Serdar beyi dinlemek bile büyük şans. Düşünseniz C.başkanı danışmanı filan olması gereken adamlar tv programlarına bile çıkamıyor. Bekle ki güzel ülkem gelişsin!!!!
14 sene tekstilde müdürlük yaptım is yerindeki çırağın bile kankisiydim her elemana bulunduğu 1.5 mt re içerisinde o isin patronu olduğunu soylerdim birgün patronlar uyusamadik çıkmak zorunda kaldım 250 eleman yeni başladığım yere is başvurusunda bulundu
Helal olsun. Yıllarca anlattığım mevzuyu Serdar Bey çok güzel bir şekilde dile getirmiş. İş hayatında da herşeyin başında İNSAN OLMAK, İNSANI İNSAN OLARAK GÖRMEK kesinlikle gerekli. Yoksa toplum olarak bir adım ileriye gitme hakkımız kalmamıştır.
Karmakarışık gibi gözüken bir sorunu çok sade ve anlaşılır şekilde özetlemiş bir konuşmaydı. Ağzınıza sağlık hocam. Severek ve merak ile takip ediyoruz.
4 yil once dinlemistim simdi tekrar dinliyorum , cok enteresandir yillar sonra dinlerken farkettim gecenlerde Leyla Alaton hanimefendiye yazdim ve cevabimi aldim Serdar beyin hakliligi...
Serdar çok güzel konuşuyorsun. Bildirimlerini açtım. Her videonu izlemeye çalışacağım. Burada söylediklerinin altına imzamı atarım. 20 kişilik bir patron şirketinde patrona şunu şunu yanlış yapıyorsun dediğim için işimden çıkarıldım. Bir gün bile acaba demedim. Haklı olmanın verdiği o huzur... Biz gençlerde çok tembellik var. Ana baba kuşağından farkımız bu. Belki bu teknolojinin ya da sunulan imkanların getirdiği bir rahatlıktır. Ya da bir çok etken söz konusudur. Neyse diğer videolarını izleyeceğim. Seviliyorsun.
Bu arada birilerine ulaşıp ilgi çekme her zaman işe yaramıyor. Hatta çok zor işe yarıyor. Ben 4 hatta 5 proje yazdım. Tamamı toplumsal sorunlara çözüm niteliğinde nereye gönderdiysem ya dönüş alamadım. Yahut aldığım dönüşler birkaç cümleden ibaret oldu. Yalnız başına bir şeyler yapmak çok zor olduğu gibi yalnız başına bir şeyler yapmaya ya da yapamamaya mecbur bırakılıyorsun.
@@oscar_schindler Algıladığımız şeylere yüklediğimiz iki anlamdan biridir. Diğeri de yanlış.Algıladıklarımızı tanımlamanın bir parçasıdır. Eğer iyiyse doğrudur. Kötüyse yanlıştır.
Vallahi de billahi de en son söylediğiniz şey bugünün çalışanların da en çok ihtiyaç duyulan şey. İnsan yerine koymadığın personellerinden insanca refleksler beklememeliler.
Bir işyerinde çaycıyı az insan yerine koysan, 1 ay sonra kalkıp kendi çayını kendin almaya baslarsin. İste yoneticilerin iscinin bi tarafindan pandiği cikartmamalarinin asil sebebi bu dur!
İnsan terine koymak deyince okuduğum bir makale aklıma geldi. Türkiye de ciddi paralar kazanan üst düzey yazılımcılar bile Türkiye den ayrılıyor. İşin tuhaf yanı Türkiye de kazandıklarından daha az paraya gitmeleri. Bir insan niye daha az sosyal statü için gider diye araştırılınca. Gezi olayları sonrası ülkede ayrışma, belli bir çalışma diliminin olması ve daha fazla sosyal olabilmek ortaya çıkmış. Kısacası insan olarak yaşama istekleri öne çıkıyor.
