Hocam Japonyanın izolasyondan çıktıktan sonraki dönemi ve Meiji restorasyonyla ilgili bi video gelse hoş olur. Bu adamlar nasıl oldu da bütün asyayı duman edebilecek hale geldi.
Halil inalcık bu konu hakkında Japonlarla yapılan konferans var. 1.Japonya 1868 dil ve kültür Birliği sağladı ve milli bir devlet oldu. Türkiye bunu 1923 te yaptı. 2.Japınyada geleneksel sosyal sınıflar modernleşmeye yardım ettiler. 3.Japonya ana karası hiç işgal edilmediği ve yıpranmadıkları için savaşmak enerjileri vardı. Türkiye 'nin böyle bir durumu yoktu. 4.Coğrafya japonyanın lehine oldu. Çok fazla ada, ulaşım ve denizlerle çevrili olması.
@@anafartalarkahraman8420 doğal kaynakları kısıtlı bir adada dil birliğinden fazlası gerekir. Üstelik ada olmak avantaj mı dezavantaj mı bu tartışılır adaya çıkarma yapmak zor ama kuşatma yaparsan iflahını kesersin.
@@moguishla İngiltere'nin de doğal kaynakları kısıtlıydı. Adamlar ispanya donanmasını yenip avustralyaya kadar gitti. Ayrıca ben demiyorum. Konferansta alınan karaları yazıyorum. Yani yorum benim değil. Tarihçilerin. Ada da olmanın avantajı hiç işgal edilmemek. Ayrıca japonlar almanlar ile meji restorasyonunu yapıyor.
Bakın şunu idrak edelim okuryazar nüfusun olmadıkça hiçbişeysin maalesef türkiyenin okuryazar nufüs oranı yüzde 8 1920lerde japonyada tan rakamları bilmiyorum ama türkiye den çok daha fazla sen entelektüel bir ulus mirasın varsa(ki burda pirinç üreten orta sınıf var) hızlı modernleşebiliyorsun mitsubishi kuruluş tarihini söyleyeyim 1873 senin hangi sanayi devin bu kadar eski
@@ozgurdemir61 iç savaşla ikiye bölünmüş güney Kore’yi nereye koyuyorsun bu denklemde? Birinci dünya savaşı sonunda Türkiye’nin 1/5 i milli gelire sahip şuan Türkiye’nin 5 katı
Hocam hukuk mezunu olarak şunu söyleyebilirim bizim Anayasamızın Amerikan Anayasasına benzememesinin sebebi farklı hukuk kültürlerine ait ülkeler olmamız. Anglo-Amerikan ülkelerinde anayasalar çok daha kısa ve öz olur. Ancak bizim dahil olduğumuz Kıta Avrupası sisteminde anayasalar geleneksel olarak daha detaylı ve uzun olur. Örneğin Fransız Anayasası 89 maddedir, Alman Anayasası 146 maddedir, İtalyan Anayasası 139 maddedir. 1982 Anayasası elbette darbe anayasası olması nedeniyle eleştirilmeli ancak anayasa yapma tekniği açısından fazla sayıda maddesi olması çok da garip değil içinde bulunduğumuz hukuk sistemi düşünüldüğünde. Çoğu maddede kanunla düzenlenir yazmasının da mantığı şudur. Anayasa sadece bir konuya ilişkin en temel ve hayati olan kuralları koyar, detay düzenlemeler yapmaz. Detayları kanunlara bırakır. Ayrıca detay olan konuların kanunla değiştirilmesi, güncellenmesi her zaman söz konusu olabilir. Anayasada düzenlenmiş temel kurallara aykırı olmadığı sürece kanunlarla istenilen herhangi bir değişiklik yapılabilir. Ancak anayasada yazan bir kuralın aksine bir düzenleme yapılabilmesi için kanun değişikliği yetmez, anayasanın değiştirilmesi gerekir. Örneğin bizim Anayasamızın 38 inci maddesi ceza hukuku açısından temel kuralları belirler. Meclis bu kurallara aykırı hiçbir kanun çıkaramaz. Çıkarırsa o kanun anayasaya aykırı olur. Bu kurallardan sapan bir kanun çıkarılabilmesi için öncelikle Anayasanın 38 inci maddesinin değiştirilmesi gerekir. Anayasanın değiştirilmesi için gereken yeter sayılar ve prosedürler de kanunlar için gerekenden çok daha ağırdır, yerine göre referanduma bile gidilmesi gerekebilir anayasa değişikliği için. Son olarak Amerikan hukukunda kullanılan "amendment" kelimesi anayasa maddesi demek değildir, anayasa değişikliği demektir. Amerikan Anayasası ilk düzenlendiği zaman yalnızca 7 maddeden (article) oluşmaktaydı. Daha sonra yüzyıllar içinde bu anayasada toplam 27 değişiklik yapıldı. Kıta Avrupası sisteminden farklı olarak Amerikan Anayasasında yapılan değişiklikler hali hazırda mevcut olan metne yeni veya değiştirilmiş article olarak işlenmek yerine, metnin sonuna ek şeklinde getirilen amendment'larla yapılırlar. Bu değişiklikler de hep sayıları ile anılırlar. Örneğin Amerikan Anayasasında yapılan ilk 10 değişikliğin tamamı 1791 yılında aynı anda yürürlüğe girmiştir. Bunlardan Birinci Değişiklik (1st Amendment) ifade hürriyeti, din ve vicdan hürriyeti, basın hürriyeti gibi konuları düzenler; İkinci Değişiklik (2nd Amendment) vatandaşların silahlanma hakkını düzenler, Beşinci Değişiklik (5th Amendment) ceza yargılamasında sanıkların susma hakkı gibi konuları düzenler. Zaten Amerikan Anayasasının ilk hali hiçbir temel hak ve özgürlüğü düzenlemez. Orjinal anayasa maddeleri yalnızca federal devletin teşkilatlanması ve işlemesi için gereken usulleri düzenler. Vatandaşlar için temel hak ve özgürlüklerin tamamı anayasa değişiklikleriyle yani amendment'larda zaman içerisinde tanınmıştır.
