Haluk levent sadece çok iyi bir sanatçı değildir. Vicdanlıdır, merhametlidir, sevgi doludur.. En önemlisi yardımsever iyi bir insandır. Bu kadar kötülüğün bataklığında ışık saçan bir adam gibi adamdır...
Benim güzel kızıma hayırlı uğurlu olsun yürüdügün bu yolda ayağına taş deymesin haluk babayada sonsuz teşekkür ediyorum desteklerinden dolayı var olsun şen olsun yolu daim olsun hanesi huzur dolsun🙏🏻🙏🏻🧿😘😘
Haluk abinin yeri ayrıdırda Cem Karaca, Barış Manço, Murat Göğebakan, Kekilli, Ersen dadaşlar.. hepsi güzel kıyaslama bile yapamıyorum hepsi başarılı kral adamlar..
Ben Haluk Levent dinlediğimde Türkiye için umutlanıyorum. Yalnız ben olamam. Burda olup yorumları da okuyanlar eminim ki bana katılıyordur. Bu şarkı da öyle çok anlamlı ki ; kurban olam kalem tutan ellere…
Eşim işi gereği sürekli bizden uzaklara gidiyor, 5 yaşını henüz doldurmuş kızım da resimler çizip babasına göndertiyor bana. Eşim de ona itafen gönderdi bu şarkıyı bugün bize. " Kurban olam kalem tutan ellere.. " Cumhuriyetimizin 101 yılında bütün çocuklarımızın ahlaklı, akıllı, bilimin ışığıyla büyümesi dileğiyle.. Hepsinin eli kalem tutan, aydınlık geleceğe yürümesi umudu ve duasıyla.. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun 🇹🇷
Selda Bağcandan dinlerken hissettiğim duyguların hepsini tekrar hissettim. Haluk Abi zaten efsanedir de Şirin kardeşimin yorumu tüylerimi diken diken etti. Yolu açık olsun çok başarılı bir sese sahip❤️👏🌸
Rahmetli babam çok severdi selda bagcan'ı bende o seviyor diye dinledim hep bende çok sevdim türküleri onun sayesinde bu güzelliklerden mahrum kalmadım bir kez daha onun kızı olduğuma şükür ettim...ağzınıza sağlık tek kelime ile muhteşem
Yıllardır böyle üst üste dinledigim başka müzik ve şarkı yok . Ses tonları harika . Şirin kardeşin sesi çok güzel yolu ve bahtı açık olsun. Türküler bizim vazgecilmezimizdir. Duygusu bozulmadan seslendirilmesi de her baba yiğidin harcı değil-dir . Teşekkürler HALUK LEVENT .
Hikayesi şöyle anlatılır, vaktiniz varsa okuyun... Sivas’ın Yıldızeli ilçesi, dağların bağrında küçücük bir yerdir. Banaz ise onun yukarısında, sırtını Yıldız dağına vermiş bir Türkmen köyüdür. Sarı çiğdem çiçekli, sümbüllü yaylası vardır Banaz’ın. Soğuk, berrak suları vardır. Bakır bakraç içinde köpüklü ayranı, koyunları, kuzuları, sazı sözü, haa bir de Pir Sultan Abdal’ı vardır Banaz’ın... Yedi yaşında uluların takdirine mazhar olmuş Pir Sultan; daha o günlerde âşıklar defterine adı yazılmış. Bir gece rüyasına giren Hünkâr Hacı Bektaş Veli, sözünün üstüne söz söylenmesin, sazının üstüne saz çalınmasın diye dua etmiş ona. O gün başlamış söze Haydar. Karlı dağlara söylemiş, telli turnaya söylemiş, aşka söylemiş, sevdaya söylemiş. Sonra zalime çevirmiş sazını. Arif olanın anlayacağı bir dille, gövdesi ağaç olan saz ile sesinin yettiği kadar dört bir yana ünlemiş bizim Haydar... Gün geldi genç yüreği Banaz köyüne sığmaz oldu. Elde saz köy köy, oba oba dolanıp pir kapısı aradı. Gönlünün çağıltısını dindirecek, ateşini kor edecek üstat bakındı. Kızıl Deli, Sultan Balı derken ham gönlü pişti. Rıza lokmasını rızık eyledi. Eridi aktı bizim Haydar; adı Pir oldu, Sultan oldu; nihayet Pir Sultan oldu. Pir Sultan’ın namı Sivas’ın Sofular köyüne ulaşınca, o köyde garip bir yoksul olan Hızır adlı bir Türkmen delikanlısı, Pir Sultan’dan himmet almak için obasını koyup Banaz’a geldi. Lale sümbül kokularının tütsülediği Pir Sultan ocağında diz kırdı, himmet diledi. Bir garip köylüydü işte. Önce azaplık verildi kendisine. Orak biçti, koyun kırktı, inek sağdı, keçi otlattı. Pir Sultan’ın kapısında sazına ses verdi, yüzüne renk geldi, azap iken mürit oldu. Yol öğrendi, edep öğrendi. Mevsim dönüp ay eksildiğinde efendisinin kapısına vardı, izin istedi Hızır: - Pirim, dedi. Bir koca sene oldu kapında hizmet ettim. Bu yoksul dervişine dua buyursan da payitahta gitsem. Gördüğüm edep erkân ile yükselsem. İlim öğrensem. Ulu kişi olup dönsem diyarıma... Pir Sultan kara yağız çehresini Hızır’a çevirip güldü. Gönül gözüyle nazar etti. Yüreğini gördü müridinin, niyetini gördü. Anladı ki niyeti halis. Ama şöhrete karşı zayıflık var içinde, makama karşı zayıf, paraya pula karşı zayıf... Pir Sultan, kırmadı bu müridini. Onun eksiklerini bilse de isteğini kabul edip uğurladı ve giderken ona şöyle dedi: -Hızır! Duam olsun sana. Hak, yolunu açık ede. Adı güzel peygamber dua kılsın sana. Hz. Ali dua kılsın. Var git dilediğin diyara... Bizden öğüt odur ki harama el uzatma, bilmediğine dil uzatma, yasağa uçkur çözme. Namerdin lütfu için merdin hakkını çiğneme. İmanını satma dünya malına; servete, makama düşkün olma... Yoksa korkarım tez zamanda dönüp gelesin; benim başımı darağacına veresin. Ölümüm senin elinden olur, anlamazsın, bilmezsin. Bu sözleri duyan Hızır, bir an irkildi. Piri ona dua mı etmişti, yoksa kulağını mı çekmişti anlayamadı. El etek öpüp çekildi huzurdan Hızır. Yola çıktı; çorak bozkırı geçip bin kubbeli, bin minareli güller şehri İstanbul’a geldi. Aradan hayli zaman geçti. “Er kişi kudretinin yettiğini, kader ise bildiğini okur.” der eskiler. Yazgı ezelden nasıl takdir olunduysa öyle döner felek. Gün gelir, Anadolu bozkırı iki şahın arasında kalır. Biri Rumeli’nden Arap diyarına kadar yeryüzünün yarısında hüküm süren Osmanlı padişahı, diğeri on iki imamın izindeyim diyen İran Şahı. Türkmen’de sevda idi ehlibeyt; bu yüzden Pir Sultan’ın gönlü güneşin doğduğu diyardan ses veren şahtan yanaydı. Anadolu bozkırına kır çiçekleri gibi dağılmış Türkmen obaları, hangi şahtan yana olacağını şaşırmış, iki dünya sultanının kavga alanında sıkışıp kalmışlardı. Kâh İstanbul’a, kâh Tebriz’e çeviriyorlardı yüzlerini. Ama hep “can” diyorlardı. Hep “dost” diyorlardı. Hep “yâr” diyorlardı. Sazının avazını artırdı Pir Sultan. İran Şahı’nı öven sözler söyledi. Anadolu diyarında Şah Tahmasb’ın dili oldu, daveti oldu. Onun adını şiirlerinden ve dilinden eksik etmez oldu. Payitahtta işitildi bu durum... Padişahı gazaplandırdı, sarayı sarstı Anadolu’daki fitne... Duyuldu ki Türkmen aşiretleri içinde şaha sırt veren çoğalmış. İran’dan gelen din âlimleri köy köy, oba oba gezip halkı İstanbul’a düşman ediyorlarmış. Batıya doğru bir sefere çıkılacak olunsa Türkmen illeri Tebrizli şaha el uzatacakmış. Bu fitneye dur demeli, gidip yerinde görmeli, ateş harlanmadan söndürülmeli imiş.
