Genel olarak boyutun küçülmesi, daha çok mosfet konulmasına yardım sağlamaktadır. Ancak, bir etkside daha hızlı anaharlama yapabilmektedir. Yani eski nesil işlemcilerde (9 nm, 10nm olarak üretilen işlemcilerde) 4 GHz anahtarlama frekansı standart halindeyken şuan 5 GHz 5.5GHz gibi hızları anlık olarak da olsa işlemciler de görebiliyoruz. Bunun sebebi ise mosfetlerin içerisinde ki kapasitif etkidir. 2 iletken plaka arasında bir yalıtkan malzeme konulduğu zaman bir konansatör oluşmaktadır ve bu yapı içerisinde kapasitif olarak enerji depolar. Siz mosfteleri ne kadar hızlı sürmek isterseniz bu kapasitif enerji sizin anahtarlamanızın anlık olmasının önüne geçmektedir ve zamanla bu enerji atılarak mosfetin durumuna açık veya kapalı olarak değiştirmektedir. Ayrıca bu kapasitif etkiyi azaltmak istediğiniz de daha küçükl zarların yapırması gerekir. Bu da daha küçük gerilim değerleri (0.7V, 0.5V) ile anahtarlama yapmak demektir. Yani bir işlemci içerisine ekstra bir mosfet konmadan sadece boyut küçültüğünde saat frekansını daha yüksek frekans değerleri ile kullanılabileceği için sadece bundan bile daha başarımlı bir işlemci elde etmek mümkün olacaktır.
@@canyaman7967 Bir kondansatör, iki iletken arasına konulan bir yalıtkandan ibarettir. Kaynak verince yorum siliniyor. Direkt Google'a yazınca kaynağı ile beraber çıkacaktır. Transistör veya mosfet dediğimiz yapı P-N-P veya N-P-N yarı iletkenlerinden oluşur. Yarı iletken denildiğinde tek tip bir yapı akıllara gelebilir ancak kimyasal yapısına bağlı olarak karakteristlik özellikleri değişmektedir. Genel olarka bilinen Silisyum (yani silikon) bazlı yarı iletkenler kristalize edilerek yani boştaki 4 elektronunda birbiri ile bağ yapması sağlanır. Daha sonrasında dopingleme işlemleri ile N veya P tipine çevrilebilir. P tip yarı iletken hol sayısı daha fazladır. Yani daha çok elektrona ihtiyaç duyarn yarıiletkendir. N tip yarı iletken ise nispeten elektron fazlalığı bulunan yapıdır. Yukarıda belittiğim gibi bu malzemelerin yanyana getilip birleştirilmesi ile transistör mosfet yapılabilir. Bununla beraber P-N junction'ı (birleşimi) ile diyot gibi bir malzeme elde edilebilir. Bir çok kombinasyon ile veya özelleştrilmiş yarı iletkenler malzemeler ile diğer komponentler oluşturulabilir. Led, Sıcaklık, Nem, kamera sensörleri vb. Yine bunun için kaynak bırakamıyorum link paylaşılınca silindiği için.
11 วันที่ผ่านมา
Aynı şeyi bir de inşaat ustalarından dinlemek isterdim. Onlar herşeyi biliyor çünkü. Asla itirazın karşılık bulmuyor. Adamlar bilgisiyle seni eziyor.
Güzel içerik, asmlden High-NA EUV litografi cihazlarını ilk alan ve kalibrasyonu yapan şirket intel. 3nm altında üretim için High-NA EUV litografi cihazı olmak zorunda, bu cihazları tsmc henüz yeteri kadar alamadı yeterli ön siparişlerin çoğunu intel kapattı asmlin yıllık üretim sınırı olan 6-7 makinenin hepsi intel tarafından alındı 3nm altında önümdeki ilk seri üretim konusunda intelin avantajı çok büyük, sevgiler saygılar
Bir kez bile dile getirmedi İntel'i. İntel 1-2 yıla kalmaz herkesi şoka uğratacak ve liderliği tekrar eline alacak seninde bahsettiğin High-NA makinaları ile. Sektörde araştırma geliştirmeye en çok kaynak aktaran şirket açık ara İntel.
dostum "nanometre nedir" gibi çok çoook sığ bir soru kısmı dışında harika bir video olmuş genel bir süreç özeti süper ellerine kafana gözüne sağlık :D ;)
Harikasın Ayhan abi emeğine sağlık. Her zaman aklımdaydı bu merak ama bu denli detaylı bilgi beklemiyordum. Ayrıca 8 yıl önce hazırlamış olduğun "Kuantum Fiziği Nedir" adlı videonuda izleyeceğim.
Transistörlerin boyutları küçüldükçe, kuantum tünelleme gibi fiziksel etkiler devreye girer ve bu da çiplerin performansını ve güvenilirliğini olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, üretim süreçlerinde kullanılan fotolitografi tekniklerinin de sınırları vardır. Bu nedenle, çip teknolojisinin teorik nanometre sınırı, mevcut teknolojilerle 1 nanometre civarında olabilir
3-5 Nanometre Ölçeğinde Yarı İletken Devrelerin Yapımı ve Çalışma Prensibi 3-5 nm ölçeğinde transistörler ve devreler üretmek, geleneksel üretim tekniklerinin sınırlarını zorlayan bir konudur. Ancak, modern yarı iletken üretim teknolojileri, bu boyutlarda bile devrelerin çalışmasını sağlayacak yöntemler geliştirmiştir. 1. Üretim Teknikleri Bu kadar küçük boyutlarda devreler oluşturmak için aşağıdaki yöntemler kullanılır: a) EUV Litografi (Aşırı Ultraviyole Litografi) • Açıklama: 13.5 nm dalga boyuna sahip EUV (Extreme Ultraviolet) litografi kullanılarak nano ölçekte desenler oluşturulur. • Avantajı: Daha küçük transistörlerin üretilmesine olanak tanır. b) FinFET (Fin Field-Effect Transistor) Teknolojisi • Açıklama: Geleneksel düz (planar) transistörlerin yerine 3 boyutlu yüzgeç benzeri yapılar kullanılır. • Avantajı: Daha iyi akım kontrolü sağlayarak sızıntıyı azaltır. c) GAAFET (Gate-All-Around FET) Teknolojisi • Açıklama: Silikon nanotel kanalların etrafı tamamen kaplanarak kapı (gate) kontrolü artırılır. • Avantajı: 3 nm ve altı üretimde daha az enerji tüketimi ve daha iyi performans sağlar. 2. Devrenin Mekanik Olarak Ayakta Kalması Nanometre ölçeğinde devrelerin fiziksel olarak bütünlüğünü koruması için şu prensipler uygulanır: a) Kuantum Etkileri ve Tünelleme Sorunu • 3-5 nm seviyesinde elektronlar kuantum tünellemesi nedeniyle kontrolsüz şekilde kaçabilir. • Çözüm: GAAFET gibi daha gelişmiş transistörler kullanılarak elektronların tünelleme etkisi azaltılır. b) Yalıtım Katmanları • Transistörlerde yüksek-k dielektrik malzemeler (HfO₂ gibi) kullanılarak sızıntı akımı önlenir. c) Atomik Ölçekte Malzeme Dayanıklılığı • 2D Malzemeler (Grafen, MoS₂) gibi ultra ince yapılar kullanılarak silikonun sınırları aşılabilir. 3. Bu Devreler Nasıl Çalışır? • Elektrik Akışı: Silikon kanallardan geçen elektronlar, kapı gerilimi ile yönlendirilir. • Isı Yönetimi: Küçük boyutlar nedeniyle ısı yayılımı önemlidir. Özel ısı dağıtıcı malzemeler kullanılır. • Enerji Verimliliği: Daha düşük voltajda çalışarak güç tüketimini düşürmek gerekir. Sonuç 3-5 nm ölçeğinde silikon tabanlı devreler üretmek için EUV litografi, FinFET/GAAFET transistörleri ve gelişmiş yalıtım teknikleri kullanılır. Devrelerin ayakta kalması için kuantum etkileri, ısı yönetimi ve malzeme dayanıklılığı optimize edilmelidir. Gelecekte grafen ve 2D malzemeler, silikonun sınırlarını aşarak daha küçük boyutlu devrelerin yapılmasını sağlayabilir.
elektronlar birimler arasında seyahat mi ediyor Ayhan Bey bence, Elketronların kayma hareketini - Electron Drift (velocity) ve Elektrik alan yayılımını - Electric Field (Signal) Propagation bir araştırıp elektriğin hangi durumlarda nasıl ilerlediğini anlatan bir video çeksen, ve o videoya hazırlanırken de doğrusunu öğrenmiş olsan bence güzel olur. örnek olması açısından eğer elektron hareketine güvenseydik; bakır telde yaklaşık olarak 0.1 mm /sn bir hız beklerdik ki bu çok çok yavaş olurdu. Halbuki Signal propagation'a güveniyoruz ve hız ışık hızının teoride 60% civarlarına çıkıyor.