Serdar bey Gözüm doldu dinlerken Ben hotelcilik sectoründe alt düzeyde bir yöneticiyim 8 tane adamım var çalışıyorum Aynı zamanda da bu iş yerinde daha yeniyim geçen hafta orta düzey bir yöneticinin Yardımcisı ile konuşurken vücut dili ve surat ifadelerine dikkat çektim İşim gereği bir çok büyük karıyer yapmış insanlar la karşılaştım idolüm kim derseniz Almanlar bizim sectorde çok iyi bizim turkler sanki pentagonda. Dünya sıyasetıne yön verıyo O yuzden şimdi ara elaman bulamıyoruz bulamazlar da Bunlar Nasıl aşacagız bunları da bilmiyorum 🤷
Kaçinciya dinledim.Böyle konuşan ,konuştuğu gibi de yasayan insanlar tesir ediyor gerçekten.Biraz daha mı artsa sayısı!!! İlim ve vicdan olunca gerisi geliyor
Bilmiyorum,bunu okurmusunuz ama televizyona gordügüm en mantikli anlaliz.Size bakinca müthiş bir enpati kabiliyeti görüyorum ve bu egitim sistemi alt etmiş biri olmanızdan da kaynakli olabilir.
Ben verimlilik üzerine çalışıyorum. Çalışana değer vermenin verimlilik üzerine etkisini test etmek için bir müşterimde yöneticilerin her sabah iş başında işçilere meyve ya da atıştırmalık dağıtmasını sağladım. Tüm üretim koşulları, işçi ve makine sayıları aynı olmasına rağmen üretim %15 arttı. İşini ve iş yerini seven çalışan hem verimli çalışır hemde çalışma sahasını evinin mutfağı gibi derli toplu tutar. bu sayede 5S gibi felsefeler içinde ayrıca proje ekipleri vs oluşturmaya gerek kalmaz. (Bunu anlayacak çok az şirket var bu ülkede maalesef)
İnsan yerine koyulan çalışanlarin yani kendilerinin değerli olduklarını hissettikleri an verimlerinin arttığı görülmüştür. Hatta suçluların üzerinde de dolaylı olarak bu yöntem uygulanmış ve sonucunda suça yönelimleri azalmıştır.
Serdar abi bu yorumu görür müsün bilmiyorum ama yine de yazmak istedim 6. dk da bahsettiğin konuya ilişkin bir anımı anlatim LC Waikiki şirketinde bir pozisyon için başvuru yapmıştım. Değerlendirme testleri ve 2 skype görüşmesinden sonra merkeze uygulama mülakatı için davet aldım. Merkeze gittim 3. Kata çıkmam söylendi asansöre bindim 3 e basmıyor ben de bir kaç kere denedim olmadı. Hazır asansördeyken 2 ye basim ordan 3 çıkarım dedim yine olmadı o esnada bir hanımefendi bindi 5. Kata bastı asansör çıkmaya başladı neden sadece 5 çalışıyor dediğimde müdürün odası 5. katta kendisi asansör beklemeyi sevmiyor bu yüzden asansör sadece 5 e çıkıyor dedi.
Çok doğru tespit. İş veren asgari ücreti verim, her işi yaptırayım, etinden sote kemiklerinden çorba yapayım derdinde. Ha işime yaramadı mı at gitsin yenisi gelsin. Yetişmiş elemanın hiç bir önemi yok
haaa, sen özverili ol, kendinden ver, karşılığında bir şey istemeden veya harcamadan şirkete yeni bir şey kat...o zaman aynı üst düzey yönetici bu gelişmeyi pek güzel allar pullar kendisine mal eder...o ayrı bak, o konuda özgürsün
Çok büyük bir aile şirketinde çalışıyorum , şirket parakende sektöründe lider sayılabilir , ancak her ay bizlere ulaşılması güç inanmadığımız hedefler veriyorlar , 4 çalışanız ve aramızdan sadece 1 kişi hedefine ulaşabiliyor , o kişide adaletli bir şekilde bizle yarışmıyor , yönetici ise her zaman o çalışanın arkasında ve çalışanın üzerindeki iş yükü hepimizden çok çok az
Umut Can büyük ihtimalle o çalışan kendini bir şekilde yöneticinize sevdirip, lider aile şirketinizin ailesinden bir bireymiş gibi kabullendirmiş kendini. Kurumsal Aile şirketi tanımı zaten başlı başına bir çıkmazken şirket içi yazılmayan kurallar genelde kafanızı kurcalayabilir. Çünkü burası bir aile şirketiyse şirket gelirinden akan balları da çalışanların değil aile bireylerinin yemesi uygun görülür. Bir yarışma düşünün, elinize kaşık veriyorlar, bir kovadan diğer kovaya su taşımanızı istiyorlar. Kovadaki suyu 10 dakikada taşırsanız hedefi tutturmuş oluyorsunuz. Buraya kadar herşey normal gibi, ama takım arkadaşınıza verilen şeyin kaşık değil kepçe olduğunu gördüğünüzde hırs ve inancınızı kaybetmemelisiniz. Hayat tek yarışmadan ibaret değildir. Hakettiğiniz yerlere gelmeniz dileğiyle...