Dünyanın yarısına hükmü geçen saraydan irade buyuruldu ki, Tebrizli şahın Anadolu’ya uzanan kolları kesile, Türkmen içindeki sesi susturula... Payitahttan emir çıktı. “Hızır Paşa Sivas’ı iyi bilir, iyi tanır. Gidip sükûneti sağlaya, devleti devlet bildire, başkaldıranın başını eze...” Hızır’ın Sivas’a doğru yola koyulduğu sabah, Pir Sultan, besmeleyle doğruldu yatağından. Adı güzel peygamberi, velilerin baş tacı Ali’yi andı. Hacı Bektaş’ı selamladı yüreğiyle. Kalkıp ibrikte gece ayazıyla buz kesilmiş suyu çarptı yüzüne. Uzun bıyıklarını, ak düşmüş sakallarını sıvazladı eliyle. Bir düş görmüştü o gece... Bir urgan, bir darağacı, bir baş görmüştü. Kalın duvarların gerisinde kara taş görmüştü. Yüzünü seçemediği birileri “Gel!” demişlerdi ona rüyada. “Gel! Kalma ırakta daha fazla. Sazını yadigâr et seni sevene. Dünyayı koy dursun yerli yerine, sen gel!” demişlerdi rüyasında. Seher vakti geçmiş, gün yükselmiş, sıcak vurmuştu Banaz’ın yaylasına. O gün akşamüzeri Sivas valisi Hızır Paşa’dan haber geldi Banaz’a. Eski mürit, şeyhi Pir Sultan Abdal’ı ayağına çağırtıyordu. Atlıların arasına katıp sürüklediler Pir Sultan’ı, rızasını sormadılar, dileğini almadılar. Sazı evinde kaldı. Sevdiği, helali, çocukları evinde kaldı Pir Sultan’ın. Dar yollardan geçip Sivas Kalesi’ne geldiler. Hızır Paşa saygıyla karşıladı Pir Sultan’ı. Buyur etti, hâl hatır sordu, ikramda bulundu. İstanbul’a gidişini, Hakk’ın takdiriyle yükselip paşa oluşunu anlattı. Sonra lafı çevirip Tebrizli şahın Anadolu’ya serptiği fitne tohumlarına getirdi. Pir Sultan’ın adı da duyulmuştu sarayda. Kendisi hakkında iyi düşünceler yoktu. Sazını susturmalı, halka padişahı anlatmalı, yüzünü İran’dan İstanbul’a çevirmeliydi. Pir Sultan, önüne konmuş olan yiyecekleri geri çevirdi, kalktı Hızır’ın sofrasından. Kendisinden bir ses, bir cevap bekleyen paşaya dönüp dedi ki: -Hızır! Yeni adın Hızır Paşa olmuş! İyi misin, hoş musun? Makam mevki memnun etti mi seni? Hızır! Çoban olup kuru yufka sunsaydın bana, şeker şerbet gibi yerdim. Sen dünyanın sefasına aldandın. İkramında haram kokusu var Hızır. Sunduğun sofraya oturmak yanlış, dediğine kulak vermek, senin durduğun yerde durmak yanlış... İkimizin arasına dünya girdi. İsteğinin oluru yok benden yana. Var sen bildiğini işle. Hızır Paşa bu beklemediği çıkış karşısında şaşırmış, kendilerini dinlemekte olan adamlarına dönüp öfkeyle bağırmıştı: -Alın bunu, atın zindana. Atın da akıllansın. Atın da bilsin padişah kimmiş, paşa kimmiş. Pir Sultan’ı alıp boş bir çuvalı bırakır gibi bıraktılar karanlık bir mahzene. Gürültüyle örttüler kapıyı üzerine. Sabah akşam kuru ekmek ile su verdiler. Günler geçti, geceler geçti, haftalar geçti... Hızır Paşa’nın içi rahat değildi. Pir Sultan, pir olduğunu ispat etmişti işte. Yıllar önce kendisine dua ederken “Gün gelir bana kıyarsın, beni darağacına çekersin, ölümüm elinden olur, anlamazsın, bilmezsin.” dememiş miydi? Kapısında kalmıştı nice zaman, ekmeğini yemişti, suyunu içmişti, iyiliğini görmüştü Pir Sultan’ın. Bu koca pirin karanlık hücrede çürümesi reva değildi. Ama inat ediyordu doğru bildiğinde. Ne vardı isteğine tamam dese, ne vardı padişahtan yanayım dese... Haber gönderip çağırttı tekrar huzuruna. Pir Sultan’ı yine güler yüzle karşıladı. Oturtup şerbetle serinletti. Hâl hatır sordu: -Yaptığın doğru değil koca pir. Döndüm yolumdan lanet olsun şaha de. Yine gönlün bildiğini okusun. Kimselere fikrini belli etme. Ama görünüşte döndüm de. Ne kaybedersin. Bak şimdi padişah kullarını çağıracağım. Onların yanında padişaha övgü diz. İçinde şah lafı geçmeyen bir deyiş söyle ki döndüğüne inandır huzurdakileri. Sen Banaz’a dön sağ salim, ben de İstanbul’a. Hızır Paşa emir buyurdu. Pir Sultan’a bir saz ve onun sözünü kaydedecek bir kâtip getirtildi. Sivas’ın devlet görevlileri, kadısı, müftüsü toplandı. Pir Sultan nemli gözlerini dolaştırdı kalabalıkta. Banaz’dan yana çevirdi yüzünü. Ayarladı, seslendirdi sazını. Esirgemeden doğru bildiğiyle dillendirdi sözünü: Kadılar, müftüler fetva yazarsa İşte kement, işte boynum asarsa İşte hançer, işte kellem keserse Dönen dönsün ben dönmezem yolumdan Yüksek damlı konak odasında soğuk bir rüzgâr esti. Ak sakallı görevliler “Bu pervasız adam ne diyor?” dercesine baktı birbirine. Hızır Paşa’nın rengi değişti, sustu başını eğip. Bu koca pirin bildiğinden dönmeyeceğini anladı. Hızır Paşa haykırdı: “Tez alıp asın, uslanacağı yok bu koca pirin!” dedi. Kâtipler defterlerini topladı, kalemlerini ellerinden bıraktılar. Askerler, Pir Sultan’ı alıp yeniden zindana görürdüler. Birkaç gün içinde Pir Sultan asılacaktı. Kısa sürede bütün Sivas, bütün Anadolu bu haberle çalkalandı. Lakin kimsenin elinden bir şey gelmedi, kimse Hızır Paşa’yı kararından döndüremedi. İdamdan bir gece önce cellatlar kaftanlarının eteklerine ziller takıp Sivas sokaklarında dolaştılar. Gelenekti bu; ne zaman ki cellatlar eteklerine zil takıp sokaklarda dolaşır, ertesi sabah birisi idam edilirdi. Sıra Pir Sultan’a mı gelmişti acaba? Zil seslerini duyan Pir Sultan hissetti olacakları. Kendi kendine bir türkü mırıldanmaya başladı. Allah’tan gayrı kimse duymadı onun sesini. Şöyle dedi türküsünde koca pir: Kul olayım kalem tutan ellere Kâtip ahvalimi yaz şaha böyle Şekerler ezeyim şirin dillere Kâtip ahvalimi yaz şaha böyle Allah’ı seversen kâtip böyle yaz Sabah akşam şaha eylerim niyaz Umarım yıkılsın şu kanlı Sivas Kâtip ahvalimi yaz şaha böyle Sivas illerinde zilim çalınır Çamlı beller bölük bölük bölünür Ben dosttan ayrıldım bağrım delinir Kâtip ahvalimi yaz şaha böyle Münafığın her dediği oluyor Gül benizimiz sararıp soluyor Zalim Mervan şad olup da gülüyor Kâtip ahvalimi yaz şaha böyle Pir Sultan Abdal’ım hey Hızır Paşa Gör ki neler gelir sağ olan başa Hasret koydun bizi kavim kardaşa Kâtip ahvalimi yaz