Herkesin anlayabileceği şekilde sadeleştirerek anlatıyor. İşin bilimsel tarafina bu kadar girerse kimse birşey anlamaz. Bu videoyu bilgisayardan yada işlemcilerden anlamayan biri bile izlese ne anlatılmak istendiğini yüzeysel olarak cok rahat anlayabilir.
@@ErkutBacak Nanometrik konuyu anlatırken bu sadeleştirme hatalı olur. Zaten zor bir kavram da değil iddia ettiğin gibi. Bir meksika dalgası görseli ile 2 snde anlatılabilir konu. Zaten elektronlar elektriği sadece videoda anlatılan gibi taşıyor olsalardı videoda bahsi geçen sorunu da yaşamazdık. Bilmemek değil öğrenmemek ayıp sonuçta, bir şeyin doğrusnu öğrenmesini, hatta öğretmek için video çekmesini birine tavsiye etmenin nesi yanlış? belki tavsiyem ilgi çeken bir video bile olabilir, "Sahi elektrik nasıl iletilir" gibi bir başlık görsem mesela izlemek isterdim.
@@mr.sinister. çok derin değil ya; basitleştirilecekse, "elekktronlar meksika dalgası gibi birbirlerine yük aktararak elektriği ilettiği için..." denebilir bence hiç karışık değil. Öbür türlü olsa zaten bahsi geçen sorun yaşanmazdı.
2025'ten sonra Moore yasasının işleyişini devam ettirmek için negatif kapasite cihazları, tek atom transistörleri, grafen nano tüpleri ve fotonikler gibi daha egzotik bazı fiziksel olayları kullanmamız gerekecek. (Stuart Russell) Bu kavramları da sizden dinlemek harika olur. Ayrıca başlık da Süper :) Bilimi, izleyicinin ayağına kadar getiriyorsun. Emeklerinize sağlık.
Kuantum devreleride gündelik hayat için keza kullanımı imkansız sistemler olarak karşımıza çıkıyor hocam. Gerek 0 kelvine yakın çalışması için süper soğutuculara ihtiyacından gerekse qubit sayısının 2^n ile ilerlemesi gibi farklı bir işleyişi var. Bende aşırı hakimim diyemem daha bu dönem quantum computing aldım :D Zevklimsi bir ders sayılabilir ama quantum bilgisayarlar belki arka plandaki yeri (decrpytion,haberleşme ) dijital logic ten alabilir ancak gündelik hayatta dijitalden devam etmek durumunda gibi duruyor.
AMD nin X3D mimari yapısına geçebilirler topyekün intel apple vs gibi büyük markalar dediğiniz gibi 2nm de kalıp dikey mimari 2x 3x 4x katlı çip yaparlarsa ve performansı yine katlayarak arttırabilirler. Tek katlı bina ila 4-5 katlı asansörlü bina gibi düşünebiliriz. Lakin burada daha fazla enerji verimliliği ve veri iletim hızları ön plana çıkmak zorunda bant yolu vs daha gelişmesi gerek ki gecikmeler vs artmadan performansı 3x 4x arttırabilirler. Bu sadece önbellekte mi oluyor amd gibi yoksa direk transistör sayılarını 3x 4x arttırabilirler mi bu sayede bilmiyorum teknik bilgim yok çok fazla lakin olursa bu sistem 2nm de kalıp müteahitler gibi 3-5 -10 katlı binalar dikebilirler :)
Vakti zamanında (15-20 yıl önce) darkhardware forumlarında takıldığım yıllarda orada sormuştum, P4 630 90nm, aynı özelliklerdeki P4 631 65 nanometre. 65 nanometre olunca ne oluyor diye. Her kafadan bir ses çıkmıştı tabi. Kimisi diyordu ki daha az ısınıyor (yoo aynı gücü çekiyor neden daha az ısınsınmış) vb. bi tanesi çıktı amd de çalıştığını iddia etti ve dedi ki, sana tasarımı 90 nm ile çiz derlerse 90nm olarak çizersin, 65nm olarak çizmeni isterlerse 65nm olarak çizersin. Kısacası elle tutulur bir cevap alamamıştım.
Türkiye, Rusya ile birlikte '' Paralel tarzda'' çalışan mikroçip fabrikası kurmakta. Normal çiplerin ''seri tarzda'' olduklarını düşünür isek; Bu ikisi arasındaki avantaj/dezavantaj olgusunu aktarabilirmisiniz? Bildiğimz FLİPFLOP lar seri tarzda ise, Paralel olan nasıl bir kurulumda olur?
@@ibrahimmantaroglu327 kardeşim kavun mu bu tohumunu ekesin birkaç ay sonra büyüsün o makinelerde dünyanın teknolojisi var, o makineleri kurabilen insan sayısı da dünyada belki iki elin parmaklarını bile geçmiyordur. O kadar kolay birşey olsa sence asml dışında neden kimse yapamıyor ? Aslında Nikon (Japonya) ve Canon(Japonya) da yapabiliyordu asml yanında onlarda sönük kalıyor.
@@ibrahimmantaroglu327o euv litrografi makinesi dünyanın en karmaşık makinesi Avrupa güney Kore ve Japonya bunun parçalarını yapıyor ve geliştirilmesi 20 yıl sürmüş
Bir nanometre (1 \text{ nm} = 10^{-9} \text{ m}) içine kaç hidrojen atomunun sığabileceğini hesaplamak için, hidrojen atomunun çapını bilmemiz gerekir. Hidrojen atomunun yaklaşık çapı 0.1 nm (100 pm) olarak kabul edilir. Hesaplama: Bir nanometreyi hidrojen atomunun çapına bölersek: \frac{1 \text{ nm}}{0.1 \text{ nm}} = 10 Yani, bir nanometreye yan yana yaklaşık 10 hidrojen atomu sığabilir. Eğer üç boyutlu olarak düşünürsek, bir nanometreküplük (1 \text{ nm}^3) hacme kaç hidrojen atomu sığabileceğini bulmak için: \left(\frac{1 \text{ nm}}{0.1 \text{ nm}} ight)^3 = 10^3 = 1000 Bu da yaklaşık 1000 hidrojen atomunun bir nanometreküplük hacme sığabileceğini gösterir.
Bir nanometre (1 \text{ nm} = 10^{-9} \text{ m}) içine kaç hidrojen atomunun sığabileceğini hesaplamak için, hidrojen atomunun çapını bilmemiz gerekir. Hidrojen atomunun yaklaşık çapı 0.1 nm (100 pm) olarak kabul edilir. Hesaplama: Bir nanometreyi hidrojen atomunun çapına bölersek: \frac{1 \text{ nm}}{0.1 \text{ nm}} = 10 Yani, bir nanometreye yan yana yaklaşık 10 hidrojen atomu sığabilir. Bu da yaklaşık 1000 hidrojen atomunun bir nanometreküplük hacme sığabileceğini gösterir.
Ayhan hocam bu içerik benim için faydali oldu teşekkür ederim,transistörler küçülüyor ama yapay zeka denilen şey neden bir kedi kadar zeki olamiyor diye düşünüyordum,demekki başka etkenlerinde aşilmasi gerekiyor.
Sayın Ayhan Tarakçı bey, dünyada ilk en düşük nanometreye intel geçti ve intel 18A ürerim süreci şuanda üretime ayarlanıyor ve 2025 2. Yarısında intel 18A ile üretilmiş panther lake işlemcileri piyasaya sürülecek.
1.8 nm oluyor o dediğiniz. Bu yıl çıkacak mı bilmiyorum lakin çıkarsa bu sene içerisinde yepyeni bir teknolojik ilerleme kaydedilir hangi marka tarafından olursa olsun teknolojik ilerleme dünya için her zaman iyi bir şeydir. Daha sonraları ucuzlayıp yaygınlaşır ve orta kesim ve tabana yayılır bu teknolojiler her sektörde olmak üzere.
18A üretim sürecindeki hata payı %90, üretilen 100 işlemciden 90ı çöpe gidiyor yani, intel bir kaç yıl daha doğrulamaz, ayrıca nanometre düştükçe ısı ve enerji tüketimi artar diyen seninle bu video yorumunda karşılaşmak baya ironik oldu.
@@barangurkan videoda ayhan tarakçı çok güzel anlattı benim neden nm düşünce sıcaklık ve güç tüketimi artar dediğimi. Nm küçüldükçe transistor kapladığı alan küçüldüğünden daha fazla transistor konuluyor ve bazıları da intel ve Nvidia gibi şirketler aynı zamanda zar boyutunu da büyütüyor. Örneğin intel'in 11. Nesil işlemcileri 14nm iken 12. Nesil işlemciler 10nm iken zar boyutunda büyüme var. Aynı zamanda rtx4090 ile rtx5090 aynı 4nm üretim sürecinde üretildi ve aralarında transistor sayısında artış var. Amd tarafında ise ryzen 1000 serisinden 9bin serisine kadar işlemcilerin zar boyutları aynı kaldı ve sadece nm düşürdükçe transistor sayısını artırdı. Sony ise ps5 de yaptığı gibi transistor sayısına dokunmadan nm düşür isen 1 tepsiden daha fazla işlemci kesersin ve aynı zamanda daha az güç tüketen ve daha az ısı enerjisi kayıbı yaşatan işlemciler üretilir. Orada nm küçüldükçe sıcaklık ve güç tüketimi artar demem = transistor sayısında abartı artış olmasıdır. Gelelim intel 18A üretim sürecinde %90 hata payı var demene, evet başlarda o kadar kötüydü ve bu sebeple 20A atlanıp direkt olarak 18A üretim sürecine geçildi ve başlarda o kadar yüksekti fakat şimdi %x oranında sağlam %y oranında bozuk işlemciler üretiliyor ve %90 çöpe gidiyor bilgisi aylar öncenin bilgisi şuanda hata oranını düşürmüşlerdir yoksa boş yere 2025 de 18A da üretilmiş işlemcileri piyasaya süreceğiz demezler.
