- 9
- 9 610
Yahya Can
เข้าร่วมเมื่อ 2 ก.ค. 2019
Vasiyet - Yahya İbrahim Hasan es-Sinvar
"1962 yılında, Filistin’in yırtık bir hafıza ve siyasetçilerin masalarında unutulmuş haritalardan ibaret olduğu bir dönemde, Han Yunus Mülteci Kampı’nda doğdum. Hayatını ateş ve küller arasında örmüş bir adamım ve işgal altında yaşamanın sadece sürekli bir hapishane anlamına geldiğini erken yaşta fark ettim. Çocukluğumdan beri biliyordum ki, bu topraklarda hayat sıradan değildir. Burada doğan, kalbinde kırılmaz bir silah taşımalı ve özgürlüğe giden yolun uzun olduğunu anlamalı, bilmelidir.
Vasiyetim buradan başlıyor, işgale karşı ilk taşı atan o çocuktan öğrendim ki o taşlar, dünyaya yaralarımız karşısında sessiz kalanlara karşı söylediğimiz ilk sözlerdir. Gazze’nin sokaklarında öğrendim ki insan, yaşıyla değil, vatanı uğruna yaptığı fedakarlıkla ölçülür. Hayatım da böyle geçti: hapishaneler, savaşlar, acı ve umutla dolu bir hayat ..
1988 yılında ilk kez hapse girdim ve ömür boyu hapis cezasına çarptırıldım, ancak korku nedir bilmedim. O karanlık hücrelerde, her duvarda uzak bir ufka açılan bir pencere ve her demir parmaklıkta özgürlük yolunu aydınlatan bir ışık gördüm. Hapishanede sabrın sadece bir erdem değil, acımasız bir silah olduğunu öğrendim, denizi damla damla içmek gibi.
Vasiyetim şudur: Hapishanelerden korkmayın, onlar sadece özgürlüğe giden uzun yolumuzun bir parçasıdır. Hapishane bana özgürlüğün sadece çalınmış bir hak olmadığını, acıdan doğan ve sabırla şekillenen bir fikir olduğunu öğretti. 2011’de “Vefa-ül Ahrar” anlaşmasıyla serbest bırakıldığımda, artık eskisi gibi değildim; inancım güçlendi ve yaptığımız şeyin sadece geçici bir mücadele değil, son damlamıza kadar taşıyacağımız bir kader olduğunu anladım.
Vasiyetim şudur ki: Silaha, pazarlık konusu olmayan onurunuza ve ölmeyen hayalinize sımsıkı sarılın. Düşman, bizi direnişi bırakmaya, davamızı sonu gelmeyen bir müzakereye dönüştürmeye zorluyor. Ancak size diyorum ki: Haklarınız üzerinde pazarlık yapmayın. Direniş sadece taşıdığımız bir silah değil, her nefeste Filistin’e olan sevgimizdir; kuşatma ve saldırıya rağmen var olma irademizdir.
Vasiyetim şudur: Şehitlerin kanına sadık kalın, bize bu dikenli yolu bırakanlar, Onlar kanlarıyla bize özgürlük yolunu açtılar, siyasetin hesaplarında ve diplomatik oyunlarda bu fedakarlıkları boşa harcamayın. Biz, öncekilerin başlattığını tamamlamak için buradayız ve ne pahasına olursa olsun bu yoldan sapmayacağız. Gazze, her zaman direnişin başkenti ve Filistin’in hiç durmadan atan kalbi olmuştur ve olmaya da devam edecektir.
2017 yılında Hamas’ın Gazze’deki liderliğini devraldığımda, bu sadece bir iktidar geçişi değil, taşla başlayıp tüfekle devam eden bir direnişin sürekliliğiydi. Her gün halkımın çektiği sıkıntıları hissediyordum ve özgürlüğe doğru attığımız her adımın bir bedeli olduğunu biliyordum. Ancak size şunu söylüyorum: Teslim olmanın bedeli çok daha büyüktür. Bu yüzden toprağınıza, köklerin toprağa sımsıkı sarıldığı gibi sarılın, çünkü yaşamaya karar vermiş bir halkı hiçbir rüzgar söküp atamaz.