şaha böyle Ertesi sabah cellatlar zindandan aldı Pir Sultan’ı. Ellerine ağır kelepçeler vurdular. Keçibulan semtine götürdüler, sur dibinde darağacı kurdular. Ak sakallı başını geçirdiler yağlı urgana. Pir Sultan asılırken taşlansın diye Hızır Paşa’dan buyruk geldi. Taşlamayanlar cezalandırılacaktı. Bu yüzden herkes eline bir taş alıp attı Pir Sultan’a doğru. Tarikat arkadaşı, kadim dostu Ali Baba da oradaydı. Pir Sultan’a taş atmaya bir türlü eli varmıyordu. Bir gülü gizlice ona doğru fırlattı. Kaderin cilvesine bakın ki, gül gidip Pir Sultan’ın yüzüne çarpıverdi. Bunu gören Pir Sultan, pek üzüldü ve yorgun dudaklarından şu şiir döküldü: Pir Sultan Abdal’ım can göğe ağmaz Hak’tan emr’olmazsa ırahmet yağmaz Şu ellerin taşı hiç bana değmez İlle dostun gülü yaralar beni O esnada, Pir Sultan’ın ayağının dibindeki tabureye bir tekme vurdular. Sustu Pir Sultan’ın söyleyen dili. Gözlerinde Banaz yaylasının yeşili kaldı. Kulaklarında kızı Sanem’in sesi, eşinin ağıdı çınladı. Çırpındı, çırpındı ve durdu bedeni. Urganda bir elif gibi sallandı günlerce ibret olsun diye. Ama halkımızın gönlündeki Pir Sultan hiç ölmedi; yaşadı şiirleriyle yüzyıllar boyu. Bugün de adını bu dost meclisinde andırdı Pir Sultan Abdal... Selam olsun... Alıntı. (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı ile Karaman İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından Nalıncılar Kültür Evi’nde düzenlenen “Bir Türkü Bir Hikâye” adlı programda Dr. Öğr. Üyesi Onur AYKAÇ tarafından anlatıldı.
Tam umudumu yitirmisken güzel ve etkiliyeci olan bır anonim şarkısi ile umudumu tekrar yeserttigin için binlerce kez teşekkürler Haluk leventt.... O kadar salak şarkıları duymak zorunda kalıyorduk çok saol
Eyyy gönlü yüce RABBİM İN NADİDE KULU (HALUK LEVENT) Sen şirinin elinden tuttun ya rabbim de seni hşç bir zaman darda bırakmasın inşallahhhhh 🤲 🤲 🤲 🤲 🤲 🤲
Haluk Levent isminin geçtiği her türkü, her şarkı, her mekân, kısaca herşey güzeldir. Kalbi, insanlığı yeni nesillere ders olarak verilmeli. Kalbi güzel kendi güzel harika insan. Allah ayağına taş değdirmesin ❤❤💯
Yine tüyler diken diken oldu bir sivaslı olarak ne söylesem az kalır haluk abi sesine müziğine bu ülke için yaptıklarına keske bir nebze birileri seni örnek alsa iyiki varsın hiç gitme bizden
Arkasında iz bırakan koca yürekli, tek örnek aldığım ve büyük hayranı olduğum Haluk levente kocaman sevgiler sana herşey yakışır sonsuz büyük yürekli dev adam.
Süper gerçekten. Harikasınız ikiniz de. Susamışız bu tür güzelliklere. İyiki bu türküleri bize hatırlattın Haluk Levent. Annenin mekanı cennet olsun. Vasiyeti yerine geldi.
O ses nasıl ya helal olsun inan bağrımı deldin sabah dan beri dinliyorum seni doğuran ve yetiştiren anne ve babanın önünde saygı ve sevgiyle eğiliyorum ve doğru biriyle düet yapmışsın HALUK LEVENT sen bir meleksin YARADAN seni insanlara yardım edesin diye dünyaya göndermiş illa meleklerin kanatları olmasına gerek yok seni çok seviyoruz.
Şirin çok güzel bir klip olmuş haluk levent zaten konuşma ya gerek yok mükemmel bir şahsiyet ve sanatçı umarım istediğin yerde olursun.gurur duymamak mümkün değil.
Çocukluktan bu yana Haluk Levent dinlerim. Benim için tektir, efsanedir Haluk Levent. Allah uzun ömürler versin. Onun şarkılarıyla büyüdüm. 34 yaşındayım, şarkılarını dinledigimde çocukluğumun her dönemine giderim.
İyilik Bulaşır. Kötülere pirim vermeyin .Kötü kişi kötüdür. Öylesi böylesi yoktur. Bir garip sanatçının ,adem oğlunun neler yapabileceğini görüyoruz ,destekliyoruz. Yüreklerin Sarayında ol Haluk... Sevgiler.
Güzel sesli kızım benim senin bir gün keşfedileceğini biliyordum. Yolun açık olsun. Kendi paylaştığın şarkıları dinlerken nasıl hala keşfedilmediğini sorguladım hep, hakettiğin yerlere gelmen dileği ile ❤️
Şirin sende ses mükemmel. Arkandada koca çınar Haluk varsa artık sırtın yere gelmez kardeşim. HALUK sadece sanatçı değil. Karşısındakini kendinden önce düşünen NADİR İNSAN. 👍 ALLAH YOLUNU AÇIK ETSİN ŞİRİN KARDEŞİM.
Harika ya inanılmaz derecede beğendim . Sayın Demirtaş resmen yiktiniz Haluk Levent dinlediğimde ilk defa bir başka sese vuruldum .... Emeklerinize sağlık ikimizde harikasınız
Haluk levent sen nasıl yüce bir gonule sahipsin albüm çıkarırken bile iyilik yapıyorsun bu kadar güzel seslerin önünü açıyorsun teşekkür ederiz yolunuz açık olsun 👏
Tüylerim diken diken dinledim kızımızın yolu açık olsun. Böyle güzel işler yapan gençlerle gurur duyuyoruz. Haluk Levent güzel insan fazla da söze gerek yok 🥰🥰 🥰 ❤️❤️💐💐
Şirinin annesiyle olan düetini her zaman dinleyen biriyim.Ama Haluk Leventle düet yaptığını görmek beni başka mutlu etti.Başarıların daim olsun.Haluk abimize diyecek söz yok zaten harika olmuş ♥️
Şimdi ilk defa dinledim kızın sesi mukkemel hele ilk giriş tüylerim diken diken oldu ağlamamak için kendimi zor tutum çok harika olmuş basirilarin devamı olsun şirin Haluk Levent e diyecek söz bulamıyorum efsane
Gözlerim dolu dolu dinledim sen muhtesem bir detaysin Haluk abicim ♥️ böyle genç dinamik ve süper sesleri bizlerle buluşturduğun için çok tskr ederiz... Bir insan her konuda nasıl muhteşem olabilir işte böyle olabilir .. senin adın bnm lugatimda muhteşem Haluk Levent. ♥️ Can abim
Aleyna tilkiymiş oymuş buymuş hepsi vız gelir tız gider, şirindeki ses muhteşem ötesi, ses yankılanırken tüyler diken diken, tabi haluk abinin yeri hep ayrı👏👏👏
Şirini övmeniz çok güzel ama diğerlerini gömerek( ki bunlar karakteri bize uymayan ama sesi güzel olan insanlar ise ) bir yere gelemeyiz biz müzikte sese bakarız insanlara değil yani hiç bir zaman karşılaştırma yapmayalım 🤗sağlıkla kalın
Haluk Levent, seni o kdar çok seviyorum ki.. Sesini duyunca sanki uzaklarda olan çok uzun süredir görmediğim çok ama cok sevdiğim bir insanın sesini duyuyor hissi olısuyor bende her sarkında ...
