 11 m euro bu arada demesinin amacı nedir acaba en nesyriden bahsedilince 20 m bu arada diye bir sey duymadim ben holigan fenerlisin anladikta bonservisini çarpıtma bari keltoş jelert 9m euro verdik 2m bonus
Abi gözünü seveyim “Galatasaray” de “Gaasaray Gaasaray” diyorsun rahatsız ediyor bazen
Ya hocalarım ne olur Emre Özcan'ın program partnerini değiştirin cidden bu kadar itici çok az adam gördüm. Tamam adam kanalın sahibi de biraz seyiriciyi dinleseniz mi artık.
Yorumum silinmiş neden?
Fenerbahçe ile Galatasaray arasındaki derbi, bir futbol maçı olmanın çok ötesinde, nesilden nesile aktarılan bir tutku ve aidiyetin ifadesidir. Her iki takımın taraftarı için bu maçın anlamı büyük, ama Fenerbahçe taraftarı için bu maçın yeri bir başka. Kadıköy’deki o sarı-lacivert coşkuyu hissetmek, yılların birikmiş hikâyeleriyle harmanlanan bir heyecanla sahada izlenen her an, aslında bir taraftarın kimliğinin en derin yansımalarından biridir.
Galatasaray’a karşı oynanan her maç, adeta bir savaş gibidir; kazanmak, sadece üç puandan ibaret değildir. Bu maçta galip gelmek, o hafta boyunca daha derin nefes almak, sokakta başı dik yürümek, sabah kahvesini huzurla içmek demektir. Yenilmek ise kelimelere sığmayacak bir burukluk, dostlarla bir araya gelindiğinde bakışların yere düşmesidir. Fenerbahçeli olmak, bu iniş çıkışları tüm kalbinle yaşamaktır.
Bir Fenerbahçeli olarak, Galatasaray derbisi yaklaşırken içimde bir kıpırtı başlar. Sahada topun her hareketi, kalbimde yankı bulur. Saha dışında ise dost meclislerinde bu maçı tartışır, geçmiş zaferleri anarız. Yıllardır süregelen rekabet, her galibiyetin kıymetini arttırır. Ama bu sadece bir rekabet değil, aynı zamanda bu büyük camianın tarihine, kültürüne, değerlerine sıkı sıkıya bağlı bir yaşam biçimidir.
Kadıköy’de derbi günü geldiğinde, stadyuma adım attığım anda kendimi binlerce Fenerbahçelinin arasında, tek yürek olmuş bir ordunun parçası gibi hissederim. O anlarda, Fenerbahçe’nin sadece bir futbol takımı olmadığını, hayatımın bir parçası olduğunu bir kez daha anlarım.
Yarışma sonuçlandığında iletişime geçebilmemiz için mail adresinizi belirtebilir misiniz?
Derbi olup ayni sehirde farkli kitalarda olan harika bir görsel ve heyecan şöleni sanatin futbola yansiyan görkemli dansı
Yarışma sonuçlandığında iletişime geçebilmemiz için mail adresinizi belirtebilir misiniz?
Beşiktaş derbicik m oldu şimdi
Fenerbahçe - Galatasaray derbisi Asya ve Avrupa kıtasını temsil eden iki kulüp olduğu için bana kıtalararası derbiyi ifade ediyor
Yarışma sonuçlandığında iletişime geçebilmemiz için mail adresinizi belirtebilir misiniz?
Verdiğiniz istatistik eksik cresponun gol atıp FBnin yendiği maç yok.
Bjk yok dislike
Hayatta gördüğüm en rezil moderatör performansı ne boş yaptın be abe
Abi gözünü seveyim “Galatasaray” de “Gaasaray Gaasaray” diyorsun rahatsız ediyor bazen
Abi gözünü seveyim “Galatasaray” de “Gaasaray Gaasaray” diyorsun rahatsız ediyor bazen.