25 yıldır dinliyorum engin ilminiz ve tatlı üslubunuz sayesinde sizden çok degerli bilgiler edindim Allah razı olsun ve ömrünüzü bereketli kılsın. Hayırlı cumalar kıymetli Hocam
Sayın hocam gerek yazı diliniz gerekse konuşma diliniz müthiş akıcı. Sıkmadan, yormadan ve gereksiz ayrıntılara girmeden çok güzel değiniyorsunuz. Teşekkür ederim emekleriniz için...
Muğlakta kalan bir tarih bu kadar kısa ve anlaşılır anlatilabilinirdi👏👏👏💯 Yani ideolojik davranmadan, olduğu gibi ortaya konulan tarih daha kabule şayan. Hiçbir gizem olmamasi da guzel
Saygıdeğer hocam özellikle atatürkün paşalara yaptığı tuzakları hiç duymamıştım ağzınıza sağlık farklı bir bilgi öğrendim sayenizde.....keşke herşey en doğal en gerçek hali ile anlatılsa
Umarim bu tarihi gerceklerin bir gun herkes tarafindan bilindigi bir ulke haline geliriz..yoksa bu mevcut Cumrhuriyet tarihi mitolojisiyle toplumun normallesme sansi yok...
Ekrem Buğra Hocam bizzat Mustafa Kemal Paşa 24 Nisan 1920 tarihli TBMM konuşmasında, 14 Haziran 1919 tarihli Havzadan çektiği telgrafta Sultan Vahidettin Han tarafından vatanın müdafaasına gönderildiğini açıkça beyan ediyor, 24 Nisan 1920 tarihli tutanağın 10. Sayfasında bulabilirsiniz, hatta bu telgrafta Sultan Vahidettin'in ona verdiği Fermandan dâhi bahsediyor
@ protestolar demi hocam bir de rica etsem bizzat gençler için konferanslar tertip edebilir misiniz? Hocam Allah rızası için ya Yusuf Kaplan hoca memleketi Hudavendigara gelmis idi sizide bekleriz hocam MTO ya destek verilmelimi şahsen siz gibi Mustafa armagan ve digerleri gibi musluman haceler destek vermeli hocam birlik olalim hocam heryerde mektepler acin devlet destek vermesede ardinizda Allah var hocam belki buyuk bir meblaa ile yuruyecek o mektep lakin meyvasi nasil tatli ve bereketli olacak dusunun
"Hocam ben sevmiyorum'' Turkislam tarihinin iki buyuk haini vardir biri mogol enigi ozbek timur digeri mecusi fars devsirmesi ismail. kamal ise dunya insanlik tarihinin en buyuk hainidir
Kıymetli Hocam, 1900-1950 arası yakın tarih ile ilgili bir kitap yazsanız , bu sohbet ve makalelerinizi bir kitapta toplasanız … cemal paşa ile mustafa kemal paşanın enver paşaya darbe teşebbüsünü bile sayenizde öğrendik
Hocam keske bu yakin tarih konularini, Cumhuriyetin ilanina giden yolu, resmi tarih anlatisinin ezberlerini yikan bu vidyolarda islediigniz konulari kitap haline getirseniz.
başkumandanlık yetkisi ile ilgili ek bir bilgi olarak şunu demek lazım. sadece komutanlık yetkilerini almak cümlesi biraz yetersiz. çünkü, başkumandanlık yetkisi padişaha aitti. ondan sonraki en üst yetkili asker ise BAŞ KUMANDAN VEKİLİ idi.. yani Mustafa Kemal Paşa, Başkumandanlık yetkisini alarak Padişahın yetkilerini de almış oluyordu...
Hocam İngilizler halifeliğin kalkmasını istiyorlardı dediniz ancak İngilizlerin halifeliğin kalkmaması için uğraştıklarını bu konuda da bir çok belgenin olduğunu hatırlıyorum hatta Murat Bardakçı bunu çok anlatmıştı rica etsem bu konuda kısa bilgilendirici ayrı bir video yapar mısınız
@Emre Köse Sait Alpsoy'u takip et. Onun bu konuda videosu var. Ben seyrettim. Sanada tavsiye ederim. İngilizlerin hilafeti kaldirdığına kesin delil olarakta ilk istanbul belediye başkanı emin erkul'un hatıralarıni gosteriyor. O kitapta diyorki ; bana istanbul emniyetten bir arkadaşım lozanda hilafetin ilgasının şart koşldugunu soyledi diyor. Tabi başka delillerde var
Hocam merhabalar; Merak ettigim bi husus var, Taha Akyoldan öğrendigimiz kadariyla Atatürk isminde bulunan Kemalden vazgecip Kamâl a cevirdigi dogru mudur ve bu dogruysa neden her yerde biz gercek ismiyle hitap etmiyoruz?
Hocam uygulamaları kullanırken uygulamaya girmek için kullanım koşulları,çerez politikası,gizlilik politikası,aydınlanma metni gibi metinleri kabul etmeyi ve onaylamayı şart koşuyorlar.Ben bu metinleri inceledim ve islâma uymayan şeylerin kabul ettirildiğini gördüm.Bunları kabul ederek uygulamaya girmekte mahzur var mıdır?
Hocam sizden nacizane isteğim var. Atatürk'ün hayatını, cumhuriyet kuruluşunu ve tek parti dönemini inkılaplarını anlatan kitap veya kitaplar önerebilir misiniz? Sizin böyle bir kitabınizin olmadıgını biliyorum
Bayağı sıvamışsınız iyi ki öğrenciniz değilim. Çok vasıfsız kişisel fikirlerinizi dile getirmişsiniz Anadolu da planlama yapmadan Samsun’a gidip bunca birliği nasıl toparlayıp onca insanı nasıl topladı. Kısa sürede direnişe başladı ve lider oldu çok sıvamışsınız
Hocam merhaba, sormak istediğim bir şey var. Malumunuz 5816 sayılı kanun kalkarsa çok şeyler ortaya dökülecek deniyor. Bu kanun aleyhine propaganda yapmaya çalışan bir kitle var. Sorum şu, bu kanun kalkarsa gerçekten de bugün dillendirilemeyen ve o zaman insanları şok edecek şeyler konuşulur mu? Yani bu kanun yüzünden anlatılamayan hususlar var mı? Bunların sayısı çok mudur?
@ Değerli hocam. Yazılarınızı ve videolarınızı beğenerek ve ilgiyle takip ediyorum. Filistin cephesi ile ilgili yazınızı da okumuştum. Bu konuda daha detaylı bilgi verebilecek bir kaynak veya sizin kitabınız var mı?
HİLAFET YIKILDIKTAN SONRA Kİ DURUM= Hz. Huzeyfe anlatıyor: Resulüllah (a.s.m); “Nübüvvet içinizde, Allah’ın dilediği kadar devam eder; sonra dilediği zaman onu ortadan kaldırır. Sonra, nübüvvet sisteminde bir hilafet olacaktır. Bu da Allah’ın dilediği kadar devam eder; ardından Allah onu da -dilediği zaman- ortadan kaldırır. Sonra ısırıcı bir saltanat olur. O da Allah’ın dilediği kadar devam eder, sonra Allah dilediğinde onu ortadan kaldırır. Daha sonra ceberut bir saltanat/bir krallık/zalim yönetimler başa gelir; o da Allah’ın dilediği kadar devam eder, ardından Allah dilediği zaman onu ortadan kaldırır. Sonra, nübüvvet sisteminde bir hilafet olur.” buyurdu ve sonra sustu. (bk. Ahmed b. Hanbel, 4/273) - Bu hadis-i şerifte İslam ümmetinin gelecekte geçireceği safhaları haber verilmiş ve tarih tarafından tasdik edilmiştir. Bu açıdan bu hadis ihbar-ı gaybî nevinden bir mucizedir. - Bu hadisin anlattığı safhaları şöyle sıralayabiliriz: 1. Peygamberlik dönemi; 23 yıl sürmüştür. 2. Raşit halifeler devri; 30 yıl sürmüştür. 3. Saltanat devri; Hz. Muaviye (veya oğlu Yezid) ile başlayan ve Osmanlı devletinin sonuna kadar devam eden süreç. 4. Ceberût devri; (CEBERRÜTİYE)Osmanlı devletinin yıkılmasından sonra bütün İslam aleminde küçük- büyük devletlerde hüküm sürmüş ve sürmekte olan şiddetli zulüm, istibdat ve ceberut dönemine işarettir. 14 asır boyunca İslamın en kötü durumda olduğu bu devir inşaallah 10-15 yıl içinde ölebilir. 5. HZ.HASAN VE ILK 4 HALİFENİN DÖNEMİ GİBİ NÜBÜVVET SİSTEMİ ÜZERE BİR HALİFELİK OLACAKTIR ( HZ.MEHDİ VE İSA AS. DÖNEMİ ) Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Mekke ve Medine hariç Deccal’in uğramayacağı hiç bir belde yoktur. Oraların her geçidinde koruyucu melekler vardır. Deccal (Medine civarında) çorak bir yere konaklar. Sonra Medine ahalisi ile birlikte üç kere sarsılır. Akabinde her kâfir ve münafık Deccal’e (beraber) çıkar. ( Ve ona katılır.)” Buhari 1758 “Ye’cûc ve Me’cûc (kavimleri) yeryüzünde bozgunculuk ve fesâd çıkaran tâifelerdir.” KEHF SURESI 94 TE EBCED DEGERI HİCRİ 1444 MİLADİ 2023
M.KAMAL 5 YIL SELANIKTE SIMON ZEVI YAHUDI MEKTEBIN DE SIMON ZEVIDEN (SEMSI EFENDI) KABALA VE HAHAMLIK EGITIMI ALDIMI ??? MACAR YAHUDISI MITHAT PASA SELANIKE VALI ATANINCA BU OKULA ASKERI LISELERE GIREBILME ESITLIGI VERDIGINDEN MI ASKERI LISEYE GIREBILDI ? ALLAH CELLENIN HUKUMLERINE TESLIM OLMADAN MUSLUMAN OLUNAMAZ BU ALLAH CC NE NOKSAN SIFAT IZAF ETMEKTIR. EBU CEHILDE BOYLE INANIYORDU. MUSLIM TESLIM OLANDIR VE PEYGAMBERLER YANLIZ TESLIM OLARAK ÖLÜN DİYE KURANDA UYARMISTIR. . KEMALIZIM LAISIZIM DEMOKRASI HEPSI ISLAM DISI DINLERDIR. KALBINIZDE MUHUR YOKSA SAPLANTISIZ ISENIZ GERCEGI VE DUNYADA NEDEN OLDUGIUNUZU ANLAMAK ISTIYORSANIZ 1909 DAN BU YANA ISLAM ALEMINI IDARE EDEN TAPINAKCI PAGAN PUTPEREST ... DEGILDE INTERNETTE TARH OGRETMENI MUHTEREM YAZEN HOCA YI SEYREDIN . PROF DR.AHMET AKGUNDUZ BEDIUZZAMANIN """""""BIR SIRRI INNA ATAYNA RISALESI """" NEDEN HALA YASAKLI ??? Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "BÜYÜK SAVAŞ İLE ISTANBUL'UN FETHİ ARASINDA 6 SENE VARDIR.YEDİNCİ SENE DE DECCAL ÇIKAR "HADİSİ ŞERİF-TABERANİ HADİS NO=20/108 (1.DÜNYA SAVAŞI) ( 6 EKIM 1923 İSTANBUL'UN 2. FETİH TARİHİ) Beytü’l-Makdis’in imar edilmesi Yesrib’in harap olmasına, Yesrib’in harap olması Rumlarla Müslümanlar arasında harp çıkmasına, harbin çıkması İstanbul’un fethine, İstanbul’un fethi ,Deccal’in çıkmasına işarettir.” HADİS-İ ŞERİF EBU DAVUD 4294 ( 6 EKIM 1923 İSTANBUL'UN 2. FETİH TARİHİ ) Yesrib; Medine’nin eski adıdır.( ittihat ve terakkinin baskısıni rağmen ONLARI REDDEDİP ingilizlere uzun süre direnen Fahrettin paşa komutanlığında teslim oldugundaki harabiyeti 10 ocak 1919 ) 70000 YAHUDİ İÇEREN ORDUNUN İSTANBUL'A SEFERİYLE İLGİLİ HADİS-İ ŞERİF Hz.ebu hüreyre anlatıyor:Resullah sav ashabına "Siz bir tarafı karada bir tarafı denizde olan bir şehri hiç duydunuz mu?" diye sordu.Onlar " evet ya resulallah !"diye cevap verince şõyle buyurdu: "ishak oğullarından yetmiş bin kïşi bu şehre sefer tertip etmedikçe kıyamet kopmaz..." HADÏS Ï ŞERÏF MÜSLÏM FÏTEN NO 78 Sabataist yahudilerin merkezi olan Selanikten gelerek istanbul"u işgal eden (ittihat ve terakki komitesi unsurlarını da içeren ) 40-50000 nizami yahudi asker ve 25000-30000 gönüllü yahudi de İCEREN hareket ordusu 19 nisan 1909 da kendine katilmak isteyen yahudi olmayan azinliklarin katilmasini reddetti BAKINIZ TURKIYE DIYANET VAKFI ISLAM ANSIKLOPEDISI HAREKET ORDUSU) "Onun üzerinde on dokuz vardır." MÜDESSİR SURESİ 30. AYET (Cehennemle ilgili! )SULTAN ABDULHAMİD NEDEN SELANİKTEN GELEN HAREKET ORDUSUNA MÜDAHALE ETMEDİ? = Sultan II. Abdülhamid Hareket Ordusu hakkında mürşidine danışıyor. Bu orduya karşı koyup koymama hususunda, şeyhinin fikir ve kanaatini öğrenmek istiyor.keşif-kerâmet sahibi Şazelî tarikatındanr şeyhi ise, yapmış olduğu muhavereden sonra "sultan mürid-derviş padişah" makamında gördüğü Sultan Abdülhamid'e şunları söyler: "Selanik'ten gelen bu orduya mukabele etme. Ona galip gelemezsin. Zira, o ordunun içinde Deccal var. Deccal ise, kuvvet yoluyla mağlup edilemez diye rivâyet var." Şair Rıza Tevfik de, "Sultan Abdülhamid ile ilgili meşhûr şiirin bir kıt'asında, Hareket Ordusunu alkışlayanları "Deccal'a zil çalan böyle milletin..." diyerek, hem bir tılsımı fâş etmiş oluyor, hem de alkışa devam edenlerin ıslâhını gayr-ı kàbil gördüğünü beyan ediyor.( kaynak=yeni asya gazetesi 31 Ocak 2012) KONYALI ALİ KÜÇÜK HOCA BESAİRUL KURAN TEFSİRİ ZÜMER SURESİ
