Yaz aylarında gece ve gündüzler kış'a oranla daha uzun geçiyordu ve ben Taehyung ile oturmuş, bu uzun gecede ne yapabileceğimi düşünüyordum.
"Hmm.. belki bir gece yürüyüşü?"
"Hayır Taehyung... Dümdüz yürümek çok sıkıcı oluyor, sahile gidelim mi?"
"Pekâlâ, sahile gidelim."
İçten bir şekilde gülümseyip kollarımı vücuduna sardım. Çok güzel kokuyordu... Tanrım..
"Hmm, benim güzel kızım yorgun mu?"
Yorgun olsam da sahile gideceğimiz için sorun etmiyordum. Vücuduna tamamen yaslandığım için boğuk çıkan sesimle reddettim.
"Hayır... Sadece bir an önce sahile gidip seninle orada uyumak istiyorum."
"Hm? Uyumak? O da nerden çıktı?"
"Bilmiyorum."
Parmaklarını saçlarıma çıkarmış, 1 hafta önce kısalttığım siyah tutamlarımı elleriyle toplamıştı. "Hava sıcak değil mi? Neden saçlarını toplamıyorsun?" Omuzlarımı silktim. "Çirkin görünüyorum." Saçlarıma oynarken birden duraksadı. "Hey! Neden öyle diyorsun?"
Ellerini saçlarımdan yüzüme indirdi. "Çok güzelsin, biliyorsun değil mi?" Ona inanmadığımı belli etmek için yüzümü tuhaf hâllere soktum. Güldü. "Çok güzelsin.. Bunu bilmemen beni üzüyor." Ellerini tekrar omzuma indirip gülümsedi.
"Seni çok seviyorum."
Parmakları omuzlarımdan tekrar yüzüme çıktığında ellerimi ensesinde gezdirmeye başladım. Dudaklarını dudaklarıma sürtüyor, kesinlikle öpmüyordu. "Seni seviyorum." Fısıltısı dudaklarımı yalayıp geçti. Öpücüklerini nazikçe yer yer yüzümde ve dudaklarımda gezdirmeye başladı. Ellerimi ensesinden yüzüne çıkarıp onu kendimden biraz uzaklaştırdım. "Hadi.. gitmeliyiz." Diyerek tamamen ondan ayrıldım.
"Gidelim." Diyerek bana katıldı.
******
"Taehyung, buradayım!"
"Geldim güzelim."
Taehyung arabadan örtüyü ve şemsiyeyi getirip 3 kaya'nın ortasına serdi. Şemsiye'yi sabaha karşı güneşten korunmak için getirmiştik.
"Çok yorgunum Taehyung."
"Hm? Ne oldu birden bire?"
"Hemen uyumak istiyorum."
Sözlerime gülümseyip örtünün üzerine uzandı. "Gel bakalım." Yüzündeki güzel gülümsemeyi koruyarak eliyle yanını patpatladı. Yanına uzanıp bedenlerimizi birbirine yakın tutmaya çalıştım. Eh, ben pek beceremeyince belimden çekip iyice yaklaştığımıza emin olduğunda anlıma küçük bir öpücük bıraktı. "Ay ışığında o kadar yakışıklı görünüyorsun ki.. dudakların, gözlerin.. resmen parlıyorsun."
Burnunu burnuma sürttü. Bir eli belimde, diğer eli ise yüzümdeydi. "Beni sarhoş ediyorsun. Sözlerinle, gözlerinle, gülüşlerinle... Bazen inanamıyorum güzelliğine." Utanıp yüzümü boynuna doğru sakladım. O da sesli kahkahasının 3 kaya arasında yankılanıp kulaklarıma ulaşmasına izin verdi.
Gülmesi dindiğinde yüzünü bana dönüp kapanmak üzre olan gözleriyle gözlerime yol çizdi. "Uyumak ister misin? Yorgun olduğunu söylemiştin." "Evet.. isterim."
Parmaklarıyla belime daire çizip ara sıra patpatladı. Çok rahat hissediyordum. Uzanıp dudaklarına küçük bir buse bıraktım. "İyi geceler Taehyung." Ses çıkarmamıştı. Gözlerimi açtığımda gözlerinin kapalı olduğunu gördüm. "Ah, uyudun mu?" Güldüm. "İyi geceler Taehyung... İyi geceler."
Bedenimi güzel rüyalara teslim ettim.
.
.
.
.
.
By: Taiga Aisaka