@@barangurkan şunu da ekleme yapmadan geçmeyeyim, intel'in 2025 de 18A üretim sürecinde üretilip piyasaya sürülmesi beklenen işlemcilerin sıcaklık limitlerinin 105 değil 110 derece olacağı konuşuluyor yani intel'in yeni işlemcileri 1.8nm olmasına rağmen transistor sayısını daha da artacak olduklarından yine aşırı sıcak çalışan işlemciler olacaklardır. Ayrıca intel'in derhal lion cove çekirdeklerini çöpe atması gerekiyor onun kadar b*ktan performans çekirdeği yok. Raptor cove 3nm de üretilseydi şuanda piyasa güzel rekabet olurdu.
3 nm, yan yana yaklaşık 13-15 silikon atomu eder. Eğer üç boyutlu (hacim) olarak düşünürsek: Bu da 3 nm³’lük bir hacme yaklaşık 3000-3500 silikon atomunun sığabileceğini gösterir.
Geçen günlerde Tayvan' dan ABD ye 2 nanometre teknolojisi transfer edildi diye bir haber okumuştum onunla ilgili bir haberin var mı Ayhan hoca 2025 te kullanılır mı acaba ? Video her zamanki gibi çok güzel olmuş takipteyim like mıda atıyorum kib :) Kalite Rastlantı Değildir. 🙂
İntel çoktan 1.8nm üretimini başlattı bu yılın 2. Yarısında işlemcilerini piyasaya sürecek, tsmc de 2nm ve altını tayvan da üretebiliyor çünkü tayvan hükümeti abd'nin tayvanda kalmasını istiyor.
Yahu bataryanın 10 da bir ölçeğindeki kadar geniş alana Trilyonlarca transistör koyarsın o kadar küçülmeye gitmeye gerek yok. Böylece yeni modeller 2 kat değil 20 - 30 kat güçlü olurlar...
Bir problem var cpu chipleri küçülüyor ama soğutulacak alanda küçülüyor yani soğutucu bakır yüzeyi 3-4-5 cm olması önemli değil soğutulacak yüzey 1 cm. Bunu kule soğutucuda fark ettim tam yükte 4 ısı borusu olmasına rağmen 3 ü çalışıyordu çünkü 1 boru ccd nin üstüne denk gelmiyor ve soğuk kalıyor elimle deneyimledim bunu. Kısaca chipleri taban yaymak lazım bence mantık yürütüyorum sadece.
Madem 1 nanometre altı mesafelere inemiyoruz, o halde işlemimizi zaman düzlemine taşıyalım ??Uzay düzleminde küçülmek, kuantum dünyasının temel yasaları nedeniyle ciddi sınırlamalar getiriyor. Örneğin, transistör boyutlarını küçültmeye çalıştığımızda, elektronların kuantum tünelleme etkisi nedeniyle kontrolsüz bir şekilde bariyerlerden geçtiğini ve bu durumun bilgi işlemde ciddi sorunlara yol açtığı söylenir. Ayrıca, boyut küçüldükçe artan enerji kayıpları, ısınma problemleri ve üretim zorlukları, fiziksel sınırların ötesine geçmeyi zorunlu kılıyor. Peki ya bu sınırları tamamen aşmanın yolu, işlemlerimizi uzaydan zamana taşımak olsaydı?. Tuhaf ama bir düşünün. Zaman düzlemine geçiş, kuantum mekaniğinin sunduğu temel fırsatları değerlendirmek için inanılmaz bir potansiyel taşımaz mı ?.Uzayda küçülmek yerine, bilgiyi ve işlemleri zaman farkları üzerinden kodlarsak, fiziksel boyut sınırlamalarını geride bırakabilir miydik ?. Bu yaklaşımda, elektronların veya fotonların hareketlerini uzayda değil, zamanda düzenli bir şekilde ayarlayarak bir bilgi işlem sistemi oluşturabiliriz gibi hayal ediyorum. Tam burada, "zaman düzlemindeki Casimir etkisi" fikri devreye giriyor. Evet bu fikir de tam olarak benim hayalim. Bir gerçekliği yok ama anlatayım. Casimir etkisi, normalde uzaydaki iki paralel levha arasında vakum dalgalanmalarının sınırlanması sonucu oluşan bir çekici kuvvettir. Ancak bu olguyu zaman düzleminde yorumladığımızda( bu tamamen benim yorumum) , "levhalar" artık uzayda değil, zamanda hareket eden sınırlar haline gelir. Bir başka deyişle, zaman farkları, tıpkı uzaydaki mesafeler gibi bir "kısıtlama" yaratabilir ve bu kısıtlama, "Zaman düzleminde bir Casimir etkisi" oluşturabilir. Bunu, ışığın girişim desenlerinin zaman düzlemindeki bir yansıması olarak düşünün. Benimbu hayalime göre Elektronların veya fotonların aynı desenleri oluşturmasının sebebi, aslında zaman farklarının kapanmasıdır, yani "zaman levhalarının kapanıp" bir tür Casimir etkisi yaratması olabilir. Yani girişim deneyinde ardarda atılan elektronların bile aynı deseni oluşturması, aslında aralarındaki zaman farklarının bir Casimir etkisi ile kapanması olabilir. Bu bakış açısıyla, girişim desenlerini sadece uzayda değil, zamanda da kontrol edebilir miyiz ? Eğer zaman düzleminde Casimir etkisini ve kuantum girişim desenlerini kullanabilirsek,bunu başarabilirsek, elektronlardan tamamen yeni bir bilgi işlem sistemi yaratabiliriz. Örneğin, iki elektron arasındaki zaman farkı, bir bilgi birimi (bit) olarak kodlanabilir. Elektronlar arasındaki zamanlama farkları, tıpkı uzaydaki mesafeler gibi düzenlenebilir: 1 pikosaniye "1" durumunu, 2 pikosaniye "0" durumunu temsil edebilir. Daha karmaşık zaman farkları ise çok seviyeli bilgi depolama için kullanılabilir. Bu, yalnızca klasik bilgi işlemdeki 1 ve 0'ların ötesinde, kuantum sistemlerindeki çoklu durumları temsil eden bir yapı bile sunabilirdi değil mi ?. Hattta zaman düzlemindeki bu desenler, yalnızca bilgi depolamakla kalmaz, aynı zamanda bilgi işleme işlemlerinde de kullanılabilir. Desenler arasındaki zaman farkları ve girişimler, mantıksal işlemler olarak da düşünülebilir. İki elektron deseni arasındaki girişim etkisi, mantıksal olarak bir "and", "or" veya "xor" işlemi gibi davranabilir. Bu, zaman farklarını bir tür "kapı" olarak kullanarak işlem yapmayı mümkün kılardı. Dahası, zaman düzlemindeki bu sistem, aynı anda birden fazla elektron veya foton deseni işleyerek oluşturulabilşrse belki de paralel bilgi işlem de yapabilir. Böylece her desen, bağımsız bir bilgi birimi veya işlem olarak kullanılabildiğinden, bu desenlerin birbiriyle nasıl etkileştiği, daha karmaşık bilgi işleme sistemleri oluşturabilir. Bu yaklaşımın bir diğer güçlü yönü, manyetik ve elektrostatik kuvvetler gibi fiziksel etkilerle ilişkilendirilebilir olmasıdır. Elektron desenleri, çevresindeki manyetik veya elektrik alanların büyüklüğüne ve yönüne göre değiştirilebilir. Örneğin, bir manyetik alanın büyüklüğü, elektronlar arasındaki zaman farkını etkileyebilir ve bu fark, bilgi depolama veya işlem için kullanılabilir. Böylece, kuvvet temelli bir bilgi işlem sistemi de geliştirmek mümkün olurdu. Elektron desenleri, bir manyetik alanın haritasını oluşturabilir, bu harita bilgi işleme için kullanılabilir gibi geliyor bana. Aynı zamanda, bu desenler birden fazla kuvvet türüyle ilişkilendirilebilir. Örneğin, bir desen hem manyetik hem de elektrostatik kuvvetlerin bir fonksiyonu olabilir. Bu da çok boyutlu bir bilgi işlem sistemi yaratırdı. Zaman düzleminde çalışan bir bilgi işlem sistemi, uzayda küçülmenin tüm sınırlamalarını ortadan kaldırır. Fiziksel boyut küçültmek yerine, zaman farklarını kullanarak bilgi depolamak ve bunu elektronlarla işlemek, teknik sınırlamaların ötesine geçer. Bu tür bir sistemin avantajları ise oldukça açıktır ; Zaman düzleminde çalışan bir sistem, ışık hızına yakın hızlarda bilgi işleyebilir, enerji tüketimi çok düşük olabilir ve kuantum etkiler doğal bir avantaj olarak kullanılabilir. Ayrıca, zamansal desenler ile bilgi depolamak, klasik transistörlerden daha küçük, daha hızlı ve daha güçlü sistemler oluşturmayı mümkün kılar. Çünkü tamamen elekteonları kullanırdık. Sonuç olarak, madem 1 nanometre altı mesafelere inemiyoruz, o halde işlemimizi zaman düzlemine taşımalıyız. Zaman düzleminde çalışan bir bilgi işlemci, yalnızca fiziksel sınırlamaları aşmakla kalmaz, aynı zamanda bilgi teknolojilerinin temel doğasını yeniden tanımlar. Casimir etkisi ve kuantum girişim desenleri arasında gerçekden de venim hayal ettiğim benzerlik varsa, zaman düzleminde bilgi depolama ve işleme için inanılmaz fırsatlar sunar. Bu yaklaşım, kuantum fiziğini ve bilgi işlem teknolojilerini bir araya getirerek, geleceğin yeni birbilgi işlem paradigmasını oluşturabilir. Belki de bu, insanlığın bilgi teknolojilerinde bir sonraki büyük sıçramasıdır. Ya da bir delinin saçmalıkları kim bilebilir.