Hocam malumunuz bir komşumuz bizim topraklarda sözde bir devlet kurdu, vatandaşlık dağıtıyor, tv kanalı da açtı. Dayandıkları 1920'lerdeki anlaşmalar bizim için ileride hukuki bir risk yaratabilir mi? Fransa'nın ve Rusya'nın desteklediği söyleniyor. Adamlar BM'ye bile başvurmuşlar.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Deccal’in çıkmasından önce üç şiddetli yıl olur. İnsanlar o yıllarda şiddetli kıtlığa maruz kalırlar. Sonra ilk yıl Allah semaya emreder, sema yağmurun üçte birini hapseder tutar. Yere emreder, yer nebatının üçte birini hapseder tutar. Sonra ikinci yıl Allah semaya emreder, yağmurunun üçte ikisini tutar. Yere emreder, nebatının üçte ikisini tutar. Sonra üçüncü yıl Allah semaya emreder, yağmurunun tamamını tutar, bir damla yağmur düşmez. Yere emreder, nebatının tamamını tutar, hiç yeşillik bitmez! Allah’ın dilediği hariç, çift tırnaklı (geviş getiren) helak olmayan hiç hayvan kalmaz!” Denildi ki: −O zaman insanlar ne ile yaşarlar? Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: −“Tehlil, tekbir, tahmid onlar için yiyecek yerine geçer.” İbni Mace 4077 Tehlil; ‘La ilahe illallah’ demektir. Tekbir; ‘Allah-u Ekber’ demektir.Tahmid; ‘Elhamdulillah’ demektir. KONU ILE ILGILI BAKINIZ INSANLARIN OLULERI YEDIGI VE PAZARDA INSAN ETLERINI SATTIGI 192123 RUS KITLIGI Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyuruyor: “Kim, Deccal’i duyarsa ondan uzak dursun! Allah’a yemin olsun ki, bir adam ona kendisinin mü’min olduğunu sanarak gider, onun attığı şüphelerden ona tabi olur!” Ebu Davud 4319 Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), Deccal’i rüyasında görmüş ve bize şöyle vasfetmiştir: “Sonra bana bir adam gösterildi. Saçları kıvırcık, sağ gözü şaşı, diğeri içi çıkarılmış üzüm tanesi gibiydi. Ben ‘Bu kim?’ diye sordum. ‘O, Deccal’dir’ denildi.” Müslim 169/273 Ümmetimden başları sarıklı 70 bin kişi deccal’a tabii olacaktır. (Ebu Bekir Abdürrazzak b. Hemmam, Abdürrazzak es San’ani , El Musannef, XI, sf.393) Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: “...Muhakkak ki onun iki gözünün arasında Kâfir yazılıdır. Onun amelini kerih görüp sevmeyen herkes, o yazıyı okur. Yahut her mü’min o yazıyı okur. Bundan sonra şunu kesin olarak bilin ki, sizden hiç kimse ölünceye kadar aziz ve celil olan Rabb’ini göremeyecektir!” Buhari 2850, Müslim 2931/169 DECCAL IN MUSLUMANLAR ICINDE CIKMASI Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Ey insanlar! Allah, Âdem zürriyetini yarattığından beri yeryüzünde Deccal’in fitnesinden daha büyük bir fitne olmamıştır! Allah’ın gönderdiği her Nebi, ümmetini Deccal’den sakındırmıştır! Ben Nebilerin sonuncusuyum, siz de son ümmetsiniz. Şüphe yok ki o (Deccal) sizin içinizde çıkacaktır.” İbni Mace 4077
Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Deccal, Yahudi’dir, onun çocuğu olmaz! Allah, ona Mekke ve Medine’yi haram kılmıştır!” Müslim 2927/90 “Hilâfet benden sonra otuz sene sürecek, ondan sonra da saltanat şeklini alacaktır.”[14]“Bu iş nübüvvet ve rahmetle başladı, sonra rahmet ve hilâfet halini alacak, sonra ısırıcı saltanat şekline girecek, sonra da ceberût ve fesâd-ı ümmet azgınlık meydan alacak.”[15] ifadeleriyle, hem dört halifenin ve Hazreti Hasan (ra)’ın altı aylık halifeliğinin de eklenmesiyle otuz senelik hilafet sürelerini, hem de sonrasında Emevilerle başlayan saltanatı ve sonrasında ümmetinin bazı musibetlere maruz kalacağını haber vermiş. Aynen haber verdiği gibi vücuda gelmiştir. Hazreti Ali (ra)’ye demiş ki:“Senin sakalını senin başının kanıyla ıslattıracak bir adam” diyerek Abdurrahman ibni Mülcemü’l-Hâricî'yi haber vermiş.[8] Haber verdiği gibi bu şahıs tarafından namaza giderken haince şehit edilmiştir. Ümmü Seleme (ra) validemize bildirmiştir ki: “Hazreti Hüseyin, Taff, yani Kerbelâ’da katledilecektir.”[10] Tam elli sene sonra dediği gibi çıkmış ve Hazreti Hüseyin (ra) Kerbela’da şehit edilmiştir. “Osman Kur’an okurken şehid edilecek.”[16]“Muhakkak ki Cenâb-ı Hak Osman’a halife gömleğini giydirecektir; fakat onlar bu gömleği çıkartmak isteyecekler.”[17] diyerek Hazreti Osman (ra)’ın halifeliğini ve şehid edileceğini haber vermiş ve aynen haber verdiği gibi meydana gelmiştir. 16-]el-Hâkim, el-Müstedrek, 3:103.17- el-Hâkim, el-Müstedrek, 3:100. Ashabına Mekke’nin[20], Hayber’in[21], Şam’ın[22], Irak’ın[23], İran’ın[24], Kudüs’ün[25], İstanbul’un[26] fetihlerini haber vermiştir, verdiği gibi aynen vücuda gelmiştir. Hem o zamanın en büyük devletlerinden olan İran ve Rum padişahlarının ganimetlerine sahip olacaklarını haber vermiştir.[27] Dediği gibi aynen vukua gelmiştir. Hem “Tahminim böyle” veya “Zannederim” dememiş; aksine, görür gibi kesin haber vermiştir ve haber verdiği gibi çıkmıştır. Hâlbuki haber verdiği zaman, hicrete mecbur olup kendi yurdundan çıkartılmış, Sahabeleri az, Medine etrafı ve bütün dünya O’nun (asm) düşmanıydı. [26]Ahmed bin Hanbel, IV, 335; Buhârî, et-Tarihu'l-Kebîr, I (ikinci kısım), 81; et-Târihu's-Sagîr, I, 341; Taberânî, el-Mu'cemu'l-Kebîr, II, Bedir savaşından evvel Kureyş müşriklerinin Bedir’de ölecekleri yerleri göstererek “Burası Ebû Cehil’in katledileceği yer, burası Utbe’nin katledileceği yer, burası Ümeyye’nin katledileceği yer ve burası da falan ve falanın katledileceği yerlerdir.” demiştir. Aynen dediği yerlerde dediği şahısların cesetleri bulunmuştur.[30] Yine Bedir’den evvel kendi eliyle Übeyy ibni Halef’i öldüreceğini söylemiştir.[31] Bedir’de canını kurtaran Übeyy, Uhud savaşının sonunda Efendimizin (asm) attığı bir mızrakla yaralanmış, Mekke’ye giderken yolda ölmüştür.[32] Mute Savaşı’na katılamamıştı. Ancak savaş esnasında meydana gelen hadiseleri bir televizyon ekranından görür gibi yanında bulunanlara haber vermişti. “Sancağı Zeyd aldı ve vuruldu. Sonra Câfer aldı, o da vuruldu. Sonra İbni Revâha aldı, o da vuruldu. Ve sonra onu, Allah’ın kılıçlarından bir kılıç eline aldı...”[33] diyerek, sırasıyla tayin ettiği tüm kumandanların şehit olup en sonunda Halid bin Velid’in orduyu harika idare etmesini haber vermişti. Savaştan birkaç hafta sonra Ya’le ibni Münebbih Mute’den döndüğünde, Efendimizin (asm) savaşla ilgili tüm detayları ona anlattığında Ya’le kasemle aynen dediği gibi savaşın cereyan ettiğini ifade etti.[34] “Abbasoğulları siyah bayraklarla çıkarlar ve öncekilerden çok uzun müddet saltanat sürerler.”[39] diyerek, Emevilerden sonra Abbasilerin ortaya çıkacağını haber vermiştir. Haber verdiği gibi meydana gelmiştir. Sa’d ibni Ebî Vakkas’ın ağır hasta olduğu bir dönemde ona,“Sen daha çok yaşayacaksın ve ordunun başına geçeceksin. Sonunda; tâ ki, bir kısım milletler senden fayda görecekler, bir kısmı da zarar görecekler...” demiştir.[43] Hakikaten İslam ordusunun başında İran’ın fethi gibi çok zaferlere imza atmış ve çok milletlerin İslam’la şereflenmesine vesile olmuştur. Peygamberimizin (asm) davetiyle İslam’la şereflenen Habeş kıralı Necaşi, hicretin yedinci senesi vefat ettiği aynı anda Efendimiz (asm) sahabelerine haber vermiş ve cenaze namazını kılmıştır.[44] Bir hafta sonra haber gelmiştir ki, Efendimizin (asm) haber verdiği aynı zamanda vefat etmiştir. [44]Buharî, Cenâiz: 57, Menâkıbü’l-Ensâr: 38; Müslim, Ferâiz: 14; Ebû Dâvud, Cihad: 133; Büyû’: 9; Tirmizî, Cenâiz: 69; Nesâî, Cenâiz: 66, 67; İbni Mâce, Sadakat: 9, 13. Hira veya Uhud dağlarından birisinin üzerinde Hazreti Ebubekir (ra), Hazreti Ömer (ra), Hazreti Osman (ra) ve Hazreti Ali (ra) ile beraberken, dağın zelzele oluyor gibi titremesi üzerine,“Sâkin ol! Zira senin üstünde bir peygamber, bir sıddık ve şehid vardır.”[45] diyerek, Hazreti Ebubekir (ra) haricindekilerin şehit olacaklarını mucizane haber vermiştir. Hakikaten Hazreti Ebubekir (ra) haricindeki diğer üç halife de şehid edilmişlerdir. [45]Buharî, Fedailü’s-Sahâbe:5,7; Ebû Dâvud, Sünnet, 8; Tirmizî, Menakıb: 17, 18; Müsned, 3:112, 5:331; el-Hâkim, el-Müstedrek, 3:450, Hazreti Fatma (r.anha)’ya kendi vefatını haber verip, vefatından sonra kendi ailesinden herkesten önce onun vefat edip kendisine kavuşacağını haber vermiş, altı ay sonra aynen haber verdiği gibi çıkmıştır.[46] [46]Buharî, Menâkıb: 25, Müslim, Fedâilü’s-Sahâbe: 101; İbni Mâce, Cenâiz: 64; Müsned, 6:240, 282, 283; Kadî İyâz, eş-Şifâ, 1:340. Birgün Resul-i Ekrem (asm) süt halası Ümmü Haram’ın evinde uyuyordu. Uykusundan tebessüm ederek uyandı. Rüyasında Müslümanların gemilere binip deniz seferlerine çıkacaklarını gördüğünü anlattı. Ümmü Harâm; “Ya Resulallah (a.s.m.), Allah’a dua edin, ben de onlarla beraber olayım.” dedi. Peygamber Efendimiz (asm) de: “Beraber olacaksın!..” buyurdu. Ümmü Harâm, Efendimizin (asm) bu duasının bereketiyle Hz. Osman (ra)’ın hilâfeti zamanında, Hz. Muâviye (ra)’in komutasında tertiplenen Kıbrıs Seferi’ne kocası Ubâde ile birlikte katıldı. Denizi aşıp, adaya çıktılar. Orada bindiği katırdan düştü ve bu yüzden vefat etti. Kabri hâlen Kıbrıs’ta en çok ziyaret edilen mekânlardandır.[48] [48]Buharî, Ta’bîr: 12; Cihad: 3, 8, 63, 75; İsti’zân, 41; Müslim, İmâret: 160, 161; Ebû Dâvud, Cihad: 9; Tirmizî, Fedâilü’l-Cihad: 15; Nesâî, Cihad: 40; İbni Mâce, Cihad: 10; Dârîmî, Cihad: 28; Muvatta’, Cihad: 39; Müsned, 3:240, 264 ...; el-Elbânî, Sahîhu’l-Câmi’i’s-Sa ğîr, 6:24, no: 6620; el-Hâkim, el-Müstedrek, 4:556. Hem ferman etmiş ki: “Sakif kabilesinden birisi peygamberlik iddiasında bulunacak ve yine o kabileden hunhar bir zalim çıkacaktır.”[49] Aynen dediği gibi, peygamberlik iddia eden Muhtar ve yüz binden fazla insanı öldüren meşhur Haccac-ı Zalim, Sakif kabilesinden çıkmıştır. [49]Müslim, Fedâilü’s-Sahâbe: 229, Tirmizî, Fiten: 44, Menâkıb: 73; el-Hâkim, el-Müstedrek, 3:450, 4:254. AYRICA BAKINIZ = ÜSTAD KADİR MISIROGLU HİLAFET KİTABI KONYALI ALİ KÜÇÜK HOCA BESAİRUL KURAN TEFSİRİ ZÜMER SURESİ