@@Kanguristan bu büyük ölçüde hukukla değil hukuk politikası ile alakalı bir soru. Bu sorunun esas muhatabı ben değilim. Ayrıca Emrah Safa hocanın bu konuda çektiği videolar illa ki vardır ondan bir şeyler dinlediğimi hatırlıyorum zira. Amerika'da kölelik Portekiz, İspanya, İngiltere, Fransa, Hollanda gibi devletlerin yaptığı trans-Atlantik köle ticaretine kadar dayanıyor. Yüzyıllar boyunca bu şekilde yerleşmiş bir alışkanlık var. Zaman içerisinde köleler ABD'deki kuzey eyaletlerde ekonomik olarak verimsiz hale gelmeye başlıyorlar, güney eyaletler ise ekonomisini büyük ölçüde pamuk vb gibi ürünlerin ekiminden döndürdüğü için köleliği sona erdirmek bunların işine pek gelmiyor. Çünkü güney eyaletlerinin ekonomisi kölelerin iş gücüne dayanırken kuzeyde böyle bir bağımlılık olmadığı için ilk onlar köleliği kaldırıyorlar. Sonra köleliğin federal düzeyde kaldırılması gündeme gelince güney eyaletleri isyan ediyor böylece ABD iç savaşı başlıyor. Kuzey eyaletlerinin lideri ABD başkanı Abraham Lincoln bu savaşı kazanarak tüm ülkede köleliği sonlandırıyor. Ama dediğim gibi sorduğunuz bu konunun çok ufak bir kısmı hukukun konusu, o da bütün bu olaylardan sonra Anayasada yapılan 13. Değişiklik ile (13th Amendment) köleliğin kaldırılmış olması. Geri kalan her şey siyaset ve tarihin konusu. Bu konularda uzmanlaşmış bir siyaset bilimcisinden veya tarihçiden çok daha isabetli ve doyurucu bilgi alabilirsiniz. Hukukun konusu olan esas şey köleliğin resmi olarak kaldırılmasından sonra ABD'de hukuk üzerinden devam ettirilen ayrımcılık (segregation). Bu konuda Supreme Court'un verdiği kararlarla adım adım iyileşme sağlanıyor yıllar içinde. Köleliğin kaldırılmasından sonra öncelikle siyahilerin beyazlara eşit olduğu kabul ediliyor ancak yine de beyaz toplum ile siyahi toplumun birbirinden ayrı yaşaması gerektiği, bunların birbirine karışmaması gerektiği savunuluyor ("separate but equal" doktrini diye geçer bu teori). Bu şekilde siyahilerin farklı sınıflarda eğitim almasını falan bir kenara bırakalım, su içecekleri sebilden toplu taşımada oturacakları koltuğa kadar her şey ayrılıyor. İlk başta köleliğin kaldırılması başlı başına bir kazanım olduğu için bu tarz uygulamaları çok dert etmiyorlar ama tabii zamanla bu ayrımcı politikalardan rahatsız olmaya başlıyor insanlar. Rosa Parks olayı gibi vakaları herkes bilir mesela. Zaman içerisinde Supreme Court tavır alarak "separate but equal" doktrininin artık geçmişte bırakılması gerektiğini ve bu teorinin siyahilere zarar verdiğini açıkça kabul ederek önemli bir dizi karara imza atıyor. Bu konuda detaylı ve kronolojik bilgi almak için özellikle "Plessy v. Ferguson", "Brown v. Board of Education", "Alexander et. al. v. Holmes Country Board of Education et. al.", "Keyes et. al. v. School District No. 1, Denver, Colorado, et. al.", "Pasadena City Board of Education et. al. v. Spangler et. al." gibi Supreme Court kararları incelenerek yüksek mahkemenin 1890lardan itibaren bir asır boyunca içtihadının ne şekilde geliştiği ve siyahilerin hak ve özgürlüklerinin eşitlenmesi için nasıl bir çaba verildiği görülebilir.
@jesterdayplays771 meslektaşım bilgi paylaşımınız gayet yerinde kısa ve açık bir anlatım. Ek olması için belirtmekte yarar var ki, anayasa hukuku kitaplarında detaylı anlatıma meraklısı ulaşabilir. Özellikle anayasa çeşitleri (çerçeve anayasa, sert anayasa vb.) açısında yapılacak bir okuma, anglo-sakson ve kıta avrupası anayasalarının karşılaştırması yanı sıra açıklayıcı olacaktır.
Rusya'nın Avrupa sahnesine çıkışı, Deli Petro ve Rus reformları, Büyük Kuzey Savaşı vs ile beraber anlatabilirseniz çok iyi olur (ve o dönemlerde gerçekleşen Prut Muharebesi)
20:38 Plessy vs Ferguson (1896) yasasının doktrini "seperate but equal" detaylı okumak isteyen olursa; taa ki 1954 Brown v. Board of Education kararıyla geçerliliğini yitiriyor. Emeğinize sağlık hocam güzel bir overview olmuş
Hocadan why nations failda geçen japonyadaki çin kültüründen çıkış devrimini de dinlemek isteriz. Biz deki arap kültürünü nasıl yozlaştırırıza biraz örnekleme olur
Amerikan İç Savaşı'nın seyrini ve savaş sonrasını Güney'in perspektifinden anlatan "When Johnny Comes Marching Home Southern Version" ve "Oh, I'm a Good Ol' Rebel" adlı müzikleri tavsiye ederim.
Hocam Lübnan iç savaşından da bahseder misiniz. Çok fazla etmen var ve kimin kiminle müttefik olduğu belli değil. Emekleriniz için de ayrıca teşekkürler
petrol çağı ile ilgili bir bölüm yapar mısınız hocam? motorizasyon ve kömürden petrole geçiş içten patlamalı motorların kullanımıyla benzine gelen yoğun talep kara yolu taşımacılığının demiryolu taşımacılığına tercih edilmesinin sebepleri
Oy kullanma gününün Salı olmasının sebebi şuymuş: Pazar günü kilise günü olduğu için olamıyor (eskiden dindarlık daha fazla), Pazartesi yapsan ücra yerdeki çiftçinin pazar günü kiliseye gittikten sonra kasabaya veya kente gelip oy vermeye yetişmesi mümkün değil, bu yüzden Salı yapmışlar ve tuhaf şekilde bugüne kadar değişmemiş.
cumartesi oy kullanmaya giderse pazar günü kiliseye yetişemeyecek, o zamanlar ulaşım kolay değil, yani pazartesi ve cumartesiyi elemelerinin sebebi aynı
Kötü diye bir şey yoktur herkes çıkarına bakar, dedikodu normaldir hatta iyidir, şike ve bahis yapmayan ise bizden değildir demesini duymaya geldim. Ama dur bakalım amerikan iç savaşında neler olmuş öğrenelim merak ettiğim bir konu..
@@kingecbert968 İstisnasız herkes belirli bir eşik aşılırsa oç konumuna düşer, "iyi" dediğimiz her insan doğru koşulları sağlayamadığı için iyi görünür hoca da bunu anlatamıyor demek ki.
11:46 da elim beğen butonuna gitti istemsizce ama daha önce beğendiğim için tekrar beğenemedim. bence youtube videonun çeşitli yerleri için ekstra beğen butonu koymalı.
Hell on Wheels diye bir dizi vardı ,savaşın hemen sonrasında artık birleşen Amerika'da demiryolu şirketlerinin nasıl New York'tan Kaliforniya'ya kadar demir ağlarla ülkeyi ördüğünü anlatan. Ayrıca Amerika'nın nasıl bir yapısı olduğunu orada daha net görürsünüz
@@ctackins8874 O sezonu bitirmemiştim ben artık cılkı çıktı diye. Her AMC dizisi gibi, ilk 3 sezonundan gerisini izlemesek de olur . Ayrıca Cullen Bohannon adamdır!
Aerika'nın 1. dünya savaşı sonrası, çin'i başıboş kendi haline bırakması, Japonya'ya verdiği kıymeti vermemesi ve sonrasında gelişen olayları anlatır mısınız
@@seckinylmaz8380 Avrupa devletleri her zaman favorim. Osmanlı Devletini kurtarmaya çalışmam benim oyunu daha erken sökmeme yardımcı olmuştu. Almanya kurmak çok zevkli. Yani hiç ABD oynamadım doğrusu merak da ediyorum.
@@sergenatil1903 bencede öyle osmanlı en zoru. Abd’yi tavsiye ederim adamların nasıl süpergüç olduğunu anlayabiliyorsun. Topraklardan altın, petrol bilimum değerli madde fışkırıyor. Avrupa savaştan kendinden geçerken habire malzeme ihraç ediyorsun.
@@seckinylmaz8380 Zaten oyunda ne kadar kömür üretirsem üreteyim eksideyim. Bunun bir çözümü falan yok mu yaa. Oysa üretim yöntemi falan çevirmiyorum neden oluyor acaba.