Aksa Tufanı mücadelesinde, bir grup ya da hareketin lideri değildim; özgürleşmeyi hayal eden her Filistinlinin sesi oldum. Direnişin sadece bir tercih değil, bir görev olduğuna inanıyordum. Bu mücadelenin Filistin direnişinin kitabında yeni bir sayfa olmasını, hiziplerin, gurupların birleşmesini ve herkesin düşmana karşı tek bir saf oluşturarak ayakta durmasını istedim. Düşman, hiçbir zaman bir çocukla bir yaşlı arasında ya da bir taşla bir ağaç arasında ayrım yapmadı.
Bıraktığım şey ferdi bir miras değil, özgürlüğü hayal eden her Filistinli için, omzunda şehit çocuğunu taşıyan her anne için, hain bir kurşunla katledilen kızını acıyla yitiren her baba için ortak bir mirastır.
Bu benim vasiyetimdir: Silahlarınızı bırakmayın, taşlarınızı atmayın, şehitlerinizi unutmayın ve hakkınız olan hayalden vazgeçmeyin. Biz burada, toprağımızda, kalbimizde ve çocuklarımızın geleceğinde kalacağız.
Size vasiyetim:
Ölümüme kadar aşkla bağlı olduğum Filistin’e, asla eğilmeyen bir dağ gibi omzumda taşıdığım hayale sahip çıkın. Eğer düşersem, benimle düşmeyin; düşürmediğim bayrağı taşıyın ve kanımı bir köprü yaparak, küllerimizden daha güçlü doğacak nesiller için yol açın. Unutmayın ki vatan, anlatılan bir hikaye değil, yaşanan bir gerçektir ve bu topraktan doğan her şehitle birlikte binlerce direnişçi daha doğar; doğacaktır.
Eğer tufan döner ve ben aranızda olmazsam, bilin ki özgürlük dalgalarının ilk damlası bendim ve yolunuzu tamamladığınızı görmek için yaşadım. Düşmanınızın boğazında bir diken, asla geri çekilmeyen bir tufan olun ve dünya, hak sahibi olduğumuzu ve haber bültenlerinde sadece birer rakam olmadığımızı kabul edene kadar durmayın."
Yahya İbrahim Hasan es-Sinvar / Gazze
Vasiyetim buradan başlıyor, işgale karşı ilk taşı atan o çocuktan öğrendim ki o taşlar, dünyaya yaralarımız karşısında sessiz kalanlara karşı söylediğimiz ilk sözlerdir. Gazze’nin sokaklarında öğrendim ki insan, yaşıyla değil, vatanı uğruna yaptığı fedakarlıkla ölçülür. Hayatım da böyle geçti: hapishaneler, savaşlar, acı ve umutla dolu bir hayat ..
1988 yılında ilk kez hapse girdim ve ömür boyu hapis cezasına çarptırıldım, ancak korku nedir bilmedim. O karanlık hücrelerde, her duvarda uzak bir ufka açılan bir pencere ve her demir parmaklıkta özgürlük yolunu aydınlatan bir ışık gördüm. Hapishanede sabrın sadece bir erdem değil, acımasız bir silah olduğunu öğrendim, denizi damla damla içmek gibi.
Vasiyetim şudur: Hapishanelerden korkmayın, onlar sadece özgürlüğe giden uzun yolumuzun bir parçasıdır. Hapishane bana özgürlüğün sadece çalınmış bir hak olmadığını, acıdan doğan ve sabırla şekillenen bir fikir olduğunu öğretti. 2011’de “Vefa-ül Ahrar” anlaşmasıyla serbest bırakıldığımda, artık eskisi gibi değildim; inancım güçlendi ve yaptığımız şeyin sadece geçici bir mücadele değil, son damlamıza kadar taşıyacağımız bir kader olduğunu anladım.
Vasiyetim şudur ki: Silaha, pazarlık konusu olmayan onurunuza ve ölmeyen hayalinize sımsıkı sarılın. Düşman, bizi direnişi bırakmaya, davamızı sonu gelmeyen bir müzakereye dönüştürmeye zorluyor. Ancak size diyorum ki: Haklarınız üzerinde pazarlık yapmayın. Direniş sadece taşıdığımız bir silah değil, her nefeste Filistin’e olan sevgimizdir; kuşatma ve saldırıya rağmen var olma irademizdir.