Ne güzel anlatıyorsun iyi hoş mustafa pasaya kendi adıma minnattarımm kadın hakları için o kuruduğunuz osmanlı saraylarda yasarken halk açlıktan ölüyormuş yok sürgün çok iyi yapmışş ama sizi seviyorum
Osmanlı’da kadının toplumdaki yeri ve hakları, arşiv vesikalarından anlaşılmaktadır. Belgelere göre; 📝 1535’te yapılan bir evlilik sözleşmesinde, Oruç Bin Halil isminde bir erkeğin, eşi Dilferid Ban Abdullah’ı bir aydan fazla bir süreyle bırakıp gitmesi halinde boşanmış olacaklarına dair mahkeme kaydı vardır (Günümüzde bu süre 6 aydır) 📝 1856 yılında bir kadına şiddet uygulanmasından dolayı bizzat Sadaret makamı, gereğinin yapılması için İzmit Kaymakamlığına talimat göndermiştir. (Y. N. Gündoğmuş, Osmanlı’da Kadın Hakları Arşiv Belgelerinde) Osmanlılar’da Vakıfların %36’sı kadınlar tarafından kurulmuştur. Bu da Osmanlı cemiyetinde kadınların Servet sahibi olduğunu gösterir. Halbuki Roma İmparatoru lustinianus’un hazırladığı kanunlarda kadının statüsü akıl hastalarıyla bir tutulmuştu. İngiltere’de ise yakın zamana kadar evlenen kadının mal varlığı kocasına geçerdi. İngiltere’de kadına mülkiyet hakkı 1870’ten sonra verildi. Evli kadın ancak 1935’de kocasıyla eşit statüye gelebildi. (E. B. Ekinci, Derin Tarih) Osmanlı’da bulunmuş olan Julia Pardoe isimli bir İngiliz kadın seyyah şunları yazmaktadır: “Eğer özgürlüğün mutluluk olduğuna inanıyorsak, o halde en mutlu olanı Türk kadınlarıdır, zira Osmanlı’da yaşayan en özgür kişiler hiç şüphesiz onlardır.” (Women in The Ottoman Empıre)
Vahdettin Han'ın istanbulun anahtarını ingiliz komutana vermesini ve Ingiliz komutana selam vermesini nasıl yorumluyorsunuz ( ast , üstüne selam çakar askerde ) Bununla alakalı videonun linki burada th-cam.com/video/Qk7egz2MwHY/w-d-xo.html
Adam gibi bir delil getir bir ikincisi bu hakikat bile olsa senin atan 1930larda ingikiz krali edwardi misafir ederken ne yapti? İstanbulda heryer ingiliz bayraklariyla donatildi😄ama sen buna inanmayin fotomontaj dicen pekii neden geldi bu gavur istanbula?e abisinden rica etti papa 14.Louis kamalde emrin basim ustune dedi ve ayasifyayi kapatti ahirinde tetkik icin kardesini cagirdi 🗿put adam
@@orhandemirci6068 Fitne çıkardığımız falan yok anlamıyor musun baştan ölü doğmuş ve henüz can çekişen bir imparatorlugun bedeni çiğnenerek getirilmiş bir cumhuriyetten söz ediyoruz
Kusura bakmayın Allah'a Söz hakkı tanımayan bu sistemin Allah'ın yeryüzündeki kullarına söz hakkı tanıtacağini zanneden gafil milletimize bu hakikatleri anlatmak lazım. YA ARKADAŞ DAHA KAÇ NESİK KAYBEDELİM ZATEN VAKİT İRTİDAT VAKTİ FİTNE VAKTİ. BEN ANLAMIYORUM SEN ÇOCUĞUNU NESİLLERİNİ SİSTEME KÖLE EDİYORSUN BU ŞEKİLDE
sen ben davasına, bütün dünyanın yüz senedir kullandığı enerji kaynaklarımıza ciao demişiz... bir ironi de ctesi günü miting, ardından pazar günü kutlama...
Sultan, kemal paşayı konyaya mersinli cemal paşayı samsuna göndermeliydi. Veya hiç bu işlere girmeyip doğu trakyanın başka bir tavizle kurtarıldığı bir sevr anlaşmasını hürriyet ve itilafçılardan oluşturacağı meclise kabul ettirecekti
@@hakanhakan91 sömürgelikle alakası yok sevr manda anlaşması değil, ekonomik imtiyaz konusu şu bireye mesela antalyaya yatırım yapacaksan bunu italyan şirketler aracılığı ile yapacaksin tabi hoş bir durum değil ama uzun vadede düzelir bunlar hatay ve boğazların 34 39da düzelmesi gibi. Kısaca ben vahdettinin süreci kötü idare ettiğini düşünüyorum
@@hakanhakan91 bu anlaşmanın zannettiğin haliyle kabul edilecegini ve günümüze dek öyle kalacağını mi zannediyorsun ? Ben bu fikirde değilim kısa bir dönemi kurtarmak için tecdid edilerek muvakkaten kabul edilebilecegini düşünüyorum.
İlmi siyaset diye bir ilm var.. Ecdadımız bu ilmi çok iyi bilirdi. Buna bağlı olarak, 'her doğru her yerde söylenmez' kaidesi var... Siz doğruları öğrenmek mi istiyorsunuz yoksa fitne çıkarmak mı...
@@Rabiarda kimsenin fitne cikarmaya çalıştığı yok. Milli bayramlarda birzat islami kesimin iktidara getirdiği mevcut hükümetin Süfyan kâmal'in posterlerini türk bayrağının önüne caddelere asiliyorsa milletimiz bundan rahatsızlık duymuyorsa sorun bunları gizleyen sistemde
@@AnadoluislamCumhuriyetiAnayasa ingilizler osmanlıyı yıkmak istediklerini bağıra bağıra söyleseler di Müslümanlar muhakkak uyanır ve tedbir alırdı. Uyananlar olmadı mı muhakkak oldu ama aazınlıktı. Şimdi siz, diğer sistemleri bozuk çalışan makinaya doğru motoru taktınız diye her parçanın doğru işlemesini beklemezsiniz. Parçalarda zamanla değişecektir ama önce milletin buna layık olması bunun kıymetini bilecek irfana erişmesi lazım. Elimizden giden nimetlerin gitme sebebi kıymetini bilmemektir. İktidar da bunun farkında ama düşmanda kavi. Dua ordusu gaflette. Bu halde çıkıpta zaten bilinen bir gerçeği yüksek sesle söyleyip düşmanı uyandırmanın manası yok. Herkes klavye başında bakan, başbakan, cumhurbaşkanı oluyor ama normal hayatta ne kadar gayreti ne kadar hizmeti var. Önce kendi evladına hakkıyla dini eğitim verebiliyor mu. Verse nesil böyle mi olurdu. Önce kendi muhasebemizi yapıp sonra eleştirelim. TV başında klavye başında iş yerinde atıp tutmakla hiçbirşey olmaz. Çığırtkanlık yapmak Müslümanın vakarına yakışmaz. Ekrem bey bu konuda bize ne güzel misal. Az bucuk din bilgisiyle 'yarım ağızla anlatıyor' demek bu kimseyi korkaklıkla itham etmek olur aynı zamanda. Klavye başında konuşmak mı cesaret ister yoksa medya da mı? Kim daha şecaat sahibi? Eleştirmek her zaman kolaydır bizde kolay olanı yapıyoruz. Anlatmak istediğim buydu
Maalesef ülkemizde fikir hoşa giden şeye deniliyor. Hesaba gelen şeye deniliyor. Suya sabuna dokunmayan, suyun akışının tersine hareket etmeyen şeylere deniliyor. Oysa insanı ve toplumu geliştiren fikir suyun akışının tersine giden fikirdir. Olağanın dışında olandır, herkesin konuştuğunun dışında olandır. Bir düşünür diyor ki eğer bir yerde herkes aynı şeyi düşünüyorsa orada düşünce yoktur. Bu minvalde şunu söylemek isterim ki bizim inancımızın hakimiyetinin temel amacı 5 şeyi korumaktır: Öncelikle Can emniyetini korumaktır, ikinci olarak ırz emniyetini korumaktır, nesil emniyetini korumaktır ve mal emniyetini korumak muhafaza etmek ve bir de akıl sağlığını muhafaza etmektir. Bizim inancımız hakimiyeti iddiasında bulunurken bunların emniyetini sağlamayı garanti eder ve amaç edinir. Oysa bugün yaşadığımız sistem bunların hiçbirisinin emniyeti ile ilgilenmediği gibi tam tersine ifsat etmeyi amaç edinmiş gözükmektedir. Bugün bizim kendimize gelmemiz toparlanabilmemiz için öncelikle kavramlarda ciddi değişiklikler yapmamız ve bize her söylenilen şeyi tartıp tartışmamız gerekir. Bizim için bize kanun denilen şey nedir, bizde anayasa denilen şey nedir, bayram denilen şey nedir, cumhuriyet denilen şey nedir bunların hepsini tartmak ve tartışmak gerekir. Eğer bize söylenilen kavramları onların bize dayattığı gibi kabul edersek daha baştan kaybetmişiz demektir. Biz kavramlarımızla düşünmediğimiz müddetçe aklımızı ortaya koyup onların akıllarını tartışmadığımız müddetçe kaybetmeye mahkumuz. Biz eğer kemanistleri ve toplumun diğer kesimlerine her değişiklikte ikna etmek zorundaysak, onların abileri ve efendileri rolündeki kişileri aklen ve fikren ikna etmek zorundaysak, kendimizi böyle hissediyorsak evet 1921 ve 24 anayasası İslam'a uygundu ve İslam'a Nispet ediyordu kendini dayandırıyordu ve Devletin dini İslam'dır diyordu. Eğer onları ikna çabasında ise bunu söyleyelim, taktik olarak belki de söylemeliyiz ve cumhuriyetin aslına dönmesini buna dayanarak savunmalıyız. Fakat ben bir hukukçu ve bir sosyolog olarak şunu belirtmek isterim ki bizim gerçeklerimizi hakikatimizi varlık sebebimizi ihtiyacımızı ve olmazsa olmazımızı savunmamız eğer cumhuriyetin temellerine kalmışsa, biz varlık sebebimizi ve gerçekliklerimizi savunmak için yine Cumhuriyet içerisinden bir dayanağa ihtiyaç duyuyorsak ben bunun bir zayıflık alameti olduğunu düşünüyorum. Hiç kimse şapka kanununu ve harf devrimini yaparken bizi kendini ikna etmek zorunda hissetmedi. Onlar yüzde ondu, biz ise yüzde doksandık. Onlar o zaman yaklaşık 15-20 sene belki de 50-60 sene bu topraklardaydı batının desteği güdümü ve o bitkiye gübre vermesi ve su alması ile beraber 50-60 senelik bir zaman diliminde varlardı. Oysa biz o Tarihte 1300 yıldır buradaydık. Bugün hiç kimse akıl emniyetinden bir eman içerisinde değil. Yani gerçekten bu sistem içerisinde bu ortamda sağlıklı düşünecek bir müslümanın aklını selamette tutması mümkün değildir değerli arkadaşlar. Bugün hiç kimse namus ve ırzından emin değildir. Bugün hiç kimse kızına oğluna evladım şunu yapma diyebilecek bir noktada değil, öyle bir kanun ki çocuğunuz uyuşturucuya alışacak olsa bir adım sonrasında ona bir tokat atma hakkınız yok. Ve bir kocanın kadın üzerinde hiç bir hakkı yok. Nikah denilen şey karı koca arasında hiçbir şeyi garanti etmiyor. Hiç birinin diğerine karşı bir hakkı söz konusu değil. Bu durumda nesil emniyetinden, aile huzurundan bahsedebilmek, akıl sağlığından bahsedebilmek mümkün müdür? Asla ve kata değil. Bir müslümanın malı bugün güvende midir? Bir müslüman zekatını vermek zorunda, ayrıca bir de laik cumhuriyete vergi vermek zorunda. Bugün bir müslümanın canı emniyette midir Huzur bakımından sükunet bakımından hapse girmemek bakımından? Bakın İslam hukukçuları bazıları 2 yıl ve üzeri bazıları da 5 yıl ve üzeri hapis cezasını uzuv kaybına eşdeğer saymışlar. Bu minvalde düşünün, 5816 sayılı bir yasa var ve bu yasa bir kişiyi koruyor o kişi aleyhine kim ağzını açarsa en ufak bir eleştiri bile hakaret sayılarak cezalandırılabiliyor. Böyle bir ortamda müslümanların hükmettiğinden, hakim olduğundan, muktedir olduğundan bahsedilebilir mi? Böyle bir ortamda biz anayasayı değiştirmek için kimden icazet almak zorunda hissedebiliriz kendimizi? Onlar bizim hakikatlerimizi değiştirip altüst ederken, onlar hayatlarımıza müdahale ederken, başımıza hangi başlığı takacağımıza karar verirken, gardırop devrimleri yaparken ve onlar bizim ırzımız ve namusumuz hakkında karar verip onları sevk ve idare edersen ifsad ederken bize tanıştılar mı?