Çok seviyorum dinlemeyi ve sürekli takip ediyorum. Bir iki ricam olabilir mi? Birincisi jumpcut ların fade in ve fadeoutlarına dikkat eder misiniz? Spesifik birşey ama çok diikatimi dağıtıyor. İkincisi Emrah hocaya compressor ü yüksek bir oranla uygularsanız çok sevinirim ,kulaklıkta rahatsız edici olabiliyor ses yükseklikleri . Teşekkür ederim , kolay gelsin. Yapmasanızda tabi ki takip etmeye devam edeceğim :)
Hocam Alabamada yasiyorum. Sali gunu oy kullanilmasinin sebebi; secimler ilk yapilmaya baslandigi tarihlerde farmerlar kasabaya haftada bir kez, yalnizca sali gunleri geliyorlar. Pazarlari zaten kilise ve ibadet gunu. Ciftciler de oy kullanabilsin diye Sali gunleri yapmaya baslamislar secimleri. Saygilar.
Merhaba Hocam, 14 Yaşında bir kızım var.. Farklı kültürlere bağlı olarak tarih içinde değişen ve gelişen zırh ve kıyafetlerle ilgileniyor. Hatta kadın kıyafetleri hakkında yazdığı İngilizce bir denemesi de var. Bunu sizinle de paylaşmak isterim. Farklı bir konu olarak buradan bir program çıkar belki.. Sizi birlikte seyrediyoruz.. Tabi ki adınız Papyonlu amca :) Kızımın ismi Dilhan Doyuk...
Hocam imkansız hikayeler gelsin en iyi seri hiç bir kötü bölümü yok ayrıca imkansız hikaylerden kesitler koyarsanız shorts olarak daha büyük patliyabilirsinix
15:02 bizde anayasa kazuistiktir yani ayrıntılı olarak hazırlanmıştır, düzenleyicidir dolayısıyla madde sayısı çoktur. Amerika'da ise çerçeve niteliktedir sınırları belirler sadece. Birleşik Krallık'ta anayasa metni dahi bulunmaz mesela. Oturmuş, köklü demokrasi gelenekleri oldukları için bir sorun yaşamazlar.
15:00 “Kanunla düzenlenir” derken, bu konuda bir düzenleme yapmak istiyorsan kanun çıkarmak zorundasın demek istiyor. Mesela özel hayatın gizliliği ile ilgili konuşurken “kişisel verilere ilişkin konular kanunla düzenlenir” diyor. Öyle basit bir yönetmelikle “devlet telefon dinlemesi yapabilir” diyemezsin, kanun hazırlayıp meclise getirip çoğunluğu alman lazım diyor. Zorlaştırıyor yani düzenleme yapmayı. Umarım anlatabilmişimdir.
nasıl zorlaştırıyor bir örnekte anayasa maddeleri sabit ve değişmez. digerinde anayasa maddesini kanunu değiştirerek değiştirebiliyorsun. her kanun değiştirdiginde baglı oldugu anayasa maddesi değişiyor.
@@mar2506 Yasa değişikliği insanın ihtiyacı. Dünya değişiyor, mecburen yasaların da güncellenmesi lazım. Sen anayasayı çok kapsamlı tutarsan zırt pırt değişmen gerekir. O yüzden anayasalar genel çerçeveyi çizer, detayları kanuna bırakır. “Kanunla düzenlenir” demek aslında “kanundan başka şeyle düzenlenemez” demek. Bu konuda değişiklik yapmak istiyorsan kanun çıkarmak zorundasın demek. Anayasanın olayı kısa, öz, önemli konularda çerçeve belirleyen, temel hakları koruyan şeyler olması. Böyle olacak ki sürekli değişiklik ihtiyacı doğmasın. Çünkü anayasa maddesi kanun kadar kolay değişmez, çok büyük çoğunluk veya referandum gerekir.
@@ahmetonal7672 tamam da bu yine de anayasa değisikligi yapmayı sizin dediginiz gibi zorlaştırmadıgı ama kolaylastırdıgı gerçegini değiştirmez ki o konuda kanun olmasa mantıken cok daha zor değişir. cünkü dogrudan anayasa degisikligi işlemi yaparsın kanun cıkartma yerine
@@ahmetonal7672 tamam da konu zaten anayasa değişikliginin zorlaştırılması ve kolaylastırılması sizde ana cevabınızda "zorlaştırıypr yani düzenleme yapmayı" yazmıssınız yani anayasayı değiştirmeyi kolaylaştırıyor diyorsunuz?
28:40 "Lost Cause" kavramını ve güneylilerin reconstructiona olan direnişini çok iyi anlatan "Oh I am a good rebel" türküsünü dinleyebilirsiniz. th-cam.com/video/fT50xE1TMIo/w-d-xo.html
15. dakika başında anayasamızla alakalı saçma olduğu yönünde yorumlar yapmış hocam ancak sonra da hukukçular açsın biraz demiş. Bir hukuk öğrencisi olarak Anayasa hukuku dersini alıp AA'yla vermiş olmamın cüretkarlığıyla eleştirilen noktaları açmaya çalışacağım. İlk eleştiri anayasamızda çok madde olduğu yönünde. İtalyan anayasası 139, Alman anayasası 146, Yunan anayasası 120, Pakistan anayasası 280, bizim anayasamız da 177 madde. Yani madde sayımız ortalamanın üstünde olsa da en yükseği de değil. 200 anayasa maddesinin olmadığı, sadece devletin sınırlarının belirtilip kişilerin haklarının bulunduğu maddelere maddi anlamda anayasa maddeleri ve yalnız bu maddelerden oluşan anayasalara da maddi anlamda anayasa diyoruz ancak dünyada bu anlayışla yapılan anayasalar istisna teşkil ediyor. Yani 200 maddelik anayasa olur. Anayasada kanunla düzenlenir yazması konusunda iki durum söz konusu olabilir. Birincisi, anayasada belirtilen bir konunun kanunla düzenlenmesi, diğeri anayasada yapılacak değişikliklerin kanunla yapılması. İki durum da anayasamızda mevcut olmakla beraber ikisi de son derece normal. Dünyada da anayasa değişiklikleri çoğunlukla bizde yapıldığı gibi özel kanunlar yoluyla yapılıyor. Anayasada cart maddeleri curt fıkralarında değişiklik yapılması hakkında kanun çıkarmak için normal kanun çıkarmak için gerekli olan katılanların yüzde 50+1lik çoğunluktan daha yüksek çoğunluklar gerekiyor. Bu çoğunluklar da anayasada belirlenmiş durumda. Zaten Cumhur İttifakı da bu çoğunluğu tek başına sağlayamadığı için yeni bir anayasa yapamıyor. Kanunun tüzükle düzenlenmesi gibi bir durum yoktu, ki artık tüzük de çıkarılamıyor. Normlar hiyerarşisi dediğimiz bir durumdan dolayı kanunun altında olan tüzük, yönetmelik gibi normlar üstlerindeki kanunda bir değişiklik yapamıyor. Sanırım hoca yine bazı kanunlarda geçen "şu konular tüzükle düzenlenir" ifadesini kanunun düzenlenmesi olarak düşündü. Benim ve birçok anayasa hukukçusu hocamın fikirlerimize göre gayet düzgün bir anayasamız var. Durum bonne pour l'orient'ın da üzerindeymiş başkanlık sistemi değişikliklerine kadar. Başkanlık sistemi diye aslında başkanlık sisteminin sert güçler aykırılığı ilkesiyle uzaktan yakından alakası olmayan bir sistem gelmiş birkaç yıl önce ama hala bu konuyu düzenleyen maddeler dışında hak ve özgürlükleri beklediğimizden daha iyi korumaya almış bir anayasamız var hala. Kanımca asıl sıkıntı anayasadaki bu geniş hükümlerin yeterince yaygın uygulama alanı bulamamış olması. Umarım düzgün şekilde açıklayabilmişimdir. Herhangi bir hatam olduğunu düşünenler olursa yanıtlarını bekliyor olacağım. Size de iyi günler hozom!