Ayhan hocam emeğine sağlık teşekkürler AMD firması yıllar önce hbm bellek teknolojisini denemişti Hatta 2048 bitlik ekran kartları bile yapmıştı ama başarı sağlayamadı hocam emeğine sağlık teşekkürler AMD yıllar önce Vega 56 ve Vega 64 serisi ekran kartları ile hbm bellek teknolojisini denemiştir ama maalesef tutulmamıştır Belki şimdi yeniden derlerse olur belli olmaz
nanometrik olarak küçüldükçe daha fazla devre çipe yerleştirilebiliyor da bunlar arasına atlama olmuyor mu. yani elektrik bey o kadar dar yoldan nasıl geçebiliyor.. ara sıra karşı şeride geçerse ne .bk yicez?
5070 4090'dan daha güçlü değil. 5000 serisinde Multi Frame Gen denen bir teknoloji getirecekler. Bu sayede iki saniyelik kare arasına 4 kareye kadar yapay kare ekleyerek saniye başına kare değerini tahminimce 3 katına kadar arttırabiliyorlar. Tam 4 kat demememin sebebi işlem yükü artacağı için temel saniye başına kare değeri düşecektir. Yani muhtemelen 100 FPS'e 4 kare eklendiğinde temel FPS 60-70 civarına düşecek FPS değeri 250-300 civarı olacak.
Moore yasasını boşverin. Benim yasamı uygulasınlar. Çok önemli bir şahsiyet olarak diyorum ki; öyle işlemciler üretin ki birbirine ekleyebilelim. Sürekli işlemci değiştirmeyelim. Anamız ağladı. Siz dediğimi yapın, sonra küçültmeyi hobi olarak gene yaparsınız. Bunun adı da 'More Yasası' olsun. Daha fazla yani... Ya da Hüsamettin Yasası olur, çok fark etmez. Biraz fark eder.
5080 bile 4090 gücünde değil bırak 5070 i 😂 Değil 2, 5nm altında bile sorunlar çıkar aslında. Firmaların söylediği nm değerleri bir pazarlama isminden ibaret. Gerçekte çipin bütün transistörleri 5nm veya 3nm değil.
şunu hep merak ederim matrix'te de vardı. arkadaki yukardan aşağı inen yazılar ne anlama geliyor.
4 วันที่ผ่านมา
Bende hep bunu merak etmişimdir. Şuan kullandığım işlemci 5nm ileride 4 ve 3 nm işlemciler duyurulacak. Belki 2 nm çıkacak. Ya sonra ne olacak? Sanırım nm olarak sınıra ulaştık.
Abi sana göre ıron Man zırhı yapmak için yada ona yakın bir şey yapmak için günümüz teknolojisi ile nasıl bir zırh yapılabilir yada mark 3 ü yapmak için gerekli şeyler neler
Abi hepsi tamam anladıkta 1 cm kare cipin içine 5 milyar transistörü nasıl koyuyorlar okadar küçük transistörleri nasıl üretiyorlar,, üretiğini geçtim biribiriyle bağlantılı düzen içerisinde nasıl yerleştiriyorlar bunlar bir tek banamı imkânszımış gibi geliyorda kimse bunların nasıl üretildiğine değinmiyor.
Yapay zeka bu işleri önemsiz hale getirecektir bunun en güzel örneğide Nvidia friması ,bunu en erkenden gören ve yeni nesil ekran kartlarında kullanan ve üretim maliyet dengesini rakipsiz hale getirmesi başka bişey öyleki adamlar kendilerinin ürettiği kartlar sadece rakibi kaldı. Bunun yanı sıra işlemci sektöründede herkese ders niteliğinde yapay zekayıda kullanıcaklardır.
Abi balsak isimli kanalın dediğine göre TSMC şirketi gerçekten de dünyayı yöneten bir şirket olduğunu Apple bile kontrol ettiğini söylemekte peki ne kadar doğru doğru
İnstagram’a da beklerim: instagram.com/ayhantarakci
donanımcı baba
Genel olarak boyutun küçülmesi, daha çok mosfet konulmasına yardım sağlamaktadır. Ancak, bir etkside daha hızlı anaharlama yapabilmektedir. Yani eski nesil işlemcilerde (9 nm, 10nm olarak üretilen işlemcilerde) 4 GHz anahtarlama frekansı standart halindeyken şuan 5 GHz 5.5GHz gibi hızları anlık olarak da olsa işlemciler de görebiliyoruz. Bunun sebebi ise mosfetlerin içerisinde ki kapasitif etkidir. 2 iletken plaka arasında bir yalıtkan malzeme konulduğu zaman bir konansatör oluşmaktadır ve bu yapı içerisinde kapasitif olarak enerji depolar. Siz mosfteleri ne kadar hızlı sürmek isterseniz bu kapasitif enerji sizin anahtarlamanızın anlık olmasının önüne geçmektedir ve zamanla bu enerji atılarak mosfetin durumuna açık veya kapalı olarak değiştirmektedir. Ayrıca bu kapasitif etkiyi azaltmak istediğiniz de daha küçükl zarların yapırması gerekir. Bu da daha küçük gerilim değerleri (0.7V, 0.5V) ile anahtarlama yapmak demektir. Yani bir işlemci içerisine ekstra bir mosfet konmadan sadece boyut küçültüğünde saat frekansını daha yüksek frekans değerleri ile kullanılabileceği için sadece bundan bile daha başarımlı bir işlemci elde etmek mümkün olacaktır.
Sagol ChatGPT agabey
@aramtopaloglu bir elektrik elektronik mühendisi ve gömülü yazılımcı olarak, bu kadar temel bir şeyi bilmek zor değil emin olabilirsin 😉😀
İki iletken arasına bir yarı iletken koyarsanız transistör elde edersiniz. Kondansatör bundan çok daha farklıdır.
@@canyaman7967 Bir kondansatör, iki iletken arasına konulan bir yalıtkandan ibarettir. Kaynak verince yorum siliniyor. Direkt Google'a yazınca kaynağı ile beraber çıkacaktır. Transistör veya mosfet dediğimiz yapı P-N-P veya N-P-N yarı iletkenlerinden oluşur. Yarı iletken denildiğinde tek tip bir yapı akıllara gelebilir ancak kimyasal yapısına bağlı olarak karakteristlik özellikleri değişmektedir. Genel olarka bilinen Silisyum (yani silikon) bazlı yarı iletkenler kristalize edilerek yani boştaki 4 elektronunda birbiri ile bağ yapması sağlanır. Daha sonrasında dopingleme işlemleri ile N veya P tipine çevrilebilir. P tip yarı iletken hol sayısı daha fazladır. Yani daha çok elektrona ihtiyaç duyarn yarıiletkendir. N tip yarı iletken ise nispeten elektron fazlalığı bulunan yapıdır. Yukarıda belittiğim gibi bu malzemelerin yanyana getilip birleştirilmesi ile transistör mosfet yapılabilir. Bununla beraber P-N junction'ı (birleşimi) ile diyot gibi bir malzeme elde edilebilir. Bir çok kombinasyon ile veya özelleştrilmiş yarı iletkenler malzemeler ile diğer komponentler oluşturulabilir. Led, Sıcaklık, Nem, kamera sensörleri vb. Yine bunun için kaynak bırakamıyorum link paylaşılınca silindiği için.
Aynı şeyi bir de inşaat ustalarından dinlemek isterdim. Onlar herşeyi biliyor çünkü. Asla itirazın karşılık bulmuyor. Adamlar bilgisiyle seni eziyor.