Hocanın biyografisine, kitaplarına, makalelerine, ilmi programlarına, bilimsel çalışmalarına baktığımız zaman ünvanının hakkını verdiğini görüyor ve bizde şaşırmıyoruz.
HİLAFET YIKILDIKTAN SONRA Kİ DURUM= Hz. Huzeyfe anlatıyor: Resulüllah (a.s.m); “Nübüvvet içinizde, Allah’ın dilediği kadar devam eder; sonra dilediği zaman onu ortadan kaldırır. Sonra, nübüvvet sisteminde bir hilafet olacaktır. Bu da Allah’ın dilediği kadar devam eder; ardından Allah onu da -dilediği zaman- ortadan kaldırır. Sonra ısırıcı bir saltanat olur. O da Allah’ın dilediği kadar devam eder, sonra Allah dilediğinde onu ortadan kaldırır. Daha sonra ceberut bir saltanat/bir krallık/zalim yönetimler başa gelir; o da Allah’ın dilediği kadar devam eder, ardından Allah dilediği zaman onu ortadan kaldırır. Sonra, nübüvvet sisteminde bir hilafet olur.” buyurdu ve sonra sustu. (bk. Ahmed b. Hanbel, 4/273) - Bu hadis-i şerifte İslam ümmetinin gelecekte geçireceği safhaları haber verilmiş ve tarih tarafından tasdik edilmiştir. Bu açıdan bu hadis ihbar-ı gaybî nevinden bir mucizedir. - Bu hadisin anlattığı safhaları şöyle sıralayabiliriz: 1. Peygamberlik dönemi; 23 yıl sürmüştür. 2. Raşit halifeler devri; 30 yıl sürmüştür. 3. Saltanat devri; Hz. Muaviye (veya oğlu Yezid) ile başlayan ve Osmanlı devletinin sonuna kadar devam eden süreç. 4. Ceberût devri; (CEBERRÜTİYE)Osmanlı devletinin yıkılmasından sonra bütün İslam aleminde küçük- büyük devletlerde hüküm sürmüş ve sürmekte olan şiddetli zulüm, istibdat ve ceberut dönemine işarettir. 14 asır boyunca İslamın en kötü durumda olduğu bu devir inşaallah 10-15 yıl içinde ölebilir. 5. HZ.HASAN VE ILK 4 HALİFENİN DÖNEMİ GİBİ NÜBÜVVET SİSTEMİ ÜZERE BİR HALİFELİK OLACAKTIR ( HZ.MEHDİ VE İSA AS. DÖNEMİ ) Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Mekke ve Medine hariç Deccal’in uğramayacağı hiç bir belde yoktur. Oraların her geçidinde koruyucu melekler vardır. Deccal (Medine civarında) çorak bir yere konaklar. Sonra Medine ahalisi ile birlikte üç kere sarsılır. Akabinde her kâfir ve münafık Deccal’e (beraber) çıkar. ( Ve ona katılır.)” Buhari 1758 “Ye’cûc ve Me’cûc (kavimleri) yeryüzünde bozgunculuk ve fesâd çıkaran tâifelerdir.” KEHF SURESI 94 TE EBCED DEGERI HİCRİ 1444 MİLADİ 2023 AHIRZAMANDA HALİFELİĞİN YIKILMASI SONRASI ISLAM HUKUKUNUN SADECE MEKKE VE MEDINE SEHIRLERINDE KALACAGI ILE ILGILI HADISLER = Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:“İslam, garip (kimsesiz) başladı ve başladığı gibi kimsesiz hale dönecektir. İslam, yılanın deliğinde kıvrılıp toplandığı gibi iki mescid arasında toplanır.” Müslim 232/146 Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Mekke ve Medine hariç Deccal’in uğramayacağı hiç bir belde yoktur. Oraların her geçidinde koruyucu melekler vardır. Deccal (Medine civarında) çorak bir yere konaklar. Sonra Medine ahalisi ile birlikte üç kere sarsılır. Akabinde her kâfir ve münafık Deccal’e (beraber) çıkar. ( Ve ona katılır.)” Buhari 1758 ( 1916-1919 DA İTTİHAT VE TERAKKİ'NİN MEDİNENİN İNGİLİZLERE VERİLMESİ KARARINI REDDEDİP DİRENEN FAHRETTİN PAŞA VE ONU BU KARARDAN DÖNDÜRMEK İÇİN MEDİNE TREN İSTASYONUNA GELEN VE ORADA KONAKLAYAN MEDİNEYE GİREMEYEN İTTİHAT VE TERAKKİ GÜDÜMUNDEKİ GRUP İLE İLGİLİ OLABİLİR-ALLAHU ALEM BİSSEVAB )" Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Deccal’in çıkmasından önce üç şiddetli yıl olur. İnsanlar o yıllarda şiddetli kıtlığa maruz kalırlar. Sonra ilk yıl Allah semaya emreder, sema yağmurun üçte birini hapseder tutar. Yere emreder, yer nebatının üçte birini hapseder tutar. Sonra ikinci yıl Allah semaya emreder, yağmurunun üçte ikisini tutar. Yere emreder, nebatının üçte ikisini tutar. Sonra üçüncü yıl Allah semaya emreder, yağmurunun tamamını tutar, bir damla yağmur düşmez. Yere emreder, nebatının tamamını tutar, hiç yeşillik bitmez! Allah’ın dilediği hariç, çift tırnaklı (geviş getiren) helak olmayan hiç hayvan kalmaz!” Denildi ki: −O zaman insanlar ne ile yaşarlar? Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: −“Tehlil, tekbir, tahmid onlar için yiyecek yerine geçer.” İbni Mace 4077 Tehlil; ‘La ilahe illallah’ demektir. Tekbir; ‘Allah-u Ekber’ demektir.Tahmid; ‘Elhamdulillah’ demektir. KONU ILE ILGILI BAKINIZ INSANLARIN OLULERI YEDIGI VE PAZARDA INSAN ETLERINI SATTIGI 192123 RUS KITLIGI Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyuruyor: “Kim, Deccal’i duyarsa ondan uzak dursun! Allah’a yemin olsun ki, bir adam ona kendisinin mü’min olduğunu sanarak gider, onun attığı şüphelerden ona tabi olur!” Ebu Davud 4319 Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), Deccal’i rüyasında görmüş ve bize şöyle vasfetmiştir: “Sonra bana bir adam gösterildi. Saçları kıvırcık, sağ gözü şaşı, diğeri içi çıkarılmış üzüm tanesi gibiydi. Ben ‘Bu kim?’ diye sordum. ‘O, Deccal’dir’ denildi.” Müslim 169/273 Ümmetimden başları sarıklı 70 bin kişi deccal’a tabii olacaktır. (Ebu Bekir Abdürrazzak b. Hemmam, Abdürrazzak es San’ani , El Musannef, XI, sf.393) Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: “...Muhakkak ki onun iki gözünün arasında Kâfir yazılıdır. Onun amelini kerih görüp sevmeyen herkes, o yazıyı okur. Yahut her mü’min o yazıyı okur. Bundan sonra şunu kesin olarak bilin ki, sizden hiç kimse ölünceye kadar aziz ve celil olan Rabb’ini göremeyecektir!” Buhari 2850, Müslim 2931/169 DECCAL IN MUSLUMANLAR ICINDE CIKMASI Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Ey insanlar! Allah, Âdem zürriyetini yarattığından beri yeryüzünde Deccal’in fitnesinden daha büyük bir fitne olmamıştır! Allah’ın gönderdiği her Nebi, ümmetini Deccal’den sakındırmıştır! Ben Nebilerin sonuncusuyum, siz de son ümmetsiniz. Şüphe yok ki o (Deccal) sizin içinizde çıkacaktır.” İbni Mace 4077 Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Deccal, Yahudi’dir, onun çocuğu olmaz! Allah, ona Mekke ve Medine’yi haram kılmıştır!” Müslim 2927/90
![[Live] : ONE 168 วันนี้!! "โจนาธาน vs ซุปเปอร์เล็ก"](http://i.ytimg.com/vi/0jIN65KgJsI/mqdefault.jpg)
25 yıldır dinliyorum engin ilminiz ve tatlı üslubunuz sayesinde sizden çok degerli bilgiler edindim Allah razı olsun ve ömrünüzü bereketli kılsın. Hayırlı cumalar kıymetli Hocam
Altay Cem Meriç TH-cam kanalını tavsiye ederim
@@izzetdemir8386 Ekrem hocayla kıyas götürmez. Altay hocanın anlattıkları sathi, hatta bir medreseli olarak ilahiyat mevzuunda anlattıkları sığ.
🇹🇷👏🏻🤲🏻👍🏻
Müthiş bir anlatımı var, ilahiyatçıların yapamadığını yapıyor mübarek adam. @@lutz_ran745
Sayın hocam gerek yazı diliniz gerekse konuşma diliniz müthiş akıcı. Sıkmadan, yormadan ve gereksiz ayrıntılara girmeden çok güzel değiniyorsunuz. Teşekkür ederim emekleriniz için...
Ne kadar güzel ve akıcı anlatıyorsunuz hocam kitaplarınızda böyle. Allahüteala sizlerden razı olsun
Valla helal olsun hocam 5816 da takılmadan meseleyi çok güzel izah etmişsiniz
5816 yı sokacağım şimdi sana
Sıkılmadan kesintisiz dinliyorum cok guzel cok akici anlatıyorsunuz hocam sağolun
Muğlakta kalan bir tarih bu kadar kısa ve anlaşılır anlatilabilinirdi👏👏👏💯 Yani ideolojik davranmadan, olduğu gibi ortaya konulan tarih daha kabule şayan. Hiçbir gizem olmamasi da guzel
Saygıdeğer hocam özellikle atatürkün paşalara yaptığı tuzakları hiç duymamıştım ağzınıza sağlık farklı bir bilgi öğrendim sayenizde.....keşke herşey en doğal en gerçek hali ile anlatılsa
Umarim bu tarihi gerceklerin bir gun herkes tarafindan bilindigi bir ulke haline geliriz..yoksa bu mevcut Cumrhuriyet tarihi mitolojisiyle toplumun normallesme sansi yok...
Reis ben Konya'da okuyorum burada bile cahil kalmış halk
Efendim Allah u teâlâ razı olsun
Çok sağ olun sayın hocam
Ağzınıza sağlık, Allah sizden razı olsun
Üslubunuz akıcı konuşmanız o kadar güzeldi ki... Teşekkür ederiz emeğinize sağlık
Emeğinize sağlık hocam sağolun var olun
Ekrem Buğra Hocam bizzat Mustafa Kemal Paşa 24 Nisan 1920 tarihli TBMM konuşmasında, 14 Haziran 1919 tarihli Havzadan çektiği telgrafta Sultan Vahidettin Han tarafından vatanın müdafaasına gönderildiğini açıkça beyan ediyor, 24 Nisan 1920 tarihli tutanağın 10. Sayfasında bulabilirsiniz, hatta bu telgrafta Sultan Vahidettin'in ona verdiği Fermandan dâhi bahsediyor
Kurtarmak ama savaşla değil
@ protestolar demi hocam bir de rica etsem bizzat gençler için konferanslar tertip edebilir misiniz?
Hocam Allah rızası için ya Yusuf Kaplan hoca memleketi Hudavendigara gelmis idi sizide bekleriz hocam MTO ya destek verilmelimi şahsen siz gibi Mustafa armagan ve digerleri gibi musluman haceler destek vermeli hocam birlik olalim hocam heryerde mektepler acin devlet destek vermesede ardinizda Allah var hocam belki buyuk bir meblaa ile yuruyecek o mektep lakin meyvasi nasil tatli ve bereketli olacak dusunun
Yazılarım ve programlarım var
Hocam ben sevmiyorum Kamalı ama yinede dinlemek istediğim için burdayım vereceğiniz malumatlar bizim için çok değerli onun için teşekkür ederim.
"Hocam ben sevmiyorum''
Turkislam tarihinin iki buyuk haini vardir biri mogol enigi ozbek timur digeri mecusi fars devsirmesi ismail.
kamal ise dunya insanlik tarihinin en buyuk hainidir
Sabah cayina sukrettigim kadar mutesekkir oluyorum bu ilmi bizimle paylasmis oldugunuz icin Hocam
Kıymetli Hocam, 1900-1950 arası yakın tarih ile ilgili bir kitap yazsanız , bu sohbet ve makalelerinizi bir kitapta toplasanız … cemal paşa ile mustafa kemal paşanın enver paşaya darbe teşebbüsünü bile sayenizde öğrendik
Cumanız mübarek olsun hocam
Muhterem hocam gün geçmiyor ki sayenizde tarihimiz ile ilgili gizli kalmış bir bilgi öğrenmeyelim.
Sabırsızlıkla yeni programlarınızı bekliyoruz
Hocam keske bu yakin tarih konularini, Cumhuriyetin ilanina giden yolu, resmi tarih anlatisinin ezberlerini yikan bu vidyolarda islediigniz konulari kitap haline getirseniz.