"İki durum da anayasamızda mevcut olmakla beraber ikisi de son derece normal" abd anayasasındaki amendment larda böyle mi , degilse aradaki farklılıktan bahsediyor.
Hocam merhaba, konu önerisi olarak: benzer bir bölümü İtalya'nın 1860'da birleşmesi ve neden Amerika'da olduğu gibi şehir devletleri/eyaletler ülkesi olarak devam edemediği üzerine yapabilir misiniz? Birleşmeye kadar geçen süreçler, İtalya'da şehir devletlerinin önemi ve bütün ülkeye etkisi, Garibaldi ve Cavour gibi isimlerin birleşik İtalya ve ulus fikrine etkisi gibi şeyleri sizden dinlemeyi çok isterim :)
Hayırlı o Amerika'nın, İngiltere hakimiyetinden kurtuluşunu konu alıyor. Bu Amerika'nın bölünüşü ve yeniden birleşmesi ile ilgili yani öbür olaydan bir yüzyıl kadar sonra.
Hozom, John Brown'dan 5 saniye bahsettiniz. Keşke John Brown, Frederick Douglass gibi karakterlerden 1-2 dakika bahsetseydiniz. Bir de kuzeylilerin savaşa giderken. Kuzey'in ordularının iç savaş sırasında John Brown's body isimli şarkısıyla savaşa gittiğini de eklemiş olayım. Belki ileride başka bir video gelir bu anti-kölecilik, kölecilik çatışması ile ilgili. Harriet Tubman, underground railroad, köle kaçış yolları(evleri) v.b. hakkında. Bu konuda Türkçe kaynak çok az.
Hojam modern savaşta atlı birliklerin avantaj sağlaması mümkün mü, bu konudan bahseder misiniz? Hava kuvvetlerinin dezavantajlarından bahsetmiştiniz, mesela günümüzde bu alanda yatırım yapılsa Türkiye'de, bu gülünç mü olur?
hava kuvvetleri bence her şey. verdigi örnekler arasında rusya- ukrayna bence yanlıs örnek , sonucta rusya ukraynayı yok etmeye calısmıyor .ilerlemeye calısıyor .
İçerik kalitesini bir köşeye koyup, konuyu tamamane ESG den ayırıyorum. Artık videolarınızı izlerken sesi kısmak zorunda kalıyorum. Videonun tam merkezinde ana anlatıcının ses şiddeti çok iyi bir seviyedeyken arka planda, hocamızın karşısındaki arkadaşların mikrofonun dibine girerek kahkaha atma sebebi nedir ? ''Bende buradayım, ESG yanında sesim duyulsun, adımı yazsınlar köşeye'' denmesi için insanlar rahatsız olsun istiyorsunuz sanırım. Çok güzel yapıyorsunuz devam edin.
Hocam Japonyanın izolasyondan çıktıktan sonraki dönemi ve Meiji restorasyonyla ilgili bi video gelse hoş olur. Bu adamlar nasıl oldu da bütün asyayı duman edebilecek hale geldi.
Halil inalcık bu konu hakkında Japonlarla yapılan konferans var.
1.Japonya 1868 dil ve kültür Birliği sağladı ve milli bir devlet oldu.
Türkiye bunu 1923 te yaptı.
2.Japınyada geleneksel sosyal sınıflar modernleşmeye yardım ettiler.
3.Japonya ana karası hiç işgal edilmediği ve yıpranmadıkları için savaşmak enerjileri vardı. Türkiye 'nin böyle bir durumu yoktu.
4.Coğrafya japonyanın lehine oldu. Çok fazla ada, ulaşım ve denizlerle çevrili olması.
@@anafartalarkahraman8420 doğal kaynakları kısıtlı bir adada dil birliğinden fazlası gerekir. Üstelik ada olmak avantaj mı dezavantaj mı bu tartışılır adaya çıkarma yapmak zor ama kuşatma yaparsan iflahını kesersin.
@@moguishla İngiltere'nin de doğal kaynakları kısıtlıydı. Adamlar ispanya donanmasını yenip avustralyaya kadar gitti. Ayrıca ben demiyorum. Konferansta alınan karaları yazıyorum. Yani yorum benim değil. Tarihçilerin. Ada da olmanın avantajı hiç işgal edilmemek. Ayrıca japonlar almanlar ile meji restorasyonunu yapıyor.
Bakın şunu idrak edelim okuryazar nüfusun olmadıkça hiçbişeysin maalesef türkiyenin okuryazar nufüs oranı yüzde 8 1920lerde japonyada tan rakamları bilmiyorum ama türkiye den çok daha fazla sen entelektüel bir ulus mirasın varsa(ki burda pirinç üreten orta sınıf var) hızlı modernleşebiliyorsun mitsubishi kuruluş tarihini söyleyeyim 1873 senin hangi sanayi devin bu kadar eski
@@ozgurdemir61 iç savaşla ikiye bölünmüş güney Kore’yi nereye koyuyorsun bu denklemde? Birinci dünya savaşı sonunda Türkiye’nin 1/5 i milli gelire sahip şuan Türkiye’nin 5 katı
Harita animasyonu çok başarılı olmuş. Umarım daha çok benzeri animasyonlar kullanmaya başlarsınız.
Hocam hukuk mezunu olarak şunu söyleyebilirim bizim Anayasamızın Amerikan Anayasasına benzememesinin sebebi farklı hukuk kültürlerine ait ülkeler olmamız. Anglo-Amerikan ülkelerinde anayasalar çok daha kısa ve öz olur. Ancak bizim dahil olduğumuz Kıta Avrupası sisteminde anayasalar geleneksel olarak daha detaylı ve uzun olur. Örneğin Fransız Anayasası 89 maddedir, Alman Anayasası 146 maddedir, İtalyan Anayasası 139 maddedir. 1982 Anayasası elbette darbe anayasası olması nedeniyle eleştirilmeli ancak anayasa yapma tekniği açısından fazla sayıda maddesi olması çok da garip değil içinde bulunduğumuz hukuk sistemi düşünüldüğünde.
Çoğu maddede kanunla düzenlenir yazmasının da mantığı şudur. Anayasa sadece bir konuya ilişkin en temel ve hayati olan kuralları koyar, detay düzenlemeler yapmaz. Detayları kanunlara bırakır. Ayrıca detay olan konuların kanunla değiştirilmesi, güncellenmesi her zaman söz konusu olabilir. Anayasada düzenlenmiş temel kurallara aykırı olmadığı sürece kanunlarla istenilen herhangi bir değişiklik yapılabilir. Ancak anayasada yazan bir kuralın aksine bir düzenleme yapılabilmesi için kanun değişikliği yetmez, anayasanın değiştirilmesi gerekir. Örneğin bizim Anayasamızın 38 inci maddesi ceza hukuku açısından temel kuralları belirler. Meclis bu kurallara aykırı hiçbir kanun çıkaramaz. Çıkarırsa o kanun anayasaya aykırı olur. Bu kurallardan sapan bir kanun çıkarılabilmesi için öncelikle Anayasanın 38 inci maddesinin değiştirilmesi gerekir. Anayasanın değiştirilmesi için gereken yeter sayılar ve prosedürler de kanunlar için gerekenden çok daha ağırdır, yerine göre referanduma bile gidilmesi gerekebilir anayasa değişikliği için.