Önemli olan boyutu değil, işlevi :)
bu meselede boyutla işlev ters orantılı yalnız. diğet malum mesele gibi değil yani :)
Ya adam ne anlatıyor çıkardığınız sonuca bak ya..
Bu bir itiraf mi?
Çiplerde önemli olan boyutu :D
@@jackreacher9942Adam kapakta bunun esprisini yapmış ne anlatıyon olum sen
Şimdiye dek yaptığın videolar arasındaki en değerli video budur. Gerçekten... Başarılar diliyorum...
Bildirimi görünce kahkaha attım 😂
Üstadım ağzına sağlık; sayende zihnimizde bir şeyler daha şekillendi.
Başlık 10 numara ayhan abim 😁
Yine Ayhan Tarakçı, yine bilim dolu, mühendislik dolu bir haftasonu. Teşekkürler.
12:08 başarabildiniz hocam, teşekkürler 👍
Güzel içerik, asmlden High-NA EUV litografi cihazlarını ilk alan ve kalibrasyonu yapan şirket intel. 3nm altında üretim için High-NA EUV litografi cihazı olmak zorunda, bu cihazları tsmc henüz yeteri kadar alamadı yeterli ön siparişlerin çoğunu intel kapattı asmlin yıllık üretim sınırı olan 6-7 makinenin hepsi intel tarafından alındı 3nm altında önümdeki ilk seri üretim konusunda intelin avantajı çok büyük, sevgiler saygılar
Bir kez bile dile getirmedi İntel'i. İntel 1-2 yıla kalmaz herkesi şoka uğratacak ve liderliği tekrar eline alacak seninde bahsettiğin High-NA makinaları ile. Sektörde araştırma geliştirmeye en çok kaynak aktaran şirket açık ara İntel.
dostum "nanometre nedir" gibi çok çoook sığ bir soru kısmı dışında harika bir video olmuş genel bir süreç özeti süper ellerine kafana gözüne sağlık :D ;)
Abi bu hayatta merak ettiğim her şeyin kanalısın iyi ki varsın.
Harikasın Ayhan abi emeğine sağlık. Her zaman aklımdaydı bu merak ama bu denli detaylı bilgi beklemiyordum. Ayrıca 8 yıl önce hazırlamış olduğun "Kuantum Fiziği Nedir" adlı videonuda izleyeceğim.
Çok güzel bir video olmuş hoçam, eline-emeğine salık ❤❤❤❤❤
Transistörlerin boyutları küçüldükçe, kuantum tünelleme gibi fiziksel etkiler devreye girer ve bu da çiplerin performansını ve güvenilirliğini olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, üretim süreçlerinde kullanılan fotolitografi tekniklerinin de sınırları vardır. Bu nedenle, çip teknolojisinin teorik nanometre sınırı, mevcut teknolojilerle 1 nanometre civarında olabilir
O prezervatif reklamı böyle kapaklı bı videoya çok yakışırdı
Ellerine sağlık Ayhan abim
Aynı güçlü işlemciyi kat çıkmak kısa süre için yeterli olur.
Soğutması muamma
3-5 Nanometre Ölçeğinde Yarı İletken Devrelerin Yapımı ve Çalışma Prensibi
3-5 nm ölçeğinde transistörler ve devreler üretmek, geleneksel üretim tekniklerinin sınırlarını zorlayan bir konudur. Ancak, modern yarı iletken üretim teknolojileri, bu boyutlarda bile devrelerin çalışmasını sağlayacak yöntemler geliştirmiştir.
1. Üretim Teknikleri
Bu kadar küçük boyutlarda devreler oluşturmak için aşağıdaki yöntemler kullanılır:
a) EUV Litografi (Aşırı Ultraviyole Litografi)
• Açıklama: 13.5 nm dalga boyuna sahip EUV (Extreme Ultraviolet) litografi kullanılarak nano ölçekte desenler oluşturulur.
• Avantajı: Daha küçük transistörlerin üretilmesine olanak tanır.
b) FinFET (Fin Field-Effect Transistor) Teknolojisi
• Açıklama: Geleneksel düz (planar) transistörlerin yerine 3 boyutlu yüzgeç benzeri yapılar kullanılır.
• Avantajı: Daha iyi akım kontrolü sağlayarak sızıntıyı azaltır.
c) GAAFET (Gate-All-Around FET) Teknolojisi
• Açıklama: Silikon nanotel kanalların etrafı tamamen kaplanarak kapı (gate) kontrolü artırılır.
• Avantajı: 3 nm ve altı üretimde daha az enerji tüketimi ve daha iyi performans sağlar.
2. Devrenin Mekanik Olarak Ayakta Kalması
Nanometre ölçeğinde devrelerin fiziksel olarak bütünlüğünü koruması için şu prensipler uygulanır:
a) Kuantum Etkileri ve Tünelleme Sorunu
• 3-5 nm seviyesinde elektronlar kuantum tünellemesi nedeniyle kontrolsüz şekilde kaçabilir.
• Çözüm: GAAFET gibi daha gelişmiş transistörler kullanılarak elektronların tünelleme etkisi azaltılır.
b) Yalıtım Katmanları
• Transistörlerde yüksek-k dielektrik malzemeler (HfO₂ gibi) kullanılarak sızıntı akımı önlenir.
c) Atomik Ölçekte Malzeme Dayanıklılığı
• 2D Malzemeler (Grafen, MoS₂) gibi ultra ince yapılar kullanılarak silikonun sınırları aşılabilir.
3. Bu Devreler Nasıl Çalışır?
• Elektrik Akışı: Silikon kanallardan geçen elektronlar, kapı gerilimi ile yönlendirilir.
• Isı Yönetimi: Küçük boyutlar nedeniyle ısı yayılımı önemlidir. Özel ısı dağıtıcı malzemeler kullanılır.
• Enerji Verimliliği: Daha düşük voltajda çalışarak güç tüketimini düşürmek gerekir.
Sonuç
3-5 nm ölçeğinde silikon tabanlı devreler üretmek için EUV litografi, FinFET/GAAFET transistörleri ve gelişmiş yalıtım teknikleri kullanılır. Devrelerin ayakta kalması için kuantum etkileri, ısı yönetimi ve malzeme dayanıklılığı optimize edilmelidir. Gelecekte grafen ve 2D malzemeler, silikonun sınırlarını aşarak daha küçük boyutlu devrelerin yapılmasını sağlayabilir.
Çok güzel bir anlatım. Zihninize sağlık. Quantum bilgisayarına yavaş yavaş geçiş olabilecek midir?
elektronlar birimler arasında seyahat mi ediyor
Ayhan Bey bence, Elketronların kayma hareketini - Electron Drift (velocity) ve Elektrik alan yayılımını - Electric Field (Signal) Propagation bir araştırıp elektriğin hangi durumlarda nasıl ilerlediğini anlatan bir video çeksen, ve o videoya hazırlanırken de doğrusunu öğrenmiş olsan bence güzel olur.
örnek olması açısından eğer elektron hareketine güvenseydik; bakır telde yaklaşık olarak 0.1 mm /sn bir hız beklerdik ki bu çok çok yavaş olurdu. Halbuki Signal propagation'a güveniyoruz ve hız ışık hızının teoride 60% civarlarına çıkıyor.
Özet geçmiş işte. O kadar derine inersen video bitmez
Herkesin anlayabileceği şekilde sadeleştirerek anlatıyor. İşin bilimsel tarafina bu kadar girerse kimse birşey anlamaz. Bu videoyu bilgisayardan yada işlemcilerden anlamayan biri bile izlese ne anlatılmak istendiğini yüzeysel olarak cok rahat anlayabilir.
@@ErkutBacak Nanometrik konuyu anlatırken bu sadeleştirme hatalı olur. Zaten zor bir kavram da değil iddia ettiğin gibi. Bir meksika dalgası görseli ile 2 snde anlatılabilir konu. Zaten elektronlar elektriği sadece videoda anlatılan gibi taşıyor olsalardı videoda bahsi geçen sorunu da yaşamazdık. Bilmemek değil öğrenmemek ayıp sonuçta, bir şeyin doğrusnu öğrenmesini, hatta öğretmek için video çekmesini birine tavsiye etmenin nesi yanlış? belki tavsiyem ilgi çeken bir video bile olabilir, "Sahi elektrik nasıl iletilir" gibi bir başlık görsem mesela izlemek isterdim.
@@mr.sinister. çok derin değil ya; basitleştirilecekse, "elekktronlar meksika dalgası gibi birbirlerine yük aktararak elektriği ilettiği için..." denebilir bence hiç karışık değil. Öbür türlü olsa zaten bahsi geçen sorun yaşanmazdı.
Emeğine sağlık ayhan hocam.
E sim Kart hakkında da video bekliyoruz artısı eksisi nedir neden ve nereden çıktı bu fikir tam senlik video bilesin 😊
Seviyorum senin yorumlarını
On numara beş yıldız video olmuş.