Çalışanın insan yerine konulması konusunda tartışmasız haklı. 500 kişinin çalıştığı bir sanayi şirketinde işçi olarak çalışıyorum. Üniversite öğrenimimi yarıda bıraktım açıktan devam ediyorum. Ve burada anlatılan şeylere her gün tanık oluyorum. Şirketin memur çalışanları bir nebze daha rahat olsalar bile işçilerin yüzlerine bakılmıyor. Patronlar başka bir dünya da yaşıyorlar hatta müdürler bile. Oysa patronun babası 30 yıl önce işçilerle birlikte yan yana çalışıyormuş. Fakat Serdar bey söylüyor ya çalışanlar yönetilmeye hazır hepsi durumlarını kabullenmişler diye orası da çok doğru herkes bir şeylere isyan ediyor herkes halinden şikayetçi ama kimse çözüm aramıyor kimse elini taşın altına koymuyor.
Bu programlarda sizlere verilen zamanın bol olması ve sizin zahmet edip tane tane açıklamalar yapmanız, fikirler belirtmeniz; kaydedilmesi ve sonradan izlenebiliyor olması çok büyük nimet. Zaman zaman bir cycle dönüyorum sizin videolar baştan aşağı bitiyor Ted'ler dönüyor zaman zaman Amerikalı komedyenlerin videoları için aynı şeyi söyleyebilirim (izleyecek başka videosu kalmayınca üzüyor). Belirtmek istediğim şey, KAMERA yanında ne kadar çok nefes alırsanız o kadar fazla ilham alıyoruz, o kadar çok tutunuyoruz öğrenmeye. Sizi ve sizin gibi insanları canlı dinlemek de isterim fakat, tekrar tekrar dinleyince zaman içinde, bazı konularda anlatılmak isteneni anlayacak olgunlukta olmayabiliyor insan, kamera bunu çözüyor. Sizleri daha sık kamera karşısında görmek isterim.
Kişisel gelişim kitapları ile ilgili bir yorum yapmak istiyorum bugün belki teknolojinin ilerlemesi ile beraber belki kimilerinin cahil cesaretinin tavan yapması ile birlikte kişisel gelişimin uzaktan yakından alakalı olmayan kişiler tarafından linç edildiğini görmekteyiz (kendilerince basit bir tecrübe ediniyor basit diyorum çünkü pek çok kişisel gelişim kitaplarında bununla karşılaştığım için böyle bir yorum yapıyorum profesyonellikten inanılmaz derecede uzak son derece avam bir dil kullanılmış Bir yığın kitap var popülerliğin etkisi ile birlikte kitapları satılmaya başlanıyor özlü sözler kitabı benzeri kocaman sayfada 2 tane kelime olan kitaplar bugün insanlar tarafından alınıp sırf Kitap okuyorum göstergesi olsun diye insanlar da bunları almaya başlıyorlar Eğer gerçekten kişisel gelişim noktasında Bir şeyler yapılacaksa eski dönemdeki eski dönemdeki yazılan kaynaklar ve daha bilimsel yönde yapılmış çalışmalar tercih edilmeli bugün yaşam koçu bireysel Danışman gibi ünvanlarla gerek psikoloji gerek sosyoloji gerek insan fizyolojisine uzaktan yakından bilgisi olmayan kişiler insanlara terapi verdiklerini söylüyorlar konu biraz dağılmış olabilir ama meselenin özü büyük bir çoğunluğun toplumda Her işi yaparız mantığında bulunmasıdır kişisel gelişim insanın insan gibi davranmasından başlar
Birçok kişisel gelişim kitabı ticari kaygılarla yazılmış boş metinler. (iyi olanlar da var tabi, D. Cüceloğlu, Ü. Dökmen vb.) Naçizane önerim edebiyat okuyun. Öykü, roman vb.; çünkü gerçek hayat orada ve bunu hikayeleştirerek sunuyor o değerli yazarlar.