Vasiyetim şudur: Şehitlerin kanına sadık kalın, bize bu dikenli yolu bırakanlar, Onlar kanlarıyla bize özgürlük yolunu açtılar, siyasetin hesaplarında ve diplomatik oyunlarda bu fedakarlıkları boşa harcamayın. Biz, öncekilerin başlattığını tamamlamak için buradayız ve ne pahasına olursa olsun bu yoldan sapmayacağız. Gazze, her zaman direnişin başkenti ve Filistin’in hiç durmadan atan kalbi olmuştur ve olmaya da devam edecektir.
2017 yılında Hamas’ın Gazze’deki liderliğini devraldığımda, bu sadece bir iktidar geçişi değil, taşla başlayıp tüfekle devam eden bir direnişin sürekliliğiydi. Her gün halkımın çektiği sıkıntıları hissediyordum ve özgürlüğe doğru attığımız her adımın bir bedeli olduğunu biliyordum. Ancak size şunu söylüyorum: Teslim olmanın bedeli çok daha büyüktür. Bu yüzden toprağınıza, köklerin toprağa sımsıkı sarıldığı gibi sarılın, çünkü yaşamaya karar vermiş bir halkı hiçbir rüzgar söküp atamaz.
Aksa Tufanı mücadelesinde, bir grup ya da hareketin lideri değildim; özgürleşmeyi hayal eden her Filistinlinin sesi oldum. Direnişin sadece bir tercih değil, bir görev olduğuna inanıyordum. Bu mücadelenin Filistin direnişinin kitabında yeni bir sayfa olmasını, hiziplerin, gurupların birleşmesini ve herkesin düşmana karşı tek bir saf oluşturarak ayakta durmasını istedim. Düşman, hiçbir zaman bir çocukla bir yaşlı arasında ya da bir taşla bir ağaç arasında ayrım yapmadı.
Bıraktığım şey ferdi bir miras değil, özgürlüğü hayal eden her Filistinli için, omzunda şehit çocuğunu taşıyan her anne için, hain bir kurşunla katledilen kızını acıyla yitiren her baba için ortak bir mirastır.
Bu benim vasiyetimdir: Silahlarınızı bırakmayın, taşlarınızı atmayın, şehitlerinizi unutmayın ve hakkınız olan hayalden vazgeçmeyin. Biz burada, toprağımızda, kalbimizde ve çocuklarımızın geleceğinde kalacağız.
Size vasiyetim:
Ölümüme kadar aşkla bağlı olduğum Filistin’e, asla eğilmeyen bir dağ gibi omzumda taşıdığım hayale sahip çıkın. Eğer düşersem, benimle düşmeyin; düşürmediğim bayrağı taşıyın ve kanımı bir köprü yaparak, küllerimizden daha güçlü doğacak nesiller için yol açın. Unutmayın ki vatan, anlatılan bir hikaye değil, yaşanan bir gerçektir ve bu topraktan doğan her şehitle birlikte binlerce direnişçi daha doğar; doğacaktır.
Eğer tufan döner ve ben aranızda olmazsam, bilin ki özgürlük dalgalarının ilk damlası bendim ve yolunuzu tamamladığınızı görmek için yaşadım. Düşmanınızın boğazında bir diken, asla geri çekilmeyen bir tufan olun ve dünya, hak sahibi olduğumuzu ve haber bültenlerinde sadece birer rakam olmadığımızı kabul edene kadar durmayın."
Yahya İbrahim Hasan es-Sinvar / Gazze
มุมมอง: 177
วีดีโอ
Ye's Yoktur - Mehmet Akif Ersoy
มุมมอง 351ปีที่แล้ว
"Dalâile düşmüşlerden başka kim Rabbinin rahmetinden ümîdini keser?" (Hicr Suresi, 56. Ayet) Lâkin, hani bir nefhası yok sende ümîdin! «Ölmüş» mü dedin? Âh onu öldürmeli miydin? Hakkın ezelî fecri boğulmazdı, a zâlim, Ferdâların artık göreceksin ki ne muzlim! Onsuz yürürüm dersen, emîn ol ki yürünmez. Yıllarca bakınsan, bir ufak lem’a görünmez. Beyninde uğuldar durur emvâcı leyâlin; Girdâba vur...