2025'ten sonra Moore yasasının işleyişini devam ettirmek için negatif kapasite cihazları, tek atom transistörleri, grafen nano tüpleri ve fotonikler gibi daha egzotik bazı fiziksel olayları kullanmamız gerekecek. (Stuart Russell) Bu kavramları da sizden dinlemek harika olur. Ayrıca başlık da Süper :) Bilimi, izleyicinin ayağına kadar getiriyorsun. Emeklerinize sağlık.
Şu güzel pazar günü sabahı moralimi bozduğunuz için teşekkür ederim Ayhan Tarakçı
Emeğinize sağlık Ayhan bey
Yerli drone şirketi Kernel dynamics hakkinda video ceker misin abi
Tamda ne izlesem diye düşünürken bildirim gelmesi sevinci ❤❤❤❤❤
teşekkürler emeğinize sağlık
Önemli bir noktaya değineyim. eğer enerji sorun değilse, bir cihazın hızını daha da artırmak için birden fazla işlemci kullanılabilir.
Kuantum devreleride gündelik hayat için keza kullanımı imkansız sistemler olarak karşımıza çıkıyor hocam. Gerek 0 kelvine yakın çalışması için süper soğutuculara ihtiyacından gerekse qubit sayısının 2^n ile ilerlemesi gibi farklı bir işleyişi var. Bende aşırı hakimim diyemem daha bu dönem quantum computing aldım :D Zevklimsi bir ders sayılabilir ama quantum bilgisayarlar belki arka plandaki yeri (decrpytion,haberleşme ) dijital logic ten alabilir ancak gündelik hayatta dijitalden devam etmek durumunda gibi duruyor.
AMD nin X3D mimari yapısına geçebilirler topyekün intel apple vs gibi büyük markalar dediğiniz gibi 2nm de kalıp dikey mimari 2x 3x 4x katlı çip yaparlarsa ve performansı yine katlayarak arttırabilirler. Tek katlı bina ila 4-5 katlı asansörlü bina gibi düşünebiliriz. Lakin burada daha fazla enerji verimliliği ve veri iletim hızları ön plana çıkmak zorunda bant yolu vs daha gelişmesi gerek ki gecikmeler vs artmadan performansı 3x 4x arttırabilirler. Bu sadece önbellekte mi oluyor amd gibi yoksa direk transistör sayılarını 3x 4x arttırabilirler mi bu sayede bilmiyorum teknik bilgim yok çok fazla lakin olursa bu sistem 2nm de kalıp müteahitler gibi 3-5 -10 katlı binalar dikebilirler :)
Bu değerli bilgiler için teşekkürler 🎉🎉
teşekkür ederim ayhan hocam hep merak etmişimdir
Vakti zamanında (15-20 yıl önce) darkhardware forumlarında takıldığım yıllarda orada sormuştum, P4 630 90nm, aynı özelliklerdeki P4 631 65 nanometre. 65 nanometre olunca ne oluyor diye. Her kafadan bir ses çıkmıştı tabi. Kimisi diyordu ki daha az ısınıyor (yoo aynı gücü çekiyor neden daha az ısınsınmış) vb. bi tanesi çıktı amd de çalıştığını iddia etti ve dedi ki, sana tasarımı 90 nm ile çiz derlerse 90nm olarak çizersin, 65nm olarak çizmeni isterlerse 65nm olarak çizersin. Kısacası elle tutulur bir cevap alamamıştım.
Günaydın ayhan abim❤❤
Verdiğin bilgiler için teşekkür ederim
ellerine sağlık ayhan abim
Türkiye, Rusya ile birlikte '' Paralel tarzda'' çalışan mikroçip fabrikası kurmakta. Normal çiplerin ''seri tarzda'' olduklarını düşünür isek; Bu ikisi arasındaki avantaj/dezavantaj olgusunu aktarabilirmisiniz? Bildiğimz FLİPFLOP lar seri tarzda ise, Paralel olan nasıl bir kurulumda olur?
Muhtesem video❤
Parmaklarına sağlık Ayhan Evladım benim ! 🙌🏻💙
Türkiye'nin 2nm yapabilmesi için neler yapması gerekir bununla ilgili video yapar mısın ?
Videoda kısaca bahsettim aslında. ASML’den gerekli makineleri almak lazım ama çok zor hatta imkansız . Çünkü kritik teknoloji.
@AyhanTarakci bizim o üretim makinesi yapmamız aslında yok mu
@@ibrahimmantaroglu327 yok yapamazsın
@@ibrahimmantaroglu327 kardeşim kavun mu bu tohumunu ekesin birkaç ay sonra büyüsün o makinelerde dünyanın teknolojisi var, o makineleri kurabilen insan sayısı da dünyada belki iki elin parmaklarını bile geçmiyordur. O kadar kolay birşey olsa sence asml dışında neden kimse yapamıyor ? Aslında Nikon (Japonya) ve Canon(Japonya) da yapabiliyordu asml yanında onlarda sönük kalıyor.
@@ibrahimmantaroglu327o euv litrografi makinesi dünyanın en karmaşık makinesi Avrupa güney Kore ve Japonya bunun parçalarını yapıyor ve geliştirilmesi 20 yıl sürmüş
Bir nanometre (1 \text{ nm} = 10^{-9} \text{ m}) içine kaç hidrojen atomunun sığabileceğini hesaplamak için, hidrojen atomunun çapını bilmemiz gerekir.
Hidrojen atomunun yaklaşık çapı 0.1 nm (100 pm) olarak kabul edilir.
Hesaplama:
Bir nanometreyi hidrojen atomunun çapına bölersek:
\frac{1 \text{ nm}}{0.1 \text{ nm}} = 10
Yani, bir nanometreye yan yana yaklaşık 10 hidrojen atomu sığabilir.
Eğer üç boyutlu olarak düşünürsek, bir nanometreküplük (1 \text{ nm}^3) hacme kaç hidrojen atomu sığabileceğini bulmak için:
\left(\frac{1 \text{ nm}}{0.1 \text{ nm}}
ight)^3 = 10^3 = 1000
Bu da yaklaşık 1000 hidrojen atomunun bir nanometreküplük hacme sığabileceğini gösterir.
Bir nanometre (1 \text{ nm} = 10^{-9} \text{ m}) içine kaç hidrojen atomunun sığabileceğini hesaplamak için, hidrojen atomunun çapını bilmemiz gerekir.
Hidrojen atomunun yaklaşık çapı 0.1 nm (100 pm) olarak kabul edilir.
Hesaplama:
Bir nanometreyi hidrojen atomunun çapına bölersek:
\frac{1 \text{ nm}}{0.1 \text{ nm}} = 10
Yani, bir nanometreye yan yana yaklaşık 10 hidrojen atomu sığabilir.
Bu da yaklaşık 1000 hidrojen atomunun bir nanometreküplük hacme sığabileceğini gösterir.
Çok güzel bir konu teşekkür ederim süper bilgiler için
Çox maraqlı videodu təşəkkürlər ❤
Ayhan hocam bu içerik benim için faydali oldu teşekkür ederim,transistörler küçülüyor ama yapay zeka denilen şey neden bir kedi kadar zeki olamiyor diye düşünüyordum,demekki başka etkenlerinde aşilmasi gerekiyor.
çiplerin boyutunun neden sabit kalması gerektıgıyle ilgili video lazım şimdi de, yoksa oturup o abinin araştırmalarını okuayacagım
Sayın Ayhan Tarakçı bey, dünyada ilk en düşük nanometreye intel geçti ve intel 18A ürerim süreci şuanda üretime ayarlanıyor ve 2025 2. Yarısında intel 18A ile üretilmiş panther lake işlemcileri piyasaya sürülecek.
1.8 nm oluyor o dediğiniz. Bu yıl çıkacak mı bilmiyorum lakin çıkarsa bu sene içerisinde yepyeni bir teknolojik ilerleme kaydedilir hangi marka tarafından olursa olsun teknolojik ilerleme dünya için her zaman iyi bir şeydir. Daha sonraları ucuzlayıp yaygınlaşır ve orta kesim ve tabana yayılır bu teknolojiler her sektörde olmak üzere.
18A üretim sürecindeki hata payı %90, üretilen 100 işlemciden 90ı çöpe gidiyor yani, intel bir kaç yıl daha doğrulamaz, ayrıca nanometre düştükçe ısı ve enerji tüketimi artar diyen seninle bu video yorumunda karşılaşmak baya ironik oldu.
@@barangurkan videoda ayhan tarakçı çok güzel anlattı benim neden nm düşünce sıcaklık ve güç tüketimi artar dediğimi.
Nm küçüldükçe transistor kapladığı alan küçüldüğünden daha fazla transistor konuluyor ve bazıları da intel ve Nvidia gibi şirketler aynı zamanda zar boyutunu da büyütüyor.
Örneğin intel'in 11. Nesil işlemcileri 14nm iken 12. Nesil işlemciler 10nm iken zar boyutunda büyüme var. Aynı zamanda rtx4090 ile rtx5090 aynı 4nm üretim sürecinde üretildi ve aralarında transistor sayısında artış var.
Amd tarafında ise ryzen 1000 serisinden 9bin serisine kadar işlemcilerin zar boyutları aynı kaldı ve sadece nm düşürdükçe transistor sayısını artırdı.