Son olarak Amerikan hukukunda kullanılan "amendment" kelimesi anayasa maddesi demek değildir, anayasa değişikliği demektir. Amerikan Anayasası ilk düzenlendiği zaman yalnızca 7 maddeden (article) oluşmaktaydı. Daha sonra yüzyıllar içinde bu anayasada toplam 27 değişiklik yapıldı. Kıta Avrupası sisteminden farklı olarak Amerikan Anayasasında yapılan değişiklikler hali hazırda mevcut olan metne yeni veya değiştirilmiş article olarak işlenmek yerine, metnin sonuna ek şeklinde getirilen amendment'larla yapılırlar. Bu değişiklikler de hep sayıları ile anılırlar. Örneğin Amerikan Anayasasında yapılan ilk 10 değişikliğin tamamı 1791 yılında aynı anda yürürlüğe girmiştir. Bunlardan Birinci Değişiklik (1st Amendment) ifade hürriyeti, din ve vicdan hürriyeti, basın hürriyeti gibi konuları düzenler; İkinci Değişiklik (2nd Amendment) vatandaşların silahlanma hakkını düzenler, Beşinci Değişiklik (5th Amendment) ceza yargılamasında sanıkların susma hakkı gibi konuları düzenler. Zaten Amerikan Anayasasının ilk hali hiçbir temel hak ve özgürlüğü düzenlemez. Orjinal anayasa maddeleri yalnızca federal devletin teşkilatlanması ve işlemesi için gereken usulleri düzenler. Vatandaşlar için temel hak ve özgürlüklerin tamamı anayasa değişiklikleriyle yani amendment'larda zaman içerisinde tanınmıştır.
Zencilere bu kadar süre neden hak vermediler peki ?
@@Kanguristan bu büyük ölçüde hukukla değil hukuk politikası ile alakalı bir soru. Bu sorunun esas muhatabı ben değilim. Ayrıca Emrah Safa hocanın bu konuda çektiği videolar illa ki vardır ondan bir şeyler dinlediğimi hatırlıyorum zira. Amerika'da kölelik Portekiz, İspanya, İngiltere, Fransa, Hollanda gibi devletlerin yaptığı trans-Atlantik köle ticaretine kadar dayanıyor. Yüzyıllar boyunca bu şekilde yerleşmiş bir alışkanlık var. Zaman içerisinde köleler ABD'deki kuzey eyaletlerde ekonomik olarak verimsiz hale gelmeye başlıyorlar, güney eyaletler ise ekonomisini büyük ölçüde pamuk vb gibi ürünlerin ekiminden döndürdüğü için köleliği sona erdirmek bunların işine pek gelmiyor. Çünkü güney eyaletlerinin ekonomisi kölelerin iş gücüne dayanırken kuzeyde böyle bir bağımlılık olmadığı için ilk onlar köleliği kaldırıyorlar. Sonra köleliğin federal düzeyde kaldırılması gündeme gelince güney eyaletleri isyan ediyor böylece ABD iç savaşı başlıyor. Kuzey eyaletlerinin lideri ABD başkanı Abraham Lincoln bu savaşı kazanarak tüm ülkede köleliği sonlandırıyor. Ama dediğim gibi sorduğunuz bu konunun çok ufak bir kısmı hukukun konusu, o da bütün bu olaylardan sonra Anayasada yapılan 13. Değişiklik ile (13th Amendment) köleliğin kaldırılmış olması. Geri kalan her şey siyaset ve tarihin konusu. Bu konularda uzmanlaşmış bir siyaset bilimcisinden veya tarihçiden çok daha isabetli ve doyurucu bilgi alabilirsiniz.
Hukukun konusu olan esas şey köleliğin resmi olarak kaldırılmasından sonra ABD'de hukuk üzerinden devam ettirilen ayrımcılık (segregation). Bu konuda Supreme Court'un verdiği kararlarla adım adım iyileşme sağlanıyor yıllar içinde. Köleliğin kaldırılmasından sonra öncelikle siyahilerin beyazlara eşit olduğu kabul ediliyor ancak yine de beyaz toplum ile siyahi toplumun birbirinden ayrı yaşaması gerektiği, bunların birbirine karışmaması gerektiği savunuluyor ("separate but equal" doktrini diye geçer bu teori). Bu şekilde siyahilerin farklı sınıflarda eğitim almasını falan bir kenara bırakalım, su içecekleri sebilden toplu taşımada oturacakları koltuğa kadar her şey ayrılıyor. İlk başta köleliğin kaldırılması başlı başına bir kazanım olduğu için bu tarz uygulamaları çok dert etmiyorlar ama tabii zamanla bu ayrımcı politikalardan rahatsız olmaya başlıyor insanlar. Rosa Parks olayı gibi vakaları herkes bilir mesela. Zaman içerisinde Supreme Court tavır alarak "separate but equal" doktrininin artık geçmişte bırakılması gerektiğini ve bu teorinin siyahilere zarar verdiğini açıkça kabul ederek önemli bir dizi karara imza atıyor. Bu konuda detaylı ve kronolojik bilgi almak için özellikle "Plessy v. Ferguson", "Brown v. Board of Education", "Alexander et. al. v. Holmes Country Board of Education et. al.", "Keyes et. al. v. School District No. 1, Denver, Colorado, et. al.", "Pasadena City Board of Education et. al. v. Spangler et. al." gibi Supreme Court kararları incelenerek yüksek mahkemenin 1890lardan itibaren bir asır boyunca içtihadının ne şekilde geliştiği ve siyahilerin hak ve özgürlüklerinin eşitlenmesi için nasıl bir çaba verildiği görülebilir.
@@jesterdayplays771
Teşekkürler hocam 🙏
emeğinize sağlık hocam çok teşekkürler
@jesterdayplays771 meslektaşım bilgi paylaşımınız gayet yerinde kısa ve açık bir anlatım. Ek olması için belirtmekte yarar var ki, anayasa hukuku kitaplarında detaylı anlatıma meraklısı ulaşabilir. Özellikle anayasa çeşitleri (çerçeve anayasa, sert anayasa vb.) açısında yapılacak bir okuma, anglo-sakson ve kıta avrupası anayasalarının karşılaştırması yanı sıra açıklayıcı olacaktır.
çok kaliteli içerik kafayı yiyorum. Türkiyedeki en iyi youtube kanallarından
Bu kadar hızlı konuşmasa (kurguda da halledilebilir aslinda) çok sevdigim bir yayın
Rusya’da Çarlık sistemi bitişi, SSCB nin yükselmesi ve çöküşü ile ilgili bir bölüm gelirse de çok güzel olur 👍🏼
tarih 101 bahsettiğiniz konuyu enine boyuna işledi arzu ederseniz tavsiye ederim
İtalya Cumhuriyetinin kuruluşu ve italyan devletlerin birleşmesini anlatabilir misiniz hocam?
Emeği geçen herkese gönülden teşekkür ederim 👏👏👏👏👏
Rusya'nın Avrupa sahnesine çıkışı, Deli Petro ve Rus reformları, Büyük Kuzey Savaşı vs ile beraber anlatabilirseniz çok iyi olur (ve o dönemlerde gerçekleşen Prut Muharebesi)
suçun tanımının ahlaki değerlerle birlikte değişmesi çok iyi analiz bence
20:38 Plessy vs Ferguson (1896) yasasının doktrini "seperate but equal" detaylı okumak isteyen olursa; taa ki 1954 Brown v. Board of Education kararıyla geçerliliğini yitiriyor.