Klibimizi ve düetimizi seven, dinleyen herkese çok teşekkürler. Sevgiler 🥰❤
Demekki yine bunalmisiz buradayız 😅
Kızılırmak gibi sesin Şirin kızım
Rabbim yolunuzu açık etsin. Mükemmel bir düet olmuş.
Sesin o kadar güzel ki ❤
Harika olmuş ,hayatın gönlünce olsun
Haluk levent sadece çok iyi bir sanatçı değildir. Vicdanlıdır, merhametlidir, sevgi doludur.. En önemlisi yardımsever iyi bir insandır. Bu kadar kötülüğün bataklığında ışık saçan bir adam gibi adamdır...
Hic kuskusuz.
Bir dönem mafyacılık yapmasaydı iyiydi onun Allah bilir gerisini
Melek gibi güzel insan haluk levent
@@fratgumus8067 herkesin hatalı olduğu bir dönem muhakkak vardır
Milliyetçidir
Benim güzel kızıma hayırlı uğurlu olsun yürüdügün bu yolda ayağına taş deymesin haluk babayada sonsuz teşekkür ediyorum desteklerinden dolayı var olsun şen olsun yolu daim olsun hanesi huzur dolsun🙏🏻🙏🏻🧿😘😘
Kızınızın yüreğine sağlık. Gözlerim doldu 🥲
son yillarda duydugum en etkileyici seslerden biri kizinizsa tebrikler
Oy sizin kiznizmi maşallah sesi sugibi cokguzel 🌹🌹🌹🌹✨✨✨✨
Yolu bahtı açık olsun ... ☺️💙🙏🏽
yolu bahtı açık olsun kardeşimin
Bir depremzede olarak depremde yaptıklarınız için teşekkür ediyorum Haluk bey.
Şirin, sen nasıl bir şeysin 😍 kulağıma sesin değdi, yüreğime bıçak.
Şirin anlam olarak tatlı demek . Sesi de ismi gibi şirin. Yolu türlülerle açık olsun ....
bizim okulda şirin benim okulundan mezun çok güzel sesi vardır
@@karisikkolik1440 cok güzel.. ⭐⭐⭐⭐⭐
Sen bide Burçin den dinle bu parçayı
Az daha yoruma dislike atıyordum kaza namazı kılmaya gidiyorum şuan. Yorumuna sağlık
Kızın sesi çok iyi yaa tüyler diken Haluk Levent adamsın işi biliyor
Kesinlikle katılıyorum ayrıca arka planda kızın nağmesi tınısı çok güzel ayrı bir güzellik katmış
P
Kızız sesi çok güzel haluk levent tin sesi ayrı bi güzel ikisi birbirine güzel uymuşlar yüreklerine sağlık
Bende beğendim sesini
Haluk levent bence türkiyenin gelmiş geçmiş en iyi Rock sanatçısıdır.
Bende cok Severim ama Baris Mancodur 👍🏽
Haluk abinin yeri ayrıdırda Cem Karaca, Barış Manço, Murat Göğebakan, Kekilli, Ersen dadaşlar.. hepsi güzel kıyaslama bile yapamıyorum hepsi başarılı kral adamlar..
Anadolu rock Cem Karaca Barış Manço Haluk Levent, birde ayrı tuttuğum Teoman ve Şebnem Ferah mükemmeller. ..Türküler Haluk Levent e çok yakıştı 👍
Kıyaslamaya gerek yok zevkler renkler tartışılmaz
Bence de.!! 👏👏👏
Bu kızın sesini duyalım her yerde bol bol. Saçma sapan seslerden kulağımız paslandi. Helal olsun sana Haluk Levent!
Bunu buraya birakayim da siz begendikce gelip dinlerim.Hepiniz var olun emeginize saglik.Harika olmus.
Haluk abi sen yaşadıkça bu ülkede birilerinin yardımına koştuğunu bileceğiz ve iyilik için umutlarımız tekrar yeşerecek rabbim uzun ömür versin sana
Bir insan düşünün yaptığı herşey insanlık için yüreğe kulağa göze hitap ediyor saglikla uzun yaşa Haluk Levent örnek ol geleceğe...
Örnek ol geleceğe değil, Örnek oldu geleceğe ⚡👍
Ben Haluk Levent dinlediğimde Türkiye için umutlanıyorum. Yalnız ben olamam. Burda olup yorumları da okuyanlar eminim ki bana katılıyordur. Bu şarkı da öyle çok anlamlı ki ; kurban olam kalem tutan ellere…
Umudumuz var inancımız var, emin olun, söylenecek çok şey olsada siz anladınız, umudunuzu yitirmeyin
Sivas'lı olarak bir Sivas türküsünü Haluk Levent ten duyunca bir ayrı mutlu oldum😊👏👏👏
Kesinlikle
Benzer cümlelere gerek yok. Imza.👍
Şarkı ve çok güzel genelleme değil bir Sivaslı pislik kadın yüzünden bu şarkıdan mahrum kalacam yüreğim dayanmıyor
Bende sivasliyim
@@fahriyeisteya zaten demiştim genelleme değil diye ama çok canımı yaktığı için tahammül edemiyorum
Ah be Haluk abimiz. Allah ayağına taş değdirmesin
SEN BU DÜNYAYA GELMİŞ EN MUHTEŞEM DETAYSIN BE HALUK ..! Kızımız tam bir sopranooo bravoooo göğsüm kabardı bu eserinizle bi sivaslı olarak 👏👏👏👏
şarkışla
Eşim işi gereği sürekli bizden uzaklara gidiyor, 5 yaşını henüz doldurmuş kızım da resimler çizip babasına göndertiyor bana.
Eşim de ona itafen gönderdi bu şarkıyı bugün bize. " Kurban olam kalem tutan ellere.. " Cumhuriyetimizin 101 yılında bütün çocuklarımızın ahlaklı, akıllı, bilimin ışığıyla büyümesi dileğiyle.. Hepsinin eli kalem tutan, aydınlık geleceğe yürümesi umudu ve duasıyla..
29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun 🇹🇷
Selda Bağcandan dinlerken hissettiğim duyguların hepsini tekrar hissettim. Haluk Abi zaten efsanedir de Şirin kardeşimin yorumu tüylerimi diken diken etti. Yolu açık olsun çok başarılı bir sese sahip❤️👏🌸
Ayni seyleri düşündüm selda bagcanin genclik hali kiz masallh vallaa sese bakk
4 aylık oğlumu sadece bu türküyle uyutabiliyoruz. Selam olsun Pir Sultan Abdal ‘a. Ağzınıza sağlık ❤️🎈.
Aynen aynen, benim oğlumda bu türküyü duymadan uyuyamıyor. Merhaba :)
Allah bağışlasın.. inanıyorum ki özel bir ruh ve seziyor..❤
Aşık Veysel,barış Manço ve Selda Bağcana da aynı şekilde bu Türküye verdikleri emeklerden dolayı
Rahmetli babam çok severdi selda bagcan'ı bende o seviyor diye dinledim hep bende çok sevdim türküleri onun sayesinde bu güzelliklerden mahrum kalmadım bir kez daha onun kızı olduğuma şükür ettim...ağzınıza sağlık tek kelime ile muhteşem
Haluk Levent diye yazılır,adamın dibi sanatın zirvesi diye okunur,o kadar.