Allah razı olsun
Hocam şairlerimizi anlatan videolar yapabilirmisiniz? Ahmet Haşimdir, Necip Fazıldır vs. Tabi eğer ki edebiyata merakınız var ise.
Edebiyatta merakım var ama bunlar hakkında video yapmaya lüzum yok
Hayırlı sabahlar.
Hayırlı sabahlar hocam 🌹
Hayırlı akşamlar hocam 🌹
Allah razı olsun hocam hayırlu cumalar
Allah sizleri hayr ile mükafatlandırsın
Ağzınıza sağlık hocam :)
başkumandanlık yetkisi ile ilgili ek bir bilgi olarak şunu demek lazım. sadece komutanlık yetkilerini almak cümlesi biraz yetersiz. çünkü, başkumandanlık yetkisi padişaha aitti. ondan sonraki en üst yetkili asker ise BAŞ KUMANDAN VEKİLİ idi.. yani Mustafa Kemal Paşa, Başkumandanlık yetkisini alarak Padişahın yetkilerini de almış oluyordu...
Ulu Önder Hz Muhammed sallallahu aleyhi vesselam Canım Atam Vahdettin
Hocam İngilizler halifeliğin kalkmasını istiyorlardı dediniz ancak İngilizlerin halifeliğin kalkmaması için uğraştıklarını bu konuda da bir çok belgenin olduğunu hatırlıyorum hatta Murat Bardakçı bunu çok anlatmıştı rica etsem bu konuda kısa bilgilendirici ayrı bir video yapar mısınız
Var
Ingilizler sonradan pişman oldu hilafeti kaldırdığına
Turgut Özal devrinde sahte hilafet teklif edildi
@@muhtesemuclu2328 İngilizler değil, ABD öyle bir girişim yaptı. Bizim adımıza ve namımıza Ortadoğu'yu yine Türkler yönetsin diye...
@@krlsns ingiltere abd kardes zaten
Birinin dokunma! dediğine öteki tamam der
@Emre Köse Sait Alpsoy'u takip et. Onun bu konuda videosu var. Ben seyrettim. Sanada tavsiye ederim. İngilizlerin hilafeti kaldirdığına kesin delil olarakta ilk istanbul belediye başkanı emin erkul'un hatıralarıni gosteriyor. O kitapta diyorki ; bana istanbul emniyetten bir arkadaşım lozanda hilafetin ilgasının şart koşldugunu soyledi diyor. Tabi başka delillerde var
Teşekkür ediyorum hocam
♥️🌷🌹
Ana ekrana koyduğunuz resim olmamış maalesef hocam, sadece siyah ekran olsa gene iyi olabilirdi hocam.
Hocam merhabalar;
Merak ettigim bi husus var, Taha Akyoldan öğrendigimiz kadariyla Atatürk isminde bulunan Kemalden vazgecip Kamâl a cevirdigi dogru mudur ve bu dogruysa neden her yerde biz gercek ismiyle hitap etmiyoruz?
Siteme bakınız
Türkün tarihine aklı selim ile yaptığınız yorumlar için en azından teşekkür etmeği bir borç bilirim. Hürmetlerimle....
Hocam uygulamaları kullanırken uygulamaya girmek için kullanım koşulları,çerez politikası,gizlilik politikası,aydınlanma metni gibi metinleri kabul etmeyi ve onaylamayı şart koşuyorlar.Ben bu metinleri inceledim ve islâma uymayan şeylerin kabul ettirildiğini gördüm.Bunları kabul ederek uygulamaya girmekte mahzur var mıdır?
Yok
Mükemmel
Hocam sizden nacizane isteğim var. Atatürk'ün hayatını, cumhuriyet kuruluşunu ve tek parti dönemini inkılaplarını anlatan kitap veya kitaplar önerebilir misiniz?
Sizin böyle bir kitabınizin olmadıgını biliyorum
Yazılarım ve burada kullandığım mehazlar
Kamalizm medeni bilgiler 1931 baskısı atatürkün sansürlenen mektubu
Ağzınıza sağlık hocam.
Bayağı sıvamışsınız iyi ki öğrenciniz değilim. Çok vasıfsız kişisel fikirlerinizi dile getirmişsiniz Anadolu da planlama yapmadan Samsun’a gidip bunca birliği nasıl toparlayıp onca insanı nasıl topladı. Kısa sürede direnişe başladı ve lider oldu çok sıvamışsınız
O şans bana ait!
@ şanslısın tabi bu devire geldin de boş yapma şansın var. Aynısını padişaha karşı yapta kelleni alsınlar senin güya tarihçi
Hocam merhaba, sormak istediğim bir şey var. Malumunuz 5816 sayılı kanun kalkarsa çok şeyler ortaya dökülecek deniyor. Bu kanun aleyhine propaganda yapmaya çalışan bir kitle var. Sorum şu, bu kanun kalkarsa gerçekten de bugün dillendirilemeyen ve o zaman insanları şok edecek şeyler konuşulur mu? Yani bu kanun yüzünden anlatılamayan hususlar var mı? Bunların sayısı çok mudur?
Çok değil
Az kaldi konusulmayan bi sapikliklari var bide yahudiler ile olan alakasi
Hukukçudan tarih öğrenilmez İlber hocadan dinlemek daha doğrudur daha emin olunur.
Hocam saygilar ...
Hocam keşke Atatürk'ün Filistin cebhesinin hazimetinide anlata bilseydin
Yazım var
@ Değerli hocam. Yazılarınızı ve videolarınızı beğenerek ve ilgiyle takip ediyorum. Filistin cephesi ile ilgili yazınızı da okumuştum. Bu konuda daha detaylı bilgi verebilecek bir kaynak veya sizin kitabınız var mı?
Maalesef mayınlı saha. Ecnebice var
@ hocam ecnebicesine nasil ulasabiliriz
Siteme bakınız
HİLAFET YIKILDIKTAN SONRA Kİ DURUM=
Hz. Huzeyfe anlatıyor: Resulüllah (a.s.m);
“Nübüvvet içinizde, Allah’ın dilediği kadar devam eder; sonra dilediği zaman onu ortadan kaldırır. Sonra, nübüvvet sisteminde bir hilafet olacaktır. Bu da Allah’ın dilediği kadar devam eder; ardından Allah onu da -dilediği zaman- ortadan kaldırır. Sonra ısırıcı bir saltanat olur. O da Allah’ın dilediği kadar devam eder, sonra Allah dilediğinde onu ortadan kaldırır. Daha sonra ceberut bir saltanat/bir krallık/zalim yönetimler başa gelir; o da Allah’ın dilediği kadar devam eder, ardından Allah dilediği zaman onu ortadan kaldırır. Sonra, nübüvvet sisteminde bir hilafet olur.” buyurdu ve sonra sustu. (bk. Ahmed b. Hanbel, 4/273)
- Bu hadis-i şerifte İslam ümmetinin gelecekte geçireceği safhaları haber verilmiş ve tarih tarafından tasdik edilmiştir. Bu açıdan bu hadis ihbar-ı gaybî nevinden bir mucizedir.
- Bu hadisin anlattığı safhaları şöyle sıralayabiliriz:
1. Peygamberlik dönemi; 23 yıl sürmüştür.
2. Raşit halifeler devri; 30 yıl sürmüştür.
3. Saltanat devri; Hz. Muaviye (veya oğlu Yezid) ile başlayan ve Osmanlı devletinin sonuna kadar devam eden süreç.
4. Ceberût devri; (CEBERRÜTİYE)Osmanlı devletinin yıkılmasından sonra bütün İslam aleminde küçük- büyük devletlerde hüküm sürmüş ve sürmekte olan şiddetli zulüm, istibdat ve ceberut dönemine işarettir. 14 asır boyunca İslamın en kötü durumda olduğu bu devir inşaallah 10-15 yıl içinde ölebilir.
5. HZ.HASAN VE ILK 4 HALİFENİN DÖNEMİ GİBİ NÜBÜVVET SİSTEMİ ÜZERE BİR HALİFELİK OLACAKTIR ( HZ.MEHDİ VE İSA AS. DÖNEMİ )
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Mekke ve Medine hariç Deccal’in uğramayacağı hiç bir belde yoktur. Oraların her geçidinde koruyucu melekler vardır. Deccal (Medine civarında) çorak bir yere konaklar. Sonra Medine ahalisi ile birlikte üç kere sarsılır. Akabinde her kâfir ve münafık Deccal’e (beraber) çıkar. ( Ve ona katılır.)” Buhari 1758
“Ye’cûc ve Me’cûc (kavimleri) yeryüzünde bozgunculuk ve fesâd çıkaran tâifelerdir.” KEHF SURESI 94 TE EBCED DEGERI HİCRİ 1444 MİLADİ 2023
Sadece en sondaki ebced hakkinda soylediklerine katılmıyorum.
Iyki yıkmış hilafeti
M.KAMAL 5 YIL SELANIKTE SIMON ZEVI YAHUDI MEKTEBIN DE SIMON ZEVIDEN (SEMSI EFENDI) KABALA VE HAHAMLIK EGITIMI ALDIMI ??? MACAR YAHUDISI MITHAT PASA SELANIKE VALI ATANINCA BU OKULA ASKERI LISELERE GIREBILME ESITLIGI VERDIGINDEN MI ASKERI LISEYE GIREBILDI ? ALLAH CELLENIN HUKUMLERINE TESLIM OLMADAN MUSLUMAN OLUNAMAZ BU ALLAH CC NE NOKSAN SIFAT IZAF ETMEKTIR. EBU CEHILDE BOYLE INANIYORDU. MUSLIM TESLIM OLANDIR VE PEYGAMBERLER YANLIZ TESLIM OLARAK ÖLÜN DİYE KURANDA UYARMISTIR. . KEMALIZIM LAISIZIM DEMOKRASI HEPSI ISLAM DISI DINLERDIR. KALBINIZDE MUHUR YOKSA SAPLANTISIZ ISENIZ GERCEGI VE DUNYADA NEDEN OLDUGIUNUZU ANLAMAK ISTIYORSANIZ 1909 DAN BU YANA ISLAM ALEMINI IDARE EDEN TAPINAKCI PAGAN PUTPEREST ... DEGILDE INTERNETTE TARH OGRETMENI MUHTEREM YAZEN HOCA YI SEYREDIN . PROF DR.AHMET AKGUNDUZ BEDIUZZAMANIN """""""BIR SIRRI INNA ATAYNA RISALESI """" NEDEN HALA YASAKLI ???
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "BÜYÜK SAVAŞ İLE ISTANBUL'UN FETHİ ARASINDA 6 SENE VARDIR.YEDİNCİ SENE DE DECCAL ÇIKAR "HADİSİ ŞERİF-TABERANİ HADİS NO=20/108 (1.DÜNYA SAVAŞI) ( 6 EKIM 1923 İSTANBUL'UN 2. FETİH TARİHİ)
Beytü’l-Makdis’in imar edilmesi Yesrib’in harap olmasına, Yesrib’in harap olması Rumlarla Müslümanlar arasında harp çıkmasına, harbin çıkması İstanbul’un fethine, İstanbul’un fethi ,Deccal’in çıkmasına işarettir.” HADİS-İ ŞERİF EBU DAVUD 4294 ( 6 EKIM 1923 İSTANBUL'UN 2. FETİH TARİHİ )
Yesrib; Medine’nin eski adıdır.( ittihat ve terakkinin baskısıni rağmen ONLARI REDDEDİP ingilizlere uzun süre direnen Fahrettin paşa komutanlığında teslim oldugundaki harabiyeti 10 ocak 1919 )
70000 YAHUDİ İÇEREN ORDUNUN İSTANBUL'A SEFERİYLE İLGİLİ HADİS-İ ŞERİF
Hz.ebu hüreyre anlatıyor:Resullah sav ashabına "Siz bir tarafı karada bir tarafı denizde olan bir şehri hiç duydunuz mu?" diye sordu.Onlar " evet ya resulallah !"diye cevap verince şõyle buyurdu: "ishak oğullarından yetmiş bin kïşi bu şehre sefer tertip etmedikçe kıyamet kopmaz..." HADÏS Ï ŞERÏF MÜSLÏM FÏTEN NO 78
Sabataist yahudilerin merkezi olan Selanikten gelerek istanbul"u işgal eden (ittihat ve terakki komitesi unsurlarını da içeren ) 40-50000 nizami yahudi asker ve 25000-30000 gönüllü yahudi de İCEREN hareket ordusu 19 nisan 1909 da kendine katilmak isteyen yahudi olmayan azinliklarin katilmasini reddetti BAKINIZ TURKIYE DIYANET VAKFI ISLAM ANSIKLOPEDISI HAREKET ORDUSU)
"Onun üzerinde on dokuz vardır." MÜDESSİR SURESİ 30. AYET (Cehennemle ilgili! )SULTAN ABDULHAMİD NEDEN SELANİKTEN GELEN HAREKET ORDUSUNA MÜDAHALE ETMEDİ? = Sultan II. Abdülhamid Hareket Ordusu hakkında mürşidine danışıyor. Bu orduya karşı koyup koymama hususunda, şeyhinin fikir ve kanaatini öğrenmek istiyor.keşif-kerâmet sahibi Şazelî tarikatındanr şeyhi ise, yapmış olduğu muhavereden sonra "sultan mürid-derviş padişah" makamında gördüğü Sultan Abdülhamid'e şunları söyler: "Selanik'ten gelen bu orduya mukabele etme. Ona galip gelemezsin. Zira, o ordunun içinde Deccal var. Deccal ise, kuvvet yoluyla mağlup edilemez diye rivâyet var." Şair Rıza Tevfik de, "Sultan Abdülhamid ile ilgili meşhûr şiirin bir kıt'asında, Hareket Ordusunu alkışlayanları "Deccal'a zil çalan böyle milletin..." diyerek, hem bir tılsımı fâş etmiş oluyor, hem de alkışa devam edenlerin ıslâhını gayr-ı kàbil gördüğünü beyan ediyor.( kaynak=yeni asya gazetesi 31 Ocak 2012)
KONYALI ALİ KÜÇÜK HOCA BESAİRUL KURAN TEFSİRİ ZÜMER SURESİ
Hocam,iyi akşamlar .Mustafa Kamal paşanın şahsi parası ile İrandan torpaq alması doğrumu?
www.ekrembugraekinci.com/question/?ID=24427
@ teşekkür,hocam
Hocam malumunuz bir komşumuz bizim topraklarda sözde bir devlet kurdu, vatandaşlık dağıtıyor, tv kanalı da açtı. Dayandıkları 1920'lerdeki anlaşmalar bizim için ileride hukuki bir risk yaratabilir mi? Fransa'nın ve Rusya'nın desteklediği söyleniyor. Adamlar BM'ye bile başvurmuşlar.