Emeğinize sağlık hocam güzel bir overview olmuş
Buna ulaşabileceğim bir link atabilir misiniz varsa
bence de güzel bi overview
Overview :D
Hocadan why nations failda geçen japonyadaki çin kültüründen çıkış devrimini de dinlemek isteriz. Biz deki arap kültürünü nasıl yozlaştırırıza biraz örnekleme olur
Beklediğim bölüm geldi harikasın hocam
Amerikan genişlemesi tarihi konusunda bir bölüm çekseniz ne güzel olurdu.
Amerikan İç Savaşı'nın seyrini ve savaş sonrasını Güney'in perspektifinden anlatan "When Johnny Comes Marching Home Southern Version" ve "Oh, I'm a Good Ol' Rebel" adlı müzikleri tavsiye ederim.
Harika harika harika lütfen bağımsızlık savaşını da işleyin
Hocam Lübnan iç savaşından da bahseder misiniz. Çok fazla etmen var ve kimin kiminle müttefik olduğu belli değil. Emekleriniz için de ayrıca teşekkürler
oh be şükür.. pelin batunun abd devrimi videosundan geldim cennete düşmüş gibi oldum...elinize sağlık.
Çin iç savaşlarını da konuşsak harika olur. Dünya da en fazla insanın ölüğü 11 savaşın 9'u Çin de gerçekleşmiş diye duymuştum.
petrol çağı ile ilgili bir bölüm yapar mısınız hocam?
motorizasyon ve kömürden petrole geçiş
içten patlamalı motorların kullanımıyla benzine gelen yoğun talep
kara yolu taşımacılığının demiryolu taşımacılığına tercih edilmesinin sebepleri
Oy kullanma gününün Salı olmasının sebebi şuymuş: Pazar günü kilise günü olduğu için olamıyor (eskiden dindarlık daha fazla), Pazartesi yapsan ücra yerdeki çiftçinin pazar günü kiliseye gittikten sonra kasabaya veya kente gelip oy vermeye yetişmesi mümkün değil, bu yüzden Salı yapmışlar ve tuhaf şekilde bugüne kadar değişmemiş.
cumartesi ne
cumartesi oy kullanmaya giderse pazar günü kiliseye yetişemeyecek, o zamanlar ulaşım kolay değil, yani pazartesi ve cumartesiyi elemelerinin sebebi aynı
@@mertalakr573 cumartesi havra günü
ama neden çarşamba ve perşembe degil ?
0.75 hızında izleyince anlaşılıyor
0.50de izlesene sarhoş gibi oluyor. 😅😅
Geriye kalan herkesi 1.5x hatta bazısını 1.75x ile dinliyorum, ESG’yi 0.75x. Makine gibi adam.
Bilgilendirici bir videoydu hocamızı ve ekibi tebrik ederim
Kadeş Savaşı da anlatılır be hocam. Emeğiniz için çok teşekkürler
.. Emrah Sefa Gürkan sabaha kadar konuşsak bile dinlerim
ben de dinleyecegim de 0,85 speed olamsi lazim :)
Tesekkurler Emrah bey.
Arkada anlattıklarızla alakalı resimlerle desteklense harika olur.
hocam yemin ediyorum geçen hafta esg amerika iç savaşı videosu yapsa ne güzel olur diyordum. bunu dememde o sırada warrior izlemem kesinlikle etken.
Kötü diye bir şey yoktur herkes çıkarına bakar, dedikodu normaldir hatta iyidir, şike ve bahis yapmayan ise bizden değildir demesini duymaya geldim. Ama dur bakalım amerikan iç savaşında neler olmuş öğrenelim merak ettiğim bir konu..
aga harbi çıkar diye bir şey tabiki de vardır ama kendi çıkarı için başkalarına zulmeden insanların oç olduğu tartışılmaz. esg ye bunu anlatamıyoruz
@@kingecbert968 İstisnasız herkes belirli bir eşik aşılırsa oç konumuna düşer, "iyi" dediğimiz her insan doğru koşulları sağlayamadığı için iyi görünür hoca da bunu anlatamıyor demek ki.
@@kingecbert968 ESG sosyopatik meyilleri olan biri
GELDİ ULAN SONUNDA ŞÜKÜRLER OLSUN
0.75te dinledim, yarın ABD vatandaşlık sınavını geçerim muhtemelen.
videonun kapagi cok iyi olmuş icerige zaten diyecek yok
Hocam elinize sağlık çok bilgilendirici video olmuş.
he knk öyle mi olmuş
Hocam ağzınıza sağlık. Güneyli benzetmeniz baya güldürdü. İkinci Viyana Kuşatması gelse harika olur.
Gözlerimi hozomuzun saatinden alamıyorum.
hocam keşke büyük buhran hakkında uzun bir video gelse...
11:46 da elim beğen butonuna gitti istemsizce ama daha önce beğendiğim için tekrar beğenemedim. bence youtube videonun çeşitli yerleri için ekstra beğen butonu koymalı.
Ne zamandır beklediğim bölüm
Gördüğüm en harika tarihçi
Blues müzik bölümü gelsin mi hocam. Gelsin be :)
Hell on Wheels diye bir dizi vardı ,savaşın hemen sonrasında artık birleşen Amerika'da demiryolu şirketlerinin nasıl New York'tan Kaliforniya'ya kadar demir ağlarla ülkeyi ördüğünü anlatan.
Ayrıca Amerika'nın nasıl bir yapısı olduğunu orada daha net görürsünüz
keske en son cinliyle sevgili olmasaydi ana karakter ;(
@@ctackins8874 O sezonu bitirmemiştim ben artık cılkı çıktı diye. Her AMC dizisi gibi, ilk 3 sezonundan gerisini izlemesek de olur .
Ayrıca Cullen Bohannon adamdır!
Elam Ferguson öldüğünde dizi bitmişti aslında.
Aerika'nın 1. dünya savaşı sonrası, çin'i başıboş kendi haline bırakması, Japonya'ya verdiği kıymeti vermemesi ve sonrasında gelişen olayları anlatır mısınız
Ultimate Genetal Gettysburg ve Ultimate General Civil War Abd iç savaşı ile ilgili son derece detaylı iki harika strateji oyunudur tavsiye ederim.
2.viyana kuşatmasını bekliyoruz o zaman. Bu kuşatmanın bitmesinin ana nedeni olarak atacak kuşun bittiğini söylüyolar :)
Sayın hocam medya tarihi yapar mısınız? Kitle iletişim araçlarının tarihiyle beraber toplumları nasıl değiştirdiğini konuşmak verimli olabilir
Müthiş bir bilgi birikimi edindim. Teşekkürler.
Hocam Victoria3’ün çıkmasına az kala bu konu harika oldu. İlk işim Victoria 3 de Teksas devletiyle Birleşik Devletleri kırmak olacak🎉
Ne yaptın kırabildin mi bari ?
@@sergenatil1903 yok meksika direkt oyun başında tepeme biniyor. Abd ile süpergüç olma yoluna gittik 😄
@@seckinylmaz8380 Avrupa devletleri her zaman favorim. Osmanlı Devletini kurtarmaya çalışmam benim oyunu daha erken sökmeme yardımcı olmuştu. Almanya kurmak çok zevkli. Yani hiç ABD oynamadım doğrusu merak da ediyorum.
@@sergenatil1903 bencede öyle osmanlı en zoru. Abd’yi tavsiye ederim adamların nasıl süpergüç olduğunu anlayabiliyorsun. Topraklardan altın, petrol bilimum değerli madde fışkırıyor. Avrupa savaştan kendinden geçerken habire malzeme ihraç ediyorsun.
@@seckinylmaz8380 Zaten oyunda ne kadar kömür üretirsem üreteyim eksideyim. Bunun bir çözümü falan yok mu yaa. Oysa üretim yöntemi falan çevirmiyorum neden oluyor acaba.