Haluk Levent diye tıkladım kızın sesinden çıkamıyorum yolun açık olsun şirin kızımız...
Erzincan ve Sivas gardaştır. Tek kültürüz. Selam olsun sivasa
Bir anne düşünün ki; türkülerimizi muhteşem seslerle dinlememize vesile oldu.
Allahım mekanını cennet eylesin inşallah
Yıllardır böyle üst üste dinledigim başka müzik ve şarkı yok .
Ses tonları harika . Şirin kardeşin sesi çok güzel yolu ve bahtı açık olsun. Türküler bizim vazgecilmezimizdir. Duygusu bozulmadan seslendirilmesi de her baba yiğidin harcı değil-dir . Teşekkürler HALUK LEVENT .
Bir adama her şey bukadarmı yakışır şirin demirtaş ta muhteşem yorumlamış tabi emeğinize sağlık iyiki yorumlamışsınız 👏👏👏💞
Düzeltseniz diyorum.. 😊 ! '
Bir Sivas’lı olarak gurur duydum.Çok güzel 👏👏👏🌺
Hikayesi şöyle anlatılır, vaktiniz varsa okuyun...
Sivas’ın Yıldızeli ilçesi, dağların bağrında küçücük bir yerdir. Banaz ise onun yukarısında, sırtını Yıldız dağına vermiş bir Türkmen köyüdür. Sarı çiğdem çiçekli, sümbüllü yaylası vardır Banaz’ın. Soğuk, berrak suları vardır. Bakır bakraç içinde köpüklü ayranı, koyunları, kuzuları, sazı sözü, haa bir de Pir Sultan Abdal’ı vardır Banaz’ın...
Yedi yaşında uluların takdirine mazhar olmuş Pir Sultan; daha o günlerde âşıklar defterine adı yazılmış. Bir gece rüyasına giren Hünkâr Hacı Bektaş Veli, sözünün üstüne söz söylenmesin, sazının üstüne saz çalınmasın diye dua etmiş ona. O gün başlamış söze Haydar. Karlı dağlara söylemiş, telli turnaya söylemiş, aşka söylemiş, sevdaya söylemiş. Sonra zalime çevirmiş sazını. Arif olanın anlayacağı bir dille, gövdesi ağaç olan saz ile sesinin yettiği kadar dört bir yana ünlemiş bizim Haydar...
Gün geldi genç yüreği Banaz köyüne sığmaz oldu. Elde saz köy köy, oba oba dolanıp pir kapısı aradı. Gönlünün çağıltısını dindirecek, ateşini kor edecek üstat bakındı. Kızıl Deli, Sultan Balı derken ham gönlü pişti. Rıza lokmasını rızık eyledi. Eridi aktı bizim Haydar; adı Pir oldu, Sultan oldu; nihayet Pir Sultan oldu.
Pir Sultan’ın namı Sivas’ın Sofular köyüne ulaşınca, o köyde garip bir yoksul olan Hızır adlı bir Türkmen delikanlısı, Pir Sultan’dan himmet almak için obasını koyup Banaz’a geldi. Lale sümbül kokularının tütsülediği Pir Sultan ocağında diz kırdı, himmet diledi. Bir garip köylüydü işte. Önce azaplık verildi kendisine. Orak biçti, koyun kırktı, inek sağdı, keçi otlattı. Pir Sultan’ın kapısında sazına ses verdi, yüzüne renk geldi, azap iken mürit oldu. Yol öğrendi, edep öğrendi. Mevsim dönüp ay eksildiğinde efendisinin kapısına vardı, izin istedi Hızır:
- Pirim, dedi. Bir koca sene oldu kapında hizmet ettim. Bu yoksul dervişine dua buyursan da payitahta gitsem. Gördüğüm edep erkân ile yükselsem. İlim öğrensem. Ulu kişi olup dönsem diyarıma...
Pir Sultan kara yağız çehresini Hızır’a çevirip güldü. Gönül gözüyle nazar etti. Yüreğini gördü müridinin, niyetini gördü. Anladı ki niyeti halis. Ama şöhrete karşı zayıflık var içinde, makama karşı zayıf, paraya pula karşı zayıf... Pir Sultan, kırmadı bu müridini. Onun eksiklerini bilse de isteğini kabul edip uğurladı ve giderken ona şöyle dedi:
-Hızır! Duam olsun sana. Hak, yolunu açık ede. Adı güzel peygamber dua kılsın sana. Hz. Ali dua kılsın. Var git dilediğin diyara... Bizden öğüt odur ki harama el uzatma, bilmediğine dil uzatma, yasağa uçkur çözme. Namerdin lütfu için merdin hakkını çiğneme. İmanını satma dünya malına; servete, makama düşkün olma... Yoksa korkarım tez zamanda dönüp gelesin; benim başımı darağacına veresin. Ölümüm senin elinden olur, anlamazsın, bilmezsin.
Bu sözleri duyan Hızır, bir an irkildi. Piri ona dua mı etmişti, yoksa kulağını mı çekmişti anlayamadı. El etek öpüp çekildi huzurdan Hızır. Yola çıktı; çorak bozkırı geçip bin kubbeli, bin minareli güller şehri İstanbul’a geldi.
Aradan hayli zaman geçti.
“Er kişi kudretinin yettiğini, kader ise bildiğini okur.” der eskiler. Yazgı ezelden nasıl takdir olunduysa öyle döner felek. Gün gelir, Anadolu bozkırı iki şahın arasında kalır. Biri Rumeli’nden Arap diyarına kadar yeryüzünün yarısında hüküm süren Osmanlı padişahı, diğeri on iki imamın izindeyim diyen İran Şahı. Türkmen’de sevda idi ehlibeyt; bu yüzden Pir Sultan’ın gönlü güneşin doğduğu diyardan ses veren şahtan yanaydı.
Anadolu bozkırına kır çiçekleri gibi dağılmış Türkmen obaları, hangi şahtan yana olacağını şaşırmış, iki dünya sultanının kavga alanında sıkışıp kalmışlardı. Kâh İstanbul’a, kâh Tebriz’e çeviriyorlardı yüzlerini. Ama hep “can” diyorlardı. Hep “dost” diyorlardı. Hep “yâr” diyorlardı.
Sazının avazını artırdı Pir Sultan. İran Şahı’nı öven sözler söyledi. Anadolu diyarında Şah Tahmasb’ın dili oldu, daveti oldu. Onun adını şiirlerinden ve dilinden eksik etmez oldu.
Payitahtta işitildi bu durum... Padişahı gazaplandırdı, sarayı sarstı Anadolu’daki fitne... Duyuldu ki Türkmen aşiretleri içinde şaha sırt veren çoğalmış. İran’dan gelen din âlimleri köy köy, oba oba gezip halkı İstanbul’a düşman ediyorlarmış. Batıya doğru bir sefere çıkılacak olunsa Türkmen illeri Tebrizli şaha el uzatacakmış. Bu fitneye dur demeli, gidip yerinde görmeli, ateş harlanmadan söndürülmeli imiş.
Dünyanın yarısına hükmü geçen saraydan irade buyuruldu ki, Tebrizli şahın Anadolu’ya uzanan kolları kesile, Türkmen içindeki sesi susturula... Payitahttan emir çıktı. “Hızır Paşa Sivas’ı iyi bilir, iyi tanır. Gidip sükûneti sağlaya, devleti devlet bildire, başkaldıranın başını eze...”
Hızır’ın Sivas’a doğru yola koyulduğu sabah, Pir Sultan, besmeleyle doğruldu yatağından. Adı güzel peygamberi, velilerin baş tacı Ali’yi andı. Hacı Bektaş’ı selamladı yüreğiyle. Kalkıp ibrikte gece ayazıyla buz kesilmiş suyu çarptı yüzüne. Uzun bıyıklarını, ak düşmüş sakallarını sıvazladı eliyle.