?
@ Batı Ermenistan Cumhuriyeti. Western Armenia TV diye TH-cam kanalları var. 2018'de de BM'ye başvurdukları yazılmış.
Kurduysa yapacak birşey yok
@ Hukukçu değil, Türk cevabı oldu 🤣🤣 "Hele gelsin, bakarız" gibi.. 😆
Suale göre cevap
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Deccal’in çıkmasından önce üç şiddetli yıl olur. İnsanlar o yıllarda şiddetli kıtlığa maruz kalırlar. Sonra ilk yıl Allah semaya emreder, sema yağmurun üçte birini hapseder tutar. Yere emreder, yer nebatının üçte birini hapseder tutar. Sonra ikinci yıl Allah semaya emreder, yağmurunun üçte ikisini tutar. Yere emreder, nebatının üçte ikisini tutar. Sonra üçüncü yıl Allah semaya emreder, yağmurunun tamamını tutar, bir damla yağmur düşmez. Yere emreder, nebatının tamamını tutar, hiç yeşillik bitmez! Allah’ın dilediği hariç, çift tırnaklı (geviş getiren) helak olmayan hiç hayvan kalmaz!” Denildi ki:
−O zaman insanlar ne ile yaşarlar?
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
−“Tehlil, tekbir, tahmid onlar için yiyecek yerine geçer.” İbni Mace 4077
Tehlil; ‘La ilahe illallah’ demektir. Tekbir; ‘Allah-u Ekber’ demektir.Tahmid; ‘Elhamdulillah’ demektir.
KONU ILE ILGILI BAKINIZ INSANLARIN OLULERI YEDIGI VE PAZARDA INSAN ETLERINI SATTIGI 192123 RUS KITLIGI
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyuruyor:
“Kim, Deccal’i duyarsa ondan uzak dursun! Allah’a yemin olsun ki, bir adam ona kendisinin mü’min olduğunu sanarak gider, onun attığı şüphelerden ona tabi olur!”
Ebu Davud 4319
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), Deccal’i rüyasında görmüş ve bize şöyle vasfetmiştir:
“Sonra bana bir adam gösterildi. Saçları kıvırcık, sağ gözü şaşı, diğeri içi çıkarılmış üzüm tanesi gibiydi. Ben ‘Bu kim?’ diye sordum. ‘O, Deccal’dir’ denildi.”
Müslim 169/273
Ümmetimden başları sarıklı 70 bin kişi deccal’a tabii olacaktır. (Ebu Bekir Abdürrazzak b. Hemmam, Abdürrazzak es San’ani , El Musannef, XI, sf.393)
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
“...Muhakkak ki onun iki gözünün arasında Kâfir yazılıdır. Onun amelini kerih görüp sevmeyen herkes, o yazıyı okur. Yahut her mü’min o yazıyı okur. Bundan sonra şunu kesin olarak bilin ki, sizden hiç kimse ölünceye kadar aziz ve celil olan Rabb’ini göremeyecektir!”
Buhari 2850, Müslim 2931/169
DECCAL IN MUSLUMANLAR ICINDE CIKMASI
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Ey insanlar! Allah, Âdem zürriyetini yarattığından beri yeryüzünde Deccal’in fitnesinden daha büyük bir fitne olmamıştır! Allah’ın gönderdiği her Nebi, ümmetini Deccal’den sakındırmıştır! Ben Nebilerin sonuncusuyum, siz de son ümmetsiniz. Şüphe yok ki o (Deccal) sizin içinizde çıkacaktır.”
İbni Mace 4077
Komik değil arkadaşlar heryere 5816 yazınca elinize birşey geçmiyor
Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Deccal, Yahudi’dir, onun çocuğu olmaz! Allah, ona Mekke ve Medine’yi haram kılmıştır!”
Müslim 2927/90
“Hilâfet benden sonra otuz sene sürecek, ondan sonra da saltanat şeklini alacaktır.”[14]“Bu iş nübüvvet ve rahmetle başladı, sonra rahmet ve hilâfet halini alacak, sonra ısırıcı saltanat şekline girecek, sonra da ceberût ve fesâd-ı ümmet azgınlık meydan alacak.”[15] ifadeleriyle, hem dört halifenin ve Hazreti Hasan (ra)’ın altı aylık halifeliğinin de eklenmesiyle otuz senelik hilafet sürelerini, hem de sonrasında Emevilerle başlayan saltanatı ve sonrasında ümmetinin bazı musibetlere maruz kalacağını haber vermiş. Aynen haber verdiği gibi vücuda gelmiştir.
Hazreti Ali (ra)’ye demiş ki:“Senin sakalını senin başının kanıyla ıslattıracak bir adam” diyerek Abdurrahman ibni Mülcemü’l-Hâricî'yi haber vermiş.[8] Haber verdiği gibi bu şahıs tarafından namaza giderken haince şehit edilmiştir.
Ümmü Seleme (ra) validemize bildirmiştir ki: “Hazreti Hüseyin, Taff, yani Kerbelâ’da katledilecektir.”[10] Tam elli sene sonra dediği gibi çıkmış ve Hazreti Hüseyin (ra) Kerbela’da şehit edilmiştir.
“Osman Kur’an okurken şehid edilecek.”[16]“Muhakkak ki Cenâb-ı Hak Osman’a halife gömleğini giydirecektir; fakat onlar bu gömleği çıkartmak isteyecekler.”[17] diyerek Hazreti Osman (ra)’ın halifeliğini ve şehid edileceğini haber vermiş ve aynen haber verdiği gibi meydana gelmiştir. 16-]el-Hâkim, el-Müstedrek, 3:103.17- el-Hâkim, el-Müstedrek, 3:100.
Ashabına Mekke’nin[20], Hayber’in[21], Şam’ın[22], Irak’ın[23], İran’ın[24], Kudüs’ün[25], İstanbul’un[26] fetihlerini haber vermiştir, verdiği gibi aynen vücuda gelmiştir. Hem o zamanın en büyük devletlerinden olan İran ve Rum padişahlarının ganimetlerine sahip olacaklarını haber vermiştir.[27] Dediği gibi aynen vukua gelmiştir. Hem “Tahminim böyle” veya “Zannederim” dememiş; aksine, görür gibi kesin haber vermiştir ve haber verdiği gibi çıkmıştır. Hâlbuki haber verdiği zaman, hicrete mecbur olup kendi yurdundan çıkartılmış, Sahabeleri az, Medine etrafı ve bütün dünya O’nun (asm) düşmanıydı. [26]Ahmed bin Hanbel, IV, 335; Buhârî, et-Tarihu'l-Kebîr, I (ikinci kısım), 81; et-Târihu's-Sagîr, I, 341; Taberânî, el-Mu'cemu'l-Kebîr, II,
Bedir savaşından evvel Kureyş müşriklerinin Bedir’de ölecekleri yerleri göstererek “Burası Ebû Cehil’in katledileceği yer, burası Utbe’nin katledileceği yer, burası Ümeyye’nin katledileceği yer ve burası da falan ve falanın katledileceği yerlerdir.” demiştir. Aynen dediği yerlerde dediği şahısların cesetleri bulunmuştur.[30] Yine Bedir’den evvel kendi eliyle Übeyy ibni Halef’i öldüreceğini söylemiştir.[31] Bedir’de canını kurtaran Übeyy, Uhud savaşının sonunda Efendimizin (asm) attığı bir mızrakla yaralanmış, Mekke’ye giderken yolda ölmüştür.[32]
Mute Savaşı’na katılamamıştı. Ancak savaş esnasında meydana gelen hadiseleri bir televizyon ekranından görür gibi yanında bulunanlara haber vermişti. “Sancağı Zeyd aldı ve vuruldu. Sonra Câfer aldı, o da vuruldu. Sonra İbni Revâha aldı, o da vuruldu. Ve sonra onu, Allah’ın kılıçlarından bir kılıç eline aldı...”[33] diyerek, sırasıyla tayin ettiği tüm kumandanların şehit olup en sonunda Halid bin Velid’in orduyu harika idare etmesini haber vermişti. Savaştan birkaç hafta sonra Ya’le ibni Münebbih Mute’den döndüğünde, Efendimizin (asm) savaşla ilgili tüm detayları ona anlattığında Ya’le kasemle aynen dediği gibi savaşın cereyan ettiğini ifade etti.[34]
“Abbasoğulları siyah bayraklarla çıkarlar ve öncekilerden çok uzun müddet saltanat sürerler.”[39] diyerek, Emevilerden sonra Abbasilerin ortaya çıkacağını haber vermiştir. Haber verdiği gibi meydana gelmiştir.
Sa’d ibni Ebî Vakkas’ın ağır hasta olduğu bir dönemde ona,“Sen daha çok yaşayacaksın ve ordunun başına geçeceksin. Sonunda; tâ ki, bir kısım milletler senden fayda görecekler, bir kısmı da zarar görecekler...” demiştir.[43] Hakikaten İslam ordusunun başında İran’ın fethi gibi çok zaferlere imza atmış ve çok milletlerin İslam’la şereflenmesine vesile olmuştur.
Peygamberimizin (asm) davetiyle İslam’la şereflenen Habeş kıralı Necaşi, hicretin yedinci senesi vefat ettiği aynı anda Efendimiz (asm) sahabelerine haber vermiş ve cenaze namazını kılmıştır.[44] Bir hafta sonra haber gelmiştir ki, Efendimizin (asm) haber verdiği aynı zamanda vefat etmiştir. [44]Buharî, Cenâiz: 57, Menâkıbü’l-Ensâr: 38; Müslim, Ferâiz: 14; Ebû Dâvud, Cihad: 133; Büyû’: 9; Tirmizî, Cenâiz: 69; Nesâî, Cenâiz: 66, 67; İbni Mâce, Sadakat: 9, 13.
Hira veya Uhud dağlarından birisinin üzerinde Hazreti Ebubekir (ra), Hazreti Ömer (ra), Hazreti Osman (ra) ve Hazreti Ali (ra) ile beraberken, dağın zelzele oluyor gibi titremesi üzerine,“Sâkin ol! Zira senin üstünde bir peygamber, bir sıddık ve şehid vardır.”[45] diyerek, Hazreti Ebubekir (ra) haricindekilerin şehit olacaklarını mucizane haber vermiştir. Hakikaten Hazreti Ebubekir (ra) haricindeki diğer üç halife de şehid edilmişlerdir. [45]Buharî, Fedailü’s-Sahâbe:5,7; Ebû Dâvud, Sünnet, 8; Tirmizî, Menakıb: 17, 18; Müsned, 3:112, 5:331; el-Hâkim, el-Müstedrek, 3:450,
Hazreti Fatma (r.anha)’ya kendi vefatını haber verip, vefatından sonra kendi ailesinden herkesten önce onun vefat edip kendisine kavuşacağını haber vermiş, altı ay sonra aynen haber verdiği gibi çıkmıştır.[46] [46]Buharî, Menâkıb: 25, Müslim, Fedâilü’s-Sahâbe: 101; İbni Mâce, Cenâiz: 64; Müsned, 6:240, 282, 283; Kadî İyâz, eş-Şifâ, 1:340.
Birgün Resul-i Ekrem (asm) süt halası Ümmü Haram’ın evinde uyuyordu. Uykusundan tebessüm ederek uyandı. Rüyasında Müslümanların gemilere binip deniz seferlerine çıkacaklarını gördüğünü anlattı. Ümmü Harâm; “Ya Resulallah (a.s.m.), Allah’a dua edin, ben de onlarla beraber olayım.” dedi. Peygamber Efendimiz (asm) de: “Beraber olacaksın!..” buyurdu. Ümmü Harâm, Efendimizin (asm) bu duasının bereketiyle Hz. Osman (ra)’ın hilâfeti zamanında, Hz. Muâviye (ra)’in komutasında tertiplenen Kıbrıs Seferi’ne kocası Ubâde ile birlikte katıldı. Denizi aşıp, adaya çıktılar. Orada bindiği katırdan düştü ve bu yüzden vefat etti. Kabri hâlen Kıbrıs’ta en çok ziyaret edilen mekânlardandır.[48] [48]Buharî, Ta’bîr: 12; Cihad: 3, 8, 63, 75; İsti’zân, 41; Müslim, İmâret: 160, 161; Ebû Dâvud, Cihad: 9; Tirmizî, Fedâilü’l-Cihad: 15; Nesâî, Cihad: 40; İbni Mâce, Cihad: 10; Dârîmî, Cihad: 28; Muvatta’, Cihad: 39; Müsned, 3:240, 264 ...; el-Elbânî, Sahîhu’l-Câmi’i’s-Sa ğîr, 6:24, no: 6620; el-Hâkim, el-Müstedrek, 4:556.