Hozom İngiltere Kraliçesi I.Victorianın Güneylilere yardım ettiğiyle ilgili bir mektup var deniyordu buna değinmediniz
Çok seviyorum dinlemeyi ve sürekli takip ediyorum. Bir iki ricam olabilir mi? Birincisi jumpcut ların fade in ve fadeoutlarına dikkat eder misiniz? Spesifik birşey ama çok diikatimi dağıtıyor. İkincisi Emrah hocaya compressor ü yüksek bir oranla uygularsanız çok sevinirim ,kulaklıkta rahatsız edici olabiliyor ses yükseklikleri . Teşekkür ederim , kolay gelsin. Yapmasanızda tabi ki takip etmeye devam edeceğim :)
Hocam Alabamada yasiyorum. Sali gunu oy kullanilmasinin sebebi; secimler ilk yapilmaya baslandigi tarihlerde farmerlar kasabaya haftada bir kez, yalnizca sali gunleri geliyorlar. Pazarlari zaten kilise ve ibadet gunu. Ciftciler de oy kullanabilsin diye Sali gunleri yapmaya baslamislar secimleri. Saygilar.
Alabamada ne yapıyorsun Aziz
Çalma hızını 0.75 yaptım süper oldu.
kadim şehirlerin tarihiyle alakalı birkaç bölüm yapsanız harika olur hocam. istanbul antakya mardin gibi
Ağzınıza sağlık hocam. Ecevit’i anlatır mısınız?
İzlemek isteyenler için bazı film önerilerim olacak:
1-12 Yıllık Esaret
2-Zincirsiz
3-Yeşil Rehber
4-Gizli Sayılar
5-Büyük Münazaracılar
Hozom darbeler serisi devam etsin artık
Beklenen video geldi
Çok iyi bir bölüm. Izleyin.
John Brown başrolde mini dizi var. Güzel dizi beğenmiştim "The Good Lord Bird" adında.
Hocam uyumak için videoyu açtım. Uykum kaçtı şu an not tutuyorum❤
Underground railway olayını unutmuşsunuz hocamç Bir Ohioan olarak buranın gururudur
2020 yapımı The Good Lord Bird mini dizisi John Brown'la ilgili muazzam bir seri. Önerimdir Amerikan İç Savaşı seven herkese.
Hocam, Kıbrıs Harekatını da kapsayacak şekilde, genel bir Kıbrıs Tarihi de anlatır mısınız?
Hocam bir Antik Çin Tarihi iyi gidebilir. Three Kingdoms dönemi ile bağlayarak. Belki Total War'dan reklam da alırsınız ileride :)
Mükemmel bölüm
Değirmendere'den selamlar.
Merhaba Hocam, 14 Yaşında bir kızım var.. Farklı kültürlere bağlı olarak tarih içinde değişen ve gelişen zırh ve kıyafetlerle ilgileniyor. Hatta kadın kıyafetleri hakkında yazdığı İngilizce bir denemesi de var. Bunu sizinle de paylaşmak isterim. Farklı bir konu olarak buradan bir program çıkar belki.. Sizi birlikte seyrediyoruz.. Tabi ki adınız Papyonlu amca :) Kızımın ismi Dilhan Doyuk...
Hocam tarihçilerin kutbu “Halil İnalcık” ın abd tarihini anlattığı bir tarih kitabı var. Genç öğrenciler muhakkak okumalı. Saygılar ve sevgiler 🇹🇷
Çevirisini yapmış Halil hoca.
İrlanda bağimsizlik savaşini ve ira'yı anlatir misiniz?
Hocam büyük buhrana kadar weimaar berlini ve son zamanlardaki alman sineması lütfen.
Hocam imkansız hikayeler gelsin en iyi seri hiç bir kötü bölümü yok ayrıca imkansız hikaylerden kesitler koyarsanız shorts olarak daha büyük patliyabilirsinix
15:02 bizde anayasa kazuistiktir yani ayrıntılı olarak hazırlanmıştır, düzenleyicidir dolayısıyla madde sayısı çoktur. Amerika'da ise çerçeve niteliktedir sınırları belirler sadece. Birleşik Krallık'ta anayasa metni dahi bulunmaz mesela. Oturmuş, köklü demokrasi gelenekleri oldukları için bir sorun yaşamazlar.
Bu ülkelerde, bizdeki detaylı anayasa maddelerinin işlevini yüksek mahkeme içtihatları görüyor.
elinize sağlık
Guzel bir video yine
Oynatma hızını kontrol ettim. Normaldeymiş. 0,75 yaptım 👍🏼
Thanks!
15:00 “Kanunla düzenlenir” derken, bu konuda bir düzenleme yapmak istiyorsan kanun çıkarmak zorundasın demek istiyor. Mesela özel hayatın gizliliği ile ilgili konuşurken “kişisel verilere ilişkin konular kanunla düzenlenir” diyor. Öyle basit bir yönetmelikle “devlet telefon dinlemesi yapabilir” diyemezsin, kanun hazırlayıp meclise getirip çoğunluğu alman lazım diyor. Zorlaştırıyor yani düzenleme yapmayı. Umarım anlatabilmişimdir.
nasıl zorlaştırıyor
bir örnekte anayasa maddeleri sabit ve değişmez.
digerinde anayasa maddesini kanunu değiştirerek değiştirebiliyorsun. her kanun değiştirdiginde baglı oldugu anayasa maddesi değişiyor.
@@mar2506 Yasa değişikliği insanın ihtiyacı. Dünya değişiyor, mecburen yasaların da güncellenmesi lazım. Sen anayasayı çok kapsamlı tutarsan zırt pırt değişmen gerekir. O yüzden anayasalar genel çerçeveyi çizer, detayları kanuna bırakır. “Kanunla düzenlenir” demek aslında “kanundan başka şeyle düzenlenemez” demek. Bu konuda değişiklik yapmak istiyorsan kanun çıkarmak zorundasın demek.
Anayasanın olayı kısa, öz, önemli konularda çerçeve belirleyen, temel hakları koruyan şeyler olması. Böyle olacak ki sürekli değişiklik ihtiyacı doğmasın. Çünkü anayasa maddesi kanun kadar kolay değişmez, çok büyük çoğunluk veya referandum gerekir.
@@ahmetonal7672
tamam da bu yine de anayasa değisikligi yapmayı sizin dediginiz gibi zorlaştırmadıgı ama kolaylastırdıgı gerçegini değiştirmez ki
o konuda kanun olmasa mantıken cok daha zor değişir. cünkü dogrudan anayasa degisikligi işlemi yaparsın kanun cıkartma yerine
@@mar2506 Anayasa değişikliğini kolaylaştırmıyor. Anayasa değişmiyor zaten.
Her şeyi anayasaya mı yazalım? Yasalar olmasın mı?
@@ahmetonal7672
tamam da konu zaten anayasa değişikliginin zorlaştırılması ve kolaylastırılması sizde ana cevabınızda
"zorlaştırıypr yani düzenleme yapmayı" yazmıssınız
yani anayasayı değiştirmeyi kolaylaştırıyor diyorsunuz?
Hocam Napolyon videosu bekliyoruz sizden
Hocam Kızılderililer hakkında da bizi bilgilendirir misiniz ?
Hocam ilk borsa çöküşünü anlatabilir misiniz? East India Company of Amsterdam
Keşke Kutsal roma imparatorluğu hakkında video gelse
28:40 "Lost Cause" kavramını ve güneylilerin reconstructiona olan direnişini çok iyi anlatan "Oh I am a good rebel" türküsünü dinleyebilirsiniz.
th-cam.com/video/fT50xE1TMIo/w-d-xo.html
Herkez ağlıyor hocammmm.....