Bir düş görmüştü o gece... Bir urgan, bir darağacı, bir baş görmüştü. Kalın duvarların gerisinde kara taş görmüştü. Yüzünü seçemediği birileri “Gel!” demişlerdi ona rüyada. “Gel! Kalma ırakta daha fazla. Sazını yadigâr et seni sevene. Dünyayı koy dursun yerli yerine, sen gel!” demişlerdi rüyasında.
Seher vakti geçmiş, gün yükselmiş, sıcak vurmuştu Banaz’ın yaylasına.
O gün akşamüzeri Sivas valisi Hızır Paşa’dan haber geldi Banaz’a. Eski mürit, şeyhi Pir Sultan Abdal’ı ayağına çağırtıyordu. Atlıların arasına katıp sürüklediler Pir Sultan’ı, rızasını sormadılar, dileğini almadılar. Sazı evinde kaldı. Sevdiği, helali, çocukları evinde kaldı Pir Sultan’ın.
Dar yollardan geçip Sivas Kalesi’ne geldiler. Hızır Paşa saygıyla karşıladı Pir Sultan’ı. Buyur etti, hâl hatır sordu, ikramda bulundu. İstanbul’a gidişini, Hakk’ın takdiriyle yükselip paşa oluşunu anlattı. Sonra lafı çevirip Tebrizli şahın Anadolu’ya serptiği fitne tohumlarına getirdi. Pir Sultan’ın adı da duyulmuştu sarayda. Kendisi hakkında iyi düşünceler yoktu. Sazını susturmalı, halka padişahı anlatmalı, yüzünü İran’dan İstanbul’a çevirmeliydi.
Pir Sultan, önüne konmuş olan yiyecekleri geri çevirdi, kalktı Hızır’ın sofrasından. Kendisinden bir ses, bir cevap bekleyen paşaya dönüp dedi ki:
-Hızır! Yeni adın Hızır Paşa olmuş! İyi misin, hoş musun? Makam mevki memnun etti mi seni? Hızır! Çoban olup kuru yufka sunsaydın bana, şeker şerbet gibi yerdim. Sen dünyanın sefasına aldandın. İkramında haram kokusu var Hızır. Sunduğun sofraya oturmak yanlış, dediğine kulak vermek, senin durduğun yerde durmak yanlış... İkimizin arasına dünya girdi. İsteğinin oluru yok benden yana. Var sen bildiğini işle.
Hızır Paşa bu beklemediği çıkış karşısında şaşırmış, kendilerini dinlemekte olan adamlarına dönüp öfkeyle bağırmıştı:
-Alın bunu, atın zindana. Atın da akıllansın. Atın da bilsin padişah kimmiş, paşa kimmiş.
Pir Sultan’ı alıp boş bir çuvalı bırakır gibi bıraktılar karanlık bir mahzene. Gürültüyle örttüler kapıyı üzerine. Sabah akşam kuru ekmek ile su verdiler.
Günler geçti, geceler geçti, haftalar geçti...
Hızır Paşa’nın içi rahat değildi. Pir Sultan, pir olduğunu ispat etmişti işte. Yıllar önce kendisine dua ederken “Gün gelir bana kıyarsın, beni darağacına çekersin, ölümüm elinden olur, anlamazsın, bilmezsin.” dememiş miydi? Kapısında kalmıştı nice zaman, ekmeğini yemişti, suyunu içmişti, iyiliğini görmüştü Pir Sultan’ın. Bu koca pirin karanlık hücrede çürümesi reva değildi. Ama inat ediyordu doğru bildiğinde. Ne vardı isteğine tamam dese, ne vardı padişahtan yanayım dese...
Haber gönderip çağırttı tekrar huzuruna. Pir Sultan’ı yine güler yüzle karşıladı. Oturtup şerbetle serinletti. Hâl hatır sordu:
-Yaptığın doğru değil koca pir. Döndüm yolumdan lanet olsun şaha de. Yine gönlün bildiğini okusun. Kimselere fikrini belli etme. Ama görünüşte döndüm de. Ne kaybedersin. Bak şimdi padişah kullarını çağıracağım. Onların yanında padişaha övgü diz. İçinde şah lafı geçmeyen bir deyiş söyle ki döndüğüne inandır huzurdakileri. Sen Banaz’a dön sağ salim, ben de İstanbul’a.
Hızır Paşa emir buyurdu. Pir Sultan’a bir saz ve onun sözünü kaydedecek bir kâtip getirtildi. Sivas’ın devlet görevlileri, kadısı, müftüsü toplandı. Pir Sultan nemli gözlerini dolaştırdı kalabalıkta. Banaz’dan yana çevirdi yüzünü. Ayarladı, seslendirdi sazını. Esirgemeden doğru bildiğiyle dillendirdi sözünü:
Kadılar, müftüler fetva yazarsa
İşte kement, işte boynum asarsa
İşte hançer, işte kellem keserse
Dönen dönsün ben dönmezem yolumdan
Yüksek damlı konak odasında soğuk bir rüzgâr esti. Ak sakallı görevliler “Bu pervasız adam ne diyor?” dercesine baktı birbirine. Hızır Paşa’nın rengi değişti, sustu başını eğip. Bu koca pirin bildiğinden dönmeyeceğini anladı.
Hızır Paşa haykırdı: “Tez alıp asın, uslanacağı yok bu koca pirin!” dedi. Kâtipler defterlerini topladı, kalemlerini ellerinden bıraktılar. Askerler, Pir Sultan’ı alıp yeniden zindana görürdüler. Birkaç gün içinde Pir Sultan asılacaktı. Kısa sürede bütün Sivas, bütün Anadolu bu haberle çalkalandı. Lakin kimsenin elinden bir şey gelmedi, kimse Hızır Paşa’yı kararından döndüremedi.
İdamdan bir gece önce cellatlar kaftanlarının eteklerine ziller takıp Sivas sokaklarında dolaştılar. Gelenekti bu; ne zaman ki cellatlar eteklerine zil takıp sokaklarda dolaşır, ertesi sabah birisi idam edilirdi. Sıra Pir Sultan’a mı gelmişti acaba?
Zil seslerini duyan Pir Sultan hissetti olacakları. Kendi kendine bir türkü mırıldanmaya başladı. Allah’tan gayrı kimse duymadı onun sesini. Şöyle dedi türküsünde koca pir:
Kul olayım kalem tutan ellere
Kâtip ahvalimi yaz şaha böyle
Şekerler ezeyim şirin dillere
Kâtip ahvalimi yaz şaha böyle
Allah’ı seversen kâtip böyle yaz
Sabah akşam şaha eylerim niyaz
Umarım yıkılsın şu kanlı Sivas
Kâtip ahvalimi yaz şaha böyle
Sivas illerinde zilim çalınır
Çamlı beller bölük bölük bölünür
Ben dosttan ayrıldım bağrım delinir
Kâtip ahvalimi yaz şaha böyle
Münafığın her dediği oluyor
Gül benizimiz sararıp soluyor
Zalim Mervan şad olup da gülüyor
Kâtip ahvalimi yaz şaha böyle
Pir Sultan Abdal’ım hey Hızır Paşa
Gör ki neler gelir sağ olan başa
Hasret koydun bizi kavim kardaşa
Kâtip ahvalimi yaz şaha böyle
Ertesi sabah cellatlar zindandan aldı Pir Sultan’ı. Ellerine ağır kelepçeler vurdular. Keçibulan semtine götürdüler, sur dibinde darağacı kurdular. Ak sakallı başını geçirdiler yağlı urgana.