Sony ise ps5 de yaptığı gibi transistor sayısına dokunmadan nm düşür isen 1 tepsiden daha fazla işlemci kesersin ve aynı zamanda daha az güç tüketen ve daha az ısı enerjisi kayıbı yaşatan işlemciler üretilir.
Orada nm küçüldükçe sıcaklık ve güç tüketimi artar demem = transistor sayısında abartı artış olmasıdır.
Gelelim intel 18A üretim sürecinde %90 hata payı var demene, evet başlarda o kadar kötüydü ve bu sebeple 20A atlanıp direkt olarak 18A üretim sürecine geçildi ve başlarda o kadar yüksekti fakat şimdi %x oranında sağlam %y oranında bozuk işlemciler üretiliyor ve %90 çöpe gidiyor bilgisi aylar öncenin bilgisi şuanda hata oranını düşürmüşlerdir yoksa boş yere 2025 de 18A da üretilmiş işlemcileri piyasaya süreceğiz demezler.
@@barangurkan şunu da ekleme yapmadan geçmeyeyim, intel'in 2025 de 18A üretim sürecinde üretilip piyasaya sürülmesi beklenen işlemcilerin sıcaklık limitlerinin 105 değil 110 derece olacağı konuşuluyor yani intel'in yeni işlemcileri 1.8nm olmasına rağmen transistor sayısını daha da artacak olduklarından yine aşırı sıcak çalışan işlemciler olacaklardır.
Ayrıca intel'in derhal lion cove çekirdeklerini çöpe atması gerekiyor onun kadar b*ktan performans çekirdeği yok. Raptor cove 3nm de üretilseydi şuanda piyasa güzel rekabet olurdu.
@ aynen kardeşim nm düşünce performans da düşer hatta
3 nm, yan yana yaklaşık 13-15 silikon atomu eder.
Eğer üç boyutlu (hacim) olarak düşünürsek:
Bu da 3 nm³’lük bir hacme yaklaşık 3000-3500 silikon atomunun sığabileceğini gösterir.
Çok güzel video olmuş elinize sağlık
En onemli sir cipe o devreleri.transistorleri Nasil basiyorlar, makinasi konteynir kadar ve cok karmasik
Geçen günlerde Tayvan' dan ABD ye 2 nanometre teknolojisi transfer edildi diye bir haber okumuştum onunla ilgili bir haberin var mı Ayhan hoca 2025 te kullanılır mı acaba ? Video her zamanki gibi çok güzel olmuş takipteyim like mıda atıyorum kib :)
Kalite Rastlantı Değildir. 🙂
İntel çoktan 1.8nm üretimini başlattı bu yılın 2. Yarısında işlemcilerini piyasaya sürecek, tsmc de 2nm ve altını tayvan da üretebiliyor çünkü tayvan hükümeti abd'nin tayvanda kalmasını istiyor.
Hocam tamam da bu 2 nanometre hangi üretim tekniği ile üretiliyor keşke ondan da bahsetseydiniz
Yahu bataryanın 10 da bir ölçeğindeki kadar geniş alana Trilyonlarca transistör koyarsın o kadar küçülmeye gitmeye gerek yok. Böylece yeni modeller 2 kat değil 20 - 30 kat güçlü olurlar...
Hocam işte benim aklım burda duruyo , nasıl yapıyorlar bunları ve ve o işlemçideki minik parçalar nasıl ne yapacağını nerden anlıyor yada biliyor
Biz zaten 2nm ureten makinalari intel ve tsmc’ye yillardir satiyoruz. 1.4nm icin calismalar suruyor diye biliyorum. En azindan henuz uretimde degil.
Bir problem var cpu chipleri küçülüyor ama soğutulacak alanda küçülüyor yani soğutucu bakır yüzeyi 3-4-5 cm olması önemli değil soğutulacak yüzey 1 cm. Bunu kule soğutucuda fark ettim tam yükte 4 ısı borusu olmasına rağmen 3 ü çalışıyordu çünkü 1 boru ccd nin üstüne denk gelmiyor ve soğuk kalıyor elimle deneyimledim bunu. Kısaca chipleri taban yaymak lazım bence mantık yürütüyorum sadece.
TR: az daha bekleyeim 2 nanometreye geçelim
Madem 1 nanometre altı mesafelere inemiyoruz, o halde işlemimizi zaman düzlemine taşıyalım ??Uzay düzleminde küçülmek, kuantum dünyasının temel yasaları nedeniyle ciddi sınırlamalar getiriyor. Örneğin, transistör boyutlarını küçültmeye çalıştığımızda, elektronların kuantum tünelleme etkisi nedeniyle kontrolsüz bir şekilde bariyerlerden geçtiğini ve bu durumun bilgi işlemde ciddi sorunlara yol açtığı söylenir. Ayrıca, boyut küçüldükçe artan enerji kayıpları, ısınma problemleri ve üretim zorlukları, fiziksel sınırların ötesine geçmeyi zorunlu kılıyor. Peki ya bu sınırları tamamen aşmanın yolu, işlemlerimizi uzaydan zamana taşımak olsaydı?. Tuhaf ama bir düşünün.
Zaman düzlemine geçiş, kuantum mekaniğinin sunduğu temel fırsatları değerlendirmek için inanılmaz bir potansiyel taşımaz mı ?.Uzayda küçülmek yerine, bilgiyi ve işlemleri zaman farkları üzerinden kodlarsak, fiziksel boyut sınırlamalarını geride bırakabilir miydik ?. Bu yaklaşımda, elektronların veya fotonların hareketlerini uzayda değil, zamanda düzenli bir şekilde ayarlayarak bir bilgi işlem sistemi oluşturabiliriz gibi hayal ediyorum. Tam burada, "zaman düzlemindeki Casimir etkisi" fikri devreye giriyor. Evet bu fikir de tam olarak benim hayalim. Bir gerçekliği yok ama anlatayım.
Casimir etkisi, normalde uzaydaki iki paralel levha arasında vakum dalgalanmalarının sınırlanması sonucu oluşan bir çekici kuvvettir. Ancak bu olguyu zaman düzleminde yorumladığımızda( bu tamamen benim yorumum) , "levhalar" artık uzayda değil, zamanda hareket eden sınırlar haline gelir. Bir başka deyişle, zaman farkları, tıpkı uzaydaki mesafeler gibi bir "kısıtlama" yaratabilir ve bu kısıtlama, "Zaman düzleminde bir Casimir etkisi" oluşturabilir. Bunu, ışığın girişim desenlerinin zaman düzlemindeki bir yansıması olarak düşünün. Benimbu hayalime göre Elektronların veya fotonların aynı desenleri oluşturmasının sebebi, aslında zaman farklarının kapanmasıdır, yani "zaman levhalarının kapanıp" bir tür Casimir etkisi yaratması olabilir. Yani girişim deneyinde ardarda atılan elektronların bile aynı deseni oluşturması, aslında aralarındaki zaman farklarının bir Casimir etkisi ile kapanması olabilir. Bu bakış açısıyla, girişim desenlerini sadece uzayda değil, zamanda da kontrol edebilir miyiz ?
Eğer zaman düzleminde Casimir etkisini ve kuantum girişim desenlerini kullanabilirsek,bunu başarabilirsek, elektronlardan tamamen yeni bir bilgi işlem sistemi yaratabiliriz. Örneğin, iki elektron arasındaki zaman farkı, bir bilgi birimi (bit) olarak kodlanabilir. Elektronlar arasındaki zamanlama farkları, tıpkı uzaydaki mesafeler gibi düzenlenebilir: 1 pikosaniye "1" durumunu, 2 pikosaniye "0" durumunu temsil edebilir. Daha karmaşık zaman farkları ise çok seviyeli bilgi depolama için kullanılabilir. Bu, yalnızca klasik bilgi işlemdeki 1 ve 0'ların ötesinde, kuantum sistemlerindeki çoklu durumları temsil eden bir yapı bile sunabilirdi değil mi ?.
Hattta zaman düzlemindeki bu desenler, yalnızca bilgi depolamakla kalmaz, aynı zamanda bilgi işleme işlemlerinde de kullanılabilir. Desenler arasındaki zaman farkları ve girişimler, mantıksal işlemler olarak da düşünülebilir. İki elektron deseni arasındaki girişim etkisi, mantıksal olarak bir "and", "or" veya "xor" işlemi gibi davranabilir. Bu, zaman farklarını bir tür "kapı" olarak kullanarak işlem yapmayı mümkün kılardı. Dahası, zaman düzlemindeki bu sistem, aynı anda birden fazla elektron veya foton deseni işleyerek oluşturulabilşrse belki de paralel bilgi işlem de yapabilir. Böylece her desen, bağımsız bir bilgi birimi veya işlem olarak kullanılabildiğinden, bu desenlerin birbiriyle nasıl etkileştiği, daha karmaşık bilgi işleme sistemleri oluşturabilir.