Hem ferman etmiş ki: “Sakif kabilesinden birisi peygamberlik iddiasında bulunacak ve yine o kabileden hunhar bir zalim çıkacaktır.”[49] Aynen dediği gibi, peygamberlik iddia eden Muhtar ve yüz binden fazla insanı öldüren meşhur Haccac-ı Zalim, Sakif kabilesinden çıkmıştır. [49]Müslim, Fedâilü’s-Sahâbe: 229, Tirmizî, Fiten: 44, Menâkıb: 73; el-Hâkim, el-Müstedrek, 3:450, 4:254.
AYRICA BAKINIZ = ÜSTAD KADİR MISIROGLU HİLAFET KİTABI
KONYALI ALİ KÜÇÜK HOCA BESAİRUL KURAN TEFSİRİ ZÜMER SURESİ
Eyvallah
🤝
Ne güzel anlatıyorsun iyi hoş mustafa pasaya kendi adıma minnattarımm kadın hakları için o kuruduğunuz osmanlı saraylarda yasarken halk açlıktan ölüyormuş yok sürgün çok iyi yapmışş ama sizi seviyorum
Sevilenin sözünü dinlemek lazım
Osmanlı’da kadının toplumdaki yeri ve hakları, arşiv vesikalarından anlaşılmaktadır. Belgelere göre;
📝 1535’te yapılan bir evlilik sözleşmesinde, Oruç Bin Halil isminde bir erkeğin, eşi Dilferid Ban Abdullah’ı bir aydan fazla bir süreyle bırakıp gitmesi halinde boşanmış olacaklarına dair mahkeme kaydı vardır (Günümüzde bu süre 6 aydır)
📝 1856 yılında bir kadına şiddet uygulanmasından dolayı bizzat Sadaret makamı, gereğinin yapılması için İzmit Kaymakamlığına talimat göndermiştir. (Y. N. Gündoğmuş, Osmanlı’da Kadın Hakları Arşiv Belgelerinde) Osmanlılar’da Vakıfların %36’sı kadınlar tarafından kurulmuştur. Bu da Osmanlı cemiyetinde kadınların Servet sahibi olduğunu gösterir. Halbuki Roma İmparatoru lustinianus’un hazırladığı kanunlarda kadının statüsü akıl hastalarıyla bir tutulmuştu. İngiltere’de ise yakın zamana kadar evlenen kadının mal varlığı kocasına geçerdi. İngiltere’de kadına mülkiyet hakkı 1870’ten sonra verildi. Evli kadın ancak 1935’de kocasıyla eşit statüye gelebildi. (E. B. Ekinci, Derin Tarih) Osmanlı’da bulunmuş olan Julia Pardoe isimli bir İngiliz kadın seyyah şunları yazmaktadır: “Eğer özgürlüğün mutluluk olduğuna inanıyorsak, o halde en mutlu olanı Türk kadınlarıdır, zira Osmanlı’da yaşayan en özgür kişiler hiç şüphesiz onlardır.” (Women in The Ottoman Empıre)
Hocam, monarşist ya da cumhuriyetçi olmak dine aykırı mıdır?
Bunlar dünyevi şeyler
@ Hocam peki İslam nazarından bakarsak en iyi yönetim şekli hangisidir?
Monarşi
Dördü de
@ Ekrem Bey Muaviyeci olduğu için ona göre monarşi daha İslami.
Suudlar,krallığı kapmışlar ama devam da ettirmişler,temayüle rağmen ...
Suud degil sadece, iran irak misir sultanlik.
@@orhandemirci6068 iyi misin?
🇹🇷🇹🇷
🇹🇷🌹🇹🇷🌹🇹🇷
13:55 hocam ama falih rıfkı çankaya kitabında vahdettinin m.kemal paşayi samsuna gonderirken " paşa paşa memleketi kurtarabilirsin " dedigini yaziyor.
Evet
@ ama siz 13:55 dakikada memleketi kurtarması için gönderilmediğini söylüyorsunuz . Sürç-ü lisan oldu herhalde
Yunanlılar ile savaşması için gönderilmediğini söylüyorum. Programlarını iyi dinlerseniz, yazılarımı okursanız niçin gönderildiğini görürsünüz
💯
Mutlaka okuyun Kadir candarlioglu PDF
Öyle bir dönemden geçiyoruz ki, Atatürk düşmanı olan bile, Atatürk'e aşık olur.
Cem-i zıddeyn muhaldir
Hayaret profilde Fatih Sultan mehemt bu söylesi
Vahdettin Han'ın istanbulun anahtarını ingiliz komutana vermesini ve
Ingiliz komutana selam vermesini nasıl yorumluyorsunuz ( ast , üstüne selam çakar askerde )
Bununla alakalı videonun linki burada
th-cam.com/video/Qk7egz2MwHY/w-d-xo.html
Yazımı okumadınız mı
@ iki iddiaya da cevap verdiniz mi
İstanbul sultanin diledigine verir.
Şehrin anahtarı diye bişey yok ortaçağda kale mi yönetiyoruz aw.
Kemalistlerin algılarını böyle yem olursunuz
Adam gibi bir delil getir bir ikincisi bu hakikat bile olsa senin atan 1930larda ingikiz krali edwardi misafir ederken ne yapti? İstanbulda heryer ingiliz bayraklariyla donatildi😄ama sen buna inanmayin fotomontaj dicen pekii neden geldi bu gavur istanbula?e abisinden rica etti papa 14.Louis kamalde emrin basim ustune dedi ve ayasifyayi kapatti ahirinde tetkik icin kardesini cagirdi
🗿put adam
Deliye hergün bayram degilmi hocam?
Ataput sevmiyorum sevmekte zorunda değilim hocam saygılar 5816'lıdır o çünkü
Sanki osmanlida padihşah koruma kanunu yoktu..ulan bırakın bu işleri
@@baraley1 kanun dediğin ahkamı şeriyye ..
Islama aykırı bir şey yok orada
@@muhtesemuclu2328 erkeksen osmanlida sarayda padihşahı eleştie bakakim.kelleni uçururlar
@@baraley1ölmekten mi korkacağım ? Ben olsam derdim
Bak ! Yavuz sultan selim bile şeyhulislamın itirazına boyin eğen birisi ...
Gerisini sen düşün
Halife Osmanlı padişahları ile süfyan kâmal'ı bir tutmayın
Hocam iyi anlatıyordu da bazı gerçekleri anlatmaktan kaçınıyorsun gerçekleri anlatmaktan korkmayın neler var neler
Fitne çıkarmak insan öldürmekten daha fenadır
@@orhandemirci6068 Fitne çıkardığımız falan yok anlamıyor musun baştan ölü doğmuş ve henüz can çekişen bir imparatorlugun bedeni çiğnenerek getirilmiş bir cumhuriyetten söz ediyoruz
Kusura bakmayın Allah'a Söz hakkı tanımayan bu sistemin Allah'ın yeryüzündeki kullarına söz hakkı tanıtacağini zanneden gafil milletimize bu hakikatleri anlatmak lazım. YA ARKADAŞ DAHA KAÇ NESİK KAYBEDELİM ZATEN VAKİT İRTİDAT VAKTİ FİTNE VAKTİ. BEN ANLAMIYORUM SEN ÇOCUĞUNU NESİLLERİNİ SİSTEME KÖLE EDİYORSUN BU ŞEKİLDE
Hocam anlatamadğnz şeyler varmı..
sen ben davasına, bütün dünyanın yüz senedir kullandığı enerji kaynaklarımıza ciao demişiz... bir ironi de ctesi günü miting, ardından pazar günü kutlama...
Sultan, kemal paşayı konyaya mersinli cemal paşayı samsuna göndermeliydi. Veya hiç bu işlere girmeyip doğu trakyanın başka bir tavizle kurtarıldığı bir sevr anlaşmasını hürriyet ve itilafçılardan oluşturacağı meclise kabul ettirecekti
Sevr’i hayata soksaydı diyorsun? Sömürgeliğimiz devam etsin diyordun?
@@hakanhakan91 sömürgelikle alakası yok sevr manda anlaşması değil, ekonomik imtiyaz konusu şu bireye mesela antalyaya yatırım yapacaksan bunu italyan şirketler aracılığı ile yapacaksin tabi hoş bir durum değil ama uzun vadede düzelir bunlar hatay ve boğazların 34 39da düzelmesi gibi. Kısaca ben vahdettinin süreci kötü idare ettiğini düşünüyorum
@@furkancimen3145 Bırak uçağı, zirai ilaçlama uçağı alma ya da üretme hakkın bile yok:))) Şaka mı yapıyon sen:)))) İnsan bu kadar cahil olamaz ya.
@@hakanhakan91 bu anlaşmanın zannettiğin haliyle kabul edilecegini ve günümüze dek öyle kalacağını mi zannediyorsun ? Ben bu fikirde değilim kısa bir dönemi kurtarmak için tecdid edilerek muvakkaten kabul edilebilecegini düşünüyorum.
@@furkancimen3145 Kabul edildi zaten cahil:))))))) Gönderilen Osmanlı heyeti imzaladı:)))))
Tarihi iyi anlatmak için 5816 kanunu kalkması kesinlikle şart böyle yarım ağız konuşmaya tarihimizi çok eksik anlatılıyor bu olmaz
İlmi siyaset diye bir ilm var.. Ecdadımız bu ilmi çok iyi bilirdi. Buna bağlı olarak, 'her doğru her yerde söylenmez' kaidesi var... Siz doğruları öğrenmek mi istiyorsunuz yoksa fitne çıkarmak mı...
@@Rabiarda kimsenin fitne cikarmaya çalıştığı yok. Milli bayramlarda birzat islami kesimin iktidara getirdiği mevcut hükümetin Süfyan kâmal'in posterlerini türk bayrağının önüne caddelere asiliyorsa milletimiz bundan rahatsızlık duymuyorsa sorun bunları gizleyen sistemde
@@AnadoluislamCumhuriyetiAnayasa ingilizler osmanlıyı yıkmak istediklerini bağıra bağıra söyleseler di Müslümanlar muhakkak uyanır ve tedbir alırdı. Uyananlar olmadı mı muhakkak oldu ama aazınlıktı. Şimdi siz, diğer sistemleri bozuk çalışan makinaya doğru motoru taktınız diye her parçanın doğru işlemesini beklemezsiniz. Parçalarda zamanla değişecektir ama önce milletin buna layık olması bunun kıymetini bilecek irfana erişmesi lazım. Elimizden giden nimetlerin gitme sebebi kıymetini bilmemektir. İktidar da bunun farkında ama düşmanda kavi. Dua ordusu gaflette. Bu halde çıkıpta zaten bilinen bir gerçeği yüksek sesle söyleyip düşmanı uyandırmanın manası yok. Herkes klavye başında bakan, başbakan, cumhurbaşkanı oluyor ama normal hayatta ne kadar gayreti ne kadar hizmeti var. Önce kendi evladına hakkıyla dini eğitim verebiliyor mu. Verse nesil böyle mi olurdu. Önce kendi muhasebemizi yapıp sonra eleştirelim. TV başında klavye başında iş yerinde atıp tutmakla hiçbirşey olmaz. Çığırtkanlık yapmak Müslümanın vakarına yakışmaz. Ekrem bey bu konuda bize ne güzel misal. Az bucuk din bilgisiyle 'yarım ağızla anlatıyor' demek bu kimseyi korkaklıkla itham etmek olur aynı zamanda. Klavye başında konuşmak mı cesaret ister yoksa medya da mı? Kim daha şecaat sahibi? Eleştirmek her zaman kolaydır bizde kolay olanı yapıyoruz. Anlatmak istediğim buydu
@@Rabiarda ekrem hocaya birşey demedim ama.