Pir Sultan asılırken taşlansın diye Hızır Paşa’dan buyruk geldi. Taşlamayanlar cezalandırılacaktı. Bu yüzden herkes eline bir taş alıp attı Pir Sultan’a doğru. Tarikat arkadaşı, kadim dostu Ali Baba da oradaydı. Pir Sultan’a taş atmaya bir türlü eli varmıyordu. Bir gülü gizlice ona doğru fırlattı. Kaderin cilvesine bakın ki, gül gidip Pir Sultan’ın yüzüne çarpıverdi. Bunu gören Pir Sultan, pek üzüldü ve yorgun dudaklarından şu şiir döküldü:
Pir Sultan Abdal’ım can göğe ağmaz
Hak’tan emr’olmazsa ırahmet yağmaz
Şu ellerin taşı hiç bana değmez
İlle dostun gülü yaralar beni
O esnada, Pir Sultan’ın ayağının dibindeki tabureye bir tekme vurdular.
Sustu Pir Sultan’ın söyleyen dili. Gözlerinde Banaz yaylasının yeşili kaldı. Kulaklarında kızı Sanem’in sesi, eşinin ağıdı çınladı. Çırpındı, çırpındı ve durdu bedeni. Urganda bir elif gibi sallandı günlerce ibret olsun diye.
Ama halkımızın gönlündeki Pir Sultan hiç ölmedi; yaşadı şiirleriyle yüzyıllar boyu. Bugün de adını bu dost meclisinde andırdı Pir Sultan Abdal... Selam olsun...
Alıntı. (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı ile Karaman İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından Nalıncılar Kültür Evi’nde düzenlenen “Bir Türkü Bir Hikâye” adlı programda Dr. Öğr. Üyesi Onur AYKAÇ tarafından anlatıldı.
Hic bu kadar güzel anlatilanini okumamistim ..😢😢
cok cok tesekkürler 🙏
Ağzına sağlık çok güzel anlatmış sınız
Aleviler hepsi candır diye biliyorumdum biri hariç o da Aleviliği anlamamış zaten.Sizde sağolun ☺️
Haluk Levent
Sen bu Dünya'ya sanatın insanlığını insalığın sanata nasıl yakıştığını göstermek için en güzel örneksin. HAK Yâr ve Yardımcın Olsun ...
Haluk Levent farkı der şapka çıkarırım tebrikler 👏👏👏👏🌹🌹🌹🌹
Yolun bahtın açık olsun... Gençlerin elinden tuttuğu için Haluk levent ten Allah razı olsun.
Tam umudumu yitirmisken güzel ve etkiliyeci olan bır anonim şarkısi ile umudumu tekrar yeserttigin için binlerce kez teşekkürler Haluk leventt.... O kadar salak şarkıları duymak zorunda kalıyorduk çok saol
Türkü anonim değil, pir Sultan abdal'a ait. Selamlar
@@nilufer8591 bravo dünyayı kurtardın
@@halilibrahimhallac3681 gulumsettin.tesekkurler.🙃 😁
@@nilufer8591 :)
@@nilufer8591 Benden 4 gün daha fazla yaşayacaksın 😊👍
Tüm Sivaslılara selâm olsun
A.slm
Haluk Levent'in elinin değdiği her şey güzelleşiyor 🍀
Sanki bu yaşıma kadar bu düeti beklemişim.
Eyyy gönlü yüce RABBİM İN NADİDE KULU (HALUK LEVENT) Sen şirinin elinden tuttun ya rabbim de seni hşç bir zaman darda bırakmasın inşallahhhhh 🤲 🤲 🤲 🤲 🤲 🤲
Çok enteresan bir sesi var şirinin bayıldım bu ses herkeste bulunmaz çok değişik bir ses tonu var
Bazen “mükemmel” sözcüğünden başka bir ifade çok eksik kalır ya hani … İşte bu öyle bir eser ve yorum olmuş , Şirin 👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻
Profesyonellikle doğallığın bütünleştiği mütevazı ve güçlü bir ses. Şirin harikasın 🙏
PQSJSU VE HG NİNNİ OFEUBTUU
GKRQPWCTTG GİR GÜNÜ TEYZEYE GÜNEY
HUDUT BUSH
Haluk Levent isminin geçtiği her türkü, her şarkı, her mekân, kısaca herşey güzeldir. Kalbi, insanlığı yeni nesillere ders olarak verilmeli. Kalbi güzel kendi güzel harika insan. Allah ayağına taş değdirmesin ❤❤💯
Yine tüyler diken diken oldu bir sivaslı olarak ne söylesem az kalır haluk abi sesine müziğine bu ülke için yaptıklarına keske bir nebze birileri seni örnek alsa iyiki varsın hiç gitme bizden
Kızımızın sesini ve şarkıyı ilk defa dinliyorum...gece gece ağlamaktan yorgan döşşek ıslandı. Şekerim tavan yaptı..ağzına sağlık.. yolun açık olsun
Arkasında iz bırakan koca yürekli, tek örnek aldığım ve büyük hayranı olduğum Haluk levente kocaman sevgiler sana herşey yakışır sonsuz büyük yürekli dev adam.
Süper gerçekten. Harikasınız ikiniz de. Susamışız bu tür güzelliklere. İyiki bu türküleri bize hatırlattın Haluk Levent. Annenin mekanı cennet olsun. Vasiyeti yerine geldi.
O ses nasıl ya helal olsun inan bağrımı deldin sabah dan beri dinliyorum seni doğuran ve yetiştiren anne ve babanın önünde saygı ve sevgiyle eğiliyorum ve doğru biriyle düet yapmışsın HALUK LEVENT sen bir meleksin YARADAN seni insanlara yardım edesin diye dünyaya göndermiş illa meleklerin kanatları olmasına gerek yok seni çok seviyoruz.
Zaten yıllardır dinlediğimiz çizgiyi bozmayan Haluk Levent birde kulaklarımızın pasını silecek cinsten türkülerimizi hatırlatması ne kadar güzel
Ve bu şarki 2 yıldır var ben yeni duyuyorum vaybeee özelikle kızın sesi yüreğinin güzelliği 😢
Bu türkü madımak otelinde yakılarak öldürülenlere yazıldı...😢😢😢😢
Haluk'un sesinin yanına şirin in sesi cuk oturmuş... muhteşemsin şirin ...
Haluk abi ne kibir ne bi kasinti kime ne iglik yaparım kimin elinden tutuyumdiye arayis icinde helal olsun koca yurekli adam
Şirin çok güzel bir klip olmuş haluk levent zaten konuşma ya gerek yok mükemmel bir şahsiyet ve sanatçı umarım istediğin yerde olursun.gurur duymamak mümkün değil.
Çocukluktan bu yana Haluk Levent dinlerim. Benim için tektir, efsanedir Haluk Levent. Allah uzun ömürler versin. Onun şarkılarıyla büyüdüm. 34 yaşındayım, şarkılarını dinledigimde çocukluğumun her dönemine giderim.
Yaptığı iyiliklere insanlarin hayatına dokunan söylediği şarkılarla türkülerle insanların yüreğine dokunan abi gibi abi iyi ki varsın Haluk abi 🙏🙏
Ulkenin başına gelmis en güzel armağansın HALUK LEVENT .🖤
Böyle türküleri yeniden seslendirmek ne güzel hele de Haluk abimizden dinlemek daha da güzelleştiriyor.
Oyum sana Haluk! Seni 25 Yıl önce seni Duisburg da gördüm. Seçime katıl !!! Şu Dedeleri bi çıkar bizim Ülkeden!!!! TÜRKİYE ARKANDA!!!
Siyate girmesin yaaa.
Uçtu bu düet bir haftada 5 milyon kessin dir.
Necədə gözəl mahnı və ifadır. Azərbaycandan sevgilərlə🇦🇿❤
Kırmızı gül demet demet parçasını ilk defa instagramda denk geldiğimde tüylerim diken diken olmuştu yolun bahtin açık olsun şirin demirtaş 👋
Haluk Levent varsa kalite ve zarafet kaçınılmaz. Bir insan nasıl bu kadar dokunduğunu güzelleştirebilir? Gerçekten büyüleyici.