Yöneticinin iş güvencesi yoktur. O meslekten bir cacık olmaz. Size bir soru sorayım. Yönetici altında çalışan çalışanlardan fazla aldığı maaş yöneticilik yaptığı için midir? İş güvencesinin olmadığı için midir? İşveren ben seninle çalışmak istemiyorum dediği anda kendini kapıda bulur. Mükemmeliyetçi ve hatasız olmak zorundadır. İşverenler kendi emekleri ile bir yere gelmezler. Yöneticilerine bir konum verirler ve onların sırtından bir yerlere gelirler. Yönetici adayları da kendilerinin bir yerlere geldiğini zannederler. Bunun yanında kamu da yönetici olmak farklı bir iştir. O daha prestijli bir iştir. Hem iş güvencesi vardır hem de ücret yapılan iş ve diğer hakları daha iyidir. Özel sektörde yöneticilik şartları nedeni ile yapılacak iş değildir. Maaş farkı bilgi ve emekten dolayı mıdır? İş güvencesinden dolayı mıdır? Adam yönetici olmuş maruz kaldığı şiddetin farkında değil...
Beyler organize olup şu adamı kaçıralım. Bağlayalım bir sandalyeye sabaha kadar konuşsun dinleyelim.
Olur ben varım.
ben de varım
Ben arabayı ayarlarım
😄😄😄😄
@@canerdemir4595 urjübwrubu u r u üzereuu
J
u
u.u.u uruUxubjuvrbuububuvguruu
Serdar beyi dinlemek bile büyük şans. Düşünseniz C.başkanı danışmanı filan olması gereken adamlar tv programlarına bile çıkamıyor. Bekle ki güzel ülkem gelişsin!!!!
14 sene tekstilde müdürlük yaptım is yerindeki çırağın bile kankisiydim her elemana bulunduğu 1.5 mt re içerisinde o isin patronu olduğunu soylerdim birgün patronlar uyusamadik çıkmak zorunda kaldım 250 eleman yeni başladığım yere is başvurusunda bulundu
vay amk
Serdar Abi’nin tüm Videolarını arıyorum...Onu izlemek..dinlemek, herşeyden önce insanda , Zamanının ziyan olmadığını düşündürüyor!!
Bu doğrularla değil 9, Türkiye'nin 35 bin köyünden kovulur bu adam ..
Helal olsun. Yıllarca anlattığım mevzuyu Serdar Bey çok güzel bir şekilde dile getirmiş. İş hayatında da herşeyin başında İNSAN OLMAK, İNSANI İNSAN OLARAK GÖRMEK kesinlikle gerekli. Yoksa toplum olarak bir adım ileriye gitme hakkımız kalmamıştır.
Çok iyi noktalara değiniyorsunuz. Bu içerikleri de bizimle youtube'da paylaştığınız için teşekkür ederim.
23e2333re3e
Karmakarışık gibi gözüken bir sorunu çok sade ve anlaşılır şekilde özetlemiş bir konuşmaydı. Ağzınıza sağlık hocam. Severek ve merak ile takip ediyoruz.
Serdar bey, bulunmaz hint kumasi gibisiniz. Emeklerinize tesekkurler.
Cok keyif alarak dinledigim bir insansiz.
Harika konuşmuşsunuz Serdar Bey.
4 yil once dinlemistim simdi tekrar dinliyorum , cok enteresandir yillar sonra dinlerken farkettim gecenlerde Leyla Alaton hanimefendiye yazdim ve cevabimi aldim Serdar beyin hakliligi...
Serdar çok güzel konuşuyorsun. Bildirimlerini açtım. Her videonu izlemeye çalışacağım. Burada söylediklerinin altına imzamı atarım.
20 kişilik bir patron şirketinde patrona şunu şunu yanlış yapıyorsun dediğim için işimden çıkarıldım. Bir gün bile acaba demedim. Haklı olmanın verdiği o huzur...