Bu yaklaşımın bir diğer güçlü yönü, manyetik ve elektrostatik kuvvetler gibi fiziksel etkilerle ilişkilendirilebilir olmasıdır. Elektron desenleri, çevresindeki manyetik veya elektrik alanların büyüklüğüne ve yönüne göre değiştirilebilir. Örneğin, bir manyetik alanın büyüklüğü, elektronlar arasındaki zaman farkını etkileyebilir ve bu fark, bilgi depolama veya işlem için kullanılabilir. Böylece, kuvvet temelli bir bilgi işlem sistemi de geliştirmek mümkün olurdu. Elektron desenleri, bir manyetik alanın haritasını oluşturabilir, bu harita bilgi işleme için kullanılabilir gibi geliyor bana. Aynı zamanda, bu desenler birden fazla kuvvet türüyle ilişkilendirilebilir. Örneğin, bir desen hem manyetik hem de elektrostatik kuvvetlerin bir fonksiyonu olabilir. Bu da çok boyutlu bir bilgi işlem sistemi yaratırdı.
Zaman düzleminde çalışan bir bilgi işlem sistemi, uzayda küçülmenin tüm sınırlamalarını ortadan kaldırır. Fiziksel boyut küçültmek yerine, zaman farklarını kullanarak bilgi depolamak ve bunu elektronlarla işlemek, teknik sınırlamaların ötesine geçer. Bu tür bir sistemin avantajları ise oldukça açıktır ; Zaman düzleminde çalışan bir sistem, ışık hızına yakın hızlarda bilgi işleyebilir, enerji tüketimi çok düşük olabilir ve kuantum etkiler doğal bir avantaj olarak kullanılabilir. Ayrıca, zamansal desenler ile bilgi depolamak, klasik transistörlerden daha küçük, daha hızlı ve daha güçlü sistemler oluşturmayı mümkün kılar. Çünkü tamamen elekteonları kullanırdık.
Sonuç olarak, madem 1 nanometre altı mesafelere inemiyoruz, o halde işlemimizi zaman düzlemine taşımalıyız. Zaman düzleminde çalışan bir bilgi işlemci, yalnızca fiziksel sınırlamaları aşmakla kalmaz, aynı zamanda bilgi teknolojilerinin temel doğasını yeniden tanımlar. Casimir etkisi ve kuantum girişim desenleri arasında gerçekden de venim hayal ettiğim benzerlik varsa, zaman düzleminde bilgi depolama ve işleme için inanılmaz fırsatlar sunar. Bu yaklaşım, kuantum fiziğini ve bilgi işlem teknolojilerini bir araya getirerek, geleceğin yeni birbilgi işlem paradigmasını oluşturabilir. Belki de bu, insanlığın bilgi teknolojilerinde bir sonraki büyük sıçramasıdır. Ya da bir delinin saçmalıkları kim bilebilir.
Ayhan hocam emeğine sağlık teşekkürler AMD firması yıllar önce hbm bellek teknolojisini denemişti Hatta 2048 bitlik ekran kartları bile yapmıştı ama başarı sağlayamadı hocam emeğine sağlık teşekkürler AMD yıllar önce Vega 56 ve Vega 64 serisi ekran kartları ile hbm bellek teknolojisini denemiştir ama maalesef tutulmamıştır Belki şimdi yeniden derlerse olur belli olmaz
nanometrik olarak küçüldükçe daha fazla devre çipe yerleştirilebiliyor da bunlar arasına atlama olmuyor mu. yani elektrik bey o kadar dar yoldan nasıl geçebiliyor.. ara sıra karşı şeride geçerse ne .bk yicez?
5070 4090'dan daha güçlü değil. 5000 serisinde Multi Frame Gen denen bir teknoloji getirecekler. Bu sayede iki saniyelik kare arasına 4 kareye kadar yapay kare ekleyerek saniye başına kare değerini tahminimce 3 katına kadar arttırabiliyorlar. Tam 4 kat demememin sebebi işlem yükü artacağı için temel saniye başına kare değeri düşecektir. Yani muhtemelen 100 FPS'e 4 kare eklendiğinde temel FPS 60-70 civarına düşecek FPS değeri 250-300 civarı olacak.
Dlss açınca daha güçlü ama dlss görüntüyü bozuyor
Hocam kullandığın mikrofon markası nedir?
Moore yasasını boşverin. Benim yasamı uygulasınlar. Çok önemli bir şahsiyet olarak diyorum ki; öyle işlemciler üretin ki birbirine ekleyebilelim. Sürekli işlemci değiştirmeyelim. Anamız ağladı. Siz dediğimi yapın, sonra küçültmeyi hobi olarak gene yaparsınız. Bunun adı da 'More Yasası' olsun. Daha fazla yani... Ya da Hüsamettin Yasası olur, çok fark etmez. Biraz fark eder.
Teşekkürler Ayhan bey
5080 bile 4090 gücünde değil bırak 5070 i 😂
Değil 2, 5nm altında bile sorunlar çıkar aslında. Firmaların söylediği nm değerleri bir pazarlama isminden ibaret. Gerçekte çipin bütün transistörleri 5nm veya 3nm değil.
şunu hep merak ederim matrix'te de vardı. arkadaki yukardan aşağı inen yazılar ne anlama geliyor.
Bende hep bunu merak etmişimdir. Şuan kullandığım işlemci 5nm ileride 4 ve 3 nm işlemciler duyurulacak. Belki 2 nm çıkacak. Ya sonra ne olacak? Sanırım nm olarak sınıra ulaştık.
en sonunda plank sabitine dayanacak, gelişme duracak mı? sanmıyorum başka bir teknik bulurlar. bunu şimdiden bulan geleceğin dünya şirketi olur
Nanometre küçüldükçe daha çok ısınma olur. Ve buda yanmaya sebeb ola bilir.
Silikon çip yerine grafende kullanılabilir
Hocam çipimde performans sorunu yaşıyorum ne yapmam gerekiyor 😅😅
Hocam ayıp oluyor ama bari kaç cm diye sorsaydınız
Günümüzde en güçlü makine Summit makinesi midir?
12:33 90 lardaki EPROM'lar geldi aklıma 😂
Aslında bataryalarıda küçültüp işlemcileri büyütemezlermi ?
elektron tabanlı mikroçiplerin geleceği foton tabanlı optik işlemciler olacak gibi
3:44 buna en iyi örnek gtx 1080 ti kartları olabilir mi?
Kuantum bilgisayarlar geliyor artık transistör işi bitiyor. Video için teşekkür ayhan abey.
Kuantuma daha 100 sene var hatta 200
Nanometre düzeyi nedir aile boyu güçte maşallah.)
Quantum çipler sektörü krizden kurtarır mı yoksa başka bir krize sokarmı?
Dostlar 2 3 nanometre konuşuyoruz da keşke ülkemizde atılım atsaydı zamanında uyumayıp. Şimdi 60 nanometre için merasimler yapılıyor
Pikometreye ne zaman geçeriz acaba?
2040 biz göremeyiz
Teşekkürler abim.
Teşekkürler
Çok anlaşılır bir şekilde anlatmışsınız. Elinize sağlık, teşekkürler
olm o başlık ne .d bambaşka bişi anladım ilk başta ama neyse
Abi sana göre ıron Man zırhı yapmak için yada ona yakın bir şey yapmak için günümüz teknolojisi ile nasıl bir zırh yapılabilir yada mark 3 ü yapmak için gerekli şeyler neler
Abi hepsi tamam anladıkta 1 cm kare cipin içine 5 milyar transistörü nasıl koyuyorlar okadar küçük transistörleri nasıl üretiyorlar,, üretiğini geçtim biribiriyle bağlantılı düzen içerisinde nasıl yerleştiriyorlar bunlar bir tek banamı imkânszımış gibi geliyorda kimse bunların nasıl üretildiğine değinmiyor.
Bizimde Rte-çakılımız var 😅
Yapay zeka bu işleri önemsiz hale getirecektir bunun en güzel örneğide Nvidia friması ,bunu en erkenden gören ve yeni nesil ekran kartlarında kullanan ve üretim maliyet dengesini rakipsiz hale getirmesi başka bişey öyleki adamlar kendilerinin ürettiği kartlar sadece rakibi kaldı. Bunun yanı sıra işlemci sektöründede herkese ders niteliğinde yapay zekayıda kullanıcaklardır.
Ayhan abi NASA da Çalışan 3 Siyahi Kadın Hakkında Video Yapsan Ne Güzel Olurdu.Hidden Figures Filmine Konu Olan
Guzel video.
Hocam uzay videoları lütfen.
Pazar süprizi🎉
Abi balsak isimli kanalın dediğine göre TSMC şirketi gerçekten de dünyayı yöneten bir şirket olduğunu Apple bile kontrol ettiğini söylemekte peki ne kadar doğru doğru
milli ne demek tam olarak ona kalırsa bir ürün ürettiğinde civatayı yurt dışından alıp kullanıyorsan o zaman milli sayılmıyor mu
ASML Dünyayı Yönetiyor TSMC'de Samsung Hariç Tüm Markaları Yönetiyor Olay Budur
Safları sıklaştıralım.
- TSMC
ASML
@@enestas6819 M4A1