15. dakika başında anayasamızla alakalı saçma olduğu yönünde yorumlar yapmış hocam ancak sonra da hukukçular açsın biraz demiş. Bir hukuk öğrencisi olarak Anayasa hukuku dersini alıp AA'yla vermiş olmamın cüretkarlığıyla eleştirilen noktaları açmaya çalışacağım.
İlk eleştiri anayasamızda çok madde olduğu yönünde. İtalyan anayasası 139, Alman anayasası 146, Yunan anayasası 120, Pakistan anayasası 280, bizim anayasamız da 177 madde. Yani madde sayımız ortalamanın üstünde olsa da en yükseği de değil. 200 anayasa maddesinin olmadığı, sadece devletin sınırlarının belirtilip kişilerin haklarının bulunduğu maddelere maddi anlamda anayasa maddeleri ve yalnız bu maddelerden oluşan anayasalara da maddi anlamda anayasa diyoruz ancak dünyada bu anlayışla yapılan anayasalar istisna teşkil ediyor. Yani 200 maddelik anayasa olur.
Anayasada kanunla düzenlenir yazması konusunda iki durum söz konusu olabilir. Birincisi, anayasada belirtilen bir konunun kanunla düzenlenmesi, diğeri anayasada yapılacak değişikliklerin kanunla yapılması. İki durum da anayasamızda mevcut olmakla beraber ikisi de son derece normal. Dünyada da anayasa değişiklikleri çoğunlukla bizde yapıldığı gibi özel kanunlar yoluyla yapılıyor. Anayasada cart maddeleri curt fıkralarında değişiklik yapılması hakkında kanun çıkarmak için normal kanun çıkarmak için gerekli olan katılanların yüzde 50+1lik çoğunluktan daha yüksek çoğunluklar gerekiyor. Bu çoğunluklar da anayasada belirlenmiş durumda. Zaten Cumhur İttifakı da bu çoğunluğu tek başına sağlayamadığı için yeni bir anayasa yapamıyor.
Kanunun tüzükle düzenlenmesi gibi bir durum yoktu, ki artık tüzük de çıkarılamıyor. Normlar hiyerarşisi dediğimiz bir durumdan dolayı kanunun altında olan tüzük, yönetmelik gibi normlar üstlerindeki kanunda bir değişiklik yapamıyor. Sanırım hoca yine bazı kanunlarda geçen "şu konular tüzükle düzenlenir" ifadesini kanunun düzenlenmesi olarak düşündü.
Benim ve birçok anayasa hukukçusu hocamın fikirlerimize göre gayet düzgün bir anayasamız var. Durum bonne pour l'orient'ın da üzerindeymiş başkanlık sistemi değişikliklerine kadar. Başkanlık sistemi diye aslında başkanlık sisteminin sert güçler aykırılığı ilkesiyle uzaktan yakından alakası olmayan bir sistem gelmiş birkaç yıl önce ama hala bu konuyu düzenleyen maddeler dışında hak ve özgürlükleri beklediğimizden daha iyi korumaya almış bir anayasamız var hala. Kanımca asıl sıkıntı anayasadaki bu geniş hükümlerin yeterince yaygın uygulama alanı bulamamış olması.
Umarım düzgün şekilde açıklayabilmişimdir. Herhangi bir hatam olduğunu düşünenler olursa yanıtlarını bekliyor olacağım.
Size de iyi günler hozom!
"İki durum da anayasamızda mevcut olmakla beraber ikisi de son derece normal"
abd anayasasındaki amendment larda böyle mi , degilse aradaki farklılıktan bahsediyor.
Hocam eliniz değmişken İngiliz İç Savaşı’nı da anlatsanız?
Hocam merhaba, konu önerisi olarak: benzer bir bölümü İtalya'nın 1860'da birleşmesi ve neden Amerika'da olduğu gibi şehir devletleri/eyaletler ülkesi olarak devam edemediği üzerine yapabilir misiniz? Birleşmeye kadar geçen süreçler, İtalya'da şehir devletlerinin önemi ve bütün ülkeye etkisi, Garibaldi ve Cavour gibi isimlerin birleşik İtalya ve ulus fikrine etkisi gibi şeyleri sizden dinlemeyi çok isterim :)
"The Patriot (2000)" Bu dönemi mi anlatıyor? Filmde Fransa ve İngiltere arasındaki çekişme savaşa çok etki ediyordu.
Hayırlı o Amerika'nın, İngiltere hakimiyetinden kurtuluşunu konu alıyor. Bu Amerika'nın bölünüşü ve yeniden birleşmesi ile ilgili yani öbür olaydan bir yüzyıl kadar sonra.
Hocam Süleyman Arda'nın videolardan uzaklaştırılması için kaç imza toplamam gerekir?
Guzel bolumdu helal
Çok iyi olmuş hocam ağzınıza sağlık.
Hayatimda ilk defa bir videoyu x0.75 yaptim
Hocam artık Çin'in Deng dönemiyle yükselişini anlatma vaktiniz gelmedi mi? Tam da böyle Tayvan gerilimlerinin olduğu dönemdeydik.
Hozom, John Brown'dan 5 saniye bahsettiniz. Keşke John Brown, Frederick Douglass gibi karakterlerden 1-2 dakika bahsetseydiniz. Bir de kuzeylilerin savaşa giderken. Kuzey'in ordularının iç savaş sırasında John Brown's body isimli şarkısıyla savaşa gittiğini de eklemiş olayım. Belki ileride başka bir video gelir bu anti-kölecilik, kölecilik çatışması ile ilgili. Harriet Tubman, underground railroad, köle kaçış yolları(evleri) v.b. hakkında. Bu konuda Türkçe kaynak çok az.
Hoca nereye yetişcen, bi sakin anlatsana.
Hojam modern savaşta atlı birliklerin avantaj sağlaması mümkün mü, bu konudan bahseder misiniz? Hava kuvvetlerinin dezavantajlarından bahsetmiştiniz, mesela günümüzde bu alanda yatırım yapılsa Türkiye'de, bu gülünç mü olur?
hava kuvvetleri bence her şey.
verdigi örnekler arasında rusya- ukrayna bence yanlıs örnek , sonucta rusya ukraynayı yok etmeye calısmıyor .ilerlemeye calısıyor .
Hocam Tarihi yeşilçam filmlerini değerlendirdiğiniz bir bölümde iyi olurdu. Osmanlı da akıncılar vs uygun olurdu.
Keşke sonunu da izleselermiş
Tuğrul ve Çağrı Bey'in Selçukluyu kuruşunu anlatsanız çok güzel olurdu
CK3 videosu gelsin artık hocam.
İçerik kalitesini bir köşeye koyup, konuyu tamamane ESG den ayırıyorum.
Artık videolarınızı izlerken sesi kısmak zorunda kalıyorum. Videonun tam merkezinde ana anlatıcının ses şiddeti çok iyi bir seviyedeyken arka planda, hocamızın karşısındaki arkadaşların mikrofonun dibine girerek kahkaha atma sebebi nedir ? ''Bende buradayım, ESG yanında sesim duyulsun, adımı yazsınlar köşeye'' denmesi için insanlar rahatsız olsun istiyorsunuz sanırım. Çok güzel yapıyorsunuz devam edin.
O arkadaşlar ayrıldı ya, tam da bu yüzden. artık yeni bir ekip vat
Hocam Kavalalı ve Osmanlı mücadelesini anlattığıniz bir video güzel olabilir .