Biz gençlerde çok tembellik var. Ana baba kuşağından farkımız bu. Belki bu teknolojinin ya da sunulan imkanların getirdiği bir rahatlıktır. Ya da bir çok etken söz konusudur.
Neyse diğer videolarını izleyeceğim.
Seviliyorsun.
Bu arada birilerine ulaşıp ilgi çekme her zaman işe yaramıyor. Hatta çok zor işe yarıyor. Ben 4 hatta 5 proje yazdım. Tamamı toplumsal sorunlara çözüm niteliğinde nereye gönderdiysem ya dönüş alamadım. Yahut aldığım dönüşler birkaç cümleden ibaret oldu. Yalnız başına bir şeyler yapmak çok zor olduğu gibi yalnız başına bir şeyler yapmaya ya da yapamamaya mecbur bırakılıyorsun.
@@yunusersoy7362 ben de aynısını patronun yalakasına dediğim için çıkarıldım...keşke demeyeydim :)
Zenci Noelbaba Doğru olduğuna inandığın şeyi yaptıysan keşke deme.
@@yunusersoy7362 şu hayatta doğru olan nedir o kadar emin değilim ki...ve yıllar geçtikçe daha da az emin oluyorum
@@oscar_schindler Algıladığımız şeylere yüklediğimiz iki anlamdan biridir. Diğeri de yanlış.Algıladıklarımızı tanımlamanın bir parçasıdır. Eğer iyiyse doğrudur. Kötüyse yanlıştır.
Vallahi de billahi de en son söylediğiniz şey bugünün çalışanların da en çok ihtiyaç duyulan şey. İnsan yerine koymadığın personellerinden insanca refleksler beklememeliler.
Normalde bu başlıkta bi video görünce izlemem ama Serdar amiri görünce bütün içeriklere tıklıyorum.
Bu adam çok doğal konuşuyor
Abi sen teknoloji.yazari degilsin yetkin bir sosyologsun tespitler harika umarım bolca istifade ederiz !
Baybars Altuntaş'a çok iyi giydirmiş sevgili amirim :) Otobüsten indim bmw ye bindim kitabının yazarı
Bir işyerinde çaycıyı az insan yerine koysan, 1 ay sonra kalkıp kendi çayını kendin almaya baslarsin. İste yoneticilerin iscinin bi tarafindan pandiği cikartmamalarinin asil sebebi bu dur!
İnsan terine koymak deyince okuduğum bir makale aklıma geldi. Türkiye de ciddi paralar kazanan üst düzey yazılımcılar bile Türkiye den ayrılıyor. İşin tuhaf yanı Türkiye de kazandıklarından daha az paraya gitmeleri. Bir insan niye daha az sosyal statü için gider diye araştırılınca. Gezi olayları sonrası ülkede ayrışma, belli bir çalışma diliminin olması ve daha fazla sosyal olabilmek ortaya çıkmış. Kısacası insan olarak yaşama istekleri öne çıkıyor.
bütün bunların yanı sıra, mal yönetici ve çarıklı patrondan da kaçılıyor
gerçekten şahane bir insansınız
Serdar bey Gözüm doldu dinlerken
Ben hotelcilik sectoründe alt düzeyde bir yöneticiyim 8 tane adamım var çalışıyorum
Aynı zamanda da bu iş yerinde daha yeniyim geçen hafta orta düzey bir yöneticinin Yardımcisı ile konuşurken vücut dili ve surat ifadelerine dikkat çektim İşim gereği bir çok büyük karıyer yapmış insanlar la karşılaştım idolüm kim derseniz Almanlar bizim sectorde çok iyi bizim turkler sanki pentagonda. Dünya sıyasetıne yön verıyo
O yuzden şimdi ara elaman bulamıyoruz bulamazlar da
Bunlar
Nasıl aşacagız bunları da bilmiyorum 🤷
Son sözleriniz 100 % doğru
Kaçinciya dinledim.Böyle konuşan ,konuştuğu gibi de yasayan insanlar tesir ediyor gerçekten.Biraz daha mı artsa sayısı!!! İlim ve vicdan olunca gerisi geliyor
Bence kendinize bir ortam hazırlayıp youtubeda talkshow yapmalısınız çok dogru konuşuyorsunuz
Bilmiyorum,bunu okurmusunuz ama televizyona gordügüm en mantikli anlaliz.Size bakinca müthiş bir enpati kabiliyeti görüyorum ve bu egitim sistemi alt etmiş biri olmanızdan da kaynakli olabilir.