Hira'neyim...
Kurban olam kalem tutan ellere
Bir haber uçur yad ellere
Dayanmanın "mümkün"lüğünün uzayıp gitmesi başlı başına benden pay koparıyor.
İyilik Bulaşır. Kötülere pirim vermeyin .Kötü kişi kötüdür. Öylesi böylesi yoktur. Bir garip sanatçının ,adem oğlunun neler yapabileceğini görüyoruz ,destekliyoruz. Yüreklerin Sarayında ol Haluk... Sevgiler.
Güzel sesli kızım benim senin bir gün keşfedileceğini biliyordum. Yolun açık olsun. Kendi paylaştığın şarkıları dinlerken nasıl hala keşfedilmediğini sorguladım hep, hakettiğin yerlere gelmen dileği ile ❤️
İyi ki Sivaslıyım dedirten bir yorum olmuş :)
Mükemmel bir ses. Geleceği parlak olsun Şirin’in, ayağına taş değmesin.
Kesinlikleee👌👏👏👏
Bu şarkı içimi öyle sızlatı ki anlatamam! Tek kelimeyle harika! Haluk abi seni çok seviyorum!
sesin içime işledi şirin...yolun açık olsun
Maşallah haluk levent çok güzel bir seçim yapmış bu düeti böyle tatlı bir insanla yaptığı için
Şirin hanımı takip ediyordum böyle bir çalışma görünce daha da heyecanlanıp dinledik ve tabiki çok güzel olmuş alkışlıyoruz
Allahim bu ses ne boyle.Bu kizimizin sesi cok guzel defalarca dinledim.
Haluk Levent sayenizde ne güzel sesler dinliyoruz👏👏 Ve sazlar...
Zehirler içirilen bir gece de ruhuma iyi geldi. Kanırta kanırta sökeceğim seni içimden bu türkü şahidim olsun.
Tüyler diken diken..!!! Canlar.. yüreğinize saģlik..🙏muhteşemmmm❤❤❤❤
Il risquer
@@tokucmelek1635 0
@@tokucmelek1635 wb
Şirin sende ses mükemmel. Arkandada koca çınar Haluk varsa artık sırtın yere gelmez kardeşim. HALUK sadece sanatçı değil. Karşısındakini kendinden önce düşünen NADİR İNSAN. 👍 ALLAH YOLUNU AÇIK ETSİN ŞİRİN KARDEŞİM.
Harika ya inanılmaz derecede beğendim . Sayın Demirtaş resmen yiktiniz Haluk Levent dinlediğimde ilk defa bir başka sese vuruldum .... Emeklerinize sağlık ikimizde harikasınız
Haluk levent sen nasıl yüce bir gonule sahipsin albüm çıkarırken bile iyilik yapıyorsun bu kadar güzel seslerin önünü açıyorsun teşekkür ederiz yolunuz açık olsun 👏
Dinledikten sonra şirin e gidenler ✋
Çok etkileyici bir sesi var Şirin'in yolu açık olsun. Haluk levent için diyecek yok her zaman ki gibi harika.
Tek kelimeyle muhteşem..nefesinize yüreğinize sağlık..tüylerimiz diken diken oldu..
Memleketimin en güzel türküsü 👏👏 sesinize sağlık👏
Yine yaptın yapacağını Haluk Levent, dokunduğun her şeyi mükemmelleştiriyorsun, yüreğinize sağlık, Pir Sultan Abdal'ı saygı ve sevgiyle anıyorum...
Bi türkü bukadar güzel söylenir mi arkadaş ne diyim bilemedim sadece hayranlıkla dilliyorum 😭😭😭❤❤
4.39 saniyelik bir türkü
Ve insana verdiği olağan üstü tahribat tebrikler ...
Dilinize ve ağzınıza sağlık çok güzel okudunuz bu türküler dilimizin özünü oluşturuyor.
Yazacak söz bulamadım resmen, müthişsiniz 💯💜
Haluk abi tam bir adam yaa... Teşekkür ediyoruz bu güzel yorumu için...🇹🇷🌹
Tüylerim diken diken dinledim kızımızın yolu açık olsun. Böyle güzel işler yapan gençlerle gurur duyuyoruz. Haluk Levent güzel insan fazla da söze gerek yok 🥰🥰 🥰 ❤️❤️💐💐
Muhteşem ötesi. Haluk abi sizlere teşekkür ederiz, Şirin gibi güzel, yetenkli bir kızı seçdiyiniz için. Tüyler diken diken😍
Bağrımız delindikçe dinleriz artık, hızır paşa
Şirin nin ne şirin sesi var öyle hayran bırakıyor insanı sesinin o tinisina Haluk Levent diyecek yok adam gibi adam
Şirinin annesiyle olan düetini her zaman dinleyen biriyim.Ama Haluk Leventle düet yaptığını görmek beni başka mutlu etti.Başarıların daim olsun.Haluk abimize diyecek söz yok zaten harika olmuş ♥️
Yüreğinize sağlık. Sivas’lı birisiyim. Şeker ezeyim size. Güzel insanlar. Sağolun.
Güzel bir eseri şahesere dönüştürmek bu olsa gerek ağzınıza dilinize yüreğinize sağlık güzel insanlar. :)
Şimdi ilk defa dinledim kızın sesi mukkemel hele ilk giriş tüylerim diken diken oldu ağlamamak için kendimi zor tutum çok harika olmuş basirilarin devamı olsun şirin Haluk Levent e diyecek söz bulamıyorum efsane
Müthiş sonunda replay tuşunu eskitmenin vakti geldi 🥳🥳🥳
Emeğinize sağlık türküyü süper okudunuz Sivaslı olarak sizinle gurur duyuyoruz 👍👍👏👏
Haluk Levent & Şirin 🙏
Tebrikler. Teşekkürler. Şirin ile duygular sel olmuş. İyi ki böyle olmuş👍⚘❤👏
Gözlerim dolu dolu dinledim sen muhtesem bir detaysin Haluk abicim ♥️ böyle genç dinamik ve süper sesleri bizlerle buluşturduğun için çok tskr ederiz... Bir insan her konuda nasıl muhteşem olabilir işte böyle olabilir .. senin adın bnm lugatimda muhteşem Haluk Levent. ♥️ Can abim
Uzun zamandır bir şarkının yeniden yorumlanmasindan bu kadar etkilenmemiştim. Muhteşemsiniz...
Yüreğimizin ağladığı bu zamanda deprem yıkımı na ağıt niteliği nde
Aleyna tilkiymiş oymuş buymuş hepsi vız gelir tız gider, şirindeki ses muhteşem ötesi, ses yankılanırken tüyler diken diken, tabi haluk abinin yeri hep ayrı👏👏👏
Şirini övmeniz çok güzel ama diğerlerini gömerek( ki bunlar karakteri bize uymayan ama sesi güzel olan insanlar ise ) bir yere gelemeyiz biz müzikte sese bakarız insanlara değil yani hiç bir zaman karşılaştırma yapmayalım 🤗sağlıkla kalın
Ne alaka. Ya aleynaninnsesi gerçekten güçlüğü bu kızın da oyle
@@ecembdk1586 iyi bir farkındalık oldu teşekkürler
Aleynanın’da sesi güzel ama kendisini hiç sevmem ünlü olunca ondaki hava kimsede yok her şeyi değişmiş
Aleyna tilki Türkiyede ki en iyi seslerden boş yapmayın
Haluk Levent, seni o kdar çok seviyorum ki.. Sesini duyunca sanki uzaklarda olan çok uzun süredir görmediğim çok ama cok sevdiğim bir insanın sesini duyuyor hissi olısuyor bende her sarkında ...