Ebuzeran (3) ...Ebuzerandır Bu - Sıtkı Caney
มุมมอง 7992 ปีที่แล้ว
Bir diriliş hikayesi ancak bu kadar güzel yazılabilirdi. Topraklarımızda yaşanan fecaat dolu olayların, kan ve gözyaşının içli bir üslupla kağıda döküldüğü ve bunun yanında çağları aydınlatacak bir diriliş umudu aşılandığı Ebuzeran'ın üçüncü bölümünü yorumlamaya çalıştım. Bu şiir, hal-i pürmelalimizin yoğunca hissedildiği şu günlerde bir umut kapısı. Düzenlenmesinde emeği geçen yol arkadaşım, d...
Cevapsız Bir Çağrı Olarak Devlet (1) - Alper Gencer
มุมมอง 1.4K4 ปีที่แล้ว
CEVAPSIZ BİR ÇAĞRI OLARAK DEVLET i. bir gün bütün faşistler ölecek anne yer yarılacak ve sonrası malum tabiata son'suz güveniyorum şartlar devrimci olmamı gerektiriyor bu sözle sessizliğin kanına giriyorum bu kedersiz suskunluğun kanını emip tükürmek saltanat zehrinden iktidar sevdasına devletin bekasını bombalamak istiyorum! bir gemi de ben kaldıracağım buradan bu yüzyıldan kendime merhamet yo...
Akis - Furkan Odacı
มุมมอง 1.1K4 ปีที่แล้ว
Akis Bir Eylül sabahı yine günlerden Koltuk altımda akşamdan ciltlediğim ders kitapları, kapağına kuş tüyüyle ismimi yazdığım etiketli defterler Esen rüzgar hasta yaprakları arşa çıkarma gayesinde Bir kağıt kesiği gibi ruhumu acıtan soğuk nefes Dar sokaklar, çamaşır iplikleri, kurumak bilmeyen ıslak gömlekler Bileğini kesince yüreği kanayan sokağın körpe evlatları Yüzünde zamanı taşıyan gayrete...
Yürü - Mücahit Akkuş
มุมมอง 7684 ปีที่แล้ว
Mücahit kardeşimin şiirini kendi aramızda okumuş, yorumlamaya çalışmıştık. Sade haliyle ekliyorum buraya. Bu kubbede hoş bir sada olsun...
Beni Yakışına - Nurullah Genç
มุมมอง 1.1K5 ปีที่แล้ว
Beni Yakışına O esrarlı yangına bu can nasıl dayandı? Sahile vurdu kalbim,su yandı,kum da yandı. Bir mum gibi eriyip aktı uykusuzluğum, Ölüme başkaldıran dertli uykum da yandı. Yurdundan mahrum edip dolaştırdın Cem gibi. Ruhumla söndü alev,sonra ruhum da yandı. Kül oldu bir yiğidin figanıyla her umut. Bülbülün küllerine konan puhum da yandı. Böylesi bir yangını görmedi Nemrut bile. Kaktüsün göl...
Güneşçağ Savaşçıları - Erdem Bayazıt
มุมมอง 1.4K5 ปีที่แล้ว
Furkan Odacı kardeşime ithafen yorumladım. Güneşçağ Savaşçıları Gözlerinde gök sancısı İçlerinde okyanus uğultusu uzun mızraklarla yararak karanlığı Gelip dayandılar şehrin sivrilmiş tırnaklarına Çarpık dudaklarıyla kırpılmış saçlarıyla Soyguna uğramış yüzleriyle Barbar ellerin işgal ettiği sonra terk ettiği Harabe kadınlar Gidip gidip gelirlerdi camekanlı çarşıda Bu kirazı kim yer kim satar Ha...
Sürüp Gelen Çağlardan - Erdem Bayazıt
มุมมอง 2.5K5 ปีที่แล้ว
SÜRÜP GELEN ÇAĞLARDAN Yeryüzü bana mescit kılındı Ant verdim toprak şahit tutuldu Her sabah her öğle her akşam İkindiyle yıkanarak yatsıyla donanarak Seslerden bir sesle fırınlanıp Sulardan polatlanan benim. Geldim durdum önünde işte bir anıt gibi Sıyırarak sırtımdan bir yılan giysisini. Evet bir hançer ağacı gibi büyüyor içimde acı Dağlardan bir dağ gibi kabaran yüreğimde. Kargaların sırtlanla...