Insan kendini değersiz hissetiği biyerde nasil iyi performans gosterebilirki.Insan yerine konmak gercekten cok doğru bi soz hemde cok.
Mükemmel tespitler..
Harika bir konuşmaydı 👏👏👏
Ben verimlilik üzerine çalışıyorum. Çalışana değer vermenin verimlilik üzerine etkisini test etmek için bir müşterimde yöneticilerin her sabah iş başında işçilere meyve ya da atıştırmalık dağıtmasını sağladım. Tüm üretim koşulları, işçi ve makine sayıları aynı olmasına rağmen üretim %15 arttı.
İşini ve iş yerini seven çalışan hem verimli çalışır hemde çalışma sahasını evinin mutfağı gibi derli toplu tutar. bu sayede 5S gibi felsefeler içinde ayrıca proje ekipleri vs oluşturmaya gerek kalmaz. (Bunu anlayacak çok az şirket var bu ülkede maalesef)
Hamza hicbir ulkede maalesef...
Yine süper amirim ✌👍
İnsan yerine koyulan çalışanlarin yani kendilerinin değerli olduklarını hissettikleri an verimlerinin arttığı görülmüştür. Hatta suçluların üzerinde de dolaylı olarak bu yöntem uygulanmış ve sonucunda suça yönelimleri azalmıştır.
Serdar abi bu yorumu görür müsün bilmiyorum ama yine de yazmak istedim 6. dk da bahsettiğin konuya ilişkin bir anımı anlatim
LC Waikiki şirketinde bir pozisyon için başvuru yapmıştım. Değerlendirme testleri ve 2 skype görüşmesinden sonra merkeze uygulama mülakatı için davet aldım. Merkeze gittim 3. Kata çıkmam söylendi asansöre bindim 3 e basmıyor ben de bir kaç kere denedim olmadı. Hazır asansördeyken 2 ye basim ordan 3 çıkarım dedim yine olmadı o esnada bir hanımefendi bindi 5. Kata bastı asansör çıkmaya başladı neden sadece 5 çalışıyor dediğimde müdürün odası 5. katta kendisi asansör beklemeyi sevmiyor bu yüzden asansör sadece 5 e çıkıyor dedi.
Muhtesemsiniz
Ne kadar da çalıştığım şirketi özetlemiş 😃
M.Serdar Kuzuloğlu ABİ ,
6:29 ve 6:32 sn. ne dedin !
Benim TÜRKÇEM yetmedi ?
Çok doğru tespit. İş veren asgari ücreti verim, her işi yaptırayım, etinden sote kemiklerinden çorba yapayım derdinde. Ha işime yaramadı mı at gitsin yenisi gelsin. Yetişmiş elemanın hiç bir önemi yok
patronun parasını ne kadar az harcarsan, şirkete ne kadar çok el freni olursan o kadar iyi üst düzey yönetici olursun...aksini görmedim
haaa, sen özverili ol, kendinden ver, karşılığında bir şey istemeden veya harcamadan şirkete yeni bir şey kat...o zaman aynı üst düzey yönetici bu gelişmeyi pek güzel allar pullar kendisine mal eder...o ayrı bak, o konuda özgürsün
Çok büyük bir aile şirketinde çalışıyorum , şirket parakende sektöründe lider sayılabilir , ancak her ay bizlere ulaşılması güç inanmadığımız hedefler veriyorlar , 4 çalışanız ve aramızdan sadece 1 kişi hedefine ulaşabiliyor , o kişide adaletli bir şekilde bizle yarışmıyor , yönetici ise her zaman o çalışanın arkasında ve çalışanın üzerindeki iş yükü hepimizden çok çok az
Umut Can büyük ihtimalle o çalışan kendini bir şekilde yöneticinize sevdirip, lider aile şirketinizin ailesinden bir bireymiş gibi kabullendirmiş kendini. Kurumsal Aile şirketi tanımı zaten başlı başına bir çıkmazken şirket içi yazılmayan kurallar genelde kafanızı kurcalayabilir. Çünkü burası bir aile şirketiyse şirket gelirinden akan balları da çalışanların değil aile bireylerinin yemesi uygun görülür.