Maalesef ülkemizde fikir hoşa giden şeye deniliyor. Hesaba gelen şeye deniliyor. Suya sabuna dokunmayan, suyun akışının tersine hareket etmeyen şeylere deniliyor. Oysa insanı ve toplumu geliştiren fikir suyun akışının tersine giden fikirdir. Olağanın dışında olandır, herkesin konuştuğunun dışında olandır. Bir düşünür diyor ki eğer bir yerde herkes aynı şeyi düşünüyorsa orada düşünce yoktur. Bu minvalde şunu söylemek isterim ki bizim inancımızın hakimiyetinin temel amacı 5 şeyi korumaktır: Öncelikle Can emniyetini korumaktır, ikinci olarak ırz emniyetini korumaktır, nesil emniyetini korumaktır ve mal emniyetini korumak muhafaza etmek ve bir de akıl sağlığını muhafaza etmektir. Bizim inancımız hakimiyeti iddiasında bulunurken bunların emniyetini sağlamayı garanti eder ve amaç edinir. Oysa bugün yaşadığımız sistem bunların hiçbirisinin emniyeti ile ilgilenmediği gibi tam tersine ifsat etmeyi amaç edinmiş gözükmektedir. Bugün bizim kendimize gelmemiz toparlanabilmemiz için öncelikle kavramlarda ciddi değişiklikler yapmamız ve bize her söylenilen şeyi tartıp tartışmamız gerekir. Bizim için bize kanun denilen şey nedir, bizde anayasa denilen şey nedir, bayram denilen şey nedir, cumhuriyet denilen şey nedir bunların hepsini tartmak ve tartışmak gerekir. Eğer bize söylenilen kavramları onların bize dayattığı gibi kabul edersek daha baştan kaybetmişiz demektir. Biz kavramlarımızla düşünmediğimiz müddetçe aklımızı ortaya koyup onların akıllarını tartışmadığımız müddetçe kaybetmeye mahkumuz. Biz eğer kemanistleri ve toplumun diğer kesimlerine her değişiklikte ikna etmek zorundaysak, onların abileri ve efendileri rolündeki kişileri aklen ve fikren ikna etmek zorundaysak, kendimizi böyle hissediyorsak evet 1921 ve 24 anayasası İslam'a uygundu ve İslam'a Nispet ediyordu kendini dayandırıyordu ve Devletin dini İslam'dır diyordu. Eğer onları ikna çabasında ise bunu söyleyelim, taktik olarak belki de söylemeliyiz ve cumhuriyetin aslına dönmesini buna dayanarak savunmalıyız. Fakat ben bir hukukçu ve bir sosyolog olarak şunu belirtmek isterim ki bizim gerçeklerimizi hakikatimizi varlık sebebimizi ihtiyacımızı ve olmazsa olmazımızı savunmamız eğer cumhuriyetin temellerine kalmışsa, biz varlık sebebimizi ve gerçekliklerimizi savunmak için yine Cumhuriyet içerisinden bir dayanağa ihtiyaç duyuyorsak ben bunun bir zayıflık alameti olduğunu düşünüyorum. Hiç kimse şapka kanununu ve harf devrimini yaparken bizi kendini ikna etmek zorunda hissetmedi. Onlar yüzde ondu, biz ise yüzde doksandık. Onlar o zaman yaklaşık 15-20 sene belki de 50-60 sene bu topraklardaydı batının desteği güdümü ve o bitkiye gübre vermesi ve su alması ile beraber 50-60 senelik bir zaman diliminde varlardı. Oysa biz o Tarihte 1300 yıldır buradaydık. Bugün hiç kimse akıl emniyetinden bir eman içerisinde değil. Yani gerçekten bu sistem içerisinde bu ortamda sağlıklı düşünecek bir müslümanın aklını selamette tutması mümkün değildir değerli arkadaşlar. Bugün hiç kimse namus ve ırzından emin değildir. Bugün hiç kimse kızına oğluna evladım şunu yapma diyebilecek bir noktada değil, öyle bir kanun ki çocuğunuz uyuşturucuya alışacak olsa bir adım sonrasında ona bir tokat atma hakkınız yok. Ve bir kocanın kadın üzerinde hiç bir hakkı yok. Nikah denilen şey karı koca arasında hiçbir şeyi garanti etmiyor. Hiç birinin diğerine karşı bir hakkı söz konusu değil. Bu durumda nesil emniyetinden, aile huzurundan bahsedebilmek, akıl sağlığından bahsedebilmek mümkün müdür? Asla ve kata değil. Bir müslümanın malı bugün güvende midir? Bir müslüman zekatını vermek zorunda, ayrıca bir de laik cumhuriyete vergi vermek zorunda. Bugün bir müslümanın canı emniyette midir Huzur bakımından sükunet bakımından hapse girmemek bakımından? Bakın İslam hukukçuları bazıları 2 yıl ve üzeri bazıları da 5 yıl ve üzeri hapis cezasını uzuv kaybına eşdeğer saymışlar. Bu minvalde düşünün, 5816 sayılı bir yasa var ve bu yasa bir kişiyi koruyor o kişi aleyhine kim ağzını açarsa en ufak bir eleştiri bile hakaret sayılarak cezalandırılabiliyor. Böyle bir ortamda müslümanların hükmettiğinden, hakim olduğundan, muktedir olduğundan bahsedilebilir mi? Böyle bir ortamda biz anayasayı değiştirmek için kimden icazet almak zorunda hissedebiliriz kendimizi? Onlar bizim hakikatlerimizi değiştirip altüst ederken, onlar hayatlarımıza müdahale ederken, başımıza hangi başlığı takacağımıza karar verirken, gardırop devrimleri yaparken ve onlar bizim ırzımız ve namusumuz hakkında karar verip onları sevk ve idare edersen ifsad ederken bize tanıştılar mı?
Aman hocam 5816 var ne yapıyorsun
Sjsj
Hemde cumhuriyet bayramında
Siz korkaklar bu kanuna sığınıyorsunuz konuşanlar neler konuşuyor.
@@enes5130 buradaki komediyi anlamadın kesin peki sen ne konuştun kac davan var acaba
hahahaahah
#5816kalksın
Tarih hep üstü kapalı olarak anlatılıyor okullarda
Ülkemizde 100 yıldır yalan tarih anlatılıyor ve aynı zamanda tarih hırsızlığı yapılıyor yazıklar olsun bu böyle sürdürülemez nokta
@@isaakpinar4307 aynen
Nasil prof oldugunuza sasirmiyoruz.
Hocanın biyografisine, kitaplarına, makalelerine, ilmi programlarına, bilimsel çalışmalarına baktığımız zaman ünvanının hakkını verdiğini görüyor ve bizde şaşırmıyoruz.
Yasasin cehennem
Zalimler için yaşasın Cehennem
M Kemal Atatürk
Ahbes'e lanet olsun!
Siz ATATÜRK e kurban olun emi
Atanı ham yaptım
@@keremozdemir8579 kuyruk acın büyük yani
Atam kemal be🤩
sonradan KAMAL oldu o haberiniz yok mu?
Ata nedir
@@bilimin_dibi hain
Yüz yıldır yalan tarih anlatılıyor
Bir tek siz mi doğru söylüyorsunuz?
Kanitin varni
پادشهم چوق ياشا
آمين
Trabzon mebusu Ali Şükrü Bey'in akibetini anlatsaydınız iyi olurdu
Yazım var sitemde
5816 kanunu kalkmadan gelmiş tarihimizi öğrenmek mümkün değildir
5816 hakaret etmeni engelliyor angut.
HİLAFET YIKILDIKTAN SONRA Kİ DURUM=
Hz. Huzeyfe anlatıyor: Resulüllah (a.s.m);
“Nübüvvet içinizde, Allah’ın dilediği kadar devam eder; sonra dilediği zaman onu ortadan kaldırır. Sonra, nübüvvet sisteminde bir hilafet olacaktır. Bu da Allah’ın dilediği kadar devam eder; ardından Allah onu da -dilediği zaman- ortadan kaldırır. Sonra ısırıcı bir saltanat olur. O da Allah’ın dilediği kadar devam eder, sonra Allah dilediğinde onu ortadan kaldırır. Daha sonra ceberut bir saltanat/bir krallık/zalim yönetimler başa gelir; o da Allah’ın dilediği kadar devam eder, ardından Allah dilediği zaman onu ortadan kaldırır. Sonra, nübüvvet sisteminde bir hilafet olur.” buyurdu ve sonra sustu. (bk. Ahmed b. Hanbel, 4/273)
- Bu hadis-i şerifte İslam ümmetinin gelecekte geçireceği safhaları haber verilmiş ve tarih tarafından tasdik edilmiştir. Bu açıdan bu hadis ihbar-ı gaybî nevinden bir mucizedir.
- Bu hadisin anlattığı safhaları şöyle sıralayabiliriz:
1. Peygamberlik dönemi; 23 yıl sürmüştür.
2. Raşit halifeler devri; 30 yıl sürmüştür.
3. Saltanat devri; Hz. Muaviye (veya oğlu Yezid) ile başlayan ve Osmanlı devletinin sonuna kadar devam eden süreç.
4. Ceberût devri; (CEBERRÜTİYE)Osmanlı devletinin yıkılmasından sonra bütün İslam aleminde küçük- büyük devletlerde hüküm sürmüş ve sürmekte olan şiddetli zulüm, istibdat ve ceberut dönemine işarettir. 14 asır boyunca İslamın en kötü durumda olduğu bu devir inşaallah 10-15 yıl içinde ölebilir.
5. HZ.HASAN VE ILK 4 HALİFENİN DÖNEMİ GİBİ NÜBÜVVET SİSTEMİ ÜZERE BİR HALİFELİK OLACAKTIR ( HZ.MEHDİ VE İSA AS. DÖNEMİ )
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Mekke ve Medine hariç Deccal’in uğramayacağı hiç bir belde yoktur. Oraların her geçidinde koruyucu melekler vardır. Deccal (Medine civarında) çorak bir yere konaklar. Sonra Medine ahalisi ile birlikte üç kere sarsılır. Akabinde her kâfir ve münafık Deccal’e (beraber) çıkar. ( Ve ona katılır.)” Buhari 1758
“Ye’cûc ve Me’cûc (kavimleri) yeryüzünde bozgunculuk ve fesâd çıkaran tâifelerdir.” KEHF SURESI 94 TE EBCED DEGERI HİCRİ 1444 MİLADİ 2023
AHIRZAMANDA HALİFELİĞİN YIKILMASI SONRASI ISLAM HUKUKUNUN SADECE MEKKE VE MEDINE SEHIRLERINDE KALACAGI ILE ILGILI HADISLER = Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:“İslam, garip (kimsesiz) başladı ve başladığı gibi kimsesiz hale dönecektir. İslam, yılanın deliğinde kıvrılıp toplandığı gibi iki mescid arasında toplanır.”
Müslim 232/146
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Mekke ve Medine hariç Deccal’in uğramayacağı hiç bir belde yoktur. Oraların her geçidinde koruyucu melekler vardır. Deccal (Medine civarında) çorak bir yere konaklar. Sonra Medine ahalisi ile birlikte üç kere sarsılır. Akabinde her kâfir ve münafık Deccal’e (beraber) çıkar. ( Ve ona katılır.)” Buhari 1758
( 1916-1919 DA İTTİHAT VE TERAKKİ'NİN MEDİNENİN İNGİLİZLERE VERİLMESİ KARARINI REDDEDİP DİRENEN FAHRETTİN PAŞA VE ONU BU KARARDAN DÖNDÜRMEK İÇİN MEDİNE TREN İSTASYONUNA GELEN VE ORADA KONAKLAYAN MEDİNEYE GİREMEYEN İTTİHAT VE TERAKKİ GÜDÜMUNDEKİ GRUP İLE İLGİLİ OLABİLİR-ALLAHU ALEM BİSSEVAB )"
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Deccal’in çıkmasından önce üç şiddetli yıl olur. İnsanlar o yıllarda şiddetli kıtlığa maruz kalırlar. Sonra ilk yıl Allah semaya emreder, sema yağmurun üçte birini hapseder tutar. Yere emreder, yer nebatının üçte birini hapseder tutar. Sonra ikinci yıl Allah semaya emreder, yağmurunun üçte ikisini tutar. Yere emreder, nebatının üçte ikisini tutar. Sonra üçüncü yıl Allah semaya emreder, yağmurunun tamamını tutar, bir damla yağmur düşmez. Yere emreder, nebatının tamamını tutar, hiç yeşillik bitmez! Allah’ın dilediği hariç, çift tırnaklı (geviş getiren) helak olmayan hiç hayvan kalmaz!” Denildi ki:
−O zaman insanlar ne ile yaşarlar?
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
−“Tehlil, tekbir, tahmid onlar için yiyecek yerine geçer.” İbni Mace 4077
Tehlil; ‘La ilahe illallah’ demektir. Tekbir; ‘Allah-u Ekber’ demektir.Tahmid; ‘Elhamdulillah’ demektir.
KONU ILE ILGILI BAKINIZ INSANLARIN OLULERI YEDIGI VE PAZARDA INSAN ETLERINI SATTIGI 192123 RUS KITLIGI
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyuruyor:
“Kim, Deccal’i duyarsa ondan uzak dursun! Allah’a yemin olsun ki, bir adam ona kendisinin mü’min olduğunu sanarak gider, onun attığı şüphelerden ona tabi olur!”
Ebu Davud 4319
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), Deccal’i rüyasında görmüş ve bize şöyle vasfetmiştir:
“Sonra bana bir adam gösterildi. Saçları kıvırcık, sağ gözü şaşı, diğeri içi çıkarılmış üzüm tanesi gibiydi. Ben ‘Bu kim?’ diye sordum. ‘O, Deccal’dir’ denildi.”
Müslim 169/273
Ümmetimden başları sarıklı 70 bin kişi deccal’a tabii olacaktır. (Ebu Bekir Abdürrazzak b. Hemmam, Abdürrazzak es San’ani , El Musannef, XI, sf.393)
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
“...Muhakkak ki onun iki gözünün arasında Kâfir yazılıdır. Onun amelini kerih görüp sevmeyen herkes, o yazıyı okur. Yahut her mü’min o yazıyı okur. Bundan sonra şunu kesin olarak bilin ki, sizden hiç kimse ölünceye kadar aziz ve celil olan Rabb’ini göremeyecektir!”
Buhari 2850, Müslim 2931/169
DECCAL IN MUSLUMANLAR ICINDE CIKMASI
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Ey insanlar! Allah, Âdem zürriyetini yarattığından beri yeryüzünde Deccal’in fitnesinden daha büyük bir fitne olmamıştır! Allah’ın gönderdiği her Nebi, ümmetini Deccal’den sakındırmıştır! Ben Nebilerin sonuncusuyum, siz de son ümmetsiniz. Şüphe yok ki o (Deccal) sizin içinizde çıkacaktır.”
İbni Mace 4077
Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Deccal, Yahudi’dir, onun çocuğu olmaz! Allah, ona Mekke ve Medine’yi haram kılmıştır!”
Müslim 2927/90
Eyvallah reis