İmanlı cesur kahraman gözünü budaktan sakınmayan şerefli gerçek mücadeleci mücahit güzel yürekli komutan istediği gibi şahadete ulaştı Rabbim şahadetini kabul eylesin İnşallahu taala bizlerde onun imanı gibi sarsılmaz kayalar gibi iman nasip etsin Rabbim İnşaallah İnşaallah inşaallah
Sesine ve yüreğine sağlık kardeşim 👏
Hâlid Bin Velîd’in İşten Çıkarıldığının Resmidir şiirini okuyabilir misiniz ?
Sesiniz cok güzel guzel de okuyorsunuz ama her siiri ayni tonda okuyorsunuz. Selametle...
Ağzına sağlık kardeşim
Yapıyorsun Yahya hocam helal 😍😊
Maşaallah Diriliş bu kadar güzel anlatır, bu kadar güzel yorumlanır. Allah razı olsun
Can oğlum defalarca dinledim ağzına sağlık yolun umudun daim açık olsun ben sende razı Rabbimde razı olsun
Maşallah. Yüreğine,sesine sağlık kardeşim 😊👏
Bu muhteşem sesi duydum artık rahat bi şekilde ölebilirim 🧿
Yüreğine sağlık 🌹
Yine aldı götürdü bizi başka yerlere, ağzınıza sağlık hayranınızım.
👌
Ağzına, yüreğine sağlık kardeşim
Gece gece duygulandık beeee
Agzına yüregine saglik can oğul
Rabbim kalbinizi imanla süslesin güzel gençlik🌹
Şiiri güzel yorumlamışsınız, twitterda da paylaştım. Ancak müziğin sesi çok açık:(
Mafyasınız beee. Krall
Agzına yuregıne saglık oğlum seni Allaha emanet etmisim yolun bahtın açık olsun
birleşmiş milletler beni kınasa annem aldırmaz ben birleşmiş milletleri kınasam birleşmiş milletler aldırmaz
ARADA SIK SIK DİNLİYORUM
Vaay mayfyasın deli adam. Selamlar
Kral diye bir arap okumadım kitapta...
“Devrimci olmamdan en çok annem endişeli.” Pek güzel olmuş. Teşekkür ederiz.
Ağzına sağlık kardeşim..
Ağzına sağlık
Maaşalah
Maşaallah,bu ses güzel bir ses! Senin sesin olmalı! Bu ses güzel bir mü'minin sesi , biliyorum
Çok güzel olmuş 🥰😍
Çok güzel yorumlamışsın ağzına sağlık
Arkadaki fon müziğin ismini nedir acaba ? Teşekkür ederiz güzel bir yorum olmuş.
"Dem ferde düğün" teşekkür ederim
Ağzına sağlık Yahya kardeş.İsmet Özel şiirlerini dört gözle bekliyorum haberin ola
Rabbim sesini kuvvetlendirsin, güzel bir yorum katmış okuyan arkadaş.
Ağzına sağlık Yahya abi
Helal olsun
MaşAllah Yahya abi.
Kıral king of the world
Rabbim yolunu açık etsin cok güzel canım oğlum
Maşallah oğluma cok güzel Rabbim yaşamayı ve yaşatmayı nasip etsin
Yahya çok güzel okumuşsun inşallah senai Demirci sen ve son (şiirini) de bekliyoruz...
Yahya'cım sana tebriklerimi en kalbi duygularımla ifade ediyorum. Yüreğine sağlık kardeşim.
Gardaşım duygulandırdın♥️
Yüreğine sağlık Yahya kardeşim
Yahya abi ellerine sağlık
Yahya müptelan edeceksin başkasından dinlemiyeceğim 🤗
Diline, yüreğine sağlık kardeşim. Çok güzel yorumlamışsın.
çok güzel olmuş tebrikler. 36.Abone oldum takipteyim. Ben de kanalima beklerim. Selamlar
İstek parça yapabiliyor muyuz Yahya'cım ? Böyle devam seviyoruz seni🌺
@@yahyac4n İsmet Özel - münacat
Teşekkürlerimi, heybesinde ağır sevinçler barındıran yüreğimle gönderiyorum sana eyy güneşçağ savaşçısı. Var ol her daim