Bir yarışma düşünün, elinize kaşık veriyorlar, bir kovadan diğer kovaya su taşımanızı istiyorlar. Kovadaki suyu 10 dakikada taşırsanız hedefi tutturmuş oluyorsunuz. Buraya kadar herşey normal gibi, ama takım arkadaşınıza verilen şeyin kaşık değil kepçe olduğunu gördüğünüzde hırs ve inancınızı kaybetmemelisiniz. Hayat tek yarışmadan ibaret değildir. Hakettiğiniz yerlere gelmeniz dileğiyle...
@@mustafabey1709 şirket sizin herhalde adama buradan ayar vermeye çalışıyorun.
@@mst-0079 :DDD sevgi pıtırcığı
"çalışanı insan yerine koymayan" yöneticiden, daha büyük dert olabilirmi?. Bu çağda üstelik!!.
Çalışanın insan yerine konulması konusunda tartışmasız haklı. 500 kişinin çalıştığı bir sanayi şirketinde işçi olarak çalışıyorum. Üniversite öğrenimimi yarıda bıraktım açıktan devam ediyorum. Ve burada anlatılan şeylere her gün tanık oluyorum. Şirketin memur çalışanları bir nebze daha rahat olsalar bile işçilerin yüzlerine bakılmıyor. Patronlar başka bir dünya da yaşıyorlar hatta müdürler bile. Oysa patronun babası 30 yıl önce işçilerle birlikte yan yana çalışıyormuş. Fakat Serdar bey söylüyor ya çalışanlar yönetilmeye hazır hepsi durumlarını kabullenmişler diye orası da çok doğru herkes bir şeylere isyan ediyor herkes halinden şikayetçi ama kimse çözüm aramıyor kimse elini taşın altına koymuyor.
Herkes kişisel gelişse, bu olay toplumsal gelişimi doğurmaz mı hocam ?
Bu programlarda sizlere verilen zamanın bol olması ve sizin zahmet edip tane tane açıklamalar yapmanız, fikirler belirtmeniz; kaydedilmesi ve sonradan izlenebiliyor olması çok büyük nimet. Zaman zaman bir cycle dönüyorum sizin videolar baştan aşağı bitiyor Ted'ler dönüyor zaman zaman Amerikalı komedyenlerin videoları için aynı şeyi söyleyebilirim (izleyecek başka videosu kalmayınca üzüyor). Belirtmek istediğim şey, KAMERA yanında ne kadar çok nefes alırsanız o kadar fazla ilham alıyoruz, o kadar çok tutunuyoruz öğrenmeye. Sizi ve sizin gibi insanları canlı dinlemek de isterim fakat, tekrar tekrar dinleyince zaman içinde, bazı konularda anlatılmak isteneni anlayacak olgunlukta olmayabiliyor insan, kamera bunu çözüyor. Sizleri daha sık kamera karşısında görmek isterim.
09:18 Adamsın.
Kişisel gelişim kitapları ile ilgili bir yorum yapmak istiyorum bugün belki teknolojinin ilerlemesi ile beraber belki kimilerinin cahil cesaretinin tavan yapması ile birlikte kişisel gelişimin uzaktan yakından alakalı olmayan kişiler tarafından linç edildiğini görmekteyiz (kendilerince basit bir tecrübe ediniyor basit diyorum çünkü pek çok kişisel gelişim kitaplarında bununla karşılaştığım için böyle bir yorum yapıyorum profesyonellikten inanılmaz derecede uzak son derece avam bir dil kullanılmış Bir yığın kitap var popülerliğin etkisi ile birlikte kitapları satılmaya başlanıyor özlü sözler kitabı benzeri kocaman sayfada 2 tane kelime olan kitaplar bugün insanlar tarafından alınıp sırf Kitap okuyorum göstergesi olsun diye insanlar da bunları almaya başlıyorlar Eğer gerçekten kişisel gelişim noktasında Bir şeyler yapılacaksa eski dönemdeki eski dönemdeki yazılan kaynaklar ve daha bilimsel yönde yapılmış çalışmalar tercih edilmeli bugün yaşam koçu bireysel Danışman gibi ünvanlarla gerek psikoloji gerek sosyoloji gerek insan fizyolojisine uzaktan yakından bilgisi olmayan kişiler insanlara terapi verdiklerini söylüyorlar konu biraz dağılmış olabilir ama meselenin özü büyük bir çoğunluğun toplumda Her işi yaparız mantığında bulunmasıdır kişisel gelişim insanın insan gibi davranmasından başlar
Eñ efso konusmalarindan biri
Bence serdar kuzuloglu icin en uygun meslek hayat koclugu olabilir.
Birçok kişisel gelişim kitabı ticari kaygılarla yazılmış boş metinler. (iyi olanlar da var tabi, D. Cüceloğlu, Ü. Dökmen vb.) Naçizane önerim edebiyat okuyun. Öykü, roman vb.; çünkü gerçek hayat orada ve bunu hikayeleştirerek sunuyor o değerli yazarlar.
Insana en uzak olan nokta sırtıdır
4 sene önce 5 bin tl mükemmel paraydı be şimdi bi değeri kalmadı
Arada inceden reisede giydirmiş :D
Burada soruyorlar da noluyor? Sadece ortaligi karistirmak icin kullaniyorlar bu durumu! Sonra yine bildiklerini okuyorlar!
calisan insanlarin ilk istegi saygi gormektir'
ben bunu yazdiktan sonra dakika 9:15 da ifade edildi
7 yaşında uçan diskler cizip tasarlayan ben 17 yaşımda bu sınavda kimden kopya cekip paçayı kurtarsam amk diye etrafı kesiyorum. Hedef mi ? " O ne?"
Her an kufredecekmis hissi size de kapilmiyor mu ya konusurken
Elvin olduk iki.Üçüncüyü bulup yapalım.
Yaw bu adam çok doğru gonuşuyor yeaw
Makineli tüfek gibi.
5.45 ten sonrası okulu anlatıyor
Evet, yönetici çalışanına iyi gözle bakmalı değil mi ? Teşbih de hata olmaz: Klasik müzik dinletilen inekler daha fazla süt veriyor. :)
Cumhurbaşkanı adayım...
Ağzınız bal yesin.
BİR YANDANDA İNSAN KENDİNİ YETERLİ GÖRDÜKÇE AZAR DİYECEKTİN GALİBA
Yöneticinin iş güvencesi yoktur. O meslekten bir cacık olmaz.
Size bir soru sorayım. Yönetici altında çalışan çalışanlardan fazla aldığı maaş yöneticilik yaptığı için midir?
İş güvencesinin olmadığı için midir?
İşveren ben seninle çalışmak istemiyorum dediği anda kendini kapıda bulur. Mükemmeliyetçi ve hatasız olmak zorundadır.
İşverenler kendi emekleri ile bir yere gelmezler. Yöneticilerine bir konum verirler ve onların sırtından bir yerlere gelirler. Yönetici adayları da kendilerinin bir yerlere geldiğini zannederler.
Bunun yanında kamu da yönetici olmak farklı bir iştir.
O daha prestijli bir iştir.
Hem iş güvencesi vardır hem de ücret yapılan iş ve diğer hakları daha iyidir.
Özel sektörde yöneticilik şartları nedeni ile yapılacak iş değildir.
Maaş farkı bilgi ve emekten dolayı mıdır? İş güvencesinden dolayı mıdır?
Adam yönetici olmuş maruz kaldığı şiddetin farkında değil...
Farklı bir bakış açısı
*_SON NE PEKİ_*
Şefler Bizimle aynı yerde yemek yesinler diye ayaklanan işçilerin kodesi bulması.. Ahanda sonuç
yine ferrariye baglamissin olayi mudur :)
çok konuşuyor beeaaaa
Yoneteci degil idareci, idareten ..
Kiu
Öl
2 çokça ç
İç
Şş
Üü
İslamı yaşayabilsek bu konuşmaları dinlemeye bile gerek kalmaz.Herkes nasıl bir insan olması gerektiğini zaten görür.
Salih Savaş edit : kerbela
Kardeşim ben sana git KERBELA olayına bak araştır diyorum ( cevap orada ) sen bana maymun diyosun
Özür dilerim.Bakıcam